Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 7

ARAÞTIRMA

Obezitede Tedaviye Yanýt ve Aleksitimi

Artuner Deveci1, M. Murat Demet2, Bilgin Özmen3, Sabriye Özkay Kafesçiler4,


Erol Özmen5, Zeliha Hekimsoy3, Feyzullah Güçlü3

1Uz.Dr., 2Doç.Dr., 5Prof.Dr., Celal Bayar Üniversitesi Týp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalý, 3Doç.Dr., 4Uz.Dr., Endokrinoloji Bilim Dalý, Manisa

ÖZET SUMMARY
Amaç: Obezite kronik ve ciddi bir halk saðlýðý sorunudur. The Response to Obesity Treatment and Alexithymia
Aleksitimi emosyonel iþlevsellikte kýsýtlýlýk, fantezi yaþan-
Objectives: Obesity is a chronic disorder and a serious
týsýnda yetersizlik ve duygularý ifade etmek için uygun söz
public health problem. Alexithymia may be considered as
bulamama þeklinde bir kiþilik özelliðini tanýmlamak üzere
a personality feature characterized by poorness of imag-
kullanýlmýþtýr. Bu araþtýrmada, obezite tedavisindeki
inary life, speech focused on actual facts and physical
baþarýya göre aleksitimi düzeylerinin karþýlaþtýrýlmasý
sensations, general inaccuracy in or paucity of the words
amaçlanmýþtýr. Yöntem: Araþtýrma grubunu Endokri-
used to express emotions, and recourse to acting out to
noloji polikliniðine baþvuran hastalardan obezite tanýsý
avoid intrapsychic conflicts. In this study, it is aimed to
alan ardýþýk 64 hasta oluþturmuþtur. Bu hastalarýn %53.1
investigate levels of alexithymia in a group of obese
(n=34)'inin obezite tedavisi baþarýlý, %46.9'unun (n=30) patients according to the success of obesity treatment.
baþarýsýz olduðu saptanmýþtýr. Baþlangýçta hastalara Method: The sample was consisted of 64 obese persons
DSM-IV I. eksen bozukluklarý araþtýrmak için yapý- consecutively admitted to the Celal Bayar University
landýrýlmýþ klinik görüþme çizelgesi klinik versiyonu Hospital Endocrinology Department. Of the whole
(SCID-I) uygulanmýþtýr. Hastalarda Sosyodemografik Bilgi patients, 53.1% (n=34) was successful treatment. At the
Formu, Toronto Aleksitimi Ölçeði kullanýlmýþtýr. Ölçek first, the trained clinical psychiatrists interviewed the
puaný ile beden kitle indeksi (BKÝ) iliþkisi için t-testi uygu- patients with the Structural Clinical Interview for DSM-IV
lanmýþtýr. Bulgular: Beden kitle indeksi ortalamasý 37.9 (SCID). The patients were applied to the Sociode-
6.0 kg/m2 bulunmuþtur. Hastalarýn ortalama yaþý 42.4 mographic Data Form, Toronto Alexithymia Scale. The
12.1 olarak saptanmýþtýr. Hastalarýn %92.2'si (n=59) influence of body mass index (BMI) of the patients on
kadýn, %59.4'ü (n=38) ev kadýný, %42.2'si (n=27) ilkokul scales scores were investigated by t-test. Results: The
mezunu, %78.1'i (n=50) evli olarak saptanmýþtýr. mean BMI was 37.9 6.0 kg/m2. The mean age was 42.4
Hastalarýn 22'sinde (%34.4) DSM-IV'e göre psikiyatrik 12.1. Of the whole patients, 92.2% (n=59) was women.
taný saptanmýþtýr. Tedavi öncesi ve tedavi sonrasý aleksiti- 59.4% (n=38) of the patients were housewife. 42.2%
mi puanlarý açýsýndan hem tedavide baþarýlý grup (n=27) of the patients were graduated from primary
(p=0.096) hem de tedavide baþarýsýz grupta (p=0.138) school. 78.1% (n=50) of the patients were married.
istatistiksel olarak anlamlý bir farklýlýk saptanmamýþtýr. Twenty-two patients (34.4%) had a current DSM-IV diag-
Sonuç: Bu araþtýrmada, obezite tedavisi baþarýsý ile alek- nosis. It wasn't statistically a significant difference both
sitimi düzeyleri arasýnda anlamlý bir iliþki saptanmamýþtýr. the succesful treatment group (p=0.096) and the unsuc-
Obezitede tedavi ve aleksitimi arasýndaki iliþkiyi belirleye- cesful treatment group (p=0.138) according the alex-
bilmek için daha fazla araþtýrmanýn yürütülmesine ithymia scores in pre-treatment and post-treatment.
gereksinim vardýr. Conclusion: In this sudy, it wasn't a significant associa-
Anahtar Sözcükler: Obezite, tedavi, aleksitimi. tion between success of obesity treatment and levels of
alexithymia. More studies is necessary to indicate
between alexithymia and treatment in obesity.
(Klinik Psikiyatri 2006;9:170-176) Key Words: Obesity, treatment, alexithymia.

170 Makalenin geliþ tarihi: 19.07.2006, Yayýna kabul tarihi: 12.12.2006


Obezitede Tedaviye Yanýt ve Aleksitimi

GÝRÝÞ ark. 2003). Aleksitimik kiþilerin görünüþte çevreyle


uyum içinde yaþadýklarý, ancak gerçekte bu kiþilerin
Obezite bedendeki yaðlarýn aþýrý birikimiyle karak-
kendi ruhsal gerçekleriyle pek az iliþki içinde
terize bir durumdur. Obezitenin önemli bir taným-
olduklarý bildirilmiþtir (Dereboy 1990). Aleksiti-
lamasý da beden kitle indeksinin (BKÝ) hesaplan-
mide nöroanatomik görüþe göre korteks anterior
masýdýr. 30 kg/m2 ve üzerinde bir deðer obezite
singulumda lezyonun olmasý ya da olasý diðer
olarak tanýmlanmaktadýr (Kaplan ve Sadock 1998).
nörolojik lezyonlarýn normal emosyonel
25-29.9 kg/m2 deðeri aþýrý kilo, 30-34.9 kg/m2 sýnýf I
davranýþlara, aleksitimiye neden olmaktadýr (Lane
obezite, 35-39.9 kg/m2 sýnýf II obezite, 40 kg/m2 ve
ve ark. 1997, Larsen ve ark. 2003). Aleksitimik kiþi-
üzeri sýnýf III ya da aþýrý obezite olarak
lerde, stresin daha fazla içselleþtirilmesinden dolayý
sýnýflandýrýlmýþtýr (Pi-Sunyer 1998).
makrofaj migrasyonu, fagositoz, lenfositik hücresel
Obezitenin geliþiminde genetik, çevresel ve immunite, damar endoteline lökosit adezyonunu
psikolojik etmenlerin rolü olduðu düþünülmekte- artýran bazý etmenlerin ekspresyonu gibi nöropep-
dir. Obezite ile ilgili hayvan çalýþmalarý obezitenin tidlerle iliþkili immun yanýtlarýn deðiþebileceði
özellikle leptin reseptörleri, agouti sinyal protein ve bildirilmiþtir (Ruiz-Doblado ve ark. 2003).
karboksipeptidaz E ile iliþkili olduðunu göster- Aleksitimi ile ilgili genetik bulgular henüz inceleme
miþtir (Comuzzie ve Allison 1998). Obezitede rol aþamasýndadýr, bununla birlikte Ham ve ark.’nýn
oynayan baðlanmamýþ proteinlerin birçok insan (2005) araþtýrmasýnda COMT Val108/158Met gen
dokusunda olduðu, özellikle de beyaz adipoz doku- polimorfizmi ile aleksitimi arasýnda olasý bir iliþki
da baðlanmamýþ protein 2 ve kas dokusunda saptanmýþtýr.
baðlanmamýþ protein 3'ün bulunduðu gözlenmiþtir
Çeþitli psikosomatik hastalýk gruplarýnda aleksitimi
(Gura 1998). Ýnsan ve hayvan araþtýrmalarýnda
sýklýðýnýn, normal kiþilerde görülme sýklýðý olan
diðer bir hedef 3 adrenerjik reseptördür. Sýnýrlý
%5'ten yüksek olduðu da ifade edilmektedir.
sayýdaki araþtýrmalar bu reseptörün erken
Ancak aleksitimi sadece psikosomatik hasta grup-
baþlangýçlý diabet ve ciddi obezite ile iliþkili
larýnda deðil, kimi psikiyatrik bozukluklar ve týbbi
olduðunu göstermiþtir (Clement ve ark. 1995).
hastalýklarda da görülebilmektedir (Dereboy 1990,
Psikolojik etmenlerin obezite geliþimindeki rolü
Sayar ve ark. 2000). Aleksitimik kiþiler, emosyonel
kesin kabul edilmekle birlikte söz konusu etmen-
durumlarýný fiziksel hastalýk iþareti olacak þekilde
lerin obeziteye nasýl yol açtýðý ise bilinmemektedir
yanlýþ yorumlama eðiliminde olabilirler (Lumley ve
(Kaplan ve Sadock 1998).
ark. 1996). Yapýlan araþtýrmalarda bazý psikoso-
Obezite tanýnmasý en kolay ve tedavisi en zor týbbi matik hastalýklarda aleksitimik özelliklerin daha sýk
durum olarak tanýmlanmaktadýr. Ýster farmakolo- görüldüðü bildirilmektedir. Bir araþtýrmada
jik, ister davranýþ tedavileri olsun hemen bütün fibromiyalji hastalarýnda depresyon ve aleksitimi
tedavi yöntemlerinde kilo kaybýndan sonra has- puanlarý saðlýklý kontrol grubuna göre anlamlý yük-
tanýn þiddetli stres altýnda tekrar eski yeme alýþkan- sek bulunurken (Güleç ve ark. 2004), diðer bir
lýðýna döndüðü görülmüþtür. Tedaviye her þeyden araþtýrmada irritabl kolon sendromu olan hastalar-
önce alýnan kalori miktarýný, harcanan kalori mik- da kontrol grubuna göre aleksitimi yüksek saptan-
tarýnýn altýna indiren diyetlerle baþlanmalýdýr mýþtýr (Sayar ve ark. 2000). Baþka bir araþtýrmada
(Çevik 1998). alopesi areatanýn aleksitimi ile iliþkisi ortaya kon-
Aleksitimi, kiþinin kendi ve diðer insanlarýn duygu- muþ. Aleksitiminin immun iþlevlerde bozulmaya
larýný fark etme, tanýma, ayýrt etme ve ifade etme neden olduðu ve aleksitimik bireylerin psikolojik,
güçlüðü olarak tanýmlanmaktadýr (Sifneos 1988). endokrin ve immun sonuçlarý olan fark etmedikleri
Aleksitimi, bedensel duyumlarýn ayýrt edilmesinde bir kronik strese maruz kaldýklarý ileri sürülmüþtür
güçlük, empati duygusundan yoksunluk, duygular (Cordan Yazýcý ve ark. 2006).
için kelime olmamasý, hayal dünyasýnda kýsýtlýlýk ve Aleksitimi yeme bozukluklarýnda da görülebilen
somut, içe vuruk düþünmeye eðilim özelliklerini bir bir özelliktir (Pinaquy ve ark. 2002). Aleksitimi ve
arada sergileyen bir kiþilik özelliði olarak tanýmlan- obezite arasýnda bir iliþki olduðunu gösteren
maktadýr (Sifneos 1996, Nemiah 2000, Duddu ve araþtýrmalar ile birlikte (Legorreta ve ark. 1988,

Klinik Psikiyatri 2006;9:170-176 171


Deveci A, demet MM, Özmen B, Kafesçiler SO, Özmen E, Hekimsoy Z, Güçlü F.

Clerici ve ark. 1992) tam tersi araþtýrmalar da - Herhangi bir þekilde psikiyatrik ve obezite dýþýnda
vardýr (de Zwaan ve ark. 1995). Morosin ve herhangi bir endokrinolojik tedavi altýnda olma-
Riva'nýn (1997) araþtýrmasýnda 165 obez hasta ile mak.
135 normal aðýrlýklý birey Toronto Aleksitimi
3. aydaki kontrolünde 0. gündeki kilosunun en az
Ölçeði (TAÖ) kullanýlarak karþýlaþtýrýlmýþ, alek-
%5'i oranýnda kilo verme olmuþ ise obezite tedavisi
sitimik davranýþýn obezite için karakteristik
baþarýlýdýr denmektedir (Collazo ve Clavell 1999,
olmadýðý fakat psikopatolojik özellikleri olan hasta-
Aronne 2002). Obezite tedavisinde ilk 3 ay boyun-
larda anlamlý olarak daha fazla gözlendiði
ca her hastaya diyet egzersiz programý uygulan-
bildirilmiþtir. Obezite tedavisi gören 185 saðlýklý
mýþtýr. Bu duruma göre hastalarýn %53.1'i (n=34)
kadýndan oluþan bir grupta týkýnýrcasýna yeme
tedavide baþarýlý alt grubu, %46.9'u (n=30) teda-
bozukluðu olan obez kadýnlarýn týkýnýrcasýna yeme
vide baþarýsýz alt grubu oluþturmuþtur.
bozukluðu olmayan kadýnlara göre daha fazla
psikiyatrik belirti gösterdiði saptanmýþtýr. Ayrýca
týkýnýrcasýna yeme bozukluðu gösteren kadýnlarýn Deðerlendirme Araçlarý
daha fazla diyeti býraktýðý ve negatif affektif 1. Sosyodemografik Bilgi Formu: Araþtýrmacýlar
görünüm sergilediði gözlenmiþtir (Mussell ve ark. tarafýndan oluþturulmuþ yaþ, cinsiyet, eðitim
1996). düzeyi, medeni durum, meslek bilgilerini almaya
Obez bireylerin karþýlaþtýklarý toplumsal baskýlarý yönelik bilgi formudur.
herkes bilir. Obez bireylere karþý küçük görme, 2. DSM-IV I. Eksen Bozukluklarý için Yapýlandýrýlmýþ
önyargý ve saygýsýzlýk son derece yaygýndýr. Klinik Klinik Görüþme Çizelgesi Klinik Versiyonu (SCID-I):
ortamlarda da obez bireyler çoðu kez depresyon ve DSM-IV taný sýnýflamasýna uygun olarak psikiyat-
anksiyeteye karþý yemek yiyerek tepki göstermekte rik bozukluklarýn tanýsýný koymak üzere geliþtiril-
olup; yaþadýðý duygularýn farkýnda olmadýðý, yani miþ, yapýlandýrýlmýþ klinik bir görüþmedir. Bu
aleksitimik olduðunu düþünmekteyiz. Bu nedenle aracýn Türkçe geçerlik ve güvenirliði Özkürkçügil
obezite ve aleksitimi iliþkisini araþtýrma gereði duy- ve ark. (1999) tarafýndan yapýlmýþtýr.
duk. Obezite tedavisinin baþarýlý olmasý ile aleksiti-
mi puanlarýnda kýsmi de olsa bir azalmanýn ola- 3. Toronto Aleksitimi Ölçeði (TAÖ): "Kiþilerin
caðýný düþündük. Bu araþtýrmada da obezite duygularýný ayýrt edebilme ve tanýyabilme
tedavisindeki baþarýnýn aleksitimiyi nasýl etki- yeteneði", "dýþ olaylara yönelik düþünce þekli",
lediðinin araþtýrýlmasý amaçlanmýþtýr. "duygularýný söze dökebilme yeteneði" ve "hayal
kurma yeteneði" þeklinde dört alt boyuttan oluþan
ölçeðin özgün þekli 26 maddeden oluþmaktadýr.
GEREÇ VE YÖNTEM Kiþilerdeki aleksitimi düzeyini ölçmeye yarayan
ölçeðin Türkiye'de geçerlik ve güvenirliði Dereboy
Araþtýrma Gruplarý
(1990) tarafýndan yapýlmýþtýr. "Doðru" ve "yanlýþ"
Araþtýrma grubunu Endokrinoloji polikliniðine þeklinde yanýtlanan, kendini deðerlendirme þek-
baþvuran hastalardan obezite tanýsý alan ardýþýk 64 linde bir ölçektir. Kesim noktasý 10/11 puan olarak
hasta oluþturmuþtur. önerilmiþtir.
Alýnma ölçütleri;
Uygulama
- BKÝ'nin 30'dan yukarý olmasý,
Endokrinoloji polikliniðinden gönderilen 64 ardýþýk
- En az 18 yaþýnda olmak,
hastayla SCID görüþmesi yapýlmýþtýr. Hastalardan
- En az ilkokul mezunu olmak, bu konuda sözel onay alýnmýþtýr. Sosyodemografik
bilgi formu doldurulmuþtur. Her hastaya ölçek
- Psikiyatri polikliniðinde uygulanan kendini deðer-
olarak 0. ve 3. ayda TAÖ uygulanmýþtýr.
lendirme ölçeklerini doldurabilecek fiziksel ve
mental yeterlilikte olmak,
Ýstatistiksel deðerlendirme
- Obezite dýþýnda endokrinolojik bir patolojinin
olmamasý, Veriler SPSS for Windows 10.0 veri tabaný prog-

172 Klinik Psikiyatri 2006;9:170-176


Obezitede Tedaviye Yanýt ve Aleksitimi

Tablo 1. Sosyodemografik özellikler


Örneklem Tedavide baþarýlý Tedavide baþarýsýz
(n=64) grup (n=34) grup (n=30

n % n % n %
Cinsiyet
Kadýn 59 92.2 32 94.1 27 90.0
Erkek 5 7.8 2 5.9 3 10.0
Eðitim
Ýlkokul 27 42.2 16 47.1 11 36.7
Ortaokul 4 6.3 2 5.9 2 6.6
Lise 19 29.6 11 32.4 8 26.7
Yüksekokul 14 21.9 5 14.7 9 30.0
Medeni durum
Evli 50 78.2 26 76.5 24 80.0
Eþi ölmüþ 7 10.9 5 14.7 2 6.7
Hiç evlenmemiþ 7 10.9 3 8.8 4 13.3
Yaþ
18-25 yaþ 4 6.2 2 5.9 2 6.7
26-35 yaþ 15 23.5 7 20.5 8 26.6
36-45 yaþ 16 25.0 8 23.6 8 26.6
46-55 yaþ 21 32.8 11 32.3 10 33.4
56- yaþ 8 12.5 6 17.7 2 6.7
Meslek
Ev kadýný 38 59.4 22 64.7 16 53.3
Memur 13 20.3 6 17.6 7 23.3
Emekli 8 12.5 4 11.8 4 13.3
Öðrenci 4 6.3 2 5.9 2 6.7
Serbest 1 1.6 0 0.0 1 3.3

ramýna aktarýlarak, tanýmlayýcý istatistikler ardýn- %80'i (n=24) evli; yaþ ortalamasý 40.7±10.6 bulun-
dan baðýmlý gruplarýn karþýlaþtýrýlmasý için t-testi muþtur (Tablo 1).
kullanýlmýþtýr.

BKÝ Deðerleri
BULGULAR
Tüm örneklemin BKÝ ortalamasý tedavi öncesi
Sosyodemografik Özellikler 37.9±6.0, tedavi sonrasý 36.1±5.5 bulunmuþtur.
Araþtýrmaya alýnan 64 hastanýn %92.2'si (n=59) Tedavide baþarýlý grubun (n=34, %53.1) BKÝ orta-
kadýn, %59.4'ü (n=38) ev kadýný, %42.2'si (n=27) lamasý tedavi öncesi 39.2±5.9 ve tedavi sonrasý
ilkokul mezunu, %78.1'i (n=50) evli bulunmuþtur.
36.1±5.4 iken tedavide baþarýsýz grubun (n=30,
Hastalarýn yaþ ortalamasý 42.4 12.1 olarak
%46.9) BKÝ ortalamasý tedavi öncesi 36.5±5.9 ve
bulunmuþtur. Obezite tedavisi baþarýlý grubun
(n=34, %53.1) %94.1'i (n=32) kadýn, %64.7'si tedavi sonrasý 36.1±5.7 bulunmuþtur.
(n=22) ev kadýný, %47.1'i (n=16) ilkokul mezunu,
%76.5'i (n=26) evli; yaþ ortalamasý 43.9±13.3 Psikiyatrik Tanýlar
bulunmuþtur. Obezite tedavisi baþarýsýz grubun
(n=30, %46.9) %90'ý (n=27) kadýn, %53.3'ü Obezite hastalarýnýn SCID görüþmesi sonucunda
(n=16) ev kadýný, %36.7'si (n=11) ilkokul mezunu, psikiyatrik tanýlarý Tablo 2'de gösterilmiþtir.

Klinik Psikiyatri 2006;9:170-176 173


Deveci A, demet MM, Özmen B, Kafesçiler SO, Özmen E, Hekimsoy Z, Güçlü F.

Tablo 2. SCID tanýlarý


Örneklem Tedavide Tedavide
(n=64) baþarýlý grup baþarýsýz grup
(n=34) (n=30)
Taný n % n % n %
Taný yok 42 65.6 25 73.5 17 56.7
Özgül fobi 8 12.5 1 2.9 7 23.3
BTA depresif bozukluk 5 7.8 3 8.8 2 6.7
Distimik bozukluk 4 6.3 3 8.8 1 3.3
BTA depresif bozukluk+Özgül fobi 2 3.1 1 2.9 1 3.3
Sosyal fobi 1 1.6 0 0.0 1 3.3
Major depresif bozukluk+Obsesif-kompulsif boz. 1 1.6 1 2.9 0 0.0
Obsesif-kompulsif bozukluk+Özgül fobi 1 1.6 0 0.0 1 3.3

Tablo 3. Obezite tedavi baþarýsý-TAÖ iliþkisi


Tedavi Tedavi T-test
öncesi sonrasý
Tedavide baþarýlý grup (n=34) TAÖ 9.55 3.47 10.32 3.01 t=-1.711
p=0.096
Tedavide baþarýsýz grup (n=30) TAÖ 10.30 3.67 11.23 4.23 t=-1.525
p=0.138

Obezite Tedavisinde Baþarý-Toronto Aleksitimi birey normal kilolu birçok kiþinin yaptýðý gibi
Ölçeði Ýliþkisi anksiyete, korku, yalnýzlýk, sýkýntý ve öfke gibi
emosyonel yaþantýlara aþýrý miktarda yiyerek tepki
Toronto aleksitimi ölçeðine (TAÖ) göre obezite
verirler.
tedavisinde baþarýlý ve baþarýsýz gruplarýn 0. ve 3.
aydaki kontrollerinde istatistiksel olarak anlamlý Bu araþtýrmanýn bulgularý obezite hastalarýnýn
bir farklýlýk gözlenmemiþtir (Tablo 3). tedavi baþýnda ve sonunda tedavi baþarýsý ile birlik-
te aleksitimi puanlarýnda anlamlý bir deðiþikliðin
TARTIÞMA olmadýðýný göstermiþtir. Obezite tedavisinin TAÖ
puaný üzerine etkisi ile ilgili olarak puanlarýn hem
Bu araþtýrmada obez hastalarýn %34.4'ünde baþarýlý grupta hem de baþarýsýz grupta hafifçe yük-
(n=22) en az bir psikiyatrik bozukluðun bulunduðu seldiði gözlenmiþtir. Bu sonuç bizim hipotezimiz ile
saptanmýþtýr. Birçok araþtýrmada bizim araþtýr- ters bir durumun olduðunu göstermiþtir.
mamýz gibi obez hastalarda baþta anksiyete bozuk- Literatürde obezitenin psikopatoloji ile birlikte
luklarý ve depresyon olmak üzere psikiyatrik bozuk- aleksitimi durumunu da etkilediði tarzýnda bulgular
luklarýn yüksek oranlarda görüldüðü bildirilmekte- vardýr. Aleksitimi ve psikosomatik ya da psikopa-
dir (Sullivan ve ark. 1993). Obez bireylerin toplum- tolojik bozukluklar arasýnda iliþki iyice belirlen-
da karþýlaþtýklarý ayýrým, bu kiþilerin kendi öz miþtir. Çeþitli araþtýrmalarda psikosomatik hastalýðý
saygýlarýnýn azalmasýna ve depresyona daha duyarlý olan, somatik belirtileri ön planda olan psikiyatrik
olmalarýna yol açabilir. Beden imajýnýn küçümsen- tanýlý hasta gruplarýnda ve somatik yakýnmalarý
mesi obez bireylerde sýk karþýlaþýlan bir sorundur. olan normal örneklemlerde aleksitimik özelliklerin
Bu durum, bireyin kendi bedeninin iðrenç olduðu daha sýk görüldüðü belirtilmiþtir (Sifneos 1973,
þeklindeki inançla karakterizedir. Ayrýca obez Taylor ve ark. 1992). Aleksitimi, önceleri psikoso-
bireyler, diðer kiþilerin kendilerinden tiksindiðini matik hastalarýn kiþilik özelliði olarak düþünülüp
ve küçük gördüklerini de düþünürler. Çoðu obez kiþinin oluþan sýkýntýyý bedensel belirti geliþtirerek

174 Klinik Psikiyatri 2006;9:170-176


Obezitede Tedaviye Yanýt ve Aleksitimi

yanýt verme þekli olarak yorumlanmaktaydý. Bu larda görülebilen uyumsal bir gerileme tepkisi ola-
hem bir durum (state) hem de özellik (trait) olarak bileceðini öne sürmüþlerdir. Aleksitimi, duygularý
da tanýmlanabilir. Obezite tedavisindeki baþarý son- tanýma ve ayýrt etme zorluðunun yanýsýra düþlem
rasý aleksitimi puanlarý düþük çýksa bile bu sadece yaþantýsýndaki fakirlik olarak da tanýmlanmaktadýr.
obezite tedavisine baðlanmamalýdýr. Bu araþtýrma- Bireyler, sözelleþtiremediði duygularý bedenselleþ-
da obezite tedavisindeki baþarýya raðmen aleksitimi tirerek anlatmaktadýr. Depresyon ve aleksitimi
puanlarýnýn deðiþmemesi baþta mevcut psikiyatrik arasýndaki iliþki birçok araþtýrmada gösterilmiþtir
bozukluklar ve kiþilik özellikleri olmak üzere diðer (Parker ve ark. 1991, Hendryx ve ark. 1991).
etmenlerin de etkili olduðunu göstermektedir.
Aleksitimiyi etkileyen obezite dýþýndaki diðer
Sýnýrlý sayýda araþtýrma aleksitiminin obez ya da
etmenlerin bu durumda rol oynadýðý düþünülebilir.
bulimik hastalarda sýklýkla gözlenebileceðini
Molinari ve ark.’nýn (1995) obezite ve aleksitimi
göstermiþtir. Bir araþtýrmada 83 yeme bozukluðu
iliþkisinin incelendiði bir araþtýrmasýnda 100 obez
olan obez hasta ile 99 yeme bozukluðu olmayan
kadýn hasta ile 100 normal kilolu kadýnda TAÖ,
obez hasta TAÖ puanlarý açýsýndan karþýlaþtýrýlmýþ,
MMPI (Minnesota Multiphasic Personality
TAÖ puanlarý açýsýndan herhangi bir anlamlý fark
Inventory), Yeme Tutum Testi kullanýlmýþ, tüm
saptanmamakla birlikte yeme bozukluklu obez
örneklemin %35'inde borderline kiþilik özellikleri
hastalarda aleksitiminin hafif yüksek olduðu
saptanmýþtýr. Özellikle hastalarýn kiþilik özellik-
bildirilmektedir (de Zwaan ve ark. 1995). De
lerinin belirlenmesi önemlidir. Bu amaçla alek-
Chouly'nin (2001) araþtýrmasýnda tedavi gören 40
sitimiyi etkileyen baþta kiþilik özellikleri olmak
obez kadýn ile 32 normal aðýrlýklý kadýn
üzere diðer etmenlerin de araþtýrýlmasý gereklidir.
karþýlaþtýrýlmýþ. Toronto aleksitimi ölçeðine göre
puanlar obez hastalarda kontrol grubuna göre yük- Örnekleme alýnan obez hasta sayýsýnýn az olmasý,
sek bulunmuþ, aleksitimi daha sýk gözlenmiþtir. kontrol grubu olmadýðý için obez bireylerde alek-
Ayrýca obezite, aleksitimi, düþük eðitim düzeyi ve sitiminin nasýl olduðunu bilememe, psikiyatrik
depresyon arasýnda anlamlý bir iliþki saptanmýþtýr. izlemdeki hastalarýn alýnmamasý bu araþtýrmanýn
Baþka bir araþtýrmada 50 obez hastada aleksitimi sýnýrlýlýðýný oluþturmaktadýr. Bu durumlarý
düzeyi ortalamasý kullanýlan ölçeðin kesme nok- gözeterek obezite ile aleksitimi arasýndaki iliþkiyi
tasýndan daha düþük bulunmuþtur (Deveci ve ark. açýklayacak yeni araþtýrmalarýn yapýlmasýna
2005). Bu farklý sonuçlar aleksitimi ile sadece gereksinim vardýr.
obezitenin iliþkili olmadýðý pek çok etmenin iliþkili
olabileceðini düþündürmelidir.
Yazýþma adresi: Dr. Artuner Deveci, Celal Bayar Üniversitesi
Parker ve ark. (1991), önceleri sadece psikosomatik Týp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalý, Manisa,
hastalýklara özgü bir kiþilik özelliði olarak ele alý- artuner.d@superonline.com
nan aleksitiminin, depresyon gibi ruhsal bozukluk-

KAYNAKLAR
Aronne LJ (2002) Obesity as a disease: etiology, treatment and Cordan Yazýcý A, Baþterzi A, Tot Acar Þ ve ark. (2006) Alopesi
management considerations for the obese patient. Obes Res, 10 areata ve aleksitimi. Turk Psikiyatri Derg, 17:101-106.
(Suppl 2):95-96.
Çevik A (1998) Özgül psikosomatik bozukluklar. Psikiyatri
Clement K, Vaisse C, Manning BS ve ark. (1995) Genetic varia- Temel Kitabý Cilt-II (Ed) C. Güleç E. Köroðlu. Hekimler Yayýn
tion in the beta 3-adrenergic receptor and an increased capacity Birliði, Ankara, s. 769-788.
to gain weight in patients with morbid obesity. N Engl J Med,
De Chouly De Lenclave MB, Florequin C, Bailly D (2001)
333:352-354.
Obesity, alexithymia, psychopathology and binge eating: a com-
Clerici M, Albonetti S, Papa R ve ark. (1992) Alexithymia and parative. Encephale, 27:343-350.
obesity. Study of the impaired symbolic function by the
De Zwaan M, Back M, Mitchell JE ve ark. (1995) Alexithymia,
Rorschach test. Psychother Psychosom, 57:88-93.
obesity, and binge eating disorder. Int J Eat Disord, 17:135-140.
Collazo M, Clavell ML (1999) Safe and effective management
Dereboy F (1990) Aleksitimi: Bir gözden geçirme. Turk
of the obese patient. Mayo Clin Proc, 74:1255-1259.
Psikiyatri Derg, 1:157-166.
Comuzzie AG, Allison DB (1998) The search for human obesi-
Duddu V, Isaac MK, Chaturvedi SK (2003) Alexithymia in
ty genes. Science, 280:1374-1377.

Klinik Psikiyatri 2006;9:170-176 175


Deveci A, demet MM, Özmen B, Kafesçiler SO, Özmen E, Hekimsoy Z, Güçlü F.

somatoform and depressive disorders. J Psychosom Res, 54:435- Özkürkçügil A, Aydemir Ö, Yýldýz M ve ark. (1999) DSM-IV
438. Eksen I bozukluklarý için yapýlandýrýlmýþ klinik görüþmenin
Türkçe'ye uyarlanmasý ve güvenilirlik çalýþmasý. Ýlaç ve Tedavi
Gura T (1998) Uncoupling proteins provide new clue to obesi-
Dergisi, 12:233-236.
ty's causes. Science, 280:1369-1370.
Parker JD, Bagby RM, Taylor GJ (1991) Alexithymia and
Güleç H, Sayar K, Topbaþ M ve ark. (2004) Fibromyalji sendro-
depression: distinct or overlapping constructs? Compr
mu olan kadýnlarda aleksitimi ve öfke. Turk Psikiyatri Derg,
Psychiatry, 32:387-394.
15:191-198.
Pinaquy S, Chabrol H, Barbe P (2002) Factorial analysis and
Ham BJ, Lee MS, Lee YM ve ark. (2005) Association between
internal consistency of the French version of the Toronto
the catechol-O-methyltransferase Val 108/158Met polymor-
Alexithymia Scale (TAS-20), in obese women. Encephale,
phism and alexithymia. Neuropsychobiology, 52:151-154.
28:277-282.
Hendryx Ms, Haviland MG, Shaw DG (1991) Dimensions of
Pi-Sunyer FX (1998) NHLBI obesity education initiative expert
alexithymia and relationship to anxiety and depression. J Press
panel on the identification, evaluation, and treatment of over-
Assess, 56:227-237.
weight and obesity in adults-the evidence report. Obes Res, 6
Kaplan HI, Sadock BJ (1998) Eating disorders. Synopsis of (Suppl 2):51-209.
Psychiatry-Eight Edition (Eds) HI Kaplan, BJ Sadock. Williams
Ruiz-Doblado S, Carrizosa A, Garcia-Hernandez MJ (2003)
and Wilkins. Baltimore, s. 720-736.
Alopecia areata: psychiatric comorbidity and adjustment to ill-
Lane RD, Ahern GE, Kaszniak AW ve ark. (1997) Is alex- ness. Int J Dermatol, 42:434-437.
ithymia the emotional equivalent of blindsight? Biol Psychiatry,
Sayar K, Solmaz M, Trablus S ve ark. (2000) Ýrritabl kolon
42:834-844.
sendromunda aleksitimi. Turk Psikiyatri Derg, 11:190-197.
Larsen JK, Brand N, Bermond B ve ark. (2003) Cognitive and
Sifneos P (1973) The prevalence of alexithymic characteristics in
emotional characteristics of alexithymia; A review of neurobio-
psychosomatic patients. Psychother Psychosom, 22:255-262.
logical studies. J Psychosom Res, 54:533-541.
Sifneos P (1988) Alexithymia and its relationship to hemispher-
Legorreta G, Bull R, Kiely M (1988) Alexithymia and symbolic
ic specialization affect and creativity. Psychiatr Clin North Am,
function in the obese. Psychother Psychosom, 50:88-94.
11:287-293.
Lumley MA, Stettner L, Wehmer F (1996) How are alexithymia
Sifneos P (1996) Alexithymia: past and present. Am J
and physical illness linked? A review and critique of pathways. J
Psychiatry, 153:137-142.
Psychosom Res, 41:505-518.
Sullivan M, Karlsson J, Sjostrom L ve ark. (1993) Swedish obese
Molinari E, Morosin A, Riva G (1995) Alexithymia and psy-
subjects (SOS)- an intervention study of obesity. Baseline evalu-
chopathology in a clinical sample of obese subjects. Minerva
ation of health and psychosocial functioning in the first 1743
Psichiatr, 36:133-138.
subjects examined. Int J Obes Relat Metab Disord, 17:503-512.
Morosin A, Riva G (1997) Alexithymia in a clinical sample of
Taylor GJ, Parker JDA, Bagby RM ve ark. (1992) Alexithymia
obese women. Psychol Rep, 80:387-394.
and somatic complaints in psychiatric out-patients. Journal of
Mussell MP, Mitchell JE, De Zwaan M ve ark. (1996) Clinical Psychosomatic Research, 36:417-424.
characteristics associated with binge eating in obese females: a
descriptive study. Int J Obes Relat Metab Disord, 20:324-331.
Nemiah JC (2000) A psychodynamic view of psychosomatic
medicine. Psychosom Med, 62:299-303.

176 Klinik Psikiyatri 2006;9:170-176

You might also like