Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 10

C..

Sosyal Bilimler Dergisi Mays 2001 Cilt : 25 No: 1

15-24

DSPLN VE UYGULAMA AISINDAN KAMU YNETMNN KMLK KRZNE YEN BR BAKI Doan Nadi Leblebici
z Bir disiplin olarak ortaya kt tarihten bugne kadar kamu ynetimi ile ilgili kimlik tartmalar srmtr. Kamu ynetimi disiplinin alma alannn ne olmas gerektii ile ilgili farkl yaklamlar gelitirilmitir. Bu yaklamlar birbirinden etkilenmi ve zaman zaman birbirinin uyarlanm tekrarlar olarak ortaya kmlardr. Kamu ynetiminin disiplinleraras bir alan oluu kimlik tartmalarn daha da artrmtr. Bu almada, var olan ve ortaya kan teorik yaklamlar; (a) idare etme anlay, (b) demokrasi ve kamu idaresi olmak zere iki eksende ele alnm; zellikle ikinci eksen zerinde durulmutur. Gnmzde toplumsal yapnn ok katmanl hale gelmi olmasnn, kamu idaresi ile demokratik sylem arasndaki balarn yeniden gzden geirilmesini zorunlu kld vurgulanm, kamunun farkllaan hizmet taleplerinin bu erevede ele alnmas gerei gndeme getirilmitir. Kamu ynetimi disiplininin yeni paradigmasnn da buna gre ekillenmesi gerektii sonucuna ulalmtr. Anahtar Szckler Kimlik Krizi, Disiplin, Uygulama, KamuYnetimi. A New Insight into Identity Crisis of Public Administration with Reference to Discipline and Practice. Abstract A New Perspective for Identity Crisis of Public Administration in Terms of Discipline and Practice Identity crisis of the public administration has been debated since its emergence as a scientific discipline. Different approaches on the contextual field of study of public administration have been developed. These approaches have interacted and occasionally emerged as adapted versions of each other. Interdisciplinary character of public administration intensified debates on the identity crisis of it. This study elaborated the theoretical approaches around two main axes: (a) administration, (b) democracy and public administration, and emphasized especially on the second axis. Fragmented structure of todays society required to revise nexus between public administration and democracy, and to approach differentiated service demand of public within democratic understanding. The study concludes that new paradigm of public administration should be formulated in this democratic context. Key Words Identity Crisis, Discipline, Practice, Public Administration

Giri kinci Dnya Savan kuatan ve bazen Amerikan Yzyl (Fox ve Miller, 1996: 3) olarak da adlandrlan yllarda kamu ynetiminde hakim paradigma olan geleneksel yaklam Wilsonun idarenin ve siyasetin ayrlmas (Wilson, 1887), Taylorun bilimsel ynetimi (Taylor, 1993) ve Weberin hiyerarik kontrol (Weber, 1964) geninde kendisini kabul ettiren bir yaklamd. Kamu ynetiminde geleneksel yaklamn temelini oluturan dncelerin kayna bu grlere dayanrken; geleneksel yaklam, siyaset ve ynetimin birbirinden ayr olduunu; siyasetin fonksiyonunun politika retmek, ynetimin fonksiyonunun ise politikalar uygulamak olduunu vurgulamaktayd. Bu yaklam zellikle 1960lardan sonraki sosyal, rgtsel ve siyasal

Doan Nadi Leblebici gelimelerin etkisiyle deer kaybna uramtr. Teorik dzeyde de, kamu ynetiminin ne olduu, neden incelenmesi gerektii konusundaki tartmalar kamu ynetimi disiplini asndan bir kimlik krizinin varlna iaret etmitir (Waldo 1968). Kamu yneticilerinin sadece politikalarn uygulanmas deil ayn zamanda politika oluturmadaki katklar Wilsonun idare ve siyasetin birbirinden ayrlmas gerektii tezi zerindeki tartmalarda yerini almtr. Taylorizm insan ilikileri okulunun eletirileri ile (Mayo, 1949; Lewin, 1975; Follett, 1995), btnyle yklmad ise bile, sarsnt geirmitir. Siyaset-ynetim ikilemini dorudan teknik-rasyonel snrlara ekme abalar her zaman baarl olamamtr. Weberin ideal tiplemesinden baka bir ey olmayan kat emirkomuta zinciri anlay, Japonlarn Toplam Kalite Ynetimi anlay (Deming, 1986; Juran, 1989, 1993; Milakovich, 1992; Leblebici ve mrgnlen, 1999) ABDde ortaya atlan yeniden yaplanan1 devlet anlay (Osborne ve Gabler, 1992) ve karar almada katlmc yaklamlarla yer deitirmeye balamtr. Hereye ramen, geleneksel yaklamn kendisinden sonraki btn idare etme yaklamlarnn ierisine truva at gibi girerek varln srdrmeyi baardn sylemek yanl olmaz. Geleneksel yaklamn duraan gc olan meruiyet ve ona bal kalntlar akademik programlarda, personel ve idare reform almalarnda2 yer almtr. Bu reform abalarnn sz konusu yaklamn tesine gemedii ve tam tersine geleneksel yaklam canlandrma abalar olduu da sylenebilir. u ya da bu ekilde, kamu ynetimi, bir taraftan, siyaset bilimi, felsefe, iktisat, rgt teorisi, sosyoloji ve sosyal psikoloji, dier taraftan, kamu ynetiminin gnlk uygulamas arasnda disiplinleraras bir dengeye oturmutur. Akademik adan bakldnda, akademisyenlerin geleneksel yaklama alternatifler gelitirmek ynnde bir aba ierisinde olduklar sylenebilir. Bu almalarda, akademisyenler kendilerini uygulama ve teori arasnda bir yerde bulmaktadr. Kamu ynetimi blmlerinin nemli bir amac da, kamu kesimine idareci yetitirmektir. Bu ynyle uygulamadan kopuk olmalar dnlemez. Dier taraftan, akademisyenler paradigma belirsizlii ile kar karyadr ve bu da yaratc teorik abay tevik etmektedir. Mevcut Yaklamlarn Deerlendirilmesi Kamu ynetimi alannda var olan ve ortaya kan teorik yaklamlara iki eksenden bakmamz mmkndr. Eksenlerden ilki, uygulamada kamu ynetiminin idare etme anlaydr. Bu eksenden bakldnda, sekiz farkl yaklamn var olduu grlmektedir. Bunlar; (1) kamu ynetiminin benzeri

1 Yeniden yaplanma ngilizcedeki reinventing kelimesinin yerine orjinal anlam olan yeniden kefedenden farkl olarak kullanlmtr. Bu okuyucunun kavram kargaas iine dmemesi iin bilinli olarak yaplmtr. 2 Bu konuda Trkiyede yaplan idarenin yeniden rgtlenmesini ngren almalara MEHTAP ve KAYA rnek olarak verilebilir.

16

Disiplin ve Uygulama Asndan Kamu Ynetiminin Kimlik Krizine Yeni ..... olmayan tamamen farkl bir idare ilevine sahip olduunu ileri sren yaklam, (2) kamu ve zel sektrn idare ilevlerinin baz noktalarda benzer olduunu ileri sren yaklam, (3) kamu ynetiminin idare ilevinin kamusal alan iinde geerli ve kendine zg olduunu ileri sren yaklam, (4) kamu ynetiminin idare anlaynn zel kesimdeki ynetsel ilevler asndan btnletirici bir paradigma olduunu ne sren yaklam, (5) kamu idaresine faaliyetlerin ynetilmesi olarak deil, insanlarn, kaynaklarn ve programlarn ynetilmesi olarak bakan uygulama arlkl yeni kamu ynetimi yaklam, (6) kamu idaresi ile zel kesimdeki idare anlay arasnda bir yaknlama olduunu ileri sren yaklam, (7) ynetim ilevinin kamu ve zel kesim iin geerli genel nitelikli bir ilev olduunu ileri sren yaklam ve son olarak (8) kamu idaresinin zel kesimdeki idare anlaynn sadece daha az etkili bir tr olduunu ne sren yaklamdr (mrgnlen 1999). Kamu kesiminde idare etme anlayn irdeleyen btn bu yaklamlarn kamu ynetiminde bir kimlik krizini olduunu ortaya koymaktan ok, kamu idaresinin ilevsel yn zerinde tartma alanlar yaratt sylenebilir. nk, dikkat edilirse, sz konusu yaklamlarn hibirisinin kamu ynetimi disiplinin varlk nedenlerini dorudan tartmad grlebilir. Yine de, sz konusu yaklamlar kamu ynetiminin varlk sebebi hususunda dolayl karmlar yaplmasna imkan vermektedir. kinci eksen, kamu ynetiminin siyaset ile olan ilikisini esas alarak demokrasi ve kamu idaresi arasnda ba kurmaya alan, kamu idaresinin demokratik syleme ne kadar uyduunu irdeleyen eksendir. Bu eksenin, gerekte kamu ynetimi disiplinin bamsz bir disiplin olup olmad tartmalarnn veya dier bir deyile, kamu ynetiminin kimlik krizi tartmalarnn odak noktasnda yer aldn syleyebiliriz. Bu eksenin k noktas, siyaset ve idarenin birbirinden ayrlmas gerektiini ne sren geleneksel yaklamdr. Geleneksel yaklam kamu ynetiminin neden bamsz bir alan olarak alglanmas gerektiini, siyaset ve idare ilevlerinin birbirinden ayrlabilir farkl ilevler olduunu ileri srerek aklamaya almaktadr. Oysa bu iki ilevin demokrasi balamnda ve meruiyet tartmalar erevesinde birbirinden btnyle ayrym gibi dnlmesi mmkn olamamaktadr. Siyaset-idare ikileminde ve brokrasi ile demokrasi arasndaki ilikiyi irdeleme anlamnda, geleneksel kamu ynetimi yaklamnn ya da gelenein yerini almaya aday iki alternatif yaklamdan sz edilebilir: anayasaclk (constitutionalism) veya yeni-kurumsalclk (neo-institutionalism), komniteryanizm veya sivil toplumculuk (civism). Bu alternatif yaklamlarn da gnmzdeki gelimeleri ve olgular aklamada zorlanacaklar sylenebilir. nk, gerek geleneksel yaklam ve gerekse onun alternatifleri, meruiyet erevesinde; devletin ynetim ilevinin merulatrlmas erevesinde yaplanmtr. Bu yaklamlara gz attmzda, geleneksel yaklamn temsili demokrasi kavramnn ne ktn gryoruz. Temsili demokrasi u varsaymlar ile aklanmaya allmaktadr: (1) insanlar ne istediklerini ve ihtiyalarnn ne olduunu bilirler; (2) iktidar olmak iin mcadele eden taraflar

17

Doan Nadi Leblebici (partiler) insanlarn ihtiyalarn ve isteklerini tatmin edecek alternatif programlar sunarlar; (3) insanlar kendilerine en uygun programa gre oy vererek temsilcilerini seerler; (4) seilerek iktidar oluturan temsilciler insanlarn tercihlerine uygun yasalar karrlar; (5) insanlar seilen temsilcilerin rettikleri sonularn uygulamalarn idare nezdinde deerlendirecek bilin dzeyindedir ve bu konuda yeterince dikkat sarf ederler; (6) insanlar sonulardan tatmin oluyorlarsa sonular reten temsilcileri oylaryla dllendirir ve eer tatmin olmuyorlarsa oylarn alternatif programlar neren temsilcilere yneltirler (Fox ve Miller 1996, 15). Bylece, temsili demokrasi dngsel bir kurgu oluturmaktadr. Siyasal sylemde yer alan temsil demokrasisi ve onun sorgulanabilirlii modelinin uygulamada iyi ilemediine ynelik iddialar vardr. Tamam toplumsal iradeye yklenen bireysel tercihlerle balayan; yasama erki, brokrasinin yasalar uygulamas ve uygulanan yasalarn sorumlu veya dikkatli semenlerce deerlendirilmesi biiminde dngsel olarak ortaya koyulan prosedrel demokrasi teorisinin geerliliini ve gvenilirliini kaybettii iddia edilmekte ve ayn zamanda hibir aamasnn da geleneksel yaklamn ngrd biimde ilemedii vurgulanmaktadr. Bu konudaki tartmalarn odak noktasnda, siyaset-idare ikileminin siyaset yannn demokrasiye hizmet edecek biimde sistematik olarak almad tezi yer almaktadr. Geleneksel yaklamn bu husustaki varsaymlarna ynelik eletiriler u ekilde zetlenebilir: (1) nsanlarn istek ve ihtiyalarnn biraraya getirilmesi yoluyla ortak iradenin oluumu aslnda medya tarafndan maniple edilmektedir. Dolaysyla gerek anlamda bir ortak irade oluumu sz konusu deildir; (2) ktidar olmak iin mcadele eden taraflar (partiler) nadiren insanlarn ihtiyalarn ve isteklerini tatmin edecek alternatif programlar ve politikalar temelinde mcadele ederler. maj konusundaki rekabet alternatif programlar ve politikalar konusundaki mcadelenin nne gemektedir; (3) kinci eletiriyle balantl olarak, insanlar gerekte kendi tercihlerine uygun temsilcileri deil, imaj ne kan adaylar seerler. Ayrca, insanlarn kendilerine en uygun programa gre oy vererek, kendilerini tam olarak temsil edecek sayda temsilci semeleri matematik olarak imkanszdr; (4) Seilerek iktidar oluturan temsilcilerin insanlarn tercihlerine uygun yasalar karmalar, ancak gerek bir temsil profilinin ortaya kmasna baldr ki, bu her zaman mmkn olmaz. Bir ok farkl temele dayanan farkl koalisyon profilleri sz konusu olabilir ve bu durum insanlarn tercihlerine uygun yasalarn kmasn engelleyebilir; (5) nsanlar her zaman seilen temsilcilerin rettikleri sonularn uygulamalarn idare nezdinde deerlendirecek bilin dzeyinde olmayabilir. nsanlarn ou setikleri temsilcilerin isimlerini bilmezler. Onlarn bu konudaki deerlendirmeleri de medyann maniplasyonuna baldr; (6) nsanlarn ou, sonulardan tatmin olsun veya olmasn yine ayn seimi yaparlar (Fox ve Miller 1996, 15-17). Geleneksel yaklamn idare taraf da, dier bir deyile, kamu kurumlarnn davranlarn balamas ngrlen kesin kurallarla toplumsal egemeni gerekletirmek varsaym da sz konusu dngnn ilev

18

Disiplin ve Uygulama Asndan Kamu Ynetiminin Kimlik Krizine Yeni ..... bozukluklarnca sebep olunan yanl bir ynlendirmenin kurban olabilir. Bu konuda, kurallarn tefsiri biimde biraraya gelmesinin idareyi balamad ileri srlebilir. Ne kadar ok kural koyulursa, idarenin onlarn arasndan kendine en uygun olann seme ans o kadar artmaktadr. Geleneksel yaklamn eksiklikleri her ne kadar onun dngs iinden kmakta ise de, reform abalar hala dngnn doruluunu savunmakta ve eksiklikler karsnda brokrasiyi gnah keisi konumuna indirgemektedir. Seilmilerin grevlerini aksatmas veya ktye kullanmasnn faturas brokrasiye karlmakta ve etik reform hareketlerine giriilmektedir. Kamuoyunda meydana gelen skandallar sonrasnda yaplan dzenlemelerin hemen hepsinde bu gze arpmaktadr. Seilmiler ve atanmlar balamnda, bu ahenksiz vurgu ou zaman proaktif idare anlaynn akademik savunusuna yol amaktadr. Dier bir deyile, kurallarla ynetilen devlet bir takm olumsuzluklarla kar karya kalyorsa bu kurallarn yeterince uygulanmyor olmasndadr anlay n plana kmakta ve kurallarn varl, kurallara dayal demokrasinin ileyii savunulmaktadr. Geleneksel yaklama alternatif sunduu varsaylan Anayasaclar, yasa yapma fonksiyonu bir tarafa koyulduunda, yaptmz eyi neyin hakllatraca sorusuna cevap ararlar ve hakllatrma ya da meru klma grevini, zorlayc bir toplumsal szleme olarak grdkleri anayasaya yklerler. Bylece, idarenin eylemleri anayasaya uygunsa merudur anlay ortaya kar (Rohr 1986). Yeni kurumsalclar da, anayasaclardan g alarak, hakllatrma ya da merulatrma grevini fonksiyonlarn zerine koyduklar yaplara yklerler. Bylece, idarenin eylemleri fonksiyonlarn yklendii yaplarca yerine getiriliyorsa merudur anlay ortaya kmaktadr (Wamsley ve arkadalar 1990). Komniteryanlar ise, egemen olan yasa yapma erkinin deil sadece vatandalarn meru klacan ileri srerler ve yine yasa yapma pozisyonu bir tarafa koyulduunda, komniteryanizm ve sivil toplumculuun anlamlar ve kapsamlar konusunda tartmalar olmakla birlikte (Erdoan 1998), devlet iktidarnn merulatrlmas anlamnda, yaptmz eyi nasl hakllatrabileceimiz sorusuna cevap ararlar ve hakllatrma ya da meru klma grevini toplumun ynetime katlmasna yklerler (Jonsen ve Toulmin 1988; MacIntyre 1984; Taylor 1985; Adams ve arkadalar 1990; Chandler 1991; Cooper 1991; Fredrickson 1982; Gawthrop 1984). Grld gibi, alternatif saylan her iki yaklam erevesinde de tartmalar bir meruiyet zemini araynda srp gitmektedir. Anayasac dnrler, seilmilerin atanmlarn balarn da belaya sokacak skandallar yaratmalar karsnda, atanmlarn nce yasalara ve ancak daha sonra seilmilere kar sorumluluunu gndeme getirerek suu yine brokratlara atp, geleneksel yaklama yenilikler getirmek ihtiyacna ynelmektedir. dari devleti meru klmaya ynelik bu yetersiz abalar gnmzn idare ihtiyalarna cevap olmaktan uzak grnmektedir. Anayasacln tm toplumsal alan kapsayacak ekilde kavramsallatrlmasnn doru olmad, zira anayasann eksenini her ne kadar sivil toplum-devlet ilikisi

19

Doan Nadi Leblebici oluturmakla birlikte, bu ilikinin sosyal sistemi kurumsallatrma boyutuna tanmasnn bir normlar sistemi oluturaca ve byle bireyin daha ziyade bir sosyal ahlak koduna benzedii de ileri srlmektedir (Erdoan 1996). Geleneksel yaklama alternatif olarak ileri srlen komunteryan dnceye gre, demokrasi sadece anlamazlklarn zm iin retilmi prosedrel dzenlemelerden ibaret deildir. Komunteryanizm dncesi, insanlarn kendilerini etkileyen kararlara katlma ihtiyacnda olduklar varsaymna dayanmaktadr. Ancak bu yaklam gnmzn koullarnda alabilir grnmemektedir. Sivil toplumun katlm her zaman rasyonel kararlarn ortaya kmasn salamayabilir. Hatta ou kez toplumu yanl bilinlenmeye (Habermas, 1975) gtrebilir. Toplumun yeleri kamusal sorunlarn zmek konusunda yeterince sorumlu veya uyank ya da dikkatli olmayabilir. Gnmzde bu temel yaklama (geleneksel, anayasac ve komunteryan yaklama) alternatif bir yaklam ihtiyac olduu grlmektedir. Bu nedenle, gmzde meruiyet tartmalarnn ikinci plana dmesi beklenebilir. Meruiyet tartmalarnn yerine politikalar n plana kabilir ve sonraki admn ne olaca nem kazanabilir (Fax ve Miller, 1996:14-41). Yeni Bir Yaklam Aray Gnmz toplumunda, dorular konusundaki syleme dikkat edilmelidir. nemli olan gereklik deil oluturulan gerekliktir. Neyin gerek olduu oluturulan gereklik ile glgelenmektedir. Gerek, bir anlamda, Derridann teorisinde olduu gibi subjektif olarak ina edilmektedir (Farmer 1997). Medyann tek ynl gereklik sylemi toplumdaki rakip unsurlarn mcadelesi ierisinde srekli yn deitirmekte, makro-kltr incelmekte, altkltrlerin hakimiyeti artmakta ve neotribal (yeni-kabileci) toplumsal yaplar hakimiyeti ele geirmektedir. Bu alt kltrlerin hakimiyeti ise demokratik ortak irade ve siyaset sylemini son derece sorunlu hale getirmektedir. Siyasetiler gereklerden ziyade soyut siyasi sembolleri ne karmaktadr. Bu ise ciddi anlamda siyasa oluturmay engellemektedir. Gnmzdeki bilincin yaratt toplumsal katmanlama ve yeni-kabilecilik gerekler zerine deil, medya tarafndan oluturulan gereklik imajlar zerine odaklanmakta ve kamunun idaresi konusu zorlamaktadr. Gnmzde ortaya kan artlar; geleneksel dng ve demokratik idealler arasndaki ince balanty daha da gergin hale getirmekte, anayasacl meruiyet oyunu olmaktan karmakta, komunteryan bir idare eklinin n koulu olan sivil toplumun geliimini engellemektedir (Fox ve Miller, 1996: 42-75). Teorik varsaymlar olgularn nasl alglandklaryla ilikilidir. rnein; emir-komuta-kontrol brokrasisi; sebep-sonu determinizmi ve rasyonel kullanm-maksimize eden bireylere ilikin ncl varsaymlar olmakszn fazla anlam ifade etmez. Bu ncller ve onlardan doan anlay ekillendirir. Anlayn ortaya koyduu nermeler asndan, anlaytan doan nermeleri ekillendirir ve ancak o zaman eylem iin ihtimaller veya imkanlar hayal edilebilir. Kamu ynetimi teorilerinin ounda var olan ncl varsaymlar entellektel kriz yaratmaktadr ve bu kriz gnmz koullarnda daha da keskinlemektedir.

20

Disiplin ve Uygulama Asndan Kamu Ynetiminin Kimlik Krizine Yeni ..... ounlukla, hakim ontolojilerden yola klarak ok fazla varsaym ortaya koyulmakta; insan doasnn rasyonellii, rgt ve kurumlarn somut oluu, rgtsel amalar etrafnda salanan konsensus ve kamu ynetimi dncesini ekillendiren temel kavram ve deikenlerin katl hakknda ok fazla varsaym retilmektedir. Bu varsaymlardan mmkn olduu kadar uzak durmak ve gerein kendisinin ne somut ne de objektif olmad ve fakat insan tarafndan ina edildii ve dolaysyla esnek olduu tezi zerine odaklanmak gerekir (Farmer 1997). Bunu yaparken, gnlk sylemde kullanlan, objektif dnyada yer alamayan, otonom, insann sosyal etkileiminden bamsz pek ok eyi somutmu gibi dnmeliyiz. Brokrasi bu trden somutmu gibi alglanan bir varlktr. rgtsel amalardan sz ederken onlar sanki belirli insan gruplarnn amalarndan ayr amalarm gibi yorumlayp ncelik verilmesi gerektiini ileri sreriz. Kamu kurulular, irketler ve dier brokratik rgtlerin insanlarn sahip olduu gibi arzular, istekleri ve ihtiyalar olduu varsaylr. Mahkeme nnde sanki birer vatandam gibi muamele grrler. Bu grnmeyen kurumsal yaplar gerekmi gibi deerlendiren dnce neye dayanmaktadr ? Anthony Giddensn (1984) yaplama teorisi (structuration theory) burada bize yardmc olacaktr. Giddens brokrasiyi tekrarlanabilir pratiklerin yaplamas, alkanlklar kmesi, kurallar ierisinde tekrar eden sosyal pratikler modeli olarak grmektedir. Bu teoriye gre tekrarlanab pratikler toplumdaki bireyler ve gruplar tarafndan var edilmektedir. Bylece, hi bir kurumsal yap bu birey ve/veya gruplarn dnda var olan somut ve objektif yaplar gibi gsterilemez. Dolaysyla, Giddens asndan brokrasi gibi sosyal yaplar gerek ve somutmu gibi gstermenin bir dayana yoktur. Peter L. Berger ve Thomas Luckmannnn (1966) Gerein Sosyal Konstrksyonu isimli eserlerinde de rgtler somut varlklar olarak deil sosyal yaplar olarak grlmektedir. Sosyal yaplar somutmu gibi gstermekten kanmak iin Maurice Merleau Pontynin (1962) fenemonolojisinden yararlanlabilir. Burada iki kavram sz konusudur. Birincisi durum kavramdr. Dikkatimizi eken her olguda bir durum sz konusudur. Bir sorunu zdmzde, o sorunu belirli bir durum ierisinde ele alrz. Dncelerimizi bir duruma dayandrabilirsek, gerek bir duruma gnderme yapamayan postmodernizmin sembolik oluturulan gereklik eilimini yakalayabiliriz. kinci kavram maksatllktr. Kar karya kaldmz bir durumu nce pasif olarak gzleriz; eyleme gemek isteyebiliriz. Durumu alglamak eyleme gemek iindir. Eyleme gemek maksatll gsterir. Merleau-Ponty alglama ve eylem arasndaki ayrm reddetmektedir. Alglama eylem ve eylem alglama iindir. Eylem dnceden bamsz deildir ve dnme maksatl olua iaret eder. Byle bakldnda, somut bir durumun iinde yer almayan, kendiliinden bir eyleme gemeyi gerektirecek maksatllk iermeyen rasyonel birey ve brokrasi veya brokratik rgt artk kamu ynetiminin hakim temas olamazlar. Brokrasi, bir sosyal yap olarak kabul edildiinde, paralanm bir toplumda bireylerin ve/veya gruplarn etkileimi dnda objektif, gerek ve somut bir yap olarak dnlemez. Dolaysyla da, geree dayanan rasyonel ve

21

Doan Nadi Leblebici ntral (tarafsz) bir rol stlenemez. Bu durumda, kamu ynetiminin yeni bir yaklama ihtiyac olduu aktr. Kamu ynetimini disiplin ve uygulama asndan bamsz bir alan olarak aklamakta yetersiz kalan yasalar, kurumlar ve brokrasi, siyaset gibi kavramlardan farkl olarak, olgularn ve olaylarn birarada deerlendirilebilecei, Habermasn (Habermas, 1992: 421-461) kamusal alan olarak deerlendirdii; Fox ve Millerin (Fox ve Miller, 1996: 100-110) kamusal enerji alan dedii bir alan olmaldr. Maksatllk ve durum, byle bir kamu politikas sylemini anlamak asndan yararl bir kavramsallatrma olabilir. Bu sylemde bireyler sadece durumu alglamak ve anlamakla deil ayn zamanda ona ilikin olarak eyleme gemekle ykmlendirilmitir. Sz konusu alan belirli bir formlasyondan ziyade gerek hayatta olup bitenlerden ve kamuyu ilgilendiren konulardan oluan gerekte var olmayan, ancak somutmu gibi dnmemiz gereken soyut bir yapdr. Bu alann ierisinde oluaca varsaylan hareketlilik veya enerji ise insanlar uyank veya dikkatli olmaya iten maksatllk olarak alglanmaldr. Alan bir formlasyona dayandrlamayaca iin, hiyerarik kontrol formlne dayanan brokratik rgtten olduka farkl olduu dnlmelidir. Alann iindeki gler kontrol edilemez glerdir. Alann snrlar da kontrol maksadyla izilmemitir. Alanda var olan durum veya durumlarn toplam kendi kstlarn ve frsatlarn yaratr. imdi u soruyu sormalyz: Bu sylem demokratik hale getirilebilir mi ? Sonu Demokratik bir anlay ierisinde brokrasi, bir ekilde, toplum ierisinde yer alan birey ve/veya gruplar asndan ortak bir iradeyi yanstmaldr. Dier bir deyile, demokratik bir anlayta temsili demokrasinin, btn sorunsallarna ramen, gnmzde ortaya kan artlar ierisinde btnyle reddi mmkn grlmemektedir. Ancak, paralanm ve yeni kabileci sosyal oluumlarn var olduu, anarik ve dzensiz bir ortamda, sz konusu ortak demokratik iradenin oluumunun olduka zor olduu da kabul edilmelidir. Bununla beraber, sz konusu durum ierisinde her biri sadece kendisine referans veren farkl oluturulan gereklie ve monolojik sylemlere sahip sosyal oluumlar (yeni kabileler) gz ard etmeden, her birini tatmin edecek politikalar retilebilir ve uygulanabilir. rnein; farkl inan ve kltrlere sahip brokratlarn alma zamanlarnn ayarlanmasnda esnek zaman uygulamas ile brokratlarn tatil srelerini kendi inan ve deerleri erevesinde kullanmas salanabilir. Yine de, bu trden hi bir uygulamann sorunlardan bamsz olduu dnlmemelidir. Uygulamalarn sonunda ortaya kacak sorunlara zm olmak zere bundan sonra ne yaplmal ? sorusu sorularak yeni admlar atlabilir. Monolojik sylemlerin ve gereklerin idari mekanizmay btnyle ilemez hale getirecek ekilde paralanmas veya dier bir deyile, kararlar ve eylemler asndan idareyi ilemez hale getirecek karmak bir eitliliin ortaya kmas sorunu ise toplumsal uzla noktalar yaratlarak giderilebilir. Burada, toplumdaki birey ve/veya gruplarn kendi iradeleri ve dierlerinin iradeleri arasnda bir uzla aramasna yardmc olacak katlmc mekanizmalar oluturulabilecei gibi, brokraside karar alma mekanizmasn artl (incremental) bir yapya kavuturarak (White vd., 1985: 125-144), alnan

22

Disiplin ve Uygulama Asndan Kamu Ynetiminin Kimlik Krizine Yeni ..... kararlarn eitli birey ve/veya gruplarn ortak iradelerini bir lde yanstmas da dnlebilir. Kaynaka ADAMS, G.B., P.V.(1990), Bowerman, K.M. Dolbeare ve C. Stivers. Joining Purpose to Practice: A Democratic Identity for the Public Service H.D. Kass ve B. Catron (Derl) Images and Identities in the Public Administration (ss.219-240), Newbury Park, CA, Sage. BERGER, P. L. ve T. Luckmann, 1966, The Social Construction of Reality, Garden City N.Y. Doubleday CHANDLER, R.C. 1984, The Public Administrator as Representative Citizen: A New Role for New Century, Public Administration Review, 44, ss. 196-206. COOPER, T.L. (1991), An Ethic of Citizenship for Public Administration, Englewood Cliffs, NJ, Prentice Hall. DEMNG, W. E. (1986), Out of the Crisis, MIT Center for Advanced Engineering Study. Cambridge, Massachusetts. ERDOAN, Mustafa. (1998), Sivil Toplum: Bir Kavramn Anatomisi Liberal Dnce Dergisi, No.10-11, ss.5-21. ERDOAN, Mustafa. (1996), Anayasal Demokrasi, Ankara, Siyasal Kitabevi, s.14. FARMER, David John. (1997), Derrida, Deconstruction, and Public Administrartion American Behavioral Scientist No.1.Cilt 41, ss.1216. FOLLETT, M. P. (1995), Prophet of Management: A Celebration of Writings from the 1920s, ed. Pauline Graham, Boston Harvard Business Press FOX, Charles J. ve Hugh T. Miller, (1996), Postmodern Public Administration: Toward Discourse, Thousand Oaks. FREDRCKSON, H.G. (1982), The Recovery of Civism in Public Administration Public Administration Review, 42, ss. 501-508. GAWTHROP, L.C. (1984), Civis, Civitas and Civilitas: A New Focus for the Year 2000 Public Administration Review, 34, ss. 101-107. GDDENS, A, (1984), The Constitution of Society: Outline of the Theory of Structuration, Berkeley, University of California Press. HABERMAS, J. (1992), Habermas and Public Sphere C. Calhoun (Editr) Cambridge, MIT Press, ss.421-461. HABERMAS, J. (1975), Legitimation Crisis, T. McCarthy, Trans. Boston Beacon Press JONSEN, A.R. ve S. Toulmin. (1988), The Abuse of Casuistry: A History of Moral Reasoning, Berkeley, University of California Press. JURAN, J. M. (1989), Juran on Leadership for Quality, Free Press, New York. JURAN, J. M. (1993), Made in USA: A Renaissance in Quality, Harvard Business Review, July-August . 23

Doan Nadi Leblebici LEBLEBC, Doan N. ve Uur mrgnlen. (1999),Kamu Kesiminde Toplam Kalite Ynetiminin Uygulanabilirlii, H.. BF Dergisi,. LEWN, Kurt. (1975), Field Theory in Social Science: Selected Theoratical Papers, Westport Conn. Greenwood Press MACINTYRE, A. (1984),After Virtue (2nd Ed.) Notre Dame, IN, Notre Dame University Press MAYO, Elton. (1949), The Social Problems of An Industrial Civilization, Routledge & Kegan Paul. MERLEAU-PONTY, M. (1962), The Phenomology of Perception, ev: C. Smith, New York Humanities Press MLAKOVCH, M. E. (1992), Total Quality Management for Public Service Productivity Improvement. M. Holzer (Der.) Public Productivity Handbook, Marcel Dekker Inc., New York. OSBORNE, David ve Ted Gabler. (1993), Reinventing Government, New York PLUME BOOKS. MRGNLEN, Uur. Different Positions Concerning the Management Function in the Public and Private Sectors and the Distinctive Place of Public Management in the Spectrum of These Positions, H BF Dergisi ROHR, J. A. (1986), To Run A Constitution: The Legitimacy of the Administrative State, Lawrence, University Press of Kansas. TAYLOR, C. (1985), Philosophical Papers, Cambridge, MA, Cambridge University Press. TAYLOR, Frederick Winslow. (1993),T,he Principles of Scientific Management and Shop Management (Classics in Management), London. Routledge WALDO, Dwight. (1968), Scope of the Theory of Public Administration Theory and Practice of Public Administration: Scope, Objectives and Methods (Ed.James Charlesworth), Philadelphia AAPSS. WAMSLEY, Garry, (1990), R.N. Bacher, C.T. Goodsell, P.S. Kronenberg, J.A. Rohr, C.M. Stivers, O.F. White ve J.F. Wolf. Refounding Public Administration Sage, Newbury Park CA WEBER, Max. (1964), The Theory of Social and Economic Organization, ev: A.M. Henderson, T. Parson, Ed. T. Parson, New York The Free Press WHTE, M.J.(1985), Clayton, R.; Myrtle, R.; Siegel, G. ve Aaron Rose. Managing Public Systems, New York, , University Press of America WLSON, Woodrow. (1987), darenin ncelenmesi, (Orj. The Study of Administration, Political Science Quarterly, Seme Paralar, ev: Nermin Abadan, Ankara 1962, Siyasi limler Trk Dernei: 53-73.

24

You might also like