SESZİZ ÇIĞLIKLAR 2 BÖLÜM

Her şeyi varken yanlızlıktan çok bahseden küçük bir kız bir gün öyle bir yanlızlığa boğulurki her
şeyden korkmaya başlar en çokta yanlızlığa alışmaktan…
Çünki bir gün onu her şeyiyle kabul etmek isteyenlere sırtını dönüp gider sanıyordu,çünkü o artık
yanlızlıa mahkumdu. Ama küçük kızın bilmediği bir şey vardı aslında o yalnızlığa alışmaktan yok
terk edilmekden,ilk gözden çıkarılaan olmaktan korkardı…

Babamın evden gidişinin üzerinden tam 3 gün geçmişti,bu 3 gün de annemle babamın niye kavqa
etdiğini hala öğrenememiştim ama babamın anneme vurmasını hiç mantıklı bulmuyordum ve anneme
bu konuda hak veriyordum. Ne olur olsun anneme vurmamalıydı. Bu 3 günde okula gitmemişdim.
Annemi yalnız bırakmak istemiyordum çünkü benim yokluğumda babam gelebilirdi ve yine kavga
ederler diye çok korkuyordum. Babamla konuşup eve gelmesini ve anneme tokat atdığı için özür
dilemesini istiyecektim.

Gözlerimi açtığımda saaat 8-di,bu kadar erken uyandığıma inanamıyordum,çok uykum vardı
gözlerimi uyumak İçin yine kapatdığım.
Yarım saat sonra…..
Yarım saatdir uyuyamadığım için çıldırmak üzereydim,yatdığım yerden doğruldum ve lavaboya
doğru ilerledim. Lavabodakı işlerimi halletdikden sonra odama geldim. Odam normal oda
büyüklüğünden biraz büyükdü,bahçeni gösteren penceremin yanında 2 kişilik büyük bir yatak vardı
yatağımın ayak ucundaysa giyinme odama açılan kapı vardı. Giyinme odamın 3 adımlık uzağında
kapı,kapımın üzerindeyse aksesuarlarım vardı,penceremin diğer tarafındaysa makyaj masam vardı.
Yerde büyük gri bir halı vardı. Duvarda farklı-farklı tablolar asılmışdı.Odamı ben hazırlamıştım ve
onu bu haliyle çok seviyordum.
Giyinme odama doğru ilerledim,kapıyı açıp içeri girdim.Etek kabinime doğru gidib kendime siyah
diz-üstü etek aldım,üstüne beyaz bol bir t-shirt giyindim,ayaklarıma beyaz uzun çorap ve siyah
convers giyindim. Kapıyı açıp çıktım ve makyaj masama doğru ilerledim masanın karşısında
oturduğumda dağınık olan saçlarımı taradım ve bir tane örgü ördüm. Çok makyaj sevmediğim için
yüzüme güneş kremi sürdükden sonra dudaklarıma nemlendirici sürdüm. Sanırım bu kadar yeterdi
zaten evdeydim.

Ayağa kalkıp aşağı indim ve anneme sürpriz yapmak istediğim için hemen mutfağa doğru
ilerledim.Mufağa girer-girmez şaşkınlıktan kas-katı kesildim,çünkü annemle babam kahvalttı
masasında oturmuş yemek yiyiyorlardı hemde gülerek,benim geldiğimi ilk annem fark etdi. Kafasını
kaldırıp bana baktığında içten bir şekilde gülümsedi.
“Kızım yanımıza gelmiyicekmisin?” Anneme cevap vermek istediğimde babam konuşmaya
başladı bakışlarım babama döndü ”Aysel kızımız bizim barışdığımızı bilmediği için böyle ama biz hep
böyleyiz dimi?” Onaylamaz ,şekilde babama baktım,her tartışlıklarında babam annememi vuruyordu
ah bu nasıl bir saçmalıkrı böyle ”Sen,siz her tartışdığınızda annemi mi vuruyosun bu ne saçmalık?”
Babam sustuğunda anneme baktım,annem bana dik-dik bakınca”İyi,ben okula gidiyorum”diyip
ayaklanınca annem kolumdan tutarak “Kahvaltı yapmadın kızım” Anneme baktığımda bana mahcup
gibi bakıyordu “Ben aç değilim………….Anne“ Arkama bile bakmadan odama çıktım,kapıyı açıp
odama girdiğimde kapıyı sertçe kapatdım ve yatağımın başındakı çantamı alıp çantamı açtığımda
içindeki kitapları alıp yatağın üstünre fırlattım ve bu günün dersliklerini,telefonumu çantama koyup
üstümü bile değiştirmeden aşağı indim.

Annemle babama hiçbir şey söylemeden evin kapısına doğru ilerledim,kapıyı açıp çıktığımda
annem benim yerime kapıyı kapatıp üstünede “GÜLE-GÜLE” demişti inanamıyordum ya bu kadar
kolay olmamalıydı sana vuran birini affetmek burda başka bir şey vardı ve ben bunu bilmiyordum.
***
 Okula vardığımda hemen taksiden inip okula doğru yürüdüm.Yukarı sınıfıma doğru giderken Buse
yanıa gelip ”Naber kız,niye 3 gündür yoksun bakalım ortalıkta?” Başımı kaldırıp Buseye baktım o
benim buradaki en yakın arkadışımdı ve onunla her şeyimizi paylaşıyorduk.Onun ailesi yurt dışında
olduğu içın onlar hakkında istediyiğini söylerdi ama bende bu konularda ona birkaç şey söylerdim ama
bunu söylemem ne kadar doğru bunu bilmiyordum işte.
“Hey ne oldu?Yine daldin gitdin” Birden irkilerek Buseye baktım,ben çok kolay dalıp giden biriydim.
“Pardon,evde birkaç problem oldu da o yüzden böyleyim” Buse bana yapmacık şaşkınlıkla bakarak
”Sizin evinizde demi problemler oluyormuş inanamıyorum yaraappim” diyince koluna vurdum.
”Gerizekalı olmayı bırak Buse bu seferki farklı”
“Nasıl farklı?” Buseye bakarak iç çektim”Söz ver hiç kime söylemiyiceksin” Buse kaşlarını çatarak
bana baktığında ”Ben senin hangi sırrını başkasına söyledimde bunu söyliyim” Ayak üstü
anlatmıyacağım için ”Hadi bir yerlerde oturalım” Buse beni onaylayarak başını aşağı yukarı salladı
”Tamam hadi okulun arka bahçesine gidelim” Buseyle bierlikte okulun arka bahçesine doğru ilerledik
oradaki banklardan birine oturduğumzda her şeyi anlatmaya başldım. Buse Pazar okula geldiğimi
öyrendiğinde kahkalara boğulmuştu,ondan sonraysa olayları öyrendiğinde yüzü düşmüştü” Hadi derse
gidelim zaten ilk derse girmedik” diyerek okulun içine girmek için ayaklandık. Yolda pek
konuşmamıştık,sınıfımızın karşısına geldiğimizde kapıyıı çalarak içeriye girdik “Selam
hocam,girebilirmiyiz?” Dediğimde hocam bize tebbesüm ederek “Hadi geçin ama bu son,bir daha
gecikmeyin “ Dersimşz edebiyyat dersi olduğu için o kadar seviniyordum ki,azar yemekten kılpayı
kurtulmuştuk”Tamam hocam teşekkür ederiz” Dediğimde Buseyle birlikte sıralarınmıza geçtik.
Kitabımı çıkardıktan sonra başımı sıraya yaslayıp hocayı dinlemeye başladım.

30-35 dakika sonra zill çalınca hocam sınıftan çıkmıştı,bu dersi çok severdim bu yüzdende full
dikkat hocayı dinlerdim. Buseye baktığımda her zaman ki gibi uyuyordu. Dirseğimi koluna vurarak
“Hadi uyan Buse kantine gidelim acıktım” Buse başını kaldırarak bana baktı,uyulu mahmurluğuyla
“Tamam ama ilk önce tuvalete gidelim” Başımı sallayarak onu onayladım .Ayağa kalktık ve ilk
gideceğimiz yere tuvalete gittik,yolda biri tarafından izlendiğimi düşündüğüm için etrafıma baktım
ama bana öyle gelmiş olmalı ki,etrafımızda hiç kim yoktu.
Tuvalete girdiğimizde buraya geldiğime lanet etdim. Çünkü Lidya burdaydı ve ben ondan nefret
ederdim. Şimdiyse yine ortalığı katıştırıcaktı. “Vay-Vay burda kimler vermış kimler” Lidya ya cevap
vermeden diğer tarafa yürüdüm “Ah bu küçük şeytan dilinimi yuttu yoksa” Lidyanın tam gözlerinin
içine bakarak “Ne istiyorsun Lidya sarmaya başka insanmı bulamadın?” Lidya tam önümde durunca
onu ilk defa bu kadar yakından görüyordum.Mavi gözleri,sarışın saçları,dolgun kırmızı dudakları,açık
sarı renktede kaşları vardı,.Acaba niye kaşlarını boyamıyor diye düşünmeden edemedim tabiki,Bana
ne zaten yüzündeki bir ton makyajı silse nasıl bir kız olduğunu merak ederdim. “Ne yapa bilirim
okulda senden başka ezik bulamadım” Lidyanın yanındakı kızlar gülmeye başlayınca birden-bire
Lidyanın çenesini sım-sıkı tutup tuvaletde ki aynaya tutdum “Bak bakalım şimdi okulun en eziyi burda
göre biliyormusun?” Buse büyük bir kah*kaha patlatdığında “Bir daha bize bulaşma olurmu
Lidyacığım” Lidya çenesini elimden kurtararak “Bir daha o ellerini bana sürmeye kalkma seni varoş”
Lidyanın yüzüne gülümseyerek omzumu omzuna vurarak yanından geçdim Buse “Güle-gile Lidya”
Diyip yanından geçdi bu kıza gerçektende sinir oluyordum.

Buseyle birlikte kantine doğru yürüdük.Kantine geldiğimizde bir tane boş masaya oturduk,açlıktan
karnım gurulduyordu ve bu ses Buseyi raahatsız etdiği için sürekli “Söyle o karnına rahat dursun”
diyordu,bende bunun karşılığında gülüyordum. Ayağa kalkarak kantinci ablaya doğru gittim ve 2 tost
2 ayran alarak Busenin yanına oturdum. “Yemekler geldi” Buse göz devirerek “Ah nede yemekmiş
abi” diyerek söylendi,Buseye “Burası bir okul bundan ne bekliyorsun gerizekalı”Buse eyilerek “Sana
her zaman söyledim Nilay yemek sipariş edip yiyebiliriz,ama sen ‘Burası bir okul olmaz!’ diyerek
beni hep tersledin Alpin gelseydi onunla birlikte okula gizliden sıcak-sıcak yemek soka
bilirdik”Diyerek sitem etdi,bu cümleleri her gün duyduğum için hiç aldırış etmeden tostumdan bir
ısırık alıp,ayranımdanda içerek “Oh,mis” dediğimd Buse gözlerini devirerek tostunu yemeye başladı.
Yemeklerimizi bitirdikden sonra zil çaldığı için derse girdik 2-ci ve 4-cü derslerde sınıftan çıkmadım.
Canım sıkkındı annemle babam şu an ne yapıyor çok merak ediyordum barışdıklarına göre şu an bir
film izliyor ola bilirler ve ya birlikte kitapda okuya bilirlerdi. Aslında ben ruhsal ve fiziksel olarak
anneme benzerdim. .Zill çaldığında sınıftan çıkmak için ayağa kalktım ve kütüphaneye doğru
yürüdüm bu aralar istediğim kitap vardı ve ben onu arıyordum,kütüphaneye gireceğim esnada
telefonum çalmaya başladı telefonu elime alıp baktığımda.
ANNEM
Yazısını gördüm ve telefonu açıp kulağıma yaklaştırdığımda annem “Merhaba kızım nasılsın ne
yapıyorsun?” gözlerimi devirdim bu nasıl bir soruydu büyle, annemin görmediğini bildiğim halde
gözlerimi devirdim “Ne yapa bilirim anne okuldayım ve ders çalışıyorum.” Anneme bazen
katlanamıyordum evet onu dseviyordum ama bu kadar mantıksız konuşmaları varya beni bitiriyordu.
Annem sanki söylediklerimi saygısızca vuldu hemen şimdi kaşlarını çattığınz adım kadar emindim.
“Byüklerine karşı daha saygıı olmasın, Nilay”