Inflamatuvar_Polinoropatiler

You might also like

Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 129

ISBN: 978-625-401-892-3

Türkiye Klinikleri

NÖROLOJ‹
NEUROLOGY
ÖZEL KONULAR/SPECIAL TOPICS

İNFLAMATUVAR POLİNÖROPATİLER
INFLAMMATORY POLYNEUROPATHIES
Editörler/Editors: Prof. Dr. Hülya TİRELİ
Prof. Dr. Kemal TUTKAVUL

1 İmmün-Aracılı Nörolojik Hastalıklar... Ayşe Nur ÖZDAĞ ACARLI, Güher SARUHAN DİRESKENELİ
11 Epidemiyoloji, Etiyoloji, Patogenez, Risk Faktörleri Sezin ALPAYDIN BASLO, Nermin Görkem ŞİRİN, Ali Emre ÖGE
17 Klinik Bulgular ve Varyantlar Buse Rahime HASIRCI BAYIR, Kemal TUTKAVUL
22 Yardımcı Tanı İncelemeleri: Elektrofizyoloji, Antikorlar... Nermin GÖRKEM ŞİRİN, Sezin ALPAYDIN BASLO, Ali Emre ÖGE
29 Tanı Kriterleri ve Ayırıcı Tanı Gizem GÜRSOY, Gülbün Asuman YÜKSEL, Hülya TİRELİ
34 Tedavi, İzlem, Prognoz Sevim ERDEM ÖZDAMAR
40 Tedaviye Dirençli Olguların Yönetimi (Örnek Olgular), Yeni Tedavi Olasılıkları Berin İNAN, Ersin TAN
46 Epidemiyoloji, Patogenez Nilda TURGUT
51 Tipik Olgularda Klinik Bulgular Mehmet GENCER, Feza DEYMEER
55 Varyantlar (Atipik Formlar), Nodo-Paranodopatiler Zeynep TANRIVERDİ, Yaprak SEÇİL
60 Yardımcı Tanı İncelemeleri (Elektrofizyoloji, Beyin Omurilik Sıvısı, Antikorlar, Görüntüleme) Merve Hazal SER, Nurten UZUN ADATEPE
67 Tanı Kriterleri ve Ayırıcı Tanı Ayşe Nur ÖZDAĞ ACARLI, Arman ÇAKAR, Yeşim PARMAN
77 İmmün-Aracılı Nöropatilere Eşlik Edebilen Sistemik Hastalıklar ve Durumlar Ayşe Nur ÖZDAĞ ACARLI, Arman ÇAKAR, Yeşim PARMAN
85 Tedavi, İzlem-Hastalık Aktivitesinin Değerlendirilmesi, Prognoz Betül ÖZENÇ, Zeki ODABAŞI
Hekim
90 ve Eczacılar
Tedaviye için hazırlanmıştır.
Dirençli Olguların Yönetimi, Yeni Tedavi Olasılıkları Beyza ARSLAN, Kayıhan ULUÇ
SANOVEL İLAÇ SAN. ve TİC. A.Ş. River Plaza Esentepe Mahallesi Bahar www.sanovel.com.tr
96 İnflamatuvar Nöropatili Hastalarda Yaşam Desteği Turgay DEMİR, Filiz KOÇ
Sokak No:13 Kat:10 34394 Levent/İstanbul-TÜRKİYE Tel: 0212 362 29 00 Daha geniş bilgi için firmamıza başvurunuz.
104 İnflamatuvar Nöropatilerde Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Aynur Ayşe KARADUMAN

Sanovel İlaç'ın hekimlerimize koşulsuz desteğidir…


Hekim ve Eczacılar için hazırlanmıştır.
SANOVEL İLAÇ SAN. ve TİC. A.Ş. River Plaza Esentepe Mahallesi Bahar www.sanovel.com.tr
Sokak No:13 Kat:10 34394 Levent/İstanbul-TÜRKİYE Tel: 0212 362 29 00 Daha geniş bilgi için firmamıza başvurunuz.
ISBN: 978-625-401-892-3

Türkiye Klinikleri

NÖROLOJ‹
NEUROLOGY
ÖZEL KONULAR/SPECIAL TOPICS

İNFLAMATUVAR POLİNÖROPATİLER
INFLAMMATORY POLYNEUROPATHIES
Editörler/Editors: Prof. Dr. Hülya TİRELİ
Prof. Dr. Kemal TUTKAVUL

1 İmmün-Aracılı Nörolojik Hastalıklar... Ayşe Nur ÖZDAĞ ACARLI, Güher SARUHAN DİRESKENELİ
11 Epidemiyoloji, Etiyoloji, Patogenez, Risk Faktörleri Sezin ALPAYDIN BASLO, Nermin Görkem ŞİRİN, Ali Emre ÖGE
17 Klinik Bulgular ve Varyantlar Buse Rahime HASIRCI BAYIR, Kemal TUTKAVUL
22 Yardımcı Tanı İncelemeleri: Elektrofizyoloji, Antikorlar... Nermin GÖRKEM ŞİRİN, Sezin ALPAYDIN BASLO, Ali Emre ÖGE
29 Tanı Kriterleri ve Ayırıcı Tanı Gizem GÜRSOY, Gülbün Asuman YÜKSEL, Hülya TİRELİ
34 Tedavi, İzlem, Prognoz Sevim ERDEM ÖZDAMAR
40 Tedaviye Dirençli Olguların Yönetimi (Örnek Olgular), Yeni Tedavi Olasılıkları Berin İNAN, Ersin TAN
46 Epidemiyoloji, Patogenez Nilda TURGUT
51 Tipik Olgularda Klinik Bulgular Mehmet GENCER, Feza DEYMEER
55 Varyantlar (Atipik Formlar), Nodo-Paranodopatiler Zeynep TANRIVERDİ, Yaprak SEÇİL
60 Yardımcı Tanı İncelemeleri (Elektrofizyoloji, Beyin Omurilik Sıvısı, Antikorlar, Görüntüleme) Merve Hazal SER, Nurten UZUN ADATEPE
67 Tanı Kriterleri ve Ayırıcı Tanı Ayşe Nur ÖZDAĞ ACARLI, Arman ÇAKAR, Yeşim PARMAN
77 İmmün-Aracılı Nöropatilere Eşlik Edebilen Sistemik Hastalıklar ve Durumlar Ayşe Nur ÖZDAĞ ACARLI, Arman ÇAKAR, Yeşim PARMAN
85 Tedavi, İzlem-Hastalık Aktivitesinin Değerlendirilmesi, Prognoz Betül ÖZENÇ, Zeki ODABAŞI
90 Tedaviye Dirençli Olguların Yönetimi, Yeni Tedavi Olasılıkları Beyza ARSLAN, Kayıhan ULUÇ
96 İnflamatuvar Nöropatili Hastalarda Yaşam Desteği Turgay DEMİR, Filiz KOÇ
104 İnflamatuvar Nöropatilerde Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Aynur Ayşe KARADUMAN

Sanovel İlaç'ın hekimlerimize koşulsuz desteğidir…


Her anı eșsiz,
her ânı değerli

NETROLEX XR; ETKİN MADDE XR tablet 500 mg, 750 mg, 1000 mg levetirasetam içerir. ENDİKASYONLARI: NETROLEX XR epilepsi tanısı konmuş ≥16 yaş hastalarda, parsiyel başlangıçlı nöbetlerin
tedavisinde monoterapi ve ek tedavisinde endikedir. KULLANIM ŞEKLİ VE DOZ: NETROLEX XR günde tek doz olarak uygulanır. YAN ETKİLER/ADVERS ETKİLER: En sık bildirilen advers reaksiyonlar
nazofarenjit, somnolans, baş ağrısı, halsizlik ve sersemlik hissidir. İLAÇ ETKİLEŞİMLERİ: Levetirasetam mevcut antiepileptik ilaçların serum konsantrasyonlarını ve bu ilaçlar da levetirasetamın
farmakokinetiğini etkilemez. KONTRENDİKASYONLARI: Levetirasetam, diğer pirolidon türevlerine veya yardımcı maddelerden herhangi birine karşı aşırı duyarlılığı olanlarda kontrendikedir.
GEBELİK KATAGORİSİ: C’dir. NETROLEX XR hamilelikte klinik olarak gerekli olmadıkça kullanılmamalıdır. NETROLEX XR ile tedavi sırasında anne sütü ile besleme önerilmez. SAKLAMA KOŞULLARI:
25 °C’nin altındaki oda sıcaklığında saklanmalıdır. TİCARİ TAKDİM ŞEKLİ, AMBALAJ MUHTEVASI ve SATIŞ FİYATI: Blister ambalajlarda NETROLEX 500 mg 50 XR tablet 278,11 TL (Mayıs 2023).
NETROLEX 750 mg 50 XR tablet 363,18 TL (Mayıs 2023). NETROLEX 1000 mg 50 XR tablet 545,89 TL (Mayıs 2023). RUHSAT TARİHİ- NO: NETROLEX 500 mg XR tablet 04.03.2014 – 2014/203;
NETROLEX 750 mg XR tablet 01.04.2014 – 2014/255; NETROLEX 1000 mg XR tablet 04.03.2014 – 2014/204. RUHSAT SAHİBİ: SANOVEL İLAÇ SAN. ve TİC. A.Ş. 34460 İstinye-İSTANBUL. ÜRETİM
YERİ: SANOVEL İLAÇ SAN. VE TİC. A.Ş. Çanta 34580 Silivri/İST. YASAL KATEGORİ: Reçete ile satılır. SANOVEL İLAÇ SAN. ve TİC. A.Ş. River Plaza Esentepe Mahallesi Bahar Sokak No:13 Kat:10
34394 Levent/İstanbul-TÜRKİYE Tel: 0212 362 29 00 • www.sanovel.com.tr Daha geniş bilgi için firmamıza başvurunuz.

Hekim ve Eczacılar için hazırlanmıştır.


Türkiye Klinikleri

NÖROLOJİ
ÖZEL KONULAR

Neurology
SPECIAL TOPICS

İNFLAMATUVAR POLİNÖROPATİLER
INFLAMMATORY POLYNEUROPATHIES

Editörler - Editors:

Prof. Dr. Hülya TİRELİ


İstanbul Nişantaşı Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu, Elektronörofizyoloji Programı, İstanbul, Türkiye
İstanbul Nişantaşı University Health Services Vocational Schools, Electroneurophysiology Program, İstanbul, Türkiye

Prof. Dr. Kemal TUTKAVUL


Sağlık Bilimleri Üniversitesi Hamidiye Tıp Fakültesi,
İstanbul Haydarpaşa Numune Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezi, Nöroloji ABD, İstanbul, Türkiye
University of Health Sciences Hamidiye Faculty of Medicine,
İstanbul Haydarpaşa Numune Health Application and Research Center, Department of Neurology, İstanbul, Türkiye

Bu yayına www.dijitalakademi.org adresinden ücretsiz erişebilirsiniz.


You can access this publication for free on www.dijitalakademi.org
Türkiye Klinikleri

NÖROLOJİ
ÖZEL KONULAR

Neurology
SPECIAL TOPICS

EDİTÖRLER - EDITORS
Prof. Dr. Hülya TİRELİ (İstanbul Nişantaşı Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu, Elektronörofizyoloji Programı, İSTANBUL)
Prof. Dr. Kemal TUTKAVUL (Sağlık Bilimleri Üniversitesi Hamidiye Tıp Fakültesi, İstanbul Haydarpaşa Numune Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezi, Nöroloji ABD, İSTANBUL)

YAZARLAR - AUTHORS
Uzm. Dr. Sezin ALPAYDIN BASLO (Bakırköy Prof. Dr. Mazhar Osman Ruh Sağlığı ve Sinir Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Nöroloji Kliniği, İSTANBUL)
Uzm. Dr. Beyza ARSLAN (Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi, Nöroloji ABD, İSTANBUL)
Dr. Öğr. Üyesi Arman ÇAKAR (İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi, Nöroloji ABD, İSTANBUL)
Doç. Dr. Turgay DEMİR (Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi, Nöroloji ABD, ADANA)
Prof. Dr. Feza DEYMEER (Memorial Şişli Hastanesi, Nöroloji Kliniği, İSTANBUL)
Prof. Dr. Sevim ERDEM ÖZDAMAR (Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi, Nöroloji ABD, ANKARA)
Prof. Dr. Mehmet GENCER (Memorial Şişli Hastanesi, Nöroloji Kliniği, İSTANBUL)
Uzm. Dr. Gizem GÜRSOY (Ümraniye Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Nöroloji Kliniği, İSTANBUL)
Uzm. Dr. Buse Rahime HASIRCI BAYIR (Sağlık Bilimleri Üniversitesi Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Nöroloji Kliniği, İSTANBUL)
Uzm. Dr. Berin İNAN (Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi, Nöroloji ABD, ANKARA)
Prof. Dr. Aynur Ayşe KARADUMAN (Lokman Hekim Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi, Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölümü, ANKARA)
Prof. Dr. Filiz KOÇ (Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi, Nöroloji ABD, ADANA)
Prof. Dr. Zeki ODABAŞI (Sağlık Bilimleri Üniversitesi Gülhane Tıp Fakültesi, Nöroloji ABD, ANKARA)
PRof. Dr. Ali Emre ÖGE (İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi, Klinik Nörofizyoloji BD, İSTANBUL)
Uzm. Dr. Ayşe Nur ÖZDAĞ ACARLI (Ermenek Devlet Hastanesi, Nöroloji Kliniği, KARAMAN)
Uzm. Dr. Betül ÖZENÇ (Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Nöroloji Kliniği, ANKARA)
Prof. Dr. Yeşim PARMAN (İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi, Nöroloji ABD, İSTANBUL)
Prof. Dr. Güher SARUHAN DİRESKENELİ (İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi, Fizyoloji ABD, İSTANBUL)
Prof. Dr. Yaprak SEÇİL (İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Nöroloji ABD, İZMİR)
Uzm. Dr. Merve Hazal SER (İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Nöroloji Kliniği, İSTANBUL)
Doç. Dr. Nermin Görkem ŞİRİN (İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi, Klinik Nörofizyoloji BD, İSTANBUL)
Prof. Dr. Ersin TAN (Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi, Nöroloji ABD, ANKARA)
Uzm. Dr. Zeynep TANRIVERDİ (İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Nöroloji ABD, İZMİR)
Prof. Dr. Hülya TİRELİ (İstanbul Nişantaşı Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu, Elektronörofizyoloji Programı, İSTANBUL)
Prof. Dr. Nilda TURGUT (Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi, Nöroloji ABD, TEKİRDAĞ)
Prof. Dr. Kemal TUTKAVUL (Sağlık Bilimleri Üniversitesi Hamidiye Tıp Fakültesi, İstanbul Haydarpaşa Numune Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezi, Nöroloji ABD, İSTANBUL)
Prof. Dr. Kayıhan ULUÇ (Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi, Klinik Nörofizyoloji BD, İSTANBUL)
Prof. Dr. Nurten UZUN ADATEPE (İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, Nöroloji ABD, İSTANBUL)
Doç. Dr. Gülbün Asuman YÜKSEL (Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Nöroloji Kliniği, İSTANBUL)

Bu çalışmada yayımlanan bölümlerin yazar kurum bilgilerinde olabilecek değişiklikler nedeniyle oluşabilecek her türlü sorumluluk yazar(lar)ın kendisine ait olup,
yayınevi herhangi bir sorumluluk kabul etmemektedir.

.
Türkiye Klinikleri

NÖROLOJİ
ÖZEL KONULAR

Neurology
SPECIAL TOPICS

Türkiye Klinikleri Yayınlarına abone olmak ve yayımlanmış diğer çalışmalara To subscribe to the Türkiye Klinikleri Publications and to reach other pub-
ulaşmak için; www.turkiyeklinikleri.com adresindeki “Online Alışveriş” linkini lished studies; click the "Online Subscription" link from the
tıklayınız. www.turkiyeklinikleri.com address.
Abone işlemleriyle ilgili görüşmek için; To discuss the subscription procedures;
Abone ve Halkla İlişkiler Servisi Subscription and Public Relations Service
Tel: +90 312 286 56 56 / 118 Phone: +90 312 286 56 56 / 118
e-posta: abone@turkiyeklinikleri.com e-mail: abone@turkiyeklinikleri.com

Türkiye Klinikleri yayınlarına reklam vermek için; To advertise the Türkiye Klinikleri publications;
Pazarlama Satış-Proje Servisi Marketing Sales-Project Service
Tel: +90 312 286 56 56 / 142 Phone: +90 312 286 56 56 / 142
e-posta: pazarlama@turkiyeklinikleri.com e-mail: pazarlama@turkiyeklinikleri.com

Çalışmanın her türlü yayın hakkı Ortadoğu Reklam Tanıtım Yayıncılık Turizm Eği- All rights are reserved by Ortadoğu Reklam Tanıtım Yayıncılık Turizm Eğitim
tim İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş.’ye aittir. Kitaptaki soru, yazı, resim, tablo, grafik ve İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş. The questions, writings, pictures, tables, graphics,
şekiller kısmen de olsa yayıncının yazılı izni alınmadan, elektronik veya mekanik and figures published in this book cannot be printed or reproduced in whole or in
yöntemlerle basılamaz, çoğaltılamaz. Yalnızca bilimsel amaçlarla (kaynak göster- part by electronic or mechanic ways without the written consent of the publisher.
mek kaydıyla) özetleme ve alıntı yapılabilir. Summarizing and citation for scientific purposes (by specifying the reference) is
Ürünle ilgili sorumsuzluk, ihmal veya başka bir nedenden ötürü veya burada yer allowed.
alan herhangi bir yöntem, ürün, kullanım talimatı veya görüşün herhangi bir şekilde No liability is accepted by the Publisher for any injury and/or damage to person
kullanılmasından veya uygulanmasından dolayı herhangi bir yaralanma ve/veya or property due to irresponsibility, negligence or any other reason or any use or
kişi veya mülke verilen zararlar için Yayımcı tarafından herhangi bir sorumluluk application of any method, product, instruction manual or opinion contained
kabul edilmez. Özellikle tıp bilimlerindeki hızlı gelişmeler nedeniyle, tanıların ve ilaç herein. Especially due to the rapid developments in medicine, diagnoses and
dozlarının bağımsız olarak doğrulanması yapılmalıdır. doses of drugs should be verified independently.
Tüm reklam materyallerinin etik (medikal) standartlara uygun olması beklenmekle Although all advertising materials are expected to comply with ethical (medical)
birlikte, bu yayına dahil edilmek, ilgili ürünün veya üreticisinin iddialarının kalitesi- standards, inclusion in this publication does not constitute a guarantee or en-
nin veya değerinin garantisi veya onayı anlamına gelmez. dorsement of the quality or value of the product or manufacturer's claims.

Türkiye Klinikleri yayınları halka açık yerlerde satılmaz. Sağlıkla ilgili kişi ve ku- Türkiye Klinikleri publications cannot be sold in public places. It is sent to health-
rumlara abonelik usulü gönderilir. related persons and institutions as a subscription procedure.

E-ISBN: 978-625-401-892-3 E-ISBN: 978-625-401-892-3

© Türkiye Klinikleri © Türkiye Klinikleri

Türkiye Klinikleri Yayın Seri No: 1302 Türkiye Klinikleri Publication Serial Number: 1302

1. Baskı, Aralık, Ankara-Türkiye 1st Edition, December, Ankara-Türkiye

Türkiye Klinikleri

YAYIMCI - PUBLISHER
Ortadoğu Reklam Tanıtım Yayıncılık Turizm Eğitim İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş.
Türkocağı Cad. No:30 06520 Balgat/Ankara/Türkiye
Tel/Phone : +90 312 286 56 56
Faks/Fax : +90 312 220 04 70
e-posta/e-mail : info@turkiyeklinikleri.com
web : www.turkiyeklinikleri.com
Sertifika No/Certificate No : 48768
Türkiye Klinikleri

NÖROLOJİ
ÖZEL KONULAR

Neurology
SPECIAL TOPICS

İNFLAMATUVAR POLİNÖROPATİLER
INFLAMMATORY POLYNEUROPATHIES

İÇİNDEKİLER CONTENTS

Ön Söz - Preface
Hülya TİRELİ
Kemal TUTKAVUL

Giriş
Introduction

1 İmmün-Aracılı Nörolojik Hastalıklar Spektrumu İçinde


İnflamatuvar Nöropatilere Bakış
A Immunological Review of Inflammatory Neuropathies
Among Immune-Mediated Neurological Diseases
Ayşe Nur ÖZDAĞ ACARLI, Güher SARUHAN DİRESKENELİ

Guillain Barré Sendromu


Guillain Barré Syndrome

11 Epidemiyoloji, Etiyoloji, Patogenez, Risk Faktörleri


Epidemiology, Etiology, Pathogenesis, Risk Factors
Sezin ALPAYDIN BASLO, Nermin Görkem ŞİRİN, Ali Emre ÖGE

17 Klinik Bulgular ve Varyantlar


Clinical Findings and Variants
Buse Rahime HASIRCI BAYIR, Kemal TUTKAVUL
22 Yardımcı Tanı İncelemeleri:
Elektrofizyoloji, Antikorlar, Beyin Omurilik Sıvısı, Görüntüleme
Supporting Diagnostic Investigations:
Electrodiagnosis, Antibodies, Cerebrospinal Fluid, Neuroimaging
Nermin GÖRKEM ŞİRİN, Sezin ALPAYDIN BASLO, Ali Emre ÖGE

29 Tanı Kriterleri ve Ayırıcı Tanı


Diagnostic Criteria and Differential Diagnosis
Gizem GÜRSOY, Gülbün Asuman YÜKSEL, Hülya TİRELİ

34 Tedavi, İzlem, Prognoz


Treatment, Follow-Up, Prognosis
Sevim ERDEM ÖZDAMAR

40 Tedaviye Dirençli Olguların Yönetimi (Örnek Olgular),


Yeni Tedavi Olasılıkları
Management of Treatment-Resistant Cases (Case Examples),
New Treatment Possibilities
Berin İNAN, Ersin TAN

Kronik İnflamatuvar Demiyelinizan Poliradikülonöropati


Chronic Inflammatory Demyelizing Polyradiculoneuropathy

46 Epidemiyoloji, Patogenez
Epidemiology, Pathogenesis
Nilda TURGUT

51 Tipik Olgularda Klinik Bulgular


Clinical Findings in Typical Cases
Mehmet GENCER, Feza DEYMEER

55 Varyantlar (Atipik Formlar), Nodo-Paranodopatiler


Variants (Atypical Forms), Nodo-Paranodopathies
Zeynep TANRIVERDİ, Yaprak SEÇİL

60 Yardımcı Tanı İncelemeleri


(Elektrofizyoloji, Beyin Omurilik Sıvısı, Antikorlar, Görüntüleme)
Auxiliary Diagnostic Assessments
(Electrophysiology, Cerebrospinal Fluid, Antibodies, Imaging)
Merve Hazal SER, Nurten UZUN ADATEPE

67 Tanı Kriterleri ve Ayırıcı Tanı


Diagnostic Criteria and Differential Diagnosis
Ayşe Nur ÖZDAĞ ACARLI, Arman ÇAKAR, Yeşim PARMAN
77 İmmün-Aracılı Nöropatilere Eşlik Edebilen
Sistemik Hastalıklar ve Durumlar
Systemic Diseases and Conditions That May Associate with
Immune-Mediated Neuropathies
Ayşe Nur ÖZDAĞ ACARLI, Arman ÇAKAR, Yeşim PARMAN

85 Tedavi, İzlem-Hastalık Aktivitesinin Değerlendirilmesi, Prognoz


Treatment, Follow-Up-Evaluation of Disease Activity, Prognosis
Betül ÖZENÇ, Zeki ODABAŞI

90 Tedaviye Dirençli Olguların Yönetimi, Yeni Tedavi Olasılıkları


Management of Refractory Cases, New Treatment Strategies
Beyza ARSLAN, Kayıhan ULUÇ

96 İnflamatuvar Nöropatili Hastalarda Yaşam Desteği


Life Support in Patients with Inflammatory Neuropathies
Turgay DEMİR, Filiz KOÇ

104 İnflamatuvar Nöropatilerde Fizyoterapi ve Rehabilitasyon


Physiotherapy and Rehabilitation in Inflammatory Neuropathies
Aynur Ayşe KARADUMAN

Bu çalışmada yayımlanan şekil/resimlerin renkli hâli için:


http://www.turkiyeklinikleri.com
ÖN SÖZ PREFACE

Türkiye Klinikleri Nöroloji - Özel Konular


İNFLAMATUVAR POLİNÖROPATİLER

İnflamatuvar polinöropatiler periferik sinir sistemini etkileyen, nadir, otoimmün hastalıklar-


Prof. Dr. Hülya TİRELİ
Editör
dır. Bu bozuklukların gerek klinik seyirleri, gerekse etiyopatogenetik özellikleri ile heterojen
bir grup olduğu ortaya konulmuştur. Bir yandan tanı kriterleri, daha doğru tanıyı koymak ve
tedavi olasılıklarını değerlendirmek için geliştirilirken, diğer yandan hastalıkların alt tiple-
rinin belirlenmesi ve bunlara neden olan altta yatan patogenetik mekanizmaların ortaya ko-
nulabilmesi için çok sayıda çalışma yapılmaktadır.
Akut ve kronik inflamatuvar polinöropati şeklinde iki ana grup olarak incelenen bu hastalık
tabloları ile ilgili bilgilerimiz yüz yıl öncesine kadar uzanıyorsa da son on yıllarda bu konuda
önemli gelişmeler kaydedilmiştir.
Akut inflamatuvar polinöropatiler monofazik seyirli, ilk dört haftada progresyonunu tamam-
Prof. Dr. Kemal TUTKAVUL
Editör layan, öncesinde otoimmün olayı tetikleyen bir öncül durumun genellikle saptandığı tablolar
şeklinde karşımıza çıkar. Kronik inflamatuvar polinöropatiler ise progresyonu sekiz haftadan
daha uzun süren, progresif veya relapsing-remitting tarzda ilerleyen, öncül durumun genel-
likle belirgin olmadığı tablolardır. Her ikisinin de alt tipleri tanımlanmıştır. Bunların klinik
ve patogenetik özellikleri, prognozları ve tedaviye yanıtları da değişkendir.
Akut tabloların çoğu tedaviye yanıtlı, dizabilitesi çok fazla olmayan şekilde ilerlerken, kronik
formların tedavi yanıtları zayıf, nüks olasılıkları yüksek, dizabiliteleri daha fazladır. Bununla
birlikte çok ağır seyir gösterip ciddi solunum problemleri yaşayan, mekanik ventilasyon ge-
reksinimi olan ve hatta kaybedilen hastaların da olduğu unutulmamalıdır. Akut tablolar solu-
numsal ve otonomik tutulumun daha sık görüldüğü ve yoğun bakım ihtiyacı olan tabloları
oluştururken, kronik formlarda solunum problemleri daha seyrek görülür ancak onların da
günlük yaşam aktiviteleri daha kötüdür. Her iki hâlde de hastaların medikal tedavilerinin ya-
nısıra ileri yaşam desteği almaları ve başlangıçtan itibaren rehabilitasyona önem verilmesi,
yapılan tedavilerin de başarısını artıracaktır.
Bu kitapta inflamatuvar polinöropatilerin tüm yönleri ile ele alınması, özellikle tedavi ve te-
davinin vazgeçilmez parçaları olan ileri yaşam desteği ile rehabilitasyona vurgu yapılması
hedeflenmiştir. Hepimizi heyecanlandıran ufuktaki tedaviler de kitabımızda yerini alacaktır.
Kitabın hazırlanmasında davetimizi kırmayarak bilgi ve deneyimlerini bizlerle paylaşmayı
kabul eden ve titizlikle bölümlerinin hazırlanmasını sağlayan kıymetli meslektaşlarımıza te-
şekkür ederiz. Türkiye Klinikleri ekibine de, gösterdikleri çaba, özveri ve yardmlardan dolayı
teşekkür ederiz
Okurlara yararlı olması dileğiyle…
Saygılarımızla.

.
PREFACE ÖN SÖZ

Turkiye Klinikleri Neurology - Special Topics


INFLAMMATORY POLYNEUROPATHIES

Inflammatory polyneuropathies are rare autoimmune diseases, affecting peripheral nervous


Prof. Dr. Hülya TİRELİ
Editör
system. It has been revealed that these diseases represent a heterogeneous group with their
clinical course and etiopathogenetic features. While diagnostic criteria are being developed
to make a more accurate diagnosis and to evaluate the treatment possibilities, many studies
are carried out to determine the subtypes of diseases and to reveal the underlying patho-
genetic mechanisms that cause them.
Although our knowledge of inflammatory polyneuropathies, which are reviewed in two main
groups as acute and chronic inflammatory polyneuropathy, goes back a hundred years ago,
important developments have been made in this regard in recent decades.
Acute inflammatory polyneuropathies follow a monophasic course, which typically reaches its
Prof. Dr. Kemal TUTKAVUL
Editör nadir in four weeks, and in which an antecedent condition that triggers an autoimmune event
is usually detected. Chronic inflammatory polyneuropathies, on the other hand, are conditions
that progress for more than eight weeks, with a progressive or relapsing-remitting course, and
the antecedent condition is not usually evident. Subtypes of both have been defined. Their clin-
ical and pathogenetic features, prognosis and response to treatment are also variable.
While most of the acute cases are responsive to treatment and progress with minimal to mod-
erate disability, the chronic forms have a poor response to treatment, a high probability of
relapse, and severe disability. It should be kept in mind that some patients with severe in-
flammatory polyneuropathy experience respiratory problems, need mechanical ventilation
support, and might decease. Respiratory and autonomic dysfunctions are more common
amongst acute diseases and require intensive care. Respiratory problems are less common
in chronic forms, but daily living activities are more burdensome. In both cases, providing
advanced life support in addition to medical treatment and giving importance to rehabilita-
tion from the early stage increases the success of the treatment.
The aim of this book is to address all aspects of inflammatory polyneuropathies and to em-
phasize the importance of rehabilitation and advanced life support, which are indispensa-
ble parts of treatment. The treatments on the horizon that excite us will also take their place
in this book.
We would like to thank our esteemed colleagues who accepted our invitation and agreed to
share their knowledge and experience with us during the preparation of the book, and helped
meticulously in preparing their chapters. We would like to thank the team of Türkiye
Klinikleri for their efforts, dedication and help.
We hope the information provided will be helpful to our kind readers…
Kind regards.

.
Türkiye Klinikleri

NÖROLOJİ
ÖZEL KONULAR

Neurology
SPECIAL TOPICS

YAYIMLANMIŞ ÖZEL KONULAR - PAST SPECIAL TOPICS

KAS HASTALIKLARI (2020) Editör: Prof. Dr.Nebahat TAŞDEMİR (Dicle Ü.T.F.)

PERİFERİK SİNİR HASTALIKLARI (2020) Editör: Prof. Dr. Nebahat TAŞDEMİR (Dicle Ü.T.F.)

ABSANSLI EPİLEPSİ SENDROMLARI (2020) Editör: Prof. Dr. A. Destînâ YALÇIN (Sağlık Bilimleri Ü. Ümraniye E.A.H.)

MULTİPL SKLEROZ (2020) Editör: Prof. Dr. Taşkın DUMAN


(Hatay Mustafa Kemal Ü. Tayfur Ata Sökmen T.F.)

EPİLEPSİDE AYRICI TANI (2021) Editör: Prof. Dr. Süleyman KUTLUHAN (Süleyman Demirel Ü.T.F.)
Prof. Dr. Vedat Ali YÜREKLİ (Süleyman Demirel Ü.T.F.)

ROMATOLOJİK HASTALIKLARIN NÖROLOJİK YÖNLERİ (2021) Editör: Prof. Dr. Zeynep Neşe ÖZTEKİN
(Sağlık Bilimleri Ü. Ankara Şehir H.)

SPİNAL KORD HASTALIKLARI (2021) Editör: Prof. Dr. Vildan Ayşe YAYLA
(Sağlık Bilimleri Ü. İstanbul Bakırköy Dr. Sadi Konuk SUAM)

PARKİNSON HASTALIĞI (2021) Editör: Prof. Dr. F. Feriha ÖZER (Koç Ü.H.)

ALZHEIMER HASTALIĞI (2021) Editör: Prof. Dr. Görsev G. YENER (İzmir Ekonomi Ü.T.F.)
Prof. Dr. Özge YILMAZ KÜSBECİ (İzmir Ekonomi Ü.T.F.)

NÖRO-OTOLOJİ (2022) Editör: Prof. Dr. Figen GÖKÇAY (Ege Ü.T.F.)


Prof. Dr. Neşe ÇELEBİSOY (Ege Ü.T.F.)

HİPERBARİK TIP VE NÖROLOJİ PRATİĞİNDE KULLANIMI (2022) Editör: Prof. Dr. Rifat Erdem TOĞROL (Sağlık Bilimleri Ü.
İstanbul Sultan 2. Abdülhamid Han E.A.H. Emekli Öğr. Üy.)

WILSON HASTALIĞI (2022) Editör: Prof. Dr. F. Feriha ÖZER (Koç Ü.H.)

İNFLAMATUVAR POLİNÖROPATİLER (2022) Editör: Prof. Dr. Hülya TİRELİ (İstanbul Nişantaşı Ü. Sağlık Hizmetleri M.Y.O.)
Prof. Dr. Kemal TUTKAVUL
(Sağlık Bilimleri Ü. Hamidiye T.F. İstanbul Haydarpaşa Numune SUAM)

YAYIMLANACAK ÖZEL KONULAR - FORTHCOMING SPECIAL TOPICS

MOTOR NÖRON HASTALIKLARI (2023) Editör: Prof. Dr. Nurten UZUN ADATEPE
(İstanbul Ü.-Cerrahpaşa Cerrahpaşa T.F.)

MULTİPL SKLEROZ (2023) Editör: Prof. Dr. Şeref DEMİRKAYA (Sağlık Bilimleri Ü. Gülhane T.F.)

SANTRAL SİNİR SİSTEMİ ENFEKSİYONLARI (2023) Editör: Prof. Dr. Bijen NAZLIEL (Gazi Ü.T.F)

İSKEMİK İNMEDE GÜNCELLEMELER (2023) Editör: Prof. Dr. Aysun SOYSAL


(Sağlık Bilimleri Ü. Bakırköy Prof. Dr. Mazhar Osman Ruh Sağlığı ve
Sinir Hastalıkları SUAM)

Özel konuları temin etmek için:


abone.turkiyeklinikleri.com
Giriş
Introduction

İmmün-Aracılı Nörolojik Hastalıklar


Spektrumu İçinde İnflamatuvar
Nöropatilere Bakış
A Immunological Review of Inflammatory Neuropathies
Among Immune-Mediated Neurological Diseases

Ayşe Nur ÖZDAĞ ACARLIa, ÖZET İmmün-aracılı nöropatiler immünolojik tolerans mekanizmalarının bozulması sonucunda miye-
lin, akson veya Ranvier nodunda bulunan antijenlere karşı gelişen immün yanıt aracılığı ile meydana gel-
Güher SARUHAN DİRESKENELİb
mektedir. İmmün-aracılı nöropatilerin bulguları ve gelişim mekanizmaları değişkenlik göstermektedir.
İnflamatuvar periferik nöropatilerin yalnızca küçük bir kısmı için tetikleyici faktörler ve otoantikorlar ta-
a
Ermenek Devlet Hastanesi, nımlanmış, birçoğu için hala immünopatolojik mekanizmalar tam anlamıyla açığa çıkarılamamıştır. Oto-
Nöroloji Kliniği, antikorlar kompleman bağımlı ve bağımsız mekanizmalarla nöropati oluşturabilmektedir. IgG4 izotipteki
Karaman, Türkiye antikorlar komplemanı bağlayıp aktivasyonunun sağlayamazken hücre yüzeyi ve reseptörlere bağlana-
b
İstanbul Üniversitesi rak bu etkilişimleri bozarak etkisini göstermektedir. IgM, IgG1 veya IgG3 ise ek olarak komplemanı
İstanbul Tıp Fakültesi, bağlayarak aktifleştirebilmektedir. Kompleman sistemi ayrıca bu sistemin inhibitörlerinin yetersizliği
Fizyoloji ABD, sonucu da aktifleşebilmektedir. Klinik ve patogenez açısından heterojen olan bu hastalık grubunun iyi
İstanbul, Türkiye anlaşılması, erken tanı ve uygun tedavi ile hastalarda geri dönüşümsüz aksonal hasarın önlenmesi ve ka-
lıcı özürlülük gelişmemesi açısından önem taşımaktadır. Burada Guillain Barré sendromu ve kronik in-
Yazışma Adresi/Correspondence: flamatuvar demiyelinizan poliradikülonöropati başta olmak üzere en sık görülen otoimmün nöropatilerin
Güher SARUHAN DİRESKENELİ immün patogenezleri hakkında kısaca bilgi verilecektir.
İstanbul Üniversitesi
İstanbul Tıp Fakültesi, Anahtar Kelimeler: Otoimmünite; nöropati; immün-aracılı nöropatiler;
Fizyoloji ABD, inflamatuvar poliradikülonöropati; demiyelinizan poliradikülonöropati
İstanbul, Türkiye
gsaruhan@istanbul.edu.tr
ABSTRACT Immune-mediated neuropathies occur by an immune response to the antigens located in
myelin, axon and Ranvier nodes, when immunologic tolerance mechanism is altered. Autoimmune neu-
ropathies have diverse presentations and underlying immune mechanisms. Although the triggering fac-
tors and the pathogenic autoantibodies have been defined for a small subset of autoimmune neuropathies,
the exact underlying immunopathological pathways still need to be explored. Autoantibodies can cause
neuropathy by complement dependent or independent mechanisms. IgG4 subclass, non complement fix-
ing antibodies can disrupt cell surface and receptor interactions. Those that are IgM, IgG1 or IgG3, can
in addition activate complement. The complement cascade can also be spontaneously activated as a con-
sequence of dysregulation or deficiencies in complement inhibitory proteins. It is crucial to identify
those clinically and pathologically heterogeneous disease group to prevent secondary axonal damage
and irreversible disability by the early diagnosis and successful treatment. In this article, the immune
pathogenesis of the most common autoimmune neuropathies, particularly Guillain Barré syndrome and
chronic inflammatory demyelinating polyradiculoneuropathy, will be summarized.

Keywords: Autoimmunity; neuropathy; immune-mediated neuropathies;


inflammatory polyradiculoneuropathy; demyelinating polyradiculoneuropathy

İ
mmün-aracılı nöropatiler miyelin, akson veya Ranvier nodunda bulunan antijenlere
karşı immünolojik tolerans kaybedildiği zaman, temelde otoreaktif T hücreleri ve
KAYNAK GÖSTERMEK İÇİN:
makrofajlar aracılığı ile meydana gelir (Şekil 1). Bu grup hastalıklarda antikorların
Özdağ Acarlı AN, Saruhan Direskeneli G. ve periferik sinirleri infiltre eden T hücrelerinin varlığı, immün tedavilere yanıt alınması,
İmmün-aracılı nörolojik hastalıklar spektrumu
içinde inflamatuvar nöropatilere bakış. Tireli H, eşlik eden başka bir otoimmün hastalığın ya da viral enfeksiyonların olması otoimmüni-
Tutkavul K, editörler. İnflamatuvar Polinöropa- tenin varlığını düşündüren faktörlerdir. İnflamatuvar periferik nöropatilerin bir kısmı için
tiler. 1. Baskı. Ankara: Türkiye Klinikleri; 2022.
p.1-10. tetikleyici faktörler ve bazı immünopatojenik bağlantılar aydınlatılmış olsa da bir çoğu

1
Uzatılmış-salınımlı (XR) antiepileptik ilaçlar tedaviye uyum,
nöbet kontrolü ve toksisitenin azaltılması avantajlarını sağlar.*1

AEİ : Antiepileptik İlaçlar


MTK : Minimal Toksik Konsantrasyon
MEK : Minimal Etkin Konsantrasyon

Wheless JW ve Ark. A Clinician’s Guide to Oral Extended-Release Drug Delivery Systems in Epilepsy. J Pediatr Pharmacol Ther. 2018;23(4):277-292.

NETROLEX XR; ETKİN MADDE XR tablet 500 mg, 750 mg, 1000 mg levetirasetam içerir. ENDİKASYONLARI: NETROLEX XR epilepsi tanısı konmuş ≥16 yaş hastalarda, parsiyel başlangıçlı nöbetlerin
tedavisinde monoterapi ve ek tedavisinde endikedir. KULLANIM ŞEKLİ VE DOZ: NETROLEX XR günde tek doz olarak uygulanır. YAN ETKİLER/ADVERS ETKİLER: En sık bildirilen advers reaksiyonlar
nazofarenjit, somnolans, baş ağrısı, halsizlik ve sersemlik hissidir. İLAÇ ETKİLEŞİMLERİ: Levetirasetam mevcut antiepileptik ilaçların serum konsantrasyonlarını ve bu ilaçlar da levetirasetamın
farmakokinetiğini etkilemez. KONTRENDİKASYONLARI: Levetirasetam, diğer pirolidon türevlerine veya yardımcı maddelerden herhangi birine karşı aşırı duyarlılığı olanlarda kontrendikedir.
GEBELİK KATAGORİSİ: C’dir. NETROLEX XR hamilelikte klinik olarak gerekli olmadıkça kullanılmamalıdır. NETROLEX XR ile tedavi sırasında anne sütü ile besleme önerilmez. SAKLAMA KOŞULLARI:
25 °C’nin altındaki oda sıcaklığında saklanmalıdır. TİCARİ TAKDİM ŞEKLİ, AMBALAJ MUHTEVASI ve SATIŞ FİYATI: Blister ambalajlarda NETROLEX 500 mg 50 XR tablet 278,11 TL (Mayıs 2023).
NETROLEX 750 mg 50 XR tablet 363,18 TL (Mayıs 2023). NETROLEX 1000 mg 50 XR tablet 545,89 TL (Mayıs 2023). RUHSAT TARİHİ- NO: NETROLEX 500 mg XR tablet 04.03.2014 – 2014/203;
NETROLEX 750 mg XR tablet 01.04.2014 – 2014/255; NETROLEX 1000 mg XR tablet 04.03.2014 – 2014/204. RUHSAT SAHİBİ: SANOVEL İLAÇ SAN. ve TİC. A.Ş. 34460 İstinye-İSTANBUL. ÜRETİM
YERİ: SANOVEL İLAÇ SAN. VE TİC. A.Ş. Çanta 34580 Silivri/İST. YASAL KATEGORİ: Reçete ile satılır. SANOVEL İLAÇ SAN. ve TİC. A.Ş. River Plaza Esentepe Mahallesi Bahar Sokak No:13 Kat:10
34394 Levent/İstanbul-TÜRKİYE Tel: 0212 362 29 00 • www.sanovel.com.tr Daha geniş bilgi için firmamıza başvurunuz.

Hekim ve Eczacılar için hazırlanmıştır.


Ayşe Nur Özdağ Acarlı ve ark. İmmün-Aracılı Nörolojik Hastalıklar Spektrumu İçinde İnflamatuvar Nöropatilere Bakış

Sistemik immün bölüm Antijen


sunucu Aktif T hücresi
hücre

Otoreaktif T
hücresi

Plazma hücresi
Kemokinler, proteazlar ve
yapışma molekülleri Otoantikor
Kan sinir
bariyeri

Makrofaj
Apoptoz
Sinir
hücresi
Periferik sinir sistemi

TNF,
proteazlar, Schwann hücre
ROS ve mikrovillusları
sitokinler

Schwann
hücresi

ŞEKİL 1: İmmün-aracılı nöropatilerin patofizyolojik mekanizmaları (A) ve Ranvier nodunun organizasyonu (B).2

için altta yatan mekanizmalar tam anlamıyla açığa çıkarı- birlikteliği ile gerçekleşir. Buna en iyi örnek doğal bağı-
lamamıştır. Burada en sık görülen otoimmün nöropatiler- şıklıkta yer alan kompleman sisteminin uyarılmasında
den akut gelişen Guillain Barré sendromu (GBS) ve kronik edinsel bağışıklığın ürünü olan antikorların varlığının ge-
gelişen kronik inflamatuvar demiyelinizan poliradikülonö- rekliliğidir.
ropati (KİDP), multifokal motor nöropati ve anti-MAG an- Antijene özgül yanıt ile gelişen antikor yanıtı gelişim
tikoru ilişkili poliradikülonöropatilerin patogenezleri
sürecine bağlı olarak geniş bir çeşitlilik içerir: primer geli-
immün yanıt açısından kısaca ele alınacaktır.1
şen ve daha kısa süreli etkin olan IgM tipi antikorlar, iler-
leyen yanıt sürecinde IgG (IgG1, IgG2, IgG3 ve IgG4),
İMMÜN YANIT IgA ya da IgE tiplerine dönüşmektedir. Aynı B hücreleri
İmmün-aracılı nöropati kavramı nörolojik hastalıkların bir uyarısı bu defa ikincil yanıt olarak bu antikor tiplerinin ge-
immün yanıtın hedefi olması sonucunda gelişmesini ifade lişimini sağlar. IgM ve IgG antikor tipleri özellikle nöro-
etmektedir. İmmün yanıt doğal ve edinsel yanıt mekaniz- patilerde rastlanan alt tipleri oluşturmaktadır. Bu
malarıyla gelişmekte ve bu yanıt mekanizmalarında farklı antikorların inflamasyon oluşturma kapasiteleri de kom-
hücre grupları ve immün mediyatörler rol almaktadır. pleman sistemi aktivasyonu ve makrofaj ya da benzeri hüc-
İmmün sistem hücreleri “hücresel” yanıtı oluştururken, an- reler üzerinde bulunan antikor bağlayıcı reseptörlere
tikorlar, kompleman sistemi ve sitokin, kemokin gibi mo- (kristalize olan antikor sapını bağlayan Fc reseptörü, FcR)
leküller ise “hümoral” yanıt mekanizmalarında yer ya da kompleman bileşiklerini bağlayan reseptörlere (CR
almaktadır. Doğal immün yanıt nötrofil, eozinofil, bazofil reseptörleri) bağlanarak ortaya çıkmaktadır. Bu bağlamda
ve makrofaj gibi temelde miyeloid kökenli hücreler ve bir antijenin uygun “özgül” antikoru ile bağlanması (IgM,
kompleman sistemi ile geliştirilirken, edinsel yanıt antijen IgG1 ya da IgG3 gibi alt tiplerde) komplemen reaksiyo-
adı alan çoğunlukla proteinlere karşı aktifleşen özgül T ve nunu uyararak makrofaj vb. hücre uyarısı ile inflamasyon
B lenfositlerinin işlevlerine ve bu hücrelerin etkinliği ile ve hasar mekanizmalarını başlatabilir. Ayrıca antijen-anti-
üretilen, antikorlar gibi moleküllerin oluşumuna bağlıdır. kor kompleksleri de antikor sapı reseptörlerine bağlanarak
Bu anlamda edinsel yanıtın hücresel komponenti uyarılan da fagositik hücrelerin için alınır ve ortadan kaldırılmaya
T hücre alt gruplarının işlevlerini, hümoral yanıt ise B çalışılır. Bu yanıtta IgG4, yapısal özellikleri ile diğer IgG
hücre kökenli antikor ve diğer hücrelerden kaynaklanan si- alt tiplerinden farklı etkiye sahiptir. IgG4 tüm IgG havu-
tokin ve benzeri molekülleri kapsar. zunun yaklaşık %5’ini oluşturur. Enfeksiyoz olmayan ajan-
İmmün yanıtın uyarılmasında rol alan bu iki yolun or- lara (örneğin allerjenler) uzun süre maruziyet sonrası IgG4
taklaştığı ve etkinliğin ortaya çıktığı “efektör mekanizma- baskınlığı ortaya çıkar. Bu tip antikorların değişken kolla-
lar” ise doğal immünite ile edinsel immünitenin etkin rından birini başka antikorlarla değiş-tokuş etme özelli-

2
Ayşe Nur Özdağ Acarlı ve ark. İmmün-Aracılı Nörolojik Hastalıklar Spektrumu İçinde İnflamatuvar Nöropatilere Bakış

ğinden dolayı antikor sadece bir kolu ile antijene bağlanır, GBS’li olguların %90 kadarında hastalığın 1-3 hafta
bu nedenle hedef antijenle etkili bir bağ kurama yabilir. öncesinde geçirilmiş bir üst solunum yolu (%60) ya da gas-
IgG4 kompleman aktivasyonunda C1q ile bağlanamadı- trointestinal (%30) enfeksiyon öyküsü vardır. GBS’nin bir
ğından kompleman yolağını da aktifleyemez ve FcR ile enfeksiyon ajanına karşı oluşan immün yanıtın daha sonra
zayıf bağlandığından genel olarak anti-inflamatuvar özel- periferik sinir komponentleri (miyelin ya da akson) ile çap-
lik gösterir. Buna karşılık bu iki mekanizma IgG1-3 anti- raz reaksiyon göstermesi (moleküler taklit mekanizması)
korların efektör işlevleri için çok önemlidir. IgG4 tipi sonucunda geliştiği düşünülmektedir. En sık olarak belir-
otoantikorların hastalık gelişimindeki rolleri farklı meka- lenen enfeksiyon ajanı Campylobacter jejuni’dir (AMAN
nizmalarla ortaya çıkmaktadır.3 IgG4 antikorlarının klinik ve AMSAN olgularında %60-70, AİDP’de %30). Bununla
açıdan önemli bir diğer özelliği ise IgG1 antikorlarından birlikte Epstein-Barr virüsü, sitomegalovirüs, Haemophilus
farklı olarak ritüksimab tedavisiyle düzeylerinin dramatik influenza, Mycoplasma pneumoniae ve Zika virus başta
şekilde azalmasıdır. olmak üzere birçok enfeksiyon etkeni, aşılanma, cerrahi gi-
rişimler ve bazı ilaçların da GBS’na öncelik ettiği bildiril-
Kompleman sistemi aktivasyonu immün yanıtta in-
miştir.6
flamasyon oluşumunda yer alan önemli mekanizmalar-
dandır. Aktivasyon temelde üçü de ortak bir C3 noktasında GBS’ye yol açan patolojik süreçleri periferik sinirle-
buluşan yolaklarla başlar: klasik (C1q), lektin (mannoz- rin yapısında yer alan antijenlere karşı oluşan otoantikor-
bağlayan lektin veya fikolin) ve alternatif (C3 otoaktivas- ların başlattığı kabul edilmektedir. Hastaların plazma
yonu ya da properdin). C3 aktivasyonu C3a, C3b, C5a ve değişimi tedavisinden fayda görmesi dolaşımda hastalığa
membran atak kompleksi (MAC, C5b-9) gelişimi ile hedef yol açan patojenik antikorların ve inflamatuvar mediyatör-
hücrenin harabiyetine yol açar. Bu sistemin etkinleşmesi lerin bulunduğuna dair görüşü desteklemektedir.7 GBS’li
ve düzenlenmesi oldukça karmaşıktır ve bozukluklarının hastaların kanlarında oldukça yüksek oranda (yaklaşık
birçok otoimmün nörolojik patolojinin gelişiminde rolü %60) anti-gangliozid antikorlar gösterilmiştir ve farklı gan-
vardır.4 gliozid antikorların farklı GBS alt tipleri ile ilişkili olabi-
leceği bildirilmiştir.8 Periferik sinir membranlarının lipid
Koruyucu immün yanıt temelde patojenlere karşı uya-
yapılarında bulunan glikolipid yapısındaki gangliozidler
rılırken, immün-aracılı hastalıklarda yanıt vücut proteinle-
membran bütünlüğünün korunmasında görev alırlar. Çe-
rine karşı otoreaktif bir özellik kazanmaktadır. Organ ya
şitli gangliosit yapılarının sinir dokusundaki dağılımının
da dokuya özgül yanıt gelişimi otoimmün hastalıklara yol
farklı klinik alt tiplere yol açtığı düşünülmektedir. GM1 ve
açmaktadır. Bu hastalık grubunda mekanizmalara yönelik
GalNAc-GD1a motor liflerin aksolemmasında, özellikle
bilgiler gelişmekte, ancak tetikleyici uyaranlarla ilgili ge-
Ranvier nodunda, GQ1b ise ekstraoküler kafa çiftlerinde
lişme pek olmamaktadır. İmmün-aracılı hastalıklarda ya-
yoğunlukla bulunmaktadır. Motor ağırlıklı olgular ya da
nıtın direkt hastalık oluşan organa ya da dokulara özgül
AMAN ve AMSAN’lı hasta gruplarında anti-GM1, GM1b,
gerçekleşmesi olasığı yanında başka nedenlerle gelişen bir
GD1a ve GalNAc-GD1a antikorları IgG (IgG1-3) izoti-
immün yanıtın komşuluk ya da ilişkili yapısal özelliklerle
pinde ve daha yüksek oranda görülürler. GD3, GT1a ve
çapraz yanıt vermesiyle olabilmektedir. İmmün-aracılı nö-
GQ1b’ye karşı antikorları ise oftalmopleji ve MFS ile iliş-
ropatilerde saptanan immün yanıt parametreleri bu çerçe-
kili görünmektedir.8,9 Bununla birlikte en sık görülen GBS
vede ele alınacaktır.
alt tipi olan AİDP’de anti-gangliozid antikorlar nadiren
GBS post-enfeksiyöz otoimmün bir hastalık olarak saptanmaktadır ve antijenik hedef belirsizliğini korumak-
bilinmektedir. GBS’nin klinik ve laboratuvar özellikleri ile tadır. Anti-gangliozid antikorlar içerisinde belirli bir GBS
birbirinden ayrılan alt grupları bulunmaktadır: i) akut in- alt grubu ile en anlamlı ilişkiyi gösteren MFS olgularının
flamatuvar demiyelinizan poliradikülonöropati (AİDP), ii) yaklaşık %90’ında bulunan IgG izotipindeki anti-GQ1b an-
akut motor aksonal nöropati (AMAN), iii) akut motor tikorudur. Ayrıca GD1a/GD1b ve GD1b/GT1b kompleks-
duysal aksonal nöropati (AMSAN), iv) Miller-Fisher sen- lerine karşı antikorların daha ağır seyirli GBS formlarından
dromu (MFS), v) duysal ataksik GBS, vi) akut pandizoto- sorumlu olduğu gösterilmiştir.10 Olgu serilerinde C. jejuni
nomi.5 enfeksiyonu sonrası yüksek anti-GM1, anti-GD1a veya
GBS inflamatuvar demiyelinizan poliradikülonöro- anti-GQ1b antikor titreleri ile akson hasarı ve motor bul-
pati olarak elektrofizyolojik, histolojik ve klinik özellikle- gular ile seyreden GBS arasında ilişki olduğu bildirilmiş-
riyle KİDP formunun akut karşılığı olarak görülmektedir. tir. Ayrıca MFS hastalarından izole edilen C. jejuni
Ancak bu hastalıkların tetikleyicisi, seyri ve steroide ya- örneklerinde GQ1b benzeri epitoplar saptanmıştır. Bakteri
nıtı farklılıklarını göstermektedir. duvarındaki lipooligosakarid (LOS) molekülleri ile perife-

3
Ayşe Nur Özdağ Acarlı ve ark. İmmün-Aracılı Nörolojik Hastalıklar Spektrumu İçinde İnflamatuvar Nöropatilere Bakış

rik sinir gangliozidleri arasında oluşan bu çapraz reaksi- GBS’nin tedavisi plazma değişimi ve intravenöz im-
yon sonucunda otoreaktif T hücreleri ve kompleman fikse münoglobulin (IVIg) ile sınırlıdır.15,16 Çoğu olgu iyileşse
edebilen (IgG1-3 ya da IgM alttiplerinde) anti-gangliozid de hala vakaların %9-17’sinde ağır özürlülük ve ölüm riski
antikorları üretilmekte; neticede sitokin düzeyinde ve en- bulunmaktadır.17 Bu gibi ağır olgularda kompleman C5’e
dotel duvarında geçirgenlik artışı ile endonöral parankime bağlanarak membran atak kompleksinin gelişimini inhibe
daha fazla sayıda aktif T hücre geçişi olmaktadır.9 eden bir monoklonl antikor tedavisi olan ekulizumab gibi
GBS patogenezinde yer alan bu hümoral yanıtın hüc- tedavilerin etkinliği araştırılmaktadır.7,18
resel immün yanıta paralel rol oynadığı düşünülmektedir.
AİDP’de miyelin kılıf üzerindeki yapılara bağlanan anti- KRONİK İNFLAMATUvAR DEMİYELİNİZAN
korların kompleman yolağını aktiflediği, hücre membra- POLİRADİKÜLONÖROPATİ (KİDP)
nında gelişen kompleman aktivasyonuna bağlı membran
KİDP en sık görülen (insidansı 100.000’de 1-9) ve çoğu
atak kompleksi (MAK) gelişimi ile miyelinin hasarlandığı,
olgunun tedaviye yanıt vermesi nedeniyle de en yüz gül-
yıkımı ve makrofajlarla fagositozuna varan bir sürecin
dürücü otoimmün nöropatidir.9 KİDP hastalarının elektro-
başladığı öne sürülmüştür. Aktifleşmiş T hücrelerinin in-
fizyoloji ve patoloji incelemelerinde periferik sinir
vazyonunu makrofaj aracılı demiyelinizasyon takip et-
demiyelinizasyon bulguları saptanır ve hastalar immüno-
mekte, Schwann hücreleri ile miyelinde kompleman ve
supresif ve immünomodülatuvar tedavilere yanıt verir.19
immünoglobulin birikimi görülmektedir. AİDP ile doğru-
GBS ile benzer klinik, elektrofizyolojik, histolojik, labo-
dan ilişkilendirilebilen bir miyelin antijeni henüz saptan-
ratuvar ve otoimmün özellikleri paylaşması nedeniyle
mamış olmakla birlikte, Ranvier nodunda yer olan GBS’nin kronik formda eşdeğeri olduğu görüşü de bulun-
gliomedin, kontaktin, TAG-1, moesin ve nörofasin gibi maktadır. Fakat GBS’den temelde hastalık semptomları-
özel protein yapılarına karşı antikorların varlığı bildiril- nın 2 aydan uzun süreyle kötüleşmeye devam etmesi
miştir.11 AMAN ve AMSAN’da ise Ranvier nodlarındaki nedeniyle farklılık göstermesinin yanı sıra prognozu, ste-
aksonal membranda yer alan gangliozid yapısındaki anti- roid ya da immünosupresan tedaviye yanıt vermesi ile de
jenlere karşı immün yanıt geliştiği düşünülmektedir. Nod farklıdırr.9,20 KİDP varyantları hastalığın ilerleyen dönem-
bölgesine bağlanan antikorların kompleman aktivasyo- lerinde tipik KİDP kliniğine dönüşebilmektedir ve hastalı-
nunu izleyerek Ranvier nodlarına makrofajların çekildiği, ğın alt tiplerinde farklı immünopatogenetik süreçlerin rol
periaksonal mesafenin açılması ve sonuçta akson dejene- oynayıp oynamadığı henüz aydınlatılamamıştır.21,22
rasyonu ile giden bir sürece yol açtığı ve bu bölgede yer
KİDP patogenezinde hem hücre aracılı hem de humo-
alan iyon kanallarında fonksiyon bozukluğunun geliştiği
ral mekanizmaların ve kompleman sisteminin birlikte rol
düşünülmektedir.12,13
oynayarak periferik sinirlerde hasara yol açtığı düşünül-
AMAN’lı olgularda klinik seyir değişkenlik göster- mektedir. GBS ve relapsing-remitting (tekrarlayıcı) deney-
mektedir; hastaların bir kısmında gelişen aksonal hasarla sel allerjik nörit ile olan immünopatolojik benzerlikler
uyumlu olacak şekilde ağır kas zaafı, yavaş ve yetersiz iyi- KİDP’nin aktif T lenfosit, makrofaj, kompleman ve otoan-
leşme görülürken, bir kısmında ise hızlı ve tam bir klinik tikorların birlikte rol aldığı, henüz net olarak bilinmeyen pe-
düzelme dikkati çekmektedir. Aksonal dejenerasyonun re- riferik sinir antijen ya da antijenlerine karşı immün bir saldırı
jenerasyonu için çok daha uzun bir zamana ihtiyaç duyul- ile meydana geldiğini düşündürmektedir.20 Her ne kadar bazı
duğu bilinmektedir. Hızlı iyileşen hastalarda aksonal hastalar nörolojik semptomların öncesinde yakın zamanlı
membrana bağlanan antikorların iyon akımlarını etkileye- enfeksiyon (%4-30) bildirse de GBS’den farklı olarak oto-
rek iletim bloklarına yol açtığı; iletim bloklarının düzel- immün yanıtı tetikleyen faktör ve hastalıkla doğrudan ilişkili
mesi ile hızlı bir iyileşme sağlandığı düşünülmektedir. herhangi bir enfeksiyöz ajan henüz tanımlanmamıştır.23
AMAN/AMSAN olgularında patolojik süreç geri dönü-
şümlü iletim bloğu aşamasından iyileşme yerine, akson ha- KİDP’DE HÜCRESEL MEKANİZMALAR
sarı oluşturacak şekilde ilerlerlediğinde ise ağır ve güç Hücresel immün mekanizmaların KİDP patogenezinde rol
iyileşen bir klinik seyir olacaktır.6 oynadığı, sural sinir biyopsisinde inflamatuvar T lenfosit
Akut-subakut seyirli oldukça saf bir otonom nöropati infiltratlarının bulunması, sitokin ve diğer inflamatuvar
olarak tanımlanan akut pandizotonomi (otoimmün otono- mediyatörlerdeki değişikliklerin KİDP hastalarının kanında
mik gangliopati, AAG) hastalarının önemli bir bölümünde ve BOS’unda saptanması ve deneysel otoimmün nörit mo-
gangliyonik tipte (α-3 tipi) nikotinik asetilkolin reseptör- dellerinde T hücrelerinin hastalığa katkısının gösterilmesi
lerine karşı antikorlar bulunur.5,14 ile anlaşılmıştır.24-26

4
Ayşe Nur Özdağ Acarlı ve ark. İmmün-Aracılı Nörolojik Hastalıklar Spektrumu İçinde İnflamatuvar Nöropatilere Bakış

Sinirde inflamasyon ya da sonrası gelişen sinir hasarına tir.32 Aktif makrofajların oluşturduğu miyelin kılıf hasarı so-
öncülük eden en önemli ve kritik faktör kan sinir bariyerinin nucunda yeni antijenik yapıların açığa çıkması ile “epitop
bozulmasıdır. Normal fizyolojik şartlarda kan sinir bariyeri, yayılımı” denilen mekanizma ile inflamasyonun daha da et-
serum proteinleri gibi çözülebilir faktörlerin kandan sinir kili olabileceği bildirilmektedir.33
mikroçevresine geçişini önleyerek endonöriyum homeosta- Bir çalışmada KİDP hastalarının T hücre repertuarının
zının sürdürülmesini sağlar. Bununla birlikte uyarılma duru- CD4+ hücre değil de , CD8+ hücreler yönünde daha fazla ak-
munda T hücreleri kan sinir bariyerini aşarak endonöriyuma tive olduğu ve IVIg tedavisinden sonra da CD8+ hücre sayı-
geçtikleri gibi, bariyerin geçirgenliğini arttırarak diğer mole- larının azaldığı gösterilmiştir.34 Her ne kadar timüs
küllerin geçişine de neden olur. Aktif hastalık döneminde pe- dokusunda self-reaktif T hücreler seleksiyon sırasında büyük
riferdeki CD4+ T hücreleri aktivasyon belirteçlerinde artışa ölçüde ortadan kalksa da, bir kısmı perifere kaçabilmekte ve
yol açar ve interlökin (IL)-2, IFN-γ ve IL-17 gibi proinfla- otoimmün hastalığa yol açabilmektedir. Bu hücreler düzen-
matuvar sitokinlerin yanı sıra IFN-γ’nın indüklediği protein leyici T hücrelerin immünosupresif aktivitesi gibi periferik
(IP)-10 ve makrofaj inflamatuvar protein 3β (MIP3β) sek- tolerans mekanizmalarının kontrolü sırasında aktivite kaza-
resyonu da yapar.25,27,28 Bu sitokin ve kemokinlerin dolaşımı nabilir. KİDP’de aşırı ya da yetersiz immün aktivasyonun
ile makrofajlar daha fazla aktiflenerek, vasküler hücre adez- kontrolünde görev alan immünoregülatuvar hücresel yanı-
yon molekülü (VCAM-1), endotelyal lökosit adezyon mole- tın bozulduğunu gösteren bulgular da saptanmıştır. Dola-
külü (ELAM)-1 ve interselüler adezyon molekülü (ICAM)-1 şımdaki düzenleyici T hücreler CD4+CD25highFoxp3+
gibi sinir-kan damarlarının endotelyal hücrelerindeki yapışma belirteçleri ile ayrılmış, hem düzeyinin hem de proliferas-
moleküllerinin artışını tetikler.19 yon supresyon aktivitesinin sağlıklı kontrollere kıyasla azal-
Aktifleşmiş T hücreleri adezyon molekülleri ile etki- mış olduğu görülmüştür.35,36 Ayrıca multipl skleroz ve
leşerek damar duvarı yüzeyinde yuvarlanır ve sonra kan- sistemik lupus eritematozus gibi otoimmün hastalıklarla iliş-
sinir bariyerini geçerek göç eder. Matriks metalloproteinaz kili bulunan Th17 hücrelerinin hastalığın aktif olduğu KİDP
ve proinflamatuvar sitokin/kemokin gibi inflamatuvar me- hastalarının periferik kan ve BOS’unda, inaktif hastalara kı-
diatörler T hücreleri damar duvarını geçtikten sonra da bu yasla anlamlı olarak yüksek saptandığı ve hastaların remis-
hücrelerden salgılanmaya devam eder ve kan-sinir bariye- yona girmesiyle birlikte düzeylerinin azaldığı bildirilmiştir.7
rinin geçirgenliğinde artışa ve sinir içerisinde immün ya-
nıtın ortaya çıkmasına neden olur.29 Kan-sinir bariyerinin KİDP’DE HUMORAL MEKANİZMALAR
yıkılmasıyla birlikte antikor gibi çözünür faktörlerin endo- KİDP’de demyelinizasyona ve ileti bloklarına yol açan in-
nöriyuma geçişinin yolu açılır. KİDP hastalarının manye- flamatuvar mediatörlerin yanı sıra olası patojenik antikor-
tik rezonans (MR) görüntülemelerinde sinir trunkus ya da
ların plazmaferez ile uzaklaştırıldığı bilinmektedir; bu da
pleksuslarında kontrast tutulumunun gösterilmesi kan-sinir
aktif B ya da plazma hücrelerinden salınan antikorlar gibi
bariyerinde yıkılma olduğuna işaret etmektedir.30
humoral faktörlerin de hastalık patogenezinde rol oynadı-
KİDP hastalarının sural sinir biyopsilerinde inflamatu- ğını düşündürmektedir. Makrofajların miyelini fagosite et-
var hücre infiltratlarında CD8+ T hücreleri, CD4+ T hücreleri mesine dayalı mekanizmalarda da hem Fc hem de
ve makrofajların bulunduğu gösterilmiştir. Makrofaj ve ay- kompleman reseptörü aracılı mekanizmaların (opsonizas-
rıca Schwann hücrelerindeki antijen sunan “majör histo- yon) rolü bu süreci uyaracak myeline yönelik antikorların
compatibility complex” (MHC) sınıf II ve B7-1 ile B7-2 varlığını desteklemektedir.
ko-stimülatör moleküllerin artışıyla birlikte T hücrelerinin
KİDP hastalarının B hücrelerinde Fcγ reseptör IIB
lokal reaktivasyon süreci uyarılır. Sinir içindeki hücrelerde
(FcγRIIB) (B hücrelerinin germinal merkeze girerek IgG
tümör nekroz faktör α (TNFα), IFN-γ ve IL-2 gibi proinfla-
üreten plazma hücrelerine dönüşmesini önleyen inhibitor bir
matuvar sitokinlerin ekspresyonu başlar ve bu da immün ya-
nıtta artışa yol açar.19 İnfiltrasyon yapan ana inflamatuvar reseptör) ekspresyonunun azalmış olduğu, IVIg ile tedavi
hücreler makrofajlardır ve endonöral damarların çevresinde edilen ve tedavi yanıtı iyi olan olguların monosit ve B hüc-
kümeler oluştururlar.31 Makrofajlar antijen sunumu, proin- relerinde FcγRIIB ekspresyonunun arttığı da gösterilmiştir.37
flamatuvar sitokinlerin ve toksik mediatörlerin salınımı ile KİDP hastalarının sinirlerinin myelin kılıflarında
birçok yönden immün yanıtta aktif rol oynar. Çok çeşitli kompleman, immünoglobulin G (IgG) ve immünoglobu-
komleman bileşiklerine özgü reseptörler de bulundurmaları lin M (IgM) birikimlerinin saptanması hastalık patogene-
ile (CR1, CR4, C3a anafilatoksin reseptörü (C3aR), C5aR1 zinde myelin antijenlerini tanıyan antikorların rol
ve C5aR2) makrofajlar demiyelinizasyonun son evrelerinde oynadığını düşündürmüştür. Bu hipotez ile uyumlu olarak
miyelinin soyulması ve fagositozunda da önemli role sahip- çeşitli glikolipidlere ve myelin protein P0’a karşı otoanti-

5
Ayşe Nur Özdağ Acarlı ve ark. İmmün-Aracılı Nörolojik Hastalıklar Spektrumu İçinde İnflamatuvar Nöropatilere Bakış

korlar KİDP hastalarının serumlarında kontrol grubuna kı- dair vaka bildirileri bulunmakta; ritüksimabın KİDP’de et-
yasla daha sık olarak saptanmıştır. Ayrıca KİDP hastaları- kinliği ile ilgili olarak devam etmekte olan randomize kont-
nın sinir kesitlerinin histopatolojik incelemelerinde yoğun rollü çalışmaların sonuçları beklenmektedir.39
bir demiyelinizasyon görülmesi uzun süre hedef otoantije-
nin kompakt miyelin proteinleri olduğunu düşündürmüş, OTOİMMÜN NODOPATİLER
bu yönde birçok çalışma yapılmıştır. Bu görüş deneysel
KİDP kliniğine sahip hastaların bir kısmının serumunda
otoimmün nörit hayvan modeli ile desteklenmiş; miyelin
“teasing” metoduyla ayrılmış sinir liflerinin Ranvier nodu
protein P0 P2 ve periferik myelin protein (PMP)-22 saf-
ve/veya paranod bölgelerine bağlanan IgG tipi antikorla-
laştırılarak deney hayvanlarına uygulandıktan sonra bu oto-
antijenlere karşı otoimmün yanıt geliştiği ve sinir hasarı ile rın var olduğu, hastalık patogenezinde rol oynadığı düşü-
klinik semptomların ortaya çıktığı gösterilmiştir.19 Uzun nülen bu antikorların Ranvier nodu ve paranod bölgesinde
yıllardır yapılan araştırmalara rağmen majör myelin prote- bulunan kompakt olmayan myelin proteinleri [nörofasin
inlerinin otoantikor yanıtındaki patojenik rolüne dair çok az (NF) 155, NF140/186, kontaktin-1 (CNTN1), kontaktin-
kanıt bulunabilmiştir. Her ne kadar bazı çalışmalarda mi- ilişkili protein reseptörü 1 (Caspr1)] hedef aldığı saptan-
yelin proteinleri P0, P2, PMP 22 ve konneksin-32’ye mıştır.40 Klasik KİDP tablosundan farklı bir takım ortak
(Cx32) karşı otoantikor varlığı gösterilmiş olsa da otoanti- klinik özellikleri olan, patogenezinde bariz bir inflamas-
kor bulunan hastaların serumları in vivo olarak sıçanlara yon ya da makrofaj aracılı demiyelinizasyonun olmayan,
intranöral enjekte edildiğinde bir tek myelin protein P0’a KİDP tedavilerine yetersiz yanıt veren bu tablonun “Euro-
özgül otoantikorun patojenik olabileceği saptanmıştır.7,19 pean Federation of Neurological Societies and the Perip-
Sonuç olarak KİDP’de keşfedilmeyi bekleyen yeni antije- heral Nerve Society (EFNS/PNS)” 2021 kılavuzuna göre
nik hedeflerin olduğu anlaşılmaktadır. artık KİDP varyantlarından sayılmaması ve “otoimmün no-
dopatiler” olarak isimlendirilmesi kararlaştırılmıştır.22
KİDP’de standart tedavi protokolü kortikosteroid,
IVIg ve plazma değişimini içermektedir ve hastaların yak- Otoantikor yanıtı gelişen söz konusu aksoglial prote-
laşık olarak %50-70’i bu tedavilere yanıt vermektedir.38 Ri- inler Ranvier nodunun ve miyelinli aksonların paranodal
tüksimab başta olmak üzere alemtuzumab, etanersept ve bölge yapısının korunmasında büyük öneme sahiptir (Şekil
siklofosfamid gibi tedavilerin KİDP’de etkili olabileceğine 2). Nodal hücre adezyon molekülü NF186 Na+ kanal kü-

Schwann hücre
mikrovillusları Demiyelinizasyon
Paranodal kopma

Tanımlanmamış
antijen
Makrofaj

Kompleman
Otoantikor

Aksonal hasar

Aksonal hasar

Membran atak
kompleksi

Tanımlanmamış
antijen

Paranodal kopma
T hücre
Demiyelinizasyon

ŞEKİL 2: İmmün-aracılı nöropatilerde otoantikorların potansiyel rolü.2

6
Ayşe Nur Özdağ Acarlı ve ark. İmmün-Aracılı Nörolojik Hastalıklar Spektrumu İçinde İnflamatuvar Nöropatilere Bakış

melerinin Ranvier nodunda yerleşmesinde rol oynamakta- sahip olabileceği, tremorun eşlik etmediği duysal ataksinin
dır Nodun hemen yanında yer alan paranod bölgesindeki daha sık ve ortalama başlangıç yaşının daha ileri olduğu
aksoglial bağlantılar akson membranında yerleşen bildirilmiştir. Elektrofizyolojik incelemelerde immünote-
CNTN1/Caspr1 kompleksinin Schwann hücresindeki rapi ile geri dönüşümlü ileti bloğu olduğu görülmüştür. Ay-
NF155’e bağlanmasıyla kurulur. Bu proteinler iyon kanal- rıca bu hastaların IVIg yanıtı anti-NF155 pozitif olgulara
larının akson boyunca yayılımını sınırlayan bir bariyer gör- göre daha iyi bulunmuştur.40
evi görerek Na+ kanallarının nodda, K+ kanallarının da KİDP kliniğindeki hastaların spesifik bir alt grubunda
jukstaparanodda kalmasını sağlar ve böylece sıçrayıcı (sal- paranodda yerleşen aksonal CNTN1/Caspr1 kompleksine
tatuar) tarzda iletim gerçekleşebilir.40 karşı gelişen otoantikorların varlığı ilk kez 2013’de Querol
Otoantikor pozitif hastaların sinir biyopsileri incelen- ve ark. tarafından gösterilmiş, daha sonraki çalışmalarda
diğinde nodal ve paranodal bölgelerde ayrılma olduğu, ay- ise KİDP kliniğine sahip hastalarda anti-CNTN1 antikor
rıca nod/paranod bölgelerinde yapısal bütünlüğün görülme sıklığının %3-8 arasında olduğu bildirilmiştir.43
sürdürülmesi açısından gerekli olan proteinlerin anormal Anti -CNTN1 pozitif olgularda hastalığın daha ileri yaşta
şekilde eksprese edildiği ve dağıldığı görülmüştür. Sinir başladığı, tipik olarak daha agresif ve GBS benzeri subakut
biyopsilerinin elektron mikroskopisinde Schwann hücre başlangıç gösterdiği, duysal ataksi oranının yüksek olduğu,
mikrovililerinde ve paranodal glial kıvrımlarda bozulmalar erken aksonal tutulumun geliştiği, hastaların IVIg’e yeter-
saptanmış, Schwann hücresinin dış sitoplazmasında ve siz yanıt gösterdiği, steroid ile tedavi yanıtlarının iyi ol-
nodal aksoplazmada geniş vakuoller olduğu, Na+ ve K+ ka- duğu görülmüştür. İlginç olarak hastalarda %60’a varan
nallarına ait noktasal immünoreaktivitenin Caspr1 ile bir- oranlarda glomerüllerde IgG4 ve CNTN1 birikimine bağlı
likte akson boyunca yaygın bir şekilde dağıldığı nefrotik sendrom görülebildiği bildirilmiştir.44 Anti-
izlenmiştir.41 Ayrıca cilt biyopsisinde sağlıklı kontrollere CNTN1’in patojenik etkisi paranodal bağlantılarda ay-
kıyasla miyelinli sinir liflerinde Ranvier nodlarının uza- rılma, nodal yapıda bozulma ile nodal aralıkta genişleme ve
dığı, NF ve Caspr1 immünohistokimya boyalarının daha Caspr1 immün boyamasında azalma gibi bulguların miye-
geniş bir alana yayıldığı saptanmıştır.42 linli nöron kültürlerinde gösterilmesi ile de desteklenmiş-
tir.40
KİDP kliniğindeki hastaların yaklaşık olarak %5’inde
hücresel adezyon moleküllerinden NF155’e karşı otoanti- Çok daha nadir saptanan anti-Caspr1 antikorları ilk
kor yanıtı olduğu saptanmıştır. Hastalar ayrıntılı olarak in- olarak biri KİDP diğeri GBS kliniğinde olmak üzere iki
hastada bildirilmiştir.45
celendiğinde KİDP olgularından farklı olarak; hastalığın
daha erken yaşta, subakut ve ağır klinik özelliklerle başla- KİDP hastalarının paranodal yapılara karşı otoanti-
dığına, önemli ölçüde engelliliğe neden olacak şekilde ağır korlarının daha çok IgG4 alt tipinde olduğu görülmüştür.
tremor, duysal ve serebellar ataksi, distal baskın zaaf var- Otoimmün nodopatilerde diğer IgG alt tiplerinden farklı
lığına ve IVIg’e yetersiz yanıt verdiğine dikkat çekilmiştir. özelliklere sahip IgG4 izotipinin baskın olmasına yol açan
Laboratuvar ve elektrofizyolojik olarak ise BOS protein neden bilinmemektedir. IgG4 antikorlarının klinik açıdan
düzeylerinin daha yüksek, distal ve F yanıt latanslarının da önemli bir diğer özelliği ise IgG1 antikorlarından farklı ola-
belirgin uzun olduğu saptanmıştır. Periferik sinirlerde dif- rak ritüksimab tedavisiyle düzeylerinin dramatik şekilde
füz kalınlaşma ve kranyal sinirlerde hipertrofi varlığı da azalmasıdır. Bu da IgG1 üreten hücrelerin aksine IgG4 üre-
bildirilmiştir. Hastalardan elde edilen ve IgG4 alt tipinde ten hücrelerin daha az oranda uzun ömürlü plazma hücresi
olan anti-NF155 antikorların deney hayvanlarına (BOS içe- olarak devam ettiğini düşündürmektedir. Tüm bunlar IgG4
risine) uygulandığında zaaf ve ileti bloğuna yol açtığı gös- izotipinde otoantikoru olan otoimmün nodopati hastala-
terilerek patojenik potansiyeli ortaya konulmuştur.7 rında ritüksimabın etkili bir tedavi olabileceğini düşündür-
mektedir.40
Anti-NF186 antikorları NF140 (erken gelişim dö-
nemlerinde ve multipl skleroz hastalarının lezyonlarında
belirgin olarak eksprese edilir) ve NF155’e NF186 ile ben-
MULTİFOKAL MOTOR NÖROPATİ (MMN)
zer reaktiviteye sahip olduğu saptandığından anti-pan-nö- Multifokal motor nöropati (MMN) ekstremitelerde asi-
rofasin antikor olarak da adlandırılmaktadır.7 KİDP metrik kuvvetsizliğe neden olan, motor sinirlerde multifo-
kliniğindeki hastaların %2’sinden daha azında bulunan bu kal ileti bloklarının olduğu, duysal sinirlerin etkilenmediği
antikorlar ile hem nod hem de akson başlangıç segmen- otoimmün kökenli bir poliradikülonöropatidir. Önceleri
tinde boyanma olduğu izlenmiştir. Hastaların subakut baş- KİDP’nin bir alttipi olabileceği tartışılsa da artık ayrı bir
layan ve tetraplejiye yol açabilecek kadar ağır bir kliniğe hastalık olarak ele alınmaktadır. Hastalık genellikle üst

7
Ayşe Nur Özdağ Acarlı ve ark. İmmün-Aracılı Nörolojik Hastalıklar Spektrumu İçinde İnflamatuvar Nöropatilere Bakış

ekstremiteleri etkiler, aynı ekstremitedeki farklı sinirlere Sinir biyopsisinin elektron mikroskopisinde miyelin
veya diğer ekstremitelere doğru yavaş bir şekilde yayılır lamellerinin aralarında IgM birikimlerine bağlı genişlemiş
ve tanı için geçen süre genellikle uzundur.6 görünüm (myelin “splitting”) saptanması anti -MAG nöro-
Hastaların %40-90’ının serumlarında IgM grubundan patisi için karakteristik bir bulgudur.47 Cilt biyopsisi ile der-
anti-GM1, asialo-GM1 veya GD1a gangliozid antikorları mal miyelinli sinir liflerinde IgM birikimi olduğu
saptanır.46 Bu antikorların yüksek titrede pozitif olması gösterilmiştir.48 Ayrıca anti-MAG antikorlarının sistemik
MMN için oldukça spesifiktir. GM1 periferik motor sinir- transfüzyonu ve intranöral enjeksiyonu ile deney hayvan-
lerde, duysal sinirlere kıyasla çok daha fazla yoğunlukta larında makrofaj aracılı periferik sinir demiyelinizasyonu-
bulunmaktadır. Kesin fonksiyonları bilinmemekle birlikte, nun geliştiği bildirilmiştir. Son dönemde yapılan
GM1’in iyon kanallarının Ranvier nodu ve çevresinde kü- çalışmalarda IgM monoklonal gamopatisi olan bu hastala-
melenmesinde ve stabilizasyonunda rol oynadıkları düşü- rın serumlarındaki antikorların MAG yapısında ve insan
nülmektedir. Sınırlı sayıda MMN hastasının, fasiküler sinir doğal ödürücü hücrelerinde de tanımlanmış bir karbonhid-
biyopsi incelemelerinde demiyelinizasyon bulgularına rast- rat epitopu (HNK1) tanıdığı saptanarak yeni bir ELISA testi
lanmaması ve elektrofizyolojik incelemelerde geçici iletim geliştirilmiştir. Anti-HNK1 antikorların hastalığın tanısında
bloklarının görülebilmesi antikorların miyelinli motor si- çok daha yüksek oranda duyarlılığa ve özgüllüğe sahip ol-
nirlerin Ranvier nodu ve çevresinde yerleşen sodyum ve duğu bildirilmiştir. Ayrıca anti-HNK1 antikor düzeylerinin
potasyum kanallarının fonksiyonunu bozarak ileti bloğuna tedavi ile azalması ve anti-MAG’ın aksine hastalığın ağır-
neden olabileceğini düşündürmektedir.46 GM1 antikorları- lığı ile bağıntı göstermesi dikkat çekici olsa da, bu bulgula-
nın kompleman aktivasyonu aracılığıyla nod disfonksiyo- rın başka çalışmalar ile doğrulanması gerekmektedir.49
nuna yol açtığı ve bunun IVIg tedavisi sonrası düzeldiği Tedaviye dirençli olduğu bilinen anti-MAG pozitif
bildirilmiştir.2 Fakat düşük titrede anti-GM1 antikorlar hastalarda rituksimabın etkili olduğunu bildiren olgu serileri
diğer bazı otoimmün kökenli nöropatilerde de görülebil- ve az sayıda plasebo kontrollü çalışma bulunmaktadır.50
mektedir ve MMN patogenezindeki rolleri henüz tam ola-
rak aydınlatılamamıştır. SONUÇ
İmmün-aracılı nöropatiler klinik ve immünopatogenez açı-
ANTİ-MAG İLİşKİLİ NÖROPATİ sından heterojen hastalıklardır ve hali hazırda oldukça sı-
Klinik olarak distal KİDP ile benzer bulguları olan ve “an- nırlı sayıda tedavi seçeneği bulunmaktadır. Bu hastalıkların
lamı belirsiz monoklonal gamopati”nin (MGUS) eşlik ettiği sınıflaması, tedavi seçimi ve takipte kullanılabilecek biyo-
hastaların yaklaşık olarak yarısında periferik sinir glikop- belirteçlerin keşfedilmesi ile yanlış tanı ve tedavinin önüne
roteinlerinin (genellikle miyeline bağlı glikoprotein olan geçmek mümkün olacaktır. Otoimün nöropatilerin patoge-
MAG, P0) bir karbonhidrat epitopu ile reaksiyon gösteren nez sürecinde rol oynayan ve henüz tam olarak bilinmeyen
monoklonal IgM proteinler bulunur. Hastalar genellikle mekanizmaların aydınlatılması özellikle tedaviye dirençli
kronik, yavaş ilerleyici, duysal ataksinin baskın olduğu duy- olgular için hedefe yönelik yeni tedavi ajanlarının gelişti-
sal poliradikülonöropati bulguları ile başvururlar. rilmesine olanak sağlayacaktır.

KAYNAKLAR
1. Latov N. Immune mechanisms, the role of complement, and related ther- myelinating polyneuropathy: implications for complement-targeted ther-
apies in autoimmune neuropathies. Expert Rev Clin Immunol. apies. Neurotherapeutics. 2022;19(3):864-73. doi: 10.1007/s13311-022-
2021;17(12):1269-81. doi: 10.1080/1744666X.2021.2002147. 01221-y.
2. Kieseier BC, Mathey EK, Sommer C, Hartung HP. Immune-mediated 5. Dalakas MC. Pathophysiology of autoimmune polyneuropathies. Presse
neuropathies. Nat Rev Dis Primers. 2018;4(1):31. doi: 10.1038/s41572- Med. 2013;42(6 Pt 2):e181-92. doi: 10.1016/j.lpm.2013.01.058.
018-0027-2. 6. Özdağ Acarli AN, Çakar A, Parman Y, Öge AE. Periferik sinirlerin yaygın
3. vidarsson G, Dekkers G, Rispens T. IgG subclasses and allotypes: from ve çok odaklı hastalıkları. Öge AE, Baykan B, Bilgiç B, editörler. Nöroloji.
structure to effector functions. Front Immunol. 2014;5:520. doi: 4. Baskı. İstanbul: Nobel Tıp Kitabevleri; 2021. p.939-95.
10.3389/fimmu.2014.00520. 7. Querol L, Lleixà C. Novel immunological and therapeutic insights in Guil-
4. Querol LA, Hartung HP, Lewis RA, van Doorn PA, Hammond TR, Atassi lain-Barré syndrome and CIDP. Neurotherapeutics. 2021;18(4):2222-35.
N, et al. The role of the complement system in chronic inflammatory de- doi: 10.1007/s13311-021-01117-3.

8
Ayşe Nur Özdağ Acarlı ve ark. İmmün-Aracılı Nörolojik Hastalıklar Spektrumu İçinde İnflamatuvar Nöropatilere Bakış

8. Kusunoki S, Kaida K. Antibodies against ganglioside complexes in Guil- tory infiltrates in sural nerve biopsies in Guillain-Barre syndrome and
lain-Barré syndrome and related disorders. J Neurochem. chronic inflammatory demyelinating neuropathy. Muscle Nerve.
2011;116(5):828-32. doi: 10.1111/j.1471-4159.2010.07029.x. 1996;19(4):474-87. doi: 10.1002/(SICI)1097-
9. Dalakas MC. Pathogenesis of immune-mediated neuropathies. Biochim 4598(199604)19:4<474::AID-MUS8>3.0.CO;2-9.
Biophys Acta. 2015;1852(4):658-66. doi: 10.1016/j.bbadis.2014.06.013. 25. Press R, Pashenkov M, Jin JP, Link H. Aberrated levels of cerebrospinal
10. Kaida K, Morita D, Kanzaki M, Kamakura K, Motoyoshi K, Hirakawa M, fluid chemokines in Guillain-Barré syndrome and chronic inflammatory
et al. Ganglioside complexes as new target antigens in Guillain-Barré demyelinating polyradiculoneuropathy. J Clin Immunol. 2003;23(4):259-
syndrome. Ann Neurol. 2004;56(4):567-71. doi: 10.1002/ana.20222. 67. doi: 10.1023/a:1024532715775.
11. Di Stefano v, Barbone F, Ferrante C, Telese R, vitale M, Onofrj M, et al. 26. Spies JM, Pollard JD, Bonner JG, Westland KW, McLeod JG. Synergy
Inflammatory polyradiculoneuropathies: Clinical and immunological as- between antibody and P2-reactive T cells in experimental allergic neuri-
pects, current therapies, and future perspectives. Eur J Inflamm. tis. J Neuroimmunol. 1995;57(1-2):77-84. doi: 10.1016/0165-
2020;18. doi: 10.1177/2058739220942340. 5728(94)00164-j.
12. Griffin JW, Li CY, Macko C, Ho TW, Hsieh ST, Xue P, et al. Early nodal 27. Madia F, Frisullo G, Nociti v, Conte A, Luigetti M, Del Grande A, et al.
changes in the acute motor axonal neuropathy pattern of the Guillain- pSTAT1, pSTAT3, and T-bet as markers of disease activity in chronic in-
Barré syndrome. J Neurocytol. 1996;25(1):33-51. doi: flammatory demyelinating polyradiculoneuropathy. J Peripher Nerv Syst.
10.1007/BF02284784. 2009;14(2):107-17. doi: 10.1111/j.1529-8027.2009.00220.x.
13. Uncini A, vallat JM. Autoimmune nodo-paranodopathies of peripheral 28. van den Berg LH, Mollee I, Wokke JH, Logtenberg T. Increased fre-
nerve: the concept is gaining ground. J Neurol Neurosurg Psychiatry. quencies of HPRT mutant T lymphocytes in patients with Guillain-Barré
2018;89(6):627-35. doi: 10.1136/jnnp-2017-317192. syndrome and chronic inflammatory demyelinating polyneuropathy: fur-
ther evidence for a role of T cells in the etiopathogenesis of peripheral
14. Lindstrom J. Autoimmune diseases involving nicotinic receptors. J Neu-
demyelinating diseases. J Neuroimmunol. 1995;58(1):37-42. doi:
robiol. 2002;53(4):656-65. doi: 10.1002/neu.10106.
10.1016/0165-5728(94)00185-q.
15. McKhann GM, Griffin JW, Cornblath DR, Mellits ED, Fisher RS, Quaskey
29. Leppert D, Hughes P, Huber S, Erne B, Grygar C, Said G, et al. Matrix
SA. Plasmapheresis and Guillain-Barré syndrome: analysis of prognos-
metalloproteinase upregulation in chronic inflammatory demyelinating
tic factors and the effect of plasmapheresis. Ann Neurol. 1988;23(4):347-
polyneuropathy and nonsystemic vasculitic neuropathy. Neurology.
53. doi: 10.1002/ana.410230406.
1999;53(1):62-70. doi: 10.1212/wnl.53.1.62.
16. Kleyweg RP, van der Meché FG, Meulstee J. Treatment of Guillain-Barré
30. Kuwabara S, Nakajima M, Matsuda S, Hattori T. Magnetic resonance
syndrome with high-dose gammaglobulin. Neurology. 1988;38(10):1639-
imaging at the demyelinative foci in chronic inflammatory demyelinating
41. doi: 10.1212/wnl.38.10.1639.
polyneuropathy. Neurology. 1997;48(4):874-7. doi:
17. Leonhard SE, Mandarakas MR, Gondim FAA, Bateman K, Ferreira MLB, 10.1212/wnl.48.4.874.
Cornblath DR, et al. Diagnosis and management of Guillain-Barré syn-
31. Sommer C, Koch S, Lammens M, Gabreels-Festen A, Stoll G, Toyka Kv.
drome in ten steps. Nat Rev Neurol. 2019;15(11):671-83. doi:
Macrophage clustering as a diagnostic marker in sural nerve biopsies
10.1038/s41582-019-0250-9.
of patients with CIDP. Neurology. 2005;65(12):1924-9. doi:
18. Misawa S, Kuwabara S, Sato Y, Yamaguchi N, Nagashima K, Katayama 10.1212/01.wnl.0000188879.19900.b7.
K, et al; Japanese Eculizumab Trial for GBS (JET-GBS) Study Group.
32. Lubbers R, van Essen MF, van Kooten C, Trouw LA. Production of com-
Safety and efficacy of eculizumab in Guillain-Barré syndrome: a multi-
plement components by cells of the immune system. Clin Exp Immunol.
centre, double-blind, randomised phase 2 trial. Lancet Neurol.
2017;188(2):183-194. doi: 10.1111/cei.12952.
2018;17(6):519-29. doi: 10.1016/S1474-4422(18)30114-5.
33. Schneider-Hohendorf T, Schwab N, Uçeyler N, Göbel K, Sommer C,
19. Mathey EK, Park SB, Hughes RA, Pollard JD, Armati PJ, Barnett MH, et
Wiendl H. CD8+ T-cell immunity in chronic inflammatory demyelinating
al. Chronic inflammatory demyelinating polyradiculoneuropathy: from
polyradiculoneuropathy. Neurology. 2012;78(6):402-8. doi:
pathology to phenotype. J Neurol Neurosurg Psychiatry. 2015;86(9):973-
10.1212/WNL.0b013e318245d250.
85. doi: 10.1136/jnnp-2014-309697.
34. Mausberg AK, Dorok M, Stettner M, Müller M, Hartung HP, Dehmel T, et
20. Dalakas MC; Medscape. Advances in the diagnosis, pathogenesis and
al. Recovery of the T-cell repertoire in CIDP by Iv immunoglobulins. Neu-
treatment of CIDP. Nat Rev Neurol. 2011;7(9):507-17. doi:
rology. 2013;80(3):296-303. doi: 10.1212/WNL.0b013e31827debad.
10.1038/nrneurol.2011.121.
35. Sanvito L, Makowska A, Gregson N, Nemni R, Hughes RA. Circulating
21. Doneddu PE, Cocito D, Manganelli F, Fazio R, Briani C, Filosto M, et al; subsets and CD4(+)CD25(+) regulatory T cell function in chronic in-
Italian CIDP Database study group. Atypical CIDP: diagnostic criteria, flammatory demyelinating polyradiculoneuropathy. Autoimmunity.
progression and treatment response. Data from the Italian CIDP Data- 2009;42(8):667-77. doi: 10.3109/08916930903140907.
base. J Neurol Neurosurg Psychiatry. 2019;90(2):125-32. doi:
36. Chi LJ, Wang HB, Wang WZ. Impairment of circulating CD4+CD25+ reg-
10.1136/jnnp-2018-318714.
ulatory T cells in patients with chronic inflammatory demyelinating
22. van den Bergh PYK, van Doorn PA, Hadden RDM, Avau B, vankrunk- polyradiculoneuropathy. J Peripher Nerv Syst. 2008;13(1):54-63. doi:
elsven P, Allen JA, et al. European Academy of Neurology/Peripheral 10.1111/j.1529-8027.2008.00158.x.
Nerve Society guideline on diagnosis and treatment of chronic inflam-
37. Tackenberg B, Jelcic I, Baerenwaldt A, Oertel WH, Sommer N, Nim-
matory demyelinating polyradiculoneuropathy: Report of a joint Task
merjahn F, et al. Impaired inhibitory Fcgamma receptor IIB expression on
Force-Second revision. Eur J Neurol. 2021;28(11):3556-83. doi: B cells in chronic inflammatory demyelinating polyneuropathy. Proc Natl
10.1111/ene.14959. Erratum in: Eur J Neurol. 2022;29(4):1288. Acad Sci U S A. 2009;106(12):4788-92. doi: 10.1073/pnas.0807319106.
23. vallat JM, Sommer C, Magy L. Chronic inflammatory demyelinating Erratum in: Proc Natl Acad Sci U S A. 2015;112(31):E4336.
polyradiculoneuropathy: diagnostic and therapeutic challenges for a 38. Gwathmey K. Chronic Inflammatory Demyelinating Polyradiculoneu-
treatable condition. Lancet Neurol. 2010;9(4):402-12. doi: ropathy and Its variants. Continuum (Minneap Minn). 2020;26(5):1205-
10.1016/S1474-4422(10)70041-7. 23. doi: 10.1212/CON.0000000000000907. Erratum in: Continuum
24. Schmidt B, Toyka Kv, Kiefer R, Full J, Hartung HP, Pollard J. Inflamma- (Minneap Minn). 2021;27(2):553. [dosage error in article text].

9
Ayşe Nur Özdağ Acarlı ve ark. İmmün-Aracılı Nörolojik Hastalıklar Spektrumu İçinde İnflamatuvar Nöropatilere Bakış

39. Shimizu S, Iijima M, Fukami Y, Tamura N, Nakatochi M, Ando M, et al. dence, clinical features and response to treatment based on a prospec-
Efficacy and safety of rituximab in refractory CIDP with or without IgG4 tive analysis of 1500 sera. J Neurol. 2020;267(12):3664-72. doi:
autoantibodies (RECIPE): protocol for a double-blind, randomized, 10.1007/s00415-020-10041-z.
placebo-controlled clinical trial. JMIR Res Protoc. 2020;9(4):e17117. doi: 45. Doppler K, Appeltshauser L, villmann C, Martin C, Peles E, Krämer HH,
10.2196/17117. et al. Auto-antibodies to contactin-associated protein 1 (Caspr) in two
40. vural A, Doppler K, Meinl E. Autoantibodies against the node of ranvier patients with painful inflammatory neuropathy. Brain. 2016;139(Pt
in seropositive chronic inflammatory demyelinating polyneuropathy: di- 10):2617-30. doi: 10.1093/brain/aww189.
agnostic, pathogenic, and therapeutic relevance. Front Immunol. 46. Yeh WZ, Dyck PJ, van den Berg LH, Kiernan MC, Taylor Bv. Multifocal
2018;9:1029. doi: 10.3389/fimmu.2018.01029. motor neuropathy: controversies and priorities. J Neurol Neurosurg Psy-
41. Cifuentes-Diaz C, Dubourg O, Irinopoulou T, vigny M, Lachkar S, chiatry. 2020;91(2):140-8. doi: 10.1136/jnnp-2019-321532.
Decker L, et al. Nodes of ranvier and paranodes in chronic 47. Dalakas MC. Advances in the diagnosis, immunopathogenesis and ther-
acquired neuropathies. PLoS One. 2011;6(1):e14533. doi: apies of IgM-anti-MAG antibody-mediated neuropathies. Ther Adv Neurol
10.1371/journal.pone.0014533. Disord. 2018;11:1756285617746640. doi: 10.1177/1756285617746640.
42. Doppler K, Werner C, Sommer C. Disruption of nodal architecture in skin 48. Lombardi R, Erne B, Lauria G, Pareyson D, Borgna M, Morbin M, et al.
biopsies of patients with demyelinating neuropathies. J Peripher Nerv IgM deposits on skin nerves in anti-myelin-associated glycoprotein neu-
Syst. 2013;18(2):168-76. doi: 10.1111/jns5.12023. ropathy. Ann Neurol. 2005;57(2):180-7. doi: 10.1002/ana.20364.
43. Querol L, Nogales-Gadea G, Rojas-Garcia R, Martinez-Hernandez E, 49. Steck AJ. Anti-MAG neuropathy: From biology to clinical management. J
Diaz-Manera J, Suárez-Calvet X, et aI. Antibodies to contactin-1 in Neuroimmunol. 2021;361:577725. doi: 10.1016/j.jneuroim.2021.577725.
chronic inflammatory demyelinating polyneuropathy. Ann Neurol.
50. Léger JM, viala K, Nicolas G, Créange A, vallat JM, Pouget J, et al;
2013;73(3):370-80. doi: 10.1002/ana.23794.
RIMAG Study Group (France and Switzerland). Placebo-controlled trial
44. Delmont E, Brodovitch A, Kouton L, Allou T, Beltran S, Brisset M, et al. of rituximab in IgM anti-myelin-associated glycoprotein neuropathy. Neu-
Antibodies against the node of Ranvier: a real-life evaluation of inci- rology. 2013;80(24):2217-25. doi: 10.1212/WNL.0b013e318296e92b.

10
Guillain Barré Sendromu
Guillain Barré Syndrome

Epidemiyoloji, Etiyoloji, Patogenez,


Risk Faktörleri
Epidemiology, Etiology, Pathogenesis,
Risk Factors

Sezin AlpAydIN BASloa, ÖZET Guillain Barré sendromu (GBS), tüm dünyada akut edinsel gevşek paralizinin en sık nedenidir.
Her yıl yaklaşık 100.000 kişi GBS tanısı almaktadır. İmmün-aracılı bir poliradikülonöropati olan
Nermin Görkem ŞiRiNb,
GBS’nin klinik, elektrofizyolojik ve patolojik farklılıkları gösterilmiş, çeşitli alt tipleri tanımlanmıştır.
Ali Emre ÖGEb Bu alt tiplerin görülme sıklığı coğrafi bölgelere göre değişkenlik göstermektedir. Aksonal formların As-
ya’da, demiyelinizan formların kuzey Amerika ve Avrupa’da daha sık görüldüğü bilinmektedir. GBS,
a
Bakırköy prof. dr. mazhar osman bir tetik sonrası, periferik sinirler üzerinde yer alan benzer antijenlerin immün hedef haline gelmesi so-
Ruh Sağlığı ve Sinir Hastalıkları nucu gelişir (‘moleküler benzerlik’ hipotezi). Bu immün tetik, sıklıkla enfeksiyonlar, aşılanma, cerrahi,
Eğitim ve Araştırma Hastanesi, travma, kemik iliği transplantasyonu, bazı ilaç tedavileri ve bir takım sistemik hastalıklardır. GBS’de çev-
Nöroloji Kliniği, resel etkenler dışında genetik yatkınlıktan da söz edilmektedir. Bu derlemede, GBS’nin epidemiyolojik
istanbul, Türkiye özellikleri, etiyolojisi-risk faktörleri ve patogenezi ele alınacaktır.
b
istanbul Üniversitesi
istanbul Tıp Fakültesi, Anahtar Kelimeler: Guillain Barré sendromu; epidemiyoloji; etiyoloji; patogenez
Klinik Nörofizyoloji Bd,
istanbul, Türkiye
ABSTRACT Guillain Barré syndrome is the most common cause of acute flaccid paralysis worldwide.
yazışma Adresi/Correspondence: An estimated 100.000 new cases get GBS diagnosis annually. GBS is an immüne-mediated polyradicu-
Nermin Görkem ŞiRiN loneuropathy and have several subtypes according to different clinical, electrophysiological and patho-
istanbul Üniversitesi logical features. The incidence reveals a regional variation between geographical areas. Axonal forms
istanbul Tıp Fakültesi, are more common in Asia than North America and Europe where demyelinating forms predominate.
Klinik Nörofizyoloji Bd, GBS is often triggered when an immüne response cross reacts with the shared epitopes on peripheral
istanbul, Türkiye nerves (‘molecular mimicry’ hypothesis). This immün trigger could be an infection, vaccination, surgery,
gorkemsirin@yahoo.com.tr trauma, bone marrow transplatation, a medical treatment and/or a systemic disorder. Beside the envi-
ronmental risk factors, genetics have also been linked with the risk of GBS. In this review, the epi-
demiology, etiology-risk factors and pathogenesis of GBS will be discussed.

Keywords: Guillain Barré syndrome; epidemiology; etiology; pathogenesis

EpidEmiyoloji
uillain Barré sendromu (GBS), tüm dünyada akut edinsel gevşek paralizinin en

G sık nedenidir. GBS, bir akut poliradikülonöropatidir ve her yıl yaklaşık 100.000
kişi GBS tanısı almaktadır. GBS insidansı, Kuzey Amerika ve Avrupa’da ya-
pılan toplum temelli çalışmalara göre, yılda 0.81-1.91 (medyan 1.1)/100.000’dir.1 Tüm
yaş grupları etkilenebilmekle birlikte, ilk dekat sonrası her 10 yılda risk yaklaşık %20
oranında artar.2 GBS, diğer otoimmün hastalıklardan farklı olarak, erkeklerde kadınlara
kıyasla 1,78 kat daha sık görülmektedir (%95 CI, 1,36-2,33).3
GBS varyantlarının görülme sıklığı dünya üzerinde coğrafi bölgelere göre değiş-
KAYNAK GÖSTERMEK İÇİN: kenlik göstermektedir. Aksonal formların Asya’da, demiyelinizan formların kuzey
Alpaydın Baslo S, Şirin NG, Öge AE. Epide- Amerika ve Avrupa’da daha sık görüldüğü bilinmektedir.
miyoloji, etiyoloji, patogenez, risk faktörleri. Ti-
reli H, Tutkavul K, editörler. inflamatuvar GBS’nin, hastayı hekime getiren klinik gösterileri, elektrofizyolojik alt tipi ve
polinöropatiler. 1. Baskı. Ankara: Türkiye Kli-
nikleri; 2022. p.11-6. klinik sonlanımı çeşitlilik göstermektedir.‘The International GBS Outcome Study’

11
Sezin Alpaydın Baslo ve ark. Epidemiyoloji, Etiyoloji, Patogenez, Risk Faktörleri

(IGOS), dünya çapında GBS çeşitliliğini tanımlamayı ENFEKSiyoN


amaçlayan, GBS tanı spektrumu içerisinde yer alan tüm ol-
GBS prevelansı endemik enfeksiyonlar ile ilişkilidir ve sal-
guları dahil eden, çok merkezli, prospektif, gözlemsel gü-
gın döneminde geçici yükseliş gösterir. 1986 yılında Fe-
nümüze dek yapılmış en geniş kohorttur.4 2018 yılında
asby ve ark. 5 olguluk serilerinde, motor sinirlerin
yayınlanan, 900’den fazla GBS tanılı hastanın verilerinin
uyartılamadığı ve patolojisinde sinir kökleri ile distal peri-
sunulduğu bu seride, ortalama hastalık yaşı 51 yıl, erkek
ferik sinirlerde aksonal hasarın gösterildiği, akut aksonal
kadın oranı 1,5 olarak bildirilmiştir. IGOS, coğrafi konum,
nöropatiyi tanımlamışlardır.6 1991 yılında McKhann ve
konumun gelir düzeyi ve literatür bilgilerini gözeterek dün-
ark. ‘Çin paralitik sendromu’ adı altında bir yaz epidemisi
yada üç bölge tanımlamış ve bu bölgelerin GBS verilerini
bildirmişler, aksonal GBS’nin Campylobacter jejuni (C.
karşılaştırmıştır. Bölgeler Avrupa/Amerika, Asya (Ban-
jejuni) ilişkili GBS klinik spektrumu içerisinde yer aldı-
gladeş dışı) ve Bangladeş’tir. IGOS’a göre sensorimotor
ğına dikkat çekmişlerdir.7
varyant, Avrupa/Amerika (n=387/562, %69) ve Asya
(Bangladeş dışı) (n=27/63, %43)’da; motor varyant Ban- C. jejuni gastroenteriti GBS’nin en sık ve en iyi ta-
gladeş (n=74/107, %69)’te daha sıktır. Miller Fisher sen- nımlanmış tetikleyicisidir. Olguların %25’inde gösteril-
dromu ve Miller Fisher-Guillain Barré ‘overlap’ miştir. C. jejuni enfeksiyonu akut motor aksonal nöropati
sendromlar, Asya (Bangladeş dışı)’da diğer iki bölgeye kı- (AMAN) ve akut motor duysal aksonal nöropati (AMSAN)
yasla daha sıktır. En sık elektrofizyolojik alt tip her 3 böl- olgularının yaklaşık %60-70’inde; akut inflamatuvar de-
gede de demiyelinizan tiptir. Aksonal tip, Bangladeş’te miyelinizan poliradikülonöropati (AİDP) olgularının yak-
(n=34/94, %36), Avrupa/ Amerika (n=33/573, %6) ve laşık %30’unda öncül olaydır.8,9 C. jejuni ilişkili GBS
Asya (Bangladeş dışı) (n=4/65, %6)’ya kıyasla daha sık- olgularının prognozunun diğer tetikleyiciler ile gelişen
tır. Tüm bölgelerde aksonal tip GBS tanılı hastalar demi- GBS olgularına kıyasla daha kötü olduğu, daha yavaş iyi-
yelinizan formlara kıyasla daha genç, daha az duysal leştiği ve kalıcı nörolojik kısıtlılığın daha fazla olduğu bi-
yakınmalı ve daha kötü prognozludur. IVIg, Avrupa/Ame- linmektedir.10 Semptomatik C. jejuni enfeksiyonu
rika ve Asya (Bangladeş dışı)’da en sık kullanılan immın- geçirenlerde takip eden 2 ay içerisinde GBS gelişim riski-
modulatuvar tedavidir. Buna karşın, Bangladeş’te nin genel popülasyona kıyasla 100 kat daha fazla olduğu
hastaların büyük bölümü (%86) herhangi bir immün teda- gösterilmiştir. Buna karşın, 29.563 C.jejuni enfekte olguyu
viye ulaşamamıştır. 1 yıllık takip sonunda desteksiz yürü- içeren bir kohortta, GBS yalnızca 9 olguda kaydedilmiş
yebilme oranları Asya (Bangladeş dışı)’da %91 (n=31/34), (%0,03), GBS’nin C.jejuni enfeksiyonunun önemli ancak
Avrupa/ Amerika’da %83 (n=334/404) iken Bangladeş’te nadir bir komplikasyonu olduğu vurgulanmıştır.11
%69 (n=67/97)’dur. Mortalite benzer şekilde Bangladeş’te İnfluenza A ve B, C. jejuni’yi takiben ikinci sıklıkta
(n=19/114, %17), Avrupa/ Amerika (n=23/486, %5) ve bildirilen GBS öncül enfeksiyonudur. GBS olgularının sı-
Asya (Bangladeş dışı) (n=1/45, %2)’dan daha yüksek bu- rası ile % 17 ve 16’sında mevcuttur. İnfluenza B, saf motor
lunmuştur. GBS ile ilişkilidir ve mekanik ventilasyon gerektiren ağır
klinik tabloya neden olabilir. İnfluenza A ilişkili GBS daha
ETiyoloji hafif seyirlidir.12
GBS tanılı hastaların büyük çoğunluğunda nörolojik semp- 2012-2016 yıllarında Fransız Polinezyası, Latin Ame-
tomlar gelişmeden önceki 4 hafta içerisinde immün sistemi rika ve Karayipler’de ortaya çıkan flavivirus ailesinden Zi-
tetikleyen öncül bir olay vardır. IGOS, hastaların kavirus salgını sonrası GBS insidansında taban veriye
%76’sında öncül olay varlığını bildirmiştir. IGOS verile- kıyasla 2,6 kat artış izlenmiş, salgın sonrası vaka sayısı hız-
rine göre en sık öncül olay Avrupa/Amerika ve Bangladeş lıca gerilemiştir.13 Epidemi sürecinde bildirilen vakaların
dışı Asya’da üst solunum yolu enfeksiyonu (ÜSYE) (%35) büyük çoğunluğu demiyelinizan tip olmakla birlikte direk
iken Bangladeş’te gastroenterittir (%27).4 nedensel ilişki kanıtlanamamıştır.14
GBS’nin enfeksiyonlar dışında; aşılanma, cerrahi, Koronavirüs hastalığı-2019 (COVID-19) ilişkili para-
travma, kemik iliği transplantasyonu, bazı ilaç tedavileri ve post-enfeksiyöz GBS olguları bildirilmiş, ancak kesin
(TNF alfa antagonistleri, takrolimus, suramin, izotreti- nedensel ilişkiye dair kanıt gösterilememiştir.15-18 COVID-
noin, immün kontrol noktası inhibitörleri, gangliozit uy- 19 ilişkili GBS’nin klasik GBS ile klinik, elektrofizyolojik
gulamaları) ve bir takım sistemik hastalıklar (Hodgkin ve tedaviye yanıt açısından hemen hemen benzer olduğu
lenfoma, lupus, sarkoidoz) ile ilişkili olduğu gösterilmiş- söylenmektedir.19,20 IGOS, 30 Ocak 2020- 30 Mayıs 2020
tir.1,5 tarihleri arasında güçsüzlük başlangıcının ilk 2 haftasında

12
Her anı eșsiz,
her ânı değerli

Donepezil Alzheimer hastalığının tedavisinde


kullanımı kolay ve güvenilir bir ajandır.*1

DOENZA ve DOENZA ODT. ETKİN MADDE: Her film tablet ve ağızda dağılan tablet, 5 mg ve 10 mg donepezil hidroklorür içerir. ENDİKASYONLARI: DOENZA ve DOENZA ODT, hafif ve orta
şiddette Alzheimer tipi demansın semptomatik tedavisinde endikedir. KULLANIM ŞEKLİ VE DOZ: DOENZA ve DOENZA ODT oral olarak, günde tek doz ve gece yatmadan hemen önce
alınmalıdır. Tedaviye günde tek doz 5 mg ile başlanır. Bir ay süreyle günde 5 mg dozun sağladığı klinik cevabın değerlendirilmesi ile DOENZA ve DOENZA ODT’nin dozu, günde tek doz 10
mg’a yükseltilebilir. Önerilen maksimum günlük doz 10 mg’dır. YAN ETKİLER/ADVERS ETKİLER: En sık görülen istenmeyen etkiler diyare, kas krampları, halsizlik, bulantı, kusma ve
uykusuzluktur. İLAÇ ETKİLEŞİMLERİ: Donepezil hidroklorür ile diğer kolinesteraz inhibitörlerinin eş zamanlı kullanımından kaçınılmalıdır. KONTRENDİKASYONLARI: DOENZA ve DOENZA
ODT, piperidin türevleri veya bu preparatın bileşiminde bulunan herhangi bir maddeye karşı aşırı duyarlılığı olduğu bilinen hastalarda kontrendikedir. GEBELİK KATEGORİSİ: C. Donepezil kesin
olarak gerekli olmadıkça gebelik döneminde ve emziren annelerde kullanılmamalıdır. SAKLAMA KOŞULLARI: 25˚C’nin altındaki oda sıcaklığında saklanmalıdır. TİCARİ TAKDİM ŞEKLİ,
AMBALAJ MUHTEVASI ve SATIŞ FİYATI: Blister ambalajlarda DOENZA 5 mg 28 film tablet 239,17 TL (Mayıs 2023); DOENZA 10 mg 28 film tablet 340,20 TL (Mayıs 2023); DOENZA ODT 5
mg 28 film tablet 181,69 TL (Mayıs 2023) DOENZA ODT 10 mg 28 film tablet 357,37 TL (Mayıs 2023). RUHSAT TARİHİ- NO: DOENZA 5 mg 09.05.2005, 205/74; DOENZA 10 mg 01.08.2006,
208/58; DOENZA ODT 5 mg 02.09.2015, 2015/707; DOENZA ODT 10 mg 02.09.2015, 2015/708. RUHSAT SAHİBİ: SANOVEL İLAÇ SAN. ve TİC. A.Ş. 34460 İstinye-İSTANBUL. ÜRETİM YERİ:
SANOVEL İLAÇ SAN. VE TİC. A.Ş. Çanta 34580 Silivri/İST. YASAL KATEGORİ: Reçete ile satılır. SANOVEL İLAÇ SAN. ve TİC. A.Ş. River Plaza Esentepe Mahallesi Bahar Sokak No:13 Kat:10
34394 Levent/İstanbul-TÜRKİYE Tel: 0212 362 29 00 • www.sanovel.com.tr Daha geniş bilgi için firmamıza başvurunuz.

Referans: Govind N .Br J Community Nurs . 2020 Mar 2;25(3):148-149 Hekim ve Eczacılar için hazırlanmıştır.
Sezin Alpaydın Baslo ve ark. Epidemiyoloji, Etiyoloji, Patogenez, Risk Faktörleri

olan 49 GBS hastasının verilerini incelemiş; 8’i kesin, 3’ü dönemde görülmüştür. Beyin omurilik sıvısı (BOS)’ta al-
olası şiddetli akut solunum sendromu-koronavirüs-2 buminositolojik disosiasyon gösterilmiş, elektrofizyoloji
(SARS-CoV-2) enfeksiyonu olan 11 hastanın 8’inde sen- büyük çoğunlukla demiyelinizan nöropatiyi desteklemiş-
sorimotor varyant, 7’sinde fasyal paralizi varlığını bildir- tir.33 GBS geçirmiş olgularda, immün kontrol noktası inhi-
miştir. Elektrofizyolojik inceleme yapılan 8 olgunun bitörlerinin, rekürens ve kötüleşme riskini arttırabildiği
tamamı demiyelinizan tip iken aynı zamansal pencerede bilinmektedir.34 İmmün kontrol noktası inhibitörlerinin
çalışmaya dahil edilen, SARS-CoV-2 öyküsü olmayan has- GBS’ye neden olmalarındaki altta yatan mekanizma bütü-
talarda demiyelinizan tip sıklığı %47 (n=14/30) bulun- nüyle bilinmemekle birlikte T hücre aracılı patogenez ön
muştur. Luijten ve ark.’nın 2021yılında yayınladığı bu planda düşünülmektedir.1
verilerde GBS sıklığının pandemi döneminde özellikli bir
artış göstermediği vurgulanmış, bu konuda vaka-kontrol pAToGENEz
çalışmalarına ihtiyaç olduğu belirtilmiştir.21
GBS, öncül bir immün olayın, periferik sinirler üzerinde
GBS ile ilişkili olarak bildirilen diğer enfeksiyöz yer alan epitoplar ile çapraz reaksiyona girmesi sonucu te-
ajanlar HIV, CMV, EBV, VZV, HSV, hepatit E, Japon en- tiklenir (‘moleküler benzerlik’ teorisi).1,3 Tüm miyelinli si-
sefaliti virüsleri ile H. influenza, E.coli, M. pneumonia nirler (motor lifler, duysal lifler, kranyal sinirler, sempatik
bakterileridir. Bu ajanların GBS tetiğindeki rolleri tartış- lifler) etkilenebilir. İmmün-aracılı bir süreçtir.
malıdır.22-25
GBS’de öncül olay ilişkili patojen, hümoral immüni-
AŞI teyi ve otoimmün süreci tetikleyerek sinir hasarına yol aç-
maktadır. Moleküler benzerlik sonucu periferik sinirlerde
1976 H1N1 grip aşısı olan bireylerde artmış GBS riski bil- yer alan gangliozit ve gangliozit benzeri yapılar, söz ko-
dirilmiştir (1/100.000 aşı).26 Ancak 2009 p(H1N1) dahil
nusu immün reaksiyonun hedefindeki antijenik bölgeler-
olmak üzere diğer grip aşıları ile GBS riski oldukça dü-
dir. GBS, hastalık sürecinde yer alan hedef antijenin
şüktür (<1/1 milyon aşı).27 Buna karşın influenza enfeksi-
bulunduğu bölgeye göre ikiye ayrılarak incelenebilir: (1)
yonu ile GBS gelişme riski daha yüksektir (17/1 milyon
AİDP, (2) AMAN.6,7 Bu sınıflama ve antiglikolipid anti-
enfeksiyon).28 Bu nedenle influenza aşısından kaçınmak
korlarının keşfi hastalık patogenezini anlamayı kolaylaş-
için bir neden yoktur. Ancak 3 ay içerisinde GBS veya aşı
tırmıştır. AİDP’de, hem hümoral hem de hücresel
ile ilişkili (aşı sonrası 6 hafta içerisinde) GBS öyküsü varsa
immünitenin rol oynadığı düşünülmektedir. AİDP’de,
o aşıdan kaçınmak gerekmektedir. Geçmişte beyinden üre-
Schwann hücrelerine ya da periferik sinir miyelinine karşı
tilen semple tipi kuduz aşısı sonrası gelişen GBS ya da po-
fokal inflamatuvar bir yanıt söz konusudur.35 Hedef anti-
linörit vakaları bildirilmiştir.29 Günümüzde kullanılan
jenlerin Schwann hücresi ya da miyelin kılıf üzerinde yer
kuduz aşısı ile ilişkili vaka bildirilmemiştir. Adenovirus
aldığı düşünülmektedir. Moleküler benzerlik sonucu olu-
vektör COVID-19 aşıları sonrası Amerika Bileşik Devlet-
şan otoantikorlar kompleman üyelerini aktive eder, aktive
leri ve Avrupa’dan aşı ilişkili GBS vakaları görülmüş-
kompleman üyeleri Schwann hücrelerinin dış yüzeyinde
tür.30,31 Amerika Birleşik Devletleri 13.2 milyon aşılamada
membran atak kompleksinin oluşmasına neden olur ve
123 GBS vakası bildirmiştir.31 Diğer COVID-19 aşıları ile
makrofaj aracılı veziküler yıkım ile miyelin hasarı görü-
ilişkili GBS vakası günümüze dek bildirilmemiştir.
lür.36 Demiyelinizasyon, kan beyin bariyerinden yoksun
Aşılama, daha önce GBS geçirmiş bireylerde rekü- sinir köklerinde başlar, dural bağlantıda kan beyin bariye-
rensi arttırmaz.32 Aşılamaya karşı direnç ya da tereddütün, rinin hasarı sonucu plazma proteinleri BOS’a geçer. Sural
eradike edilmiş yaşamı tehdit eden patojenlerin alevlen- sinir biyopsileri mononükleer inflamatuvar infiltrasyonu
mesine neden olabileceği unutulmamalıdır. ve segmental demyelinizasyonu göstermektedir.37 Otopsi
çalışmalarında, T hücrelerinin ve makrofajların yer aldığı
immÜN KoNTRol NoKTASI iNHiBiTÖRlERi
bir inflamasyon ile makrofaj aracılı demiyelinizasyon gös-
İmmün kontrol noktası inhibitörlerinin onkoloji pratiğine terilmiştir.38,39 Deneysel otoimmün (alerjik) nörit mode-
girmesi ile daha önceden tedavisi mümkün olmayan kan- linde, duyarlı hayvanlar miyelin, miyelin proteinleri
serlerin prognozunda iyileşme sağlanmıştır. Bu ajanların (PMP22, P0, P2), galaktoserebrozid ile aktif immünize
kullanımı ile, GBS benzeri klinik tablolar da dahil olmak edildiğinde ya da P0 ve P2 özgül T hücrelerinin transferi ile
üzere nadir nörolojik yan etkiler bildirilmeye başlanmıştır. GBS benzeri monofazik bir hastalık tetiklenebilmiştir.40
Tipik asendan paralizi %0,1 sıklığında ve ortalama 3 te- Paralelinde, hücresel bağışıklık üyelerinin yok edilmesi ile
davi siklusu sonrası, hastalık progresyonunun hızlı olduğu hastalık engellenebilmiş, hastalık gelişiminde makrofajla-

13
Sezin Alpaydın Baslo ve ark. Epidemiyoloji, Etiyoloji, Patogenez, Risk Faktörleri

rın yanı sıra T hücrelerinin de rolü olduğu ortaya konul- gösterilmiştir.48 Gangliozit antikorları 3 farklı mekanizma
muştur.41 AİDP’de elektrofizyolojik incelemeler ön planda kullanarak nöropati gelişiminde rol oynar. Bunlar; nodal
demiyelinizasyonu gösterir. Demiyelinizasyon, periferik iyon kanalı fonksiyonunu modüle etmek, nodal bölgede
sinir boyunca aksiyon potansiyelinin saltatuvar iletimini veya periferik sinir terminal bölgelerinde kompleman ara-
bloke eder ve klinik güçsüzlük meydana gelir. İnflamas- cılı sitotoksisiteye neden olmak ve sinir rejenerasyonunu
yonun şiddetine göre sekonder aksonal hasar gelişebilir. engellemektir.49-51
Periferik sinirlerin remiyelinizasyonu haftalar-aylar bo- GBS alt tiplerine özgül anti gangliozit antikorları,
yunca devam eder. Aksonal hasarın eklendiği olgularda iyi- hedef glikolipidlerin farklı sinirlerde farklı dağıldığını akla
leşme süreci gecikir.42 getirmektedir. Örneğin AMAN olgularında GM1, GD1a
AMAN’da, primer aksonal etkilenme söz konusudur. ve GalNAC-GD1a’ya karşı IgG antikorları gösterilmiştir.52
Antikor (IgG) ve aktive kompleman üyeleri nodal ve inter- Miller Fisher sendromlu hastalar, ekstraoküler motor si-
nodal aksolemma üzerinde birikir (hümoral immünite)41. nirlerin paranodal bölgelerinde yer alan GQ1b’ye karşı re-
GM1 gangliozit ile immünize edilmiş tavşanlarda AMAN aktiftir.53 AİDP’de hedef antijenler henüz net olarak
benzeri hastalık tetiklenebilmiştir.43 Makrofajlar periaksonal bilinmemektedir. PMP22, P0, P2 miyelin proteinleri, nodal
boşluğa yönelir, nodal bölgede uzama ve takiben parano- proteinler, nörofasin, GD1b, LM1 ve galaktoserebrozid
dal miyelin ayrışması olur. Sodyum kanal disfonksiyonu, (Gal-C) AİDP’de olası antijenik hedeflerdir.1 GBS ilişkili
iyon ve su homeostazında değişim ile aksiyon potansiyeli- anti gangliozit antikorları “Guillain Barré Sendromu: Yar-
nin iletimi yavaşlar, nodal membran kapasitansı artar ve kli- dımcı Tanı İncelemeleri: Elektrofizyoloji, Antikorlar, BOS,
nik güçsüzlük meydana gelir. Bu durum bazı olgularda Görüntüleme” bölümünde detaylı sunulmuştur.2
hızlıca geriye dönerken (geri dönüşümlü iletim aksaması ile
seyreden AMAN), bazılarında ilerleyerek aksonal hasara RiSK FAKTÖRlERi
neden olur (aksonal hasar ile seyreden AMAN).44,45 GBS’nin çok sayıda çevresel risk faktörü olduğu bilin-
AMAN’da motor sinirler ön kök, periferik sinir ve kas içi mektedir (bknz. Etiyoloji). Enfeksiyonlar, aşılanma, cer-
terminal sinir dalları düzeyinde öncelikli etkilenmektedir.46 rahi, travma, kemik iliği transplantasyonu, bazı ilaç
AMSAN varyantında duysal sinir lifleri de tutulur. tedavileri (TNF alfa antagonistleri, takrolimus, suramin,
AMAN’da iyileşme süreci aksonal hasarın varlığına ve şid- izotretinoin, immün kontrol noktası inhibitörleri, ganglio-
detine göre değişkenlik gösterir. Aksonal filizlenme bölge- zit uygulamaları) ve bir takım sistemik hastalıklar (Hodg-
sine yerleşen antikor ile aksonal rejenerasyon gecikebilir.47 kin lenfoma, lupus, sarkoidoz) GBS gelişiminde rol
Geri dönüşümlü iletim aksaması ile seyreden AMAN olgu- oynamaktadır. Çevresel risk faktörleri dışında GBS’de ge-
larında ise hızlı klinik düzelme beklenir. netik risk faktörlerinin de olduğu düşünülmektedir. Bağı-
şıklık sistemini düzenlemekle görevli, çeşitli genlere ait
oToANTiKoRlAR çok sayıda polimorfizm, farklı toplumlarda bildirilmiştir.
Gangliozitler siyalik asit içeren glikolipidlerdir. Memeli Sitokin kodlayan genlerin anormal ekspresyonu ve GBS
sinir sisteminde, özellikle Ranvier nodu ve motor sinir ter- gelişimi gösterilmiştir.54 GBS hayvan modellerinde (de-
minallerinde yer alırlar. Gangliozitlerin antikor aracılı nö- neysel otoimmün nörit) Th1/Th2/Th17/Treg sitokinlerinin
ropati için hedef oldukları transgenik fareler üzerinde anormal düzenlendiği doğrulanmıştır.55

KAyNAKlAR
1. Shahrizaila N, lehmann HC, Kuwabara S. Guillain-Barré syndrome. 4. doets Ay, Verboon C, van den Berg B, Harbo T, Cornblath dR, Willison
lancet. 2021;397(10280):1214-28. doi: 10.1016/S0140-6736(21)00517- Hj, et al; IGoS Consortium. Regional variation of Guillain-Barré syn-
1. drome. Brain. 2018;141(10):2866-77. doi: 10.1093/brain/awy232.
2. Sejvar jj, Baughman Al, Wise m, morgan oW. population incidence of 5. Rudant j, dupont A, mikaeloff y, Bolgert F, Coste j, Weill A. Surgery and
Guillain-Barré syndrome: a systematic review and meta-analysis. Neu- risk of Guillain-Barré syndrome: a French nationwide epidemiologic study.
roepidemiology. 2011;36(2):123-33. doi: 10.1159/000324710. Neurology. 2018;91(13):e1220-7. doi: 10.1212/WNl.0000000000006246.
3. yuki N, Hartung Hp. Guillain-Barré syndrome. N Engl j med. 6. Feasby TE, Gilbert jj, Brown WF, Bolton CF, Hahn AF, Koopman WF, et
2012;366(24):2294-304. doi: 10.1056/NEjmra1114525. Erratum in: N al. An acute axonal form of Guillain-Barré polyneuropathy. Brain.
Engl j med. 2012;367(17):1673. 1986;109 ( pt 6):1115-26. doi: 10.1093/brain/109.6.1115.

14
Sezin Alpaydın Baslo ve ark. Epidemiyoloji, Etiyoloji, Patogenez, Risk Faktörleri

7. mcKhann Gm, Cornblath dR, Griffin jW, Ho TW, li Cy, jiang z, et al. Acute 24. meyer Sauteur pm, Huizinga R, Tio-Gillen Ap, Roodbol j, Hoogen-
motor axonal neuropathy: a frequent cause of acute flaccid paralysis in boezem T, jacobs E, et al. mycoplasma pneumoniae triggering the Guil-
China. Ann Neurol. 1993;33(4):333-42. doi: 10.1002/ana.410330402. lain-Barré syndrome: a case-control study. Ann Neurol.
8. Griffin jW, li Cy, Ho TW, Tian m, Gao Cy, Xue p, et al. pathology of the 2016;80(4):566-80. doi: 10.1002/ana.24755.
motor-sensory axonal Guillain-Barré syndrome. Ann Neurol. 25. Stegmann-planchard S, Gallian p, Tressières B, leparc-Goffart I, lan-
1996;39(1):17-28. doi: 10.1002/ana.410390105. nuzel A, Signaté A, et al. Chikungunya, a risk factor for Guillain-Barré
9. Visser lH, Van der meché FG, Van doorn pA, meulstee j, jacobs BC, syndrome. Clin Infect dis. 2020;70(6):1233-15. doi: 10.1093/cid/ciz625.
oomes pG, et al. Guillain-Barré syndrome without sensory loss (acute 26. Schonberger lB, Bregman dj, Sullivan-Bolyai jz, Keenlyside RA,
motor neuropathy). A subgroup with specific clinical, electrodiagnostic ziegler dW, Retailliau HF, et al. Guillain-Barre syndrome following vac-
and laboratory features. dutch Guillain-Barré Study Group. Brain. cination in the National Influenza Immunization program, United States,
1995;118(pt 4):841-7. doi: 10.1093/brain/118.4.841. 1976--1977. Am j Epidemiol. 1979;110(2):105-23. doi: 10.1093/oxford-
10. Rees jH, Soudain SE, Gregson NA, Hughes RA. Campylobacter jejuni journals.aje.a112795.
infection and Guillain-Barré syndrome. N Engl j med. 27. Salmon dA, proschan m, Forshee R, Gargiullo p, Bleser W, Burwen dR,
1995;333(21):1374-9. doi: 10.1056/NEjm199511233332102. et al; H1N1 GBS meta-Analysis Working Group. Association between
11. mcCarthy N, Giesecke j. Incidence of Guillain-Barré syndrome following Guillain-Barré syndrome and influenza A (H1N1) 2009 monovalent in-
infection with Campylobacter jejuni. Am j Epidemiol. 2001;153(6):610- activated vaccines in the USA: a meta-analysis. lancet.
4. doi: 10.1093/aje/153.6.610. 2013;381(9876):1461-8. doi: 10.1016/S0140-6736(12)62189-8.
12. Sivadon-Tardy V, orlikowski d, porcher R, Sharshar T, durand mC, 28. Kwong jC, Vasa pp, Campitelli mA, Hawken S, Wilson K, Rosella lC, et
Enouf V, et al. Guillain-Barré syndrome and influenza virus infection. Clin al. Risk of Guillain-Barré syndrome after seasonal influenza vaccination
Infect dis. 2009;48(1):48-56. doi: 10.1086/594124. and influenza health-care encounters: a self-controlled study. lancet In-
fect dis. 2013;13(9):769-76. doi: 10.1016/S1473-3099(13)70104-X.
13. Capasso A, ompad dC, Vieira dl, Wilder-Smith A, Tozan y. Incidence
of Guillain-Barré syndrome (GBS) in latin America and the Caribbean 29. Hemachudha T, phanuphak p, johnson RT, Griffin dE, Ratanavongsiri
before and during the 2015-2016 zika virus epidemic: a systematic re- j, Siriprasomsup W. Neurologic complications of Semple-type rabies
view and meta-analysis. ploS Negl Trop dis. 2019;13(8):e0007622. doi: vaccine: clinical and immunologic studies. Neurology. 1987;37(4):550-6.
10.1371/journal.pntd.0007622. doi: 10.1212/wnl.37.4.550.
14. Uncini A. Guillain-Barré syndrome: what have we learnt during one cen- 30. maramattom BV, Krishnan p, paul R, padmanabhan S, Cherukudal
tury? A personal historical perspective. Rev Neurol (paris). Vishnu Nampoothiri S, Syed AA, et al. Guillain-Barré syndrome follow-
2016;172(10):632-44. doi: 10.1016/j.neurol.2016.08.006. ing ChAdox1-S/nCoV-19 vaccine. Ann Neurol. 2021;90(2):312-4. doi:
10.1002/ana.26143.
15. oguz-Akarsu E, ozpar R, mirzayev H, Acet-ozturk NA, Hakyemez B,
Ediger d, et al; pandemic Study Team. Guillain-Barré Syndrome in a pa- 31. Woo Ej, mba-jonas A, dimova RB, Alimchandani m, zinderman CE,
Nair N. Association of receipt of the Ad26.CoV2.S CoVId-19 vaccine
tient With minimal Symptoms of CoVId-19 Infection. muscle Nerve.
with presumptive Guillain-Barré syndrome, February-july 2021. jAmA.
2020;62(3):E54-7. doi: 10.1002/mus.26992.
2021;326(16):1606-13. doi: 10.1001/jama.2021.16496.
16. zhao H, Shen d, zhou H, liu j, Chen S. Guillain-Barré syndrome asso-
32. Kuitwaard K, Bos-Eyssen mE, Blomkwist-markens pH, van doorn pA.
ciated with SARS-CoV-2 infection: causality or coincidence? lancet Neu-
Recurrences, vaccinations and long-term symptoms in GBS and CIdp.
rol. 2020;19(5):383-4. doi: 10.1016/S1474-4422(20)30109-5..
j peripher Nerv Syst. 2009;14(4):310-5. doi: 10.1111/j.1529-
17. Toscano G, palmerini F, Ravaglia S, Ruiz l, Invernizzi p, Cuzzoni mG, 8027.2009.00243.x.
et al. Guillain-Barré syndrome associated with SARS-CoV-2. N Engl j
33. Chen X, Haggiagi A, Tzatha E, deAngelis lm, Santomasso B. Electro-
med. 2020;382(26):2574-6. doi: 10.1056/NEjmc2009191.
physiological findings in immune checkpoint inhibitor-related peripheral
18. Alberti p, Beretta S, piatti m, Karantzoulis A, piatti ml, Santoro p, et al. Guil- neuropathy. Clin Neurophysiol. 2019;130(8):1440-5. doi:
lain-Barré syndrome related to CoVId-19 infection. Neurol Neuroimmunol 10.1016/j.clinph.2019.03.035.
Neuroinflamm. 2020;7(4):e741. doi: 10.1212/NXI.0000000000000741. 34. yuen C, Kamson d, Soliven B, Kramer C, Goldenberg F, Rezania K. Se-
19. Caress jB, Castoro Rj, Simmons z, Scelsa SN, lewis RA, Ahlawat A, vere relapse of vaccine-induced Guillain-Barré syndrome after treatment
et al. CoVId-19-associated Guillain-Barré syndrome: the early pandemic with nivolumab. j Clin Neuromuscul dis. 2019;20(4):194-9. doi:
experience. muscle Nerve. 2020;62(4):485-91. doi: 10.1002/mus.27024. 10.1097/CNd.0000000000000230.
20. Hasan I, Saif-Ur-Rahman Km, Hayat S, papri N, jahan I, Azam R, et al. 35. Hahn AF. Guillain-Barré syndrome. lancet. 1998;352(9128):635-41. doi:
Guillain-Barré syndrome associated with SARS-CoV-2 infection: a sys- 10.1016/S0140-6736(97)12308-X.
tematic review and individual participant data meta-analysis. j peripher 36. van den Berg B, Walgaard C, drenthen j, Fokke C, jacobs BC, van
Nerv Syst. 2020;25(4):335-43. doi: 10.1111/jns.12419. doorn pA. Guillain-Barré syndrome: pathogenesis, diagnosis, treatment
21. luijten lWG, leonhard SE, van der Eijk AA, doets Ay, Appeltshauser l, and prognosis. Nat Rev Neurol. 2014;10(8):469-82. doi: 10.1038/nrneu-
Arends S, et al; IGoS consortium. Guillain-Barré syndrome after SARS- rol.2014.121.
CoV-2 infection in an international prospective cohort study. Brain. 37. lu jl, Sheikh KA, Wu HS, zhang j, jiang zF, Cornblath dR, et al. phys-
2021;144(11):3392-404. doi: 10.1093/brain/awab279. iologic-pathologic correlation in Guillain-Barré syndrome in children. Neu-
22. jacobs BC, Hazenberg mp, van doorn pA, Endtz Hp, van der meché rology. 2000;54(1):33-9. doi: 10.1212/wnl.54.1.33.
FG. Cross-reactive antibodies against gangliosides and Campylobacter 38. Asbury AK, Arnason BG, Adams Rd. The inflammatory lesion in idio-
jejuni lipopolysaccharides in patients with Guillain-Barré or miller Fisher pathic polyneuritis. Its role in pathogenesis. medicine (Baltimore).
syndrome. j Infect dis. 1997;175(3):729-33. doi: 1969;48(3):173-215. doi: 10.1097/00005792-196905000-00001.
10.1093/infdis/175.3.729. 39. Wanschitz j, maier H, lassmann H, Budka H, Berger T. distinct time
23. Geurtsvankessel CH, Islam z, mohammad Qd, jacobs BC, Endtz Hp, pattern of complement activation and cytotoxic T cell response in Guil-
osterhaus Ad. Hepatitis E and Guillain-Barre syndrome. Clin Infect dis. lain-Barré syndrome. Brain. 2003;126(pt 9):2034-42. doi:
2013;57(9):1369-70. doi: 10.1093/cid/cit512. 10.1093/brain/awg207.

15
Sezin Alpaydın Baslo ve ark. Epidemiyoloji, Etiyoloji, Patogenez, Risk Faktörleri

40. Gabriel jm, Erne B, Bernasconi l, Tosi C, probst A, landmann l, et al. pathway prevents injury in a novel mouse model of acute motor axonal
Confocal microscopic localization of anti-myelin-associated glycoprotein neuropathy. Acta Neuropathol Commun. 2016;4:23. doi:
autoantibodies in a patient with peripheral neuropathy initially lacking a 10.1186/s40478-016-0291-x.
detectable Igm gammopathy. Acta Neuropathol. 1998;95(5):540-6. doi: 49. lopez pH, zhang G, zhang j, lehmann HC, Griffin jW, Schnaar Rl, et
10.1007/s004010050835. al. passive transfer of IgG anti-Gm1 antibodies impairs peripheral nerve
41. Asbury AK, mcKhann Gm. Changing views of Guillain-Barré syndrome. repair. j Neurosci. 2010;30(28):9533-41. doi: 10.1523/jNEU-
Ann Neurol. 1997;41(3):287-8. doi: 10.1002/ana.410410302. RoSCI.2281-10.2010.
42. Uncini A, Vallat jm. Autoimmune nodo-paranodopathies of peripheral 50. Goodfellow jA, Bowes T, Sheikh K, odaka m, Halstead SK, Humphreys
nerve: the concept is gaining ground. j Neurol Neurosurg psychiatry. pd, et al. overexpression of Gd1a ganglioside sensitizes motor nerve
2018;89(6):627-35. doi: 10.1136/jnnp-2017-317192. terminals to anti-Gd1a antibody-mediated injury in a model of acute
43. yuki N, yamada m, Koga m, odaka m, Susuki K, Tagawa y, et al. Ani- motor axonal neuropathy. j Neurosci. 2005;25(7):1620-8. doi:
mal model of axonal Guillain-Barré syndrome induced by sensitization 10.1523/jNEURoSCI.4279-04.2005.
with Gm1 ganglioside. Ann Neurol. 2001;49(6):712-20. 51. Susuki K, Rasband mN, Tohyama K, Koibuchi K, okamoto S, Funakoshi
44. Kuwabara S, yuki N, Koga m, Hattori T, matsuura d, miyake m, et al. IgG K, et al. Anti-Gm1 antibodies cause complement-mediated disruption of
anti-Gm1 antibody is associated with reversible conduction failure and sodium channel clusters in peripheral motor nerve fibers. j Neurosci.
axonal degeneration in Guillain-Barré syndrome. Ann Neurol. 2007;27(15):3956-67. doi: 10.1523/jNEURoSCI.4401-06.2007.
1998;44(2):202-8. doi: 10.1002/ana.410440210. 52. lopez pH, zhang G, Bianchet mA, Schnaar Rl, Sheikh KA. Structural
45. Uncini A, Susuki K, yuki N. Nodo-paranodopathy: beyond the demyeli- requirements of anti-Gd1a antibodies determine their target specificity.
nating and axonal classification in anti-ganglioside antibody-mediated Brain. 2008;131(pt 7):1926-39. doi: 10.1093/brain/awn074.
neuropathies. Clin Neurophysiol. 2013;124(10):1928-34. doi: 53. Chiba A, Kusunoki S, obata H, machinami R, Kanazawa I. Serum anti-
10.1016/j.clinph.2013.03.025. GQ1b IgG antibody is associated with ophthalmoplegia in miller Fisher
46. Ho TW, li Cy, Cornblath dR, Gao Cy, Asbury AK, Griffin jW, et al. pat- syndrome and Guillain-Barré syndrome: clinical and immunohistochem-
terns of recovery in the Guillain-Barre syndromes. Neurology. ical studies. Neurology. 1993;43(10):1911-7. doi: 10.1212/wnl.43.10.1911.
1997;48(3):695-700. doi: 10.1212/wnl.48.3.695. 54. Safa A, Azimi T, Sayad A, Taheri m, Ghafouri-Fard S. A review of the role
47. lehmann HC, lopez pH, zhang G, Ngyuen T, zhang j, Kieseier BC, et of genetic factors in Guillain-Barré syndrome. j mol Neurosci.
al. passive immunization with anti-ganglioside antibodies directly inhibits 2021;71(5):902-20. doi: 10.1007/s12031-020-01720-7.
axon regeneration in an animal model. j Neurosci. 2007;27(1):27-34. 55. zhang Hl, zhang yz, yang WH, Feng y, Nasci RS, yang j, et al. mos-
doi: 10.1523/jNEURoSCI.4017-06.2007. quitoes of Western yunnan province, China: seasonal abundance, di-
48. mcGonigal R, Cunningham mE, yao d, Barrie jA, Sankaranarayanan versity, and arbovirus associations. ploS one. 2013;8(10):e77017. doi:
S, Fewou SN, et al. C1q-targeted inhibition of the classical complement 10.1371/journal.pone.0077017.

16
Guillain Barré Sendromu
Guillain Barré Syndrome

Klinik Bulgular ve Varyantlar


Clinical Findings and Variants

Buse rahime HaSIrCI BaYIra, ÖZET Akut immün-aracılı poliradikülonöropati olguları, Guillain Barré sendromu (GBS) adı altında sı-
nıflandırılmaktadır. En sık görülen formu, olguların %85-90'ınında saptanan akut inflamatuvar demiye-
Kemal TuTKaVulb
linizan poliradikülonöropatidir. Klinik bulgular progresif, simetrik kas güçsüzlüğüne eşlik eden derin
tendon reflekslerinde azalma veya kayıp ile karakterizedir. Klinik ve patolojik özelliklere göre sınıflan-
a
Haydarpaşa numune Eğitim ve dırılmış farklı GBS varyantları mevcuttur. GBS demyelinizan form, aksonal form, GQ1b sendromları ve
araştırma Hastanesi, nadir görülen varyantlar olarak gruplandırılmaktadır. Bu bölümde GBS klinik bulgularından ve var-
nöroloji Kliniği, yantlarından bahsedilecektir.
istanbul, Türkiye
b
Sağlık Bilimleri Üniversitesi Anahtar Kelimeler: Guillain Barré sendromu; poliradikülonöropati
Hamidiye Tıp Fakültesi,
istanbul Haydarpaşa numune
Sağlık uygulama ve araştırma Merkezi, ABSTRACT The acute immune-mediated polyneuropathies are classified under the name Guillain Barré
nöroloji aBD, syndrome (GBS). Acute inflammatory demyelinating polyneuropathy is the most common form of GBS,
istanbul, Türkiye which is detected in 85-90% of the cases. Clinical findings are characterized by progressive, symmetric
muscle weakness accompanied by absent or reduced deep tendon reflexes. There are different GBS vari-
Yazışma adresi/Correspondence: ants classified according to clinical and pathological features. GBS is grouped as demyelinating form,
Buse rahime HaSIrCI BaYIr axonal form, GQ1b syndromes and rare variants. In this section GBS clinical findings and variants will
Haydarpaşa numune Eğitim ve be discussed.
araştırma Hastanesi,
nöroloji Kliniği, Keywords: Guillain Barré syndrome; polyradiculoneuropathy
istanbul, Türkiye
busehasirci@yahoo.com

kut immün-aracılı poliradikülonöropatiler, Guillain Barré sendromu (GBS) adı

A altında sınıflandırılmaktadır. GBS akut gelişen kas güçsüzlüğünün en sık ne-


denlerinden biridir. Hastalarda nörolojik tablonun ortaya çıkışından önce sık-
lıkla geçirilmiş bir enfeksiyon öyküsü mevcuttur. GBS’nin en yaygın şekli akut
inflamatuvar demiyelinizan poliradikülonöropatidir (AİDP).1

- KliniK BulGular
GBS’nin tipik klinik özellikleri arasında ilerleyici ve simetrik kas güçsüzlüğü ile azal-
mış veya kaybolmuş derin tendon refleksleri bulunur. Hastalarda ayrıca duyusal semp-
tomlar ve otonom tutulum bulguları saptanabilir. Hastalar sıklıkla semptomların
başlamasından birkaç gün ile bir hafta sonrasında hekime başvururlar. GBS semptom-
ları tipik olarak ilk iki haftalık süre içinde progresif bir seyir gösterir. Kas zaafiyeti has-
taların yüzde 90’ından fazlasında ilk dört haftada maksimum düzeye ulaşır.2 Dört ila
sekiz hafta arasındaki klinik ilerleme subakut inflamatuvar demiyelinizan poliradikülo-
nöropati olarak adlandırılır. Sekiz haftadan uzun süren hastalık progresyonu, kronik in-
KAYNAK GÖSTERMEK İÇİN:
Hasırcı Bayır Br, Tutkavul K. Klinik bulgular ve
flamatuvar demiyelinizan poliradikülonöropati (KİDP) tanısı ile uyumludur. Klinik
varyantlar. Tireli H, Tutkavul K, editörler. infla- tablonun ilk 24 saat içinde veya semptom başlangıcından dört hafta sonra en şiddetli ha-
matuvar Polinöropatiler. 1. Baskı. ankara: Tür-
kiye Klinikleri; 2022. p.17-21. line ulaşması durumunda ayırıcı tanıda yer alan hastalıklar düşünülmelidir.3

17
Buse Rahime Hasırcı Bayır ve ark. Klinik Bulgular ve Varyantlar

GBS’nin klinik seyrinde en sık görülen bulgular şun- ■ Aksonal form:


lardır: ● Akut motor aksonal nöropati (AMAN)
1. Motor tutulum: GBS’de kas güçsüzlüğü en önemli ● Akut motor ve duyusal aksonal nöropati (AMSAN)
muayene bulgularındandır. Güçsüzlüğün derecesi hastalı-
■ GQ1b sendromları:
ğın seyrine ve klinik alt tipine göre değişmektedir. Hafif
yürüme güçlüğünden, tüm ekstremitelerin, yüz, solunum ● Miller Fisher sendromu (MFS)
ve bulber kasların ağır tutulumu ile seyreden ciddi klinik ● Bickerstaff beyinsapı ensefaliti (BBE)
tablolara kadar değişken şekilde ortaya çıkabilir. Güçsüz-
● Faringeal-servikal-brakiyal felç (PCB)
lük genellikle simetriktir ve alt ekstremitelerden başlar.
Ancak hastaların yaklaşık yüzde 10’unda hastalık başlan- ■ Nadir varyantlar:
gıcı üst ekstremite veya yüz kaslarının tutulumu ile ortaya ● Paraparezi
çıkabilir.2 AİDP hastalarının %50’sinden fazlasında fasiyal
● Pandisotonomi
sinir tutulumu görülür. Orofaringeal kaslarda güçsüzlük ise
hastaların yaklaşık %50’sinde ortaya çıkar.2 Oküler kas- ● Saf duyusal GBS
larda zayıflık hastalarda daha nadir görülmektedir. Solu- ● Fasiyal dipleji ve distal ekstremitelerde parestezi
num kaslarında güçsüzlüğe bağlı ventilasyon desteği ● Akut bulber felç
hastaların %10-30’una gerekmektedir.4
2. Derin tendon reflekslerinin etkilenimi: Üst veya alt aKuT InFlaMaTuVar DEMiYElinizan
ekstremitede azalmış veya kaybolmuş derin tendon ref-
PoliraDiKÜlonöroPaTi (aiDP)
leksleri, başvuru sırasında hastaların yaklaşık %90’ında gö-
rülmektedir.2 Akut aksonal nöropati ve Bickerstaff beyin GBS olgularının yaklaşık %85-90’ında görülen, en sık
sapı ensefaliti varyantı olan hastalarda normal ve hatta art- formdur. Klinik bulgular kısmında ayrıntılı anlatıldığı üzere
mış derin tendon refleksleri saptanabilir. GBS olgularında progresif, simetrik kas güçsüzlüğüne eşlik eden derin ten-
don reflekslerinde azalma veya kayıp ile karakterizedir.2
normal refleksler, yakınmaların başlangıcından önce gas-
trointestinal trakt enfeksiyonu geçirenlerde, üst solunum
olGu 1
yolu enfeksiyonu geçirenlere kıyasla daha sık bildirilmiş-
tir.5,6 43 yaşında erkek hastanın, hastane başvurusundan 3 hafta
önce geçirilmiş idrar yolu enfeksiyonu ve 2 gün önce teta-
3. Duyusal tutulum: Muayenede sıklıkla hafif duyusal
noz aşısı yaptırma öyküsü mevcuttu. Hastanın ayak taban-
anormallikler saptanmakla birlikte, hastaların yaklaşık
larında başlayan uyuşması 24 saat içinde alt ekstremite
%80’inde ekstremite distallerinde parestezi yakınması mev-
proksimal ve üst ekstremite distal kısımlarına ulaşmış. Şi-
cuttur. Özellikle akut dönemde, sinir kökü inflamasyonuna
kayetlerine çömeldiği yerden kalkmada zorlanma ve yürü-
bağlı olarak sırt ve ekstremitelerde ağrı hastaların yaklaşık
mede emniyetsizlik eklenmiş. Hastanın geliş
üçte ikisinde görülmektedir.7
muayenesinde kısa eldiven uzun çorap tarzında parestezisi
4. Otonomik tutulum: Otonom fonksiyon bozukluğu- ve alt ekstremite proksimal kaslarında -5/5 motor zaafiyeti
nun sıklığı GBS’li hastalarda değişkendir (%38-70). İleus mevcuttu. Tüm DTR’leri hipoaktif ve Romberg pozitifti.
başta olmak üzere, tansiyon değişiklikleri (ortostatik hipo- Hastanın bağımsız yürüyüşü 10 metre ile sınırlıydı. Hasta-
tansiyon-hipertansif krizler), kalp aritmileri (taşikardi-bradi- nın yakınmalarının 3. gününde DTR’ler global olarak kay-
kardi-atriyal fibrilasyon), ateş, idrar retansiyonu en sık bolmuş, alt ekstremite proksimal kaslarında kas gücü 4/5’e
görülen bulgulardır.8 Otonom tutuluma bağlı olabilen uy- gerilemişti. Elektromiyografi (EMG) çalışmasında duysal
gunsuz antidiüretik hormon sendromu da GBS’nin seyrek (sural korunma paterni) ve motor lif tutulumu ile seyreden,
görülen bir komplikasyonudur.9 demiyelinizan doğada bir poliradikülonöropati sendromu
saptandı. Hastanın kliniğinin 8.gününde beyin-omurilik sı-
GBS VarYanTlarI vısı (BOS) incelemesinde albuminositolojik disosiasyon
(protein 188 mg/dl ve 12 hücre/mm3) görüldü. Hastaya
Klinik ve patolojik özelliklere göre sınıflandırılmış GBS
GBS varyantlarından AİDP tanısı ile intravenöz immün-
varyantları şunlardır:
globülin (İVİG) tedavisi başlandı. Şikayetleri kliniğinin 9.
■ Demyelinizan form: gününde düzelmeye başlayan hastanın, üç hafta sonra nö-
● AİDP rolojik tablosu tamamen normaldi.

18
Buse Rahime Hasırcı Bayır ve ark. Klinik Bulgular ve Varyantlar

güçsüzlüğünde düzelme (iki yanlı el parmak ekstansörleri ve


aKuT MoTor aKSonal nöroPaTi (aMan) abdüktörleri 4/5, ayak bileği fleksörleri 5/5) olduğu gö-
AMAN sıklıkla genç yaşlarda, yaz aylarında ve birçok ol- rüldü.
guda Campylobacter jejuni enfeksiyonu sonrası ortaya çık-
maktadır.4,10 AİDP’ye göre daha nadir görülen AMAN aKuT MoTor VE DuYuSal aKSonal
olguları Çin’de ve Japonya’da daha sık görülürken, Ame- nöroPaTi (aMSan)
rika Birleşik Devletleri’nde GBS olgularının %5-10’unu
Klinik olarak AMAN varyantına benzeyen AMSAN’da ek
oluşturmaktadır.4 İstanbul GBS çalışma grubunun verile-
olarak duyusal semptomlar mevcuttur. Duyusal ve motor
rine göre de ülkemizde aksonal alt tipin olguların %19.2-
liflerin birlikte etkilendiği AMSAN’da elektrodiagnostik
40.4 kadarı olduğu görüldü.11 Klinik tabloda motor
çalışmalar, BKAP ve duyusal sinir aksiyon potansiyeli
belirtiler hakimdir, duyusal bulgular görülmez. Akson
(DSAP) amplitüdlerinin ciddi şekilde azaldığını veya kay-
kaybı en önemli patolojik bulgudur. AMAN’lı bazı hasta-
bolduğunu göstermektedir. İğne EMG çalışmalarında ak-
larda derin tendon refleksleri korunabilir.12 AMAN’ın kli-
sonal dejenerasyonu gösteren aktif denervasyon bulguları
nik özellikleri AİDP’ye benzer olmakla birlikte, hastalığın
hastalığın erken günlerinden itibaren görülebilir. Kas güç-
progresyonu daha hızlı olabilir. Sinir iletim çalışmalarında
süzlüğü AMAN’a kıyasla daha hızlı ve şiddetlidir.12
bileşik kas aksiyon potansiyeli (BKAP) amplitüdlerindeki
AMAN gibi AMSAN’da GM1, GD1a ve GD1b’ye karşı
azalma aksonal tutulumun kanıtı olarak görülmektedir.
antigangliosid antikorları ile ilişkilidir.14
Hastalarda demyelizasyonun görülmediği bir aksonal tu-
tulum mevcuttur.12 Hastaların bir kısmının poliradikülonö-
MillEr FiSHEr SEnDroMu (MFS)
ropatilerinin aslında aksonal doğada olduğu, ilk
EMG’lerinde ileti bloğu ya da fokal iletim yavaşlaması MFS’nin tipik klinik triadı ataksi, arefleksi ve oftalmople-
saptanmış olduğu halde, hastalığın erken döneminde seri jidir. Hastaların yaklaşık dörtte birinde ekstremite kasla-
halindeki yapılan EMG incelemeleri aracılığıyla, bu ileti rında güçsüzlük görülebilir.15 Klasik triadın aksine bazı
bloğunun ya da iletim yavaşlamasının devam etmediğinin hastalarda ataksinin eşlik etmediği akut oftalmopleji ve of-
gösterilmesi (geçici iletim aksaması) ile anlaşılabilmekte- talmoplejinin görülmediği akut ataksik nöropati tablosu gö-
dir. AMAN prognozu geçici iletim aksaması mevcut olan rülebilir.16 MFS’li hastalarda pupillalar genellikle
olgularda daha iyi, olmayan olgularda ise daha kötü ola- normaldir ancak fix dilate pupillalar da görülebilir.17
bilmektedir.13 GQ1b’ye karşı antikorlar, MFS’li hastalarda %85-90 ora-
nında mevcuttur.12
olGu 2
BiCKErSTaFF BEYinSaPI EnSEFaliTi (BBE)
66 yaşında erkek hastanın, hastane başvurusundan iki hafta
önce geçirilmiş gastrointestinal trakt enfeksiyonu mev- GQ1b sendromunlarından biri olan BBE oftalmopleji,
cuttu. Beş gün önce alt ekstremite distal kaslarında başla- ataksi ve ensefalopati ile karakterizedir. BBE’li hastalarda
mış ve zamanla ekstremitelerin proksimal kaslarına bu bulgulara ek olarak yüz kaslarında güçsüzlük, pupilla
yayılmış olan güçsüzlük yakınması ile hastaneye başvurdu. anormallikleri, bulbar semptomlar ve ekstremitelerde hafif
Nörolojik muayenesinde flask tetraparezi, bilateral Aşil ref- kas güçsüzlüğü görülebilmektedir. Derin tendon refleks-
leksi kaybı, sol patella refleksi canlılığı, iki yanlı lakayd taban leri normal veya canlı saptanabilir.18,19
cildi refleksi saptandı. Hastanın bağımsız mobilizasyonu 10
FarinGEal-SErViKal-BraKiYal FElç (PCB)
metre ile sınırlıydı. EMG’de motor lif tutulumu ile seyreden,
aksonal doğada bir poliradikülonöropati sendromu saptandı. GBS’nin Faringeal-Servikal-Brakiyal Felç varyantı ani ge-
Kraniyal ve spinal görüntüleme bulguları normaldi. Yakın- lişen orofaringeal, boyun ve omuz kaslarında güçsüzlük ve
malarının 12. gününde yapılan BOS incelemesinde albumi- yutma bozukluğu ile karakterizedir. GQ1b sendromu baş-
nositolojik disosiasyon (protein 80 mg/dl ve hücre 2/mm3) lığında yer alan MFS ve BBE ile örtüşen özellikler göste-
saptandı. Hastaya Akut Motor Aksonal Nöropati tanısı ile rebilmektedir.20
İVİG tedavisi başlandı. Tedavi süresince kliniğinde kötü-
leşme izlenmeyen hasta, tedavi bitiminde Fizik Tedavi ve Re- naDir VarYanTlar
habilitasyon servisine nakledildi. Kliniğinin 25. gününde Paraparetik form GBS’nin hafif seyirli bir tipi olup, alt eks-
yapılan muayenede hastanın bağımsız yürüyebildiği ve yü- tremitelere sınırlı kas güçsüzlüğü ve hiporefleksi ile ka-
rüme mesafenin uzamış olduğu, 34. günkü muayenede kas rakterizedir.21

19
Buse Rahime Hasırcı Bayır ve ark. Klinik Bulgular ve Varyantlar

Akut pandisotonomide izole akut otonom fonksiyon alan genişleterek dengede kalmaya çalışıyordu. Yakınma-
bozukluğu ve hiporefleksi gelişir. Hastalarda diyare, larının 10. gününde tetraparezisi gelişen hasta, parmak
kusma, karın ağrısı, ileus, ortostatik hipotansiyon, idrar re- ucunda ve topukta yürüyemiyor ve çömeldiği yerden kal-
tansiyonu, pupilla anormallikleri ve aritmiler görülebilir.22 kamıyordu. EMG’de duysal ve motor lif tutulumu ile sey-
Saf duyusal GBS’de izole duyusal anomaliler görülür reden demiyelinizan doğada bir poliradikülonöropati
sendromu saptandı. BOS incelemesinde albuminositolojik
ve derin tendon refleksleri kayıptır. Duyusal GBS varlı-
disosiasyon (protein104mg/dl ve hücre 0/mm3) saptandı.
ğında, ayırıcı tanıda hastalarda asimetrik duyu kaybı ve şid-
Hastaya ataksinin ön planda olduğu GBS tanısı ile İVİG
detli ataksi ile prezente olabilen akut paraneoplastik
tedavisi ve nöropatik ağrı nedeniyle Pregabalin başlandı.
duyusal nöronopatiden şüphenilmelidir.23
Şikayetlerinin 41.gününde yapılan nörolojik muayenede
Fasiyal dipleji ve distal ekstremite parestezi’sinde motor zaafın tamamen düzelmiş olduğu, kısa çorap hipo-
hastalarda ekstremitelerde parestezi ile diğer bulber semp- estezi ve hipoaljezisinin devam ettiği gözlendi.
tomların görülmediği akut başlangıçlı iki yanlı yüz kasla-
rında zayıflık tanımlanmıştır.24 olGu 5
Akut bulber felçte hastalarda arefleksi, oftalmopleji, 39 yaşında erkek, 15 gün önce gastrointestinal trakt enfek-
ataksi ve fasiyal pleji görülebilir. Boyun ve ekstremite kas- siyonu sonrası başlayan yürüme güçlüğü yakınması ile has-
larında zaafiyet yoktur.25 taneye başvurdu. Nörolojik muayenesinde paraparezisi
olan hastanın, aşil reflekslerindeki kayıp dışında diğer
olGu 3 derin tendon refleksleri normoaktifti. Şikayetlerinin 4.gü-
47 yaşında kadın hastanın, hastane başvurusundan üç hafta nünde yapılan nörolojik muayenesinde ise iki yanlı perife-
önce geçirilmiş gastrointestinal trakt enfeksiyonu mev- rik fasiyal felç, sağda abdusens felci, iki yanlı üst
cuttu. Hasta 2 gün önce başlamış olan iki yanlı diz dista- ekstremite distalinde motor zaafiyet, tüm derin tendon ref-
linde iğnelenme, karıncalanma, ağrı ve alt ekstremite lekslerinde kayıp ve kısa eldiven-çorap tarzında parestezi
proksimal kısmına yayılan ve ellere de uzanan ağrı yakın- saptandı. EMG’de motor lif tutulumu ile seyreden, demi-
maları ile hastaneye başvurdu. Nörolojik muayenesinde yelinizan doğada bir poliradikülonöropati sendromu sap-
uzun çorap tarzı ağrılı parestezi, hipoestezi ve hipoaljezi tandı. Hastaya kraniyal sinir tutulumunun ön planda olduğu
saptandı; ancak belirgin motor zaafiyeti yoktu. Klinik tab- GBS tanısı ile İVİG tedavisi başlandı. BOS incelemesinde
loya 8. günde idrar retansiyonu ve konstipasyon eklendi, albuminositolojik disosiasyon (protein 270 mg/dl ve hücre
12.günde iki yanlı Aşil refleksleri kayıptı. EMG’de iki 1/mm3) vardı. Şikayetlerinin 14.gününde destekle yürü-
yanlı F yanıtlarının persistanslarında düşüklük saptandı ve meye ve günlük yaşam aktivitelerinde ellerini kullanmaya
iki yanlı Soleus kasından Hoffman refleksi kaydedilemedi. başlayan hastanın, 48. günde on beş dakika boyunca yürü-
EMG’de fizyolojik RR interval değişkenliğinin korunduğu, yebilir hale gelmiş olduğu öğrenildi.
sempatik deri yanıtları kaydedilebildiği görüldü. BOS in-
celemesinde albuminositolojik disosiasyon (protein 17 olGu 6
mg/dl, hücre 2/mm3) saptanmadı. Albuminositolojik diso- 63 yaşında erkek, her iki alt ekstremitede uyuşma ve yü-
siasyon tüm GBS olgularında görülmez.26 Duysal ve oto- rüme güçlüğü şikayeti ile hastaneye başvurdu. Nörolojik
nom bulguların ön planda olduğu GBS tanısı ile İVİG muayenesinde paraparezi, alt ekstremitelerde iki yanlı
tedavisine başlandı. Kontrolde nörolojik muayene bulgu- derin tendon reflekslerinde kayıp, kısa eldiven-çorap tar-
larının tamamen düzelmiş olduğu ve EMG tetkiklerinde zında hipoestezi ve Romberg pozitifliği mevcuttu. Hasta
geç yanıtlar dahil tüm verilerin normale dönmüş olduğu hafif ataksik bir şekilde bağımsız olarak 10 metre yürüye-
görüldü. biliyordu. Hastaya İVİG tedavisi başlandı. Takiplerinde iki
yanlı periferik fasiyal felç, sağda abdusens felci, okülo-
olGu 4 motor felç, disfoni ve alt ekstremitelerde motor zaafiyette
48 yaşında erkek, 7 gün önce üst solunum yolu enfeksi- artış saptandı. Hasta tekerlekli sandalyeye bağımlı hale
yonu sonrası gelişen yürümede emniyetsizlik, ardından geldi. EMG’de duysal ve motor lif tutulumu ile seyreden,
önce ayaklarda sonra ellerde başlayan uyuşma ve yanma demiyelinizan doğada bir poliradikülonöropati sendromu
yakınmaları ile hastaneye başvurdu. Nörolojik muayene- saptandı. BOS incelemesinde albuminositolojik disosias-
sinde kısa eldiven-çorap tarzında parestezisi ve alt ekstre- yon (protein 141 mg/dl ve hücre 1/mm3) bulundu. Hastaya
mite DTR’lerinde hipoaktivitesi mevcuttu. Hasta yürürken kraniyal sinir tutulumunun ve bulber bulguların ön planda

20
Buse Rahime Hasırcı Bayır ve ark. Klinik Bulgular ve Varyantlar

olduğu GBS tanısı ile İVİG tedavisi başlandı. Takiplerinde felci düzelen ve üst ekstremitesinde kas gücü defisiti
Musculus mentalis ve Orbicularis oris kaslarında miyo- saptanmayan hastanın paraparezi tablosunda gerileme
kimi, dilde fibrilasyon, boyun fleksiyonunda zaafiyet ve olmadı. Şikayetlerinin 90.gününde hastanın düz zeminde
disfajisi gelişen hastaya plazmaferez uygulandı. Plaz- desteksiz yürümeye başladığı ancak merdiven çıkmakta
maferez sonrasında sağ okülomotor ve periferik fasiyal zorlandığı öğrenildi.

KaYnaKlar
1. Sheikh Ka. Guillain-Barré syndrome. Continuum (Minneap Minn). 14. Susuki K, Yuki n, Schafer DP, Hirata K, zhang G, Funakoshi K, et al.
2020;26(5):1184-204. doi: 10.1212/Con.0000000000000929. Dysfunction of nodes of ranvier: a mechanism for anti-ganglioside an-
2. Fokke C, van den Berg B, Drenthen J, Walgaard C, van Doorn Pa, Ja- tibody-mediated neuropathies. Exp neurol. 2012;233(1):534-42. doi:
cobs BC. Diagnosis of Guillain-Barré syndrome and validation of 10.1016/j.expneurol.2011.11.039.
Brighton criteria. Brain. 2014;137(Pt 1):33-43. doi: 10.1093/brain/awt285. 15. lo Yl. Clinical and immunological spectrum of the Miller Fisher syn-
3. leonhard SE, Mandarakas Mr, Gondim Faa, Bateman K, Ferreira MlB, drome. Muscle nerve. 2007;36(5):615-27. doi: 10.1002/mus.20835.
Cornblath Dr, et al. Diagnosis and management of Guillain-Barré syn- 16. lee SH, lim GH, Kim JS, oh SY, Kim JK, Cha JK, et al.
drome in ten steps. nat rev neurol. 2019;15(11):671-83. doi: acute ophthalmoplegia (without ataxia) associated with anti-
10.1038/s41582-019-0250-9. GQ1b antibody. neurology. 2008;71(6):426-9. doi:
4. Doets aY, Verboon C, van den Berg B, Harbo T, Cornblath Dr, Willison 10.1212/01.wnl.0000324266.95814.74.
HJ, et al; IGoS Consortium. regional variation of Guillain-Barré syn- 17. Kaymakamzade B, Selcuk F, Koysuren a, Colpak aI, Mut SE, Kansu T.
drome. Brain. 2018;141(10):2866-77. doi: 10.1093/brain/awy232. Pupillary involvement in Miller Fisher syndrome. neuroophthalmology.
5. uncini a, notturno F, Kuwabara S. Hyper-reflexia in Guillain-Barré syn- 2013;37(3):111-5. doi: 10.3109/01658107.2013.792356.
drome: systematic review. J neurol neurosurg Psychiatry. 18. Shahrizaila n, Yuki n. Bickerstaff brainstem encephalitis and Fisher syn-
2020;91(3):278-84. doi: 10.1136/jnnp-2019-321890. drome: anti-GQ1b antibody syndrome. J neurol neurosurg Psychiatry.
6. Yuki n, Kokubun n, Kuwabara S, Sekiguchi Y, Ito M, odaka M, et al. 2013;84(5):576-83. doi: 10.1136/jnnp-2012-302824.
Guillain-Barré syndrome associated with normal or exaggerated tendon 19. odaka M, Yuki n, Yamada M, Koga M, Takemi T, Hirata K, et al. Bicker-
reflexes. J neurol. 2012;259(6):1181-90. doi: 10.1007/s00415-011-6330-
staff's brainstem encephalitis: clinical features of 62 cases and a sub-
4.
group associated with Guillain-Barré syndrome. Brain. 2003;126(Pt
7. ruts l, Drenthen J, Jongen Jl, Hop WC, Visser GH, Jacobs BC, et 10):2279-90. doi: 10.1093/brain/awg233.
al; Dutch GBS Study Group. Pain in Guillain-Barre syndrome: a long-
20. nagashima T, Koga M, odaka M, Hirata K, Yuki n. Continuous spec-
term follow-up study. neurology. 2010;75(16):1439-47. doi:
trum of pharyngeal-cervical-brachial variant of Guillain-Barré syndrome.
10.1212/Wnl.0b013e3181f88345.
arch neurol. 2007;64(10):1519-23. doi: 10.1001/archneur.64.10.1519.
8. Chakraborty T, Kramer Cl, Wijdicks EFM, rabinstein aa. Dysautonomia
21. van den Berg B, Fokke C, Drenthen J, van Doorn Pa, Jacobs BC. Para-
in Guillain-Barré syndrome: prevalence, clinical spectrum, and outcomes.
paretic Guillain-Barré syndrome. neurology. 2014;82(22):1984-9. doi:
neurocrit Care. 2020;32(1):113-20. doi: 10.1007/s12028-019-00781-w.
10.1212/Wnl.0000000000000481.
9. Saifudheen K, Jose J, Gafoor Va, Musthafa M. Guillain-Barre syn-
22. Koike H, atsuta n, adachi H, Iijima M, Katsuno M, Yasuda T, et al. Clin-
drome and SIaDH. neurology. 2011;76(8):701-4. doi:
10.1212/Wnl.0b013e31820d8b40. icopathological features of acute autonomic and sensory neuropathy.
Brain. 2010;133(10):2881-96. doi: 10.1093/brain/awq214.
10. Ye Y, Wang K, Deng F, Xing Y. Electrophysiological subtypes and prog-
nosis of Guillain-Barré syndrome in northeastern China. Muscle nerve. 23. uncini a, Yuki n. Sensory Guillain-Barré syndrome and related disor-
2013;47(1):68-71. doi: 10.1002/mus.23477. ders: an attempt at systematization. Muscle nerve. 2012;45(4):464-70.
doi: 10.1002/mus.22298.
11. Taşdemir V, istanbul GBS çalışma Grubu. istanbul'da Guillain-Barre
sendromu alt grup sıklığının belirlenmesi ve tekrarlanan elektrofizyolojik 24. Wakerley Br, Yuki n. Isolated facial diplegia in Guillain-Barré syndrome:
incelemeler ile takibi. 2. ulusal Klinik nörofizyoloji EEG-EMG Sanal Kon- Bifacial weakness with paresthesias. Muscle nerve. 2015;52(6):927-32.
gresi. 2021;15. doi: 10.1002/mus.24887.
12. El-abassi rn, Soliman M, levy MH, England JD. Treatment and man- 25. Kim JK, Kim BJ, Shin HY, Shin KJ, nam TS, oh J, et al; Korean Inflam-
agement of autoimmune neuropathies. In: Bertorini TE, eds. neuro- matory neuropathy Consortium. acute bulbar palsy as a variant of Guil-
muscular Disorders Treatment and Management. 2nd ed. Missouri: lain-Barré syndrome. neurology. 2016;86(8):742-7. doi:
Elsevier; 2022. p.312-44. 10.1212/Wnl.0000000000002256.
13. urdiales-Sánchez S, González-Montaña Jr, Diaz-Pérez r, Calvo- 26. van den Berg B, Walgaard C, Drenthen J, Fokke C, Jacobs BC, et al.
Calleja P, Gutiérrez-Trueba Ma, urdiales-urdiales J. nodopathies in the Guillain-Barré syndrome: pathogenesis, diagnosis, treatment and prog-
early diagnosis of axonal forms of Guillain-Barré syndrome. Front neu- nosis. nat rev neurol. 2014;10(8):469-82. doi: 10.1038/nrneu-
rol. 2022;13:902172. doi: 10.3389/fneur.2022.902172. rol.2014.121.

21
Guillain Barré Sendromu
Guillain Barré Syndrome

Yardımcı Tanı İncelemeleri: Elektrofizyoloji,


Antikorlar, Beyin Omurilik Sıvısı, Görüntüleme
Supporting Diagnostic Investigations: Electrodiagnosis,
Antibodies, Cerebrospinal Fluid, Neuroimaging

Nermin GÖrkEM ŞiriNa, ÖZET Bu derlemede Guillain Barré sendromunun (GBS) tanısında kullanılan elektrofizyolojik incele-
meler, antikor testleri, beyin omurilik sıvısı incemeleri ve görüntüleme yöntemlerinden bahsedilmiştir.
Sezin AlPAyDIN BASlob,
GBS klinik bir sendromdur. Elektrofizyolojik testler ve BOS incelemeleri ile ayrıcı tanıda bulunan diğer
Ali Emre ÖGEa nöromüsküler hastalıkların dışlanması ve tanının desteklenmesi sağlanmaktadır. Elektrofizyolojik ince-
lemeler ile ayrıca poliradikülonöropatinin aksonal ve demyelinizan alt tipleri de belirlenmektedir. Has-
a
istanbul Üniversitesi talığın erken döneminde normal olabilen elektrofizyolojik incelemeler 2 hafta içerisinde tekrarlandığında
istanbul tıp fakültesi, yüksek duyarlılıkta bulgular vermektedir. Son yıllarda akut aksonal nöropati grubunda ileti bloğunun
klinik Nörofizyoloji BD, tanımlanması ile yeni elektrofizyolojik tanı kriterleri oluşturulmuş ve seri incelemenin önemi vurgulan-
istanbul, türkiye mıştır. Aksonal nöropati ve ileti bloğunun anti-gangliosit antikorları ile patojenik ilişkisi de netleştiril-
b
Bakırköy Prof. Dr. Mazhar miştir. Periferik sinir ultrasonografisi ve manyetik rezonans görüntüleme ile yapılan çalışmalar ise bu
osman ruh Sağlığı ve tekniklerin ileride tanısal incelemelerin arasına girmeye aday olduğunu düşündürmektedir.
Sinir Hastalıkları Eğitim ve
Araştırma Hastanesi, Anahtar Kelimeler: Guillain Barré sendromu; elektrofizyoloji; antikorlar; beyin omurilik sıvısı;
Nöroloji kliniği, görüntüleme
istanbul, türkiye

yazışma Adresi/Correspondence: ABSTRACT In this review, electrodiagnostic tests, antibody screening, cerebrospinal fluid (CSF) tests and
Nermin GÖrkEM ŞiriN neuroimaging techniques used in the diagnosis of Guillain Barré Syndrome (GBS) are reviewed. GBS is a
istanbul Üniversitesi clinical syndrome. Electrodiagnosis and cerebrospinal fluid testing are performed to support the diagnosis
istanbul tıp fakültesi, of GBS as well as to differentiate other possible neuromuscular disorders. Axonal and demyelinating sub-
klinik Nörofizyoloji BD, types of polyradiculoneuropathy are also determined by electrophysiologic examination. Although electro-
istanbul, türkiye diagnostic tests can be normal during the acute phase of the diasease, they reach high sensitivities if they are
gorkemsirin@yahoo.com.tr repeated within 2 weeks after symptom onset. In the recent two decades, the presence of conduction block
(CB) has been shown in acute axonal neuropathies which led to the publication of new diagnostic criteria
sets emphasizing the importance of serial electrodiagnostic tests. Anti-ganglioside antibodies are considered
to be pathogenic in axonal neuropathies with CB. Studies with peripheral nerve ultrasound and magnetic res-
onance imaging techniques showed that they are potential future candidates in the diagnosis of GBS.

Keywords: Guillain Barré syndrome; electrodiagnosis; antibodies; cerebrospinal fluid;


imaging

uillain Barré sendromu (GBS), sıklıkla bir enfeksiyonu takiben akut gevşek

G güçsüzlüğe neden olan immün aracılı bir poliradikülonöropati sendromudur.1,2


GBS tanısı klinik olarak konulmakla birlikte yardımcı laboratuvar inceleme-
leri ile desteklenmelidir.3 Bu derlemede GBS’de kullanılan yardımcı tanısal inceleme-
lerden bahsedilecektir. Bu incelemeler içerisinde elektrofizyolojik testler, antikor testleri,
beyin-omurilik sıvısı incelemeleri ve nörogörüntüleme yöntemlerinin üzerinde durula-
cak ve tanısal değerlerinin yanı sıra prognoz ile ilişkilerinden de kısaca söz edilecektir.
KAYNAK GÖSTERMEK İÇİN:
Görkem Şirin N, Alpaydın Baslo S, Öge AE.
yardımcı tanı incelemeleri: Elektrofizyoloji, an- ElEktrofizyoloji
tikorlar, beyin omurilik sıvısı, görüntüleme. ti-
reli H, tutkavul k, editörler. inflamatuvar Elektrofizyolojik incelemelerin GBS tanısının desteklenmesindeki yerinin yanında, akut
Polinöropatiler. 1. Baskı. Ankara: türkiye kli-
nikleri; 2022. p.22-8.
gevşek güçsüzlüğe neden olan diğer nöromüsküler hastalıkların (botulism, periyodik pa-

22
Nermin Görkem Şirin ve ark. Yardımcı Tanı İncelemeleri: Elektrofizyoloji, Antikorlar, Beyin Omurilik Sıvısı, Görüntüleme

ralizi vb.) dışlanmasında ve tanısı konulan akut poliradi- çalışmalarda ortaya konulmuştur.16-18 Bu ileti bloğu, primer
külonöropati sendromunun alt tipinin (aksonal ve demye- demyelinizan patolojilerde görülen, ileti bloğunun olduğu
linizan) belirlenmesindeki yeri vazgeçilmezdir. segmentte haftalar içerisinde gelişen ileti yavaşlaması ve
1990’lı yılların başından beri GBS’nin çok erken dö- proksimalinden uyarımla kaydedilen yanıtta anormal tem-
neminde (şikayet başlangıcından sonraki ilk bir hafta) elek- poral dispersiyon bulgularını, yani remiyelinizasyon süre-
trofizyolojik incelemelerin normal olabildiği bilinmektedir.4 cini göstermemektedir. Aksine, ya haftalar içerisinde
Bu dönemde geç yanıt incelemelerindeki anormalliklerin (F proksimal uyarımlı motor yanıtın genliğinin büyümesi ile
yanıt anormallikleri, H refleks kaybı, A dalgası varlığı) düzelmekte ya da distal uyarımlı motor yanıt genliğinin kü-
önemi vurgulanmıştır.5,6 Seri elektrofizyolojik incelemeler, çülmesi ile aksonal dejenerasyona uğramaktadır.11,15 AMAN
özellikle motor sinir ileti incelemelerindeki anormal bulgu- ve AMSAN olgularında erken dönem ileti bloğu sonrası gö-
ların, şikayet başlangıcından sonraki 3. haftada %90’nın üze- rülen bu iki durumun ilkine geri dönüşümlü ileti aksaması
rine ulaşabildiğini göstermiştir.4 1985 yılında Albers ve ark. (‘reversible conduction failure’-RCF) ve ikincisine ise uzun-
tarafından ilk elektrofizyolojik kriterler tanımlanmış, 1995 luğa bağımlı ileti aksaması (‘length dependent conduction
yılında Ho ve takiben 1998 yılında Hadden ve ark. tarafın- failure/axonal degeneration’- LDCF) isimleri verilmiştir.16-
19
dan revize edilmiştir.7-9 Bu kriterlerde demyelinizan polira- RCF ve LDCF’nin patofizyolojisinde, anti-gangliosit an-
dikülonöropatiyi işaret eden başlıca özellikler motor tikorlarının nodal aksolemmaya bağlanarak iletiyi
sinirlerde distal latans uzaması, anormal temporal dispersi- durdurduğu ve bloğa neden olduğu düşünülmektedir.16,18-20
yon, ileti bloğu, ileti hızlarında yavaşlama, F yanıt latansında İnflamatuvar sürecin hızlı düzeldiği durumda ileti bloğu or-
uzama olarak sayılabilir. Akut motor aksonal nöropati tadan kalkarak tam düzelme sağlanacak (RCF), ancak
(AMAN) ve akut motor ve duysal aksonal nöropatide devam ettiği durumda ileti bloğu aksonal dejenerasyona iler-
(AMSAN) ise sadece aksonal dejenerasyon bulgularının var- leyecektir (LDCF).16,18,19,21 AMAN hastalarının farklı sinir-
lığı kabul edilmiş ve demyelinizan kriterlerin yokluğunda lerinde iki tip ileti aksamasının birlikte görülmesi patolojik
motor yanıt genliklerinde düşme kriter olarak belirlenmiştir sürecin bir devamlılık içerisinde seyrettiğini desteklemekte-
(Tablo 1). Oysa ki, ilk olarak 90’ların sonu ve 2000’lerin ba- dir.17 Bununla birlikte, periferik sinirlerde RCF ve LDCF
şında AMAN olgularının erken dönemlerinde motor sinir- oranı, hastalarda hızlı düzelen ve kötü gidişli iki seyir pater-
lerde ileti bloğu izlenebildiği farkedilmiş ve bu hastaların bir nini de açıklamaktadır.13 RCF, GBS’lerin %33-67’sinde, ak-
kısmının, aksonal dejenerasyon sürecinde görülenin aksine sonal GBS’lerin ise yaklaşık %40’ında tanımlanmıştır ve
hızlı klinik düzelme gösterdiği bildirilmiştir.10-13 %48-85’inde anti-gangliosit antikorları ile ilişkili bulun-
maktadır.22-24 RCF, demyelinizan GBS grubunda da daha
Poliradikülonöropatiler geleneksel olarak aksonal ve düşük oranlarda izlenmektedir ve bu grupta anti-gangliosit
demyelinizan olarak iki gruba ayrılır, bu ayrım primer etki- antikor pozitiflik oranı daha düşüktür.22,23
lenme bölgesinin periferik sinirin aksonu veya miyelin kı-
Bu gelişmeler sonucunda 1995 ve 1998 yılında ta-
lıfı olmasına dayanır. Bu iki alt grup elektrofizyolojik olarak
nımlanan elektrofizyolojik kriterlerin aksonal poliradikü-
farklı özellikler gösterir. Son 20-30 senedir GBS için ta-
lonöropatileri tanımlamakta yetersiz kaldığı görülmüştür
nımlanmış elektrofizyolojik kriterler, ilk 3 hafta içerisinde
(Tablo 1). RCF ve LDCF için elektrofizyolojik kriterler
yapılan incelemede aksonal ve demiyelinizan alt grupları
önerilmiş ve GBS için yeni elektrofizyolojik kriterlerin ih-
ayırt etmeye yönelik şekilde oluşturulmuştur (Tablo 1). Bu
tiyacı vurgulanmıştır.19,20,23 Yeni kriterler tanımlanırken or-
pencereden bakıldığında primer demyelinizan alt tip akut
taya çıkan bir diğer tartışma konusu ise elektrofizyolojik
inflamatuvar demiyelinizan poliradikülonöropati (AİDP)
incelemelerin zamanı ve seri incelemenin gerekli olup ol-
olarak adlandırılır ve elektrofizyolojik olarak yukarda sayı-
madığıdır.25-28 İtalyan elektrofizyolog Antonina Uncini’nin
lan demiyelinizan özellikleri içerir. Yapılan çalışmalar,
başını çektiği ekip incelemeler arası sürenin birkaç hafta
demyelinizan özelliklerin özellikle tuzak bölgelerinde (bi-
(1-4 hafta) olduğu iki elektrofizyolojik incelemenin yer al-
lekte medyan sinir, dirsekte ulnar sinir ve fibula başında pe- dığı kriter setini önerirken, İngiliz elektrofizyolog Yusuf
roneal sinir) belirgin olduğunu ortaya koymuştur.4 Primer Rajabally’nin başını çektiği ekip ilk 6 hafta içerisinde ya-
aksonal olan tipler ise duysal liflerin etkilenme durumuna pılan tek bir incelemenin olduğu kriter setini önermiş-
göre AMAN ve AMSAN olarak adlandırılır ve anti-gan- tir.17,22,24-26,29-31 Her iki kriter setinin de ortak özelliği ileti
gliosit antikorları ile yüksek oranda birliktelik gösterir.14,15 bloğunun tek başına demyelinizan özellikler arasında sa-
Yukarda belirtildiği gibi, 2000’li yılların başında ak- yılmadığıdır. Demyelinizan ileti bloğu ile RCF ve
sonal tipteki GBS hastalarının erken dönemlerinde tanımla- LDCF’yi ayırt etmekteki başarının bunların zaman içeri-
nan elektrofizyolojik ileti bloğunun patofizyolojisi ilerleyen sinde gösterdiği değişikliğe bağlı olması sebebiyle, iki in-

23
TABLO 1: GBS elektrofizyolojik kriterleri (kaynak 20’den değiştirilerek hazırlanmıştır).
Ho’nun kriterleri* Hadden’in kriterleri** Rajabally’nin kriterleri Uncini’nin kriterleri
En az iki sinirde aşağıdakilerin en az biri olmalı:
• MiH <NAl’ın %90 (%85 • MiH <NAl’ın %70
• MiH <NAl’ın %90 (%85 Birinci veya ikinci incelemede en az iki sinirde aşağıdakilerden en az biri olmalı:
eğer dBkAP <NAl’ın %50) • Distal motor latansı >NÜl’ün %150
eğer dBkAP <NAl’ın %50) • MiH <NAl’ın %70
• Distal motor latans • f yanıt latansı >NÜl’ün %120, veya >NÜl’ün
• Distal motor latans >NÜl’ün • Distal motor latansı >NÜl’ün %130
>NÜl’ün %110 (%120 %150 (eğer dBkAP <NAl’ın %50)
%110 (%120 eğer dBkAP • dBkAP süresi >NAl’ın %120
eğer dBkAP <NAl’ın VEyA
<NAl’ın %100) • pBkAP/dBkAP süresi oranı >%130
Nermin Görkem Şirin ve ark.

Demyelinizan %100) • iki sinirde f yanıt yokluğu (dBkAP ≥NAl’ın


• pBkAP/DBkAP oranı <0,5 • f yanıt latansı >NÜl’ün %120
• Net temporal dispersiyon %20 olmalı) ve başka bir sinirde ek bir para-
and dBkAP ≥NAl’ın %20 VEyA bir sinirde yukardakilerden biri VE:
varlığı metre olmalı
• f yanıt latansı >NÜl’ün • iki sinirde f yanıt yokluğu (dBkAP >NAl’ın %20 olmalı)
•f yanıt latansı >NÜl’ün VEyA
%120 • Anormal ulnar DSAP genliği ve normal sural DSAP genliği
%120 • iki sinirde pBkAP/dBkAP genlik oranı <0,7
(tibial sinir hariç) ve başka bir sinirde ek bir pa-
rametre olmalı
AMAN
Birinci ve ikinci incelemede yukarıdaki demiyelinizan özelliklerin hiç biri olmayacak (demiyelinizan özellikler dBkAP <NAl’ın %20
ise tek sinirde izin verilir)
ilk incelemede en az iki sinirde aşağıdakilerden an az biri olacak:
• dBkAP <NAl’ın %80
• pBkAP/dBkAP genlik oranı <0,7 (tibial sinir hariç)
• izole f yanıt yokluğu (veya <%20 persistans)
yukarıda tanımlanan demyelinizan özellikler ikinci incelemede:
olmayacakϯ ve aşağıdakilerin en az biri olacak: iki sinirde aşağıdakilerden en az birinin varlığı aksonal dejenerasyon olarak kabul edilir:
• iki sinirde dBkAP <NAl’ın %80 • dBkAP genlik düşüklüğünün devam etmesi veya daha fazla düşmesi
• iki sinirde f yanıt yokluğu (dBkAP ≥NAl’ın • ilk incelemede pBkAP/dBkAP genlik oranı <0,7’nin düzelmesi çünkü dBkAP genliği anormal temporal dispersiyon olmadan dü-
• yukarıda tanımlanan • yukarıda tanımlanan dem- %20 olmalı) ve başka bir sinirde demyelinizan şecek (dBkAP süresi ≤NÜl’ün %120 ve pBkAP/dBkAP süre oranı ≤%130)

24
demyelinizan özellikler ol- yelinizan özellikler özellik olmayacak iki sinirde aşağıdakilerden en az birinin olması geridönüşümlü ileti aksaması (rCf) olarak kabul edilir:
Aksonal mayacak olmayacakϯ • iki sinirde pBkAP/dBkAP genlik oranı <0,7 • BkAP süresi uzamadan (≤NÜl’ün %120) dBkAP genliğinin >%150 artması
• dBkAP <NAl’ın %80 • dBkAP <NAl’ın %80 (tibial sinir hariç) • ilk incelemede pBkAP/dBkAP genlik oranı <0,7’nin 0,2’den fazla düzelmesi çünkü pBkAP genliğinin temporal dispersiyon
• Bir sinirde f yanıt yokluğu (dBkAP ≥NAl’ın (pBkAP/dBkAP süre oranı ≤%130) olmadan büyüyecek
%20 olmalı) VEyA bir sinirde pBkAP/dBkAP • izole f yanıt yokluğunun (veya <%20 persistansının) düzelmesi ancak minimum latans uzamayacak (≤NÜl’ün %120)
genlik oranı <0,7 (tibial sinir hariç) VE başka AMSAN
bir sinirde dBkAP <NAl’ın %80 Birinci incelemede:
• Motor sinirlerde AMAN ile aynı kriterler
VE
• En az iki sinirde DSAP genlikleri <NAl’ın %50
ikinci incelemede:
• AMAN’daki gibi motor sinirlerde aksonal dejenerasyon ve geridönüşümlü ileti aksamasının bulguları olmalı
• iki sinirde DSAP genlikleri stabil kalır veya düşerse duysal sinirlerde aksonal dejenerasyonun kanıtı olarak kabul edilir
• iki sinirde DSAP genlikleri artarsa (median ve ulnar sinirlerde >%50 ve sural sinirde >%60) duysal sinirlerde geridönüşümlü ileti
aksamasının kanıtı olarak kabul edilir

Uyarılamaz • dBkAP tüm sinirlerde Birinci incelemede:


- • dBkAP tüm sinirlerde kaydedilememişǂ
(‘inexcitable’) kaydedilememişǂ • dBkAP tüm sinirlerde kaydedilememiş (veya tek sinirde dBkAP <NAl’ın %10)

• Diğer gruplardaki özellik- • Diğer gruplardaki özelliklere • Anormal bulgular ancak diğer gruplardaki Birinci incelemede:
Belirsiz
lere uymuyor uymuyor özelliklere uymuyor • Anormal bulgular ancak diğer gruplardaki özelliklere uymuyor

GBS,:Guillain Barré Sendromu; MiH: motor ileti hızı; BkAP: bileşik kas aksiyon potansiyeli; dBkAP: distal uyarımla elde edilen BkAP; pBkAP: proksimal uyarımla elde edilen BkAP; NAl: normalin alt limiti; NÜl: normalin üst limiti;
DSAP: duysal sinir aksiyon potansiyeli; AMAN: akut motor aksonal nöropati; AMSAN: akut motor duysal aksonal nöropati
*Hastalar semptom başlangıcından sonraki ilk iki hafta içerisinde aşağıdaki kriterlerden en az birini iki veya daha fazla sinirde göstermelidir.
**Hastalar aşağıdaki özelliklerden en az birini iki veya daha fazla sinirde göstermelidir veya eğer diğer tüm sinirler uyarılamamışsa veya dBkAP ≥NAl’ın %10 ise en az ikisini tek bir sinirde göstermelidir.
ϯ
dBkAP NAl’in %10’unun altındaysa tek bir sinirde bir demiyelinizan özellik olabilir
Yardımcı Tanı İncelemeleri: Elektrofizyoloji, Antikorlar, Beyin Omurilik Sıvısı, Görüntüleme

ǂ
veya tek sinirde dBkAP NAl’ın %10’unun altında olabilir
Nermin Görkem Şirin ve ark. Yardımcı Tanı İncelemeleri: Elektrofizyoloji, Antikorlar, Beyin Omurilik Sıvısı, Görüntüleme

celemenin önerildiği kriter setinde ikinci inceleme ile ak- ulaşılamadıysa diğer taraf da çalışılmalıdır. Motor sinirlerin
sonal poliradikülonöropati tanınma oranı artmakta ve be- yanında en az biri altta olmak üzere duysal sinir ileti ince-
lirsiz elektrofizyoloji gösteren hasta sayısı lemeleri de çalışmaya eklenmelidir. Bazı durumlarda eks-
azalmaktadır.20,22,27,29,30,32 Tek inceleme ile tanı konulduğu tremite motor sinirleri bilgi verici olmayabilir (uyarılamaz
kriter setinde ise demiyelinizan poliradikülonöropati kri- sinir), bu hastalarda fasyal ve frenik sinir gibi farklı sinirle-
terleri daha sıkı hale getirilerek aksonal poliradikülonöro- rin çalışılması alt tip belirlenmesinde kullanılabilir.
patilerin tanınması arttırılmaya çalışılmış ve bu sayede
GBS’nin erken döneminde olduğu gibi, Miller-Fisher
ikinci incelemenin yükünden kurtulmak amaçlanmıştır.26
Sendromu (MFS) alt tipinde elektrofizyolojik bulgular be-
Tek inceleme ile tanı konulma yaklaşımını savunan ekip-
lirsiz olabilir. Bu sendromda motor sinir ileti incelemeleri
ler, seri inceleme ile elektrofizyolojik alt tiplemenin de-
genellikle normaldir, motor yanıt distal latanslarında hafif
ğişmediğini bildirmişlerdir, ancak bu incelemelerde her iki
şiddette uzama, motor ileti hızlarında hafif yavaşlama ve
test için de aynı sıkı kriterler kullanılmıştır ve bireysel
motor yanıt genliklerinde düşme izlenebilir. F yanıt anor-
bazda bakıldığında hastaların yaklaşık 1/3’ünün elektro-
mallikleri görülebilir. H refleksi genellikle kaydedilemez.
fizyolojik alt tipinin değiştiği anlaşılmıştır.24,31 Bu belirsiz-
Duysal yanıt genlikleri normal veya düşük olarak elde edi-
liklerin bir nedeni ise poliradikülonöropatinin alt tipinin
belirlenmesi için bir altın standart yöntem bulunmaması- lebilir. MFS hastalarında duysal yanıt genlikleri erken dö-
dır. Şu anda iki yaklaşımın hangisinin daha üstün olduğu nemde normalken, ikinci haftadan itibaren düşüş
ile ilgili bir fikir birliği bulunmamaktadır ve iki yaklaşım göstermeleri dikkat çekicidir. Bu sendromda da fasyal sinir
da avantajları ve dezavantajları ile kabul görmektedir.20 ileti incelemeleri periferik elektriksel uyarı ve transkran-
yal manyetik uyarım ile kaydedilebilir ve göz kırpma ref-
Bu derlemenin yazarları kendi klinik tecrübelerinden
leksi çalışılabilir.33
yola çıkarak, GBS’de izlenen patafizyolojik sürecin dina-
mik olması, RCF ve LDCF’nin tanınabilmesi ve belirsiz ANtikorlAr
elektrofizyoloji gösteren hasta sayısının daha az olması se-
Gangliositler, sialik asit içeren ve bir veya daha fazla şeker
bebiyle GBS’nin elektrofizyolojik alt tiplemesi için seri
bağlayan seramid yapısında glikosfingolipidlerdir ve perife-
elektrofizyolojik incelemelerin yapılmasını benimsemek-
rik sinirlerin membranında ağırlıklı olmak üzere, akson ve
tedirler. İncelemeler arasındaki süreye hastaya göre karar
miyelin yapılarında bol miktarda bulunurlar.34,35 IgG tipinde
verilmelidir, iki inceleme ile tanı konulamayan hastalara
anti-gangliosit antikorları, GBS’de ilk kez 1988 yılında ta-
takip incelemesi yapılmalıdır. Her ne kadar GBS’nin alt ti-
nımlanmıştır ve sonrasında edinilen bilgiler ile GBS patofiz-
pinin bilinmesi günümüzde tedavi konusunda değişikliğe
yolojisinde önemli bir rol üstlendikleri kanıtlanmıştır.18,21,34,36
neden olmasa da GBS’nin elektrofizyolojik alt tiplerinin
Bu antikorların bir kısmı bazı özgül fenotipler ile ilişkilendi-
belirlenmesinin önemli olduğunu düşünüyoruz. Bu sayede
rilmiştir (Tablo 2). En iyi tanımlanmış fenotip-antikor ilişkisi
patofizyoloji ile ilgili bilgilere ulaşabiliyoruz ve prognoz
AMAN ile anti-GM1 ve anti-GD1a ve MFS ile anti-GQ1b
ile ilgili doğru bilgi sağlayabiliyoruz. Ayrıca gelecekte
arasındadır. Şimdi fenotip-antikor ilişkisine en iyi tanımlan-
farklı GBS alt tiplerine farklı yeni tedavilerin kullanılma-
mış GBS alt tiplerinden başlarak irdeleyelim.
sının söz konusu olabileceğini düşünüyoruz.
GM1 ve GD1a Ranvier nodlarında yüksek miktarda
Bir diğer tartışmalı konu ise elektrofizyolojik incele- bulunmaktadır ve AMAN’da bu gangliositlere karşı gelişen
menin ne kadar geniş yapılacağıdır. Burada yine hastaya antikorlar Ranvier nodunun yapısal bütünlüğünü bozarak
göre ve elde edilen elektrofizyolojik bulgulara göre karar ileti bloğuna neden olmaktadır.21 Elektrofizyolojik olarak
verilmelidir. Solunum sıkıntısı olan bir hastada inceleme da tespit edilebilen bu ileti bloğu, ya hızlıca çözülerek elek-
süresinin kısa tutulması ve minimum sayıda sinir incele- trofizyolojik olarak RCF’ye neden olacaktır, ya da kom-
mesi yapılması uygun olacaktır. Elektrofizyolojik bulgula- pleman aracılı aksonal hasara ilerleyecektir (LDCF).21,37
rın silik olduğu hastalarda ise hastanın genel durumu Bu antikorlar, özellikle anti-GM1, Campylobacter jejuni
uygunsa inceleme daha geniş yapılabilir. Aksonal ve dem- ilişkili gastroenterit sonrası tetiklenir.37 Çalışmalarda
yelinizan özellikler motor sinir ileti incelemeleri ile belir- AMAN ile anti-GM1 ve anti-GD1a ilişkisi Japonya, Kore
lendiği için üst ve alt ekstremitelerde en az ikişer motor sinir ve Bangladeş gibi doğu ülkelerinde belirginken Avrupa’da
çalışılmalı, geç yanıtlar (F yanıtı ve H refleksi) incelemeye nadiren izlenmektedir.14,37-39 Bu antikorların yanında, RCF
eklenmelidir. Üst ekstremite motor sinirlerinde bilek ve dir- ile anti-GD1b, anti-GT1a ve anti-GQ1b birliktelik göste-
sek uyarılarına, aksilla ve Erb noktası uyarımlarının eklen- rebilir ve bu hastalarda AMSAN, faringoservikobrakiyal
mesi faydalı olabilir. Tek taraflı inceleme ile yeterli bulguya variant, GBS-MFS ‘overlap’ klinikleri izlenebilir.40

25
Nermin Görkem Şirin ve ark. Yardımcı Tanı İncelemeleri: Elektrofizyoloji, Antikorlar, Beyin Omurilik Sıvısı, Görüntüleme

TABLO 2: GBS’de antikor-fenotip ilişkisi.

Antikor Sınıf Antijenik bölge Fenotip


Anti-GM1 IgG ranvier nodu AMAN,rCf
Anti-GD1a IgG ranvier nodu AMAN, rCf
Anti-GQ1b IgG 3,4,6. kranyal sinir paranodal miyelini, arka kök MfS ve ilişkili sendromlar
ganglion nöronları
Anti-GD1b IgG Paranodal miyelin Akut duysal ataksik nöropati
Arka kök ganglionu geniş çaplı nöronları
Anti-Gt1a IgG Bilinmiyor faringoservikobrakiyal varyant
Anti-GM2 IgG Schwann hücre yüzeyi AiDP, AMAN
Anti-Gal-NAc-GD1a IgG Periaksonal membran AMAN, rCf
Anti-lM1 IgG Periferik sinir sistemi miyelini AiDP, AMAN

GBS: Guillain Barré Sendromu; AMAN: Akut motor aksonal nöropati; rCf: Geridönüşümlü ileti aksaması; MfS: Miller fisher Sendromu; AiDP: Akut inflamatuvar demiyelinizan poli-
radikülonöropati.

Bu bilgiler ışığında nodopati-paranodopati kavra- dirilmiştir.37 Anti-GM2, sitomegalovirus enfeksiyonu iliş-


mından kısaca bahsedelim. Poliradikülonöropatileri gele- kili AİDP vakaları ve ve az miktarda AMAN vakası ile iliş-
neksel olarak aksonal ve demyelinizan olarak ayırt etmenin kilendirilmiştir.37
yanında son 10 yılda nodopati-paranodopati kavramı or- Bazı GBS hastalarından elde edilen antikorlar, tek bir
taya atılmıştır. Bu kavram içerisinde akson membranı üze- ganliosite değil birden fazla gangliosite bağlanır, bu anti-
rinde nod ve paranodda bulunan çeşitli proteinlere karşı korlar anti-gangliosit kompleksleri olarak isimlendirilir.34,37
gelişen immün-aracılı hasar ile giden nöropatiler bulunur. Bu komplekslerden, N-Acetylgalactosaminyl-GD1a (Gal-
Akut formlar yukarıda bahsedilen AMAN, AMSAN ve NAc-GD1a) ve GM1-GalNAc-GD1a’ya karşı gelişen an-
GBS ‘overlap’ sendromlarını kapsar ve başlıca anti-GM1 tikorlar AMAN ve RCF ile ilişkilendirilmiştir. Bunun
ve anti-GD1a antikorları (IgG) ile ilişkilidir. Bu patofiz- yanında GD1a-GD1b kompleksine karşı gelişen antikorla-
yolojik sürecin elektrofizyolojik karşılığı RCF ve LDCF rın varlığında mekanik ventilasyon ihtiyacı artmaktadır.37
olarak karşımıza çıkar. IgM anti-GM1 ilişkili sendrom ise Anti-LM1 ve ilişkili kompleksler AİDP ve AMAN hasta-
kronik formu olan ‘multifokal motor nöropati-MMN’ sen- larında bildirilmiştir.37 Son olarak, anti-gangliosit antikor-
dromunu tanımlar ve bu sendromda da akut forma benzer ları ile AİDP ilişkisinin net olmadığından bahsetmek
şekilde ileti blokları, aksonal dejenerasyon bulguları ve uygundur. Literatürde az sayıda hastada antikor pozitiflik-
motor baskın tutulum dikkati çeker. Gangliositlerin ya- leri ve vaka bildirimleri şeklinde yer almaktadır.
nında ‘neurofascin155’, ‘neurofascin186’, ‘contactin-1’ ve
‘contactin-associated protein 1’ gibi akso-glial proteinler BEyiN-oMUrilik SIVISI
de disimmün poliradikülonöropatilerin patofizyolojisinde
GBS tanısının yanısıra ayırıcı tanısında bulunan enfektif et-
tanımlanmıştır.41 Farklı klinik bulgularla seyreden polira-
yolojilerin dışlanması için de beyin-omurilik sıvısı (BOS) in-
dikülonöropati sendromlarına yol açan bu hastalıklardan,
celemesi gereklidir. GBS’de saptanan klasik bulgu
bu derlemenin konusu olmadığından, bahsedilmemiştir.
albumin-sitolojik dissoasiyasyondur (hücre artışı olmaksızın
MFS, varyantları (Bickerstaff ensefaliti, ataksisiz akut protein değerinin artması). Protein yüksekliği lomber ponk-
oftalmopleji, oftalmoplejisiz akut ataksi) ve ‘overlap sen- siyonun zamanı ile yakın ilişkilidir, semptom başlangıcından
dromları’ (MFS-Faringoservikobrakiyal variant, MFS- sonraki ilk 1-7 günde %46-49 hastada yüksek değerler sap-
GBS ve MFS-Bickerstaff ensefaliti) için anti-GQ1b tanırken, 2. haftanın sonunda yükseklik oranı %88-100’e
immünolojik bir belirteç gibi kabul edilir ve yaklaşık %85 ulaşmaktadır.43,44 Klasik sensori-motor klinik tip ve elektro-
oranında pozitiflik saptanır.34,37 İnsanlarda arka kök gan- fizyolojik olarak AİDP alt tipinde BOS protein yüksekliği,
glionunda ve duysal ve motor sinirlerin paranodal bölge- MFS ve saf motor alt tiplere kıyasla daha belirgin olarak iz-
sinde bulunan anti-GD1b ise akut duysal ataksik GBS lenmektedir.44,45 Protein artışının hastalık şiddeti ile ilişkili
varyantlarında tanımlanmıştır.40,42 olabildiği de söylenmiştir, ancak aksini bildiren çalışmalar
Nadir görülen faringoservikobrakiyal varyant anti- da mevcuttur.45-47 Yaşla birlikte BOS protein normal değeri-
GT1a ile ilişkilendirilmiş, ayrıca bulber tutulum yapan nin yüksek olabileceği bilinmektedir. Yaş ilişkili normal de-
GBS, akut bulber güçsüzlük ve AMAN vakalarında da bil- ğerleri kullanan bir çalışmada GBS hastalarında BOS protein

26
Nermin Görkem Şirin ve ark. Yardımcı Tanı İncelemeleri: Elektrofizyoloji, Antikorlar, Beyin Omurilik Sıvısı, Görüntüleme

yükseklik oranı 2. haftada %68 olarak bildirilmiştir.44 Protein olduğu erken dönemde (semptom başlangıcından 1-4 gün)
seviyelerine bir alternatif olarak BOS/serum albumin oranı bile servikal köklerde kesit alanında genişleme saptan-
da GBS hastalarında çalışılmış ve total protein değerleri ile mıştır.52,55 Otopsi verileri, bu bulguların demyelinizasyon
benzer sonuçlar elde edilmiştir.48,49 ve endonöronal ödem ile ilişkili olduğunu ortaya koy-
Glial ve aksonal hasar biyobelirteçlerden nöron spe- muştur.53 GBS’nin hem klasik formunda hem de diğer var-
sifik enolaz (NSE), S100 proteini, tau ve fosforile ağır zin- yantlarında, spinal MRG’de spinal köklerde ve cauda
cir nörofilaman düzeyleri GBS hastalarında çalışılmış ve equina liflerinde kalınlaşma ve kontrast tutulumu izlen-
kontrollere göre yüksek değerler elde edilmiştir. Bu biyo- mektedir.53,56,57 Görüntüleme yöntemleri, erken dönemde
belirteçlerin aksonal hasar ve kötü prognoz ile ilişkili ol- pozitif bulguların varlığı ve özellikle çocuk hastalarda in-
duğunu bildiren çalışmalar bulunmaktadır.49,50 celeme kolaylığı açısından GBS hastalarında önem taşı-
maktadır.

GÖrÜNtÜlEME SoNUç
Periferik sinir hastalıklarında görüntüleme yöntemlerinin GBS’de son 20 yıl içerisindeki gelişmeler elektrofizyolo-
kullanımı giderek artmaktadır. Bu bölümde periferik sinir jik tanı kriterlerinde değişiklik gerekliliğini ortaya koy-
ultrasonografisi (USG) ve manyetik resonans görüntüleme muştur. Yeni tanımlanmış kriterler erken aşamada hastaları
(MRG) yöntemlerinin GBS’de kullanımından kısaca bah- gruplayabilmektedir ancak seri elektrofizyolojik incele-
sedilecektir. meler ile takip hastalığın dinamik sürecini daha iyi yansı-
GBS hastalarının USG incelemelerinde servikal kök- tıyor görünmektedir. Periferik sinir USG ve MRG ile
lerde belirgin olmak üzere periferik sinirlerin kesit alan- yapılan çalışmalar bu tekniklerin ileride tanısal inceleme-
larında genişleme ve ön kökün sınırlarında belirsizleşme lerin arasına girmeye aday olduğunu göstermiştir. Gan-
bulguları izlenmektedir.51-54 Bu bulgular hem AİDP hem gliosit antikorları ile ilişkili nodal disfonksiyonla giden
AMAN/AMSAN hastalarında izlenirken, AİDP hastala- akut nöropati grubunun tanınması, GBS sendromunu ‘no-
rında daha belirgin olduğu bazı çalışmalarda bildirilmiş- dopati-paranodopati’ ve AİDP olarak iki ana grupta de-
tir.47,54 Elektrofizyolojik incelemenin sıklıkla normal ğerlendirmeyi daha doğru bir yaklaşım haline getirmiştir.

kAyNAklAr
1. Shahrizaila N, lehmann HC, kuwabara S. Guillain-Barré syndrome. lancet. 10. Capasso M, Caporale CM, Pomilio f, Gandolfi P, lugaresi A, Uncini A. Acute
2021;397(10280):1214-28. doi: 10.1016/S0140-6736(21)00517-1. motor conduction block neuropathy Another Guillain-Barré syndrome variant.
2. fokke C, van den Berg B, Drenthen j, Walgaard C, van Doorn PA, jacobs BC. Neurology. 2003;61(5):617-22. doi: 10.1212/wnl.61.5.617.
Diagnosis of Guillain-Barré syndrome and validation of Brighton criteria. Brain. 11. kuwabara S, yuki N, koga M, Hattori t, Matsuura D, Miyake M, et al. IgG anti-
2014;137(Pt 1):33-43. doi: 10.1093/brain/awt285. GM1 antibody is associated with reversible conduction failure and axonal de-
3. roodbol j, de Wit My, van den Berg B, kahlmann V, Drenthen j, Catsman- generation in Guillain-Barré syndrome. Ann Neurol. 1998;44(2):202-8. doi:
Berrevoets CE, et al. Diagnosis of Guillain-Barré syndrome in children and val- 10.1002/ana.410440210.
idation of the Brighton criteria. j Neurol. 2017;264(5):856-61. doi: 12. Hiraga A, kuwabara S, ogawara k, Misawa S, kanesaka t, koga M, et al. Patterns
10.1007/s00415-017-8429-8. and serial changes in electrodiagnostic abnormalities of axonal Guillain-Barré syn-
4. Asbury Ak, Cornblath Dr. Assessment of current diagnostic criteria for Guillain- drome. Neurology. 2005;64(5):856-60. doi: 10.1212/01.WNl.0000153071.71335.E9.
Barré syndrome. Ann Neurol. 1990;27 Suppl:S21-4. doi: 10.1002/ana.410270707. 13. kuwabara S, Asahina M, koga M, Mori M, yuki N, Hattori t. two patterns of clin-
5. Vucic S, Cairns kD, Black kr, Chong PS, Cros D. Neurophysiologic findings in ical recovery in Guillain-Barré syndrome with IgG anti-GM1 antibody. Neurology.
early acute inflammatory demyelinating polyradiculoneuropathy. Clin Neuro- 1998;51(6):1656-60. doi: 10.1212/wnl.51.6.1656.
physiol. 2004;115(10):2329-35. doi: 10.1016/j.clinph.2004.05.009. 14. ogawara k, kuwabara S, Mori M, Hattori t, koga M, yuki N. Axonal Guillain-
6. Gordon PH, Wilbourn Aj. Early electrodiagnostic findings in Guillain-Barré syn- Barré syndrome: relation to anti-ganglioside antibodies and Campylobacter je-
drome. Arch Neurol. 2001;58(6):913-7. doi: 10.1001/archneur.58.6.913. juni infection in japan. Ann Neurol. 2000;48(4):624-31.

7. Hadden rD, Cornblath Dr, Hughes rA, zielasek j, Hartung HP, toyka kV, et 15. yuki N, kuwabara S, koga M, Hirata k. Acute motor axonal neuropathy and
al. Electrophysiological classification of Guillain-Barré syndrome: clinical asso- acute motor-sensory axonal neuropathy share a common immunological pro-
ciations and outcome. Plasma Exchange/Sandoglobulin Guillain-Barré Syn- file. j Neurol Sci. 1999;168(2):121-6. doi: 10.1016/s0022-510x(99)00180-x.
drome trial Group. Ann Neurol. 1998;44(5):780-8. doi: 10.1002/ana.410440512. 16. kokubun N, Shahrizaila N, koga M, Hirata k, yuki N. the demyelination neu-
8. Ho tW, Mishu B, li Cy, Gao Cy, Cornblath Dr, Griffin jW, et al. Guillain-Barré syn- rophysiological criteria can be misleading in Campylobacter jejuni-related Guil-
drome in northern China. relationship to Campylobacter jejuni infection and anti-gly- lain-Barré syndrome. Clin Neurophysiol. 2013;124(8):1671-9. doi:
colipid antibodies. Brain. 1995;118 ( Pt 3):597-605. doi: 10.1093/brain/118.3.597. 10.1016/j.clinph.2013.02.010.

9. Albers jW, Donofrio PD, McGonagle tk. Sequential electrodiagnostic abnor- 17. kokubun N, Nishibayashi M, Uncini A, odaka M, Hirata k, yuki N. Conduction
malities in acute inflammatory demyelinating polyradiculoneuropathy. Muscle block in acute motor axonal neuropathy. Brain. 2010;133(10):2897-908. doi:
Nerve. 1985;8(6):528-39. doi: 10.1002/mus.880080609. 10.1093/brain/awq260.

27
Nermin Görkem Şirin ve ark. Yardımcı Tanı İncelemeleri: Elektrofizyoloji, Antikorlar, Beyin Omurilik Sıvısı, Görüntüleme

18. Uncini A, Susuki k, yuki N. Nodo-paranodopathy: beyond the demyelinating 38. Doets Ay, Verboon C, van den Berg B, Harbo t, Cornblath Dr, Willison Hj, et
and axonal classification in anti-ganglioside antibody-mediated neuropathies. al; IGoS Consortium. regional variation of Guillain-Barré syndrome. Brain.
Clin Neurophysiol. 2013;124(10):1928-34. doi: 10.1016/j.clinph.2013.03.025. 2018;141(10):2866-77. doi: 10.1093/brain/awy232.
19. Uncini A, kuwabara S. Electrodiagnostic criteria for Guillain-Barrè syndrome: a 39. Shahrizaila N, kokubun N, Sawai S, Umapathi t, Chan yC, kuwabara S, et al. An-
critical revision and the need for an update. Clin Neurophysiol. tibodies to single glycolipids and glycolipid complexes in Guillain-Barré syndrome
2012;123(8):1487-95. doi: 10.1016/j.clinph.2012.01.025. subtypes. Neurology. 2014;83(2):118-24. doi: 10.1212/WNl.0000000000000577.
20. Uncini A, kuwabara S. the electrodiagnosis of Guillain-Barré syndrome sub- 40. Uncini A. A common mechanism and a new categorization for anti-ganglioside
types: where do we stand? Clin Neurophysiol. 2018;129(12):2586-93. doi: antibody-mediated neuropathies. Exp Neurol. 2012;235(2):513-6. doi:
10.1016/j.clinph.2018.09.025. 10.1016/j.expneurol.2012.03.023.
21. Uncini A, Notturno f, Capasso M. Natura non facit saltus in anti-ganglioside an- 41. fehmi j, Scherer SS, Willison Hj, rinaldi S. Nodes, paranodes and neu-
tibody-mediated neuropathies. Muscle Nerve. 2013;48(4):484-7. doi: ropathies. j Neurol Neurosurg Psychiatry. 2018;89(1):61-71. doi: 10.1136/jnnp-
10.1002/mus.23881. 2016-315480.
22. Uncini A, Ippoliti l, Shahrizaila N, Sekiguchi y, kuwabara S. optimizing the 42. Notturno f, Caporale CM, Uncini A. Acute sensory ataxic neuropathy with anti-
electrodiagnostic accuracy in Guillain-Barré syndrome subtypes: criteria sets bodies to GD1b and GQ1b gangliosides and prompt recovery. Muscle Nerve.
and sparse linear discriminant analysis. Clin Neurophysiol. 2017;128(7):1176- 2008;37(2):265-8. doi: 10.1002/mus.20875.
83. doi: 10.1016/j.clinph.2017.03.048. 43. Doets Ay, jacobs BC, van Doorn PA. Advances in management of Guillain-
23. Chan yC, Punzalan-Sotelo AM, kannan tA, Shahrizaila N, Umapathi t, Goh Barré syndrome. Curr opin Neurol. 2018;31(5):541-50. doi:
EjH, et al. Electrodiagnosis of reversible conduction failure in Guillain-Barré 10.1097/WCo.0000000000000602.
syndrome. Muscle Nerve. 2017;56(5):919-24. doi: 10.1002/mus.25577. 44. Hegen H, ladstätter f, Bsteh G, Auer M, Berek k, Di Pauli f, et al. Cerebrospinal
24. Van den Bergh Pyk, Piéret f, Woodard jl, Attarian S, Grapperon AM, Nicolas fluid protein in Guillain-Barré syndrome: Need for age-dependent interpreta-
G, et al; University of louvain GBS Electrodiagnosis Study Group. Guillain- tion. Eur j Neurol. 2021;28(3):965-73. doi: 10.1111/ene.14600.
BarrÉ syndrome subtype diagnosis: a prospective multicentric European study. 45. Bourque Pr, Brooks j, Warman-Chardon j, Breiner A. Cerebrospinal fluid total
Muscle Nerve. 2018. doi: 10.1002/mus.26056. protein in Guillain-Barré syndrome variants: correlations with clinical category,
25. rajabally yA, Hiew fl, Winer jB. Influence of timing on electrodiagnosis of severity, and electrophysiology. j Neurol. 2020;267(3):746-51. doi:
Guillain-Barré syndrome in the first six weeks: a retrospective study. j Neurol 10.1007/s00415-019-09634-0.
Sci. 2015;357(1-2):143-5. doi: 10.1016/j.jns.2015.07.018. 46. Davalos l, Nowacek D, Elsheikh B, reynolds El, Maher Stino A. Cerebrospinal
26. rajabally yA, Durand MC, Mitchell j, orlikowski D, Nicolas G. Electrophysiolog- fluid protein level and mechanical ventilation in Guillain-Barré syndrome pa-
ical diagnosis of Guillain-Barré syndrome subtype: could a single study suffice? tients. j Neuromuscul Dis. 2021;8(2):299-303. doi: 10.3233/jND-200581.
j Neurol Neurosurg Psychiatry. 2015;86(1):115-9. doi: 10.1136/jnnp-2014-307815. 47. kerasnoudis A, Pitarokoili k, Behrendt V, Gold r, yoon MS. Increased cere-
27. Uncini A, zappasodi f, Notturno f. Electrodiagnosis of GBS subtypes by a sin- brospinal fluid protein and motor conduction studies as prognostic markers of
gle study: not yet the squaring of the circle. j Neurol Neurosurg Psychiatry. outcome and nerve ultrasound changes in Guillain-Barré syndrome. j Neurol
2015;86(1):5-8. doi: 10.1136/jnnp-2014-308220. Sci. 2014;340(1-2):37-43. doi: 10.1016/j.jns.2014.02.019.
28. Hosokawa t, Nakajima H, Unoda k, yamane k, Doi y, Ishida S, et al. Serial 48. rath j, zulehner G, Schober B, Grisold A, krenn M, Cetin H, et al. Cere-
electrophysiological findings in Guillain-Barré syndrome not fulfilling AIDP or brospinal fluid analysis in Guillain-Barré syndrome: value of albumin quotients.
AMAN criteria. j Neurol. 2016;263(9):1709-18. doi: 10.1007/s00415-016-8192- j Neurol. 2021;268(9):3294-300. doi: 10.1007/s00415-021-10479-9.
2. 49. Illes z, Blaabjerg M. Cerebrospinal fluid findings in Guillain-Barré syndrome
29. Shahrizaila N, Goh kj, Abdullah S, kuppusamy r, yuki N. two sets of nerve and chronic inflammatory demyelinating polyneuropathies. Handb Clin Neurol.
conduction studies may suffice in reaching a reliable electrodiagnosis in Guil- 2017;146:125-38. doi: 10.1016/B978-0-12-804279-3.00009-5.
lain-Barré syndrome. Clin Neurophysiol. 2013;124(7):1456-9. doi: 50. Wang Xk, zhang Hl, Meng fH, Chang M, Wang yz, jin t, Mix E, zhu j. Ele-
10.1016/j.clinph.2012.12.047. vated levels of S100B, tau and pNfH in cerebrospinal fluid are correlated with
30. Sekiguchi y, Uncini A, yuki N, Misawa S, Notturno f, Nasu S, et al. Antigan- subtypes of Guillain-Barré syndrome. Neurol Sci. 2013;34(5):655-61. doi:
glioside antibodies are associated with axonal Guillain-Barré syndrome: a 10.1007/s10072-012-1092-z.
japanese-Italian collaborative study. j Neurol Neurosurg Psychiatry. 51. Grimm A, Décard Bf, Schramm A, Pröbstel Ak, rasenack M, Axer H, et al. Ul-
2012;83(1):23-8. doi: 10.1136/jnnp-2011-300309. trasound and electrophysiologic findings in patients with Guillain-Barré syn-
31. Ibrahim j, Grapperon AM, Manfredonia f, van den Bergh Py, Attarian S, raja- drome at disease onset and over a period of six months. Clin Neurophysiol.
bally yA. Serial electrophysiology in Guillain-Barré syndrome: a retrospective 2016;127(2):1657-63. doi: 10.1016/j.clinph.2015.06.032.
cohort and case-by-case multicentre analysis. Acta Neurol Scand. 52. Berciano j, orizaola P, Gallardo E, Pelayo-Negro Al, Sánchez-juan P, Infante j, et
2018;137(3):335-40. doi: 10.1111/ane.12872. al. Very early Guillain-Barré syndrome: a clinical-electrophysiological and ultrasono-
32. Uncini A, Manzoli C, Notturno f, Capasso M. Pitfalls in electrodiagnosis of Guil- graphic study. Clin Neurophysiol Pract. 2019;5:1-9. doi: 10.1016/j.cnp.2019.11.003.
lain-Barré syndrome subtypes. j Neurol Neurosurg Psychiatry. 53. Berciano j, Sedano Mj, Pelayo-Negro Al, García A, orizaola P, Gallardo E, et
2010;81(10):1157-63. doi: 10.1136/jnnp.2010.208538. al. Proximal nerve lesions in early Guillain-Barré syndrome: implications for
33. Arányi z, kovács t, Sipos I, Bereczki D. Miller fisher syndrome: brief overview pathogenesis and disease classification. j Neurol. 2017;264(2):221-36. doi:
and update with a focus on electrophysiological findings. Eur j Neurol. 10.1007/s00415-016-8204-2.
2012;19(1):15-20, e1-3. doi: 10.1111/j.1468-1331.2011.03445.x. 54. liu l, ye y, Wang l, Song X, Cao j, Qi y, et al. Nerve ultrasound evaluation of
34. Shahrizaila N, yuki N. Antiganglioside antibodies in Guillain-Barré syndrome Guillain-Barré syndrome subtypes in northern China. Muscle Nerve.
and its related conditions. Expert rev Neurother. 2011;11(9):1305-13. doi: 2021;64(5):560-6. doi: 10.1002/mus.27386.
10.1586/ern.11.114. 55. Grimm A, Décard Bf, Axer H. Ultrasonography of the peripheral nervous sys-
35. Gong y, tagawa y, lunn MP, laroy W, Heffer-lauc M, li Cy, et al. localization tem in the early stage of Guillain-Barré syndrome. j Peripher Nerv Syst.
of major gangliosides in the PNS: implications for immune neuropathies. Brain. 2014;19(3):234-41. doi: 10.1111/jns.12091.
2002;125(Pt 11):2491-506. doi: 10.1093/brain/awf258. 56. Berciano j, Gallardo E, orizaola P, de lucas EM, García A, Pelayo-Negro Al,
36. Ilyas AA, Willison Hj, Quarles rH, jungalwala fB, Cornblath Dr, trapp BD, et et al. Early axonal Guillain-Barré syndrome with normal peripheral conduction:
al. Serum antibodies to gangliosides in Guillain-Barré syndrome. Ann Neurol. imaging evidence for changes in proximal nerve segments. j Neurol Neuro-
1988;23(5):440-7. doi: 10.1002/ana.410230503. surg Psychiatry. 2016;87(5):563-5. doi: 10.1136/jnnp-2015-310601.
37. Goodfellow jA, Willison Hj. Antiganglioside, antiganglioside-complex, and 57. resorlu M, Guven M, Aylanc H, karatag o. lumbar magnetic resonance im-
antiglycolipid-complex antibodies in immune-mediated neuropathies. Curr opin aging findings in Guillain-Barré syndrome. Spine j. 2016;16(10):e709-e10. doi:
Neurol. 2016;29(5):572-80. doi: 10.1097/WCo.0000000000000361. 10.1016/j.spinee.2016.03.034.

28
Guillain Barré Sendromu
Guillain Barré Syndrome

Tanı Kriterleri ve Ayırıcı Tanı


Diagnostic Criteria and Differential Diagnosis

Gizem GÜRSOYa, ÖZET Guillain Barré sendromu (GBS) sıklıkla hızlı progrese olan, asendan, simetrik güçsüzlük ve aref-
leksi ile karakterize akut inflamatuvar poliradikülonöropatidir. Güçsüzlük çoğunlukla, hastalığın baş-
Gülbün Asuman YÜKSELb,
langıcında distalde olup defisit günler içinde proksimale doğru ilerleme gösterir. Tanı çoğunlukla klinik
Hülya TİRELİc olarak konulmakla birlikte elektrodiagnostik testlerde saptanan demiyelinizan özellikteki poliradikülo-
nöropati ve beyin omurilik sıvısı (BOS) incelemesinde albüminositolojik disosiasyon da klinisyene tanı
a
Ümraniye Eğitim ve Araştırma Hastanesi, için yardımcı olmaktadır. Tipik bir GBS hastasında tanı koymak zor değildir ancak atipik vakalarda hem
Nöroloji Kliniği, klinik hem de elektrodiagnostik tanı kriterlerinin gözden geçirilmesi gereklidir. Ayırıcı tanıda kas güç-
İstanbul, Türkiye süzlüğü yapabilecek merkezi sinir sistemi, periferik sinir sistemi, nöromüsküler kavşak hastalıkları gibi
b
Haydarpaşa Numune Eğitim ve hastalıkların yanı sıra konversiyon gibi psikiyatrik bozukluklar akılda tutulmalıdır.
Araştırma Hastanesi,
Nöroloji Kliniği, Anahtar Kelimeler: Guillain Barré sendromu; tanı; ayırıcı, diagnostic criteria
İstanbul, Türkiye
c
İstanbul Nişantaşı Üniversitesi
Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu, ABSTRACT Guillain Barré syndrome (GBS) is an acute inflammatory polyradiculoneuropathy that
Elektronörofizyoloji Programı, often progresses rapidly and is characterized by ascending, symmetrical weakness and areflexia. Weak-
İstanbul, Türkiye ness is usually distally at the onset of the disease and the deficit progresses proximally within days. Al-
though the diagnosis is mostly made clinically, demyelinating polyradiculoneuropathy detected in
Yazışma Adresi/Correspondence: electrodiagnostic tests and albuminocytological dissociation in cerebrospinal fluid (CSF) examination
Hülya TİRELİ also help the clinician for diagnosis. Diagnosis in a typical GBS patient is not difficult, but in atypical
İstanbul Nişantaşı Üniversitesi cases, both clinical and electrodiagnostic criteria need to be reviewed. In the differential diagnosis, dis-
Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu, eases such as central nervous system, peripheral nervous system, neuromuscular junction diseases that
Elektronörofizyoloji Programı, may cause muscle weakness, as well as psychiatric disorders such as conversion should be kept in
İstanbul, Türkiye mind.
hulyatireli@hotmail.com
Keywords: Guillain Barré syndrome; diagnosis; differential, tanı kriterleri

uillain Barré sendromu (GBS), tüm dünyada her yıl yaklaşık 100 bin kişide

G gözlenen, en sık ve en ciddi akut paralitik nöropatidir.1 Birçok çalışma insi-


dansın yaşla doğrusal olarak arttığını ve erkeklerin kadınlara oranla etki-
lenme olasılığının yaklaşık 1,5 kat daha fazla olduğunu bulmuştur ancak genellikle bir
enfeksiyon tarafından tetiklendiğinden bu insidans enfeksiyöz salgınlara bağlı olarak
değişmektedir.2,3 GBS hastaları tipik olarak alt ekstremitelerden başlayan, sırasıyla
üst ekstremitelere ve kranial kaslara yayılabilen güçsüzlük ve duysal belirtiler ile kar-
şımıza çıkmakla beraber hastalığın farklı klinik varyantları olduğundan klinik pre-
zentasyonu heterojendir.4

TANI
İlk olarak 1978 yılında Amerikan Ulusal Nörolojik Bozukluklar ve İnme Enstitüsü
(US National Institute of Neurological Disorders and Stroke-NINDS) tarafından GBS
KAYNAK GÖSTERMEK İÇİN:
Gürsoy G, Yüksel GA, Tireli H. Tanı kriterleri ve ile domuz gribi aşısı arasındaki şüpheli ilişkinin araştırılması sırasında GBS için vaka
ayırıcı tanı. Tireli H, Tutkavul K, editörler. İnflama-
tuvar Polinöropatiler. 1. Baskı. Ankara: Türkiye Kli-
tanımları yapılmış, tanı kriterleri ise 1981’de yayınlanmış ve 1990’da revize edilmiş-
nikleri; 2022. p.29-33. tir (Tablo 1).5 Tanı kriterlerinde GBS tanısı için gerekli olan veya bunu güçlü bir şe-

29
Gizem Gürsoy ve ark. Tanı Kriterleri ve Ayırıcı Tanı

bulgu ve ek tanı yöntemlerine göre 4 seviyeye ayırmıştır.


TABLO 1: GBS tanı kriterleri.
Seviye 1 en güçlü tanısal seviye olurken seviye 4 muhtemel
Tanı için gerekli olanlar - Ekstremitelerde progresif güçsüzlük tanı seviyesini ifade etmiştir (Tablo 2).8-10
- Arefleksi ya da azalmış derin tendon refleksleri
Klinik olarak şüphe edilen her hastaya lomber ponk-
Tanıyı destekleyenler - Progresif fazın 4 haftada sonlanması
- Semptomların görece simetrik olması
siyon ve nörofizyolojik testler gibi yardımcı tanı yöntem-
- Ilımlı duysal semptomların olması leri uygulanmalıdır. GBS hastalarında klasik olarak artmış
- Kranial sinir tutulumu BOS proteini ile birlikte normal hücre saymının (<10/mm3)
- Plato fazının başlangıcından görülmesi beklenmektedir (albuminositolojik dissosiasos-
2-4 hafta sonra iyileşmenin başlaması yon). BOS proteini erken dönemde normal olabilirken
- Otonomik disfonksiyon gözlenmesi ikinci haftanın sonunda hastaların %90’ında yüksek bu-
- BOS’ta mm3’te 10 mononükleer hücre veya lunmaktadır. Bununla birlikte normal BOS proteininin
daha azının gözlenmesiyle birlikte
GBS tanısını dışlamayabileceği de akılda tutulmalıdır.5
BOS proteinin artışı
Hücre reaksiyonunun olmaması GBS’yi malignitelerden
- Elektrodiagnostik testlerde sinir iletiminde
ve diğer inflamatuvar, enfeksiyöz hastalıklardan ayırma
yavaşlama veya blok görülmesi
Tanıda şüphe uyandıranlar - Güçsüzlükte belirgin ve persistan asimetri
konusunda yardımcı olmaktadır ancak insan immün yet-
- Persistan mesane ve bağırsak disfonksiyonu mezlik virüsü (human immunodeficiency virus-HIV) se-
- Başlangıçta olan mesane ve bağırsak disfonksiyonu ropozitifliği olan hastalarda artmış hücre
11
- BOS’ta mm3’te 50 mononükleer görülebilmektedir.
hücreden fazlasının gözlenmesi
Elektrodiagnostik yöntemler için de 1985 yılında Al-
- BOS’ta polimorfonükleer lökosit bulunması
bers ve ark. tarafından tanı kriterleri oluşturulmuş; 2004
- Seviye veren duyu kusurunun bulunması
yılına kadar çeşitli revizyonlar yapılmıştır.12 Demyelini-
zasyonun göstergesi olarak temelde beklenen bulgular;
kilde destekleyen özelliklerin yanısıra tanıyı şüpheye dü- azalmış motor iletim hızı, motor iletim bloğu veya kom-
şüren özelliklerden de bahsedilmiştir.6 Kriterler klinik mua- presyona meyilli olmayan sinir bölümlerinde temporal dis-
yene bulgularını baz almakla beraber tanının kesinliği için persiyon, motor distal latansında uzama, minimum F
beyin omurilik sıvısı (BOS) incelemesi ve elektrodiagnos- dalgası latansında uzama veya F dalgasının olmamasıdır.13
tik testler gibi destekleyici tanı yöntemleri de kriterlere ek- Aksonal varyantların nörofizyolojik tanımının genişletil-
lenmiştir.7 mesiyle elektrodiagnostik kriterler 2015 yılında Rajabally
Tanı kriterlerine ek olarak hastalık varyantlarına göre ve ark.nın belirttiği gibi şekillenmiştir (Tablo 3).14 Elek-
başlangıçta ateş olabileceği, santral sinir sistemi tutulumu- trodignostik testlerin hastalığın erken dönemlerinde nor-
nun eşlik edebileceği, iyileşme olmaksızın progresyonun mal kalabileceği veya silik bulgular göstermesi olasılığı
devam edebileceği, BOS’ta protein artışının görülmeyebi- akılda tutulmalıdır. Gerektiğinde elektrodiagnostik değer-
leceği gibi durumlardan da bahsedilmiştir.5 lendirme bir süre sonra tekrarlanmalıdır.

2011’de Brighton İşbirliği Guillain Barré Sendromu Klinik bulgular, BOS incelemesi ve elektrodiagnostik
Çalışma Grubu, GBS için aşılama sonrası vaka tanımları testler dışında şüpheli hastalarda tanıyı desteklemek ve
yayınlamış ve bu yeni Brighton kriterleri hastaları klinik olası diğer hastalıkları dışlamak adına Campylobacter je-

TABLO 2: Guillain Barré için Brigton tanı kriterleri.

Tanı kesinliğinin seviyesi


Tanı kriterleri 1 2 3 4
Ekstremitelerde bilateral ve flask güçsüzlük + + + +/-
Derin tendon reflekslerinde azalma veya kayıp + + + +/-
12 saatten 28 güne kadar monofazik seyir + + + +/-
BOS’taki hücre sayısı <50/μl + + - +/-
Artmış BOS proteini + +/- - +/-
GBS ile uyumlu elektrofizyolojik bulgular + +/- - +/-
Alternatif tanının yokluğu + + + +

30
Gizem Gürsoy ve ark. Tanı Kriterleri ve Ayırıcı Tanı

TABLO 3: Guillain Barré için tanımlanan elektrodiagnostik kriterler.

Normal - Distal motor latansı ≤ %100 NÜS


- F dalgası latansı ≤ %100 NÜS
- Motor ileti hızı ≥ %100 NAS
- Distal BKAP amplitüdü ≥ %100 NAS
- Proksimal/distal BKAP amplitüd oranı >0.7 (tibial sinir hariç)
Akut inflamatuvar demyelinizan poliradikülonöropati (AİDP) En az 2 sinirde en az 1 bulgunun olması
- Motor ileti hızı <%70 NAS
- Distal motor latans> %150 NÜS (>120% eğer BKAP amplitüdü <100% NAS)
- F-yanıtı latansı> %120 NÜS ya da> %150 NÜS (eğer distal latans <%50 NAS)
Veya
- Distal BKAP amplitüdü ≥ %20 NAS olan iki sinirde F yanıtının kaybolması
(başka bir sinirde ek bir paramatre ile beraber)
Veya
- Proksimal BKAP/ Distal BKAP amplitüdü oranı <0,7
(en az 2 sinirde, başka bir sinirde ek bir paramatre ile beraber) (tibial sinir hariç)
Akut motor aksonal nöropati (AMAN) Sadece bir sinir dışında AİDP’de görülen demiyelinizan özelliklerden hiçbirinin olmaması ve
aşağıdakilerden en az 1’i
- Distal BKAP amplitüdü <%80 NAS (en az 2 sinirde)
- Distal BKAP amplitüdü ≥ %20 NAS olan iki sinirde F yanıtının kaybolması
- Proximal BKAP/distal BKAP amplitüd oranı <0.7, (2 sinirde, tibial sinir hariç)
- Distal BKAP amplitüdü ≥ %20 NAS olan 1 sinirde F yanıtının kaybolması veya
proximal BKAP/distal BKAP amplitüd oranı <0.7
(1 sinirde, tibial sinir hariç) ek olarak en az 1 sinirde Distal BKAP amplitüdü <%80 NAS

*NÜS: Normalin üst sınırı NAS: Normalin alt sınırı BKAP: Birleşik kas aksiyon potansiyeli.

juni serolojisi, HIV, Hepatit A ve B, EbV, CMV gibi et- lanmalıdır. Bickerstaff ensefaliti, Miller-Fisher sendromu,
kenlerin serolojisi, vaskülit belirteçleri, sinir ve kas biyop- faringeal-servikal-brakial güçsüzlük gibi alt tipleri göz
sileri, ilaç ve toksin sorgulanması, asetilkolin reseptörü, önüne alındığında Wernicke ensefalopatisi, botulizm, dif-
kranial ve spinal görünleme gibi ek tanı yöntemlerine baş- teri, myastenia gravis, santral sinir sistemini etkileyen vas-
vurulabilir.15 küler hastalıklar (baziler arter oklüzyonu dahil), multipl
skleroz ve tümör invazyonu uygun tetkiklerle ekarte edil-
AYIRICI TANI melidir. Ayrıca akut beyin sapı enfarktüsü, omurilik kom-
presyonu veya postenfeksiyöz transvers miyelit, üst motor
Tipik vakalarda GBS tanısı zor değildir, ancak diğer peri- nöron belirtileri gelişmeden ve elektrodiagnostik çalışma-
ferik nöropati veya akut başlangıçlı kuadriplejiye neden ların sonuçları ortaya çıkmadan önce tanısal karışıklık ya-
olan hastalıklar ayırıcı tanı yapılırken dikkate alınmalıdır ratabilmektedir.16 Hastaların yaklaşık %2’sinin akut GBS
(Tablo 4).4 Heksakarbon zehirlenmesi, akut intermittan klinik tablosu ile başlayabileceği ve hastayı izlerken kro-
porfiri, difteri, kurşun nöropatisi, poliomyelit, botulizm, nik inflamatuvar demiyelinizan poliradikülonöropati ta-
konversiyon bozukluğu ve toksik nöropati anamnez ile dış- nısına varılabileceği akılda tutulmalıdır.

31
Gizem Gürsoy ve ark. Tanı Kriterleri ve Ayırıcı Tanı

TABLO 4: Guillain Barré sendromu’nu taklit edebilecek durumlar.

Santral Sinir Sistemi Beyinsapının inflamasyonu veya enfeksiyonu (Sarkoidoz, Sjögren, nöromyelitis optica)
Spinal kordun inflamasyonu veya enfeksiyonu (Sarkoidoz, akut transvers myelit)
Malinite
Beyinsapının veya spinal kordun kompresyonu
Beyinsapını etkileyen stroke
Vitamin eksikliği (vitamin B1, B12)
Ön boynuz hücreleri Akut flask miyelit (poliomiyelit, Batı Nil virüsü)
Sinir kökleri Enfeksiyon (Lyme, HIV, varicella zoster virüsü)
Kompresyon
Leptomeningeal malinite
Periferik sinirler Akut başlangıçlı Kronik inflamatuvar demyelinizan poliradikülonöropati
Metabolik bozukluklar (hipoglisemi, hipotiroidizm, diabetes mellitus, porfiri, üremi)
Vitamin eksikliği (vitamin B12, B1, E)
Toksinler (alkol, talyum, vitamin B6, arsenik, N-Heksan)
Kritik hastalık poliradikülonöropatisi ve miyopatisi
Nöraljik amiyotrofi
Vaskülit
Paraneoplastik poliradikülonöropati
Enfeksiyon (HIV, difteri, Lyme hastalığı)
Nöromüsküler kavşak Myastenia gravis
Lambert-Eaton myastenik sendromu
Nörotoksinler (botulizm, tetanoz)
Organofosfat intoksikasyonu
Kaslar Metabolik bozukluklar (hipokalemi, hipomagnezemi, hipofosfatemi)
Inflamatuvar myozit
Akut rabdomyoliz
Periyodik paralizi
İlaçla tetiklenen toksik miyopati (kolşisin, statin)
Mitokondriyal hastalıklar
Diğer Konversiyon veya fonksiyonel bozukluk

KAYNAKLAR
1. Willison HJ, Jacobs BC, van Doorn PA. Guillain-Barré syndrome. Lancet. 7. Esposito S, Longo MR. Guillain-Barré syndrome. Autoimmun Rev.
2016;388(10045):717-27. doi: 10.1016/S0140-6736(16)00339-1. 2017;16(1):96-101. doi: 10.1016/j.autrev.2016.09.022.
2. Wijdicks EF, Klein CJ. Guillain-Barré Syndrome. Elsevier. 8. Shahrizaila N, Lehmann HC, Kuwabara S. Guillain-Barré syndrome.
2017;92(3):467-79. doi: 10.1016/j.mayocp.2016.12.002. Lancet. 2021;397(10280):1214-28. doi: 10.1016/S0140-6736(21)00517-
3. van Doorn PA. Diagnosis, treatment and prognosis of Guillain-Barré syn- 1.
drome (GBS). Presse Med. 2013;42(6 Pt 2):e193-201. doi: 9. Sejvar JJ, Kohl KS, Gidudu J, Amato A, Bakshi N, Baxter R, et al;
10.1016/j.lpm.2013.02.328. Brighton Collaboration GBS Working Group. Guillain-Barré syndrome
4. Leonhard SE, Mandarakas MR, Gondim FAA, Bateman K, Ferreira MLB, and Fisher syndrome: case definitions and guidelines for collection,
Cornblath DR, et al. Diagnosis and management of Guillain-Barré syn- analysis, and presentation of immunization safety data. Vaccine.
drome in ten steps. Nat Rev Neurol. 2019;15(11):671-83. doi: 2011;29(3):599-612. doi: 10.1016/j.vaccine.2010.06.003.
10.1038/s41582-019-0250-9. 10. Fokke C, van den Berg B, Drenthen J, Walgaard C, van Doorn PA, Ja-
5. Asbury AK, Cornblath DR. Assessment of current diagnostic criteria for cobs BC. Diagnosis of Guillain-Barré syndrome and validation of
Guillain-Barré syndrome. Ann Neurol. 1990;27 Suppl:S21-4. doi: Brighton criteria. Brain. 2014;137(Pt 1):33-43. doi: 10.1093/brain/awt285.
10.1002/ana.410270707. 11. Walling AD, Dickson G. Guillain-Barré syndrome. Am Fam Physician.
6. van den Berg B, Walgaard C, Drenthen J, Fokke C, Jacobs BC, van 2013;87(3):191-7.
Doorn PA. Guillain-Barré syndrome: pathogenesis, diagnosis, treatment 12. Uncini A, Kuwabara S. Electrodiagnostic criteria for Guillain-Barrè syn-
and prognosis. Nat Rev Neurol. 2014;10(8):469-82. doi: 10.1038/nrneu- drome: a critical revision and the need for an update. Clin Neurophysiol.
rol.2014.121. 2012;123(8):1487-95. doi: 10.1016/j.clinph.2012.01.025.

32
Gizem Gürsoy ve ark. Tanı Kriterleri ve Ayırıcı Tanı

13. Van den Bergh PY, Piéret F. Electrodiagnostic criteria for acute and 15. Pithadia AB, Kakadia N. Guillain-Barré syndrome (GBS).
chronic inflammatory demyelinating polyradiculoneuropathy. Muscle Pharmacol Rep. 2010;62(2):220-32. doi: 10.1016/s1734-
Nerve. 2004;29(4):565-74. doi: 10.1002/mus.20022. 1140(10)70261-9.
14. Rajabally YA, Durand MC, Mitchell J, Orlikowski D, Nicolas G. Electro- 16. Odaka M, Yuki N. Variants and differential diagnosis of Guillain-
physiological diagnosis of Guillain-Barré syndrome subtype: could a sin- Barré syndrome. Expert Rev Neurother. 2002;2(6):877-89.
gle study suffice? J Neurol Neurosurg Psychiatry. 2015;86(1):115-9. doi: doi: 10.1002/1615-9861(200207)2:7<877::AID-PROT877>3.0.CO;2-
10.1136/jnnp-2014-307815. D.

33
Guillain Barré Sendromu
Guillain Barré Syndrome

Tedavi, İzlem, Prognoz


Treatment, Follow-Up, Prognosis

Sevim ERDEM ÖZDAMARa,b ÖZET Guillain Barré sendromu tedavisi, destekleyici tedavi, immünoterapi ve rehabilitasyon başlıkları
altında toplanabilir. Genel medikal tedavi, komplikasyonların önlenmesi ve psikososyal destek ile yatış
süreci ve sonrasında etkin bir rehabilitasyon programı son derece önemlidir. İmmünoterapi açısından
a
Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi,
etkinliği kontrollü çalışmalarla gösterilmiş iki yöntem plazma değişimi ve intravenöz immünglobulin
Nöroloji ABD,
uygulamalarıdır. Her iki yöntemin eşit derecede etkili olduğu gösterilmiştir. Çoğu hasta bu tedavilere
Ankara, Türkiye
cevap verse de hala bir grup hastada iyileşme uzun sürmekte ve sekel kalabilmektedir. Yeterli cevap
b
Hacettepe Üniversitesi gözlenmeyen hastalarda her iki tedavinin bir arada kullanılması ya da tedavinin tekrarı klinik pratikte sık
Nöromusküler Hastalıklar sık düşünülse de, bu tedavilerin bir arada kullanımlarının tek başına kullanımlarından daha üstün olma-
Araştırma Laboratuvarı, dığı gösterilmiştir. Bu nedenlerle yeni tedavi arayışları devam etmektedir.
Ankara, Türkiye
Anahtar Kelimeler: Guillain Barré sendromu; tedavi; intravenöz immünglobulin; plazma değişimi;
Yazışma Adresi/Correspondence: inflamatuvar poliradikülonöropati
Sevim ERDEM ÖZDAMAR
Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi,
Nöroloji ABD, ABSTRACT Treatment of Guillain Barré syndrome can be grouped under the headings of supportive
Ankara, Türkiye therapy, immunotherapy and rehabilitation. Prevention of complications during hospitalization, general
sevimozdamar@yahoo.com medical treatment and psychosocial support along with an effective rehabilitation program during and
after hospitalization are extremely important. Plasma exchange and intravenous immunoglobulin ad-
ministration are two methods whose effectiveness has been demonstrated in controlled trials in terms of
immunotherapy. Both methods have been shown to be equally effective. Although most patients respond
to these treatments, recovery may take a long time and sequelae may remain in a group of patients. Even
though the combination of both treatments or repetition of treatment in patients with insufficient re-
sponse are frequently considered in clinical practice, neither plasma exchange followed by intravenous
immunoglobulin nor a second course of intravenous immunoglobulin have been shown to be more ef-
fective than either treatment alone. New treatment strategies are needed for this group of patients.

Keywords: Guillain Barré syndrome; treatment; intravenous immunoglobulin; plasma exchange;


inflammatory polyradiculoneuropathy

uillain Barré sendromu (GBS) periferik sinirin myelin ya da aksonlarına karşı

G inflamatuvar cevabın oluştuğu, immün aracılı, akut başlangıçlı, hemen her


zaman monofazik gidiş gösteren bir grup periferik sinir hastalığını temsil eder.
GBS tüm dünyada akut flasid paralizinin en sık nedenidir. Geri dönüşümlü bir hastalık
olmakla birlikte ciddi özürlülük yaratabilmekte ve sekel bırakabilmektedir. Ne yazık ki
son 40 yıldır GBS’nin spesifik tedavisi açısından önemli bir gelişme kaydedilememiş-
tir. Bu da destek tedavi ve rehabilitasyonu çok önemli bir yere koymaktadır.
GBS’de tedaviyi 3 başlık altında toplamak mümkündür:

KAYNAK GÖSTERMEK İÇİN:


1. Genel medikal ve destekleyici tedavi
Erdem Özdamar S. Tedavi, izlem, prognoz.
Tireli H, Tutkavul K, editörler. İnflamatuvar Po-
2. İmmünomodulatuvar tedavi
linöropatiler. 1. Baskı. Ankara: Türkiye Klinik-
leri; 2022. p.34-9. 3. Rehabilitasyon

34
Sevim Erdem Özdamar Tedavi, İzlem, Prognoz

MRC skalasına göre derecesini göz önüne alan ve sonu-


TABLO 1: Aşağıdakilerden en az biri olduğunda
Guillain Barré sendromu hastaları yoğun bakıma alınmalıdır.1 cunda hastanın hastaneye yatışının ilk haftasında solunum
yetmezliği geliştirme ihtimalini yüzde olarak veren bir tah-
Gelişmekte olan solunum yetmezliği bulguları min modelidir (Tablo 2).2 EGRIS 0-7 arasındadır ve 0 en
İstirahatte ya da konuşurken nefes nefese kalma iyi skor iken, 7 en kötü skor anlamına gelir. EGRIS skoru 7
Tek nefeste 15’e kadar sayamama olan bir hastanın yatışının ilk haftasında solunum yetmez-
Takipne ya da taşikardi liği geliştirme ihtimali %89 olarak öngörülebilir. EGRIS’e
Vital kapasitenin 15-20 ml/kg veya 1 litrenin altına düşmesi göre risk yüzdesi https://gbstools.erasmusmc.nl/prognos-
Anormal kan gazı veya puls oksimetre ölçümleri is-tool adresinden hesaplanabilir.
Ağır kardiak otonomik fonksiyon bozukluğu
Genel olarak vital kapasitenin 20 mL/kg, maksimum
Ağır yutma fonksiyon bozukluğu
inspirasyon basıncının 30 cm H2O veya maksimum ekspi-
Öksürme refleksinin azalması
rasyon basıncının 40 cm H2O altına düşmesi (20/30/40 ku-
Kuvvetsizliğin hızlı artışı
ralı) endişe uyandırır. Bu değerler kadar, düşüş hızı da
EGRIS>4
önemlidir. Hızlı kötüleşme gösteren hastalarda daha dik-
EGRIS: “Erasmus GBS Respiratory Insufficiency Score” katli olunması gerekir. Bu nedenle hastaların yoğun ba-
kımda izlenmesi ve yakın takibi önemlidir. Entübe
hastalarda trakeostomi açmadan önce iki hafta beklenebi-
Semptomların başlamasından itibaren ilk dört hafta lir. İki hafta sonunda pulmoner fonksiyonlarında önemli
içerisinde başvuran tüm GBS hastaları tercihen yoğun bir düzelme gözlenmez ise trakeostomi yapılmalıdır. Pul-
bakım ünitesine sahip bir hastanede yatırılmalıdır. Bunun moner fonksiyonlar düzelme eğiliminde ise trakeostomi
tek istisnası çok hafif klinik bulguları olan ve platoya ulaş- kararı bir hafta daha ertelenebilir.5 Hastanın 60 yaş altında,
mış ya da iyileşme sürecine girmiş hastalar olabilir. Has- otonoımik fonksiyonlarının normal, vital kapasitenin 20
taların yaklaşık üçte biri yoğun bakım ihtiyacı gösterir mL/kg üzerinde olması veya 4 mL/kg’lık iyileşme mekanik
(Tablo 1). Tüm hastalarda solunum ve bulbar fonksiyonla- ventilasyondan başarılı ayrılma göstergeleridir. Buna kar-
rın yakın takibi, kan basıncı, kalp hızı ve ritminin monitö- şın ileri yaş, otonomik fonksiyon bozukluğu, pulmoner ko-
rizasyonu şarttır. morbiditeler uzun dönem yoğun bakım, mekanik
ventilasyon ve trakeostomi ihtiyacının olacağına işaret
GENEL MEDİKAL VE DESTEKLEYİCİ TEDAVİ eder.5

Hem komplikasyonların önüne geçilmesi hem de iyileşme


sürecinin hızlandırılması için genel medikal ve destek te-
davi tüm GBS hastalarında önemli olmakla birlikte özel-
TABLO 2: Erasmus Guillain Barré sendromu
likle, yatağa bağımlı, oral alamayan ya da sınırlı oral alımı solunum yetmezlik skoru (EGRIS).
olan hastalarla solunum sıkıntısı ya da otonomik fonksi-
yon bozukluğu olan ve yoğun bakım ihtiyacı olan hasta- Değerlendirme Parametresi Skor
larda çok daha önemlidir. Kuvvetsizliğin başlangıcından  7 gün 0
hastaneye yatıncaya kadar geçen süre 4-7 gün 1
GBS hastalarının yaklaşık %25-30’unda solunum kas
 3 gün 2
güçsüzlüğü gelişmekte ve mekanik ventilasyona ihtiyaç
Hastaneye yatışta fasial ve/veya Yok 0
duyulmaktadır.2-4 Ek olarak aspirasyona bağlı pnomoni
bulbar güçsüzlük Var 1
yaygın ve ciddi bir problemdir. Entübasyonun gecikmesi
Hastaneye yatışta MRC toplam skoru* 60-51 0
bu riski arttırmaktadır. Solunum yetmezliği riski taşıyan
50-41 1
hastaların erken tanınması, daha az travmatik ve daha az
40-31 2
komplikasyona yol açacak elektif entübasyona yönlendi-
30-21 3
rilmesi açısından önemlidir. Solunum parametrelerinin
 20 4
yakın takibi ve Erasmus Tıp Merkezi tarafından geliştirilen
Toplam EGRIS skoru 0-7
bir tahmin algoritması olan “Erasmus GBS solunum yet-
mezliği skoru (EGRIS)” hesaplaması bu açıdan önem taşır. *MRC toplam skoru altı çift kas grubunda (omuz abdüktörleri, dirsek fleksörleri, el
EGRIS hastaların semptom başlangıcından hastaneye ya- bileği ekstansörleri, kalça fleksörleri, diz ekstansörleri ve ayak dorsifleksörleri) her bir
fonksiyonun “Medical Research Council (MRC) skalasına göre 0 ile 5 arasında dere-
tırılıncaya kadar geçen süreyi, fasial veya bulbar kuvvet-
celendirmesi sonucu elde edilen toplam skordur ve 0 (kuadriplejik) ile 60 (tam kuvvet)
sizliğin mevcut olup olmadığını ve 6 çift kas grubunun arasında değişir.

35
Sevim Erdem Özdamar Tedavi, İzlem, Prognoz

Otonomik fonksiyon bozukluğu GBS hastalarının kontrollü çalışmalar plazma değişimi tedavisi uygulanan
yaklaşık üçte ikisinde görülebilmektedir.6 Sinüs taşikardisi, hastalarda iyileşmenin başlamasına ve desteksiz ambulas-
aritmiler, hiper/hipotansiyon, ortostatik hipotansiyon, idrar yona kadar geçen zamanın ve ventilatörde geçirilen zama-
retansiyonu ve gastrointestinal motilite bozuklukları (kons- nın kısaldığını göstermiştir. Kuvvetsizliği tam düzelen
tipasyon, diyare, ileus, inkontinans) görülebilir. Hastaların hasta sayısı da plazma değişimi yapılan hasta gruplarında
özellikle kardiyak otonomik bozukluklar için kullanılacak yapılmayanlara göre fazladır.12,13 İlk plazma değişimi ça-
ilaçlara karşı hassas olabilecekleri ve atipik cevaplar vere- lışmaları semptomların başlamasını takiben 15 gün hatta
bilecekleri akılda tutulmalıdır. ilk 7 gün içerisinde tedaviye başlanmasının daha etkili ola-
GBS hastalarının yeterli beslenmesinin sağlanması cağını ortaya koymakla birlikte, daha sonra ilk 4 hafta içe-
(40 kcal/kg/gün), yüksek proteinli (2-2.5 gr/kg/gün) bes- risinde tedaviye başlamanın da fayda sağladığı
lenme, yutma güçlüğü ve aspirasyon riski olan hastalarda gösterilmiştir.14 Günümüzde, GBS’de plazma değişimi,
oral yol dışında/enteral beslenmenin sağlanması akciğer standart olarak günaşırı yapılan 5 seans şeklindedir. Her
enfeksiyonu gelişiminin önüne geçilmesi açısından önem- seansta 50 ml/kg ya da toplamda 200-250 ml/kg olarak uy-
lidir. gulanır.

Enfeksiyonların öncelikle önlenmesi, bu mümkün ol- Tedavide etkinliği randomize kontrollü çalışmalar ile
madığında erken tespiti ve tedavisi hospitalizasyon süresi gösterilmiş ikinci ajan intravenöz immünglobulindir
ve prognoz açısından önem taşır. (IVIg). GBS’de IVIg kullanımı plazma değişiminden yak-
laşık 10 yıl sonra 80’li yılların sonlarında başlamıştır. Do-
Hidrasyon ve elektrolit dengesinin yakın takibi de
layısı ile yapılmış olan çalışmalar da plazma değişimi ile
önemli yer tutar. GBS hastalarının yaklaşık yarısında has-
karşılaştırmalı çalışmalardır. İki tedavi karşılaştırıldığında
talığın bir evresinde uygunsuz antidiüretik hormon salınımı
etkinlikleri eşit bulunmuştur.15,16
tespit edilebilmektedir.7,8 Bu durum her zaman semptoma-
tik olmasa da dikkatle takip edilmelidir. Yerleşmiş uygulama toplam 2 gr/kg dozun 4-5 günde
verilmesi şeklindedir. Çoğu merkez IVIg’i ilk tercih ola-
Ağrı, GBS hastalarında %90’a varan oranlarda bildi-
rak kullanmaktadır. Bunun en önemli nedenleri plazma de-
rilmiştir.9,10 Ağrı çeşitli sebeplerle olabilmekle birlikte
ğişiminin her merkezde mümkün olmaması, santral bir
%25-35 hastada nöropatik ağrı görülmektedir.11 Ağrı kont-
damar yoluna duyulan ihtiyaç, acil olarak organize edil-
rolü erken dönemden itibaren ele alınmalı, hem nöropatik
hem de nosiseptif ağrı komponentleri olabileceği düşünü- mesinin, gece ve hafta sonları uygulanmasının zor olabil-
lerek uygun tedavi edilmelidir. Asetominofen veya non- mesidir.
steroid antiinflamatuvar ajanlara yeterli cevap vermeyen Klinik çalışmalar IVIg’nin semptomların başlamasını
hastalarda gabapentinoidler ve karbamazepin kullanılabi- takiben ilk 2 hafta, plazma değişiminin ilk 4 hafta içinde
lir.10,11 Dirençli hastalarda trisiklik antidepresanlar, trama- uygulandığında etkili olduğunu göstermiştir. Daha geç dö-
dol veya meksiletin de önerilmekle birlikte otonomik nemde uygulandıklarında etkinliklerine dair bilgi yoktur.
bozukluğu olan hastalarda trisiklik antidepresanlar dikkatli
Plazma değişimi ve IVIg tedavilerine rağmen önemli
kullanılmalıdır. Bazı hastalarda narkotik analjezik kulla-
bir grup hastada sekel kalmakta ya da iyileşme yeterince
nımı da gerekebilir. Opioidler kısa dönem kullanılabilir,
hızlı olmamaktadır. Bu nedenle plazma değişimi ve
ancak uzun süreli kullanımdan kaçınılmalıdır.
IVIg’den başka tedavi seçeneklerine de ihtiyaç duyulmak-
Fasial güçsüzlüğü ve göz kapama yetersizliği olan tadır. Öncelikle her iki tedavinin bir arada kullanımı çalı-
hastalarda korneanın korunması, yatağa bağımlı ya da sı- şılmıştır. Ancak plazma değişimini takiben IVIg
nırlı mobilize olan hastalarda derin ven trombozunun ön- tedavisinin verilmesinin, iki tedavinin tek başlarına kulla-
lenmesi için profilaktik dozda düşük moleküler ağırlıklı nımından farklı etki yaratmadığı, buna karşın yan etkilerin
heparin verilmesi, yatak yaralarının önlenmesi ve gastro- daha fazla olduğu görülmüştür.17
intestinal profilaksi dikkat edilmesi gereken diğer konu-
Yakın zamanda çalışılan bir başka uygulama da kötü
lardır.
prognoz göstereceği öngörülen hastalara ikinci bir kür IVIg
tedavisi verilmesi olmuştur. Buna göre ilk 5 günlük IVIg
İMMÜNOMODULATUVAR TEDAVİLER tedavisinden sonra modifiye Erasmus GBS sonlanım skoru
GBS tedavisinde randomize kontrollü çalışmalar ile etkin- (mEGOS) 6 ve üzerinde olan hastalar plasebo veya 2. kür
liği gösterilmiş ilk tedavi plazma değişimidir. İlk uygula- IVIg gruplarına randomize edilmişlerdir (Tablo 3).18 Ancak
malar 70’li yılların sonlarında başlamıştır. Randomize bu çalışmada da ikinci IVIg kürünün fayda sağladığına dair

36
Sevim Erdem Özdamar Tedavi, İzlem, Prognoz

sonrası iyileşen ya da stabilleşen hastaların tekrar kötüleş-


TABLO 3a: Modifiye Erasmus Guillain-Barré sendromu
sonlanım skoru (mEGOS). meleri olarak tanımlanır. Tedavi ilişkili fluktuasyon olarak
kabul etmek için hastaların GBS özürlülük skalasına göre
Prognostik Faktör Skor en az 1 puan kötüleşmeleri ve bunun hastalık başlangıcın-
Hasta yaşı dan itibaren ilk 8 hafta içerisinde olması gerekir (Tablo 4).
≤40 0 Bu hastaların tekrar tedavi edilmeleri konusunda kanıta da-
41-60 1 yalı öneri olmamakla birlikte genel yaklaşım hastanın almış
>60 2 olduğu tedavinin tekrar uygulanması şeklindedir.
Diyare öyküsü
Tedavi ilişkili fluktuasyonun birden fazla tekrarlan-
Yok 0
dığı durumlarda ya da kötüleşme dört haftadan sonra da
Var 1
devam ederse akut başlangıçlı kronik inflamatuvar dem-
Yatışının 7. gününde MRC toplam skoru*
yelinizan poliradikülonöropati akla gelmelidir.20
51-60 0
41-50 3
MİNÖR FORMLAR VE AKSONAL FORMLAR
31-40 6
0-30 9 IVIg ve plazma değişimi çalışmaları demyelinizan form-
Toplam 0-12 daki GBS hastalarında yapılmıştır. Miller Fisher sendromu
da dahil olmak üzere minör GBS varyantları ve aksonal
formların immünoterapisi için yapılmış kontrollü çalışma-
lar yoktur. Bu hastalarda da IVIg ve plazma değişimi te-
davileri kullanılmakla birlikte etkinlikleri yeterli
TABLO 3b: Modifiye Erasmus Guillain-Barré sendromu
sonlanım skoruna göre hastaların prognozunu gösteren örnekler. çalışılmamıştır.23 Miller Fisher sendromlu hastalar tedavi-
siz izlenebilecekleri gibi bir kısım hastanın kuvvetsizlik ve
Altıncı ayda bağımsız ağır duyusal ataksi geliştirdikleri göz önünde tutularak
Hastaneye yatışın yürüyememe ihtimali (%) yakın takipleri gereklidir. IVIg ya da plazma değişimi te-
1. haftasında mEGOS 4. haftada 3. ayda 6. ayda davisi alan ve almayan MFS hastaları arasında uzun dö-
3 25 6 2 nemde fark görülmemiştir. Erken dönemde ise IVIg
6 62 21 10 tedavisi alan hastalarda almayanlara göre ataksi ve oftal-
9 90 51 31 moplejide düzelmenin daha hızlı olduğuna dair veri mev-
12 95 79 62 cuttur.24
Modifiye Erasmus GBS Sonlanım Skoru (mEGOS), hastanın hastaneye yatışının bi-
TEDAVİDE KISITLILIKLAR, YENİ TEDAVİ çALIşMALARI
rinci haftasında, prognozu öngörmek için kullanılan bir araçtır.19 mEGOS 0-12 arasın-
dadır ve 0 en iyi skor iken, 12 en kötü skor anlamına gelir. Örnek olarak mEGOS İmmünoterapiye rağmen hızlı ilerleme gösteren ve ağır
skorları 3,6,9 ve 12 olan hastaların 4. hafta, 3. ve 6. aylarda bağımsız yürüyememe ih-
akson kaybı ile sekel kalan bir grup hasta da vardır. Bu has-
timalleri tabloda gösterilmiştir. mEGOS skorunun 6 ve üzerinde olması kötü prognoz
göstergesi olarak kabul edilir. mEGOS’a göre risk yüzdesi https://gbstools.eras- talar için farklı tedavi seçeneklerine ihtiyaç duyulmakta-
musmc.nl/prognosis-tool adresinden hesaplanabilir.
*MRC skalasına göre 6 çift kas grubunun (bilateral deltoid, biseps, elbileği ekstansör-
leri, iliopsoas, kuadriseps, tibialis anterior kasları) kuvveti maksimum 5 puan üzerinden
değerlendirilir ve toplanır. TABLO 4: Guillain-Barré sendromu özürlülük skalası.21
GBS: Guillain-Barré sendromu, MRC: “Medical Research Council”.
Skor Tanım
0 Sağlıklı
1 Minör semptomlar var ve koşabilir
sonuç elde edilememiş, aksine yan etkilerin daha fazla ol-
2 Desteksiz 10 metre yürüyebilir ancak koşamaz
duğu ortaya koyulmuştur. Sonuç olarak şu an için kötü
3 Açık alanda destekle 10 metre yürüyebilir
prognoz göstereceği bilinen GBS’li hastalarda ikinci bir
4 Tekerlekli sandalye veya yatağa bağımlı
kür IVIg uygulamasının yeri yoktur.
5 Günün en azından bir bölümünde mekanik ventilasyon ihtiyacı var
6 Ölüm
TEDAVİ İLİşKİLİ FLUKTUASYONLAR
Tedavi ilişkili fluktuasyonlar GBS hastalarının yaklaşık Guillain-Barré sendromu özürlülük skalası GBS hastalarının fonksiyonel durumunu
değerlendirmek yaygın olarak kullanılan bir skorlama sistemidir. Orijinal olarak Hughes
%10’unda görülür ve devam etmekte olan immün aktivas- ve ark. tarafından hazırlanmış olan skala yıllar içerisinde farklı araştırmacılar tarafın-
yona bağlanmaktadır. Plazma değişimi veya IVIg tedavisi dan güncellenerek bu halini almıştır.22

37
Sevim Erdem Özdamar Tedavi, İzlem, Prognoz

dır. Kompleman ve neonatal Fc reseptör (FcRn) inhibitör-


TABLO 5: Guillain-Barré sendromunda
leri ve hipersialillenmiş IVIg’ler ile çalışmalar yapılmak- kötü prognostik faktörler.30
tadır. Komplemanın C5 komponentine karşı monoklonal
bir antikor olan eculizumab toplam 42 hastanın yer aldığı Hızlı başlangıç- maksimum kuvvetsizliğe 7 günde ulaşma
iki küçük plasebo kontrollü faz 2 çalışmada IVIg ile bir- Mekanik ventilasyon ihtiyacı
likte kullanılmıştır.25,26 Bu çalışmalarda eculizumab güvenli İleri yaş (>60)
bulunmakla birlikte etkinlik açısından daha fazla veriye ih- Öncül Campylobacter jejuni enfeksiyonu
tiyaç vardır. Kompleman C1q komponentine karşı antikor Öncül Sitomegalovirüs enfeksiyonu
ile imlifidase ve T-regülatör hücre ürünleri ile de çalışma- Aksonal form –distal BKAP amplitüdlerinin normalin alt sınırının %20’sinden
lar devam etmektedir.27,28 Bu konu detaylı olarak bir son- az olması
raki bölümde ele alınacaktır.
BKAP: Bileşik kas aksiyon potansiyeli

PROGNOZ
Çoğu GBS hastası, hatta tetraplejik ve ventilatör ihtiyacı
olan hastalar bile ilk bir yılda önemli ölçüde düzelme gös- Akut motor aksonal nöropati (AMAN) hastalarının
terir. Hastaların yaklaşık %80’i 6 ayda bağımsız olarak yü- prognozu demyelinizan formdaki hastalarla benzerdir.
rüyebilir duruma gelmektedir. Uyuşma, nöropatik ağrı ya Hızlı iyileşmenin iletim bloğu ve paranodal demyelini-
da yorgunluk sık görülen sekel bulgulardır. Ancak bazı has- zasyonun ortadan kalkması ya da sinir terminallerindeki
talarda ellerde kuvvetsizlik ya da bilateral düşük ayak gibi aksonal dejenerasyonun düzelmesine bağlı olduğu düşü-
defisitler de kalmaktadır. En fazla iyileşme ilk bir yıl içeri- nülmektedir. Ancak akut motor-duyusal nöropati
sinde olmakla birlikte 5 yıla kadar devam etmektedir. Bu iyi (AMSAN) hastaları gibi akson kaybının daha proksi-
prognoza karşın %3-6 hasta kaybedilmektedir. Mortalite ne- malde olduğu hastalarda iyileşme daha uzun sürmekte ve
denleri kardiyovasküler ve respiratuvar komplikasyonlar- tam olmayabilmektedir. Miller Fisher varyantında prog-
dır. Otonomik fonksiyon bozukluğunun daha ağır periferik noz iyidir.
sinir sistemi etkilenimi ile ilişkili olduğu ve otonomik sinir
sistemi tutulumu olan hastalarda olmayanlara göre mortali- REHABİLİTASYON
tenin 3 kat daha fazla olduğu gösterilmiştir.29 Prognoz özel- GBS hastaları hem hospitalizasyonları sırasında erken dö-
likle ileri yaş ve hızlı gelişen vakalarda daha kötüdür (Tablo nemde hem de uzun dönemde rehabilitasyon programına
5). Hastanın hastaneye yatışı sırasında mEGOS ve EGRIS ihtiyaç duyarlar.31 Fiziksel, mesleki ve konuşma terapisi
hesaplamaları prognoz hakkında fikir verir. psikososyal destek ile birlikte ihmal edilmemelidir.

KAYNAKLAR
1. Leonhard SE, Mandarakas MR, Gondim FAA, Bateman K, Ferreira MLB, 6. Zaeem Z, Siddiqi ZA, Zochodne DW. Autonomic involvement in Guillain-
Cornblath DR, et al. Diagnosis and management of Guillain-Barré syn- Barré syndrome: an update. Clin Auton Res. 2019;29(3):289-99. doi:
drome in ten steps. Nat Rev Neurol. 2019;15(11):671-83. doi: 10.1007/s10286-018-0542-y.
10.1038/s41582-019-0250-9. 7. Saifudheen K, Jose J, Gafoor VA, Musthafa M. Guillain-Barre syndrome
2. Walgaard C, Lingsma HF, Ruts L, Drenthen J, van Koningsveld R, and SIADH. Neurology. 2011;76(8):701-4. doi:
Garssen MJ, et al. Prediction of respiratory insufficiency in Guillain-Barré 10.1212/WNL.0b013e31820d8b40.
syndrome. Ann Neurol. 2010;67(6):781-7. doi: 10.1002/ana.21976. 8. Cui H, He G, Yang S, Lv Y, Jiang Z, Gang X, Wang G. Inappropriate an-
3. Dhar R, Stitt L, Hahn AF. The morbidity and outcome of patients with tidiuretic hormone secretion and cerebral salt-wasting syndromes in neu-
Guillain-Barré syndrome admitted to the intensive care unit. J Neurol rological patients. Front Neurosci. 2019;13:1170. doi:
Sci. 2008;264(1-2):121-8. doi: 10.1016/j.jns.2007.08.005. 10.3389/fnins.2019.01170.
4. Orlikowski D, Sharshar T, Porcher R, Annane D, Raphael JC, Clair B. 9. Vukojevic Z, Berisavac I, Bozovic I, Dominovic-Kovacevic A, Lavrnic D,
Prognosis and risk factors of early onset pneumonia in ventilated pa- Peric S. Longitudinal study of neuropathic pain in patients with Guillain-
tients with Guillain-Barré syndrome. Intensive Care Med. Barré syndrome. Ir J Med Sci. 2021;190(3):1137-42. doi:
2006;32(12):1962-9. doi: 10.1007/s00134-006-0332-1. 10.1007/s11845-020-02395-0.
5. Shang P, Zhu M, Baker M, Feng J, Zhou C, Zhang HL. Mechanical ven- 10. Tripathi M, Kaushik S. Carbamezapine for pain management in Guillain-
tilation in Guillain-Barré syndrome. Expert Rev Clin Immunol. Barré syndrome patients in the intensive care unit. Crit Care Med.
2020;16(11):1053-64. doi: 10.1080/1744666X.2021.1840355. 2000;28(3):655-8. doi: 10.1097/00003246-200003000-00009.

38
Sevim Erdem Özdamar Tedavi, İzlem, Prognoz

11. Pandey CK, Bose N, Garg G, Singh N, Baronia A, Agarwal A, et al. 21. van Koningsveld R, Steyerberg EW, Hughes RA, Swan AV, van Doorn
Gabapentin for the treatment of pain in guillain-barré syndrome: a dou- PA, Jacobs BC. A clinical prognostic scoring system for Guillain-Barré
ble-blinded, placebo-controlled, crossover study. Anesth Analg. syndrome. Lancet Neurol. 2007;6(7):589-94. doi: 10.1016/S1474-
2002;95(6):1719-23, table of contents. doi: 10.1097/00000539- 4422(07)70130-8.
200212000-00046. 22. Hughes RA, Newsom-Davis JM, Perkin GD, Pierce JM. Controlled trial
12. Plasmapheresis and acute Guillain-Barré syndrome. The Guillain-Barré prednisolone in acute polyneuropathy. Lancet. 1978;2(8093):750-3. doi:
syndrome Study Group. Neurology. 1985;35(8):1096-104. 10.1016/s0140-6736(78)92644-2.
13. Efficiency of plasma exchange in Guillain-Barré syndrome: role of re- 23. Shang P, Zhu M, Wang Y, Zheng X, Wu X, Zhu J, et al. Axonal variants
placement fluids. French Cooperative Group on Plasma Exchange in of Guillain-Barré syndrome: an update. J Neurol. 2021;268(7):2402-19.
Guillain-Barré syndrome. Ann Neurol. 1987;22(6):753-61. doi: doi: 10.1007/s00415-020-09742-2.
10.1002/ana.410220612. 24. Mori M, Kuwabara S, Fukutake T, Hattori T. Intravenous immunoglobu-
14. Appropriate number of plasma exchanges in Guillain-Barré syndrome. lin therapy for Miller Fisher syndrome. Neurology. 2007;68(14):1144-6.
The French Cooperative Group on Plasma Exchange in Guillain- doi: 10.1212/01.wnl.0000258673.31824.61.
Barré Syndrome. Ann Neurol. 1997;41(3):298-306. doi: 25. Misawa S, Kuwabara S, Sato Y, Yamaguchi N, Nagashima K, Katayama
10.1002/ana.410410304. K, et al; Japanese Eculizumab Trial for GBS (JET-GBS) Study Group.
15. van der Meché FG, Schmitz PI. A randomized trial comparing intra- Safety and efficacy of eculizumab in Guillain-Barré syndrome: a multi-
venous immune globulin and plasma exchange in Guillain-Barré syn- centre, double-blind, randomised phase 2 trial. Lancet Neurol.
drome. Dutch Guillain-Barré Study Group. N Engl J Med. 2018;17(6):519-29. doi: 10.1016/S1474-4422(18)30114-5.
1992;326(17):1123-9. doi: 10.1056/NEJM199204233261705. 26. Davidson AI, Halstead SK, Goodfellow JA, Chavada G, Mallik A, Overell
16. Bril V, Ilse WK, Pearce R, Dhanani A, Sutton D, Kong K. Pilot trial of im- J, et al. Inhibition of complement in Guillain-Barré syndrome: the ICA-
munoglobulin versus plasma exchange in patients with Guillain-Barré GBS study. J Peripher Nerv Syst. 2017;22(1):4-12. doi:
syndrome. Neurology. 1996;46(1):100-3. doi: 10.1212/wnl.46.1.100. 10.1111/jns.12194.
17. Randomised trial of plasma exchange, intravenous immunoglobulin, and 27. Rajabally YA. Immunoglobulin and monoclonal antibody therapies in
combined treatments in Guillain-Barré syndrome. Plasma Guillain-Barré Syndrome. Neurotherapeutics. 2022;19(3):885-96. doi:
Exchange/Sandoglobulin Guillain-Barré Syndrome Trial Group. Lancet. 10.1007/s13311-022-01253-4.
1997;349(9047):225-30. 28. Doets AY, Hughes RA, Brassington R, Hadden RD, Pritchard J. Phar-
18. Walgaard C, Jacobs BC, Lingsma HF, Steyerberg EW, van den Berg B, macological treatment other than corticosteroids, intravenous im-
Doets AY, et al; Dutch GBS Study Group. Second intravenous im- munoglobulin and plasma exchange for Guillain-Barré syndrome.
munoglobulin dose in patients with Guillain-Barré syndrome with poor Cochrane Database Syst Rev. 2020;1(1):CD008630. doi:
prognosis (SID-GBS): a double-blind, randomised, placebo-controlled 10.1002/14651858.CD008630.pub5.
trial. Lancet Neurol. 2021;20(4):275-83. doi: 10.1016/S1474- 29. Chakraborty T, Kramer CL, Wijdicks EFM, Rabinstein AA. Dysautonomia
4422(20)30494-4. in Guillain-Barré syndrome: prevalence, clinical spectrum, and outcomes.
19. Walgaard C, Lingsma HF, Ruts L, van Doorn PA, Steyerberg EW, Ja- Neurocrit Care. 2020;32(1):113-20. doi: 10.1007/s12028-019-00781-w.
cobs BC. Early recognition of poor prognosis in Guillain-Barre syndrome. 30. Dimachkie MM, Barohn RJ. Guillain-Barré syndrome and variants. Neu-
Neurology. 2011;76(11):968-75. doi: 10.1212/WNL.0b013e3182104407. rol Clin. 2013;31(2):491-510. doi: 10.1016/j.ncl.2013.01.005.
20. Ruts L, Drenthen J, Jacobs BC, van Doorn PA; Dutch GBS Study Group. 31. Prada V, Massa F, Salerno A, Fregosi D, Beronio A, Serrati C, et al. Im-
Distinguishing acute-onset CIDP from fluctuating Guillain-Barre syn- portance of intensive and prolonged rehabilitative treatment on the Guil-
drome: a prospective study. Neurology. 2010;74(21):1680-6. doi: lain-Barrè syndrome long-term outcome: a retrospective study. Neurol
10.1212/WNL.0b013e3181e07d14. Sci. 2020;41(2):321-7. doi: 10.1007/s10072-019-04077-x.

39
Guillain Barré Sendromu
Guillain Barré Syndrome

Tedaviye Dirençli Olguların Yönetimi


(Örnek Olgular), Yeni Tedavi Olasılıkları
Management of Treatment-Resistant Cases (Case Examples),
New Treatment Possibilities

Berin İNANa, ÖZET Guillain Barré sendromu (GBS) çoğunlukla iyi prognozlu bir otoimmün poliradikülonöropatidir.
Ancak intravenöz immünoglobulin ve plazma değişimi tedavilerine rağmen kötüleşmeye devam eden,
Ersin TANa
tedavi sonrası başta görece bir iyileşme ya da klinik stabilizasyon sağlanmasına rağmen sonrasında re-
laps görülen, ağır sekel kalan ya da ölümle sonuçlanan hastalar da bulunmaktadır. Üç ya da daha fazla
a
Hacettepe üniversitesi Tıp Fakültesi, sayıda relaps görülen, hastalık başlangıcından sekiz hafta sonra halen kötüleşmeye devam eden hasta-
Nöroloji ABD, larda ise akut başlangıçlı kronik inflamatuvar demiyelinizan poliradikülonöropati tanısı akla gelmelidir.
Ankara, Türkiye Bilhassa tedaviye dirençli ve kötü prognozlu GBS olguları için yeni immün tedavilerin geliştirilmesi
önem taşımaktadır. Bu tedavilerin bir kısmı henüz preklinik modelleme aşamasındayken, klinik çalış-
Yazışma Adresi/Correspondence: malara başlanan tedaviler de bulunmaktadır. Özellikle anti-C5 hümanize monoklonal antikoru olan eku-
Ersin TAN lizumab ve anti-C1q hümanize monoklonal antikoru ANX005 ile yapılan klinik çalışmaların sonuçları
Hacettepe üniversitesi Tıp Fakültesi, ümit vadetmektedir.
Nöroloji ABD,
Ankara, Türkiye Anahtar Kelimeler: Guillain Barré sendromu; tedavi başarısızlığı; deneysel tedaviler;
ersintan@superonline.com antikorlar, monoklonal; demiyelinizan hastalıklar

ABSTRACT Guillain Barré syndrome (GBS) is an autoimmune polyradiculoneuropathy with mostly a


favorable prognosis. However, there are also patients who continue to deteriorate despite intravenous im-
munoglobulin and plasma exchange treatments, who have a relative improvement or clinical stabiliza-
tion after treatment but subsequently relapse, who have severe sequelae, or who result in death. A
diagnosis of acute-onset chronic inflammatory demyelinating polyradiculoneuropathy should be con-
sidered for patients with three or more relapses and patients who worsen beyond eight weeks after dis-
ease onset. Especially for GBS cases resistant to treatment and with a poor prognosis, developing new
immune therapies is essential. While some of these treatments are still in preclinical modeling stage,
there are also treatments being studied in clinical trials. In particular, the results of clinical trials with the
anti-C5 humanized monoclonal antibody eculizumab and the anti-C1q humanized monoclonal antibody
ANX005 are promising.

Keywords: Guillain Barré syndrome; treatment failure; therapies investigational;


antibodies, monoclonal; demyelinating diseases

TEDAVİYE DİRENÇLİ OLGULAR

İ
ntravenöz immünoglobulin (İVİg) ya da plazma değişimi (PE) tedavilerine rağmen
bazı Guillain Barré sendromu (GBS) olgularında istenen klinik yanıt elde edileme-
mekte ve hasta kötüleşmeye devam etmektedir. Bu durum hastalığın doğal seyrin-
den kaynaklanabileceği gibi hatalı tanı nedeniyle de olabilmektedir.

TEDAVİYE RAğmEN KöTüLEşmE/AğıR SEYİRLİ GBS


KAYNAK GÖSTERMEK İÇİN: İVİg ya da PE ile tedavi edilen hastaların yaklaşık olarak %40’ı dördüncü haftada halen
İnan B, Tan E. Tedaviye dirençli olguların yö-
netimi (örnek olgular), yeni tedavi olasılıkları. iyileşme göstermemekte hatta klinik olarak kötüleşmeye devam edebilmektedir.1,2 Bu
Tireli H, Tutkavul K, editörler. İnflamatuvar Po- hastalarda öncelikle tanı gözden geçirilmelidir. Tanının doğruluğundan emin olundu-
linöropatiler. 1. Baskı. Ankara: Türkiye Klinik-
leri; 2022. p.40-5. ğunda, ağır semptomları olan GBS olgularında, alternatif tedavi seçeneği bulunmadığı

40
Berin İnan ve ark. Tedaviye Dirençli Olguların Yönetimi (Örnek Olgular), Yeni Tedavi Olasılıkları

için, uygulanan immün tedavinin tekrarı ya da değiştiril- PE’ye geçildi. Gün aşırı yapılan 5 PE seansı sonrasında
mesi düşünülebilir. Ancak her iki yaklaşımın da etkinliği hasta ekstübe edildi, kas gücü MRC’ye göre 3/5 kuvvetine
klinik çalışmalarda gösterilememiştir. İVİg ve PE tedavi- erişti. Toplam 7 seans PE uygulandı. Klinik stabilizasyon
leri arasında geçiş yapmayı tercih eden hekimler, bu iki te- sonrası hasta tekrar servise alındı. Otonom sinir sistemi tu-
davi modalitesinin muhtemelen farklı immünmodülatuvar tulumu açısından monitorize edilerek izlendi. Kontrollü
etkileri olduğu ve her bir hasta özelinde farklı tedavi et- olarak fizik tedavi uygulanmaya başlandı ve semptom baş-
kinliği gözlenebileceği varsayımına dayanmaktadırlar.2 langıcından yaklaşık 5 hafta sonra, hasta destekle yürüye-
Kliniği ağır seyreden GBS hastalarında PE, İVİg ve PE bilir halde taburcu edildi.
sonrası İVİg tedavilerinin etkinliğini karşılaştıran bir ran-
domize klinik çalışmada klinik sonlanım ölçütleri açısın- TEDAVİ İLE İLİşKİLİ DALGALANmA
dan üç grup arasında anlamlı fark bulunmamıştır.3 İVİg
PE ya da İVİg uygulanan GBS hastalarının %8-16’sında,
sonrası PE uygulanması konusu ise tartışmalıdır. Yapılan
tedavi sonrası başta görece bir klinik düzelme ya da stabi-
retrospektif bir çalışmada İVİg sonrası PE tedavisi, tek ba-
lizasyon gözlenmesine rağmen sonrasında nörolojik semp-
şına İVİg uygulaması ile karşılaştırıldığında ek bir katkı
tomlar kötüleşebilmektedir.7-10 Tedavi başlandıktan sonra
sağlamadığı gösterilmiştir. Hatta İVİg sonrası PE uygula-
ilk sekiz hafta içerisinde görülen, GBS özürlülük ölçeğinde
nan grubun taburculukta GBS özürlülük skorlarının daha
en az 1 puan kötüleşme olması ya da Medical Research Co-
yüksek olduğu ve hastanede kalım sürelerinin daha uzun
uncil (MRC) toplam skorunun azalmasıyla tanımlanan bu
olduğu görülmüştür. Araştırmacılar bu durumun iki tedavi
relapslar tedavi ile ilişkili dalgalanma (TİD) olarak isim-
modalitesinin birlikte uygulandığı hasta grubunun daha
lendirilmektedir.7,8,11,12 Hangi hastada TİD gelişeceği ya da
ağır seyreden hastalar olması ile veya İVİg sonrası uygu-
TİD’in ne kadar ağır seyredeceği öngörülememektedir. Bu-
lanan PE’nin arınma etkisi ile dolaşımdaki İVİg düzeyini
nunla birlikte, TİD’in akut başlangıçlı kronik inflamatuvar
azaltması ile ilişkili olabileceğini belirtmiştir.4 İVİg teda-
demiyelinizan poliradikülonöropatiden (KİDP) ayırt edilip
visinin tekrarlanması ile ilgili çalışmalar da olumlu son-
uygun tedavi protokolünün düzenlenmesi önemlidir.
lanmamıştır. Guillain Barré Syndrome Outcome Study
TİD’de tipik olarak en fazla iki relaps gözlenir ve relaps-
(IGOS) veri bankasının retrospektif olarak incelendiği bir
lar immün tedavi öncesi GBS semptomları kadar ağır sey-
gözlemsel çalışmada kötü prognoz göstereceği öngörülen
retmez. En az biri hastalık başlangıcından sekiz hafta sonra
GBS olgularına ikinci kez İVİg kürü uygulanmasının ek
olmak üzere üç ya da daha fazla sayıda relaps gözlenmesi
bir yarar sağlamadığı saptanmıştır.5 Çift kör, plasebo kont-
akut başlangıçlı KİDP tanısını düşündürmelidir.12,13 TİD’de
rollü bir diğer çalışmada da kötü prognozlu GBS olgula-
uygulanan immün tedaviden hastanın başlangıçta kısmi de
rına ikinci İVİg kürü uygulamasının yararlı olmadığı,
olsa yarar gördüğü ama etkisinin geçici olduğu ve zamanla
üstelik bu grupta tromboembolik olaylar gibi ciddi yan et-
azaldığı düşünülmektedir.10 Bu nedenle, destekleyen bir
kilerin daha sık olduğu gösterilmiştir.6
klinik çalışma olmamasına karşın, çoğu klinisyen klinik
pratikte başlangıçta verilen immünoterapiyi (İVİg ya da
öRNEK OLGU 1
PE) ikinci kez uygulamayı tercih etmektedir.2,8,14
Bilinen dahili bir hastalığı olmayan 28 yaşında kadın hasta,
D&C operasyonunu takiben iki hafta sonra başlayan ve
AKUT BAşLANGıÇLı KİDP
dört gündür devam eden bacaklarda uyuşukluk hissi ve yü-
rüme güçlüğü yakınması ile başvurdu. Nörolojik muaye- KİDP, hastaların yaklaşık olarak %16’sında akut olarak
nesinde alt ekstremite proksimal ve distal kas gruplarında başlamaktadır.15,16 Ancak bazı vakalarda sınırlar net değil-
MRC’ye göre 4-/5 parezi ve derin tendon reflekslerinde dir ve erken dönemde (özellikle ilk 4 haftada) GBS ile akut
azalma saptandı. Elektronöromiyografide F latanslarında başlangıçlı KİDP’yi birbirinden ayırmak her zaman müm-
uzama dışında patoloji saptanmadı. Lomber ponksiyonda kün olmamaktadır. Başlangıçta GBS tanısı alan hastaların
beyin omurilik sıvısı (BOS) proteini hafif artmıştı (50 %2-5’i sonrasında KİDP tanısı almaktadır.11,17
mg/dl), BOS yaymasında hücre görülmedi. Hasta servise GBS ile akut başlangıçlı KİDP’yi erken dönemde
yatırıldı ve İVİg tedavisi (0,4 gr/kg/gün) başlandı. Serviste ayırt etmekte kullanılabilecek klinik ve elektrofizyolojik
izlemi sırasında İVİg tedavisinin 3. gününde solunum güç- özellikleri belirlemek için çeşitli çalışmalar yapılmış ve bir-
lüğü nedeniyle entübe edilerek yoğun bakım ünitesine takım özellikler tanımlanmıştır fakat hiçbiri patognomonik
alındı. Kas gücü üst ekstremitelerde 3/5, alt ekstremitelerde değildir. Üç ya da daha fazla sayıda relaps görülen, hasta-
MRC 2/5 idi. Bilateral fasial paralizisi de mevcuttu. Te- lık başlangıcından sekiz hafta sonra halen kötüleşmeye
davi değişikliği yapıldı; İVİg tedavisi sonlandırılarak devam eden, otonom tutulumun ve kraniyal sinir tutulu-

41
Berin İnan ve ark. Tedaviye Dirençli Olguların Yönetimi (Örnek Olgular), Yeni Tedavi Olasılıkları

munun olmadığı, duyusal bulguların belirgin olduğu, baş- dirençli KİDP vakalarında neurofascin antikorları ile iliş-
tan beri yardımsız yürüyebilen hastalarda akut başlangıçlı kili KİDP varyantlarının akılda tutulması gerektiğini hatır-
KİDP tanısı akla gelmelidir.11,15 Mekanik ventilasyon ge- latmak isteriz. Bu hasta grubu özellikle rituksimab gibi B
reksinimi ise GBS’de görece daha sıktır. Arjantin’de yapı- hücre deplesyonu yapan tedavilerden ve uzun dönem düşük
lan tek merkezli retrospektif bir çalışmada da akut doz kortikosteroid tedavisinden yarar görmektedir.
başlangıçlı KİDP’de GBS’ye kıyasla başlangıç yaşının gö-
rece daha ileri olduğu, tip 2 diabetes mellitus öyküsü, prop- YENİ TEDAVİ OLASıLıKLARı
rioseptif etkilenim ve duyusal ataksinin daha sık olduğu
Standart immün tedavilerin kullanımına rağmen, GBS bir
bildirilmiştir.11,15,18 Elektrofizyolojik incelemeler ise erken
grup hastada ağır özürlülüğe neden olmakta ya da mortal
dönemde ayırıcı tanıda yarar sağlamamaktadır. Yapılan ret-
seyretmektedir. Bu nedenle sinir hasarını sınırlandırıp azal-
rospektif bir çalışmada erken dönemde sural korunma pa-
tacak daha etkili tedavilerin geliştirilmesine ihtiyaç bulun-
terni ya da A dalgasının varlığı açısından GBS ve akut
maktadır. Yeni tedavi yaklaşımları doğal ve adaptif immün
başlangıçlı KİDP grupları arasında fark gözlenmemiştir.15
sistemi hedef almakta ve sinir rejenerasyonunu destekle-
Tüm bu değişkenler göz önünde bulundurularak, akut baş-
meyi amaçlamaktadır.12 Bu umut vadeden tedavilerin bir
langıçlı KİDP düşünüldüğü takdirde tek başına İVİg ve PE
kısmı henüz preklinik modelleme aşamasındayken, klinik
tedavileri ile istenen klinik yanıtın elde edilemeyebileceği,
çalışmalara başlanan tedaviler de bulunmaktadır. Aşağıda
kortikosteroid ve diğer immünsupresif tedavilere gereksi-
bu tedavilere ayrıntılı olarak yer verilmiştir.
nim olabileceği de akılda tutularak tedavi düzenlenmeli-
dir.2,17
EKULİzUmAB
öRNEK OLGU-2 Fare modeli ile yapılan bir çalışmada ekulizumabın
GBS’de aksonal hasarı azaltabileceği ve solunum fonksi-
Tip 2 diabetes mellitus tanısı olan 52 yaşında erkek hasta
yonlarını iyileştirebileceği görülmüştür.19 Ekulizumab,
yaklaşık 3 hafta önce başlayan ve gittikçe ilerleyen kol ve
kompleman proteini C5’e karşı geliştirilmiş bir hümanize
bacaklarda güçsüzlük ve yürümede zorluk yakınması ile
monoklonal antikor olup C5’e bağlanarak aktif formu olan
başvurdu. Destekle yürüyebiliyordu. Yakın dönemde aşı,
C5a’ya dönüşümünü engellemektedir. Bu sayede membran
enfeksiyon ya da cerrahi öyküsü yoktu. Nörolojik muaye-
atak kompleksinin oluşumu bloke edilmektedir.20 Bu ça-
nesinde kas gücü MRC’ye göre üst ekstremitelerde 4/5, alt
lışmadan hareketle ekulizumabın GBS’deki etkinliği iki
ekstremitelerde 3/5 idi. Vibrasyon duyusu alt ekstremitede
randomize, çift kör, plasebo kontrollü faz-2 çalışmada
ayak bileği seviyesine kadar azalmıştı, derin tendon ref-
(ICA-GBS ve JET-GBS) araştırılmıştır.21,22 ICA-GBS ça-
leksleri yaygın hipoaktifti. Kraniyal sinir tutulumu yoktu.
lışmasına yalnızca sekiz hasta dahil edilebilmiştir.21 Tedavi
Elektronöromiyografi demiyelinizan poliradikülonöropati
sonrası dördüncü haftada, çalışmanın primer sonlanım nok-
ile uyumluydu. BOS proteini 63 mg/dL ve BOS mikros-
tası olan GBS özürlülük skalası skorları değerlendirildi-
kopisi normaldi. Hastaya akut inflamatuvar demiyelinizan
ğinde, tahmin edilebileceği gibi, örneklemin küçüklüğü
poliradikülonöropati tanısıyla beş gün İVİg tedavisi (0,4
nedeniyle istatistiksel olarak anlamlı bir sonuç elde edile-
gr/kg/gün) verildi. İVİg tedavisi sonrasında kas gücünde
memiştir. JET-GBS çalışmasına ise 34 hasta dahil edilmiş
kısmi iyileşme gözlendi, tedavi bitiminden iki hafta sonra
olup yine bir gruba İVİg tedavisine ek olarak ekulizumab
hasta desteksiz kısa mesafe yürümeye başladı. Tedaviden
tedavisi diğer gruba İVİg tedavisine ek olarak plasebo ve-
yaklaşık 2 ay sonra, hasta tekrar kas gücünde gerileme ve
rilmiştir. Çalışma sonunda istenilen primer klinik sonlanım
yürüme güçlüğü yakınmaları ile başvurdu. Tüm klinik
hedeflerine ulaşmakta başarısız olunsa da, şaşırtıcı şekilde
seyir göz önünde bulundurularak hastanın tanısının GBS
6. ayda tedavi grubunda koşabilen hasta oranının daha yük-
değil, akut başlangıçlı KİDP olduğu düşünüldü. Hastanın
sek olduğu görülmüştür.22 Ekulizumab tedavisi ile ilgili Ja-
diyabetik olması nedeniyle kortikosteroid tedavisinden ka-
ponya’da halen bir faz-3 çalışma (NCT04752566) da
çınıldı, tekrar 5 gün İVİg tedavisi verildi. Takiben idame
devam etmektedir.
İVİg tedavisi ilk bir ay haftada 2, ikinci ay haftada bir,
üçüncü ay 15 günde bir ve sonrasında ayda bir kez 0,4 CROVALİmAB
gr/kg dozunda verilmek üzere düzenlendi. İdame İVİg te-
Crovalimab da bir anti-C5 monoklonal antikoru olup sıralı
davisi ile altı ayda klinik remisyon sağlandı.
monoklonal antikor geri dönüşüm teknolojisi (sequential
Genellikle subakut seyir gösterip GBS ile ayırıcı ta- monoclonal antibody recycling technology-SMART Ig) ile
nıda sıklıkla yer almasa da, İVİg tedavisine yanıt vermeyen üretilmiştir. Bu sayede monoklonal antikorun yarı ömrü

42
Berin İnan ve ark. Tedaviye Dirençli Olguların Yönetimi (Örnek Olgular), Yeni Tedavi Olasılıkları

uzatılmış ve C5 aracılı hastalıklarda intravenöz ilaç uygu- 0,4 g/kg dozunda standart İVİg tedavisi uygulanacaktır.
lanması zorunluluğun ortadan kaldırılması hedeflenmiştir. Sonuçların, IGOS veri bankasından yalnızca İVİg tedavisi
Crovalimab subkutan enjeksiyon yoluyla küçük hacimlerde verilmiş hastalardan oluşan bir kontrol grubu ile kıyaslan-
(1-4 ml) uygulandığında kontrollü uzamış salınım elde edi- ması planlanmaktadır.
lebilmektedir.23 GBS’de crovalimabın etkinliği ve güveni-
lirliğini araştırmaya yönelik randomize, plasebo kontrollü, CK0801
çift kör bir faz-3 klinik çalışma (NCT05494619) tasarlan-
CK0801, kord kanından elde edilen CD4+ CD25+ Treg
mış olup çalışmanın Ekim 2022’de başlaması planlanmak-
hücre ürünüdür. Treg hücrelerin immün homeostazisi sağ-
tadır.
lamadaki rolünden, doğal ve adaptif immüniteyi modüle
ederek otoimmün cevabı sınırlandırmasından faydalanıl-
ANX005
mak amaçlanarak CK0801’in GBS tedavisinde kullanımı-
ANX005, C1q’ya karşı geliştirmiş hümanize bir monoklo- nın güvenli olup olmadığını araştırmak ve uygun dozu
nal antikordur.20 ANX005’in kompleman kaskadını bloke belirlemek için açık etiketli, tek kollu bir faz-1 çalışma
ederek aksonal hasarı azalttığı akut motor aksonal nöropati planlanmıştır (NCT03773328). Çalışmaya GBS özürlülük
hayvan modelinde gösterilmiştir.24 Öncelikle, ANX005’in skoru > 4 olan ve İVİg ya da PE tedavisinden 1 hafta sonra
GBS’deki güvenilirliğini ve tolere edilebilirliğini değer- da özürlülük skorunda değişiklik olmayan ağır GBS has-
lendirmek için çok merkezli, açık etiketli bir faz-1b çalışma taları dahil edilecektir. Çalışmanın Kasım 2022’de başla-
yürütülmüştür (NCT04035135). Çalışmaya 14 hasta dahil ması beklenmektedir.
edilmiş ve hastaların hepsine standart doz İVİg tedavisine
İnterferon beta-1a, beyin kökenli nörotrofik faktör
ek olarak ANX005 intravenöz olarak uygulanmıştır. Taki-
(BDNF) ve BOS filtrasyonu da GBS tedavisinde denen-
ben Bangladeş’te randomize, çift kör, plasebo kontrollü
miş, çeşitli hayvan çalışmaları ve klinik çalışmalar yürü-
başka bir faz-1b çalışmaya başlanmıştır. Bu çalışmada has-
tülmüştür. Ancak anlamlı klinik yarar gözlenmemesi ya da
talara İVİg ya da PE tedavileri uygulanmamıştır. Yirmi üç
yan etkileri nedeniyle çalışmalar tekrarlanmamıştır.28-32
hastaya ANX005, sekiz hastaya da plasebo verilmiştir. Ça-
lışmanın ön sonuçları Periferik Sinir Derneği (Peripheral GBS hayvan modellerinde çalışılan, immün sistemi
Nerve Society)’nin 2020 yılındaki sanal kongresinde su- çeşitli aşamalarda bloke ederek inflamasyonu, antikor ara-
nulmuştur. Sonuçlar ümit verici olup, ANX005 tedavisi cılı sinir hasarını ve demiyelinizasyonu azaltmada etkili ol-
sonrası nöronal hasarın bir belirteci olan nörofilaman hafif duğu gösterilen başka monoklonal antikorlar da mevcuttur.
zincirinin azaldığı, MRC motor skorlarında ilk bir haftada Ancak bu ajanlarla ilgili henüz insan çalışmaları başlama-
dahi iyileşme olduğu, ANX005 verilen hastalarda meka- mıştır.20 Bir anti-GD3 anti-idiyotip monoklonal antikoru
nik ventilasyon süresi ve yoğun bakımda kalış süresinin olan BEC2, anti-CD2 monoklonal antikoru OX34, anti-lö-
daha kısa olduğunun gözlendiği bildirilmiştir.25 Yine Ban- kosit fonksiyonu ilişkili antijen-1 (LFA-1) monoklonal an-
gladeş’te randomize, çift kör, plasebo kontrollü bir faz 2- tikoru WT-1, anti-L-selectin monoklonal antikoru HRL-3
3 çalışma da başlatılmış olup çalışmaya hasta alımı devam ve anti-IL-18 monoklonal antikoru hayvan modellerinde
etmektedir (NCT04701164). olumlu etkileri gösterilmiş olan monoklonal antikorlar-
dır.33-37 Yine bir fare modelinde, neonatal Fc reseptörüne
İmLİFİDAz yüksek afinite ile bağlanan rekombinan antikorların, dola-
şımdaki anti-gangliozid antikorlarının degredasyonunu hız-
İmlifidaz (IdeS) Streptococcus pyogenes kökenli IgG’yi
landırarak GBS’de antikor aracılı nöronal hasarı önlediği
parçalayan bir proteazdır. Akut motor aksonal nöropati tav-
gösterilmiştir.38 GBS hayvan modellerinde nöroprotektif
şan modelinde, imflidazın aksonal dejenerasyonu azalttığı
ve prorejeneratif olduğu öne sürülen bir diğer potansiyel
ve iyileşmeyi hızlandırdığı ortaya konmuştur.26,27 Bu çalış-
tedavi ajanı da eritropoietin hormonudur.39,40
malardan hareketle, imlifidazın GBS’deki etkinliği ve gü-
venilirliğini değerlendirmek için Fransa’da bir faz-2 klinik
çalışmaya (NCT03943589) başlanmıştır. Çalışma açık eti- SONUÇ
ketli, tek kollu, çok merkezli olarak tasarlanmıştır. GBS GBS görece nadir görülen ve çoğunlukla benign seyreden
özürlülük skoru >3 olan yaklaşık 30 hastanın, motor güç- bir otoimmün hastalık olmakla birlikte, ne yazık ki uygu-
süzlüğün başlamasını takiben ilk 10 gün içinde çalışmaya lanan standart immün tedavilere rağmen hızlı ilerleme gös-
dahil edilmesi planlanmıştır. Hastalara 1. günde 0,25 teren, arzu edilen tedavi yanıtının elde edilemediği, ağır
mg/kg intravenöz imlifidaz tedavisini takiben 3-7. günlerde sekel kalan ya da ölümle sonuçlanan hastalar da vardır.

43
Berin İnan ve ark. Tedaviye Dirençli Olguların Yönetimi (Örnek Olgular), Yeni Tedavi Olasılıkları

Özellikle bu hasta grubu için yeni immün tedavilerin ge- konusunda olumlu gelişmeler yaşanmakta, klinik çalışma-
liştirilmesi önem arz etmektedir. Yaşanan tıbbi ve tekno- larda etkinliğinin araştırılması beklenen pek çok monoklo-
lojik gelişmelere paralel olarak her geçen gün tedavi nal antikor bulunmaktadır.

KAYNAKLAR
1. Hughes RA, Swan AV, Raphaël JC, Annane D, van Koningsveld R, van 14. Willison HJ, Jacobs BC, van Doorn PA. Guillain-Barré syndrome. Lancet.
Doorn PA. ımmunotherapy for Guillain-Barré syndrome: a systematic re- 2016;388(10045):717-27. doi: 10.1016/S0140-6736(16)00339-1.
view. Brain. 2007;130(Pt 9):2245-57. doi: 10.1093/brain/awm004. 15. Dionne A, Nicolle mW, Hahn AF. Clinical and electrophysiological pa-
2. Verboon C, van Doorn PA, Jacobs BC. Treatment dilemmas in Guillain- rameters distinguishing acute-onset chronic inflammatory demyelinating
Barré syndrome. J Neurol Neurosurg Psychiatry. 2017;88(4):346-52. doi: polyneuropathy from acute inflammatory demyelinating polyneuropathy.
10.1136/jnnp-2016-314862. muscle Nerve. 2010;41(2):202-7. doi: 10.1002/mus.21480.
3. Randomised trial of plasma exchange, intravenous immunoglobulin, and 16. mcCombe PA, Pollard JD, mcLeod JG. Chronic inflammatory de-
combined treatments in Guillain-Barré syndrome. Plasma myelinating polyradiculoneuropathy. A clinical and electrophysiologi-
Exchange/Sandoglobulin Guillain-Barré Syndrome Trial Group. Lancet. cal study of 92 cases. Brain. 1987;110 ( Pt 6):1617-30. doi:
1997;349(9047):225-30. 10.1093/brain/110.6.1617.
4. Oczko-Walker m, manousakis G, Wang S, malter JS, Waclawik AJ. 17. Odaka m, Yuki N, Hirata K. Patients with chronic inflammatory demyeli-
Plasma exchange after initial intravenous immunoglobulin treatment in nating polyneuropathy initially diagnosed as Guillain-Barré syndrome. J
Guillain-Barré syndrome: critical reassessment of effectiveness and cost- Neurol. 2003;250(8):913-6. doi: 10.1007/s00415-003-1096-y.
efficiency. J Clin Neuromuscul Dis. 2010;12(2):55-61. doi: 18. Alessandro L, Pastor Rueda Jm, Wilken m, Querol L, marrodán m,
10.1097/CND.0b013e3181f3dbbf. Acosta JN, et al. Differences between acute-onset chronic inflammatory
5. Verboon C, van den Berg B, Cornblath DR, Venema E, Gorson KC, Lunn demyelinating polyneuropathy and acute inflammatory demyelinating
mP, et al; ıGOS Consortium. Original research: Second ıVıg course in polyneuropathy in adult patients. J Peripher Nerv Syst. 2018;23(3):154-
Guillain-Barré syndrome with poor prognosis: the non-randomised ıSıD 8. doi: 10.1111/jns.12266.
study. J Neurol Neurosurg Psychiatry. 2020;91(2):113-21. doi: 19. Halstead SK, zitman Fm, Humphreys PD, Greenshields K, Verschuuren
10.1136/jnnp-2019-321496. JJ, Jacobs BC, et al. Eculizumab prevents anti-ganglioside antibody-me-
6. Walgaard C, Jacobs BC, Lingsma HF, Steyerberg EW, van den Berg B, diated neuropathy in a murine model. Brain. 2008;131(Pt 5):1197-208.
Doets AY, et al; Dutch GBS Study Group. Second intravenous im- doi: 10.1093/brain/awm316.
munoglobulin dose in patients with Guillain-Barré syndrome with poor 20. Rajabally YA. ımmunoglobulin and monoclonal antibody therapies in
prognosis (SıD-GBS): a double-blind, randomised, placebo-controlled Guillain-Barré syndrome. Neurotherapeutics. 2022;19(3):885-96. doi:
trial. Lancet Neurol. 2021;20(4):275-83. doi: 10.1016/S1474- 10.1007/s13311-022-01253-4.
4422(20)30494-4.
21. Davidson Aı, Halstead SK, Goodfellow JA, Chavada G, mallik A, Overell
7. Leonhard SE, mandarakas mR, Gondim FAA, Bateman K, Ferreira mLB, J, et al. ınhibition of complement in Guillain-Barré syndrome: the ıCA-
Cornblath DR, et al. Diagnosis and management of Guillain-Barré syn- GBS study. J Peripher Nerv Syst. 2017;22(1):4-12. doi:
drome in ten steps. Nat Rev Neurol. 2019;15(11):671-83. doi: 10.1111/jns.12194.
10.1038/s41582-019-0250-9.
22. misawa S, Kuwabara S, Sato Y, Yamaguchi N, Nagashima K, Katayama
8. Verboon C, Doets AY, Galassi G, Davidson A, Waheed W, Péréon Y, K, et al; Japanese Eculizumab Trial for GBS (JET-GBS) Study Group.
et al; ıGOS Consortium. Current treatment practice of Guillain- Safety and efficacy of eculizumab in Guillain-Barré syndrome: a multi-
Barré syndrome. Neurology. 2019;93(1):e59-e76. doi: centre, double-blind, randomised phase 2 trial. Lancet Neurol.
10.1212/WNL.0000000000007719. 2018;17(6):519-29. doi: 10.1016/S1474-4422(18)30114-5.
9. Ruts L, van Koningsveld R, van Doorn PA. Distinguishing acute- 23. Fukuzawa T, Sampei z, Haraya K, Ruike Y, Shida-Kawazoe m, Shimizu
onset CıDP from Guillain-Barré syndrome with treatment related Y, et al. Long lasting neutralization of C5 by SKY59, a novel recycling an-
fluctuations. Neurology. 2005;65(1):138-40. doi: tibody, is a potential therapy for complement-mediated diseases. Sci
10.1212/01.wnl.0000167549.09664.b8. Rep. 2017;7(1):1080.
10. Kleyweg RP, van der meché FG. Treatment related fluctuations in Guil- 24. mcGonigal R, Cunningham mE, Yao D, Barrie JA, Sankaranarayanan
lain-Barré syndrome after high-dose immunoglobulins or plasma-ex- S, Fewou SN, et al. C1q-targeted inhibition of the classical complement
change. J Neurol Neurosurg Psychiatry. 1991;54(11):957-60. doi: pathway prevents injury in a novel mouse model of acute motor axonal
10.1136/jnnp.54.11.957. neuropathy. Acta Neuropathol Commun. 2016;4:23. doi:
11. Ruts L, Drenthen J, Jacobs BC, van Doorn PA; Dutch GBS Study Group. 10.1186/s40478-016-0291-x.
Distinguishing acute-onset CıDP from fluctuating Guillain-Barre syn- 25. Papri N, ıslam z, Jahan ı, Kroon HA, Humphriss E, Sankaranarayanan
drome: a prospective study. Neurology. 2010;74(21):1680-6. doi: S, et al. Anx005, a c1q inhibitor, for treatment of guillain-barré syndrome:
10.1212/WNL.0b013e3181e07d14. Phase 1b study results. Journal of the Peripheral Nervous System.
12. Shahrizaila N, Lehmann HC, Kuwabara S. Guillain-Barré syndrome. 2020;25 (4):508-9.
Lancet. 2021;397(10280):1214-28. doi: 10.1016/S0140-6736(21)00517- 26. Takahashi R, Yuki N. Streptococcal ıdeS: therapeutic potential for Guil-
1. lain-Barré syndrome. Sci Rep. 2015;5:10809. doi: 10.1038/srep10809.
13. Erdoğan Ç, Uluç K, Akalın mA. Türk nöroloji derneği nöromusküler 27. Wang Y, Shi Q, Lv H, Hu m, Wang W, Wang Q, et al. ıgG-degrading en-
hastalıklar çalışma grubu Guillain-Barre sendromunda tedavi rehberi. zyme of Streptococcus pyogenes (ıdeS) prevents disease progression
2018. https://www.noroloji.org.tr/TNDData/Uploads/files/GBS%20Te- and facilitates improvement in a rabbit model of Guillain-Barré syndrome.
davi%20Rehberi.pdf Exp Neurol. 2017;291:134-40. doi: 10.1016/j.expneurol.2017.02.010.

44
Berin İnan ve ark. Tedaviye Dirençli Olguların Yönetimi (Örnek Olgular), Yeni Tedavi Olasılıkları

28. zou LP, ma DH, Wei L, van der meide PH, mix E, zhu J. ıFN-beta sup- pression of the effector phase of experimental autoimmune neuritis by
presses experimental autoimmune neuritis in Lewis rats by inhibiting the anti-CD2 antibodies. Brain. 1996;119 (Pt 4):1079-90. doi:
migration of inflammatory cells into peripheral nervous tissue. J Neu- 10.1093/brain/119.4.1079.
rosci Res. 1999;56(2):123-30. doi: 10.1002/(sici)1097- 35. Archelos JJ, mäurer m, Jung S, miyasaka m, Tamatani T, Toyka KV, et
4547(19990415)56:2<123::aid-jnr2>3.0.co;2-g. al. ınhibition of experimental autoimmune neuritis by an antibody to the
29. Doets AY, Hughes RA, Brassington R, Hadden RD, Pritchard J. Phar- lymphocyte function-associated antigen-1. Lab ınvest. 1994;70(5):667-
macological treatment other than corticosteroids, intravenous im- 75.
munoglobulin and plasma exchange for Guillain-Barré syndrome. 36. Archelos JJ, Fortwängler T, Hartung HP. Attenuation of experimental
Cochrane Database Syst Rev. 2020;1(1):CD008630. doi: autoimmune neuritis in the Lewis rat by treatment with an antibody to
10.1002/14651858.CD008630.pub5. L-selectin. Neurosci Lett. 1997;235(1-2):9-12. doi: 10.1016/s0304-
30. Pritchard J, Gray ıA, ıdrissova zR, Lecky BR, Sutton ıJ, Swan AV, et al. 3940(97)00692-7.
A randomized controlled trial of recombinant interferon-beta 1a in Guil- 37. Yu S, Chen z, mix E, zhu SW, Winblad B, Ljunggren HG, et al. Neu-
lain-Barré syndrome. Neurology. 2003;61(9):1282-4. doi: tralizing antibodies to ıL-18 ameliorate experimental autoimmune neu-
10.1212/01.wnl.0000092019.53628.88. ritis by counter-regulation of autoreactive Th1 responses to peripheral
31. Bensa S, Hadden RD, Hahn A, Hughes RA, Willison HJ. Randomized myelin antigen. J Neuropathol Exp Neurol. 2002;61(7):614-22. doi:
controlled trial of brain-derived neurotrophic factor in Guillain-Barré syn- 10.1093/jnen/61.7.614.
drome: a pilot study. Eur J Neurol. 2000;7(4):423-6. doi: 10.1046/j.1468- 38. zhang G, Lin J, Ghauri S, Sheikh KA. modulation of ıgG-FcRn interac-
1331.2000.00096.x. tions to overcome antibody-mediated inhibition of nerve regeneration.
32. Wollinsky KH, Hülser PJ, Brinkmeier H, Aulkemeyer P, Bössenecker W, Acta Neuropathol. 2017;134(2):321-4. doi: 10.1007/s00401-017-1730-
Huber-Hartmann KH, et al. CSF filtration is an effective treatment of Guil- x.
lain-Barré syndrome: a randomized clinical trial. Neurology. 39. mausberg AK, meyer zu Hörste G, Dehmel T, Stettner m, Lehmann HC,
2001;57(5):774-80. doi: 10.1212/wnl.57.5.774. Sheikh KA, et al. Erythropoietin ameliorates rat experimental autoim-
33. Usuki S, Taguchi K, Thompson SA, Chapman PB, Yu RK. Novel anti-id- mune neuritis by inducing transforming growth factor-β in macrophages.
iotype antibody therapy for lipooligosaccharide-induced experimental au- PLoS One. 2011;6(10):e26280. doi: 10.1371/journal.pone.0026280.
toimmune neuritis: use relevant to Guillain-Barré syndrome. J Neurosci 40. zhang G, Lehmann HC, Bogdanova N, Gao T, zhang J, Sheikh KA. Ery-
Res. 2010;88(8):1651-63. doi: 10.1002/jnr.22330. thropoietin enhances nerve repair in anti-ganglioside antibody-mediated
34. Jung S, Toyka K, Hartung HP. T cell directed immunotherapy of inflam- models of immune neuropathy. PLoS One. 2011;6(10):e27067. doi:
matory demyelination in the peripheral nervous system. Potent sup- 10.1371/journal.pone.0027067.

45
Kronik İnflamatuvar Demiyelinizan Poliradikülonöropati
Chronic Inflammatory Demyelizing Polyradiculoneuropathy

Epidemiyoloji, Patogenez
Epidemiology, Pathogenesis

Nilda TURGUTa ÖZET Kronik inflamatuvar demiyelinizan poliradikülonöropati (KİDP), klasik olarak ekstremitelerin
proksimal ve distal kısımlarının simetrik tutulumu ile karakterize poliradikülonöropati olarak tanımla-
nır. KİDP’nin toplum üzerindeki etkisini belirlemek için prevalans ve insidans oranlarının bilinmesi ge-
a
Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi
rekmektedir. Metaanaliz verilerine göre insidans 100.000'de 0.33, prevalans 100.000'de 2.81 olarak
Tıp Fakültesi,
saptanmıştır. Epidemiyolojik veriler KİDP'nin sosyal yükünü tahmin etmek için başlangıç noktası sağ-
Nöroloji ABD,
lar ve KİDP için tanı kriterleri üzerinde fikir birliğine varılmasına olanak sağlar. KİDP’nin patogenezinde
Tekirdağ, Türkiye makrofaj kaynaklı demiyelinizasyonun çok önemli olduğu düşünülse de son çalışmalar nörofascin 155
ve contactin 1 gibi paranodal bağlantı proteinlerine karşı otoantikorlar tarafından başlatılan mekaniz-
Yazışma Adresi/Correspondence: maların varlığını göstermiştir. Bu bulgular, nodopati- paranodopati kavramının ortaya çıkmasına yol aç-
Nilda TURGUT mıştır. Bu antikorlara sahip hastalar, tipik KİDP veya DADS ile uyumlu klinik özellikler gösterme
Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi eğilimindedirler. Buna karşılık, klasik makrofaj kaynaklı demiyelinizasyon tipik KİDP, DADS, MAD-
Tıp Fakültesi, SAM ve saf duyusal alt tipler dahil olmak üzere her bir ana alt tipte gösterilmiştir.
Nöroloji ABD,
Tekirdağ, Türkiye Anahtar Kelimeler: Poliradikülonöropati; etiyoloji; patogenez
nildaturgut@hotmail.com

ABSTRACT Chronic inflammatory demyelinating polyradiculoneuropathy (CIDP) is classically de-


fined as a polyneuropathy characterized by symmetrical involvement of the proximal and distal parts of
the extremities. In order to determine the impact of CIDP on society, the prevalence and incidence rates
should be known. There are many studies to determine the prevalence and incidence of CIDP worldwide.
According to the meta-analysis data, the incidence was 0.33 per 100,000 and the prevalence was 2.81
per 100,000. Epidemiological data provide a starting point for estimating the social burden of CIDP and
allow consensus on diagnostic criteria for CIDP. Although macrophage-induced demyelination is thought
to be very important in the pathogenesis of CIDP, recent studies have demonstrated the existence of
mechanisms initiated by autoantibodies against paranodal junctional proteins such as neurofascin 155 and
contactin 1. These findings led to the emergence of the concept of nodopathy-paranodopathy. Patients
with these antibodies tend to show clinical features consistent with typical CIDP or DADS. In contrast,
classical macrophage-induced demyelination was demonstrated in each major subtype, including typi-
cal CIDP, DADS, MADSAM, and pure sensory subtypes.

Keywords: Polyradiculoneuropathy; etiology; pathogenesis

EPİDEMİYOLOJİ
ronik inflamatuvar demiyelinizan poliradikülonöropati (KİDP), 1975’te Guil-

K lain Barré sendromundan (GBS) farklı olarak ayrı bir hastalık antitesi olarak ta-
nımlanmıştır.1 GBS’nin aksine, KİDP; kronik, demiyelinizan, başlıca distal
poliradikülonöropati olup iki aydan uzun süren klinik progresyon gösterir.2 KİDP tanısı,
EMG’de demiyelinizan bir paternle ilişkili açık klinik özelliklerin varlığına dayanmakta
KAYNAK GÖSTERMEK İÇİN:
Turgut N. Epidemiyoloji, patogenez. Tireli H, olup, tanı sinir biyopsisi ile doğrulanabilmektedir.3 KİDP’nin patogenezi iyi bilinme-
Tutkavul K, editörler. İnflamatuvar Polinöropa-
mektedir, ancak makrofajlar, T lenfositler, sitokinler, oksijen reaktif ürünler ve prote-
tiler. 1. Baskı. Ankara: Türkiye Klinikleri; 2022.
p.46-50. azların katılımıyla immün aracılı inflamatuvar mekanizmalar öne sürülmüştür.4

46
Nilda Turgut Epidemiyoloji, Patogenez

KİDP, periferik sinirler ve sinir köklerinin ekstremi- valans gününde, vakaların çoğunda hafif bir özürlülük sap-
telerde güçsüzlük ve duyu kayıplarına neden olan bozuk- tanmış olup, bu da çoğu vakanın tedaviye olumlu yanıt ver-
luğudur. KİDP’nin klinik sunumu çeşitli olup birçok tanı diğini veya hafif bir hastalık seyri olduğunu göstermiştir.11
kriteri geliştirilmiştir. EFNS/ PNS 2010 yılı kriterleri kli- Başlangıç yaşının ileri olması, tanı anında tedaviye yanıtın
nik ve elektrodiagnostik özelliklerin bir kombinasyonuna azalması, yüksek sakatlık skoru ve hastalığın kronik seyri
dayanmaktadır ve şu anda KİDP tanısını doğrulamak için yüksek derecede sakatlık ile ilişkiliydi. Tanı anında immün
en yaygın olarak kabul edilen kriterlerdir.5 KİDP için ka- tedaviye verilen yanıt, yaşla birlikte majör prognostik fak-
nıtlanmış etkili tedaviler, immünoglobulinler, kortikoste- tördü.
roidler ve plazmaferezdir. Bu tedavilere verilen klinik yanıt Genel olarak meta-analiz verilerine bakıldığında
genellikle sadece kısmi ve geçicidir. KİDP’li hastaların 100.000’de 0.33 kişi-yıllık KİDP ham insidans oranı ve
çoğu, yıllarca hatta on yıllarca idame tedavisine ihtiyaç 100.000’de 2.81’lik bir ham prevalans oranı sağlar.
duyar.6 Bu nedenle KİDP, hastalar ve hastayla ilgili sağlık KİDP’nin rapor edilen insidansı ve prevalansı, çalışmalar
bakım maliyetleri üzerinde önemli bir etkisi olan, engelle- arasında önemli ölçüde heterojenlik göstermiştir. Bu hete-
yici bir bozukluktur.7 Ancak, nüfusa dayalı yük ve ilgili rojenlik kısmen farklı tanı kriterlerinin kullanılmasıyla açık-
sağlık maliyetleri bilinmemektedir. Bunu belirleyebilmek lanabilmektedir. Metaanaliz verilerinde de KİDP
için KİDP’nin insidans ve prevalansının bilinmesi gerek- hastalarının çoğu erkekti ve KİDP insidans ve prevalansının
mektedir. Ancak KİDP’nin epidemiyolojik özelliklerinin yaşla birlikte arttığı gözlendi. İlginç bir şekilde, GBS ve
değerlendirilmesinde metodolojik sorunlar bulunmaktadır: multifokal motor nöropati gibi diğer immün aracılı nöropa-
1. KİDP nispeten nadir bir hastalık olduğundan, ye- tiler de erkeklerde aşırı temsil edilmektedir.12 Bu immün
terli sayıda hasta elde etmek için büyük popülasyonları de- aracılı nöropatilerde erkek baskınlığını açıklamak güç olup,
ğerlendirmek gerekmektedir; diğer poliradikülonöropati türlerinin de erkek baskınlığı öne
sürülmüş olup bu durum erkeklerin poliradikülonöropati ge-
2. Tanısal altın standart yoktur ve mevcut tanı ölçüt-
liştirme riskinin daha fazla olduğunu düşündürmektedir.13
leri nispeten karmaşıktır;
Yaşlı insanların KİDP geliştirmek için daha fazla risk al-
3. Çeşitli komorbiditeler (diabetes mellitus, önemi be- tında olduğu metaanaliz çalışmalarında da gösterilmiştir.13
lirsiz monoklonal gammopati, aktif kronik hepatit, vb.) ta-
Farklı insidans ve prevalans oranlarının saptanma-
nımlandığı için bozukluğun klinik sınırları net değildir. Bu
sında kullanılan tanı kriterlerinin de önemi büyüktür. AAN
faktörler yayınlanmış çalışmalarda bulunan büyük farklı-
kriterlerini kullanan çalışmalarda, EFNS/PNS 2006 kulla-
lıkları açıklayabilir.
nan çalışmalara göre daha düşük insidans ve prevalans
İtalya’nın Piemonte ve Valle d’Aosta bölgesi ile il- oranları bulunmuştur. Bir çalışma, aynı popülasyonda
gili yapılan epidemiyolojik çalışmada yıllık ortalama insi- AAN ve EFNS/PNS 2006 kriterleri için prevalans ve insi-
dans oranı 0,36/100.000, Galler’de 0,15/100.000 olarak dans oranlarını belirlemiş ve EFNS/PNS 2006 prevalans
bulunmuştur. Yaşlılarda KİDP daha yüksek sıklıkta görül- kriterleri kullanıldığında önemli ölçüde daha yüksek oran-
mektedir. Kadınlarda 70-79 yaş grubunda prevalans oranı lar bulmuştur.14 Bu farklılıklar muhtemelen bu tanı kriter-
artarken, erkeklerde 80+ yaş grubuna kadar ilerleyici bir lerinin duyarlılık ve özgüllüğündeki varyasyonla ilgilidir.
artış gözlenmiştir.8 Tüm epidemiyolojik çalışmalarda ve Yine bildirilen insidans ve prevalans oranları, çalışmalar
klinik serilerde KİDP, GBS ve çoklu iletim bloklu motor arasındaki dahil etme ve hariç tutma kriterlerindeki farklı-
nöropati gibi diğer disimmün nöropatilerde gözlenene ben- lıklardan da etkilenir. Özellikle önemli olan, diyabetes mel-
zer şekilde erkeklerde daha sık bulunmuştur.8 İtalya seri- litus veya belirsiz önemi olan monoklonal gamopatisi olan
sinde ve Norveç çalışmasında kronik formlar en yaygın hastaların dahil edilip edilmediğidir. Ek olarak, tüm çalış-
iken, Avustralya ve İngiliz çalışmalarında remisyon-tek- malar KİDP’li hastaların tüm yaş aralığını içermemekte-
rarlayan formlar daha yaygın olarak bulunmuştur.9 Genel dir. On sekiz yaşından küçük hastaları hariç tutan bir
olarak ise sevk serilerinde relapsing-remitting vakalarının çalışmada, nispeten yüksek bir prevalans oranı (100.000
daha sık olduğu saptanmıştır. Epidemiyolojik serilerde, de 5.87) gözlemlenmiştir, bu muhtemelen yaşla birlikte
monofazik KİDP’nin vakaların yaklaşık %10’undan so- KİDP’deki artışla açıklanmaktadır.15 Sonuç olarak, farklı
rumlu olduğu gözlenmiştir.10 tanı kriterlerinin kullanılması, KİDP’nin gözlenen insidans
KİDP hastalarında otonomik disfonksiyon sıklığı da ve prevalans oranlarını etkiliyor gibi görünmektedir, ancak
araştırılmış olup, %12.9 olarak saptanmış ve ağır seyirli diğer dahil etme kriterlerinin kullanımındaki farklılıkların
KİDP’li hastalarda daha yüksek olduğu gözlenmiştir. Pre- da rol oynadığı görülmektedir.

47
Nilda Turgut Epidemiyoloji, Patogenez

Bir hastalığın prevalansı, hastalığın süresine bağlıdır. yelin lamel katmanlarının miyelin lamellerinin bozulması
Klinik uygulamada, aktif hastalığı olan hastalar ile rezidüel sonucu bulanıklaştığı gözlenmiştir. Miyelininin makrofaj-
sinir hasarı olan ancak aktif olmayan hastalığı olan hasta- lar tarafından eritildiği ve bu makrofajlar tarafından salgı-
lar arasında ayrım yapmak zor olabilir. Bununla birlikte, lanan proteazların hayvan çalışmalarında gösterildiği gibi
KİDP’de iyileşme kavramı sorgulanabilir, çünkü hastalar bu lezyonların oluşumunda rol oynayabileceği düşünül-
hastalık inaktif hale geldikten yıllar sonra bile nüks edebi- mektedir. Makrofajların yapısal olarak normal miyelin la-
lir.16 Prevalansı daha doğru bir şekilde tahmin etmek için mellerini yok edebildiği patoloji preparatlarında
hastalık aktivite durumunu kaydeden uzun vadeli takip ça- gösterilmiştir.5 Buna karşılık, aksolemma, makrofajların
lışmalarına ihtiyaç vardır. sitoplazmik membranlarına yakından yerleştirildiğinde bile
bozulmadan kalabilmektedir.
PATOFİZYOLOJİ Makrofajlar tarafından miyelinin fagositozunu tetik-
KİDP, klasik olarak immün aracılı süreçlerden kaynakla- leyen faktörler belirlenememiştir. KİDP’li hastalardan elde
nan demiyelinizasyon ile karakterize edilen kronik bir nö- edilen sural sinir biyopsi örneklerinin elektron mikroskobu
ropatidir.17 Makrofaj kaynaklı segmental demiyelinizasyon çalışmasında, makrofajların miyelinli lifler üzerindeki be-
periferik sinir sisteminin patolojik özelliği olarak tanım- lirli bölgelerde hareket ettiği görülmüştür.22 Makrofajların
lanmıştır. Amerikan Nöroloji Akademisi Ad Hoc Alt Ko- miyelinli lifleri çevreleyen bazal membran tüpünün iç boş-
mitesi tarafından önerilen araştırma kriterlerine dayalı luğuna invazyonu başlattığı bölgenin, bazı hastalarda Ran-
olarak kesin tanı için elektron mikroskobu ya da ince lif vier düğümü etrafındaki alan, bazılarında ise internod
çalışmasıyla demiyelinizasyonun varlığını göstermek zo- bölgesi olduğu görülmüştür. Bu bulgu, Ranvier düğümleri
runlu hale gelmiştir. EFNS/PNS tarafından önerilen daha ve paranodlar gibi düğüm bölgelerini internodlardan ayıran
yeni kriterler bu özelliği destekleyici bir kriter olarak gör- spesifik bileşenlerin, makrofaj kaynaklı demiyelinizasyonu
mektedir.18 KİDP’nin klinik spektrumu semptomatoloji tetikleyen mekanizmalarda çok önemli bir rol oynayabile-
ceğini göstermiştir. Bu nedenle, bazı keşfedilmemiş otoan-
açısından genişlemiş olsa da klinik alt tiplerine ait biyobe-
tikorların periferik sinir bileşenlerinde birikmesi,
lirteç tanımlanmamıştır. Buna karşılık, son çalışmalar, nö-
otoantikorlar tarafından tetiklenen immünoglobulin Fc bö-
rofasin 155 ve kontaktin 1 gibi paranodal bağlantı
lümlerinin veya tamamlayıcılarının tanınması yoluyla mak-
proteinlerine karşı IgG4 otoantikorlarının, KİDP tanısı alan
rofajlar tarafından miyelinin fagositozunu tetikleyebilir.
hastaların yaklaşık %5-10’unda mevcut olduğunu ortaya
Makrofaj kaynaklı demiyelinizasyon, majör bir insan peri-
koymuştur. Bu hastaları tanımlayan patolojik özellik, anor-
ferik sinir glikolipidinden LM1’e karşı antikorları olan bir
mal sinir iletimi ile sonuçlanan mekanizmalarda klasik
hastada rapor edilmiştir. Bu hastada, kompleman C9 neo-
makrofaj kaynaklı demiyelinizasyonun olmamasıdır.19 Bu
antijeninin miyelin üzerinde birikimi de gösterilmiştir. Bu-
nedenle, patofizyolojik bir bakış açısından, KİDP’nin iki
nunla birlikte, KİDP çalışmaları, bahsedilen anti-LM1
formu bulunmaktadır.
antikorları olan hasta dışında, otoantikorlar ile miyelinin
makrofajlar tarafından fagositozu arasında doğrudan bir
MAKROFAJ KAYNAKLI DEMİYELİNİZAsYON: ilişki ortaya koymamıştır.19 Bir başka olası durum ise peri-
KLAsİK KAvRAM ferik sinir sisteminde antijen sunan hücreler gibi davrana-
bilen yerleşik makrofajlar tarafından demiyelinizasyonun
Makrofajlar tarafından miyelinin fagositozundan kaynak-
tetiklenebilmesidir. Bazı miyelin epitoplarının bu makro-
lanan demiyelinizasyonun KİDP patogenezinde önemli bir
fajlar tarafından anormal tanınması, KİDP’nin patogene-
rol oynadığı öne sürülmüştür.20 Yakın zamanda yapılan bir
zinde ilk tetikleyici olabilir.23
çalışma, makrofaj kaynaklı demiyelinizasyonun sadece
tipik KİDP’de değil, aynı zamanda MADSAM, DADS ve
saf duyusal alt tipleri dahil olmak üzere KİDP alt tiplerinde IgG4 OTOANTİKORLARININ NEDEN OLDUğU
de bulunduğunu ortaya koymuştur.21 Bu hastalardan alınan NODO-PARANODOPATİ
sural sinir biyopsi örneklerinde makrofajların fagositozu Son çalışmalar, tipik KİDP ve DADS tanısı alan bazı has-
sonucu miyelin içermeyen segmentler gözlendi. Ek olarak talarda Ranvier düğümlerinde ve paranodlarda bulunan bi-
biyopsi örneklerinde miyelinli lifleri çevreleyen makrofaj- leşenlere karşı otoantikorların mevcut olabileceğini öne
lar gözlendi. Elektron mikroskopi çalışmaları, bu makro- sürmüştür.24 Özellikle miyelin terminal halkaları ve akso-
fajların bazal membranın tüpleri içinde yer aldığını ortaya lemma arasındaki paranodal bağlantılardaki bileşenlere
koydu. Bu makrofajların sitoplazmalarına bitişik olan mi- karşı anti-nörofasin 155 ve anti-kontaktin 1 antikorları gibi

48
Nilda Turgut Epidemiyoloji, Patogenez

IgG4 antikorları araştırmacıların dikkatini çekmiştir.25 Bu ğudur. Antinörofasin 155 ve anti-kontaktin 1 antikorları-
antikorlara sahip hastaların duyusal ataksilerinin olduğu ve nın immünoglobulin alt sınıfı IgG4 olduğundan, bu anti-
intravenöz immünoglobulin (IVIg) tedavisine yanıt ver- korların birikmesi inflamatuvar süreçleri tetiklemez.
meme gibi karakteristik klinik özellikler gösterdiği izlen- Anti-nörofasin 155 ve antikontaktin 1 antikorları olan has-
miştir. Ayrıca paranodal kontaktin ile ilişkili protein 1 ve talardan elde edilen sural sinir biyopsi örneklerinin immü-
nodal nörofasin 140/186’ya karşı olanlar gibi diğer IgG4 nofloresan çalışmaları, IgG4 birikiminin tespit edildiği
antikorlarının KİDP’li hastalarda potansiyel hedef antijen- paranodlarda kompleman birikiminin gözlemlenmediğini
ler olabileceğini öne sürülmüştür.26 ortaya koydu. Bununla birlikte, uzunlamasına kesitler üze-
Anti-nörofasin 155 ve anti-kontaktin 1 antikorları rinde elektron mikroskobu çalışmaları, paranodal miyelin
olan hastalardan alınan sural sinir biyopsi örneklerinin terminal halkalarının aksolemmadan ayrıldığını ortaya çı-
enine kesitlerinde gözlenen tipik patolojik özellikler, en- kardı, buna paranodal diseksiyon adı verildi.22 Bu nedenle,
donöral ödem, aksonal dejenerasyon nedeniyle miyelinli IgG4 birikimi ve paranodal kavşaklarda gözlemlenen mü-
lif yoğunluğunda azalma, demiyelinizasyondan sorumlu teakip morfolojik değişiklikler, anti-nörofasin 155 ve anti-
makrofajlar dahil inflamatuvar hücresel infiltrasyonun var- kontaktin 1 antikorları olan hastalarda klasik makrofaj
lığı ve soğan zarı oluşumunun olmamasıdır. Bu gözlemle- kaynaklı demiyelinizasyonla ilişkili olmayan sinir iletim
rin öne sürdüğü önemli bir nokta, bu antikorların neden anormalliklerine neden olabilir. Bu bulgulara dayanarak,
olduğu nöropatinin altında yatan mekanizmaların, şimdiye son zamanlarda nodal ve paranodal bileşenlere karşı IgG4
kadar KİDP’nin patogenezi olarak kabul edilen klasik mak- antikorları olan hastalar için nodopati veya paranodopati
rofaj kaynaklı demiyelinizasyon kavramından farklı oldu- kavramı önerilmiştir.27

KAYNAKLAR
1. Dyck PJ, Lais AC, Ohta M, Bastron JA, Okazaki H, Groover Rv. Chronic 10. McCombe PA, Pollard JD, McLeod JG. Chronic inflammatory demyeli-
inflammatory polyradiculoneuropathy. Mayo Clin Proc. 1975;50(11):621- nating polyradiculoneuropathy. A clinical and electrophysiological study
37. of 92 cases. Brain. 1987;110 (Pt 6):1617-30. doi:
2. Köller H, Kieseier BC, Jander s, Hartung HP. Chronic inflammatory de- 10.1093/brain/110.6.1617.
myelinating polyneuropathy. N Engl J Med. 2005;352(13):1343-56. doi: 11. Kuwabara s, Misawa s, Mori M, Tamura N, Kubota M, Hattori T. Long
10.1056/NEJMra041347. term prognosis of chronic inflammatory demyelinating polyneuropathy: a
3. Research criteria for diagnosis of chronic inflammatory demyelinating five year follow up of 38 cases. J Neurol Neurosurg Psychiatry.
polyneuropathy (CIDP). Report from an Ad Hoc subcommittee of the 2006;77(1):66-70. doi: 10.1136/jnnp.2005.065441.
American Academy of Neurology AIDs Task Force. Neurology. 12. Mahdi-Rogers M, Hughes RA. Epidemiology of chronic inflammatory
1991;41(5):617-8. neuropathies in southeast England. Eur J Neurol. 2014;21(1):28-33. doi:
4. Dyck PJ, Prineas J, Pollard J. Chronic inflammatory demyelinating 10.1111/ene.12190.
polyradiculopathy. In: Dyck PJ, Thomas PK, eds. Peripheral Neuropathy. 13. visser NA, Notermans NC, Linssen Rs, van den Berg LH, vrancken AF.
3rd ed. Philadelphia: WB saunders; 1993. p.1498-517. Incidence of polyneuropathy in Utrecht, the Netherlands. Neurology.
5. Prineas JW, McLeod JG. Chronic relapsing polyneuritis. J Neurol sci. 2015;84(3):259-64. doi: 10.1212/WNL.0000000000001160.
1976;27(4):427-58. doi: 10.1016/0022-510x(76)90213-6. 14. Rajabally YA, simpson Bs, Beri s, Bankart J, Gosalakkal JA. Epidemi-
6. Misawa s, Kuwabara s, Mori M, Kawaguchi N, Yoshiyama Y, Hattori T. ologic variability of chronic inflammatory demyelinating polyneuropathy
serum levels of tumor necrosis factor-alpha in chronic inflammatory de- with different diagnostic criteria: study of a UK population. Muscle Nerve.
myelinating polyneuropathy. Neurology. 2001;56(5):666-9. doi: 2009;39(4):432-8. doi: 10.1002/mus.21206.
10.1212/wnl.56.5.666. 15. Lefter s, Hardiman O, Ryan AM. A population-based epidemiologic
7. Kawasaki T, Oka N, Akiguchi I, Miyamoto K, Kaji R, shibasaki H. Up- study of adult neuromuscular disease in the Republic of Ireland. Neu-
regulation of cyclooxygenase-2 in inflammatory demyelinating neuropa- rology. 2017;88(3):304-13. doi: 10.1212/WNL.0000000000003504.
thy. Acta Neuropathol. 2001;101(2):154-8. doi: 10.1007/s004010000279. 16. Gorson KC, van schaik IN, Merkies Is, Lewis RA, Barohn RJ, Koski CL,
8. McLeod JG, Pollard JD, Macaskill P, Mohamed A, spring P, Khurana v. et al. Chronic inflammatory demyelinating polyneuropathy disease ac-
Prevalence of chronic inflammatory demyelinating polyneuropathy in tivity status: recommendations for clinical research standards and use in
New south Wales, Australia. Ann Neurol. 1999;46(6):910-3. clinical practice. J Peripher Nerv syst. 2010;15(4):326-33. doi:
10.1111/j.1529-8027.2010.00284.x.
9. Lunn MP, Manji H, Choudhary PP, Hughes RA, Thomas PK. Chronic in-
flammatory demyelinating polyradiculoneuropathy: a prevalence study 17. Dalakas MC; Medscape. Advances in the diagnosis, pathogenesis and
in south east England. J Neurol Neurosurg Psychiatry. 1999;66(5):677- treatment of CIDP. Nat Rev Neurol. 2011;7(9):507-17. doi:
80. doi: 10.1136/jnnp.66.5.677. 10.1038/nrneurol.2011.121.

49
Nilda Turgut Epidemiyoloji, Patogenez

18. van den Bergh PY, Hadden RD, Bouche P, Cornblath DR, Hahn A, Illa I, et al. Ultrastructural mechanisms of macrophage-induced demyeli-
et al; European Federation of Neurological societies; Peripheral Nerve nation in CIDP. Neurology. 2018;91(23):1051-60. doi:
society. European Federation of Neurological societies/Peripheral Nerve 10.1212/WNL.0000000000006625.
society guideline on management of chronic inflammatory demyelinat- 23. Kiefer R, Kieseier BC, stoll G, Hartung HP. The role of macrophages in
ing polyradiculoneuropathy: report of a joint task force of the European immune-mediated damage to the peripheral nervous system. Prog Neu-
Federation of Neurological societies and the Peripheral Nerve society- robiol. 2001;64(2):109-27. doi: 10.1016/s0301-0082(00)00060-5.
first revision. Eur J Neurol. 2010;17(3):356-63. doi: 10.1111/j.1468-
1331.2009.02930.x. Erratum in: Eur J Neurol. 2011;18(5):796. 24. Mathey EK, Park sB, Hughes RA, Pollard JD, Armati PJ, Barnett MH, et
al. Chronic inflammatory demyelinating polyradiculoneuropathy: from
19. Koike H, Kadoya M, Kaida KI, Ikeda s, Kawagashira Y, Iijima M, et al.
pathology to phenotype. J Neurol Neurosurg Psychiatry. 2015;86(9):973-
Paranodal dissection in chronic inflammatory demyelinating polyneu-
85. doi: 10.1136/jnnp-2014-309697.
ropathy with anti-neurofascin-155 and anti-contactin-1 antibodies. J
Neurol Neurosurg Psychiatry. 2017;88(6):465-73. doi: 10.1136/jnnp- 25. Querol L, Nogales-Gadea G, Rojas-Garcia R, Diaz-Manera J, Pardo J,
2016-314895. Ortega-Moreno A, et al. Neurofascin IgG4 antibodies in CIDP associate
with disabling tremor and poor response to IvIg. Neurology.
20. vital C, vital A, Lagueny A, Ferrer X, Fontan D, Barat M, et al. Chronic
inflammatory demyelinating polyneuropathy: immunopathological and 2014;82(10):879-86. doi: 10.1212/WNL.0000000000000205.
ultrastructural study of peripheral nerve biopsy in 42 cases. Ultrastruct 26. Delmont E, Manso C, Querol L, Cortese A, Berardinelli A, Lozza A, et al.
Pathol. 2000;24(6):363-9. doi: 10.1080/019131200750060023. Autoantibodies to nodal isoforms of neurofascin in chronic inflammatory
21. Ikeda s, Koike H, Nishi R, Kawagashira Y, Iijima M, Katsuno M, sobue demyelinating polyneuropathy. Brain. 2017;140(7):1851-8. doi:
G. Clinicopathological characteristics of subtypes of chronic inflammatory 10.1093/brain/awx124.
demyelinating polyradiculoneuropathy. J Neurol Neurosurg Psychiatry. 27. vallat JM, Magy L, Corcia P, Boulesteix JM, Uncini A, Mathis s. Ultra-
2019;90(9):988-96. doi: 10.1136/jnnp-2019-320741. structural lesions of nodo-paranodopathies in peripheral neuropathies. J
22. Koike H, Nishi R, Ikeda s, Kawagashira Y, Iijima M, Katsuno M, Neuropathol Exp Neurol. 2020;79(3):247-55. doi: 10.1093/jnen/nlz134.

50
Kronik İnflamatuvar Demiyelinizan Poliradikülonöropati
Chronic Inflammatory Demyelizing Polyradiculoneuropathy

Tipik Olgularda Klinik Bulgular


Clinical Findings in Typical Cases

Mehmet GENCERa, ÖZET Kronik inflamatuvar demiyelinizan poliradikülonöropati (KİDP) progresif veya relapsing-re-
mitting bir seyir gösteren, demiyelinizan patolojiye sahip, otoimmün mekanizmanın sorumlu olduğu
Feza DEYMEERa
edinsel bir periferik nöropatidir. Olguların yaklaşık %50’si tipik KİDP olarak bilinen klasik simetrik po-
liradikülonöropati şeklindedir. Tipik KİDP; hem üst hem alt ekstremitelerin proksimal ve distal kasla-
a
Memorial Şişli Hastanesi, rında güçsüzlüğün görüldüğü, en az iki ekstremitede duyusal tutulumun olduğu, tüm ekstremitelerde
Nöroloji Kliniği, derin tendon reflekslerinin azalmış ya da kayıp olduğu, simetrik tutulumun olduğu, en az 8 hafta içinde
İstanbul, Türkiye progresif gidiş ya da ataklar şeklinde yerleşen bir poliradikülonöropatidir. Tipik KİDP olgularının yak-
laşık %15-20’sinde akut-subakut bir başlangıç görülebilir. Akut başlangıçlı KİDP’in (A-KİDP) erken dö-
Yazışma Adresi/Correspondence: nemde GBS’den ayırımı güçlük arzeder. Monofazik bir klinik şeklinde akut olarak başlayan GBS’nin
Mehmet GENCER aksine A-KİDP’de klinik zamanla kötüleşen progresif seyirli bir tablodur. A-KİDP’de kranial ve oto-
Memorial Şişli Hastanesi, nomik tutulum nadirdir, seyir daha hafiftir. KİDP olgularının yaklaşık yarısında tanısal zorluklar ya-
Nöroloji Kliniği, şanmakta olup, özellikle aile öyküsü olan, erken başlangıçlı ve tedaviye yanıtın iyi olmadığı olgularda
İstanbul, Türkiye herediter nöropatiler de araştırılmalıdır.
mgencer15@yahoo.com
Anahtar Kelimeler: Kronik inflamatuvar demiyelinizan poliradikülonöropati; KİDP; poliradikülonöropati

ABSTRACT Chronic inflammatory demyelinating polyradiculoneuropathy (CIDP) is an acquired, pro-


gressive or relapsing-remitting peripheral neuropathy with demyelinating pathology and autoimmune
etiology. About 50% of cases have the classical symmetrical polyradiculoneuropathy known as typical
CIDP. Typical CIDP is a polyradiculoneuropathy characterized by weakness in the proximal and distal
muscles of both upper and lower extremities, sensory involvement in at least two extremities, decreased
or absent deep tendon reflexes in all extremities, symmetrical involvement, progressive or relapsing-re-
mitting course in at least 8 weeks. An acute-subacute onset may occur in approximately 15-20% of typ-
ical CIDP cases. It is difficult to distinguish acute-onset CIDP (A-CIDP) from GBS in the early period.
Unlike GBS, that starts acutely in a monophasic clinical form, A-CIDP has a progressive course that
worsens over time. Cranial and autonomic involvement is rare in A-CIDP and the progression is milder.
Diagnostic difficulties are experienced in approximately half of CIDP cases, and hereditary neuropathies
should also be investigated, especially in cases with a family history, early onset and poor response to
treatment.

Keywords: Chronic inflammatory demyelinating polyradiculoneuropthy; CIDP; polyradiculoneuropathy

ronik inflamatuvar demiyelinizan poliradikülonöropati (KİDP), progresif veya

K relapsing-remitting bir seyir gösteren, demiyelinizan patolojiye sahip, otoim-


mün mekanizmanın sorumlu olduğu edinsel bir periferik nöropatidir.1,2 Tek tük
olgu bildirileri dışında, kendi iki olgusu dahil literatürden derlediği 32 olguyla bu sen-
dromu 1958 yılında ilk olarak kapsamlı bir şekilde bildiren Austin, motor ağırlıklı ol-
ması, haftalar-aylar içinde ilerleyerek dalgalı bir seyir göstermesi ve öncesinde
KAYNAK GÖSTERMEK İÇİN:
Gencer M, Deymeer F. Tipik olgularda klinik enfeksiyonlarla ilişkinin çok nadir olması gibi özelliklere dikkat çekti. Kas zaafı ile bir-
bulgular. Tireli H, Tutkavul K, editörler. İnfla- likte atrofinin olmaması ona nedenin segmental bir demiyelinizasyon olduğunu düşün-
matuvar Polinöropatiler. 1. Baskı. Ankara: Tür-
kiye Klinikleri; 2022. p.51-4. dürmüştü.1 Bundan sonraki yaklaşık 20-25 yılda, daha çok tipik özellikler taşıyan

51
Mehmet Gencer ve ark. Tipik Olgularda Klinik Bulgular

olguların klinik, elektrofizyolojik ve patolojik özellikleri lük yaşanır. Patolojik tutulum sinir kökleri ve pleksus
bir veya birkaç olgu şeklinde bildirildi, nadiren Guillain gibi proksimal segmentlerde belirgin olmasına karşın kli-
Barré sendromu (GBS) gibi akut olarak başlayabildiği göz- nik olarak kötüleşme distalde fazladır. Duyu kusuru kas
lendi. 1975 yılında Dyck ve ark., çoğu tipik sensorimotor güçsüzlüğüne göre daha geri planda olmakla birlikte,
olan, ancak motor ağırlıklı ya da duyusal ağırlıklı patern- kalın miyelinli liflerin tutulumuna bağlı olarak vibras-
leri de içeren 53 olguda, hastalığın doğal seyrini, klinik, yon duyusu gibi proprioseptif duyular en belirgin etkile-
elektrofizyolojik, beyin omurilik sıvısı (BOS) ve patolojik nen duyu modaliteleridir. Derin duyu kaybına bağlı
özelliklerini bildirerek bunun farklı bir antite olduğunu or- duyusal ataksi görülür. Olguların büyük kısmında el ve
taya koydu. Böylece, klasik KİDP tanımlanmış oldu ve ayaklarda uyuşma yakınması da mevcuttur. İnce lif nö-
Dyck tarafından ‘kronik inflamatuvar poliradikülonöro- ropati bulguları (otonom bulgular ve ağrı) geri plandadır
pati’ olarak isimlendirildi.1,2 ‘Demiyelinizan’ sözünü ise ve seyrektir.2
yine Dyck daha sonra ekledi. On yıl sonra, Barohn ve ark., Barohn ve ark.nın klinik özellikleri oldukça uniform
KİDP tanısının konulabilmesi için en az sekiz hafta prog- olan 60 hastalık serisi tipik KİDP hakkında iyi bir fikir ve-
resyonun gerektiğini öne sürdü ve bu öneri yaygın olarak rebilir. Bu çalışmada istisnasız tüm hastalarda distal güç-
kabul gördü.3 1980-1990’lı yıllarda tipik KİDP dışında süzlük yanı sıra proksimal güçsüzlük de vardı. Hastaların
kalan olgular bildirilmeye başlandı ve birçok KİDP var- %95’inde refleks kaybı bulunmaktaydı, %86 hastada duyu
yantı tanımlandı:Multifokal KİDP (multifokal edinsel de- kusuru mevcuttu. Motor ve duyusal tutulum ve seyir açı-
miyelinizan sensoriyel ve motor nöropati, multifocal sından benzer belirti ve bulgu gösteren tipik KİDP’li has-
acquired demyelinating sensory and motor neuropathy, taların laboratuvar olarak farklı özellikler göstermesi dikkat
MADSAM, Lewis-Sumner sendromu), duyusal KİDP, çekiciydi. Elektrofizyoloji, BOS’daki protein artış miktarı,
motor KİDP, fokal KİDP.4-6 IgM monoklonal proteinin ve özellikle de patoloji bulguları farklılıklar göstermekteydi.3
miyelin-ilişkili glikoproteinin (myelin-associated glycop- Daha sonraki konularda laboratuvar bulguları anlatılacak-
rotein, MAG) olmadığı ve immünsupresif tedaviye iyi tır.
yanıt veren ‘distal edinsel demiyelinizan simetrik nöropati
(distal acquired demyelinating symmetrical, DADS)’de KİDP’de kranial sinir tutulumu farklı çalışmalarda
KİDP varyantları arasında sayılabilir.2 %10-20 arasında bulunmuştur.10,11 Japonya’da yapılan,
89’u tipik KİDP olmak üzere 132 KİDP olgusunu içeren
KİDP prevalansı 100.000’de 2-9 arasında değişir.2 En bir çalışmada kranial sinir tutulumu tipik KİDP olgularında
sık görülen şekli tipik KİDP olarak bilinen klasik simetrik %11 bulunmuş ve kranial sinir tutulumunun bilateral tutu-
poliradikülonöropatidir ve olguların yaklaşık %50’sini lum şeklinde olduğu belirtilmiştir . Tipik KİDP olgularında
oluşturur.2,7-9 Tipik KİDP; hem üst hem alt ekstremitelerin kranial sinir tutulumu, kas güçsüzlüğünün ağır olduğu ol-
proksimal ve distal kaslarında güçsüzlüğün görüldüğü, en gularda izlenmiş ve tedavi sonrası %90’ında kranial sinir
az iki ekstremitede duyusal tutulumun olduğu, tüm ekstre- tutulumları tam düzelmiştir.12 Barohn ve ark.nın hasta se-
mitelerde derin tendon reflekslerinin azalmış ya da kayıp risinde %13 fasiyal güçsüzlük, %3 ekstraoküler kas tutu-
olduğu, simetrik tutulumun olduğu, en az 8 hafta içinde lumu saptanmıştır.3 Başka bir çalışmada 92 KİDP olgusu
progresif gidiş ya da ataklar şeklinde yerleşen bir poliradi- değerlendirilmiş, fasiyal tutulum %15, bulber palsi %6, of-
külonöropati tablosudur. Erkeklerde daha sık olduğu bildi- talmoparezi %4 oranında izlenmiştir.10
rilmiştir. Her yaşta ortaya çıkmakla birlikte 40-60 yaş
Tipik KİDP olgularının yaklaşık %15-20’sinde akut-
arasında daha çok görülür.6
subakut bir başlangıç görülebilir.7,13 Akut başlangıçlı
KİDP tanısında 2 aydan daha uzun bir progresyon KİDP’nin (A-KİDP) çocuklarda daha sık görüldüğü bil-
öyküsü olması gereklidir. Miyelin ana hedef dokudur ve dirilmiştir.14,15 A-KİDP’ın klinik ve elektrofizyolojik ola-
miyelinli lifler en çok etkilenen yapılardır ve buna bağlı rak erken dönemde GBS’den ayırımı güçlük arzeder.
olarak güçsüzlük, hissizlik, uyuşma ve duyusal ataksi ön Monofazik bir klinik şeklinde akut olarak başlayan
plandaki klinik bulgulardır. Tipik KİDP olgularında eks- GBS’nin aksine KİDP kliniği zamanla kötüleşen progresif
tremitelerin proksimal ve distal kaslarını simetrik şekilde seyirli bir tablodur. GBS’de semptomlar günler içinde
tutan bir kas güçsüzlüğü mevcuttur. Proksimal kaslar- veya 1-2 hafta içinde hızlıca artar, 1 ay içinde maksimum
daki güçsüzlüğe bağlı merdiven çıkma zorluğu, eşyaları defisit gelişir, sonra da klinik bulgularda düzelme görül-
üst raflara kaldırma güçlüğü, distal kaslardaki güçsüz- mekteyken bir kısım olguda uzun süreli sekel bulgular da
lüğe bağlı ellerde intrinsik kaslarda güçsüzlük ve düşük kalabilir.2 KİDP’da ise semptomlarda en az 2 ay olmak
ayak görülür. Yürüme zorluğu, ince el becerilerinde güç- üzere yavaş ama progresif bir kötüleşme vardır veya re-

52
Mehmet Gencer ve ark. Tipik Olgularda Klinik Bulgular

lapsing-remitting olarak seyreder, hızlı bir kötüleşmenin zamanda yapılmış kapsamlı bir çalışmada, KİDP tanısı
olduğu tablolar da görülebilir ama bu durum akut infla- konmuş olan 1104 olgunun retrospektif değerlendirmesi
matuvar demyelinizan poliradikülonöropatilerin (AİDP) sonrasında %5’inde CMT’den şüphelenilmiş ve %3 kada-
aksine yineleyici ve kendi kendini sınırlamayan bir tablo- rında tanı genetik olarak konfirme edilmiştir. Bu CMT ol-
dur.2,15 AİDP sıklıkla postenfeksiyöz bir klinik tablo iken gularının belli başlı ayırt edici özellikleri; hastalık
KİDP’de bu pek beklenmez. AİDP’den farklı olarak A- başlangıç yaşının 40 yaş öncesi olması, pozitif aile hika-
KİDP’de kranial sinir tutulumu ve otonom bulgular seyrek yesi, ilk prezentasyonda motor güçsüzlüğün daha belirgin
görülür ve hafiftir, solunum kaslarının tutulumu da nadir olması ve kas atrofisinin olması, pleksus MR görüntüleme
görülür.2 A-KİDP ile GBS’nin ayrımındaki en büyük zor- bulgularının normal olması ve immünsupresif tedaviye
luk GBS’nin bazen tedaviyle ilişkili olarak fluktuasyon yanıt alınamamış olmasıydı. Ayrıca BOS protein düzeyle-
göstermesidir. Bir çalışmada A-KİDP’nin fluktuasyon rinin sıklıkla normal olması ve işitme kaybının mevcudi-
gösteren KİDP’a göre daha hafif seyrettiği, daha az me- yeti de CMT lehine bulgulardır.24 Sinir ileti çalışmasında
kanik ventilasyon gerektirdiği, fasiyal tutulumun daha az motor ileti hızındaki yavaşlama KİDP’de heterojen iken,
olduğu ve otonomik tutulumun seyrek olduğu bulunmuş- herediter nöropatilerde homojendir.19 Tanı karmaşasına yol
tur.16 Benzer sonuçları olan bir diğer çalışmada ise açan en önemli sebepler, BOS proteinin yüksek bulunması,
GBS’de ikiden fazla fluktuasyon olmadığı ve bu fluktu- elektrofizyolojik bulguların yanlış yorumlanması ve im-
asyonların daha erken dönemde olup hiçbir zaman 8 haf-
münsupresif tedaviden geçici fayda görme durumu olarak
tadan sonra olmadığı bildirilmiştir.17
belirtilmiştir.25
KİDP’ın tanı kriterleri, 2021 yılında revize edilmiş
6
Klinik olarak KİDP’e benzeyebilen ve elektrofizyo-
olan 2010 EFNS/PNS tanı kriterlerinde net olarak belir-
lojik olarak demiyelinizan nöropati bulguları olan, ancak
tilmiş olmasına rağmen %50 olguda tanısal zorluklar ya-
farklı bir patolojiye sahip olup immünsupresif tedaviye iyi
şanmakta olup, bu olgular çoğunlukla atipik kliniğin
yanıt alınamayan POEMS (poliradikülonöropati, organo-
olduğu olgulardır.18,19 KİDP için 2010 EFNS/PNS tanı kri-
megali, endokrinopati, monoklonal protein, cilt değişiklik-
terlerinin, kesin KİDP tanısında %88, muhtemel KİDP ta-
leri) sendromu ayırıcı tanıda akla gelmeli, monoklonal
nısında %66 spesifiteye sahip olduğu belirtilmektedir.20 Bu
protein ve plazmositom mevcudiyeti araştırılmalıdır. Di-
doğrultuda, son yıllarda yapılan iki ayrı çalışmada, önce-
yabetik nöropatinin de KİDP ile ayrımı bazı olgularda güç-
sinde KİDP tanısı almış olguların %50 kadarının herediter
lük arz edebilir.2
nöropati ve diyabetik nöropati gibi farklı tanılar aldığı gö-
rülmüştür.21,22 Her ne kadar klinik ve elektrofizyolojik bulgular ve
diğer yardımcı parametreler desteğinde KİDP tanısının ko-
Klinik ve elektrofizyolojik olarak KİDP tanı kriterle-
nulması kolay gibi gözükse de akut-subakut başlangıçlı ol-
rini karşılayan bazı olgularda herediter nöropatiler de
gularda GBS’den ayrımı erken dönemde güçlük arz eder.
akılda tutulmalıdır. Özellikle aile öyküsü olan, erken baş-
KİDP tanısı koymadan önce ayırıcı tanıda KİDP’e benze-
langıçlı ve tedaviye yanıtın iyi olmadığı olgularda heredi-
yen hastalıklar gözden geçirilmeli ve dışlanmalıdır. Anam-
ter nöropatiler araştırılmalıdır. Charcot-Marie-Tooth
nezde aile öyküsü iyi sorgulanmalı, herediter nöropati
(CMT) tip1başta olmak üzere, X-linked CMT, herediter
düşündürebilecek farklı klinik özellikler açısından hasta-
basınca duyarlı nöropati bunlardan birkaçıdır.2 KİDP ön ta-
lar değerlendirilmelidir. Tedavide büyük farklılıklar ola-
nısı düşünülen bir olguda klinisyeni herediter nöropatiden
cağından bu ayrımları yapmak ve tanıyı dikkatle koymak
ayırt etmede yardımcı olan parametreler BOS’da protein
çok önemlidir.
düzeyi, pleksus MR görüntüleme ve klinik seyirdir.23 Yakın

53
Mehmet Gencer ve ark. Tipik Olgularda Klinik Bulgular

KAYNAKLAR
1. Dyck PJ, Thomas PK. Peripheral Neuropathy. 4th ed. Philadelphia: El- 14. Hattori N, Misu K, Koike H, Ichimura M, Nagamatsu M, Hirayama M, et
sevier Saunders; 2005. al. Age of onset influences clinical features of chronic inflammatory de-
2. Dyck PJB, Tracy JA. History, diagnosis, and management of chronic myelinating polyneuropathy. J Neurol Sci. 2001;184(1):57-63. doi:
ınflammatory demyelinating polyradiculoneuropathy. Mayo Clin Proc. 10.1016/s0022-510x(00)00493-7.
2018;93(6):777-93. doi: 10.1016/j.mayocp.2018.03.026. 15. Odaka M, Yuki N, Hirata K. Patients with chronic inflammatory demyeli-
3. Barohn RJ, Kissel JT, Warmolts JR, Mendell JR. Chronic inflammatory nating polyneuropathy initially diagnosed as Guillain-Barré syndrome. J
demyelinating polyradiculoneuropathy. Clinical characteristics, course, Neurol. 2003;250(8):913-6. doi: 10.1007/s00415-003-1096-y.
and recommendations for diagnostic criteria. Arch Neurol. 16. Dionne A, Nicolle MW, Hahn AF. Clinical and electrophysiological pa-
1989;46(8):878-84. doi: 10.1001/archneur.1989.00520440064022. rameters distinguishing acute-onset chronic inflammatory demyelinating
4. Lewis RA, Sumner AJ, Brown MJ, Asbury AK. Multifocal demyelinating polyneuropathy from acute inflammatory demyelinating polyneuropathy.
neuropathy with persistent conduction block. Neurology. 1982;32(9):958- Muscle Nerve. 2010;41(2):202-7. doi: 10.1002/mus.21480.
64. doi: 10.1212/wnl.32.9.958. 17. Ruts L, Drenthen J, Jacobs BC, van Doorn PA; Dutch GBS Study Group.
5. Oh SJ, Joy JL, Kuruoglu R. "Chronic sensory demyelinating neuropa- Distinguishing acute-onset CIDP from fluctuating Guillain-Barre syn-
thy": chronic inflammatory demyelinating polyneuropathy presenting as drome: a prospective study. Neurology. 2010;74(21):1680-6. doi:
a pure sensory neuropathy. J Neurol Neurosurg Psychiatry. 10.1212/WNL.0b013e3181e07d14.
1992;55(8):677-80. doi: 10.1136/jnnp.55.8.677. 18. Van den Bergh PY, Hadden RD, Bouche P, Cornblath DR, Hahn A, Illa I,
6. Van den Bergh PYK, van Doorn PA, Hadden RDM, Avau B, Vankrunk- et al; European Federation of Neurological Societies; Peripheral Nerve
elsven P, Allen JA, et al. European Academy of Neurology/Peripheral Society. European Federation of Neurological Societies/Peripheral Nerve
Nerve Society guideline on diagnosis and treatment of chronic inflam- Society guideline on management of chronic inflammatory demyelinat-
matory demyelinating polyradiculoneuropathy: Report of a joint Task ing polyradiculoneuropathy: report of a joint task force of the European
Force-Second revision. Eur J Neurol. 2021;28(11):3556-83. doi: Federation of Neurological Societies and the Peripheral Nerve Society -
10.1111/ene.14959. Erratum in: Eur J Neurol. 2022;29(4):1288. first revision. Eur J Neurol. 2010;17(3):356-63. doi: 10.1111/j.1468-
1331.2009.02930.x. Erratum in: Eur J Neurol. 2011;18(5):796.
7. Viala K, Maisonobe T, Stojkovic T, Koutlidis R, Ayrignac X, Musset L, et
al. A current view of the diagnosis, clinical variants, response to treatment 19. Lehmann HC, Burke D, Kuwabara S. Chronic inflammatory demyelinat-
and prognosis of chronic inflammatory demyelinating polyradiculoneu- ing polyneuropathy: update on diagnosis, immunopathogenesis and
ropathy. J Peripher Nerv Syst. 2010;15(1):50-6. doi: 10.1111/j.1529- treatment. J Neurol Neurosurg Psychiatry. 2019;90(9):981-7. doi:
8027.2010.00251.x. 10.1136/jnnp-2019-320314.
8. Rotta FT, Sussman AT, Bradley WG, Ram Ayyar D, Sharma KR, Shebert 20. Breiner A, Brannagan TH 3rd. Comparison of sensitivity and specificity
RT. The spectrum of chronic inflammatory demyelinating polyneuropa- among 15 criteria for chronic inflammatory demyelinating polyneuropa-
thy. J Neurol Sci. 2000;173(2):129-39. doi: 10.1016/s0022- thy. Muscle Nerve. 2014;50(1):40-6. doi: 10.1002/mus.24088.
510x(99)00317-2. 21. Allen JA, Lewis RA. CIDP diagnostic pitfalls and perception of treatment
9. Dimachkie MM, Barohn RJ. Chronic inflammatory demyelinating benefit. Neurology. 2015;85(6):498-504. doi:
polyneuropathy. Curr Treat Options Neurol. 2013;15(3):350-66. doi: 10.1212/WNL.0000000000001833.
10.1007/s11940-013-0229-6. 22. Kaplan A, Brannagan TH 3rd. Evaluation of patients with refractory
10. McCombe PA, Pollard JD, McLeod JG. Chronic inflammatory demyeli- chronic inflammatory demyelinating polyneuropathy. Muscle Nerve.
nating polyradiculoneuropathy. A clinical and electrophysiological study 2017;55(4):476-82. doi: 10.1002/mus.25271.
of 92 cases. Brain. 1987;110 (Pt 6):1617-30. doi: 23. Rajabally YA, Adams D, Latour P, Attarian S. Hereditary and inflamma-
10.1093/brain/110.6.1617. tory neuropathies: a review of reported associations, mimics and misdi-
11. Dalakas MC, Engel WK. Chronic relapsing (dysimmune) polyneuropathy: agnoses. J Neurol Neurosurg Psychiatry. 2016;87(10):1051-60. doi:
pathogenesis and treatment. Ann Neurol. 1981;9 Suppl:134-45. doi: 10.1136/jnnp-2015-310835.
10.1002/ana.410090719. 24. Hauw F, Fargeot G, Adams D, Attarian S, Cauquil C, Chanson JB, et al.
12. Shibuya K, Tsuneyama A, Misawa S, Suichi T, Suzuki Y, Kojima Y, et al. Charcot-Marie-Tooth disease misdiagnosed as chronic inflammatory de-
Cranial nerve involvement in typical and atypical chronic inflammatory myelinating polyradiculoneuropathy: An international multicentric retro-
demyelinating polyneuropathies. Eur J Neurol. 2020;27(12):2658-61. spective study. Eur J Neurol. 2021;28(9):2846-54. doi:
doi: 10.1111/ene.14497. 10.1111/ene.14950.
13. Gorson KC, Allam G, Ropper AH. Chronic inflammatory demyelinating 25. Campagnolo M, Taioli F, Cacciavillani M, Ruiz M, Luigetti M, Salvalaggio
polyneuropathy: clinical features and response to treatment in 67 con- A, et al. Sporadic hereditary neuropathies misdiagnosed as chronic in-
secutive patients with and without a monoclonal gammopathy. Neurol- flammatory demyelinating polyradiculoneuropathy: Pitfalls and red flags.
ogy. 1997;48(2):321-8. doi: 10.1212/wnl.48.2.321. J Peripher Nerv Syst. 2020;25(1):19-26. doi: 10.1111/jns.12362.

54
Kronik İnflamatuvar Demiyelinizan Poliradikülonöropati
Chronic Inflammatory Demyelizing Polyradiculoneuropathy

Varyantlar (Atipik Formlar),


Nodo-Paranodopatiler
Variants (Atypical Forms),
Nodo-Paranodopathies

Zeynep TANRIVERDİa, ÖZET Kronik inflamatuvar demiyelinizan poliradikülonöropati (KİDP), en yaygın tedavi edilebilir kro-
nik nöropatidir. Klinik seyir, patogenez, otoantikor profili ve tedaviye yanıt açısından değişkenlik gös-
Yaprak SEÇİLa
terir. KİDP varyantları, "tipik" KİDP’nin aksine simetrik jeneralize güç kaybı ve duyusal defisit ile
seyretmez. Bu KİDP’ler; sensöriyel, motor, multifokal, fokal ve distal KİDP olarak sınıflanır. Son yıl-
a
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi larda klinik olarak KİDP tanısı alan hastaların %10’unda nodal ve paranodal proteinlere karşı otoanti-
Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi, korlar tanımlanmıştır. Nodal-paranodal hücre adezyon moleküllerine karşı gelişen antikorlar; Contactin-1
Nöroloji ABD, [CNTN1], Neurofascin-155 [NF155], Contactin-ilişkili protein 1 [Caspr1], Neurofascin isoformları
İzmir, Türkiye (NF140/186)’dır. Akut- subakut distal başlangıç, standart immünoterapiye direnç, atipik klinik seyir
saptanması bu patolojileri düşündürmelidir.
Yazışma Adresi/Correspondence:
Yaprak SEÇİL Anahtar Kelimeler: Poliradikülonöropati; kronik inflamatuvar demyelinizasyon; poliradikülonöropatiler;
İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi ataksi ve poliradikülonöropati; yetişkin başlangıçlı
Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi,
Nöroloji ABD,
İzmir, Türkiye ABSTRACT Chronic inflammatory demyelinating polyradiculoneuropathy (CIDP) is the most com-
ysecil@gmail.com mon treatable chronic neuropathy. CIDP varies in terms of clinical course, pathogenesis, autoantibody
profile, and response to treatment. CIDP variants doesn’t present with symmetrical generalized weak-
ness and sensory deficits like "typical" CIDP. CIDP variants are classified as sensory, motor, multifo-
cal, focal and distal CIDP. Antibodies against to nodal-paranodal adhesion cell molecules are,
Contactin-1 [CNTN1], Neurofascin-155 [NF155], Contactin-associated protein 1 [Caspr1], Neurofascin
isoforms (NF140/186). Acute-subacute distal onset, resistance to standard immunotherapy, and atypical
clinical course should suggest these pathologies.

Keywords: Polyradiculoneuropathy; chronic inflammatory demyelinating; polyradiculoneuropathys;


ataxia and polyradiculoneuropathy; adult-onset

ronik inflamatuvar demiyelinizan poliradikülonöropati (KİDP) ender görülen,

K immün-aracılı, heterojen klinik tablolarla seyreden bir nöropatidir. En yaygın


tedavi edilebilir kronik nöropati türüdür.1 En az 2 ay boyunca ataklarla ya da
progresif seyreden, dört ekstremitede proksimal ve distal simetrik sensorimotor polira-
dikülonöropati yapan tipik KİDP’nin yanısıra bazı atipik varyantlar da tanımlanmıştır.
Bu klinik tablolar da dikkate alınarak 2021 yılında yayınlanan Avrupa Nöroloji Akade-
misi (European Academy of Neurology-EAN) kriterlerine göre KİDP’ler klinik, elek-
trofizyolojik, laboratuvar ve tedaviye yanıt özellikleri dikkate alınarak tipik KİDP, KİDP
varyantları ve KİDP dışı poliradikülonöropatiler olarak sınıflanmıştır ve 2010 Avrupa
Nöroloji Federasyonu ve Periferik Sinir Derneği (European Federation of Neurological
Societies/Peripheral Nerve Society- EFNS/PNS) kılavuzunda kullanılan “Atipik KİDP”
başlığı, 2021 EAN klavuzunda “KİDP varyantları” olarak değiştirilmiştir.2,3 KİDP dışı
KAYNAK GÖSTERMEK İÇİN:
Tanrıverdi Z, Seçil Y. Varyantlar (atipik form- kabul edilen poliradikülonöropatiler grubunda multifokal motor nöropati (MMN), pa-
lar), nodo-paranodopatiler . Tireli H, Tutkavul raproteinemik nöropatiler (PPN) ve bir alt grubu olarak anti-miyelin asosiye glikopro-
K, editörler. İnflamatuvar Polinöropatiler. 1.
Baskı. Ankara: Türkiye Klinikleri; 2022. p.55-9. tein (anti-MAG) ile birlikte olan ve diğer IgM ilişkili nöropatiler de sayılmaktadır.

55
Zeynep Tanrıverdi ve ark. Varyantlar (Atipik Formlar), Nodo-Paranodopatiler

EFNS/PNS kriterlerinde alt tip ayırımı biyobelirteçler dahil tifokal, makrofaj aracılı demiyelinizasyon sorumludur.9
edilmeksizin sadece güçsüzlük ve duysal defisit dağılımına MADSAM’lı hastaların yaklaşık yarısı tipik KİDP’ye ev-
göre yapılmıştır. rilir. Optik, okülomotor, trigeminal ve fasial sinir tutulumu
Bu bölümde KİDP varyantları ve nodo-paranodopa- olabilir. Elektrofizyolojik ve histopatolojik özellikler
tilerden kısaca söz edilecektir. Literatürde dikkati çeken KİDP’ye benzer ve hastaların dörtte üçünde beyin omurilik
376 KİDP hastasını içeren bir seride “varyant KİDP” %18 sıvısı (BOS) analizinde albüminositolojik disosiasyon sap-
oranında saptanmıştır.4 Bu oran dikkate alındığında KİDP tanır. MADSAM’da 1. basamak tedavide immünoterapi
varyantlarının tanınması oldukça önem taşıyor gibi görün- kullanılmaktadır. İmmünoterapiye yanıt KİDP kadar tat-
mektedir. KİDP varyantları, yukarda klinik özellikleri ta- min edici olmayabilir. Refrakter olgularda kemoterapötik
nımlanan “tipik” KİDP’nin aksine simetrik jeneralize güç ajanlar veya rituksimab önerilmektedir.9
kaybı ve duyusal defisit modeline uymayan klinik tablo- Ayırıcı tanıda, diyabetik radikülopati/ pleksopati, nö-
lardır. raljik amiyotrofi, tuzak nöropatiler, multifokal motor nö-
Bu poliradikülonöropatiler klinik özelliklerine göre ropati (MMN), lenfoma, schwannom ve nörofibrom gibi
duysal, motor, multifokal, fokal ve distal KİDP olarak sı- periferik sinir tümörleri, vaskülitik nöropati (mononöritis
nıflanırlar. Genel hatları ile baktığımızda demiyelinizas- multipleks) düşünülmelidir. MADSAM duysal lif tutulumu
yonun saptanması ve immün tedaviye yanıt vermeleri ortak olması ve hem kortikosteroidlere hem de IVIG’e yanıt ve-
özellikleridir. KİDP varyantları zaman içinde tipik rebilmesi ile MMN’den ayrılır.
KİDP’ye dönüşebileceğinden, mekanizmalarının farklı
olup olmadığı net değildir.3,4 foKAL KİDP
KİDP varyantları arasında en nadir görülenidir. Genellikle
SAf MoToR KİDP brakiyal ve lumbosakral pleksus’u etkiler, ancak farklı pe-
Motor KİDP, nadir görülmektedir.4 Diğer varyant riferik sinirleri de etkileyebilir.2,3 Ayırıcı tanıda, diyabetik
KİDP’lere göre daha erken yaşta başlar. Klinik ataklarla ya radikülopati/pleksopati, nöraljik amyotrofi, tuzak nöropa-
da progresif seyredebilir. Rölatif olarak simetrik proksimal tiler, lenfoma, schwannom ve nörofibrom gibi periferik
ve distal güç kaybı mevcuttur ve klinik ve elektrodiagnos- sinir tümörleri, vaskülitik nöropati düşünülmelidir. Litera-
tik olarak duyu normaldir.5 Klinik olarak motor KİDP’de türdeki inflamatuvar pleksit ve mononöropati tanısı alan
duyusal sinir iletimi anormal ise, tanı “motor dominant bazı olgular tekrar gözden geçirildiğinde fokal KİDP ola-
KİDP’dir.6 Bu bulgular, hem duyusal etkilenmenin olduğu rak sınıflanabilir.
tipik KİDP hem de güçsüzlük paterninin asimetrik olduğu Hastaların çoğu immünoterapiye yanıt verir ancak
ve ağırlıklı olarak üst ekstremitelerin etkilediği multifokal doz azaltılırken relapslar görülebileceği için uzun sureli te-
motor nöropatiden (MMN) farklıdır.2 MMN’ye benzer şe- davi gerekir.9
kilde saf motor KİDP’li hastalarda iletim bloğu mevcuttur
ve hastalar kortikosteroidlerden sonra kötüleşebilir.4,6,7 Ayı-
DİSTAL EDİNSEL DEMİYELİZAN
rıcı tanıda, herediter motor nöropatiler, inflamatuvar miyo-
patiler, motor nöron hastalığı, nöromüsküler kavşak SİMETRİK NöRoPATİ (DADS)
hastalıkları düşünülmelidir. Hastalık immünoterapiye iyi DADS nöropatisi, ataksi, distal ve simetrik duyusal veya
yanıt vermektedir. İlk seçilecek tedavinin intravenöz im- sensorimotor defisitlere neden olan bir KİDP varyantıdır.
münglobulin (IVIG) olması gerektiği vurgulanmaktadır.6 Kas gücü kaybı genellikle alt ekstremite distalindedir.
IVIG yanıtı olmayan motor dominant KİDP’lerde korti- Proksimal tutulum ve kranial sinir tutulumu görülmez. Ak-
kosteroidler alternatif olarak kullanılabilir.6,7 siyon tremoru görülebilir. Elektrodiagnostik çalışmalar,
distal motor ve duyusal latans uzamaları ile karakterize de-
MuLTİfoKAL EDİNSEL DEMİYELİNİZAN miyelinizasyonu göstermektedir. Tipik KİDP’nin aksine,
hastalarda distal motor iletimlerinde orantısız yavaşlama
DuYSAL VE MoToR NöRoPATİ
saptanır ve iletim bloğu vardır ve sural yanıt kayıptır.10
(MADSAM, LEwİS-SuMNER SENDRoMu VEYA DADS, paraproteinler ile ilişkili en sık görülen nöropati-
MuLTİfoKAL KİDP) dir.9,11 Bu fenotipe sahip hastaların yaklaşık üçte ikisinde,
MADSAM, KİDP’nin en sık varyantıdır. Yavaş ilerleyen, genellikle miyelinle ilişkili glikoproteine (MAG) karşı an-
asimetrik, üst ekstremitede güçsüzlük ve uyuşukluk ile baş- tikorların saptandığı IgM paraproteinemik nöropati mev-
lar.8 Patogenezinden, proksimal sinir segmentlerinde, mul- cuttur.12 Histopatolojik olarak segmental demiyelinizasyon

56
Zeynep Tanrıverdi ve ark. Varyantlar (Atipik Formlar), Nodo-Paranodopatiler

ile miyelin kılıflarında ve genişlemiş dış miyelin lamelle- Söz edilen KİDP varyantlarının tedavileri ve prog-
rinde IgM ve kompleman birikimi görülür. nozları Tablo 1’de özetlenmiştir.
DADS, idiyopatik DADS (DADS-I) ve monoklonal
proteinli DADS (DADS-M) olarak ikiye ayrılır. DADS-M
2021 EAN KILAVuZuNA GöRE KİDP DIşI
hastalarının yaklaşık %50-70’i, KİDP’den farklı patoloji PoLİRADİKÜLoNöRoPATİLER KRoNİK
ve tedavi yanıtı olan, anti-miyelin ilişkili glikoprotein İMMÜN SENSoRİYAL PoLİRADİKÜLoNöRoPATİ (KİSP)
(MAG) antikoruna sahiptir.4,13 DADS-I, KİDP ile benzer Duysal KİSP’nin nadir görülen bir alt tipidir. Klinik olarak
tedavi yanıtına sahiptir.14 Anti-MAG antikorları pozitif duysal KİDP olduğundan şüphelenilen ancak motor ve
olan DADS’da immünoterapiye yanıt suboptimaldir. Bazı duysal sinir iletim çalışmaları normal olan hastalarda
çalışmalarda anti-MAG nöropatisi olan hastaların KİSP’den şüphelenilmelidir.20 BOS protein yüksekliği
%50’sine kadarının Rituksimab tedavisine yanıt verdiği mevcuttur, Lomber MRG’de sinir kökleri genişlemiştir
bildirilmiştir, ancak kullanımı konusunda bir fikir birliği ve kontrast tutar, somatosensoriyel uyarılmış potansi-
yoktur.15 Bununla birlikte, anti-MAG antikorları olmayan yeller (SEP)’te uzama belirleyici özelliktir.17 Çünkü dor-
DADS’li hastalar IVIg, kortikosteroidler ve plazma deği- sal kök ganglionlarının proksimalindeki duyusal
şimine yanıt verebilir.16 Ayırıcı tanıda, anti-MAG IgM nö- aksonlar etkilenir. Dorsal kök ganglionlarındaki duyu-
ropatisi, diyabetik nöropati, herediter motor nöropatiler, sal nöronlar sağlam kaldığı için standart duyusal sinir
POEMS sendromu, vaskülitik nöropatiler düşünülmelidir. iletim çalışmaları normaldir. Hastalarda sensöriyel ataksi
saptanır. KİSP’li hastalar kortikosteroidler veya IVIG ile
SAf DuYSAL KİDP başarılı bir şekilde tedavi edilebilir. KİSP’nin demiyelini-
KİDP’li hastaların yaklaşık %5 ila %15’i duysal klinik ile zan mı yoksa duyusal KİDP ile ilişkili mi olduğu net ol-
prezente olur.17 Duysal KİDP’de kas güçsüzlüğü yoktur. madığı için KİDP varyant sınıflandırmasına dahil
Motor sinir iletiminde yavaşlama veya motor iletim bloğu edilmemiştir.
varsa tanı “duyusal ağırlıklı KİDP’dir.3 Çok az hastada kli-
nik ve elektrofizyolojik olarak yalnızca duysal tutulum NoDo-PARANoDoPATİLER
mevcuttur. Uzun süreli izlem çalışmaları, sensöriyel Son yıllarda klinik olarak KİDP tanısı alan hastaların
KİDP’nin genellikle hastaların yaklaşık %70’inde güçsüz- %10’unda nodal ve paranodal proteinlere karşı otoantikor-
lüğün ortaya çıkmasından önceki geçici bir klinik aşama lar tanımlanmıştır.21 Miyelinli sinir lifleri, Ranvier bo-
olduğunu göstermiştir.4 ğumları, nodal, paranodal ve internodal olmak üzere dört
Duysal KİDP, genellikle 55 yaşından önce ortaya bölge içerir. Nodal, paranodal proteinler, Ranvier boğum-
çıkan, üst ekstremitede daha erken etkilenme, ataksi, vib- larındaki organizasyon ve saltatuvar akımın devam etme-
rasyon ve pozisyon duyusunda bozulma ve kutanöz duyuda sinde rol alırlar. Bu proteinler, nodal voltaj kapılı sodyum
değişiklikler, diffüz hiporefleksi, kranial sinir tutulumu ile kanallarını ve jukstaparanodal voltaj kapılı potasyum ka-
karakterizedir.17-19 Ayırıcı tanıda, serebellar ataksi, nöro- nallarını birleştiren bir kompleks oluşturur.22 Nodal, para-
pati, vestibüler arefleksi sendromu (CANVAS), arka kor- nodal proteinleri hedef alan bu antikorlar sinir iletiminin
don lezyonları, herediter duyusal nöropatiler, toksik yavaşlamasına neden olurlar. Bu otoantikorlar sıklıkla
nöropatiler düşünülmelidir. Hastaların yaklaşık %90’ı IgG4 izotipindedir. Özellikle IgG3 izotipi olduğunda ağır
IVIG veya steroidlere yanıt vermektedir.10 bir fenotipe yol açarlar.23

TABLO 1: KİDP varyantlarında tedavi sıralaması ve prognoz.

KİDP varyant Tedavi Prognoz


Saf Motor İlk sırada IVIg KİDP ile benzer
Multifokal İlk sırada immünoterapi
Genelde sınırlı yanıt
İkinci sırada Rituksimab
fokal İlk sırada immünoterapi KİDP ile benzer
DADS-I İlk sırada immünoterapi KİDP ile benzer
DADS-M Rituksimab Kötü prognoz
Saf Duysal İlk sırada immünoterapi KİDP ile benzer

57
Zeynep Tanrıverdi ve ark. Varyantlar (Atipik Formlar), Nodo-Paranodopatiler

Nodal-paranodal hücre adezyon moleküllerine karşı proteini saptanması bu patolojileri düşündürmelidir.32


gelişen antikorlar: Contactin-1 [CNTN1], neurofascin-155 Farklı klinik özelliklere sahip oldukları, belirgin inflamas-
[NF155], contactin-ilişkili protein 1 [Caspr1], neurofascin yon veya makrofaj aracılı demiyelinizasyon olmadığı ve
isoforms (NF140/186) dur. En sık Neurofascin 155 KİDP tedavisine, özellikle IVIG’e zayıf yanıt verdikleri
(NF155) antikorları görülmektedir.24 CNTN1 ve Caspr1 için KİDP varyantları olarak değil “otoimmün nodopati-
aksonda, NF155 ise miyelin kılıfında, NF 186 aksolem- ler” olarak adlandırılmışlardır.24,25,33 Tedavide, Rituksimab
mada bulunur. Normal paranodun elektron mikroskobik in- etkili olabilmektedir.23,30,34
celemesi, miyelin kılıfının, CNTN1 and Caspr1 gibi
proteinleri içeren transvers bantlar ve spesifik bağlantı- MuLTİfoKAL MoToR NöRoPATİ (MMN)
larla aksona sıkıca bağlı olduğunu göstermiştir. “Parano-
MMN, kronik immün-aracılı motor poliradikülonöropati-
dopati” olarak adlandırılan durumda ise, paranodal
dir. Tarihsel olarak demiyelinizan bir poliradikülonöropati
bölgelerde transvers bantlar olmadığı saptanmıştır.25
olarak sınıflandırılmasına rağmen, elde edilen yeni bulgu-
Nodal, paranodal antikorlarla birlikte olan ve olma- lar, kısmi motor iletim bloğunun, Ranvier düğümündeki
yan KİDP’lerde histopatolojik farklılıklar saptanmıştır. anti-GM1 antikor aracılı iletim bozukluğuna bağlı olduğunu
Nodal antikorlarla birlikte olmayan KİDP olgularının elek- göstermektedir. Bu durum MMN’nin bir nodo-paranodo-
tron mikroskobik incelemesinde makrofajların fagosito- pati olarak sınıflandırılması gerektiğini düşündürmektedir.35
zuna bağlı demiyelinizasyon bulguları saptanırken, nodal MMN’nin birinci basamak tedavisi IVIG’dir ve çoğu has-
antikorların saptandığı KİDP olgularında makrofajla iliş- tada uzun süreli tedavi gerekir. Çoğu hasta steroidlere yanıt
kili demiyelinizasyon, soğan zarı görünümü, inflamatuvar vermez, hatta klinik olarak kötüleşebilir. Ayrıca, motor
hücre infiltrasyonu yoktur. Bu olgularda da endonöral KİDP varyantının genişletilmiş bir MMN spektrumu ile
ödem mevcuttur.26 uyumlu olabileceği de vurgulanmaktadır. Bu olasılığı des-
NF155 antikoru saptanan olgularda hastalık genç tekler şekilde, motor KİDP’li bazı hastalar, MMN’dekine
yaşta ve subakut başlar, distallerde belirgin güç kaybı, benzer şekilde, kortikosteroidlerle tedavi edildiğinde de-
ataksi, tremor görülür.27,28 CNTN1 antikoru saptanan ol- kompanse olmaktadır.35
gularda hastalık daha ileri yaşta, akut veya subakut başlar,
ataksi ve aksonal özellikler belirgindir.29 Bu hastalarda nef- SoNuÇ
ropati saptanabilir. Caspr1 ve NF186 antikoru saptanan Otoreaktif T lenfositler, B lenfositler, kompleman bileşen-
olgularda akut/subakut nöropati, ataksi, nöropatik ağrı, kra- leri, inflamatuvar sitokinler, çeşitli glikoproteinlere karşı
niyal sinir tutulumu mevcuttur.30,31 Tüm bu antikorların po- oluşan antikorlar ve glikolipid sinir yapılarının katılımı
zitif olduğu hastalarda IVIG tedavisine yanıt yoktur veya KİDP patogenezinden sorumludur. KİDP varyantlarının
yetersizdir.27,29,30 hasta sayıları ve tedavilerine ilişkin veriler oldukça azdır.
Akut- subakut distal başlangıç, standart immünotera- KİDP alt tiplerinin patogenezlerini belirlemek ve terapö-
piye direnç, yavaş frekanslı tremor, duyusal ataksi, solu- tik stratejiler oluşturmak için daha çok çalışmaya ihtiyaç
num yetmezliği ve kraniyal sinir tutulumu, yüksek BOS duyulmaktadır.

KAYNAKLAR
1. Broers MC, Bunschoten C, Nieboer D, Lingsma Hf, Jacobs BC. Inci- Nerve Society guideline on diagnosis and treatment of chronic inflam-
dence and prevalence of chronic inflammatory demyelinating polyradicu- matory demyelinating polyradiculoneuropathy: Report of a joint Task
loneuropathy: a systematic review and meta-analysis. force-Second revision. J Peripher Nerv Syst. 2021;26(3):242-68. doi:
Neuroepidemiology. 2019;52(3-4):161-72. doi: 10.1159/000494291. 10.1111/jns.12455. Erratum in: J Peripher Nerv Syst. 2022;27(1):94. Er-
2. Joint Task force of the EfNS and the PNS. European federation of ratum in: Eur J Neurol. 2022;29(4):1288.
Neurological Societies/Peripheral Nerve Society guideline on manage- 4. Doneddu PE, Cocito D, Manganelli f, fazio R, Briani C, filosto M, et al; Ital-
ment of multifocal motor neuropathy. Report of a joint task force of the ian CIDP Database study group. Atypical CIDP: diagnostic criteria, progres-
European federation of Neurological Societies and the Peripheral Nerve sion and treatment response. Data from the Italian CIDP Database. J Neurol
Society--first revision. J Peripher Nerv Syst. 2010;15(4):295-301. doi: Neurosurg Psychiatry. 2019;90(2):125-32. doi: 10.1136/jnnp-2018-318714.
10.1111/j.1529-8027.2010.00290.x. 5. Sabatelli M, Madia f, Mignogna T, Lippi G, Quaranta L, Tonali P. Pure
3. Van den Bergh PYK, van Doorn PA, Hadden RDM, Avau B, Vankrunk- motor chronic inflammatory demyelinating polyneuropathy. J Neurol.
elsven P, Allen JA, et al. European Academy of Neurology/Peripheral 2001;248(9):772-7. doi: 10.1007/s004150170093.

58
Zeynep Tanrıverdi ve ark. Varyantlar (Atipik Formlar), Nodo-Paranodopatiler

6. Pegat A, Boisseau w, Maisonobe T, Debs R, Lenglet T, Psimaras D, et 21. Bunschoten C, Jacobs BC, Van den Bergh PYK, Cornblath DR, van
al. Motor chronic inflammatory demyelinating polyneuropathy (CIDP) in Doorn PA. Progress in diagnosis and treatment of chronic inflammatory
17 patients: Clinical characteristics, electrophysiological study, and re- demyelinating polyradiculoneuropathy. Lancet Neurol. 2019;18(8):784-
sponse to treatment. J Peripher Nerv Syst. 2020;25(2):162-70. doi: 94. doi: 10.1016/S1474-4422(19)30144-9.
10.1111/jns.12380. 22. Querol L, Devaux J, Rojas-Garcia R, Illa I. Autoantibodies in chronic in-
7. Eftimov f, Liesdek MH, Verhamme C, van Schaik IN; PREDICT study flammatory neuropathies: diagnostic and therapeutic implications. Nat
group. Deterioration after corticosteroids in CIDP may be associated with Rev Neurol. 2017;13(9):533-47. doi: 10.1038/nrneurol.2017.84.
pure focal demyelination pattern. BMC Neurol. 2014;14:72. doi: 23. Delmont E, Manso C, Querol L, Cortese A, Berardinelli A, Lozza A, et al.
10.1186/1471-2377-14-72. Autoantibodies to nodal isoforms of neurofascin in chronic inflammatory
8. Dimachkie MM, Barohn RJ, Katz J. Multifocal motor neuropathy, multi- demyelinating polyneuropathy. Brain. 2017;140(7):1851-8. doi:
focal acquired demyelinating sensory and motor neuropathy, and other 10.1093/brain/awx124.
chronic acquired demyelinating polyneuropathy variants. Neurol Clin. 24. Vural A, Doppler K, Meinl E. Autoantibodies against the node of ranvier
2013;31(2):533-55. doi: 10.1016/j.ncl.2013.01.001. in seropositive chronic inflammatory demyelinating polyneuropathy: di-
9. Menon D, Katzberg HD, Bril V. Treatment approaches for atypical CIDP. agnostic, pathogenic, and therapeutic relevance. front Immunol.
front Neurol. 2021;12:653734. doi: 10.3389/fneur.2021.653734. 2018;9:1029. doi: 10.3389/fimmu.2018.01029.
10. Capasso M, Torrieri f, Di Muzio A, De Angelis MV, Lugaresi A, uncini A. 25. Vallat JM, Yuki N, Sekiguchi K, Kokubun N, oka N, Mathis S, et al. Para-
Can electrophysiology differentiate polyneuropathy with anti-MAG/SGPG nodal lesions in chronic inflammatory demyelinating polyneuropathy as-
antibodies from chronic inflammatory demyelinating polyneuropathy? Clin sociated with anti-Neurofascin 155 antibodies. Neuromuscul Disord.
Neurophysiol. 2002;113(3):346-53. doi: 10.1016/s1388-2457(02)00011-1. 2017;27(3):290-3. doi: 10.1016/j.nmd.2016.10.008.
11. Rison RA, Beydoun SR. Paraproteinemic neuropathy: a practical review. 26. Kuwahara M, Suzuki H, oka N, ogata H, Yanagimoto S, Sadakane S,
BMC Neurol. 2016;16:13. doi: 10.1186/s12883-016-0532-4. et al. ELectron microscopic abnormality and therapeutic efficacy in
12. Lunn MP, Nobile-orazio E. Immunotherapy for IgM anti-myelin-associ- chronic inflammatory demyelinating polyneuropathy with anti-neuro-
ated glycoprotein paraprotein-associated peripheral neuropathies. fascin155 immunoglobulin G4 antibody. Muscle Nerve. 2018;57(3):498-
Cochrane Database Syst Rev. 2016;10(10):CD002827. doi: 502. doi: 10.1002/mus.25757.
10.1002/14651858.CD002827.pub4. 27. Querol L, Nogales-Gadea G, Rojas-Garcia R, Diaz-Manera J, Pardo J,
13. Dalakas MC. Pathogenesis and treatment of anti-MAG neuropathy. Curr ortega-Moreno A, et al. Neurofascin IgG4 antibodies in CIDP associate
Treat options Neurol. 2010;12(2):71-83. doi: 10.1007/s11940-010-0065- with disabling tremor and poor response to IVIg. Neurology.
x. 2014;82(10):879-86. doi: 10.1212/wNL.0000000000000205.
14. Mathey EK, Park SB, Hughes RA, Pollard JD, Armati PJ, Barnett MH, et 28. Devaux JJ, Miura Y, fukami Y, Inoue T, Manso C, Belghazi M, et al.
al. Chronic inflammatory demyelinating polyradiculoneuropathy: from Neurofascin-155 IgG4 in chronic inflammatory demyelinating
pathology to phenotype. J Neurol Neurosurg Psychiatry. 2015;86(9):973- polyneuropathy. Neurology. 2016;86(9):800-7. doi:
85. doi: 10.1136/jnnp-2014-309697. 10.1212/wNL.0000000000002418.
15. Dalakas MC. Advances in the diagnosis, immunopathogenesis and 29. Querol L, Nogales-Gadea G, Rojas-Garcia R, Martinez-Hernandez E,
therapies of IgM-anti-MAG antibody-mediated neuropathies. Ther Diaz-Manera J, Suárez-Calvet X, et al. Antibodies to contactin-1 in
Adv Neurol Disord. 2018;11:1756285617746640. doi: chronic inflammatory demyelinating polyneuropathy. Ann Neurol.
10.1177/1756285617746640. 2013;73(3):370-80. doi: 10.1002/ana.23794.
16. Larue S, Bombelli f, Viala K, Neil J, Maisonobe T, Bouche P, et al. Non- 30. Doppler K, Appeltshauser L, Villmann C, Martin C, Peles E, Krämer HH,
anti-MAG DADS neuropathy as a variant of CIDP: clinical, electro- et al. Auto-antibodies to contactin-associated protein 1 (Caspr) in two
physiological, laboratory features and response to treatment in 10 patients with painful inflammatory neuropathy. Brain. 2016;139(Pt
cases. Eur J Neurol. 2011;18(6):899-905. doi: 10.1111/j.1468- 10):2617-30. doi: 10.1093/brain/aww189.
1331.2010.03312.x. 31. Pascual-Goñi E, fehmi J, Lleixà C, Martín-Aguilar L, Devaux J, Höft-
17. Gwathmey K. Chronic Inflammatory Demyelinating Polyradiculoneu- berger R, et al. Antibodies to the Caspr1/contactin-1 complex in chronic
ropathy and Its Variants. Continuum (Minneap Minn). 2020;26(5):1205- inflammatory demyelinating polyradiculoneuropathy. Brain.
23. doi: 10.1212/CoN.0000000000000907. Erratum in: Continuum 2021;144(4):1183-96. doi: 10.1093/brain/awab014.
(Minneap Minn). 2021;27(2):553. [dosage error in article text]. 32. Pascual-Goñi E, Martín-Aguilar L, Querol L. Autoantibodies in chronic
18. Viala K, Maisonobe T, Stojkovic T, Koutlidis R, Ayrignac X, Musset L, et inflammatory demyelinating polyradiculoneuropathy. Curr opin Neurol.
al. A current view of the diagnosis, clinical variants, response to treatment 2019;32(5):651-7. doi: 10.1097/wCo.0000000000000725.
and prognosis of chronic inflammatory demyelinating polyradiculoneu- 33. Doppler K, Appeltshauser L, wilhelmi K, Villmann C, Dib-Hajj SD, wax-
ropathy. J Peripher Nerv Syst. 2010;15(1):50-6. doi: 10.1111/j.1529- man SG, et al. Destruction of paranodal architecture in inflammatory
8027.2010.00251.x. neuropathy with anti-contactin-1 autoantibodies. J Neurol Neurosurg
19. Ayrignac X, Viala K, Koutlidis RM, Taïeb G, Stojkovic T, Musset L, et al. Psychiatry. 2015;86(7):720-8. doi: 10.1136/jnnp-2014-309916.
Sensory chronic inflammatory demyelinating polyneuropathy: an under- 34. Querol L, Rojas-García R, Diaz-Manera J, Barcena J, Pardo J, ortega-
recognized entity? Muscle Nerve. 2013;48(5):727-32. doi: Moreno A, et al. Rituximab in treatment-resistant CIDP with antibodies
10.1002/mus.23821. against paranodal proteins. Neurol Neuroimmunol Neuroinflamm.
20. Clerici AM, Nobile-orazio E, Mauri M, Squellati fS, Bono GG. utility of 2015;2(5):e149. doi: 10.1212/NXI.0000000000000149.
somatosensory evoked potentials in the assessment of response to IVIG 35. Yeh wZ, Dyck PJ, van den Berg LH, Kiernan MC, Taylor BV. Multifocal
in a long-lasting case of chronic immune sensory polyradiculopathy. BMC motor neuropathy: controversies and priorities. J Neurol Neurosurg Psy-
Neurol. 2017;17(1):127. doi: 10.1186/s12883-017-0906-2. chiatry. 2020;91(2):140-8. doi: 10.1136/jnnp-2019-321532.

59
Kronik İnflamatuvar Demiyelinizan Poliradikülonöropati
Chronic Inflammatory Demyelizing Polyradiculoneuropathy

Yardımcı Tanı İncelemeleri


(Elektrofizyoloji, Beyin Omurilik Sıvısı,
Antikorlar, Görüntüleme)
Auxiliary Diagnostic Assessments
(Electrophysiology, Cerebrospinal Fluid,
Antibodies, Imaging)

Merve Hazal SERa, ÖZET Nörolojinin tüm disiplinlerinde olduğu gibi, kronik inflamatuvar demiyelizan poliradikülonöro-
patide (KİDP) de tanı, temel olarak tarif edilen şikayetlerin nöroanatomik dağılımı, zaman içindeki seyri
Nurten UZUN ADATEPEb ve muayene özellikleri ile şekillenen klinik şüpheye dayanmaktadır. Tanının kesinleştirilmesi ise peri-
ferik sinirlerdeki demiyelinizasyonun, başta elektrofizyolojik metodlar olmak üzere beyin omurilik sı-
a
İstanbul Eğitim ve vısı (BOS), nörogörüntüleme, antikor testleri ve biyopsi gibi yardımcı yöntemleri yoluyla kanıtlanması
Araştırma Hastanesi, ve KİDP taklitçilerinin dışlanması ile mümkündür. Bu bölümde başta Avrupa Nöroloji Akademisi (EAN)
Nöroloji Kliniği, ve Periferik Sinir Topluluğu’nun (PNS) KİDP tanı ve tedavi kılavuzu olmak üzere en bilinen kılavuzla-
İstanbul, Türkiye rın ışığında tanıda yardımcı metotlardan elektrofizyoloji, BOS, antikor testleri ve görüntüleme yöntem-
b
İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa, lerinden KİDP özelinde bahsedilecektir.
Cerrahpaşa Tıp Fakültesi,
Nöroloji ABD, Anahtar Kelimeler: Kronik inflamatuvar demiyelinizan poliradikülonöropati; elektrofizyoloji;
İstanbul, Türkiye elektrodiagnostik testler; antikor testleri; görüntüleme

Yazışma Adresi/Correspondence:
Nurten UZUN ADATEPE ABSTRACT Diagnosis of chronic inflammatory demyelinating polyradiculoneuropathy (CIDP) is
İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa, mainly based on the history and neurological examination, as in most of the neurological diseases. Nev-
Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, ertheless, confirmation of the diagnosis is only possible by demonstration of the peripheral nerve de-
Nöroloji ABD, myelination, specifically by electrophysiological methods, as well as by CSF, neuroimaging, and
İstanbul, Türkiye antibody tests. Therefore, these auxiliary methods in the diagnosis of CIDP will be discussed in this sec-
nurtenzn@yahoo.com tion mostly based on the European Academy of Neurology (EAN) and Peripheral Nerve Society (PNS)
guideline on diagnosis and treatment of CIDP and partly some other well-known diagnostic sets.

Keywords: Chronic inflammatory demyelinating polyradiculoneuropathy; electrophysiology;


electrodiagnostic tests; antibody tests; imaging

örolojinin tüm disiplinlerinde olduğu gibi, kronik inflamatuvar demiyelizan po-

N liradikülonöropatide (KİDP) de tanı temel olarak tarif edilen şikayetlerin nö-


roanatomik dağılımı, zaman içindeki seyri ve muayene özellikleri ile şekillenen
klinik şüpheye dayanmaktadır. Tanının kesinleştirilmesi ise periferik sinirlerdeki demi-
yelinizasyonun başta elektrofizyolojik metodlar olmak üzere ve beyin omurilik sıvısı
(BOS), nörogörüntüleme, antikor testleri ve biyopsi gibi yardımcı yöntemler yoluyla ka-
nıtlanması ve KİDP’yi taklit eden hastalıkların dışlanması ile mümkündür. Bu bölümde
her ne kadar tanıya giden anahtar özellikler olan öykü ve muayene ile ilgili klinik bul-
gulara değinilmeyecek olsa da bu özelliklere dayalı oluşan klasik veya varyant KİDP
KAYNAK GÖSTERMEK İÇİN: şüphesinin tanıya giden yolda temeli oluşturduğu, takiben uygulanan yardımcı tanı in-
Ser MH, Uzun Adatepe N. Yardımcı tanı ince- celemelerinin tanıyı kesinleştirmek ve yanlış tanı koyulmasını engellemekte klinisye-
lemeleri (elektrofizyoloji, beyin omurilik sıvısı,
antikorlar, görüntüleme). Tireli H, Tutkavul K, nin destekçisi olduğu vurgulanacaktır. Günümüzde henüz KİDP tanısı için altın standart
editörler. İnflamatuvar Polinöropatiler. 1. Baskı. sayılabilecek bir metot/belirteç bulunmaması nedeniyle tanı, çeşitli tanı yöntemlerinin
Ankara: Türkiye Klinikleri; 2022. p.60-6.

60
Merve Hazal Ser ve ark. Yardımcı Tanı İncelemeleri Elektrofizyoloji, Beyin Omurilik Sıvısı, Antikorlar, Görüntüleme)

sonuçlarının bir araya getirilmesi yoluyla oluşturulan tanı rikan Nöromusküler ve Elektrodiagnostik Tıp Derneği
setlerine dayalı olarak koyulabilmektedir. Bu bağlamda (AANEM) poliradikülonöropati kılavuzu, Koski ve ark.nın
modern tıp pratiği ile uyumlu olarak, bağımsız uzmanlarca KİDP tanı kriterleri ve Avrupa Nöroloji Akademisi (EAN)
uygun metodoloji ile oluşturulmuş, uluslararası çalışma- ve Periferik Sinir Topluluğu’nun (PNS) KİDP tanı ve te-
lara dayanan, retrospektif olarak duyarlılığı ve özgüllüğü davi kılavuzu öne çıkanlar arasındadır.2-4 Bunlar arasından
test edilmiş tanı kriterlerinin kullanılması hem tetkik süre- AANEM kılavuzu KİDP tanısına yönelik özel önerilerde
cinin planlanması hem tanının evrensel bir dille belirlen- bulunmaktan ziyade poliradikülonöropati tanısı için kri-
mesi hem de yanlış tanının önüne geçilmesi gibi faydalar terler belirlemiş ve en az üç ekstremitede olmak üzere dört
sağlamaktadır.1 motor ve dört duysal sinir ileti çalışmasının yapılmasını
Bu amaçla oluşturulmuş çok sayıda tanı kriterleri ol- önermiştir. Özgüllüğü %100 olmakla beraber, çalışmalarda
makla beraber, yaygın bilinirliği olan tanı kriterleri Ame- KİDP tanısında duyarlılığının %45 civarında bulunması bir

TABLO 1: Kronik inflamatuvar demiyelizan poliradikülonöropatide tanı kategorileri.

Tipik Kronik inflamatuvar demiyelizan poliradikülonöropati (KİDP)


 Klinik kriterler + iki sinirde motor ileti anormallik kriterleri + iki sinirde duysal ileti anormallik kriterleri; veya
 Olası tipik KİDP + en az iki adet destekleyici kriter varlığı
Olası tipik KİDP
 Klinik kriterler + bir sinirde motor ileti anormallik kriterleri + iki sinirde duysal ileti anormallik kriterleri; veya
 Klinik kriterler + bir sinirde KİDP motor ileti anormallik kriterlerini karşılamayan motor ileti anormallikleri + iki sinirde duysal ileti anormallik kriterleri +
objektif tedavi yanıtı + bir adet destekleyici kriter varlığı
Distal KİDP
 Klinik kriterler + üst ekstremiteye ait iki sinirde motor ileti anormallik kriterleri + iki sinirde duysal ileti anormallik kriterleri; veya
 Olası distal KİDP + en az iki adet destekleyici kriter varlığı
Olası distal KİDP
 Klinik kriterler + üst ekstremiteye ait bir sinirde motor ileti anormallik kriterleri + bir sinirde duysal ileti anormallik kriterleri; veya
 Klinik kriterler + sadece alt ekstremiteye ait iki sinirde motor ileti anormallik kriterleri + iki sinirde duysal ileti anormallik kriterleri (destekleyici kriterlerle
kesinlik yükseltilemez)
Multifokal veya fokal KİDP
 Klinik kriterler + iki sinirde motor ileti anormallik kriterleri + iki sinirde duysal ileti anormallik kriterleri; veya
 Olası multifokal veya fokal KİDP + en az iki adet destekleyici kriter varlığı
Olası multifokal veya fokal KİDP
 Klinik kriterler + bir sinirde motor ileti anormallik kriterleri + iki sinirde duysal ileti anormallik kriterleri; veya
 Klinik kriterleri tamamlayan fokal KİDP + bir sinirde motor ileti anormallik kriterleri + bir sinirde duysal ileti anormallik kriterleri (destekleyici kriterlerle kesinlik
yükseltilemez)
Motor KİDP
 Klinik kriterler + iki sinirde motor ileti anormallik kriterleri + dört sinirde normal duysal ileti; veya
 Olası motor KİDP + en az iki adet destekleyici kriter varlığı
Olası motor KİDP
 Klinik kriterler + bir sinirde motor ileti anormallik kriterleri + dört sinirde normal duysal ileti
Motor ağırlıklı KİDP
 Motor KİDP kriterleri + iki sinirde duysal ileti bozukluğu varlığı
Duysal KİDP
Olası Duysal KİDP
 Klinik kriterler + duysal ileti anormallik kriterleri (destekleyici kriterlerle kesinlik yükseltilemez). En az dört sinirde motor iletiler normal olmalı.
Duysal ağırlıklı KİDP
 Klinik kriterler + iki sinirde duysal ileti anormallik kriterleri + iki sinirde motor ileti anormallik kriterlerinin sağlanması
Olası duysal ağırlıklı KİDP
 Klinik kriterler + iki sinirde duysal ileti anormallik kriterleri + iki sinirde motor ileti anormallik kriterleri veya bir sinirde motor ileti anormallik kriterlerinin
sağlanması.

61
Merve Hazal Ser ve ark. Yardımcı Tanı İncelemeleri Elektrofizyoloji, Beyin Omurilik Sıvısı, Antikorlar, Görüntüleme)

dezavantaj oluşturmaktadır.3 Koski kriterlerinin ise klinik nelik tanı duyarlılığını arttırmak hedeflenmiştir. Bunun
kriterleri tanı için yeterli bulması ve elektrofizyolojik test- yanı sıra bir önceki kılavuzda da yer verilmiş olmasına rağ-
leri klinik olarak koyulan tanıyı doğrulayıcı bir metot ola- men revize kriterlerde tipik KİDP klinik özelliklerini ta-
rak görmesi açısından ilgi çekicidir.4 Tanı setlerinin mamlayan ancak elektrodiagnostik kriterleri karşılamayan
karşılaştırmalı çalışmalarında hem AANEM hem de Koski hastalar için Koski ve ark.nın önerdiği şekilde KİDP’de ka-
kriterleri yüksek özgüllük değerlerine rağmen duyarlılık nıta dayalı tedaviler olan steroid, intravenöz immünoglo-
açısından %45 ila %63 oranlarında kalmıştır.4 Buna karşın bulin (IVIg) ya da plazmaferez olmak üzere tedavi yanıtı
2010 EFNS/PNS kriterleri ise çeşitli çalışmalarda %81 ila varlığında da olası KİDP tanısının koyulabileceği yeniden
96 duyarlılık ve %73 ila 91 özgüllük değerleri ile özellikle vurgulanmıştır.4
duyarlılık açısından diğer tanı setlerine kıyasla öne çık- EAN/PNS KİDP tanı ve tedavi kılavuzunun kriterle-
maktadır.2,5,6 Bu bölümde ön planda EAN ve PNS’nin 2021 rine göre tipik ve varyant KİDP tanısı için önerilen elek-
yılında yayınladığı, 2010 EFNS/PNS kriterlerinin güncel- trodiagnostik kriterler motor sinir ileti anormallik kriterleri
lenmiş şekli olan KİDP tanı ve tedavi kılavuzunun kriter- ve duysal sinir ileti anormallik kriterleri olmak üzere iki
lerine yer verilecektir.2 gruba ayrılmaktadır.
EAN/PNS KİDP tanı ve tedavi kılavuzuna göre kri-
terler klinik, elektrodiagnostik ve destekleyici olmak MOTOR SİNİR İLETİ ANORMALLİK KRİTERLERİ
üzere üç gruba ayrılmakta ve bu grupların kombinasyon- 1. En az iki sinirde motor distal latansın normal de-
larına göre ‘KİDP tanısı’ ve ‘olası KİDP tanısı’ olmak ğerlerin üst sınırının en az %50’si ve daha fazlası kadar
üzere iki dereceli tanı koyulmasını hedeflemektedir. uzaması (karpal tünel sendromu (KTS) dışlanmalı)
‘KİDP tanısı’ yeterli kinik ve elektrodiagnostik kriterle- 2. En az iki sinirde motor ileti hızlarının normal de-
rin varlığında koyulabilmekte, klinik ve elektrodiagnostik ğerlerin alt sınırının en az %30’u ve daha fazlası kadar ya-
kriterler tanı için yeterli değilse ‘olası KİDP tanısı’ ko- vaşlaması
yulabilmektedir. Destekleyici kriterler ise klinik ve elek-
3. En az iki sinirde F dalga latansının normal değer-
trodiagnostik kriterlerin yetersiz kaldığı noktada devreye
lerin üst sınırının en az %20’si ve daha fazlası kadar uza-
girerek, iki adet destekleyici kriter varlığında ‘olası tanı-
ması (eğer birleşik kas aksiyon potansiyeli (BKAP)
nın’ yeniden ‘tanı’ derecesine yükseltilmesine yardımcı
amplitüdü normal değerlerin alt sınırının %80’inden küçük
olmaktadır (Tablo 1).
ise en az %50’si ve daha fazlası kadar uzaması)
4. En az iki sinirde F dalgasının yokluğu (bu sinirle-
ELEKTROFİZYOLOJİK İNCELEMELER
rin BKAP amplitüdleri normal değerlerin alt sınırının
EAN/PNS KİDP tanı ve tedavi kılavuzunun kriterlerine %20’si ve daha büyük olmak kaydıyla) + farklı en az bir si-
göre klinik tanı kriterlerini karşılayan bir hastada elektro- nirde F dalgası yokluğu dışındaki bir demiyelinizasyon kri-
fizyolojik metotlarla demiyelinizasyonun gösterilmesi tanı teri varlığı
için zorunludur. 2021 revizyonunda bir önceki kılavuzda
5. Motor ileti bloğu: BKAP amplitüd değerinin prok-
yer alan ‘kesin’, ‘muhtemel’ ve ‘olası’ gibi derecelendir-
simalde, distale göre %30 ve daha fazla düşük olması (ti-
meler, gruplar arasında anlamlı farklılık gösterilememesi
bial sinir hariç), iki sinirde distal BKAP amplitüdünde
nedeniyle kaldırılmış, bunun yanı sıra tanı için bir altın
normal değerlerin alt sınırından %20 ve daha fazla düşük-
standart metot bulunmaması nedeniyle ‘kesin tanı’ termi-
lük olması veya bir sinirde distal BKAP amplitüdünde nor-
nolojisi de terkedilmiştir.7,8 Böylece güncel kriterler aracı-
mal değerlerin alt sınırıından %20 ve daha fazla düşüş +
lığıyla ‘tanı’ veya ‘olası tanı’ koyulabilmektedir.
en az bir farklı sinirde F dalgası yokluğu dışındaki bir de-
Elektrofizyolojik olarak sinir iletilerinde yavaşlama, miyelinizasyon kriterinin varlığı
gecikmiş veya kaybolmuş F dalgası, uzamış distal latans
6. Anormal temporal dispersiyon: En az iki sinirde
ve anormal temporal dispersiyon demiyelinizasyonun gös-
proksimal ile distal yanıtlar arasında BKAP süresinde %30
tergeleridir. KİDP’nin elektrodiagnostik tanı kriterleri as-
ve daha fazla uzama (posterior tibial sinir için bu oran
lında bu demiyelinizasyon göstergelerinin patolojik olanı
%100 olmalı)
fizyolojik olandan ayırt etmek üzere standardize edilmiş
versiyonlarıdır. 2021 revizyonunda 2010 kriterlerinden 7. Bir veya daha fazla sinirde distal BKAP süresinde
farklı olarak duysal sinir ileti çalışmalarına ait kriterlere uzama + en az bir başka sinirde farklı bir demiyelinizas-
yer verilmiştir. Böylelikle özellikle KİDP varyantlarına yö- yon bulgusu varlığı

62
Merve Hazal Ser ve ark. Yardımcı Tanı İncelemeleri Elektrofizyoloji, Beyin Omurilik Sıvısı, Antikorlar, Görüntüleme)

(DFF* 2 Hz) median >8,4 ms, ulnar >9,6 ms, pero- Tipik KİDP
neal >8,8 ms, posterior tibial >9,2 ms
 Tipik KİDP tanısının doğrulanması için en az iki
(DFF 5 Hz) median >8,0 ms, ulnar >8,6 ms, peroneal motor sinirde motor ileti anormallik kriterleri bulunmalıdır.
>8,5 ms, posterior tibial >8,3 ms Eğer kriterler tek bir sinir için karşılanıyorsa ‘olası tipik
(DFF 10 Hz) median >7,8 ms, ulnar >8,5 ms, pero- KİDP’ tanısı koyulur.
neal >8,3 ms, posterior tibial >8,2 ms  En az iki duysal sinirde ileti anormallikleri eşlik et-
(DFF 20 Hz) median >7,4 ms, ulnar >7,8 ms, pero- melidir.
neal >8,1 ms, posterior tibial >8,0 ms  Eğer klinik olarak tipik KİDP kriterlerini tamam-
layan ancak Tablo 1’de bahsedilmiş olan elektrodiagnostik
Motor Sinir İleti Anormallik Kriterleri İlişkili Notlar kriterleri tamamlayamayan bir hasta söz konusu ise kanıta
7. kriter hariç diğer kriterlerin tamamı için frekans filtresi dayalı KİDP tedavilerinden birine yanıtın varlığı ve bir adet
2Hz ila 10Hz arasında tutularak oluşturulmuş, 7. kriter için daha destekleyici kriter varlığında olası ‘tipik KİDP’ tanısı
ise her bir düşük frekans filtresi için ayrı ayrı üst sınırlar be- koyulabilir.
lirtilmiştir.
Distal KİDP
Motor sinir ileti kriterleri için tek taraflı olarak med-
yan, ulnar, peroneal ve tibial sinir yanıtları incelenmeli, kri-  Distal KİDP tanısı için üst ekstremiteye ait en az iki
terler tamamlanamıyorsa aynı sinirler karşı taraflı olarak sinirde motor ileti anormallik kriterlerinin sağlanması ge-
incelenmeye devam edilmeli ve/veya ulnar ve medyan si- rekmektedir. Bu sinirlerin distal BKAP amplitüdleri en az
nirler için dirsek üstü ve Erb uyarımı eklenmelidir. 1 mV olmalıdır. Eğer iki üst ekstremite siniri yerine iki alt
ekstremite siniri veya bir üst ekstremite sinirinde bu kri-
*DFF; düşük frekans filtresi
terler sağlanırsa olası distal KİDP en muhtemel tanıdır.
Bu kriterlerden herhangi birinin varlığı motor ileti kri-
 En az iki duysal sinirde ileti anormallikleri eşlik et-
terlerinin karşılanması anlamına gelmektedir. Ancak bu
melidir.
kriterlerden herhangi biri tek bir sinir için (iki sinirden az)
sağlanırsa ‘olası KİDP’ tanısı koyulabilir. Multifokal ve fokal KİDP

DUYSAL SİNİR İLETİ ANORMALLİK KRİTERLERİ  Birden fazla ekstremiteye ait olmak üzere en az iki
sinirde motor ileti anormallik kriterlerinin sağlanması ha-
1. En az iki duysal sinirde ileti anormallikleri varlığı
linde multifokal KİDP tanısı ve tek ekstremitede en az iki
(uzamış distal latans veya azalmış duysal sinir aksiyon po-
sinirde motor ileti anormallik kriterlerinin sağlanması ha-
tansiyeli (DSAP) amplitüdü veya normal limitlerin dışında
linde fokal KİDP tanısı koyulabilir. Eğer kriterler yalnızca
yavaşlamış ileti hızı) KİDP tanısı için gereklidir.
tek bir sinirde sağlanabiliyorsa olası multifokal veya fokal
2. Yukarıdaki kriterlerin sadece bir sinirde var olması KİDP tanıları konur.
olası KİDP tanısı koydurur.
 Multifokal ve fokal KİDP tanısı için etkilenen eks-
3. Normal motor sinir iletisi olan hastada duysal tremitelerde en az iki duysal sinirde ileti anormalliklerinin
KİDP tanısı için a veya b’den bir tanesi gerekir: eşlik etmesi gerekmektedir.
a. En az iki sinirde (median, ulnar, radial, sural)  Olası fokal KİDP için ise en az bir sinirde duysal
DSAP amplitüdü normalin alt sınırının %80’inden büyük ileti anormallikleri eşlik etmelidir.
iken duysal sinir ileti hızları normalin alt sınırının
%80’inden yavaş ya da DSAP amplitüdü normalin alt sı- Motor KİDP (Motor Ağırlıklı KİDP)
nırının %80’inden küçük ise duysal sinir ileti hızları nor-  En az iki sinirde motor ileti anormallik kriterlerinin
malin alt sınırının %70’inden yavaş olması sağlanması ve en az dört sinir incelenerek (median, ulnar,
b. Sural korunma varlığı: Normal sural sinir DSAP radial, sural) duysal ileti anormalliğinin olmadığının gös-
yanısıra anormal median veya radial DSAP varlığı (KTS terilmesi halinde motor KİDP tanısı koyulabilir. Eğer
dışlanmalı) motor ileti kriterleri tek bir sinir için sağlanabiliyor ise tanı
Klinik kriterler doğrultusunda tipik KİDP veya var- olası motor KİDP’dir.
yantları için şüphe oluşturan bir hastada gerekli minimum  Motor KİDP’ye duysal ileti anormallikleri eşlik
elektrodiagnostik kriterler şu şekildedir: ediyorsa tanı motor ağırlıklı KİDP’dir.

63
Merve Hazal Ser ve ark. Yardımcı Tanı İncelemeleri Elektrofizyoloji, Beyin Omurilik Sıvısı, Antikorlar, Görüntüleme)

Duysal KİDP (Duysal Ağırlıklı KİDP) uygulanması zorunlu değildir. BOS incelemesinin, hasta
olası KİDP tanı kriterlerine sahipse, akut veya subakut bir
 Duysal ileti anormalliklerinin görüldüğü ve en az
klinik başlangıç söz konusu ise, enfeksiyon ve malinite gibi
dört sinirde (median, ulnar, tibial, peroneal) motor ileti in-
etyolojilerin dışlanması gerekli ise yapılması önerilmekte-
celemelerinin normal olduğu durumda olası duysal KİDP
dir. KİDP’de BOS proteini sıklıkla yüksek bulunmakla bir-
tanısı koyulur.
likte, ayırıcı tanıda yer alan diğer etiyolojilerden ayırt
 Duysal KİDP’ye bir sinirde eşlik eden motor ileti etmek açısından protein yüksekliğinin özgüllüğü belirsiz-
kriterlerinin varlığı halinde olası duysal ağırlıklı KİDP ta- dir.5,13 Yine KİDP şüphesi olan bir vakada elektrodiagnos-
nısı koyulur. Eğer birden fazla sinirde motor ileti kriterleri tik testlerin yeterli tanısal özellikler göstermediği durumda,
mevcutsa tanı duysal ağırlıklı KİDP’ye yükseltilir. özellikle ılımlı düzeyde protein yüksekliği varlığının yan-
Sonuç olarak KİDP henüz altın standart bir tanı me- lış KİDP tanısına yol açma açısından dikkat edilecek bir
todu olmayan, tanı setlerinin uygulanması yoluyla tanı ko- nokta olduğu vurgulanmıştır.10,14 Dolayısı ile BOS incele-
yulabilen bir hastalık grubunu temsil etmektedir. Bu durum mesinin seçili hasta grubunda, elektrodiagnostik açıdan ay-
hem bazı hastanın yanlış KİDP tanısı alması hem de bir rıntılı olarak yapılan değerlendirme sonrası, KİDP tanısının
başka hasta grubunun KİDP olduğu halde tanı alamaması doğrulanması ya da dışlanması şeklinde hedefe yönelik
ile sonuçlanabilmektedir. Özellikle daha hafif özürlülüğü amaçla kullanılması önerilmektedir.
olan, demiyelinizasyonun daha az belirgin olduğu ancak
bunun dışında benzer klinik bulgulara ve tedavi yanıtına ANTİKORLAR
sahip olan bir grup hastada tanının geciktiği gösterilmiş-
Son yıllarda otoimmün nöropatilerin tanısında çeşitli anti-
tir.9 Yakın tarihte güncellenmiş olan EAN/PNS kriterleri
kor belirteçlerinin varlığının keşfedilmesi ile antikor test-
de klinik ve elektrofizyolojik olarak tanı koyulamayan bu
lerinin KİDP’de yeri de belirginleşmeye başlamıştır.
grup hastada tedavi yanıtının tanıda kriter olarak kullanıl-
Özellikle nodal ve paranodal proteinlere karşı immün ya-
ması yoluyla özellikle bu grup hastalarda duyarlılığı artır-
nıta sebep olan antikorların varlığı KİDP hastalarının %10
mayı hedeflemektedir. Öte yandan KİDP yanlış tanısı da
ila 20’sinde gösterilmiştir. Bu grup nöropatiler, nodo-pa-
azımsanamayacak oranlara ulaşabilmektedir. Yanlış tanı
ranodopatiler olarak adlandırılmaktadır. Güncel olarak bi-
nedenleri incelendiğinde destekleyici bulgulardan albümi-
linen nodal ve paranodal hedef proteinler ise neurofascin
nositolojik disosiasyonun ılımlı protein yüksekliği halinde
155 (NF155), neurofascin 140 (NF140), neurofascin 186
tanısal olarak yorumlanması, hastaların sübjektif tedavi ya-
(NF186), contactin-1 ve CASPR1’dir (Tablo 2).15
nıtı geri bildirimleri ve elektrodiagnostik kriterlerin kıla-
vuz önerisi ile uyumsuz şekilde yorumlanması sebep olarak Özellikle KİDP ön tanısı olan hastada;
gösterilmiştir.10 Tüm bu bilgiler ışığında güncel kılavuz-  IVIg veya steroid gibi standart tedaviye dirençli
lara hakimiyet kadar, hasta özelinde değerlendirmenin de olan,
doğru tanıda önemli olduğu sonucu ortaya çıkmaktadır.
 Başvuru kliniği akut veya subakut olan, öncesinde
akut inflamatuvar demiyelizan poliradikülonöropati tanısı
BEYİN OMURİLİK SIVISI İNCELEMELERİ almış,
KİDP’de yardımcı tanı metodu veya ayırıcı tanı aracı ola-  Güçsüzlüğün distalde ağırlıklı olduğu,
rak BOS parametreleri kullanıldığında BOS protein yük-
sekliği (>45 mg/dl) ve BOS hücre sayısının <10/m3 olması  Duysal ataksi ile açıklanamayacak şiddette sere-
(albüminositolojik disosiasyon) beklenir.11 BOS protein bellar bulguların eşlik ettiği,
düzeyi sıklıkla >100mg/dl olarak elde edilir ve normal de-  Solunum veya kraniyal sinir tutulumunun varlığı,
ğerin üst sınırının 10 katına kadar artış görülebilir. Diya-
 Eşlik eden nefrotik sendrom varlığı
betik hastalarda protein düzeyinin >100 mg/dl olması
halinde anlamlı kabul edildiği ve özellikle 60 yaş üstü has-  BOS proteininin aşırı yüksekliği gibi özelliklerin
talarda protein düzeyinin üst sınırının 45 mg/dl yerine >60 varlığında antikor testlerinin yapılması önerilmektedir.
mg/dl olarak kabul edilmesi duyarlılığı artırmak için kıla- Antikor pozitifliği olan hasta grubunun klasik KİDP
vuzda ve literatürde vurgulanmıştır.12 tedavilerine kötü yanıtlı, buna karşın rituksimaba daha iyi
BOS incelemesi KİDP tanısında destekleyici kriter- yanıtlı olduğu bilinmektedir.16 Dolayısı ile seçili hasta gru-
lerden bir tanesidir ve kılavuz önerisine göre klinik ve elek- bunda antikor testlerinden faydalanmak sadece tanıda değil,
trofizyolojik kriterler ışığında tanı almış hastalarda en uygun tedavi planının yapılmasında da yardımcıdır.

64
Merve Hazal Ser ve ark. Yardımcı Tanı İncelemeleri Elektrofizyoloji, Beyin Omurilik Sıvısı, Antikorlar, Görüntüleme)

TABLO 2: Antikor ilişkili nodo-paranodopatilerin klinik özellikleri.

NF155 IgG4 nodo-paranodopati Subakut veya kronik demiyelinizan poliradikülonöropati


Distal ağırlıklı güçsüzlük
Pozitif duysal semptomlar/nöropatik ağrı
Otonom disfonksiyon
Tremor ve dizartri
Papilödem
Kontaktin-1 nodo-paranodopati Akut veya subakut duysal ağırlıklı klinik, özellikle kronik immün duysal poliradikülonöropati
Membranöz glomerulonefrit
NF 140/186 nodo-paranodopati Subakut klinik prezentasyon
Kraniyal sinir tutulumu
Otonom disfonksiyon
Solunum tutulumu
Segmental glomeruloskleroz
CASPR1 IgG nodo-paranodopati Akut veya subakut progresif klinik prezentasyon
Kraniyal sinir tutulumu
Nöropatik ağrı
Ataksi

Monoklonal gamopati ilişkili nöropatiler (anti-MAG yönelik kontrastlı incelemede sinir çapında artış ve kont-
IgM nöropatisi, POEMS, multipl myelom, AL-amiloidoz) rastlanma varlığı EAN/PNS kriterlerine göre destekleyici
klasik KİDP şeklinde belirti verebilecekleri için klinik ve bir kriter olarak kullanılmaktadır.2 Özellikle fokal bulguları
elektrofizyolojik olarak ayrımının yapılması mümkün de- olan veya duysal semptomların ağırlıklı olduğu hastalarda
ğildir. Bu nedenle kılavuz, KİDP tanısı almış tüm erişkin ayırıcı tanıda yer alan infiltratif, enfeksiyöz veya yapısal
hastalarda monoklonal gamapati varlığının araştırılması etiyolojilerin gösterilmesinde de MRG oldukça yardımcı-
amacıyla serum immün fiksasyon ve immün elektroforez dır.17
testlerinin yapılmasını ve patoloji tespit edilmesi halinde Yine kılavuzda yer edinmiş ve olası KİDP tanısında
onkoloji/hematoloji görüşünün alınmasını önermektedir.2 yardımcı bir metod olarak kullanılan nöromusküler ultra-
sonun öncelikle uygun tecrübe altında yapılması ve yo-
GÖRÜNTÜLEME rumlanması önerilmektedir. KİDP için spesifik olmamakla
KİDP tanısında manyetik rezonans görüntülemenin (MRG) beraber sinir çapı artışı tanıya destek olmaktadır. Özellikle
duyarlılığı ve özgüllüğü henüz kapsamlı çalışmalarla be- brakiyal pleksus ve median sinir proksimal segmentlerine
lirlenmemiş olsa da özellikle olası KİDP tanısı olan birey- yönelik incelemelerde KİDP için tanısal normal ve patolo-
lerde spinal kord, spinal kökler, kauda ekina ve pleksuslara jik değerler valide edilmiştir.18

KAYNAKLAR
1. Woolf SH, Grol R, Hutchinson A, Eccles M, Grimshaw J. Clinical guide- Position Statement: Recommended Policy for Electrodiagnostic Medi-
lines: potential benefits, limitations, and harms of clinical guidelines. BMJ. cine. Rochester, MN2012. p.15.
1999;318(7182):527-30. doi: 10.1136/bmj.318.7182.527. 4. Koski CL, Baumgarten M, Magder LS, Barohn RJ, Goldstein J, Graves
2. Van den Bergh PYK, van Doorn PA, Hadden RDM, Avau B, Vankrunk- M, et al. Derivation and validation of diagnostic criteria for chronic in-
elsven P, Allen JA, et al. European Academy of Neurology/Peripheral flammatory demyelinating polyneuropathy. J Neurol Sci. 2009;277(1-
Nerve Society guideline on diagnosis and treatment of chronic inflam- 2):1-8. doi: 10.1016/j.jns.2008.11.015.
matory demyelinating polyradiculoneuropathy: report of a joint Task 5. Rajabally YA, Nicolas G, Piéret F, Bouche P, Van den Bergh PY.
Force-Second revision. J Peripher Nerv Syst. 2021;26(3):242-68. doi: Validity of diagnostic criteria for chronic inflammatory demyeli-
10.1111/jns.12455. Erratum in: J Peripher Nerv Syst. 2022;27(1):94. Er- nating polyneuropathy: a multicentre European study. J
ratum in: Eur J Neurol. 2022;29(4):1288. Neurol Neurosurg Psychiatry. 2009;80(12):1364-8. doi:
3. American Association of Neuromuscular and Electrodiagnostic Medicine. 10.1136/jnnp.2009.179358.

65
Merve Hazal Ser ve ark. Yardımcı Tanı İncelemeleri Elektrofizyoloji, Beyin Omurilik Sıvısı, Antikorlar, Görüntüleme)

6. Tackenberg B, Lünemann JD, Steinbrecher A, Rothenfusser-Korber E, and recommendations for diagnostic criteria. Arch Neurol.
Sailer M, Brück W, et al. Classifications and treatment responses in 1989;46(8):878-84. doi: 10.1001/archneur.1989.00520440064022.
chronic immune-mediated demyelinating polyneuropathy. Neurology. 12. Breiner A, Bourque PR, Allen JA. Updated cerebrospinal fluid total pro-
2007;68(19):1622-9. doi: 10.1212/01.wnl.0000260972.07422.ea. tein reference values improve chronic inflammatory demyelinating
7. Joint Task Force of the EFNS and the PNS. European Federation of polyneuropathy diagnosis. Muscle Nerve. 2019;60(2):180-3. doi:
Neurological Societies/Peripheral Nerve Society Guideline on manage- 10.1002/mus.26488.
ment of chronic inflammatory demyelinating polyradiculoneuropathy: re- 13. Rajabally YA, Chavada G. Lewis-sumner syndrome of pure upper-limb
port of a joint task force of the European Federation of Neurological onset: diagnostic, prognostic, and therapeutic features. Muscle Nerve.
Societies and the Peripheral Nerve Society--First Revision. J Peripher 2009;39(2):206-20. doi: 10.1002/mus.21199.
Nerv Syst. 2010;15(1):1-9. doi: 10.1111/j.1529-8027.2010.00245.x. Er-
14. Allen JA, Ney J, Lewis RA. Electrodiagnostic errors contribute to chronic
ratum in: J Peripher Nerv Syst. 2010;15(4):373.
inflammatory demyelinating polyneuropathy misdiagnosis. Muscle Nerve.
8. Van den Bergh PY, Hadden RD, Bouche P, Cornblath DR, Hahn A, Illa I, 2018;57(4):542-9. doi: 10.1002/mus.25997.
et al; European Federation of Neurological Societies; Peripheral Nerve
15. Pascual-Goñi E, Martín-Aguilar L, Querol L. Autoantibodies in chronic
Society. European Federation of Neurological Societies/Peripheral Nerve
Society guideline on management of chronic inflammatory demyelinat- inflammatory demyelinating polyradiculoneuropathy. Curr Opin Neurol.
ing polyradiculoneuropathy: report of a joint task force of the European 2019;32(5):651-7. doi: 10.1097/WCO.0000000000000725.
Federation of Neurological Societies and the Peripheral Nerve Society- 16. Bunschoten C, Jacobs BC, Van den Bergh PYK, Cornblath DR, van
first revision. Eur J Neurol. 2010;17(3):356-63. doi: 10.1111/j.1468- Doorn PA. Progress in diagnosis and treatment of chronic inflammatory
1331.2009.02930.x. Erratum in: Eur J Neurol. 2011;18(5):796. demyelinating polyradiculoneuropathy. Lancet Neurol. 2019;18(8):784-
9. Athanasopoulos D, Motte J, Grüter T, Köse N, Yoon MS, Otto S, et 94. doi: 10.1016/S1474-4422(19)30144-9.
al. Evaluation of the EFNS/PNS diagnostic criteria in a cohort of CIDP 17. Lozeron P, Lacour MC, Vandendries C, Théaudin M, Cauquil C, Denier
patients. Ann Clin Transl Neurol. 2021;8(5):1110-21. doi: C, et al. Contribution of plexus MRI in the diagnosis of atypical chronic
10.1002/acn3.51357. inflammatory demyelinating polyneuropathies. J Neurol Sci.
10. Allen JA, Lewis RA. CIDP diagnostic pitfalls and perception of 2016;360:170-5. doi: 10.1016/j.jns.2015.11.048.
treatment benefit. Neurology. 2015;85(6):498-504. doi: 18. Herraets IJT, Goedee HS, Telleman JA, van Eijk RPA, Verhamme C,
10.1212/WNL.0000000000001833. Saris CGJ, et al. Nerve ultrasound for diagnosing chronic inflammatory
11. Barohn RJ, Kissel JT, Warmolts JR, Mendell JR. Chronic inflammatory neuropathy: a multicenter validation study. Neurology.
demyelinating polyradiculoneuropathy. Clinical characteristics, course, 2020;95(12):e1745-e53. doi: 10.1212/WNL.0000000000010369.

66
Kronik İnflamatuvar Demiyelinizan Poliradikülonöropati
Chronic Inflammatory Demyelizing Polyradiculoneuropathy

Tanı Kriterleri ve Ayırıcı Tanı


Diagnostic Criteria and Differential Diagnosis

Ayşe Nur ÖZDAĞ ACARLIa, ÖZET Kronik inflamatuvar demiyelinizan poliradikülonöropati (KİDP), duysal semptomlar ve kas güç-
süzlüğünün olduğu, en sık görülen kronik immün-aracılı, demiyelinizan periferik nöropatidir. Genel-
Arman ÇAKARb,
likle ataklı ya da kronik ilerleyici bir seyir göstermekle birlikte Guillain Barré sendromuna benzer şekilde
Yeşim PARMANb akut olarak da başlayabilir. Hastalık tipik KİDP ve KİDP varyantları (multifokal, fokal, distal, motor ve
duysal KİDP) olarak sınıflandırılır. Hastalığın en sık görülen alt tipi tipik KİDP’dir. Tipik KİDP’de
a
Ermenek Devlet Hastanesi, semptomlar simetrik yerleşir; eş zamanlı proksimal ve distal zaaf ile duysal bulgular bulunur ve en az
Nöroloji Kliniği, iki ay süreyle klinik kötüleşme devam eder. Tanı, klinik, elektrofizyolojik ve laboratuvar bulguların
Karaman, Türkiye kombinasyonu ile taklit edebilecek diğer hastalıkların dışlanması sonucunda koyulur. KİDP tanısı için
b
İstanbul Üniversitesi en çok European Federation of Neurological Societies and the Peripheral Nerve Society (EFNS/PNS)
İstanbul Tıp Fakültesi, 2010 tanı kılavuzu kullanılmaktadır. Burada, tipik KİDP ve KİDP varyantlarının klinik özellikleri ile
Nöroloji ABD, 2021’de yenilenen güncel EFNS/PNS KİDP kılavuzunda yer alan tanı kriterleri anlatılacak ve ayırıcı tanı
İstanbul, Türkiye açısından dikkat edilmesi gereken hususlar aktarılacaktır.

Yazışma Adresi/Correspondence: Anahtar Kelimeler: Kronik inflamatuvar demiyelinizan poliradikülonöropati;


Yeşim PARMAN otoimmün poliradikülonöropati; inflamatuvar poliradikülonöropati;
İstanbul Üniversitesi demiyelinizan poliradikülonöropati
İstanbul Tıp Fakültesi,
Nöroloji ABD,
İstanbul, Türkiye ABSTRACT Chronic inflammatory demyelinating polyradiculoneuropathy (CIDP) is the most com-
parmany@istanbul.edu.tr mon treatable chronic immune mediated neuropathy, presenting with sensory symptoms and muscle
weakness. This acquired demyelinating disease may show relapsing-remitting or chronic progressive
disease course and may begin acutely such as Guillain Barré syndrome. CIDP is classified as “typical
CIDP” and “CIDP variants” (multifocal, focal, distal, motor and sensory CIDP). Typical CIDP, the most
common subtype which begins with symmetric proximal and distal muscle weakness and sensory loss.
The disease shows progression for more than two months. The diagnosis of CIDP is based on a combi-
nation of clinical, electrodiagnostic and laboratory features, as well as exclusion of other mimicking
syndromes. The European Federation of Neurological Societies and the Peripheral Nerve Society
(EFNS/PNS) 2010 CIDP guideline is the one most frequently used guideline for diagnosis. In this paper,
the clinical features of CIDP, diagnostic criteria, and differential diagnosis of the disease will be presented
according to the revised version of the EFNS/PNS 2021 CIDP guideline.

Keywords: Chronic inflammatory demyelinating polyradiculoneuropathy;


autoimmune polyradiculoneuropathy; inflammatory polyradiculoneuropathy;
demyelinating polyradiculoneuropathy

ronik inflamatuvar demiyelinizan poliradikülonöropati (KİDP) etiyopatogene-

K zinde hücresel ve humoral bağışık yanıtın birlikte rol oynadığı en sık görülen
kronik immün-aracılı periferik nöropatidir. İlk kez 1890’da tekrarlayan poli-
nörit atakları olan bir vakanın yayınlanmasının ardından çok sayıda vaka bildirisi ol-
muştur.1 Hastalığın klinik, elektrofizyolojik ve patolojik bulguları ilk kez 1975’de Dyck
ve ark. tarafından tanımlanmış ve günümüzdeki adı ilk kez 1982’de, yine Dyck ve ark.
KAYNAK GÖSTERMEK İÇİN: tarafından, hastalığın prednizon ile iyileştiği bildirilirken kullanılmıştır.2,3
Özdağ Acarlı AN, Çakar A, Parman Y. Tanı kri-
terleri ve ayırıcı tanı. Tireli H, Tutkavul K, edi- KİDP tanısı klinik, elektrofizyolojik ve laboratuvar bulguların kombinasyonu ile
törler. İnflamatuvar Polinöropatiler. 1. Baskı.
Ankara: Türkiye Klinikleri; 2022. p.67-76. KİDP’yi taklit edebilecek diğer hastalıkların dışlanmasına dayalı olarak koyulur. Bugüne

67
Ayşe Nur Özdağ Acarlı ve ark. Tanı Kriterleri ve Ayırıcı Tanı

kadar yayınlanmış olan çok sayıda KİDP tanı kriteri bulun- tremitede duysal etkilenme ile tüm ekstremitelerde derin
maktadır ve bu kriterler periferik sinir demiyelinizasyonu- tendon reflekslerinin kaybı ya da azalması ile karakterize-
nun elektrofizyolojik olarak tespitiyle yakından ilişkilidir. dir.7 Hastalık sıklıkla ekstremite distallerinde parestezi ve
Tanı amacıyla kullanılan farklı kriter setleri içerisinden en zaaf ile yürüme güçlüğü şeklinde başlar. KİDP’de demi-
çok 2010 “European Federation of Neurological Societies yelinizasyon, multifokal olarak spinal kök, pleksus ve
and the Peripheral Nerve Society (EFNS/PNS)” KİDP tanı proksimal sinir trunkuslarında yerleşir.8 Guillain Barré
kılavuzunun kullanıldığı ve doğru tanı oranının çok iyi ol- sendromunun (GBS) aksine kranyal sinir etkilenimi nadir-
duğu bildirilmiştir.4 Bununla birlikte, özellikle de KİDP alt dir ve solunum ya da otonom tutuluma genellikle rastlan-
tiplerinin sınıflandırılmasında, sıklıkla yanlış tanıya gidile- maz. Semptom ve bulguların 4 hafta içinde en ağır düzeye
bilmektedir. Yanlış tanıya gidilmesinin altında yatan ne- ulaştığı akut başlangıçlı KİDP olguları da (%13) bildiril-
denler, tanı testi sonuçlarının yanlış değerlendirilmesi, miştir.9,10 Akut başlangıçlı KİDP olgularını GBS’den ayırt
kılavuzlara riayet edilmemesi ya da kılavuzlardan haberdar etmek güç olsa da KİDP olgularında duysal semptomların
olunmaması şeklinde sıralanabilir.5 Ayrıca inceleme so- daha baskın olması, 8 haftadan sonra kötüleşmenin hala
nuçları doğru yorumlanan ve tanı kriterlerini tam olarak kar- devam etmesi ya da en az 3 atakla klinik düzelmeyi izleyen
şılayan bazı hastalar KİDP olmayabilir.6 Bu nedenlerden kötüleşme atağı ile seyretmesi, otonom tutulumun eşlik et-
dolayı KİDP tanı kriterlerinin özgüllüğünün artırılması he- memesi, fasyal zaaf, öncesinde enfeksiyon öyküsü ya da
defiyle EFNS/PNS çalışma grubu tarafından 2021’de gün- mekanik ventilasyon ihtiyacının daha nadir olması GBS ile
cel bir KİDP tanı ve tedavi kılavuzu yayınlanmıştır.4 Burada ayırım açısından akılda tutulmalıdır.10 GBS olgularının
EFNS/PNS 2021 kılavuzunda yer alan KİDP tanı kriterleri yaklaşık olarak %5’i ilerleyen dönemde akut başlangıçlı
aktarılarak ayırıcı tanı açısından dikkat edilmesi gereken KİDP olarak yeniden sınıflandırılmaktadır ve GBS’yi has-
hastalıklar özetlenecektir. talığın henüz akut döneminde iken akut KİDP’den ayırt et-
meyi sağlayacak herhangi bir spesifik klinik özellik ya da
KİDP’NİN KLİNİK ÖZELLİKLERİ vE laboratuvar testi bugün için bulunmamaktadır.11

KLİNİK TANI KRİTERLERİ KİDP vARYANTLARI


2021 EFNS/PNS KİDP kılavuzunda hastalık klinik olarak Klinik özellikleri tipik KİDP’den farklı olsa da inflamatu-
‘tipik KİDP’ ve ‘KİDP varyantları’ olarak sınıflandırıl- var demiyelinizasyon mekanizmalarına ve benzer immün
mıştır (Tablo 1). ‘KİDP varyantları’ multifokal, fokal, dis- tedavi yanıtına sahip olmaları nedeniyle KİDP varyantları
tal, motor ve duysal KİDP alt tiplerini içermektedir.4 olarak değerlendirilmektedirler.8 KİDP alt tiplerinin farklı
Tipik KİDP klinik olarak en az 8 hafta süresince ge- elektrofizyolojik bulgulara ve tedavi yanıtına sahip oldu-
lişen, ilerleyici ya da ataklarla seyreden, simetrik, üst ve ğunu bildiren ve dolayısıyla da tipik KİDP’den farklı pa-
alt ekstremitelerde proksimal ve distal zaaf ve en az iki eks- tofizyolojik mekanizmalara bağlı olabileceği görüşünü

TABLO 1: KİDP klinik kriterleri.4


Tipik KİDP
Aşağıdakilerin tümü:
• Progresif ya da tekrarlayıcı seyir, simetrik, üst ve alt ekstremitelerde proksimal ve distal zaaf, en az iki ekstremitede duysal etkilenme
• En az 8 hafta süreyle gelişmesi
• Tüm ekstremitelerde reflekslerin kayıp ya da azalmış olması
KİDP Varyantları
Aşağıdakilerden biri, fakat diğer özellikleri Tipik KİDP'de olduğu gibi (etkilenmemiş ekstremitede tendon refleksleri normal olabilir):
• Distal KİDP: alt ekstremitelerde baskın distal duysal kayıp ve kas zaafı
• Multifokal KİDP: multifokal paternde duysal kayıp ve kas zaafı, sıklıkla asimetrik ve üst ekstremitede baskın, birden fazla ekstremitede
• Fokal KİDP: sadece bir ekstremitede duysal kayıp ve kas zaafı
• Motor KİDP: duysal tutulum olmaksızın motor semptom ve bulgular
• Duysal KİDP: motor tutulum olmaksızın duysal semptom ve bulgular

KİDP: Kronik inflamatuvar demiyelinizan poliradikülonöropati.

68
Ayşe Nur Özdağ Acarlı ve ark. Tanı Kriterleri ve Ayırıcı Tanı

destekleyen çalışmaların yanı sıra farklı varyantların has- FoKAL KİDP


talığın ilerleyen dönemlerinde tipik KİDP kliniğine dönü-
Fokal KİDP nadir görülür ve sıklıkla brakial ya da lumbo-
şebileceği de bilinmektedir.12,13
sakral pleksus tutulur, fakat hastalığa bağlı olarak sadece
tek bir periferik sinir de etkilenebilir.23 Hastalar kortikos-
DİsTAL KİDP
teroid ya da IVIg tedavilerinden fayda görür.
Distal KİDP ilk kez 2000 yılında Katz ve ark. tarafından
distal yerleşimli, simetrik, duysal semptom ve ataksinin ön DuYsAL KİDP
planda olduğu bir grup hastada “distal edinsel demiyelini- Duysal KİDP’de hastada duysal ataksi, vibrasyon ve po-
zan nöropati-DADS” adıyla birlikte tanımlanmıştır.14 Bu zisyon duyusunda azalma ve kutanöz duyu değişikliği gibi
hastaların klinik bulguları immünoglobulin M (IgM) tipi sadece duysal yakınmalar vardır ve klinik olarak motor
monoklonal gamopati ve anti-miyelin ilişkili glikoprotein zaaf yoktur.24 Elektrofizyolojik incelemede motor ileti hızı
(MAG) antikoru pozitif olan hastalarda görülen ile çok yavaşlamışsa ya da motor ileti bloğu saptanırsa hastalık
benzerdir.15 Bu fenotipe sahip hastaların yaklaşık olarak duysal-baskın KİDP olarak adlandırılır.4 Uzun süreli ta-
2/3’ünde IgM tipi monoklonal gamopati saptanmakta ve kiplerde %70’e kadar varan oranlarda hastaların duysal ya-
buna sıklıkla miyelin ilişkili glikoproteine karşı otoanti- kınmalarına zaafın da eklenebildiği bilinse de takip
korlar (anti-MAG) da eşlik etmektedir.4 IgM paraproteini süresince sadece duysal semptomlarda kötüleşme ile sey-
ve anti-MAG ile birlikte olan distal nöropatiler spesifik reden vakalar da bildirilmiştir.25,26 Saf duysal tutulumla
elektrofizyolojik ve patolojik bulguları olması ve intrave- giden KİDP tedavi yanıtının tipik KİDP ile benzer olduğu
nöz immünoglobulin (IVIg) tedavisine yanıt vermemesi düşünülse de literatürde bu konuda çok fazla veri bulun-
nedeniyle KİDP kapsamı dışında kabul edilmektedir. Dis- mamaktadır.27
tal KİDP olgularında, anti-MAG pozitif vakalarda olduğu
gibi, tedavi yanıtının iyi olmadığını bildiren yayınların yanı MoToR KİDP
sıra tedavi yanıtının tipik KİDP ile benzer olduğunu bildi-
Takipleri süresince semptomların sadece motor kötüleşme
ren yayınlar da mevcuttur.16,17 olarak kaldığı, duysal semptom ya da bulguların eşlik et-
mediği vakalar motor KİDP olarak bildirilmiştir.28 Duy-
MuLTİFoKAL KİDP
sal ileti incelemeleri ve sural sinir biyopsisi normaldir. Bu
Daha önceleri multifokal edinsel demiyelinizan poliradi- yönüyle duysal etkilenimin olduğu tipik KİDP’den ayrılır.
külonöropati (MADSAM) ya da Lewis-Sumner sendromu Ağırlıklı olarak üst ekstremitenin etkilendiği ve zaaf pa-
olarak adlandırılan multifokal KİDP, ilk kez 1982’de terninin asimetrik olduğu multifokal motor nöropatiden
Lewis ve ark. tarafından bildirilmiştir ve “ileti bloklarının (MMN) ise simetrik proksimal ve distal zaafın görülmesi
hakim olduğu multifokal demiyelinizan nöropati” olarak ile ayrılır. Eğer duysal ileti incelemelerinde patolojik
tanımlanmıştır.18 Hastalık sıklıkla üst ekstremitede yerle- bulgu saptanırsa hastalık motor-baskın KİDP olarak ad-
şen, yavaş ilerleyici, asimetrik, iki ya da daha fazla perife- landırılır.4 Hastalarda sıklıkla steroid tedavisi ile iyileşme
rik sinir alanına uyan duysal-motor yakınma ve bulgular gözlenmez hatta hastanın kliniğinde kötüleşme de olabi-
ile karakterizedir. Hastalığın ilerleyen dönemlerinde alt lir.1
ekstremiteler de etkilenebilir ya da bazen hastalık ilk ola-
rak alt ekstremiteden de başlayabilir.19 Etkilenen sinir da- KİDP’NİN ELEKTRoFİZYoLojİK KRİTERLERİ
ğılımına göre derin tendon refleksleri azalmış ya da Tipik KİDP ve KİDP varyantlarının klinik tanılarını des-
kayıptır. Okülomotor, trigeminal, fasyal, vagal ve geniog- teklemek için elektrofizyolojik incelemeler (sinir ileti ça-
lossal sinirler nadiren tutulabilir.20 Bir seride multifokal lışmaları) önerilmektedir. 2021 EFNS/PNS KİDP
KİDP olgularının %50’sinin 4 yıl içinde tipik KİDP’ye ev- kılavuzunda yer alan elektrofizyolojik tanı kriterleri
rildiği, başka bir seride ise ortalama 10 yıllık takip süre- Tablo 2 ve 3’te özetlenmiştir.4 2021 EFNS/PNS KİDP kı-
since olguların %80’inin multifokal ve asimetrik seyrettiği lavuzunda, 2010 kılavuzuna kıyasla elektrofizyolojik kri-
bildirilmiştir.21,22 Beyin omurilik sıvısı (BOS) protein dü- terlere göre tanı seviyesinin sınıflaması değişmiştir.
zeyi sıklıkla normal ya da 1/3’ünde hafif yüksek olabilir. Edinilen tecrübeler, mümkün ve kesin KİDP arasında du-
Tedavi yanıtının KİDP ile benzer olduğunu bildiren ya- yarlılık ve özgüllük açısından anlamlı bir fark olmadığını
yınların yanı sıra multifokal KİDP olgularında steroid ya gösterdiğinden tanı kesinliği üç seviyeden (kesin, müm-
da IVIG yanıtının daha kötü olduğunu bildiren yayınlar da kün, olası KİDP) iki seviyeye (KİDP ve olası KİDP) in-
mevcuttur.4,12,21 dirgenmiştir. Çalışma grubu, “kesin KİDP” ifadesinin

69
Ayşe Nur Özdağ Acarlı ve ark. Tanı Kriterleri ve Ayırıcı Tanı

TABLO 2: Motor sinir ileti kriterleri.4


(1) Demiyelinizasyonu kuvvetle destekler:
Aşağıdakilerden en az biri:
(a) İki sinirin motor distal latansında normalin üst sınırından ≥%50 uzama (karpal tünel sendromuna bağlı medyan sinir nöropatisinin dışlanması), veya
(b) İki sinirin motor ileti hızında normalin alt sınırından ≥%30 yavaşlama, veya
(c) İki sinirin F dalga latansında normalin üst sınırından ≥%20 uzama (eğer bileşik kas aksiyon potansiyelinin (BKAP) tepesinin amplitüdü normalin alt sınırının <%80
ise ≥%50) veya
(d) İki sinirde F dalgalarının yokluğu (eğer bu sinirler normalin alt sınırının ≥%20 fazla BKAP negatif pik amplitüdüne sahipse) + ≥1 farklı sinirde ≥1 demiyelinizan
parametrea varlığı veya
(e) Motor ileti bloğu: Distal BKAP negatif tepe amplitüdü normalin alt sınırının ≥%20 olan iki sinirde(Tibial sinir hariç), proksimal BKAP negatif tepe amplitüdünün
distale kıyasla ≥%30 düşmesi; ya da tanımlanan bulgunun bir sinirde var olması ve ≥1 sinirde diğer demiyelinizan parametrelerina (≥1 sinirde F dalgasının yok ol-
ması hariç) mevcudiyeti, veya
(f) Anormal temporal dispersiyon: ≥2 sinirde proksimal ve distal BKAP negatif tepe süreleri arasında ≥%30 uzama olması (Tibial sinirde en az %100), veya
(g) ≥1 sinirde distal BKAP süresinde (birinci negatif pik başlangıcı ile son negatif pikin temel çizgiye dönüşü arasındaki interval) artış olmasıb + diğer ≥1 sinirde ≥1
demiyelinizan parametrea mevcudiyeti,
• (DFF 2 Hz) medyan >8.4 ms, ulnar >9.6 ms, peroneal >8.8 ms, tibial >9.2 ms
• (DFF 5 Hz) medyan >8.0 ms, ulnar >8.6 ms, peroneal >8.5 ms, tibial >8.3 ms
• (DFF 10 Hz) medyan >7.8 ms, ulnar >8.5 ms, peroneal >8.3 ms, tibial >8.2 ms
• (DFF 20 Hz) medyan >7.4 ms, ulnar >7.8 ms, peroneal >8.1 ms, tibial >8.0 ms
(2) Demiyelinizasyonu zayıf destekler
(1) 1. maddedeki tanı kriterleri

Not 1. Tüm parametreler için tanımlanmış olan kriterler frekans filtresi bant aralığı 2 Hz-10 KHz uygulanarak belirlenmiştir (2, 5, 10 ve 20 Hz olmak üzrere dört farklı DFF tanımlanmış
olan distal BKAP süresinde uzama hariç). Cilt sıcaklığı avuç içinde en az 33°C ve eksternal malleolde en az 30°C’da tutulmalıdır.
Not 2. Motor sinir ileti çalışmalarının kapsamı (çalışılması gereken sinirlerin sayısı ve proksimal çalışmalar):
• Motor sinir ileti kriterlerini uygulamak için, medyan, ulnar (dirsek distalinden uyarım), peroneal (fibula başı distalinden uyarım) ve tibial sinirler tek taraflı test edilir.
• Kriterlerin karşılanmaması durumunda aynı sinirler diğer tarafta da test edilir, ve/veya ulnar ve medyan sinir aksilla ve Erb noktasından uyarılır.
• Motor ileti bloğu veya yavaşlama ulnar sinir için dirsek, Peroneal sinir için fibula başı segmentlerinde dikkate alınmaz
• Medyan ve ulnar sinirlerde ileti bloğundan bahsedebilmek için, Erb noktası ile bilek BKAP amplitüdleri arasında en az %50 azalma olması gereklidir. Abduktor pollisis brevis kasın-
dan kayıt sırasında Median sinir proksimal iletim çalışmaları yaparken, median BKAP'de ulnar unsurlardan kaçınmak için kollüzyon tekniği gerekebilir(ancak Fleksör karpi radialis ka-
sından kayıt yaparken gerekmez)
• Ön kolda ulnar motor ileti bloğundan bahsedebilmek için, Abduktor digiti minimi kasından kayıt yapılırken Median sinir dirsekten uyarılıp Martin-Gruber anastomuzu dışlanmalıdır.
• Ön kolda Medyan ileti bloğundan bahsedebilmek için, bilek uyarımı sırasında ulnar sinirin eş zamanlı uyarımı dışlanmalıdır. Median sinirin bilekten uyarımı sırasında Abduktor polli-
sis brevis ve Abduktor digiti minimi kaslarından eş zamanlı kayıt yapılması, ulnar sinirin eş zamanlı uyarılmasını ortaya koyabilir; uyarım öyle uyarlanmalıdır ki ulnar sinir ile innerve
olan Abduktör digiti minimi kasından BKAP kaydedilmesin.
• Eğer distal BKAP amplitüdleri ağır derecede azalmışsa (<1 mv), peroneal, medyan, ulnar veya radyal sinirden innerve olan daha proksimal kaslardan kayıt alınabilir.
BKAP: Bileşik kas aksiyon potansiyeli; DFF: Düşük frekans filtresi.
a
Herhangi bir sinirde, kriterlerden herhangi birini (a-g) karşılama; b Mitsuma ve ark. (Mitsuma, 2015, a japanese-European multicenter prospective study).

TABLO 3: Duysal sinir ileti kriterleri.4


(1) KİDP
• İki sinirde duysal ileti bozuklukları (uzamış distal latans veya DsAP amplitüdünde azalma veya ileti hızında normal limitin ötesinde yavaşlama)
(2) Olası KİDP
• (1) tanı kriterleri bir sinir için geçerli olduğunda.
• Duysal KİDP, normal motor sinir ileti çalışması ile birlikte, a. veya b. kriterlerini karşılaması gereklidir:
a. En az iki sinirde (medyan, ulnar, radyal, sural sinir) ileti hızının normalin alt sınırının %80’inden yavaş olması (eğer DsAP amplitüdü normalin alt sınırının
%80’inden yüksek ise) veya ileti hızının normalin alt sınırının %70’inden yavaş olması (eğer DsAP amplitüdü normalin alt sınırının %80’inden düşük ise) veya
b. sural kurtulma paterni (anormal medyan ya da radyal DsAP amplitüdleri ile birlikte normal sural DsAP olması) (karpal tünel sendromu olmaksızın).

Not 1. Cilt sıcaklığı avuç içinde en az 33°C ve eksternal malleolde en az 30°C’da tutulmalıdır. Bu kriterler duysal sinir demiyelinizasyonu ile bağdaşan normal referans değerlerin sap-
tanmasına imkan vermediğinden, duysal KİDP tanısı klinik ve elektrofizyolojik kriterler temel alındığında olası bir tanı olmaktan daha öteye geçemez.
Not 2. sural sinir aksiyon potansiyeli amplitüdü yaş ile birlikte azalmaktadır ve 60 yaşından sonra yaş-bağımlı referans değerlerin kullanılması önerilmektedir.
KİDP: Kronik inflamatuvar demiyelinizan poliradikülonöropati; DsAP: Duysal sinir aksiyon potansiyeli.

70
Ayşe Nur Özdağ Acarlı ve ark. Tanı Kriterleri ve Ayırıcı Tanı

kullanılmasından kaçınılmasına, tipik KİDP ve varyant- DuYsAL KİDP (vE DuYsAL-BAsKIN KİDP)
larının tanı kategorilerinin tanımlanması için yalnızca
■ Duysal KİDP klinik tanısının doğrulanması için
motor değil duysal ileti incelemelerinin de bulunması ge-
duysal ileti kriterleri karşılanmalıdır ve en az dört sinirin
rektiğine karar vermiştir.
(medyan, ulnar, peroneal ve tibial) tamamında motor ileti-
ler normal olmalıdır. Tanı kesinliği en fazla olası duysal
TİPİK KİDP
KİDP’dir.
■ Klinik olarak koyulan tipik KİDP tanısının doğru-
■ Duysal KİDP’de, tanı kriteri tek bir motor sinir için
lanması için, en az iki motor sinirde motor ileti kriterleri
geçerli olduğunda, tanı olası duysal-baskın KİDP’dir. Tanı
karşılanmalıdır. Tanı kriteri tek bir sinir için geçerli oldu-
kriteri iki motor sinir için geçerli olduğunda, tanı kesinliği
ğunda, tanı olası tipik KİDP’dir.
duysal-baskın KİDP seviyesine yükselir.
■ En az iki sinirde duysal iletiler bozuk olmalıdır.
■ Eğer hasta klinik kriterleri karşıladığı için tipik KİDP TANIsI İÇİN DEsTEKLEYİCİ KRİTERLER
KİDP düşünülüyorsa fakat asgari elektrofizyolojik kriter- KİDP için klinik kriterleri karşılayan fakat elektrofizyolo-
leri dahi karşılamıyorsa, IVIg, kortikosteroid veya plazma
jik kriterlerin yalnızca olası KİDP tanısına olanak verdiği
değişimi tedavileri ile objektif klinik iyileşme ya da en az
hastalarda KİDP tanısını desteklemek amacıyla beyin
bir destekleyici kriter varlığında olası tipik KİDP tanısı alır.
omurilik sıvısı (BOS), görüntüleme ve sinir biyopsisi in-
celemeleri ile tedavi yanıtının değerlendirilmesinden ya-
DİsTAL KİDP
rarlanılabilir. Bu kriterler aşağıda kısaca özetlenmiştir.
■ Distal KİDP klinik tanısının doğrulanması için en
az iki üst ekstremite sinirinde motor ileti kriterlerinin kar- TEDAvİ YANITI
şılanması gereklidir. Distal negatif pik BKAP amplitüdü en
İmmünomodulatuvar ajanlar (IVIg, plazma değişimi, korti-
az 1 mV olmalıdır. Kriterler alt ekstremitede iki sinirde kar-
kosteroid) ile tedaviye objektif yanıt alınması klinik, elektro-
şılanıyor fakat üst ekstremite sinirlerinde karşılanmıyorsa
fizyolojik ve diğer destekleyici kriterlerin yalnızca olası KİDP
ya da tanı kriteri yalnızca tek bir üst ekstremite siniri için
tanısına olanak sağladığı hastalarda klinik KİDP tanısını des-
geçerli olduğunda, tanı en fazla olası distal KİDP olur.
tekler. Objektif tedavi yanıtı en az bir özürlülük ölçütünde iyi-
■ En az iki sinirde duysal iletiler bozuk olmalıdır. leşmenin gösterilmesini gerektirir. Tedavi yanıtının olmaması
KİDP tanısını dışlatmadığı gibi tedavi yanıtının olması da
MuLTİFoKAL vE FoKAL KİDP
KİDP’ye özgü değildir. Klinik çalışmalarda KİDP için sık-
■ Klinik olarak koyulan multifokal KİDP tanısının lıkla kullanılan özürlülük ölçütleri ve bu ölçütler ile klinik ola-
doğrulanması için, birden fazla ekstremitede, toplamda en rak iyileşmenin varlığından söz etmek için gerekli minimum
az iki sinirde motor ileti kriterleri karşılanmalıdır. Fokal anlamlı değişiklik aşağıda gösterilmektedir:4
KİDP tanısı için ise bir ekstremitedeki en az iki sinirde
motor ileti kriterleri karşılanmalıdır. Tanı kriteri tek bir ■ “Inflammatory Rasch-built Overall Disability
sinir için geçerli olduğunda, tanı en fazla olası multifokal Scale” (I-RODS): + ≥4 puan
KİDP ya da olası fokal KİDP olur. ■ “Inflammatory Neuropathy Cause and Treatment
■ Multifokal veya fokal KİDP tanısı için etkilenmiş Disability Score” (INCAT): -≥1 puan
ekstremitede en az iki sinirde duysal iletiler bozuk olmalı- ■ “the modified INCAT Sensory Sum Scale” (mISS):
dır. Olası fokal KİDP tanısı için ise etkilenmiş ekstremi- + ≥2 puan
tede bir sinirde duysal iletiler bozuk olmalıdır.
■ Manuel kas gücü testi (“Medical Research Coun-
MoToR KİDP (vE MoToR-BAsKIN KİDP) cil”; MRC): + ≥2-4 puan*

■ Motor KİDP klinik tanısının doğrulanması için en ■ El sıkma gücü:


az iki sinirde motor ileti kriterleri karşılanmalıdır ve en az - Martin Vigorimetre: + ≥8-14 kPa*
dört sinirin (medyan, ulnar, radyal ve sural) tamamında - Jamar el sıkma dinamometresi: + ≥%10**
duysal iletiler normal olmalıdır. Tanı kriteri tek bir motor
sinir için geçerli olduğunda, tanı olası motor KİDP’dir. *Daha yüksek değerler tanı özgüllüğünü yükseltebilir.
■ İki sinirde duysal iletilerin bozuk olduğu motor **Üç ardışık gün boyunca elde edilen değerlerin ortalaması
KİDP, motor-baskın KİDP tanısı alır. tanı özgüllüğünü artırır.

71
Ayşe Nur Özdağ Acarlı ve ark. Tanı Kriterleri ve Ayırıcı Tanı

GÖRÜNTÜLEME sinir Biyopsisi

ultrason Otopsi, MR ve ultrason incelemeleri ile KİDP’de enfla-


matuvar lezyonların daha çok spinal kök, sinir gövdesinin
■ Olası KİDP tanısı olan erişkin hastalar için ultra-
proksimali ve pleksuslarda yerleştiği fakat periferik sinir
son önerilirken, hali hazırda KİDP tanısı olanlar için öne-
sistemi boyunca yaygın bir şekilde de olabileceği gösteril-
rilmemektedir. Proksimal medyan sinir segmentlerinde
miştir. Bununla birlikte proksimal sinir ve sinir köklerine
ve/veya brakiyal pleksusta en az iki kısımda sinir genişle-
erişmek güç olduğundan çoğu biyopsi sural sinirden yapı-
mesi (median sinir kesit alanı ön kolda >10 mm2, üst kolda
lır ve KİDP multifokal olduğundan sinir biyopsisi bazen
>13 mm2, trunkusta >9 mm2 ya da sinir köklerinde >12
tanıyı doğrulayamayabilir. Bazı çalışmalarda kesitlerin
mm2) varlığında KİDP tanısı daha muhtemeldir.4
ancak %10-50’sinde enflamatuvar değişikliklerin olduğu
%20-40’ında sadece akson kaybının olduğu ve yaklaşık
Manyetik Rezonans Görüntüleme (MRG)
%20’sinde ise biyopsinin normal olduğu görülmüş-
■ Olası KİDP tanısı olan fakat KİDP tanısı olmayan tür.2,7,30,31 EFNS/PNS 2021 kılavuzunda KİDP tanısı için
hastaların haricindeki erişkin hastalara MRG yapılmaması sinir biyopsisinin rutinde uygulanmaması önerilmekte, yal-
önerilmektedir. Ultrasona ulaşılamayan olası KİDP hastala- nızca şu durumlarda yapılması tavsiye edilmektedir:4
rında eğer T2 (koronal+sagital) MRG sekanslarında sinir
■ Klinik, laboratuvar, görüntüleme ve elektrofizyo-
köklerinde genişleme ve/veya sinyal artışı (mümkünse spi-
lojik incelemeler ile tanının doğrulanamadığı,
nal sinir köklerinin kantitatif değerlendirmesi: sinir kökünün
ganglionun sağındaki çapının koronal planda boy olarak öl- ■ Tedavi yanıtı kısmi ya da yanıtsız olan, CMT, ami-
çümünün kesme değeri >5 mm veya spinal kök ve trunkus- loidoz, sarkoidoz ya da sinir kılıfı tümörü/nörofibromato-
ların yarı kantitatif skorlaması: normal, olası anormal, açıkça zis gibi alternatif tanıların akla geldiği hastalarda
anormal) varlığında KİDP tanısı daha muhtemeldir.4 değerlendirilebilir.
Sinir biyopsisinde KİDP tanısını destekleyen bulgu-
Bos Analizi lar: ince miyelinli aksonlar ve küçük soğan zarı formas-
BOS’da albuminositolojik disosiasyon KİDP olgularının yonları, perivasküler makrofaj kümeleri, “teasing”de ince
%94’e kadarında pozitif bulunabilmektedir.2 Hastaların miyelinli ya da demiyelinize internodlar ve elektron mik-
%10 kadarında BOS’da hafif lenfositoz bulunabilmekle roskopisinde demiyelinizan özelliklerin görülmesidir.
birlikte >10/mm3 hücre görüldüğünde HIV enfeksiyonu,
Lyme hastalığı, sarkoidoz, lenfomatöz ya da lösemik kök KİDP’DE İMMÜNoLojİK TEsT KRİTERLERİ
enfiltrasyonu olasılıkları akla gelmelidir.29
EFNS/PNS 2021 kılavuzu KİDP düşünülen erişkin hasta-
EFNS/PNS 2021 KİDP kılavuzunda hali hazırda larda serum monoklonal antikorlarının bakılmasını kuv-
KİDP tanı kriterleri karşılanan hastalarda BOS analizi ya- vetle önermektedir. Serum protein elektroforezi ve
pılmaması önerilmektedir. BOS analizinin diğer tanıların immünfiksasyon, hafif zincir (Bence Jones proteini) varlı-
dışlanması ya da KİDP tanısını desteklemek için şu du- ğının araştırılması için spot idrarda immünfiksasyon, serum
rumlarda değerlendirilmesi önerilmektedir:4 serbest hafif zincir ölçüm testleri yapılmalıdır. Gamopati
■ Olası KİDP kriterlerini karşılayan fakat KİDP tanı saptanması halinde hasta, lenfoproliferatif hastalık, oste-
kriterlerini tam olarak karşılamayan hastalar, osklerotik myeloma ya da lenfoma araştırılması için, He-
matoloji-Onkoloji birimleri ile konsülte edilmelidir. IgM
■ Hastalığın akut ya da subakut olarak başladığı has-
paraproteini pozitif distal KİDP kliniğinde olan hastalarda
talar,
anti-MAG bakılmalı, negatif saptanırsa testin tekrarı dü-
■ Etyolojide enfeksiyon ya da malignite şüphesi şünülmelidir. Distal ve ağrılı KİDP fenotipinde, IgA ya da
varsa, IgG paraprotein ilişkili lambda hafif zinciri saptanan ve
■ Diyabet varlığında BOS protein yüksekliği dikkatli POEMS [Poliradikülonöropati, Organomegali, Endokri-
bir şekilde değerlendirilmelidir nopati, M proteini ve Deri (Skin) değişiklikleri] sendromu
■ Elli yaşın üzerindeki bireylerde normalden yüksek düşünülen hastalarda, nöropati dışındaki bulgulara ve
BOS değerleri olabileceğinden, bu yaş grubunda KİDP ta- serum vasküler endotelyal büyüme faktörü (VEGF) düze-
nısını desteklemek için daha yüksek değerler gerekmekte- yine bakılması önerilir.4
dir; fakat net kesme değerlerinin belirlenebilmesi için Bu kitabın nodo-paranodopatiler ile ilgili bölümünde
yeterli çalışma bulunmamaktadır. detaylıca anlatılmakta olan nodal ve paranodal antikor test-

72
Ayşe Nur Özdağ Acarlı ve ark. Tanı Kriterleri ve Ayırıcı Tanı

lerinin klinik olarak KİDP’den şüphelenilen tüm erişkin ■ Nefrotik sendrom ilişkili,
hastalarda düşünülmesi; özellikle:4 ■ Çok yüksek BOS protein düzeyi olan hasta-
■ IVIg ve steroid gibi standart tedavilere dirençli, larda nodal ve paranodal antikorlara bakılması önerilmek-
■ Akut ya da subakut agresif başlangıçlı, öncesinde tedir.
GBS ya da akut KİDP tanısı alan,
■ Düşük frekanslı tremor, duysal ataksi ya da sere- KİDP’DE İNCELEME PRoToKoLÜ
bellar bulgular ya da distal baskın zaafın olduğu, KİDP tanısı için EFNS/PNS 2021 kılavuzunda tavsiye edi-
■ Solunum bulguları ve kranyal sinir tutulumu olan, len inceleme protokolü Tablo 4’te özetlenmiştir.4

TABLO 4: İnceleme protokolü.4


Tipik KİDP ve KİDP varyantlarında yapılması kuvvetle önerilenler:
• Motor ve duysal ileti incelemeleri
• İmmünfiksasyon testi ile serum ve idrarda monoklonal protein tayini
• Açlık kan şekeri
• Tam kan sayımı
• Böbrek fonksiyon testleri
• Karaciğer fonksiyon testleri
Tipik KİDP ve KİDP varyantlarında endikasyonu varsa yapılması önerilenler:
• ultrason: erişkin hastada brakiyal pleksus ve servikal sinir kökleri
• MRG: erişkin hastada servikal ve lumbosakral sinir kökleri
• Bos: hücre sayımı ve protein düzeyi
• sinir biyopsisi
• Glikozillenmiş hemoglobin (HbA1c)
• Borrelia burdgorferi serolojisi
• C reaktif protein
• Antinükleer antikor (ANA)
• “Human immunodeficiency virus” (HIv) serolojisi
• serum vasküler endotelyal büyüme faktörü (vEGF)
• Anti-MAG (IgM monoklonal gamopati varlığında)
• Nodal-paranodal protein antikorları
• Kemik, akciğer grafileri
• Herediter nöropatiler için genetik analiz
KİDP varyantlarında endikasyonu var ise yapılması önerilen ek incelemeler
Distal KİDP
• Anti-MAG (IgM monoklonal gamopati varlığında)
Multifokal ve fokal KİDP
• Eritrosit sedimentasyon hızı
• ANA ve anti-nötrofil sitoplazmik antikor (ANCA)
• Anti-GM1 IgM antikorları
Motor KİDP
• CK
• Kas bx
• Nöromüsküler kavşak incelemeleri (ardışık uyarım; Ach reseptörü, MusK ya da presinaptik voltaj-kapılı potasyum kanalına karşı gelişen antikorlarların araştırılması)
• Herediter nöropatiler için genetik analiz
Duysal KİDP
• Anti-MAG
• Antigangliozid antikorları
• vitamin B12 ve B6
• Paraneoplastik antikor paneli
• İleti incelemeleri normal ise duysal uyandırılmış potansiyeller (sEP)

Anti-MAG: Miyelin ilişkili glikoproteine karşı antikor; Bos: Beyin omurilik sıvısı; KİDP: Kronik inflamatuvar demiyelinizan poliradikülonöropati; CK: Kreatin kinaz;
IgM: İmmünoglobulin M; MRG: Manyetik rezonans görüntüleme; MusK: “Muscle spesific kinase”.

73
Ayşe Nur Özdağ Acarlı ve ark. Tanı Kriterleri ve Ayırıcı Tanı

KİDP oLARAK sINIFLANDIRILMAYAN şekilde azalmasıdır. Bu da IgG4 izotipinde otoantikoru


HAsTALIKLAR vE AYIRICI TANI olan hastalarda ritüksimabın etkili bir tedavi olabileceğini
düşündürmektedir.33 EFNS 2021 kılavuzunda farklı klinik
Klinik olarak KİDP’den şüphelenilen fakat normal motor
özellikleri olan, bariz bir inflamasyon ya da makrofaj ara-
ve duysal ileti incelemeleri olan hastalarda akla kronik
cılı demiyelinizasyonun olmadığı, KİDP tedavilerine ye-
immün duysal poliradikülonöropati (CISP) gelmelidir.27,32
tersiz yanıt veren bu tablonun artık KİDP varyantlarından
İlk kez 2014’te Sinnreich ve ark. tarafından bildirilen 15
sayılmaması ve “otoimmün nodopatiler” olarak isimlendi-
vakanın birkaç yıl boyunca sadece duysal semptomlarının
rilmesi kararlaştırılmıştır.4
olduğu, bu esnada yapılan ileti incelemelerinin normal sap-
tandığı, duysal uyandırılmış potansiyellerinde (SEP) ge- Büyük vaka serilerinde KİDP hastalarının yaklaşık
cikme ya da kayıp, BOS protein düzeylerinde artış ve %15-20’sinin serum immünfiksasyonunda monoklonal ga-
lomber MRG’de lomber köklerde genişleme olduğu izlen- mopati olduğu bulunmuştur.2,38,39 Bu hastaların az bir kıs-
miştir. Kök biyopsisi ile sürecin enflamatuvar olduğu doğ- mında malign plazma hücre diskrezileri ve POEMS
rulanmış ve hastaların hepsi kortikosteroid ya da IVIg ile sendromuna yol açan immünglobulin G (IgG) (ya da daha
iyileşme göstermiştir.33 Bununla birlikte CISP’nin demi- az sıklıkta IgA) paraproteini bulunmaktadır. Lenfoma veya
yelinizan bir hastalık ya da duysal KİDP ile bağlantılı ola- Waldenström makroglobulinemisi de görülebilir. Bununla
bileceği ile ilgili olarak yeterli kanıt bulunmamaktadır ve birlikte bu vakaların çoğunda anlamı bilinmeyen monok-
bu nedenle EFNS/PNS 2021 kılavuzunda KİDP varyant sı- lonal gamopati (MGUS) vardır. KİDP-MGUS olan olgu-
nıflamasının içerisinde CISP yer almamıştır.4 ların çoğunda IgG ya da IgA monoklonal proteini bulunur
ve immün tedavilere iyi yanıt veren bu hastalık idiopatik
Otoimmün nodopatiler: Son dönemde ENFS/PNS
KİDP’den ayırt edilemez.30,40,41
2010 KİDP tanı kriterlerini karşılayan hastaların küçük bir
bölümünde, serumda hastalık patogenezinde rol oynadığı IgM paraproteini olan demiyelinizan poliradikülonö-
düşünülen nörofasin (NF) 155, NF140/186, kontaktin-1 ropatiler ise farklı bir sendrom olarak ele alınmalıdır. Bu
(CNTN1), kontaktin-ilişkili protein reseptörü 1 (Caspr1) hastalar tipik olarak uzunluğa bağımlı sensorimotor feno-
otoantijenlerine karşı antikorların bulunduğu saptanmış- tip gösterir, belirgin distal duyu kaybı, tremor ve proksi-
tır.33 Söz konusu antikorlara sahip hastaların bir takım ortak mal sinir segmentlerine kıyasla distalde daha ağır
klinik özellikler gösterdiği bildirilmektedir. Anti-NF155 demiyelinizasyon bulguları saptanır. Bu vakaların yakla-
pozitif hastalar ayrıntılı olarak incelendiğinde; hastalık baş- şık %50’sinin serumunda anti-MAG antikoru ya da başka
langıç yaşının 20-30’lu yaşlar olduğuna, subakut ve ağır patojen antinöronal antikorlar bulunabilir. Bu hastalar stan-
klinik özelliklerle başladığına, önemli ölçüde engelliliğe dart KİDP tedavilerine daha az yanıtlıdır.38
neden olacak şekilde ağır tremor, duysal ve serebellar KİDP ile ilişkilendirilmiş çok sayıda hastalık bulun-
ataksi, distal baskın zaaf varlığına ve IVIg’e yetersiz yanıt maktadır. Bunlardan sık görülenleri; HIV enfeksiyonu,
verdiğine dikkat çekilmiştir.34,35 Anti-CNTN1 antikoru po- kronik aktif hepatit, sistemik lupus eritematozus ya da
zitif olgularda hastalığın daha ileri yaşta başladığı, tipik diğer bağ doku hastalıkları, sarkoidoz, tiroid hastalığı, in-
olarak daha agresif ve GBS benzeri subakut başlangıç gös- flamatuvar barsak hastalığı, membranöz glomerülonefrit,
terdiği, duysal ataksi oranının yüksek olduğu, erken akso- diyabet, kemik iliği ya da solid organ transplantasyonudur.1
nal tutulumun geliştiği, hastaların IVIG’e yetersiz yanıt KİDP bu hastalıklarla birlikte görüldüğünde idiopatik
gösterdiği, steroid ile tedavi yanıtlarının iyi olduğu gö- KİDP’den farklı mı kabul edilmelidir sorusunun yanıtı için
rülmüştür.33,36 Anti-Caspr antikorları ilk olarak biri KİDP henüz yeterince kanıt yoktur.
diğeri GBS olmak üzere iki hastada bildirilmiş, iki olguda
Klinik bulguların çok çeşitlilik gösterdiği tipik KİDP
da yüksek doz pregabalin ve opiod tedavisi gerektirecek
ve KİDP varyantları ile birçok farklı hastalığın ayırıcı ta-
derecede ciddi nöropatik ağrı yakınması olduğu dikkati
nıya girebileceği akılda tutulmalı ve inceleme protokolü
çekmiştir. Hastalığın diğer klinik özelliklerinin diğer para-
dikkatli bir şekilde uygulanmalıdır (Tablo 5).4
nodal antijenlere karşı gelişen otoantikorlarla benzer şe-
kilde akut/subakut başlangıç, ataksi, kranyal sinir tutulumu
ve IVIg’e yetersiz yanıt olduğu bildirilmiştir.33,37 Bu hasta- soNuÇ
ların otoantikorları daha çok IgG4 alt tipinde olsa da IgG3 İmmünoterapiye yüksek oranda yanıtlı olan KİDP’nin erken
izotipinde olduğunda daha ağır bir fenotipe yol açtıkları dönemde tanınması hastalarda ikincil aksonal hasar geliş-
düşünülmektedir. IgG4 antikorlarının klinik açıdan önemli meden önce tedaviye başlanması ve kalıcı özürlülüğün ön-
bir özelliği ritüksimab tedavisiyle düzeylerinin dramatik lenmesi açısından önem taşımaktadır. Yeni EFNS/PNS

74
Ayşe Nur Özdağ Acarlı ve ark. Tanı Kriterleri ve Ayırıcı Tanı

TABLO 5: Ayırıcı tanı.4


Tipik KİDP
• AL amiloidozis, ATTRv poliradikülonöropati
• Kronik ataksik nöropati, oftalmopleji, M-protein, soğuk aglütininler ve anti-disialosil antikorlar (CANoMAD)
• Guillain Barré sendromu
• Hepatik nöropati
• HIv-ilişkili nröopati
• Multipl miyeloma
• osteosklerotik miyeloma
• PoMEs sendromu
• Üremik nöropati
• vitamin B12 eksikliği
Distal KİDP
• Anti-MAG IgM nöropati
• Diyabetik nöropati
• Herediter nöropatiler (CMT1, CMTX1, CMT4, metakromatik lökodistrofi, Refsum hastalığı, adrenomiyelonöropati, ATTRv poliradikülonöropati)
• PoEMs sendromu
• vaskülitik nöropati
Multifokal ve fokal KİDP
• Diyabetik radikülopati/pleksopati
• Tuzak nöropatileri
• Herediter basınca duyarlılık nöropatisi
• Multifokal motor nöropati (MMN)
• Nöraljik amiyotrofi
• Periferik sinir tümörleri (lenfoma, perinöroma, schwannoma, nörofibroma gibi)
• vaskülitik nöropati (mononöritis multipleks)
Motor KİDP
• Herediter motor nöropatiler (distal herediter motor nöropatiler, spinal müsküler atrofi, porfiri gibi)
• İnflamatuvar miyopatiler
• Motor nöron hastalığı
• Nöromüsküler kavşak hastalıkları (miyastenia gravis, Lambert-Eaton sendromu gibi)
Duysal KİDP
• serebellar ataksi, nöropati, vestibüler arefleksi sendromu (CANvAs)
• Kronik immün duyusal poliradikülonöropati (CIsP)
• Dorsal kolon lezyonları (sifiliz, paraneoplastik, bakır eksikliği, vitamin B12 eksikliği gibi)
• Herediter duysal nöropatiler
• İdiyopatik duysal nöropati
• Duysal nöronopati
• Toksik nöropatiler (kemoterapi ve vitamin B6 toksisitesi gibi)

KİDP: Kronik inflamatuvar demiyelinizan poliradikülonöropati; CMT: Charcot-Marie-Tooth hastalığı.

2021 KİDP tanı kılavuzunun hastalığın tanısı için 2010 kı- güllük açısından anlamlı bir fark olmadığı görüldüğünden,
lavuzuna benzer şekilde yüksek duyarlılık ve özgüllüğe tanı kesinliği üç seviyeden (kesin, mümkün, olası KİDP) iki
sahip olduğu ve yeni sınıflamayla birlikte özellikle KİDP seviyeye (KİDP ve olası KİDP) indirgenmiştir. KİDP şem-
varyantlarının daha net bir çerçeve içerisinde toplandığı, siyesi altında hala daha bir çok farklı alt tip bulunmaktadır.
nodo-paranodopati ve CISP’nin ise sınıflandırmadan çıka- Bu nedenle ilerleyen dönemde özellikle hastalık etyopato-
rıldığı dikkati çekmektedir.42 Yukarıda da belirtildiği gibi, genezinin aydınlatılması ve yeni antikorların keşfedilmesi
özellikle elektrofizyolojik kriterlerin ayrıntılandırıldığı ve ile hastalık için yeni alt tip sınıflandırması ve dışlama kri-
tanıda, mümkün ve kesin KİDP arasında duyarlılık ve öz- terlerinin geliştirilmesi gerekecektir.

75
Ayşe Nur Özdağ Acarlı ve ark. Tanı Kriterleri ve Ayırıcı Tanı

KAYNAKLAR
1. van den Bergh PY, Rajabally YA. Chronic inflammatory demyelinating polyradicu- 23. van den Bergh PY, Thonnard jL, Duprez T, Laterre EC. Chronic demyelinating hy-
loneuropathy. Presse Med. 2013;42(6 Pt 2):e203-15. doi: 10.1016/j.lpm.2013.01.056. pertrophic brachial plexus neuropathy. Muscle Nerve. 2000;23(2):283-8. doi:
2. Dyck Pj, Lais AC, ohta M, Bastron jA, okazaki H, Groover Rv. Chronic inflam- 10.1002/(sici)1097-4598(200002)23:2<283::aid-mus23>3.0.co;2-q.
matory polyradiculoneuropathy. Mayo Clin Proc. 1975;50(11):621-37. 24. Thonnard jL, Detrembleur C, van den Bergh PY. Assessment of hand function in
3. Dyck Pj, o'Brien PC, oviatt KF, Dinapoli RP, Daube jR, Bartleson jD, et al. Pred- a patient with chronic sensory demyelinating neuropathy. Neurology.
nisone improves chronic inflammatory demyelinating polyradiculoneuropathy more 1997;49(1):253-7. doi: 10.1212/wnl.49.1.253.
than no treatment. Ann Neurol. 1982;11(2):136-41. doi: 10.1002/ana.410110205. 25. van Dijk GW, Notermans NC, Franssen H, Wokke jH. Development of weakness
4. van den Bergh PYK, van Doorn PA, Hadden RDM, Avau B, vankrunkelsven P, Allen in patients with chronic inflammatory demyelinating polyneuropathy and only sen-
jA, et al. European Academy of Neurology/Peripheral Nerve society guideline on di- sory symptoms at presentation: a long-term follow-up study. j Neurol.
agnosis and treatment of chronic inflammatory demyelinating polyradiculoneuropa- 1999;246(12):1134-9. doi: 10.1007/s004150050531.
thy: Report of a joint Task Force-second revision. Eur j Neurol. 2021;28(11):3556-83. 26. Rajabally YA, Wong sL. Chronic inflammatory pure sensory polyradiculoneuropa-
doi: 10.1111/ene.14959. Erratum in: Eur j Neurol. 2022;29(4):1288. thy: a rare CIDP variant with unusual electrophysiology. j Clin Neuromuscul Dis.
5. Allen jA. The Misdiagnosis of CIDP: a review. Neurol Ther. 2020;9(1):43-54. doi: 2012;13(3):149-52. doi: 10.1097/CND.0b013e31822484fb.
10.1007/s40120-020-00184-6. 27. Caporale CM, staedler C, Gobbi C, Bassetti CL, uncini A. Chronic inflammatory
6. Allen jA, Ney j, Lewis RA. Electrodiagnostic errors contribute to chronic inflam- lumbosacral polyradiculopathy: a regional variant of CIDP. Muscle Nerve.
matory demyelinating polyneuropathy misdiagnosis. Muscle Nerve. 2011;44(5):833-7. doi: 10.1002/mus.22165.
2018;57(4):542-9. doi: 10.1002/mus.25997. 28. sabatelli M, Madia F, Mignogna T, Lippi G, Quaranta L, Tonali P. Pure motor chronic
7. Dalakas MC. Medscape. Advances in the diagnosis, pathogenesis and treatment inflammatory demyelinating polyneuropathy. j Neurol. 2001;248(9):772-7. doi:
of CIDP. Nat Rev Neurol. 2011;7(9):507-17. doi: 10.1038/nrneurol.2011.121. 10.1007/s004150170093.
8. vallat jM, sommer C, Magy L. Chronic inflammatory demyelinating polyradicu- 29. Gwathmey K. Chronic inflammatory demyelinating polyradiculoneuropathy and its
loneuropathy: diagnostic and therapeutic challenges for a treatable condition. variants. Continuum (Minneap Minn). 2020;26(5):1205-23. doi:
Lancet Neurol. 2010;9(4):402-12. doi: 10.1016/s1474-4422(10)70041-7. 10.1212/CoN.0000000000000907. Erratum in: Continuum (Minneap Minn).
2021;27(2):553. [dosage error in article text].
9. McCombe PA, Pollard jD, McLeod jG. Chronic inflammatory demyelinating
polyradiculoneuropathy. A clinical and electrophysiological study of 92 cases. Brain. 30. Barohn Rj, Kissel jT, Warmolts jR, Mendell jR. Chronic inflammatory demyeli-
1987;110(Pt 6):1617-30. doi: 10.1093/brain/110.6.1617. nating polyradiculoneuropathy. Clinical characteristics, course, and recommenda-
tions for diagnostic criteria. Arch Neurol. 1989;46(8):878-84. doi:
10. Ruts L, van Koningsveld R, van Doorn PA. Distinguishing acute-onset CIDP from
10.1001/archneur.1989.00520440064022.
Guillain-Barré syndrome with treatment related fluctuations. Neurology.
2005;65(1):138-40. doi: 10.1212/01.wnl.0000167549.09664.b8. 31. Gorson KC, Allam G, Ropper AH. Chronic inflammatory demyelinating polyneu-
ropathy: clinical features and response to treatment in 67 consecutive patients with
11. Ruts L, Drenthen j, jacobs BC, van Doorn PA; Dutch GBs study Group. Distin-
and without a monoclonal gammopathy. Neurology. 1997;48(2):321-8. doi:
guishing acute-onset CIDP from fluctuating Guillain-Barre syndrome: a prospective
10.1212/wnl.48.2.321.
study. Neurology. 2010;74(21):1680-6. doi: 10.1212/WNL.0b013e3181e07d14.
32. sinnreich M, Klein Cj, Daube jR, Engelstad j, spinner Rj, Dyck Pj. Chronic im-
12. Kuwabara s, Isose s, Mori M, Mitsuma s, sawai s, Beppu M, et al. Different elec-
mune sensory polyradiculopathy: a possibly treatable sensory ataxia. Neurology.
trophysiological profiles and treatment response in 'typical' and 'atypical' chronic in-
2004;63(9):1662-9. doi: 10.1212/01.wnl.0000142507.12763.58.
flammatory demyelinating polyneuropathy. j Neurol Neurosurg Psychiatry.
2015;86(10):1054-9. doi: 10.1136/jnnp-2014-308452. 33. vural A, Doppler K, Meinl E. Autoantibodies against the node of ranvier in seroposi-
tive chronic inflammatory demyelinating polyneuropathy: diagnostic, pathogenic, and
13. Doneddu PE, Cocito D, Manganelli F, Fazio R, Briani C, Filosto M, et al; Italian
therapeutic relevance. Front Immunol. 2018;9:1029. doi: 10.3389/fimmu.2018.01029.
CIDP Database study group. Atypical CIDP: diagnostic criteria, progression and
treatment response. Data from the Italian CIDP Database. j Neurol Neurosurg 34. Devaux jj, Miura Y, Fukami Y, Inoue T, Manso C, Belghazi M, et al. Neurofascin-
Psychiatry. 2019;90(2):125-32. doi: 10.1136/jnnp-2018-318714. 155 IgG4 in chronic inflammatory demyelinating polyneuropathy. Neurology.
14. Katz js, saperstein Ds, Gronseth G, Amato AA, Barohn Rj. Distal acquired demyeli- 2016;86(9):800-7. doi: 10.1212/WNL.0000000000002418.
nating symmetric neuropathy. Neurology. 2000;54(3):615-20. doi: 10.1212/wnl.54.3.615. 35. Querol L, Nogales-Gadea G, Rojas-Garcia R, Diaz-Manera j, Pardo j, ortega-
15. Latov N, Hays AP, sherman WH. Peripheral neuropathy and anti-MAG antibodies. Moreno A, et al. Neurofascin IgG4 antibodies in CIDP associate with disabling
Crit Rev Neurobiol. 1988;3(4):301-32. tremor and poor response to IvIg. Neurology. 2014;82(10):879-86. doi:
10.1212/WNL.0000000000000205.
16. saperstein Ds, Katz js, Amato AA, Barohn Rj. Clinical spectrum of chronic ac-
quired demyelinating polyneuropathies. Muscle Nerve. 2001;24(3):311-24. doi: 36. Doppler K, Appeltshauser L, Wilhelmi K, villmann C, Dib-Hajj sD, Waxman sG, et
10.1002/1097-4598(200103)24:3<311::aid-mus1001>3.0.co;2-a. al. Destruction of paranodal architecture in inflammatory neuropathy with anti-con-
tactin-1 autoantibodies. j Neurol Neurosurg Psychiatry. 2015;86(7):720-8. doi:
17. Larue s, Bombelli F, viala K, Neil j, Maisonobe T, Bouche P, et al. Non-anti-MAG
10.1136/jnnp-2014-309916.
DADs neuropathy as a variant of CIDP: clinical, electrophysiological, laboratory
features and response to treatment in 10 cases. Eur j Neurol. 2011;18(6):899-905. 37. Doppler K, Appeltshauser L, villmann C, Martin C, Peles E, Krämer HH, et al. Auto-
doi: 10.1111/j.1468-1331.2010.03312.x. antibodies to contactin-associated protein 1 (Caspr) in two patients with painful in-
flammatory neuropathy. Brain. 2016;139(Pt 10):2617-30. doi: 10.1093/brain/aww189.
18. Lewis RA, sumner Aj, Brown Mj, Asbury AK. Multifocal demyelinating neuropathy with
persistent conduction block. Neurology. 1982;32(9):958-64. doi: 10.1212/wnl.32.9.958. 38. Gorson KC. Clinical features, evaluation, and treatment of patients with polyneu-
ropathy associated with monoclonal gammopathy of undetermined significance
19. saperstein Ds, Amato AA, Wolfe GI, Katz js, Nations sP, jackson CE, et al. Mul-
(MGus). j Clin Apher. 1999;14(3):149-53. doi: 10.1002/(sici)1098-
tifocal acquired demyelinating sensory and motor neuropathy: the Lewis-sumner
1101(1999)14:3<149::aid-jca8>3.0.co;2-9.
syndrome. Muscle Nerve. 1999;22(5):560-6. doi: 10.1002/(sici)1097-
4598(199905)22:5<560::aid-mus2>3.0.co;2-q. 39. Ropper AH, Gorson KC. Neuropathies associated with paraproteinemia. N Engl j
Med. 1998;338(22):1601-7. doi: 10.1056/NEjM199805283382207.
20. Rajabally YA, Chavada G. Lewis-sumner syndrome of pure upper-limb onset: di-
agnostic, prognostic, and therapeutic features. Muscle Nerve. 2009;39(2):206-20. 40. Köller H, Kieseier BC, jander s, Hartung HP. Chronic inflammatory demyelinating
doi: 10.1002/mus.21199. polyneuropathy. N Engl j Med. 2005;352(13):1343-56. doi: 10.1056/NEjMra041347.
21. viala K, Maisonobe T, stojkovic T, Koutlidis R, Ayrignac X, Musset L, et al. A cur- 41. simmons Z, Albers jW, Bromberg MB, Feldman EL. Presentation and initial clini-
rent view of the diagnosis, clinical variants, response to treatment and prognosis cal course in patients with chronic inflammatory demyelinating polyradiculoneu-
of chronic inflammatory demyelinating polyradiculoneuropathy. j Peripher Nerv ropathy: comparison of patients without and with monoclonal gammopathy.
syst. 2010;15(1):50-6. doi: 10.1111/j.1529-8027.2010.00251.x. Neurology. 1993;43(11):2202-9. doi: 10.1212/wnl.43.11.2202.
22. Attarian s, verschueren A, Franques j, salort-Campana E, jouve E, Pouget j. 42. Rajabally YA, Afzal s, Loo LK, Goedee Hs. Application of the 2021 EAN/PNs cri-
Response to treatment in patients with Lewis-sumner syndrome. Muscle Nerve. teria for chronic inflammatory demyelinating polyneuropathy. j Neurol Neurosurg
2011;44(2):179-84. doi: 10.1002/mus.22024. Psychiatry. 2022. doi: 10.1136/jnnp-2022-329633.

76
Kronik İnflamatuvar Demiyelinizan Poliradikülonöropati
Chronic Inflammatory Demyelizing Polyradiculoneuropathy

İmmün-Aracılı Nöropatilere Eşlik Edebilen


Sistemik Hastalıklar ve Durumlar
Systemic Diseases and Conditions That May Associate with
Immune-Mediated Neuropathies

Ayşe Nur ÖZDAĞ ACARLIa, ÖZET Kronik inflamatuvar demiyelinizan poliradikülonöropati (KİDP) çok çeşitli alt klinik tipleri olan,
en sık görülen kronik immün-aracılı ve tedavi edilebilir poliradikülonöropatidir. Bu edinsel nöropati idi-
Arman ÇAKARb,
yopatik olarak ya da başka hastalıklarla ilişkili olarak ortaya çıkabilmektedir. En sık olarak monoklonal
Yeşim PARMANb gamopati ile ilişkili sendromlar, diyabet, “human immunodeficiency virus” (HIV) ve sistemik lupus eri-
tematozus (SLE) gibi bağ doku hastalıkları KİDP’ile birlikte görülebilir. KİDP bu hastalıklarla birlikte
a
Ermenek Devlet Hastanesi, görüldüğünde “klasik KİDP’den farklı mı kabul edilmelidir” sorusunun yanıtı için henüz yeterince kanıt
Nöroloji Kliniği, yoktur. Hastalığın yönetimi ve prognozun öngörülmesi açısından şüphe halinde bu hastalıkların varlığı-
Karaman, Türkiye nın araştırılması önem taşımaktadır.
b
İstanbul Üniversitesi
İstanbul Tıp Fakültesi, Anahtar Kelimeler: İmmün-aracılı nöropatiler; kronik inflamatuvar demiyelinizan poliradikülonöropati;
Nöroloji ABD, diyabet; anlamı belirsiz monoklonal gamopati; sistemik lupus eritematozus; HIV
İstanbul, Türkiye

Yazışma Adresi/Correspondence: ABSTRACT Chronic inflammatory demyelinating polyradiculoneuropathy (CIDP) is the most com-
Arman ÇAKAR mon immune mediated treatable polyradiculoneuropathy with various clinical subtypes. This acquired
İstanbul Üniversitesi neuropathy may occur to be related to other diseases. Monoclonal gammopathy associated disorders,
İstanbul Tıp Fakültesi, diabetes mellitus, human immunodeficiency virus and connective tissue disorders such as systemic lupus
Nöroloji ABD, erythematosus (SLE) are diseases that may be associated with CIDP. It is recommended to search for
İstanbul, Türkiye CIDP-associated diseases for the management and prognosis of such conditions. In this article, primar-
arman.cakar@istanbul.edu.tr ily the literature about CIDP-associated diabetes mellitus, monoclonal gammopathy associated disor-
ders, HIV and SLE will be summarized.

Keywords: Immune mediated neuropathies; chronic inflammatory demyelinating polyradiculoneuropathy;


diabetes mellitus, monoclonal gammopathy with undetermined significance;
systemic lupus erithematosus; HIV

ronik inflamatuvar demiyelinizan poliradikülonöropati (KİDP) çok çeşitli kli-

K nik alt tipleri olan, en sık görülen kronik immün-aracılı ve tedavi edilebilir po-
liradikülonöropatidir.1 KİDP klinik olarak üst ve alt ekstremitelerde simetrik,
proksimal ve distal zaaf ve duysal semptomların en az 8 hafta süresince devam ettiği,
derin tendon reflekslerinin kaybı ya da azalması ile karakterizedir.2 Hastalık ilerleyici
olarak ya da ataklarla seyreder. Bu edinsel nöropati tek başına görülebileceği gibi, başka
hastalıklarla birlikte de ortaya çıkabilmektedir.3 Monoklonal gamopati, HIV enfeksi-
yonu, kronik aktif hepatit, sistemik lupus eritematozus ya da diğer bağ doku hastalıkları,
sarkoidoz, tiroid hastalığı, inflamatuvar bağırsak hastalığı, membranöz glomerülonef-
rit, diyabet, kemik iliği ya da solid organ transplantasyonu gibi çok sayıda hastalığın
KİDP ile ilişkili olabileceği bildirilmiştir (Tablo 1). “KİDP bu hastalıklarla birlikte gö-
KAYNAK GÖSTERMEK İÇİN: rüldüğünde klasik KİDP’den farklı mı kabul edilmelidir” sorusunun yanıtı için henüz ye-
Özdağ Acarlı AN, Çakar A, Parman Y. İmmün-
aracılı nöropatilere eşlik edebilen sistemik terince kanıt yoktur. Bu yazıda anlamı belirsiz monoklonal gamopati (MGUS), POEMS
hastalıklar ve durumlar. Tireli H, Tutkavul K, (poliradikülonöropati, organomegali, endokrinopati, M-proteini, cilt değişiklikleri) sen-
editörler. İnflamatuvar Polinöropatiler. 1. Baskı.
Ankara: Türkiye Klinikleri; 2022. p.77-84. dromu, diyabet, “human immunodeficiency virus” (HIV) ve sistemik lupus eritemato-

77
Ayşe Nur Özdağ Acarlı ve ark. İmmün-Aracılı Nöropatilere Eşlik Edebilen Sistemik Hastalıklar ve Durumlar

dikülonöropati genellikle klinik ve elektrofizyolojik olarak


TABLO 1: Kronik inflamatuvar demiyelinizan
poliradikülonöropatinin eşlik edebildiği hastalıklar ve ilaçlar. KİDP’den ayırt edilemez. Sinir ileti incelemelerinde motor
distal latanslarında uzama saptanır ve duysal yanıtlar sık-
Monoklonal gamopatiler4
lıkla alınamaz.4 Büyük vaka serilerinde KİDP hastalarının
- Anlamı belirsiz monoklonal gamopati
yaklaşık %15-20’sinin serum immünfiksasyonunda mo-
- Malign plazma hücre diskrezisi
noklonal gamopati olduğu bulunmuştur.21-24 Bu hastaların
o Multiple miyelom
az bir kısmında multipl myelom veya Waldenström mak-
o Waldenström makroglobulinemisi
roglobulinemisi gibi malign plazma hücre diskrezileri ve
- POEMS sendromu
POEMS (poliradikülonöropati, organomegali, endokrino-
Diyabet5
pati, M-proteini, cilt değişiklikleri (Bkz. sonraki bölüm)
Bağ doku hastalıkları
sendromuna yol açan immünglobulin G (IgG) (ya da daha
- SLE6
az sıklıkta IgA) paraproteini bulunmaktadır. Bununla bir-
- Sjögren7
likte bu vakaların çoğunda MGUS vardır. KİDP-MGUS
Viral enfeksiyonlar
olan olguların çoğunda IgG ya da IgA monoklonal proteini
- HIV8
bulunur ve bu hastalık klinik ve elektrofizyolojik olarak
- HBV9
klasik KİDP’den ayırt edilemez.21,23-26 Klasik KİDP’ye kı-
- HCV10
yasla, KİDP-MGUS’un daha çok ileri yaş erkek hastalarda
Bakteriyel enfeksiyonlar
görüldüğü, daha yavaş ilerlediği, daha az fonksiyon bo-
- Lyme hastalığı11
zukluğuna yol açtığı, duysal etkilenmenin daha ön planda
Tiroid hastalıkları12
olduğu, kranyal sinirlerin etkilenmediği, motor ve duysal
Nefrotik sendrom13
ileti incelemelerinde anlamlı bir farklılık olmadığı bildiril-
Kemik iliği transplantasyonu14
miştir.27-29 Başka bir çalışmada KİDP-MGUS hastalarında
Solid organ transplantasyonu15
denge bozukluğu, ataksi ve vibrasyon duyusu kaybının
İnflamatuvar bağırsak hastalıkları16
daha belirgin olduğu fakat hastaların immünoterapiye ya-
Sarkoidoz17
nıtlarının klasik KİDP ile benzer olduğu saptanmıştır.30
Tümör nekroz faktör-alfa inhibitörleri18
MGUS, POEMS ve klasik KİDP hastalarının geriye dönük
İmmün kontrol noktası inhibitörleri19
olarak analiz edildiği bir çalışmada plazma hücre bozuk-
luğu ile ilişkili nöropatisi olan hastaların klasik KİDP has-
zus (SLE) gibi KİDP’nin görece daha sık olarak birlikte talarına kıyasla daha ileri yaşta olduğu ve duysal
görülebildiği hastalıkların literatür bilgisi özetlenecektir. semptomlarının daha ön planda olduğu bildirilmiştir.31
Genel popülasyonda MGUS hastalarında en sık gö-
MONOKLONAL GAMOPATİ İLE İLİşKİLİ rülen M-proteini IgG iken, paraproteinemik poliradikülo-
nöropati hastalarında en sık olarak IgM görülür.
SENDROMLAR
Paraproteini IgM grubundan olan hastalarda daha belirgin
duyu kaybı ve duyusal ataksi ile elektrofizyolojik incele-
ANLAMI BELİRSİZ MONOKLONAL GAMOPATİ
melerde motor distal latanslarda çok daha belirgin uzama
(MGUS) İLE KİDP
gözlenebilir. IgM paraproteini olan demiyelinizan poliradi-
Monoklonal gamopati, aynı plazma hücre klonu tarafından külonöropatilerin daha önce KİDP’nin bir varyantı -distal
aşırı bir şekilde üretilen serum immünoglobulinlerinin (M edinsel demiyelinizan simetrik nöropati (DADS)- olabileceği
proteini) olduğu bir grup hastalığı tanımlar. İki ana başlık düşünülürken artık farklı bir sendrom olarak ele alınmaktadır.
olarak ele alınır: MGUS ve malign monoklonal gamopati. Bu hastalarda klinik olarak distal KİDP’ye çok benzeyen,
Genel popülasyonda MGUS prevalansı yaş ile birlikte ol- sinsi başlangıçlı ve yavaş ilerleyen distal ve simetrik, duyusal
dukça yükselir ve MGUS saptanan hastaların %30-70’inde belirti ve bulguların ön planda olduğu, tremorun eşlik edebil-
poliradikülonöropati bulunur. Serumda bulunan bu anti- diği, duysal-motor bir poliradikülonöropati görülür ve prok-
korların içerisinde anti-miyelin antikorlar da bulunur ve bu simal sinir segmentlerine kıyasla distalde görece daha ağır
antikorların periferik sinirlerdeki antijenik hedeflerine bağ- demiyelinizasyon bulguları saptanır. Bu vakaların yaklaşık
lanması ya da birikmesi ile poliradikülonöropatinin ortaya %50’sinin serumunda anti-miyeline bağlı glikoprotein
çıktığı düşünülmektedir.20 (anti-MAG) antikoru ya da başka patojen antinöronal anti-
Paraproteinemiye eşlik eden nöropati, demiyelinizan korlar bulunabilir. Kendine özgü elektrofizyolojik ve hi-
ya da aksonal tipte olabilir. Demiyelinizan tipteki polira- stopatolojik bulguları olan anti-MAG nöropatisi KİDP

78
Ayşe Nur Özdağ Acarlı ve ark. İmmün-Aracılı Nöropatilere Eşlik Edebilen Sistemik Hastalıklar ve Durumlar

kapsamı dışında ayrı bir hastalık olarak ele alınmaktadır.2 langıçta %60’a varan oranlarda KİDP tanısı aldığı bildiril-
Anti-MAG antikoru pozitif olan hastalar genellikle kronik, mektedir.38
yavaş ilerleyici, duysal ataksinin baskın olduğu duysal po- POEMS sendromunda nöropati genellikle alt ekstre-
liradikülonöropati bulguları ile başvururlar.24,26,32,33
mite distallerinde zaaf ve duysal semptomları ile başlar.
İlerleyen dönemde hızla proksimal ve distal kas zaafı ve
KİDP-MGUS’DA TEDAVİ
refleks kaybının olduğu poliradikülonöropati tablosuna ev-
KİDP-MGUS hastalarında immünoterapiye yanıt altta rilebilir.4 Distal kas zaafı iki yanlı düşük ayağa yol açacak
yatan monoklonal gamopatinin tipine göre değişkenlik gös- derecede ağır olabilir. Ayrıca nöropatik ağrı varlığı PO-
terir. Steroid, immünosupresif ajanlar, plazma değişimi ve EMS’in KİDP’den ayırt edilmesinde yardımcı olabilir.4
IVIg tedavileri tek başına ya da kombine olarak uygulana- Sinir ileti incelemelerinde demiyelinizan özellikler de ta-
bilir.20,34 IgG/IgA MGUS hastalarının IVIg tedavisine ya- şıyan uzunluğa bağlı aksonal duysal-motor periferik nöro-
nıtı IgM MGUS hastalarına göre daha iyidir. IgM ilişkili pati ya da poliradikülonöropati bulguları saptanır. Sinir
nöropatide (anti-MAG +) immünoterapiye yanıt olmadığı biyopsisinde demiyelinizan bulgular ile aksonal dejene-
ya da yetersiz yanıt olduğuna dair sınırlı düzeyde literatür rasyon ve epinöral damarlarda artış olduğu görülür.39
verisi bulunmaktadır. Hastalık süresinin kısa olduğu, hızlı
kötüleşen ya da bariz kas zaafı olan hastaların KİDP’den VEGF endotel hücreleri hedef alan, damar geçirgen-
ayırt edilmesi zorlayıcı olacağından poliradikülonöropati liğini ve anjiogenezi artırabileceği düşünülen bir sitokin-
kliniğinde olan tüm hastalara tedavi başlanması öneril- dir. Hastalık aktivitesi ile korelasyon gösteren bu belirteç
mektedir.4 Özellikle tedaviye yanıtsız hastalarda rituksi- POEMS hastalarının çoğunun serumunda çok yüksek dü-
mab ve hematopoetik kök hücre naklinin nörolojik zeylerde bulunur.40 Direkt grafi ya da bilgisayarlı tomo-
semptom ve ileti incelemeleri üzerinde olumlu etkileri ola- grafi incelemelerinde vertebra, pelvis ve kaburga
bileceğine dair vaka bildirileri bulunmakla birlikte, konu kemiklerinde sklerotik veya karışık litik-sklerotik lezyon-
hakkında daha fazla kanıt ve ileri araştırmalara ihtiyaç du- lar görülebilir. Ayrıca hastalara çok detaylı endokrin test-
yulmaktadır.35,36 Monoklonal gamopati hastalarının takip- lerin yapılması ve organomegali varlığı açısından
leri esnasında uzun dönemde lenfoplazmasitik malignite görüntüleme incelemeleri yapılması önerilir.4
riski olduğu da göz önünde bulundurulmalıdır.
POEMS SENDROMU’NDA TEDAVİ
POEMS (POLİRADİKÜLONÖROPATİ, POEMS sendromunda çoğunlukla monoklonal antikor ola-
ORGANOMEGALİ, ENDOKRİNOPATİ, rak lambda hafif zinciri bulunur. Hastalığın tedavisi altta
yatan klonal plazma hücre hastalığının ortadan kaldırılma-
M-PROTEİNİ, CİLT DEĞİşİKLİKLERİ)
sına, plazma hücre infiltrasyonunun çıkarılmasına daya-
SENDROMU
nır.4 Tek lezyon varlığında bu lezyonun total olarak
POEMS sendromu deride hiperpigmentasyon, hepatome- çıkarılması ya da radyoterapi, multipl lezyonu olan hasta-
gali, jinekomasti, testiküler atrofi ve parmaklarda çomak- lara melfalan, lenalidomid veya bortezomib gibi kemote-
laşma ile diyabet ve hipotiroidizmin eşlik edebildiği, birçok rapötik ajanlar ve steroid tedavileri uygulanabilir.41 Ayrıca
sistemin etkilendiği, neoplastik plazma hücrelerine bağlı son dönemde, hastaların otolog periferik kan kök hüc-
olarak ortaya çıkan nadir görülen bir paraneoplastik sen- resi transplantasyonundan da faydalanabileceği bildiril-
dromdur. Hastalığın tanısı için belirlenen kriterler içeri- mektedir ve özellikle 65 yaşından daha genç hastalarda bir
sinde başlıca gerekli olan majör kriterler monoklonal tedavi seçeneği olabileceği düşünülmektedir.42
plazma hücre hastalığı ve poliradikülonöropatidir. Ayrıca
karşılanması gereken diğer major kriterlerden biri Castle-
DİYABET İLE KİDP
man hastalığı (anjiofoliküler lenf nodu hiperplazisi) ya da
sklerotik kemik lezyonlarına eşlik eden artmış serum vas- Diyabet, vücudun kandaki şekeri kullanımının etkilendiği
küler endotelyal büyüme faktörü (VEGF) düzeyidir. Minor ve kan şekerinin uygunsuz olarak yükseldiği metabolik bir
kriterler organomegali, endokrinopati, cilt lezyonları, papilö- hastalıktır. Ana bulgusu kronik kan şekeri yüksekliği olan
dem, ekstravasküler volüm artışı ve trombositozdur.37 Bu bul- diyabet hastalığı, özellikle kan şekeri yüksekliğinin kont-
gular özellikle hastalık başlangıcında tam olarak rol altına alınamadığı hastalarda çeşitli periferik sinir has-
bulunmayabilir ve tanıda gecikme yaşanmasına yol açabilir.4 talıkları ve bazı inflamatuvar nöropatiler ile birliktelik
Yeni tanımlanan KİDP kriterlerine göre, her ne kadar gösterir.43 Diyabet ile ilişkili olarak, a) diyabetik poliradi-
POEMS KİDP alt grubunda yer almasa da, hastalığın baş- külonöropati, b) diyabetik radikülopleksus nöropatisi, c)

79
Ayşe Nur Özdağ Acarlı ve ark. İmmün-Aracılı Nöropatilere Eşlik Edebilen Sistemik Hastalıklar ve Durumlar

akut ağrılı nöropati, d) insülin nöriti, e) diyabetik otono- guların olduğu, bununla birlikte, denge kaybı ve akson ha-
mik nöropati ve f) KİDP görülebilir. sarının diyabetik KİDP hastalarında daha belirgin olduğu
Diyabete bağlı olarak birçok farklı çeşitte nöropati ge- saptanmıştır.51 Sonuç olarak diyabetik KİDP tanısını doğ-
lişebildiğinden diyabetik hastalarda KİDP tanısı koymak rulayacak kesin biyobelirteçler bulunmamaktadır; klinik,
güçlük yaratabilmektedir ve çoğu zaman tanıda gecikme ya- elektrofizyolojik, laboratuvar ve sinir görüntüleme bulgu-
şanmaktadır. Diyabet hastalarında en sık görülen diyabetik ları kombine edilerek tanıya gidilmektedir. Elektrofizyo-
periferik nöropati tablosunda kronik, ilerleyici, ince lifler lojik incelemelerde, inflamatuvar demiyelinizan nöropati
başta olmak üzere hem ince hem kalın miyelinli liflerin et- bulguları olan motor ileti hızlarında yavaşlama, distal la-
kilendiği distal simetrik aksonal poliradikülonöropati sapta- tanslarda uzama, F yanıtlarında uzama ya da kayıp görü-
nır. Sinsi başlangıçlıdır; ön planda eldiven-çorap şeklinde lürken, diyabete bağlı olarak gelişen muhtemel akson
hissizlik ve parestezi ile birlikte nöropatik ağrı ve otonom hasarının da etkisiyle bileşik kas aksiyon potansiyellerinde
disfonksiyon bulguları saptanır.43 Patogenezinde daha çok ve duysal sinir aksiyon potansiyellerinin amplitüdlerinde
kronik kan şekeri yüksekliğinin metabolik ve mikrovasküler bariz bir azalma da tabloya eşlik eder.3
etkilerinin rol oynadığı düşünülür ve uzunluğa bağımlı ak-
sonal periferik nöropati ile duysal sinir aksiyon potansiyel- DİYABETİK KİDP’DE TEDAVİ
lerinin amplitüdünde azalma saptanır. KİDP’de görülen KİDP immünoterapilere yanıt veren bir hastalık olduğun-
motor ileti blokları ve anormal temporal dispersiyon bulgu- dan diyabetik hastalarda diğer periferik nöropatilerden ayırt
larına genellikle rastlanmaz. Klinik olarak subakut kötüle- edilmesi ve erken dönemde saptanarak sekonder aksonal
şen, ağrısız, ilerleyici distal ve proksimal ekstremite zaafının hasar gelişmeden tedaviye başlanması önem taşımaktadır.
yanı sıra diyabet için görece kısa hastalık süresine sahip olan Bu nedenle bazı yazarlar tanıdan şüphelenilmesi halinde
hastalarda KİDP tanısı akla gelmelidir.44 özellikle fonksiyonel kötüleşmenin olduğu hastalarda im-
Diyabet ile KİDP arasındaki ilişki hala tartışmalı bir münoterapi denenmesini ve tedavi yanıtından yola çıkarak
konudur. Bazı yazarlar diyabette KİDP sıklığının arttığını teşhise gidilmesini önermektedir.52
ve hastaların %9-26’sında KİDP bulunduğunu bildirmiş- Diyabetik KİDP hastalarının birinci basamak tedavi-
tir.45,46 Sharma ve ark. ise hastalık görülme olasılığının sinde tıpkı klasik KİDP’de olduğu gibi IVIg, kortikoste-
özellikle ileri yaşlarda diyabetik bireylerde diyabetik ol- roid ve plazma değişimi tedavileri önerilmektedir. Birinci
mayanlara göre 11 kat arttığını saptamıştır.5 Bir çalışmada basamak tedavilerin diyabetik KİDP hastalarında etkinli-
ise KİDP hastalarında diyabet görülme sıklığının normal ğinin karşılaştırıldığı randomize kontrollü çalışma bulun-
popülasyona kıyasla 2 kat yüksek olduğu gösterilmiştir.47 mamakla birlikte, özellikle kan şekeri regülasyonunun
Bununla birlikte, iyi dökümante edilmiş epidemiyolojik ça- sağlanamadığı, osteoporoz ve peptik ülser gibi komorbidi-
lışmalarda diyabetiklerde tipik KİDP prevalansında artış telerin olduğu hastalarda steroid tedavisinden; böbrek ye-
bulunmamıştır.48,49 Sonuç olarak literatürde bulunan mev- tersizliği varlığında ise IVIg tedavisinden kaçınılabileceği
cut çalışmalar KİDP ile diyabetin birliktelik gösterebildi- akılda tutulmalıdır.3 Plazma değişimi tedavisi venöz yak-
ğini işaret etse de bunun nedensel bir ilişki mi yoksa laşım gerektirmesi, etki süresinin kısa olması nedeniyle te-
tesadüfi bir birliktelik mi olduğu belirsizliğini korumakta- davinin düzenli olarak tekrarlanması gibi zorluklardan
dır. dolayı günlük pratikte uygulanmamaktadır. IVIg tedavi-
sine dirençli diyabetik KİDP olgularında rituksimab teda-
Diyabet hastalarında, KİDP’de görülen demiyelini-
visinin etkili olabileceği bildirilmekle birlikte konu
zasyon varlığına işaret eden elektrofizyolojik ve histopa-
hakkında ileri çalışmalara ihtiyaç duyulmaktadır.53 Sonuç
tolojik bulgular saptanabilmektedir. Bu hastalarda KİDP
olarak hangi tedavinin uygulanacağına hasta özelinde karar
mi yoksa diyabete bağlı başka bir demiyelinizan periferik
verilmelidir ve tedaviye dirençli olgularda immünsüpresif
nöropati mi olduğu konusunda henüz net bir uzlaşım bu-
tedavilerin başlanması düşünülmelidir.
lunmamaktadır.3 Diyabetik KİDP hastalarının, diyabetik
demiyelinizan duysal-motor poliradikülonöropati hastaları
ile karşılaştırıldığı bir çalışmada diyabetik KİDP hastaları-
HIV ENFEKSİYONU İLE KİDP
nın daha ileri yaşta ve kan şekeri kontrollerinin daha iyi ol- HIV enfeksiyonu, enfekte olan CD4 lenfositlerin baskılan-
duğu, hastalık süresinin daha kısa fakat daha ağır nöropati ması ile karakterize olan bir bağışıklık bozukluğudur. Virus
bulgularına sahip oldukları bildirilmiştir.50 Diyabetik KİDP nörotropik ve nörovirulan olduğundan beyin, spinal kord ve
hastalarının klasik KİDP ile karşılaştırıldığı bir başka ça- periferik sinirleri etkiler. Ayrıca HIV enfeksiyonuna yöne-
lışmada ise her iki hastalıkta da benzer semptom ve bul- lik etkili tedavi yöntemlerinin bulunması ve hastaların

80
Ayşe Nur Özdağ Acarlı ve ark. İmmün-Aracılı Nöropatilere Eşlik Edebilen Sistemik Hastalıklar ve Durumlar

yaşam süresinin uzaması ile hastalığa bağlı geç dönem nö- bir bağ doku hastalığıdır. SLE etyopatogenezinde çok çe-
rolojik komplikasyonlar da artık daha sık olarak görülmeye şitli genetik ve çevresel faktörlerin karmaşık etkileşimleri-
başlanmıştır. HIV ile ilişkili geç dönem nörolojik kompli- nin rol oynadığı düşünülmekle birlikte henüz net bir
kasyonlar içerisinde en sık olarak periferik nöropatiler yer mekanizma ortaya konamamıştır. SLE’de hücre çekirdeği-
almaktadır.54 HIV hastalarının yaşam süresinin uzaması ile nin bileşenlerini hedef alan antikorlar bulunur. Hastalarda
hem HIV’in kendisine ve diğer enfeksiyön etkenlerine, hem görülen temel patolojik bulgular inflamasyon, vaskülit,
de tedavide kullanılan nörotoksik ajanlara maruziyet süresi immün kompleks birikimi ve vaskülopatidir.57 Hastaların
artmaktadır. HIV enfeksiyonunun pencere döneminden baş- yaklaşık olarak yarısında nöropsikiyatrik semptomlar gö-
lamak üzere, erişkin immün yetersizlik sendromunun rülür. SLE en sık santral sinir sistemini etkilese de hasta-
(AIDS) ileri evrelerine kadar her döneminde farklı periferik ların yaklaşık %10 ile %20’sinde periferik nöropati eşlik
nöropati tabloları ile karşılaşılır. HIV ilişkili olarak ortaya edebilir.58 SLE ilişkili periferik sinir sistemi belirtileri
çıkabilen periferik nöropatiler a) distal simetrik poliradikü- kranyal nöropati, poliradikülonöropati, vaskülitik nöropati,
lonöropati, b) akut inflamatuvar demiyelinizan poliradikü- pleksopati, mononöropati, mononöropati mültipleks, AİDP
lonöropati (AİDP) ve KİDP, c) mononöropatiler, ve otonom bozukluklardır. Ayrıca SLE hastalarında nadi-
mononöropati mültipleks ve kranyal nöropatiler, d) otonom ren, lupus hastalığı öncesinde, sonrasında ya da hastalıkla
nöropati, e) lumbosakral poliradikülomiyelopati ve f) ami- eş zamanlı olarak KİDP görülebildiği bildirilmiştir.3
yotrofik lateral sklerozis benzeri motor nöropatidir.54 Julio ve ark.nın yaptığı literatür derlemesinde Aralık
HIV enfeksiyonunun erken evrelerinde, CD4 sayısının 2019’a kadar SLE ile ilişkili olarak toplam 16 KİDP has-
yüksek olduğu dönemde hastalarda daha çok inflamatuvar tasının yayınlandığı saptanmıştır. Ayrıca bu çalışmada ya-
demiyelinizan poliradikülonöropatiler görülürken, ilerleyen zarlar kendi SLE hasta gruplarındaki 3 KİDP hastasının
dönemde CD4 sayısının azalması ile birlikte tabloya fırsatçı klinik ve laboratuvar özelliklerini sunarak, SLE’de KİDP
enfeksiyonlar ile ilişkili nöropatiler-distal simetrik duysal görülme sıklığını 1000’de 2 olarak bulduklarını ve bu sık-
nöropati ve lumbosakral poliradikülonöropatiler-eklenmek- lığın normal popülasyonda 100.000’de 1-9 olarak görülen
tedir.54 Bununla birlikte, HIV enfeksiyonun hem erken hem KİDP sıklığından daha fazla olduğunu bildirmişlerdir.6
de geç evrelerinde (AIDS) KİDP görülebilmektedir. Hastalarda kadın cinsiyetin (%81) baskın olduğu ve SLE
hastalarında KİDP’nin klasik KİDP’ye kıyasla daha erken
HIV enfeksiyonu ile birlikte görülen KİDP’nin kla-
yaşta başladığı saptanmıştır. Hastaların yalnızca %25’inde
sik KİDP hastalarından klinik ya da elektrofizyolojik ola-
rak ayırt edilemeyeceği ve bu hastaların HIV negatif
bireylere göre daha hızlı kötüleştiği ve genellikle ilerleyici
seyir gösterdiği bildirilmektedir.55 Yine klasik KİDP’den
farklı olarak HIV pozitif hastaların beyin omurilik sıvısında
lenfositik pleositoz ve sinir biyopsilerinde belirgin iltihabi
hücre infiltrasyonu görülmektedir.8 İmmünhistokimyasal
boyamalar HIV enfeksiyonlu hastalarda çoğunlukla CD8+
sitotoksik/süpresor hücreler baskın olmak üzere T lenfosit
ya da makrofajdan zengin bir inflamatuvar hücre infiltras-
yonu olduğunu göstermektedir.56

KİDP-HIV’DE TEDAVİ
HIV enfeksiyonu olan KİDP hastalarında birinci basamak
tedavide IVIg tercih edilmesi önerilmektedir.54 Hastaların
plazma değişimi ve IVIg tedavilerine iyi yanıt verdiği, ay-
rıca kısa süreli steroid tedavisinin de güvenilir ve etkili ola-
bileceği bildirilmektedir.3

SLE İLE KİDP RESİM 1: Sistemik lupus eritematozus ve kronik inflamatuvar demiyelinizan poli-
radikülonöropati tanıları ile izlenen hastanın sural sinir biyopsisi gösterilmektedir.
SLE daha çok genç kadınlarda görülen, çoklu organ tutu- Plastik kesitlerde, çok sayıda, çapına göre ince miyelinli lifler (ok başı) görülmek-
lumuna yol açan, kronik, sistemik, otoimmün inflamatuvar tedir (thionin, x40).

81
Ayşe Nur Özdağ Acarlı ve ark. İmmün-Aracılı Nöropatilere Eşlik Edebilen Sistemik Hastalıklar ve Durumlar

KIDP tanısının SLE tanısından önce konulduğu ve KİDP ile eş zamanlı olarak lupusa bağlı hastalık aktivitesi
%62.5’inde KİDP ile eş zamanlı olarak SLE’ye bağlı has- var ise kortikosteroid ya da immünsupresif tedavilerin; SLE
talık aktivitesinin de bulunduğu görülmüştür. Yazarlar bu hastalık aktivitesi yok ise standart KİDP tedavilerinin tercih
nedenle henüz olmasa da bundan sonrası için KİDP’nin nö- edilebileceği önerilmektedir.3 Yapılan sistematik derlemede
ropsikiyatrik SLE kriterleri arasında sayılmasını önermiş- hastaların %50’sinin tedavi ile iyileştiği fakat geriye kalan
tir. SLE ile ilişkili KİDP hastalarında genel olarak yarısında bariz özürlülük kaldığı bildirilmiştir.6
KİDP’nin tipik klinik, elektrofizyolojik ve sinir biyopsi
bulgularının olduğu saptanmıştır (Resim 1). Ayrıca bazı SONUÇ
hastalarda KİDP’den net olarak ayırt edilemeyen rekürren
AİDP benzeri atakların da görülebildiği bildirilmiştir.59,60 Sonuç olarak; KİDP nadiren farklı sistemik hastalıklarla
birlikte görülebilmektedir. KİDP’nin patofizyolojik meka-
KİDP-SLE’DE TEDAVİ nizmalarının ve nedensellik ilişkisinin henüz tam olarak
anlaşılamadığı, klinik ve elektrofizyolojik bulgular ile kla-
SLE ile ilişkili KİDP’nin tedavisi için literatürde yalnızca
sik KİDP’den ayırt edilemeyeceği bilinmeli; tedavi yakla-
vaka bildirisi düzeyinde bilgi bulunmaktadır. Hastalarda şımının klasik KİDP ile benzer olduğu akılda tutulmalıdır.

KAYNAKLAR
1. Van den Bergh PY, Rajabally YA. Chronic inflammatory demyelinating year-old man with CIDP-like illness resistant to treatment. Neurology.
polyradiculoneuropathy. Presse Med. 2013;42(6 Pt 2):e203-15. doi: 2013;81(10):e65-70. doi: 10.1212/WNL.0b013e3182a3523b.
10.1016/j.lpm.2013.01.056. 12. Tu Y, Gong X, Zeng G, Zhuo W, Li Z, Yu X. Differences in thyroid func-
2. Van den Bergh PYK, van Doorn PA, Hadden RDM, Avau B, Vankrunk- tion and autoantibodies in the development of Guillain-Barré syndrome
elsven P, Allen JA, et al. European Academy of Neurology/Peripheral vs. chronic inflammatory demyelinating polyradiculoneuropathy. Front
Nerve Society guideline on diagnosis and treatment of chronic in- Neurol. 2020;11:1018. doi: 10.3389/fneur.2020.01018.
flammatory demyelinating polyradiculoneuropathy: Report of a 13. Tateyama M, Nakashima I, Suzuki N, Kanaoka-Suzuki C, Takano R, Sato
joint Task Force-Second revision. Eur J Neurol. 2021;28(11):3556- H, et al. Inflammatory demyelinating polyneuropathy with nephrotic syn-
83. doi: 10.1111/ene.14959. Erratum in: Eur J Neurol. drome: report of a case and review of the literature. Clin Exp Neuroim-
2022;29(4):1288. munol. 2013;4(1):79-88. doi: 10.1111/cen3.12009.
3. Chen Y, Tang X. Chronic inflammatory demyelinating polyradiculoneu- 14. Peters G, Larner AJ. Chronic inflammatory demyelinating polyneuropa-
ropathy in association with concomitant diseases: identification and man- thy after autologous peripheral blood stem cell transplantation. J Pe-
agement. Front Immunol. 2022;13:890142. doi: ripher Nerv Syst. 2005;10(4):384-5. doi:
10.3389/fimmu.2022.890142.
10.1111/j.1085-9489.2005.00052.x.
4. Naddaf E, Mauermann ML. Peripheral neuropathies associated with
15. Echaniz-Laguna A, de Séze J, Chanson JB. Chronic inflammatory de-
monoclonal gammopathies. Continuum (Minneap Minn).
myelinating polyradiculoneuropathy in solid organ transplant recipients:
2020;26(5):1369-83. doi: 10.1212/CON.0000000000000919.
a prospective study. J Neurol Neurosurg Psychiatry. 2012;83(7):699-705.
5. Sharma KR, Cross J, Farronay O, Ayyar DR, Shebert RT, Bradley WG. doi: 10.1136/jnnp-2012-302374.
Demyelinating neuropathy in diabetes mellitus. Arch Neurol.
16. Ariatti A, Ficarra G, Girolami F, Pentore R, Galassi G. Chronic inflam-
2002;59(5):758-65. doi: 10.1001/archneur.59.5.758.
matory demyelinating polyradiculoneuropathy associated with inflam-
6. Julio PR, Cortês MMM, Costallat LTL, Gaino JZ, França MC Jr, Appen- matory bowel diseases: questioning the autoimmunity hypothesis. Int J
zeller S. Chronic inflammatory demyelinating polyradiculoneuropathy as- Colorectal Dis. 2009;24(5):603-4. doi: 10.1007/s00384-009-0646-x.
sociated with systemic lupus erythematosus. Semin Arthritis Rheum.
17. Ducray F, Costedoat-Chalumeau N, Bouhour F, Rousset H, Vial C.
2021;51(1):158-65. doi: 10.1016/j.semarthrit.2020.09.018.
Polyradiculonévrite chronique et sarcoïdose: association fortuite
7. Seeliger T, Gingele S, Bönig L, Konen FF, Körner S, Prenzler N, et al. [Chronic inflammatory demyelinating polyneuropathy and sarcoidosis:
CIDP associated with Sjögren's syndrome. J Neurol. 2021;268(8):2908- fortuitous association?]. Rev Neurol (Paris). 2007;163 Spec No 1:3S85-
12. doi: 10.1007/s00415-021-10459-z. 9.
8. Chimowitz MI, Audet AM, Hallet A, Kelly JJ Jr. HIV-associated CIDP. 18. Alshekhlee A, Basiri K, Miles JD, Ahmad SA, Katirji B. Chronic inflam-
Muscle Nerve. 1989;12(8):695-6. doi: 10.1002/mus.880120811. matory demyelinating polyneuropathy associated with tumor necrosis
9. Babatin MA, AlJohani A. Demyelinating polyneuropathy associated with factor-alpha antagonists. Muscle Nerve. 2010;41(5):723-7. doi:
chronic inactive hepatitis B infection. BMJ Case Rep. 10.1002/mus.21584.
2021;14(3):e237070. doi: 10.1136/bcr-2020-237070. 19. Puwanant A, Isfort M, Lacomis D, Živković SA. Clinical spectrum of neu-
10. Mariotto S, Ferrari S, Monaco S. HCV-related central and peripheral romuscular complications after immune checkpoint inhibition. Neuro-
nervous system demyelinating disorders. Inflamm Allergy Drug Targets. muscul Disord. 2019;29(2):127-33. doi: 10.1016/j.nmd.2018.11.012.
2014;13(5):299-304. doi: 10.2174/1871528113666140908113841. 20. Rison RA, Beydoun SR. Paraproteinemic neuropathy: a practical review.
11. Lahoria R, Karam C, Dispenzieri A, Dyck PJ. Clinical reasoning: a 40- BMC Neurol. 2016;16:13. doi: 10.1186/s12883-016-0532-4.

82
Ayşe Nur Özdağ Acarlı ve ark. İmmün-Aracılı Nöropatilere Eşlik Edebilen Sistemik Hastalıklar ve Durumlar

21. Dalakas MC; Medscape. Advances in the diagnosis, pathogenesis and tion, and management. Am J Hematol. 2012;87(8):804-14. doi:
treatment of CIDP. Nat Rev Neurol. 2011;7(9):507-17. doi: 10.1002/ajh.23288.
10.1038/nrneurol.2011.121. 38. Nasu S, Misawa S, Sekiguchi Y, Shibuya K, Kanai K, Fujimaki Y, et al.
22. Saperstein DS, Katz JS, Amato AA, Barohn RJ. Clinical spectrum of Different neurological and physiological profiles in POEMS syndrome
chronic acquired demyelinating polyneuropathies. Muscle Nerve. and chronic inflammatory demyelinating polyneuropathy. J Neurol
2001;24(3):311-24. doi: 10.1002/1097-4598(200103)24:3<311::aid- Neurosurg Psychiatry. 2012;83(5):476-9. doi: 10.1136/jnnp-2011-
mus1001>3.0.co;2-a. 301706.
23. Köller H, Kieseier BC, Jander S, Hartung HP. Chronic inflammatory de- 39. Piccione EA, Engelstad J, Dyck PJ, Mauermann ML, Dispenzieri A, Dyck
myelinating polyneuropathy. N Engl J Med. 2005;352(13):1343-56. doi: PJ. Nerve pathologic features differentiate POEMS syndrome from CIDP.
10.1056/NEJMra041347. Acta Neuropathol Commun. 2016;4(1):116. doi: 10.1186/s40478-016-
24. Gorson KC. Clinical features, evaluation, and treatment of patients with 0389-1.
polyneuropathy associated with monoclonal gammopathy of undeter- 40. Dispenzieri A. POEMS Syndrome: 2019 Update on diagnosis, risk-strat-
mined significance (MGUS). J Clin Apher. 1999;14(3):149-53. doi: ification, and management. Am J Hematol. 2019;94(7):812-27. doi:
10.1002/(sici)1098-1101(1999)14:3<149::aid-jca8>3.0.co;2-9. 10.1002/ajh.25495.
25. Simmons Z, Albers JW, Bromberg MB, Feldman EL. Presentation and 41. Özdağ Acarli AN, Çakar A, Parman Y, Öge AE. Periferik sinirlerin yaygın
initial clinical course in patients with chronic inflammatory demyelinating ve çok odaklı hastalıkları. Öge AE, Baykan B, Bilgiç B, editörler. Nöroloji.
polyradiculoneuropathy: comparison of patients without and with mono- 4. Baskı. İstanbul: Nobel Tıp Kitabevleri; 2021. p.939995.
clonal gammopathy. Neurology. 1993;43(11):2202-9. doi: 42. Karam C, Klein CJ, Dispenzieri A, Dyck PJ, Mandrekar J, D'Souza A, et
10.1212/wnl.43.11.2202. al. Polyneuropathy improvement following autologous stem cell trans-
26. Ropper AH, Gorson KC. Neuropathies associated with paraproteinemia. plantation for POEMS syndrome. Neurology. 2015;84(19):1981-7. doi:
N Engl J Med. 1998;338(22):1601-7. doi: 10.1212/WNL.0000000000001565.
10.1056/NEJM199805283382207. 43. Knopp M, Rajabally YA. Common and less common peripheral nerve
27. Bromberg MB, Feldman EL, Albers JW. Chronic inflammatory demyeli- disorders associated with diabetes. Curr Diabetes Rev. 2012;8(3):229-
nating polyradiculoneuropathy: comparison of patients with and without 36. doi: 10.2174/157339912800564034.
an associated monoclonal gammopathy. Neurology. 1992;42(6):1157- 44. Wang XL, Dou JT, Zhao-Huilü, Zhong WW, Lu JM, Pan CY, et al. Chronic
63. doi: 10.1212/wnl.42.6.1157. inflammatory demyelinating polyneuropathy mimicking diabetic neu-
28. Simmons Z, Albers JW, Bromberg MB, Feldman EL. Long-term follow- ropathy in a young female with type 2 diabetes mellitus. Diabetes Res
up of patients with chronic inflammatory demyelinating polyradiculoneu- Clin Pract. 2012;96(2):e15-7. doi: 10.1016/j.diabres.2012.01.007.
ropathy, without and with monoclonal gammopathy. Brain. 1995;118 ( Pt 45. Lozeron P, Nahum L, Lacroix C, Ropert A, Guglielmi JM, Said G. Symp-
2):359-68. doi: 10.1093/brain/118.2.359. tomatic diabetic and non-diabetic neuropathies in a series of 100 dia-
29. Notermans NC, Franssen H, Eurelings M, Van der Graaf Y, Wokke JH. betic patients. J Neurol. 2002;249(5):569-75. doi:
Diagnostic criteria for demyelinating polyneuropathy associated with 10.1007/s004150200066.
monoclonal gammopathy. Muscle Nerve. 2000;23(1):73-9. doi: 46. Rotta FT, Sussman AT, Bradley WG, Ram Ayyar D, Sharma KR, Shebert
10.1002/(sici)1097-4598(200001)23:1<73::aid-mus9>3.0.co;2-5. RT. The spectrum of chronic inflammatory demyelinating polyneuropa-
30. Gorson KC, Allam G, Ropper AH. Chronic inflammatory demyelinating thy. J Neurol Sci. 2000;173(2):129-39. doi: 10.1016/s0022-
polyneuropathy: clinical features and response to treatment in 67 con- 510x(99)00317-2.
secutive patients with and without a monoclonal gammopathy. Neurol- 47. Rajabally YA, Peric S, Cobeljic M, Afzal S, Bozovic I, Palibrk A,et al.
ogy. 1997;48(2):321-8. doi: 10.1212/wnl.48.2.321. Chronic inflammatory demyelinating polyneuropathy associated with di-
31. Byun JM, Kwon YN, Koh Y, Yoon SS, Sung JJ, Kim I. Distinctive pat- abetes: a European multicentre comparative reappraisal. J Neurol Neu-
terns of peripheral neuropathy across the spectrum of plasma cell dis- rosurg Psychiatry. 2020;91(10):1100-4. doi: 10.1136/jnnp-2020-322971.
orders. Sci Rep. 2019;9(1):16769. doi: 10.1038/s41598-019-53289-w. 48. Laughlin RS, Dyck PJ, Melton LJ 3rd, Leibson C, Ransom J,
32. Gorson KC, Ropper AH, Weinberg DH, Weinstein R. Treatment experi- Dyck PJ. Incidence and prevalence of CIDP and the association of
ence in patients with anti-myelin-associated glycoprotein neuropathy. diabetes mellitus. Neurology. 2009;73(1):39-45. doi:
Muscle Nerve. 2001;24(6):778-86. doi: 10.1002/mus.1069. 10.1212/WNL.0b013e3181aaea47.
33. Suarez GA, Kelly JJ Jr. Polyneuropathy associated with monoclonal 49. Chiò A, Plano F, Calvo A, Leone M, Mutani R, Cocito D; Piemonte and
gammopathy of undetermined significance: further evidence that IgM- Valle D'Aosta Registry for CIDP (PARCIDP). Comorbidity between CIDP
MGUS neuropathies are different than IgG-MGUS. Neurology. and diabetes mellitus: only a matter of chance? Eur J Neurol.
1993;43(7):1304-8. doi: 10.1212/wnl.43.7.1304. 2009;16(6):752-4. doi: 10.1111/j.1468-1331.2009.02598.x.
34. Gorson KC, Ropper AH, Weinberg DH, Weinstein R. Efficacy of intra- 50. Dunnigan SK, Ebadi H, Breiner A, Katzberg HD, Lovblom LE, Perkins
venous immunoglobulin in patients with IgG monoclonal gammopathy BA, et al. Comparison of diabetes patients with "demyelinating" diabetic
and polyneuropathy. Arch Neurol. 2002;59(5):766-72. doi: 10.1001/arch- sensorimotor polyneuropathy to those diagnosed with CIDP. Brain
neur.59.5.766. Behav. 2013;3(6):656-63. doi: 10.1002/brb3.177.
35. Posa A, Emmer A, Kornhuber M. Severe CIDP-MGUS responsive to 51. Gorson KC, Ropper AH, Adelman LS, Weinberg DH. Influence of dia-
Rituximab. Heliyon. 2020;6(6):e04230. doi: 10.1016/j.he- betes mellitus on chronic inflammatory demyelinating polyneuropathy.
liyon.2020.e04230. Muscle Nerve. 2000;23(1):37-43. doi: 10.1002/(sici)1097-
36. A Case of CIDP Concurrent With MGUS IgG kappa responsive to au- 4598(200001)23:1<37::aid-mus5>3.0.co;2-9.
tologous stem cell transplantation. neurol neuroimmunol neuroinflamm. 52. Rajabally YA, Stettner M, Kieseier BC, Hartung HP, Malik RA. CIDP and
2021;8(3):e995. doi: 10.1212/NXI.0000000000000995. Erratum for: Neu- other inflammatory neuropathies in diabetes - diagnosis and manage-
rol Neuroimmunol Neuroinflamm. 2020;7(6). ment. Nat Rev Neurol. 2017;13(10):599-611. doi: 10.1038/nrneu-
37. Dispenzieri A. POEMS syndrome: update on diagnosis, risk-stratifica- rol.2017.123.

83
Ayşe Nur Özdağ Acarlı ve ark. İmmün-Aracılı Nöropatilere Eşlik Edebilen Sistemik Hastalıklar ve Durumlar

53. Münch C, Anagnostou P, Meyer R, Haas J. Rituximab in chronic inflam- 57. Mok CC, Lau CS. Pathogenesis of systemic lupus erythematosus. J Clin
matory demyelinating polyneuropathy associated with diabetes mellitus. Pathol. 2003;56(7):481-90. doi: 10.1136/jcp.56.7.481.
J Neurol Sci. 2007;256(1-2):100-2. doi: 10.1016/j.jns.2007.02.027. 58. Stefurak TL, Midroni G, Bilbao JM. Vasculitic polyradiculopathy in sys-
54. Gabbai AA, Castelo A, Oliveira ASB. HIV peripheral neuropathy. Handb temic lupus erythematosus. J Neurol Neurosurg Psychiatry.
Clin Neurol. 2013;115:515-29. doi: 10.1016/B978-0-444-52902-2.00029- 1999;66(5):658-61. doi: 10.1136/jnnp.66.5.658.
1. 59. Javadi Parvaneh V, Jari M, Qhasemi S, Nasehi MM, Rahmani K, Shiari
55. Mochan A, Anderson D, Modi G. CIDP in a HIV endemic population: a R. Guillain-Barre syndrome as the first manifestation of juvenile systemic
prospective case series from Johannesburg, South Africa. J Neurol Sci. lupus erythematosus: a case report. Open Access Rheumatol.
2016;363:39-42. doi: 10.1016/j.jns.2015.11.013. 2019;11:97-101. doi: 10.2147/OARRR.S204109.
56. de la Monte SM, Gabuzda DH, Ho DD, Brown RH Jr, Hedley-Whyte ET, 60. Zhang H, Wu J. Systemic lupus erythematosus associated relapsing
Schooley RT, et al. Peripheral neuropathy in the acquired immunodefi- polyneuropathy: recurrent Guillain-Barré syndrome or chronic inflam-
ciency syndrome. Ann Neurol. 1988;23(5):485-92. doi: matory demyelinating polyradiculoneuropathy? Muscle Nerve.
10.1002/ana.410230510. 2011;44(4):609-10; author reply 610. doi: 10.1002/mus.22129.

84
Kronik İnflamatuvar Demiyelinizan Poliradikülonöropati
Chronic Inflammatory Demyelizing Polyradiculoneuropathy

Tedavi, İzlem-Hastalık Aktivitesinin


Değerlendirilmesi, Prognoz
Treatment, Follow-Up-Evaluation of
Disease Activity, Prognosis

Betül ÖZENÇa, ÖZET Tipik kronik inflamatuvar demiyelinizan poliradikülonöropati (KİDP) ve KİDP varyantlarında,
fonksiyon kaybına neden olan semptomların varlığında IVIg veya kortikosteroid tedavisi başlanmalıdır.
Zeki ODABAŞIb
Plazma değişimi de benzer şekilde etkilidir ancak daha az tolere edilebilir ve uygulanması daha zordur.
Birinci basamak tedavi etkiliyse, maksimum etki elde edilene kadar devam edilmeli ve ardından en düşük
a
Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi, etkili idame dozunu bulmak için doz azaltılmalı veya tedavi aralığı artırılmalıdır. Birincil tedavilere yanıt
Nöroloji Kliniği, yetersiz ise kombine tedavi ve bu da yarar sağlamaz ise idame tedavide bir immünsüpresan/immünmo-
Ankara, Türkiye dülator (azatioprin, mikofenolat mofetil veya siklosporin gibi) ilacın eklenmesi önerilir. Sınırlı kanıt ol-
b
Sağlık Bilimleri Üniversitesi masına rağmen, siklofosfamid, siklosporin ve rituksimab geleneksel tedaviye yetersiz yanıt veren veya
Gülhane Tıp Fakültesi, refrakter hastalara başlanabilir. Nöropatik ağrı için semptomatik tedavi başlanabilir. Egzersiz, ayak ba-
Nöroloji ABD, kımı, diyet ve yaşam tarzı yönetimi ile ilgili tavsiyeler verilmelidir. Hastanın ihtiyaçlarına göre fizik te-
Ankara, Türkiye davi ve rehabilitasyon, psikolojik destek açısından ilgili uzmana yönlendirilmelidir. Bu bölümde klasik
ve atipik KİDP formlarının tedavi özellikleri, hastalık aktivitesi ve prognozu tartışılacaktır.
Yazışma Adresi/Correspondence:
Betül ÖZENÇ Anahtar Kelimeler: Kronik inflamatuvar demiyelinizan poliradikülonöropati; kortikosteroid;
Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi, intravenöz immünglobulin; plazmaferez
Nöroloji Kliniği,
Ankara, Türkiye ABSTRACT In the typical chronic inflammatory demyelinating polyradiculoneuropathy (CIDP) and
betulozenc01@gmail.com CIDP variants, IVIg or corticosteroid therapy should be initiated when symptoms occur that lead to
loss of function. Plasma exchange is similarly effective but less well tolerated and more difficult to per-
form. If first-line therapy is effective, it should be continued until the maximal effect is achieved. Sub-
sequently, the dose should be reduced, or the treatment interval extended to find the lowest effective
maintenance dose. If the response to initial treatment is inadequate, combined treatment and, if this is
of no benefit, the addition of an immunosuppressant/immunomodulator (such as azathioprine, my-
cophenolate mofetil, or cyclosporine) in maintenance therapy is recommended. Despite limited evi-
dence, cyclophosphamide, cyclosporine, and rituximab may be used in patients who are unresponsive
or refractory to conventional therapy. Symptomatic treatment can be started for neuropathic pain. Ad-
vice on exercise, foot care, diet, and lifestyle should be given. In this section, the treatment features, dis-
ease activity, and prognosis of classical and atypical forms of CIDP will be discussed.

Keywords: Chronic inflammatory demyelinating polyradiculoneuropathy; corticosteroid;


intravenous immunoglobulins; plasmapheresis

ronik inflamatuvar demiyelinizan poliradikülonöropati (KİDP), tipik olarak 8

K haftayı aşan, tekrarlayan-düzelen veya kronik olarak ilerleyen klinik seyir ve


elektrodiyagnostik testlerde demiyelinizan özellikler ile karakterize, immün-
aracılı nöropatilerin heterojen bir grubudur. KİDP tanısı, KİDP’yi taklit edebilecek
diğer bozuklukların ekartasyonu ile klinik, elektrodiagnostik ve laboratuvar özellikle-
rin kombinasyonuna dayanarak konulur.
KİDP altta yatan birçok nedeni olabilen bir sendromdur. KİDP için tanı kriterlerini
KAYNAK GÖSTERMEK İÇİN:
karşılayan edinilmiş demiyelinizan poliradikülonöropatiler; hematolojik maligniteler
Özenç B, Odabaşı Z. Tedavi, İzlem-hastalık akti- (Waldenström makroglobulinemi, multipl miyelom, POEMS sendromu ve Castleman
vitesinin değerlendirilmesi, prognoz. Tireli H, Tut-
kavul K, editörler. İnflamatuvar Polinöropatiler. 1.
hastalığı gibi), HIV-1 enfeksiyonu, sistemik lupus eritematozus (SLE), önemi belirsiz
Baskı. Ankara: Türkiye Klinikleri; 2022. p.85-9. monoklonal gamopati (MGUS), kronik aktif hepatit ve inflamatuvar bağırsak hastalığı

85
Betül Özenç ve ark. Tedavi, İzlem-Hastalık Aktivitesinin Değerlendirilmesi, Prognoz

ile ilişkili olabilir. İdiyopatik KİDP ile karşılaştırıldığında, çok hasta çok uzun süre tedaviye ihtiyaç duyarken bazı-
monoklonal gammopatisi olan hastaların yaşı daha ileridir, sında hastalık remisyona girebilir. Başlangıç tedavisi için
hastalık daha uzun seyirlidir, daha az fonksiyonel bozulma seçim, kısa ve uzun vadede etkinlik, uygulama kolaylığı,
vardır ve immünomodülatör tedaviye yanıt daha azdır.1 riskler, yan etki profili ve maliyet dikkate alınarak seçilir.
Tedavi öncesi klinik ve elektrofizyolojik olarak KİDP Tüm tedaviler için amaç mümkün olan en düşük dozda en
şüphesi olan yetişkin hastalarda serum protein elektrofo- fazla faydayı sağlamak olmalıdır.
rezi ve immünfiksasyonu, spot idrar immünfiksasyonuna
bakılmalıdır. Distal KİDP hastalarında anti-MAG antikor
İNTrAvENÖZ İmmÜNGlOBulİN (IvIG)
testi negatifse ya da IgM paraproteini bulunmazsa tekrar Genel olarak başlangıç IVIg dozu 2 ila 5 gün için toplam
testi düşünülmelidir.2 Şüpheli KİDP ve monoklonal gam- 2g/kg şeklinde belirlenmiştir. Başlangıç dozundan sonra 3 haf-
mopatisi olan hastalarda hem nörolojik hem de onkolojik tada bir, 2-5 kez 1g/kg IVIg verilmesine rağmen yarar izlen-
durumun doğru teşhisi hastalığın yönetimi ve tedavinin dü- miyorsa başka bir başlangıç tedavisine geçilmesi düşünül-
zenlenmesi açısından önemlidir. melidir.5 Bir sonraki IVIg infüzyonundan önce objektif doz
sonu bozulma en aza indirilmelidir. Böyle bir durumda IVIg
2010 EFNS/PNS kriterlerini karşılayan küçük bir
dozu arttırılabilir veya infüzyon aralığı kısaltılabilir. Hasta kli-
hasta alt grubunda nodal-paranodal hücre adezyon mole-
nik olarak stabil ise, IVIg dozunun azaltılıp azaltılamayaca-
küllerine (contactin-1 [CNTN1], neurofascin-155 [NF155],
ğına, tedavi aralığının uzatılıp uzatılamayacağına veya teda-
contactin-associated protein 1 [Caspr1] ve nörofascin izo-
vinin sonlandırılıp sonlandırılmayacağına karar vermek için
formları NF140/186) karşı antikorlar saptanmıştır. Bu an-
hastanın periyodik olarak kontrol edilmesi önerilir. Klinik de-
tikorlara sahip hastalar genellikle spesifik KİDP klinik
neyimlere göre hasta stabilse tedavinin 2-3 yılı boyunca 6 ila
özelliklerini gösterir ancak IVIg ve kortikosteroidlerle stan-
12 ayda bir, daha sonra ise daha az sıklıkla tedavi verilmesi
dart tedaviye direnç, akut veya subakut agresif başlangıç,
düşünülebilir.2 Uzun dönem IVIg tedavisinden yarar gören
solunum yetmezliği ve kranial sinir tutulumu varlığında
ancak direnç gelişen hastalar kısa bir süre plazma değişimin-
nodal-paranodal antikorlar test edilmelidir. Bu bulgular be-
den sonra tekrar IVIg’e cevap verebilirler. Motor KİDP’de
lirgin inflamasyon veya makrofaj aracılı demiyelinizasyon
başlangıç tedavisi olarak IVIg başlanması düşünülmelidir.
olmaması ve KİDP tedavisine, özellikle IVIg’e zayıf yanıt
vermeleri nedeniyle “oto-immün nodopatiler” olarak ad- EFNS/PNS periyodik olarak doz azaltılarak gerekli
landırılmış olup KİDP varyantı olarak kabul edilmemiştir. olan en düşük IVIg dozunun kullanılmasını önermektedir.6
Rituksimabın etkili olabileceği gösterilmiştir.3,4 Optimal IVIg dozu ve süresi devam eden araştırmaların
odak noktasıdır. Yapılan çalışmalarda 3 veya 4 haftalık re-
Günlük aktiviteleri etkilemeyen hafif semptomu olan
jimler en yaygın olarak kullanılanlardır ve muhtemelen
hastalar tedavisiz takip edilebilir. Orta veya ağır fonksiyon çoğu KİDP hastasının ortalama ihtiyacını göstermektedir.
kaybı olan KİDP hastalarına tedavi başlanmalıdır. Başlan- Bununla birlikte, KİDP tedavisinde en önemli ilke, tüm
gıç tedavisi IVIg, kortikosteroidler veya plazma değişimi KİDP hastaları için etkili tek bir standart dozun olmaması
olmalıdır. Çalışmalarda bu üç tedavi arasında etkinlik açı- ve dozun bireysel, hastaların ihtiyacına ve tedavi yanıtına
sından anlamlı fark görülmemiştir. Başlangıç seçimi ise göre ayarlanması gerekliliğidir.
yan etki profili, uygulama kolaylığı ve maliyet değerlen-
Advers olaylarla ilgili olarak, hastalarda baş ağrısı,
dirilerek yapılır. Kanıtlanmış üç etkili tedaviden en az bi-
döküntü ve ciddi tromboembolik olaylar gelişebilir. Koro-
rine yanıt vermeyen azınlıkta KİDP hastası da olabilir. Bu
ner arter hastalığı, yakın zamanda miyokard enfarktüsü,
hastalarda, diğer immünosupresif tedavileri başlamayı dü-
inme veya trombotik olay geçiren hastalarda ve oral kont-
şünmeden önce KİDP’yi taklit edebilecek diğer bozukluk-
raseptif kullananlarda dikkatli olunmalıdır.7,8 Ek olarak,
ları ekarte etmek için ek testlerin yapılması gerekmektedir.
ileri yaş, önceden böbrek yetmezliği öyküsü olan ve diya-
Tedaviye objektif yanıt, en az bir fonksiyon kaybında beti olan hastalar böbrek hasarına daha yatkındır. Önleyici
ve bir sakatlık ölçeğinde iyileştirmeyi gerektirir. Tedaviyi tedbirler, alerjik reaksiyonları ve baş ağrılarını hafifletmek
takiben iyileşme olmaması KİDP tanısını dışlamaz ve po- için antihistaminikler veya nonsteroid antiinflamatuvar
zitif yanıt KİDP’ye özgü değildir. ilaçlarla ön tedaviyi içerir.

KİDP TEDAvİSİ SuBKuTAN İmmÜNGlOBulİN (SCIG)


KİDP’ deki tedavi, remisyona ulaşmayı veya güç ve fonk- SCIg, IVIg’e potansiyel bir alternatif olarak üretilmiştir.9
siyonda anlamlı iyileşme sağlamayı amaçlar. KİDP’ li bir- SCIg’nin KİDP idame tedavisinde kullanımı önerilmekte-

86
Betül Özenç ve ark. Tedavi, İzlem-Hastalık Aktivitesinin Değerlendirilmesi, Prognoz

dir, başlangıç tedavisinde kullanımı için yeterli çalışma bu- veya kortikosteroid alamayan hastalar için yararlı bir al-
lunmamaktadır. Büyük, uluslararası, randomize, plasebo ternatif tedavi olmaya devam etmektedir. Başlangıç teda-
kontrollü bir çalışma, SCIg’ nin hem etkinliğini hem de to- visi 2 haftada 5 değişim ile başlayabilir; bundan sonra,
lere edilebilirliğini doğruladı. Haftada bir kez yüksek doz plazma değişim aralığı bireysel olarak uyarlanmalıdır. PE
(0,4 g/kg) ve düşük doz (0,2 g/kg) SCIg alan hastalar, yük- konjestif kalp yetmezliği, karaciğer hastalığı ve böbrek
sek ve düşük doz grupları arasında anlamlı bir fark olma- hastalığı olanlarda aşırı sıvı yüklenmesinin yanı sıra en-
masına rağmen, plasebo grubundakilerden belirgin olarak feksiyon riskini de içerdiğinden dikkatli olunmalıdır.
daha iyi bulundu.10
IVIg ile karşılaştırıldığında, SCIg’ nin yan etki profi-
KİDP vArYANTlArININ TEDAvİSİ
linin de daha az olduğu görüldü. İdame tedavide IVIg veya KİDP varyantları sadece klinik ve elektrofizyolojik özel-
SCIg verilmesi kararı hastanın şartlarına göre değerlendi- likleri ile değil, aynı zamanda tedavi özellikleri ile de tipik
rilmelidir. SCIg’ nin avantajları evde uygulama kolaylığı, KİDP’ den farklılık gösterirler. Patojenik mekanizmaları-
intravenöz damar yolu gerektirmemesi ve sistemik yan et- nın farklı olup olmadığı net değildir çünkü KİDP varyant-
kilerinin daha az olmasıdır. SCIg ile ilgili en büyük zor- larının zaman içinde tipik KİDP’ ye dönüşebileceğine dair
luk, doza bağımlı olan cilt tahrişidir. Kolaylık, zayıf göstergeler de vardır.13 İş akışı ve başlangıç tedavisi tipik
intravenöz erişim veya intravenöz infüzyonlarla ilgili ad- KİDP ile karşılaştırıldığında farklı olabileceğinden, var-
vers olaylar için IVIg’ den SCIg’ e geçiş düşünülebilir. yantların klinik fenotipinin tanınması çok önemlidir.
 Distal KİDP: Distal edinilmiş demiyelinizan simet-
KOrTİKOSTErOİDlEr
rik nöropati olarak da bilinen distal KİDP, distallerde belir-
Başlangıç kortikosteroid dozu için önerilen, oral prednizolon gin üst ve alt ekstremitelerde duyu kaybı, dengesiz yürüme
için genellikle 1-1,5 mg/kg/gün’dür. Günlük doz en az bir ve özellikle alt ekstremite distallerinde belirgin güçsüzlük
aylık plato dönemi sonrasında her 1 ila 4 haftada bir 5 ila 10 şeklinde görülür. KİDP gibi tedavi edilirler ancak tedaviye
mg azaltılarak veya alternatif bir gün rejimine geçilerek direnç gösterebilirler. Plazma değişimi pek etkili değildir.
planlanır. Pulse intravenöz metilprednizolon (IVMP) ya da
Bu fenotipe sahip hastaların çoğunda miyelinle ilişkili
pulse oral deksametazon tedavileri de kullanılabilir. Pulse
glikoproteine (MAG) karşı antikorlarla birlikte IgM parapro-
IVMP ayda 3-5 gün 500 mg/gün, pulse oral deksametazon
teinemik nöropati vardır. Tedavi başarısı düşüktür, IVIG veya
ise ayda 4 gün 40 mg/gün şeklinde verilmesi önerilmektedir.
kortikosteroide yanıt vermez ancak rituksimab denenebilir.
Hem IVMP hem de oral deksametazon tedavisi 6 ay süre ile
ayda bir tekrarlanır. Günlük veya pulse tedavi, prednizolon  Multifokal KİDP: Ağrısız, demiyelinizan özellik
ve diğer steroidler arasında aylık yüksek doz intravenöz te- gösteren, genelde üst ekstremitelerde başlayan ve çoğu se-
davi veya oral preparat kullanımının birbirine üstünlüğü açı- ride KİDP’ nin en sık karşılaşılan varyantıdır. Tipik KİDP
sından kesin bir kanıt veya görüş birliği yoktur.11 gibi tedavi edilirler ancak tedaviye direnç daha sıktır. PE
etkisiz bulunmuştur.
Motor KİDP’li hastalar kortikosteroidlerden sonra kö-
tüleşebileceğinden, motor KİDP’de birinci basamak tedavi  Motor KİDP: Klinik ve elektrofizyolojik olarak
olarak IVIg başlanması düşünülmelidir. normal duyusal bulgular ile nispeten simetrik proksimal ve
distal zayıflık olarak ortaya çıkar. Motor KİDP’li hastalar
Uzun süreli kortikosteroid tedavisi önemli yan etki-
kortikosteroidlerden sonra kötüleşebilir, öncelikli indüksi-
lere neden olabilir. Kortikosteroid başlanacak hastaların
yon tedavisi olarak IVIg düşünülmelidir.
hepsinde hiperglisemi, kortikosteroidin neden olduğu di-
yabet, osteopeni, enfeksiyon, katarakt ve gastrit gibi çok  Duyusal KİDP: Ataksi, vibrasyon ve pozisyon du-
sayıda risk faktörü vardır ve bunlar tedaviye başlamadan yusunda bozulma şeklinde bulgu verir, kas zayıflığı genel-
önce hastalara anlatılmalı ve takip edilmelidir.12 likle görülmez. Klasik KİDP gibi tedavi edilirler.

PlAZmAFErEZ (PE) DİğEr TEDAvİlEr

PE’nin dolaşımdaki immünoglobulinleri, komplemanları, Birincil tedavilere yanıt yetersiz ise kombine tedavi ve bu
sitokinleri ve antikorları uzaklaştırarak etki ettiği düşünü- da yarar sağlamaz ise immünsüpresan/immünmodülator bir
lür. IVIg veya kortikosteroidlere yanıt vermeyen tedaviye ilacın eklenmesi önerilir ancak etkinlikleri konusunda
dirençli KİDP vakalarında veya KİDP alevlenmeleri sıra- kesin bir yorum için daha çok çalışmaya ihtiyaç vardır.
sında kurtarma tedavisi olarak kullanılır. Ayrıca PE, ad- Azatioprin, mikofenolat mofetil veya siklosporin,
vers olay riski veya kontrendikasyonları nedeniyle IVIg idame tedavi olarak immünoglobulin veya kortikosteroid-

87
Betül Özenç ve ark. Tedavi, İzlem-Hastalık Aktivitesinin Değerlendirilmesi, Prognoz

lerle tedavi edilen KİDP hastalarına eklenebilir ancak im- layı tedavi yanıtının net tanımının olmaması bir zorluktur.
münoglobulin veya kortikosteroid dozunu düşürmedeki et- Kuvvet kaybını, duyusal işlev bozukluğunu ve hastalık şid-
kinlikleri belirsizdir.14 Vaka serilerinden çok sınırlı kanıt detini-ilerlemesini ölçmek için geliştirilmiş pek çok ölçek,
olmasına rağmen, siklofosfamid, siklosporin ve rituksimab tedavi yanıtının nesnel olarak değerlendirilebilmesini sağ-
geleneksel tedaviye yetersiz yanıt veren veya refrakter has- lar.
talara başlanabilir.15-17 İnflamatuvar Nöropati Nedeni ve Tedavisi (INCAT)
Alemtuzumab, bortezomib, etanercept, fampridin, in- sakatlık skoru 2001 yılında geliştirilmiştir ve ilk kez
terferon alfa, natalizumab ve takrolimusun başlanması için KİDP’li hastalarda intravenöz immünoglobulin ile oral
etkililik konusundaki kanıtların çok sınırlı olması ve po- prednizonun etkinlik ve güvenliğini karşılaştıran bir klinik
tansiyel zararlarının çok büyük olması nedeniyle kullanımı çalışmada kullanılmıştır.19
önerilmemektedir.2 Puanlama: INCAT, kol skoru ve bacak skoru olmak
Hematopoetik kök hücre transplantasyonunun üzere iki bölümden oluşur. Hastanın kol ve bacaklarındaki
(HSCT) olumlu etkisi için yeterli kanıt yoktur. HSCT ile fonksiyon bozukluğu düzeyine göre her bölüm 0 ile 5 ara-
önemli morbidite ve mortalite riski bulunduğundan, bu te- sında puanlanır ve INCAT toplam puanı 0 ile 10 arasında
davi yalnızca uzmanlaşmış KİDP merkezlerinde son çare olur. INCAT puanı, işlev ile ters orantılıdır; 0 işlevsel bo-
seçeneği olarak düşünülmelidir.18 zukluğun olmadığını, 10 kollar veya bacaklar ile amaca yö-
nelik herhangi bir hareket yapamamayı temsil eder (Tablo
KİDP’ deki nöropatik ağrı tedavisi diğer nöropatik
1, 2).
ağrı tedavisinden farklı değildir. Nöropatik ağrı için, tri-
siklik antidepresanlar, pregabalin, gabapentin veya seroto- İnflamatuvar Rasch Yapılı Genel Engellilik Ölçeği (I-
nin-noradrenalin geri alım inhibitörleri (duloksetin veya RODS) 2011 yılında geliştirilmiştir ve KİDP olan hasta-
venlafaksin) gibi semptomatik tedaviler verilebilir. larda aktivite ve sosyal katılım sınırlılıklarını spesifik
olarak değerlendirmeyi amaçlar. Hasta tarafından bildirilen
Egzersiz, ayak bakımı, diyet ve yaşam tarzı yönetimi bir sonuç ölçüsüdür, hastanın engeliyle ilgili kendi değer-
ile ilgili tavsiyeler verilmelidir. Hastanın ihtiyaçlarına göre lendirmesine bağlı 24 maddelik bir ölçektir.20
fizik tedavi ve rehabilitasyon, psikolojik destek açısından
ilgili uzmana sevk edilmelidir.
PrOGNOZ
KİDP’de subakut başlangıç, relapsing-remitting seyir,
İZlEm-HASTAlIK AKTİvİTESİNİN
semptomların simetrik olması, distallerde sinir ileti anor-
DEğErlENDİrİlmESİ malliklerinin daha belirgin olması, başlangıçta kortikoste-
KİDP’de tedaviye yanıtı değerlendirmek zor olabilir. Kıs- roid tedavisine iyi yanıt, aksonal kaybın olmaması iyi
men KİDP’nin ve varyantlarının heterojen yapısından do- prognoz kriterleridir.

TABLO 1: INCAT Engellilik Ölçeği: Kol engelliliği.


0 1 2 3 4 5
Bir kolda veya her iki
Bir kolda veya her iki kolda
İnce becerileri etkilemeyen Bir kolda veya her iki kolda kolda, listelenen işlevlerin
daha önce belirtilen işlev- Herhangi bir amaca yöne-
Üst ekstremite problemi kuvvet kaybı (saç yıka- daha önce belirtilen işlev- tümünü engelleyen semp-
lerden en az birini yap- lik hareket için her iki kolu
yok mak, bıçak ve çatalı bera- leri etkileyen ancak engel- tomlar, ancak bazı amaçlı
mayı engelleyen da kullanamama
ber kullanmak gibi) lemeyen semptomlar hareketleri yapmak hala
semptomlar
mümkün

TABLO 2: INCAT Engellilik Ölçeği: Bacak engelliliği


0 1 2 3 4 5

mobilizasyon için genel-


Yürüme etkilenir, ancak likle tekerlekli sandalye
Yürümek için tek taraflı Yürümek için çift taraflı Tekerlekli sandalyeye ba-
Yürüyüş etkilenmemiş bağımsız olarak mobilizas- kullanır, ancak yardımla
destek destek ğımlı
yon ayakta durabilir ve birkaç
adım yürüyebilir

88
Betül Özenç ve ark. Tedavi, İzlem-Hastalık Aktivitesinin Değerlendirilmesi, Prognoz

KAYNAKlAr
1. van Nes SI, vanhoutte EK, Faber CG, Garssen m, van Doorn PA, treatment in chronic inflammatory demyelinating polyneuropathy (PATH):
merkies IS; PeriNomS Study Group. Improving fatigue assessment in a randomised, double-blind, placebo-controlled, phase 3 trial. lancet
immune-mediated neuropathies: the modified rasch-built fatigue sever- Neurol. 2018;17(1):35-46. doi: 10.1016/S1474-4422(17)30378-2. Erra-
ity scale. J Peripher Nerv Syst. 2009;14(4):268-78. doi: 10.1111/j.1529- tum in: lancet Neurol. 2018;17 (1):26. Erratum in: lancet Neurol.
8027.2009.00238.x. 2018;17(8):661.
2. van den Bergh PYK, van Doorn PA, Hadden rDm, Avau B, 11. Nobile-Orazio E, Giannotta C, musset l, messina P, léger Jm. Sensitivity
vankrunkelsven P, Allen JA, et al. European Academy of Neurol- and predictive value of anti-Gm1/galactocerebroside Igm antibodies in
ogy/Peripheral Nerve Society guideline on diagnosis and treatment multifocal motor neuropathy. J Neurol Neurosurg Psychiatry.
of chronic inflammatory demyelinating polyradiculoneuropathy: 2014;85(7):754-8. doi: 10.1136/jnnp-2013-305755.
report of a joint Task Force-Second revision. J Peripher Nerv 12. Cartwright Sl, Cartwright mS. Health maintenance for adults with neu-
Syst. 2021;26(3):242-68. doi: 10.1111/jns.12455. Erratum in: J Pe-
romuscular diseases on immunosuppression. muscle Nerve.
ripher Nerv Syst. 2022;27(1):94. Erratum in: Eur J Neurol.
2019;59(4):397-403. doi: 10.1002/mus.26382.
2022;29(4):1288.
13. Doneddu PE, Cocito D, manganelli F, Fazio r, Briani C, Filosto m, et al;
3. Doppler K, Appeltshauser l, Wilhelmi K, villmann C, Dib-Hajj SD, Wax-
Italian CIDP Database study group. Atypical CIDP: diagnostic criteria,
man SG, et al. Destruction of paranodal architecture in inflammatory
progression and treatment response. Data from the Italian CIDP Data-
neuropathy with anti-contactin-1 autoantibodies. J Neurol Neurosurg
base. J Neurol Neurosurg Psychiatry. 2019;90(2):125-32. doi:
Psychiatry. 2015;86(7):720-8. doi: 10.1136/jnnp-2014-309916.
10.1136/jnnp-2018-318714.
4. Delmont E, manso C, Querol l, Cortese A, Berardinelli A, lozza A, et al.
14. umapathi T, Hughes r. mycophenolate in treatment-resistant inflam-
Autoantibodies to nodal isoforms of neurofascin in chronic inflammatory
matory neuropathies. Eur J Neurol. 2002;9(6):683-5. doi: 10.1046/j.1468-
demyelinating polyneuropathy. Brain. 2017;140(7):1851-8. doi:
1331.2002.00478.x.
10.1093/brain/awx124.
5. Hughes rA, Donofrio P, Bril v, Dalakas mC, Deng C, Hanna K, et al; 15. Bouchard C, lacroix C, Planté v, Adams D, Chedru F, Guglielmi Jm, et
ICE Study Group. Intravenous immune globulin (10% caprylate-chro- al. Clinicopathologic findings and prognosis of chronic inflammatory de-
matography purified) for the treatment of chronic inflammatory demyeli- myelinating polyneuropathy. Neurology. 1999;52(3):498-503. doi:
nating polyradiculoneuropathy (ICE study): a randomised 10.1212/wnl.52.3.498.
placebo-controlled trial. lancet Neurol. 2008;7(2):136-44. doi: 16. Odaka m, Tatsumoto m, Susuki K, Hirata K, Yuki N. Intractable chronic
10.1016/S1474-4422(07)70329-0. Erratum in: lancet Neurol. inflammatory demyelinating polyneuropathy treated successfully with ci-
2008;7(9):771. closporin. J Neurol Neurosurg Psychiatry. 2005;76(8):1115-20. doi:
6. van den Bergh PY, Hadden rD, Bouche P, Cornblath Dr, Hahn A, Illa I, 10.1136/jnnp.2003.035428.
et al; European Federation of Neurological Societies; Peripheral Nerve 17. velardo D, riva N, Del Carro u, Bianchi F, Comi G, Fazio r. rituximab
Society. European Federation of Neurological Societies/Peripheral Nerve in refractory chronic inflammatory demyelinating polyradiculoneuropa-
Society guideline on management of chronic inflammatory demyelinat- thy: report of four cases. J Neurol. 2017;264(5):1011-4. doi:
ing polyradiculoneuropathy: report of a joint task force of the European 10.1007/s00415-017-8462-7.
Federation of Neurological Societies and the Peripheral Nerve Society-
18. Press r, Askmark H, Svenningsson A, Andersen O, Axelson HW, Ström-
first revision. Eur J Neurol. 2010;17(3):356-63. doi: 10.1111/j.1468-
berg u,et al. Autologous haematopoietic stem cell transplantation: a vi-
1331.2009.02930.x. Erratum in: Eur J Neurol. 2011;18(5):796.
able treatment option for CIDP. J Neurol Neurosurg Psychiatry.
7. Guo Y, Tian X, Wang X, Xiao Z. Adverse effects of immunoglobulin ther- 2014;85(6):618-24. doi: 10.1136/jnnp-2013-306014.
apy. Front Immunol. 2018;9:1299. doi: 10.3389/fimmu.2018.01299.
19. Hughes r, Bensa S, Willison H, van den Bergh P, Comi G, Illa I,
8. Stino Am, Naddaf E, Dyck PJ, Dyck PJB. Chronic inflammatory de- et al. Inflammatory Neuropathy Cause and Treatment (INCAT)
myelinating polyradiculoneuropathy-Diagnostic pitfalls and treatment ap- Group. randomized controlled trial of intravenous immunoglobulin
proach. muscle Nerve. 2021;63(2):157-69. doi: 10.1002/mus.27046. versus oral prednisolone in chronic inflammatory demyelinating
9. Eftimov F, Winer JB, vermeulen m, de Haan r, van Schaik IN. Intra- polyradiculoneuropathy. Ann Neurol. 2001;50(2):195-201. doi:
venous immunoglobulin for chronic inflammatory demyelinating 10.1002/ana.1088.
polyradiculoneuropathy. Cochrane Database Syst rev. 20. van Nes SI, vanhoutte EK, van Doorn PA, Hermans m, Bakkers m, Kuit-
2013;(12):CD001797. doi: 10.1002/14651858.CD001797.pub3. waard K, et.al. rasch-built Overall Disability Scale (r-ODS) for immune-
10. van Schaik IN, Bril v, van Geloven N, Hartung HP, lewis rA, Sobue G, mediated peripheral neuropathies. Neurology. 2011;76(4):337-45. doi:
et al; PATH study group. Subcutaneous immunoglobulin for maintenance 10.1212/WNl.0b013e318208824b.

89
Kronik İnflamatuvar Demiyelinizan Poliradikülonöropati
Chronic Inflammatory Demyelizing Polyradiculoneuropathy

Tedaviye Dirençli Olguların Yönetimi,


Yeni Tedavi Olasılıkları
Management of Refractory Cases,
New Treatment Strategies

Beyza ARSLANa, ÖZET Kronik inflamatuvar demiyelinizan poliradikülonöropati (KİDP) en sık tedavi edilebilir nöropa-
tidir. Olguların çoğunluğu birinci basamak tedavilere (intravenöz immünoglobulin (IVIg), subkutan im-
Kayıhan ULUÇb
münglobulin (SCIg), kortikosteroidler ve plazmaferez) yanıt verir, ancak yaklaşık %10-20’si tüm tedavi
seçeneklerine yanıtsız olan dirençli gruptur. Bu derlemede, tanı aşamasındaki olası hataların tanımlan-
a
Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi, ması, dirençli olguların yönetimi ve yeni tedavi stratejilerinin gözden geçirilmesi hedeflenmiştir.
Nöroloji ABD,
İstanbul, Türkiye Anahtar Kelimeler: Kronik inflamatuvar demiyelinizan poliradikülonöropati; tanısal hatalar;
b
Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi, tedavi yanıtı
Klinik Nörofizyoloji BD,
İstanbul, Türkiye
ABSTRACT Chronic inflammatory demyelinating polyradiculoneuropathy (CIDP) is the most com-
Yazışma Adresi/Correspondence: mon treatable neuropathy. Most patients treated with first-line therapies (intravenous immunglobulin
Kayıhan ULUÇ (IVIg), subcutan immunglobulin (SCIg), plasma exchange and steroids) respond to one of these inter-
Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi, ventions, however approximately 10-20% of patients remain refractory to all treatment modalities. We
Klinik Nörofizyoloji BD, aimed to identify diagnostic pitfalls, to review the management of refractory cases and new treatment
İstanbul, Türkiye strategies.
kayihanu@yahoo.com
Keywords: Chronic inflammatory demyelinating polyradiculoneuropathy; diagnostic errors;
treatment outcome

ronik inflamatuvar demiyelinizan poliradikülonöropati (KİDP) en sık tedavi

K edilebilir nöropatidir. İntravenöz immünoglobulin (IVIg), kortikosteroidler ve


plazmaferez KİDP’nin birinci basamak başlangıç tedavisinde kullanılan, et-
kinlikleri kanıtlanmış ve benzer etkinliğe sahip tedavi seçenekleridir.1 Bu tedavilerle
birlikte subkutan immünglobulin (SCIg) de idame tedavisinde etkin bir şekilde kulla-
nılmaktadır.1 Hastaların yaklaşık %50-70’i bu tedavilerden birine yanıt verirken, ilk kul-
lanılan birinci basamak tedaviye yanıt vermeyen hastaların ek %50’si alternatif bir birinci
basamak tedavi denendiğinde iyileşmektedir. Dolayısıyla KİDP hastalarının genel ola-
rak %80-90’ının tedaviyle iyileştiği, geri kalanının tedaviye dirençli olduğu söylenebi-
lir.2
IVIg veya kortikosteroidlerle tedavi edilen hastaların çoğu ilk 3 ay içinde tedaviye
yanıt vermektedir.3 Eğer uygun dozlarda ilaç kullanılmasına rağmen bir hastada 3-6 ay
içinde objektif bir fayda gözlenmemişse, o tedavinin bırakılması önerilir.3 Bu noktada ge-
nellikle hastada tedaviye direnç olduğu düşünülse de, birinci basamak tedavilere objek-
tif olarak yanıt vermeyen çoğu hastada bunun nedeni tedavinin etkisiz olması değil,
KAYNAK GÖSTERMEK İÇİN: tanının yanlış olması veya etkin süre ve dozda tedavinin devam etmemesi ya da tedavi-
Arslan B, Uluç K. Tedaviye dirençli olguların
yönetimi, yeni tedavi olasılıkları. Tireli H, Tut- den beklenen etkinliğin gerçekçi olmamasıdır.3,4 Ayrıca, tanı geciktikçe, akson kaybının
kavul K, editörler. İnflamatuvar Polinöropati- sürece katılmaya başlaması da tedavi yanıtsızlığına neden olmaktadır. Her tedavi başa-
ler. 1. Baskı. Ankara: Türkiye Klinikleri; 2022.
p.90-5. rısızlığında, immünoterapi dozu değiştirilmeden önce KİDP tanısı yeniden gözden ge-

90
Beyza Arslan ve ark. Tedaviye Dirençli Olguların Yönetimi, Yeni Tedavi Olasılıkları

çirilmelidir. Tanının doğruluğu açısından şüphe yoksa ve recinin devam ettiği, kronik aksonal sensorimotor polira-
tıbbi bir kontrendikasyon bulunmuyorsa, kanıtlanmış etkili dikülonöropati tespit edildi. Sempatik deri testinde alt ve
tedavileri sırayla denemek (örneğin, önce steroid kullanıl- üst ekstremitelerde anlamlı ve tekrarlayan yanıt gözlen-
mışsa, ardından IVIg vermek) gerekir. Birinci basamakta medi. Hastanın kardiyolojik değerlendirmesinde restriktif
kullanılan tedavilere dirençli hastalar için birçok immüno- kardiyomiyopati ve 99mTc sintigrafisinde amiloid biri-
supresan ajan önerilmiştir. Azatioprin ve mikofenolat mo- kimleri saptandı. Klinik, görüntüleme, elektrofizyolojik in-
fetilin etkileri genellikle 6 aydan önce başlamadığından, celemeleri amiloidozu düşündürdüğü için hastadan tükrük
bu ilaçlar hızlı etki istenen, erken dönem tedavisinde tercih bezi biyopsisi istenildi ve amiloidoz ile uyumlu geldi. Ar-
edilmez.3 Her ne kadar kanıt düzeyi çok düşük olsa da bi- dından TTR-FAP (Transthyretin-related familial amyloid
rinci basamak tedavilerin etkisiz olduğu veya ek ilaç teda- polyneuropathy)’a yönelik istenilen genetik incelemede he-
visi düşünülen hastalarda azatioprin, siklofosfamid, terozigot Val114Ala mutasyonu saptandı ve hastaya TTR
siklosporin, mikofenolat mofetil ve rituksimabın kullanı- ilişkili amiloidoz teşhisi konuldu.
labileceği bildirilmiştir.1,5 Şimdiye kadar yapılan çalışma-
lardan elde edilen sonuçlara ve potansiyel yan etkilerine Çıkarım: Yanlış Tanı
bakıldığında alemtuzumab, bortezomib, etanercept, fam-
KİDP, nadir görülmesi, klinik ve elektrofizyolojik varyas-
pridin, fingolimod, fludarabin, interferon alfa, abatacept,
yonlar göstermesi ve güvenilir tanısal bir biyobelirtecin ol-
metotreksat, natalizumab veya takrolimusun KİDP’nin in-
maması nedeniyle zor tanı alabilir. Dünyanın farklı
düksiyon veya idame tedavinde kullanımını destekleyecek
merkezlerinde yapılan araştırmalarda KİDP tanısı ile izle-
kanıt bulunmamaktadır.1,6
nen hastaların %32-48’inin aslında farklı bir tanıya sahip
oldukları gösterilmiştir.7,8 Dolayısıyla, tedaviye dirençli
TEDAVİYE DİRENÇLİ OLGULARA YAKLAşIM KİDP hastası olarak değerlendirilen bireylerin aslında
KİDP’de tedaviye dirençli olgularda en sık saptanan ne- başka bir tanıya sahip oldukları için tedaviden yarar gör-
denler; tanısal yanlışlık, tanıda gecikme ve beklentileri ger- medikleri açıktır. Tanıda yaşanan hatalar arasında hastala-
çekçi tutmama ile yetersiz doz ve sürede yapılan rın tarif ettiği sübjektif düzelmelere göre değerlendirme
tedavilerdir. yapılması, fazla tipik olgularda beklenen proksimal kas tu-
tuluşuna dikkat etmemek, varyantları tanımamak, BOS
OLGU 1 bulgularına fazla anlam yüklemek, eletrofizyolojik bulgu-
ları yanlış yorumlamak, elektrofizyolojik tanı kriterlerini
54 yaşındaki erkek hasta, 3 yıl önce kol ve bacaklarında
bilmemek ve diğer olası poliradikülonöropati nedenlerini
başlayan simetrik uyuşukluk, karıncalanma, yanma ve bu
ekarte etmemek sayılabilir (Tablo 1).
yakınmaları takip eden kuvvet kaybı ile dış merkezde de-
ğerlendirilmiş. Son 1.5 yıl içinde 25 kg kaybı olan hastanın, KİDP tanısı, iyi belirlenmiş klinik ve elektrofizyolo-
son 4 ay içinde sık senkop atakları da gelişmiş. Dış mer- jik kriterlere, gerekli durumlarda da bunlara ek, destekle-
kezde kalp pili takıldıktan sonra senkop atakları tekrarla- yici bulgulara dayanmaktadır.1 Klasik KİDP’nin en önemli
mamış. Yapılan elektrofizyolojik incelemesi, aktif klinik özelliklerinden biri proksimal kas kuvvetsizliğinin
denervasyon sürecinin eşlik ettiği kronik aksonal sensori- tabloya eşlik etmesidir. KİDP olmadığı halde o şekilde tanı
motor poliradikülonöropati olarak raporlanmış. Bilinen alan hastaların her ikisinden birinde proksimal kas tutuluşu
premorbid bir hastalığı olmayan hastaya lomber ponksiyon olduğu ve bunun hatalı tanı konulmasında önemli bir neden
(LP) yapılmış ve beyin omurilik sıvısı (BOS) proteini 60
mg/dl olarak saptanmış, hücre görülmemiş. Paraneoplas-
tik hastalık açısından taranan, serum immün ve protein
elektroforezi normal sınırlarda bulunan hastaya, KİDP dü- TABLO 1: KİDP tanısında sık yapılan hatalar.
şünülerek oral kortikosteroid tedavisi başlanmış, ancak te-
Tipik olgularda proksimal kas tutuluşuna dikkat etmemek
daviden fayda görmemiş. Tarafımızca değerlendirilen
Varyantları tanımamak
hastanın nörolojik muayenesinde distallerde daha belirgin
EMG bulgularını yanlış yorumlamak
olmak üzere global kuvvet kaybı, yüzeyel ve derin duyu
Elektrofizyolojik tanı kriterlerini bilmemek
kaybı ve üstte hiporefleksi, altta arefleksi saptandı. Tek-
BOS bulgularına fazla anlam yüklemek
rarlanan elektrofizyolojik incelemesinde segmenter demi- Diğer olası poliradikülonöropati nedenlerini ekarte etmemek
yelinizasyonu düşündürür hiçbir bulgusu olmayan hastada,
KİDP: Kronik inflamatuvar demiyelinizan poliradikülonöropati,
alt ekstremitelerde belirgin, ağır şiddette denervasyon sü- EMG: Elektromiyografi, BOS Beyin omurilik sıvısı.

91
Beyza Arslan ve ark. Tedaviye Dirençli Olguların Yönetimi, Yeni Tedavi Olasılıkları

olduğu, tipik KİDP bulguları olduğu halde farklı tanı alan TABLO 2: Nodal ve paranodal antikor çalışılması gereken
hastalarda ise proksimal kas kuvvetsizliği olmasına rağ- hastalar.
men bunun göz ardı edildiği bildirilmiştir.8 Öte yandan,
Standart kotikosteroid ve IVIg tedavisine dirençli tipik KİDP hastaları
KİDP’nin distal, asimetrik, saf motor veya saf duyusal tu-
Akut-subakut başlangıçlı önceden Guillain Barré Sendromu veya
tuluşu olan varyantlarında tanısal hatanın daha fazla olduğu
akut-KİDP tanılı hastalar
gösterilmiştir.1,7-9
Duyusal/serebellar tutuluşla uyumlu olmayan düşük frekanslı tremor ve
KİDP adı üzerinde demiyelinizasyonla seyreden bir ataksisi olan veya distalde belirgin kuvvetsizliği olan hastalar
poliradikülonöropatidir ve elektrofizyolojik tanı kriterleri Nefrotik sendromu olan hastalar
belirlenmiş durumdadır.1 Hastalarda tanısal duyarlılığı ar- Solunum yetmezliği veya kranial sinir tutuluşu olan hastalar
tırmak için alt ve üst ekstremitelerde detaylı motor ve duyu BOS proteini çok yüksek olan hastalar
sinir iletim çalışması yapılması, demiyelinizasyon bulgula-
KİDP: Kronik inflamatuvar demiyelinizan poliradikülonöropati,
rının araştırılması, bunun için de demiyelinizasyon tanı kri- BOS Beyin omurilik sıvısı.
terlerinin bilinmesi ve doğru değerlendirilmesi gereklidir.
Örneğin, saf aksonal tutuluşla seyreden bir hastanın, çok
özel koşullar olmadıkça, KİDP olarak değerlendirilmesi
dirençli hastalarda, eskiden atipik KİDP olarak kabul edi-
yanlıştır. Ayrıca, saptanan her demiyelinizasyon bulgusu
len ama son sınıflamada KİDP spekturumu dışında bırakı-
KİDP lehine değerlendirilemez. Bir hastada tüm sinir seg-
lan nodal ve paranodal antikorlar ile ilişkili hastalıkların
menti boyunca demiyelinizasyon olması herediter bir nöro-
da araştırılması önerilir (Tablo 2).1
patiyi düşündürür. Öte yandan tuzaklanma bölgelerinde
(dirsek bölgesinde ulnar sinir veya fibula başında peroneal OLGU 2
sinir) iletim hızı yavaşlaması, iletim bloğu veya anormal
44 yaşındaki kadın hasta yaklaşık 20 ay önce başlayan, alt
temporal dispersiyon gibi demiyelinizan bulguların saptan-
ekstremitelerinde daha belirgin olan ve yavaş ilerleyen, si-
masının da KİDP’nin elektrofizyolojik tanı kriterlerinde
metrik el ve ayaklarda uyuşukluk, yanma, iğnelenme, be-
yeri yoktur. Sadece bu bölgelerde demiyelinizasyon bulgu-
ceriksizlik ve kuvvetsizlik yakınmaları ile başvurdu.
ları gözlenen hastalarda tuzak nöropatisi veya herediter ba-
Hastanın yapılan nörolojik muayenesinde bilateral düşük
sına duyarlı nöropati gibi alternatif tanılar akla gelmelidir.
ayak, alt ve üst ekstremite proksimal kaslarında 4/5 kuvvet,
KİDP tanısında sık yapılan hatalardan bir diğeri, BOS uzun eldiven-çorap hipoestezi saptandı. Vibrasyon duyusu
protein yüksekliğine gerektiğinden fazla önem verilmesi- medial malleolde bilateral 4 saniye olan hastanın Romberg
dir. Albuminositolojik disosiyasyon varlığı KİDP’de tanıyı testi pozitifti. derin tendon refleksi (DTR) global hipoak-
destekleyici bir kriterdir.1 KİDP’de BOS protein yüksekli- tifti. Hastanın elektrofizyolojik incelemesinde motor sinir-
ğinin tanısal duyarlılığı %42-77 arasında değişirken, bu lerde anlamlı uzun latanslı, segmenter düşük iletim hızına
bulgu KİDP’ye özgül değildir.10,11 Son dönemlerde tanısal sahip, BKAP amplitüdleri genel olarak küçülmüş, bazı sinir
duyarlılığın artması için BOS’taki protein seviyesinin üst segmentlerinde iletim bloğu gözlenen potansiyeller göz-
sınırı için eşik değerin artırılması gerektiği yönünde gö- lendi (Şekil 1). Elde edilebilen duyu sinir yanıtlarının la-
rüşler bildirilmiştir.12,13 KİDP’yi destekleyen klinik ve elek- tansları uzun, iletim hızları yavaş ve amplitüdleri düşüktü.
trofizyolojik bulguların olmadığı durumlarda tek başına İğne elektromiyografi (EMG) incelemesinde alt ekstremite
BOS protein yüksekliğini dikkate almamak gerekir. distal kaslarında seyrelme paterni ile akut ve kronik de-
KİDP’nin tanısal değerlendirmesinde BOS incelemesi, ple- nervasyon bulguları dikkati çekiyordu. Açlık kan şekeri,
iositoz ile karakterize hastalıkları dışlamak için uygun ola- HbA1c düzeyi, vitamin B12 düzeyi, serum protein ve
bilir.8 immün elektroforezi normal sınırlarda saptanan hastanın
Tedaviye dirençli olgularda ilk aşamada atılması ge- BOS proteini: 65.8 mg/dl idi. KİDP düşünülen hastaya iv
reken adım, olası diğer poliradikülonöropati nedenlerini puls metilprednizolon 500 mg x 4 gün/ay şeklinde başlandı
dışlamak için tanının gözden geçirilmesidir. Bu hastalarda ve 6 ay boyunca devam edildi. Fizik tedavi programına alı-
serum protein ve immün elektroforezi yeniden çalışmak, nan hastaya nöropatik ağrı yakınmalarına yönelik sempto-
varyant tipler açısından antikor göndermek, özellikle dis- matik tedavi başlandı. Hastanın düşük ayağında düzelme
talde belirgin kuvvet kaybı, atrofi, duyu kaybı, ağrı olan olmasa da kas gücü ve özürlülük skorlarında anlamlı dü-
olgularda POEMS (Polyneuropathy, organomegaly, en- zelme gözlendi. Nöropatik ağrı tedavisinden faydalandı.
docrinopathy, monoclonal protein, skin changes)’i dışla- Hasta şu aşamada semptomatik tedavi dışında ilaçsız ola-
mak gerekir.14 Ayrıca, standart birinci basamak tedavilere rak takip edilmeye devam ediliyor.

92
Beyza Arslan ve ark. Tedaviye Dirençli Olguların Yönetimi, Yeni Tedavi Olasılıkları

ŞEKİL 1: Motor sinir iletim çalışması.

Çıkarım: Tanıda Gecikme ve Beklentileri Gerçekçi Tutma özürlülük olabilmektedir.18 Böyle durumlarda geri dönü-
şümsüz bulguların düzelmesini beklemekten çok, potansi-
KİDP demiyelinizasyonla başlasa da, birçok hastada değiş-
yel olarak kurtarılabilir bulgularda maksimum iyileşme
ken derecelerde akson kaybı meydana gelebilir. Hastalığa
sağlanması hedeflenmeli ve bu hedef hasta ile paylaşılma-
bağlı uzun süreli özürlülüğün ve kötü prognozun en belir-
lıdır. Ayrıca, immün tedavilerin yanında fizyoterapi, yar-
gin nedenlerinden biri akson kaybının şiddetidir.15 KİDP’de
dımcı cihazlar ve hastanın duygudurumunun desteklenmesi
gecikmiş tanı sıktır ve hastaların ortalama 10-40 ay içinde
gibi yaklaşımlar, hastanın yaşam kalitesinin artırılması açı-
tanı alabildikleri bildirilmiştir.16,17 Tanı gecikmesi hastalı-
sından son derece önemlidir.
ğın ilerlemesine, aksonal hasara ve kötü prognoza neden ol-
maktadır. Bu hasta, yakınmalarının 20. ayında tarafımıza
başvurduğu için geç tanı almıştı ve klinik ve elektrofizyo- TEDAVİYE DİRENÇLİ OLGULARDA HANGİ
lojik özellikleri sürece eşlik eden aksonal hasarlanmaya işa- TEDAVİ VERİLMELİ? YENİ TEDAVİ OLASILIğI
ret ediyordu. Birinci basamak tedavilerden biri olan VAR MI?
kortikosteroidler günlük oral, puls oral veya puls iv olarak
KİDP nadir görülen bir hastalıktır. Tanısı doğrulanmış, 1.
kullanılabilmektedir. Merkezimizde hızlı etki göstermesi,
basamakta yer alan tüm tedavileri uygun süre ve dozda kul-
yan etkisinin daha az olması ve kesilmesi sonrası yeniden
lanmış ama faydalanmamış KİDP hasta sayısı da düşüktür.
atak gelişme süresinin daha uzun olması nedeni ile iv puls
Dolayısıyla tedavilere dirençli hasta bulmak zor olduğun-
steroid tedavisi tercih edilmektedir. Bu hastanın tedavi son-
dan bu hastalarla yapılmış randomize kontrollü çalışma-
rası düşük ayağının düzelmemesi hasta tarafından tedavi-
lardan ziyade literatürde olgu serileri, retrospektif
den faydalanmadığı yönünde değerlendirilse de, objektif
gözlemsel çalışmalar ve uzman görüşlerinden gelen veriler
ölçeklerle [kas kuvveti için dinomometre ve MRC toplam
bulunmaktadır.1,3,5,19-23 Literatür incelendiğinde bazı im-
skoru; özürlülük açısından INCAT (Inflammatory Neuro-
münosüpresif veya modülatör tedavilerin hiç önerilmediği,
pathy Cause and Treatment) ve I-RODS (Inflammatory
bazılarının da yarar-zarar oranları değerlendirilerek kulla-
Rasch-built Overall Disability Scale) ölçekleri) yapılan
nılabileceği bildirilmektedir.1 Kullanılabileceği belirtilen
kontrollerde hastanın diğer bulgularının objektif olarak te-
ilaçlar içinde azatioprin, siklofosfamid, siklosporin, miko-
daviden fayda gördüğü gözlendi. KİDP tedavisi sonrası ba-
fenolat mofetil ve rituksimab bulunmaktadır.1,5 Bu ilaçlar
şarı sağlansa ve hasta ilaçsız remisyona girse dahi, aksonal
için literatürde önerilen dozlar şu şekildedir; azatioprin
hasara bağlı olarak hastaların %45’inde kalıcı nörolojik

93
Beyza Arslan ve ark. Tedaviye Dirençli Olguların Yönetimi, Yeni Tedavi Olasılıkları

100–200 mg/gün; siklofosfamid 1 g/m2 iv/ay veya 2 CIPE) sunulan ilk sonuçlarına göre antikor sonuçlarından
mg/kg/gün oral; siklosporin 100–300 mg/gün oral; miko- bağımsız olarak rituksimabın %66.7 oranında etkinlik gös-
fenolat mofetil 1–2 g/gün oral; rituksimab 375 mg/m2/ terdiği ve ciddi bir yan etkinin gözlenmediği bildirilmiş-
hafta iv – 4 hafta veya 1 g iv iki kez, 2 haftalık aralarla.5 Ri- tir.26
tuksimab, siklofosfamid ve siklosporin daha hızlı etki gös-
Tedaviye dirençli bazı KİDP olgularında, immün sis-
terdikleri için indüksiyon tedavisinde, azatioprin,
temin yeniden yapılanmasını hızlandırmak amacıyla, çok
mikofenolat mofetil ve yine siklosporin idame tedavisinde
yüksek doz immünosüpresif ve hematopoietik kök hücre
önerilmektedir.1 Dirençli olgularda kullanılan ilaçların ge-
transplantasyonu kombinasyonunun faydalı olabileceğine
nellikle etkinliği yüksek değildir. İtalya’da yapılan çok
dair bildirim olsa da, plasebo kontrolü olmayan bu çalış-
merkezli, retrospektif, gözlemsel bir çalışmada tedaviye di-
manın sonucu dikkatli değerlendirilmelidir.27 Diğer teda-
rençli KİDP hastalarının bu tedavilere yanıt verme oranları
vilere hiç yanıtı olmayan ve KİDP olduğu konusunda
%25 ila %38 oranında değişirken, en fazla yan etkinin sik-
şüphe olmayan bir hastada bu kombinasyon tedavisi plan-
losporin kullanımı sonrası görüldüğü belirtilmiştir.5
lanacaksa tedavinin sadece KİDP ve kök hücre tedavisinde
Son yıllarda rituksimabın tedaviye dirençli KİDP has- konusunda uzmanlaşmış bir merkezde denenmesi uygun
talarında etkinliğine işaret eden çalışma sayısı artmakta- olacaktır.1,3 Neonatal Fc reseptörlerini hedefleyen efgarti-
dır.22,24,25 İlk yapılan çalışmalarda tedaviye yanıt vermeyen gimod (ADHERE çalışması) ve rozanolixizumab
olgularda KİDP varyantı olarak nodal ve paranodal anti- (MyCIDPchoice çalışması ) isimli ajanlarla devam etmekte
korlara bakılması önerilmiş ve bu hasta grubunda rituksi- olan faz 2 çalışmaları olsa da bu çalışmalarda tedaviye di-
mabın etkin olabileceği bildirilmişti.14,25 Avrupa Nöroloji rençli KİDP olguları hedeflenmemektedir.
Akademisi/Periferik Sinir Derneği (EAN/PNS) tarafından
2021 yılında revize edilen KİDP tanı ve tedavi rehberinde
nodal ve paranodal antikorları olan hastaların kendilerine SONUÇ
özgün ve belirleyici klinik bulguları olması, belirgin infla- Birinci basamak tedavilere yanıt vermeyen KİDP’li bir
masyon veya makrofaj-aracılı demiyelinizasyon göster- hasta değerlendirilirken, öncelikle yanlış tanı veya yeter-
memeleri, özellikle IVIg başta olmak üzere, KİDP siz tedavi gibi alternatif olasılıkları düşünmek gerekir.
tedavisine düşük oranda yanıt vermeleri nedeniyle bu an- Eksik yaklaşım, hastaların tanısında gecikmelere, yanlış
tikorlara sahip hastaların KİDP varyantı olarak kabul edil- tanı veya uygunsuz tedavi almalarına yol açar. KİDP’nin
memesi, başka bir hastalık olarak değerlendirilmesi tanısı sınırları iyi çizilmiş klinik ve elektrofizyolojik kri-
gerektiği bildirildi.1 Tedaviye dirençli olup bu antikorları terlere göre konulmalı, gerekli durumlarda destekleyici ta-
olan ve olmayan hastalarda yapılan çalışmalarda rituksi- nısal kriterler kullanılmalıdır. Birinci basamak tedavilerin
mabın etkinliğinin %33 ila %81 arasında değiştiği, ilacın etkisiz kaldığı dirençli olgularda kullanılabilecek immü-
etkisinin 2-3 ay sonra ortaya çıktığı ve maksimum klinik nosüpresif ve immünomodülatör ilaçlar veya yöntemler
düzelmenin 6. ayda gözlendiği bildirilmiştir.5,25 Japonya’da için etkinlik kanıtları düşük düzeydedir. Bu hastalara veri-
devam etmekte olan çok merkezli, plasebo-kontrollü, ran- lebilecek ilaçlar etki-yan etki oranları hesaba katılarak ki-
domize, kısmi-kör, paralel-grup faz 2 çalışmasının (RE- şiye özel seçilmelidir.

KAYNAKLAR
1. Van den Bergh PYK, van Doorn PA, Hadden RDM, Avau B, Vankrunk- 3. Allen JA, Lewis RA. Treatment of chronic inflammatory
elsven P, Allen JA, et al. European Academy of Neurology/Peripheral demyelinating polyneuropathy. Muscle Nerve. 2022. doi:
Nerve Society guideline on diagnosis and treatment of chronic inflam- 10.1002/mus.27709.
matory demyelinating polyradiculoneuropathy: Report of a joint Task 4. Kaplan A, Brannagan TH 3rd. Evaluation of patients with refractory
Force-Second revision. Eur J Neurol. 2021;28(11):3556-83. doi: chronic inflammatory demyelinating polyneuropathy. Muscle Nerve.
10.1111/ene.14959. 2017;55(4):476-82. doi: 10.1002/mus.25271.
2. Viala K, Maisonobe T, Stojkovic T, Koutlidis R, Ayrignac X, Musset L, et 5. Cocito D, Grimaldi S, Paolasso I, Falcone Y, Antonini G, Benedetti L, et
al. A current view of the diagnosis, clinical variants, response to treatment al; Italian Network for CIDP Register. Immunosuppressive treatment in
and prognosis of chronic inflammatory demyelinating polyradiculoneu- refractory chronic inflammatory demyelinating polyradiculoneuropathy.
ropathy. J Peripher Nerv Syst. 2010;15(1):50-6. doi: 10.1111/j.1529- A nationwide retrospective analysis. Eur J Neurol. 2011;18(12):1417-21.
8027.2010.00251.x. doi: 10.1111/j.1468-1331.2011.03495.x.

94
Beyza Arslan ve ark. Tedaviye Dirençli Olguların Yönetimi, Yeni Tedavi Olasılıkları

6. Mahdi-Rogers M, van Doorn PA, Hughes RA. Immunomodulatory treatment 17. Laughlin RS, Dyck PJ, Melton LJ 3rd, Leibson C, Ransom J,
other than corticosteroids, immunoglobulin and plasma exchange for chronic Dyck PJ. Incidence and prevalence of CIDP and the association of
inflammatory demyelinating polyradiculoneuropathy. Cochrane Database diabetes mellitus. Neurology. 2009;73(1):39-45. doi:
Syst Rev. 2013;(6):CD003280. doi: 10.1002/14651858.CD003280.pub4. Up- 10.1212/WNL.0b013e3181aaea47.
date in: Cochrane Database Syst Rev. 2017;5:CD003280. 18. Gorson KC, van Schaik IN, Merkies IS, Lewis RA, Barohn RJ, Koski CL,
7. Allen JA, Lewis RA. CIDP diagnostic pitfalls and perception of treatment et al. Chronic inflammatory demyelinating polyneuropathy disease ac-
benefit. Neurology. 2015;85(6):498-504. doi: tivity status: recommendations for clinical research standards and use in
10.1212/WNL.0000000000001833. clinical practice. J Peripher Nerv Syst. 2010;15(4):326-33. doi:
8. Broers MC, Bunschoten C, Drenthen J, Beck TAO, Brusse E, Lingsma 10.1111/j.1529-8027.2010.00284.x.
HF, et al. Misdiagnosis and diagnostic pitfalls of chronic inflammatory 19. Radziwill AJ, Schweikert K, Kuntzer T, Fuhr P, Steck AJ. Mycophenolate
demyelinating polyradiculoneuropathy. Eur J Neurol. 2021;28(6):2065- mofetil for chronic inflammatory demyelinating polyradiculoneuropathy:
73. doi: 10.1111/ene.14796. An open-label study. Eur Neurol. 2006;56(1):37-8. doi:
9. Neligan A, Reilly MM, Lunn MP. CIDP: mimics and chameleons. Pract 10.1159/000095139.
Neurol. 2014;14(6):399-408. doi: 10.1136/practneurol-2014-000831. 20. Brannagan TH 3rd, Pradhan A, Heiman-Patterson T, Winkelman AC,
10. Rajabally YA, Nicolas G, Piéret F, Bouche P, Van den Bergh PY. Validity Styler MJ, Topolsky DL, et al. High-dose cyclophosphamide without
of diagnostic criteria for chronic inflammatory demyelinating polyneu- stem-cell rescue for refractory CIDP. Neurology. 2002;58(12):1856-8.
ropathy: a multicentre European study. J Neurol Neurosurg Psychiatry. doi: 10.1212/wnl.58.12.1856.
2009;80(12):1364-8. doi: 10.1136/jnnp.2009.179358. 21. Matsuda M, Hoshi K, Gono T, Morita H, Ikeda S. Cyclosporin A in treat-
11. Rajabally YA, Chavada G. Lewis-sumner syndrome of pure upper-limb ment of refractory patients with chronic inflammatory demyelinating
onset: diagnostic, prognostic, and therapeutic features. Muscle Nerve. polyradiculoneuropathy. J Neurol Sci. 2004;224(1-2):29-35. doi:
2009;39(2):206-20. doi: 10.1002/mus.21199. 10.1016/j.jns.2004.05.014.
12. Breiner A, Bourque PR, Allen JA. Updated cerebrospinal fluid total pro- 22. Benedetti L, Briani C, Franciotta D, Fazio R, Paolasso I, Comi C, et al.
tein reference values improve chronic inflammatory demyelinating Rituximab in patients with chronic inflammatory demyelinating
polyneuropathy diagnosis. Muscle Nerve. 2019;60(2):180-3. doi: polyradiculoneuropathy: a report of 13 cases and review of the litera-
10.1002/mus.26488. ture. J Neurol Neurosurg Psychiatry. 2011;82(3):306-8. doi:
13. Liberatore G, Manganelli F, Cocito D, Fazio R, Briani C, Filosto M, et al; 10.1136/jnnp.2009.188912.
on the behalf of the Italian CIDP Database Study Group. Relevance of 23. Dyck PJ, O'Brien P, Swanson C, Low P, Daube J. Combined azathio-
diagnostic investigations in chronic inflammatory demyelinating poli- prine and prednisone in chronic inflammatory-demyelinating polyneu-
radiculoneuropathy: data from the Italian cidp database. J Peripher Nerv ropathy. Neurology. 1985;35(8):1173-6. doi: 10.1212/wnl.35.8.1173.
Syst. 2020. doi: 10.1111/jns.12378.
24. Gorson KC, Natarajan N, Ropper AH, Weinstein R. Rituximab treatment
14. Shaibani A, Al Sultani H. Refractory chronic immune-mediated demyeli- in patients with IVIg-dependent immune polyneuropathy: a prospective
nating polyneuropathy. Neurol Clin. 2020;38(3):591-605. doi:
pilot trial. Muscle Nerve. 2007;35(1):66-9. doi: 10.1002/mus.20664.
10.1016/j.ncl.2020.03.006.
25. Muley SA, Jacobsen B, Parry G, Usman U, Ortega E, Walk D, et al. Rit-
15. Bouchard C, Lacroix C, Planté V, Adams D, Chedru F, Guglielmi JM, et
uximab in refractory chronic inflammatory demyelinating polyneuropa-
al. Clinicopathologic findings and prognosis of chronic inflammatory de-
thy. Muscle Nerve. 2020;61(5):575-9. doi: 10.1002/mus.26804.
myelinating polyneuropathy. Neurology. 1999;52(3):498-503. doi:
10.1212/wnl.52.3.498. 26. Iijima M, Shimizu S, Fukami Y, Koike H, Kaida K, Mori M, et al. RECIPE:
A Phase II Randomized Controlled Trial of Rituximab for Refractory CIDP
16. Hughes RA, Donofrio P, Bril V, Dalakas MC, Deng C, Hanna K, et al;
with IgG4 Autoantibodies. PNS 2022 Annual Meeting; Miami. Journal of
ICE Study Group. Intravenous immune globulin (10% caprylate-chro-
matography purified) for the treatment of chronic inflammatory demyeli- the Peripheral Nervous System. 2022;684-5.
nating polyradiculoneuropathy (ICE study): a randomised 27. Burt RK, Balabanov R, Tavee J, Han X, Sufit R, Ajroud-Driss S, et al.
placebo-controlled trial. Lancet Neurol. 2008;7(2):136-44. doi: Hematopoietic stem cell transplantation for chronic inflammatory de-
10.1016/S1474-4422(07)70329-0. Erratum in: Lancet Neurol. myelinating polyradiculoneuropathy. J Neurol. 2020;267(11):3378-91.
2008;7(9):771. doi: 10.1007/s00415-020-10010-6.

95
Kronik İnflamatuvar Demiyelinizan Poliradikülonöropati
Chronic Inflammatory Demyelizing Polyradiculoneuropathy

İnflamatuvar Nöropatili Hastalarda


Yaşam Desteği
Life Support in Patients with
Inflammatory Neuropathies

Turgay DEMİRa, ÖZET İnflamatuvar nöropatiler immün-aracılı patogenezi iyi bilinen periferik sinir tutulumuyla giden
Filiz KOÇa bir hastalık grubudur. Bu hastalıklarda periferik sinir ilişkili miyelin ve/veya akson hasarı ile karakterize
bir inflamatuvar patogenez olduğu bilinmektedir. Tipik olarak akut ve kronik idyopatik demyelinizan nö-
ropatiler bu grup içerisinde sayılmakla birlikte paraproteinemi ilişkili nöropatiler de bu grupta sınıflan-
a
Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi, dırılmaktadır. Hatta son yıllarda vaskülitik, enfeksiyöz, paraenfeksiyöz, diyabetik pleksopati de bu gruba
Nöroloji ABD, katılmaktadır. Bu hastalıkların bir kısmı periferik sinir sisteminin primer hastalıkları (Guillain Barré sen-
Adana, Türkiye dromu (GBS) ve kronik idyopatik demyelinizan poliradikülonöropati (KİDP), multifokal motor nöropati,
diğerleri ise sistemik immün yanıta sekonder periferik sinirlerin tutulumuyla giden (vaskülit ve kon-
Yazışma Adresi/Correspondence: nektif doku hastalıkları vb.) hastalıklar olarak sayılabilir. Bu yazıda inflamatuvar nöropatilerde yaşam
Filiz KOÇ desteğinden bahsedilmiştir.
Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi,
Nöroloji ABD, Anahtar Kelimeler: Poliradikülonöropatiler; yoğun bakım üniteleri
Adana, Türkiye
koc.filiz@gmail.com
ABSTRACT Inflammatory neuropathies are a group of diseases whose immune-mediated pathogene-
sis is well known, leading to peripheral nerve involvement. It is known that there is an inflammatory
pathogenesis characterized by peripheral nerve-associated myelin and/or axon damage in these diseases.
Typically, acute and chronic idiopathic demyelinating neuropathies are included in this group, but para-
proteinemia-related neuropathies are also classified in this group. In recent years, vasculitic, infectious,
parainfectious, diabetic plexopathy has also been included in this group. Some of these diseases are pri-
mary diseases of the peripheral nervous system (Guillain Barré syndrome (GBS) and chronic idiopathic
demyelinating polyradiculoneuropathy (CIDP), multifocal motor neuropathy), while others are secondary
to the systemic immune response with the involvement of peripheral nerves (vasculitis and connective
tissue diseases, etc.). are diseases. In this article, life support in inflammatory neuropathies is discussed.

Keywords: Polyradiculoneuropathys; intensive care units

öropati, genel olarak sinirlerin çoğunun veya tamamının işlev bozukluğu olup

N patofizyolojiye göre aksonal ve demiyelinizan olmak üzere iki genel kategoride


sınıflandırılmaktadır. Aksonal nöropatiler, akson kaybı ile ilgili semptom ve
bulgulara neden olurken, demiyelinizan nöropatiler, schwann hücrelerinin aksonlarla
uygun etkileşiminin olmamasına bağlı bir takım yakınmalara yol açar. Aksonal ve de-
miyelinizan poliradikülonöropatiler arasındaki ayrım klinik olarak önemlidir çünkü ayı-
rıcı tanıya ve nihayetinde tedaviye yaklaşıma rehberlik eder. Aksonal nöropatiler, geniş
bir sistemik hastalık yelpazesinden kaynaklanabilir. Demiyelinizan nöropatilerin ayırıcı
tanısı, immün-aracılı (inflamatuvar), toksik ve kalıtsal etiyolojileri içerir. İmmün-ara-
cılı nöropatiler, akut ve kronik formlara ayrılabilir. Akut inflamatuvar poliradikülonö-
ropatiler, çeşitli varyant formları nedeni ile heterojen bir durum olan Guillain Barré
KAYNAK GÖSTERMEK İÇİN: sendromu (GBS) adı altında sınıflandırılır.1-3 Bu formlar;
Demir T, Koç F. İnflamatuvar nöropatili hasta-
larda yaşam desteği. Tireli H, Tutkavul K, edi-  Akut inflamatuvar demiyelinizan poliradikülonöropati (AİDP)
törler. İnflamatuvar Polinöropatiler. 1. Baskı.
Ankara: Türkiye Klinikleri; 2022. p.96-103.  Akut motor aksonal nöropati (AMAN)

96
Turgay Demir ve ark. İnflamatuvar Nöropatili Hastalarda Yaşam Desteği

 Akut motor ve duyusal aksonal nöropati (AMSAN) nezinde yer alıp almadığı veya sadece hastalığın bir epife-
nomeni olup olmadığı açık değildir. Multifokal motor nö-
 Miller Fisher sendromu (MFS)’dur.
ropatide diyafram veya solunum kaslarındaki güçsüzlük
GBS, periferik sinir sistemini etkileyen, farklı klinik ve klinik tablonun ağır olduğu hastalarda hastalığın geç dö-
patolojik özelliklere göre birkaç alt tipi olan akut monofazik neminde ortaya çıkar.8
bir hastalıktır.4 Campylobacter jejuni lipo-oligosakkarid ve
Sonuç olarak inflamatuvar nöropatili hastalarda yaşam
konağa ait gangliosidler arasındaki moleküler benzerlik,
desteği daha çok GBS’li olgular için elzem olup gerek
Campylobacter jejuni ile ilişkili GBS’nin patogenezini açık-
KİDP gerekse de MMN tanılı olgularda yaşam desteği ge-
layacak şekilde hiperreaktif immün yanıta ve sitokin fırtına-
rekiyorsa GBS olgularındaki yaklaşımlar bu hastalar için
sına neden olur.5 Campylobacter jejuni enfeksiyonu dışında
de geçerlidir. Bu nedenle inflamatuvar nöropatilerde yaşam
koronavirüs hastalığı-2019 (COVID-19), sitomegalovirüs,
desteği GBS örneği üzerinden anlatılmıştır.
Epstein-Barr virüsü ve insan immün yetmezlik virüsü (HIV)
enfeksiyonu da GBS ile ilişkilendirilmiştir.6 Hastaların
küçük bir yüzdesinde aşılama, cerrahi, travma ve kemik iliği İNFlAMATuvAR NöROPATİlERDE
nakli gibi başka bir tetikleyici olaydan sonra GBS gelişir. YAşAM DEsTEğİ
GBS’nin ana klinik özellikleri ilerleyici, çoğunlukla simet-
GBS hastalarının %30’u olası mekanik ventilasyon ihtiyacı
rik kas güçsüzlüğü, yitik ya da hipoaktif derin tendon ref-
nedeniyle yoğun bakım ünitelerinde takip edilmektedir.9
leksleridir. Güçsüzlüğün şiddeti tüm ekstremite, yüz,
Desteksiz yürüyemeyen, immobil ve labil kan basıncı, ritim
solunum ve bulber kaslarının tamamen felç olması kadar ağır
bozukluğu ve solunum sıkıntısı olan, nörolojik tablonun
ya da kısmen tutulumları ile hafif olabilir.1,2
hızla kötüleştiği vakalar tercihen yoğun bakım ünitelerinde
Kronik inflamatuvar nöropatilerin fenotipleri tipik ola- takip edilmelidir. Hospitalizasyon sırasında ölüm oranı yak-
rak kronik inflamatuvar demiyelinizan poliradikülonöropati laşık %2,6-2,8 olup kısa sürede güçsüzlükte artış, mekanik
(KİDP) ile benzerlikleri veya farklılıkları açısından tarif edi- ventilasyon ihtiyacı, pulmoner ve kardiyak komplikasyon-
lir. Tüm bu nöropatilerin sınıflandırılması konusunda yer- lar yanı sıra ileri yaş kötü prognostik faktörlerdir.10,11 Klinik
leşik bir fikir birliği bulunmamakla birlikte multifokal tablonun ciddi olduğu vakaların bir nörolojik yoğun bakım
motor nöropati (MMN), POEMS sendromu, anti-MAG ile ünitesinin olduğu merkeze sevk edilmemesi daha yüksek
ilişkili nöropatiler, klinik, elektrodiagnostik ve terapötik ölüm oranlarına yol açabilir; bu da ciddi vakaların daha
farklılıklar temelinde klasik KİDP’den farklıdır. Bağışıklık erken ilgili merkezlere sevk edilmesinin ve nörokritik
sisteminin hem hücresel hem de hümoral bileşenleri, KİDP bakım sağlanmasının önemini ortaya koymaktadır.11 Klinik
ve varyantlarının patogenezinde rol oynuyor gibi görün- tablonun ciddi olduğu vakalarda eşlikçi komorbid durumları
mektedir. Bununla birlikte, spesifik provoke edici antijen-
yönetmek veya olası komorbid durumların önüne geçmek
ler tanımlanmadığından kesin neden belirsizdir. KİDP’nin
için multidisipliner bir yönetim gereklidir (Tablo 1).12
klasik formunda klinik bulgular simetriktir ve motor tutu-
lum duyusaldan daha fazladır. Hem proksimal hem de dis- GBS hastalarında gelişen solunum kaslarındaki güç-
tal kaslarda güçsüzlük mevcuttur. Çoğu hastada duyusal süzlük (orofaringeal, laringeal, dil, retrofaringeal, interkostal
tutulumun yanı sıra derin tendon refleksleri azalmış ya da ve diyafragma güçsüzlüğü) havayolu korunmasının kaybına,
yitiktir. Kranial sinir ve bulber tutulum nadir olup çoğu has- inefektif öksürme ve çoklu akciğer sorunlarına neden olmak-
tada klinik tablo yavaş bir seyir gösterir, ancak en az üçte bi- tadır. Diyafragma ve orofaringeal güçsüzlük üst solunum yolu
rinde ataklar ve remisyonlarla seyreder.7 KİDP olgularında darlığını şiddetlendirir ve solunum yükünü artırır. Disotonomi
çok nadiren bulber ve otonomik bulgular geliştiği için hipoksi ve hiperkapniye olan solunum merkezinin ve hava
yoğun bakımda takip genellikle gerektirmezler. yolu vagal tonusunun cevabının azalmasına neden olarak
GBS’de solunum stresini artırır. Disotonomi genellikle
Multifokal motor nöropati (MMN), ilerleyici asimet-
AİDP’de daha sıktır ve adinamik ileus, hiper/hipotansiyon,
rik güçsüzlük ve duyusal semptomlar olmaksızın atrofi ile
ateş, taşikardi veya bradikardi, idrar retansiyonuna yol açar.
karakterize, motor nöron hastalığına benzer bir klinik tablo
Solunum yollarında tıkaçların birikmesini kolaylaştırır.13
ile prezente olan nadir bir nöropatidir. MMN, intravenöz
immün globulin (IVIG) ile tedaviye yanıt vermesi, anti- Bulber etkilenmenin de katkısıyla sekresyonların atıl-
GM1 antikorları ile ilişkisi ve bazı raporlarda sinir biyop- ması zorlaşır ve akciğer enfeksiyonu ve solunum yetmez-
sisinde inflamasyonu destekler bulguların mevcudiyeti liği riski daha da artar. Sonuç olarak, atelektazi, hipoksi,
nedeni ile immün-aracılı bir bozukluk olarak kabul edilir. hiperkarbi ve dekompansasyon akut solunum sıkıntısı sen-
Bununla birlikte, anti-GM1 antikorlarının MMN patoge- dromuna (ARDS) ve mortalite hızında artışa neden olur.12

97
Turgay Demir ve ark. İnflamatuvar Nöropatili Hastalarda Yaşam Desteği

TABLO 1: Guillain Barré sendromunun yoğun bakım ünitesine kabulü ve yönetimi.12

Tanı
Enfeksiyon geçmişi Nörolojik muayene
 Üst solunum yolu  Motor defisit, genellikle simetrik
 Gastrointestinal sistem  Hiperestezi veya hipoestezi
 Hipo/arefleksi
 Değişken kan basıncı ve aritmi
Semptomlar Tanı
 Ekstremitelerde güçszülük  Elektrofizyolojik çalışmalar
 Duyu bozukluğu  lomber ponksiyon ve BOs analizi
 Otonomik semptomlar  serum antikor
 Kranyal sinir tutulumu (diplopi, fasyal ve bulber)  Biyokimya paneli
 Nörogörüntüleme
 Ayırıcı tanı: ANA, paraneoplastik sendrom için antikor düzeyi
Yoğun Bakımda Takip ve Tedavi
Yoğun Bakım Yatış Endikasyonu Tedavi
 Güçsüzlükte hızlı kötüleşme  IvIg (0.4g/kg- ardışık 5 gün)
 Ciddi disotonomi ve disfaji  Plazma değişimi (200-250 ml/kg her seans-5 uygulama)
 solunum yetmezliği  Destek tedavi
 EGRİs>4
Yoğun Bakımda Takip Genel Bakım
 Arteryel kan basıncı- kalp hızı/ritmi  Yardımlı öksürme
 solunum fonskiyonu  Beslenme
 Kas gücü, tonus, ve volümü  İnsülin infüzyonu
 Yutma fonksiyonu  Doğru pozisyonlama
 Gastraintestinal fonksiyon  Antikoagülan ve varis çorapları vb.
 Bağırsak/mesane kontrolü  Erken rehabilitasyon
 Rutin kan/idrar tetkiki  Psikolojik destek
 Kan gazı
 CK, lDH ve karaciğer fonksiyonları
Taburculuk ve Rehabilitasyon
BOs:Beyin omurilik sıvısı; ANA: Antinükleer antikor; EGRIs: Erasmus GBs Respiratory Insufficiency score; IvIg:İntravenöz Immün globulin; CK: Kreatinin kinaz; lDH: laktat dehidrogenaz

Kalita ve ark. yaptıkları çalışmada AMAN’lı hastalarda  maksimal ekspiratuar basıncı (MEP) < 40 cmH2O
AİDP’li vakalara göre daha fazla solunum yetmezliği ge-
Pratikte mekanik ventilasyon (MV) kararında, aşağı-
liştiğini bildirmişlerdir.14
daki dört parametreden bir veya ikisinin varlığı yeterlidir:
GBS vakalarında hastane kökenli pnömoniyi tetikle-
 Vital kapasite< 15 ml/kg,
yen ana faktör alt kranyal sinir tutulumuna bağlı gelişen
orofaringeal disfajidir. Şiddetli disfaji trakeotomize GBS  Hipoksemi (PaO2<7.5 kPa),
hastalarının yaklaşık %60’ında dekanülasyonu engeller ve  Hiperkapni (PaCO2>6.4 kPa),
laringeal duyu defisitlerine neden olur. İlginç bir şekilde,  Respiratuar distres bulguları.15
yapılan bir çalışmada anti-GQ1b antikoru varlığının krani-
yal sinir ve solunum kaslarındaki tutulumu öngörmede yar- MV, oksijen satürasyonu %90-94’ten düşükse de en-
dımcı olabileceğini göstermiştir. Oftalmoplejisi olan dikedir zira hipoksi çoklu organ hasarına yol açar. Bulber
hastalarda, genellikle göz bulgularına odaklanıldığı için etkilenmesi ağır (vital kapasite <20 ml/kg) ve nöromuskü-
bakım verenlerin solunum yetmezliği bulgularını gözden ler semptomlarda hızlı kötüleşme gösteren vakalarda erken
kaçırabilecekleri bildirilmiştir.12 ventilasyon düşünülmelidir.16 Başlangıç semptomu ile has-
taneye kabul süresi arasında 7 günden az olan, öksüreme-
Yoğun bakımda takip edilen vakalarda aşağıdaki kri-
yan ya da yürüyemeyen, baş ve kollarını kaldıramayan ve
terlerden biri mevcut ise o hastada solunum yetmezliği
karaciğer enzim düzeyi yüksek olan vakalar erken entü-
beklenebilir.
basyon açısından değerlendirilmeli ve takip edilmelidir.17,18
 vital kapasite (VK) <20 ml/kg Mekanik ventilasyon ihtiyacının erken saptanması pnö-
 maksimal inspiratuar basınç (MIP) < 30 cmH2O, moni ve sepsis gibi önemli komplikasyonların önlenmesini

98
Turgay Demir ve ark. İnflamatuvar Nöropatili Hastalarda Yaşam Desteği

sağlar. Hızlı progresyon gösteren GBS olgularında solu- IVIg veya plazmaferez tedavisine rağmen klinik dü-
num sayısı ve basınçları, vital kapasite ve oksijen satüras- zelme gözlenmeyen özellikle disfajili olgularda, AMAN
yonunun monitörize edilmesi çok önemlidir.19 ve AMSAN olgularında erken trakeostomi uygulaması ya-
GBS’li vakalarda mekanik ventilasyon kararı, hasta- rarlı olacaktır (Şekil 1).
nın oksijen satürasyonu ve solunum çabalarına göre ve bi-
reysel olarak verilmelidir. Hastalara düşük tidal volüm İNFlAMATuvAR NöROPATİlERİN NöROYOğuN
uygulamak (<10 ml/kg), atelektazi, parsiyel akciğer kol- BAKIMDA TEDAvİsİ vE BAKIM DEsTEğİ
lapsı ve ventilatör ilişkili pnömoniyi (VİP) tetikleme ola-
GBS hastalarının yoğun bakımda takip ve tedavi kararında
sılığı düşük olduğu için yararlı olabilmektedir.20
bazı parametrelere dikkat edilmelidir. Hızlı progresif so-
Entübasyon veya trakeostomi ile sağlanan invazif lunum kas güçsüzlüğü, respiratuvar distres gelişmesi,
ventilasyon hipoksemik veya hiperkapnik solunum yet- ciddi disotonomi veya disfaji varlığı, Erasmus GBS solu-
mezliğinin düzeltilmesinde önemli fayda sağlamaktadır. num yetmezliği skorunun (EGRIS) 4’ten büyük olması
Noninvaziv ventilasyon ise yatağa bağımlı ve uzun dönem kriterlerinin bir veya daha fazlasının varlığı yoğun bakım
kas güçsüzlüğü olan hastalarda çok anlamlı olmamakta, yatış endikasyonu gerektirir.29 Uzun yoğun bakım yatışı
bulber disfonksiyon ve aşırı bronşiyal sekresyonları olan nedeniyle gelişebilecek bası yaraları prognozu kötüleşti-
vakalarda solunum fonksiyonunda ani bozulma ve acil tra- rebilir; bu nedenle hastalara sık pozisyon değişimi uygu-
keal entübasyon ve disotonominin tetiklenmesine neden lanmalıdır. Ani ölüme yol açabilen pulmoner emboli
olabilmektedir.21 Bu vakalarda disotonomi nedeniyle in- etiyolojisinde rol oynayan derin ven trombozu (DVT) ge-
düklenen labil kan basıncı mekanik ventilasyon ilişkili hi- lişimini önlemek için tromboprofilaksi mutlaka uygulan-
potansiyona duyarlılık yaratmaktadır. Takip periyodunda
malıdır.
mekanik ventilasyon kararı ve zamanlama çok önemli olup
hayat kurtarıcı olmakla birlikte uzamış ventilasyonun ön- GBS hastalarında kuvvet kaybı hafif olsa dahi diso-
görülebilmesi ve trakeostominin zamanlaması da bir o tonomi ilişkili kardiyak arrest ve bulber palsi ilişkili as-
kadar önemlidir. Sonuç olarak solunumsal bulguların ilk pirasyon pnömonisi yaşamı tehdit edici komplikasyonlar
belirtileri ortay çıktığı zaman daha klinik dekompansasyon olduğu için bu hastaların çok yakından takip edilmesi ge-
meydana gelmeden önce hasta entübe edilerek MV’ye baş- rekmektedir. Hastaların 1/5’inde aritmi, ciddi hipertansi-
lanması önerilmektedir. yon veya hipotansiyon ve asistoliye neden olabilen
bradikardi gibi kardiyak sorunlar gelişebilmektedir.30
Hastanın mekanik ventilasyon uygulanma süresinin
Progresif bulgularla seyreden hastalarda kalp hızı ve
uzayacağı (>3 hafta) öngörülüyorsa trakeostomi kararı bir
ritmi, kan basıncı, oksijen satürasyonu, vital kapasite, kan
an önce alınmalıdır.22 Erken trakeostomi uygulaması has-
gazı ve kan biyokimyası ve yutma fonksiyonları 2-4 sa-
taya konfor, daha erken enteral nütrisyon, yeterli ağız hij-
atte bir değerlendirilmelidir. Kan basıncı monitörizas-
yeni, erken verbal iletişim ve yatak dışı mobilizasyon gibi
yonu mekanik ventilasyon sırasında hemodinamik
birçok avantaj sağlayacaktır.23 Trakeostominin 2 hafta-
değişikliklerin tespitini sağlar ve kardiyovasküler olay-
dan fazla geciktirilmesi ventilatör ilişkili pnömoni, larin-
ları önler. Hiponatremi, hipernatremi, hipokalemi, hiper-
geal sinirler, laringeal mukoza veya vokal kord hasarı ve
kalemi ve hipokalsemi gibi elektrolit imbalanslarının
fistül formasyonu riskinde artışa neden olabilmekte-
düzeltilmesi kardiyovasküler ve gastrointestinal kompli-
dir.20,24
kasyonların gelişimini engeller.31
Trakeostominin erken dönem komplikasyonları pe-
rioperatif kanama, özofagus perforasyonu ve pnömotoraks Ciddi hipertansiyon veya hipotansiyon, aritmi veya
iken geç dönem komplikasyonları enfeksiyon, trakeoma- ciddi disotonomisi olan hastalara mekanik ventilatör uy-
lazi, trakeal stenoz, trakea-inominate arter fistülü ve skar gulaması yanı sıra geçici kardiyak pacemaker da gereke-
formasyonu gelişimidir.25,26 Trakeostomi komplikasyonla- bilir. Antikoagülan profilaksisi (subkutan heparin),
rının tedavisinde multidisipliner yaklaşım gereklidir. Ör- fizyoterapi (pozisyon verme, solunum rehabilitasyonu ve
neğin otorinolaringoloji ve anestezinin desteği pasif egzersizler), kompresyon çorapları ve mobilizasyon
para-trakeostomi kanamasını ve posttrakeostomi trakeal ile DVT riski azaltılarak pulmoner emboli önlenebilir.
stenozunu azaltır.27 Profilaktik antibiyotik bakteriyel kolo-
nizasyon gibi yıkıcı komplikasyonları engeller. Gereksiz sEMPTOMATİK TEDAvİ
trakeostomi ve aspirasyonların önlenmesi için ilk 2 hafta Hastaların yaklaşık %36’sı hastalıktan 2 hafta önce,
klinik takip önerilmektedir.28 %66’sı akut dönemde başlayan ağrıdan yakınır ki bu ağ-

99
Turgay Demir ve ark. İnflamatuvar Nöropatili Hastalarda Yaşam Desteği

ŞEKİL 1: İnflamatuvar nöropatilerin nöroyoğun bakım takibi algoritması.49

rılar vakaların %38’inde bir yıl kadar sürebilir.32 Tedavide Ağır GBS hastalarının %15’inde immün disfonksi-
öncelikle NSAID, opioid, gabapentin, karbamazepin gibi yon, disotonomi ve immobilizasyonla tetiklenebilen adi-
farmakolojik ajanlar veya fiziksel yaklaşımlar uygulan- namik ileus gözlenmiştir.38 Mekanik ventilatör bağımlı
malıdır. Vakaların %40’ında özellikle 50 yaş üstü ve kadın olan ve yüksek doz opioid alan disotonomili hastalarda
cinsiyette fazla olmak üzere yorgunluk görülmektedir.33 batın palpasyon ve oskültasyonu, direkt karın grafisi dahil
Bu hastalara uygulanacak güçlendirme egzersizleri, aero- ayrıntılı abdomen muayenesi yapılmalıdır. Yatağa bağımlı
bik ve fonksiyonel egzersizler gibi rehabilitasyon prog- GBS hastalarında görülebilen kabızlık ve üriner retansiyon
ramları bu yakınmanın azalmasına yardımcı olur. Ayrıca laksatifler ve mesane kateterizasyonuyla önlenebilir.
canlı rüyalar, halüsinasyonlar veya yoğun bakım deliryu- GBS hastalarında erken dönemde rehabilitasyona
mundan farklı olarak gelişebilen psikoz gibi mental durum başlamak medikal stabilizasyonu sağlar. Akut dönemden
değişiklikleri de dikkatli izlem ve zamanında tedavi ge- itibaren eklem kontraktürlerini önlemek için rehabilitas-
rektirir.34 yona başlanmalı ve izometrik, izotonik, izokinetik ve
GBS olgularında kan glukozu monitörizasyonu prog- manuel dirençli ve progresif dirençli hafif güçlendirme
nozun öngörülmesinde dikkate alınması gereken bir para- egzersizleri uygulanmalıdır.39 Yoğun bakımda uzamış
metredir. Kranyal sinir tutulumu, otonomik yetmezlik, immobilizasyon azalmış kan volümü ve postüral hipo-
dispne ve ventilatör bağımlı hastalarda açlık kan glukoz tansiyona neden olur. Bu durumda hastalara Tilt-table
değerlerinin yüksek olması kısa dönem için kötü prognoz testi yapılmalıdır. Kilo kaybı ve duyusal etkilenmesi olan
işaretidir.35 Benzer şekilde MV bağımlı hastalarda yoğun hastalarda periferik sinir kompresyonu ve bası yaralarını
bakım taburculuğu sırasında disglisemi varlığının nörolo- önlemek için uygun yatak pozisyonu ve doğru pozisyon-
jik dizabilite ve motor iyileşmede gecikme ile ilişkili ol- lama yapılmalıdır. Yaklaşık 1 yıla kadar yoğun multidi-
duğu gösterilmiştir.36 Yoğun insülin tedavisi yüksek fatal sipliner rehabilitasyon, GBS hastalarının iyileşmenin
hipoglisemi riskine rağmen yoğun bakım kaynaklı güç- sonraki aşamalarında engelliliğini etkili bir şekilde azal-
süzlük insidansını azaltır ve hastalarda ventilatöre bağlı sü- tabilir ve yaşam kalitesini iyileştirebilir.40 GBS hastala-
rında taburculuk sonrası anksiyete, depresyon, yorgunluk
reyi en az 1 hafta kısaltır.37

100
Turgay Demir ve ark. İnflamatuvar Nöropatili Hastalarda Yaşam Desteği

ve uyku bozuklukları gibi sorunlar olabilmekte, bu du- tisiline dirençli stafilokokus aureus tarafından indüklenen
rumların tedavisi fiziksel iyileşmeyi de kolaylaştırmak- VİP/HKP’ye karşı daha savunmasızdır. Ventilatör ilişkili
tadır. pnömonisi olan olgularda çoklu ilaç direnci, son 90 günde
içinde intravenöz antibiyotik sağaltımı, VİP gelişmeden
YOğuN BAKIM İlİşKİlİ KOMPlİKAsYONlARIN önce en az 5 gün süresince hastanede yatış öyküsü ve akut
solunum sıkıntısının varlığı, VİP başlangıcında hastanın
YöNETİMİ
septik şok tablosunda olması veya akut renal yetmezlik tab-
Uzamış yoğun bakım yatışı (>3 hafta) komplikasyonlara ve losu ve bu tabloya yönelik tedavi uygulamaları alması ile
mortalitede artışa neden olabilir. Yoğun bakım kaynaklı güç- öngörülebilir.45 VİP/HKP’li hastalarda sorumlu mikrobi-
süzlük, hastane kaynaklı pnömoni, uzun yatış süresi (>36
yolojik ajanı belirlemek için bronş sekresyonları ve kan
gün), uzamış ventilasyon süresine (>21 gün) bağlı ventilatör
kültürleri alınarak noninvaziv örnekleme yapılmalıdır.
ilişkili pnömoni, düşük Hughes Functional Grading Scale
Mekanik ventilatördeki hastalarda nozokomiyal solunum
(HFGS) skoru (≤3) ölüme yol açan önemli sebeplerdir.41
yolu enfeksiyonlarının önlenmesinde profilaktik antibiyo-
terapi düşünülebilir.46 HKP veya VİP tedavisinde başlana-
YOğuN BAKIMDA EDİNİlMİş GÜÇsÜzlÜK
cak antibiyotik seçiminde hospitalizasyon ve entübasyon
Yoğun bakım hastalarında hastalık seyrini ve prognozu et- süresi, mevcut veya daha önce kullanılan antibiyotikler,
kileyen en sık görülen nöromuskuler problem yoğun ba- klinik tablo ve kültür sonuçları, radyolojik bulgular birlikte
kımda edinilmiş güçsüzlük olup bu tablo esas olarak değerlendirilmelidir. Bu olgularda ampirik tedaviler VİP
diyafragma kasında güçsüzlük, kritik hastalık poliradikü- için stafilokokus aureus, psödomonas aeruginosa ve diğer
lonöropatisi ve kritik hastalık miyopatisini kapsamaktadır. gram negatif basiller, HKP için ise stafilokokus aureus üze-
Mekanik ventilasyon başlatıldıktan sonra hastaların basınç rine etkin antibiyotikleri içermelidir.47
oluşturma kapasitelerinin düşmesi ve diyafragma kalınlı-
ğındaki azalma diyafragmatik güçsüzlüğü tetikler.42 GBs OlGulARINDA NADİR KOMPlİKAsYONlAR
Sepsis, uzamış mekanik ventilasyon, hiperglisemi, Klinik tablosu ağır olan olgularda basınç ilişkili sinir felç-
uzun yoğun bakım süresi yoğun bakımda edinilmiş güç- leri görülebilir. Bunun nedeni hastalardaki fonksiyonel po-
süzlüğe bağlı morbiditede artışa ve uzun dönemde mortalite zisyon kaybına bağlı gelişen fleksör ve ekstansör kaslar
artışına neden olur. Kritik hastalık poliradikülonöropati- arasında dengesizlik yanı sıra inflamasyonun olduğu sinir-
sinde ve miyopatisinde CK ve LDH takipleri hastalık baş- lerin basınç basınç altında hasarlanmaya duyarlı olması-
langıcında ve progresyon takibinde yararlı olabilir. Halen dır.48 Yoğun bakımdaki hastalarda azımsanmayacak kadar
kritik hastalık poliradikülonöropatisinde ve miyopatisinde sık tuzak nöropatileri de gelişebilir. Tuzaklanmaları önle-
etkin tedavi bulunmamakla birlikte nutrisyonel tedaviler, mek için konu hakkında farkındalığın olması ve ekstremi-
antioksidan tedavi, testosteron ve büyüme hormonu ve im- telere uygun pozisyon verilmesi önemlidir. Yoğun bakım
münglobulin uygulamlarının yararlı olduğunu öne süren ça- yatışı veya disotonomi, posterior reversibl ensefalopati sen-
lışmalar bulunmaktadır.43 dromu (PRES) formunda santral sinir sistemi komplikas-
Yoğun bakımda edinilmiş güçsüzlüğü önlemek, yonlarını tetikleyebilir.46
gelişmişse progresyonu yavaşlatmak adına sepsisin agre- PRES farmakolojik tedavi gerektirmez, ancak PRES
sif tedavisi, kan şekeri kontrolü, erken mobilizasyon, MV ilişkili nöbet veya aşırı yüksek kan basıncını regüle etmek
süresinin mümkün olduğunca kısaltılması ve kritik hasta- için sempotomatik tedaviler uygulanabilir. Uzamış yoğun
lığın ilk haftasında parenteral beslememek gereklidir. bakım yatışlarında yoğun bakım deliryumunun sık görül-
düğü bilinmektedir. Yoğun bakım deliryumu farmakolojik
HAsTANE KAYNAKlI PNöMONİ vE (haloperidol, olanzapin vb.) ve non-farmakolojik (benzo-
vENTİlATöR İlİşKİlİ PNöMONİ diazepin kullanımını azaltmak, çok bileşenli strateji vb)
Ventilatöre bağlanmadan en az 48 saat önce gelişen pnö- yöntemlerle tedavi edilebilir. Ayrıca uzun hastanede kalış
moniya hastane kaynaklı (HKP), endotrakeal entübasyon- süresi, kas gücünde azalma, mekanik ventilatör bağımlılığı
dan en az 48 saat sonra ortaya çıkan pnömoni tablosuna ise için yüksek risk taşıyan ve plazmaferez ihtiyacı bulunan
ventilatör ilişkili pnömoni (VİP) denir.44 Son 90 gün içinde hastalarda uygunsuz ADH sendromu gelişme olasılığınıs
intravenöz antibiyotik alan hastalar, psödomonas veya me- yüksektir.49

101
Turgay Demir ve ark. İnflamatuvar Nöropatili Hastalarda Yaşam Desteği

KAYNAKlAR
1. lunn MP, Willison HJ. Diagnosis and treatment in inflammatory neu- of mechanical ventilation in Guillain-Barré syndrome. Crit Care Med.
ropathies. Postgrad Med J. 2009;85(1006):437-46. doi: 2003;31(1):278-83. doi: 10.1097/00003246-200301000-00044.
10.1136/jnnp.2008.158303. 18. Hiraga A, Mori M, Ogawara K, Hattori T, Kuwabara s. Differences in
2. Mansour M, Ouerdiene A, Bedoui I, Kacem A, zaouali J, Mrissa R. Acute- patterns of progression in demyelinating and axonal Guillain-
onset chronic inflammatory demyelinating polyneuropathy with cranial Barré syndromes. Neurology. 2003;61(4):471-4. doi:
nerves and respiratory tract involvement: A case report. Clin Case Rep. 10.1212/01.wnl.0000081231.08914.a1.
2020;8(11):2199-203. doi: 10.1002/ccr3.3087. 19. Chevrolet JC, Deléamont P. Repeated vital capacity measurements as
3. Hughes RAC. Guillain-Barré syndrome: looking back… and forward. J predictive parameters for mechanical ventilation need and weaning suc-
Neurol Neurosurg Psychiatry. 2020;91(2):111-12. doi: 10.1136/jnnp- cess in the Guillain-Barré syndrome. Am Rev Respir Dis.
2019-322361. 1991;144(4):814-8. doi: 10.1164/ajrccm/144.4.814.
4. Benedetti l, Briani C, Beronio A, Massa F, Giorli E, sani C, et al. In- 20. Ali MI, Fernández-Pérez ER, Pendem s, Brown DR, Wijdicks EF, Gajic
creased incidence of axonal Guillain-Barré syndrome in la spezia area O. Mechanical ventilation in patients with Guillain-Barré syndrome.
of Italy: A 13-year follow-up study. J Peripher Nerv syst. 2019;24(1):80- Respir Care. 2006;51(12):1403-7.
6. doi: 10.1111/jns.12292. 21. Rabinstein AA. Noninvasive ventilation for neuromuscular respiratory
5. Ebrahim soltani z, Rahmani F, Rezaei N. Autoimmunity and cytokines in failure: when to use and when to avoid. Curr Opin Crit Care.
Guillain-Barré syndrome revisited: review of pathomechanisms with an 2016;22(2):94-9. doi: 10.1097/MCC.0000000000000284.
eye on therapeutic options. Eur Cytokine Netw. 2019;30(1):1-14. doi: 22. Walgaard C, lingsma HF, van Doorn PA, van der Jagt M, steyerberg
10.1684/ecn.2019.0424. EW, Jacobs BC. Tracheostomy or not: prediction of prolonged mechan-
6. sriwastava s, Kataria s, Tandon M, Patel J, Patel R, Jowkar A, et al. ical ventilation in Guillain-Barré syndrome. Neurocrit Care. 2017;26(1):6-
Guillain Barré syndrome and its variants as a manifestation of COvID- 13. doi: 10.1007/s12028-016-0311-5.
19: A systematic review of case reports and case series. J Neurol sci. 23. Wang F, Wu Y, Bo l, lou J, zhu J, Chen F, et al. The timing of tra-
2021;420:117263. doi: 10.1016/j.jns.2020.117263. cheotomy in critically ill patients undergoing mechanical ventilation: a
7. Briani C, Cocito D, Campagnolo M, Doneddu PE, Nobile-Orazio E. up- systematic review and meta-analysis of randomized controlled trials.
date on therapy of chronic immune-mediated neuropathies. Neurol sci. Chest. 2011;140(6):1456-65. doi: 10.1378/chest.11-2024.
2021. doi: 10.1007/s10072-020-04998-y. 24. Durbin CG Jr. Tracheostomy: why, when, and how? Respir Care.
8. Boonyapisit K, Katirji B. Multifocal motor neuropathy presenting with res- 2010;55(8):1056-68.
piratory failure. Muscle Nerve. 2000;23(12):1887-90. doi: 10.1002/1097- 25. Wijdicks EF, lawn ND, Fletcher DD. Tracheostomy scars in Guillain-
4598(200012)23:12<1887::aid-mus16>3.0.co;2-y. Barré syndrome: a reason for concern? J Neurol. 2001;248(6):527-8.
9. van der staay M, Chatburn Rl. Advanced modes of mechanical venti- doi: 10.1007/s004150170166.
lation and optimal targeting schemes. Intensive Care Med Exp. 26. McCredie vA, Adhikari NK. Early tracheostomy in critically ill patients:
2018;6(1):30. doi: 10.1186/s40635-018-0195-0. still too fast. lancet Respir Med. 2015;3(2):95-6. doi: 10.1016/s2213-
10. verboon C, van Doorn PA, Jacobs BC. Treatment dilemmas in Guillain- 2600(14)70141-9. Erratum in: lancet Respir Med. 2015;3(2):e3.
Barré syndrome. J Neurol Neurosurg Psychiatry. 2017;88(4):346-52. doi:
27. Aquino Esperanza J, Pelosi P, Blanch l. What's new in intensive care: tra-
10.1136/jnnp-2016-314862.
cheostomy-what is known and what remains to be determined. Intensive
11. shang P, zhu M, Baker M, Feng J, zhou C, zhang Hl. Mechanical ven- Care Med. 2019;45(11):1619-21. doi: 10.1007/s00134-019-05758-z.
tilation in Guillain-Barré syndrome. Expert Rev Clin Immunol.
28. Hughes RA, swan Av, Raphaël JC, Annane D, van Koningsveld R, van
2020;16(11):1053-64. doi: 10.1080/1744666X.2021.1840355.
Doorn PA. Immunotherapy for Guillain-Barré syndrome: a systematic re-
12. Randhawa Ms, Iyer R, Bansal A, Mukund B, Angurana sK, Nallasamy view. Brain. 2007;130(Pt 9):2245-57. doi: 10.1093/brain/awm004.
K, et al. Clinical features associated with need for mechanical ventilation
29. leonhard sE, Mandarakas MR, Gondim FAA, Bateman K, Ferreira MlB,
in children with Guillain-Barré syndrome: retrospective cohort from India.
Cornblath DR, et al. Diagnosis and management of Guillain-Barré syn-
Pediatr Crit Care Med. 2022;23(5):378-82. doi:
drome in ten steps. Nat Rev Neurol. 2019;15(11):671-83. doi:
10.1097/PCC.0000000000002930.
10.1038/s41582-019-0250-9.
13. Chakraborty T, Kramer Cl, Wijdicks EFM, Rabinstein AA. Dysau-
30. Khan F, Ng l, Amatya B, Brand C, Turner-stokes l. Multidisciplinary
tonomia in Guillain-Barré syndrome: prevalence, clinical spectrum,
care for Guillain-Barré syndrome. Eur J Phys Rehabil Med.
and outcomes. Neurocrit Care. 2020;32(1):113-20. doi:
2011;47(4):607-12.
10.1007/s12028-019-00781-w.
31. Netto AB, Taly AB, Kulkarni GB, uma Maheshwara Rao Gs, Rao s.
14. Kalita J, Ranjan A, Misra uK. Outcome of Guillain-Barre syndrome pa-
Complications in mechanically ventilated patients of Guillain-Barre syn-
tients with respiratory paralysis. QJM. 2016;109(5):319-23. doi:
drome and their prognostic value. J Neurosci Rural Pract. 2017;8(1):68-
10.1093/qjmed/hcv190.
73. doi: 10.4103/0976-3147.193542.
15. Burakgazi Az, Höke A. Respiratory muscle weakness in peripheral neu-
32. Ruts l, Drenthen J, Jongen Jl, Hop WC, visser GH, Jacobs BC, et al;
ropathies. J Peripher Nerv syst. 2010;15(4):307-13. doi: 10.1111/j.1529-
Dutch GBs study Group. Pain in Guillain-Barre syndrome: a long-term
8027.2010.00293.x.
follow-up study. Neurology. 2010;75(16):1439-47. doi:
16. lawn ND, Fletcher DD, Henderson RD, Wolter TD, Wijdicks EF. Antici- 10.1212/WNl.0b013e3181f88345.
pating mechanical ventilation in Guillain-Barré syndrome. Arch Neurol.
33. Garssen MP, van Koningsveld R, van Doorn PA. Residual fatigue is in-
2001;58(6):893-8. doi: 10.1001/archneur.58.6.893.
dependent of antecedent events and disease severity in Guillain-Barré
17. sharshar T, Chevret s, Bourdain F, Raphaël JC; French Cooperative syndrome. J Neurol. 2006;253(9):1143-6. doi: 10.1007/s00415-006-
Group on Plasma Exchange in Guillain-Barré syndrome. Early predictors 0163-6.

102
Turgay Demir ve ark. İnflamatuvar Nöropatili Hastalarda Yaşam Desteği

34. Cochen v, Arnulf I, Demeret s, Neulat Ml, Gourlet v, Drouot X, et al. 43. Diaz R, Heller D. Barotrauma and mechanical ventilation. Treasure Is-
vivid dreams, hallucinations, psychosis and REM sleep in Guillain-Barré land, Fl: statPearls, 2020.
syndrome. Brain. 2005 Nov;128(Pt 11):2535-45. doi: 44. Erb CT, Patel B, Orr JE, Bice T, Richards JB, Metersky Ml, et al. Man-
10.1093/brain/awh585. agement of adults with hospital-acquired and ventilator-associated pneu-
35. Wang Y, li G, Yang s, Gu X, li X, liu M, et al. Fasting glucose levels cor- monia. Ann Am Thorac soc. 2016;13(12):2258-60. doi:
relate with disease severity of Guillain-Barré syndrome. Plos One. 10.1513/AnnalsATs.201608-641CME.
2015;10(12):e0145075. doi: 10.1371/journal.pone.0145075. 45. liberati A, D'Amico R, Pifferi s, Torri v, Brazzi l, Parmelli E.
36. Polito A, Polito A, Bouchereau E, Moneger G, Ritzenthaler T, Annane D, Antibiotic prophylaxis to reduce respiratory tract infections and
et al. Dysglycemia and neurologic outcome in mechanically ventilated mortality in adults receiving intensive care. Cochrane
patients with Guillain-Barré syndrome. Crit Care Med. 2019;47(3):e227- Database syst Rev. 2009;2009(4):CD000022. doi:
e33. doi: 10.1097/CCM.0000000000003635. 10.1002/14651858.CD000022.pub3. update in: Cochrane Database
37. Hermans G, De Jonghe B, Bruyninckx F, van den Berghe G. Clinical re- syst Rev. 2021;1:CD000022.
view: Critical illness polyneuropathy and myopathy. Crit Care. 46. Kalil AC, Metersky Ml, Klompas M, Muscedere J, sweeney DA,
2008;12(6):238. doi: 10.1186/cc7100. Palmer lB, et al. Executive summary: management of adults
38. Burns TM, lawn ND, low PA, Camilleri M, Wijdicks EF. Adynamic ileus with hospital-acquired and ventilator-associated pneumonia:
in severe Guillain-Barré syndrome. Muscle Nerve. 2001;24(7):963-5. doi: 2016 clinical practice guidelines by the Infectious Diseases society
10.1002/mus.1095. of America and the American Thoracic society. Clin Infect
Dis. 2016;63(5):575-82. doi: 10.1093/cid/ciw504. Erratum in: Clin In-
39. Hughes RA, Wijdicks EF, Benson E, Cornblath DR, Hahn AF, Meythaler
fect Dis. 2017;64(9):1298. Erratum in: Clin Infect Dis.
JM, et al; Multidisciplinary Consensus Group. supportive care for pa-
2017;65(7):1251.
tients with Guillain-Barré syndrome. Arch Neurol. 2005;62(8):1194-8. doi:
10.1001/archneur.62.8.1194. 47. Chalela JA. Pearls and pitfalls in the intensive care management of Guil-
lain-Barré syndrome. semin Neurol. 2001;21(4):399-405. doi: 10.1055/s-
40. Khan F, Amatya B. Rehabilitation interventions in patients with acute de-
2001-19411.
myelinating inflammatory polyneuropathy: a systematic review. Eur J
Phys Rehabil Med. 2012;48(3):507-22. 48. Nabi s, Rajput HM, Badshah M, Ahmed s. Posterior reversible en-
cephalopathy syndrome (PREs) as a complication of Guillain-Barre' syn-
41. lee HJ, Park Is, lee JI, Kim Js. Guillain-Barré syndrome following bee
drome (GBs). BMJ Case Rep. 2016;2016:bcr2016216757. doi:
venom acupuncture. Intern Med. 2015;54(8):975-8. doi: 10.2169/inter-
10.1136/bcr-2016-216757.
nalmedicine.54.2238.
49. shang P, Feng J, Wu W, zhang Hl. Intensive care and treatment of se-
42. Dres M, Goligher EC, Heunks lMA, Brochard lJ. Critical illness-associ-
vere Guillain-Barré syndrome. Front Pharmacol. 2021;12:608130. doi:
ated diaphragm weakness. Intensive Care Med. 2017;43(10):1441-52.
10.3389/fphar.2021.608130.
doi: 10.1007/s00134-017-4928-4.

103
Kronik İnflamatuvar Demiyelinizan Poliradikülonöropati
Chronic Inflammatory Demyelizing Polyradiculoneuropathy

İnflamatuvar Nöropatilerde
Fizyoterapi ve Rehabilitasyon
Physiotherapy and Rehabilitation
in Inflammatory Neuropathies

Aynur Ayşe KARADUMANa ÖZET Kronik ve akut inflamatuvar demiyelinizan poliradikülonöropati (KİDP ve AİDP), hastadan has-
taya farklılık gösteren ve değişen derecelerde fonksiyonel sakatlığa yol açan oldukça karmaşık otoim-
mün bozukluklardır. Poliradikülonöropati, tek bir tıbbi sorun veya bazı hastalıkların sonucu olarak
a
Lokman Hekim Üniversitesi
görülebilir; Spesifik olarak, hedefe yönelik fizyoterapi ve rehabilitasyon, hastalığı iyileştirmeyi ve stabi-
Sağlık Bilimleri Fakültesi,
lize etmeyi, ikincil sorunları önlemeyi veya poliradikülonöropatinin olumsuz ilerlemesini azaltmayı amaç-
Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölümü,
lar. Fizyoterapi ve rehabilitasyon süreçleri sadece poliradikülonöropatinin tipine değil, aynı zamanda
Ankara, Türkiye hastalığın evresine, fonksiyonel yetersizliğe ve hasta beklentilerine de bağlıdır. Bu nedenle rehabilitasyon
multidisipliner bir yaklaşım gerektiren karmaşık bir süreç olarak düşünülmelidir. Bu bölümde inflamatu-
Yazışma Adresi/Correspondence: var poliradikülonöropatilerde fizyoterapi ve rehabilitasyon yaklaşımları tartışılacaktır.
Aynur Ayşe KARADUMAN
Lokman Hekim Üniversitesi Anahtar Kelimeler: Guillain Barré sendromu; fizik tedavi modaliteleri; nörolojik rehabilitasyon
Sağlık Bilimleri Fakültesi,
Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölümü,
Ankara, Türkiye ABSTRACT Chronic and acute inflammatory demyelinating polyradiculoneuropathy (CIDP and AIDP)
ayse.karaduman@lokmanhekim.edu.tr are highly complex autoimmune disorders that differ from patient to patient, leading to varying degrees
of functional disability. Polyradiculoneuropathy can be seen as a single medical problem or result of
some diseases; Specifically, targeted physiotherapy and rehabilitation aim to cure and stabilize the dis-
ease, prevent secondary problems, or reduce the adverse progression of polyradiculoneuropathy. The
processes of physiotherapy and rehabilitation depend not only on the type of polyradiculoneuropathy but
also on the stage of the disease, functional disability, and patient expectations. Therefore, rehabilitation
should be considered as a complex process that requires a multidisciplinary approach. In this section,
physiotherapy and rehabilitation approaches in inflammatory polyradiculoneuropathys will be discussed.

Keywords: Guillain Barré syndrome; physical therapy modalities; neurological rehabilitation

ronik ve akut inflamatuvar demiyelinizan poliradikülonöropati, (KİDP ve

K AİDP), hastadan hastaya farklılık gösteren, çeşitli derecelerde fonksiyonel ye-


tersizliğe yol açan, son derece karmaşık otoimmün bozukluklardır. İnflamatu-
var nöropati, semptom başlangıcından maksimum şiddete kadar geçen süreye göre
“akut” (dört haftadan az) ve “kronik” (sekiz haftadan fazla süren) olarak sınıflandırıl-
mıştır. Nadiren bir orta “subakut” grup da vardır. Doğal seyrin değişken olması ve spon-
tane iyileşmeyi de içerebileceğinden, potansiyel tedavilerin etkinliğini değerlendirmek
zordur.1-3
Akut olarak Guillain Barré sendromu (GBS) ve kronik inflamatuvar demiyelinizan
poliradikülonöropatiler (KİDP), inflamatuvar nöropatiler olarak ele alınmaktadır. GBS
ve KİDP genellikle merkezi sinir sistemine zarar vermez, ancak GBS hastaları yutma
güçlüğü (disfaji), yüzde paralizi ve alt kraniyal sinirlerin etkilenimine bağlı problemler
KAYNAK GÖSTERMEK İÇİN: yaşayabilirler. Her iki durum da hastanın bilişini etkilemez.1-7
Karaduman AA. İnflamatuvar nöropatilerde
fizyoterapi ve rehabilitasyon. Tireli H, Tutka- Akut inflamatuvar demiyelinizan polinöropati olarak ta adlandırılan Guillain Barré
vul K, editörler. İnflamatuvar Polinöropatiler. sendromu (AİDP)’na 100.000’de 1-2 kişide görülebilir. Cinsiyet, yaş veya etnik kökene
1. Baskı. Ankara: Türkiye Klinikleri; 2022.
p.104-12. bakılmaksızın herkesi etkileyebilir. Hastaların yaklaşık yüzde 50’sinde başlangıçta ayak-

104
Aynur Ayşe Karaduman İnflamatuvar Nöropatilerde Fizyoterapi ve Rehabilitasyon

larda veya parmaklarda karıncalanma gibi anormal du- kadında başlayan ilerleyici olan distal güçsüzlük ve duyu
yumlar varken; yüzde yirmi beşinde başlangıçta kas güç- kaybı ile kendini gösterir. CMT’li hastalarda tipik olarak
süzlüğü görülür (örneğin, merdiven çıkmada, sandalyeden distal kas zayıflığı, atrofi, yapısal ayak deformiteleri, yu-
kalkmada zorluk gibi) ve yüzde 25’inde ise anormal du- muşak doku komplikasyonları (örn. nasır, ülser) görül-
yumlar ve güçsüzlük kombinasyonu ile başlar. Ağrı aynı mektedir. Derin tendon refleksleri azalmış yada yoktur ve
zamanda yaygın bir semptomdur ve bazen kalçalarda, uy- da değişen derecelerde duyu bozukluğu mevcuttur. Klinik
luklarda veya omuzlar arasında derin ağrı veya kramp şek- olarak farklı CMT tipleri bulunmaktadır. CMT tip 1 en sık
linde yaşanır.Hastaların %40’ında fasiyal paralizi karşılaşılan formudur.1,9-11
görülür.1,7-9 Akut Motor Aksonal Nöropati GBS’nin bir çe- Poliradikülonöropati, tek bir tıbbi problem veya bazı
şidi olup genellikle Campylobacter jejuni kaynaklı ishali hastalıkların bulgusu olarak görülebilir ancak; birçok ayırt
takip eder, duyu sinirlerini etkilemez ve sıklıkla ventilatör edici türü ile önemli bir çeşitliliğe sahiptir. Hastalar ara-
desteği gerektirecek kadar ilerler.1,7 Miller Fisher sendromu sında farklı etiyolojik nedenler, klinik semptomlar ve iler-
(MFS), GBS’nin nadir bir çeşididir. Arefleksi, eksternal leyici bir durum söz konusudur.
oftalmopleji, yani diplopiye neden olan zayıf göz kasları
ve ataksi üçlüsünden oluşur. Hem çift görme hem de atak- KLİNİK TABLo
sik yürüyüş, günlük yaşam aktivitelerinin bozulmasına
Genel olarak, poliradikülonöropatiler klinik olarak peri-
neden olur.1,7,8
ferik semptomlar ile karakterizedir. Kas zayıflığı ve du-
GBS’nin aksine, KIDP yavaş yavaş, genellikle iki yusal bozukluklardan (hipestezi veya hiperestezi) ağrı,
ay veya daha uzun bir sürede gelişir. Prevelansı vibrasyon, propriyosepsiyon gibi bozukluklardan ve oto-
100000’de 8-9 olarak belirtilmektedir. KIDP çeşitli şe- nomik işlevlerdeki bozulmalara kadar olan bulgular gö-
killerde görülebilir. En yaygın olanı, yıllar boyunca artan rülür.1
zayıflık, tekrarlayan relaps ve remisyonlar ile seyredeni-
Kas güçsüzlüğü ya distalde ağırlıklı olarak ayağın
dir. Hastalık periferik sinirleri etkilemesi yanında me-
dorsi fleksörlerini ya da proksimalde özellikle femoral
dulla spinalisten cıkan sinir koklerini de tutar. Sinir
kasları etkiler. Genel olarak, demiyelinizan poliradikülo-
koklerinin tutulmasının klinikteki yansıması, klasik no-
nöropatiler sıklıkla proksimal kasları tutarken, aksonal
ropatilerde gördüğümüz distalde belirgin semptomların
formlar daha çok distali etkiler. Ayrıca, engellilik odak-
yanında, proksimal bulguların da görülmesine neden
sal, önemli ölçüde asimetrik veya simetrik bir dağılıma
olur. Alt ekstremiteler üst ekstremitelerden daha fazla et-
sahip olabilir. Sifinkterlerin işlevindeki bozukluklar yay-
kilenmiştir. Boyun fleksörleri etkilenebilir. Bozukluk,
gın değildir.5-7,10,11
iyileşme olmaksızın yavaş ilerleyen bir kötüleşen seyir
izleyebilir.1-8 Duyusal eksiklik belirtileri pozitif veya negatif ola-
bilir ve dağılımı da genellikle poliradikülonöropatinin ti-
KIDP’si tanısı alan hastalarda, birinci basamak te-
pine bağlıdır. Semptomların karakteri, etkilenen lif
davi seçenekleri kortikosteroidler, plazmaferez (plazma
türlerine bağlıdır. Ağrı ve ısı algısındaki dissosiyatif bo-
değişimi) veya intravenöz immünoglobulindir (IVIG).
zukluk, ince liflerdeki sorunları gösterirken, bozulmuş
GBS’nin aksine, nefes alma, yutma ve konuşma nadiren
vibrasyon algısı kalın lifler etkilendiği için tipiktir. Prop-
etkilenir. Tedavi edilmezse veya tedavi gecikirse, KIDP
riyosepsiyon bozukluğu özellikle karanlıkta daha belir-
tamamen geri kazanılamayan ciddi sinir hasarına yol aça-
gin olarak denge ve koordinasyon sorunlarının ortaya
bilir. Reinnervasyon ve uzun süreli fonksiyonel yetersiz-
çıkmasına neden olur. Böylece Romberg belirtisi ve du-
likler, KIDP’li hastalarda GBS’li hastalara göre daha
yusal ataksi saptanabilir.1-11 Otonomik disfonksiyonlar çe-
kötüdür, progresyon ve nüks olasılığı çok daha yüksek-
şitli vücut sistemlerinde (örneğin kardiyovasküler,
tir.7-9
ürogenital, GIT, termoregülasyon sistemi) görülür ve or-
Multifokal motor nöropati (MMN), sağ veya sol tarafı tostatik problemler, termoregülasyon bozuklukları, taşi-
asimetrik şekilde tutan, nadir görülen bir kronik inflama- kardi, erektil disfonksiyon veya diyare gibi semptomları
tuvar nöropatidir. Üst ekstremiteler alt ekstremitelerden içerir. Otonomik bozuklukların varlığı, diyabet ve ami-
daha fazla etkilenir.1,7-9 loid poliradikülonöropati için tipiktir. Hastalığın prog-
Herediter motor ve duyusal nöropati olarak Charcot- nozu, GBS için akut veya subakut şeklinde ilerlerken
Marie-Tooth (CMT) periferik sinir bozukluklarının klinik diyabetik poliradikülonöropati, KIDP için alevlenme ve
ve genetik olarak heterojen bir grubudur. Duyusal ve/veya sönümler ile seyredebilir. Kalıtsal formları ise kronik ve
motor sinirleri etkileyebilir. Genellikle yaşamın ilk 2 de- ilerleyici olabilir.1,6-8,11

105
Aynur Ayşe Karaduman İnflamatuvar Nöropatilerde Fizyoterapi ve Rehabilitasyon

konulacaktır. Çevresel ve kişisel kolaylaştırıcı ve zorlaştı-


İNFLAMATUvAR NöRoPATİLeRDe FİzYoTeRAPİ rıcı unsurların belirlenmesi konusundaki ipuçları bu gö-
 İnflamatuvar nöropatilerde fizyoterapinin genel rüşmelerden elde edilir. Hastalar motor ya da duyu
amaçları aşağıdaki gibidir. bozukluklarından yada ikisinden birden şikayet edecekler-
dir. Koordinasyon bozukluğu, distal zayıflık, yürüme güç-
 Kas kuvveteini korumak, geliştirmek ve düzenle-
lüğü başlıca belirtiler olarak görülürken, özellikle kalıtsal
mek
nöropatide olduğu gibi semptomlar çok yavaş gelişirse,
 Kas kısalıklarını ve deformiteleri önlemek geçmiş öyküsünde belirsizlikler olabilir. Bu tür hastaların
 Denge, koordinasyon ve fonksiyonel eğitim ver- çocukluklarından beri sporda düşük performans, sık düşme
mek veya sık ayak bileği burkulmaları öyküsü olabilir ancak;
başvurduğunda şiddetli semptomlara sahip olabilir. GBS
 Ağrıyı azaltmak
gibi diğer poliradikülonöropatiler, birkaç gün ila 4 hafta
 Deformite ve kontraktürleri önlemek ve ihtiyaç ha- arasında hızla gelişen semptomlar gösterirken, KIDP semp-
linde splint, ortez desteğinde bulunmak tomları 8 haftadan fazla bir sürede gelişir. Aile üyeleri ile
 Hasta ve aileyi eğiterek, yeni duruma adaptasyonu ilgili sorular, yardımcı cihazların kullanımı, fonksiyonel
sağlamaktır. kısıtlamalar ve bağımsızlık düzeyi hakkında bilgileri de
içermelidir. Sosyal ve mesleki bir geçmiş, riski belirlemeye
 Solunumu geliştirmek, efor kapasitesini ve endu-
yardımcı olabilir.
ransı artırmaktır.
Eklem hareketi ve iskelet deformitelerinin değer-
Genel amaçlara rağmen her hasta için özelleşmiş he-
lendirilmesi: Pes kavus, çekiç parmak Charchoat Marie
defler, hastanın ihtiyacı, hastalığın prognozu ve hatta psi-
Tooth(CMT) de en çok görülen ayak deformitesi iken, De-
kososyal durumlar da hastaya özel bireysel fizyoterapi ve
jerine-Sottas hastalığı olan çocuklarda skolyoz ve kifoz ge-
rehabilitasyon yaklaşımları gerektirir. İnflamatuvar nöro-
nellikle görülür. Düşük ayak deformitesi ise tüm distal
patilerde akut ve kronik poliradikülonöropatilerde yakla-
etkilenimli nöropatilerde görülen temel problemdir. Bu
şımda bazı faklılıklar bulunmaktadır.1,7-11
problemlerin değerlendirilmesinde postür analizi, gonyo-
İnflamatuvar nöropati vakaların %40’ı çok çeşitli fi- metrik ölçümlerden ve radyografik incelemelerden yarar-
ziksel, duygusal, psikososyal ve/veya çevresel zorluklarla lanılır. Daha sonra bu kısıtların fonksiyonu nasıl etkilediği
fizyoterapi ve rehabilitasyon merkezlerine başvurabilir. Bu test edilir. Ayak bilekleri, dizler ve kalça eklemlerinin
şekilde oluşan fonksiyonel yetersizlikler zamanla kümüla- eklem hareket sınırları kaydedilmelidir. Eklem kontraktürü
tif etki göstermeye başlarlar ve süreklilik göstererek bire- şüphesi varsa pasif eklem hareketi ölçümü yapılmalıdır.7-12
yin yaşam kalitesini etkiler.1-13 Fizyoterapistlerin
Kas performansı: Kas kuveti tüm nöropatili hasta-
yaklaşımlarında Dünya Sağlık Örgütü’nün bakış açısıyla in-
larda değerlendirilmelidir. Manuel Kas testi poliradikülo-
flamatuvar nöropatilerde uluslararası işlevsellik, yeti yitimi
nöropatilerde geçerli ve güvenilir bir ölçümdür. Ayrıca el
ve sağlığın sınıflamasına(ICF) göre etkilenme alanları aşa-
dinamometresi de kullanılabilir. Kavrama kuvvetinin öl-
ğıdaki ICF çerçevesinde özetlenmiştir (Şekil 1). Vücut yapı
çümü ve elin kavrama fonksiyonları mutlaka değerlendi-
ve fonksiyonlarındaki bozulmaların hangi fonksiyon ka-
rilmelidir. Kas zayıflığı nöropatilerde karekteristik
yıplarına yol açtığı, bireyin toplumsal katılımını ne ölçüde
dağılımlar gösterir. Birçok nöropatide zayıflık distalden
etkilediğini değerlendirmelidir. Ayrıca kişisel ve çevresel
proksimale doğru ilerler. Ayak intirinsik kaslarından baş-
unsurlar ile bireyin bu sağlık koşulları altında hangi kolay-
layarak ekstansör digitorum brevis, tibialis anteriyor, tibi-
laştırıcı unsurlara ve hangi zorluklara sahip olduğu konusu
yalis posteryor ve sonuda baldır kaslarına ilerler. Bu durum
rehabilitasyonda prognozu etkileyen hususlardır.14-18
önce “stepaj gait” ile başlar ve sonrasında bilateral düşük
ayak ve nihayetinde atrofi gelişerek leylek bacağı görün-
İNFLAMATUvAR NöRoPATİLeRDe tüsünü alır. Kas zayıflığının dağılımı fonksiyon kaybının
FİzYoTeRAPİ DeğeRLeNDİRMeLeRİ belirlenmesinde yol göstericidir.1,7,12
Hastanın fonksiyonel durumu ve ihtiyaçlarını belirlemek Kas Tonusu: PNP’ler icerisinde sadece Herediter
için değerlendirme süreçleri uygulanır. Sensori Motor Noropatilerde (HSMN) hipertonus (spasti-
Hasta Hikayesi: Hastalar durumları ile ilgili şika- site) gorulmektedir. Diğerleri azalan tonus ile seyreder. Kas
yetlerini, ne hissettiklerini, deneyimlerini anlatırken ihti- tonusunun farklı pozisyonlara ve graviteye cevabı değer-
yaçlar, tedaviden beklentiler hasta cephesinden ortaya lendirilmelidir.7,8

106
Aynur Ayşe Karaduman İnflamatuvar Nöropatilerde Fizyoterapi ve Rehabilitasyon

İnflamatuvar Poliradikülonöropati

Vücut Yapıları ve Fonksiyonları

Güçsüzlük (enerji düşüklüğü, yorgunluk)


Uyku fonksiyonları Aktiviteler
Dikkat fonksiyonu Katılım
Gastrointestinal sistem fonksiyonları vücut pozisyonunu koruma Kişisel ilişkiler ve akrabalar
Kardiyak ve solunum sistemi fonksiyonları Postür değiştirme İnformal sosyal ilişkiler
Transferler Aile ilişkileri
Üriner Fonksiyonlar
İnce el becerileri Yakın ilişkiler
emosyonel Fonksiyonlar İş ilişkileri
Proprioseptif Fonksiyonlar Yürüme ve hareket etme
eğitim hayatı
Dokunma Fonksiyonu Yürüme yardımcılarını kullanma
Toplum hayatı
Diğer duyusal fonksiyonlar (termal, basınç vb.) Kendine bakım (yıkanma, kişisel hijyen, Rekreasyon ve boş zaman ak-
Ağrı Duyusu tuvalet, giyinme, yeme, içme) tiviteleri
Ses ve konuşma fonksiyonları ev hayatı (yemek hazırlama, ev işi
egzersiz toleransı fonksiyonları yapma gibi)
Kas gücü ve fonksiyonu
Kas endurans fonksiyonları
eklem fonksiyonları
İstemli hareket fonksiyonları
Kas ve hareket fonksiyonları ile ilgili duyular
Yürüme paterni fonksiyonları
Deri ile ilgili duyular

Çevresel Faktörler
Kişisel Faktörler
Ürünler ve Teknoloji Yaş, cinsiyet, kişilik özellikleri
Günlük yaşamda ürünler ve teknolojiyi kullanma
Ürünler ve teknolojiyi iç ve dış ortamda mobilite için kullanma
özel kullanım için fiziksel yapılar
Destek ve ilişkiler
(Aile, bakıcılar)
Hizmetler ve sistemler
(Ulaşım hizmetleri, sosyal güvence, sosyal güvence politikaları,
sağlık hizmetleri sistemleri

ŞEKİL 1: İnflamatuvar nöropatilerde uluslararası işlevsellik, yeti yitimi ve sağlığın sınıflamasına(ICF) göre etkilenme alanları.

Kas kısalıkları: Alt ekstremitelerde genellikle fleksör Duyu bütünlüğü: Duyu kaybı ya da anormal duyu
kasların kısalığı görülür. Plantar fleksorler, kalca fleksor- poliradikülonöropatilerin en çok rastlanan belirtilerinden-
leri, hamstringler, lumbal ekstansorler ve pektoral kasların dir. İnce sinir liflerinden kaynaklı ağrı ve yüzeyel duyula-
kısalığı değerlendirilmelidir.7,12 rın yanı sıra kalın liflerce taşınan vibrasyon,
Kraniyal sinir tutulumu: Farklı nöropati tiplerinde propriosepsiyon değerlendirilmelidir. Duyu testleri çift ta-
kranial sinir tutulumu farklı şekillerde görülebilir. Örneğin rafllı, proksimal ve distal olarak alt ve üst ekstremitelerde
Diyabetik nöropatide koku duyusu ve optik nevrit tablosu yapılmalıdır. Duyu kayıpları motor hareketlerin bozulma-
ile 1. ve 2. Kranial sinir etkilenirken, CMT ve inflamatuvar sına yol açan başlıca etmenlerdendir. Semmes-Weinstein
nöropatilerde optik sinir atrofisi, GB ve KIDP’lerde fasiyal monoflamentleri ile hafif dokunma ve basınç koruyucu du-
zayıflık görülebilir. CMT’de vocal kord paralizisi ses kı- yuları değerlendirilebilir.10-12
sıklığına yol açabilir. Yüz ve mimik kaslarını değerlendir- Aerobik Kapasite ve Endurans: Solunum fonksi-
meli, vokal kord belirtilerinin solunum ve yutma yonları diyafram ve gövde kaslarının etkilendiği nöropati-
fonksiyonları açısından dikkate alınmalıdır. Kaybedilen lerde bozulabilir. Gövde kasları ve diyaframın etkilendiği
veya bozulan her fonksiyon rehabilitasyon stratejilerinde GBS’da entübasyonu ve mekanik ventilatörü gerektirecek
değişikliğe yol açabilir.1,7,9,12 şekilde solunum etkilenir. Hem solunum değerlendirme-

107
Aynur Ayşe Karaduman İnflamatuvar Nöropatilerde Fizyoterapi ve Rehabilitasyon

leri, hem de performans ve endurans değerlendirmeleri ya- Solunum değerlendirmesi: Spirometre veya porta-
pılarak hastanın mevcut kapasitesi belirlenir. Endurans ve tif monitör ile test edilebilir. Vital kapasite ve inspiratuvar
performans değerlendirmeleri için zamanlı testlerden ya- güç veya efor diyafram kuvvetinin göstergeleridir. Solu-
rarlanılabilir. (10 metre yürüme, 6 Dakika yürüme testi) numu değerlendirmek için kullanılmaktadır. Solunum kas-
Ayrıca fiziksel uygunluğun değerlendirilmesi aerobik kap- larının kuvvetlendirilmesinde ve solunum kontrolü
asite konusunda yol göstericidir.1,7,8,10,12 eğitiminde yol göstericidir.1,7-11
Deri bütünlüğü: Derideki trofik değişikliker, renk Yardımcı Cihaz Değerlendirmesi: Hastanın kullan-
farklılığı, ülserasyonlar, terleme anomalileri tespit edilme- makta olduğu cihazların kullanım şekli, süresi, amacı ve
lidir. Özellikle ayak ülserleri yakından takip edilmelidir. hastaya uygunluğu değerlendirilmelidir. Bu değerlendir-
Özellikle ve duyu kaybı olan cihaz kullanan hastalarda deri melerin kapsamına yürüme yardımcıları, tekerlekli san-
muayenesi hastaya ve ailesine öğretilmelidir.1,10 dalye, alt ve üst ekstremite ortezleri dahil edilmelidir.
Fonksiyonel Değerlendirmeler: Önceki değerlen- Hatalı, gereksiz yada uyumsuz yardımcı cihaz kullanım-
dirmelerden elde edilen bulgulara dayanılarak mat hare- ları fonksiyonel kısıtlanmaları ve sakatlık oranlarını artıra-
ketliliği, transferler, günlük yaşam aktiviteleri cağı gibi enerji tüketimini de artırarak yorgunluğa sebep
değerlendirmeleri (beslenme, kişisel hijyen, giyinme gibi) olabilirler.7-12
ile hastanın iş, eğitim ve boş zaman aktivitelerinde yaptığı Yaşam Kalitesi Değerlendirmeleri: Hastalığın ve
görevlere odaklanan değerlendirmeler fonksiyon kayıpları hastanın yaşamına etkisini ölçmek amacıyla yaşam kalitesi
hakkında yol göstericidir. Fonksiyonel bağımsızlık ve (YK)değerlendirmeleri yapılmaktadır. Bu ölçekler genel
genel engellilik, hastanın günlük yaşam aktivitelerini sür- sağlıkla ilgili yaşam kalitesi ölçekleri (Nottingham Sağlık
dürmesini etkiler. Bu değişkenler, aktivite ve katılım kısıt- Profili ve Kısa Form 36 -Sf-36) olacağı gibi hastalığa özgü
lamalarına yol açar. Aktivite kısıtlılıkları genel engellilik spesifik ölçekler de olabilir. KIDP hastalarında, özellikle
ve günlük yaşam akyivitelerini tamamlama yeteneği Fonk- fiziksel fonksiyonlarda kısıtı olanlar, yorgunluk ve dep-
siyonel bağımsızlık ölçeği (FIM), Barthel İndeksi, Genel resyonu olan hastalarda, işsiz/emekli olanlarda daha yük-
Nöropati Sınırlamaları Ölçeği (ONLS), Rasch tarafından sek bulunmuştur.7,8,20-22
oluşturulmuş Genel Engellilik Ölçeği (RODS) veUluslar-
arası Fiziksel Aktivite Anketi-Kısa Form (IPAQ-kısa) ile FİzYoTeRAPİ ve ReHABİLİTASYoN YAKLAşIMLARI
değerlendirilebilmektedir.19
İnflamatuvar nöropatilerde sinir beslemesi geri dönerken,
Mobilite: Bir hasta işlevsel olarak hareketliyse, kısa bir başka deyişle iyileşme sürecinde hastanın tolere edile-
bir yürüyüş ve/veya tekerlekli sandalye değerlendir- bilir bir ağrı düzeyinde optimal kas kullanımına ulaşması
mesi/gözlemlemesi yapılabilir. Mobilitenin düzeyi belir- hedeflenmelidir. Hastaların önceki yaşam tarzlarına müm-
lenmelidir. (bağımlı, bağımsız, kullandığı mobilite kün olduğunca yakın bir aktivite düzeyinde devam etme-
yardımcıları vb) Yürüyüş ve aktivite değerlendirmeleri has- lerine yardımcı olmak için destekleyici ekipman ve diğer
taların yetersizlikleri konusunda fizyoterapistlere önemli işlevsel uyarlamalar kullanılmaktadır.
ipuçları sunarlar. Gözlemsel yürüyüş analizi, transferler, GBS, KIDP veya varyantları olan her hasta, durumu-
dönme, oturma ve kalkma gibi düzeltme reaksiyonları mo- nun fiziksel belirtilerine ve ayrıca farmasötik ve terapö-
bilitenin temellerini oluşturan eylemler olarak değerlendi- tik/rehabilitasyon müdahalelerine farklı tepkiler verir.
rilmektedir. Yürüyen hastalarda yürüyüş analizleri Sonuç olarak, hastanın veya terapi ekibinin beklentileri ne
yapılmalıdır. Klinikte daha çok patern analizine dayalı göz- olursa olsun, vücudun yalnızca fiziksel olarak kapasitesini
lemsel analizlerden yararlanılır. Ayrıca zaman ve mesafe yansıtacağını dikkate almak gereklidir.
karekteristiklerinin değerlendirilmesi dengeye ilişkin
GBS’nin akut döneminde ve KIDP’nin alevlenme dö-
önemli ipuçları sağlayabilir.1,7-12
nemlerinde hastalar aktif katılım gösteremeyebilirler. Bu
Denge Değerlendirmesi: PNP’li hastaların gunluk dönemde kontraktüleri önlemek için pozisyonlama, aktif
yaşamdaki bağımsızlıklarını etkileyen en onemli semp- yardımlı egzersiz programı, germe, gevşeme egzersizleri
tomlardan biri denge bozukluğudur. Sureli Kalk ve Yuru ile ağrı kontrolü için yaklaşımlar uygulanır. Solunum fiz-
Testi (TUG) ile fonksiyonel uzanma testi, Berg Denge Ol- yoterapisi bu dönemde çok önemlidir. Ventilatör desteği
ceği, Tinnetti Denge ölçeklerinden yaralanılabilir. Statik alan hastalarda postural drenaj ile birlikte solunum fizyo-
ve dinamik posturografi cihazları da kapsamlı değerlen- terapisi yöntemlerinden yararlanılmaktadır. Segmental so-
dirmeler açısından yaralı olacaktır.1,7-9,11 lunumu içeren solunum egzersizleri, büzük dudak

108
Aynur Ayşe Karaduman İnflamatuvar Nöropatilerde Fizyoterapi ve Rehabilitasyon

solunumu ve diyafragmatik solunum egzersizleri akciğer- gücü gibi fiziksel sonuçları iyileştirmekte ve yorgunluğu
lerin vital kapasitesini artırmak için gereklidir. Ayrıca to- azaltmaktadır.22 Egzersizin sıklığı, yoğunluğu ve süresi ko-
rakal mobilitenin korunması ve hava yolu temizleme nusunda farklılıklar olsa da, genellikle yaklaşık 12 hafta
teknikleri bu dönemde yararlıdır. Akut dönemde yutma sürecek ve maksimum kalp atış hızının %70-90’ında haf-
güçlüğü çeken hastalarda disfaji rehabilitasyonu uygulan- tada üç kez 30-60 dakikalık egzersiz müdahalesini öneril-
malıdır. Konuşma tedavisi dil konuşma terapistlerinin des- mektedir.24,26,29
teği ile sürdürülmelidir. Mesane barsak fonksiyon Optimal iyileşme için, iki aşamalı bir rehabilitasyon
bozuklukları gösteren hastalarda aralıklı kateterizasyon ve süreci gerçekleştirilmelidir. Birincisi fonksiyonel yeter-
mesane eğitimi uygulanabilir.Konstipasyonun önlenme- sizliği ve sakatlığı azaltmak için iyileşmenin erken aşa-
sinde de ilaç ve beslenme tedavilerinin yanısıra mümkün malarında, ikincisi ise yenilenmeyi desteklemek için
olan en erken dönemde mobilizasyonun sağlanması des- hastalığın sonraki aşamalarında uygulanmalıdır. Aşırı
tekleyici olacaktır. Bu dönemde kognitif ve psikolojik des- yüklü programların GBS’da nükse yol açtığı da bildiril-
tek tedavilerinden yararlanılmalıdır.1,7-12 mektedir.1,23,25,26,28 Hastalar genellikle kasların yeniden in-
nervasyonu ile iyileşme gösterseler de kısmen denerve
eGzeRSİz TeDAvİSİ olan kasların aşırı çalışmasıyla mevcut motor ünitelerin
İster akut isterse kronik dönemde olsun nöropatilerde fiz- kaybına da neden olabileceği gösterilmiştir. Ayrıca, daha
yoterapi yaklaşımlarının temelini egzersiz tedavisi oluş- az sayıda kalan motor üniteye sahip olmak, merkezi yor-
turmaktadır. Periferik nöropatili hastalar için güncel gunluk ile ilişkilendirilmiştir. Son çalışmalar, hastaların
egzersiz tavsiyesi, aerobik ve fonksiyonel egzersizlerin bir GBS’den iyileştikten yıllar sonra yaşadıkları kronik yor-
kombinasyonundan oluşmaktadır. Ayrıca aşırı efordan ka- gunluğun nedeninin merkezi yorgunluk olabileceğini gös-
çınmaya özen göstererek, belirli kas kasılmalarının tekrar- termiştir.28,29
larından oluşan ilerleyici dirençli egzersizleri özel Bu nedenle dikkatli olmak ve bu popülasyonda has-
kuvvetlendirme programını içeren terapötik yaklaşımlar- talıklı motor üniteleri aşırı egzersiz ile yormaktan kaçın-
dan yararlanılmaktadır. Kuvvetlendirme egzersizleri izo- mak zorunludur. Bir çalışmada GBS ve KIDP’li hastalarda,
metrik, izotonik ve izokinetik egzersizler ile fiziksel uygunluğu artırmayı amaçlayan fiziksel eğitimin,
gerçekleştirilir. Dayanıklılık programlarındaki egzersizler fiziksel uygunluk, yorgunluk ve çoğu fonksiyonel sonuç
örneğin bisiklete binme, koşma veya yürüme gibi aerobik ölçütleri üzerinde olumlu etkilere sahip olmasına rağmen
aktivitenin süresini ve yoğunluğunu kademeli olarak artı- yorgunluk, hareketlilik ve algılanan işlevsellikteki deği-
rılmasıyla oluşturulur. Spesifik kas dayanıklılık program- şikliklerin fiziksel uygunluktaki artış ile ilişkili olmadığı
ları, düşük yükte yüksek tekrarlı kas kasılmalarının gösterilmiştir.23,26-29
kullanımını da içerebilir.7,11,12,22-27
Düzenli yoğun egzersizin kesilmesinden sonra kas
Literatürde nöropatilerde egzersiz tedavisi konusunda gücü ve aerobik kapasitenin düştüğünü, ancak aerobik veya
yapılan randomize kontrollü çalışma (RKÇ) sayısı az ol- direnç antrenmanına devam eden hastalarda değişmediği
makla birlikte birçok klinik çalışma yer almaktadır.20-28 Ça- gösterilmiştir. Bu sonuç KIDP’li hastalarda aerobik kap-
lışmalar ilerleyici kuvvetlendirme egzersizleri, denge asiteyi korumak için düzenli fiziksel aktivitenin gerekli ol-
egzersizleri, orta ve yüksek dirençli dinamik egzersizlerin duğunu göstermektedir.27,30
fonksiyonel yetersizliklerin ve bozuklukların düzelmesine
Denge problemleri: KIDP’de değişen sinir iletimi,
katkısı olduğunu göstermektedir. Bu değişimler poliradi-
kas ve kutanöz duyu organlarından uygun olmayan geri-
külonöropatili hastalarda kas kuvveti, tandem duruş testi,
bildirimler somatosensör bozukluğu tetikler.1,7-9,11,12 Ba-
tek ayak üzerinde duruş, 6 dakika yürüme testi, maksimal
caklarda total proprioseptif kaybı olan bir hastada, normal
izometrik ve izokineik kuvvet ölçümleri ve SF36 yaşam
ve artmış ayak bileği pertürbasyonlarına yanıt verecek ayak
kalitesi ölçeklerinden elde edilen değişimler ile ölçülmüş-
bileği ve diz eklemi kaslarında gerilme refleksleri yoktur.
tür.
Bu hastalar dengeyi sağlayabilmek için ayak bileği strate-
Lindeman ve ark. 29 CMT hastasında gerçekleştir- jisini kullanamazlar ve kalça stratejisini aşırı derecede kul-
dikleri RKÇ’da izokinetik diz ekstansör torkunun düşük lanmak zorunda kalırlar. Kalça stratejisinin dengeyi
dirençli egzersiz ile arttığını ve serum kretin kinaz seviye- sağlamak için aşırı kullanımı baş-kalça-ayak bileği ekse-
sinin değişmediğini göstermişlerdir.27 nindeki esnekliğin artmasına neden olur. Alt ekstremite za-
Genel olarak, çeşitli egzersiz programları, fonksiyo- yıflığı instabiliteye neden olur, çünkü hastalar
nel mobilite, kardiyopulmoner fonksiyon, izokinetik kas sallanmalarını algılayabilmelerine rağmen bunu düzeltmek

109
Aynur Ayşe Karaduman İnflamatuvar Nöropatilerde Fizyoterapi ve Rehabilitasyon

için ayak bileklerinde yeterli stabilize edici tork üretemez- ağrının azalması ve duyarlılığın artması gibi faydalı etkiler
ler. Bu hastalarda denge ve fonksiyonun geliştirilmesine gösterdiği bildirilmiştir.36,37 TENS ağrı kontrolünde etkisi
yönelik fizyoterapi programı önem taşır. Fonksiyonel eği- kanıtlanmış bir modalitedir ve etkisi endojen opioidlerin
tim, güvenli transfer becerileri, tüm pozisyonlarda denge üretimi ve kapı kontrol mekanizmaları ile açıklanabilir.
ve denge ve toleransı geliştirmek ve ağırlık taşımada has- Düşük frekanslı TENS opioid reseptörlerini aktive ederken
sasiyeti azaltmak için progresif ambulasyonu içerir. Prop- ve yüksek frekanslı TENS’in delta opioid reseptörlerini ak-
rioseptif Nöromüsküler Fasilitasyon (PNF), motor tive ettiği bilinmektedir. Elektromanyetik stimülasyonun
fonksiyon kazanmaya ve motor kontrolünü artırmaya yar- etkisi, tip C liflerden aksonun distal kısmına afferent sin-
dımcı olur. Kısmi vücut destek sistemlerinin kullanılması yallerin doğrudan veya dolaylı aktivasyonundaki kesinti-
faydalı bulunmuştur.1,7-12,31-33 ler nedeniyle oluşturduğu antinosiseptif etkiye bağlıdır.40
Ağrı ve Egzersiz: Literatürde inflamatuvar nöropati- Tüm bunlara rağmen nöropatik ağrının tedavisi multidi-
lerde 2 temel egzersiz önerilmiştir. Bunlar aerobik egzer- sipliner yaklaşımları gerektirmektedir. Farmokolojik teda-
sizler ve pasif nörodinamik tedavilerdir. Aerobik egzersizin viler, bilişsel davranış tedavileri ve fizyoterapi
sadece nöropatik ağrıyı azaltmakla kalmayıp gelişimini de yaklaşımlarının birlikte yürütülmesi önerilmektedir.38-42
engellediğine ilişkin kanıtlar güçlüdür.1,9-11,33,34 Aerobik eg-
zersizin yararlı etkilerinin inflamatuvar sitokinleri, nörot-
YÜRÜMe YARDIMCILARI ve TeKeRLeKLİ SANDALYe
rofinleri, nörotransmitterleri, endojen opioidleri, iyon kanal Yardımcı ambulasyon cihazları vücut ağırlığını üst eks-
fonksiyonunu düzenlemesine ve azalan inhibisyonla akso- tremiteyi kullanarak dağıtarak destek yüzeyini genişlet-
nal miyelin rejenerasyon kapasitesinin düzenlenmesine mek ve dengeyi sağlamak için gravite merkezini
bağlanmıştır. Zamanlama da bu etkinin oluşmasında değiştirmek amacıyla kullanılmaktadır. Yürüme yardım-
önemli bulunmuştur. Sinir yaralanmasını takiben mümkün cıları yürüteçler, kanedyen koltuk değnekleri, tek uçlu,
olan en kısa zamanda başlatılan egzersiz daha yararlıdır. dört uçlu bastonlar ile destek yüzeyi sağlayarak alt eks-
Aerobik egzersize benzer şekilde, nörodinamik egzersiz- tremitede stabiliteyi sağlarlar. Tekerlekli sandalyeler yü-
ler ve eklem mobilizasyonları, klinik öncesi nöropatik ağrı rüyemeyen veya kardiyovasküler kapasitesi sınırlı olan
modellerinde hipoaljeziyi indükler ve sinir rejenerasyo- hastalar için önerilmektedir. Uygun tekerlekli sandalye
nunu iyileştiriyor gibi görünmektedir.33,34 seçimi konusunda fizyoterapist ve ergoterapistler ile ça-
lışılması gereklidir. Tekerlekli sandalyelerin oturma sis-
Elektroterapi uygulamaları gerek sinir yaralanma-
temleri uygun postür ve maksimum bağımsızlığı
larının tedavisinde gerekse ağrının giderilmesinde başvu-
sağlayacak şekilde olmalı ve basınç yaralarına neden ol-
rulan fizyoterapi uygulamalarındandır.Klinik kanıtlar
mayacak şekilde tasarlanmalıdır. Hastanın kullanım alan-
Elektrik stimülasyonunun (ES) periferik sinir rejeneras-
ları, iş ve okul hayatı da en az tıbbi durumu kadar önemli
yonu için etkili bir adjuvan tedavi yöntemi olduğunu gös-
olup bu tür ekipmanın seçiminde göz önüne alınmalı-
termektedir.35-42 ES’nin sinire özgü kasların kesit alanında,
dır.1,7,8,10-12,43,44
kas yoğunluğunda, hayatta kalan miyofibrillerin çapındaki
artışa yol açtığı ve azalmış yağ ve bağ dokusunun histolo-
oRTezLeR
jik kanıtları ile belirgin olarak kas rejenerasyonunu arttır-
dığı gösterilmiştir. Böylece fonksiyonel yetersizlik ve Poliradikülonöropatili hastalarda güçsüzlük, eklemlerde
engellilik skorlarında da düşüş elde edilmiştir.36,37 uyumsuzluk, dengede azalma veya ağrı semptomları, yü-
Elektrik stimülasyonunun sinir hasarı veya nöropati rüyüş bozukluklarına yol açabilir ve ortotik müdahaleler
üzerindeki başlıca etkisi kutanöz dolaşımda ve birincil an- gerekli olabilir. Ayak bileği dorsi fleksör kaslarının zayıf-
jiyojenik faktör olduğu düşünülen vasküler endotelyal bü- lığı “düşük ayak” nedenidir ve düşme riskinde artışa yol
yüme faktöründe artış olduğu kabul edilen açacaktır. Plantar fleksör kasların zayıflığı, yürüyüş sıra-
mekanizmalardır.38,39 Literatürde poliradikülonöropatilerde sında ayağın itme gücün azalmasına neden olur. Her ikisi
yararlanılan transkutanöz elektriksel sinir stimülasyonu de telafi edici hareket kalıplarına ve verimsiz bir yürüyüşe
(TENS) kesikli ve devamlı elektromanyetik alan tedavisi, yol açacaktır.45,46 Ortez ihtiyacı hastayla görüşülerek ve yü-
düşük frekanslı kesikli manyetik alan, yüksek frekanslı kas rüyüş kinetiği, manuel kas testi ve eklem hareket açıklığı
stimülasyonu, frekans modülasyonlu elektromanyetik nöral değerlendirilerek belirlenir. Ayak bileği ortezleri
stimülasyon (FREMS), perkütan elektriksel sinir stimülas- (AFO’lar), distal zayıflığı olan poliradikülonöropati hasta-
yonu (PENS)gibi çeşitli elektroterapi türlerinin PDN’li larında yaygın olarak kullanılır. Bazı hastalar yürüme prob-
hastaların tedavisinde elektrik stimülasyonuna bağlı olarak lemlerini diz instabilitesinden kaynaklandığını ifade

110
Aynur Ayşe Karaduman İnflamatuvar Nöropatilerde Fizyoterapi ve Rehabilitasyon

etmektedirler. Bunun sebebi ağrıya neden olabilen ve dizde Elin intrinsik kasları, el becerisi, kavrama gücü ve du-
meydana gelen hiperekstansiyon olabilir.11,45 yusal fonksiyon poliradikülonöropatilerde en sık etkilenir.
Birçok distal nöropatide görülen Pes Kavus pençe Üst ekstremite ortezleri genellikle koruyucu, el deformitele-
parmak ve nasır oluşumuna neden olan bir deformitedir. rini, duyu kaybını ve zayıflığı telafi etmek için uyarlanabilir
Pes Kavus için yapılan özel tabanlık anormal zemin reak- ve beceriyi geliştiren ortezler önerilmektedir. Ortezler ta-
siyon kuvvetlerini azaltarak dengeli dağılımını sağlayarak mamlayıcı ve destekleyici yaklaşımlardır. Fizyoterapi ve re-
ayak ağrısının giderilmesine ve dengeye katkı sağlar.44,45 habilitasyon yaklaşımlarının sadece bir kısmını oluşturur.11-13

KAYNAKLAR
1. Mohammed I. Polyneuropathies. In: Cameron MH, Monroe L, eds. Phys- core set for neuromuscular diseases. eur J Phys Rehabil Med.
ical Rehabilitation-e-Book: evidence-Based examination, evaluation, 2013;49(2):179-87.
and Intervention. 9th ed. St. Louis, Missouri: elsevier Health Sciences; 15. Fatma S, Noohu MM. Classification of functionality of people with dia-
2007. p.514-37. betic peripheral neuropathy based on international classification of func-
2. Dimachkie MM, Barohn RJ. Chronic inflammatory demyelinating tioning, disability and health Core set (ICF-CS) of diabetes mellitus. J
polyneuropathy. Curr Treat options Neurol. 2013;15(3):350-66. doi: Diabetes Metab Disord. 2020;19(1):213-21. doi: 10.1007/s40200-020-
10.1007/s11940-013-0229-6. 00493-5.
3. vedeler CA, Farbu e, Mellgren SI. Chronic inflammatory demyelinating 16. Khan F, Pallant JF. Use of the International Classification of Functioning,
polyneuropathy (CIDP). Acta Neurologica Scandinavica. 2013;127:48- Disability and Health to identify preliminary comprehensive and brief core
51. doi: 10.1111/ane.12049. sets for Guillain Barre syndrome. Disabil Rehabil. 2011;33(15-16):1306-
4. Brun S, de Sèze J, Muller S.CIDP: current treatments and identification 13. doi: 10.3109/09638288.2010.527031.
of targets for future specific therapeutic intervention. Immuno. 17. oaklander AL, Gimigliano F. Are the treatments for chronic inflammatory
2022;2(1):118-31. doi: 10.3390/immuno2010009. demyelinating polyradiculoneuropathy (CIDP) effective and safe? - A
5. Hadden RD, Hughes RA. Management of inflammatory neuropathies. J Cochrane overview summary with commentary. NeuroRehabilitation.
Neurol Neurosurg Psychiatry. 2003;74 Suppl 2(Suppl 2):ii9-ii14. doi: 2019;44(4):609-12. doi: 10.3233/NRe-189007.
10.1136/jnnp.74.suppl_2.ii9. 18. Khan F, Amatya B, Ng L. Use of the International Classification of Func-
6. Sommer C, Geber C, Young P, Forst R, Birklein F, Schoser B. tioning, Disability and Health to describe patient-reported disability: a
Polyneuropathies. Dtsch Arztebl Int. 2018;115(6):83-90. doi: comparison of Guillain Barré syndrome with multiple sclerosis in a com-
10.3238/arztebl.2018.083. munity cohort. J Rehabil Med. 2010;42(8):708-14. doi:
7. onursal Kılınç ö, Ayvat e, Kılınç M, Aksu Yıldırım S. Polinöropatilerde 10.2340/16501977-0592.
fizyoterapi ve rehabilitasyon. Karaduman AA, editör. Nöromusküler 19. Alexandrescu R, Siegert RJ, Turner-Stokes L. Functional outcomes and
Hastalıklarda Fizyoterapi ve Rehabilitasyon. 1. Baskı. Ankara: Türkiye efficiency of rehabilitation in a national cohort of patients with Guillain-
Klinikleri; 2020. p.49-57. Barré syndrome and other inflammatory polyneuropathies. PLoS one.
8. Kılınç M. Polinöropatiler ve rehabilitasyonu. Karaduman A, Yılmaz ö, 2014;9(11):e110532. doi: 10.1371/journal.pone.0110532.
editörler. Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Cilt 3. 1. Baskı. Ankara: Hipokrat 20. Bozovic I, Kacar A, Peric S, Nikolic A, Bjelica B, Cobeljic M, et al. Qual-
Kitabevi; 2017. p.101-14. ity of life predictors in patients with chronic inflammatory demyelinat-
ing polyradiculoneuropathy. J Neurol. 2017;264(12):2481-6. doi:
9. Khan F, Amatya B. Rehabilitation interventions in patients with acute de-
10.1007/s00415-017-8658-x.
myelinating inflammatory polyneuropathy: a systematic review. eur J
Phys Rehabil Med. 2012;48(3):507-22. 21. Kacar A, Bjelica B, Bozovic I, Peric S, Nikolic A, Cobeljic M, et al. Neu-
romuscular disease-specific questionnaire to assess quality of life in pa-
10. Hansen M, Garcia S. Guillain-Barré Syndrome, CIDP and variants-
tients with chronic inflammatory demyelinating polyradiculoneuropathy.
Guidelines for Physical and occupational Therapy. A publication of the.
J Peripher Nerv Syst. 2018;23(1):11-6. doi: 10.1111/jns.12251.
GBS/CIDP Foundation International. 2012. https://www.gbs-cidp.org/wp-
content/uploads/2014/09/Physical-and-occupational-Therapy-Guide- 22. Merkies IS, Kieseier BC. Fatigue, pain, anxiety and depression in Guil-
lines.pdf lain-Barré syndrome and chronic inflammatory demyelinating polyradicu-
loneuropathy. eur Neurol. 2016;75(3-4):199-206. doi:
11. Ramdharry G, Bull K, Jeffcott R, Frame A. An expert opinion: Rehabili- 10.1159/000445347.
tation options for people with polyneuropathy. Advances in Clinical Neu-
23. Garssen MP, Bussmann JB, Schmitz PI, zandbergen A, Welter TG,
roscience & Rehabilitation. 2020;19(2):17-9. doi: 10.47795/euni7797.
Merkies IS, et al. Physical training and fatigue, fitness, and quality of life
12. Nehal S, Manisha S. Role of physiotherapy in Guillain Barre Syndrome: in Guillain-Barré syndrome and CIDP. Neurology. 2004;63(12):2393-5.
A narrative review. Int J Heal. Sci. & Research. 2015;5(9):529-40.
doi: 10.1212/01.wnl.0000148589.87107.9c.
13. Gwathmey K. Chronic Inflammatory Demyelinating Polyradiculoneu-
24. Bussmann JB, Garssen MP, van Doorn PA, Stam HJ. Analysing the
ropathy and Its variants. Continuum (Minneap Minn). 2020;26(5):1205-
favourable effects of physical exercise: relationships between physical fit-
23. doi: 10.1212/CoN.0000000000000907. erratum in: Continuum
ness, fatigue and functioning in Guillain-Barré syndrome and chronic in-
(Minneap Minn). 2021;27(2):553. [dosage error in article text].
flammatory demyelinating polyneuropathy. J Rehabil Med.
14. Bos I, Stallinga HA, Middel B, Kuks JB, Wynia K. validation of the ICF 2007;39(2):121-5. doi: 10.2340/16501977-0007.

111
Aynur Ayşe Karaduman İnflamatuvar Nöropatilerde Fizyoterapi ve Rehabilitasyon

25. Markvardsen LK, Carstens AR, Knak KL, overgaard K, vissing J, An- S. Role of electrical stimulation in peripheral nerve regeneration: a sys-
dersen H. Muscle strength and aerobic capacity in patients with CIDP tematic review. Plast Reconstr Surg Glob open. 2022;10(3):e4115. doi:
one year after participation in an exercise trial. J Neuromuscul Dis. 10.1097/GoX.0000000000004115.
2019;6(1):93-7. doi: 10.3233/JND-180344. 37. Javeed S, Faraji AH, Dy C, Ray Wz, Macewan MR. Application of elec-
26. Markvardsen LH, overgaard K, Heje K, Sindrup SH, Christiansen I, viss- trical stimulation for peripheral nerve regeneration: Stimulation parame-
ing J, et al. Resistance training and aerobic training improve muscle ters and future horizons. Interdisciplinary Neurosurgery. 2021;24:101117.
strength and aerobic capacity in chronic inflammatory demyelinating doi: 10.1016/j.inat.2021.101117.
polyneuropathy. Muscle Nerve. 2018;57(1):70-6. doi: 38. Thakral G, Kim PJ, LaFontaine J, Menzies R, Najafi B, Lavery LA. elec-
10.1002/mus.25652. trical stimulation as an adjunctive treatment of painful and sensory dia-
27. Lindeman e, Leffers P, Spaans F, Drukker J, Reulen JPH, Kerckhoffs M, betic neuropathy. J Diabetes Sci Technol. 2013;7(5):1202-9. doi:
et al: Strength training in patients with myotonic dystrophy and heredi- 10.1177/193229681300700510.
tary motor and sensory neuropathy: a randomized clinical trial. Archives 39. Pieber K, Herceg M, Paternostro-Sluga T. electrotherapy for the treat-
of Physical Medicine and Rehabilitation. 1995;76(7):612-20. doi: ment of painful diabetic peripheral neuropathy: a review. J Rehabil Med.
10.1016/S0003-9993(95)80629-6. 2010;42(4):289-95. doi: 10.2340/16501977-0554.
28. Simatos Arsenault N, vincent Po, Yu BH, Bastien R, Sweeney A. Influ- 40. Stein C, eibel B, Sbruzzi G, Lago PD, Plentz RD. electrical stimulation
ence of exercise on patients with Guillain-Barré Syndrome: A Systematic and electromagnetic field use in patients with diabetic neuropathy: sys-
Review. Physiother Can. 2016;68(4):367-76. doi: 10.3138/ptc.2015-58. tematic review and meta-analysis. Braz J Phys Ther. 2013;17(2):93-104.
29. Agre JC, Sliwa JA. Neuromuscular rehabilitation and electrodiagnosis. 4. doi: 10.1590/S1413-35552012005000083.
Specialized neuropathy. Arch Phys Med Rehabil. 2000;81(3 Suppl 41. Gibson W, Wand BM, o'Connell Ne. Transcutaneous electrical nerve
1):S27-31; quiz S36-44. stimulation (TeNS) for neuropathic pain in adults. Cochrane Database
30. Garssen MP, Schillings ML, van Doorn PA, van engelen BG, zwarts MJ. Syst Rev. 2017;9(9):CD011976. doi:
Contribution of central and peripheral factors to residual fatigue in Guil- 10.1002/14651858.CD011976.pub2.
lain-Barré syndrome. Muscle Nerve. 2007;36(1):93-9. doi: 42. Bernetti A, Agostini F, de Sire A, Mangone M, Tognolo L, Di Cesare A, et
10.1002/mus.20739. al. Neuropathic pain and rehabilitation: a systematic review of interna-
31. Tofthagen C, visovsky C, Berry DL. Strength and balance training for tional guidelines. Diagnostics (Basel). 2021;11(1):74. doi: 10.3390/diag-
adults with peripheral neuropathy and high risk of fall: current evidence nostics11010074.
and implications for future research. oncol Nurs Forum. 43. Akyuz G, Kenis o. Physical therapy modalities and rehabilitation tech-
2012;39(5):e416-24. doi: 10.1188/12.oNF.e416-e424. niques in the management of neuropathic pain. Am J Phys Med Reha-
32. Kenis-Coskun o, Matthews DJ. Rehabilitation issues in charcot-marie- bil. 2014;93(3):253-9. doi: 10.1097/PHM.0000000000000037.
tooth disease. J Pediatr Rehabil Med. 2016;9(1):31-4. doi: 10.3233/PRM- 44. Karaduman AA, Yılmaz ö, Alemdaroğlu İ. Nöromusküler Hastalıklarda
160359. Fizyoterapi ve Rehabilitasyon. Ankara: Hipokrat Kitabevi; 2015. Baskı
33. Ahmad I, Hussain e, Singla D, verma S, Ali K. Balance training in dia- sayısı eklenmelidir.
betic peripheral neuropathy: A Narrative Review. JSM Diabetol Manag. 45. Yilmaz ö, Gürbüz İ, Karaduman AA. Nöromusküler hastalıklarda orte-
2017;2(1):1002. zler. Bek N, editör. ortezler. Ankara: Hipokrat Kitabevi; 2020. Baskı sayısı
34. zhang YH, Hu HY, Xiong YC, Peng C, Hu L, Kong Yz, et al. exercise for ve verilen bölüm başlığı ile bölüm yazarları için sayfa aralığı belirtilme-
neuropathic pain: a systematic review and expert consensus. Front Med lidir.
(Lausanne). 2021;8:756940. doi: 10.3389/fmed.2021.756940. 46. van der Wilk D, Dijkstra PU, Postema K, verkerke GJ, Hijmans JM. ef-
35. Jesson T, Runge N, Schmid AB. Physiotherapy for people with painful fects of ankle foot orthoses on body functions and activities in people
peripheral neuropathies: a narrative review of its efficacy and safety. Pain with floppy paretic ankle muscles: a systematic review. Clin Biomech
Rep. 2020;5(5):e834. doi: 10.1097/PR9.0000000000000834. (Bristol, Avon). 2015;30(10):1009-25. doi: 10.1016/j.clinbio-
36. elAbd R, Alabdulkarim A, AlSabah S, Hazan J, Alhalabi B, Thibaudeau mech.2015.09.013.

112
Her anı eșsiz,
her ânı değerli

Alzheimer Hastalığı (AH) olan kișiler


bakımverenlerin seslerine
yetersiz yanıt verirler.*1

Donepezile yanıt veren hastalarda


ișitsel seçici dikkat artar.*2

11,5
Bașlangıcında

*
3 Ay sonra

ASA
(İșitsel Seçici Dikkat)
6,5
*P<0.05
Donepezil Tedavisinde Değișiklikler 60 dB ses düzeyi ölçümleri

İșitsel Seçici Dikkat (ASA) testinde maksimum 15 puandır.


Gürültü yaratılan ortamda 270 saniyede 15 kez «lütfen düğmeye basınız!» mesajı verilerek kaç kez düğmeye basıldığı kaydedilmiștir.
Çalıșmaya; 40 Alzheimer hastası, 20 yașlı sağlıklı kontrol ve 15 genç sağlıklı kontrol katılmıștır.

Referans1,2: Ouchi Y ve ark. Behav Neurol. Normal Hearing Ability but Impaired Auditory Selective Attention Associated with Prediction of Response to Donepezil in Patients with Alzheimer's
Disease. 2015;2015:540348.

Hekim ve Eczacılar için hazırlanmıştır.


SANOVEL İLAÇ SAN. ve TİC. A.Ş. River Plaza Esentepe Mahallesi Bahar www.sanovel.com.tr
Sokak No:13 Kat:10 34394 Levent/İstanbul-TÜRKİYE Tel: 0212 362 29 00 Daha geniş bilgi için firmamıza başvurunuz.
NETROLEX XR; ETKİN MADDE XR tablet 500 mg, 750 mg, 1000 mg levetirasetam içerir. ENDİKASYONLARI: NETROLEX XR epilepsi tanısı konmuş ≥16 yaş hastalarda, parsiyel başlangıçlı nöbetlerin
tedavisinde monoterapi ve ek tedavisinde endikedir. KULLANIM ŞEKLİ VE DOZ: NETROLEX XR günde tek doz olarak uygulanır. YAN ETKİLER/ADVERS ETKİLER: En sık bildirilen advers reaksiyonlar
nazofarenjit, somnolans, baş ağrısı, halsizlik ve sersemlik hissidir. İLAÇ ETKİLEŞİMLERİ: Levetirasetam mevcut antiepileptik ilaçların serum konsantrasyonlarını ve bu ilaçlar da levetirasetamın
farmakokinetiğini etkilemez. KONTRENDİKASYONLARI: Levetirasetam, diğer pirolidon türevlerine veya yardımcı maddelerden herhangi birine karşı aşırı duyarlılığı olanlarda kontrendikedir.
GEBELİK KATAGORİSİ: C’dir. NETROLEX XR hamilelikte klinik olarak gerekli olmadıkça kullanılmamalıdır. NETROLEX XR ile tedavi sırasında anne sütü ile besleme önerilmez. SAKLAMA KOŞULLARI:
25 °C’nin altındaki oda sıcaklığında saklanmalıdır. TİCARİ TAKDİM ŞEKLİ, AMBALAJ MUHTEVASI ve SATIŞ FİYATI: Blister ambalajlarda NETROLEX 500 mg 50 XR tablet 278,11 TL (Mayıs 2023).
NETROLEX 750 mg 50 XR tablet 363,18 TL (Mayıs 2023). NETROLEX 1000 mg 50 XR tablet 545,89 TL (Mayıs 2023). RUHSAT TARİHİ- NO: NETROLEX 500 mg XR tablet 04.03.2014 – 2014/203;
NETROLEX 750 mg XR tablet 01.04.2014 – 2014/255; NETROLEX 1000 mg XR tablet 04.03.2014 – 2014/204. RUHSAT SAHİBİ: SANOVEL İLAÇ SAN. ve TİC. A.Ş. 34460 İstinye-İSTANBUL. ÜRETİM
YERİ: SANOVEL İLAÇ SAN. VE TİC. A.Ş. Çanta 34580 Silivri/İST. YASAL KATEGORİ: Reçete ile satılır. SANOVEL İLAÇ SAN. ve TİC. A.Ş. River Plaza Esentepe Mahallesi Bahar Sokak No:13 Kat:10
34394 Levent/İstanbul-TÜRKİYE Tel: 0212 362 29 00 • www.sanovel.com.tr Daha geniş bilgi için firmamıza başvurunuz.

Referans: Routis E. et al. Epilepsy Res . 2009 Apr;84(2-3):224-31 Hekim ve Eczacılar için hazırlanmıştır.

You might also like