Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 9

Paragraf Nedir? yok.

Uzaktaki dağlar, köyler, koyunlar, kuzular,


ne varsa hepsi çok güzel ve tertemiz.
Herhangi bir düşünceyi, olayı, durumu, kavramı
veya varlığı anlatan cümleler topluluğuna paragraf Bu parçanın bütününde doğa, niteleyici sözcükler
denir. Sözcük anlamı olarak “yazı parçası” yardımıyla tablolaştırılmaya çalışıldığından bu
demektir. Paragraftaki cümleler anlam ve yapı parçanın anlatım tekniği olarak betimleme
olarak bir bütünlük oluşturur. Cümleler bir zincirin kullanılmıştır.
halkaları gibi birbirlerine bağlıdır. Paragraf soruları Örnek Soru
sınavlarda farklı başlıklar altında sorulmaktadır.
Açık mavi gökyüzüne doğru mor dağlar yükseliyor.
 Paragrafta Anlatım Teknikleri Mor dağların eteğinde kırmızı kiremitli bir ev var,
 Paragrafta Düşünceyi Geliştirme Yolları evin duvarlarına sarmaşıklar tırmanmış.
 Paragrafta Yapı Bacasından döne döne mavi dumanlar yükseliyor.
 Paragrafta Konu ve Ana Düşünce Çevresine yeşil ağaçlar yayılmış. Ağaçların
 Paragrafta Yardımcı Düşünce arasında bir incecik yol kıvrılıyor. Yolun biraz
ötesinden bir dere geçiyor. Dağların ardında güneş
Paragrafta Anlatım Teknikleri
doğuyor. Güneşe doğru irili ufaklı bir kuş sürüsü
Paragrafta yazarın, anlatacaklarını ortaya koyma uçuyor.
biçi­midir. Paragrafın yazarı anlatacağı konuya
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi
göre bu yöntemlerden birini seçer ve paragrafını
ağır basmaktadır?
oluşturur. Anlatım teknikleri dörde ayrılır:
A) Betimleme
Betimleme B) Açıklama
Varlıkların niteleyici özellikleriyle anlatıldığı C) Öyküleme
yazılardır. Başka bir söyleyişle, sözcüklerle resim D) Tartışma
yapmaktır. Baş­ta görme duyusu olmak üzere E) Örneklendirme
bütün duyulardan ya­rarlanılır. Bu yüzden Çözüm: Parçanın anlatım biçimi incelendiğinde;
betimlemelerde görsellik ön plan­dadır. okuyucunun gözünde canlandırılmak istenen bir
Betimleme tekniğiyle oluşturulmuş paragraflar­da yer anlatılmaktadır. Bundan dolayı parçanın
bir durağanlık söz konusudur. Paragrafı anlatımında “Betimleme” ağır basmaktadır.
okuduğu­muzda gözümüzde bir tablo canlanır. Dolayısıyla doğru Cevap A şeçeneğidir.
Betimlemelerde varlıkların dış görünüşleri de iç
dünyalarına ait özellik­leri de anlatılabilir. Buna Öyküleme
göre betimlemeler ikiye ayrılır:
Kısaca olay anlatımına dayanır. Belirli bir yerde,
a) Fiziksel Betimleme: Varlıkların dış belirli bir zaman dilimi içinde, kahramanların
görünüşlerine ait özelliklerinin anlatıldığı hareketlenmesiyle ortaya çıkan olayın anlatımıdır.
yazılardır. Dolaysıyla, varlıklar hareket halinde verilir. Bir
b) Ruhsal Betimleme: Varlıkların iç dünyalarına ait anlatıcı vardır. Anlatıcı olayı genellikle geçmiş
özelliklerinin anlatıldığı yazılardır. zaman kipiyle (-di – miş) anlatır. Paragrafı
okuduğumuzda, olay gözümüzün önünden bir film
Örnek:
şeridi gibi geçer.
Bursa’yı arkada bırakıp ovalara daldık. Ağaçlar
Örnek:
yarı çiçek, yarı yaprak en güzel çağında … Ekin
tarlaları göz alabildiğince yeşil … Sekiz on Soğuk bir kış günü karanfil almak için çiçekçi
kilometrede bir çeşme … Her yer sulak. Toprağı dükkanına girdim. İçerisi çiçek bahçesini andırı-
azıcık eşseniz su fışkırıyor. Hoşa gitmeyen tek şey yordu. Çiçeklerin baş döndürücü bir kokusu vardı.

1
Satıcıdan, bir buket karanfil aldım ve hemen dı- Örnek:
şarı çıktım. Vakit geç olmadan eve ulaşmak
Servet-i Fünun dönemi romancılarındandır Halit
istiyordum. Hemen bir taksiye bindim, evin
Ziya. İlk ve orta tahsilini İstanbul’da yapar. Daha
yolunu tuttum. Annem, kendisine aldığım bu
sonra babasıyla İzmir’e gider. Orada yabancı bir
güzel karanfilleri görünce, kim bilir ne çok
okulda tahsilini tamamlar. Arkadaşlarıyla Nevruz
şaşıracak!
ve Hizmet gazetelerini çıkarır. Öğretmenlik ve
Bu parçada bir olay (çiçek almak için çiçekçiye memurluk yapar. 1893’te İstanbul’a döner.
gidip taksiyle eve dönmek), yer (çiçekçi dükkanı), 1896’da Servet-i Fünun topluluğuna katılır.
kişi (ben) ve zamana (soğuk bir kış günü) bağlı
Bu parçada Halit Ziya’nın yaşamıyla ilgili bilgiler
olarak anlatıldığından parçanın anlatım tekniği
verildiğinden açıklama tekniğine başvurulmuştur.
olarak öyküleme kullanılmıştır.
Örnek Soru
Örnek Soru
Konferans, önceden belirlenmiş herhangi bir
Köyün yola bakan evlerinin önünde, eriyen karın
konuda belirli bir topluluğa yapılan konuşmadır.
altından çıkan toprak buğulana buğulana nemini
Konferansın konusu konuşmacıya bırakıldığı gibi
kaybetmeye, kurumaya yüz tutmaktaydı. Toprak
konferans verdiren kişi veya topluluk tarafından
kirden, pastan arınmış; sünger gibi yumuşamıştı.
da belirlenebilir. Eğer konu konuşmacıya
Etrafta duman kokusu vardı. Toprak çözülüp suyu
bırakılmış ise o zaman konferansçı kendisinin iyi
emmeye, emdikçe kabarıp şişmeye, gövdesini
bildiği ve hitap edeceği topluluğu birinci derecede
yumuşatmaya hazırlanıyordu. Köyün çamurlu
ilgilendiren bir konu seçmelidir. Orneğin toplumun
sokaklarında düşe kalka ilerlemeye çalışıyordu
ilgilendiği, aktüel olan çeşitli yurt ve dünya olayları
çocuklar. Ufukta baharın habercisi leylekler
konferans konusu olabilir.
görülüyordu.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerin
ağır basmaktadır?
verilenlerden hangilerinden yararlanılmıştır?
A) Öyküleme
A) Açıklama – öyküleme
B) Açıklama
B) Tartışma – benzetme
C) Betimleme
C) Tartışma – örneklendirme
D) Betimleme
D) Açıklama – betimleme
E) Karşılaştırma
E) Öyküleme – betimleme
Çözüm: Örnek olarak verilen parçada konferans
Çözüm: Parçanın anlatımı incelendiğinde;
hakkında bilgi verilmiştir. Diğer bir ifade ile
okuyucunun zihninde canlandırılmak istenen
konferansın ne olduğu açıklanmıştır. Dolayısı ile
nesnelerin yanı sıra anlatılanlar olaylaştırılmıştır.
doğru cevap B seçeneği olmalıdır.
Bundan dolayı cevap “Öyküleme – betimleme”
yani E seçeneği olmalıdır. Tartışma
Açıklama Ortaya atılan bir düşüncenin doğruluğunun
kanıtlan­mya çalışıldığı yazılardır. Bu tür yazılarda
Bilgilendirmek ve öğretmek amacıyla yazılan
yazar karşısındakiyle konuşuyormuş gibi bir tavır
yazılar­dır. Genellikle eğitici ve öğretici yazılarda
takınır. Yazar, paragrafın başında eleştireceği yani
kullanılan bir anlatım tekniğidir. Bu tür yazılarda
katılmadığı düşünceyi açıkladıktan sonra kendi
bilgilendirme amacı güdüldüğünden yorum içeren
düşüncesinin doğ­ruluğunu kanıtlamaya çalışır.
ifadelere pek yer verilmez. Sade bir dil kullanılır.

2
Örnek: Örnek:

Sanatçı, eserini sanat için oluşturmalıdır, Edebiyat tarihçisi, bir eserin değerini saptarken
diyorlar. Sanatçı; toplumu, insanları belgelere dayanarak onun halk arasında
anlatmıyorsa, beni ilgilendirmez onun yazdığı yüzyıllarca nasıl tutunduğunu, nedenleri ve
eserler. Ben, bir sanat eserinde insanın sonuçlarıyla anlamaya çalışır. Oysa eleştirmen,
yaşayabileceği sevinçleri, hüzünleri, acıları doğrudan doğruya kendisinin o eserden aldığı
görmeliyim ki o esere ilgi duyayım. İnsan duygulanma payını, kişisel beğeni ve kanısını
kokmayan bir eser benden uzak olsun. eleştiriye katmadan, elinden geldiğince nesnel bir
biçimde düşünmek zorundadır.
Bu parçada sanat eserinin sanat için değil de insan
için oluşturulmasının gerektiği tartışma tekniğiyle Bu parçada edebiyat tarihçisi ile eleştirmenin bir
ortaya konmuştur. Sonuç olarak sanat eserinin ese­re yaklaşımları karşılaştırma yoluyla ortaya
insan için oluşturulması düşüncesine varılmıştır. konmuştur.

Örnek Soru Örnek Soru

Bazı şairler, düzyazının anlatım gücünün bir yerde Edebiyatla, sanatla uğraşmak yarına inanmak
tükendiğine; ama şiirin anlatım gücünün hiç demektir. Hiçbir şair, hiçbir öykücü bugün için
tükenmediğine inandıklarından, “Şiir, düzyazının yazmaz. Ölümsüzlüğe özenmek, geleceğe kal-
bittiği yerde başlar.” deyip çıkarlar işin içinden. maktır onların işi. Eleştirmen ise böyle bir düş ku-
Düzyazının bir yerde gücünün tükendiğini nereden ramaz; o bilir kendisinin geçici olduğunu. Başka-
çıkarırlar, bilinmez. Bana kalırsa değişik anlatım larının eserlerini tanıtıp sevdirecek yahut değer-
türleri vardır, şiir de sadece bunlardan biridir. sizliğini gösterip yıkacak, inandığı doğruları yay-
Şiirin dile getirdiğini bir roman, bir öykü hatta bir dıktan sonra kendisi de unutulup gidecek.
resim bile dile getirebilir.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi ağır basmaktadır?
ağır basmaktadır?
A) Betimleme
A) Açıklama B) Karşılaştırma
B) Öyküleme C) Öyküleme
C) Benzetme D) Tanımlama
D) Tartışma E) Örneklendirme
E) Betimleme
Çözüm: Parçanın anlatım tarzı incelendiğinde; şair,
Çözüm: Parçanın anlatım tarzı incelendiğinde; öykücü ve eleştirmenin arasında karşılaştırma
yazar öncelikle yakındığı konudaya, ardından yapıldığı görünmektedir. Dolayısıyla doğru cevap B
kendi görüşlerine yer vermiştir. Bundan dolayı seçeneği olmalıdır.
doğru cevap “Tartışma” yani D seçeneği olmalıdır.
Tanımlama
Paragrafta Düşünceyi Geliştirme Yolları
Bir kavramın ya da varlığın ne olduğunu bildiren
Karşılaştırma cümlelerdir. “Bu nedir?” sorusunun cevabı olan
cümlelerdir.
Aralarında benzerlikler veya farklılıklar bulunan iki
şeyin karşılaştırılmasıdır. Genellikle “oysa, ise, Örnek:
daha, en” gibi ifadelere yer verilir.
İnsanlar arasında anlaşmayı sağlayan bir araçtır
dil. Dil olmadan insanların birbirleriyle iletişim
kurması çok zordur. Dil; sözcüklerden, söz
gruplarından oluşan canlı bir varlıktır. Sözcükler,

3
dilin anlamlı en küçük parçasıdır. Bu yüzden işleyerek ortaya koyduğu klasik ve estetik
dilden söz edebilmemiz için sözcüğün olması kurallara uygun sözlerdir.
şarttır. Sözcükler yaşadıkça ve yeni sözcükler
Bu parçada paragrafın ilk cümlesinde ortaya
türetildikçe dil, bu canlılığını korur.
konan “Dünya edebiyatı en ölümsüz eserlerini
Bu parçada dilin ne olduğu anlatılmaya çalışılmış, genellikle, klasik şekiller ve kurallar içinde
tanımlaması yapılmıştır. yaratmıştır.” düşüncesi, dünyaca tanınmış ve
klasik eserler ortaya koymuş Voltaire tanık
Örneklendirme gösterilerek, inandırıcı ve anlaşılır kılınmaya
Bir düşünceyi inandırıcı kılmak için örneklere çalışılmıştır.
başvur­maktır. Soyut haldeki düşüncenin somut
Benzetme
hale getirilmesidir. Anlatımı görünür ve anlaşılır
kılmak için bu yola başvurulur. Kavram, varlık, olay veya durumların herhangi bir
ilgiden dolayı birbirlerine benzetilerek
Örnek:
anlatılmasıdır. Genellikle “gibi, sanki, andırıyor,
Dilbilimcileri, çeşitli diller arasındaki benzerlikler tıpkı” gibi ifadelere yer verilir.
üzerinde durarak kimi sözcüklerin aynı dilden
Örnek:
geldiklerini ortaya atmışlardır. Bazı diller
arasındaki benzerlikler gerçekten şaşırtıcıdır. Ülkemizin her köşesi cennet gibidir.
Düşünün İran nerede, İngiltere nerede! Ama
Bu cümlede, “cennet gibi” sözüyle ülkemizin her
Farsça ile İngilizcenin benzerliği göze batacak
köşesi cennete benzetilmiştir.
gibidir: Farsçadaki “peder” İngilizce “father”
olmuş, “birader” ise “brother”… Aransa belki » Türkülerde kilimler gibi eskidikçe değer kazanır.
daha çok sözcük bulunabilir böyle.
» Anılar, eski bir sandık odasındaki gaz lambası
Bu parçada paragrafın ilk cümlesinde gibidir.
dilbilimcilerinin ortaya attığı “kimi sözcüklerin aynı
dilden geldikleri” düşüncesi bazı dillerdeki benzer Kişiselleştirme
sözcükler örnek gösterilerek açıklanmıştır. Verilen İnsan dışı varlıklara insana özgü niteliklerin
örneklerle düşünce daha anlaşılır ve inandırıcı bir aktarılma­sıdır.
duruma getirilmiştir.
Örnek:
Tanık Gösterme
Martılar, balıkçılarla koyu bir sohbete dalmıştı.
Bir düşünceyi inandırıcı kılmak ve kanıtlamak için,
o düşünce alanında yetkin kişilerin görüşlerine yer Bu cümlede, “koyu bir sohbete dalmak” sözüyle
ver­mektir. Kişilerin görüşleri doğrudan veya martılara insan özelliği yüklenerek kişileştirme
dolaylı bir anlatımla paragrafta bulunur. yapılmıştır.

Örnek: Sayısal Verilerden Yararlanma

Dünya edebiyatı en ölümsüz eserlerini genellikle, Yazarın, düşüncesini doğrulamak amacıyla


klasik şekiller ve kurallar içinde yaratmıştır. Bu belgeler, istatiksel sonuçlar, tarihi kanıt ve
konuda Voltaire de: “Klasik eserler, anlatımda da yazışmalar gibi herkesin kabul etmek zorunda
klasiklik yakalandığı zaman meydana gelir.” olduğu şeyleri kullanmasıdır.
diyor. Unutmayınız ki insanlığın hafızasında yer
Örnek:
eden ve belki bir gün sizi de ölümsüzleştirecek
olan sözler, sanatın yıllar, hatta asırlar boyunca Tanzimat döneminde yazar ve şairlerimizin
%79.5’u İstanbul’da, %7.1’i Anadolu’da

4
doğmuştur. Cumhuriyetten sonra ise bu çatışmalar yaşayarak mutsuz olurlar.
oranlarda büyük bir değişme olmuş, İstanbul E) Dili iyi kullanmak, yazar ve şairlerin üzerinde en
doğumluların oranı %29, Anadolu doğumluların çok durmaları gereken konulardan biridir.
oranı ise %67 olmuştur. Bu bize Türk edebiyatının
Çözüm: Giriş cümleleri kendinden önce bir
halkçı bir nitelik kazandığını göstermez mi?
cümleyle bağlantılı olamaz. A’daki “bunun için”;
Bu parçada yazar Türk edebiyatının halkçı bir B’deki “bu konuyla ilgili”; C’deki “öteki açıdan
kimlik kazandığını kanıtlamak amacıyla sayısal bakacak olursak” D’deki “halbuki” ifadeleri bir
verilerden yararlanmıştır. önceki cümleye gönderme yapar. Giriş cümleleri
genellikle konunun ne olduğunu bildiren
Paragrafta Yapı cümlelerdir. E seçeneğindeki cümle ise kendinden
Paragrafta anlatılacak olan konu belli bir yapı önce bir cümle bulunmayan ve konunun ne
içinde yazıya aktarılır. Bir paragraf giriş, gelişme ve olduğunu bildiren bir cümle olduğundan doğru
sonuç cümlelerinden meydana gelir. Şimdi bir cevap E’dir.
paragrafın yapısını oluşturan bu cümleleri
Gelişme Cümlesi
özellikleriyle ve örneklerle inceleyelim.
Giriş cümlesinde ele alınan konunun çeşitli yollarla
Giriş Cümlesi açıklandığı bölümdür. Örnekler ve ayrıntılar
Dil ve düşünce yönünden bağımsızdır. Giriş bulunur. İleride açıklayacağımız paragrafı ikiye
cümlesinden önce herhangi bir açıklama bölme, düşün­cenin akışını bozan cümle, paragraf
gerektirecek cümle bulunmaz. Örnek ve ayrıntılar tamamlama so­ruları bu bölümle ilgili sorulardır.
yer almaz.
Sonuç Cümlesi
Örnek:
Örnek:
» Eleştirmen hiçbir zaman nesnel bir tutum
» Bu yüzden sanatçılar topluma hiçbir zaman sırt
içinde olamaz.
çevirmemelidir.
» Özgün yapıtlar, dünya döndüğü sürece varlığını
» Oysa bütün şairler yaşamak istediklerini
sürdürür.
kaleme almıştır.
Yukarıdaki cümleleri incelediğimizde
Yukarıdaki cümleleri incelediğimizde dil ve anlam
kendilerinden önce hiçbir açıklamaya gerek
olarak kendilerinden önce gelen cümlelere “Bu
duyulmadığı görüyoruz. Ayrıca bu cümlelerde
yüzden” ve “Oysa” gibi bağlayıcı sözlerle bağlı
bağlayıcı sözler, örnekler ve ayrıntılar
olduğunu görüyoruz. Dolayısıyla bu cümlelere
bulunmadığından bu cümlelere “giriş cümlesi”
“sonuç cümlesi” diyebiliriz.
diyebiliriz.
Paragraf Tamamlama
Örnek Soru
Bu tür sorularda paragrafın başına, ortasına veya
Aşağıdaki cümlelerden hangisi bir paragrafın giriş
so­nuna getirilebilecek cümleyi buldurma
cümlesi olabilir?
amaçlanmak­tadır. Yerleştirilecek olan cümle
A) Bunun için yazar ve şairlerin iç dünyaları paragrafla dil ve an­lam bakımından uyumlu
sıradan insanınkinden genellikle daha zengindir. olmalıdır.
B) Birçok bilim adamı, çeşitli bilimsel dergilerde bu
Paragrafın; başına getirilecek olan cümlede giriş
konuyla ilgili makaleler yayımlamıştır.
cümlesinin, ortasına getirilecek cümlede gelişme
C) Öteki açıdan bakacak olursak sanat her
cümlelerinin, sonuna getirilecek cümlede sonuç
dönemde farklı sınıfların beğenisini oluşturacak
cümlesinin özellikleri dikkate alınmalıdır.
D) Halbuki, düşünen insanlar, bir çok konuda iç

5
Örnek Soru (2003 -ÖSS) bozan cümlenin doğru bulunup bulun­madığının
sağlaması da yapılmış olur.
…..Ozanlar da yazarlar da yaşantı işçisidir bir
bakıma. Gerçek yaşamdan, nesnel dünyadan Örnek Soru (2010 YGS)
kazandıkları yaşantıyı yeniden üretirler. Bu
(I) Komik kavramıyla ilişkili olan mizah ve hiciv,
yeniden üretme ya da yaratma süreci içinde
yöntemleri, amaçları, konuları bakımından birbi-
estetik bir tat katarlar ona; coşku ve düşünceyle
rinden ayrılmaktadır. (II) Toplumdaki veya insan-
beslenen bir özle yoğururlar onu. Yoğurdukları
daki sıra dışı olduğu için gülünç bulunan şeyleri
özü, okura ulaştıracak uygun yollar, uygun
güzelleştirerek komik göstermek sanat yoluyla
biçimler ararlar. Şiir, öykü, roman, oyun gibi
olur. (III) Düzeltilebilir kusurları ele alan mizahın
türlere özgü yasaların içinde yeni konumlar
amacı, bunları abartarak sergilemektir. (IV) Komik
kazandırırlar yaşantıya.
olan şeye karşı hoşgörülüdür, eğlendirirken top-
Bu parçanın başına, düşüncenin akışına göre lumsal aksaklıkları fark ettirmeye çalışır. (V) Oysa
aşağıdakilerden hangisi getirilebilir? hiciv yermeye yönelik bir saldırı biçimidir, komik
olan kusuru ortadan kaldırmayı amaçlar, bağışla-
A) Yazınsal yaratının gücü, okurda düşünsel bir
yıcı değildir. (VI) Hedef aldığı kişiyi toplum içinde
değişme yaratmasına bağlıdır
küçük düşürmek için, dilin sağladığı bütün
B) Okur, romanda, şiirde ya da öyküde karşılaştığı
olanaklardan yararlanır.
yaşamı, düş dünyasında değiştirerek geliştirir.
C) Kimi sanatçılara göre yazınsal yapıtlar, okurun Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi
yaşamı algılama gücünü artırmalıdır düşüncenin akışını bozmaktadır?
D) Gerçekte türü ne olursa olsun, her yazınsal
A) II.
yaratının malzemesi yaşantıdır.
B) III.
E) Şiirler, romanlar, öyküler okurun yüreğinde yeni
C) IV.
duygular uyandırmayı amaçlar.
D) V.
Çözüm: Parçada ozanların ve yazarların gerçek E) VI.
yaşamdan aldıklarını birtakım aşamalardan
Çözüm: Açıklama: Parçanın I. cümlesinde “mizah”
geçirdikten sonra değişik yazın türlerine dönüş-
ile “hiciv”in farklı olduğundan söz edilmiş; bu fark-
türdükleri anlatılıyor. Dolayısıyla türü ne olursa
lılık III, IV, V ve VI. cümlelerde nedenleriyle açık-
olsun her yazınsal yapıtın temelinde yaşam vardır.
lanmıştır. II. cümle farklı bir konudan söz ettiği
Zaten parçanın ilk cümlesinde ozan ve yazarların
için, düşüncenin akışını bozmaktadır. Cevap A
“yaşantı işçisi” olarak tanımlanması D
seçeneğidir.
seçeneğindeki “her yazınsal yaratının malzemesi
yaşantıdır” düşüncesiyle bire bir örtüşmektedir. Paragrafı İki Parçaya Bölme
Cevap D seçeneğidir.
Bir yazıda, her paragraf ele alınan konuyla ilgili bir
Paragrafta Düşüncenin Akışını Bozan Cümleyi dü­şünceyi içerir. Yazıda konunun farklı bir
Bulma yönüne, yani farklı bir düşünceye geçildiğinde yeni
bir paragrafa başlanır. Yazıda, iki ayn konuyu ya da
Birbiriyle dil ve anlam bakımından uyumlu
aynı konunun iki ayrı yönünü anlatan paragrafları
cümlelerin arasına ilgisiz bir cümlenin girmesiyle
ayırmamak doğru de­ğildir. Bu tip sorularda,
paragrafın an­lam bütünlüğü bozulur. Paragrafta
paragrafta ayrı bir düşünceye geçilen cümleden
işlenen konuya, farklı bir bakış açısıyla
itibaren paragraf ikiye ayrılabilir. Parçayı iki
yaklaşılması, düşüncenin akı­şını bozar. Bu cümle
paragrafa bölecek olan cümle, gelişme
paragraftan çıkarıldığında ken­dinden önceki ve
bö­lümünde aranmalıdır. Parçada, farklı bir
sonraki cümleler birbirine dil ve an­lam olarak açık
konunun iş­lenmeye başlandığı cümleden sonraki
bir biçimde bağlanır. Böylece düşün­cenin akışını
bölüm ayrı bir paragraftır. Bazen aynı konunun

6
başka bir yönüne, bazen de tamamen değişik bir Örnek:
konuya geçilebilir.
Aşağıdaki paragrafı okuduktan sonra yukarıdaki
Örnek Soru (2010 YGS) bilgiler ışığında paragrafın hangi soruya karşılık
olarak yazıldığını bulmaya çalışalım.
(I) Bir zamanlar geceleri oturur, anılarımı, izle-
nimlerimi küçük defterlere yazardım. (II) Sonra Her şeyden önce ödül, sanatçıyı motive eder. Son-
nasıl oldu bilmem, ne o küçük defterler kaldı ne de ra maddi olarak da sanatçıyı rahatlatır. Ayrıca
bende o sayfalara bir şeyler karalama isteği. (III) sanatçının sanat dünyasında adının duyulmasına
Belki de yaşamın bin bir türlü zorluğu bana bu da katkıda bulunur. Bunun gibi, ödülün bir
gündelik eğlenceyi unutturdu. (IV) Yıllardan beri sanatçı üzerinde daha birçok yararı vardır.
çeşitli günlükler okuyorum: Gide’in, Green’in … (V)
Paragrafı okuduğumuzda, parçada ödülün
Alfred de Vigny’nin “Bir Şairin Günlüğü”nü de
sanatçıya sağladığı yararlardan söz edildiği daha ilk
dilimize çevirdim. (VI) Günlük türüne karşı
cümleden anlaşılıyor. Dolayısıyla bu paragraf
duyduğum yakınlık, Salah Birsel’in “Günlük”ünü
“Sizce ödülün bir sanatçı üzerinde ne gibi yararları
okuduktan sonra daha da arttı.
vardır?” sorusu üzerine yazılmıştır diyebiliriz.
Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci
paragraf hangi cümleyle başlar?
Paragrafta Konu ve Ana Düşünce

A) II. Paragrafta Konu


B) III. Konu, paragrafta üzerinde durulan kavram, varlık,
C) IV. olay, durum, duygu veya düşüncedir. Her şey
D) V. pa­ragrafın konusu olabilir. Paragrafa sorulan “Ne
E) VI. anlatı­lıyor?” sorusunun cevabıdır. Bir paragrafta
Çözüm: Parçanın ilk üç cümlesinde yazar, yazdığı en cok ne­den söz ediliyorsa, paragrafın konusu da
günlüklerden ve daha sonra bu gündelik eğlenceyi odur.
unuttuğundan söz etmektedir. IV. cümleden Örnek:
itibaren ise çeşitli yazarlardan okuduğu ve
çevirdiği günlüklerden söz ettiği için ikinci Yine sonbahar geldi çattı. Ağaçlar yapraklarını
paragrafın IV. cümleyle başlaması uygun olur. dökmeye, kuşlar da göç etmeye başladı. Sahiller
Cevap C seçeneğidir. de boşaldı yavaş yavaş. Ardından yazlıklar eylül
sessizliğine büründüler birer birer. Güneş artık
Paragrafın Hangi Soruya Karşılık Yazıldığı temmuzdaki gibi yakmıyor. Havalar da hafiften
Bulma soğumaya… Kısacası sonbahar doğayı gittikçe de-
ğiştiriyor biz istemesek de.
Bu tip sorularda, paragraf, seçeneklerdeki
sorulardan birinin cevabıdır. Paragrafın hangi Yukarıdaki paragrafta sonbaharın doğada
soruya karşılık ola­rak yazıldığını bulabilmek için meydana getirdiği değişikliklerden söz edildiği
paragrafta ne anlatıldı­ğını bulmak gerekir. görülmektedir. Dolayısıyla paragrafın konusu
Paragrafta ne anlatıldığı bulun­duktan sonra dil ve “Sonbaharın doğada meydana getirdiği
anlam olarak paragrafla uyum içinde olan soru değişikliklerdir”, diyebiliriz.
cümlesi rahatlıkla bulunabilir. Burada soru
cümlesinin paragrafın özellikle giriş cümlesiyle sıkı Başlık
bir dil ve anlam uyumu içinde olmasına dikkat Paragrafın konusunun bir, iki ya da üç sözcükle
edilmelidir. ifade edilmesidir. Dolayısıyla bir paragrafın
başlığının bulunabilmesi için öncelikle konusunun
belirlenmesi ge­rekmektedir. Yukarıdaki örnek

7
olarak verdiğimiz paragrafın başlığını “Sonbaharda “insanın yetişmesinde, yakın çevrenin önemli bir
Doğadaki Değişim” olarak belirtebiliriz. etken” olduğu söylenebilir. Cevap C seçeneğidir.

Ana Düşünce Paragrafta Yardımcı Düşünce


Paragrafta asıl anlatılmak istenen düşüncedir. Bir Paragraf bir ana düşünce etrafında kurulur. Bu,
baş­ka deyişle, paragrafın yazarının okura iletmek düşünceyi geliştirmek, açıklamak desteklemek
istediği mesajdır. Paragrafa sorulan “Niçin amacıyla kurulan cümleler yardımcı düşünceleri
Yazıldı?” sorusunun cevabıdır. Bir paragrafın ana oluşturur. Bu tip sorularda paragraftaki yardımcı
düşüncesi o paragrafın yazılış amacını bildirir. Ana düşünceler içinde bulunmayan söylenmeyen
düşünce paragrafta anlatı­lanların tamamını değinilmeyen bir düşünce veya bir özellik
kapsayan bir nitelik gösterir. Kesin­lik ve yargı sorulmaktadır. Dolaysıyla yardımcı düşünce
bildirir. Paragrafta geçen “böylece, o halde, bana soruları; olumsuz ifadelerle karşımıza
göre, kanımca, ama, fakat, oysa, önemli olan … ” çıkarmaktadır. Sorular buna dikkat edilerek
gibi ifadeler okuru, ana düşünceye götürür. Ana çözülmelidir.
dü­şünce paragrafta bir cümle halinde
Örnek:
bulunabileceği gi­bi, paragrafın genelinden de
çıkarılabilir. 1906 yılında Adapazarı’nda doğan Sait Faik, ilk
öğretimini burada, orta öğretimini İstanbul ve
Örnek Soru (2010 YGS)
Bursa ‘da tamamlamıştır. Üç yıllık Avrupa
Ben, herkesin alışkın olmadığı, farklı bir evde bü- hayatından sonra İstanbul’a yerleşmiştir
yüdüm. Babam ve ağabeyim profesyonelce ol- Öykülerinde de mekan olarak hep burayı
masa da resimle ilgileniyorlardı. Dayım da oda- kullanmıştır. Bursa Lisesi’ndeyken başlayan ilk
sında sürekli bir şeyler yazardı. Yani evin içinde yazı denemeleriyle öykücülüğümüzde o güne
resim, kitap, dergi hep vardı. Böyle bir havayı değin alışılagelmiş bir anlatımın dışına çıkan
soluyunca insan kendiliğinden sanata ilgi duyuyor. örnekler verilmiştir. Yazarın hayatı da böylece
Dolayısıyla birçok sanat dalına olan ilgim başlamış olur.
eğitimimin evde başlamış olmasından
Sait Faik’ten söz eden bu parçanın yardımcı
kaynaklanıyor. Çünkü insan, evinde ne görüyorsa
düşüncelerini “değişik şehirlerde öğrenim
onu yapıyor. Ben de yaşama, yıllardır bir ressamın
görmüştür.”, “Yaşamının bir bölümünü Avrupa’da
yazarın gözüyle bakıyorum.
geçirmiştir.”, “Öykülerini özgün bir söyleyişle
Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdaki- oluşturmuştur.”, “Öykülerinde yer olarak
lerden hangisidir? İstanbul’u konu edinmiştir.”, “Özgün bir anlatımla
öyküleri yazmıştır.” Şeklinde sıralayabiliriz.
A) Sanatta başkaları örneksenerek başarılı olu-
nabilir. Örnek Soru (1994 ÖSS)
B) Resim, küçük yaşta başlanıldığında başarı
Karagöz oyunu Osmanlı – Türk toplumunun
kazanılabilecek bir sanat dalıdır.
yüzyıllarca yaşamış sanat dallarından biridir.
C) İnsanın yetişmesinde, yakın çevre önemli bir
Tanzimat’tan bu yana özellikle Cumhuriyet
etkendir.
döneminde yerini Batı’dan gelen sinema ve
D) Çocukların sanata yönlendirilmesinde ailenin
tiyatroya bırakmıştır. Bu sanat dalı, bugün bize çok
yol göstermesi gerekir.
uzak ve yabancı gelen islam uygarlığı döneminde,
E) Çocuklar, yeteneklerini geliştirmeleri için
halkın dilini, inançlarını yansıtan zengin bir
yüreklendirilmelidir.
kaynaktır. Geçmişi tanımak ve öğrenmek
Çözüm: Parçada, yazar, çevresinin etkisiyle sanata isteyenler bu kaynağı değişik açılardan
ilgı duyduğunu ve iyi yetiştiğini anlatmaktadır. değerlendirebilir.
Dolayısıyla parçada asıl anlatılmak istenenin,

8
Bu parçada, Karagöz ile ilgili olarak
aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir?

A) Toplumsal yaşamı yansıtan bir geçmişi


olduğuna
B) Günümüzde yerini başka sanat dallarının
aldığına
C) Güldürü öğelerinden yararlanarak
oluşturulduğuna
D) Farklı yönlerden incelenmeye uygun bir
kapsamı bulunduğuna
E) Eski dönemler hakknıda bilgi verdiğine

Çözüm: Şıkları incelediğimizde A, B, D ve E


şıklarına değinilmiştir. Fakat Karagöz oyununun
güldürü öğelerinden yararlanılarak
oluşturulduğuna değinilmemiştir. Dolayısı ile
doğru cevap C seçeneği olmalıdır.

You might also like