CENK İLE YAVUZ UÇURTMA

Cenk ile Yavuz aynı sınıfa giden iki Bahar gelmişti. Ağaçlar çiçek açmış, kuşlar
arkadaştı. Cenk çok çalışkan bir öğrenciydi. , kelebekler uçuyordu. Havalar ısınmaya
Ödevlerini zamanında yapar, bolca kitap okurdu. başlamıştı. Tüm çocuklar kırlara koşmuş, uçurtma
Ödevlerini yapamadığı zaman annesinden ve uçuruyorlardı. Arda ve Didem de bir uçurtma
yapmaya karar verdiler. Onlar da arkadaşları gibi
babasından yardım isterdi. Bilgisayarı ödevlerini
uçurtma uçurmak istiyorlardı. Uçurtma yapmak
yapmak amacıyla kullanırdı. Ödevlerinden kalan
için babalarından uçurtma malzemesi istediler.
zamanda ise arkadaşlarıyla oynardı. Yavuz ise Hemen uçurtma yapmaya başladılar. Babaları
ders çalışmayı hiç sevmezdi. Zamanını çizgi film Arda’ya ve Didem’e birer tane uçurtma yaptı.
izleyerek ve bilgisayarda oyun oynayarak Arda’nın uçurtması mavi , Didem’in uçurtması
geçiriyordu. Bu yüzden Yavuz’un dersleri iyi kırmızı renkliydi.Artık onların da uçurtmaları
değildi. Çok az kitap okurdu. Annesi ve babası vardı. İkisi de çok mutlu oldu.

Yavuz’u sürekli uyarırdı.

BARIŞ HASTA OLMUŞ
YAĞMUR

Yağmurlu bir pazar günüydü. Gökyüzü O gün hava çok güzeldi. Barış ve Semih

siyah bulutlarla kaplıydı. Gamze , pencereden arkadaşlarını toplayıp okulun bahçesine gittiler.

yağmurun yağışını seyrediyordu. Yağmur, ne kadar İki takım oluşturarak bahçede top

güzel yağıyordu. Çatıya düşen damlalar sanki şarkı oynadılar.Barış çok koştu ve terledi. Eve gelince

söylüyordu. İnsanlar ıslanmamak için evlerine terli terli soğuk su içti. Annesi soğuk su içmemesi

koşuyorlardı. Yağmur damlaları, ağaçların içi uyarmıştı. Ertesi gün sabah yataktan

yapraklarını yıkamıştı. Her yer tertemiz olmuştu. kalkamadı. Barış’ın ateşi vardı ve boğazı ağrıyordu.

Hava, ne güzel toprak kokuyordu. O sırada Hasta olduğu için okula gelmedi. Annesi Barış’ı

arkadaşı Kübra’yı gördü. Kübra’nın tüm elbiseleri doktora götürdü. Doktor evde dinlenmesini ve

ıslanmış koşarak eve gidiyordu. Gamze hemen yazdığı ilaçları kullanmasını söylemiş. Annesi

balkona çıktı. Arkadaşı Kübra’ya seslendi ve ona el Barış’a çorba yaptı. Barış ilaçlarını hep zamanında

salladı. içti. Ödevlerini arkadaşı Ebru’dan aldı. Evde

annesiyle birlikte ders çalıştı.

UFUK İLE CEYDA

İREM
Ufuk ile Ceyda bahçede geziyorlardı.
Günlerden salıydı. İrem o gün yine sevinç Evlerinin büyük bir bahçesi vardı. Bahçelerinde
içinde okula gitmişti.Teneffüste öğretmeni İrem’i elma, kayısı, armut ve kiraz ağaçları vardı.
koridorda ağlarken gördü. Niçin ağladığını sordu. Bahçenin sonundaki ellma ağacının yanına gittiler.
İrem, arkadaşı Özgür’ün kalemini izinsiz aldığını Elmalardan bazıları yere düşmüştü.Bu elmalardan
ve vermediğini söyledi. Ders zili çalınca tüm Ufuk, yedi elma topladı. Ceyda ise sekiz elma
öğrenciler sınıflarına girdi. Öğretmeni Özgür’ü topladı. Ceyda’nın elmaları daha büyüktü.
çağırdı. Özgür’ İrem’in kalemini sordu. Kalemi Topladıkları elmaları bir sepete koydular. Eve
İrem’e vermesi gerektiğini söyledi. Özgür, dönüyorlardı. Yolda Sedef’i gördüler. Sedef
İrem’den özür diledi ve kalemini verdi. Özgür , onların sınıf arkadaşıydı. Elmalardan iki tanesini
İrem’i üzdüğü için pişman oldu. Öğretmeni tüm Sedef’e verdiler. Sedef, Ufuk ile Ceyda’ya
sınıfa arkadaşlarımızın eşyalarını izinsiz teşekkür etti.
almamamız gerektiğini anlattı.