Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 84

KENT ÜNİVERSİTESİ

SAĞLIK BİLİMLERİ FAKÜLTESİ


HEMŞİRELİK BÖLÜMÜ
2022-2023 EĞİTİM ÖĞRETİM BAHAR DÖNEMİ
İÇ HASTALIKLARI HEMŞİRELİĞİ
2. Hafta
Sıvı-Elektrolit, Asit-Baz Dengesi ve Dengesizliklerinde Bakım
Prof. Dr. Nermin OLGUN
Sıvı-Elektrolit, Asit-Baz Dengesi ve
Dengesizliklerinde Bakım
Öğrenme hedefleri:
• Sıvı-elektrolit dengesine yönelik temel kavramları tanımlamak,
• Sıvı-elektrolit dengesinin düzenlenmesinde rol oynayan mekanizmaları açıklamak
• Sıvı-elektrolit dengesi bozukluklarının belirti ve bulgularını tanımlamak
• Sıvı-elektrolit dengesi bozukluklarına yönelik yapılan hemşirelik girişimlerini açıklamak.
• Tampon sistemleri ve etki mekanizmalarını bilmek
• Asit baz dengesizliklerinde oluşan belirti ve bulguları bilmek ve uygun hemşirelik
girişimlerini yapabilmek
• Acil belirti/bulgular, komplikasyonlar ve önlenmesi konularında bireye/ailesine/ yakın
çevresine eğitim yapabilmek.

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Suyun vücuttaki görevleri
• Maddelerin hücre içine ve dışına taşınmasını
• Katı maddeleri çözmeye
• Vücut ısısını düzenlemeye
• Vücut sıvılarının fizyolojik ve kimyasal işlemlerinin devamlılığını
• Besin maddelerinin hidroliz ve sindirimlerini
• Kan hacmini ayarlamaya
• Metabolizma sonucu oluşan atıkların vücuttan atılmasını sağlar.

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Suyun Dağılım Yüzdeleri
Toplam vücut suyu %60
• Hücre içinde (ıntraselüler) sıvı %45
• Hücre dışında (ekstraselüler) sıvı %15

Hücreler arası bölme %15


• Damarda bulunan (ıntravasküler) sıvı %4.5
• Dokular arasında bulunan (ıntersitisiyal) sıvı %10.5

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Su kaybında vücudun tepkileri

• %1 Susama hissi

• %5-8 Halsizlik nabızda ve vücut ısısında artma

• %11-15 Deliryum, sağırlık, böbrek yetmezliği


• %20 Ağır dehidratasyon, deri tonüsünde kayıp vücuttan
terle karışık kan sızması

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Vücut Sıvıları Üç Temel Maddeden Oluşur

• Su
• Elektrolitler
• Elektrolit olmayan maddeler

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Elektrolitler ve Plazma Proteinleri

• Elektrolitler; suda ayrıştıkları zaman anyon (- elektron iyonu) ve katyonlara (+)


ayrışan bileşiklerdir.
• İyon; elektrik yüklü olan atom ya da bir grup atomdur.
• Elektrolit olmayan maddeler; glikoz, üre, kreatinin, aminoasitler, kolestrol,
fosfolipitler ve nötral yağlar gibi maddelerdir.
Elektrolitlerin Görevleri
• Vücut sıvılarının ozmolaritesini sağlar
• Nöromusküler uyarımı sağlar
• H+ dengesini sağlar
• Vücut sıvılarının olması gerektiği oranlarda dağılımını sağlar

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Sıvı Bölümlerinin Elektrolit Bileşimi (mEq/L)

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Sıvı Bölümlerinin Elektrolit Bileşimi (mEq/L)

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Sıvı ve elektrolitlerin hareketi
 Hücrenin içi ile dışı arasındaki sıvı ve elektrolit geçişlerinin anlaşılması; ödem,
dehidratasyon, dolaşımın yüklenmesi ve su zehirlenmesi gibi patofizyolojik
durumların anlaşılması açısından önemlidir.

 Hücre içi ile dışı arasındaki sıvı ve elektrolitlerin karşılıklı geçişi; ozmoz ve aktif
transport ile gerçekleşir.

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


 OSMOZ: Yarı geçirgen zarla ayrılmış, değişik ozmolaritesi olan iki sıvı söz konusu
olduğunda, su ozmolaritenin fazla olduğu tarafa geçer.

 Diğer bir ifadeyle, ozmoz suyun DÜŞÜK yoğunluktaki ortamdan YÜKSEK


yoğunluktaki ortama doğru yarı geçirgen zardan geçmesidir.

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.
 AKTİF TRANSPORT (eriyik pompası): İyonların, elektrokimyasal farktan
yararlanarak ve enerji kullanarak hücre membranından geçmesidir. Na+ ve diğer
katyonlar(+ yüklü parçacıklar) hücre zarından, hücre dışına aktif transportla
çıkabilirler. Buna Na+(sodyum) pompası da denilir. Sodyum pompası ile hücre içi
ve dışındaki farklı Na+ oranı korunmaktadır.

 Sonuç olarak, aktif transport sayesinde normal hücre hacmi korunmaktadır. Aksi
halde hücre içinde bulunan yüksek yoğunluktaki sodyum nedeniyle su hücreye
dolar, hücre patlar ve ekstrasellüler sıvı azalarak denge bozulur.

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Beden Sıvı Bölmeleri Arasında Sıvı-elektrolit Geçişi
 KANIN HİDROSTATİK BASINCI: Kılcal damarlardaki (kapiller) kan hücrelerinin ve
plazmanın basıncıdır. Sıvıyı damarın dışına iten kuvvettir. Bu basınç arteriyollerde
32 mmHg, venüllerde 12 mmHg
 KOLLOİD OZMOTİK BASINÇ (Onkotik Basınç): Plazma proteinlerinin ozmotik
basıncıdır. Sıvıyı damar içinde tutmaya çalışır. 22 mmHg civarındadır.(albümin,
globülin, fibrinojen)
 FİLTRASYON BASINCI: Hidrostatik basınç ile onkotik (kolloid ozmotik) basınç
arasındaki farkla oluşur: HB-OB= FB arteriyollerde 32-22= +10 mmHg , venülde
12-22=-10 mmHg.
 LENFATİK SİSTEM; Hücreler arası bölmedeki fazla miktardaki sıvının ve
kapillerden bu bölmeye kaçan çok az miktardaki proteinin tekrar dolaşıma
katılmasını sağlar.

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Beden Sıvı Bölmeleri Arasında Sıvı-elektrolit Geçişi

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Sıvı Yoğunlukları

 İzotonik: Ozmolaritesi hücre içine eşit sıvılardır. Hücre içi sıvıyla aynı maddeler
içermeyebilir. Partikül yoğunluğu eşittir. (%5 dekstroz ve %0.09 NaCl)

 Hipertonik: Ozmolaritesi hücre içi sıvı ozmolaritesinden yüksek sıvılardır. Ödem


çözmek için kullanılırlar (%20 mannitol).

 Hipotonik: Ozmolaritesi hücre içi sıvı ozmolaritesinden az sıvılardır (%0.45


Dekstroz).

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Sıvı Elektrolit Dengesini Düzenleyen Homeostatik Mekanizmalar

 Endokrin Sistem; ADH, Aldesteron, TH, PTH, Diüretik h.

 GİS; Absorbsiyon (7-9 lt, 100ml atılır)

 Renal Sitem; Reabsorbsiyon, sekresyon, ultrafiltrasyon

 Sinir Sistemi; Na, su alımı, atımı kontrolü

 KVS; Atrial natriüretik faktör (vazodilatasyon, kan volümü azalır)

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Sıvı elektrolit dengesizliklerine neden olan etmenler

 Sıvı elektrolitlerin az olması

 Gereksinimden az alınması ya da atılımının artması

 Sıvı ve elektrolitlerin fazla olması

 Atılabilecek olandan fazla olma,

 Böbrek, Karaciğer hastalığı nedeniyle yeterli atılamaması

 Yanık, travma

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Sıvı elektrolit dengesizliklerine neden olan etmenler
• Sıvı ve elektrolitlerin vücutta tutulmaları
✓Asit karında, ödem hücreler arasında birikir.
✓ Sıvı dolaşım sisteminin dışına çıkmıştır.

• Hemostatik düzenleyici sistemlerin bozulmaları


✓ Kalsiyum dengesizlikleri; kemikleri, böbrekleri, GİS
✓ Sodyum dengesizlikleri; kan basıncını, sinir sistemini
✓ Su dengesizlikleri göz kürelerini, dokuları ve beyni etkiler.

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Sıvı elektrolit dengesizlikleri

Ödem; İnterstisiyel (hücreler arası) mesafede fazla sıvı birikmesidir.


Ödeme neden olan durumlar;
✓Kapiller geçirgenliğin artması (yanıklar, enfeksiyon, akut nefrit, nefrotik
sendrom)
✓Hidrostatik basıncın artması (konjestif kalp yetersizliği(KKY) venöz basınç artışı
olur, lokal ven tıkanıklığının olması)
✓Kolloid osmotik basıncın azalması (malnütrisyon, yanık, açlık, kronik diyare,
siroz gibi durumlarda plazma proteinlerin kaybı söz konusudur)
✓Lenf drenajında azalma (elefantiyazis, kanser vb. lenf akımında tıkanıklık)
✓Böbrek yetersizliğinde sıvı atımında azalma/yokluk,
✓ Bazı ilaçlar; nonsteroidler, antienflamatuarlar, östrojen, kortikosteroidler,
antihipertansifler)

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Ödemli Hastanın Hemşirelik Bakımı

• Aldığı çıkardığı takibi ve kilo takibi yapılır. Kilo takibinin; her gün aynı saatte, benzer
kıyafetleri ile, aynı tartı ile ve aç karnına olmasına dikkat edilir.
• Deri bütünlüğü kontrol edilir. Deri bütünlüğü bozulmuşsa uygun görülen tedavi ve bakımı
uygulanır
• Ödemli bölge elevasyona alınabilir.
• Hastada sodyum ve sıvı kısıtlaması yapılır.
• Ödem takibi yapılır. Tibia kemiği üzerine parmakla 3-5 saniye süreyle bastırılır. Godenin
derinliği;
• 2 mm ve 15 sn’de geri geliyorsa 1 pozitif,
• 4 mm ve 15-30 sn’de geri geliyorsa 2 pozitif,
• 6 mm ve 30-45 sn’de geri geliyorsa 3 pozitif,
• 8 mm ve 45 sn’den daha uzun sürede geri geliyorsa 4 pozitif değerlendirilir.

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Volüm dengesizlikleri - Sıvı volüm eksikliği: HİPOVOLEMİ
Su ve elektrolitler aynı oranda kaybedilir

Neden: kusma, diyare, su alımının azalması (yutma problemi, susuzluk hissinin azalması),
aşırı terleme, vücut sıcaklığında artma, diüretik kullanımı, aldosteron yetersizliği,
gastrointestinal sistem yoluyla kayıp (nazogastrik drenaj, kusma, diyare, fistül), kanamalar
ve yanıklar.

Belirtiler: Deride kuruluk, turgorda azalma, oligüri, ısı artışı, susuzluk hissi, postural
hipotansiyon, filiform ve taşikardik nabız, solunum hızında artma, vücut ısısında azalma,
ekstremitelerde soğukluk, yorgunluk, halsizlik, bulantı, kusma, iştahsızlık, oligüri, anüri ve
idrar dansitesinde artma, gözyaşı, tükrük ve terde azalma, hematokrit ve hemoglobin
değerinde yükselme, adale zayıflığı, seyirme ve kramplar, deliryum, irritabilite ve
halüsinasyon gibi merkezi sinir sistemi belirtileri ve şok bulguları görülür.

Amaç: Sıvı kaybının nedeni araştırmak ve sıvı kaybı yerine koymak.

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Hipovolomide Tedavi ve Bakım
 Hasta ağızdan alıyor ve ciddi kayıp yoksa ağızdan sıvı verilir.
 Ciddi sıvı kayıplarında IV %0,9’luk NaCl ve Ringer Laktat gibi izotonik
sıvılar verilir
 Hipovolomi kanama nedenli ise; kan transfüzyonu gerekebilir.
 Aldığı çıkardığı ve kilo izlemi
 Yaşam bulguları
 Cilt rengi ve sternum, karın ve ön kol üzerinden turgor kontrolü
yapılabilir.
 KV değişiklikler izlenir.
 Bilinç durumu
 Solunum sesleri değerlendirilir
 Şok belirti ve bulgularını takip etmelidir.

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Sıvı Volüm Fazlalığı: HİPERVOLEMİ
Nedenleri : Sodyum içeren besinlerin NaCl içeren IV sıvıların fazla veya hızlı verilmesi, çeşme
suyu ile fazla miktarda lavman, NG tüplerin hipotonik sıvılarla irrige edilmesi, böbrek
yetmezliği, hiperaldosteronizm, cushing sendromu ve glikokortikoid kullanımı gibi durumlar
nedeniyle sodyum ve su tutulumunun artması, KKY ve siroz yer alır.

Belirti bulgular: Gode bırakan ödem, göz kapaklarında şişme, ılık ve nemli deri, kiloda artma,
boyun venlerinde dolgunluk, solunum hızında artma, dispne ve siyanoz, taşikardik ve dolgun
nabız, kan basıncında ve santral venöz basınçta artma, akciğer ödemi, batında asit birikimi,
idrar miktarında artma (böbreklerde sorun yoksa), hemoglobin ve hemotokrit oranında düşme
gözlenir.

Amaç; Sıvı volümünü düzeltmek

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Hipervolomide Tedavi ve Bakım
 Su ve Na kısıtlanır
 Kilo izlemi ve ödem kontrolü yapılır
 Solunum sesleri dinlenir, dispne varsa, fowler pozisyonu verilir
 Beden imajında bozulma olacağı göz önüne alınmalıdır.
 Tuzsuz diyeti tatlandırmak için çeşniler kullanılabilir.
 Na içeren ilaçlar konusunda hastaya bilgi verilir (naprosken)
 Kullanılan içme sularının sertlik derecesine göre içinde tuz olduğu hastaya
öğretilmelidir.
 Ağır durumlarda; diüretikler verilir.
 Gerekirse hemodiyaliz ve periton diyalizi uygulanır.

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


SODYUM DENGESİZLİKLERİ-Hiponatremi (Na 135 mEq/L az)
Neden: Postoperatif dönem, tıbbi tedaviler, kafa travması, beyin ameliyatları, malignite, akut
pulmoner hastalıklar (pnömoni, abse), hipotiroidizm vb.
• Övolemik hiponatremi: Uygunsuz ADH sendromuna neden olan durumlarda (kusma, ağrı,
sempatik uyarı, akciğer ve beyindeki patolojiler, hipoglisemikler, trisiklik antidepresanların ve
diüretiklerin kullanımı).
• Hipovolemik hiponatremi: Kusma, diyare, aşırı kan kaybı, fazla egzersiz ve terleme, yanıklar ve
diüretik kullanımı durumlarında sıvı volümünün azalması sonucu oluşur.
• Hipervolemik hiponatremi: Karaciğer sirozu, konjestif kalp yetersizliği, nefrotik sendrom gibi
durumlarda ödeme bağlı olarak görülebilir. Ayrıca sodyum içermeyen hipertonik sıvıların
verilmesi ve hiperglisemide serum ozmolaritesinin yüksek olması nedeniyle ortaya çıkabilir.
Belirti-Bulgular; susama hissi yok, turgor bozulur, poliüri, oryantasyon bozukluğu,
Amaç; acilen elektrolit yetersizliği düzeltilmelidir. Kalıcı nörolojik sorunlar gelişebilir.

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Hiponatremide Tedavi ve Bakım

 Aldığı çıkardığı ve kilo izlenir

 Yaşam bulguları izlenir

 Aşırı sıvı yüklenmesi ve dehidratasyon belirtileri izlenir

 Nörolojik değişiklikler izlenir

 Kalp yetmezliği varsa sıvı uygulaması yavaş yapılır

 Bilincin azalması sonucu yaralanma riski artacağından güvenlik önlemleri alınır.

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Hipernatremi (Na 145 mEq/L fazla)

Neden: Susama hissinde azalma nedeniyle su alımının yetersiz olduğu durumlar, (mental bozukluk,
yaşlılık, koma, hipotalamik tümörler, granülomatöz hastalıklar, hipotalamustaki susama merkezinde
travma vb. nedenlerle hasar olması), aşırı su kaybına yol açan durumlar, (Diabetes insipidus-ADH
eksikliği, aşırı terleme, diyabetik ketoasidoz, hiperosmolar koma, mannitol verilmesi, diüretiklerin
fazla kullanımı, deri, GİS ve solunum yolu ile böbrek dışı nedenlerle olan kayıplar), Na aşırı tutulması
(cushing), enteral beslenmede su verilmemesi, deniz suyu içilmesi
Belirti ve Bulgular; Susuzluk hissi, dilde ve mukoz mebranlarda kuruluk, vücut ısında artış, kan
basıncında artma, taşikardi, huzursuzluk, baş ağrısı, letarji, konvülziyon, stupor ve komaya kadar
gidebilen mental durum değişiklikleri, şok, periferik ödem, asit birikimi, plevral effüzyon, kaslarda
tremor, rijidite ve hiperaktif refleksler gözlenir.

Amaç: Nedene yönelik kaybedilen sıvı yerine konur.

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Hipernatremide Tedavi ve Bakım

• Gastrointestinal yoldan sıvı kaybı varsa önlenir


• Hipertermi varsa ateş düşürülmesine yönelik tedavi planlanır.
• Hiperglisemi önlenir.
• Diüretik verilerek fazla sodyumun böbreklerden atılması sağlanır.
• Tedavi süresince hastanın tedaviye yanıtı sık aralıklarla değerlendirilir.
• Günlük kilo takibi, aldığı çıkardığı takibi, yaşam bulguları izlenir
• Nörolojik durumu yakından takip edilir.
• Kriz sonucu yaralanma riski nedeniyle cilt bütünlüğü korunur.

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


POTASYUM DENGESİZLİKLERİ Hipopotasemi-
Hipokalemi (K 3.5mEq/L az)
Neden: Yetersiz K alımı, K kaybı (kusma, diyare, lavman) böbreklerden kayıplar(kronik
piyolonefrit) tedaviye bağlı aldesteron salınımının artması, aşırı terleme, ağır yanıklar,
hipomagnezemi, D vitamini intoksikasyonu

Belirti Bulgular: Yorgunluk, halsizlik, anoreksi, bulantı, kusma, bağırsak seslerinin azalması,
distansiyon, konstipasyon, paralitik ileus, kas güçsüzlüğü, parestezi ve reflekslerde azalma,
kaslarda paralizi, nefrojenik diabetes insipidus, metabolik alkaloz, solunum kaslarının etkilenmesi
sonucu yüzeyel solunum, çarpıntı hissi, EKG değişiklikleri, aritmiler, bloklar, senkop ve ani ölüm
görülür.

Amaç: K kaybını yerine koymaktır.

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Hipopotasemide Tedavi ve Bakım
• K dan zengin gıdalar(muz, kayısı, şeftali, kuru erik, domates, patates) verilir.
• Hekim orderi ile K tuzları verilir
• K mideyi irite ettiği için bulantı kusmaya neden olabilir.
• Tedavi sırasında gerçekleşebilecek hiperpotasemi belirtileri (bulantı, kusma,
konvülsiyon, apati, koma, VF, kardiyak arest) için dikkatli olunur.
• IV yolla K verilirken hiçbir zaman direk vene verilmez. %09 luk NaCl içinde verilir.
Dekstroz içeren sıvılar, insülin salınımını uyararak K un hücre içine girişini
artıracağından hipokalemi şiddetini artırabilir.
• IV uygulama sırasında ven boyunca ağrı, kızarıklık ve irritasyon gelişme riski açısından
K içeren sıvılar yavaş verilir.
• Replasman tedavisi sırasında hastadaki idrar çıkışı izlenir.
• Hipokalemi tedavisinde, K un vücutta tutulmasını sağlayan diüretikler verilebilir.

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Hiperpotasemi-Hiperkalemi (K 5.5mEq/L fazla)

Neden: Böbrek yetmezliği, yanıklar, enfeksiyon, asidoz, K içeren sıvıların IV yolla fazla
alınması, hipoaldosteronizm, ACE inhibitörleri,
Belirti Bulgular: Çarpıntı hissi, aritmi, EKG’de belirgin değişiklikler (T dalgalarında sivrileşme, P
dalgasında düzleşme, PR mesafesinin uzaması, QRS kompleksinde genişleme, ST
depresyonu), 2. ve 3. derece kalp bloğu, ventriküler taşikardi, ani kardiyak arrest (ventriküler
fibrilasyon, diyastolik asistol), bulantı, kusma, iştahsızlık, diyare, adale kasılma gücü azalır,
hafif hiperkalemide nöromüsküler irritabilite artmıştır, aşırı hiperkalemide azalmıştır, oligüri,
anüri, halsizlik, güçsüzlük, yorgunluk, baş dönmesi, kol ve bacaklarda parestezi, kaslarda
kramp, tetani, kaslarda yaygın paralizi, solunum kaslarının etkilenmesi nedeniyle solunum
depresyonu görülür.
Amaç: Riskli hastalarda hiperkalemi gelişmesini önlemek ve hiperkalemisi olan hastalarda K
miktarını düşürecek tedaviyi uygulamak

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Hiperpotasemide Tedavi ve Bakım

 K aşırı yükselmesi kardiyak areste yol açabileceğinden dikkatli olunmalı


 Çok fazla kan verilmesi gerektiğinde banka kanı yerine taze kanın tercih edilir
 K hücre içine sokmak için glikoz ve insülin verilebilir.
 Asidozda NaHCO3 verilerek K hücre içine girmesi sağlanır H dışarı çıkar
 Hastanın diyetinde K dan zengin gıdalar, K içeren serumlar (isolyte çeşitleri, ringer laktat ve kadalex) ve
ilaçlar (kristalize penisilin vb. gibi) kısıtlanır.
 Kalsiyum tedavisi sırasında hastanın EKG’si izlenir.
 İyon değiştirici bir reçine olan Kayeksalat potasyumunun gastrointestinal yolla atılımın sağlanması
amacıyla tercih edilebilir.
 Böbrek fonksiyonları iyi olan hastalara kullanılan Loop diüretiği olan furasemid K un idrarla atılmasını
sağlar. Böbrek fonksiyonları yeterli olmayan hastalarda diyaliz uygulaması gerekebilir.

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


KALSİYUM DENGESİZLİKLERİ Hipokalsemi (İyonize Ca:4,5 mEq/L
az, serum Ca: 8,5mg/dL az)
Ca alımının az ya da atılımının artması sonucu plazma kalsiyum miktarının azalması
Neden: Akut pankreatit, böbrek hast., kalsiyum kaybı, yanlışlıkla paratroidlerin alınması, yetersiz D
vit. Fazla banka kanı verilmesi ve asidoz tedavisi, kalsiyum alımının azalmasıdır.
Belirti Bulgular: Ağız çevresinde ve el parmaklarında uyuşma, parestezi, adale krampları, tetaniler,
kanamaya eğilim, aritmi, EKG’de değişiklikler, larengeal kaslardaki spazmın uzaması sonucu stridor
ve siyanoz, Chvostek bulgusu; zigomatik kemik üzerine hafifçe vurarak fasial sinir uyarıldığında karşı
taraftaki ağız, burun ve göz çevresindeki kaslarda seğirme. Trousseau bulgusu; Kolda tansiyon
aletinin manşonu (kan basıncından 20 mmHg daha fazlası) şişirilip iskemi yaratarak oluşan karpal
spazm, (ebe eli görüntüsü). Kemiklerde frajilite, raşitizm, tırnaklarda kırılganlık, saçlarda dökülme,
dermatit, ekzamatöz cilt lezyonları görülür.

Amaç: Plazma kalsiyumunu normal seviyeye çıkarmak ve komplikasyonları önlemektir.

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.
Hipokalsemide Tedavi ve Bakım

 Orta derece ve tetani yoksa ağız yoluyla Ca verilir. Emilimini arttırmak için D
vitamini verilir.
 Ciddi iseCa glukonat veya kalsiyum klorür IM,IV yolla verilir.
 IV yolla; Sulandırılarak yavaş verilmeli, karbonat ve fosfor içeren sıvılara
katılmamalı, doku nekrozu oluşacağından infiltrasyon olmamasına dikkat edilir,
kardiyak arest yönünden hasta gözlenir, Ca dijital ilaçlara benzer etki gösterir, dijital
alan hastalarda intoksikasyon belirti ve bulguları izlenir.
 Hipokalsemi tedavisi sırasında sık aralıklarla serum kalsiyum düzeyi izlenir.
 Tetani ve konfüzyon varsa düşme riski yönünden gerekli önlemler alınır.
 Semptomatik hastalarda larengeal spazma karşı hazırlıklı olunur.
 Hastalarda patolojik kırıklar gelişebileceği için bu hastaların kazalardan
korunması önemlidir.

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Hİperkalsemi (Ca 5.5 mEq/L, serumda 10,5 mg/dL
üzerinde)
Ca alımının artması ya da atılımının azalması sonucu plazma kalsiyum miktarının artması.
Diyetle alınan kalsiyum nadiren hiperkalsemiye yol açar.
Neden: Parathormonun artması ve fazla D vit. alındığında GİS ten emilim artar. Hareketsizlik
asidoz, böbrek hastalıkları, Sporadik ve ailesel primer hiperparatiroidizm, granülamatöz
hastalıklar (sarkoidoz, tbc.), hipertiroidi, D vit ve A vit intoksikasyonu, tiyazid grubu diüretik
kullanımı, lityuma bağli hiperkalsemi, non hodgkin lenfoma, meme kanseri, akciğer kanseri,
multiple miyelom gibi maligniteler, ABY, aplastik kemik hastalığı ile birlikte KBY, ailesel
hiperkalsemik hiperkalsiüri, feokromositoma.
Belirti Bulgular: Kemik ağrısı, osteoporoz, böbrek taşları, böbrek enfeksiyonu, konstipasyon,
dalgınlık, koma, EKG değişikliği, ventriküler aritmiler, fosfor düşmüştür.
Amaç: Ca un barsaktan emilimini azaltma, böbreklerden atılımını artırmak.

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Hiperkalsemide Tedavi ve Bakım

 Diyetle fazla kalsiyum ve D vit alınması önlenir.


 Kemiklerden kana geçmesini önlemek için hastanın hareket etmesi sağlanır
 Kalsiyum böbreklerden atılımını arttırmak ve Ca taşlarını önlemek için hekim
istemine göre NaCl ve diüretikler verilebilir.
 Osteoporoz ve kas zayıflığına yol açtığı için hasta travmalardan korunur
 spesifik tedaviye ek olarak kalsitonin ve bifosfonat uygulanır.
 Tedaviye dirençli hastalarda diyaliz endikasyonu düşünülür.
 Konstipasyonu önlemek için diyetine posalı gıdalar eklenir.
 Dijital ilaç kullanan hastalar dijital intoksikasyonu yönünden izlenir.

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


MAGNEZYUM DENGESİZLİKLERİ (N: 1,7-2,7 mEq/L'dir. )
Hipomagnezemi (Mg 1.5mEq/L az)
Neden: Mg alımının, emilimin azalması, GİS ve böbreklerden atılımının artması,
hipoparatroidizim, hipertiroidizm ve uzun süre diüretik tedavisi sonucu plazma Mg miktarının
artması, diabetes mellitus, kronik alkolizm, ekstrasellüler volümde artış, insülin etkisi ile
magnezyumun hücre içine girmesi, magnezyum kaybına neden olan ilaçların kullanımı(diüretikler,
sisplatin, pentamidin ve bazı antibiyotikler, kalp glikozidleri), gebelik, aşırı laktasyon, sepsis,
cerrahi, travma, yanıklar, malnütrisyon gibi durumlarda ihtiyacın artması
Belirti Bulgu: Nöromüsküler irritabilitede artış (Chvostek bulgusu, derin tendon reflekslerinde
artma, kaslarda kramp, tetaniler), santral sinir sisteminde hipereksitabilite (huzursuzluk,
oryantasyon bozukluğu, deliryum, vertigo, nistagmus, nöbet), EKG değişiklikleri ve aritmiler.

Amaç: Plazma Mg normal seviyeye çıkarmak ve komplikasyonları önlemektir.

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Hipomagnezemide Tedavi ve Bakım

 Mg içeren diyet verilir (brokoli, kabak, et, süt, balık, yumurta, kuru
baklagiller)
 Eksiklik azsa, ağızdan Mg verilir.
 IM yolla verildiğinde ağrıya neden olduğu için yavaş ve derine yapılır,
uygulaması sırasında; derin tendon refleksleri, solunum hızı, kalp hızı, kan
basıncı, EKG ve böbrek fonksiyonları izlenir.
 Mg artışı etkisini önlemek için kalsiyum glukonat amp. hazır bulundurulur.
 Hipomagnezemi dijital ilaçların etkisinin artmasına neden olduğundan,
dijital alan hastalar intoksikasyon riski açısından değerlendirilir.

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Hipermagnezemi (Mg: 2,7mEq/L yüksek)
Neden: Böbrek yetmezliğinde fazla kullanılması, Mg++ içeren antiasitler ve
laksatiflerin aşırı kullanımı, diyabetik ketoasidoz, dehidratasyon, adrenal
yetmezlik.
Belirti ve bulgular: Nöromüsküler irritabilitenin azalmasından kaynaklanır.
Sıcaklık hissi, derin tendon reflekslerinde azalma, hipotansiyon, baş
dönmesi, bitkinlik, solunum depresyonu, kardiyak aritmiler, bulantı
kusma,
Amaç: Plazma magnezyumunu normal seviyeye getirmek ve
komplikasyonları önlemektir.

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Hipermagnezemide Tedavi ve Bakım

• Mg fazlalığı belirti ve bulguları izlenir.

• Magnezyumun toksik etkisini azaltmak için IV yolla %10 luk kalsiyum glukonat,
diüretikler verilir

• Böbrek yetmezliği varsa periton ya da hemodiyaliz uygulanır.

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Sıvı Elektrolit Dengesi Bozukluklarında
Görülebilecek Hemşirelik Tanıları
• Sıvı volüm fazlalığı
• Sıvı volüm eksikliği
• Deri bütünlüğünde bozulma
• Doku bütünlüğünde bozulma
• Sıvı volüm eksikliği riski
• Kardiyak output yetersizliği
• Solunum yetersizliği
• Deri ve mükoz membranda bozulma riski
• Yaralanma riski
• Anksiyete
• Beden gereksiniminden az beslenme
• Beden gereksiniminden fazla beslenme
• Bilgi eksikliği

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Sıvı Elektrolit Dengesinin Korunması, Tedavi ve Bakımdaki
Hemşirelerin Rolü 1
Hasta İzlemi dikkatli yapılır.
• Yaş, cinsiyet, vücut yapısı, aktivite düzeyi ve çevre ısısı
• Beslenme bozuklukları, gastrointestinal kayıplar, yaşam biçimi ve kronik hastalıklar
• Organ ve sistemler üzerinde neden olacağı fizyolojik ve psikolojik değişiklikler
• Yaşam bulguları, kalp ritmi değişiklikleri
• Ödem veya dehidratasyon için aldığı çıkardığı ve kilo takibi
• Ödem veya dehidratasyon gelişen hastalarda, her 8 saatte bir değerlendirme, deri bakımı,
pozisyon değişimleri, mobilizasyon
• Pulmoner ödem ve kalp yetersizliği riski nedeniyle akciğer sesleri dinlenir, nefes darlığı, öksürük,
kanlı balgam değerlendirilir.
• İdrar miktarı ve dansite ölçülür, kaydedilir.
• Sıvı ve ilaç dozları dikkatli hesaplanır.
© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.
Sıvı Elektrolit Dengesinin Korunması, Tedavi ve Bakımdaki
Hemşirelerin Rolü 2
• Oral sıvı ve besin alımı değerlendirilir.
• Elektrolit dengesizliklerinde nöromüsküler değişiklikler bilinç durumu izlenir.
• Sıvı ve ilaçların uygulanması sırasında; hipertonik sıvılar verilirken dolaşım yüklenmesi, periferik
damar hasarı gibi durumlar değerlendirilir.
• Düşme riskine karşın güvenlik önlemleri alınır, mobilizasyonda yalnız bırakılmaz.
• Sıvı elektrolit dengesizliği gelişme riski olan ya da gelişen hastalarda doğru tanı koymak, doğru
tedavi planlamak, tedavinin etkinliğini değerlendirmek ve bakımı planlamak için laboratuvar
bulgularının güvenilirliği önemlidir. Laboratuvar bulgularının izlenmesi sırasında örneklerin
uygun alınması ve uygun koşullarda laboratuvara gönderilmesi gerekir.

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Asit Baz Dengesi
ve
Dengesizliklerinde Bakım
Asit Baz Dengesi ve Dengesizlikleri

Asit: Solusyon içinde H+ bırakan bileşik

Baz: Solusyon içinde H+ alan ya da OH bırakan bileşiktir

pH: [H+] negatif logaritmasıdır. Geniş asit baz yüklenmelerine karşı, etkili tampon
sistemleri sayesinde dar sınırlar içinde tutulur.

Asit 0-6  pH→ 7-14 Alkali


© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.
Asit Baz Dengesinin Düzenlenmesi

Normal pH değeri : 7.35 - 7.45

Asidoz : 6.80 - 7.35

Alkaloz : 7.45 - 7.80

Ölüm : 6.80 - 7.80

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Asit Baz Dengesizlikleri
pH H+ Bozukluk Kompansatuvar yanıt
Solunumsal asidoz ↓ ↑ pC0₂ ↑ HC03 ↑
Solunumsal alkaloz ↑ ↓ pC0₂ ↓ HC03 ↓
Metabolik asidoz ↓ ↑ HC03 ↓ pC0₂ ↓
Metabolik alkaloz ↑ ↓ HC03 ↑ pC0₂ ↑

Arter Ven Sınır


pH 7.35-7.45 7.32-7.38 6.9-8.0
pC0₂ 35-45 mmHg 42-50 mmHg 5-80
HC03 22-26 mEq/L 23-37 mEq/L 8-45
Pa0₂ 80-100 mmHg 40 mmHg 10-100

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Asit Baz Dengesizlikleri
pH H+ Bozukluk Kompansatuvar yanıt
Solunumsal asidoz ↓ ↑ pC0₂ ↑ HC03 ↑
Solunumsal alkaloz ↑ ↓ pC0₂ ↓ HC03 ↓
Metabolik asidoz ↓ ↑ HC03 ↓ pC0₂ ↓
Metabolik alkaloz ↑ ↓ HC03 ↑ pC0₂ ↑

pH:7.26, pCO2:31mmHg, HCO3:16mEq/L ????

pH:7.49, pCO2:30 mmHg, HCO3:18mEq/L ???

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


ASİDOZ H+ pH
H+ yoğunluğu  ya da alkali rezervleri 

H+ sentezinin artması,

GİS’ten aşırı alkali kaybı,

Akciğerden yeterince CO₂ atılamaması.

Sorun: MSS depresyonu

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


ALKALOZ H+  pH

H+ yoğunluğu  ya da alkali rezervleri 

Vücut dışına H+ kaybı,

Böbrekler/GİS’ten aşırı K+ kaybı,

Hiperventilasyon ile aşırı CO₂ atılması.

Sorun: MSS’nin aşırı uyarılması.

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Solunum Asidozu
 Hipoventilasyona bağlı CO₂ retansiyonu ve pa CO₂ artar hipoksiye yol
açan şiddetli solunum yetmezliğinde prognoz kötüdür.

 Neden: alveoler hipoventilasyon veya intrapulmoner erterio-venöz


şantlar, havayolu obstrüksiyonu, pulmoner ödem, atelektazi, plevral
effüzyon, aspirasyon, pnömoni, insizyonel ağrı, batında distansiyon

 Semptomlar: huzursuzluk, hafif hipertansiyon, konfuzyon ve koma

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Solunum Asidozunda Tedavi

• Amaç: solunum problemini düzelterek ventilasyonu artırmak, fazla asidi tamponlamak, su


ve diğer elektrolit dengesizlikleri varsa düzeltmektedir Altta yatan sebebin düzeltilmesi,
gerekirse entübasyon ve ventilasyon, trakeobronşiyal hijyen sağlanmalı,.

• Disritmilere yol açabileceğinden paCO₂ de ani azalmadan kaçınılır. Solunum asidozunun


ani düzeltilmesi, şiddetli metabolik alkaloza dönebileceğinden tehlikelidir.
• Ringer laktat solüsyonu IV yolla verilir.
• Sodyum bikarbonat oral ya da IV yolla verilir.
• 1/6 ‘lık molar sodyum laktat solusyonu IV yolla verilir.

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Solunum Asidozunda Hemşirelik Tanıları

• Spontan solunumda bozulma


• Sıvı volüm eksikliği
• Sıvı volüm dengesizliği riski
• Elektrolit dengesizliği riski
• Aspirasyon riski

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Solunum Asidozunda Hemşirelik Bakımı
• Hastanın akciğer sesleri, solunum hızı-derinliği-sayısı ve O2 saturasyonu sık aralıklarla kontrol edip kaydedilir
• Hastanın biriken sekresyonları varsa mutlaka temizlenir.
• Gerekiyorsa hekim isteminde 1-3lt/dk’dan O2 maske ya da nazal kanülle başlanır.
• Kontrendike bir durum yoksa sekresyonların atılımını kolaylaştırmak için hastaya 2-3 lt günlük sıvı alması için
teşvik edilir.
• Sekresyonların atılımı için kontrendike bir durum yoksa postural drenaj yapılabilir.
• Oral ya da IV yolla NaHCO3 verilecekse etki ve yan etkileri mutlaka izlenmelidir. (IV yolla verilirken kaslarda
tetani oluşabilir. Kalsiyum glukonat hazır bulundurulmalıdır.)
• Özellikle bu hastalarda solunum depresyonu riski için sedatif ilaç kullanılmamalıdır.
• Hastanın sıvı-elektrolit dengesi, aldığı çıkardığı ve günlük kilo takibi mutlaka her gün düzenli olarak yapılıp
kaydedilmelidir.

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Solunum Alkalozu

• Alveolar hiperventilasyon sonucunda organizmada H yoğunluğunun azalması


ve fazla miktarda CO₂ atılması ile gelişen durum

• Akut durumda böbrekler durumu hemen kompanse edemez, 24-72 saat


sonra devreye girer

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Solunum Alkalozu Nedenleri

 YBÜ en sık görülen durumdur.


Kc yetmezliği, pulmoner, emboli, sepsis.

 Akut solunum alkalozu: akut anksiyete, MSS enf., pnömoni, karbonmonoksit


zehirlenmesi, aşırı mekanik ventilasyon

 Kronik Solunum Alkalozu: kronik anksiyete, MSS enf. Gebelik, Kr. Kc hast.
Konjenital kalp hast. O₂ basıncının azalması aşırı mekanik ventilasyon

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Solunum Alkalozunda Belirti ve Bulgular

• Hipoksemi; akciğer hastalıkları, anemi, ya da yüksek yerlere çıkıldığında ventilasyon


havasındaki O2 basıncının azalması sonucu görülür. Serebral kan akımının azalmasına
bağlı olarak; baş ağrısı, baş dönmesi, parestezi, uykusuzluk, kas krampları görülebilir.
Nöromüsküler irritabilitenin artmasına bağlı olarak Chvostek ve Trousseau bulgusu;
görülür.

• Yüksek kan pH’ı düşük PCO2 düşük serum K nedeniyle EKG’de U dalgası, taşikardi,
ventriküler ve atrial ritim bozuklukları görülebilir.

 Amaç: belirtileri erken tanımak ve komp. Önlemek anksiyete ile artan


hiperventilasyondan kese kağıdı ile hava solutulması genellikle akut atağı sonlandırır.

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Solunum Alkalozunda Hemşirelik Tanıları

• Spontan solunumda bozulma


• Sıvı volüm eksikliği
• Sıvı volüm dengesizliği riski
• Elektrolit dengesizliği riski
• Aspirasyon riski
• Yaralanma riski

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Solunum Alkalozunda Hemşirelik Bakımı

• Hastanın akciğer sesleri, solunum hızı-derinliği-sayısı ve O2 saturasyonu sık


aralıklarla kontrol edip kaydedilir
• Kan gazı, elektrolit değerleri, özellikle K önem taşır. Ekstraselüler sıvıda H
iyonu azalır. H iyonları hücre dışına geçer. K iyonu hücre içinde artar ve
hipokalemi gözlenir. Hipokalemi belirti ve bulguları izlenir.
• Ritim bozuklukları açısından kan basıncı, nabız özellikle apeksten takip edilir,
kayıt edilir. Gerekirse EKG’si çekilir.
• Hastalarda baş dönmesine bağlı düşüp yaralanma gibi sorunlar oluşabilir.
Buna yönelik mutlaka güvenlik önlemleri alınır.

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Metabolik Asidoz
Temel sorunun vücutta aşırı miktarda asit birikmesi veya aşırı miktarda HCO3- kaybı
sonucu ortaya çıkan bir durumdur. Aynı zamanda pH’ın düşmesiyle karakterizedir.

Nedenleri: sindirim sistemi; diyare, fistül, aşırı kusmalar, ketoasidoz, laktik asidoz,
açlık sepsis, salisilatlar, metil alkol gibi organik asit ya da organik aside dönüşen
maddelerin alınması, akc, kc hast. ve ağır anemiler, böbrek yetmezliği nedeniyle
asit atılımının azalması

Belirti ve bulgular: Halsizlik, baş ağrısı, abdominal ağrı, bulantı, kusma, derin ve sık
solunum, aritmiler görülebilir. Kan pH azalır, pCO2 normal ya da azalır, plazma
karbonat düzeyi 25 mEq/L nin altına iner.

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Metabolik Asidozda Tedavi
Amaç: durumu tedavi etmek, HCO3 eksikliğini gidermek, su ve elektrolit dengesizliğini
önlemek
 Primer neden tedavi edilir
 Ağır olmayan vakalarda günde 3 gr bikarbonat verilir.
 Ağır vakalarda IV yolla NaHCO3 ve molar sodyum laktat verilir.
 Tetani izlenir. Ortam alkali olunca Ca azalacağı için tetaniler gelişir.
 Sıvı elektrolit dengesi izlenir
 Diyet düzenlenmesi yeterli alkali ve ilave HCO3 tabletleri verilir.
Hemşirelik tanıları
• Sıvı volüm eksikliği
• Sıvı volüm dengesizliği riski
• Elektrolit dengesizliği riski

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Metabolik Asidozda Hemşirelik Bakımı
• Kusma ve diyareye bağlı volüm eksikliği gelişir. Bu nedenle hastanın aldığı-çıkardığı
takibi ve günlük kilo takibi izlenir.
• Kan gazı, HCO3 ve pH düzeyleri ve elektrolit takibi yapılır ve kaydedilir. Asidozda;
ekstraselüler sıvıda H iyonu artar ve H iyonları tamponlanmak üzere hücre içine
geçer. Hücre içine H iyonu girdiği için K iyonu dışarı çıkar ve hiperkalemi gözlenir.
Bu nedenle hemşire özellikle hiperkalemi belirti ve bulgularını takip etmelidir.
• Alkali tedavisi uygulanan hastalarda tüm ilaç ve sıvılar dikkatli bir şekilde uygulanır
ve komplikasyonlar açısından değerlendirilir. Gerekli durumlarda hastaya foley
katater takılıp saatlik idrar miktarı izlenip, kaydedilir.

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Metabolik Alkaloz

• Bikarbonat artar ya da H yoğunluğunda azalır


• Organizma artan HCO3 kompanse etmek için alveoler ventilasyonu azaltır bu
nedenle PCO2 artar
• Böbrekler amonyak yapımını H atılımını azaltarak HCO3 atılımını artırarak
durumu kompanse eder.
• Organizma artan bikarbonat düzeyini kompanse etmek için alveolar
ventilasyonu azaltır, bu nedenle de PCO2 artar. Asit tamponlar bikarbonat ile
reaksiyona girip böbreklerde amonyak yapımını ve hidrojen atılımını azaltıp,
bikarbonat atılımını artırarak durumu stabil etmeye çalışırlar.

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Metabolik Alkaloz
Nedenleri:
 Gastrik drenaj, lavaj, kusmalar, thiazid, furasemit gibi diüretiklerle idrarla fazla
asit kaybı, curshing, primer hiperaldesteronizm, K eksikliğinde H iyonları K
iyonları yerine Na İyonu ile değişime uğrar.
 Kronik Hiperkapnisi olan hastanın hiperkapnisinin hızla düzeltilmesi
 Asidoz nedeniyle sodyum bikarbonat tedavisi sitrat içeren kan transfüzyonları.
Belirti ve bulgular:
• Genellikle asemptomatiktir.
• İrritabilite, nöromüsküler hipereksitabilite, parastezi, tetani, volüm eksikliği
• Hipotasemiye bağlı semptomlar; baş dönmesi, aritmiler, kardiyak arrest

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Metabolik Alkalozda Tedavi

 Metabolik asidoz gibi acil bir durum değildir.

Tedavide amaç esas nedene yönelik olmalı sıvı ve elektrolit eksikliği düzeltilmelidir.
• Klorüre cevaplı metabolik alkalozda sodyum klorür ve potasyum klorür içeren sıvı
replasmanı yapılır.
• Kalp yetersizliği, karaciğer sirozu ve böbrek yetmezliği gibi ödeme neden olan
durumlarda NaCI içeren sıvılar yaygın olarak kullanılmaz. Bunun yerine karbonik asit
inhibitörü diüretikler (asetazolamid) kullanılabilir. Bu durumda hipopotasemi ortaya
çıkar bu nedenle de hipopotasemi belirti ve bulguları dikkatle izlenilmelidir.
• Volüm yüklenmesi ve böbrek yetmezliği olan hastalarda hasta için gerekirse diyaliz
tedavisi uygulanabilir.

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Metabolik Alkalozda Hemşirelik Tanıları ve bakım
• Sıvı volüm eksikliği
• Sıvı volüm dengesizliği riski
• Elektrolit dengesizliği riski
• Yaralanma riski
Hemşirelik Bakımı
• Aldığı-çıkardığı ve günlük kilo takibi izlenir
• Serum elektrolit düzeyleri her gün takip edilir ve kayıt edilir.
• Dehidratasyon belirti ve bulguları izlenir.
• Diüretik tedavinin etki ve yan etkileri izlenir. çıkan idrar miktarı mümkünse saatlik kayıt edilir.

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Arter Kan Gazı Değerlendirilmesi

Genel durumu bozuk ve kritik olan hastalarda tanı ve tedaviyi yönlendirmek


adına arter kan gazı (AKG) analizi yapılır.
Özellikle acil servis ve yoğun bakımda bu hastaları değerlendirmek önemlidir.
Arter kan gazı analiziyle beraber, pulmoner gaz değişiminin etkinliği, kanın asit-
baz dengesi, solunum ve mekanik ventilasyon tedavisinin etkinliği
değerlendirilebilir.
• Asit baz dengesini değerlendirmek için, pH, PCO2 ve HCO3- verilerine
öncelikle bakmak gereklidir.

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Asit Baz Dengesizliği Tanısı

1. İlk adımda PH (7,35-7,45)


2. İkinci adımda PCO2 (35-45mmHg/L)
3. Üçüncü adımda HCO3 (22-26mmol/L)
4. Dördüncü adımda O2 (80-100mmHg)

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Problemler
• Örnek 1: pH:7.32, PCO2: 39 mmHg, HCO3-:15 mmol/L’dir. Buna göre hangi tür dengesizlik
mevcuttur?
• Cevap: Öncelikli olarak pH’ına bakılır. Asidoz olarak görünüyor. Olayın
solunumsal/metabolik olduğuna karar vermek için PCO2 (normal), HCO3- (asidoz)
değerlerine bakılır. Olay “metabolik asidozdur”.
• Örnek 2: pH:7.49, PCO2: 29 mmHg, HCO3-:24 mmol/L’dır. Buna göre hangi tür dengesizlik
mevcuttur?
• Cevap: Öncelikli olarak pH’ına bakılır. Alkaloz olarak görünüyor. Olayın
solunumsal/metabolik olduğuna karar vermek için PCO2 (alkaloz ile ilişkili), HCO3- (normal)
değerlerine bakılır. Olay “solunum alkalozu”.

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Kompansasyonun Değerlendirilmesi
• Vücutta denge sürekli korunur. Dengenin bozulması durumunda vücut sistemleri
durumu düzeltmeye, dengeyi yeniden korumaya çalışır. Buna kompansasyon
(yerine koyma) denir. Başka bir deyişle pH’ı normale döndürme durumudur.
• Solunumsal bir dengesizlik metabolik olarak, metabolik bir dengesizlikte
solunumsal olarak kompanse edilmeye çalışılır.
• Arter kan gazını değerlendirirken, pH, PCO2 ve HCO3- ‘da alkaloz ya da asidoza
doğru kayma varsa kompansasyonun başlayıp başlamadığı değerlendirilir.

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Kompansasyonun Değerlendirilmesi
Kompansasyon 3 şekilde görülebilir:
• 1-Başlamamış
• 2-Başlamış ancak tamamlanmamış
• 3-Tamamlanmış.
1-Kompansasyon başlamamış ise; varolan dengesizliğin karşıt değeri normal sınırlar
içerisindedir. Bir başka deyişle, hastada solunum asidozu/alkalozu varsa HCO3- değeri; eğer
hastada metabolik alkaloz/asidoz varsa PCO2 değeri normal sınırlar içerisindedir.
• Örnek: Acil servise gelen AK isimli erkek hastanın AKG değerleri pH:7.31, PCO2: 51 mmHg
ve HCO3-:24 mmol/L’dir. Bu hastada ne tür dengesizlik vardır ve kompansasyon başlamış
mıdır?
• Cevap: pH’sı asidoz ile ilişkili, PCO2: asidoz ile ilişkili, HCO3- değeri ise normal sınırlardadır.
Olay solunum asidozu, kompansasyon henüz başlamamıştır.

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


2-Kompansasyon başlamış ancak tamamlanmamış ise; var olan dengesizliğin karşıt değeri
pH’nın ters yönüne doğru kaymış, ancak pH normal değerlere ulaşmamıştır.
• Örnek: Acil servise gelen BE isimli kadın hastanın AKG değerleri pH: 7.32, PCO2: 50 mmHg
ve HCO3-:32 mmol/L’dir. Bu hastada ne tür dengesizlik vardır ve kompansasyon başlamış
mıdır?
• Cevap: pH’sı asidoz ile ilişkili, PCO2: asidoz ile ilişkili, HCO3- değeri ise alkalozla ilişkilidir.
Olay solunum asidozu, kompansasyon henüz başlamış fakat henüz tamamlanmamıştır.
Örnek :
pH= 7.30 
pCO2= 70 mmHg 
HCO3= 35 mEq/L 
Cevap: Solunumsal asidoz, kompansasyon başlamış, tamamlanmamıştır.

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


3- Kompansasyon tamamlanmış ise; pH’nın normal sınırlarda olması gerekir. PCO2 ve
HCO3- değerleri normal sınırların dışında olup genellikle biri asidoz biri alkaloz şeklindedir.
Öncelikli var olan dengesizliği anlamak için pH değerine bakılır. Eğer pH 7.35-7.40
arasında ise asidozdan, 7.40-7.45 arasında ise alkalozdan dönmüştür.
• Örnek: Acil servise gelen GD isimli kadın hastanın AKG değerleri pH: 7.45, PCO2: 25
mmHg ve HCO3-:15 mmol/L’dir. Bu hastada ne tür dengesizlik vardır ve kompansasyon
başlamış mıdır?
• Cevap: pH normal, PCO2: alkaloz ile ilişkili, HCO3- değeri ise asidozla ilişkilidir. Olay
solunum alkalozu olup, kompansasyon tamamlanmıştır.

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


ÖRNEK VAKA

50 yaşın da erkek, mide şikayetleri var, şikayetler arttığında birkaç kez soda
içiyor. 2 hafta sonra aşırı gerginlik ve sinirlilik nedeniyle hastaneye
başvuruyor.
Muayenede derin tendon reflekslerinin hiperaktif olduğu, Solunumun
baskılandığı ve radyolojik olarak peptik ülser saptanıyor.

Lab= Na+146 mEq/L,


HCO3- 36 mEq/L,
K+3.4 mEq/L,
pCO2 57mmHg, pH 7.65.

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


ÖRNEK VAKA YANIT

• HCO3- , soda içiyor.

• pCO2 , alkalozu kompanse etmek için akç. CO2 tutmaya çalışıyor.

• K+ , böbrekler H+ tutmaya çalışırken K+ atıyor.

• pH , alkalozu gösteriyor.

• Tanı= Metabolik alkaloz.

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Çeşitli Klinik Durumlarda Kolaylıkla Gelişebilecek Dengesizlikler
Ve Nedenleri -1

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Çeşitli Klinik Durumlarda Kolaylıkla Gelişebilecek Dengesizlikler
Ve Nedenleri -2

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Çeşitli Klinik Durumlarda Kolaylıkla Gelişebilecek Dengesizlikler Ve
Nedenleri -3

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Çeşitli Klinik Durumlarda Kolaylıkla Gelişebilecek Dengesizlikler
Ve Nedenleri -4

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


Çeşitli Klinik Durumlarda Kolaylıkla Gelişebilecek Dengesizlikler Ve
Nedenleri -5

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


ÖZET
• Sıvı dengesini hesaplarken nelerden yaralanırız?
• Elektrolitlerin vücuttaki görevi nedir?
• Hücre içi ve hücre dışı elektrolitleri nelerdir?
• Hastanın dehidratasyonda olduğunu nasıl anlarız?
• Ödem nasıl oluşur?
• Hastanın ödemi olduğunu nasıl anlarız?
• Ödemli hastanın bakımında neler yapılır?
• İzotonik, hipotonik ve hipertonik kavramlarını tanımlayınız?
• Asit – baz dengesi hangi kriterlere göre belirlenir?
• Asit- baz dengesi bozuklukları nelerdir?
• Asit- baz dengesi bozukluklarında kompansasyon nasıl oluşur?

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.


ŞEKKÜRLER
TE

© Nermin OLGUN / İzinsiz iktibas edilemez ve çoğaltılamaz.

You might also like