Vega Temel ve Orta Seviye Astroloji

Mayıs 2023 Sınıfı Ders Notları

26 MAYIS 2023
2.HAFTA

İÇİNDEKİLER

ASTROLOJİ NEDİR...................................................................................................................................................2
ZAMAN NASIL ÖLÇÜLÜR.........................................................................................................................................2
YILDIZ HARİTASI HOROSKOP NEDİR?......................................................................................................................2
KALİTE NEDİR VE NASIL OLUŞUR............................................................................................................................3
HARİTA BİZE NELER SÖYLÜYOR?.............................................................................................................................3
HOROSKOP ELEMANLARI.......................................................................................................................................5

BURÇLARIN NİTELİKSEL OLARAK MEVSİMSEL FAZLARI……………………………………………………………………… 7

HARİTANIN AKSLARI.............................................................................................................................................11

DERS EĞİTMENİ
Gülnihal Öztürk

NOTLARI ÇIKARAN GÖNÜLLÜLER

Emine Bilgiç

Tuğçe Çetinkaya

Tuğçe Akan

Aygen Beyazıt

Tuana Su Tekay

EDİTÖRLER
Emine Bilgiç

1
 Vega Temel ve Orta Seviye Astroloji
Mayıs 2023 Sınıfı Ders Notları

İpek Tanyaş

ASTROLOJİ
ASTROLOJİ NEDİR?

Astroloji bir zaman bilimidir. Bilim olarak kabul edilmiyor günümüzde hatta falcı gözüyle bakıyorlar.
Genellikle astrolojiye dair bir fikri olmayanlar bunun sanki bir safsata olduğunu ve kabul edilmeyen
tamamen yalanlanan bir bilgi olduğunu savunan çok fazla. Özellikle astronomiyle ilgilenenler daha
doğrusu bilimle ilgilendiğini düşünenler, insan psikolojisi ve ruhu üzerinden bir çalışma yapmadıkları
için astrolojiye bu nedenle biraz mesafeliler.

Astroloji; bize ruhun açılımını gösteriyor yani bizim doğduğumuz gündeki, o gezegen gökyüzü
yerleşimi aslında karakter anlamında ve ruhsal anlamda bizim kim olduğumuzu gösteren bir ilim. Tabii
ki zamanla bağlantılı ve yaşadığımız dünyadaki zamanla bağlantılı.

ZAMAN NASIL ÖLÇÜLÜR?

Zaman, gök cisimlerinin çekimsel hareketleri kullanılarak ölçülür. Yani gökyüzündeki güneşin ve ayın
hareketlerine göre saatler oluşturuluyor. Bu sistemin içerisinde hep gök yüzündeki gezegenlerin
hareketleri var. Einstein’ın görecelik kuramına göre zaman birazcık daha farklı. Gözlemcinin
bulunduğu yer ve onu gözleyen gözlemcinin bulunduğu yere göre farklılık gösteren bir yapıdır.
Aslında bu bizim güneş sistemimizin içerisinde algıladığımız zaman ile bu sistemin dışındaki zaman
algısı çok farklıdır.

Güneş sistemi, Sirius yıldızının etrafında hareket ederek bir döngü yaratıyor ve bunun adına zaman
denir. Bizler zamanı inceliyoruz. Zaman dinamik, canlı, hareketli, sürekli akar halde ve statik değil.
Zaman nasıl hareketliyse doğum haritası da aslında canlı ve hareketli ve her biri bir hayat aslında.
Harita bize hayatı gösteriyor. Zaman lineer değil dairesel yani başladığı noktaya geri dönüyor. Dün
bugün yarın hepsi yaşanmış ve hepsi birbiriyle bağlantılı, birbirine bağlı zamanın dairesel olması
aslında Güneş sisteminin hareketiyle bağlantılıdır. Hepsi dairesel hareket ediyorlar ve zamanın bu
hareketi astrolojik olarak karşımıza geçmiş, an ve geleceğin etkilerini aynı anda sunuyor. Yani aslında
bugün yaşadıklarımız geçmişin izdüşümleridir. Bizim bu çok önemsediğimiz 80 yıllık hayatımız ise
galaksi de sadece 8 saniyedir.

Bizim merkez yıldızımız GÜNEŞ, Latince ismi “HELIOS”tur. Helios’un etrafında dönen küçük
gezegenimizin uydusu var ve zamanın belirgin akışını görebildiğimiz basit bir denklemi vardır.
Astroloji ve doğum haritalarınız dev bir saatidir.

YILDIZ HARİTASI (HOROSKOP) NEDİR?

Doğduğun anda hangi zaman kalitesinde doğdun? Doğduğunuz andaki doğum haritanızın hangi
göksel kalitede olduğunu ve kim olduğunuzu gösteren çizelgelere “YILDIZ HARİTASI”, “DOĞUM
HARİTASI” yani “HOROSKOP” diyoruz. Göksel gezegenlerin hepsi haritada ortak bir kaliteyi gösteriyor.
Örneğin; Mars kalitesinde doğmuş olabilirsin, Venüs kalitesinde doğmuş olabilirsin yani o anın
resminde aslında seni ne yansıtıyor? Tabii ki gezegen dizilimlerine baktığımızda şunu görüyoruz; şu
anın gökyüzüne bugün baktığımızda gördüğüm şeyin, o dizilimin aynısının, tekrarlanması için 8 milyon
yıl geçmesi gerekiyor yani senin aynı kombinasyonda tekrar doğabilmen için bu kadar zaman
geçmelidir. O yüzden; hepimiz bu bedenlerde yaşadığımız benliğimizle biricik ve tekiz. Evet, bu
yüzden önemliyiz. Ama bu gezegenin içerisinde ortalama 80 yıllık bir yaşamımız var ve bunun

2
 Vega Temel ve Orta Seviye Astroloji
Mayıs 2023 Sınıfı Ders Notları

içerisinde öğrenmemiz ve deneyimlememiz gereken şeyler var. İnsanın tabii ki doğum haritası çok
önemli çünkü harita kalitesi, insan kalitesini yansıtıyor.

KALİTE NEDİR VE NASIL OLUŞUR?

Göksel anlamda gezegenlerin burçlardaki pozisyonları, bunların birbirleriyle olan açıları, güneşin ve
ayın konumları bunun dünya üzerinde uzay geometriyle yansımasıyla oluşuyor. Hepimiz tabii ki
birbirimizden farklı zamanlarda doğduk. Herkes farklı zaman kalitesinde doğar. Kimimiz çok enerjik
olabiliriz; Mars kalitesinde doğmuşuzdur.

Mars kalitesinde doğmuşuzdur; çok enerjik olabiliriz.

Ay’ın etkisinde doğmuştur, daha böyle romantiktir daha duygusaldır.
Venüs kalitesinde doğmuştur; her şeye sevgi pıtırcığı şeklinde yaklaşır.
Merkür kalitesinde doğmuştur; çok konuşur iletişim kurmaya çalışır sürekli anlatır.
Jupiter kalitesinde doğmuştur; inançları ve bilgiyi önemseyen sürekli bir şeyleri araştıran birisi vardır
karşınızda,
Plüto kalitesinde doğmuştur; güçlüdür baskın bir karakterdir, belki karanlıktır, yerine göre…
Neptün kalitesinde doğmuştur; hayata bağlanmakta çok güçlük çekiyordur hayallerinin peşinde
koşmaya çalışan bir insan oradan oraya savruluyordur.
Uranüs kalitesinde doğmuştur; kimsenin anlayamadığı bir insandır o zaten sıra dışıdır yani bulunduğu
toplumdan tamamen farklı hareket eden farklı düşüncelere sahip olan insandır.
Satürn kalitesinde doğmuştur; öğretmen gibidir. Herkese bir şeyleri öğretmeye çalışır bazen çok
soğuktur bazen Mahmut hoca gibi, insanları gerçeklere yaklaştırır.

Bir şekilde herkes bulunduğu kaliteye göre toplumda işte daha baskın karakter olabilir daha farklı bir
karakter de olabilir. Yaşadığı topluma ve ülkeye göre o potansiyeli çok daha iyi yansıtabilir veya
yansıtamayabilir.

Mars kalitesi derken hep aslında karakterden bahsediyoruz.

Marsiyen bir karakter diyoruz? Kavgacı, çatışmacı.

Venüsyen bir karakter diyoruz? Naif, çıtı pıtı hani yine bildiğin inciniyor kırılıyor. İlişkilere odaklı biraz
daha sevelim sevilelim. Ya da Venüsyen de madde de çok önemlidir çünkü Boğa’da Venüs’ün
içerisindedir.
Neptünyen diyoruz? Akşam gidelim de işte bir kafaları çekelim noktasında da Neptün etkisini
buluyoruz. Dünyadan uzaklaşmaya çalışan, yaşadıklarını unutmaya çalışan insanlarda genellikle bu
etkiyi görüyoruz ama bu şu demek değil işte balık burcu Neptünyendir. Ola da bilir. Çünkü yönetici
gezegeni Neptün’dür. Koç burcu Marsiyendir, evet bu enerji güneşinden dolayı çok fazla yansıtır.
Bazen doğum haritasında yükselen burç o kadar baskındır ki yerleştiği gezegenlerle birlikte hiç o
güneşin burcunu yansıtmayabilir. Yükselenin tam üzerinde bir gezegen vardır, ASC’nin tam üzerinde o
gezegenin etkisini çok fazla yansıtır.

HARİTA BİZE NELER SÖYLÜYOR?

Her harita tabii ki birbirinden farklı ve özeldir. Kimisi Mars enerjisini çok dışarıya yansıtır, kimisi Satürn
enerjisini çok dışarıya yansıtır bu bizim biraz yükselenimiz birazcık da gezegen yerleşimlerimizle
alakalı bir konudur. Herkes, kendi doğru zamanında doğar yani kötü doğum haritası diye bir şey
yoktur. O yüzden doğum haritalarınızı anlamaya başladıktan sonra üzülmeyin, sevinmeyin de. Çünkü
herkes kendi ruhu için, kendi deneyimi için doğru zamanda dünyaya gelir.

3
 Vega Temel ve Orta Seviye Astroloji
Mayıs 2023 Sınıfı Ders Notları

Örnek: On aylık doğman gerektiği için doğarsın ve ya o tarihte doğman gerektiği için 10 aylık doğarsın
veya yine bir tarihte doğman gerektiği için erken gelebilirsin bunların hepsi o büyük ilahi planın
içerisindeki aslında bizim de çok müdahale edemediğimiz etkilerdir.

Bizler astrologlar veya astrolojiyle ilgilenen insanlar, hayatın içerisindeki çok küçük parantezlerle
oynayabiliriz. Çünkü bu sistem çok büyük bir sistem ve bu sistemde bizler bir şeyi değiştiremeyiz
böyle bir yetimiz yok. Bizler sadece zamanı okumaya çalışan insanlarız. Kendimizi okumaya çalışan,
haritalarımızı anlamaya çalışan ve gökyüzünü anlamaya çalışan insanlarız. Çünkü gökyüzü bize hayatı
anlatıyor. Ne zaman doğduysan aslında senin için en uygun ve en doğru zaman odur. O olması
gerektiği için sen o tarihte ve saatte doğdun ve bunu hiç kimse engelleyemez.

Sezeryan ve normal doğumla alakalı bir mesele vardır hani doğum anına müdahale ediyorum
düşüncesi. Bu şöyle bir şey; mesela çok hazırlanırsın bir doğum saati verirsin şu tarihte doğmasını
istiyorum dersin ama sezaryen tarihi-saati verirsin ama çocuk ondan önce gelir. Doktorun o gün başka
bir işi çıkar, acil başka bir doğuma girmesi gerekir ve seni o saatte o dakikada alamaz bunların hepsi o
büyük planın içerisindeki ayrıntılardır. Sen sanırsın ki; doktorun işi çıktığı için o doğumu o saatte
yapamadı. Hâlbuki bununla bir ilgisi yok. O gelen varlık, kendi zamanını zaten çoktan seçti. Eğer sana
izin veriyorsa yani sen istediğin (istediğini düşündüğün) saatte doğurabiliyorsan, bu yalnızca
yukarıdaki zaten onu istediği için yapabiliyorsun demektir. Yani gelen varlık onu istediği için
yapabiliyorsun ve o ilahi plandaki yaratıcı o yazılımı yapan büyük akıl, sana izin verdiği içindir.
Öyle bir şey oluyor ki bilseniz dahi göremiyorsunuz bir aksilik mutlaka çıkıyor o yüzden siz o varlığın
bebek olduğunu düşünürsünüz ama o aslında bir “varoluştur”. Fiziksel olarak, beşeri olarak bizden
çok tecrübesiz gibi görünür ama ruhsal olarak bizden tecrübesiz olduğunu iddia edemeyiz sadece
geldiği andan itibaren bu dünyaya adapte olmaya çalışan bir varlıktır aslında karşınızdaki.
O da bir doğum haritasıyla dünyaya gelmiştir oda burada kendi ruhunun “tekâmülünü”
gerçekleştirmek adına buradadır. Hormonsal yapı değişikliği sebebiyle anneler, yaşamın devamlılığını
sağlayan o varlığa sevgiyle bakarlar çünkü onlar bizim geleceğimizdir.

Şuurunuz şunu bilir; o çocuğun doğması bizim tekrar gelmemiz için bir şanstır, tekrar deneyim
kazanabilmemiz için bir şanstır. O yüzden hayatın devam etmesi için, insanlar çocuk doğurmaya
devam etmek zorundaymış gibi düşünürler. Bunu biz toplum baskısı olarak görürüz bunu. İşte kadının
anne olması gerekiyor böyle bir rolü var gibi. Sanki itelenmiş gibi görürüz ama aslında farklı işliyor. Bu
sistem dünyadaki yaşamın devam etmesi için şart.
Düşünsenize bugün bu andan itibaren hiç kimse doğum yapmasa, bir çocuk dünyaya gelmezse ne
olacak? 100 yıl sonra insanlık yok olacak. Doğurmadığımız zaman, maksimum 100 yıl içindekileri de
ortalamaya katarsak, sonrasında yok insanlık, bütün herkes yok oldu.
İşte bu planın içerisinde hayatın devam etmesi gerekiyor çünkü ruhun o reankarne sürecinde gelişim
süreci devam etmeli. O gelişim için, tekrar gelmemiz ve farklı deneyimleri ruhumuza katmamız
gerekiyor.

Şöyle bir durum var burada; ruhlar bölünüyor. Hepimiz o birliğe, bütünlüğe ulaşmaya çalışan ve hep
eksik olan yönümüzü tamamlamaya çalışan varlıklarız. Ruhlar tabii ki, o ruh ailesi bir araya gelmek için
yani dünyaya, dünya katına indikten sonra bir araya gelmek için çabalıyorlar. İşte zaten bizim, eş
ruhumuzu-ikiz ruhumuzu aramamızın sebebi budur.
Dünyada şöyle bir dualite var: kadın ve erkek dualitesi.
İki zıt kutup birbiriyle bir araya geldiğinde zaten hayatın devamlılığı oluşuyor. Bizler sanıyoruz ki
sadece fiziksel bir birliktelik ve insanların birbirini sadece fiziksel beğenmesi gibi bir durum var. O
hormonsal etki zaten var ama bir de bunun ruhsal boyutu var yani ruhumuzun beğenmesi gerekiyor.

4
 Vega Temel ve Orta Seviye Astroloji
Mayıs 2023 Sınıfı Ders Notları

Şimdi bazı anlaşmalar vardır eş ruhunla karşılaşırsın çünkü o senin tekâmülünde bir ilerleme, bir
sıçrama tarafıdır. Bazı alanlarda da şunu yaşarız genellikle “toprak eş” durumunda yaşamış
olduğumuz şey budur; dünyayı deneyimleriz ve eksik olan yönlerimizi geliştirmeye çalışırız. Bu,
öldükten sonra yani artık bu bedenden ayrıldıktan sonra deneyimlerimizi ruhumuzun diğer yarısıyla
bütünleştirmek adına yapmış olduğumuz bir yolculuktur. Peki o zaman neden bu kadar insan nüfusu
artıyor?

Şimdi coğrafi olarak baktığımızda gelişimin en az olduğu bölgelere bakarsanız, aslında bu sadece
böyle dünyasal anlamda gelişimden bahsetmiyorum, inançsal anlamda en çok gelişen toplumlara
bakarsanız zaten nüfus yoğunluğunu, popülasyonu orada görürsünüz. Şimdi bu ruhlar bölünerek
geliyorlar yani tek bir ruhu düşünün o tekâmülünü tamamlayamadığı zaman; bölüne bölüne,
parçalara bölünerek geliyor. Dolayısıyla nüfusun artmasına sebebiyet veriyor bu daha öncesinde
öğrenilemeyen deneyimlerin aslında daha da fazla bölünerek, benzer zamanlarda, benzer zaman
dilimlerinde o deneyimi kazanmak adına geliyorlar. O yüzden nüfus artıyor. Yeni ruhlar da çıkıyor
tabii. Ama yoğunlukta olarak dünyada ve aslında bu dünyayı deneyimleyen ruh tarafında bir gerileme
söz konusu. Toplum olarak baktığımızda; hem dünyevi anlamda hem de manevi anlamda çok geriye
gidiş var. Aslında bu tüm dünyada böyle. Çok fazla inançsal anlamda yozlaşmanın yaşandığı bir
dönemdeyiz.

Bölünme tercih mi? Farkındalığı düştüğü için bölünüyor. Farkındalığın düşmezse bölünmezsin, birleşe
birleşe gidersin. O zaman eş ruhunu bulursun onunla deneyimlersin hayatı ve sonrasında onunla
birleşerek gelirsin. Bu da hani birliğe ulaşmanın, o tekâmülü tamamlamanın yollarından bir tanesidir.
Daha olgun ruhlar tabii ki aralarda geliyor, öğreticiler olmak üzere geliyorlar.

Ne zaman reankarne olacağımız öldüğümüz günle bağlantılıdır. Bu durum sonsuz bir döngüdür ama
dünyanın da bir gün sonu gelecek. Her ruhun belli bir deneyim döngüsü vardır ve bu
tamamlandığında yok olan ruhlar da vardır. Herkes tekâmülünü tamamlayacak diye bir şey yok. O
boşlukta yok olan, ısırıp da kalan, yaşadığı kötü duygular içinde kaybolan pek çok ruh olduğu da bir
gerçektir.

Hayvanlarında reankarne olduğuna inanılan bir görüş var ama bizim görüşümüz o yönde değil.

Astrolojide her insanın doğduğu andaki gökyüzü konumunu gösteren (o kaliteyi gösteren) yıldız
haritasına ya da çizelgeye NATAL CHART denir. Natal chart bizim ruhumuzun röntgeni gibi
düşünülebilir. Her şeyin bir doğum haritası vardır. Ülkelerin, alınan eşyaların, başlanan işlerin… Bir
araba aldığınızda aldığınız gün ve anı kullanarak natal haritasını oluşturabilirsiniz. Çünkü gelen bu
araba da bir enerjidir ve bu enerjinin hayatınıza katış olduğu bazı etkiler vardır. Değerli ürünleri
alırken güzel zamanlarda alın, en azından Venüs açısına bakarak almaya gayret edin.

Horary astrolojisi, Bir soru sorduğumuzda bu soruyu sorduğumuz andaki gökyüzünün konumuyla
bize cevap verme yoludur. Kaybettiğin bir eşyanı sorduğun andaki gökyüzünün sana cevabıdır. Bir
insanla ilgili yaşadığın karışık ve bilinmezlik durumun var ve onunla olan durumu öğrenmek
istediğinde de kullanabilirsin.

Rektifikasyon, hayatındaki önemli olayları temel alarak ve bazı matematiksel hesaplamalar yaparak
doğum saatini bulma çalışmasıdır.

HOROSKOP ELEMANLARI
BURÇLAR

5
 Vega Temel ve Orta Seviye Astroloji
Mayıs 2023 Sınıfı Ders Notları

Batı astrolojisinde İlkbahar mevsimi ekinoksun başladığı nokta olan tam 21 Mart 0° (derece) Koç
burcuna göre düzenlenir. 360° ‘lik bir çemberdir. Her burç 30° ‘lik alanlara sahip olup toplam 12 burç
bulunmaktadır. Burçlar göksel işaretlerdir. Burçlar takımyıldızlarla karıştırılmamalıdır. Toplam 88 adet
takımyıldız vardır. Takımyıldızlarıyla uğraşan astroloji dalı Hint (VEDİK) astroloji denir. Onların
kullanmış olduğu Zodyak’ta yani hayvan dairesinde takım yıldızlar vardır ve Sideral Zodyak kullanırlar.
Onlar da aynı anlamları yükleyerek bakarlar. İki Zodyak arasında 23 °’ lik bir kayma vardır, buna
AYANAMSA denir.

Biz Tropikal (Mevsimsel) Zodyak’ı kullanıyoruz. Tropikal Zodyak 12 parçadan yani 12 göksel
mevsimden oluşmaktadır. Bunlar mevsim ve zaman kalitesini gösterir. Göksel mevsimleri gösteren
ana takımyıldızının ismine Burç denir.

Zodyak çemberi, “yaşam çemberi”, “yaşam” anlamına gelen Yunanca bir sözcükten gelmektedir.

Ortada eliptik çemberinin bulunduğu yaklaşık 16 ° kalınlığındaki kuşağa Zodyak Kuşağı denir.

Ekliptik, güneş, ay ve gezegenlerin hareket ettiği gök kubbe yani hayali göksel yaydır. Biz bu yaya
burçlar kuşağı deriz. 88 takımyıldızdan 12 tanesi burada çok belirgindir. Aynı zamanda bu dünyanın
çevresinde dolandığı yörüngedir. Bu yörüngede bizim 12 burcumuz vardır. Dünyanın kendi etrafında
dönme ekseni, güneşin etrafında dönme eksenine göre 23,5 ° eğiktir. Bu eğim sayesinde mevsimler
oluşur. İlkbahar ve son bahar ekinokslarını meydana getirir. Sonbahar ekinoksu da 0°’lik Terazi
burcunda gerçekleşir. Buradaki en uzak noktalara da Soltis denir. Yazın en uzak noktası 0° Yengeç,
kışın en uzak noktası 0 ° Oğlak’tır. Mevsimleri başlatan bu özel noktalar Öncü burçların başlangıcını
oluşturur. Dört ana mevsimin 3 de fazı vardır. Güneşin her burç içindeki hareketi bir mevsim olarak
düşünülebilir. Güneş, ekliptik üzerinde günde ortalama 1 ° ilerler. Yıl içinde değişiklik gösterebilir. Bu
durumda her yıl aslında doğum günlerimiz de değişir.

Astroloji yer merkezli bir disiplindir. Dünya üzerinden gökyüzüne bakıyoruz. Buna Jeosantrik bakış
açısı denir. Astronomlar güneş merkezli bakarlar gökyüzüne buna da Heliosentrik bakış açısı denir.

6
 Vega Temel ve Orta Seviye Astroloji
Mayıs 2023 Sınıfı Ders Notları

Astronomların ve astrologların ayrıştığı nokta burasıdır. Astroloji biraz daha insan ruhuna yönelmiştir.
Bu dünyada olan ve olabilecek olaylarla ilgilenir.

Doğum Haritasının 12 alanı aynı zamanda evlerimizi gösterir. Evler yaşam alanlarımızdır. Plasidus
sistemini kullanmaktayız.

BURÇLARIN NİTELİKSEL OLARAK MEVSİMSEL FAZLARI

Nitelikler dediğimiz konu arkadaşlar öncü, sabit ve değişken olarak 3 ayrı model ile tanımlanıyor.
Öncü demek bir mevsimi başlatan, sabit demek mevsimin tüm özelliklerini taşıyan, Değişken ise bir
önceki mevsimin özelliklerini kaybederken bir sonraki mevsimin özelliğini de göstermeye başlayandır
yani iki mevsiminde özelliğini gösteren etkidir. Öncü burçlar; İlkbahar mevsimini başlatan Koç,
Sonbahar mevsimini başlatan Terazi, Yaz mevsimini başlatan Yengeç ve Kış mevsimini başlatan Oğlak
burçlarıdır. Sabit burçlarımız ise bahar ayını tam anlamıyla gördüğümüz mayıs ayı, Boğa burcu ile
tanımlarız. Yazı ağustos ayı ile tanımlarız güneşin en tepede olduğu dönem Aslan burcuyla tanırız.
Sonbahar mevsimini ise doğanın artık ölmeye başladığı kasım ayı ve Akrep burcunun etkisi ile
görürüz. Kış mevsimini ise Kova burcuyla tanımlarız, kışın bütün sert koşullarını görmeye, hissetmeye
başlarız. Değişken burçlar ise bir önceki mevsimin etkisini hissettiğimiz ve bir sonraki mevsime de
geçişi sağlayan burçlardır. İkizler burcu, boğa burcundan sonra ilkbahar ayı etkilerini kendi içinde taşır
ve aynı zamanda yaz mevsimine de bizi hazırlar. Ardından başak burcu, aslan burcundan sonra bize
yaz mevsiminden kalan güzel günlerini yaşatırken bir yandan da sonbahar başlamadan önceki
havanın ılındığı zamanları bize yaşatır. Yay burcu, akrep burcundan sonra sonbahar mevsimini
hissettirirken aynı zamanda kış mevsimini hissettirmeye başlar, doğadaki ölüm sürecinin yaygın
olduğu görülür. Sonrasında balık burcu gelir, bir önceki burç kova burcudur aslında kış mevsimini tam
hissettiğimiz dönemden sonra balık burcu havanın hala soğukluğunu koruduğu ama bir yandan
ilkbahar öncesi bir yumuşama yani aslında doğanın bir şekilde kapalı olduğu ve henüz filizlenmediği,

7
 Vega Temel ve Orta Seviye Astroloji
Mayıs 2023 Sınıfı Ders Notları

fakat farklı bir mevsiminde geleceğini bize müjdeleyen bir dönemdir. Bunlar bizim karakterimize de
yansıyan etkilerdir. Basit bir şekilde bizlerde aslında bir mevsim meyvesiyiz yani annemizin karnından
çıktığımız an ailemizin genetik, biyolojik yapısıyla beraber ruhsal bir takım getirmiş olduğumuz etkiler
ile birlikte bir karakter, kişilik özelliği gösteriyoruz. Her mevsimde farklı meyve çıktığı gibi bizlerde
birbirimizden farklıyız. Bir kısmımız karpuz gibi olabilir, bir kısmımız nar gibi olabilir. Dolayısıyla
hepimiz o mevsimin meyveleri olarak birbirimizden farklı özellikler gösteriyoruz. Yung bunları
zamanında çok iyi anlatmış, evren bize anlatıldığı kadar bilinmezlerle, kaoslarla dolu bir yer değil.
Astroloji doğadan, mevsimlerden ayrı düşünülemez çünkü hepimiz o coğrafi koşullar ve mevsimsel
koşullar etkisiyle ortaya çıkıyoruz. Bir ağacın verimliliği veya bir toprağa uyumluluğu nasılsa bizim için
de öyle. Doğduğumuz toprağa uygun olmayabiliriz, uyumlu görünemeyebiliriz bazen farklı bir
toplumda, farklı bir ülkede daha rahat edebiliriz, o meyve daha rahat canlanabilir. Bu tabi ki farklı
egzotik meyvelerin burada çok yetişememesi veya oradaki gibi o topraklardaki gibi büyümemesi,
büyüyememesi, aynı lezzette olamaması gibi bir etkidir. dolayısıyla aslında astroloji matematik,
coğrafya ve doğanın bilimidir. Bunun içerisinde tabii ki ruhsal bir mekanizma da var.

Ateş, toprak, hava ve su olmak üzere 4 element ile ilgileniriz. Bize varlık ve karakter ile ilgili çok fazla
bilgi verir elementler. Ateş grubumuz; Koç, Aslan ve Yay bu 3 burç daha heyecanlı, daha hareketli,
daha atak, daha girişimci, yönlendiren etkidedir. Toprak grubumuz; Boğa, Başak ve Oğlak burçlarını
görürüz. Bunlar daha soğukkanlı, daha ağırbaşlı, ayakları yere basan, köklenme isteyen yapıları
karşımıza çıkartır. Hayatta garantici davrananlar diyebiliriz toprak grubuna. Başak tabii ki değişken de
olduğu için biraz bu etkiyi yumuşatabiliyor ama boğa burcu özellikle tam sabit bir burç olup hem de
toprak grubu olmasından dolayı hiçbir değişikliğe gelemeyen bir burçtur. Oğlak öncü olduğu için
yeniliklerden hoşlanır. Hava grubumuz; İkizler, Terazi ve Kova burçları var. Burada hava elementi
tabii ki daha aklı, idealleri, mantığı, insanlara ilişkileri gösteren bir yapıdır. Su grubumuz; Yengeç,
Akrep ve Balık burçlarını görürüz. Sezgilerin çok daha fazla ön planda olduğunu, daha duygusal
yapıların ön plana çıktığı, hislerin çok önem kazandığı bir etki görürüz. Bu elementler doğum
haritasında çok önemli bir mizacı ortaya çıkarır.

Solar Fire, doğum haritanızdaki elementsel dengeyi bize gösterir.

8
 Vega Temel ve Orta Seviye Astroloji
Mayıs 2023 Sınıfı Ders Notları

Şimdi sağ alt tarafa baktığınızda bu haritada Ronaldo’nun haritasıdır. Ronaldo’nun haritasındaki
element ve nitelikleri sağ altta görüyoruz. Renkli renkli kutucuklar var.

Element noktasında: Fire/ Earth/ Air/ Water. Burada ateş/ toprak/ hava/ su. Ateş kırmızı, toprak
yeşil, hava daha turkuaz renkte, su lacivert renkte olarak gösterilmiş. Bir doğum haritasındaki
elementleri gösteren kutucuk budur.

Modlarla baktığımızda ise; mod kısmında nitelikleri görüyoruz. Cardinal/ Fixed/ Mutable olarak
gördüğümüz noktalarda; cardinal öncü, fixed sabit, mutable ise değişken nitelik gösteriyor. Haritada
aslında hangi nitelik daha baskın buradan görüyoruz.

Eğer bir element doğum haritasında baskınsa yani daha yüksekse başka elementin az olmasına ya da
hiç olmamasına sebebiyet verebilir. İçgüdüsel olarak insan tabii ki kendisinde olmayana eksik olana
yöneltir. 4 elementimiz burçlara ayrıldığı için mutlaka bir tanesinin veya 2 tanesinin çok yüksek veya
diğerlerinin hiç olamayışını görebiliriz. Ya da eşit dağılım da görülebilir elementlerde. 3 element
yükselip bir tanesinin azlığını da görebiliriz. Tek bir elementin yoğunluğunu da görebiliriz bazı
haritalarda. Burada işte bu gezegen yerleşimlerinin gezegenlerin burç yerleştirmeleri bize niteliksel ve
elementsel olarak bilgileri gösteriyor.

Haritamızda TOPRAK ELEMENTİMİZ düşükse ve ya yoksa. Bu insan tabii ki kökleşme çok zayıf olacağı
için hayatında bunun ne demek olduğunu bilmeyeceği için. Güvenlik arayışına gidecektir. Kökleşme
arayışına gidecektir. O andan itibaren ne olacak? Ev sahibi olmak isteyecek, toprak sahibi olmak
isteyecek, biriktirmeye çalışacak. HAVA ELEMENTİ düşükse; bilgiye ulaşmaya çalışacak, sürekli olarak
kendini geliştirmeye, eğitimlerin peşinde koşmaya veya bir bilgi edinmeye, kitap okumaya çalışacak.
SU ELEMENTİ düşükse; duygu yoğunluğuna gidecek yani burada duyguya ulaşmaya çalışacak, aşk,
sevgi, mutluluk, paylaşım, vicdan bunlar daha çok ön planda olacak. ATEŞ ELEMENTİ düşükse; o
zaman ateş elementine gideceğiz. Hiç yeteneğimiz olmasa bile belki spor yapmaya çalışacağız. Belki
insanları yönetmeye çalışacağız. Belki liderlik özelliğinizi kanıtlamaya çalışacağız hayatımızın
içerisinde. Çünkü ateşin içinde birazcık daha liderlik vasfı da var.

Eksik element senin gerçek anlamda mizacında dengede olmadığın bir yönünü gösteriyor. O dengesiz
alana gidiyorsunuz tamamlamak adına. Bu insanın tabii ki içgüdüsel bir dürtüsüdür. Ve o yöne
yönelirsiniz. O, KA, BA, RA’ da ki varlık kendisini haritaya projekte ediyor. Bu kişiliğin karmasından
gelen her neyse sonucunda varlığın yönelimlerindeki element dengesi bize karakteri hakkında bilgi
veriyor.

Mesela haritasında element dağılımı eşit olan veya eşite yakın insanlarda daha dengeli bir durum
görürüz. Bu farkındalık anlamında kişinin daha ilerlemesine yardımcı olan bir dağılımıdır. Çünkü eksik
bir şeyi tamamlama gayretinde olmayacak. Her şeyin üzerine koyarak hayatı dengeli bir şekilde
götürebilir. Elementleri birbirleriyle bağlantılı olanlardır. Element dengesi birbiriyle bağlantılı uyumlu
olanlar hayatta bir şeyleri daha kolay öğrenirler. Farkındalıkları bu yüzden daha yükselecektir. Olayları
ve problemleri dengeleyen durumda olacaklardır.

Eksik elementler problemler karşısında bize sıkıntı yaratan mizaçsal sorunlarımızdır. Yani hayatımızda
bir problem meydana geldiğinde o problemi nasıl karşıladığınız, nasıl üstesinden gelmeye çalıştığımız
bizim doğum haritamızdaki elementlerle bağlantılıdır.

Eğer doğum haritamızda su elementinin çok yüksekse ve toprak elementimiz yoksa olayları
soğukkanlı karşılayamayız. Ateş elementimiz çok yüksekse çok heyecanlı tavırlar sergileyebiliriz.

9
 Vega Temel ve Orta Seviye Astroloji
Mayıs 2023 Sınıfı Ders Notları

Enerjimiz içimize sığmayabilir. Çok hareketli ani davranışlarda bulunabiliriz. O yüzden element bizim
aslında mizacsal anlamda pek çok şeyimizi gösteren bir yapıdır genel davranışsal anlamda

DİŞİL ELEMENTLERİMİZ: TOPRAK VE SU ELEMENTLERİ Bunlar daha edilgen ve Yin enerjide çalışırlar.

ERİL ELEMENTLERİMİZ: ATEŞ VE HAVA ELEMENTLERİ Bunlar da daha etken yani Yang enerji ile
çalışırlar.

Ateş elementi haritamızda azsa veya yoksa kişi içgüdüsel olarak o açığı kapatmaya gideceği için
harekete yönelecektir. Ama bu onun için çok zorlayıcı bir süreçtir. Toprak yoksa eğer veya azsa
köklenmeye çalışır, güvenlik arayışına girer, biriktirmek ister ve bir şeylere sahip olmak ister süreli.

Hava yoksa veya azsa sürekli öğrenmek, ilimin, bilimin peşinde gitmek ister. Hayatında neyi merak
ediyorsa oraya doğru gidecek ve hava elementi olmadığı için objektif olmakta zorlanacak.

Su elementi yoksa veya azsa sürekli olarak duygusal konulara yönelim. Duygusal deneyimlerle işte
empati kurmasını gerektirecek deneyimlerle meşgul olur.

Eğer bir doğum haritasında toprak ve hava grubu yüksekse bilim tabanlı bir insan olabilir. Daha akılcı,
daha soğukkanlı, daha otoriter olabilirler.

Toprak ve ateş grubu yüksekse yönetici olabilir, insanları yönetebilir, daha disiplinli çalışabilirler.

Toprak ve su yüksekse başarılı bir sanatçı, üretken bir kişilik olabilir. Çünkü su toprağı besler ve bu
onun çoğalmasına neden olur.

*Hava ateşi besler. Ateş havayı ısıtır ve birlerine destek olur. Su toprağı besler. Toprak suya anlam
katar yani bir ürün meydana getirirler birlikte. Üretirler.

*Ateş ile su birbirini besleyemez. Çünkü su ateşi söndürür. Bir kargaşa çıkartabilir.

*Hava ile su birbirini besleyemez. Çünkü havayla su birleştiğinde su bulanır. Su kendini o sakinlikten
uzaklaşır, huzursuz bir ortam ortaya çıkar.

Kişinin mizacını ve karakterini olaylara verdiği tepkileri, hayata bakış açısını görürsünüz elementlerle.
Toprak elementi çok yüksekse hayatta duygusal yoğunluğu düşüktür. Onların ruhsallıkları vardır ama
şöyle düşünün sezgiler biraz daha zayıftır. Olayları daha mantık çerçevesinde yorumlamaya çalışırlar.

Su elementi çok yüksekse ruhsal yoğunluk çok yüksektir. Evrensel frekansları çok daha rahat alırlar.

Hava çok yüksekse zekâ çok yüksektir. Akıllıdır, olayları algılamakta çok başarılıdır.

Ateş elementi çok yoğunsa eğer atak bir varlıkla karşı karşıyasınızdır. Bu insanlar bir şeyleri
başlatırlar, ondan oraya koşarlar enerji çok yüksektir her zaman. Öncü sabit ve değişkenler de kişinin
mizacında dışarıya vermiş olduğu tepkilerdir.

Öncü burçlarda eğer gezegen yoğunluğu fazlaysa bu kişiler daha hareketli, yenilikçi, olayları başlatan
enerjide, daha genç enerjide de olurlar.

Sabit burçlar fazlaysa durağan, toplumun temel taşı. Çok baskın, güçlü ve olayları yönetirler.

Değişken burçlar fazlaysa gezegenlerin niteliğine göre çift karakter ve çoklu yönelim veren enerjileri
temsil ederler. Yani karakterleri sabit ve sabit olmayan. Dengesiz demek değildir tatbikî ama 2 yöne
sahip olmasını gösteriyor bu değişken. Ve doğaları gereği değişken noktadadırlar.

10
 Vega Temel ve Orta Seviye Astroloji
Mayıs 2023 Sınıfı Ders Notları

Ay bizim duygularımız, güneş ise bizim kimliğimiz, kişiliğimizdir. Mesela Ay’ın Balık burcundan bu
duygularının değişkenliğini gösteriyor. Aman Güneş’in Boğa burcunda kişiliğin sabittir ama duyguların
değişebilir. Karakterin aynıdır. Bu değişkenlik göstermez ama senin duyguların değişebilir. Ama bir ay
boğanın hayatı boyunca seveceği şey aynıdır. Ondan vazgeçmek zordur ama bir Ay Balığının sevdiği
şeyler değişkenlik gösterebilir.

Elementleri dengelemek veya eksik olan elementi tamamlayabilmek gibi bir durum yoktur. Bazı
meditasyon çalışmaları ve bu konuyla alakalı yoga yapabilirsiniz. Pratiklerle dengelemeye
çalışabilirsiniz. Bu bizim mizacımızı gösteren bir yapı. Bizim hayatımızda kendimizle ilgili olan veya
olmayan özelliklerimizi gösteren bir yapı. 1,50 boyunda bir insanın basketbol oynaması ne kadar
olasıdır? Onun sahip olmadığı bir özelliktir, değil mi? basketbol oynayabilmek için uzun boylu
olunması ya da hani bir şekilde rekabet açısından düşündüğümüzde aynı boyda olabileceği rekabet
edebileceği insanlarla bir arada olması gerekir. 1,50 boyun var sana bu özellik verilmemiş ama sen
basketbol oyna dediğinizde başarısız olur. Karaktere uygun hayat seçimleri yapılması çok önemlidir.
Yani aslında eksik elemente gitmek şu olmamalı. Haritasında hava elementi düşük olan bir insanın,
bilim insanı olmaya çalışması gibi bir durum.

Cristiano Ronaldo’nun haritasına bakalım. Sadece elementlerine baktığınızda; bu insanın ateş

elementinin çok yüksek olduğunu ve öncü modunun da çok yüksek olduğunu görüyoruz. Şimdi bu
insanın fiziksel anlamda güçlü olduğunu sadece elementlerden görev görüyoruz değil mi peki
Ronaldo’nun bu kadar fiziksel anlamda güçlü olduğunu sadece elementlerden görebiliriz.
Ronaldo’nun bu kadar fiziksel anlamda elementsel açıdan düşündüğümüzde ateş elementi çok
yüksek, hareketlilik çok yüksek değil mi? çünkü buradaki bazı gezegen yerleşimleri de aslında onun
bedensel bir iş yapabilmesi için onu çok destekliyor. Su grubu çok düşük. Su grubunun yoğunlukta
olduğu meslekler sanatçılık, üretkenlik vs. Ronaldo sanatçı olmaya çalışsaydı olabilir miydi acaba? Çok
zorlanırdı. Bu kadar başarılı olmazdı Ronaldo’yu muhasebeci yapsaydık ne olurdu? Silinip giderdi ama
Ronaldo olamazdı. İşte hayat zaten bizde eksik olanı insanlarla gönderir karşımıza eksik olanı
dengeleyebilmek için. Bizde olmayanı karşımızdaki insanlarda gördüğümüzde genellikle iletişimde
zaman zaman sıkıntılar yaşayabiliriz. Ama elbette yine de bize destek olarak gelirler. Evet demek ki
neymiş bizler eksik elementin bizi tamamlamaya çalışmayacağız ama haritamızdaki hangi element
yüksekse ona uygun hayat seçimleri yapacağız.

HARİTANIN AKSLARI
Yükselen de yine bizim dış dünyadaki hem mizacımızı, hem duruşumuzu, hem de genel sağlığımızla
ilgili fiziksel gücümüzle ilgili etkiyi verir. Çünkü Yükselende birinci ev, Mars'ın yönettiği evdir. Normal
koşullarda Koç'la başladığı için. Dolayısıyla gücümüzle alakalıdır. Doğduğun anda doğu ufkunda
yükselen burç tam karşısı DSC, 10. evi kesen tepe noktası MC. Kafayı kaldırdığımızda yukarıya doğru
MC (middle corn) en tepede olan nokta. Yere baktığın IC (ayak ucu) noktası. Yani ASC, MC, DSC, IC
dört ana yapı arkadaşlar. Göksel Zodyak bize ASC Koç burcu, IC Yengeç, 7.ev başlangıcı yani DS Terazi,
10. ev ise MC, Oğlak burcuyla temsil edilir ve kişinin doğum haritalarında tabii ki farklı burçlar da
olabilir. Ama bir doğum haritasına baktığımızda IC karma astrolojide çok önemlidir.

IC kök demektir. Aile kökün, aile genlerin, aileden gelen genetik özelliklerin ve karmik bir takım
etkilerin bulunduğu evdir. Yengeç burcu tarafından temsil edilir. Ve senin öldüğünde nasıl bir
mezarının olduğunu gösteren evdir 4. ev.

DS,batı ufkun alçalan burçtur. Başına gelecekler, karşına çıkacak insanlar eşin, ortağın tüm
ortaklıklarını gösteren yapıdır 7. evde. Sen de olmayan yani yükselen seninle bağlantılı ya, karşısındaki

11
 Vega Temel ve Orta Seviye Astroloji
Mayıs 2023 Sınıfı Ders Notları

yedinci ev başlangıcı sende olmayan onda olandır. Birinci ev sensin, yedinci ev senin karşındaki
ortakların, eşin, bunu temsil eden alandır.

MC, 10. Ev. Adger Case (Çok önemli tebliğleri vardır. Uyuyan medyum İngiltere'de hala dernekleri
var): “MC Ruhun doğmadan önce bedene baktığı yerdir” der. Bedene girmeden önce varlığın kendini
o aidatı içerisinde ana enerji alanını temsil eder. Bu sebepten dolayı MC kaderi gösterir. Kadersel
temalarla alakalıdır. Basit klasikte tabii ki kariyerle ilgilidir. MC, her ev sisteminde 10. evdir. Bizim için
kadersel temalardaki ana değişkenlerdir ve kadersel değişimleri transitlerdeki ana geçişler gösterir.
Hayatın programlandığı yer kaderimiz, ruhumuzun tekâmülü için kendi kaderini seçtiği yerdir. Hangi
burç MC'yi kesiyorsa onun yöneticisiyle birlikte hayatın şekillenecektir. MC’yi Akrep mi kesiyor,
Plütonik bir etki. Kaderin dönüşümlerle doludur. Aslan burcumu kesiyor (Güneş) belki de kimliğini çok
ön plana çıkartacağın, tanınacağın bir hayat yaşayabilirsin. Oğlak kesiyorsa tamamen derslerle dolu
bir hayat ama olgunluk sürecinde yaşayacağın olaylar sana yardım edecektir. Dört ana yönü
gördüğünüzde ( 1., 4., 7. ve 10. Evler) bunlar doğum haritasının temel taşlarıdır. Ve doğum
haritasındaki on iki burç çok özel alt okült anlamlara sahiptir. On iki ilk İsrail kabilesinde de bunu
görürüz. Bu spiritüel astrolojinin altında o kültizm vardır. İnsanlığın türediği o on iki kabileyi temsil
ediyor aslında. Ve Yahudi geleneğinde on iki ata İsrail olarak bilinen ata peygamber Yakup’un on iki
oğlunu ifade eder. Tabii İbrahim'i dinlerde Yakup’a, Tanrı tarafından İsrail ismi verildiğine inanılır.
Dünyaya ilk girdiğimiz an, ruhu, ilk egoyu deneyimlediği andır. Bilgisayar oyunu gibi düşünürsek; oyun
öncülerle başlar. Sabit burçlarla bu oyun artık ciddi bir deneyim haline geliyor ve tecrübeye doğru
gidiyor. Değişkenle de bitiyor. Bunu biz yaşlanmak değişmek olarak düşünmeliyiz. Koç burcu, ilk burç,
öncü, ilk burç ve dünyaya inmiş ilk burç. Baktığımızda ve tecrübesizliklerle bağlantılı. Çünkü dünyayı
hiç kimse keşfetmemiş o sırada ve onun anlaması gereken şey çok fazla. O yüzden oradan oraya
atlayacak, her şeyi bilmek, görmek ve yönetmek, sahip olmak isteyecektir. Boğa Koç'un göremediği, o
heyecanı, hareketliliği tabii ki fark ettikten sonra, sakin kalıp dünyada değerli olan şeylere sahip
çıkmakla ilgilenecektir, materyalle ilgili. Sonrasında gelen İkizler burcu, bu iki burç dan gelen bilgiyi
fark edecek. Ben bunların bilgisine odaklanayım bunların ticaretiyle ilgileneyim. Çünkü birisi parayı
veya maddi değerleri keşfetmiş. Ama bunu nasıl değiştireceği, nasıl yer değiştireceğini bilmiyor. O
yüzden ikizler de bu görevi ediniyor. Yengeç ise; bir tanesi hareketli canlı, oradan oraya keşfetmeye
çalışıyor. Diğeri maddiyatı keşfetmiş. Öbürü onun ticaretini yapmaya çalışıyor. Bilginin yer
değiştirmesini sağlıyor ama burada eksik olan bir şey var. İnsanların birbirine güvenmesi lazım. Güven
ortamının oluşabilmesi aile ortamının oluşması gerekiyor. Yengeç o yüzden duygulara ve insanların
bir yere ait olmasına göre hareket etmiş. Sonrasında Aslan gelmiş. Bunlar aileyi de kurmuşlar, iletişimi
de yapmışlar ama hiç kimse ön plana çıkmamış. Durun ben ön plana çıkayım da bunları bir yöneteyim
demiş. Ve sahneye inmiş. Daha sonrasında Başak gelmiş. Burada o kadar çok şey var ki. Benim bunları
analiz etmem lazım. Detaylandırmam lazım. İşe yarayanı veya yaramayanı ayrıştırmam lazım demiş.
Ortalık tabii ki daha da fazla karışmış. Sonra Terazi gelmiş. Terazi demiş ki burada bir dengesizlik var.
Bir şeyler adaletsiz dağılmış. Ben en iyisi buraya biraz adalet getireyim demiş. Sonrasında Akrep
gelmiş. Demiş ki, çok fazla yaşıyorlar. Ben buraya bu dünyanın bir sonu olduğunu da hatırlatayım
demiş. O yüzden ölüm enerjisini getirmiş Akrep. Sonra Yay gelmiş. Bunlar yaşamın da ölümünde ne
olduğunu deneyimlediler. Ben bunu felsefi hale getireyim ve bunlara anlatayım. Bir inanış, bir düzen
ortaya getireyim, bir toplum içerisinde bir düzenleme yapayım demiş. Sonrasında Oğlak burcu
geliyor. Bu da sistem eksiğini görüyor ve burada bir sistem yaratılması gerekiyor ki herkes bir kaostan
çıksın. Gerçekliklere odaklansınlar ve yönetilsinler demiş. Sonrasında Kova gelmiş. Zaten artık bu
katta yapılacak bir şey kalmış mı? Hayır. O da daha farklı bir bilgi arayışına girmiş. Kafasını tekrar
gökyüzüne çevirmiş. Daha sıra dışı konulara yönelmiş. Hem insan ilişkileri, hem ruhun mekanizması
hem de bütün evrenle ilgilenmeye başlamış. Son burcumuz Balık ‘da ise Balık bütün her şeyden

12
 Vega Temel ve Orta Seviye Astroloji
Mayıs 2023 Sınıfı Ders Notları

vazgeçmiş. Çünkü her şey zaten deneyimlenmiş arkadaşlar. Tabii ki burada on iki burcun içerisinde bu
mizansen olarak anlattık bunları. Burçlar bu kadar da basit değil. Ama tekâmülsel bir yolculuksa
arkadaşlar her burcun her gezegenin bize anlatmış olduğu, anlatmaya çalıştığı felsefe birbirinden
farklı. Koç burcuna yerleşmiş gezegenlerimiz varsa, bu karakterle alakalı bir durum ama gezegenlerin
burç yerleşimleri birazcık daha farklı koç burcundaki gezegenler genellikle tecrübe edinmediğimiz
konuları bize gösterirler. O gezegenin temsil ettiği konuyu tecrübe etmemiz gerektiği için geldiğimizi
gösterir.

Mesela Venüs Koç burcunda. Bu sevgi ilişkisini deneyimlemeye geldiğimizi gösterir. Ama balıktaysa
artık bütün hepsini deneyimlemiştir. O on iki burçtaki bütün deneyimler vardır balık burcunda. O
yüzden daha ruhsal bakar ilişkilere daha empatik bakacaktır.

Ama Venüs Koç'ta bu yoktur. O daha ilişki hali için geldiğimizi gösterir. Mesela Venüs bu hayatta
aslında o konuyu, o gezegenin temsil ettiği konuyu tecrübe etmemiz gerektiği için geldiğimizi gösterir.
Mesela Venüs Koç burcunda. Bu sevgi ilişkisini deneyimlemeye geldiğimizi gösterir. Ama balıktaysa
artık bütün hepsini deneyimlemiştir. O on iki burçtaki bütün deneyimler vardır balık burcunda. O
yüzden daha ruhsal bakar ilişkilere. Ama Venüs Koç'ta bu yoktur. O daha ilişkiyi hani vura kıra
yaşayacaktır, kıskanacaktır. Gerekirse bırakacaktır, gidecektir. Yani bütün o tecrübesizliğiyledir insan.
İlk kendi duygularını, karşı cinse olan duygularını hissetmeye başladığında ne yaşıyorsa Venüs Koç
hayatı boyunca onu yaşıyor. Bütün ilişkilerde tecrübesizliği hep tokat gibi yüzüne çarpıyor. Ama tabii
ki bu Venüs koçların fiziksel olarak güzel olduğu gerçeğini değiştirmiyor. Çünkü deneyimlemeleri
lazım. Bu yüzden de onlara fiziksel bir güzellik bahşediyor bu sistem. Tabii burada hepsinin anlamları
birbirinden farklı. Koçta başlayan bu yolculuk artık balık burcunda sonlanma enerjisine gelmiş tüm
gezegenler için böyle. Mesela Mars Koç için çok güçlü olduğu pozisyondur. Çünkü Mars koçu yöneten
gezegendir zaten. Dolayısıyla burada rahat edecektir. Zaten hareket etme enerjisi vardır. Ama yine de
tecrübesizlik vardır. Yine dayak yiyecektir Mars Koç'tan. Fakat Mars Balık da en zararlı olduğu
pozisyondadır ama burada mücadele etmekten kaçınır. Kişinin enerjisi içe dönmüştür. Hareket etmek
istemeyecektir ama zaten böyle de bir hırsı kalmamıştır bu yaşam için. O yüzden o da dayak yer.
Aslında bu sistem içerisinde bizler sürekli zorlanırız. Çünkü zorlandıktan sonra gelişim gösteririz.
Acının olmadığı yerde ne yazık ki girişim çıkmıyor. Ay Koç'ta da duygularda deneyimsizdir. Anneyle
olan ilişkisinde deneyimsizdir. Anneyi tanımlayan bir yerleşimdir Ay haritamızda hem geçmişteki
kimliğimiz hem de bu hayattaki anneyi gördüğümüz karakterdir. Demek ki annemiz birazcık daha koç
özelliklerini gösteriyor olabilir, bizimle olan ilişkisinde. Ama annem koç burcu demek değildir. Bazen
böyle benzerliklerde böyle konularda olabiliyor. MC Koç da kadersel anlamda o hayatınla alakalı
deneyimsiz olduğun bir seçimin olabilir. Daha önce hiç deneyimlemediği, öncülük edeceğin, bir
şeylerde yenilik göstereceğin etki var demektir. Bu senin kendi kadersel temalarınla ilgili bu hayatında
kadersel olarak yeni bir deneyimi seçtiğini söyler. Yeni bir oluşum içerisinde olduğunu gösteriyor.

Gezegenlerimiz Güneş ve Ay var. Temel astroloji eğitimlerimizde başka elemanlardan da yararlanırız.

Juno'yu, Vesta'yı, Pallas’ı, Seres'i de harita yorumlarken kullanacağız. Chiron'u da öğreneceksiniz
bütün bunlarla birlikte

-----------------------

Kişisel karma dediğimiz Svadarma, bireyin kişisel karmasıdır ve nedensellik yasaları içerir.

Nedensellik ilkesi Zen felsefesinde çok baskındır ve geçmişten getirdiğimiz haricinde karma yasası bu
hayatta da işler. Ama bunun bir zamanı vardır. Bu zaman döngülerini biz Metanom döngüleri deriz.
Biri size bir hata yaptığında en yakın dokuz yıl, en uzak on sekiz buçuk yılda bir karşılığını görür ve

13
 Vega Temel ve Orta Seviye Astroloji
Mayıs 2023 Sınıfı Ders Notları

pişman olması fark etmez. Çünkü atılan taş geriye alınmaz. Evrende her şeyin bir zamanı ve bir
karşılığı vardır.

Her on sekiz yılda bir gökyüzünde tutulma gerçekleşir. Ay tutulması veya güneş tutulması. Bir güneş
ve ay tutulmasında evrende her şeyin bir süreci olduğunu görürüz ve bunları biz metonomik tutulum
döngüsü deriz. Her şey belli bir sistemde olur ve hepsi bizim iyiliğimiz için olur.

Kötü karmamız olabilir geçmişte. Yanlışlarımız, hatalarımız olabilir. Bunun sebebi farkındalığınızın alt
olması yani bunun düşüyor olması içgüdülerimizdendir. İçgüdü ne kadar kontrol altında tutulursa
karmik borçlar o kadar telafi edilir. Karmada farkındalık için nitelikli nicelikleri farkındalıkla
çözebilirsiniz. Bu dünyada ne kadar çok araştırırsanız, ne kadar çok bilgiye giderseniz, ruhunuzu ne
kadar beslerseniz bu dünyayla alakalı almış olduğunuz her bilgi sizin farkındalığınızı arttıran konudur.
Tabii ki sadece bilgiyle, farkındalığımızı arttıramayız, deneyimlerin önemi hayatımızda çok büyük.
Satürn aslında burada bize biraz deneyimlerden bahseder. Ve Satürn bizi her zaman sınar arkadaşlar.
İlk sınanması yedi yaşımızda başlar. Yani bir Satürn döngüleri var ki her döngüsünde farklı bir olay
yaşarız ve bu bizim ruhumuzun da karakterimizin de olgunluk süreçleridir. İlk transiti atlattıktan sonra
yirmi sekiz, yirmi dokuz yaş sonrasında biraz daha olgunlaşmaya başlarız.

Ama insanın en büyük sorunu tembelliktir. Atalettir. Eğer tembel olmazsak, çalışırsak, kendimizi
geliştirmeye çalışırsak hayat da bize yardım eder. Doğum haritamızdaki ağır gezegenler, Plüto,
Uranüs, tembel ve atalet içerisinde olanlara gerçekten kötü davranır.

Seve seve öğrenirsiniz arkadaşlar. Yani Uranüs ve Plüto gezegenleri hani Satürn gibi de değildir. Hani
seve seve öğretir. Doğum haritası Svadarmayı gösterir. Yani burada nerede zorlanacağız? Nerede
ödülleri alacağız? Bütün bunları görürüz. O yüzden haritamızdaki Satürn bizim neden yeniden
doğduğumuzun ana sebebidir. Hangi eve yerleştiği, hangi gezegenle temasta olduğu konuysa bizim
en zayıf olduğumuz noktadır. Mesela Satürn Retro’daysa o sınavı aşamamışsındır. Eğer durağan
pozisyondaysa defalarca girip aynı sınava kalmışsındır, takılmışsındır ve doğum haritandaki Venüs,
Mars, Merkür gibi Retro gezegenler karmik bir takım borç alacak ilişkilerini gösterirler. Kişisel olarak
bir önceki hayatından getirmiş olduğun sorunlarındır Retro gezegenlerin Chiron Retro’ysa geçmişten
getirdiğin acıların vardır. Bunlar haritanda baskın demektir. Bunları tekrar yaşama ihtimalin çoktur.
Evet tecrübelisindir. Savaşmayı biliyorsundur. Ama zorlanmayacaksın diye bir şey yok. Chiron burcu
ve evi hayatta sürekli ama sürekli yara alacağımız fakat iyileşemeyeceğimiz o yaranın hiçbir zaman
kabuk bağlamayacağı yeri gösterir. Bunlar da bizim için gerekli olan Patasislerdir.

Doğum haritamızdaki Ay, içgüdülerimiz olduğu için ay hangi evdeyse sürekli ona yöneliriz. Ay bizim
Göksel annemizdir. Ay burcu kendimizi güvenli hissettiğimiz yerdir. Karmik olarak tüm duyguları
içinde barındırır ve içerisinde geçmiş saklıdır. Ay bizim geçmişteki kimliğimizdir. O yüzden hep oraya
doğru çekiliriz. O yüzden hep onun gibi davranırız. Duygularımız bu yüzden bizim sınavımız haline
gelir. Bu yüzden Ay aslında tek başına bile astrolojide çok derin ve önemlidir.

14