1

Doruk Hoca Ders Notları 2023 YDT

Confusing words Prepositions &
Collocations:
Plug: priz
Plague(veba) with: başına dert açmak-problem
oluşturmak-problem olmak Dünya çapında
Pledge: vow: swear: söz vermek-vaatte Throughout the world / the globe
bulunmak All over the world
All around the world
Several: a few: bir kaç Across the world
Severe: şiddetli- ciddi In the world(-da –de)
The situation is so severe Worldwide

Look up: (sözlük vb. den) aramak-2-yukarı Provide sb for/with smt

bakmak The teacher provided the students with/for
documents.
Look up to:!!!!!!!!!!
=Admire: hayran At risk
=Respect: saygı (esteem) At stake(2)
=Adore: tapmak İn danger
İn jeopardy
Take after: birine çekmek-inherit
Look after: baby sitting(çocuk bakmak) Refrain from sth: birşeyden kaçınmak
Name after: isim vermek Avoid

Curtain: perde By myself (yardımsız-tek başıma)

Curtail: kısmak On my own (yalnız-tek başıma)

Content: içerik I completed my hw by myself (without help)

Contend:allege:assert:claim: argue that: iddia
etmek I live on my own. (alone)

Compass: pusula Over time: zaman içinde

Encompass: kapsamak At times: sometimes: occasionally:from time to
time
Treat(4) İn time/on time: vaktinde, zamanında
Threat: tehdit---threaten(v): tehdit etmek
Trait: özellik Evidence collocations:
Treaty: antlaşma(LOZAN antl)-accord,concord Convincing evidence
Compelling evidence: (compell:zorlamak)
attribute: (to) atfetmek-yormak Conclusive evidence
X Mounting evidence
Contribute to: katkı sağlamak (!) Tangible evidence
Both negative and positive meaning Concrete evidence (beton gibi saglam kanıt)
this book has been attributed to our family. Sound evidence (saglam)

X attitude: davranış Hastalığa yakalanmak:

 2

develop a disease
Conservative: KONSERVE: muhafaza etmek contract a disease
Conversation: CONVERSER giyen çocuk çok come down with a disease
konuskan olur: = talk go down with a disease

Conservators/conservatives: insight into

muhafazakarlar/savunucular study into smt
work into smt
Assignment: görevlendirme
Assessment: değerlendirme turn out to be false/true

Asssign: appoint:allocate görevlendirmek-atamak adverse effect/impact

Assess: belirlemek negative effect
LAT exams
pillar of smt
Allocate: tahsis etmek
Allocate money you are pillar of our home.
Allocate an estate
Allocate a car Collide with: crash

Likelihood of smt
Attent: dikkat-ilgi (attention) Odds of smt
Attempt: girişmek-yeltenmek İncident of smt
Attend: katılmak Possibility of smt
Probabilty of smt
Arrogant: kibirli
İgnorant: cahil (bilgiyi ignore ede ede cahil Bir şeyin olma ihtimali
kalmış))
İt is on the agenda that .... : gündemde olmak
Vertical: dikine It is at stake in conference that: gündemde olmk
Horizon: (ufuk) yataylamasına

Likelihood: olasılık Consult your doctor/physician

Livelihood: geçim kaynağı
Look at smt
Stare at
A number of: a lot of Gaze at sb/smt
The number of: ...nın sayısı Shout at smt
Bark at me
A number of people are: pek çok insan
The number of people is. İnsanların sayısı The dog barked to me XXXXXX

Scientists are of the opinion that

Explode: patlamak-patlatmak
Exploit: use(sömürmek) Little emphasis is put on

Shed light on the issue: ışık tutmak

Find(v1) found(v2) found (v3): bulmak Takep up/on a new hobby

Found(v1) (v2-v3) founded: kurmak: establish:
 3

set up Celestial body: gök cismi

Marine body: su cismi
Extinguish: put out: relieve(dindirmek) Come up with an idea/a solution/ an opinion/
Distinguish: ayırt etmek (distinguished person) a suggestion

Come up with = find

Extinguish: ----
Exhibit: sergilemek-göstermek familiar with/to: aşina-tanıdık olmak
acquintance with: aşina-tanıdık olmak
Evaluation: assess: değerlendirme
Evolution:devrim be accustomed to: alışmak

İntoverted: içe dönük(içine kapalı) I am accustomed to waking up early.

Extroverted: dışa dönük: easy going Erken kalkmaya alışınım

Ascend: ARTMAK !!!!!! Be used to= alışkın olmak(be accustomed to)

Descend: azalmak
Descendant: ata Used to dan farkı: used to past alışkanlık
anlatır.
Decent: enough = I am used to waking up early

Relative: ilişki/akraba I will be used to working with new colleagues

Relatively: nispeten-görecelei olarak soon.
Yakında yeni çalışma arkadaşlarımla çalışmaya
alışacağım.
Distinct: ayrım-farklı
By chance: tesadüf
Dis trict: bölge-mahalle By fluke
Coincide with
İçinde TR gördüğün bölge anlamında
Transform st into/to smt
*distract: dikkat dağıtmak=disrupt Convert smt into to smt

Conclude: sonuç çıkartmak/sonuca varmak

Lay the foundation
Conclusive: sağlam-güvenilir / stable Lay the basics/base/pillar/basis
İnconclusive: tutarsız /unstable
:Temelini atmak

Reveal: expose
Relieve: dindirmek-rahatlatmak/ease-extinguish- Pillar of smt: vazgeçöilmez parça
facilitate
My father is the pillar of our homes.
Decisive: kararlı-emin-kesin (decide) Babam evimizişn direği(değişmez-temel
Deceive: aldatmak parçasıdır)

Pass out: faint: bayılmak Autonome: Özerk

Pass away: die
Afflict: bela-sıkıntı Autonome regions/areas/populations.
Affluent: ACUN ILICALI

Only if= if(ancak.. olursa)
İf only= wish, keşke
If’in önündeki Only vurgudan başka
bir şey değildir.
Mass: kitle-yığın(insanlar)
Mess: dağınık – Messy: dağınıklık
What a mesy person you are.
İrritate: irite etmek-tahriş-
İrrigate: sulama-sulamak
Adopt: benimsemek
Adapt: evlat edinmek
Resign: istifa etmek
Retire: emekli olmak
Now-retired
İnhibit: engellemek
İnhabit: yaşamak
İnherit: çekmek(kalıtsal)
Artificial: yapay (AI: artificial
intelligence: yapay zeka
Superficial: yüzeysel-sığ
Heal: iyileştirmek
Heel: topuk (high heel)
Take over: devralmak
Take off: uçağın kalkması(leave)
Land: inmek
Aralarında ters ilişki vardır.
4
Death toll: ölü sayısı
On behalf of:
1) Adına: I will accept this award on
behalf of Sezen aksu.
2) Yararına:
We will build wells in Africa on behalf
of children.
Sedentary life style: yerleşik hayat biçimi
Prevent sb from smt: engellemek-alıkoymak
Prevent sb from doing smt
The welfarte of the country prevented it from
the economic crisis.
The welfarte of the country prevented it from
facing with the economic crisis.
For the sake of god
Tanrı aşkına
For the sake of smt: bir şey hatırına-uğruna
Look down on: tepeden bakmak/küçümsemek
At alan birkaç kelime
Look at
Stare at
Gaze at
Shout at
Bark at
Laugh at: hem kahkaha / ama genelde DALAGA
geçmek We laughed at Ahmet.
Famous for
Popular with
Ankara is famous for Aspavas.
Anakara is popular with Aspavas.
 5

The plane landed. Pose a risk to sth/sb

The plane took off. Over population poses a risk to the
people.
For XXXXX

See off: uğurlamak: (uğurladıgınız kişi Raw material: ham madde

gözden kaybolur)
Show off: caka satmak/ hava atmak (people from) All walks of life: her
kesimden (insan)
Strike: vurmak
Strike: grev İnterfere/intervene with smt
Stroke: felç
Hesaba katmak-dikkate almak:
Altitude: rakım (ALT) Take into consideration:
Attitude: davranış, hal, mizaç =Take into account
Export X import
Withhold information: bilgi saklamak
Export: ihraç etmek
Import: ithal etmek Armed= silahlı

Iphone baş harfi I Armed force: silahlı kuvvetler

Iphone’u ithal mi ederiz ihraç mı ederiz? Armed thieves: silahlı hırsızlar
Bu ilişkiden sınav anında rahatlıkla bulabilirsin.
Doğru orantı olacaktır. For a while: bir süreliğine

Wander X wonder Pave the way (for): ...nın önünü açmak, imkan
vermek
Wonder: 1. Merak etmek 2. Mucize, harika
Wander: dolaşmak Endustrial revolution paved the way for
vehicles.

Scratch: kaşımak, çizmek, tırmalamak(kedi) Turn smt into smt

Stretch: germek, uzamak
At its peak= zirvesinde, tepesinde
Simultaneously X spontaneously
At its peak, Ottoman Empire ....
Simultaneously: eş zamanlı
Spontaneously: spontane bir şekilde Subtle= kurnaz, akıllıca, işini
bilircesine,zekice
Compliment X complaint
Subtle ways= akıllı bir şekilde
Compliment: övgü
İn a subtle way
Complaint: şikayet
He is not going to school. Let alone studying.
Çalışmayı bırak, okula bile gitmiyor.

Forensic science: adli bilim

 6

Profound effect

He died from cancer

He died of cancer

Take into custody= arrest = detain

Enact a law/rule/code

= yasayı geçirmek, yasalaştırmak

Claim live: can almak, cana kast etmek

Confront with problem

Confront with a phobia

=... ile karşılaşmak, yüzleşmek

treat**** Anlamı değiştiren –ly EKLERİ: (adverbs-zarflar)
1) Cure: tedavi etmekl Virtual: sanal
2) Behave: act: davranmak Virtually: neredeyse-nearly
3) Address/deal with/cope with
/handle/tackle/ take care of : ele almak- Confidential- kendine güvenme
ilgilenmek Confidentially: secretly
4) Ziyafet
Success: başarı
The government needs to treat the poor.(3) Successfully: başarılı bir şek.
Successively: arka arkada-sırasıyla
Successive success: art arda gelen başarı

Respect: saygı
Respectively: successively: sırasıyla
Kelime sorusunda Artış-azalış-değişiklik ile iyi Yeni grubu
gider
Eşi benzeri görülmemiş-yeni-modern-çağdaş
Significantly
Remarkably Novel(2)
Dramatically New
Drastically Unprecedented**
Considerably Contemporary-modern-çağdaş
Sharply Modern
substantially Recent
The latest
The prices has remarkably increased

Elde etmek grubu Açık-net-belirgin

Obtain Obvious XXXX oblivious: indiffirent:

Attain umursamaz
Receive Evident XXXXX evidence(kanıt)
Acquire Apparent
 7

Get Clear
Gain Explicit %
Seize/capture/grasp(2) the idea Overt
Pick up
COMMIT: abundant + ample: bol
1) commit a crime ;/ suicide redundant –: fazla bol 2) ihtiyaç fazlasından
yasadışı bir şey yapmak(suç işlemek)----illegal DO (işsiz)
redundancy
2) dedicate-commit-endavour-pursue
commitment/chase/strive: sadakat-bağlılık-
adanmışlık

stop: start
end begin
finish launch
cease commence XXX commerce (ticaret)
halt initiate
terminate embark on
conclude
Devam ettirmek-sürdürmek-korumak Katlanmak

Maintain X maintenance: bakım-onarım Put up with

Remain(2): 2(n): kalıntı Endure
Retain Stand
Sustain Bear(4)
Keep on
Continue/go on
Oldukça Compete: mücadele etmek
Competition: yarışma
Pretty Competitive: rekabetçi
Almost Competant: KOMPEDAN- master: usta
Rather
Fairly(2)(olumlu)

I feel rather good.

Yürütmek(bir çalışmayı vb)

Carry out a research/ an examination / a study

Conduct
Perform
do
İnvestigate grubu:-araştırmak-soruşturma Hariç:
quest Except (for)
inquiry Apart from(2)
scrutiny + into sth Aside from(2) = ek olarak (in addition to)
study But*
investigation
research
survey(2) inceleme-anket
 8

forensic officers started an scrutiny into the

case
Güvenmek-bel baglamak-dayanmak Bilerek-isteyerek-kasten grubu
Depend on Knowingly
Bank on intentionally
Count on Deliberately
Rely on On purpose
* Purposefully
Voluntarily
Willingly
Eagerly

X coincidentally
X accidentally
X unvoluntarily/involuntarily
X reluctantly
X unwillingly
Aracılıgı ile-vasıtasıyla-sayesinde grubu Öldürmek
Via Kill
Through Perish ( perişan etmek)
By means of Do in
With the help of Do away with
With the aid of
Thanks to (2: because of)
By
With

We use the internet via the satellites in the sky.

Bir an önce-derhal grubu So far grubu
İmmediately Thus far
Suddenly Till now
İnstantly - instant maya Until now
At once Up till now
Promptly Yet
Urgently As yet
Rapidly/quickly/swiftly/fast(2) By now
To date
Breakfast Hitherto

I’m fasting.

Fast: oruç tutmak

Arayı kapatmak-yetişmek Karşılaşmak – denk gelmek

Keep up with Run into
Keep up Encounter
Keep pace with Come across (with)
 9

Catch up with
Catch up
Göstermek Kırılgan-hassass
Show Fragile to
Demonstrate(2) –2) kanıtlamak Sensitive to
monitor Vulnerable to
İndicate delicate
Exhibit Weak
Display Susceptible to
Point (out)
Manifest
Suggest*
Argue that
Famous grubu Detaylı-kapsamlı-titiz(bir şek.) grubu –ly:zarf
Well known Thorougly
Renowned Elaborately* - elaborate(v): dataylı olarak izah
Distinguished + hepsiyle for !!!! etmek
Notable ----- most notably(especially) Meticulously
noted Painstakingly
Eminent XXXX imminent (eli Completely
kulagında,beklenen:due, approaching) Profoundly
Prominent
Acclaimed Thorough investigation
(celebrity)
Three-tree
reputation Thank
Through
He is famous for his drawing.
He is famous in Ankara.

Smoking cigarettes is forbidden in the world,

most notably in Europe.
YANİ Türkçe/İngilizce
Namely
That is Convince: con oyuncak vinci almaya babasını
İn other words ikna etti: ikna etmek
i.e. Convict: (victim: kurban) mahkum etmek

Confine: Con Fino köpeğini kulübeye

hapsetti:hapsetmek:sınırlamak: restrict:limit
Convey: Gelin convoyu gelini babsının evinden
konvoy halinde iletti : iletmek
Convene: gather/assemble/come
together(Con ve arkadasları Venedik’te bir
araya geldi.)
Confess: itiraf etmek

Perish: perişan etmek(öldürmek)

Condemn: kınamak
 10

Ankaranın bağlarıda wrinkle wrinkle yolları.

Deliberately: deli berat kasten evi yaktı.

Generate: Jenaratör ne yapar? Elektrik üretir

Moderate: bir moderatör nasıl olmalıdır?

Ilıman-her iki tafada eşit davranmalıdır. Makul
davranmalıdır

Arrogant: Aroglular çok kibirli bir

halk

Eliminate: elemek

Spoil(spoiler verme, benim keyfimi

bozma)
frank çok açık sözlü ve dürüst
bir insandır( frankly: açıkca-
dobra)
Oluşturmak grubu Kavramak
Make up Comprehend the idea
Account for(2) -2: hesap vermek Seize
yahu muhasebeci gel bakalım şu ödemelerin bir Grasp the idea / grasp his hands
hesabını ver! Understand
Constitute Figure out(2)
form Sort out

Azlık-eksiklik-kıtlık grubu Prevail: hükmetmek-baskın olmak-yaygın

Shortage of olmak
Absence of Prevalent: baskın-yaygın:common-broad-widespread
Lack of Prevalence: baskınlık-yaygınlık
Short of
Deficit/ deficiency of
Famine: kıtlık
Scarcity of
PHRASAL VERBS Mantıklı:
Plausible
Stand out: dikkat çekme-belirgin özelliği olmak Logical
**Stand for: 1)represent-temsil etmk 2) mean: Sensible
anlamına gelmek Make sense
 11

Tek başına stand(ayakta durmak-katlanmak-

genelde can’t stand)
UFO stands for unidentified flying objects.
Stand by: beklemek-kenarda/hazırda beklemk

Set off/out: başlamak(yolculuk vs)

Drop in/by: uğramak (birine kapıdan)

Stop by
Come by
SEBEP OLMAK GRUBU **************!!!!! Trigger(2)tetiklemek- Uyandırmak-harekete
12984738912 geçirmek
CAUSE Stimulate
LEAD TO Arouse XXXXX arise(v1)/AROSE(v2)/arisen(v3)
BriNG ABOUT
RESULT İN Pull the trigger: tetiği çek
GİVE RİSE TO
TRİGGER(2)
INDUCE
Contribute to(olumsuz anlam)
POSE*(2) 2: poz vermek, tavır takınmak - *: olumsuza sebep olur
DRiVE SB TO DO SMT (.. yapmaya itmek)

Geliştirmek-gelişmek
Develop
Thrive
Flourish
Foster(2)
Enhance
advance

Expose(verb) / exposure(noun) El değmemiş

1) expose TO: maruz kalmak(genelde İntact
passive tercih edilir) Untapped
It was the first time I’d been Untouched
exposed to violence.
2) Reveal: açıga cıkartmak-ifşa etmek(bu
anlamda TO yok!)

Samimi before
Sincere / intimate(2) 2)yakın(arkadaşça yakın) by the time
until
till

After
when?
 12

once
as soon as
the moment/minute
no sooner....than
hardly/barely/scarcely.....when
it wasn’t until.....that
it was only (when-after) ... that
BOŞLUKTAN önce (not) var ise İnvolve
Şıklarda necessarily var ise öncelik ver: 1) in/with : bulaşmak-müdahil olmak-dahil
olmak
İlla şu olacak diye bir kaide yok 2)require/demand/call
Anlamına gelir for(2)/involve/necessiate/entail
Not necessarily
Because Kendini adamak
Since
For* Dedicate to
As Commit(2) to
Now that Devote to
Seeing that(as) *
İn that
İnasmuch as (göktaşı) commitment
On the grounds that (göktaşı)
Finally So as to
Eventually İn order to +v1
İn the end İn an attemp to
At last
Ultimately Amaç-mak mek için
Soon*
*
Bear (ayı) x Beer: bira
Experience
1) katlanmak: endure: stand: put up with Go thorugh
2) carry: taşımak Get thorugh
3) This bridge cannot bear those cars or Live through
traffic. Undergo(undergo-underwent-undergone)
4) 4) give birth/ breed Penetrate(fiziksel olarak içinden geçmek-bir
fikrin nüfuz etmesi)
Bear in mind: unutma!
Bear the responsibility: sorumlulugu almak = in I underwent corona.
charge of
Bunların ardından zorlu bir durum(genelde)
beklenir
Use grubu Hastalıga yakalanmak
Come down with
Go down with
Use
Employ(2) – 1: işe almak ,
employee/employer
 13

Utilize / utilise
Harness
Capitalize on
Draw on
Exploit -----sömürmek-
kullanmak
Make use of-
Benefit from
Acquintance (with) Tuhaf, garip
Familiar (to) Strange
Tanıdık, aşina Weird
Odd
Peculiar(2)  peculiar to: the moonwalk is
peculiar to michael jackson. / attribute to /

Nearly Yaşamak:
Almost(2) Live
Around(2) + rakam Populate
About(2) + rakam Reside
Some + rakam* I have been working at that company some 3 years. İnhabit
Roughly dwell
Approximately
Virtually Bölge sakini:
Practically(2) Local(s)
Roughly(2) Resident - residence
Dwellers
İnhabitants
Bu gruptan sonra devamında İndigenous
rakamsal/quantifier/miktar ifadesi sponsordur. citizen
AFTER the accident BEFORE the study,
Subsequent to PRIOR TO****
Ensuing (the ensuing shocks) Previous studies
Following Earlier
Subsequently İn advance

Ya my dear boss, pls give this month’s salary in

advance ya!

Oluşmak
Compose of
Consist of
 14

Be Comprise of
Make up of her ikisinden de sonra rakamsal ifade (quantifier) beklenir.
Make of
form

Oluşturmak
Account for(2)
Make up
Constitute
form
Make do with:... ile yetinmek/get by İnter: ara (prefix)
Make up with sb:... barışmak İnterval: pause: a 15 minutes interval
İntervene/interfere: araya girmek-müdahale
etmek
İnternational:
İnterprete: yorumlamak
İnterpretor: translator
İnterview: görüşme-mülakat-röportaj
İnteract: etkileşime girmek
Arka arkaya-sırasıyla Reinforce
Consequtively Consolidate
Successively Fortify: fort çok sağlam arabalar üretir.
respectively
Pekiştirici/takviye/ destek
Appeal(2) ////appeal to: başvurmak Occur
Attract Arise(v1)—arose(v2)---arisen(v3) X
Charm arouse/ed:
Lure Harekete geçirmek
Allure Uyandırmak
Draw attention Stimulate/trigger
Pay attention(dikkat edin!) Emerge
Originate
Çekim/cazibe Show up
Come about
Come around
Come out
Appear
Take place
Happen
+++bring out

Meydana gelmek-ortaya çıkmak-görünür

olmak

Özellikle ilk 4lüden sonra FROM edatı gelirse

Anlam artık Stem FROM OLUR. Yani
kaynaklanmak
Stem from/result from/emerge
from/originate from/arise from
 15

Derive from* türemek

Tend to Frankly: 1)açıkça-dobrta dobra
İncline to Seda sayan speaks frankly
Predispose to 3) dürüstçe
Prone to

Eğilimli/meyilli/yatkın olmak
Sahip olmak grubu: Allegedly
Have Supposedly
Possess *
Own So-called
Enjoy(2)
Boast(2) X BOOST: artırmak Sözde/iddialara göre
Boast(1): böbürlenmek
Be of** (the idea,opinion/belief) Allegations: claims: asserts

The phone is of 4 GB ram. What an assertive boy

Has Ne kadar da iddialı bir çocuk.
Was of/had Assretiveness: özgüvenlilik

Scientists are of the opinion that asdhshd

-*-*-*-*-*-*-*-*-*-*-*
That of/those of: ınki/inki çevirilir

That of + tekil
Those of + çoğul

I have more acquintances than that of Ahmet.

Those of + plural

Turkey is of more population than those of

African countries.
Obsolote:old fashion Abolish: fesh etmek
Obsolote jobs: ARZUHALCİ (2) kürtaj
İçin anlamını vermek için Beyhude, yersiz, boşuna

For + isim in vain

To + v1 Futile
Useless
Exception: Awkward

It is so important TO you. It is in vain to give medicine a patient over 125

ESSENTİAL TO years old.
Significant to
Vital to
Crucial to
 16

Condition(3) Break up/off: ayrılmak-ara vermek

1) koşul-şart Bir ilişki(relationship-school)
On condition that you come with me, I Break down:bozulmak-çökmek-ruhsal çökmek
will accept the offer. Break into/in: dalmak(zorla bir mekana izinsiz
2) Circumstance/state/situation girmek)
Durum Break out: patlak vermek / outbreak(noun)
Under this condition, I cannot work with Outbreak of WWII: başlangıcı
this company any more. Break through: çığır açmak- zor bir durum
3) Hastalık atlatmak
İllness Breakthrough(isim) : gelişme(advancement)
Sickness
Condition
Disease
Ailment
disorder
Emit(2) Carry out
Conduct
1)yaymak-salmak: koku ısıs ışık Perform +hepsinde sonra
research/survey
* Do

3) Belirtmek-yayınlamak Fulfill(yerine getirmek)

İmplement(yerine getirmek)
Study/work on(bir şey üzerinde çalışmak) Hariç grubu
Simultaneously: eş zamanlı olarak Yaygın grubu:

Prevalent
Common
Broad
Widespread
widerange
Karmaşık: (gelişmiş) (karmaşıklık pozitif anlamda Yol-yöntem-metod
da olabilir dikkat)
Way
Complex( Method
Sophisticated( They are so sophisticated civilization) Medium
Complicated Means
intricated Process(3) 2-süreç ,3:işlem
Loose: gevşek Gezi/tatil grubu:

Loosely: kitap orjinaline loosely sadık kalınarak Travel

çevrildi. JOURNEY
Vacation
Expedition
Voyage
Trip
Holiday
 17

**** Bu ifadelerden önce ON

We went ON holiday.
Kıymetli-değerli Disappointed *****

Precious
Priceless X worthless

Profound wound Board(verb)

Derin yara Binmek-yanaşmak)

Hem fiziksel derin Mount: binmek (get in/on)

Hem duygusal derin Dismount: inmek (get off)
They are investigating the survey profoundly
Engage in: 1)nişanlanmak 2)cooperate with WHEN

1) ZAMAN BAGLACI(%100 TENSE

Ya in(%90) yada with UYUMU)
DIĞINDA DİĞİNDE ŞEKLİNDE ÇEVRİLİR.

When SVO,SVO
SVO when SVO

When he saw him, he said Hi!

2) Relative Clause (adjective clause)

Tense uyumu olmak zorunda değildir.

Contexte bağlıdır. Türkçeye genelde
AN EN başta olmak üzere, dığı diği
acağı eceği şeklinde çevrilir.

Nasıl bir zaman nasıl bir dönem biraz

ek bilgi ver? Mantığıyla okunur.

Bunu diğer when lerden ayırt ettirecek

yol, öncesinde bir zamansal ifade
görülür.

S when V O when

1881 is the year when MKA was born.

Atatürk went to Samsun in 19 May 1919,
when the national movement started.
 18

3) Noun Clause (%90 tense uyumu ister)

Fiilden sonra gelir. Çevirisi yapılır(when

çevirisi: ne zaman)

The army don’t know when they will

attack.
Recession-stagnation: ekonomik gerileme Promote:
(great depression: büyük buhran)
1) Support/encourage
2) Terfi etmek
I will be promoted next month.
3) Promotion: promosyon
FOR Establish(2): belirlemek-karar vermek

For + isim: (purpose:amaç:için)

For + zaman ifadesi: dır dir-lıgına ligine---SÜRESİNCE
FOR + svo: because(sebep:DIĞI İÇİN)

I bought these flowers for you.

I bought these flowers for I love you.

Captive: ele geçirmek Occupy:

Captivity: ele geçme
Capticated : ele geçirilmiş 1) İşgal etmek(toprak-ülke)
Captivity: tutsaklık 2) Yer tutmak

Captivated animals in Zoos. Tutsak hayvanlar Please occupy my desk by putting my purse.
Sıramı tut.

Occupation: meslek(uğraşı)(meşguliyet)
Traditional Cümle başı TO şablonu
Conventional
Customary Kesinlikle Mak mek için çevirisi olmalı
=in order to
geleneksel =so as to

To decide what kind of lessons you take, you

need to consult your teacher.

Alacağım derslere karar ver mek için

hocana danışmalısın.

Senaryo:

Genelde ana cümlede -malı -meli modalı

görülür.
 19

Should/ought to/had better/must/have

to/need to

Yada

It is important/essential... gibi kalıplar görülür.

Deciding what kind of lessons you take can

help you advance better.

Ne tarz dersleri alacağını belirle mek sana

daha iyi ilerlemende yardımcı olabilir

Yani

Cümle başı Gerund çevirisi: MAK MEK

İnfinitive çevirisi: MAK MEK İÇİN

Change Pazarlık yapmak

Alter
Shift Negotiate: ulusal düzeyde: temasta bulunmak
Modify Bargain: pazardaki pazarlık
Switch
Revolutinize
*

Exchange: bir şey ile değiştirmek(değiş-tokuş)

(2): aktarma(metro...)
Take over: devralmak/ ele geçirmek Establish
Set up
Found
incorporate(2) 2) içermek
İki nesne alan fiiller Nadiren-zar zor-güç bela

Allow sb to do smt
Permit sb to do Rarely
Enable sb/smt to do Hardly
Encourage sb to do Barely
Force sb to do Scarcely
Drive sb to do Seldom
Persuade sb to do smt Sparsely
Get sb to do smt
Tell sb to do smt
 20

I hardly wake up early.

Bunlar oldugunda cümlede not varmış gibi

(yani olumsuz) çeviri yapılması işi kolaylaştırır.

(*)
Çeviri sorularında !!!!
Yeterli
Mean + Gerund anlamına gelmek Enough
Mean + Inf. Kast etmek (genelde Sufficient
Decent
olumsuz görülür (I didn’t mean to ....)
adequate

Earning 20000 dollars in a month means having a

good quality life.

Yesterday I didn’t mean to hurt you.

Yesterday I didn’t mean to say that I hate you.

Show off:: caka satmak/ hava atmak Present

1) Existance-presence: mevcut, var olma
2) Sunmak
Presentator
3) Gift(hediye)
Remember: hatırlamak, Conduct
1) Behaviour
2) İletken/iletkenlik: conducter materials
HATIRLATMAK: 3) Carry out

Remind
Recall
Evoke
Gather grubu İsyan grubu
Assemble / assembly: meclis
Convene Rebel
Come together Uprising
Meet Upheaval
Munity
Assembly line : montaj hattı riot
Lucrative: karlı/profitable Stress
1) Türkçedeki stress
2) Vurgu yapmak (stres out)
Adhere: yapışmak/yapıştırmak =stick
Adherence: yapıştırıcı
Adhere to smt: bir şeye bağlı/ilişkili olan
 21

Elemanlar ( Relative Clause(Adjective Clause)

& Noun Clause yaptıran kelimeler)

That
Which
Who
Whom
Whose
Where
When
Why

What
How
Whether
.
.
.

Kırmızı olan elemanlar RC/NC ortaktır.

Siyah olanlar sadece NC

Ayırt etme yöntemi: (shortcut*)

İsim + ELEMAN= RC
Fiil +ELEMAN= NC*

RC & NC temel farkları

1) Çevirisel fark

2) Tense soruları bazında fark

RC ise zaman uyumu olmak zorunda değldir

Ex: Ronaldo, who scored two goals, has won

the troopy.

Ronaldo, who scored two goals, --- 3 children.

a) had
b) has
 22

NC ise uyum %90 aranır.

Past girdiysen past çık

Present girdiysen present yada komşusu
future çık.

S V that S V O

Ali has said that he ---- come to the party.

a-will
b-would

*****

İngilizcede ACAK ECEK anlamı veren kelimeler Zorunluluk/gereklilik grubu

Will Necessity
Would Must* ( this is a must)
Be going to Obligatory
Shall Mandatory
May Compulsory
Might
Could(may)
Be likely to XXXX arbitrary: keyfe keder
Be to

Bir tense ve fiilimsi sorusunda, Soru kökünde

Be fiili ardından gelen to v1
mak mek için şeklinde değil, sadece
mek çevirisi ile çevrilir.
My main aim is to go abroad.
Cümle başı
to v1
in order to v1
iki boşluk yan yana verildi ise muhtemelen şu
mak şablon doğru cevap çıkar.
Asdbashdbhjsahdıjshkajd ---- ----
asdasuyhdghuhsahdıushuıdhsuıd
İlk boşluk: Passive tense(modals)
İkinci boşluk: to dizilimleri
On Monday hangi zaman ifadesi oılabilir?
Soru kökü past ise past
Future ise future
On Mondays: Present

so as to v1
 23

in an attempt to v1

ile başlıyor ise, çeviri mak

mek için şeklinde yapılır ve
ve ve ve, ana cümlede bir
MALI MELİ modalı
aranmalıdır.
Peşinden gitmek
Kelime sorusunda(sıfat ve Çok istemek
isim sorularında) gözler kovalamak

tamlama arasın!!! Sana dedicate-commit-endavour-pursue-chase-

lütfetmiştir. follow-trace

Tamlama nedir?

İsim ve sıfat tamlamaları

Sıfat isimden önce gelir

Şablon:

---- isim
Sıfat ----

---- fireworks display

Azalış grubu
Artış grubu

Decrease x increase
 24

Rise Decline
Raise shrink
İncrease Diminish
Boost Descend x ascend
enhance Reduce
Go up Dwindle
Augment Lessen
Grow lower
advance Fall
Ascend Go down
Escalate (escalator) Downfall
Lift discount
elevate Abate
Mitigate
Skyrocket
Climb
jump
Swell(şişmek-büyümek)
Cümle başı gelen Ving-v3-* (reduction)
About: alakalı-hakkında- formlarının çevirileri.
ilişkin-yönelik
Reduction formu cümle başına gelebilir. Bu
durumda aşağıda şablonda virgülden sonra
As to gelen ismi anlatmaktadır.

As for Ving(act) ----------------, SVO

AS REGARDS
Regarding
Knowing her house pretty well , Ali could
Corresponding to easily find the building.
*
Related to = Ali, knowing her house pretty well , could
easily find the building.
Concerned
= Ali, who knows her house pretty well , could
concerning easily find the building.
With regard to
With respect to Onun evini oldukça iyi bil EN Ali evi kolaylıkla
 25

bulabildi.
Towards(2)!!!!!
Conform(ing) to
V3(pass) ----------------, SVO

Constructed in 2000, the building is still

robust.

=the building, constucted in 2000, is still

robust.

= the building, which was constucted in 2000,

is still robust.

Bu şablonun olması için Ving/v3 fiilimsileri ile

virgüğlkden sonra gelen özne arasında NASIL
SORUSUNA CEVAP ilişkisi olmak zorundadır.
Aksi halde Ving/v3 Gerund yada başka bir yapı
* da olabilir.

Cümle başı Gerund: (mak mek diye çevrilir ve

cümlenin öznesi konumunda olur.)
Cümle başı Reduction ise: genelde -an -en
olarak çevrilir ve cümlede sıfat olarak görev
yapar.

Knowing English well is so important today.

(gerund)

Correspond: haberleşmek
Make up for Correspondant: muhabir
Compensate for Corresponding to: ilişkili alakalı

Telafi etmek-hata gidermek

Kıyı-sahil
Resilience: dirayet Beach
111111111****) bir olaya Shore
Coast
karşı bağışıklık kazanma, Coastline
alışma- *
2: flexibility: elastikiyet
Horizon: ufuk(enine)
Kesinlikle-tam olarak gurbu Vertical: dikine
 26

Certainly
Definitely
Exactly
Absolutely
Accurately

*Certain(2): 1) belirli
2)kesin
Finite: sonlu
Beklemek-ummak İnfinite: sonsuz

İnfinitive: sonsuz
Hope
Expect
Anticipate
envisage
Be plagued with: Would (4)
Be afflicted with
Suffer from Soru kökü past ise:
1)used to: past
Sıkıntı yaşamak 2) will: past
Başına bela olmak would have v3: past

Soru kökü present ise(unreal)

3) unreal would’u: present
4) varsayımsal kesinlik: present

IF synonyms
If
Providing (that)
Provided (that)
As long as: dığı sürece
As if = As though
çevirisi: -mış gibi
senaryousu:
1) genelde devamı past gider.
 27

So long as: dığı sürece Ancak bu past one tense back

past’ıdır. Çünkü verdiği
On condition that meaning %90 UNREAL dır.
Only if*(inversion)
When* sadece present tenselerde iken if olur. Fall

You smell as if you fell(v2) to a garlic

farm.

2) Boşluk öncesinde şu fiillere

bayılır.

Seem
appear
Look
Behave
Act
Sound

She acted as if I broke her heart.

 Cümle başında kullanılmaz.!

exception: cümlenin
devamında ‘not enough’
gelirse kullanılır. Bu şekliyle
anlamı şuna dönüşür:
Sanki tüm bunlar yetmezmiş gibi.

--As if-- these weren’t enough,

Ahmet got also a cureless cancer.

 Bu durumlarda genelde ikinci

cümlede ALSO grubundan bir
kelime kullanılır.

Even if:
 28

Çevirisi:

1) -sa bile

2) -e rağmen
*even if genelde ALTHOUGH anlamı ile
kullanılır. Ve bu sebeple cümleler arasında if
uyumu görülmek zorunda değildir.

*gerek if gerek although anlamı olsun,

sonuçta zıtlık aranır.

*Zıtlık için verilecek senaryolar geçerlidir.

İçinde EVEN geçen her şey

ZITLIK verir.

Even so
Even after
Even when

Unless:

Çevirisi: -madıkça, -mazsa

İf (not)
 29

Senaryosu:

Unless SVO, SVO

SVO Unless SVO
Bağlaç cümlesi olumlu
Ana cümle OLUMSUZ

*özellikle cümle tamamlamada ana cümle

olumus ise dikkat.

Unless they offer the amount that I

pursue, I will decline their proposal.

*** Olumsuzdan kasıt illa ‘NOT’ görmek

değildir. Olumsuz meaning verebilecek
şeylerde olabilir.

İmpossible,
unhealthy,hard

** kategori olarak ZITLIK dır.

Otherwise
Or else
Or(2)
In case:
Çeviri: aksi hale

Çevirisi: -sa diye, -.. olma Senaryo: devamında modal

ihtimaline karşın sever, will-would’a aşıktır.

Senaryosu: Devamında
 30

FELAKET, ana cümlesinde Luckily we came across with a

TEDBİR police officer, otherwise, we
couldn’t get out of the bank.

In case of emergency, get

your first-aid-kit ready.

Without(2)

1-olmadan

2- unreality açtığında
‘olmasaydı’ şeklinde
çevirlebilir.

UNREALITY açtırabilen bir kelimedir.

Without the oxygen, we

wouldn’t breathe.

Cannot breathe X
Birbirine bayılır: Whether(2)

Cümle başı if, ikinci cümlede 1- İster... ister diye çevrilir. Or

then (not)’a bayılır.(bağlaç)
Whether you hide or run away, I
will find you.
 31

If SVO, then SVO

İster saklan, ister kaç, seni
bulacağım
Cümle başı Just as, ikinci
cümlede SO 2- ıp ıpmadığı diye çevrilir. (NC)

Just as SVO, so SVO I don’t know whether I will vote or not for
the following elections.

Ancak bunlar olsa da olur

olmasa da olur.
Inversion: ( devrik yapı) Bebek-çocuk grubu

1) Cümle başı inversionlar: baby

Kid
Eksiklik-noksanlık-olumsuzluk ile başlanırsa, Child
ya ana cümle yada bağlaç cümlesi devrik
yapı olmalıdır. İnfant
Toddler
Only-no-never-not- Juvenile(hayvan)
offspring
Devrik kısım sanki soru soruluyor formunda
yazılır, yardımcı fiil başa alınır ancak soru işareti
gelmez.

Will I come with you?

Only if you accept my offer, will I come with you.

if you accept my offer, I will come with you.
I will come with you Only if you accept my offer.
(devrik değil)

Not only.. but also

No sooner had the teacher left the class, the students

started shouting.

No sooner did the teacher leave the class, the

students started shouting.
 32

Did the teacher leave the class?

Did you see them?
Had you seen them?
Have you seen them?

2) Cümle ortasi inversion yaptirabilen

kelimeler(opsiyonel)
So
Nor (neither..nor.. devrik yapmaz)
As

Önce bağlaç cümlesi Gerçekten-hakiki

çevrilmesi gereken bağlaçlar: Genuine
Literally
-zaman baglacları Very(2)
-if ve synonymleri Accurate
-given that/considering that*

Math is my very field in my

research.

Kızılay is teh very center of

Ankara

Set off If’ten sonra may grubundaki could

Set on
Set about
yasaktır. Bu demek oluyorki if ten
sonra gelen could past yetenek
Set out couldudur. Bu durumda unreal
olarak ele alınmalıdır.
Bir şeye girişmek-başlamak-
yolculuğa çıkmak
 33

Referans ‘SO’su: Baglac sorusu çözerken şu 4 şeyin

altini çizmeyen bizden değildir:

Sıfat
Are you hungry?
Zarf
Yes I am
Quantifier(miktar ifadeleri)
zaman
Do you love me?
Yes I do

Will they come with us?

Yes they will

So’da bu yardımcı fiillerin yaptığı işin aynını

CÜMLE BAZINDA yapar.

Ahmet: We are going to

Marmaris this weekend.

Mehmet: So do we.
BECAUSE GRUBU SONUÇ GRUBU
Anlamları: bu yüzden, bundan
4 adet kendinden kelime dolayı, böylece

Soru çözümlerinde kafan bu

çeviriler yasaktır.
Because
Sebepsel, iş yaptırtma mantıgında
Since çözzülmeli.
For* Gidip bağlaç cümlesine’sen ana
As cümlenin sonucu musun?’ sorusunu
sorman lazım.
 34

So*(fantboys)
3 adet that ile biten Therefore
As a result
Now that: madem ki Accordingly
Seeing that(seeing as): Thus
in that: ması bakımında Hence
As a consequence
2 adet göktaşı Thereby*(ardından SVO almaz)
That’s why
inasmuch as Consequently
on the grounds that For this reason

Bu grup ardından direkt fiil ile başlayabiliyor.

Eşya İyi geçinmek
Get along (well)
Go along
Goods(düzensiz çoğul) make up with(barışmak)

Thing
İtem
tool
Appliance
Gadget
Property
Estate (emlakçı: real estate agent)
Commodity
merchandise
İddia etmek grubu
Suggest
Contend
Allege
Assert Söylemek
Claim
argue that
İddia etmek
suggest that Tavsiye vermek
Muhtemelen grubu İndispensable: ELZEM: çok gerekli
Dispensable: gereksiz
Possibly
 35

Probably
Maybe
Arguably
conceivably
Bu esnada-eş zamanlı grubu 14. Soru(ikili bağlaç sorusu) (ikileme sorusu)
Ünite adı: Correlative conjunction
Meanwhile Önce çeviriye girme
At the same time
Simultaneously Önce şunları yap:
Contemporarily
1) Önce paralel yapıları ara
At that moment
Paralel yapılar:

1-Both ... and ...(hem o, hem o-her ikiside)

Both ahmet and mehmet came with me.

2-Either ... or ...(ya o, ya öbürü-ikisinden

biri)

Either Ayşe or Öykü stole my pen.

Ya ayşe ya da öykü kalemimi çaldı.

3-Neither .. nor ..(ne o, ne öbürü-ikiside

değil)

Neither Russia nor Ukraine attacked to

Turkey.
Ne rusya ne de ukrayna türkiyeye saldırmadı.

4-Not only ... but (also) ... (sadece o değil,

aynı zaman diğeri - her ikiside)

*eğer cümleye bununla başlanırsa

inversion yapı olmalı(devrik)

Not only ahmet ,but also mehmet came

with me.
burda devrik olmadı çünküğ SVO formu
 36

gelmedi ardından)

Bunun türevleri:

Not solely ... but (also)

Merely
Just
Purely

*also geledebilir gelmeyedebilir.

*ikinci bir alternatif olarak also yerine
cümle sonunda ‘too, as well’ de gelebilir.

Not only ahmet ,but mehmet came with me too

as well

Not only but also ve both and farkı:

Anlamsal olarak birebir aynıdırlar. Cümle ortasında
gelirlerse ikisi birbirine kırdırılabilir. Ancak cümle başı
boşluklu bir soru ise, not only devqamında devrik
almalıdır.

Not only will they assist us during the tough times, but
(also) they will provide money. (devrik)

Both they will assist us during the tough times, and they
will provide money.

They will both asssists us and provide money.

5-Not ... but ... ilki değil, ikincisi-sen değil

öbürü
(not Ahmet, but mehmet please come with
me) ahmet sen değil, mehmet sen benimle gel
pls.

extra:
(the more ... the more ...)

*The more the more kalıbı sadece SVO

alır.

The more SVO, the more SVO

 37

Anlamı: ne kadar ekmek o kadar köfte

The more you work, the more you earn

The more you protect yourself against

diseases, the less you catch them

*Bu kalıp sadece cümle başında kullanılır.

Buradaki paralellikten kasıt +,+ - -,- anlam

değil, bir tanesinden sonra TÜR OLARAK ne
geliyorsa, diğerinden sonra da aynı türden bir
yapı görülmelidir.

Both SVO, and SVO

Either adjective, or adjective
Neither noun, nor noun

*!*!*!

Wheher or paralel yapı

değildir!

2) That ile bitenlere bak

(bunlar paralel yapı
değil!)

sonra SVO görmek

zorundasın

so that
 38

such that
.
.
.

So that Only gurbu

Such that farkı Just
Purely
So adjective that
Such sıfat + isim(tamlama) that (kimi zaman
Merely
sıfat hiç gelmeyebilir, doğrudan isim de Exclusively
gelebilir)
Solely
Her ikisi de öyle ... ki anlamına gelir

She is so beautiful that I love her.

O kadar güzel ki ona aşığım.

She is such a beautiful girl that I love her.

O kadar güzel bir kızki ona aşığım.

 Such genelde a/an’e bayılır.

UYARI: kural so adjective /

adverb that diyor. Ancak
dikkat edilmelidir ki, adj/adv
sonrası gelen bir prep
tamamen çeldiricidir, yok
hükmündedir!!!!!!

****Ayşe is so beautiful
among the other girls in the
class that we belong to that I
love her.
 39

Body:
Şu 3 bağlacın çevirisi
önceliklidir.
Vücut
Ceset Zaman b
Cisim İf b
Given that/considering that
Kitle(insan topluluğu: mass)
SVO zb SVO

Önce kırmızı sonra siyah

TÜM YÖNLERİYLE SO THAT: Amaç grubu:

1-ikileme baglacı olabilir So that

İn order that
So adj/ adv that: öyle .. ki For fear that(olumsuz)
Lest(olumsuz)

2- bitişik so that (sponsor

anlamı budur) He put the big stone on the
papers least they may fly.
Bu anlamında AMAÇ bağlacıdır.

SVO so that SVO

Kırmızı cümle siyah cümlenin amacını

bildirmelidir.

Çevirisi: -sın diye, böylece, mak mek için

Senaryosu: Genelde akabinde modal sever,

can-could’a aşıktır.

in order that ile synonym dir.

Ahmet you should zoom in the page so that

you can see the writing bigger.

****3- so that bazen SONUÇ grubu olarak ta

bir CÜMLE ZARFI olarak çalışabilir. Aslında
yakalamak zor değildir çünkü zaten SO bu
 40

gruptandır ve tıpkı cümle zarfının istediği gibi

bu durumda öncesinde virgül (nok. İşareti)
alır.

Aynı SO mantığında çalışacaktır.

As a result:= therefore sonuç CZ İçinde EVEN geçen her

As a result of:=because of sebep EDATI bağlaç zıtlık bağlacıdır.
PEKİŞTİRMELER

Bir cümleye verilen ‘Ben de’ ‘o da’ ‘Ahmet de(?)’ gibi

pekiştirme tepkileridir.

İki çeşit pekiştirme vardır. Birinci cümle sonunda

yapılan, diğer cümle başında yapılandır.

Olumlu ve olumsuz pekiştirmelere göre farklı

kullanımlar vardır

Cümle sonu olumlu: (too,as well)

We will go to Marmaris this summer.(olumlu)

Olumluya pekiştirme yapacaksın: (too, as well)

We will go there, too.
We will go there, as well.

(It’s) nice to meet you.

Me too X
nice to meet you too.

Cümle sonu olumsuz: (either)

It’s not nice to meet you.

It’s not nice to meet you either

I haven’t paid the salary of my workers.

I haven’t paid the salary of my workers, either.

Cümle başı olumlu: SO (diologue soru tipinde test

edilebilir!!!!!!!!!)

Burada dikkat edilmesi gereken nokta aynı yardımcı

fiili kullanmaktır.

I love you.(present simple)

So do I

I have completed my hw. (present perfect tense)

 41

SO have I.

I am so happy.(Be fiilinin 1. Hali)

So am I.

I was so happy
So was I.

Cümle başı olumsuz.( nor,neither)

I don’t love you

Nor do I.

I am not happy.
Nor am I

Yaymak-salmak grubu Ertelemek grubu

Emit Put off

Release Put aside (2) --- 2: bir kenara ayırmak(save)
Send off Delay X decay: çürümek
Give off Postpone
Disseminate* hang

The gas is expelled from the athmosphere

Passion Araya sb/smt alan phrasal verbs

Ambition
Pursue Normal kullanımla arasında bir fark yoktur.

Hırs tutku The court accused of Trump revealing the top

secret information to the media.

= The court accused Trump of revealing the top

secret information to the media.

Don forget to pick up the children from school.

Don’t forget to pick the children up from school.

Can you pick me up please?

= can you pick up me please
Modest=humble: mütevazi Üretmek grubu

Produce
Provide(2)
Manufacture
Yield
Create
Generate

Temin etmek Redddetmek geri çevirmke

 42

Provide Reject
Elicit Refuse
allocate Turn down
Zıtlık bağlaçları
Although
Though*(deli though, istediği yerde gelir)
Even though
Even if
Much as
While(3)
Çeviri: e rağmen

*Senaryo: bunların altını çizmeyen bizden değildir.

Sıfat
Zarf
Quantifier
Zaman

Although most of the students understood

what teacher said, some of them still had
question about the subject.

Although Ali is clever asdbasdhashhdhjsjdasd,

He couldn’t pass to the next class.

*Özellikle şu kelimeler zıtlık sebebi olabilir. Altı

çizilsin:

Still
Even
Only(yada only grubu)
Especially
Fundamentally
Chiefly
Primarily
Most notably

*İhtimal modal grubu zıtlık bağlacını sever

 43

Edat zıtlıkları(bir edatla

However GRUBU
bitmeli)

İn spite of However
despite Nonetheless
Nevertheless
Even so
Still(!)
On the other hand
On the one hand
But*
Yet*

Still: eğer CZ pozisyonunda ise however

olarak okunmalıdır.

I warned you zillions of times that you should

learn English, still, you even haven’t started
to learn alphabet.

Colleague İntuitive: sezgisel

Counterpart(2) –2: Cognitive: bilişsel
copy/duplicate/implicate

Engellemek: Big grubu

Hinder Big
Enormous
Prevent Huge
İnhibit İmmense
Giant
Curb Gigantic
Hamper titanic
Restrict major
massive
restrain great
 44

limit outsized
large
block wide

A-B grubu:
İncome Rakip nesne/özne isteyen bağlaçlar

revenue Ronaldo & Messi

Ankara & İstanbul

ZITLIK AB leri

Whereas: iken
While(2): iken
In contrary: tam tersine (CZ)
On contrast
On the other hand
On the one hand
In contrast
On the contrary
Contrary to*contrary to pupolar
belief
Unlike(edat)

Paralellik AB leri

Just as*:
Similarly: benzer bir şekilde
Likewise: benzer bir şekilde
 45

Similar to(edat):
Like(edat):

Whereas kıyaslama yapar.

I have twenty dollars,

whereas he as 10.

While America have lots of

immigrants, there has been
endless crisis about them for
years.(While burda whereas
değil ALTHOUGH olmuştur)

*Bu grup referans zamirleri

SEVMEZ. Tokat sebebidir.

---- ashjdbjhasbdhasbhds,
they askljdnjklsadjksdjkls

Like his father, Ahmet smokes.

Unlike his father, Ahmet

smokes.

In spain, there is bull

competitions. Similarly, in
Canada, there is ox races.
 46

While(3) Just as!!!!!!!!!!!!

1)Although 1) Tıpkı ... dığı gibi %90

2)whereas
3)When Just as cümle contextinde
abartılı bir şekilde
benzerlik(her iki cğmlede
synonym kullanımı, aynı
modal, aynı ögeler)
kullanarak iki event’iş
birbirine benzetir.

*Just as rakip almadan da

A-B bunu yaptırabilir.

2) Tam da yapıyorken(vurgulu
while) %10

Zıtlık habercileri:
Ek olarak grubu: +1 grubu
Still
Even
Only(yada only grubu) Edatlar:
Especially
Fundamentally
Chiefly
Primarily
Besides*
Most notably İn addition to
*İhtimal modal grubu zıtlık bağlacını sever Along with
As well as
Apart from
Aside from
 47

Cümle Zarfı ler:

Besides*
In addition
Moreover
Whatsmore
Furthermore
More
Also

Senaryo: +1 masaya yumruğunu

vurma mantığı. Aynı dozajda bir bilgi daha
vermelidir(olumu ise + 1 olumlu, olumsuz
ise +1 olumsuz)

Ali speaks English. In

addition, he speaks Italian.

Ali is alcoholic. He is also

addicted to drug.
Örnek verme grubu: Yani grubu:

CZ:
CZ:
For example Namely
For instance That is
Top illustrate İn other words
i.e.

Edat: senaryosu: önceki cümle ile

 48

sonraki cümle birebir aynı

Such as şeyden bahsetmeli!!!!!!
Like
*genelde hemen öncesinde
*such as: çoğul bir zor havuz dışı bir kelime
kelime(KATEGORİ) gelir, görülür.
ardından o kelimenin
(kategorinin)örneğini verir
We use coal for domestical
purposes. That is, It is used
in our homes.
We have some lessons such
as English, Turkish.

*Çoğul kategoriyi Tek bir

örnekle anlatabilir karışma.

We have some beverages

such as coke. (doğru)

*Such as kategoriyi araya

alarak anlatabilir:

We have such lessons as

English, Turkish.

Such as GENEL ŞABLON:

 49

1) KATEGORİ such as
ÖRNEK

2) SUCH kategori AS
ÖRNEK
Rather/instead (CZ) Aslında grubu

Ondan ziyade/... nın yerine

CZ
Rather than/instead of/in place
of(edat) Actually
İn fact
Cümlede ALTERNATİF
İndeed
aranmalıdır.

We will go to Marmaris *bir önceki söylediği şeyin

rather than Bodrum.
Gizli Zıtlıklar
Aslında ve Rather grubu
çakma zıtlıklık. Cümlede bir
zıtlık havası esecektir.
başka bir yüzünü(sen yanlış
biliyodun, aslında o işin
doğrusu bu)
Bağlaç sorularında Boşluk
öncesinde:

1) And var ise

Askjdbahjsbdhsabd, and ----

Öncelik
 50

THEREFORE(SONUÇ)
GRUBUDUR.

2) BUT / YET var ise:

Ajhsbdhasbdhs, but ----

However grubu
Yada
Çakma zıtlıklar(rather-actually)
About: alakalı-hakkında-
ilişkin-yönelik

As to
As for
AS REGARDS
Regarding
Corresponding to
pertaining to
conform to

*
Related to
Concerned
concerning
With regard to
With respect to
Towards(2)!!!!!
 51

Şu iki bağlaç grubu ardından MODAL sever:

Bağlaç soruları çözerken 3
yıldızlı grup:
1) So that grubu(can-could’a aşıktır) SEBEP*
2) Otherwise grubu(will- SONUÇ*
would’a aşıktır)
ZITLIK*

Çünkü Bağlaç sorularının %90’ının cevabı bu

üçü olur.
No matter yapısı
However ne zaman cümle
Not matter + wh BAYILIR. (what-who-how-whether)
başında gelebilir?
No matter how hard it is, I will pass this exam.
However cümle başında geliyorsa CZ değildir.

Bu durumda no matter how yapısı ile eşdeğerdir.

However + adj/adv

However hard it is, I will pass this exam.

İş-meslek grubu Yalın such kullanımı

Job Bu such yapısının doğru cevap olabilmesi için,

Profession ardından gelen kelimenin 2. Kez geçiyor olması
Occupation gerekmekte(yada synonymi) öncesindeki cümleye
Vocation referans etmesi gerekmekte.
Post Çünkü anlamı: Bu tarz, bunun gibi.
Counterpart/colleague: meslektaş-iş arkadaşı
+I have financial trouble these days.
-I don’t have such problems.
Şıkalrda hem like hem such as Önlem-tedbir
var ise, such as elenir.
Precaution
Such as: örnekleme
Measure
Like: 1) örnekleme action
3) gibi
Every / all / whole farkı Some / any farkı
 52

Everywhere
Everywheres X

Everybody
Everybodies X

Every + tekil
All + çoğul

Every car
All cars

Whole: tüm demektir, bir şeyin bütününü

anlatır. ardından tekil gelir.

Ama başında (the-a)

The whole world

As....as kalıbı Compare: kıyaslamak

Superlative: en süperi
Anlamı: kadar demektir. Comparative
yapmanın bir başka yöntemidir.
Plant: bitki
Şablonu: as + adj/adv+ as
Plant: dikmek-ekmek-
This factory produces as high amounts of gömmek-yerleştirmek.
products as factory B.

B fabrikası kadar çok miktarlarda ürün The bomb has been

üretmektedir.
planted.
I am as tall as you.

*ardından %90 isim alır ancak SVO almaz The term was coined in 1938.
diye bir kaide yoktur.

I earn as much as you earn.(SV: cümle)

I earn as much as your earn.

-*-*-*-*-*-

SO .... as nedir?
 53

‘So .... as’= negative ‘as .... as’

So + adj/adv+ as

Cümle olumsuz olmak zorunda.

I am not as tall as you (doğru)

I am not so tall as you (doğru)

I am so tall as you(yanlış)

Superlative olması için bir Scholarship: burs

gruptan EN seçilmelidir.

Comparative olması için cümlede

sadece ve sadece iki şey
olmalıdır.
Follow grubu
Bağış-vermek-dağıtmak
follow
Endavour
pursue Hand out
commit
chase
Donate
strive Grant
trace(izini sürmek) Give away
*s

İngilizcedeki OLUMSUZLUK ön Praise

ekleri (negative prefixes) Compliment
-in
övgü
-un
-dis
-mal
-ex

%95
Fairly(2) Can’t help: yardım etmek demek değildir.
 54

= kendini alamamak anlamına gelir

Oldukça ve adil bir şekilde.

I can’t help laughing.
Destroy grubu(mahvetmek-yok FANTBOYS: kısa kısa kelimeler
etmek-ortadan kaldırmak-öldürmek)
Neden böyle bir grup var?
Destroy
Ruin(2) 2)isim: harabe Çünkü bu arkadaşlar ortak özne
Demolish alabiliyorlar ve hepsi cümle
Erase ortasında geliyor.
Vanish
Wipe out For
Root out And
Wipe off Nor
Clear off Then
Eradicate But
Remove
Or
Perish
Terminate Yet
Pull down So
Spoil(spoiler verme, benim keyfimi bozma)
Annihilate
Exterminate
Sweep away
Bring down

Kill
Do away with
Do in
Perish
Damage(zarar verir)
Make away with
Bağlaçlar ile yapılan kısaltmalar:

Reduction yapılabilecek bağlaç grupları:

 55

1) Zaman bağlaçları
2) If bağlaçları
3) Sonuç grubu(therefore-
thus)
4) Because grubu
5) zıtlık

*Bağlaçlarda reduction yapılması için öznelerin

ortak olması şartı vardır.

* Kısaltma yine ALFABE elemanları kullanılarak

Act/pass bilgisine göre yapılır.

Zaman bağlacı kısaltması örneği: while-when

While you come home, do not forget to buy
yoghurt.

While coming home honey, do not forget to buy

yoghurt.

Şart cümleciği kısaltması ör: if grubu

If Ahmet is waken up early, he can be angry.

If waken(v3) up early, Ahmet can be angry.

Ahmet erken kaldırılırsa, sinirli olabilir.

Kısaltmanın bir ileri hali: Bağlaçta atılıyor.

Waken up early, Ahmet can be angry.

Bu durumda V3/Ving şeklinde kısaltılan bu

cümlecik reduction kısaltması ile aynı olacaktır.
İhtiyaç duyulduğu takdirde yukarıda sayılan
bağlaçlardan uygun olan bir tanesi ile de
çevrilebilir. (istenirse hala reduction halindeki
gibi sadece -an -en ile de çevrilebilir)

Waking up early, Ahmet can be angry.

Kalktığında(when)
Kalkarsa(if)
kalktığı için(because)
 56

Because of grubu: With a view to

İn a bid to
Because of
Owing to Bunlar in order to/so as to/in an attempt
Due to to kelimelerinin synonym’i dir. Ama farklı
olarak ardından isim alır.
Thanks to

As a result of
As a consequence of
By virtue of
With*
İn view of
Respect(2) 14. soruda(ikileme sorusu)

1) Saygı Şıklardaki RATHER/THAN elenmelidir.

2) Aspect(açı, yön, yol) Çünkü rather than arasına
bir şey ALAMAZ:
İn many aspects: pek çok yönden
İn many respects: pek çok yönden

Besides / beside Near grubu:

Besides: ek olarak( hem CZ hem EDAT)(+1 grubu)
Near
Beside: near
Next to
Close to
By
Beside

Proximity(yakınlık)
Nearby-vicinity-around(civar)
About: alakalı-hakkında- İn the event of= in case of
İn the event that= in case
ilişkin-yönelik
 57

As to
As for
AS REGARDS
Regarding
Corresponding to
pertaining to
conform(ing) to

*
Related to
Concerned
concerning
With regard to
With respect to
Towards(2)!!!!!
Some .... others....
Normalde için anlamını for+isim ile veririz. Ve to+isim
-a -e (yönelim) anlamında kullanılır. From....to.... kullanımı:
(from....through.... çeviriside aynıdır)
Ancak****

To+isim kullanımının için gibi kullanıldığı yerler vardır. ... dan ... ya

Tepeden tırnağa= from top to toe

Özellikle ‘önemli grubu’ bu
şekilde kullanılır. From A to B.

İmportant
Vital
Crucial
significant

The oil is vital to Syria.

It is important to me!
 58

To ‘ nun bu şekilde kullanıldığı

daha pek çok grup vardır.
Sınavda için anlamına(amaca)
ihtiyac duyulduğunda öncelikle
FOR’a gidiniz. For’un sağı/solu
yanlış ise TO’nun da bu özelliği
hatırlanıp denenmelidir.
those şablonu: Fond of
Keen on
those verip ardından ya RC ya da reduction
ile onu anlatacaktır. Be into
Do you know those coming with me? Enjoy
Do you know those who come with me?
like
Do you know those chosen by the juri?
Do you know those who was chosen by juri?
Sevmek-hoşlanmak-düşkün
olmak

I am into reading.
Sahibiyet With’i: During / along farkı

Her ikiside BOYUNCA demektir. Ancak:

A country with 20 million population:
During: zamansal boyunca
20 milyon nüfusu olan bir ülke. Along: mekansal boyunca

Bu kullanım RC ve Reduction ile ilgili bir istisnadır. During the WW II

Sadece HAVE fiiline özel yapılabilir.
Along the WW II x
A country which has 20 aasljkdjasd
A country having 20 ashdjsahdjık
A country with 20
During the street, we walked together X
Along the street, we walked together.

Boyunca anlamını başka neler verebilir?

----Through!!!! (joker: hem zamansal hem

mekansal)
---throughout
---accross (çapında- da de)
---all over (the world) (çapında- da de)
 59

---in the world

On alan phrasal verbs ler ile ilgili bir not: Engage in/with

1)nişanlanmak
Depend on
Rely on

On / upon zaten doğrudan synonymdir. Yani Devam anlamları hep nmişandan türer:

On da alabilir upon da alabilir, her ikiside yoksa OVER Nişanlanınca:

alır.
Meşgul olmak

On > Upon > Over

Dahil olmak
Paylaşmak

2)cooperate with

Ya in(%90) yada with

İnto alan yapılar: Date back (from)
Trace back (from) + to ZAMAN
---İnvestigate grubu:-araştırmak-soruşturma
quest Go back (from)
inquiry
scrutiny + into sth Date from da doğru.
study
investigation
research
survey(2) inceleme-anket

forensic officers started an scrutiny into the

case

--- insight into

study into smt
work into smt

insight: kavrama-anlama

insight into smt: birşeyin iç yüzünü anlamak-anlamaya

çalışmak

--- Transform st into/to smt

Convert smt into to smt
Translate into smt
Passage:
Dalga geçmek
 60

1) metin
2) geçit
Laugh at
Scoff at
Mock
*
EVRENSEL BİR KURAL:
Tag questions:
Edattan sonra isim
Bağlaçtan sonra SVO (bazen S olmayabilir, bazen O
olmayabilir.. Ama muhakkak V olmak zorunda) You are with us, aren’t you?

Anlamı: değil mi? Di mi?

Yöntemi: yardımcı fiili bul, olumsuzunu al.

You can speak English, can’t you?

=right?
Arrive EDAT kullanımı!!!!! Ada(island) prep olarak on alır.

Arrive asla TO almaz! Ancak boyut olarak hafiftyen bir ülke gibi kalabalık
bir populşasyon olduğu durumlarda halen on da
kullanılabilir, ancak bu kez in de kullanımı olabilir.
Arrive= varmak(gelmek-gitmek)

I arrived --in-- Ankara.

a) To
b) İn
c) On
d) At

Arrive fiilinin kendi edatı YOKTUR. Devamında gelen

şey ne alıyorsa ona göre şekillenir.

I arrived --at-- airport.

I arrived --on-- the island.

Passive kullanımları yaygın olan kelimeler:

One-thirdf: 3 te biri
Be Located in(bulunmak)
Be Situated in(bulunmak)
Two-fourth: 4 te ikisi
Ankara is located in the middle of Anatolia.
Out of!!!!!
Be Based on

The movie is based on a true story.

Bu film gerçek bir hikayeye dayanmaktadır. I got 70 out of 100.
 61

Be Exposed to: maruz kalmak (nesnesi olsa dahi

passive yap)

Be Associated with: ilişkili olmak (nesnesi olsa dahi

100 üzerinden 70 aldım.
passive yap)

This is associated with You. The rescue team rescued 6

Be related to: nesnesi olur ama PASSİVE yap: out of 10 sufferers.
It is related to this topic.

Bu bu konuyla ilişkilidir. (çeviri avtive!!!!)

Recover: iyileşmek
Pull through: iyileşmek(hastalık / kötü bir durum Referans olmadan
atlatmak)
kullanılamayacak olan
kelimeler listesi:

THE
This
These
That(işaret zamiri olan that)
Those

Other
Others
Another

Such

Also
Notorious Figure çalışalım:
İnfamous
Figure:
Kötü namlı/kötü şöhretli
Bildiğin türkçe figür
Hitler 2. anlamı rakam sayı
shark
Figure out
1)understand
2)FIND
number anlamından geliyor:
Bir şeyi hesaplayarak bulmak
 62

Yetiştirmek-beslemek-büyütmek Kelime sorusu çözerken tamlamada

sorulacak sorular:
Bring up
Foster
Feed 1. İsim sorusu: NE?
2. Sıfat: nasıl?
Grow up: yetişmek-büyümek 3. Zarf sorusu(ly): nasıl bir şek.?
4. Fiil & phrasal verb: ne yapar?
I grew up in İstanbul.

 Fiil sorusu çözerken dikkat!!

Gerçektende cümlenin fiili mi
soruluyor, yoksa belkide infinitive
soruyor, belkide fiilimsi soruyor.
Express İddia etmek / söylemek /
1-hızlı (express cargo/express train) göstermek
2- ifade etmek
İddia grubu:
Suggest that
Claim that Claim
Say Contend
show Allege
Assert
argue that
suggest that

söylemek:
say tarzı kelimeler

göstermek grubu
Show
Demonstrate(2)
monitor
İndicate
Exhibit
Display
Point (out)
Manifest

İmply: ima etmek

İmplication: etki Come out
Come about
 63

Come around

Hepsi aynı alt metne sahip:

ortaya çıkmak
Long for: arzulamak-özlemek
Rule out:

Olumsuz bir meaning:

Reddetmek-fesh etmek-
ortadan kaldırmak-
istememek
Those şablonu:
Last: sürmek-devam etmek
Those genelde akabinde bir RC, reduction, sahibiyet
with’i ile devam edecektir.
It lasts forever.
I don’t know those invited(v3-reduction) to the party.

I don’t know those who(rc) have been invited to the

party.

I don’t know those with pink dress.

Benefit from use grubunda. Tense-modal-fiilimsi sorularında iki boşluk yan yana gelir ise,
ilk boşluk zaten passive gelecektir, ikinci boşluk ise muhakkak
TO ile başlamalıdır.

(TO altın kuralı: passive)

İki tane fiilimsi sorusunda

değil, solu tense-modals,
sağı fiilimsi sorusunda
geçerlidir.
Bir filimsi sorusunda v1 ne zaman doğru cevap
olabilir? İn order to şablonu araya
1) Ortak özneli bir And kanka vardır. Solunda
FOR alabilir.
modal + v1 diye vermiştir, devamında and v1
götürür.

You must call and invite him. (aslında: and you must
invite him) In order to reach to the
Moon.
 64

2) Help özel kullanımı:

Help ardından ya v1 ya to v1 alır. = aya ulaşmak için
3) Causative
4) Verbs of perception( X ) In order for the spacecraft
to reach to the Moon.
=uzay aracının aya ulaşması
için
CE / AD: milattan sonra
BCE / BC : milattan önce Highlight show grubu

Tahmin etmek grubu

Dwindle
Predict
Estimate
Azalış grubundan
Guess
Foresee
Forecast
Foretell
Foreknow
envisage

Ummak beklemek

Expect
Anticipate
Hope
Envisage

Bu kelimeler ile bir NC açıldıgında NC fiili future ister.

Hand down
Pass down Güçlü sağlam grubu
Nesilden nesile aktarmak
Strong
Hand down from generation to generation
Durable
Rigid
Stiff
Sound
robust
Set off
Rule out: Set on
Set about

Olumsuz bir meaning: Set out

 65

Reddetmek-fesh etmek- =depart=leave=take off

ortadan kaldırmak-
istememek-dışlamak Yolculuga cıkmak –
başlamak- girişmek

Embark on
entrepreneur: ELON MUSK

=GİRİŞİMCİ
Bölge mahalle grubu
Reading sorularındaki
Area
Region X religion: din
çıkarım soru kökleri
Zone
Field(çalıma sahası da olabilir)
District İt can be understood
Settlement
Quarter İt is implied
province
* İt can be inferred
My academic field
İt can be concluded
=academic discipline İt cen be deduced
Discipline(2) = alanm-saha-bilim alanı-spor dalı
*According to(ortaya karışık)
*We can learn from the passage that
Özellik grubu
Feature fiil olarak özeelliğe
Feature
Charachteristic
sahib olmak anlamında
Trait kullanılabilir.
Attribute(2) –2: hal,tavır,mizaç
Property(2)---2: mal-mülk

This device features

surrounding sound system.
Tür grubu
So
4 tane 4 harfli
Very
Kind Too
Sort
Type
form
Farkı:
 66

So ve very’nin + yada –
anlamda çok olduğu
context’ten anlaşılır. Ancak
TOO her daim – dir.

It is so hot
It is very hot
It is too hot (kesin olumsuz)

Minute (2) : Ufacık-minicik-minnak (bu anlamında ike

MAYNİÜT şeklinde okunur.) Boş it şablonu

1) İt + passive + that
2) İt + sıfat + to
Referans olmadan Cümle tamamlama nasıl çözülmeli?

kullanılamayacak olan C.T. en zorlu soru tiplerinden birisidir. Eğer

kelimeler listesi: konsantre değilseniz, algılarınız açık
değilse, yorgun iseniz ÇÖZMEYİN!

THE YDT’de 8 adet C.T. sorusu vardır. Eğer

bakacğınız yerleri bilir, şablon soruları
This tanır, bol pratik yapar, senoryalarda ÇOK
İYİ olursanız, 6-7 tanesi oldukça çözülesi
These sorulardır. Genelde bu soruların 1 yada 2
That(işaret zamiri olan that) tanesi YORUCU ve ZOR gelir.
Those Şu adımları izleyin:

1) Bağlaç tahlili, bağlaca iş yaptırtma

Other mantığı, önce SVO okumaları,
Others cümle traşlamaları (özneyi gördün
fiile git)
Another 2) FOCUS. İki cümlenin aynı şeyden
bahsetmesi gerekmektedir. Ama
şıklar zaten aynı focusmuş gibi
Such gözüken çeldiricilerle dolu olacaktır.
Dikkatli okunması gerekiyor!
 67

3) Referanslar!!!!!
4) Zamanlara dikkat! Elbette sadece
Also Zaman bağlacı ve IF şablonlarıda
%100 zaman uyumu olması
gereksede, genellikle zamöanların
tutmasını isteriz(zıtlıklar hariç.
Çünkü zıtlkık bağlacı ZAMANA’DA
zıtlık yapabilir)
****Özellikle HAD V3 gördüğünde
dikkat et, safiyesini bul!!!!

Some .... others....

Şablonu Zıtlık/kıyaslama(A-
Bunlar devamında -WH B) grubu çok sever.
sever(how da dahil)
Regardless of
irrespective of
*

Hardly Reading sorularındaki

Barely çıkarım soru kökleri
Scarcely
Rarely İt can be understood
Seldom İt is implied
İt can be inferred
Gibi kelimeler FOCUS almak İt can be concluded
adına çevrilecekse cümleyi İt cen be deduced
OLUMSUZ muş gibi çevir!(not
*According to(ortaya karışık)
var gibi) *We can learn from the passage that

Ancak çeviri sorusu ise, bu

 68

yapılamaz, nadiren olarak

çevrilmelidir.

I hardly visit my aunt.

Messi is a gifted player Ambitious: istekli-hevesli-

Gifted: allah vergisi hırslı
İlgilenmek-ele almak-üstesinden gelmek PEKİŞTİRMELER
deal with
cope with Bir cümleye verilen ‘Ben de’ ‘o da’ ‘Ahmet de(?)’
handle gibi pekiştirme tepkileridir.
tackle
address
treat İki çeşit pekiştirme vardır. Birinci cümle sonunda
take care of yapılan, diğer cümle başında yapılandır.

Olumlu ve olumsuz pekiştirmelere göre farklı

kullanımlar vardır

Cümle sonu olumlu: (too,as well)

We will go to Marmaris this summer.(olumlu)

Olumluya pekiştirme yapacaksın: (too, as well)

We will go there, too.
We will go there, as well.

(It’s) nice to meet you.

Me too X
nice to meet you too.

Cümle sonu olumsuz: (either)

It’s not nice to meet you.

It’s not nice to meet you, either.

I haven’t paid the salary of my workers.

I haven’t paid the salary of my workers, either.

Cümle başı olumlu: SO (diologue soru tipinde test

edilebilir!!!!!!!!!)

Burada dikkat edilmesi gereken nokta aynı

yardımcı fiili kullanmaktır.

I love you.(present simple)

So do I

Soru çözüm stratejisi
açısından biribirine benzer
soru tipleri:
Reading= Restatement
Roma rakamı= paragraf
tamamlama
Baglac=cümle tamamlama
69
I have completed my hw. (present perfect tense)
SO have I.
I am so happy.(Be fiilinin 1. Hali)
So am I.
I was so happy
So was I.
Cümle başı olumsuz.( nor,neither)
I don’t love you
Nor do I.
I am not happy.
Nor am I
Çeldirici şöyle gelir. Yardımcı fillerde oynama
yapar. Tekili çoğul yapar. Fiil’i durum yapar:
I am not happy.
Dialouge:
A:: askjdnolkjasdkjljsakjdkoıs
B: aolskdjoıasjdoıjsaıodjsa
A: ----- (I don’t appreciate Ayşe’s work. yanlışX)
A: ----- (I am not satisfied with Ayşe’s work. Doğru)
B: Nor am I
Çeviri soru tipi:
Çeviri sorularının kolay
olmasının sebebi
gördüğümüzü KESİNKEZ
aşağıda AYNI FORMDA
bulmayı beklememizdir.
Kısacası herşey tutmalı!!!!
(Of edatının yaptığı işe kadar tutmak
zorunda.)
 70

Çözüm adımları:

1) Özne tahlili

-Özne sade mi? Yukarıda sade özne

vermiş ise, aşağıdaki tamlamalı özneler
ELENSİN.

*People has good living standarts.

İnsanlar ....

-Özne tamlamalı mı?

*People in America has good living

standarts.
Amerikadaki insanlar ....

*3 ekstra bilgi elemanına dikkat!!!!!!

(RC, reduction,virgül)

People who lives in america has good

living standarts.

People living in america has good living

standarts.

People, living in america, has good living

standarts.

2) Yüklem tahlili

-Modal var mı?

-ACT/PASS ?
*passive yazılıp aktive okunanlara dikkat!

3) Bağlaç tahlili
 71

-Bağlacımız ne bağlacı?
-Bağlaç mı? Edat mı?

Despite the rain

Yağmur yağmasına rağmen

XXXXXXX
Yağmura rağmen DOĞRU

-an, -en EKLERİNE

dikkat! *3 ekstra bilgi elemanına
dikkat!!!!!!

An En gördüğün yerin altını çiz,

karşılığında 3 yapıodan birini ara.(kısmen
bazen edatla da ek bilgiyi verebilir)

-bağlacın yerini
değiştirir. Dikkat!
(128. Ders anlatısı)

4) Sıfat-zarf-quantifier-göze çarpan
yapılar(by + Ving=arak erek, from...
to... şablonu)

Soru kökünde bu adımların

hepsi aynı anda
uygulanmamalı. Sırayla!!!!
 72

*bazen fiili kasten yanlış

verir.

Fiil anlamından eleme

yapmamaya çalışın.
*Given that
*Considering that +svo

Given
Considering + noun

... dikkate alındığında

Restatement soru tipi: 1

2
Görünüşte çeviri sorusuna
benzesede(ingilizce den
ingilizceye çeviri gibi), soru
çözüm tekniği olarak çeviri
soru tipiyle ALAKASI
YOKTUR.

Burda birebir çeviri yapılmaz.

Bilgide oynama yapabilir.
Ama:

Bilgi ekleme
Bilgi çıkartma

Mantığı vardır.
 73

Tüyo: Önce cümleyi

anlamdan çıkartıp şık
elkemeye çalışma! Önce
aşiağıda altı çizilecek
listelerinin tutup tutmadığına
bak!

Baglaçlarda dikkat et
dörtlüsü
1- Sıfat(Superlative-comparative)
2- Zarf
3- Quantifier
4- ZAMAN
5-baglac !
Genelde elbette birebir
bağlacı verir, ancak bu soru
tipinde bağlaç değişebilir!
Olmayan bağlaç
peydahlanabilir!

Bağlacı anlam içine

gizleyebilir,
Yada anlamda oynayıp
bağlşacın karakteristiğini
değiştirebilir.

6-modal
İlla modal karsılıgı bekleme.
May’i, kelimeylede
anlatabilir.
Likelihood.
You say soru tipi:
En sonda verilen mizaç
cümlesi ışığında,
seçeneklerde o tonda bir şık
aranmalıdır.
Paragraf tamamlama soru
tipi: (130. Ders)
En zor soru tiplerinden
biridir. Sınavda sona
bırakılmaması gereken, kafa
dinç iken çözülmesi gereken
bir soru tipidir.
Önceliğiniz Şıkta yada
boşluğun hemen ardındaki
cümlede CÜMLE ZARFI olan
74
As far as I am concerned
So far as I am concerned
= to me
=as far as ı understand
Anladığım kadarıyla
Düğümleme= Akademik
metin yazım mantığı:
SVO . SVO
Mavi SVO kırmızının
focusundan devam
etmelidir. Yani verdiği bilgi
ile devam etsin!
Geleneksel ampüllere göre,
led ampüller daha az enerji
 75

soruları çözmek olsun. Çünkü harcarlar.

bunlar daha kolaydır.
Ana focus Geleneksel. A ?
Bu ve Roma rakamı soru tipi LED A?
DÜĞÜM mantığı kullanılarak
çözülmelidir. Cevap LED. Artıuk bir
sonraki cümle LED ile
Boşluğun hemen öncesindeki devam etmeli.
ve hemen sonrasındaki
cümleler altın değerindedir, Geleneksel ampüllere göre,
diğer kısımlarda RALLİ led ampüller daha az enerji
yapınız. harcarlar. Çünkü Led
ampüller asdnajkısndjnsa
*Cümlenin ortasında verilmiş
olan CZ2leri cümle başında
oku!!!!! (1) 20. yy pek çok
önemli gelişmelere
ev sahipliği
yapmıştır.
a) 20. Yy önemli
bilim
adamlarından biri
olan TESLA, o
deönemde edison
ile kıyaslanmıştır.
b) Tesla elektrik
diyotunu
bulmuştur,
einstein izafiyet
kuramıını ortaya
 76

atrmışitıur.

Zıtlık CZ leri, baglacları olay Roma rakamı soru tipi:

ögrüsü değiştirebilirler.
(gizli zıtlıklar da dahil) 5 düğüm atılacak. Düğüm
mantığı ile çözülecek.
Akademik metin yazım
mantığı devam!

*referansı çalışan cümle

yada CZ’si işini yapan
cümleler %95 doğrudur.

*Cümlenin ortasında
verilmiş olan CZ2leri cümle
başında oku!!!!!
Cause grubu passive yazılır
ise meydana
gelmek/oluşmak olarak
çevrilir.

Most enviremental damage on the coast was

induced by human actions.
Rather ve actually grubu
birbirlerine çok yakın,
aralarında minimal fark
olan gruplardır. Her ikiside
gizli zıtlıktır. Ve genelde her
ikisinde de önce şöyle bir
şablon cümle görülür.
 77

Hjabsdhasjkdnsajndjsndjs is
not true; rather,
askjdnjsadjksjdsd can be used.

Hjabsdhasjkdnsajndjsndjs is
not true; actually,
askjdnjsadjksjdsd can be used.

Correspondence: haberleşme Önce gelmek(kronolojik

olarak)

Precede
Predate

The conquest of Istanbul

precedes the republic set by
Atatürk.

NC disi soruluyor ise:((137.ders) Kısaltma sorularında görülecek şablonlar

S ---- that S V O 1) Baglaç kısaltması:

Baglaç kısaltma sorusu ise TO lar elenir. -

will X Ving yada v3 den biri işaretlenir.
would X
had v3 X IF ---- home early, please water the
flowers.

sevmez!!!!! onların yerine:

a) Coming
b) Come
present ise: v1 / have v3 c) To come
past: v2 d) To be come
 78

sponsordur 2) Noun Clause kısaltması:

NC kısaltma sorusu ise TO lar

İŞARETLENİR. -Ving yada v3 ELENİR.

I don’t know when ---- my mom.

a) Calling
b) Called
c) To call
d) To be called

I don’t know what to do.

NC de WHAT cevirileri: That VS the fact that

IF VS whether
1) ne
2) şey Farkı:
3) ****
Gerek THAT, gerek IF(nc)
öncesinde EDAT almaz.

AMA

The fact that ve Whether

öncesinde edat alabilir!!!
İsyan grubu
Superstition: batıl inanç
Rebel
Uprising
 79

Upheaval
Munity
Riot
REVOLT
Require
Make up for Demand
Compensate for call for(2)
involve
necessiate
Telafi etmek-hata gidermek entail

Compensation: tazminat
Specimen Glance: bakış atmak
Sample

örnek
Prep ve gerunds-infinitives But for: olmasa / olmasaydı
tarzı sorularda zarflar
özellikle fiilin dibinde ise bu But for Atatürk.
genelde kafa karıştırmak için (olmasaydın olmazdık dan hatırla)
konuyordur. OMIT Advance düzey iki synonym’i :
edilmelidir.
If it weren’t for: unreal present

If it hadn’t been for: unreal

past
Look at smt
Stare at
Be into kullanımı: düşkün
Gaze at sb/smt olmak
Shout at smt
Bark at me
Good at smt I am into watching movie.

=keen on smt
= fond of smt
 80

Zıtlık bağlaçlarının +,+ / -,- Especially / chiefly grubu

şablonlarda çalıştığı
durumlar!!!!! Especially
1) also zıtlığı( cümle sonu as well, too’yu da al)
Particularly
2) superlative/comparative İn particular
Although there are lots of pyramids all
around the world, the Gidza is the most
Specially
famous one. (most) Notably
3) especially ve chiefly grupları da aslında
SUPERLATIVE ZITLIĞI yaratırlar.
Primarily
As your mother, I love all of you but I Chiefly
have especially an additional Basically
symptahy for Kaan.
Fundamentally
mostly

Kıyaslamalar da referansa
sahiptir.

It is greater

Neyden greater?
Get away with: yanı kar Timely: yerinde
kalması / sıyrılmak
The timely interference of
After the court, he got away the police
with 50 dollars fine although
he robbed the bank.
Carry out Kıymetli-değerli
Conduct
Perform + research/survey/examination Precious
Do Priceless X worthless(değersiz-5 para etmez)

Fulfill(yerine getirmek)
Valuable
İmplement(yerine getirmek) İnvaluable !! (değerli
Execute(2) --- 2: idam etmek
 81

Execution: idam
demek)
Resilience Quite a few: pek çok !!!!**
İmmune
Resistance / resistant to
Make up(3)
Figure out
1) makyaj Sort out
2) oluşturmak
3) uydurmak(bahane vb) Make out
make up an excuse
4) barışmak
Work out

I can’t make it out. How it

make up for=compensate for happened???

Concise=brief Desperate: a man who lost

his family and acquintances
can desperately do
everything. Has nathing to
lose anymore

Kaybedecek bir şeyi

olmaksızın her şeyi
yapabilme
Former & latter Drift: arabanın drift
Birinci & ikinci yapması
ABD askdjasdjsjds and China
asjdnajskndjsadjsjd. Çekilmek(bir yere)
Former(U.S.A.) is aojsdjhjashjd Latter
(China) is asjdnsajbdjsdjs Birikmek (bir yere)

Yada
 82

China askdjasdjsjds and ABD

asjdnajskndjsadjsjd.

Former(China is aojsdjhjashjd Latter (ABD)

is asjdnsajbdjsdjs

Hadise stir me up. Mingle

Mix
Stir: karıştırmak stir

(ortalığı karıştırmak
anlamında da kullanılabilir.
Hatta spark ta bu anlamda
kullanılabilir)

Spark= kıvılcım

His words sparked a fight.

Sedentary life style: yerleşik hayat biçimi
Sedentary X Nomadic(göçebe)
Code (2): yasa-kanun
Readily=easily
Precipitation: yağış
İlluminate: aydınlatmak
Cümle başı TO şablonu ile given that,
considering that grubu ORTAK ŞABLON:

1) Ana cümlede -malı -meli

grubundan bir modal
2) İt boş öznesiyle başyana ana
cümle

İt is important that SVO.....

İt is essential to do smt.....

Aslında her iki notta şunu söylüyor.

Ana cümlede bir NECESSİTY bekle.
 83

The US dolar has exceeded

20 turkish lira.

Exceed: aşmak-geçmek
Surpass
pass
Successively başlangıç
Respectively
Consequtively Beginning
Starting
Ardışık, sırayla Onset(genelde olumsuz birşeyinm
başlangıcı)
İnception
*
.. nun eşiğinde(yakın) olmak Tailor(noun): terzi
Tailor(verb): düzenlemek-halletmek
On the edge of
On the verge of
On the brink of
On the threshold of

Threshold: eşik

.. üzere olmak(modal)
Be about to
Rational: rasyonel: doğru.
Fluctuate: dalgalanmak(fiyat Process: yol yöntem
vb) (bayrak) method süreç işlem
X
Progress: ilerleme
Figure out
Flaw: kusur Sort out
Make out
Flawless: kusursuz Work out

X find out: keşfetmek

X break out: patlak vermek
X turn out: birşey çıkmak( end up) it turned out to be
fake: yanlış olduğu anlaşıldı = proved to be smt

We cannot ---- how much space is needed to

understand the biodiversity of the species as there
are lots of plant, animal bla bla.
 84

Work out= figure out

specimen

See off & show off

See off: gözden kaybolmak-uzaklaşmak

Show off: caka satmak-gösteriş
yapmak(boast)
İnterpret: yorumlamak & interpretor: tercüman
İnterval: ara
Attribute:
İnterfere= interrupt= araya girmek, müdehale
etmk.
İnteract: etki etmk ( daha çok interaction: 1) Atıf, aidiyet
etkileşim) 2) özellik
Facility(noun): tesis Have to do with: alakası olmak
Facilitate(verb): kolaylaştırmak (ease) Have nothing to do with: alakası olmamak
Have less to do with: alakası olmamak
Comb through arastırma/sorusturma grubu On account of= because of grubundan

Arastırma yapmak grubu (investigate) into

alır. İnto yoksa on/upon/over alır.
Perseverance: azim
İnnately
Naturally
inherently
To some extent On a daily basis: belirli
To some degree aralıklarla
=On a regular basis
Çalışılacak!
Dıkça dikçe As’i: Eğer paragraf sorusu çözüyorsan!!!!!!

normalde %80 because dur. Ancak dıkça 1) Soru kökünde bağlaç varsa !!!!!
dikçe şablonu genelde şöyle olur yada
2) Main idea sorusu ise
As ile başlayıp fiil olarak:
Become Bunların çeldiricisi şudur:!!!!’!!!!!!!!
Artış
Azalış Şıklardan bir tanesi gerçektende
Değişiklik doğrudur. Metnin içinde birebir geçer.
more and more Ama bağlaçla alaksı yoktur. Yada main
vb gelirse genelde dıkça dikçe dir. idea sorusu içinse, o cümle ana fikir
değildir. Sadece paragrafın içerisinde
geçmiş olan bir bilggidir. Her bilgi ana fikir
 85

olamaz !!!!!!!!

Restatement çözerken soru kökünde Equate smt with smt

IF varsa:
Combine smt with smt
Real mı Unreal mı dikkat et. Çünkü Match smt with smt
eylemin gerçekleşip gerçekleşmediği
çok önemli. Bağlacını değiştirip, o
bilgiden seni vurmaya çalışabilir.
Passive yazılıp Active çevrilen Obey
bazı keliemler: ÖZELLİKLE Abide by
ÇEVİRİ SORUSUNDA DİKKAT

Was born

Situated/located

The city is located near the sea.

İlişkili grubu:

Associated/linked/related

My mood is asssociated with the bad

weather.

Based on:
The movie is based on a true story.

Cause grubu:
An earthquake is caused by the movements
under the layer of the soil.

PASSIVE GÖRÜNÜMLÜ SIFATLARA DİKKAT:

*Bunlar passive okunmaz

he is asserted as to smt

I am surprised when seeing my uncle in the

lobby after 5 years.

*Bir v3 o cümlede sıfat anlamı ile

 86

kullanılabiliyor ise, onu sıfat olarak AL.

Zaman bağlaçlarının %100 zaman

uyumuna tabii olmadığı durumlar!!!

Alfabe tablosundaki zaman geçişli

fiilimsiler kullanıldığında, when yada
herhangi bir zaman bağlacı artık ana
fiilin yerine, kullanılan fiilimsinin
zamanını esas alır.

Fatih is known to have conquered İstanbul

when he forced his men to cross Haliç
through mountain.
Prospect ihtimal anlamı da Until recently , recently den farklıdır.

vardır. Recently: have v3

Until recently: v2

Beklentisi olmalıdır çünki recently: son

zamanlarda demektir. Ama until recently:
son zamanlara dek(yani son zamanlarda
değil, onun öncesinde)
Prolific: üretken Collapse’i destroy grubuna
ekle
By(5) Genelde passive

1) Tarafından
Passive şablonlarda kullan
2) -a kadar
Akabinde zaman gelir
3) Near
4) Via
5) By + Ving
Cümle başı edatları: Genelde passiveler

OF= among (... nın arasından) -Located/situated(bulunmak anlamı ile)

Of all the candidates, I have been chosen. -Related/linked/associated
-expose to(maruk bırakmak anlamı)
UPON=after -base on
-cause(passive iken çeviri değişiyor)
With= because -attribute: atfetmek(bu kitap tüm sevdiklerime atfedilmiştir)

*her cümle başı of,upon yada with illa bunlar

 87

olacka diye bir şey yok. Kendi anlamlarında

da olabilirler.
By far= açık ara anlamındadır. Ve ardından At its heart (=at its core=at its centre)
kesinlikle superlative alır. By heart= ezbere

America is by far the most powerful country He read the poem by heart.
in the world.
Supoose (that) From ... to kalıbı ranging ifadesi ile çok
Supposing that= farzetki şöyle oldu böyle oldu kullanılır.
What if=... olursa ne olur
In our country, there are lots of beautiful
Ortak bilgi: bu bağlaçlar cümle sonunda soru
tourist locations ranging from north to
işareti isterler.
south, from east to west.
Suppose that you were the mayor of the city,
what would you do?

What if I eat fish with yoghurt?

As (5) To some extent
1) Because(%80) To some degree
2) Dıkça dikçe
3) Zaman bağlacı(while, ardından-ing sponsor)
Anlamları ‘bir nebzeye kadar, bir dereceye
4) -dığı gibi
kadar’ demektir.
5) Olarak
Devamında RC bayılır!
Sadece 5. Anlamı ardından isim alır, diğer 4
anlamında bağlaçtır. I promise that I will endure him to some
extent which I can do.
Few & little farkı Much: sayılamaz (uc)
Many: sayılır
Few: sayılabilir (c)
Little: sayılamayan (uc)

Several= a few= some= certain How about

What about

... ya ne dersin?

What about going to cinema?

Surge: artış grubundan: Kabarma-artma- Livestock: büyükbaş hayvanlar
yükselme
El değmemiş Congested: sıkışık (trafik)
İntact
Untapped
Untouched
 88

Virgin
maiden
Modalların 2. Anlamları: 1) Kanuni ---- among the most famous
sultans in Ottoman.
Can: a coke can(kola tenekesi, konservesi)
a) is
b) was
Might: strong (what a mighty person)
2) Kanuni ---- up to the doors of Vienna
Will: 2: istek
with his army.
3: vasiyet
a) advanced
b) has advanced

1. Soru hem a hem b dogru cevap.

2. Soru kesinlikle A doğru cevap.

Neden?

Tense sorularında şu durumlarda özneniz

olmuş-ölmüş-bitmiş maddesine girse dahi
present kullanılabilir.

1) Fiil durum fiili ise. Bu durumda özne

bir eylem yapmadığı için present
kullanılabilir. İlk sorudan kanuni bir
şey yapmıyor. Ancak ikincide ölmüş
bir özne bizzat bir eylem yapıyor.
Ölmüş öznenin yaptığı eylem PAST
olmak zorundadır.
2) Passive durumlarda yine özne bir
şey yapmadığı için presentta pastta
olabilir.

Kanuni is known as the most famous sultan

in Ottoman. (doğru)

Kanuni is known as the most famous sultan

in Ottoman. (doğru)
Coupled with +1 grubundan bir edattır. Cümle tamamlama sorularında şıklarda RC
elemanı görülürse:

Çeviriye uymamasına çok aldanma, işini

yapıyormu diye bak çunku unutmaki RC
zaten EK BİLGİ verme iddiasıyla gelecek ve
sana alakasız bir bilgi söyleyebilir.
 89

işi nasıl yapar?

1) Ardından eksik cümle alan

elemansa eksik alsın. Tamsa tam
cümle alsın
2) Anlattığı şey ile eleman arasındaki
ilişki uygun olsun
People ..... a) who
Which
3) RC elemanı ardından gelen yardımcı
fiilin formuna dikkat et (tekil-çoğul)

Enviromental problems ....

a) Which have effects ...
b) Which has effects ...
Özellikle PARAGRAF TAMAMLAMA soru Whereby: aracılığıylqa vasıtasıyla
tipinde boşluğun sonunu sorarsa nşu CZ lere
dikkat: In 2016, Nusret uploaded his first iconic
salt bae video on youtube, whereby he
To sum up gained fame.
To wrap up
To conclude = by which
In brief
Briefly
In conclusion

Özetle, sonuç olarak anlamına gelirler.

Bağlaç sorularında seçeneklerde 2-3 zaman That RC ise eksik.

bağlacı olmadıkça ZB lardan uzak durmakta That NC ise tam cümle alır.
fayda vardır.
By + ving -arak -erek anlamını tüm VIA grubu İdam-ölüm cezası
kelimeleri verebilir!!!!
Capital punishment
Execution
Death sentence
Capital: Eveybody zamirine dikkat

1) Başkent Yardımcı fiil alırken TEKİL muamelesi görür

2) Ana para(sermaye) Referans yapılırken ÇOĞUL muamelesi görür.

Everybody knows their rights.

İstemek grubu Handicap= olumsuzluk, engel

Desire Hastalık grubuna eklenebilir.

 90

Aspire
Want
Wish
Eager to
Willing to
Pursue

X Reluctant to = unwilling to
Align= hizalamak,hizalanmak Kinship=akrabalık
Alignment(noun)= hiza
Stretch: gerdirmek, uzatmak Gerunds/infinitives bir kaç istisnais kelime:

Uzayan, uzanan, genişleyen anlamında Go on

reduction olarak çok kullanılır.
Anatolia, stretching from the east to the
west
Önemli bir kelime çünkü edat arkası
ınfinitive alabilen nadir kelimelerdendir.
Eğer halihazırdaki yapılan işe devam
ediliyorsa -İNG ALIR. Ancak yeni bir şey ile
devam ediliyor ise -to infinitive alır.

-After the break, I will go on studying my

lessons.

After I have finished studying English, I will

go on to study Maths.

Mean

Anlamına gelmek çevirisinde -Ving

Kastetmek anlamındaysa da -to inf alır. (I
didn’t mean to do smt)

Working at holywood means having lots of

celebrity friends.

I didn’t mean to offend Ayşe.

Equal to
7 -th Equivalent to

1. Though ( doğ) Eşit denk olmak

Although
Adequate to= yeterli olmak
2. Through Enough to do smt
-Via
-Boyunca
 91

3. Thought
-Think (v2-v3)
-opinion(noun)

4. Tough (taff)
Sert, çetin, ciddi
difficult, serious, solid, strict, harsh

5. Thorough
-elaborate

6. Taught
-teach (v2, v3)

7. Throughout
Everywhere, whole, tüm, hepsini
kapsayan, tümü boyunca
Throughout the world
Throughout the history

Herald: müjdelemek(devamında olumlu ara) Ostentatious: gösterişli

Urge: bir şey yapmaya itmek (impulse) Speculate: think ama spekülasyon
Urge sb&smt to do smt yaratarak think. Sorgulayıcı, muhalif

Since, For ve Fidow PRESENT PERFECT TENSE Whereby: aracılığıyla vasıtasıyla

açısından patlayabilir dikkat!
In 2016, Nusret uploaded his first iconic
Since he was born, my father has wanted to salt bae video on youtube, whereby he
visit China. gained fame.

Since he was born, FSM ---- to conquer = by which

İstanbul
*sınavda RC sorulmayacağı için, whereby
a) Has wanted test edilme ihtimali yoktur. Asıl önemli
b) Wanted olan şey whereby=by which olduğunu
bilmek, ve by which için sponsor olan şu
People living in medieval europe ---- lots of kelimeleri bilmektir.
wars for years.
By which (yada whereby) öncesinde YOL-
a) Has witnessed YÖNTEM-METHOD grubuna bayılır!!!!
b) witnessed
Yol-yöntem-metod
People fought for civil right for years in 19th
century's America. Way
Method
Medium
Means
 92

Process(3) 2-süreç ,3:işlem

Edat sorusu çözerken boşluğun devamında RC

ELEMANI gelirse anlaki o bir prepli RC
sorusudur.
By + Ving = arak erek Current çalışıyoruz:

Ancak Via grubundaki tüm keliemler ile bu 1. mevcut, güncel

çeviri yine elde edilebilir 2. akıntı
3. para birimi (currency)
Through Ving
Via Ving
Too & enough ile INFINITIVE kulanımı: Dormant: uykuda, hareketsiz, eylemsiz
olmak
Too + adj/adv + infinitive

It is too hot to drink

the question is too hard to be solved

sıfat + enough + INFINITIVE

He is rich enough to set up a business.

Might Excursion > gezi seyehat grubuna ekle

Should
Must

Modalları normalde PRESENT tır. Ancak soru

kökünde past ile başlayan bir NC dizilimi var
is ebu modallar PAST davranabilirler.

-My doctor said that I must/should take my

pills regularly.

I knew that I ---- win the game.

a) Could
b) May
c) Might

Could niçin olamaz?

1.past yetenek & 2. Present ihtimal

 93

İrrigation: sulama Writing revolutionary articles about the anti-

slavery movement in America in the 19th
century, ----.
A) the report emphasized that slavery should
be immediately banned in the country
B) the English author and philosopher
Henry David Thoreau is today accepted as
the father of naturalists
C) the book written by Mark Twain attracted
civil society organizations(CSO) centred mostly
in Washington
D) Edgar Allan Poe’s ideas remain valid in
terms of human rights
E) modern world writers argue that they
must be given a chance to gather black
communities all over the world

İntrovert: içe dönük Private school: özel okul(kolej)

Extravert: dışa dönük Special school: rehabilitasyon merkezi
Reciprocal=mutual Presumably > muhtemelen grubuna ekle
Reciprocally=mutually
Tehlike: Haphazard: rastgele

Danger
Peril
Hazard
jeopardize
Have yet to do smt: Exponentially: katlanarak
increasingly= giderek... bir hale gelmek
Henüz ... yı gerçekleştirememek

We have yet to understand the nature of our

DNA.
Düzensiz çoğullar: Each + singular
Each of + plural
Bu kelimelerin sonunda gelen S yada ES eki
bunları çoğul yapmaz. Bu kelimelerin kendisi
böyledir.

Ama context’e göre çoğul da olabilirler.

News
Goods
Species

The poor: context’e göre fakir yada FAKİRLER

The rich: zengin & zenginler

*the eki çoğul yaptırabilir.

Several İn order to
 94

Some
A few In order for the doctors to help the patients,
Certain

Birbirlerinin yerine kullanılabilirler.

Some players
Certain players
A few players
Several players
Link to smt Subject çalışıyoruz:
Link with smt
1) Özne
Link smt to smt 2) Konu
Link smt with smt 3) Denek
Some subjects seem happy,
4) Subject to=expose top
Make up: oluşturmak Figure out
Make up: make up an excuse (uydurmak) Sort out
Make up: makyaj ypmk
Make up of: oluşmak
Make out
Make of: oluşmak Work out(2)
Make up for: compensate for
Make out: I can’t make it out (anlamak)

Tremendous > big grubuna ekle Wear çalışıyoruz:

Giymek, takmak, saça toka, köpeğe tasma

Yazarın tutumu soru tipi: Scatter: saçmak, yaymak = Disseminate*
*
 95

Terrain: surface, toprak, Bring down > destroy grubuna ekle!

Get away with: = yanına kar kalmak Because çevirisi:
Do away with= terminate
Make do with= yetinmek (get by) Because cümle başında ise: -dığı için
Get along (with)= ... birisyle geçinmek Ortada ise: çünküğ başta olmak üzere -dığı
Put up with= stand= endure= katlanmak için
Keep up with= catch up with= yetşmek(arayı kapatmak)
Bring out > occur grubuna ekle Fall into
Split into
Divide into

...ya BÖLÜNMEK, ..ya AYRILAN

NC öncesi şu 3 tense’i ele:
Pave the way FOR ile sonsordur ancak
Had v3 TO ile de kullanılabilir.
Will
would
Recruit: işe almak, askere almak, bir şeyi
yeni bir yere almak
 96

Bir fiilimsi sorusunda hangi koşullarda v1 doğru cevap çıkabilir?

-Help özel kullanım (v1, to v1)

-Causative elemanlarından HAVE, MAKE, LET kelimeleri ile
-in order to/so as to/to + v1 diziliminde
-AND kanka sayesinde:

I will go and (I will) ---- some drinks for us.

Doğru cevap: buy

Scientists need to understand the way that universe work

and ---- the information they gathered from their observations.

a) Collecting
b) Collected
c) collect

*ORTAK ÖZNE KULLANIMI