Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 41

MUĞLA SITKI KOÇMAN ÜNİVERSİTESİ

HEMŞİRELİK ESASLARI

İNTRAVENÖZ TEDAVİ

DR. ÖĞRETİM ÜYESİ

Fatma BİRGİLİ

1
İÇİNDEKİLER:
 İntravenöz Tedavi
 İntravenöz Tedavi Hangi Durumlarda Uygulanır
 İntravenöz Tedavi Endikasyonları
 İntravenöz Uygulamalarda Kullanılan Periferik Venler
 Ven Seçiminde Dikkat Edilecek Noktalar
 İntravenöz Sıvı Uygulamasının Amaçları
 İntravenöz Sıvı Uygulamasında Kullanılan Malzemeler
 İlaçların İntravenöz Yolla Verilme Yöntemleri
 İntravenöz Sıvı Akış Hızının Hesaplanması
 İntravenöz Tedavinin Yan Etkileri
 İntravenöz Tedavi Uygulama Yolları
 İntraket ile Damar Yolu Açma Tekniği
 İntravenöz Tedavi Komlikasyonları
 Santral Venöz Kateter
 İntravenöz sıvı tedavisinde hemşirenin rol ve sorumlulukları
 Kaynaklar 2
İNTRAVENÖZ TEDAVİ
Sıvı solüsyonların damara yerleştirilen bir kateter yoluyla
doğrudan kan akımına verilmesi işlemi olan intravenöz (ıv) tedavi,
hastanelerde çok yaygın olarak uygulanan invaziv bir işlemdir.
Modern tıbbi uygulamalarda hastaneye yatan hastaların % 80’ine
I.V. kateter takılmaktadır. Hastanelerde hemşireler tarafından
uygulanır. Hemşireler I.V. tedaviyi başlatmak, uygulamak,
komplikasyonları izlemek ve önlemekten sorumludurlar.
İntreavenöz tedavide en önemli ilke aseptik koşulara uyulmasıdır.
Güvenli bir İ.V. tedavi için hemşirelerin; İ.V. kateter, sıvı
setleri, infüzyon pompaları gibi malzemelerin kullanımı, ilaç
hesaplamaları ve intravenöz tedavinin risklerinin nasıl
önleneceğine ilişkin bilgi ve becerilerini güncel bilgiler
doğrultusunda yenilemesi ve uygulaması gerekir. 3
İntravenöz Tedavi Hangi Durumlarda Uygulanır
 İntravenöz tedavinin en önemli amaçlarından biri sıvı ve
elektrolik dengesini sağlamak ve sürdürmek.
 Sindirim sisteminde emilim problemleri olan ya da ameliyat
öncesi ve sonrası dönemde ağızdan veya nazogastrik
sondayla yeterince beslenemeyen hastalarda sıvı, elektrolit
ve kalori gereksinimi parenteral olarak sağlanır.
 İntravenöz yol, ilaç uygulamaları için hızlı ve etkin bir
yoldur. Bu yolla ilaçlar sürekli, aralıklı ya da bolus olarak
yapılabilir.
 Ciddi hemorajilerde acil kayıpları karşılamak, yeterli kan
volümünü sağlamak, kardiyojenik şok gelişmesini önlemek,
kanın oksijen kapasitesini arttırmak, hemostasizi sürdürmek
için kan ve kan ürünleri verilebilir. 4
İntravenöz Tedavi Endikasyonları
 Sıvı elektrolit dengesini sağlamak ve sürdürmek.
 Sürekli, aralıklı ya da bolus ilaç uygulamak.
 Kan ve kan ürünlerinin transfüzyonunu
sağlamak.
 Beslenmeyi desteklemek, parenteral beslenme
sağlamak.
 Acil ilaçların hızlı uygulanması için damar yolu
açıklığı sağlamak.

5
İntravenöz Uygulamalarda Kullanılan
Periferik Venler
 Kolda damar yolu açmak amacıyla;
Bazilik ve sefalik venler.
 Antekübital fossadaki damar yolu açmak
amacıyla; Median, sefalik ve bazilik
venler.
 Radyal bölgede damar yolu açmak
amacıyla; Radyal ven.
 El üzerinden damar yolu açmak amacıyla;
Dorsal metakarpal venler.
 Ayak ve bacakta damar yolu açmak
amacıyla; Popliteal, tibial venler,
dorsalis pedis venleri.
 Uyluktaki damar yolu açmak amacıyla;
Femoral ve safenöz venler.
 Bebekler ve çocuklarda; kafa venleridir. 6
Ven Seçiminde Dikkat Edilecek Noktalar
 Venlerin öncelikle proksimalinden değil distalinden
damar yolu açılmalıdır.
 Hastanın rahat hareket edebilmesi için aktif olarak
kullanmadığı taraf seçilmelidir.
 Hareketi engellememek için mümkün olduğunca
eklem bölgeleri tercih edilmemelidir.
 Travma, enfeksiyon belirtileri, (kızarıklık, şişlik,
ağrı, sıcaklık) dolaşım bozukluğu, cerrahi müdahale
ve arteriovenöz şant (hemodiyaliz için kapiller
sistemi atlayarak arterden vene direkt kan akışını
sağlayan geçit) olmayan bölge seçilmelidir.

7
Ven Seçiminde Dikkat Edilecek Noktalar
 Çok fazla sayıda damar yolu açılan hastalarda,
vende skar dokusu oluşarak uygulama yapmak
güçleşebilir. Mümkün olduğunca bu venler
seçilmemelidir.
 Bebek ve yaşlılarda, ven duvarı çok hassas
olduğundan dikkatli olunmalıdır.
 Çok zayıf hastalarda, ven duvarı çok incedir ve
kolayca yırtılabilir.
 Şişman hastalarda, yüzeyel venlerin görünmesi ve
hissedilmesi zordur.
 Ciddi dehidratasyon, ekstrasellüler sıvı kayıpları ve
şok tablosunda venlerin dolgunluğu azaldığından
damar yolu açmak güçleşir (T.C. Meb, 2011). 8
İntravenöz Sıvı Uygulamasının Amaçları

 Acil durumlarda (kardiyopulmoner arrest, şok vb.)


aralıklı olarak ilaç vermek için hazır damar yolu
bulunmasını sağlamak.

 Bazı ilaçları sıvı içinde vermek.

 Vücuttaki sıvı ve elektrolit ihtiyacını (diyare, aşırı


kusma, yanıklar, kanamalar vs.) karşılamak.

 Hastanın (oral beslenemeyen bilinci kapalı hastalar)


beslenmesini sağlamak.
9
İntravenöz Sıvı Uygulamasında Kullanılan Malzemeler

a) İntravenöz Solüsyonlar
İntravenöz sıvı uygulamasında kullanılan solüsyonlar izotonik,
hipotonik ve hipertonik olmak üzere üç çeşittir:

 İzotonik solüsyonların ozmolaritesi vücut sıvılarının ozmolaritesi ile


aynıdır, dengeli solüsyonlar da denir. Sıvı elektrolit ihtiyacını karşılamak
ve ilaç uygulamak için kullanılır. Örneğin, % 09 NaCl, (serum
fizyolojik) % 5 Dekstroz ve Ringer Laktat.
 Hipotonik solüsyonların ozmolaritesi vücut sıvılarının
ozmolaritesinden daha düşüktür. Örneğin, % 045 NaCl.
 Hipertonik solüsyonların ozmolaritesi vücut sıvılarının
ozmolaritesinden daha yüksektir. Örneğin, % 10 dekstroz, % 20 dekstroz
vb.
10
b) İntravenöz Sıvı Seti
İntravenöz sıvı seti, IV solüsyon ile
vene yerleştirilen intraket arasında bağlantıyı
sağlayan, şeffaf plastikten yapılmış, uzun (100–
150 cm) bir hortumdur. Tek kullanımlık ve
sterildir. Set üzerinde bulunan kıskaç ya da
makara yardımıyla sıvının akış hızı ayarlanır
(T.C. Meb, 2011).

11
c) Doz Ayarlayıcı Set (Dose-Flow)
Doz ayarlayıcı set, IV sıvı seti ile intraket
arasına takılan, Şeffaf plastikten yapılmış, döner
kapaklı, 40–45 cm uzunluğunda, solüsyonun sabit akış
hızını ayarlayan mekanizması olan settir. Solüsyonun
akış hızı takibini kolaylaştırır. Doz ayarlayıcı, saatte
verilecek olan solüsyon miktarını ml ye göre ayarlar.
Yaklaşık akış hızı 5–250 ml/saattir.

12
d) Üçlü Musluk
Üçlü musluk, IV sıvı seti ile
intraket arasına takılan, şeffaf görünümde,
üzerinde solüsyonun akış yönünü gösteren
oklar bulunan, döner kapaklı mekanizmadır.
Üçlü musluk, aynı damar yolundan birden
fazla solüsyon ya da ilacın uygulanabilmesi
için kullanılır.

13
e) İnfüzyon Pompası
İnfüzyon pompası, IV sıvı
setinin takıldığı, hastaya verilecek olan
ilaç ve solüsyonları, ayarlanan zaman
içinde, belirlenen akış hızında
verilmesini sağlayan elektronik cihazdır
(T.C. Meb, 2011).

14
İlaçların İntravenöz Yolla Verilme Yöntemleri
 İlacı, enjektöre çekerek bir defaya mahsus doğrudan
damara verme.
 Verilmekte olan bir serum setinden, ilacı puşe ya da
bolus yöntemi ile verme.
 İlaçları 500-1000 ml’lik serum içine koyarak verme.
 İlaçları 50-100 ml’lik sıvı içine koyarak verme (Akça
Ay, 2011).

15
İntravenöz Sıvı Akış Hızının Hesaplanması

IV sıvı uygulamasında istem, solüsyon ve ilaç,


ne kadar sürede verilmesi gerektiği hekim
tarafından yazılı ve imzalı olarak yapılır. Acil
durumlarda damar yolu açıklığını sürdürmek için
öncelikle % 0.9 NaCl olmak üzere izotonik
solüsyonlar kullanılır.

IV sıvılar, hastanın durumuna göre kontrollü


ve belirli bir akış hızında damara verilir. Aksi
takdirde istenmeyen sonuçlar ortaya çıkabilir.

16
Saatte verilecek ml miktarını
hesaplamak için sıvı miktarının toplam
süreye bölünmesi gerekir. Örnek: 500 ml
solüsyonun 2 saatte verilmesi istenildiğinde;

17
Dakikada verilecek damla miktarını hesaplamak için
damla faktörü formüle eklenir. Damla faktörü, 1 ml
solüsyonun kaç damla olduğunu belirtir. Sıvı setinin
imalatına göre damla sayısı değişse de ülkemizde 1 ml 20
damla olarak kabul edilir. Akış hızını dakikadaki damla
sayısına göre ayarlamak gerekirse süre dakika olarak ifade
edilmelidir. Örnek: 500 ml solüsyonun 3 saatte verilmesi
istenildiğinde;

Dakikada 55 ya da 56 damla sıvı verilmelidir (T.C. Meb, 2011).


18
İntravenöz Tedavinin Yan Etkileri
1. Lokal Etkiler:
 Ağrı,
 Enfeksiyon,
 Doku hasarı (ödem, ekimoz, hematom),
 Komşu artere veya sinire zarar verme,
 Tromboflebit meydana gelebilir.
 İlacın artere verilmesi (elin, parmakların, kolun gangreni
ile sonlanabilir).

19
İntravenöz Tedavinin Yan Etkileri
2. Sistemik Etki:
 Bayılma,
 Hava embolisi,
 Efeksiyon,
 Dolaşım yüklenmesi (boyun venleri şişer, kan basıncı
yükselir),
 Anaflaktif şok meydana gelebilir.

Anaflaksi; oluşmuş ise ortadan kaldırmak imkansızdır. Ancak


ilacın seyreltilerek ve yavaş bir şekilde verilmesi bu riski
azaltabilir. Hastada herhangi bir reaksiyon görüldüğünde
işlem mutlaka sonlandırılmalıdır. Enfeksiyon riskini ortadan
kaldırmak için mutlaka aseptik teknik uygulanmalarıdır. 20
İntravenöz Tedavinin Yan Etkileri
3. Çevresel Etki:
 Solüsyonun donması,
 Aşırı ısınması,
 Sistemik hipotermi meydana gelebilir
(Akça Ay, 2011).

21
İntravenöz Tedavi Uygulama Yolları
İntravenöz tedavi için seçilecek yolun
belirlenmesinde hastanın yaşı, tedavinin süresi,
kullanılacak solüsyon ve ilaçların özellikleri,
hastanın klinik durumu önemlidir. Kısa süreli
tedavilerde genellikle periferik damar yolu
tercih edilir. Uzun dönem I.V. tedavi alacak
olan veya santral venöz basınç izlemi gereken
hastalarda santral venöz kateter kullanılır
(Göktepe, 2004).

22
İntraket İle Damar Yolu Açma Tekniği
Venöz kateter; branül, intraket ve anjioket diye de adlandırılır. Steril
paket içinde tek kullanımlık tıbbi malzemedir. Venöz kateterler; ven içerisine
yerleştirilen, plastikten yapılmış malzemelerdir ve çeşitli boyutları vardır.
Boyutları belirlemek için farklı renkler kullanılmıştır.
 Hasta veya yakınlarına uygulama hakkında bilgi verilerek rızası alınır.
 Eller yıkanır ve eldiven giyilir.
 Hastaya işlem için uygun bir pozisyon verilir.
 Uygulama yapılacak koldaki venler gözlenir ve palpe edilir.
 Turnike bağlanır. Turnike, seçilen ven noktasının 10-15 cm üstünden,
elbise üzerinden bağlanır. Turnike 2 dk. dan daha uzun süre bağlı
kalmamalıdır.
 Seçilen ven, parmak uçları ile tekrar palpe edilerek doku içindeki ilerleyişi
hissedilir.

23
İntraket ile Damar Yolu Açma Tekniği
 Seçilen ven, tek bir hareketle ve antiseptik
solüsyonlu pamukla venin proksimalinden
distaline doğru silinerek cilt antisepsisi
sağlanır.
 Vene uygun büyüklükte seçilen intraket
steril paketinden çıkarılır.
 İntraket, iğnenin keskin yüzü yukarı
gelecek şekilde tutulur.
Veni sabitlemek amacıyla vene girilecek
noktanın yaklaşık 3-5 cm alt tarafına boşta
kalan elin başparmağı ile bastırılarak deri
aşağı doğru gerdirilir. Vene girilir.
24
İntraket ile Damar Yolu Açma Tekniği
 Vene girerken doğrudan ve dolaylı olmak üzere iki
teknik kullanılır:
 Doğrudan vene girme tekniğinde iğne ile ven üzerinden
deriye 15-20 derecelik bir açı ile deri ve ven aynı anda
hızlıca delinerek vene girilir. Bu teknik büyük ve
belirgin venlerde tercih edilmelidir.
 Dolaylı vene girme tekniğindeyse iğne vene iki
aşamada yerleştirilir. İlk aşamada iğnenin ucu, vene
girilecek bölgenin yaklaşık 1 cm altından ve vene
paralel olarak 30-45 derecelik açı ile deriye batırılır.
İğne ucu, önce derialtı dokuya temas eder. İkinci
aşamada ise iğnenin açısı 10-15 dereceye kadar
küçültülerek ven içine girilir. Dolaylı teknik, küçük ve
kaygan venlerde kullanılır. Yavaş hareket edilmelidir.
Sert bir hareket ven duvarının yırtılmasına sebep
25
olabilir.
İntraket ile Damar Yolu Açma Tekniği
 Ven içine girildiğinde kan durdurucu kapağın
olduğu yere kan dolar. Kan geldiği gözlemlenerek
ven içine girilip girilmediği anlaşılabilir.
 Kılavuz iğne, 1 cm geriye çekilerek esnek kanülün
içine kan gelip gelmediği gözlemlenir. Kan
geliyorsa esnek kanül damar içinde ilerletilirken
kılavuz iğne yavaşça geriye doğru çekilir ancak
tamamen çıkarılmaz.
 Turnike çözülür.
 Sonra kılavuz iğne tamamen çıkarılır. Bu şekilde
intraketin açık ucundan kan gelmesi engellenir.

26
İntraket ile Damar Yolu Açma Tekniği
 Enjektör ile birkaç ml serum fizyolojik
enjekte edilerek bölgede şişlik, kızarıklık,
acı hissinin olup olmadığı kontrol edilir.
 Flaster ile sabitlenir. Enjektör çıkartılır.
 İntraketin sıvı seti girişine heparinli kapak
takılarak sıkıştırılır.
 Kılavuz iğne tıbbi atık kutusuna diğer
malzemeler tıbbi atık çöpüne atılır.
 Eldivenler çıkarılarak tıbbi atık çöpüne atılır
ve eller yıkanır.
 İntraketin takılış tarihi ve saati uygun
formlara kaydedilir.
27
İntraket ile Damar Yolu Açma Tekniği

 İntraketin deriye giriş yeri her uygulamada kontrol


edilmelidir.
Uzun süre takılı kalacak intraket, enfeksiyon ya da
başka bir sorun yoksa flebit gibi durumları önlemek
için 48–72 saat aralıklarla değiştirilmelidir (T.C.
Meb, 2012).

28
İntravenöz Tedavi Komlikasyonları
 Flebit
 Tromboflebit
 Hava Embolisi
 Dolaşım Yüklenmesi
 Hematom
 İnfeksiyon
 Pirojenik Reaksiyon
 Ekstravazasyon

29
 Flebit: Verilen ilaç ve katkı maddelerinin
kimyasal iritasyonu sonucu venlerin
inflamasyonudur.
Flebit belirti ve bulguları; Ağrı,
kızarıklık, yanma, sıcaklık ve şişme
belirtileri ile karakterizedir (Akça Ay, 2011).
Flebit geliştiğinde;
 İnfüzyon durdurulur ve kateter çıkartılır.
 Yeni bir bölge damar yolu açılarak tedaviye
devam edilir.
 Ilık/sıcak uygulama yapılır.
 Hastanın vücut ısısı takip edilir.
 Yapılan girişimler ve hastanın durumu
kaydedilir (Göktepe, 2004). 30
 Hava Emboli: Havanın dolaşıma katılarak damarı tıkmasıdır.
Hava embolisinin belirti ve bulguları; Ani şuur
kaybı, şok, aniden başlayan göğüs ağrısı, dispne, taşikardi,
solgunluk, siyanoz, öksürük, hipotansiyon, bayılma, ölüm
(Akça Ay, 2011).
Hava embolisi geliştiğinde;
 İnfüzyon durdurulur.
 Havanın pulmoner arter yerine sağ atriyuma girmesini
sağlamak amacıyla, hastaya trendelenburg pozisyonu verilir.
 Hastaya oksijen tedavisi başlanır.
 Hekime haber verilir.
 Hastanın durumu ve uygulanan hemşirelik girişimleri
kaydedilir (Göktepe, 2004).
31
 Dolaşım Yüklenmesi: Hızlı ya ada fazla
miktarda sıvı verildiği durumlarda oluşur.
Dolaşım yüklenmesinin belirti ve
bulguları; Taşikardi, kan basıncında artma,
boyun venlerinde dolgunluk. (Akça Ay, 2011).
Dolaşım yüklenmesi olduğunda;
 Sıvı tedavisi durdurulur, hekime haber verilir.
 Semptomatik tedavi yapılır. Oksijen tedavisi
başlanır, hastanın nabzı ve solunumu
değerlendirilir.
 Hekim istemi doğrultusunda gereken tedavi
yapılır (Göktepe, 2004).

32
 Hematom: Genellikle iğnenin ven
duvarına zarar vermesi ile oluşur. Damar
dışına kanın sızmasıdır. Ani şuur kaybı ve
şok görülebilir.
Hematom belirti ve bulguları; IV
kateter giriş yerinde doku renginde
değişim.
Hematom geliştiğinde;
 IV tedavi durdurulur.
 IV kanül var ise çıkartılır.
Yaklaşık 5 dk. Basınç uygulanır
(Akça Ay, 2011).

33
 İnfeksiyon: Patojenik organizmalar
tarafından meydana getirilir. Lokal ya
da sistemik olabilir.
İnfeksiyon belirti ve bulguları;
Bölgede kızarıklık, ağrı, ödem,
eritem görülebilir.
İnfeksiyon geliştiğinde;
 IV tedavi durdurulur.
 Akıntı var ise kültür alınır.
 Batikon ile pansuman yapılır.
Sistemik infeksiyon belirti ve
bulguları yönünden hasta gözlemlenir
(Akça Ay, 2011).
34
 Pirojenik Reaksiyon: Semptomlar genellikle İV
infüzyon başladıktan sonra 30 dk. içerisinde görülür. IV
sıvı ya da serum seti içinde ve iğne üzerinde pirojenlerin
(genellikle fungus) varlığında ortaya çıkar.
Pirojenik reaksiyon belirti ve bulguları; Isı artışı,
üşüme, baş ağrısı, halsizlik, bulantı ve kusma
görülebilir.
Pirojenik reaksiyon geliştiğinde;
 IV tedavi durdurulur.
 Antialerjik ilaç uygulanır.
IV sıvı ve IV seti değiştirilir (Akça Ay, 2011).

35
 Ekstravazasyon: Vezikant madde içeren (kanser tedavisinde
kullanılan) ilaçların uygulama sırasında doku içine yayılması
sonucu hücre harabiyetinin oluşmasıdır.
Ekstravazasyon belirti ve bulguları; Bölge etrafındaki
deride şişlik ve solukluk, infüzyon hızının yavaşlaması, doku
nekrozu, ağrı görülebilir.
Ekstravazasyon geliştiğinde;
 IV tedavi durdurulur.
 Vezikant ilaçların infüzyonu durdurulur.
 Enjektör il ilaç geri çekilmeye çalışılır.
 Ekstravazasyon için önerilen tedaviyi, firmanın ilaç uygulama
rehberinden kontrol edilir.
 Hekime haber verilir.
 Ekstremite elevasyonu (yükseltme) uygulanır (Akça Ay, 2011). 36
Santral Venöz Kateter
Santral venöz kateter, (SVK)
santral venöz damarlara yerleştirilen
kateterdir. Santral venöz yerleşim amacıyla
subklaviyan ven, internal jugular ven ve
femoral venler kullanılır. Cerrahi aseptik
teknik ile hekim tarafından geçici ya da
kalıcı olmak üzere iki şekilde yerleştirilir
(T.C. Meb, 2011).

37
İntravenöz sıvı tedavisinde hemşirenin rol ve
sorumlulukları
 IV kateter kullanım endikasyonlarını bilmek, cerrahi
aseptik teknikle kateter takılması, bakımı ve çıkarılması.
 Hekim tarafından verilen istemin doğru olup olmadığını
değerlendirmek.
 Tedavi öncesi yapılması gerekenleri belirlemek.
 Hastaya, tedavinin amacını ve tedavi sırasında uyması
gereken kuralları açıklamak.
 Hastaya ve tedaviye uygun ven seçmek.

38
İntravenöz sıvı tedavisinde hemşirenin rol ve
sorumlulukları
 Tedavi için kullanılan solüsyonun ve gereçlerin
son kullanma talimatını kontrol etmek.
 Tedavi sırasında ve sonrasında oluşa bilecek
komplikasyonlar yönünden hastayı izlemek.
 Tedavinin devamının sağlanması ve infüzyon
setlerini düzenli aralıklarla değiştirmek.
 Hekim istemine bağlı olarak ya ada tedavinin
kesilmesi gereken bir komplikasyon gelişmesi
durumunda IV sıvı tedavisini sonlandırmak.
 İşlem öncesi, işlem sırası ve işlem sonrası kayıt
tutmak ve rapor etmek (Uzun, 2017).

39
KAYNAKLAR:

1. Akça Ay, F. (2011). Sağlık Uygulamalarında Temel Kavramlar ve Beceriler.


İstanbul, Nobel Matbaacılık, 459-473.
2. Göktepe, N. (2004). İntravenöz Tedavi. Hemşirelikte eğitim araştırma
dergisi, cilt.1, sayı:1, 20-27.
3. T.C. Meb. (2011). Acil Sağlık Hizmetleri Damar İçi (İntravenöz) İlaç ve
Sıvı Uygulama. Ankara, 1-41.
4. T.C. Meb. (2012). Hemşirelik Parenteral İlaç Uygulamaları. Ankara, 42-82.
5. Uzun, Ş. (2017). Hemşirelik esasları hemşirelik bilimi ve sanatı. Türkinaz
Atabek Aştı, Ayişe Karadağ (Ed)., İntravenöz Sıvı Tedavisi, İstanbul, Deren
Matbaacılık, 817-851.

40
41

You might also like