170-Ü L Ü' L - e M R

You might also like

Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 38

Cts, May 26th

A NA SA YFA SIYER HA KKINDA KA VRA M TEFSIRI ONLINE KITA P SA TI VIDEO

arama...

ARAMA

L L - E M R
&&4/Nis, 59; Kavrram, 170

L L - E M R

ll-Emr; Anlam ve Mhiyeti Ardndan At Yakmak in Deil; Muhteem Dnn Hzlandrmak in HLFET slm Devlet Bakan Olarak ll-Emr Ya da Halife ll-Emrin Grevleri Rid Halifeler; rnek ll-Emrler mam; ll-Emrin Dier Ad Banda ll-Emr Olan slm Devletinin Temel zellikleri Kurn- Kerimde ll-Emr Hadis-i eriflerde ll-Emr ll-Emr, Halife Ya da mam Denilen Mslmanlarn Liderinin nemi zinden Gidilen ll-Emirler/nderler; Takv mamlar ve Kfr mamlar Zlim ve Fsk ll-Emrin mmeti Zlim ve Fsk ll-Emre/mama Kar Kyam Hakk

Ey iman edenler! Allah'a itaat edin. Peygamber'e ve sizden olan llemre (emir sahiplerine/idarecilere) de itaat edin. Eer bir hususta anlamazla derseniz Allah'a ve hirete gerekten inanyorsanz onu Allah'a ve Rasl'e gtrn (onlarn tlimtna gre halledin); bu hem daha hayrl, hem de netice bakmndan daha gzeldir. (4/Nis, 59)

ll-Emr; Anlam ve Mhiyeti

ll-Emr; emir sahipleri demektir. ll-emr kavram, "Ey iman edenler! Allah'a itaat edin, Peygamber'e de itaat edin, sizden olan ll-emre de. Sonra bir eyde anlamazla derseniz, hemen onu Allah'a ve Raslne arzedin, Allah'a ve ahiret gnne gerekten inanan kimselerdenseniz..." (4/Nis, 59) anlamndaki yette geer. Ayette geen "ulu'lemr" (emir sahipleri)'nin kimleri kasteddii konusunda gr birlii yoktur. Sahb ve tbin ile mfessirlerin bu konudaki grleri be maddede toplanabilir:

a) ll-emr, rid halifelerdir. b) ll-emr, ordu komutanlardr. c) ll-emr, er hkmler konusunda fetva veren mctehid bilginlerdir. d) ll-emr, ehl-i hall ve'l-akd denilen mctehid bilginlerin icmalardr. e) ll-emr, imamlar, fzl ve dil fakihlerdir.

ada slm bilginleri, kavram hemen btn grleri iine alacak denli geni kapsaml bir tanmlama yoluna gitmilerdir. rnein Mevddi, "Mslmanlarn herhangi bir iinin banda olan herkesi kapsar. Din limleri, dnrler, politik liderler, yneticiler, mahkemelerdeki kadlar, kabile bakanlar ve buna benzer kimseler" (Tefhmu'l-Kur'an, stanbul 1991, I, 371) eklinde aklar.

Klasik tefsirlerde aktarlan be gr, iki temel gre indirgenebilir. Bu iki gr, ll-emrin limler ve yneticiler olduu yolundaki grlerdir. Eb Bekr er-Rz tarafndan savunulan icm gr, bu grlerin dnda kalr. iilerce savunulan gr ise, ll-emrin limler olduu gr ile yneticiler olduu grn dolayl olarak iine alr.

ll-emrin limler olduu yolundaki gr, birok sahbe ve tbinden nakledilir. Mfessirlerden, hatta hukukulardan nemli bir kesim de bu gr benimserler. Ne var ki bu gr iinde "itaat" konusu yeterince aklanabilmi deildir. Emir sahibi, yaptrm gcn de elinde bulundurmaldr. Oysa limlerin halk zerinde balayc bir emir ve yetkisi yoktur. taat sz konusu olduunda, ister istemez, ll-emrin yneticiler olduu gr arlk kazanr. Bu gr, yneticilere itaatin gerekliliini belirten ok sayda hadisle de desteklenir. zellikle slm siyaset bilimcileri, yneticiler olarak kabul ettikleri ll-emr'e itaat konusunu ayrntl biimde incelemiler, bu itaatin snrlarn, artlarn tesbit etmilerdir.

Fahreddin Rz'ye gre, ll-emrin yneticiler olarak kabul edilmesi durumunda ortaya nemli bir sorun kar. nk ilgili yet, ll-emre itaat mutlak biimde, hibir kayt ve arta balamadan emretmektedir. Byle bir emir, ancak gnahlardan korunmu, masum bir insan hakknda sz konusu olabilir. Aksi durumda yneticilere masiyette de itaat edilmesi emredilmi olmaktadr. Tm mmetin masum insan tanmas mmkn olamayacana gre, yetteki l'l-emrin bir insan, bir ynetici olmas mmkn deildir. yleyse, yetin kasdettii ll-emr, ehl-i hal ve'l-akd denilen mctehid bilginler topluluunun ortak karar, yani icmadr. Byle bir icma, Kur'an ve Snnet'ten sonra nc kayna oluturduundan herkesin kaytsz artsz uymas, itaat etmesi gerekir.

bilginler de yetteki emrin niteliinde er-Rz ile birleirler. Onlara gre de byle bir emir ancak masumlar iin sz konusu olbilir ve bu nedenle yetteki llemrden maksat, masum imamlardr. Bunlarn tannmas ise, nceki imamn aklamasna baldr. ll-emr, masum imamlardan sonra, onlarn temsilcisi olan dil ve lim fakihleri belirtir. Bu da imamlarn rivyetleri ile aklanmtr. Bu nedenle, masum imamlara nasl itaat edilmesi gerekiyorsa, onlardan sonra ynetim yetkisini ellerinde tutan dil fakihlere de yle itaat edilmelidir. Ancak fakihlere itaat, onlarn adlet nitelii ile kaytldr. Fsk ileyen fakih, ynetim yetkisini, dolaysyla itaat hakkn kaybeder.

Ehl-i snnet bilginleri, yetteki ll-emri yneticiler olarak yorumlarken buradaki itaat da tanmlayp snrlandrmlardr. lke olarak, yneticilere itaat farzdr. Fakat yneticiden Allah'a isyan anlamna gelecek bir emir kmas durumunda, mminlerden itaat ykmll der. Buna karlk ayn yneticinin Kur'an ve Snnet'e uygun emirlerine uyulmas gerekir. Fsk ilemesi halinde yneticinin velayet yetkisi der. Eer grevden alnmas mmknse, grevden alnmaldr. Ama, mmkn deilse, toplum dzeninin bozulmamas iin, zorla grevden almaya, isyan etmeye kalklmamaldr. (1)

ll-emre taat: Dinimiz, ll-emr yani emir verme yetkisi olanlara itaat etmeyi, slm siyasetin mhim bir prensibi yapmtr. Ayet-i kerime, itaat edilecek llemrin Mslman olmasn art koyar (4/Nisa, 59).

taatle lgili Baz Meseleler: ll-emre itaat bahsi, her devirde ehemmiyetini koruyan din mevzulardan biridir. Bu sebeple mevzuya giren baz meseleleri yet ve hadislerin altnda biraz daha amada fayda vardr.

Kur'n- Kerim ve taat: Kur'n, birok yetlerinde bu meseleyi de alr. Esasen Mslman, zmnen, Allah'n emirlerine itaat etmeyi peinen kabul etmi insan demektir. Kaal bel diye bilinen ruhlardan alnan misakn mhiyeti de temelde itaate dayanr: Ulhiyet'e emir, ubdiyete itaat dmektedir. Yani Allah emredecek, kul da itaat edecektir. slm'n z, bu emir-itaat srrnda dmlenmektedir.

Dinin hakiki mnda tezhr, m'min kiiye vaad edilen, dnyev ve uhrev yardm, zafer, mkfat ve nimetler hep bu "itaat" vazifesinin yerine getirilmesine balanmtr. Dnyev sadet, sosyal terakki, ferd kemlt hepsi "itaat" keyfiyyetine baldr. Allah'a hakiki mnda itaat etmeyen kimse veya toplum, dinin vaadettii dnyev ve uhrev mkfatlar beklemeye hak sahibi deildir: "Kim Allah'a ve Rasl' ne itaat ederse Allah onu, altndan rmaklar akan cennetine koyar." (4/Nis, 13) "Kimler Allah'a ve Rasl'e itaat ederlerse, Allah'n kendilerine nimet verdii kimselerle beraber olur." (4/Nis, 69) "Kim Allah'a ve Rasl'ne itaat eder, Allah'tan korkar ve ekinirse ite onlar kurtulua erenler (stn gelenler)dir." (24/Nr, 52) "Allah'a ve O'nun Rasl'ne itaat edin. Birbirinizle ekimeyin. Sonra korku ile zaafa dersiniz, rzgrnz (gcnz kesilip) gider. Bir de sabr (ve sebat) edin (katlann). nk Allah sabredenlerle berberdir." (8/Enfl, 46)

taat Edilecek Makam: slm dini itaat edilecek makam gsterir: Allah, Allah'n Rasl ve ll-emr. ilk ikisine itaati, yan yana ve mkerrer seferler bizzat Kur'n- Kerim dile getirir. Zira esas itaat Allah ve Rasl'ne olan itaattir. ll-emre (yani mslman otoriteye) olan itaat ise, onlarn emirleri Allah ve Rasl'nn emirlerine uyduu, muvfk dt takdirde merdur, mteberdir. Bununla beraber, Kur'n- Kerim'de bir kerede bu makam beraberce zikredilerek itaat emredilir: "Ey iman edenler, Allah'a itaat edin, Peygambere ve sizden olan ll-emre/emir sahiplerine de itaat edin. Eer bir ey hakknda ekiirseniz onu Allah'a ve Peygamber'e dndrn, eer Allah'a ve hiret gnne inanyorsanz (byle yapn). Bu hem hayrl, hem netice itibariyle daha gzeldir." (4/Nis, 59)

l'l-emr: Halkmzn diline l'l-emr olarak, Kur'n'daki ekliyle girmi olan bu tbire bazen "emir sahibi", bazan "veliyy'l-emr" eklinde de rastlarz. Ayn mnda olmak zere halfe, imam gibi tbirlerin kullanldna da rastlanr.

Sahbe ve Tbin'den bu yana ll-emrden kastedilen kimseler hakknda deiik grler ileri srlmtr. Bir ksm bununla "ulem"nn kastedildiini sylerken, dier bir ksm "mer"nn kastedildiini ileri srmtr. Bundan sadece Sahbe'yi anlayanlar da olduu gibi, slm devletinde grevli btn memurlar (vlt) anlayanlar da olmutur.

Nevev daha pratik bir trif kaydeder: "ll-emr, mer ve vlilerden, itaat edilmesi Allah tarafndan vcip klnm olan herkestir." Ve bu trifin, halef ve selef mfessir, fakh vs. her eit limin ortak gr olduunu belirtir.

mer Nashi Bilmen, fkh stlh olarak ll-emr'i yle trif eder: "Ya slm cemaatinin intihbiyle veya kendisinin kuvvet ve nfzuyla hkimiyyet makamn ihrz edip, Mslmanlarn bir emniyyet ve selmet diresinde yaamalarn te'mine muvaffak olan herhangi bir mslim zattr."

Burada grld gibi, ummiyetle devlet reisi kastedilmekle birlikte, yerine gre, bugnk tbirle "otorite" denilen devleti temsil durumundaki etkili ve yetkili herkes iin ll-emr tbiri tlak olunabilir ve olunmaktadr. u halde imam, halife, emr, mil, me'mur, mir vs. gibi kelimelerin her biri ll-emr mefhumunu ifade eder (brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 5/62-64).

ll-emr Etrafnda Birlik: Hz. Peygamber (s.a.s.) slm toplumunun btnlk ve hametini, sulh ve sadetini, bir reis etrafnda meydana getirilecek birlik ve berberlikte grd iin, lisannn btn belgat ve talkat ile bir imam (ll-emr) etrafnda toplanmaya tevik etmi; blnp dalmalar, birlik ve cemaatten ayrlmalar iddetle takbih etmi, ayrlanlar knam, tehdit ve terhbde bulunmutur. mam etrafnda teekkl etmesi istenen bu birlik ve beraberlik her eyden nce imama itaate baldr.

Buhr'nin Enes (r.a.)'ten kaydettii bir rivyette: "zerinize, ba, kuru zm gibi siyah Habeli bir kle bile tyin edilse dinleyin ve itaat edin" denmektedir. Mslim'in kaydettii bir rivyette, Eb Zerr: "Hallim (Hz. Peygamber) bana: Kollar kesik bir kle bile olsa emri dinleyip itaat etmemi tavsiye etti" demektedir.

rihler, gerek "kuru zm", gerekse "kollar kesik" tbirleriyle emrin nesebce dk, grne irkinliinin ifade edilmek istendiini, yani emre nesep ve fizyonomisine baklmadan itaat etmek gerektiini sylerler.

Bir dier rivyet de yledir: "...zerinize, emr olarak, bir Habeli kle bile tayin edilse onu dinleyin ve itaat edin. Sizden biri slm' ile boynunun vurulmas arasnda muhayyer braklmadka itaate devam etsin. Byle bir durumda boynunu uzatsn. Anasz kalasca, dini gittikten sonra, onun ne dnyas kalr, ne de hireti."

u hadiste imama isyan, kymet almeti olarak zikredilir: "Nefsimi elinde tutan Zt- Zlcell'e kasem ederim ki, imamnz ldrmedike, birbirinize kl ekmedikce ve dnyanza erirleriniz reis olmadka kymet kopmaz."

Baz rivyetlerde emre itaat Allah'a itaatle ayn ayarda tutulmaktadr: "Kim bana itaat ederse Allah'a itaat etmi olur. Kim de bana isyn ederse Allah'a isyn etmi olur. Emrime kim itaat ederse bana itaat etmi olur. Emrime kim isyan ederse, bana isyn etmi olur." (Buhr, Ahkm 1; Mslim, mre 33; Nes, Beyat 26) (brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 5/64-65)

Biat art taat: Bir ksm rivyetler, ilk Mslmanlar ile biat akdi yaparken, Hz. Peygamber (s.a.s.)'in onlara her hl krda itaat etmeyi art kotuunu gstermektedir. Mslmanlnn kabul edilmesi iin teklif edilen ilk artlar arasnda bunun zikri, otorite ve itaatten yoksun o devir Araplarnn nazarnda itaatin ehemmiyetini tesbit gyesini gtmelidir: bdet'bn's-Smit der ki: "Biz, Allah Rasl'ne, kolaylkta olsun, zorlukta olsun; gnlnmzn houna giden eylerde olsun, houna gitmeyen eylerde olsun... itaat etmek zere biat ettik." (brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 5/65)

Hoa Gitmese de taat: Sdece yukarda kaydettiimiz bdet'bns-Smit rivyetinde deil, baka sahblerden de gelen biatla alkal pek ok rivyette, Hz. Peygamber'in itaat artn koarken, verilen emir hoa gitse de, gitmese de, iinde bulunulan artlar bolluk veya darlk her ne olursa olsun, imamdan kfrn gerektiren bir hl zhir olmadka "itaat etmek" artn ok vzh olarak duyurduunu grmekteyiz (brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 5/65).

Allah in Biat: Her hl ve artta itaatin gereklemesi iin, Hz. Peygamber (s.a.s.) bey'at (biat) ve itaatin srf Allah rzs iin yaplmas, buna dnyev bir maksad dhil edilmemesi iin bakaca tenbihlerde bulunmutur. Allah rzsndan baka, dnyev bir maksatla bey'atta bulunanlar hakknda iddetli tevbih ve knamalar gelmitir: " kii vardr ki, Allah Kymet gnnde onlarla ne konuur, ne onlara nazar eder, ne de onlar gnahlarndan arndrr, onlara ackl bir azb vardr... (Bunlardan biri de:) Srf dnyev bir menfaat iin bir imama biat eden kimse; yle ki, dnyalktan istediklerini verirse biatnda sdktr, vermezse sdk deildir." (Buhr, irb 2, Hiyel 12; Mslim, man 173, h. no: 108; Eb Dvud, By' 62, h. no: 3474, 3475; Nes, By' 6, h. no: 7, 247). Yani, zetle, Mslmanlarn immna, msiyet olmayan, yani Allaha isyna gtrmeyen hususlarda itaat farzdr.

Ardndan At Yakmak in Deil; Muhteem Dnn Hzlandrmak in

HLFET

slm'n hibir kurumu, sadece belirli zamanlarda yaanp bir daha hayata dnemeyecek ceset deildir. Yine, hibir esas, insanlar fikir ve hayal dnyasnda gezintiye karan felsef topya eklinde kabul edilemez. slm, her eyiyle bir hayat nizamdr. Evrenseldir, her corafyada ve her zaman diliminde tatbik edilebilecek yapdadr. "Halifelik de, tarih bir kurum olarak ne kadar czip ve muhteem olursa olsun, bugnk ve yarnki insana verecei fazla bir ey yoktur" diyen kimse, slm' anlamam demektir. Hilfet, Raslullah'n hirete irtihlinden 1924 yl Mart ayna kadar tam 1293 yl mslmanlar kendi etrafnda toplayan mknatsl bir sancak olmutur ve daha nice yllar ayn grevi stlenecektir.

C hiliyye egemenliklerini tarihte defalarca pe atarak mazlumlar kurtaran rislet ve (Son Raslden sonra da) hilfet kurumu, modern chiliyye zulm altnda kvranan dnya iin yegne alternatiftir. Bat uygarl adndaki ihtiyar cadnn maskesi dmekte, srtan makyaj arkasndaki irkin surat, kendi klar tarafndan bile grlebilmektedir. Kendi gayr mer ocuu Komnizm karsnda bile ka defa keye sktrlp bandaki hakeme say saydran, yapay hormonlarla beslenip yasak doping ilalaryla maa kan bu ikeci boksr, gerek rakibiyle karlamaktan korktuu iin, onun ringe kamayacana sarho ettii seyircileri inandrmak istiyor.

Batnn kanl makasyla lime lime doranp 46 paraya ayrlm gzelim kuman hi kesilmemi gibi birletirilmesinin kolay olmadnn elbet farkndayz. Ama ihtiyar ninelerimiz, yal annelerimiz yaklak bu saydaki kuma paralarn birletirerek nasl gzel seccde olutururdu. Yeter ki kuma salam olsun, terzi ustaysa, o paralar birletirmesini becerir. , terzilerin yetimesinde. Kendi nndeki kesik paralar, kullanl gzel elbiseye evirmesini bilen terziler, ilerinden birini terziba olarak seecekler, ok da zor deil hani. tane sfrn nne geen 1in o sfrlar bin yapmas gibi bir bereket grlecektir, nnde imam olan toplumlarda. nleyen nameler coan arklara dnecek, iinin ehli orkestra efinin ynetiminde. Sndrlp seksen senedir yaklmayan lambann dmesini amak gibi bir ey. Karanlkta dmenin yerini bulmaktr nemli olan. Bunun iin de kafa gzyle birlikte gnl gz de ak olanlara i decektir.

Katolikleri papa, Ortodokslar patrik, Yahdileri hahamba topluyor, temsil ediyor, ynlendiriyor. Bir tek slm lemi basz! Hem de dinleri kiinin bile, yolculukta dhi, ilerinden birini lider semelerini emrettii halde. Lidersiz/halifesiz mmet, basz ceset gibidir. nce mmet iinde hayra dvet eden emr-i bilmarf ve nehy-i anil-mnker yapan zel mmet kmal (3/l-i mrn, 104) ki, onlar yolu asn. Sonra mmet, mmet bilinci ve sorumluluunu kuansn (3/l-i mrn, 110). Mslmanlar tek mmet, yani evrensel bir ile olduklarn, birbirleriyle ilikilerinde ispatlasn (21/Enbiy, 92). Mslmanlara bl, parala, yut taktiiyle tavr alanlar, Birlemi Milletler emsiyesine ihtiya duyuyor, Avrupa Birliini tek devlet ats haline dntryor, her vesileyle mttefik ve koalisyon ortaklar aryorlar. Mslmanlarn hilfet konusunu gndeme getirmelerine ise csss! diyorlar. Mslmanlar, dnyaya mslmanca nizam vermeyi dnmesinler diye, Amerikann ba ekerek Trkiye modelini rnek(!) gstererek yn verdii Byk Ortadou projeleri gndeme getiriliyor; memlekete komnizm gerekiyorsa onu da biz getiririz anlayyla. Neo Osmanl tartmalar balyor, Hasta Adamn son demlerindeki Jntrklere, yani Yeni Osmanllara nazre olarak.

Amerika, 11 Eyllden sonra daha belirginleen tavr ve kendi ba Bu olu Buun ifdesiyle Hal Seferlerini tekrar balatarak yeni dnya dzen(sizli)i projesini uygulamak iin, Ortadounun iglini her alana yaymaya alyor. Bir yandan da stratejik destek iin slm hareketlere kar lml slm, yumuatlm slm, resm, dzene uygun slm, bartsz slm, ls olmayan, her eyle uzlaan, herkesi ho gren slm eklinde ii boaltlm ve Amerikanlatrlm slmlar pazarlamaya alyor kuklalar eliyle. Parann dini iman olmaz, din devlete karmaz, laiklik ve demokrasi slmla atmaz gibi sloganlar Amerikanc slmn (elbette bu Allah'n katnda tek gerek din olan slm deildir, muharref dindir) gerek slm yok etmesi iin kukla ynetici ve ynlendiricilerini seferber ediyor. Savalardan, igallerden ok daha tehlikeli bir durumdur; mslmanm diyen etkin gler tarafndan dinin tahrifi, hakla btln

kartrlp hak diye sunulmas.

Halifeliin ihys demek, Dnya slm Devleti demek. Mslmanlarn birbiriyle karde olduklarn kavramas demek. Ayn corafyada yaayan, ayn lkenin, ayn mezhebin insanlarnn bile bin bir gruba ayrld bir ortamdan kurtulup tm dnya mslmanlarnn tevhid izgisinde birlemesi demek. Irklktan, ulusuluk/milliyetilikten, ulus-devlet anlayndan mmetilie gei, vatandalk anlayndan Allaha kulluk uuruna hicret demek. slm, sadece toplumun anlad anlamda bir din deil; ayn zamanda sosyal ve siyasal nizamdr da. Hilfet ad verilen bu nizam, 1924lere kadar yaand, yine yaanabilir. Dnya, teknoloji ve zellikle iletiim aralaryla ok kld; imdi ok daha kolay uygulanabilir ok uluslu, ok katlml, ok ve zengin kltrl, tek halifenin (ya da hilfet komisyonunun) r ile ve Allahn indirdii gerek adlet ilkeleriyle ynettii bir Byk slm Devleti. Dnebiliyor musunuz iki milyar nfuslu, 46 ulus-devletin birlemesinden olumu, banda halifesi olan bir Dnya slm Devleti... Rys bile insan mutlu ediyor, hayaline bile can kurban. Byle bir gcn karsnda kim durabilir? Global zulm, ABD adl vahi kovboy ve srail adl haydutlar etesi byle bir g karsnda ne yapabilir? Byle bir yapnn ekonomisini, dnyaya verdii huzuru dnn...

Umudu, hedefi, ideali olmayan kimse, dv adam olamaz. Dvs olmayan eyyamc tip, reel politik oltalarna taklan tvizci, gnlk iler arasnda kaybolan ve yozlamaya, olumsuz deiime ak, srlemeye aday bo vermilerden oluur. Byle kimselerin brakn mensup olduunu dnd din ve dvya, kendine bile faydas olmayacaktr. Bunlar olsa olsa popstar yarmalarna katlabilir, biraz yalysa o programlara seyirci ve seici olarak taklabilir. Mslmann hedefi, ideali byk olmal; hele bizim nesil gibi yenilgileri, kayplar byk ise. Mslman, sadece bulunduu lkede deil; tm yeryznden fitneyi (zulm ve en byk zulm olan irki) kaldrmaya almakla ykmldr (2/Bakara, 193; 8/Enfl, 39). Mslmanlarn tm yeryznde halife olduu (2/Bakara, 30) ve hkimiyet anlamnda bu halifelii uygulama imknna kavumak iin iman ve amel-i slihle ilgili tm grevlerini yerine getirmesi, sadece Allaha kulluk/ibdet edip Ona hibir eyi irk komamas gerektii (24/Nr, 55) Kurann mesajdr.

"Hilfet" derken; Emev, Abbs, Ftm veya Osmanl tipi saltanat ve nks hilfet deil; hulef-i ridn (dosdoru yolda olan drt halife) tarz hilfeti kast ettiimizi belirtelim. Hilfet; slm birlii, daha dorusu mslmanlar birlii demektir. deal olan tek devlet, tek lider anlaynn hayata gemesi olmakla birlikte; gei dneminde (hatta kalc olarak) bu teklik, olmazsa olmaz deildir. nemli olan tek g olmak, hedef birlii iinde organize olabilmektir. Bu, kolektif ekilde federatif biimde de olabilir. nemli olan beyat denilen zel bir seim uslyle ibana gelip, r prensibini ihmal etmeden, insanlara tek adlet ls olan Allahn indirdikleriyle hkmetmektir. Hilfet dncesi, artk bir daha hayata geemeyecek hayl bir dnce deildir. Kint, iindekileri ve yaratklarn ileyi kanunlarn yaratan ztn kitab olan Kurann projeleri hayata geirilebilecek projeler, kurtulu reeteleridir. Hibiri topik ve aya yere basmayan uuk teori ya da artk devri gemi eskinin deeri deildir. Milad 7. asrn balarnda, medeniyet ve dnyev etkinlikten uzak bir yrede ykselen nebev mesaj, o devirde hemen hi kimsenin hayal bile edemeyecei en byk devrim ve en gzel toplumsal deiimi ok ksa bir zamanda gerekletirmedi mi? Brakn, Allahn yardm vaad ettii Kuran projelerin hayata geirilmesini, kfirlerin bile planl ve gayretli almalaryla 20. asrn balarnda ou yahdinin dahi hayal edemedii bir vampir devlet, asrn ilk yars bitmeden Ortadounun kalbine saplanm haner eklinde ortaya kmad m? Birbirleriyle ayn asrda iki defa dnya sava veren Avrupa lkeleri, savan zerinden altm sene gemeden tek devlete doru hzla gitmekte. Avrupa Birliinin bugnk eklini sava sonrasnda, yani elli-altm sene nce hayal eden ka kii kard? Sahi, eyrek asr nce randa ne oldu, nasl oldu slm Devrimi, btn dnyaya ve hatta i olmayan mslman leme ramen?! Kimlerin hayal bile edemediini, kim nasl gerekletirdi?

rnei direkt konumuzla ilgili verelim: 1900lerin banda halifeliin kaldrlp yeni bir dirilie kadar tmyle tarihe terk edileceini ka kii hayal edip dillendirebiliyordu dersiniz? Okullarda okutulan tarihe bakarsanz, Yavuz'un Msr'a gidip mslmanlarla savaarak kl zoruyla hilfeti Osmanllara getirmesi de, bir Osmanl paasnn eline frsat getii ilk anda, meclisten kanun kartarak "dnya mslmanlarnn sosyal ve siyasal liderlii"ni, bylesi nemli bir gc tarihe gmmesi de zafer olarak anlatlr. Her ikisi de devrimdir. Her ikisi de yavuzluktur. Peki, "yavuz hrsz" kimdir, oras mehul.

Hilfet bir hayal deil, Kurn bir gerekliktir. Kuran bizim yeryznn halifesi olmak iin yaratldmz vurgular (6/Enm, 165). Allahn takdir ve dilemesi, yeryznde gsz drlenlere ltufta bulunup, onlar nderler yapmak, vrisler klmaktr (28/Kasas, 5). man edip slih ameller ileyenleri, tm yeryznde g ve iktidar sahibi olarak etkin ekilde halife yapmak, Allahn vaadidir (24/Nr, 55). Hilfetin gerekleeceine, Dnya slm Devletine inanmamak, belki de Allahn vaadine inanmamakla e tutulabilir. Liykat kesbedenlere bir meyvedir hilfet. Mekkede alp gayret eden ve irkin her eidini terk edip sadece Allaha kulluk edenlere Medinede devlet kapsnn kendiliinden (Allahn ltfu ve meyvesi olarak) alverdii gibi. Daha be-on sene nce Ysirlere, Smeyyelere sorsanz hayal bile edilecek ey deildi bu. Hedefler, nce hayal edilir, sonra ideal, daha sonra da gerek olur; eer gerekli aba gsterilirse...

Global/kresel smrye, ada Hal Seferlerine, ynlendirilen Bir"le"mi Milletlere, tek devlet haline gelen Avrupa Birliine ve organize ittifaklara kar, mslmanlarn ayr ayr kk ulusal devletler halinde (zellikle onlara hayran, kukla yneticiler de balarndayken) dayanmalar, imdiki snrl zgrlklerini bile korumalar mmkn gzkmyor. rnek aramaya gerek var m? Bosna, eenistan, Afganistan, Irak. Srada bekleyen Suriye, ran... slm lemi iin, zellikle yarnki birlemi kfr cephesine kar, hilfetten baka bir zm szkonusu deildir; tabii onlarn iinde eriyip yok olmay, onlardan birine dnmeyi zm grmyorsak. Bu gerekelerle Avrupa Birliine katlmaya ve onlarn iinde erimeye kar kan ka mslman kald, oras da ayr bir problem.

"Hilfet" demek; laiklik, demokrasi ve muhfazakrlk gibi tuzaklardan kurtulup Kuran ilkelere sarlmak demek. Yol uzun, almas gereken dalar yksek olabilir. Ama unutmayalm; zorluklar, baarnn deerini arttran sslerdir. Hedefin zorluudur insan kahraman yapan. Snavn zorlu olmasdr kiiye dnyada devleti, hirette C enneti armaan ettiren.

"mknsz", ancak inanszlarn szlnde bulunabilecek bir kelimedir. man imkndr, hem de en byk imkn. "mknsz" kelimesini mslmann diline tercme ettiimizde, slih amel ve kulluk bilincini kuanarak Allah'a daha yaklap O'nun yardmn kavl ve fiil olarak daha ok istemek anlamna gelecektir. Bakalarnn imknsz dedii ey; mslman iin, olsa olsa "biraz zaman alabilecek ey" anlamna gelir. Nefsini (hevsn) dizginleyip Hakk'a ibdet ve itaat gdlaryla benliini glendiren, takvnn salad imknlarla Allah'a yaklap O'nun yardmna muhtap olan kimse iin lh emir ve tavsiyelerin hibiri "zor" ve hele "imknsz" gelmeyecektir.

En byk engel, sahte kurtarclar, sahte halifeler. Keke Almanyada, ii ocuklarn evcilik oyununa benzeten iilerin kt zerindeki devleti hi olmasayd, hi sa ve Mehdi'ler kmasayd, cihad zannedilen terr olaylar yaplmasayd, "ihls" gibi gzel kelimeler ihlssz kimselerce ypratlmasayd, Allah ad kullanlarak insanlar kandrlmasa, politikaclar dini istismara yeltenmeseydi... Sakn btn bunlar, srt- mstakm yolcularnn yolunu tkamak iin yol kesen yolsuzlar ve yolunu bulmak isteyen o yolun yolcularnn insanmz yoldan karma yolu olmasn!

mtihan iin yaratlan insanolu, denemenin gerei olarak birtakm ykmllkleri yerine getirecek, baz glkleri gsleyecek, baz zor gibi grnen ibbetleri yapacak, nefsinin ok arzu etmesine ramen, snavn bir gerei olarak baz isteklerinden vazgeecektir. Kolaylk-zorluk kavram, psikolojik ve sbjektif bir kavramdr. Bazen pek basit ve ok kolay grlen bir ey, bir insan iin dalar amak kadar zor gelebilir, bazen de ou insan asndan ok zor kabul edilen bir ey, birisine kolay gelir. Bunlar, her eyden nce kalpleri elinde bulunduran Allaha it bir tasarruftur. Tabii, bu rasgele olmaz. Bunun da bir lh kural, snnetullah dediimiz Allah tarafndan konulmu ls vardr: Muhakkak zorlukla beraber bir kolaylk vardr (94/nirh, 5). Kim takv sahibi olur, Allahtan korkarsa, Allah ona iinde kolaylklar verir (65/Talk, 4). nsanlara emr-i bil-maruf ve nehy-i anil-mnker yapan, onlara t veren kiileri Allah, en kolaya yneltip onda baarl klacaktr (87/A'l, 6-9). Bu konudaki lh snnet, iman-takv-infak konusunda grevini yapanlara kolayln ihsn edilmesidir (92/Leyl, 57). Kim cimrilik edip vermez, kendini zengin sayp Hakka boyun emez, en gzeli de yalanlarsa, o da lh kudret eliyle en zora yneltilecektir (92/Leyl, 8-10).

man cesrettir, takv sahibi olmak gl olmaktr. M'min inanr ki, Allah zoru kolaylatrr, kolay zorlatrr; btn bunlar lh hikmet ve snnetullah dhilinde

ortaya kar. Hayattaki zorluklarn kolaylatrlmasnn ad slm'dr. eytan olumlu bir eyi terkettirmek iin onu zor gsterir. nsan zordan kamaya meyillidir. Ama bu eytan/nefs oyuna gelmeyen nice insan sebat ve srar ederek baarl olmu, bir zamanlar kendisinin veya bakalarnn zor dediinin hi de zor olmadn anlam ve isbat etmitir.

Toplumu ve hele koca bir mmeti ilgilendiren byk deiiklikler, tedrc denilen bir sreci gerekli klar. Bir katn merdivenlerini birer ikier admlamadan tmn birden atlamaya kalkan insan, aceleciliinin cezsn belki sakatlanarak ekecek, artk basamaklar birer birer bile kamayacak hale gelecektir. Konuyla ilgili gnmzde tm mslmanlarn yapmas gereken, ncelikle dnyadaki tm mslmanlar farkl mezhep ve ictihadlarna ramen Allah iin sevmek, birbirleriyle hangi alanlarda iliki kurabileceklerse kurmaya alp mmet bilincine ulamak olmal. Hacda hem halkn ve hem de limlerin yararlanaca dnya mslmanlarnn bilinlenip birlemesi iin organizeler yaplmal. Farkl lkelerdeki mslman lim ve aydnlarn, yazar ve izerlerin arasnda cidd iliki ve iletiim oluturulmal. Mslmanlar, kfirlerin izdii coraf snrlar reddetme tavr olarak farkl lkelerdeki m'minleri, yani kardelerini ziyret etmeli. nternetten, d ticaretten yararlanmal, farkl lkelerden gelin ve dmatlar edinerek akrablk ba oluturmal, dpolitikay en az i politika kadar tkip etmeli. Mslman genler mutlaka Kuran kltr ile birlikte Arapa ve ngilizceyi ok iyi renmeli. Mslman imamlar, hatipler, hocalar, retmenler, yazarlar resm hutbe, resm sylem, resm program yerine slm leminin ortak sorunlarn ve Kuran zmleri gndeme getirmeli. Vatandalk yerine slm kardelii vurgulanmal. Vatann mslman iin slmn hkim olduu her yer olduu sylem ve eylemle ortaya konulmal. Var olan un, ya, eker bir araya getirilip gzel helvalar yaplmal.

Mehdi bekleyen insanlar, zm Hz. sann gkten inip kendilerini kurtarmas olarak grp grevlerini kuanmaktan kaanlar bilsinler ki, kurtulu, aralarndan bir nder (imam, halife) karp onunla birlikte Kurann emrettii ekilde cihad etmekle mmkn olacaktr. Snnetullah budur. Byle bir lider, namaz imam gibi toplumun nnde (gerisinde deil), dnyev riskin en byne tlip olacak ekilde ve toplumun kardei, ilerinden biri olacaktr. Hicret rneindeki Byk nder gibi, gemiyi en son terk eden kaptan olmay seecektir. Tek bana mmet (16/Nahl, 120) olmakla birlikte, ayn zamanda insanlara imam/nder olan (2/Bakara, 124) brhim gibi putlarla ve putularla mcdelenin bedelini gerekirse atee atlarak demekten ekinmeyen birisi olacaktr. Takyye yapmas, baz ruhsatlar kullanmas ciz olmayan, mslmanlarn izzet ve onuruna halel getirmeyen, ok net olarak lh mesaj insanlara ulatran rnek ahsiyet olacaktr lider/halife. O ne geip yryecek, arkasndan mmet yryecektir.

Halife kelimesi, h-l-f (halefe) kknden tremitir. Halefe, geride kald, sonradan geldi anlamndadr. "Halife" selefin yerini alan, sonradan gelen (nesil), istihlf edilen, birinin yerine braklan demektir. Ayn zamanda bu kelimenin kapsam iinde veklet ve yneticilik de vardr. "Hilfet" halife olmak, halifelik, reislik, bakanlk, birinin yerine gemek, onun adna i yapmak ve onu temsil etmek anlamna gelir. Istlahta ise; "Hz. Peygamber (s.a.s.)'den sonra, Ona halef olarak m'minlere emr olmak" eklinde tarif edilmitir. Bey'at sonucu m'minler adna tasarruf yetkisine sahip olan ve ahkmn tatbikini salayan kimseye halife denir. (Rgb el-Isfehn, el-Mfredt, s. 105-106)

Halifenin oulu halif ve hulefdr. stihlf ise, birini halife (temsilci/ard) klmak anlamndadr. H-l-f (halefe) kknden treyen kelimeler Kur'an'da oka (127 yerde) geer. Ama konumuzla direkt ilgili olarak halife kelimesi Kur'an'da 2 yerde (2/Bakara, 30 ve 38/Sd, 26), halife'nin oulu halif 4 yerde (6/En'm, 165; 10/Ynus, 14, 73; 35/Ftr, 39), Hulef kelimesi de 3 yerde (7/A'rf, 69, 74; 27/Neml, 62) geer. stihlf kelimesi ise Kur'an'da 4 ayette (6/En'm, 133; 7/A'rf, 129; 11/Hd, 57; 24/Nr, 55) zikredilir. Yine konuyla dolayl ilgili half kelimesinin de 2 ayette (7/A'rf, 169; 19/Meryem, 59) getii grlmektedir.

Allah, yeryzn mar etmek, insanlar Allah'n kanunlarna gre ynetmek zere yaratt Adem ve neslini halife olarak yaratacan belirtiyor. "Yeryznde bir halife yaratacam" (2/Bakara, 30) ifadesinden Hz. Adem yaratlmadan nce yeryznn yaratldn reniyoruz. Hz. Adem yeryznde halife olarak yaratld. Papazlarn dedii "Hz. Adem cennette yasak meyveyi yemeseydi imdi biz cennetteydik" sznn yanl olduunu Kur'an'dan anlam oluyoruz.

Allah meleklere yeryznde halife var edeceini bildirmekle, insan yeryznn hkimi ve yaratklar arasnda hkmedecek biri yapacan belirtmitir. Ayetteki "halife" kelimesinde hkimiyet anlam vardr. Yeryznde halife olmak, yeryznn hkimi ve yneticisi olmak demektir. "Ey Dvud! Biz seni yeryznde halife yaptk. O halde insanlar arasnda hak ve adletle hkmet." (38/Sd, 26). yetten de anlald gibi burada "halife" hkm veren, yneten anlamnda kullanlmtr. Bu nedenle insanlar arasnda hak ve adletle hkmetmesi Hz. Davud'dan istenmektedir. "Yani ey Dvud, seni hkmdar yaptk ki iyilii emredesin ve ktlkten sakndrasn. Bylece senden nceki peygamber ve salih nderlere halef olasn" denmi olmaktadr. "Sonra da, sizin nasl davranacanz grmek iin onlarn ardndan sizi yeryznde halifeler kldk." (10/Ynus, 14). "Yani onlarn yerine artk siz hkmedeceksiniz." Halife kelimesiyle, nesil nesil birbirini takip edecek ve nesillerden her birinin dierine halef olaca bir canl tr kastedilmitir. Yine Hz. Nuh ve kavmi iin de yle buyrulur: "Onlar (yeryznde) halifeler kldk; yetlerimizi yalanlayanlar da (denizde) boduk." (10/Ynus, 73)

Bu yetlerde "halife" kelimesi, szlk anlam olan; bakasnn yrtt bir ii, ondan sonra yklenip yrten anlamndadr. Ancak devralnan i, hkimiyetle ilgili bir itir. Nitekim Hz. Adem iin "halife" kelimesinin kullanld yetten hemen nceki yette: "Allah, yerde ne varsa hepsini sizin iin yaratt." (2/Bakara, 29) buyurulmaktadr. Demek ki Hz. dem'in halife klnd ey, yeryznn hkimiyet ve ynetimiyle ilgili bir itir.

"Allah, iinizden iman edip slih amel ileyenlere, onlardan ncekileri halef (g ve iktidar sahibi) kld gibi, onlar da yeryzne halife klacana, onlar iin rz olup beendii dini temelli yerletireceine ve korkularn gvene evireceine dir sz vermitir. nk onlar Bana kulluk eder, hibir eyi Bana irk/ortak komazlar. Bundan sonra inkr eden kimseler fsk (yoldan km) kimselerdir. Namaz kln, zekt verin, Peygamber'e itaat edin ki, size merhamet edilsin. nkr edenlerin, Bizi yeryznde ciz brakacaklarn sanmayn. Onlarn varacaklar yer atetir. Ne kt dn yeridir." (24/Nur, 55-57)

Bu yetler, iktidar deiiminin, iktidarn ileyiinin ve amacnn temel deikenlerini aka belirtir: man, slih amel, yalnz Allah'a ibadet ve hibir eyi O'na irk komama; dinin yerlemesi, korkularn gvene dnmesi; namaz ve zektn yerine getirilmesi, Peygamber'e itaat.

Allah, bata Hz. Adem olmak zere btn insanlar kendi hkmlerinin uygulayclar olsunlar diye yaratt. Btn insanlar doutan birer halife adaydr. Kim bu emaneti hakkyla tam veya tayorsa, onun halifelik sfat devam ediyor demektir. Allah'n hkmne uymayp, O'nun dininden yz evirenler, yani ilh emaneti tamayanlar ise o kutsal ve stn halifelik sfatn koruyamayanlardr.

Kuran- Kerimde konu ile ilgili ayetlerden anladmza gre Allah Tel, genel anlamda btn insanlar yeryznn halifeleri olarak yaratmtr. Yeryzndeki btn yaratklar, insanolu iin yaratlm, onun hizmetine sunulmutur; insan yeryznn efendisi ve halifesidir. Bu halifelik gerei btn insanlar ilk plnda Allaha iman etmekle ve bu imann sonucu olarak Onun hkimiyetini kabul etmekle ykml tutulmulardr. nsann yeryz halifelii, onun ynetim ve davranlarda Allahn hkmn uygulamas demektir. Bu uygulamalarda Allahn kanunlar mutlak ldr. nsan, yeryznde halifeliini ifa ederken bu lnn dna kamaz, bu hkmlere aykr hareket edemez. nk Allah, yeryznde halife olarak grevlendirdii insana mutlak bir serbestlik vermi deildir. nsan iin birtakm kurallar ve snrlar izmi ve bunlar amamasn istemitir.

Allah, bu ykmll yerine getirmeyenleri, yerlerine bakalarn istihlf etmekle, bakalarn halife yapmakla tehdit ediyor. Buna gre halifelik makamnda, yalnzca bu makamn gerektirdii ykmllkleri yerine getirenler kalabiliyor. Yalnz bu kiilerin bu makamda kalabilmelerine de hususi hilfet adn veriyoruz. Tarih boyunca bu anlamda toplumlar birbirlerinin yerine gemi ve halifelik onlar tarafndan gerekletirilmitir. Allahn halife yapacana ve onlar yeryznde hkim klacana yemin ile sz verdii kimseler (24/Nur, 55), Onun dinini yeryznde hkim klanlar ve insanlar tutlarn tasallutundan kurtarma savan srdrenlerdir.

ster genel, isterse zel anlamda olsun hilfet, Allahn dinini hkim klmak zn tar. Bu z, hilfetin sosyal alanda da hissedilir olup, gereklemesiyle ve

tekiltlanmasyla siyas bir grnm kazanr. Allah, Hz. Davuda kendisini yeryznde halife kldn bildirmekle birlikte ona; insanlar arasnda hak ile (Allahn hkmleri ile) hkmetmeyi (38/Sd, 260) emretmitir. Hz. brahim de kendisinin insanlara imam (halife) klnd haberini Allahtan alnca, soyundan geleceklerin de bu makama ykseltilmelerini istemi, Allah ise bu ahdinin zlimler hakknda szkonusu olmayacan (2/Bakara, 214) bildirmitir. Anlalmaktadr ki halifelik, Allahn hkimiyetinin her alanda btn aklyla ortaya kmas demektir. Btn insanlar bununla grevlidir. Byle bir makama ykselmek isteyen, daha dorusu bu makamdan dmek istemeyen toplum da ona gre davranmak zorundadr. Bu tr toplumun en yksek temsilcisi ise, yeryzndeki halifelerin kendi hr iradeleriyle setikleri halifedir. Halife, bu emaneti yklenebilecek nitelikte olmaldr. nk emanetlerin ehil kimselere verilmesi, Kurann emirleri arasndadr (Bkz. 4/Nis, 58).

Hilfet, bir iardr, bir semboldr mslmanlar iin, hatta nmus ve izzet meselesidir. Tm igal altndaki ehirlerimizin ve tm mslmanlarn, hatta tm mazlumlarn kurtuluu iin, dnya ve hiret nimeti iin paroladr hilfet.

Sahi, aslan nerede dm ve nereden kalkacakt? zellikle, olaya hamsetle yaklamaya devam eden ulusalc ve asabiyecilere sormak ve bunun cevabnn hangi tavr ve eylemle olacan cevaplamalarn istemek gerekiyor.

pi kopan tesbihim, dalm tane tane; Ac ama tesbihim, hani nerde imme?

slm Devlet Bakan Olarak ll-Emr Ya da Halife

Siyas anlamda halfe veya ll-emr: Bey'at sonucu m'minler adna tasarruf (ynetme) yetkisine sahip olan ve Allah'n indirdii ahkmn adlet ve istire ile tatbikini salayan kimse demektir.

Hilfetin akd temeli, mmetin halifeyi seme hakk bulunduu esasna dayanr. ll-Emr veya Halife, zel bir seim olan beyatla seilir. Ehl-i Hal vel-Akd denilen mmetin sekin temsilcileri tarafndan beyatla seilerek grev alr. Bu kurumun; imam veya halife denen ll-emr kfre meyleder, aka fsk olan ileri yapar, ynetimi hakkyla icr edemeyecek duruma derse halifeyi azletme (hal etme) yetkisi vardr. Halife, eriat, bu sekin temsilcilerden oluan organla istire ederek icra eder. Bu organ, ayn zamanda r organdr.

Halifelik, btn mmetin balln gerektirecek ekilde, dini ve mslmanlar, tm insan zellikleri korumak, sosyal hayat idare etmek konusunda Hz. Peygambere halef olmak demektir. slm devlet ynetiminde olmazsa olmaz olan temel esaslar: Beyatla baa geen halifelik/imamlk, adlet (Allahn indirdikleriyle hkmetmek) ve r prensipleridir. Beyatla ibana gelmeyen, adlet ve r prensiplerine yeterince uymayan kii, mslmanlarn ll-emri olamaz.

ll-Emrin Grevleri

Allahn hkmlerini tatbik etmek, Namazlar, zellikle C uma ve Bayram namazlarn kldrmak, Zekt ve dier vergileri toplamak, Kadlar (hkimleri) ve valileri tyin etmek, slam devletinde yaayan fertlerin maln, cann, dinini, ahlkn, neslini korumak. slam devletinin snrlarn korumak, cihad tanzim etmek, Ordular hazrlamak, seferberlik emri vermek, komutan tayin etmek ve gerekirse komutanlk yapmak, slam devleti iinde zulme urayanlara veya ihtiya sahibi olanlara yardm etmek, slam devletinde yaayan fertler arasndaki ihtilaflar zmek ve fitneleri engellemek.

Hz. Peygamber, hayatta olduu srece peygamberlik grevinin yan sra devlet bakanln da ahsnda toplamt. Bu nedenle Hz. Peygamber hayatta iken, kurulan ilk slam devletinin bakann belirlemek gibi bir problemle karlalm deildi. Dier taraftan Peygamberimiz, kendisinden sonraki halifeyi/ll-emri belirleyen herhangi bir sz de sylememiti. Durumun byle olmas nedeniyle Hz. Eb Bekir (r.a.) halife seilene kadar baz farkl grlerin ortaya ktn gryoruz. Ancak bu durumlar geici ve olduka ksa bir sre iin szkonusu olmu; bir mddet sonra unutulup gitmitir. Yani bu gr ayrlklar Hz. Peygamberin vefatndan sonra Hz. Eb Bekir halife seilinceye kadar devam etmi ve onun seilmesiyle son bulmutur. Hz. Eb Bekir, halife seildikten sonra yapt konumada unlar syledi: nsanlar! Sizin en iyiniz olmadm halde banza getirildim. yi davranrsam bana yardmc olun; saparsam dzeltin beni. Doruluk emanet, yalan hiyanettir. inizdeki gsz, hakkn alncaya kadar benim yanmda gldr. inizdeki gl de, Allahn izniyle hakk ondan alnncaya kadar benim yanmda zayftr. Sizden kimse cihad terketmesin; nk onu terkeden bir kavmi, muhakkak Allah zillete drmtr. Allah'a ve Raslne itaat ettiim srece bana itaat edin. Allah'a si olursam, bana itaatnz gerekmez! Hilfet kurumunda bu ilk mesaj, bir yandan onun kiiliini ve grev anlayn dile getirirken; bir yandan da, hilfetin hangi temellere dayandn ve varlk gyesini aklamaktadr.

Rid Halifeler; rnek ll-Emrler

Rasl-i Ekremden sonra, mslmanlarn devlet ve hkmet reisine Rasulullaha halef olan anlamnda halife denmitir. Bu halifelerin ilk drd hemen her ynyle rnek halifelerdir. Bunlara hulef-i ridn/rid halifeler denir.

Hz. Peygamber (s.a.s.)'den sonra gelen ilk drt halifenin hilfet sreleri, Sadet Asrnn ikinci dnemini tekil eder. slm hukukularnn byk bir ounluu, bu dnemdeki uygulamalara, alnan kararlara byk bir nem verir ve bunlar slm hukukunun kaynaklar arasnda grrler. nk onlarn uygulamalar Hz.

Peygamber'e zaman itibariyle en yakn olmak, O'nun eitiminden gemi olmak, vahyin nzulne tank olmak, snneti yakndan tanmak gibi ayrc zellikler nedeniyle nem tar, bakalarnn fikir ve dncelerine gre stnlk arz ederler. Hakknda nass bulunmayan konularda Rid Halifelerin uygulamalar olduka deerlidir. Bunun nedeni ise, onlarn hem veliyy'l-emr olarak m'minlerin kendilerine itaat etmekle ykml olmalar; hem de slm'n zn en iyi kavram bulunmalardr. Bununla ilgili verilecek rnekler pek oktur. Mesela, Hz. Eb Bekir'in zekt vermeyenlerle ilgili olarak ald kararlar, Hz. mer (r.a.)'in Irak topraklaryla ilgili grleri ve bunlar etrafndakilere de delilleriyle birlikte aklayp kabul ettirmesi, Hz. Ali (r.a.)'nin Hricilerle savamak ile ilgili tutumlar kendi konumlarnda olduu gibi, sonra bunlardan karlan sonu ve hkmlerle ilgileri bakmndan olduka nemlidir.

nk btn bunlarla ilk defa karlalyordu ve bunlarn islm bir zme balanmalar gerekli idi. Yine Hz.Peygamber (s.)'in vefatndan hemen sonra onun yerine geecek devlet bakann belirlemek konusu ortaya kt. Hz. Eb Bekir'den sonra gelen dier halife de farkl ekillerde belirlendi. Onlar ile ilgili durumlar slm hukukunda devlet bakannn baa gei yollarnn farkl olabilecei grn belirledi. Bu konuda kesin ve ak bir hkmn bulunmay, bu tabii sonucu dourmutur. Bu ise slm'n, her ada her toplum iin uygulanabilir olmasnn kantlar arasndadr. Hulefi Ridnden sonra Muaviyenin hilfete gemesiyle birlikte, hilfetin tarihinde saltanatn egemenlii de balam olur. Artk, 4 halifeden sonra kmil anlamda halifelik deil; eksik halifelik veya ismi halifelik olan saltanat balam oldu. Emevlerden toplam 14 halife/sultan ibana geti. Emevilerden sonra Abbasilerin uzun saltanat dnemleri balar. Abbasilerden de toplam 37 halife/sultan hkm srmtr. Abbasilerden sonra, 1924teki ilgsna kadar hilfet Osmanllarda kald. 29 halife/padiahn idaresindeki Osmanllardaki hilfet de ondan ncekilerden pek farkl deildi. Hilfet kurumu, 23 Mart 1924de T.B.M.M.nin 431 nolu kanunuyla tam 1293 yl devam ettikten sonra imdilik tarihe terkedilmitir.

Hilfetin akd temeli, mmetin halifeyi seme hakk bulunduu esasna dayanr. Halife, zel bir seim olan beyatla seilir. Ehl-i Hal vel-Akd denilen mmetin sekin temsilcileri tarafndan beyatla seilerek grev alr; bu kurumun halife kfre meyleder, aka fsk olan ileri yapar, ynetimi hakkyla icra edemeyecek duruma derse halifeyi azletme (hal etme) yetkisi vardr. Halife, eriat, bu sekin temsilcilerden oluan organla istire ederek icra eder. Bu organ, ayn zamanda r organdr.

Halifelik, btn mmetin balln gerektirecek ekilde, dini ve mslmanlar, tm insan zellikleri korumak, sosyal hayat idare etmek konusunda Hz. Peygambere halef olmak demektir. slm devlet ynetiminde olmazsa olmazlardan biri beyatla baa geen halifelik/imamlk, adlet (Allahn indirdikleriyle hkmetmek) ve r prensipleridir. (2)

Kur'n- Kerim'de: "Ey iman edenler! Allah'a itaat edin. Peygamber'e itaat edin. Peygamber'e ve sizden olan (mslman) emir sahiplerine (l'l-emre) de itaat edin. Eer bir ey hakknda ihtilafa derseniz, onu (ihtilaf konusunu Allah'a ve Raslne havle edin. Eer Allah'a ve hiret gnne inanyorsanz (byle yapn). Bu hem hayrl, hem netice bakmndan daha gzeldir. Sana indirilene de Senden evvel indirilmi olan (kitap)lara da iman ettiklerini bo yere iddia edenlere bir bakmadn m ki; onu inkr etmeleriyle emrolunduklar halde, yine tutun huzurunda muhakeme edilmelerini arzu ediyorlar. eytan da onlar uzak bir sapknlkla bsbtn saptrmak ister." (4/Nis, 59-60) M'minlerin kime, hangi artlarda ve nasl itaat edecekleri, neyi kesinlikle reddedecekleri burada aka izah olunmutur. Rasul-i Ekrem (s)'in, "Kim l'l-emre itaatten bir el kadar ayrlrsa, kyamet gnnde Allah'a, fiili (ameli) hususunda lehinde hibir hcceti olmayarak kavuacaktr. Kim de boynunda (l'l-emre) beyat olmayarak ldrese, chiliyye lm ile lr." (S. Mslim, 2/1478, hadis no: 1851; ayrca S. Buhari, Ahkm, 8/105) buyurduu rivayet edilmitir. slm eserlerde "halife", "imam", "l'l-emr" kavramlar hep ayn mahiyeti beyan iin kullanlmtr. &# Hanefi fkh bilginlerinden bn Hmam, m'minlerin kendi ilerinden halife/imam semelerinin sebebi, slm'n hkmlerini ed etmek iindir demektedir (bn Hmam, Kitab'l-Msyere, s. 265). mam Nesef de bu konuda unlar syler: "zerimizde slm devlet bakan olan halifeyi/imam seilmi grmeden bir gnn gemesi caiz deildir. mam, devlet bakan olan halifedir. mametin/hilfetin hak olduunu kabul etmeyen kimse dinden kar. nk din hkmlerden bir ksmnn farz olmas, imamn varlna baldr. C uma namaz, bayram namaz ve yetimleri evlendirmek gibi... mam inkr eden kimse, farzlar inkr etmi olur (En-Nesef, Bahr'l-Kelm fi Akaidi'l-Ehli'l-slm). Tarih kaynaklarda, Rasl-i Ekrem (s.a.s.)'in veftndan sonra sahblerin Raslllah' defnetmeden nce halife seme hususunda titiz davrand kaytldr.

Kfirlerin, tut glerin; Allah'n indirdii hkmlere mukabil olmak ve onlarn yerine gemek zere koyduklar hkmleri reddetmek farzdr. Onlarn, m'minler zerinde velyet hakknn bulunmayaca hususu kat'idir. Dolaysyla m'minler; kfirlerin veya mrtedlerin istilasna urarlarsa, kuvvetle balarna geen bu ynetimi kabul etmezler. Onlara kar cihadn farz- ayn olduunu bilirler. Nitekim mam Serahsi; "C ihaddan maksat; mslmanlarn emniyet ierisinde bulunmalar, din ve dnya ilerini yrtme imknna kavumaldr" der. stila altnda iken dahi m'minlerin mstevlilerin liderine itaat etmeyip kendi ilerinden bir halife/imam semeleri vaciptir. (3)

&& mam; ll-Emrin Dier Ad

mam kelimesinin szlk anlam; nde olan, kendisine uyulan, nder, lider demektir. mam kelimesi, anne demek olan el-mm kelimesinden tremitir. mmet kavram da ayn kke dayal olarak; bir kke, bir ze, bir anne gibi asla bal olan mnsna gelir.

mam, bir anlamda mmetin nderidir. mam, kendisine uyulan bir liderdir. Bir kk durumundadr ve arkasnda bir cemaat vardr. Bu cemaat de bir imamn/ nderin peinde olduu iin mmet adn almaktadr. mmetsiz imam, imamsz mmet olmaz.

slm hukukunda immet, dnyay din ile idre etmekte peygamberlie veklet etmektir. Mslmanlarn ilerini ynetmek iin Raslullaha vekil olana da imam denir. mam, mslmanlarn zel bir seim sistemi olan biat ile seilen, mmetin (mslman toplumun) din ve dnya siyasetini idare etmek zere seilmi mslman nderlere denir. Bu mnda imam, slmla ynetilen bir lkenin mslman bakandr. Bu imama ll-emr, halfe, emrul-mminn de denilir. Mminler, kendi zamanlarnda mslmanlarn serbest biatyla (zel seimiyle) i bana gelen imama tbi olmak durumundadrlar. Byle bir imama biat etmeden len mslmanlar hata etmi olurlar.

Namaz kldrmak iin nde olanlara da, namaz imam, namazda nder denmitir. nk o da namazda nde bulunmaktadr ve arkasnda bir cemaat (bir mmet) namaz iin toplanmaktadr. Namazda mmet durumunda olan cemaat, mm (ana, kk, asl, nder) durumundaki imama yani cemaatin liderine uymaktadrlar.

Peygamberimizin kz Hz. Ftma (r. anh) ile Hz. Alinin (r.a.) soyundan gelen nderlere de imam ad verilmektedir. Bu temiz soydan silsile yoluyla gelen nderlere Ehl-i Beyt imamlar denilmektedir ki saylar on iki tanedir (Bkz. Buhr, Ahkm; Mslim, mre 9, hadis no: 1821). mam Ali, mam C fer-i Sdk, mam Zeynelbidin gibi.

Dikkat edilirse, bunlarn tmnde bir nderlik ve peinde olan bir cemaat olgusu (mmet) sz konusudur. mam, zet olarak, bir toplulua nder olan demektir.

Gnmz Trkiyesinde, imam kavramnn dier btn anlamlar kaybolmu ve yalnzca namaz/cmi imaml mns kalmtr. O da, ounluun kafasnda basit karl olan bir kavramdr.

Grnen o ki, bugn parampara olan slm mmetini ilimde, siyasette ve toplumsal hayatta bir araya toplayacak mslman imamlara -nderlere, rehberlereihtiya vardr. Mslmanlarn biatyla (zel ve serbest tercih ve onaylamasyla seilmi) halifelere de imam denildiini tekrar hatrlayalm. Mslmanlar, bu ekilde seilmi bir imamn nderliinde her tr ilerini ve ibdetlerini daha iyi yerine getirirler, yaadklar corafyay daha iyi slah ve tanzim ederler.

Mslmanlar, her devirde bol miktarda meydanda olan kfr ve irk imamlarn ok iyi tanmal, onlarn peinden gitmemelidir. Onlarn kurduu dzenlere, ortaya koyduklar dnya grlerine ve hayat anlaylarna kar dikkatli olmaldr. (4)

Raslullah'n vefatn mtekip ashbn imam/halfe setikleri ve slm mmetinin imamsz bir zamannn gemesine rz gstermedikleri tevtren sbittir. Nitekim Hz. Ebbekir, mehur ilk hutbesinde buna iaret ederek diyordu ki; "Haberiniz olsun ki, Muhammed (s.a.s.) vefat etmitir ve bu dini ayakta tutacak bir reise mutlaka ihtiya vardr." Muhtemel bir zararn defedilmesi ve mmetin eitli maslahat bakmndan da imam/halfe seilmesinin vcip olduunda icm edilmitir. Bu nedenle herkes Hz. Ebbekir'in szn yrekten kabul etmitir (Taftazn, erhu'l-Makasd II/271).

Taftazn, unlar da sylemektedir: "mmet-i kbr meselesi, itikad esaslardan olmayp fkh ilgilendiren bir meseledir. Fkh kitaplarmzda zikredilmitir ki; millet iin, dini yaatacak, snneti ayakta tutacak, mazlumlar koruyacak ve hakly hakszdan ayracak bir bakana/imama mutlaka ihtiya vardr (Taftazn, a.g.e. II/27). mamn seimi ise; "ehl-i hall ve'l-akd"in semesi ile olur. Dier bir gre gre; daha evvelki imam tarafndan bir tavsiye ile beraber halkn ileri gelenlerinin bey'atndan ibrettir. Bu iki gr arasnda gerekte byk bir ayrlk yoktur. Bu ihtilf, ilk halfelerin tesbit tarzndan ileri gelmektedir.

Mslmanlarn ll-emri Olan mamda Aranan artlar: mamn mkellef, mslman, hr ve erkek olmasndan baka u artlar da tamas gerekir:

1- lim: mmete aday gsterilecek kimse, Allah'n insanlara bildirdii kanunlarn tam mnsyla bilip derinliine nfuz edecek kadar lim olmaldr.

2- Adlet: mamla aday olacak kimsenin dil olmas gerekir. Bu makam, adletle i grmesi gereken btn dier makamlar idare ve kontrol eden bir makamdr. O halde imamn her eyden evvel dil olmas gerekir. Allah'n indirdikleriyle hkmetmeyenlerin, zlilmlerin ta kendisi olduklarndan (5/Mide, 45) mamlarn, Allah'n hkmn gereken titizlikle uygulamalar arttr. Yine adlet, fskn (fskln) zdd olduundan, dil olmas gereken imamn, gnahlarda srar eden veya byk gnah ileyen birisi olmamas gerekmektedir.

3- ktidar ve ehliyet: Dinin korunmas, dmanla sava, Allah'n hkmne uygun eitli kanunlarn karlmas, slm'a uygun hkmlerin konulmas ve er' cezalarn (hadlerin) tatbik edilmesi gibi birok hususta imamn, zamannda karar vermesi ve bu karar yerinde tatbik edebilecek ehliyete ve fevkalde bir siys basrete sahip olmas gerekir. Baz eserlerde ayr birer sfat olarak zikredilen cesaret, ictihad ve rey sahibi olmas da iktidar ve ehliyetin iinde deerlendirilebilir (Taftazn, a.g.e. II/271).

4- Bnyesinin salam ve rzsz olmas: mmet makamna gelecek kimsenin delilik, krlk, sarlk, dilsizlik, iki el ve ayann yokluu gibi noksanlklardan ber ve duyularnn salam olmas lzmdr. nk bu noksanlklar, imamn zerine ald ileri baaramamasnn sebeplerindendir. Bu bakmdan eer bu eksiklikler, ahsn sadece grnn ilgilendiren cinsten ise, o zaman bu art, bir kemal art olur (bn Haldun, Mukaddime I/342-343). Mesel krlk, sarlk, dilsizlik sebebiyle imam azledilir; fakat ar iitmek ve kekemelik sebebiyle azledilemez.

mmet makamna gelecek kimsenin Kurey'li olmasna gelince; "mamlar Kureytendir" hadis-i erifi ile ileri srlen bu art, baz limler, mesel Ebbekir Bkllni gibi ilim adamlar kabul etmemilerdir (Bkz. bn Haldun, Mukaddime, 345). Bu hususta bn Haldun'un gr udur: "Halfenin/imamn Kurey'ten olmasnn art koulmasnn asl sebebi, Kurey'in devleti idare ve koruma kudretine sahip olduu ve ekimeleri ortadan kaldrabildii iindir. ri', hkm ve kaideleri yalnz bir kavim, bir asr ve sadece bir toplum iin ortaya koymamtr. Mslmanlarn idaresi banda bulunacak kavmin, devleti idare ve koruma kuvvetine sahip ve kendi zamannda dier kavimlerden stn olmas arttr. ri'in maksad herhalde ite budur. Bu aklamalardan halfeliin, her asrda Kurey'e mahsus olaca deil; her lkenin o zamanda devleti idare etme kudretine sahip olan kavmin elinde olaca anlalr ve o kavim devletin bana geer" (bn Haldun, Mukaddime, I/345-347).

"Ey iman edenler, Allah'a itaat edin, Peygamber'e itaat edin ve sizden olan l'l-emre (emir sahiplerine) itaat edin." (4/Nis, 59). Bu yet-i kerimeye gre, imama/halfeye itaat farzdr. Yalnz, bu itaat imamn Allah'n emrine uymas ile kaytlanmtr. "Allah'a isyan konusunda yaratlmlara itaat edilmez." (Mslim, mre 38, hadis no: 1839) "Masiyet emredilirse, ne dinlemek vardr, ne de itaat! (Buhr, Ahkm 4; Mslim, mre 38, hadis no: 1839)

Eer halfe Allah'n emrine uymazsa, kendisi ikaz edilir; dinlemezse azledilir. Nitekim Hz. Ebbekir (siyasetin dsturu saylan) mehur ilk hutbesinde bu hususu yle aklar: "Ben, sizin en hayrlnz olmadm halde banza gemi bulunuyorum. Eer doru yolda yrrsem bana yardm ediniz; dorudan saparsam bana gerek yolu gsteriniz. Doruluk emnet; yalan ise hiynettir. inizde zayf bir kimse, hakkn kendisine vererek rahatlatncaya kadar nazarmda kuvvetlidir. Kuvvetli de, bakasnn hakkn ben kindisinden alncaya kadar yanmda zayftr. Hi biriniz Allah yolunda cihad terk etmesin; nk cihad terk eden kavmi C enb Allah zillete drr. Bir kavimde de ktlkler yayldm, Allah onlar genel bellarla terbiye eder. Ben Allah ve Raslne itaat ettiim mddete bana itaat ediniz. Eer Allah ve Peygamberine itaat etmezsem sizin de bana itaatiniz gerekmez!" (et-Taber, Trihu'r-Rusl ve mlk, IV/1829). Tabernin bu naklinden de anlald gibi, immet makamnda olan kimseye Allah ve Raslne bal olduu mddete itaat edilir. Allah'a kar isyan eden bir kimseye itaat etmeme, slm'da ok mehur ve bilinen bir prensiptir. (Geni bilgi iin bkz. El-Mverd, el-Ahkmu's-Sultniyye, terc. Ali afak, s. 5-25) (5)

Banda ll-Emr Olan slm Devletinin Temel zellikleri

Kuranda imm ve immetle ilgili yetler, ahkmla ve Allahn indirdiiyle hkm konusunu ieren yetlerle birlikte deerlendirildiinde, bu konudaki hadis-i erifler ve slm limlerinin grleri nda u gerekler ortaya kar:

1- slm, ynetim sahasnda mkemmel bir sistem getirmitir. Bu, slmn her zamana ve her yere uygun olduunu, evrensellik ve kapsamlln bize gsterir. Bu dzen ebeddir ve kymete kadar da tatbiki mmkndr. Bu mmetin sonra gelenlerine yaraacak sistem, nce gelenlerine yaraan ve asr- sadet rneinde ortaya kan sistemden bakas deildir.

2- mmetin vcip oluu, Kitap, snnet, icm ve er kurallarla sbittir. Bu mmetin temsilcileri olmalar, bu nemli konuda mmetin vekili olmalar bakmndan ehl-i hal vel-akde yneltilen bir farz- kifyedir. Ehl-i hal ve akd bu ite zayflk gsterirse, bu vcibin yerine getirilmesi iin gc yeten her mslman gayret gstermedike kendilerini vebalden kurtaramaz ve gc yetip de bu faliyeti gstermeyen herkes gnahkr olur.

3- slm, hkm alannda bir dzen getirmemitir. slm devleti diye bir ey olmaz. Mslmanlara chiliyye dzenlerinden farkl bir slm devletini kurmak farz klnmamtr diyenlerin iddis kesinlikle btldr, geersizdir.

4- mmet vesiledir; gye deildir. Gye, Allaha ibdet/kulluk yaparak Onun rzsn kazanmaktr. mmet mmetin hayr ve adlet zere kalmasn, hakkn hak, btln da btl olarak kabul edilip bunun geerli klnmasn salamaya bir vesiledir. O mmet ki, iyilii emreder, ktlkten sakndrr ve Allaha inanr; Onun indirdikleriyle hkmetmek iin Kurana uygun dzenin olumas iin gayret eder. Kendisinin ve toplumunun, slm deiim ve dnm iin tm gayretlerini seferber eder; bu gayretlerini de, beer metotlara gre deil; Allahn izdii hudda ve Rabbn usle gre ortaya koyar.

5- mmetin hedeflerinin en nemlisi, dini korumak, dnyay da din ile ynetmektir. Bu ise, imamn boynuna taklan grevlerin en nemlisidir. Zira din ile siyaseti/ynetimi ayran ve dnyay bu dinin dnda yneten mmin olamaz (5/Mide, 44). Dini siyasetten ayrp din baka, devlet baka deyince; devlet dinsiz, din de devletsiz/gsz kalacaktr.

6- zzet, eref ve slm mmetinin ayakta kal, ancak Allahn kitab ve Raslnn snnetinin hkmne dnmekle mmkndr. Dini koruyup mslmanlara izzet ve ereflerini ide etmek, slm hilfeti/immeti oluturup onun uygulanmasna almakla gerekleebilir.

7- mmete geli usl, Kuran ve snnet ilkeleri inenmemek artyla mmete braklmtr. Rid halfelerin i bana geli ekilleri ve beyatn yapl tarz rnek alnmal ve bu rnekler aa uyarlanabilmelidir.

8- mmete dayal sistemde 3 ana esas dikkate alnmaldr. Bunlar; beyat denilen slma has zel seim sistemi, adlet denilen Allahn indirdiiyle hkmetme (5/Mide, 45) ve zerre kadar hakszlk yapmama gayreti, istire denilen emin ve ehil kimselerle, iinin uzman ve dinini yaayan takv sahibi gvenilir kiilerle danarak onlarn neri, eletiri ve tavsiyelerini dikkate alma eklindeki uygulamadr.

9- mam seme yetkisine sahip olanlar, ehl-i hal vel-akd diye isimlendirilen mmetin en lim ve sekinleridir. Demokrasilerde olduu gibi seime btn insanlar direkt olarak katlamaz. rya da bundan dolay, en uygun ve en akll olanlar seilir. ada demokrasilerde olduu gibi milletvekili olabilmek iin insanlar ikn etmeye (kandrmaya) ve bu uurda bo yere ve oka para harcamaya ve propaganda yapmaya gerek de yoktur.

10- mmet, verset yoluyla (babadan oula) intikal etmez. slm, bir rka, bir soy ve kabileye ayrcalk verme anlayn kabul etmez. Krallkla immetin bir fark da; birinde soy, dierinde ehliyet/yetenek ve en uygun olan belirlemenin ne kmasdr.

11- Beyat, immete lyk bir imamn bulunduu vakit mslmann boynuna bortur. Aksine bir tavr, kiinin chiliyye lm ile lmesini sonulandrabilir. Keyf ve ind gerekelerle beyat bozmak da, mer imamn mer her emrine en kk bir itaatsizlik de haramdr.

14- Devrim yoluyla ve zorla immete gemek, er bir yol deildir. mmet, mmetin beyat olmakszn gereklemez.

15- mam adaynn o makama ehil olabilmesi iin immete ait artlar tamas gerekir.

16- mamn, mevcut insanlarn en faziletlisi olmas art deildir. Zaten bunu tesbit de mmkn olmayabilir. Evl olan, faziletlilerden biri olmas, mslmanlara en faydal ve en uygun olannn seilmeye allmasdr.

17- mmetin maslahatyla ilgili olarak imamn zerinde birok grev vardr. Bunlar imamn yerine getirme zorunluluu ve sorumluluu vardr. Fakat bu grevleri yerine getirebilmesi iin kendisine yardm edilmesi, kendisinin mmet zerindeki haklarndandr.

18- dil imama kar kmak ve fitneyi uyandrmak haramdr, byk gnahlardandr. Allahn indirdii hkmlerle hkmettii ve masiyeti emretmedii mddete imama itaat vciptir. eriata ters den yerde, Allaha isyan kabul edilecek durumlarda itaat ise haramdr. mamlarn otoritesi, Kitap ve snnete uygun davranmasna baldr. Allaha itaat ettii mddete kendilerine itaat edilir. Allaha kar geldiklerinde de kendilerine kar gelinir. Yaratcya isyanda mahlka itaat yoktur. Kim isyanda onlara itaat ederse, gnah hem emredene ve hem de emri uygulayanadr.

19- r, mer ve gereklidir. mamn seilmesi nnda rnn olmas vcip olduu gibi, halkn ilerinin dzenlenmesinde de r gereklidir. Bu, halkn direkt veya dolayl seimiyle oluabilecek Danma Meclisi eklinde seilecek milletvekillerinden veya slma ters dmeyen an anlay ve ihtiyalarna uygun farkl ekillerde istire meclisinden oluabilir.

20- slm hukuk sistemi ve ynetim tarz, gemite ve bugn uygulanan beer sistemlerin tmnden farkl zelliklere sahiptir. Gtt ama, gyeye gtren aralar, vesileler, hedefler, dayand kaynak/referans, ulamak istedii hedef... ynnden saylamayacak fark vardr. O, beer dzenlerden ok ayr bir sistemdir. Onunla beer hkm, rejim ve kanunlar kyaslamak mmkn deildir. (6)

Kurn- Kerimde ll-Emr Kavram

Kurn- Kerimde ll-Emr kavram iki yerde geer: 4/Nis, 59; 83. ll-Emr terimiyle hemen hemen ayn anlamda kullanlan nder anlamnda "imam" kelimesi, Kur'n- Kerim'de tekil olarak 7, oul olarak da 5 olmak zere toplam 12 yerde gemektedir. Kurn- Kerimde Halfe kelimesi 2 yerde, onun oullar Halif ve Hulef kelimesi de 7 yerde zikredilir.

ll'l-emr, veliyy'l-emr'in ouludur. Kur'n- Kerim'de l'l-emr tbirinin getii ilk yette, onlara itaat emri yer alr (4/Nis, 59). l'l-emr tbirinin getii bu yetten nceki yet, emnetlerin ehline verilmesi ve adletli hkm verilmesini istemektedir. 4/Nis, 59 yeti, bunun devam niteliinde, itaat konusunu ele almakta ve itaatin Allah'a, Peygamber'e ve l'l-emre gsterileceini, ekime durumunda zmn, Allah'a ve peygamber'e gtrlerek bulunacan belirtmektedir. 4/Nis, 60 yeti ise, Kur'an'a ve nceki kitaplara iman ettiklerini iddi eden bazlarnn, tutun nnde muhkeme olunmalarn istediklerini aklyor. Bu durumda pepee gelen bu yetin, ncelikle, "kamu ileri"ni ele aldn dnebiliriz; iin ehline verilmesi, adletli hkm verme, l'l-emre itaat edilmesi. yette geen l'l-emr ifdesi de ncelikle, kamu/siyaset ilerini yrtenler biiminde anlalabilir.

Daha sonraki yetler (4/Nis, 61-64) ise, mnfklarn itaatsizliklerini dile getirmekte ve peygamberlerin itaat edilmek zere gnderildiklerini belirtmektedir. 4/Nis, 65 yeti, konuyu daha da pekitiricidir. "Rabbine andolsun ki aralarnda ekitikleri eylerde seni hakem tyin edip sonra senin verdiin hkm ilerinde bir sknt duymadan tamamen kabul etmedike iman etmi olmazlar." 4/Nis, 69 yeti ise, Allah'a, Peygamber'e itaat edenlerin, Allah'n nimete eritirdii

peygamberler, sddklar/dosdoru olanlar, ehidler ve slihler/iyilerle beraber olacan bildiriyor.

l'l-emr kelimesinin getii ikinci yette ise, dzeni temsil eden l'l-emr'e itaat ile dzensizlii temsil eden eytann izinden gitme, birbirine kart iki durum olarak sunulur (4/Nis, 83). Bu yet, l'l-emr tbirine, daha geni bir kavram ykler gibidir. Buna gre l'l-emr, haberlerden (edinilen bilgilerden) akl yrterek birtakm sonular karma gcne sahiptir, uzman kiilerdir. (7)

4/Nis, 59 yeti, eitli ilkeler vazetmektedir: Allah'a ve Raslne her konuda itaat edilmesi arttr. Allah ve Raslnn yan sra, l'l-emre de itaat edilmesi gerekir. Belki l'l-emrden, emir sahiplerinden farkl dnlebilir; ama Allah ve Raslnden farkl dnlemez, onlara kaytsz artsz itaat gerekir. Emir sahipleri ile halk arasnda veya emir sahiplerinin kendi aralarnda bir gr ayrl kt takdirde, meselenin Allah'a ve Raslne gtrlmesi lzmdr.

Burada birka hussun belirtilmesine ihtiya var. Birincisi, yetteki "Allah" ifdesinden maksat, "Allah'n Kitab", "Rasl"den maksat da "Hz. Muhammed'in Snneti"dir. yet sadece Hz. Peygamber zamanndaki mslmanlara deil, daha sonra gelecek olan mslmanlara da seslenmektedir ve kendisinden sonra Peygamber'i "snnet"i temsil etmektedir. kinci husus, "meseleleri Allah ve Raslne gtrmek", Kur'an ve Snnet'in lafzna bakarak zlemeyen bir meseleyi, szkonusu iki kaynan rhuna bakarak zmek demktir. ncs, "emir sahipleri" sarhatle yneticilere atfta bulunduu gibi, ayn zamanda limlere ve mslman aydnlara da atfta bulunmaktadr. Haddiztnda, "emir sahipleri" denilirken, mslman toplulua yn verme ve nderlik yapma konumundaki her mslman (etkili ve yetkili kii) kastedilmektedir. 4/nis, 83'deki l'l-emr, "isbetli karmlar yapabilenler" olarak trif edilmektedir. Bu da gstermektedir ki, slm'da emir sahiplii (otorite) veya liderlik basret ve ilme sahip olanlarn hakkdr ve slm, babadan oula geen, aristokratik veya oligarik ynetimin hibir biimini kabul etmez. (8)

"Hatrla ki Rabbin meleklere: 'Ben yeryznde bir halife yaratacam' dedi. Onlar: 'Biz hamdinle Seni tesbih ve Seni takdis edip dururken, yeryznde fesat karacak, orada kan dkecek insan m halife klyorsun?' dediler. Allah da onlara: 'Sizin bilemeyeceinizi Ben bilirim' dedi." (2/Bakara, 30)

"Bir zamanlar Rabbi brhim'i birtakm kelimelerle snam, onlar tam olarak yerine getirince; 'Ben seni insanlara imam/nder yapacam' demiti. 'Soyumdan da (imamlar/nderler yap, y Rabbi!)' dedi. Allah: 'Ahdim zlimlere ermez (onlar iin sz vermem)' buyurdu." (2/Bakara, 124)

Ey iman edenler! Allah'a itaat edin. Peygamber'e ve sizden olan llemre (emir sahiplerine/idarecilere) de itaat edin. Eer bir hususta anlamazla derseniz Allah'a ve hirete gerekten inanyorsanz onu Allah'a ve Rasl'e gtrn (onlarn tlimtna gre halledin); bu hem daha hayrl, hem de netice bakmndan daha gzeldir. (4/Nis, 59)

Onlara gven veya korkuya dair bir haber gelince hemen onu yayarlar; halbuki onu, Rasle veya aralarnda onlardan olan ll-emre (yetki sahibi kimselere) gtrselerdi, onlarn arasndan iin iyzn anlayanlar, onun ne olduunu bilirlerdi. Allahn size ltuf ve rahmeti olmasayd, pek aznz hri, eytana uyup giderdiniz. (4/Nis, 83)

"Sizi yeryznn halifeleri klan, size verdii (nimetler) hususunda sizi deneyip snamak iin kiminizi kiminizden derecelerle stn klan O'dur. phesiz Rabbin, cezas abuk olandr ve gerekten O, balayan, merhamet edendir." (6/En'm, 165)

Eer antlamalarndan sonra yeminlerini bozarlar ve dininize saldrrlarsa, kfrn imamlarna/nderlerine kar savan. nk onlarn yemin (diye bir eyleri) yoktur. (Onlara kar savarsanz) umulur ki kfre son verirler. (9/Tevbe, 12)

Her insan topluluunu, imamlar/nderleri ile birlikte aracamz gnde kimlerin amel defterleri sandan verilirse, onlar, en kk bir hakszla uramam olarak amel defterlerini okurlar. (17/sr, 71)

"Allah, iinizden iman edip salih amel ileyenlere, onlardan ncekileri halef (g ve iktidar sahibi) kld gibi, onlar da yeryznde istihlf edeceine (halifeler yapacana), onlar iin rz olup beendii dini temelli yerletireceine ve korkularn gvene evireceine dair sz vermitir. nk onlar Bana kulluk eder, hibir eyi Bana ortak komazlar. Bundan sonra inkr eden kimseler fsk (yoldan km) kimselerdir. Namaz kln, zekt veren, Peygamber'e itaat edin ki, size merhamet edilsin. nkr edenlerin, Bizi yeryznde ciz brakacaklarn sanmayn. Varacaklar yer atetir. Ne kt dn yeridir." (24/Nur, 55-57)

Ve onlar (iman edip tevbe edenler), Rabbimiz! Bize gzmz aydnlatacak eler ve zrriyetler bala ve bizi takv sahiplerine imam/nder kl! derler.(25/Furkan, 74)

Biz istiyoruz ki, o yeryznde mstazaflara (gsz drlenlere) ltufta bulunalm, onlar imamlar/nderler yapalm, onlar vrisler klalm (tekilerin yerini aldralm). (28/Kasas, 5)

Onlar (Firavun ve askerlerini) (insanlar) atee aran imamlar/ncler kldk. Kymet gn onlar yardm grmeyeceklerdir. (28/Kasas, 41)

Sabrettikleri ve yetlerimize yakn olarak (kesin bir ekilde) iman ettikleri zaman, onlarn iinden, emrimizle doru yola ileten imamlar/rehberler yaptk. (32/Secde, 24)

"nsanlar yeryznde halfe (hkim) klan O'dur. nkr edenin inkr kendi aleyhinedir. nkrclarn inkr, Rableri katnda yalnzca kendilerine gazab arttrr. nkrclarn inkr, hsrandan bakasn artrmaz." (35/Ftr, 39)

"Ey Davud! phesiz seni, yeryznde halife (hkmran, iktidar sahibi) kldk. yleyse, insanlar arasnda adaletle hkmet. Hev ve hevese uyma. Yoksa seni Allah yolundan saptrr. Dorusu, Allah'n yolundan sapanlara, hesap gnn unutmalarna karlk etin azap vardr." (38/Sd, 26)

Hadis-i eriflerde l'l-Emr Kavram

"Kim l'l-emre itaatten bir el kadar ayrlrsa, kyamet gnnde Allah'a, fiili (ameli) hususunda lehinde hibir hcceti olmayarak kavuacaktr. Kim de boynunda

(l'l-emre) beyat olmayarak ldrese, chiliyye lm ile lr." (Mslim, 2/1478, hadis no: 1851; Buhari, Ahkm, 8/105)

"Kim itaatten dar kar, cemaatten ayrlr ve bu halde lrse, chiliyye lm ile lr." (Buhr, Ahkm 4; Mslim, mret 53, h. no: 1848; Nes, Tahrim 28, h. no: 7 -123-; bn Mce, Fiten 7, h. no: 3948)

"Kim itaatten kar, cematten ayrlrsa (ve bu halde lrse) cahiliye lm ile lm olur. Kim de krkrne ekilmi (ummiyye) bir bayrak altnda savar, asabiyet (rklk) iin gadablanr veya asabiyete arr veya asabiyete yardm eder, bu esnada da ldrlrse bu lm de cahiliye lmdr. Kim mmetimin zerine gelip iyi olana da, kt olana da ayrm yapmadan vurur, m'min olanlarna hurmet tanmaz, ahid sahibine verdii sz de yerine getirmezse o benden deildir, ben de ondan deilim." (Mslim, mret 53, h. no: 1848; Nes, Tahrim 28, h. no: , 123); bnu Mce, Fiten 7, h. no: 3948)

nsanlar zerinde olan byk imam, oban (gibi)dr. ( obann srden sorumlu olduu gibi) O da halkndan sorumludur. (Buhr, Ahkm 1; Mslim, mre, hadis no: 1705; Eb Dvud, mre 1; Tirmiz, C ihad 7, hadis no: 1705; Ahmed bin Hanbel, 2/54)

Kim imama beyat etmeden lrse, chiliyye lm (gibi bir lm) ile lr. (Mslim, mre 58, hadis no: 1851)

kii sefere ktklar zaman ilerinden birini emir tyin etsinler. kii, yeryznde bir lde olduklar vakit, ilerinden birisini emir tyin etmemeleri onlara hell olmaz. (Eb Dvud, C ihad 87; Ahmed bin Hanbel, 2/177)

Kim Bana itaat ederse Allaha itaat etmi olur; kim Bana isyan ederse Allaha isyan etmi olur. Kim Benim emrime itaat ederse Bana itaat etmi; kim de Benim emrime isyan ederse Bana isyan etmi olur. (Buhr, Ahkm 1, C ihad 109; Mslim, mre 33, hadis no: 1853; Nes, Beyat 26, hadis no: 7 -154-)

Dinleyin ve itaat edin! zerinize tyin olunan vli/ynetici, ba siyah kuru zm gibi Habeli bir kle olsa bile, sizin aranzda Allahn kitabn uygulad mddete dinleyin ve itaat edin. (Buhr, Ahkm 4, Ezan 54, 56; Mslim, mre 37; Nes, Beyat 27)

Mslman bir kimseye, kendisine masiyet (Allaha isyan, gnah hususlar) emredilmedii mddete, holand ve holanmad (her) hususta (slm devleti yneticisini) dinleyip ona itaat etmesi gerekir. Eer masiyet emredilirse, ne dinlemek vardr, ne de itaat! (Buhr, Ahkm 4, C ihad 108; Mslim, mre 38, hadis no: 1839; Tirmiz, C ihad 29, hadis no: 1708; Eb Dvud, C ihad 86, h. no: 2626; Nes, Beyat 34, h. no: 7 -160-; bn Mce, C ihad 40, hadis no: 2864; Ahmed bin Hanbel, 6/111)

"Allah'a isyan konusunda yaratlmlara itaat edilmez." (Mslim, mre 38, hadis no: 1839)

Kr Krne taat Yok: Hz. Peygamber (s.a.s.) Ensr'dan birinin komutanlnda bir ordu yola karr ve komutanlarna itaat etmelerini askerlere tenbih eder. Sefer srasnda bir ara askerlere fkelenen komutan odun toplamalarn, byk bir ate yakmalarn emreder. Odunlar alev alev iyice tutuunca komutan askerlere yeni bir emir vererek: "Atein ierisine kendinizi atn" der. Emri yerine getirmek zere kalkan askerlerden bzlar atein yannda duraklayarak: "Biz Hz. Peygamber (s.a.s.)'e kendimizi ateten korumak iin tbi olduk, bir de atee mi gireceiz?" derler ve girmezler. Bu bekleyi ierisinde komutann da fkesi diner. Dnte vak'a Hz. Peygamber (s.a.s.)'e anlatlnca, itaat ederken itaatin kr krne olmamas gerektiini u cevbyla ifde eder: "Eer atee girselerdi, ebediyyen kamazlard. Allah'a isyan olan eyde (kula) itaat yoktur. taat mruftadr, akln ve eriatn iyi kabl ettii eydedir."

kii vardr ki, kymet gnnde Allah onlarla konumaz, onlara bakmaz, onlar tezkiye etmez/temize karmaz. Hem onlara elm bir azap vardr. Bunlar: 1Krda fazla suyu olup da onu yolcuya vermeyen, 2- kindiden sonra bir kimseye bir mal satan ve o mal (kendim) u kadara aldm diye Allaha yemin ederek, gerek bunun aksine olduu halde mteriyi kendisine inandran, 3- Bir imama, yalnz dnyalk iin beyat eden, dnyalk verirse sznde duran, vermezse durmayan kimselerdir. (Buhr, Ahkm 48; Mslim, man 173; Tirmiz, Siyer 35, hadis no: 1595; bn Mce, Ticret 30, hadis no: 2207)

Bir kimse imama beyat eder de ona aklayan elini ve kalbinin semeresini verirse, elinden geldii takdirde hemen ona itaat etsin! Baka biri gelir de onunla ekiirse sonradan kana itaat etmeyin! (Mslim, mre 46; Eb Dvud, Beyat 25; bn Mce, Fiten 9; Nes, Beyat 25; Ahmed bin Hanbel, 2/161)

Benden sonra sizin (ynetim) iinizi birtakm insanlar zerine alacaklar, snneti sndrecekler, bidat ihds edecekler (uyduracaklar), namaz vakitlerinden geciktirecekler. Bunun zerine bn Mesud Raslullaha sordu: Ben onlara yetiirsem ne yapmalym? Raslullah yle buyurdu: Ey mm Abdin olu! Allaha isyan edene itaat olmaz! (Ahmed bin Hanbel, 5/301, hadis no: 3790; bn Mce, C ihad 40, hadis no: 2865)

Sizden kim yaarsa ok ihtilf grecektir. Size vcip (gerekli) olan Benim snnetim ve hidyette olan rid halfelerimin snnetine uymanzdr. Bu snnetlere tutunun ve az dilerinizle srrcasna bunlara sk sk sarln. Dinde sonradan uydurulan ilerden (bidatlerden) saknn. (Din ve ibdet olarak) Sonradan karlan ey bidattir. Ve her bidat dallettir/sapklktr. (Tirmiz, lim 16, hadis no: 2676; Eb Dvud, Snnet 5; bn Mce, Mukaddime 6, hadis no: 42; Drim, Mukaddime 6)

Nbvet hilfeti otuz senedir. Sonra krallk olur. (Eb Dvud, Snnet 8, hadis no: 4647, 4648; Tirmiz, Fiten 48, hadis no: 2226)

Sizin aranzda Allahn, olmasn diledii kadar nbvvet olacak, sonra peygamberlii kalkmasn diledii zaman kaldracak. Sonra nbvvet metodu zerine hilfet olacak; o da Allahn olmasn istedii kadar olacak. Sonra hilfeti, kalkmasn dileyince kaldracak. Sonra src krallk olacak. O da Allahn olmasn diledii kadar olacak. Sonra src meliklii, kalkmasn diledii zaman kaldracak. Sonra zorba/zlim krallk olacak. O da Allahn, olmasn diledii kadar olacak. Onu da kalkmasn diledii zaman kaldracak. Sonra nbvvet metodu zere hilfet olacak. (Ahmed bin Hanbel, 4/273)

Ben srili peygamberler ynetirdi. Bir peygamber vefat ettii zaman yerine (baka) bir peygamber geerdi. u muhakkaktr ki, Benden sonra peygamber yoktur. Ama halfeler gelecek, hem de ok olacaklardr. Ashb: O durumda bize ne emredersin? diye sordular. Birinciye ve ondan sonra gelene yaptnz beyat tutun! Onlara haklarn verin. nk Allah halka, gzetmelerini istedii eyden soracaktr. (Buhr, Enbiy 50; Mslim, mre 44, hadis no: 1842; bn Mce, C ihad 42, hadis no: 2871; Ahmed bin Hanbel, 2/97)

C bir bin Semre (r.a.)nin rivyetine gre Raslullah yle buyurdu: On iki halfe olacak. Rvi C bir diyor ki; Sonra, bir kelime dedi ki, ben onu iitemedim. Babama: Ne syledi? diye sordum. O da; Hepsi Kureyden dedi. (Buhr, Ahkm; Mslim, mre 9, hadis no: 1821)

Mslman bir halka, Allahn grp gzetmek zere idreci kld hibir kul yoktur ki, onlar aldatp (zulmetmi) olduu halde lrse muhakkak Allah ona cenneti haram etmi olmasn. (Buhr, Ahkm 8)

Mslmanlarn idare iini zerine alp da onlar iin almayan ve hayr istemeyen hibir mir yoktur ki, onlarla (mslmanlarla) birlikte cennete girebilsin. (Mslim, man 229, hadis no: 142)

slmn tutunulmas gereken kulplar (yaplmas gereken emirleri) tek tek zlecek; her bir kulp koptuka insanlar nlerindekilere benzeyecekler. O kulplarn ilki hkm (hkimiyetin Allahn olmas, Kuranla hkmedilmesi), sonuncusu da namazdr. (Ahmed bin Hanbel, 5/251; bn Hibban, Sahih, hadis no: 257; Hkim, elMstedrek, 4/92)

"mmetim yamur gibidir; evveli mi, sonu mu daha hayrldr, bilinemez." (Tirmiz, Emsl 6, hadis no: 2873)

Hz. Peygambere cihadn hangisi efdaldir? diye sorulunca: Zlim sultana kar hakk sylemektir. (Ahmed bin Hanbel, 5/251; bn Mce, Fiten 20, hadis no: 4011-4012; Tirmiz, Fiten 13, hadis no: 2175; Eb Dvud, Melhim 17)

Hz. Eb Bekir (r.a.)e Ahmesli bir kadn yle bir soru sormutur: C hiliyyeden sonra Allahn getirdii bu iyi ve uygun iin (slmn) bekas ne kadar srer? Hz. Eb Bekir (r.a.): mamlarnz sizi (slm) istikamet zere doru tuttuu mddete diye cevap vermitir. (Buhr, Menkbul-Ensr 25; Drim, Mukaddime 23)

Hz. mer bin Hattab (r.a.) yle diyor: mamlar (yneticileri) ve rehberleri istikamet zere olduklar mddete, insanlar istikamet zere olmaya devam edecektir. (et-Tabakatul-Kbr, bn Sad, 3/292; Beyhak, Snen)

Selman (r.a.)dan rivyet edilmitir ki, Halfe mer bn Hattab (r.a.), Selman (r.a.)a, halfe ile melik/kral arasndaki farktan sorduunda Selman (r.a.) u cevab vermitir: Mslmanlarn arazisinden bir dirhem veya daha az veya daha ok toplarsan, sonra da onu lyk olmayan yere koyarsan (sarfedersen) ite sen bu halinle kralsn demektir. Halfe ise, halka adletle davranandr, aralarnda adletli ve dzgn bir ekilde taksimat yapandr, erkein ev halkna ve anann ocuuna olan efkati gibi halkna efkat ve merhamet eden ve Allahn kitabyla hkmedendir. Kb, bu cevap zerine yle dedi: Bu mecliste halfe ile melikin arasn ayrt edecek kimseyi zannetmiyordum. Fakat Allah Selmana cevab ilham etti. (et-Tabakatul-Kbr, bn Sad, 3/306; Trihul-Hulef, es-Syt, s. 140)

Zlim Yneticilere Kar Dikkatli Olunmaldr: Bir ksm hadislerde, cemiyetteki fitnenin mer, yni idreciler zmresinden kacana dikkat ekilerek bylesi mirlere yaklalmamas istenir. Baz hadislerinde kendisinden sonra, hidyetten ayrlacak imamlarn kacan haber veren Hz. Peygamber (s.a.s.), mmeti iin en byk endieyi bunlarn verecekleri fesad ve hsl edecekleri helk ve tahribat sebebiyle duyduunu da mkerreren ifde eder.

Tirmiz'nin bir rivayeti yle: "Benden sonra bir ksm (kt) emrler banza geecek. Kim onlarla hemhl olur, onlarn yalanlarn tasdik eder ve zlumlerinde onlara yardmc olursa o benden deildir, ben de ondan deilim. Byleleri cennette Havz- Kevser'in banda benimle buluamaz da. Her kim onlarla hemhl olmaz, zulmlerinde onlara yardmc olmaz, yalanlarn da tasdik etmezse o bendendir, ben de ondanm. O, benimle Havz- Kevser'in banda buluacaktr." (brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 2/276-302)

Sefne (r.a.) anlatyor: "Raslullah (s.a.s.) buyurdu ki: "Hilfet, mmetim arasnda otuz yl srecektir. Bundan sonra saltanat gelecektir." Said bnu C umhn dedi ki: "Sonra ilve etti: "Hz. Eb Bekir (r.a.)'in hilfetine Hz. mer'in hilfetini, Hz.Osman'n hilfetine Hz. Ali'nin hilfetini (radyallahu anhm ecmain) ekle (parmaklarnla say) bak!" dedi. Bunlar (saynca hakikaten) otuz yl bulduk." Sefne'ye: "Emevler, hilfetin kendilerinde (devam ettiini) zannederler" denmiti, u cevab verdi: "Ben'z-Zerk yalan sylyor. Onlar krallardr, hem de en kt krallar." (Eb Dvud, Snnet 9, h. no: 4647, 4648; Tirmiz, Fiten 48, h. no: 2227)

Aklama: 1- Sefne, aslnda bir lakaptr, gemi demektir. Burada Sefne (r.a.), Raslullah (s.a.s.)'n bir zatlsdr. Eb Abdirrahman diye knyesi vardr. sminin ne olduu kesinlikle bilinmiyor, Mihrn vs. diyen olmutur. Lakab kendisine Raslullah (s.a.s.) vermitir. Sebebi, bir yolculuk srasnda ok eya tam olmasdr. yle anlatr: "Raslullah (s.a.s.) ile birlikte yolculuk yapyorduk. Yolculardan yorulanlar oldu. Bunlar kllarn, kalkanlarn zerime koydular. Bylece ok sayda kl ve kalkan tadm. (Bunu gren) Raslullah (s.a.s.): "Sen sefnesin" diye iltifatta bulundular." 2- Rivyetin Eb Dvud'da gelen bir vechinde: "Nbvvet hilfeti otuz yldr" denmitir. 3- Alkam der ki: "Raslullah (s.a.s.)'tan sonra gelen otuz yl iinde Drt Halife ile Hz. Hasan (radyallhu anhm)'n halifelikleri vardr. yle ki: Hz. Eb Bekir'in hilafeti 2 yl 3 ay 10 gndr. Hz. mer'in hilafeti 10 yl 6 ay 8 gndr. Hz. Osman'n hilafeti 11 yl 11 ay 9 gndr. Hz. Ali'nin hilafeti 4 yl 9 ay 7 gndr. Hz. Hasan'n hilafeti 7 aydr. Nevev'nin verdii rakamlarda ufak tefek fark mevcuttur. Bizce mhim deil. 4- Hadiste geen: "Bundan sonra saltanat (kraliyet=mlk) gelecektir" demek, "nbvvet hilfetinden sonra..." demektir. limler, bu hadise dayanarak Emev ve daha sonraki devirlerde devlet bakanlar "halife" nvann alm olsalar da, bu halifeliin Drt Halife dneminde olduu gibi nbvvet hilfeti olmadn, sdece bir isimden ibaret olduunu sylemilerdir. Nbvvet hilfetine bihakkn lyk olabilmek iin amel ynyle snnete uymak gerekir. Sefne (r.a.)'nin, Hz. Muviye iin: "Meliklerin birincisi" dedii rivyet edilmitir. yle ise nbvvet hilfetinden maksad kmil mnda Raslullah (s.a.s.)'a halef olmaktr ki, limler bunu be halife ile snrlarlar. 5- Ben'z-Zerk, Ben Mervn demektir. Zerk, Emevler'in gemiteki annelerinden biridir. brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 6/411-412.

"Bu din, hepsi Kurey'ten gelecek olan on iki halifeye kadar aziz ve gl olacaktr." Raslullah (s.a.s.)'a soruldu: "Sonra ne olacak?" "Sonra herc (fitne ve kargaa) gelecek!" diye cevap verdi." (Buhr, Ahkm 51; Mslim, mret 5-9, h. no: 1821; Tirmiz, Fiten 46, h. no: 2224). Bu kitap, hadisin "Kurey'ten" kelimesine kadar ksmn: "Eb Dvud da (Mehdi 1, h. no: 4279), 4280) tamamn tahric etmitir.

Aklama: On iki imamn geleceinden haber veren bu hadis farkl vecihlerde rivyet edilmitir. Herbiri baz noksan ve ziydeler ihtiv etmektedir: "Bu i mmetim arasnda on iki imam gemedike sona ermez." "nsanlarn ii, kendilerine on iki kii hkmettii mddete yrmekte devam edecektir." "Benden sonra on iki emr gelecek... hepsi de Kurey'ten olacak." "On iki imam zerinizde halife olduka din ayakta kalacaktr." "Hepsinin etrafnda mmetin toplanaca on iki halife zerinizde oluncaya kadar bu din ayakta kalacaktr." v.s.

"ki halifeye birden biat edildi mi, onlardan ikincisini ldrn." (Mslim, mret 61, h. no: 1852)

"Siz bir kiinin etrafnda birlik halinde iken, bir bakas gelip, kuvvetinizi krmak veya cemaatinizi blmek isterse, onu ldrn." (Mslim, mret 60, h. no: 1852)

Aklama: 1- slm , vahdniyet dinidir. Bu, sadece Allah, Peygamber ve eriatn birliini ifade etmez. Devletin ve itaat edilecek halifenin de bir olmasn gerektir. slm mmeti tek bir cemaattir, devletinin de bir olmas gerekir. Bunu te'yd eden hadisler oktur. Mesel bir baka hadisde: "Kim bir imama biat ederek antlama musfahasn yaparsa, gc yettiince ona itaat etsin. Bir ikincisi kp da evvelkisi ile nizya kalkacak olursa onun boynunu vurun" buyurulmutur. Keza bir baka hadis: "Birinci biatnzda sdk kaln, gereini fa edin... Birincilere olan borcunuzu deyin. Kim olursa olsun ikinciyi ldrn" diye emreder.

2- slm limleri, bu mevzu zerinde gelen nasslarn sarahatini nazar- dikkate alarak, ayn asrda imamn birden fazla olamayaca hussunda icma ederler. slm beldesinin dar veya geni olmas bu hkme te'sir etmez. C veyn, el-rd adl eserinde, slm beldeleri bir imamn hkimiyet kuramayaca kadar geni olursa, iki ayr imamn meruiyeti hussunda itihad yaplabileceini sylemi, sonraki limler onun bu grn, ona nisbet ederek tekrarlamlardr.

3- yet, ayn asrda, iki ayr imama biat edilecek olsa, bunlarn hangisi efdal olduuna baklmakszn birincisi meru addedilecek, ikincisi s ve b ilan edilip, iddiasndan vazgeinceye kadar kendisiyle harb edilecektir. limler: "Byle bir durumda, sava kazand taktirde ikinciye biat etmek gerekir" demilerdir.

4- Ehl-i kble addedilen sapk frkalardan sdece Kerrmiyye, Sahbe'nin ve mmetin icmlarna muhalif olarak iki ve daha fazla kimsenin imametinin caiz olabileceini sylemitir. mamn bir olmasndaki bu srar "fitneye dp, nizamn bozulmas" korkusundan ileri gelmektedir. brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 6/415-416.

"Hepiniz obansnz ve hepiniz srnzden mes'ulsnz. mam obandr ve srsnden mes'ldr. Erkek ailesinin obandr ve srsnden mes'uldr. Kadn, kocasnn evinde obandr, o da srsnden mes'ldr. Hizmeti, efendisinin malndan sorumludur ve srsnden mes'ldr." Rv bn mer der ki: "Bunlar Raslullah (s.a.s.)'tan iitmitim. Zannediyorum ki yle de demiti: "Kii bbasnn malnda obandr, o da srsnden mes'ldr." (Buhr, Ahkm 1, C um'a 11, stikrz 20, Itk 17, 19, Vesya 9, Nikh 81, 90; Mslim, mret 20, h. no: 1829; Tirmiz, C ihd 27, h. no: 1705; Eb Dvud, mret 1, h. no: 2928)

Aklama: 1- Hadis, herkesin bir sorumluluk ve selhiyet dairesinin olduunu gstermektedir. " oban" diyen tercme ettiimiz kelime ri'dir. Lgat asndan gden demek ise de, hadiste "muhfazas iin bireyler tevdi edilmi gvenilir muhfz" mnsna kullanlmtr.

2- mam'dan maksat devlet reisidir. Baz rivyetlerde "emr" denmitir. Esasen bu bahiste emr ve imam kelimeleri mterdif (e mnl) olarak kullanlmtr.

3- Dikkat edilirse imam, erkek, kadn, hizmeti, evlat gibi fonksiyonlar farkl ahslar, "oban" vasfyla tavsifte birlemektedirler. phesiz bunlarn herbirinin sorumlu olduu husslar farkldr.

Hattb: "mamn obanl, huddu tatbik ve hkmde adlete riyetkr olmak sretiyle eriat korumaktr; erkein ailesine obanl, ilerini idre, haklarn yerine getirmek; kadnn obanl evin, ocuklarn, hizmetilerin ilerini tanzim etmek, her hususta kocasna hayrhah olmaktr; hizmetinin obanl, eli altnda bulunan eyleri korumas, kendisine terettp eden hizmetleri yapmasdr" der.

4- Tb demitir ki: "Bu hadisten anlyoruz ki, oban zt iin tutulmaz, mlikin, gdlmesini istedii eylerin muhfazas iin tutulur. yle ise, ri'in msde ettii eyler dnda tasarrufta bulunmamaldr. Hadis, bbnda bylesine tatl, bylesine cmi, bylesine beli bir baka rnei olmayacak mkemmellikte bir temsldir. Zra nce mcmel ve zl ekilde beyanda bulunup arkadan tafsl etti. Mkerrer kereler harf-i tenbhe (uyarc unsura) yer vermektedir."

Baz limler hadisin, bataki: "Hepiniz obansnz, hepiniz srnzden mes'ulsnz" eklindeki mutlak ifadesiyle hi kimsesi olmayan bekr da obanlar arasna dahil ettiine dikkat ekmitir. "Zra, derler, byle birisi organlar zerine obandr, fiil, sz ve itikad nevinden her ne emredilmise yapmalar her ne yasaklanmsa terketmeleri meselesinde, insann organlar, kuvveleri, hisleri kiinin srs hkmndedir. yle ise insann bir nokta-i nazardan, gdlen olmas, bir baka nokta-i nazardan gden olmasna mni deildir."

5- Bu hadisi tamamlayan bir baka rivyet Eb Hreyre'ye aittir: "Her oban kyamet gn hesaba ekilecektir: "Srsne Allah'n emrini tatbik etti mi etmedi mi?"

Bu bbta gelen baka hadisleri de nazar- dikkate alan ulem u kesin hkme ulamtr: "Mkellef kimse, hkm altndakilere kar vazifelerinde kusur ilemi ise kyamet gn muheze edilecektir." Burada bnu Hacer'in hadisle ilgili olarak kaydettii bir notu iktibas etmek mnsip der: Bu hadiste, bz taassup sahiplerinin Emevler lehine uydurduklar yalan da reddedilmektedir. yle ki: Eb Ali el-Kerbs'nin "Kitabu'l-Kaz"snda unu okumutum, "Bize fi'nin amcas, Muhammed bnu Ali'den bildirdiine gre demitir ki: "bnu ihb, halife Velid bnu Abdi'l-Melik'in yanna girmiti. Velid ona u hadisten sordu: "Allah bir kulunu hilfet obanlna getirirse, onun hasentn yazar, fakat seyyitn yazmaz." bnu ihbi'z-Zhr: "Bu dpedz yalandr" dedi ve u mealdeki yeti okudu: "Ey Dvud, biz seni yeryznde bir halife yaptk. O halde insanlar arasnda hak ve adletle hkmet. Hkmnde hev ve hevese (hissiyta) tbi olma ki bu, seni Allah yolundan saptrr. nk Allah yolundan sapanlar hesap gnn unuttuklar iin onlara pek etin bir azb vardr" (Sd 26). Velid, bu cevab zerine: "nsanlar bizi dinimizden ayartyorlar" dedi. (brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 6/420-422)

"Allah kime mslmanlarn ilerinden bireyler tevdi eder, o da onlarn ihtiyalarna, isteklerine, darlklarna perde olur (giderirse), kymet gnnde Allah da onun ihtiya, istek ve darlklarna perde olur (giderir)." (Tirmiz, Ahkm 6, h. no: 1332, 1333; Eb Dvud, Harc 13, h. no: 2948). Hadisin Tirmiz'de gelen vechi daha sarih: "Herhangi bir imam kapsn bir ihtiya ve istek sahibine, bir darda kalma rterse, kyamet gn Allah da sem kaplarn onun ihtiya, istek ve darl karsnda kapatr." (brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 6/422-423)

"dil olanlar, kymet gn, Allah'n yannda, nurdan minberler zerine Rahman'n sa cihetinde olmak zere yerlerini alrlar. -Allah'n her iki eli de sadr- Onlar hkmlerinde, aileleri ile velyeti altnda bulunanlar hakknda hep adleti gzetenlerdir." (Mslim, mret 18, h. no: 1827; Nes, db 1, h. no: 8 -221-)

Aklama: 1- slam dini adlete ok nem verir. M'mine kendi aleyhinde bile olsa, annebba gibi en yaknlarnn aleyhinde bile olsa doruluktan, adletten ayrlmamay emreder (4/Nis, 135). nk itim hayatn kvam, huzuru, terakkisi hep adlete baldr. Hatta er-Rhman sresinde semvatn bile adletle ifade edilen hassas llerle kyamda ve nizamda olduu belirtilmitir.

2- Bu hadiste Raslullah (s.a.s.), dinin son derece ehemmiyet verdii adleti uygulayanlarn mkfatn haber vermektedir. Allah'n yannda nurdan, yksek minberler... Ve bu, Rahman'n sanda olacak... C enab- Hakk'a olan yaknln ikinci sefer te'kid edilmesi ve Allah'n Rahman sfatyla ifade edilmesi ayr bir incelik ifade eder. yle ki: Rahman, C enab- Hakk' rzk veren, ihtiyalar gideren ynyle bize tanttna gre, Rahmn'a yaknlk, dil olanlarn Allah'tan daha ok ltfa, ikrama mazhar olacaklarn ifade eder.

3- Adlete riyet edenlere vaadedilen bu yce makam baz limlerce ve mesela Kad yaz'a gre hakikat de olabilir, mecaz da. Mecaz olma halinde cennetteki mertebenin yceliinden kinayedir. Fakat dier bazlarna ve mesela rih Nevev'ye gre burada hakikat vardr, mecaz deil, "Onlar der, gerekten nurdan minberler zerinde olacaklardr, onlarn menzilleri de yksektir."

4- Allah'n sa tbiri C enab- Hakk'a keyfiyet, ekil izafe etmeye sebep olmamaldr. Allah hakknda "benzeri olmamak" prensibi esastr. Kur'n ve hadiste zaman

zaman bu mtebih tbirlere yer verilmi olmas, Allah'a keyfiyet izfesi iin deil, baz gayb ve yce hakikatleri anlamamzda kolaylk iindir. Mamafih selef bu eit mtebih ifadelerle karlatka hibir te'vil yapmadan "mahiyeti hakknda bir ey sylemeksizin inanrz, ondan gerek murad Allah bilir" demilerdir. Esasen hadiste Allah'a yemin, yani sa el izafe edildikten sonra "Onun her iki eli de sadr" denmi olmas, bu tbirlerin beer rfde ifade ettii uzuv mnsnda kullanlmadna bir tenbihtir.

unu da belirtelim ki, mteahhir ulem, bu mteabih ifadeleri, duyulan ihtiya zerine te'vile ve baz aklamalara kavuturmulardr. Bilhassa kelamclar bu hususta daha mukni, daha cesurdurlar. Arapa'da yemn kelimesi, uur, bereket mnlarna gelen ymn kelimesinden alnmadr ve rfen, makbul olan hayrl ve iyi iler hep saa nisbet edilmitir. Bu durumdan hareket eden Kad yaz yemn'den iyi hal ve yksek mertebe kastedilmi olabileceini sylemitir. (Allahu a'lem bi'ssevab.) brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 6/423-424.

"Allah bir kimseyi bakalar zerine oban yapm, o da idaresi altndakilere hile yapm olarak lm ise, Allah ona cennetini kesinlikle haram eder." (Buhr, Ahkm 8; Mslim, man 227, h. no: 142, mret 21, h. no: 142)

Mslim'in Hasan Basr'den kaydettii dier bir rivyet yledir: " obanlarn en kts hutame denen merhametsiz deve srcsdr, sakn onlardan olma!"

Aklama: Birinci rivyette raiyyete hile yapmak, ikinci rivyette raiyyete merhametsiz davranmak ktlenmektedir. Raslullah (s.a.s.) mir durumda olanlar hileden de merhametsizlikten de menetmektedir.

limler burada yasaklanan hile iin yle derler: "Bu, mirin raiyyetin maln almak, kann dkmek veya rzn lekelemek veya haklarn engellemek, din ve dnyev meselelerden retmesi vacib olan eylerin retilmesini terketmek, aralarnda hududun ikmesini, mfsidlerin cezalandrlmasn ihmal etmek, halka gstermesi gereken himyeyi terketmek gibi zulm kelimesiyle ifade edilebilecek davranlaryla hasl olur."

Mslim'de kaydedilen rivyette tasrih edildii zere Basra Valisi Ubeydillah'a, yce sahabi iz bnu Amr (r.a.)'n nasihati ar gelmi, enesine dokunmu olacak ki, hi de ho olmayan bir tavr izhar etmi, istihfaf etmek istemitir. Ancak, iz (r.a.) son derece olgun bir davranla Ashab'ta kepek olmayp, hepsinin sekin kimseler olduunu, hafiflerin Ashap'tan sonraki nesil ierisinden ktn ifade etmitir. Ehl-i Snnet ve'l-C emaat ulemas, Ashab arasnda hibir tefrike yer vermeksizin, hepsinin gvenilir, sdk ve diyanet sahibi mmtaz kimseler olduunda ittifak ederler. Hz. iz de bunu ifade etmi olmaktadr. brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 6/425-426.

"Bir ie me'mur tayin ettiimiz kimse, bizden bir ine veya ondan daha kk bir eyi gizlemi olsa, bu bir hiyanettir (gull), kyamet gn onu getirecektir." Bunun zerine, Ensar'dan bir zat kalkarak: "Ey Allah'n Rasl! Vazifeyi benden geri al!" dedi. Hz. Peygamber (s.a.s.): "Sana ne oldu?" diye sordu: "Senin (az nce unu unu) sylediini iittim ya!" deyince Hz. Peygamber (s.a.s.): "Ben onu u anda tekrar ediyorum: Kimi memur tayin edersek az veya ok ne varsa bize getirsin. Ondan kendisine ne verilirse alr, ne yasaklanrsa onu terkeder." (Mslim, mret 30, h. no: 1833)

Aklama: 1- Hz. Peygamber (s.a.s.) bu hadiste devlet adna vergi toplayan memurun takip edecei edebi aklyor: Memurluk gerei kendisine her ne verilmise onu getirip hazineye teslim etmelidir. Az veya ok, hibir eyi u veya bu mlhaza ile temellk edip, kendine ayrmamaldr.

2- Hiynet diye evirdiimiz kelimenin asl gull'dr. Gull, esas itibariyle ganimet malndan yaplan alma iin kullanlr. Ancak, gerek mahiyet ve gerekse uhrev mes'uliyetleri ynyle benzedii iin Hz. Peygamber (s.a.s.) her iki davran da gullle ifade etmitir.

3- Kymet gn, kiinin ald eyi getirmesi, onun maher yerinde hesap vermek zere toplanan insanlarn iinde rezilrsvy edilmesi iindir. Bu ifade memurlar drstle tevik etmeye, hiyanetten caydrmaya, ne kadar deersiz olursa olsun devlet malna kar saygy ikame etmeye yneliktir.

4- Mnv, hitbn Mslmanlara olduunu, nk beyt'lmale ait emvlle ilgili bir hizmete kfirin memur olarak tayin edilmesinin er'an yasak olduunu belirtir.

5- Adamn vazifeden istifas, memurluun hakkn yerine getiremeyip, veble dmekten korktuu iindir. brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 6/426-427.

"Kymet gn, insanlarn Allah'a en sevgili ve mekn olarak en yakn olan, dil imamdr. Kyamet gn, insanlarn Allah'a en menfru/irkin olan O'ndan mekn olarak en uzak olan da zlim sultandr." (Tirmiz, Ahkm 4, h. no: 1329)

Emr Olmann Tavsiye Edilmeyii Umum Aklama: Hz. Peygamber (s.a.s.), insanlar zerine mil olmay, bir baka ifade ile me'murlua talib olmay tavsiye etmez. phesiz bunun eitli sebepleri vardr:

Her eyden nce memurluk muhtaral bir meslektir, pek ok sorumluluklar araya giriyor, kul hakk araya giriyor, adletli olmak gibi, mnen son derece ciddi ve tehlikeli mes'uliyetler araya giriyor. stelik, meslein tabiat icab, btarafl, adletli olmay nleyen sebepler ok ve galip...

Me'murun oalmas devlete iktisad bir ksm problemler getirmektedir: stihsal azalmas devlet imkanlarnn memurlara ayrlarak prodktif ve kalknmaya ynelik yatrmlarn ihmli vs...

Hz. Peygamber (s.a.s.)'in asl geim kaynaklarn ticaret, zanaat, zraat diye tesbit ederken me'murluu zikretmemi olmas da mnidardr. Durum byle iken bugn insanlarn devlet kapsnda me'mur olmaya komalar slm bir esprinin ifadesi deildir. Snnetin ramna, eitli zorlamalarla yaplan tyinler sebebiyle bir kiinin yapaca bir ie ok sayda insan memur olarak konmakta, bu durum insanlarmz tembelletirdii gibi istihsal azmini, alma evkini de krmakta, tembellii milletimize ikinci bir tabiat haline getirmektedir.

Memurlua tlip olmak, liykatsizlerin i bana gemeleri gibi bir baka mahzur daha getirmektedir. Mtekip hadislerde, bu meseleye Raslullah (s.a.s.)'n nasl eildiini, bir ksm tliblere, ak bir slubla: "Sen memurlua layk deilsin" dediini greceiz. brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 6/428.

Mikdm bnu Ma'dikerib (r.a.) anlatyor: "Raslullah (s.a.s.) omuzuma vurdu ve: "Ey Kudeym (Mikdamck)! Emr, ktip, rif olmadan lrsen kurtulua erdin demektir!" dedi." (Eb Dvud, Harc 5, h. no: 2933)

Aklama: 1- Kudeym, Mikdam'n ism-i tasgiridir, Mikdamck demektir. Bu tasgir, terhim yani sevgi ifade eder.

2- Ktip ve rif, emrin yardmcsdr. rif, halk hakknda bilgi edinir, bu bilgileri emre aktarr. Aliyyu'l-Kr, buradan: "Halkn tand, mehur bir kimse olma" mnsn da anlar. Ve der ki: "Hadis, bylece hamul'n (bilinmemezlik) rahat, hretin fet olduuna iaret etmi olmaktadr."

Ancak, asl mn nceki mndr, yani uzaktan yakndan memurlua talib olmamak tavsiye edilmektedir. brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 6/429.

Eb Zerr (r.a.) anlatyor: "Ey Allah'n Rasl! dedim, beni memur ta'yin etmez misin?" Bu szm zerine, elini omuzuma vurdu ve sonra da: "Ey Eb Zerr, sen zayfsn, memurluk ise bir emanettir. (Hakkn veremediin taktirde) kyamet gn rsvaylk ve pimanlktr. Ancak kim onu hakederek alr ve onun sebebiyle zerine den vazifeleri eksiksiz ed ederse o hri" buyurdu." (Mslim, mret 17, h. no: 1826; Eb Dvud, Vesy 4, h. no: 2868; Nes, Vesya 10, h. no: 6 -255-) Eb Dvud'un dier bir rivyetinde yle gelmitir: "Ey Eb Zerr, ben seni zayf gryorum. Ben kendim iin istediimi senin iin de isterim. Sakn iki kii zerine mir olma, yetim malna da velilik yapma." Yine Eb Dvud'un bir dier rivyeti (Harc 5, (2934) yle: "Raslullah (s.a.s.) buyurdu ki: "riflik haktr, halka riflik gereklidir, ancak rifler atetedir." brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 6/430.

Aklama: 1- Bu hadis, memurluk meselesinde Raslullah (s.a.s.)'n tavrn gstermektedir. O'na gre memurluk: Sorumluluklar olan bir vazifedir, emanettir. Herkes onun hakkn veremez. Hakkn veremeyenleri hirette rsvaylk ve pimanlk beklemektedir. Zayf (liyakatsiz) olanlara memurluk verilmemelidir. Memurluun hakkn deyen endie etmemelidir. Me'murluk istenmemelidir.

2- Hadiste zayflk kelimesiyle ifade edilen durumun yetersizlik, liykatsizlik olduu sylenebilir. Alnacak vazifeye, tlib olunacak mevkiye gre zayfln muhtevas deiebilir.

3- Raslullah (s.a.s.)'n riflik (rfe hakkndaki beyan da dikkat ekicidir. Hem hak olduu belirtiliyor, hem de bu ii yrtenlerin yani riflerin atete olduu ifade ediliyor. Burada bir tenkuz sz konusu olmamaldr. Zra, emrle halk arasnda kpr olacak yani halkn meselelerini emre sunacak, emr adna halk iin hizmet verecek, ileri yrtecek kimselere ihtiya var. Raslullah (s.a.s.) bu hizmetin gerekliliini belirtmi. Ancak bu ileri yrtenlerin, ou durumda adletle, hakkaniyetle i yapmadklarn, bir ksm suistimallere yer vermek sretiyle vebal altna girdiklerini de beyn etmitir. "rifler atetedir" cmlesini, nceki hadiste gelen "...onun (memurluun) sebebiyle zerine den vazifeleri eksiksiz eda ederse o hri" istisnasyla kaytlamak gerekir. fadenin mutlak gelii, ounluun suistimale yer vermesinden olduu gibi, terhibde taliz maksadndan olabilir brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 6/430-431.

Abdurrahman bn Semre (r.a.) anlatyor: "Raslullah (s.a.s.) buyurdular ki: "Ey Abdurrahman! Emrlik isteme. Eer senin talebin zerine sana emrlik verilirse, istediin eyin sorumluluu sana yklenir. Eer sen talibi olmadan sana emrlik verilirse, o ite yardm grrsn. Bir i iin yemin eder, sonra da aksini yapmakta hayr grrsen, daha hayrl grdn ne ise onu yap, ettiin yemin iin de kefrette bulun." (Buhr, Ahkm 5, 6, Eymn 1; Mslim, mret 19, h. no: 1652; Eb Dvud, Harc 2, h. no: 2929; Tirmiz, Nzr 5, h. no: 1529; Nes, dbu'l-Kudt 5, h. no: 8 -225-)

Aklama: 1- Hz. Peygamber (s.a.s.)'in emrlik taleb etmemeyi tavsiye ettii hadislerden biri de budur. Bu hadiste, talebin bir mahzuru belirtiliyor: "iyle yalnz braklmak, st makamlarn desteine mazhar olmamak. bnu Hacer der ki: "Hadisin mns udur: "Kim emrlie talib olur ve kendisine de verilirse, hrs sebebiyle, kendisine yardm edilmez. Bu hadisten, "hkmle ilgili bir vazife taleb etmenin mekruh olduu" neticesi karlr, emrlie keza, kisbe vs. memuriyetler de girer. Kez hadis, bu meselede hrs gsterenlerin yardmdan mahrum kalacaklarn da ifade eder."

2- Hadiste, tamamen baka bir konuya giren ikinci bir ksm daha var: Bir ii yapacam diye yemin ettikten sonra bunun mahzurlu olacan gren kimsenin durumu. Hz. Peygamber (s.a.s.) "yeminimi yerine getirmem lzm" gerekesiyle mahzurlu grlen ii yapmakta srar edilmemesini tavsiye ediyor. Mslman, eriatn ve akln gsterdii er eyi yapmada srar etmemelidir. Yemin bile etmi olsa... Zra, dinimiz yeminin tutulmamas halinde kefaret demek sretiyle, onun gnahndan kurtulma aresi getirmitir. Bu mesele, sdece hadisle deil, yet-i kerime ile de takrir edilmitir: "Allah yeminlerinizin kefaretle zlmesini size farz (meru) klmtr..." (Tahrim 2). brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 6/431-432.

Eb Ms (r.a.) anlatyor: "Yanmda amcamn evlatlarndan iki kii daha olduu halde Raslullah (s.a.s.)'n huzuruna girdim. Yanmdakilerden biri: "Ey Allah'n Rasl! Allah'n sana tevdi ettii ilerden bazlar zerine bizi emr tayin et" dedi. Dieri de ayn talepte bulundu. Raslullah (s.a.s.)'n onlara cevab u oldu: "Biz, Allah'a kasem olsun- bu ie, onu talep eden veya ona hrs gsteren hi kimseyi tyin etmeyiz!" (Buhr, Ahkm 7, 12, cre 8, stitbe 2; Mslim, mret 7, h. no: 1733; Eb Dvud, Harc 2, h. no: 2930; Nes, dbu'l-Kudt 4, h. no: 8 -224-)

Aklama: 1- Bbn bu son rivyeti de emrlik talebini reddeden hadislerden biridir. Aslnda hadis kitaplarnda bunun baka rnekleri de var. Raslullah (s.a.s.)'n bu talepleri bazan daha deiik daha mlyim bir slubla reddettii de olmutur.

Buhr'nin bildirdiine gre, Ensr'dan birinin: "Ey Allah'n Rasl, falancay me'mur tayin ettiin gibi beni de tyin etmez misin?" eklindeki mracaatna u cevab vermitir: "Benden sonra (madd menfaatlerde kendilerini ne alan merdan vaki) bencillikler greceksiniz. O zaman, hirette havz- kevserin banda bana kavuuncaya kadar sabredin." Eb Dvud'un bir rivyetinde, benzer talepde bulunanlardan bazlar, arkadan zr diletecek olan u sert cevab alr: "Benim nazarmda hynette en ileri olannz i taleb edeninizdir..."

2- Memurluk Talebi Ne Zaman Meru Olur? Kaydedilen rivyetlerin hepsi memurluk talebini reddetmekte ise de, bunun aksini te'yid eden nass rnekler de var. Her eyden nce Kur'n- Kerim'de Hz. Yusuf rnei var. Msr kraliyet saraynda hazine ilerine tlip olmutur. "Yusuf: Beni memleketin hazinelerine memur et. nk ben korumasn ve ynetmesini bilirim dedi." (12/Yusuf, 55)

Kez Eb Dvud'da gelen bir hadis de yle: "Kim Mslmanlarn kaz (hkimlik) ilerini taleb eder, ona nil olur, sonra da verdii dilne hkmler, dilne olmayanlara galebe alarsa cenneti hak eder, kimin de dilne olmayan hkmleri galebe alarsa cehennemi boylar."

bn Hacer, kadlk talebi hususunda bu rivyette grlen ruhsatla, nceki rivyetlerde ifade edilen memurluk talebi yasa arasnda teruzu yle te'lif eder: "Talebi sebebiyle kendisine yardm edilmeme durumu, kadl elde ettii takdirde adletle hkmetmesine mani deildir. Veya birindeki taleb kasda, dierindeki de tyine hamledilir. Nitekim, Eb Musa hadisinde: -ki sadedinde olduumuz hadistir- "Biz hrs gsteren kimseyi tayin etmeyiz" demi, bunun mukabilini de "yardm"la

ifade etmitir. Bu durumda, eer ii hususunda Allah'tan yardm olmazsa, bu ie o kimse yeterli deil demektir, talebine msbet cevap verilmemesi gerekir. uras aktr ki, her memuriyette bir ksm meakkatler vardr. yle ise kim Allah'tan yardma mazhar deilse, girdii ite byk bir vartaya (telafisi olmayan zarara) der, dnyas da hireti de hsrana urar. u halde akl olan kimse, asla taleb peine dmez. Ancak yeterli ise ve talebi olmadan kendisine verildi ise bu durumda Sdku'l-Va'di'l-Emin olan Raslullah (s.a.s.) yardm vaadetmitir. Bylesi bir memuriyette fazilet olduu izahtan varestedir."

u halde, yasak liykatta dmlenmektedir. Bir ie layk olmadan o i taleb edilmemelidir, m'min, bunun mes'uliyetini dnerek taleb etmemelidir. Tyine yetkili kimseler de lyk olan aramaldr.

Bu mesele ile ilgili olarak mam Nevev'nin aklamas da konuya zenginlik getirecek mahiyettedir. Baz iktibaslar aynen kaydetmeyi -mevzuun ehemmiyeti sebebiyle- faydal buluyoruz: "Bu hadis, memuriyetten kanmak hususunda byk bir delildir. Memuriyetten kamak, bilhassa onun gerektirdii vazifeleri yerine getirmekten ciz olan kimseler iin arttr. Hadiste mevzubahis edilen rsvaylk ve pimanlk ise, memuriyete ehil ve layk olmayan veya lyk olsa bile, icraat srasnda adlete riyet etmeyen kimselerle alkaldr. Allah onlar kyamet gn rsvay edecektir.

Fakat memuriyete ehil ve vasifesinde adletli olanlar iin byk fazlet vardr. Bu hususta da birok sahih hads gelmitir... Liyakatl ve dil memurlarn fazileti hussunda mslmanlar icm da etmilerdir.

Fakat uras muhakak ki, memuriyette her eye ramen byk bir tehlike vardr ve bu sebeple Raslullah (s.a.s.) ondan sakndrd, limler sakndrd ve hatta seleften pekok kimse, birok skntlar gze alma pahasna memuriyet almadlar."

Memuriyet almamak iin hapsi, krbalanmay ve sonunda lmeyi bile gze alanlarn banda mam- zam Eb Hanife (rahimehullah)'nin geldiini yeri gelmiken kaydediyoruz. brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 6/432-434.

mam ve Emre taatin Vcip Oluu

"Dinleyin ve itaat edin! Hatt, stnze, ba kuru zm danesi gibi siyah Habeli bir kle bile tayin edilmi olsa, aranzda Kitabullah' tatbik ettike... (itaatten ayrlmayn)." (Buhr, Ahkm 4, Ezn 54, 56)

Aklama: 1- mama itaat etme gereini ifade eden mhim hadislerden biridir. Bu mevzuda pekok hadis varid olmutur. Bir ksm, mteakiben bu bbta grlecektir.

2- Baz limler, burada kendisine itaat emredilen kle herhangi bir memur mu, yoksa devlet bakan da olabilir mi? diye incelemilerdir. ncelikle, devlet bakan tarafndan tayin edilen herhangi bir memurun kastedildii belirtilir. nk, slm ulems, klenin devlet bakan olamayacanda icma etmitir. Bununla beraber yine de demilerdir ki: "Bu normal artlarn kaidesidir, ihtiyar olduu takdirde baa kle getirilmez. Fakat, bir kle zorla, kuvvetle baa geecek olursa, kacak fitneyi nlemek iin, masiyet emretmedii mddete ona da itaat gerekir."

Hadisle ilgili olarak Hattb'nin getirdii mlhaza biraz daha farkl: "Bazan hi olmayacak ey, olmu gibi misal verilebilir. Bu hadis dahi byle bir temsilde bulunmaktadr. er'an klenin bu ie seilmesi caiz olmasa da, itaat etme emrinde mblaa maksadyla, Habeli kleye itaat zikredilmitir."

3- Habelinin bann kuru zme tebihi, bann kkl ve salarnn siyahl sebebiyledir. Bu, hakaret, suret irkinlii ve itibarszla bir temsildir. brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 6/435-436.

"Kim bana itaat etmise mutlaka Allah'a itaat etmitir. Kim de bana isyan etmi ise, mutlaka Allah'a isyan etmitir. Kim emre itaat ederse mutlaka bana itaat etmi olur. Kim de emre isyan ederse mutlaka bana isyan etmi olur." (Buhr, Ahkm 1, C ihad 109; Mslim, maret 33, h. no: 1853; Nes, Bey'at 27, h. no: 7 -154-)

Aklama: 1- Bataki ilk cmle mn itibariyle Kur'an'dan muktebes gibidir. Zra yet-i kerimede: "Kim Rasl'e itaat ederse mutlaka Allah'a itaat etmitir" (Nisa 80) buyurulmaktadr. Bu ilk cmle yle de te'vil edilebilir: "Kim bana itaat ederse mutlaka Allah'a itaat etmi olur. nk ben, Allah'n emrettiinden baka bir emirde bulunmam, yle ise, kim kendisine emrettiim eyi yaparsa, onu emretmemi bana emreden Zt- Zlcell'e itaat etmi olur."

Mnnn yle olmas da mmkndr: Madem ki Allah bana itaat etmeyi emretti, yle ise kim bana itaat ederse, Allah'n bana itaat etmesi iin kendisine yapt emre itaat etmi olur. Masiyetle ilgili yasak emrine uyma hususunda da ayn eyler sylenebilir.

2- taate gelince, o, "emredilen eyi yapmak, yasaklanan eyi de terketmektir." syan da bunun hilafdr. brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 6/436.

"Mslman kiiye, houna giden veya gitmeyen her hususta itaat etmesi gerekir. Ancak, masiyet (Allah'a isyan) emredilmise o hari, eer masiyet emredilmise, dinlemek de yok, itaat de yok." (Buhr, Ahkm 4, C ihad 108; Mslim, mret 38, h. no: 1839; Tirmiz, C ihad 29, h. no: 1708; Eb Dvud, C ihad 86, h. no: 2626; Nes, Bey'at 34, h. no: 7 -160-)

Aklama: 1- Emre itaat sadece hoa giden eylerde deildir. Hz. Peygamber (s.a.s.), yeni Mslman olanlarla biat akdi yaparken ounlukla u art komutur: "Gllk halinde de zayflk halinde de, zorluk halinde de, kolaylk halinde de, hakszla urama halinde de... dinleyip itaat etmek..."

2- mam masiyet emredecek olursa itaat hakkn kaybeder. Demek ki zulme maruz kalmakla, masiyet emrine maruz kalmak farkl eyler. Masiyet dinen gnah olan, Allah'a isyan mns tayan fiildir, namaz terketmek, iki imek, kumar oynamak birer masiyettir. u halde imam bu nevi emirlerde bulunursa bu emirlere itaat edilmez.

Raslullah (s.a.s.)'n koyduu kaide udur: "Allah'a isyanda kula itaat yoktur." Bu mn, hadislerde farkl ifadelerle te'kid edilmitir. "Allah'a itaat etmeyene itaat yoktur." "Allah'a isyan edene itaat yoktur."

Ulem, kfre den imamn mn'azil olduunda, bu durumda btn Mslmanlara, isyan etmenin vacib olduunda icma etmitir. bnu Hacer, hkm yle balar: "syana gc yetene sevap vardr. Mdahene eden gnahkr olur. Aciz kalana da oradan hicret gerekir."

"Size emrlerinizin en hayrllar kimlerdir, en erirleri kimlerdir haber vereyim mi? Onlarn en hayrllar sizlerin sevgisine mazhar olanlar, sizleri sevenlerdir; lehlerinde hayrla dua edersiniz, onlar da size hayr dua ederler. mernzn erirleri de sizin buzettiklerinizdir, onlar da size buzederler, siz onlara lnet edersiniz, onlar da size lnet ederler." (Tirmiz, Fiten 77, h. no: 2265)

Aklama: Bu hadis, idarecilerle halk arasndaki mnasebetleri tanzime yneliktir. Karlkl sevgi ve gvenin esas olmas tavsiye edilmektedir. Bu hadisi bilen amir, halk tarafndan sevilmiyorsa veya halkn sevmiyorsa, birbirlerine lanet okuyorlarsa, arada bir kopukluk var demektir.

Raslullah (s.a.s.) bu noktada suu idareciye yklyor: "En erli, n kt amiriniz, tarafnzdan sevilmeyen, sizi sevmeyendir..." yle ise hayrl bir amir olmak istiyorsa -ki m'min, hayrl olmay aramak zorundadr- kendini sevdirmenin, halkn sevmenin yollarn arayacaktr.

u halde hadis amirlere, idarecilere halkn gnln, duasn almak sretiyle "hayrl kii" olmak iin almak zorunda olduunu gsteriyor. brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 6/438.

"Kim itaatten dar kar, cemaatten ayrlr ve bu halde lrse, chiliyye lm ile lr." (Buhr, Ahkm 4; Mslim, mret 53, h. no: 1848; Nes, Tahrim 28, h. no: 7 -123-; bn Mce, Fiten 7, h. no: 3948)

"Kim itaatten kar, cematten ayrlr (ve bu halde lrse) cahiliye lm ile lm olur. Kim de krkrne ekilmi (ummiyye) bir bayrak altnda savar, asabiyet (rklk) iin gadablanr veya asabiyete arr veya asabiyete yardm eder, bu esnada da ldrlrse bu lm de cahiliye lmdr. Kim mmetimin zerine gelip iyi olana da, kt olana da ayrm yapmadan vurur, m'min olanlarna hurmet tanmaz, ahid sahibine verdii sz de yerine getirmezse o benden deildir, ben de ondan deilim." (Mslim, mret 53, h. no: 1848; Nes, Tahrim 28, h. no: , 123); bnu Mce, Fiten 7, h. no: 3948)

Aklama: Son iki hadiste, cemaat, asabiyyet, ummiyye bayrak gibi, bilhassa zamanmzda Mslmanlarn iyice bilmeleri zaruret halini alm baz tbirler var:

1- C emaat Meselesi: Aslnda cemaate uyulmas ile alkal Nebev emir bundan ibaret deildir. Bu mevzuda gelen birok rivyet, Hz. Peygamber (s.a.s.)'in srarla cemaate uymay, cemaatten ayrlmamay emrettiini gsterir. Bir iki tanesini kaydedelim: "Size cemaati tavsiye ederim, ayrlktan da saknn, zra eytan iki kiiden uzak durur. C ennetin ortasn isteyen, cemaatten ayrlmasn." "Allah mmetimi dalalet zere toplamaz. Allah'n eli cemaatledir. C emaatten ayrlan atee gider." "C emaat rahmet, ayrlk azabtr." "Kim cemaatten bir kar ayrlr, sonra da lrse cahiliye lm ile lm olur... boynundaki slm ban karp atm olur." brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 6/439-440.

C emaatten Maksat Nedir? Yukarda kaydettiklerimizle cemaatin ehemmiyeti anlalm olmakla beraber, bizim iin henz mphem olan nokta, cemaatten kastedilen eyin ne olduudur. Acaba uymakla mkellef olduumuz ey nedir? Bu husus zikredilen hadislerde akca gzkmyor.

Nitekim limler de "cemaat" tbiri ile kastedilen ey hususunda ihtilaf etmi, bundan "Ashab", "ehl-i ilim", "mmetin ekseriyeti", "dier dinlerin mensuplarna kar da -vacib meselelerde ihtilfa dmedike- Mslmanlarn cemaati" vs... kastedilebileceini ileri srmlerdir.

bnu'l-Mbrek, din byklerinin, etrafnda toplanm bulunduklar eylerin "cemaat" olduu grn benimsedii iin, kendisine buradaki cemaatten sorulunca: "Hz. Eb Bekir, Hz. mer'dir" cevabn verir. Onlarn lm bulunduklar hatrlatlnca da baka isimler... ve en sonunda da devrindeki salih ve muttaki bir kimsenin ismini vererek, tek kiiyi "cemaat" olarak vasflandrr.

dil imam ve lim kiiyi "cemaat" olarak kabul eden, bu gr benimseyen bnu'l-Arab daha vzh bir ifade ile: "slam'n cemaati adlet ve ilimdir" yorumuna ular.

Kanaatimizce, hadiste uyulmas vacib olduu belirtilen cemaat hakknda limlerin yapt bu yorumlarn hepsinin bir doruluk, hakllk yn vardr. Ancak herbirinin hakll mutlak olmayp husus artlar, deiik zaviye ve nokta-i nazarlarla kaytldr.

Btn hadisler gznne alndkta ve daha umum artlar muvcehesinde bu grlerden biri zerine sabit kalmak olduka zor ve tekellfl olacaktr. Bu sebeple burada mevzubahis olan cemaatten "sevdul-zam", yani byk ekseriyeti anlamamz daha uygun olacaktr: lm meselelerde limlerin ekseriyetini, herkesi ilgilendiren itim meselelerde efrd- milletin ekseriyetini vs..

Nitekim, umumiyetle, ilim adamlar, bu tbir ile "sevdul-zam" yni, ihtilaf durumunda "ekseriyetin bulunduu taraf" kastedildiini kabul etmitir. Delil olarak u hadisi gsterirler. "Ben srail yetmi bir frkaya ayrlmtr, benim mmetim ise yetmi iki frkaya ayrlacaktr. Bu frkalardan biri hari, hepsi atetedir. Atee gitmeyecek olan frka, cemaattir."

C emaatten, ekseriyetin kastedildiini ifade eden baka rivyetler de gelmitir. Bunlardan birinde Hz. Peygamber (s.a.s.): "mmetim dallet zerine toplanmaz, yle ise aralarnda ihtilf grrseniz, size sevd- zam iltizam etmeyi tavsiye ederim (aleykm bisevdil-zam)" buyurmaktadr.

Hadiste gelen "sevd- zam" tbiri ile ekseriyetin kastedildii limlerce belirtilmitir. Suyt, sevdu'l-zam "doru yolda gitmek zere birleenlerin ekseriyeti" diye izah eder. htilaf ve fitne zamanlarnda ekseriyet tarafn iltizam edilmesi gereini ifade eden daha vazh bir rivyet Eb Mes'udi'l-Ensr'den gelmektedir. Mezbur (r.a.)'dan, Hz. Osman fitnesi srasnda bu durumla alkal olarak Hz. Peygamber (s.a.s.)'den bir iittii varsa onu, yoksa ahs kanaatini sylemesi istendii vakit u tavsiyede bulunur: "Size mmet-i Muhammed'in ekseriyetine uymay tavsiye ederim (aleykm bi-uzmi mmet-i Muhammed). Zra Allah, mmet-i Muhammed'i dallet zerine toplamaz."

bn Kaad Simav'nin Fetva's-Sagir'den naklen C miu'l-Fusleyn'den kaydettii bir gr de bizim iin aydnlatc mahiyettedir: "Eer Hz. Ali olmasayd, ehl-i kble ile sava aklmz almazd. Hz. Ali ve O'na tai olanlar ehl-i adl'dir, hasm ve ona tbi olanlar da but'dr (silerdir). Zamanmzda kimin ehl-i adl, kimin bi olduu hususundaki hkm, galebe alana (ekseriyete) gredir. dil veya si olan bilemeyiz, zra hepsi de dnyay taleb ediyorlar."

Bu meselede son olarak bnu'l-Arab'nin "cemaate uyup, ondan ayrlmama" emrini muhtev hadisten kard hkm de burada kayda deer. O, mevzuunu ettiimiz hadisten iki hkm karr:

1- mmet bir meselede icm edip anlatktan sonra arkadan gelenlerin ayn meselede yeni bir gr ortaya atmalar ciz deildir.

2- Mslmanlar bir imam (lider) zerine birletikten sonra onun zerine arkadan niza ve ihtilf karmak hell deildir. brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 6/440-441.

C emaatten Ayrlanlar Telin: Hz. Peygamber (s.a.s.) Mslmanlar bir taraftan birlie arrken, dier taraftan da ayrlanlar, nifak ve ihtilf karanlar lnetlemektedir. Bu mevzuda da pek ok rivyet gelmitir. Birka tanesini daha kaydedeceiz: "Benden sonra birtakm erler, fesadlar ortaya kacak. Bu zamanda, her kimin cemaatten ayrldn veya -birlik halinde olan- mmet-i Muhammed'in birliini bozmay arzu ettiini grecek olursanz, kim olursa olsun onu ldrn. Zra Allah'n eli (hfz, yardm) (birlik iinde olan) cemaatle beraberdir, zra eytan, cemaatten ayrlanla beraberdir." Mslim'in bir rivyetinde ayn mn u ekilde tekrar edilir: "Siz bir lider etrafnda birlik haline iken, kim size gelerek birliinizi bozmak, cemaatinizi datmak isterse, onu mutlaka ldrn." Hz. Peygamber (s.a.s.) u hadiste cemaatte srar ediinin, Mslmanlar iin cemaatin lzumunun iki mhim sebebini de aklar: "Allah mmetimi -veya Muhammed mmetini- dallet zere birletirmeyecektir ve Allah'n eli (himayesi, yardm, zaferi vs.) cemaat zerindedir. Kim ayrlrsa, gidecei yer atetir." brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 6/442.

Tefrika karacak eylerden Kanmak: uras muhakkak ki, itim heyette vukua gelecek bir atlama, bir kopukluk bilhere kapanmas mmkn olmayacak kadar zor bir yaradr. yle ise btn imknlar seferber edip, byle bir atlamaya nceden mani olmal, herhangi bir kopuklua mncer olacak her eit sebepleri nceden bertaraf etmelidir. slam'n fitne, fesad, nifak, tefrika gibi eitli tbirlerle ifade edip iddetle yasaklad ey ite budur. "Hepiniz toptan Allah'n ipine sarln, paralanp ayrlmayn..." yetinde geen, paralanp ayrlmayn tbirine bir ksm limler, "kendisinden ayrlk, tefrika kacak olan eyi, mevcut kaynama ve beraberlii izale edecek eyi ihdas etmeyin" eklinde anlamtr brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 6/442.

C emaat Yoksa: Yukarda kaydedilen hadislere dikkat edilecek olursa, onlarda beyan edilen iradlar "bir ahsn etrafnda" birliin bulunduu veya ekseriyetin tevecch etmi bulunduu belli bir istikamet, veya muayyen bir ahsn bulunma durumlaryla alkaldr. Halbuki, insan cemiyetinde daha farkl ahvallerin zuhuru da mmkndr. Bu mevzular mevzubahis edilince hemen akla gelecek baka durumlar da vardr. Nitekim, Hz. Peygamber (s.a.s.)'in muhataplar cemaatin, yani ekseriyetin bulunmama ihtimalini de gznne alarak, o durumlarda nasl hareket edilmesi gerektiini sormulardr. Hz. Peygamber (s.a.s.)'in Buhar'de gelen cevab "inzivaya ekilmek" eklindedir: "...Ey Allah'n Rasl, bahsettiiniz fitne devrine ularsak ne tavsiye edersiniz?" "Mslmanlarn cemaatine ve imamna uy." "Ya onlarn cemaatleri ve imamlar yoksa?" "(O takdirde) mevcut frkalarn hepsini terket. Hatta bir aacn kkne dilerinle tutunmu vaziyette olsan bile, lm sana gelinceye kadar yle kal (ve fakat fitneye karma)."

Hadiste geen "bir aacn kkne dilerinle tutunmu vaziyette olsan bile..." tabirinden, karmamak sebebiyle maruz kalnacak sknt her ne olursa olsun, insanlarn knamas, ayplamas nevinden mnev; alk, susuzluk vs. nevinden madd olan tahamml zor her eit zorluklara, darlklara, meakkatlere tahammln kinye edildii rihlerce belirtilmitir. brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 6/442-443.

2- mmiye Bayrak: limlerin bir ksm, bununla, gyesi, hedefi belli olmayan mbhem bir umurun kastedildiini sylemi, misal olarak bir kavmin asabiyet iin yapt sava gstermitir. ahs ihtiras ve gadab yolunda yaplan muktelenin de buraya girdiini ayrca belirtmilerdir. Bayrak tbirine yer verilmesini nazar- dikkate alan bazlar, bu tbirle hak m btl m olduu mehul olan bir i zerine toplanm kimselerin kinaye edildiini sylemilerdir. u halde, hadis, bu eit savalara katlmay yasaklamaktadr brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 6/443.

3- Asabiyet: Ska geen ve kavmiyetilik, rklk gibi tbirlerle tercme ettiimiz bu kelime, -bnu'l-Esr'in aklamasna gre- "kavmine zulmde yardm eden kimse" mnsna gelen asab'den gelir. Lgat ynnden asab, asabesi iin fkelenen ve onlar himaye eden kimse demektir. Asabe ise, bba cihetinden gelen akrabalara denir.

Asabiyet, Tarafgirlik Demektir. Hz. Peygamber (s.a.s.)'in yasaklad asabiyetin "zulmde kavmine yardm etmek" olduu anlaldktan sonra unu syleyebiliriz: Hz. Peygamber (s.a.s.) zamannda insanlar, zulmde bakasna yardm etmeye sevkeden en mhim mil kavm beraberlik, kan ba idi. Zamanmzda bunun yerini baka eyler de almtr. Bu yeni ey, bzan ideolojidir, bzan siyasettir, bazan blgeciliktir, bazan u veya bu maksadla tekil edilen grubculuktur, bzan grubculuklara kar olmak dncesiyle tekil edilen grubculuktur, bzan da eskiden olduu gibi kabilevi, rk birliktir. Sebep ne olursa olsun, ileri srlen bahane ne gsterilirse gsterilsin, adletin tatbikine, liykatlarn haklarn almasna mani olan, lyk varken liykatsizi i bana getiren, mazluma kar zlimi koruyan her eit tarafgirlikler Hz. Peygamber (s.a.s.)'in diliyle lnetlenen yasaklanm olan asabiyettir. Bu nokta-i nazardan asabiyet tbirinin zamanmzdaki en uygun karl tarafgirliktir. Zra tarafgirlik uruna, deil ayn kabileden olanlar, ayn aileden olanlar bile birbirlerine dman vaziyeti almakta, hakszlklar ilemektedir. brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 6/443-444.

mamlarn ve Emirlerin Yardmclar:

"Allah bir emr iin hayr diledi mi ona doru szl bir vezir nasib eder. Bu, ona unutunca hatrlatr, hatrlad zaman da yardm eder. Allah emre hayr dilemezse, kt bir vezir musallat eder. Bu vezir, ona unuttuunu hatrlatmaz, hatrlaynca da yardmc olmaz." (Eb Dvud, Harc 4, h. no: 2932; Nes, Bey'at 33, h. no: 7 -159-)

Aklama: 1- Vezir, sultann (emr, imam) yardmcs, maviri mnsna gelir. Yk, arlk mnsna gelen vizr'den alnm olabilir. nk melikin ykn ekmektedir. Melce ve snak mnsna vezir'den alnmas da mmkndr, nk melik onun fikrine, re'yine mracaat eder. Yardm ve muvenet mnsna gelen muzere'den gelebilecei de sylenmitir.

2- Sadedinde olduumuz rivyet iyi vezirin doru szl olmas gerektiini ifade ederken, hadisin Nes'deki vechinde salih vasfna yer verilmitir. Esasen salihlik doru szll art klan bir haldir. limler, iyi vezirin ncelikle doru szl olmas, her hususta emre doru bilgi vermesi, gerek fikirlerini beyan etmesi gerektiini belirtirler. Salihlik hususunda da hem dnya ilerinde hem de hiret ilerinde slih olmas gerektiini, sadece dnya ilerindeki salihliin yeterli olmayacan, hem fiilen, hem kavlen doruluk ve slihliin gereini vurgularlar.

3- Unuttuu takdirde hatrlatlmas gereken ey, ahkm- eryye ve din dab olabilecei gibi, halkn maslahatn, adleti ilgilendiren hususlar da olabilir. Ahnef demitir ki: "Sultan, yardmclar ve vezirler olmadan saltanatn devam ettiremez. Vezir ve yardmclar sevgi ve hayrhahlk olmadan faydal olamazlar. Sevgi ve hayrhahlk (nasihat) da diryetli rey ve drstlkle faydal olabilir. Meliklere hassaten -btn insanlara ammeten- en ziyade zarar getiren ey slih vezir ve yardmclardan mahrumiyetleridir, vezir ve yardmclarnn mrvvet ve hayaca fukara olulardr." Yine Ahnef demitir ki: "Bir vali iin en byk felket, sz gzel, ameli fena vezir veya arkadaa sahip olmasdr." Yine demitir ki: "Valilerin ss ve zineti, onlarn vezirleridir. Kimin yaknlar bozulursa, o kimse; itii su boazna taklan ve buna are bulamayan kimse gibidir."

Beyhak, Ali el-C errah'dan unu nakleder: "Emevler'in ocuklarndan: "Devletinizin ykl sebebi nedir?" diye sordum. Bana: "Drt sebeple!" dediler ve akladlar:" 1- Vezirlerimiz izhr etmemiz gereken eyleri bize sylemediler. 2- Vergi memurlarmz halka zulmetti, halk vatanlarndan g etti; bylece hazinelerimiz boald. 3- Askerlerin maietleri kesildi, bylece bize itaati terkettiler.

4- Adletimizden midlerini kestiler ve bakalarnda emniyet ve huzur aradlar." (brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 6/446-447)

"Allah bir peygamber gnderdii veya onun yerine bir halife getirdii zaman mutlaka onun iki tane de yakn olmutur: Biri ma'rufu emretmi ve ona tevik etmi, dieri de erri emretmi ve erre tevik etmitir. Ma'sum (yani ktlkten korunmu) olan, Allah'n koruduu kimsedir." (Buhar, Ahkm 42; Nes, Bey'at 32, h. no: 7 -158-)

Aklama: 1- Hadiste "yakn" diye tercme ettiimiz kelimenin asl bitne'dir. Peygamber veya halifenin (melik, emr, sultan, vali) yalnz kald husus anlarnda bile yanna girebilen kimse demektir. Bitne, "vezir"den daha umum bir tbirdir.

2- Hz. Peygamber (s.a.s.) hakknda "kt telkinde bulunacak yakn" bazlarnca ikal vesilesi olmutur. Bu aklen mmkndr. Ancak Hz. Peygamber (s.a.s.)'in onu dinlemesi mevzubahis deildir. Nitekim hadisin sonunda "ma'sum, Allah'n koruduu kimsedir" cmlesine yer verilmitir. Raslullah (s.a.s.)'n insanlara kar korunduunu: "Allah seni insanlardan korur" (Maide 67) yeti ifade etmektedir. yet mutlak olduu iin sdece hayat korunmay deil, er telkinlere kar korunmay da iine alr. yle ise Hz. Peygamber (s.a.s.)'in "yaknlar" (bitane) melek ve eytandr. Raslullah (s.a.s.) bir hadislerinde buna temas eder ve eytannn Mslman olduunu belirtir "Allah bana eytanma kar yardm etti ve eytanm Mslman oldu."

3- limler, halktan gizli istihbarat toplayacak kimseleri, hkimin gvenilir, emin, anlay ve fetnet shibi akll kimselerden semesini art grrler. " nk derler, me'mun hkimin musibeti, gvene layk olmayan kimseye gvenerek szn kabul etmesiyle balar. yle ise bu eit durumlarla titizlik gstermelidir."

4- limler: "Hadiste, hkm mevkiinde kimselerin err telkinlere iltifat etmemesi, o hususta titizlii artrmas gerektii ifade edilmektedir" demilerdir. Zra, bu telkinlerden sadece "Allah'n koruduklar" korunabilmektedir.

5- limler, hadiste geen iki yakndan maksadn iki vezir, eytan ve melek, nefs-i emmare ve nefs-i levvame olabileceini sylemilerdir. Hepsine hamletmeyi caiz gren de olmutur. Muhibbu't-Taber: "Bitne, evliya ve asfiyadr" demitir. (brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 6/448)

Kb bnu Ucre (r.a.) anlatyor: "Raslullah (s.a.s.) bana unu syledi: "Ey Kb bnu Ucre, seni, benden sonra gelecek merya/yneticilere kar Allah'a sndrrm. Kim onlarn kaplarna gider ve onlar, yalanlarnda tasdik eder, zulmlerinde onlara yardmc olursa, o benden deildir, ben de ondan deilim; hirette havz- kevserin banda yanma da gelemez. Kim onlarn kapsna gitmez, yalanlarnda onlar tasdik etmez, zulmlerinde yardmc olmazsa o bendendir, ben de ondanm; o kimse, havzn banda yanma gelecektir. Ey Kb bnu Ucre! Namaz brhandr. Oru salam bir kalkandr. Sadaka hatalar sndrr, tpk suyun atei sndrd gibi. Ey Kb bnu Ucre! Haramla biten bir ete mutlaka ate gerekir." (Tirmiz, Salt 433, h. no: 614; Nes, Bey't 35, 36, h. no: 7 -160-)

Aklama: Raslullah (s.a.s.) Kb bnu Ucre'yi muhatap ederek mmet-i merhumeye yalanc, zlim ve sefih merya kar nasl davranlacan ders vermektedir: Onlara uramamak, yalanlarna kaplmamak, zulmlerine itirak etmemek. Namaz, oru, zekt gibi farzlar ed etmek, bunlarn uhrev mkfaatn dnerek sefih merann dnyev menfaatlarna iltifat etmemek, istikametten ayrlmamak.

Sfyan- Sevr (rahimehullah), "...O benden deildir ben de ondan deilim" ibresinin te'vil edilmesini istemez. "Zahiri esas alnmaldr, zecr hususunda bu daha beli" dermi. brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 6/449-450.

"Emr, halka kar sizanna derse halk ifsad eder." (Eb Dvud, Edeb 44, h. no: 4989)

Aklama: Raslullah (s.a.s.) bu hadislerinde mernn (idarecilerin) halka kar siyasetlerinde uymalar gereken mhim bir prensip vaz'ediyor. Suizanla hareket etmemek, onlar mttehem, kukulu kimseler yerine tutmamak, haklarnda hsn-i zann, gveni esas almak. Aksi taktirde halk, ahlken bozulacaktr. enNihaye'de, "Yani emr insanlar baz eylerle itham ederek, alenen suizanda bulunursa bu hal onlar haklarnda ittiham olunan fenalklar ilemeye sevkeder" der. Bu meseleyi tasrih eden baka hadisler de mevcuttur: "Yine Eb Dvud'da ayn yerde, Raslullah (s.a.s.)'n u tavsiyeleri yer alr: "Eer insanlarn kusurlarn aratrrsan onlar ifsad edersin veya ifsad olma noktasna getirirsin." , "Kim bir kusur grr ve onu rterse, diri gmlm birisine hayat vermi gibi olur." Yani onu kabirden kararak lmden kurtarm gibi sevab alr.

Zeyd bn Vehb anlatyor: "bnu Mes'ud'a birisi gelerek: u falanca varya, sakalndan arap damlyor" diye ikyette bulunmutu. Abdullah bnu Mes'ud: "Biz tecesss etmekten yasaklandk. Ancak bize bir ey zhir olursa, ona gereini yaparz" dedi. slm'n tecesss yasaklama esprisini anlamada bize yardmc olacak bir rivyeti yine Eb Dvud'dan kaydediyoruz: "Ukbe bnu mir (r.a.)'in ktibi Duhayn anlatyor: "Bizim arap ien komularmz vard. (meyin diye) yasaklamada bulundum, dinlemediler. Durumu Ukbe bnu mir'e: "u komularmz arap iiyorlar, ben imeyin dedi isem de vazgemediler. (Msaade ederseniz) onlar iin polis aracam" dedim. Bana: "Brak onlar!" dedi (ve zerlerine gitmedi). Bir mddet sonra tekrar Ukbe (r.a.)'ye: "Komularmz inatlatlar, ikiden vazgemiyorlar, ben onlar iin polis aracam" diye mracaatta bulundum. Bana bu sefer: "Ne mnsebet, brak onlar. Zra ben Raslullah (s.a.s.)' iittim, yle diyordu: "Kim bir kusur grr ve onu rterse diri gmlm birisine hayat vermi gibi olur." (brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 6/450-451)

Hulef-i Ridn ve Onlarn Seimleri

Her devirde, her yerde, bir byk zat incelenirken, ahsn anlalmas iin ou kere onun yetitirdiklerine de nazar edilir. Eserleri arkasnda zikredilebilecek halefleri, bir bakma o kimsenin ayinesidir.

Bu beer kaideyi, Hz. Peygamber (s.a.s.) iin de mteber addedebiliriz. Raslullah (s.a.s.)'n getirdii mesajn ve sistemin anlalmasnda, hakkyla takdirinde, Ashab'n btn ynleriyle bilinmesi byk ehemmiyet tar. Bunu anlayan selef ulems, sdece Hz. Peygamber (s.a.s.)'le ilgili snneti deil Ashb ve hatt Tbin ve Etbauttbin ile ilgili snneti de yazm, hayatlarn, szlerini, fetvlarn, birok fiillerini bize kadar intikal ettirmitir.

Mevzumuz olan imamet, yni slm'n siyas ve idar sistemi asndan Hulef-i Ridn mhim bir yer tutar. nsanln kapitalizm, komnizm gibi iktisad; monari, demokrasi, diktatrlk gibi siys sistemleri arasnda slm sistemi, btn buutlaryla ve gerek (otantik) vechesiyle anlamak iin Hulefa-i Ridn dnemini ve onlarn tatbktn anlamak, bilmek vazgeilmez bu zarrettir. Gerek slm'n, onlarn ahsnda temsl edildii, hakik slm rneklerin kmil mnda onlarn elleriyle tatbik edildii kanaatindeyiz. Sonraki nesillerde her hl u krda gayr- slm unsurlarla sistemin mevveleeceine telmhan Raslullah (s.a.s.): "Benden sonra nbvvet hilfeti otuz yldr" buyurmutur.

u halde bu ksmda Hulefa-i Ridn'le ilgili baz rivyetleri, onlarn bata seimleri olmak zere siyas ynlerini tantc bir ksm aklamalar sunacaz. Bu vesle ile bir noktaya parmak basmak istiyoruz. Drt Halife Devri denince zihinler "slm demokrasisi" tbiriyle artlandrlm durumdadr. Biz bu tbirin yanllna inanyoruz. Zra demokrasi Bat'ya ait bir sistemdir. slm'n siyas sistemini -baz noktalardaki hric benzerlikler sebebiyle- demokrasi ile iltibas etmemek gerekir.

stelik, her ne hikmetse, bugnn dnyasnda birbirine taban tabana zt Dou ve Bat blok devletlerince birbiriyle yarrcasna sahiplenilmi olan demokrasiyi bir ideal sistem olarak telakk edip, mezkr maratona katlma espirisiyle "demokrasi slm'da da var, dolaysyla slm'n bir eksii yok" mnsnda iddialar mahzurludur, slm nizamn anlalmasna mnidir. Byle bir davrann psikolojik plannda demokrasiyi esas alma, ideal kabl etme zihniyeti yatmaktadr. Halbuki slm vahye dayanr, semdan inen bir amud-u nurndir. Onda beer katk yoktur. Bununla o, hibir sretle mukyese imknna sahip deildir. Biz slm', hibir beer katk ile tev etmeden, kendi orijinal czlerinden mrekkep mstakil bir btn olarak anlamaya almalyz. Aksi takdirde gereksiz iltibaslar onu kavramamza mni olacaktr. unu aklkla syleyebiliriz: slm nizm, asla demokrasi deildir, dikdatrlk hi deildir, kesinlikle monari olamaz. O hlde nedir? denirse, "nce, Batl ve beer sistemleri ifade eden tbirlerin dna kmak gerek"' deriz. Bu noktada mutabk kalndktan sonra sistemin mahiyetini anlamaya geilebilir. Buna Osmanllar'n yapt gibi mertiyet denmi, dorudan nizam- slm denmi, nizam- lh denmi, merutiyet-i mera denmi veya bir baka isim taklm bizce mhim deil. Yeter ki Bat mene'li, mevcut beer sistemlerden birinin ismiyle pein bir sbgaya tbi tutulmasn. (brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 6/452-453)

bn Abbs (r.a.) anlatyor: "Hz. Ali (r.a.), Raslullah (s.a.s.)' rahmet-i Rahmn'a kavuturan hastal srasnda yanndan dar kt. (Darda bekleyen) halk: "Ey Eb'l-Hasan, Raslullah (s.a.s.) ne durumda?" diye sodular. "Allah'a hamdolsun iyileti!" dedi. Hz. Abbs (r.a.) elinden tuttu. Ve: " gn sonra (Raslullah (s.a.s.) lecek, sen bir bakasna) me'mur olacaksn. Ben, vallahi Raslullah (s.a.s.)'n bu hastalndan (kurtulamayp) vefat edeceini gryorum. Zra ben, Abdulmuttaliboullarnn lm srasnda ald ekli biliyorum. Gel Raslullah (s.a.s.)'a gidip bu "i" (hilafet) kimde kalacak onu soralm. Bizde kalacaksa (imdiden) bilmi oluruz. Bizden bakasna kalacaksa kendisiyle konuuruz, bizi (ona) tavsiye eder" dedi. Ali (r.a.): "Eer, biz onu sorsak bunun zerine (hilafeti) bize yasaklasa, halk ondan sonra onu asla bize vermez. Vallahi ben byle bir ey soramam!" dedi." (Buhr, stizn 29, Mez 83)

Aklama: Hadis, Raslullah (s.a.s.) lm deinde yatarken Hz. Ali ile Hz. Abbs (r.a.) arasnda, Raslullah (s.a.s.) ld taktirde, hilfetin gelecei hususunda geen bir muhvereyi aksettirmektedir.Hz. Ali'nin ifadesinden de anlald zere, Raslullah (s.a.s.), bu son hastalnda, zaman zaman hafifliyor ve konuabiliyordu. Hz. Abbs byle bir hafifleme nnda kendinden sonra halfe olacak kimse hakknda konuma teklif ederse de Hz. Ali buna yanamaz. Bir baka rivyette, Hz. Ali: "Bu (hilafet) iine bizden baka istekli de var m?" diye sorar. Hz. Abbs: "Tahmn ederim, Allah'a yemin olsun olacak da!" cevabn verir. Hz. Ali, bu meseleyi Hz. Peygamber (s.a.s.)'e atklar, Hz. Peygamber (s.a.s.)'in de msbet cevap vermemesi hlinde, halkn bununla aleyhlerinde ihticc edip, ebediyyen hilafete lyk bulunmayacaklarn syler. bnu Sa'd'dan gelen rivyete gre, Raslullah (s.a.s.) vefat edince Hz. Abbas, Hz. Ali (radyallhu anhma)'ye : "Uzat elini sana biat edeyim, halk sana biat etsin" der. Hz. Ali kabul etmez. bnu Hacer'in kaydna gre, baz rivyetlerde Hz. Ali'nin "Keke Abbs'a itaat etseydim" diye pimanlk izhr ettii belirtilmiti.

C beyr bn Mut'im (r.a.) anlatyor: "Bir kadn, Raslullah (s.a.s.)'a gelerek bir hususta kendisiyle konutu. Raslullah (s.a.s.), (kendisine) tekrar gelmesini emretti. Bunun zerine kadn: "Ya seni bulamazsam!" dedi. Kadn (bu szyle) sanki lm kasdetmiti, Raslullah (s.a.s.): "Eer beni bulamazsan, Eb Bekir'e ura!" diye cevap verdi." (Buhr, Ahkm 57, Fedilu Ashabi'n-Neb 5, 'tism 24; Mslm, Fedilu's-Sahbe 10, h. no: 2386; Tirmiz, Menkb, h. no: 3677)

Aklama: 1- Bu hadis, vefatndan sonra hilfete geecek kimse hususunda Hz. Peygamber (s.a.s.)'in baz iaretlerde bulunduunu gsteren rivyetlerden biridir. bnu Hacer'in kaydettiine gre, baz rivyetlerde kadn: "Ben geldiimde size lm gelmi olsa ve sizi bulamazsam?" demitir. bnu Hacer'in, zayflna dikkat ekerek kaydettii bir dier rivyete gre, Raslullah (s.a.s.)'a: "Ey Allah'n Rasl, senden sonra mallarmzn zektn kime vereceiz?" diye soranlar olmutur. Onlara: "Eb Bekri's-Sddk'a!" demitir.

Kez biat yapan bir bedev de, eceli geldii takdirde kimin hkm vereceini sormu, Raslullah (s.a.s.): "Eb Bekir!" diye cevap vermitir. Bedev tekrar: "Ondan sonra kim hkmedecek?" diye sorunca: "mer!" diye cevap vermitir.

u halde bu rivyetler, vefatndan sonra Hz. Ali ve Abbs (radyallahu anhm)'n hilfete gemesi iin kesin hkmettiine dair i iddiasn reddetmektedir. brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 6/455.

Hz. Aie (r.anh) anlatyor: "Raslullah (s.a.s.) vefat ettii zaman, bbam Eb Bekir (r.a.), Mescid-i Neb'den bir mil kadar uzaklkta olan) Sunh nm mevkide idi ki liye (denen Medine'nin yksek ksmn ki buras Hazrec'e mensp Beni'l-Hrise'nin menzillerinin bulunduu mevki)yi kasdetmektedir-Hz.mer (r.a.) kalkp:

"Vallahi Raslullah (s.a.s.) vefat etmedi. Allah mutlaka onu geri gnderecektir, o da (mnafk) kimselerin ellerini ve ayaklarn kesecek." diyordu. Derken Hz. Eb Bekir (r.a.) geldi. Raslullah (s.a.s.)'n yzn at ve pt.

"Annem bbam sana feda olsun. Salnda hotun, lmnde de hosun! Nefsimi kudret elinde tutan Zat- Zlcell'e yemin olsun, Allah sana ebediyyen iki lm tattrmayacak!" dedi. Sonra dar kp: "(Hz. mer'i kasdeterek): "Ey (Peygamber lmedi diye) yemin eden kii, ar ol!" dedi. Hz. Eb Bekir konumaya balaynca Hz. mer (radyallahu anhm) oturdu. Hz. Eb Bekir Allah'a hamd sena ettikten sonra: "Haberiniz olsun! Kim Muhammed'e tapyor idiyse bilsin ki artk Muhammed lmtr. Kim de Allah'a tapyor idiyse o da bilsin ki Allah hayydr, lmszdr!" dedi ve u yeti okudu: "Ey Muhammed, phesiz sen de leceksin, onlar da lecekler" (39/Zmer, 30). u yeti de okudu: "Muhammed ancak bir peygamberdir. Ondan nce de peygamberler gemiti. lr veya ldrlrse geriye mi dneceksiniz? Geriye dnen, Allah'a hibir zarar vermez. Allah, rkedenlerin mkftn verecektir" (3/l-i mrn, 144).

Bu aklama zerine halk bouk bouk alamaya balad. Ensar (radyallhu anhm), Ben Sade yurdunda, Sa'd bnu Ubde'nin etrafnda topland. (Muhcir de oraya geldi. Ensarler): "Bizden bir emr, sizden de bir emr!" dediler. Hz. Eb Bekir, Hz. mer, Hz. Eb Ubeyde (radyallhu anhm) de oraya geldiler. Hz. mer konumaya balad ise de Hz. Eb Bekir onu susturdu. Hz. mer (bilhere) yle diyordu: "Vallahi, ben konumay u sebeple arzu etmitim: (Zihnimde) houma giden szler hazrlam, Eb Bekir bunlara ulaamaz (onun hatrndan bunlar gemeyebilir) diye endie etmitim. Ama, yemin olsun, Eb Bekir yle bir konutu ki, vallahi iimde hazrlam olduum gzel szlerin hepsine isbet etti, (benim aklma gelmeyen daha da gzelini) beli ekilde ifade etti. Onun szleri arasnda u da vard: "(Ey Ensr) biz (Kureyli)ler emrleriz, sizler de vezrlersiniz!" Bu sz zerine Hubb bnu'l-Mnzir ayaa kalkt ve: "Hayr vallahi bunu yapmayz. Bizden bir emr, sizden de bir emr olacak!" dedi. Hz. Eb Bekir (r.a.): "Hayr! Olmaz bu. Bizler emrleriz, sizler de vezrlersiniz" dedi.

Rezn unu ilve etti: "Hz. Eb Bekir devamla unu syledi: "Bu "i" (hilfet), u Kurey cemaati iin mer tannacaktr. Onlar, yer tibryla Araplarn ortasndadr, erefe de (eskiden beri) en gzdeleridir. yleyse, mer'e veya Eb Ubeyde'ye biat edin!" Hz. mer atlarak: "Bilakis, biz sana biat ediyoruz. Sen bizim efendimizsin, en hayrlmzsn, stelik Raslullah (s.a.s.)'a da en sevgili olanmzsn!" dedi ve Hz. Eb Bekir (r.a.)'in elinden tutup ona biat etti. Hz. mer (r.a.)'i mteakip halk da ona biat etti. Bunun zerine biri: "Sa'd bnu Ubde'yi katlettiniz!" diye bard. Hz. mer (r.a.) fkeyle: "Allah onu katletsin!" dedi. Hz. Aie (r.anh) devamla der ki: "Bu her iki konumada geen szleri de Allah fideli kld. Nitekim Hz. mer'in konumas halk korkuttu. Aralarnda nifak vard, onun konumasyla C enab- Hakk nifak bertaraf etti. Hz. Eb Bekir (r.a.) de halkn nazarn Allah'a evirip, zerinde olduklar hakk (slm') retti. Oradan u yeti okuyarak ayrldlar. (Melen): "Muhammed ancak bir peygamberdir. Ondan nce de peygamberler gemiti. lr veya ldrlrse geriye mi dneceksiniz? Geriye dnen, Allah'a hibir zarar vermez.. Allah kredenlerin mkfaatn verecektir" (3/l-i mrn, 144). (Buhr, Fedilu'l-Ashb 5, C eniz 3, Mezi 83; Nes, C eniz 11, h. no: 4 -11-)

(bn Deybe diyor ki:) "Derim ki: "Rezn unu ilve etti" sz, et-Tecrid'de ve Tecrid'in aslnda mevcuttur. Bu ziyde aynsyla Sahh-i Buhr'de mevcuttur. Allahu a'lem." Es-Snuh (veya es-Snh) avli'l-Medne'de bir yer addr. Orada Ben'l-Hris bnu'l-Hazrec'in evleri vardr. "Allah sana iki lm tattrmasn" sz, yni

dnyada.. tattrmasn demektir. Hz. Eb Bekir, bu sz Hz. mer (r.a.)'in u szn red maksadyla sylemitir: "Allah, peygamberini geri gnderecek, O da (mnfk) kimselerin ellerini ve ayaklarn kesecek." Sakfe: Evin sofa (st kapal n ak) ksm. Toroslarda evin bu ksmna yazlk tbir edilir. Nesc: Alayan kiinin hkrn iine tkarak sessiz alamas. brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 6/459.

Aklama: Rasllulah (s.a.s.)'n ld gn, haberin meydana getirdii aknl ve buna rame Hz Eb Bekir'in halife seilmesini bu rivyet ak bir ekilde anlatmaktadr. Hadisle ilgili baz mphem kelimelerin aklanmas metnin sonunda yapld iin aynen onlar da tercme ederek kaydettik. Buna ramen bir-iki noktaya daha parmak basmakta fayda var:

1- Raslullah (s.a.s.)'n vefat haberi duyulunca Ashb ncelikle, hilfet meselesinin halli zerinde durmu, ilk i olarak onu halletmilerdir.

2- Rivyetler, bu ii nce Ensr'n yni Medinelilerin ele aldn ifde ediyor. Kendi aralarnda husus ekilde toplanyorlar. Hatta, Buhr'nin bir rivyetinde, halife meselesini halletmek zere Ensar'n topland haberi zerine, oraya koan bata Hz. Eb Bekir, Hz. mer (radyallahu anhm) bir ksm Muhcirnu iki Ensr karlayarak toplantya katlmalarna mn olmak ister ve: "Hayr, onlara yaklamayn, kendi iinizi halledin (aranzdan Muhacirler'e mahsus bir halife sein)" der. Hatt bnu shak'n rivyetinde, Bedir Ashab'ndan olan bu iki slih kiinin ismi de verilir: Uveym bnu Side ve Ma'n bnu Adiyy. Ancak bunlar dinlemeyip yrrler.

3- Ben Side sakfesinde toplanan Ensr, Ubade (r.a.)' halife semek istemektedir. Toplanty aan hatipleri, Ensar'n faziletlerini beyandan sonra, hilfetin kendilerinde olmas gereini ifde eder.

Sz bitince -rivyetten de anlald zere- Hz. mer sz almak isterse de Hz. Eb Bekir susturur ve kendisi sz alr. Hz. Eb Bekir, Ensr'n faziletlerini aynen te'yidle szlerine balar, ancak hilafet iine Kurey'in layk olduunu, onlarn mekan itibaryle merkezde olmaktan baka Arab'n en asli, en itibarl kabilesi olduunu vs. belirtiyor. Bir rivayette: "Araplar bu ite, sdece Kurey'i tanyacaktr", bir baka rivayette: "Biliyorsunuz, u Kurey'in Araplar nezdinde yle bir makam var ki bakas ona ship deil, Araplar ancak onlardan birinin etrafnda toplanr. Allah'tan korkun, slm' paralamayn, slm'da ilk bid'at karan siz olmayn" der.

Ensar' en ziyade ikna etme hususunda, Hz. Eb Bekir'in Raslullah (s.a.s.)'tan rivyet ettii "mamlar Kurey-'tendir" hadisi olmutur. Bu konumalardan sonra Hz. mer veya Eb Ubeyde'den birine biat etmelerini teklif eder.

4- Bu noktada sz alan Hz. mer, hilafete Hz. Eb Bekir'in lyk olduunu sylyor. Baz rivyetler, Hz. mer'in bu kanaatini te'yiden ve muhataplarn ikna maksadyla Hz. Eb Bekir'in baz faziletlerini sayar: "Ey Ensar cemaati, Allah'n Nebsi'ne en lyk olan, (Kur'an- Kerim'de), "maaradaki iki kiiden biri" (Teve 40) olduu belirtilen kimse deil midir?" "Ey Ensar cemaati, bilmiyor musunuz, Raslullah (s.a.s.), halka imamlk yapmas iin Hz. Eb Bekir'e emretmedi mi? Hanginizin ruhu Hz. Eb Bekir'in nne gemeyi hazmedecek?.."

Tirmz'de gelen bir rivyette Hz. Eb Bekir (r.a.)'in de yle dedii belirtilir: "Bu ie insanlarn en lyk ben deil miyim? lk Mslman ben deil miyim? Ben u efdaliyetlere sahip deil miyim?"

5- bn shk'n Sret'de kaydettii bir rivyet de burada kayda deer. Buna gre, Ubade'nin halife olmas meselesinde btn Ensrler mttefik deildir. Onu, sadece Ensar'n Hazrec grubu istemektedir, Evsliler deil. Hatta Evsliler, onlarn hilafetinden rahatszlk duyabilecekler ve slm'la ortadan kalkm olan Evs-Hazrec husmeti tekrar canlanabilecektir. Ensr'n Ben Side sakfesindeki toplantsna Hz. Eb Bekir ve beraberindeki Muhcir grubu urad zaman, Ensr'n Evs grubundan olan seyd bnu Hudayr ve beraberindekiler, Muhacirlerden birinin halfe olmasn tercih maksadyla, onlara dehlet ederler.

6- Biri Muhcir'den, dieri Ensr'dan iki halife olmasn teklif eden Hubb bnu'l-Mnzir'in -bir rivyette kaydedilen- ve Hz. mer tarafndan ciddiye alnmayan gerekesini de kaydediyoruz: "Bir emr sizden, bir emr bizden olsun. Bizler, vallahi sizlere kar bu meselede rekbet dnmyoruz. Ancak, kardelerini ve bbalarn ldrdmz kimselerin baa gemesinden korkuyoruz." Hz. mer: "Sebep bu ise, elindeyse hemen l!" der.

7- Bu meynda, hilfetin Muhcir'le Ensr arasnda mnvebe ile devam etmesi: "nce bir Muhacir seilip, lnce Ensr'dan biri, o lnce tekrar Muhcirler'den birinin seilmesi eklinde bir sistem daha teklif edilir. Hz. mer bu teklifi daha sert bir slbla karlar: "Hayr, vallahi kim bize muhlefet ederse onu ldrrz."

8- Hz. Eb Bekir'e bey'attan sonra sylenen "Sa'd bnu Ubde'yi ldrdnz" cmlesinin, "onun itibarn rencde ettiniz, ondan yz evirdiniz." mnsnda kullanldn rihler belirtir. Bu sze Hz. mer ziyadesiyle kzm olacak ki "Allah cann alsn" demitir.

mam Mlik'in bir rivyetinde yle anlatr: "fkeliydim, Allah Sa'd'n cann alsn, zra o, er ve fitne kaynadr' dedim." brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 6/459-461.

bn Abbs (r.a.) anlatyor; "Ben, Muhcirler'den bir oundan Kur'an reniyordum. Abdurrahman bnu Avf, onlardan biri idi. (Ben Mina'da onun menzilinde iken, o da, Hz. mer'in son defa yapm olduu haccda onun yannda idi. Abdurrahman yanma dnte:) "Bugn Hz. mer'in yanna gelen bir adam keke sen de grseydin. Dedi ki: "Ey m'minlerin emri, bir adam grsen ki sana: "Keke mer lm olsa da falancaya (Bezzar'n rivyetinde Talha bnu Ubeydillah'a) biat etsem. Vallahi Hz. Eb Bekir (r.a.)'in biat abucak oldu bitti" dese ne dersin?" dedi. Hz. mer bu sze (daha nce hi grmediim kadar) fkelendi ve: "naallah bu akam halka hitab edip, (ahd ve maverede olmakszn) idreyi gasbetmek isteyen bu heriflere kar onlar uyaracam" dedi.

Abdurrahman ilveten dedi ki: "(Bunun zerine) Hz. mer'e: "Ey m'minlerin emri, dedim, byle bir ey yapma. Zra hacc mevsiminde insanlarn chel ve serseri takm biraraya gelir. Konumak zere halkn iinde dorulduun zaman bunlar ola ki, etrafnda ekseriyeti tekil ederler. Korkum u ki, siz kalkar bireyler sylersiniz, o cahillerin her biri bir baka ey anlar, esas ifde etmek istediiniz maksad tamamen kaybolur. u halde acele etmeyin, Medine'ye varn. Oras daru'lhicret ve snnettir (hicretin yapld, snnetin yaand mahaldir). Orada fkh ulems ve insanlarn erafyla babaa kalr, dilediinizi rahata sylersiniz. limler szlerinizi eksiksiz renirler ve maksadnz ne ise onu anlarlar."

(Bu szm zerine) Hz. mer (r.a.): "Pekla, vallahi inaallah Medine'ye vardmda ilk frsatta bu toplanty aktedeceim!" dedi. bnu Abbas (r.a.) devamla dedi ki: "Zilhicce'nin sonlarnda Medine'ye geldik. C uma gn le olur olmaz camiye gitmede acele ettim."

Rezn u ilvede bulundu: "le scanda ktm." Sonra nceki hadisi anlatmaya (bnu Abbas) devam etti ve dedi ki: "(C amiye gelince) Sad bnu Zeyd bni Amr bni Nfeyl (r.a.)'i minberin kesinde oturmu buldum. Dizim dizine deecek ekilde yanna oturdum. (Sama soluma bakmaya) balamadan mer bnu'l-Hattb (yerinden minbere doru) kt. Onun gelmekte olduunu grnce yanmdaki Sad bnu Zeyd bni Amr bni Nfeyl'e: "Bu le, mer, halife olduu gnden beri hi yapmad bir konuma yapacak" dedim. Zeyd, sylediimi ho karlamad ve: "Daha nce konumad eyi konumas ne mmkn!" deyip beni reddetti.

Hz. mer (r.a.) minbere oturdu. Mezzin ezann tamamlaynca, doruldu. C enab- Hakk'a lyk olduu hamd ve senda bulundu. Sonra unlar syledi: "Emm

ba'd. Ben imdi sizlere, C enab- Hakk'n sylememi takdir buyuraca bir konuma yapacam. Bilemiyorum, belki de ecelim yakndr, (bu son hutbem olur). Kim bu szlerimi anlar ve hfzasna alabilirse bineinin gtrd her yerde nakletsin. Kim de anlam olmaktan korkarsa, hi kimseye hakkmda yalan sylemesini hell etmiyorum. Allah celle nuhu, Muhammed (s.a.s.)'i hakla gnderdi, kendisine kitap indirdi. Allah'n indirdikleri meyannda recm yeti de vard. Biz onu ukuduk, anladk ve ezberledik. Raslullah (s.a.s.) recm cezas verdi. O'ndan sonra da bizler verdik. ahsen aradan fazla zaman geince, bazlarnn kp: "Allah'n kitabnda biz recm yeti bulamyoruz" diyerek Allah'n indirmi olduu bir farz terkedip saptmalarndan korkuyorum, recm, Allah'n kitabnda muhsan, yani bli, akil, sahih bir evlilikle evlenmi ve gerdek yapm olduu halde zin eden kadn ve erkeklere -isbatlayc beyyine veya hamilelik, veya itiraf olduu takdirdeuygulanmas gereken bir haktr."

Zin haddiyle ilgili bbta zikri gemi olan bnu Abbs hadisi (1589 numaral hadis) gibi zikrettikten sonra dedi ki: "...Ve dahi bana ulat ki, birileri yle demi: "mer lnce, (herkesle istire, biat aramakszn) falancaya biat edeceim." Sakn ha! Hi kimseyi, "Hz. Eb Bekir'in seimi de oldu bittiye geldi. (Biz de onun seilme tarzna uygun olarak birini seebiliriz)" gibi szler aldatmasn. Haberiniz olsun, -evet onun seimi abuk olmutur bu doru- ancak, Allah (umumiyetle abuk yaplan ilerde bilhere karlalan) erlerden (bu mmeti) korumutur. Sizden hi kimseye, Hz. Eb Bekir (r.a.)'e yapld ekilde (alka gsterilerek) boyunlar koparcasna nazarlar evrilip ba uzatlmaz. yle ise, Mslmanlarn istire ve te'yidi tahakkuk etmeksizin kim bir bakasna biat ederse bilsin ki, ne biat edene, ne de edilene itibar edilmeyecektir. Byle bir biat akdi, edeni de edileni de lme maruz brakacaktr. (Hz. Eb Bekir'e yaplan biat byle kt dncelilerin zannettii gibi deildir. yzn anlataym:)

Raslullah (s.a.s.)'n ruhunu C enab- Hakk kabzettii vakit, haberimiz oldu ki, Ensar byk bir grup hlinde bizden ayr olarak Ben Side sakfinde toplanmlar. Ali, Zbeyr ve bunlarla birlikte (Abbs gibi dier) bazlar bizden ayrlarak (cenazeyle megul olmak zere) geride kaldlar. Muhacirler de Hz. Eb Bekir (r.a.)'in etrafnda toplandlar. Hz. Eb Bekir'e: "Ey Eb Bekir, haydi u Ensr kardelerimizin yanlarna gidelim!" dedim. Onlara (bir an nce yetimek zere) yrdk. Yaknlarna varnca, onlardan iki slih zatla karlatk. Kavmin (Sa'd bnu Ubde'yi halife seme hususundaki) kararlarn zikrettiler, sonra da: "Ey Muhcirler cemaati nereye gidiyorsunuz?" diye sordular. Biz: "u Ensr kardelerimize gidiyoruz!" dedik. "Hayr, onlara yaklamayn, hkmlerini versinler" dediler. Ben: "Vallahi onlara gideceiz" dedim ve yrdk. Onlar Ben Side sakfinde bulduk. Ortalarnda zeri rtl birisi vard. "Bu da kim?" dedim. "Bu Sa'd bnu Ubde'dir!" dediler. Ben: "Nesi var?" diye sordum. "Titriyor!" dediler. Biraz oturmutu ki, hatipleri ehdet getirerek sze balad. C enab- Hakk'a layk olduu hamd ve seny ifade ettikten sonra u konumay yapt:

"Emm ba'd! Biz Allah'n ensr ve slm'n ordusuyuz. Siz ey Muhcirler, asl kavminden kopup gelmi (iimizde) az bir grupsunuz!" (Anladk ki) bunlar, aslen mstehak olduumuz fonksiyonumuzdan bizi koparmak, emrlikten uzak tutmak istiyorlard.

Hatip szlerini tamamlaynca konumak arzu ettim. Bu esnda, iimden syleyecek gzel szler hazrlamtm, bunlar houma da gitmiti. Bunlar Eb Bekir (r.a.)'in huzurunda sylemek istiyordum. Ben bzan onun hiddetini yattryordum. Konumak istediim srada Eb Bekir: "Acele etme!"dedi. Onu fkelendirmek istemedim (ve konumaktan vazgetim). Eb Bekir (r.a.) konutu. O aslnda benden daha ok hilme sahip , daha vakur idi. Allah'a yeminle sylyorum, iimde hazrladm btn gzel szleri eksiksiz ayn gzellikte ve hatt daha da gzel bir biimde bu konumas esnasnda syledi. Demiti ki: "Hakknzda sylediiniz hayr (ve fazilet ne varsa) hepsine lyksnz. Ancak bu (emrlik) ii, Kurey kabilesine (meru) tannr. Onlar, neseb ynyle de, yurt ynyle de Arab'n ortasnda yer alr. Ben sizin iin u iki ahstan birini uygun buldum, bunlardan hangisini isterseniz ona biat edin!"

Byle deyip -benim ve Eb Ubeyde bnu'l-C errh'n- ellerimizden tuttu. Eb Bekir, ikimizin arasnda oturuyordu. Onun (ikimizi imamla teklif eden cmlesinden baka) btn syledikleri houma gitti. Vallahi, Eb Bekir'in bulunduu bir kavmin bana emr seilmektense, ortaya karlp boynumun vurulmasn gerektirecek bir gnah ilemek bana daha sevgili gelirdi. Ancak, nefsimin bana lm nnda ho gsterdii eyi imdi bulamyorum. Derken Ensar'n (Hubb bnu'l-Mnzir adndaki) bir szcs: "Beni (hasta hayvanlarn kanarak rahatladklar) kanma ubukcaz, yasland dikme ile ayakta duran hurma fidanc kabul edin (ve fikrimi dinleyin. Diyorum ki): "Sizden bir emr, bizden de bir emr olsun, ey Kurey cemaati!" dedi. Bunun zerine her kafadan bir sz kmaya balad, grlt oald. yle ki ihtilf kacak diye korktum. Hz. Eb Bekir'e: "Ey Eb Bekr, uzat elini!" dedim. Elini uzatt, ben ona biat ettim. Muhacirler de biat ettiler. Sonra da Ensr biat etti. Sa'd bnu Ubde (r.a.)'nin zerine atldk. Derken onlardan biri: "Sa'd bnu Ubde'yi ldrdnz!" demez mi? Ben de: "Sa'd bnu Ubde'yi Allah ldrsn!" dedim.

Hz. mer (r.a.) der ki: "Vallahi biz, Hz. Peygamber (s.a.s.)'in defni srasnda, Hz. Eb Bekir'in seiminden daha ehemmiyetli bir ey dnemedik. Biat gereklemeden halk terketmemiz halinde, oradan ayrlnca, arkamzdan kendilerinden birini halife seiverecekler diye korktuk. Byle bir durumda ya biz de rz olmaya olmaya biat edecek, veya muhlefet edecektik ki, ikisi de fesad olacakt. Biliniz ki, mslmanlarla istire etmeden kim bir bakasna biat ederse, biat edene de, kendisine biat edilene de itibar edilmez, ikisinin de ldrlmesinden korkulur." (Buhr, Muhribin 30, 31, 'tism 16, Mezlim 19, Menkbu'l-Ensr 46, Megz 11; Mslim, Hudu 15, h. no: 1691) Mslim'de hadis muhtasar olarak kaydedilmitir. (brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 6/465-469)

Aklama: 1- Bu uzun rivyet Hz. Eb Bekir (r.a.)'in seimini ve Hz. mer zamannda karlmak istenen bir fitneye kar Hz. mer'in tedbirini aklamaktadr. Hadis yer yer ok veciz ve ayrca mphem ifadeler ihtiva etmektedir. yice anlalr hale getirmek iin, slubun elverdii nisbette parantez ierisine aklayc notlar ilve ettik. Bu notlar esas itibariyle erhlerden ve hadisin baka vecihlerinde yer alan ziyadelerden muktebestir.

2- Burada bir hususun akla kavuturulmas gerekmektedir: O da Hz. mer (r.a.)'in ilk halife Hz. Eb Bekir (r.a.)'in seiliini anlatmasna vesile olan durum... Birilerinin, kulana gelen sz: "Keke mer lm olsa da Talha bnu Ubeydillah'a biat etsem. Vallahi Hz. Eb Bekir'inki abuk oldu bitti." Bu sz Hz. mer'i ok fkelendiriyor. nk, denmek istenen udur: Hz. Eb Bekir'in seimi aceleye getirilmitir, herkesin fikri ve rzs alnmadan cz' bir grup tarafndan arabuk halife seilmi, dierleri de bunu ister istemez kabul etmek zorunda kalmlardr. Hz. mer vefat edince, ayn tarzda Talha bnu Ubeydillah'a da byle alelacele biat edilse.. sonra herkes bu biat kabul eder.. kabul etmek zorunda kalr.. vs...

Hz. mer bunu duyunca fena halde fkelenir ve bunu riysetin gasb olarak deerlendirir. Hz. Eb Bekir'in halife olmas hususunda o gnn artlar gerei acele edilmitir, bu doru. Ancak, bykl herkesce msellem ve stelik ilk Mslman olmak, Hz. Peygamber (s.a.s.) tarafndan imam seilmi olmak, hicreti srasnda maarada Hz. Peygamber (s.a.s.)'e can yoldal yapm olmak, Kur'n'da zikredilmi olmak gibi pek ok imtiyaz olan ve faziletce stnl, itibarnn ycelii herkesce bilinen Hz. Eb Bekir gibi birinin seilmi olmas, meseleye glge drmeye imkn brakmyordu.

Hz. mer'in vefat halinde, ayn tarzda seim meru addedilse, ortaya birok imam kabilir ve fitne kopabilirdi. Bu sebeple Hz. mer, kulana gelen bu sz ciddiye alr ve annda zerine gitmek ister. Ancak, yaplan pek yerinde bir tavsiye zerine, mesele hususunda efkr- umumiyenin aydnlatlmasn Medine'ye dnme zamanna brakr.

bn shk'n rivyetinde, Hz. mer'in lmyle birlikte, Hz. Eb Bekir'in seimi tarznda yenilerini semek isteyenler bir deil, birok kiidir. Yni, Halife Hz. mer'in, meseleyi ciddiye almasnda hakl bir durum var. Kulana gelen rastgele bir sz deil, siyas komplo hazrlklarnn istihbardr.

Hz. mer mmetin ileri gelenleriyle istire yapp ahd almadan kimsenin kimseye biat edemeyeceini, aksi halde, devlete sava am kabul edileceini belirtir. Nitekim Hz. Peygamber (s.a.s.) de, mevcut bir imam varken ikinci bir kimsenin kp biat almasn haram ilan ediyor ve ldrlmesini emrediyor.

3- Hz. Eb Bekir, Hz. Ali (r.a.) gibi byklerin hilafet iinin hallini ncelikle ele almalar, meselenin nezketindendir. Ensar'dan birinin halife olmas, slm birliini bozabilir, eitli gruplar arasnda mnfese ve siyas rekbet kavgalarn getirebilirdi. Zra her taraftaki Mslmanlar bu eit ilerde Kurey'i elyak biliyordu, onu nde grmeye almt. Muhacirler, meselenin hallinde bu noktada srar ettiler. stelik Hz. Peygamber (s.a.s.)'in: "mamlar Kurey'ten olacaktr" dedii de hatrlatlm idi.

4- Hz. mer (r.a.)'in, hilafetin seimi meselesini ele almazdan nce recm yetiyle ilgili aklama yapmas yle bir yoruma tbi tutulmutur: "Hz. mer: "Kur'n'da yazl olmamakla beraber, nasl ki tatbikatta recm cezas mevcuttur. Kimse: "Kur'an'da recm yeti yok, ben recmi kabul etmiyorum" diyemez ise, ayn ekilde, "Kur'n'da halifeyi yle yle sein diye bir emir yoktur, biz istediimiz gibi halife seeceiz diyemez" demek istemitir brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 6/469-471.

5- Baz Hkmler: Bu hadisten kartlan baz hkmler unlardr: lmi ehlinden almak. lim alnan, alandan yaa kk de olsa, kadr u kymetce dk de olsa.

lim, ehil olmayana retilmemeli, anlamayacak olana anlatlmamal. Anlay kt kimselere, anlamayaca ey anlatlmamal...

Baz kimselerin cemaate zarar getirebilecek szlerini sultana ihbar etmek caizdir. Bu, mezmum olan nemme (kouculuk) saylmamtr. Ancak bunu, mbhem olarak yapp isim vermemek gerekir, bylece hem tedbir alnr, hem de onu syleyen kimse gizlenmi olur: Nitekim Hz. mer (r.a.), halk uyarmak, korkutmak suretiyle meselenin zerine gittii halde, o sz kim syledi diye aratrmam, sormam, tecziye cihetine gitmemitir.

mam seiminde, imamn Kurey'ten olmas esastr, nk Araplar bu ii sadece Kurey'e layk grrler. Ma'ruf, hilaf caiz olmayan eydir. Ancak, Hz. mer bu hadiste esas itibariyle Mslmanlarla istire etmeden imam seimine kar kmakta, imamn Kurey'ten olmasn birinci mesele olarak zikretmektedir.

Birok delil, imamn Kurey'ten olmasn gerektirmektedir. Bunlardan biri, mslmanlarn velyetini ele alanlara "Ensr'a iyi mumele" tavsiye etmi olmasdr.

Bu hadisten, kocas ve efendisi olmayan bir kadn hmile karsa onun recmedilecei de anlalmaktadr, yeter ki zorlandna dair delil olmasn.

Bir meseleye muttali olan, bunu imama aklamak istese, daha nce bir bakasna mcmel olarak anlatma yetkisine sahiptir, t ki duyduu zaman, mesele hakknda fikir sahibi bulunsun. Nitekim bnu Abbs'la Said bnu Zeyd arasnda bu durum cereyan etmitir. Said, bnu Abbs'n haberini reddetmitir, zra onun nazarnda esas olan udur: er' meseleler istikrarn bulmutur artk... Bundan byle her ne vukua gelse ze mteallik olmaz, teferruatta kalr.

Re'ye giren meselelerde imama itiraz cizdir.

lmi eksiksiz ezberleyen ve anlayanlar, onu tebli etmelidirler. Anlamayanlar da, tebli etmemeye tevik edilmektedir. (brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 6/471-472)

Hz. ie (r. anh) anlatyor: "Hz. Ftma ve Hz. Abbs (r.a.) Hz. Eb Bekir (r.a.)'e urayp, Raslullah (s.a.s.)'tan kendilerine kalan miras sordular. Hz. Eb Bekir (r.a.) onlara: "Raslullah (s.a.s.)'n: "Bize kimse vris olamaz, braktklarmz hep sadakadr. Ancak l-i Muhammed bu maldan (ihtiyac kadarn) yer" dediini iittim. Allah'a yemin olsun Raslullah (s.a.s.)'n yaptn grdm bir eyi terketmem, mutlaka onu yaparm. Ben O'nun emrinden bir ey terkedecek olsam saptmaktan korkarm!" dedi.

Bunun zerine Hz. Fatma, Hz. Eb Bekir (r.a.)'e kst ve alt ay sonra lnceye kadar onunla konumad. Hz. Ali, onu geceleyin defnetti. lmn Hz. Eb Bekir (r.a.)'e haber vermedi. Hz. Ali, Fatma (r.a.) saken halk nazarnda ayr bir makama, izzete sahipti. Hz. Fatma vefat edince, halkn alkas ondan kesildi.

Bir adam Zhr (rahimehullah)'ye: Ali, (Hz. Eb Bekir'e) alt ay biat etmedi mi?" diye sordu. "Hayr, vallahi hayr, Ben Haim'den hi kimse geri kalmad. Ali (r.a.), insanlarn nazarlarnn kendinden evrildiini grnce Hz. Eb Bekir (r.a.)'le muslahaya mecbur kald. Ona haber salarak: "Yannda kimse olmadan, yalnz olarak bize gel!" dedi. Kendisine Hz. mer'in gelmesini istemiyordu, nk ondaki iddet ve hiddet hlini biliyordu. Hz. mer (r.a.): "Onlara tek bana gitme!" dedi. Hz. Eb Bekir (r.a.): "Vallahi tek bama gideceim. Bana ne yapabilirler ki?" dedi ve Eb Bekir (r.a.) onlara gitti. Hz. Ali (r.a.)'nin yanna girdi. Ben Him, yannda toplanmlar idi. (Hz. Eb Bekir'i grnce) kalkt. Allah'a hamd senada bulundu. Sonra unu syledi:

"Emm ba'd! Ey Eb Bekir, bizim sana biat etmemize mni olan ey, senin faziletini inkrmz deildir, sana kar bir rekabet dncemiz de yok. Ancak, biz, bu "i"te bizim de bir hakkmz olduuna inanyorduk. Bize kar mstebit davrandnz!"

Sonra Raslullah (s.a.s.)'a olan yaknln zikretti. Ali bunlar zikrettike Hz. Eb Bekir (r.a.) alamaktan kendini alamyordu. Hz. Eb Bekir (r.a.) ehdet getirdi, Allah Tela'ya hamdetti, senda bulundu. Sonra unlar syledi: "Emm ba'd! Allah'a kasem olsun, uras muhakkak ki, Raslullah (s.a.s.)'n akrabalar bana, kendi akrabalarmdan daha yakn, daha sevgili. Ve ben, yeminle sylyorum, benimle sizin aranzda olan bu mal meselesinde haktan ve hayrdan hi ayrlm deilim. Zra, ben Raslullah (s.a.s.)'tan unu iittim: "Bize kimse vris olamaz, braktmz sadakadr. l-i Muhammed bu maldan yer." Vallahi ben, Raslullah (s.a.s.)'n yaptn grdm bir ii terketmem, Allah'n izniyle mutlaka yaparm" dedi. Hz. Ali (r.a.): "Biat iin leden sonra bulualm" dedi. Eb Bekir (r.a.) leyi klnca, cemaate ynelip Hz. Ali (r.a.)'nin (biat geciktirmedeki) beyan ettii zrleri halka anlatt. Sonra da Hz. Ali (r.a.) kalkp, Hz. Eb Bekir (r.a.)'in hakkn tazim buyurdu, faziletlerini, slm'a sebkat eden hizmetlerini zikretti. Sonra Eb Bekir (r.a.)'e yaklap biat etti. Halk, Hz. Ali (r.a.)'nin etrafn sarp: "sbet ettin, ok iyi bir davranta bulundun" diyerek takdir ettiler. Hz. Ali (r.a.) bu ma'ruf ie dnd zaman halk (tekrar) kendisine yaknlk (ve alka) gsterdi." (Buhr, Fedilu'l-Ashb 12; Mslim, C ihad 53, h. no: 1759). (Metin Mslim'dendir. Hadis Buhr'de muhtasardr.)

Aklama: 1- Hadisin, Mslim'de gelen bir dier vechinin ba ksm, meseleyi daha ak bir slubla vaz'etmektedir. Buna gre, Hz. Fatma (ve Abbas) Hz. Eb Bekir (r.a.)'e bizzat gelmezler. Birisini gndererek, fey malndan, Medine, Fedek ve Hayber'de Raslullah (s.a.s.)'n hissesine den payn kendilerine miras olarak verilmesini iserler. Ancak Hz. Eb Bekir onlara u cevab verir: "Raslullah (s.a.s.) saken: "Bize kimse varis olamaz, her ne brakmsak sadakadr, bu maldan li Muhammed yer" buyurdu. Ben de, vallahi, Raslullah (s.a.s.)'n sadakasnn salndaki durumu ne idiyse, onu kesinlikle deitiremem. Raslullah (s.a.s.) onlarda nasl tasarruf etti ise ben de yle tasarrufta bulunacam" der ve o arazilerin kendi taraflarna braklma teklifini, talebini reddeder.

te bu hdise zerine, Hz. Fatma, Hz. Eb Bekir (r.a.)'e gcenir ve kser, lnceye kadar da konumaz. Zaten Ftma validemizin vefat Raslullah (s.a.s.)'tan alt ay sonradr.

Rivayetin geri kalan ksm aktr: Hz. Ftma (r.anh)'nn vefatndan sonra Hz. Ali (r.a.), biraz da efkr- umumiyenin basks ile, Hz. Eb Bekir'e biat eder. Biat srasnda her iki taraf da birbirlerinin faziletini beyn ederler, birbirlerini ittiham etmezler.

Onlarn aradaki krgnl kaldrp kaynamalar mslman halk da ok memnun klar. Hz. Ali'ye biraz souklam olan efkar- umumiye tekrar yaknlk gsterir, sayg ve sevgisini ziyadeletirir.

2- Acaba Hz. Ftma ve hatta Hz. Ali ve Hz. Abbs (radyallhu anhm) niin miras istediler? Bu hususta birka tahmin ileri srlm ise de en mkul, en dorusu udur: Hz. Eb Bekir'in rivayet ettii: "Bize mirasc olunmaz, braktklarmz sadakadr.." hadisini duymam olmalardr. Hz. mer, Hz. Eb Bekir gibi en eski ve Raslullah (s.a.s.)'a en yakn olan Mslmanlarn pek mhim meselelerde bile Hz. Peygamber (s.a.s.)'in hadislerini, O'nun salnda deil, lmnden sonra iitmelerinin birok rnei var. Bu da onlardan biri olmaldr. Hadisi iitmi olan Hz. Eb Bekir (r.a.), mes'liyet makamnda, iin sorumlusu olarak, Hz. Peygamber (s.a.s.)'in tatbikatndan ayrlmamay esas alp, Hz. Ftma ve Hz. Ali (r.a.) gibi, ok sevdii ve htrasna son derece sayg duyup balln her eyin stnde tuttuu Raslullah (s.a.s.)'n iki cierpresini gcendirmeyi sineye ekiyor, Hz. Ali, Raslullah (s.a.s.)'a yaknln anlatrken hep alayarak dinleyen Hz. Eb Bekir'e, onlar gcendirmek muhakkak ki ok ar gelmi idi. Ama ne yapsn? Raslullah (s.a.s.)'tan o mevzda kesin bir bilgiye sahip, onunla amel etmesi lzm: "Bize kimse varis olamaz, braktklarmz sadakadr..."

3- "Dinimiz gnden fazla ksmeyi yasaklad halde Hz. Ftma'nn lnceye kadar (alt ay) Hz. Eb Bekir'e kskn durmas bir tezat deil mi?" diye hatra geliyor. limlerimiz, bunun selm kesmek mnsnda bir ksme olmadn belirtirler. Haram olan ksme, karlanca selm vermeyip yz evirmektir. Hz. Ftm'nn, bu hdiseden sonra Hz. Eb Bekir'le karlap, selmlamadklarna dir rivyet mevcut deildir. stelik, Beyhak'de gelen bir rivyet onlarn bartklarn gstermektedir:

"a'b'nin rivyetine gre, Hz. Ftma hastalannca, Eb Bekir hazretleri "gemi olsun" ziyaretine gider. zin ister. Hz. Ali, durumu Fatm'ya bildirir. Hz. Fatma, kocas Hz. Ali'ye, izin vermesini isteyip istemediini sorar. "Evet" cevabn alnca Hz. Eb Bekir'e izin verir. Halife, huzurlarna girer ve gnllerini alc hitaplarda bulunur. Mekke'deki maln mlkn, kavim ve kabilesini Allah ve Rasl'nn rzs iin, kendilerinin rzs iin braktn ifade eder ve aradaki soukluklar kalkar.

Nevev: "Hz. Ftma, Eb Bekir'le konumad" cmlesini, "Bu mesele zerine bir daha iddiada bulunmad, gndeme getirmedi" mnsnda da anlar ve devamla unu syler: "Veya kesine ekildii iin ondan bir ihtiya talebinde bulunmad; onunla karlamaya mecbur kalmad ki, onunla konusun. Onlarn karlatklarna ve Hz. Fatma'nn ona selm vermediine, konumadna dair hibir rivyet yok."

4- Hz. Eb Bekir (r.a.)'in bu meseledeki haklln Hz. Ali ve Hz. Abbs (r.a.) kabul etmilerdir. nk, bilahare Hz. Ali, halife olduu zaman, mezkr arzilerin, Hz. Eb Bekir tarafndan tesbit edilen ve Hz. mer ve Hz. Osman tarafndan devam ettirilmi bulunan statsnde deiiklik yapmamtr.

Bu hususu aklayan bir rivayeti Nevev, Eb Dvud'dan kaydeder: "(Abbasler'in ilk halifesi) Seffah, ilk hutbesini okuduu zaman, boynunda Kur'n asl olan bir adam yanna gelerek: "Allah akna benimle hasmm arasnda u Mushaf'la hkmet" der. Seffh: "Hasmn kim?" diye sorunca: "Eb Bekir'dir, Fedek arazisini bize menetmitir" der. Halife: "O sana zulm m yapt?" diye sorar. br: "Evet!" der. Seffah: "Ondan sonra kimdi?" diye sorar. Adam: "mer'di" der. Seffah: "mer de zulmetti mi?" der. Adam: "Evet" der. Hz. Osman iin de ayn eyi syleyince: "Ali de sana zulmetti mi?" der. Adam bu sefer susar. Seffh bunu zerine adama sert bir ekilde kr."

Kad yaz bu meselede unu syler: "Hz. Eb Bekir (r.a.)'in hadisten delil getirmesi zerine, Hz. Ftma (r.anh)' nn ona kar niza etmekten vazgemi olmas, mesele zerine vki olan icmya teslim olduunu gsterir. Bu durum Hz. Fatma (r.anh)'nn kendisine hadis ulap te'vili de aklk kazannca, o meseledeki ahs grn terketmi olduunu da ifade eder. Nitekim bir daha ne kendisinden, ne de zrriyetinden, miras talebi vki olmamtr. Sonralar Hz. Ali halife olduu zaman, o meselede Hz. Eb Bekir ve Hz. mer'in amelinden ayrlmad. yle ise bu da gsterir ki, Hz. Ali ve Hz. Abbs (r.a.)'n talebleri, o arzilerin iletilmesiyle ilgili ilerin kendilerine verilmesini... taleb etmektir."

5- Hz. Ali'nin biatnn gecikmesi, Hz. Eb Bekir'in halifeliinin meruiyetine halel getirmez. Zra, er'an, halifenin meruiyeti iin herkesin biat art deildir. Ehl'lhal ve'l-akd denen, ileri gelenlerden bir ksm ahsiyetin biat yeterlidir. stelik Hz. Ali biat etmedii zaman esnasnda Hz. Eb Bekir'e, onun hilfetinin meriyetine kar birey sylemi, bir eylemde bulunu deildir. taatsizlii mevzubahis deildir. Hz. Eb Bekir'in, halife seilirken onunla istire etmemi olmas, daha nce de grdmz gibi artlar sebebiyledir. O i bir an nce bitirilmeli idi, ihmale, gecikmeye tahamml olmayan bir durum vard. Kendisi fevkalde meguld, Hz. Ali de Raslullah (s.a.s.)'n cenazesi ile meguld.

6- Hz. Ali, Hz. Eb Bekir (r.a.)'i evine arrken yalnz gelmesini tenbih edip, Hz. mer'le gelmesini istememesi, Hz. mer'in abuk parlayan sert mizac sebebiyledir. Hz. Ali niz edilen meseleler zerine mizc mlayim olan Hz. Eb Bekir'le daha rahat konuabileceine knidir. Hz. mer (r.a.)'in yalnz gitmemesini tavsiye etmesi, Hz. Eb Bekir'e ar szler sarfedebilirler, rencide edip, kalbini krabilirler endiesindendir. Kendisi de beraber olduu takdirde onu yapamayacaklar kanaatindedir. (brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 6/475-478)

"Hz. ie (r. anh) bir gn hastalanm: "Vay bam, (lyorum)!" demiti. Hz. Peygamber (s.a.s.) (aka olsun diye): "Keke bu ben saken olsa, sana istifar eder, du ediveririm!" dedi. Bunun zerine Hz. ie (r. anh) birden parlad: "Vay bama gelen. Vallahi gryorum ki lmemi istiyorsun. Ben leceim, sen de akama zevcelerinden biriyle babaa kalacakn ha!" dedi. Raslullah (s.a.s.) (sz deitirerek) dedi ki: "Bilakis ben lyorum, vay bam! Eb Bekir'e ve oluna birini gnderip (benden sonra hilfet hussunda ben daha lym iddi veya temennsinde bulunacaklara kar) yerime geecei tesbit etmek istemitim. Sonradan (kendi kendime: Byle bir iddiy Eb Bekir dnda kim yaparsa) Allah kabul etmez, m'minler de reddederler dedim (ve vasiyet yapmaktan vazgetim)." (Buhr, Ahkm 51, Merd 16; Mslim, Fedilu's-Sahbe 11, h. no: 2387)

Aklama: 1- Bu hadis farkl vecihlerden gelmitir. Mnnn btnlk arzetmesi iin, dier vecihlerde gelen baz ziyadeleri, burada parantez ierisinde kaydettik.

2- Hadiste geen "ahdetmek", mm bir mn tar ise de, bata Buhr olmak zere limler ekseriyetle bunu, bu hadiste "yerine veliahd tayin etmek" mnsnda anlamlardr. Byle olunca, Raslullah (s.a.s.), kendisinden sonra, Hz. Eb Bekir (r.a.) dnda kimsenin hilfete talib olmamas gerektiini, olduu takdirde m'minlerin reddetmekte hakl olacaklarn nceden bildirmi olmaktadr. Bu ihbar, sonraki vukuata aynen uyduu iin rihler bunda bir nevi mucize grmlerdir.

Hemen belirtelim ki, Raslullah (s.a.s.), vasiyette bulunma dncesine, kendisinden sonra, hilfet hususunda bir ihtilfn kabilecei endiesinden varmtr. Ancak mmetinin saduyusuna gvenerek yerine geecek ahs hususunda ok sarih, yazl bir vesika brakmaktan imtin etmitir. (brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 6/479-480)

Hz. ie (r.anh) anlatyor: "Hz. Eb Bekir (r.a.), lm n yaklanca (muhtazar olunca), Hz. mer'i artt ve: "Ey mer, ben Raslullah (s.a.s.)'n ashab zerine seni halife seiyorum. Mizan ar olan, hakka uymas sebebiyle kyamet gn mizan ar basacak ve arlk kendine olacak kimsedir. Sadece hakkn girdii mizann ar olmas da hak olmutur. Ey mer! Mizan hafif olan da, batla uymas sebebiyle, kyamet gn sevab az ve hafif olan ve bu hafiflikle teraziye girecek olandr. erisine sadece batl giren mizann hafif olmas da haktr."

Ayrca, askerlerin komutanlarna da unu yazd: "Banza mer'i setim. Kendim iin de, Mslmanlar iin de hayr setim." Sonra Eb Bekir (r.a.) vefat etti ve geceleyin defnedildi. Bilahere Hz.mer (r.a.), ayaa kalkp hamd sena ettikten sonra unlar syledi: "Ey insanlar, ben size, hi bilmediiniz bir eyi kendimden uydurup retecek deilim. Ben mer'im. Size emr olma hususunda hrsm yok. Ancak vefat eden Eb Bekir (r.a.) bunu bana vasiyet etti. Bu ii ona Allah'n ilham ettiine inanyorum. mamlm, ona ehil olmayan kimseye brakmam. Fakat onu, Mslmanlara sayg gstermeye gayret edenlere brakrm. te byleleri, Mslmanlara emr olaya bakalarndan daha ok layktr." [Muvatta'da bulunamamtr.] (brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 6/480481)

Ma'dan bnu Eb Talha anlatyor: "Hz. mer (r.a.), cuma gn hutbe verdi. nce Raslullah (s.a.s.)' hatrlatt, sonra Hz. Eb Bekir (r.a.)'i and. Sonra da unlar syledi: "Ben ryamda bir horoz grdm, bana gaga vurdu. Bunu, ecelim yaklat diye yordum. Baz kimseler, yerime birini sememi sylyorlar. Allah ne dini, ne hilafetini, ne de Rasl (s.a.s.) ile gnderdii eyi zayi edecek deildir. Eer ecelim abucak gelirse hilfet, Raslullah (s.a.s.) lrken kendilerinden raz bulunduu u alt kiinin mveresi ile belirlenecektir. Ben biliyorum ki, bazlar bu seime dil uzatacaklardr. Bunlar benim u elimle slm'a kattm kimselerdir. Eer bunu yaparlarsa bilin ki, onlar ancak Allah'n dmanlardr, kfirlerdir, sapklardr.

Sonra szne yle devam etti: "Ey Rabbim, seni Ensr'n mersna hid klyorum. (Bilin ki) ben onlar, adletli olsunlar ve halka dinlerini, Peygamberlerinin (s.a.s.) snnetini retsinler (zekat) aralarnda taksim etsinler, din meselelerde mkilatla karlanca bana bildirsinler diye balarna tayin ettim."

Hz. mer (r.a.)'in bu hutbesinden bir cuma gemiti ki hanerlendi. Yanna girmek iin nce Muhacirler'e, sonra Ensr'a, sonra Medineliler'e, sonra amllar'a, sonra Irakllar'a srayla izin verdi. Biz, huzura girenlerin sonuncusu idik. Siyah bir brde ile yaras sarlm, zerinden kanlar akyor vaziyette grdk." Bize vasiyette bulun!" dedik. Ona bizden baka vasiyet talebinde bulunan olmad.

"Size dedi, Allah'n Kitab'n vasiyet ediyorum. Zira ona uyduunuz mddetce asla saptmazsnz. Size Muhacirler'i de vasiyet ediyorum. Zira insanlar oalrken onlar azalyor. Size Ensr' da vasiyet ediyorum. Zira onlar, imann snd melcedir. Size bedevleri de vasiyet ediyorum. Zira onlar aslnz, dayananzdr." Bir rivayette yle denmitir: "...Zira onlar kardelerinizdir, dmannzn dmandr. Size zmmleri de vasiyet ediyorum, zira onlar Peygamberimiz (s.a.s.)'in zimmeti ve ailenizin rzkdr. Beni terkedin artk." [Buhr, Ahkm 51, Mslim, mret 12, (1823); Tirmiz, Fiten 48, (2226); Eb Dvud, Harc 8, (2939).]

Bir rivayette yle gelmitir: "Hz. mer (r.a.) hanerlendii zaman kendisine: "Birini yerinize seseniz!" denilmiti. u cevab verdi: "Yani iinizi saken de, lmken de ben mi srtmda tayaym? Mamafih, birisini seecek olsam (bu caizdir, zira) benden daha hayrl olan Eb Bekir semitir. Seimi terkedecek olsam (bu da caizdir zira) benden daha hayrl olan Raslullah (s.a.s.) da seimi terketti. Ben istedim ki, bundaki nasibim baa ba olsun, ne lehime ne de aleyhime..."

Abdullah bnu mer (r.a.) dedi ki: "(mer'in bu sz zerine) anladm ki, yerine kimseyi tayin etmeyecektir." Oradakiler: "Allah hayrl mkfaatlar versin. Sen u u hizmetleri yaptn" dediler. O da: "Uman ve korkan" diye cevap verdi." brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 6/482-484.

Aklama: 1- Bu rivayet, Hz. mer'in yerine geecek halifenin seilme meselesiyle ilgilidir. Kendisine biroklar, Hz. Eb Bekir'in yapt gibi, kendinden sonra halife olacak kimseyi semesini telkin ederler. Hz. mer semenin de, sememenin de caiz ve meru bir davran olduunu tebrz ettirir:"

Seersem bu merdur, nk Hz. Eb Bekir semitir" der. Zira kendisini, Hz. Eb Bekir, yerine halife brakmtr." Semezsem bu da merdur, nk Raslullah (s.a.s.)'i sememi, mmete brakmtr, mmet de Eb Bekir (r.a.)'i semitir" der.

Hz. mer (r.a.), bunlarn ne iinde ne dnda olan nc ve yeni bir usul vaz'eder. Bu orta yola gre, tayini bsbtn terk yok, ancak belli bir ahs ismen belirleme de yok. O, seim iini, faziletleri hususunda hi kimsenin phe etmedii, cennetle mjdelenmi olanlardan alt kiilik bir ura heyetine havale ediyor. Bunlar kendi aralarndan, halkn en ok arzu ettii kimseyi halife olarak seeceklerdir.

Nevev bu ilk halifelerin seimiyle ilgili usullerden hareketle slam'da meru olan imam seme usulleri hakknda u aklamay yapar: "Mslmanlar u hususta icma etmilerdir: Halife lme yaklar, ecelinin yettiine dair almetler belirlemeye balarsa, yerine birini halife tayin etmesi caizdir. Tayin etmemesi de caizdir. Tayin iini terketmekle Hz. Peygamber (s.a.s.)'e uymu olur. Birisini tayin ederse bunda da Hz. Eb Bekir (r.a.)'e uymu olur.

Ulem, i bandaki imamn tayiniyle hilfet akdinin gerekleeceinde icma ettii gibi, halifenin tayin etmemesi halinde ehl-i hal ve akdin bir ahs hakknda akidde bulunmalaryla da gerekleeceinde icma etmilerdir. Kez, Hz. mer'in yapt gibi, halifeyi bir cemaat arasnda r yoluyla semenin caiz olacanda da icma etmilerdir. Ayrca, bir halife semenin Mslmanlara terettp eden bir vecibe olduu, bu vecibenin, akl olmayp, er bir vecibe olduu hususunda da icma etmilerdir.

2- Hz. mer'in sonda yer alan "uman ve korkan" sz mphemdir ve farkl yorumlara sebep olmutur. yle ki:

Bazlar, insanlar iki snftr: Bir ksm umar bir ksm korkar. O ifade ile bu kastedilmitir. Yani "Bir ksm benden bir eyler koparmay umar bir ksm da korkar" demektir. Dier bir yoruma gre, "Ben Allah'n rahmetini umuyor, azabndan korkuyorum" demektir. Dier bir yoruma gre, bundan maksad hilafettir, yani insanlarn bir ksm ona rabet gsterir, bir ksm da ondan holanmaz. Ben holananlar sevmem, holanmayanlarn da aczinden korkarm" demektir.

Kd yaz'a gre, Hz. mer (r.a.)'in bu szleri onun iki vasfn ifade etmektedir. Yani, o, Allah'n rahmetini ummakta, azabndan korkmaktadr brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 6/484-485.

bn mer (r.a.) anlatyor: "Hz. Hafsa (r.anh)'nn yanna girdim. Bana: "Babam, yerine halife tayin etmiyormu biliyor musun?" dedi. Ben: "Tayin etmesi gerekir"

dedim. "Etmiyor!" dedi. Abdullah der ki: "Bu hususta babamla konumak zere yemin ettim, sustum ve sabahleyin eve gittim. Ama babamla konumadm. Sanki elimde bir da tayor gibi skntl idim. Nihayet dnp babamn huzuruna girdim. Bana halkn durumundan sordu. Haber verdim. Sonra kendisine:"

Halkn bir eyler sylediini iittim. Onu size sylemeye azmettim. Sizin, yerinize halife tayin etmeyeceinizi zannediyorlar. Halbuki sizin bir deve obannz veya koyun obannz olsa, sonra sry brakarak size gelse, siz mutlaka srnn zayi olacan bilirsiniz. nsanlara nezaretin daha (ehemmiyetli ve) etin olduu da malumunuzdur" dedim. Bu szlerim ona muvafk geldi ve bir mddet ban (yasta) koydu. Sonra tekrar bana doru kaldrarak: "Allah dinini, muhafaza edecektir. Ben yerime halife brakmam olsam merudur, nk Raslullah (s.a.s.) da yerine kimseyi brakmamtr. ayet bir halife brakacak olsam o da merudur, nk Eb Bekir brakmtr" dedi.

bn mer der ki: "Vallahi babam, Raslullah (s.a.s.) ile Hz. Eb Bekir'i anmaktan baka bir ey yapmad. Anladm ki, Raslullah (s.a.s.)'a hi kimseyi denk tutmayacak ve yerine de kimseyi halife brakmayacak." [Buhar, ahkm 51; Mslim, mret 12, (1823); Tirmiz, Fiten 48, (2226); Eb Dvud, Harac 8, (2939).] brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 6/486.

Amr bn Meymun el-Evd anlatyor: "Hz. mer hanerlendii sabah ben ayaktaydm. O'nunla -yani Hz. mer'le- benim aramda sadece Abdullah bnu Abbs (r.a.) vard. ki saf arasndan geince, arada durup bakmt. Bir boluk grd ve "Saflar dz tutun" dedi. Saflarda herhangi bir boluk kalmaynca ne geip tekbir getirerek namaza balad. lk rek'atte cemaat toplanncaya kadar, muhtemelen Yusuf veya Nahl suresini veya bunlara mmsil bir sre okudu.(Rkye gitmek zere) tekbir getirmiti ki, hanerlendii srada "Kpek beni ldrd" veya "...yedi" diye bir ses iittim. el-Ilc (mel'unu), iki azl bir bak elinde olduu halde (kapya doru) frlad, sanda solunda kime rastlad ise haner saplad. O gn cemaatten tam on kii yaralamt. Bunlardan dokuzu derhal ld. Bir rivayete gre yedi kii lmtr. Bu durumu gren Mslmanlardan biri, herifin zerine bir brnus att. el-Ilc yakalandn zannederek ba kendisine saplayp intihar etti.

Hz. mer (r.a.), Abdurrahmn bnu Avf (r.a.)' tutup ne geirdi. mer'in arkasndakiler de benim grdklerimi grdler. Mescidin yan tarafndakiler, olup biten ne idi anlayamamlard. Ancak onlar, "sbhanallah, sbhanallah" diyen Hz. mer'in sesini duyuyorlard. Abdurrahman cemaate namaz ksa bir ekilde kldrp tamamlatt. C emaat namazdan knca Hz. mer (r.a.): "Ey bnu Abbs, bak beni kim ldrd!" dedi. (bnu Abbs) bir mddet dolap dnd ve: "Mure bnu u'be'nin klesi" dedi. Hz. mer (r.a.): "Allah cann alsn. Ben ona iyilik emretmitim" dedi ve ilave etti: "lmm Mslmanlardan birinin eliyle yapmayan Allah'a hamdolsun. Sen ve baban, Medine'de el-Ilc'larn (ranl klelerin) oalmasn severdiniz." (Bu sz bnu Abbs (r.a.)'a idi) nk en ok kle Abbs (r.a.)'da vard. bnu Abbas (r.a.): "Dilerseniz yapaym -yani isterseniz onlarn hepsini ldrelim-" dedi. Hz. mer (r.a.): "Hayr, sizin dilinizle konumalarndan, kblenize mteveccih namaz klmalarndan, haccnzla haccetmelerinden sonra hayr!" dedi. Sonra evine tand. Onunla bizde gittik.

Sanki insanlara o gne kadar hi musibet gelmemiti. Birisi: "Korkarm lecek!" bir dieri: "Bir eyi yok" diyordu. Nebiz (hurma ras) getirildi, ondan biraz iti. Bu, karnndaki yaradan geri kt. Sonra st getirildi, ondan da iti. O da yarasndan geri kt. yice anlalmt, mer (r.a.) lecekti. Halk gelip kendisine senda bulunuyordu. Bir gen geldi: "Ey m'minlerin emri, Allah'n mjdesiyle sizi mjdeliyorum. Raslullah (s.a.s.)'la sohbetiniz var, bildiiniz gibi slm'a gemi hizmetleriniz var. Sonra baa getiniz ve adletli oldunuz ve sonunda ehadet!" dedi. Hz. mer (byk bir tevazu ile): "Btn bunlarn (gnahlarm karlayabilmesini, Allah'n huzurunda) baa ba yeterli olmasn ne kadar isterim" diye cevaplad. Gen geri dnnce, izarnn yere demekte olduunu grd. "Onu bana arn" dedi (ve gelince): "Ey kardeimin olu, giysini kaldr, yle yapman giysini daha temiz klar, Rabbine kar muttaki ol!" dedi. Sonra bana ynelerek: "Ey Abdullah, aratr bakalm zerimde ne kadar bor var!" dedi. Hesapladlar, seksen alt bin dirhem kadar borcu olduu anlald."

mer ailesinin mal yeterse, bunu onlarn malndan deyin. Yetmezse Ben Adiyy bnu Kb'n malndan ise. Onlarn mal da yetmezse Kurey'in malndan iste. Kurey'ten bakasna gitme. Bana bedel bu mal de. M'minlerin annesi ie (r.anh)'ye git ve: "mer sana selm ediyor", de. Sakn m'minlerin emri deme, bugn artk ben m'minlerin emri deilim" De ki: "mer bnu'l-Hattb iki arkadayla birlikte gmlmek iin senden izin istiyor."

Abdullah der ki: "zin istedim, selam verip girdim. Hz. ie (r.anh) alyordu. "mer sana selm ediyor. ki arkadann yannda gmlmek iin izin istiyor" dedim. Hz. ie: "Onu ben kendim iin dnyordum. Fakat mer'i bugn kendime tercih ediyorum" cevabn verdi. Geri dnnce mer'e: "te Abdullah bnu mer geldi!" denildi. Hz. mer (r.a.): "Ne haber getirdin?" dedi. "stediiniz oldu, Hz. ie izin verdi" denilince: "Elhamdlillah" dedi, nazarmda bundan daha mhim bir ey yoktu. Ruhum kabzedilince beni oraya gtrn. (Oraya varnca, ie'ye tekrar) selam ver ve:"mer izin istiyor!" de. Eer izin verirse beni ieri aln, eer beni reddederse, beni Mslmanlarn mezarlna gtrn."

O srada m'minlerin annesi Hafsa (r.anh) geldi. Kadnlar onu rtyorlard. Onu grnce kalktk. mer'in yanna girdi. Yannda bir mddet alad. Erkekler de izin istediler. Onlar iin, ierde bir yere girdi. eriden alamasn iitiyorduk. "Ey m'minlerin emri, dediler, vasiyet et, yerine birini tayin et!" "Ben, dedi bu ie Raslullah (s.a.s.)'n kendilerinden raz olarak ld u alt kiiden daha layk birini bilmiyorum. -ve isimlerini sayd:- Ali, Osman, Zbeyr, Talha, Abdurrahman bnu Avf ve Sa'd (radyallhu anhm)." devamla dedi ki: "Size Abdullah bn mer ehdet ediyor. Onun hilafet iiyle hibir ilgisi yok, tpk kendisine gelen taziye heyeti gibi. Emrlik, ayet Sa'da isabet ederse, mesele yok. Aksi halde, kim emr olursa ondan istifade etsin. Bilesiniz, ben onu aczi veya hyneti sebebiyle azletmedim."

mer unu da syledi: "Benden sonra gelecek halifeye Ensr', Muhcirn'i, bedevleri ve tara halkn vasiyet ediyorum." Ruhu kabzedilince, onu kardk. Yayan (Hz. ie'ye kadar) geldik. Abdullah selam verip: "mer izin istiyor!" dedi. "Aln ieri!" dedi ve derhal ieri alnd. ki arkadayla birlikte oraya kondu.

Defin iinden boalnca, hilafet hey'eti topland. Abdurrahman bnu Avf (r.a.): "Seimin asgar ihtilafla yrmesi iin) aranzdan kii sein!" dedi. Zbeyr (r.a.): "Ben reyimi Ali (r.a.)'ye verdim" dedi. Talha (r.a.) da: "Ben reyimi Osman'a verdim" dedi. Sa'd (r.a.): "Reyimi ben de Abdurrahmn bnu Avf'a verdim" dedi. Abdurrahman (r.a.) (Hz. Ali ve Hz. Osman'a ynelerek): "Hanginiz bu iten (halife adaylndan) ekilir, bylece, halifemizi belirleme iini ona brakrz. Allah ve Mslmanlar onun zerinde murakbtr. O da kanaatince en iyi olan aratracaktr" dedi. Ancak bu iki eyh (Hz. Ali ve Hz. Osman (r.a.) skut ettiler. Bunun zerine Abdurrahman onlara: "Seme iini bana brakr msnz? Allah en efdalinizi semem hususunda benim zerimde murakbdr!" dedi. O ikisi de: "Evet!" dediler. kisinden birinin (Hz.Ali (r.a.)'nin elinden tuttu ve: "Senin Raslullah (s.a.s.)'a yaknln, slm'da da kdemin, (nceliin) var, bunu biliyorsun. Allah da zerinde murakbtr. Kasem ediyorum, seni seecek olsam mutlaka adletli olursun, Osman' seecek olsam kesinlikle onu dinleyip itaat edersin.." Dedi. Sonra dierine ynelerek, ona da buna benzer szler syledi. Her ikisinden de misak (yani kesin sz) aldktan sonra: "Ey Osman kaldr elini!" dedi ve ona biat etti. Ali (r.a.)'de biat etti. Sonra (kaplar ald) Medine halk da gelip Hz. Osman'a biat etti." [Buhr, Fedilu'l-Ashb 8, C enaiz 96, C ihad 174, Tefsir, Har 5, Ahkm 43.] brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 6/490-493.

Aklama: 1- Bu vak'a kaynaklarda farkl ekillerde rivayet edilmitir. Buhr'de de bir ok babta geer. Kitabu'l-Ahkm'da baz noktalarda tamamlayc ziyade bilgi mevcuttur.

2- Hz. mer'i ehid eden el-Ilc, Mugre bnu u'be'nin knyesi Eb L'l olan Fruz bnu Sa'd adndaki ran asll klesinin lakabdr.

bn Sa'd'n bir rivayetine gre: "Hz. mer (r.a.) Medine'ye blua ermi klelerin girmesini yasaklamt. Kfe'de vali olan Mure bnu u'be (r.a.) yazd mektupta Hz.mer (r.a.)'e, yannda bulunan san'atkr bir kleden bahsetmi, onun Medine'ye girmesi iin izin taleb etmiti. Tavsiye mektubunda klenin, halkn istifade edecei demircilik, nakkalk, marangozluk gibi maharetleri olduunu belirtmiti. Bu mektup zerine Hz. mer (r.a.) Fruz'a izin vererek Medne'ye girmesine msaade etmiti. Mugre de klesine ayda yz dirhem deme yapmasn sylemiti. Fruz bu parann ar geldiini Hz. mer'e ikyeten sylemi ise de

Hz. mer: "Senin yaptn iin yannda bu dediin ok olmamal" demiti.

Fruz cevaptan memnun kalmam ve fkeli ekilde ayrlmt. Birka gn sonra Halife kendisine urayan Fruz'a: "Bana sylendiine gre, "Dilediim takdirde rzgarla alan bir un deirmeni yaparm" demisin!" der. Kle ask ehre ile ona bir nazar atp: "Sana yle bir deirmen yapacam ki, herkes ondan bahsedecek" cevabn verir. Birka gn sonra iki bal bir haner hazrlayarak, mescidin bir kesine saklar..." Hdisenin cereyan tarz rivayetlerde farkl ekillerde anlatlmtr. Sadedinde olduumuz Buhr rivayetinde anlatlan ekliyle iktifa ederek, dierlerini anlatmaya gerek grmyoruz.

3- Burada dikkat ekilmesi gereken bir husus, altl r heyetinde halife aday ikiye dtkten sonra, bunlardan birini (yani Hz. Ali ile Hz. Osman'dan birini) seme iinde, hakemlik roln zerine alan Abdurrahman bnu Avf (r.a.)'n takip ettii alma vetiresidir. Sadedinde olduumuz rivayet o noktay o kadar ksa gemi ki, sanki bunlardan birini tercih ii bir oturumda halledilmi gibi bir mn kmaktadr. Halbuki bu i, hi ara vermeden geceli gndzl gnlk bir alma ile halledilmitir. Bir rivayette Hz. Abdurrahman'n gn hi uyumad ifade edilmitir.

O safha, yine Buhar'nin Kitabu'l-Ahkm'da, Misver bnu Mahreme tarafndan anlatlmaktadr. Buna gre, Abdurrahman bnu Avf, Misver (r.a.)'i, r yeleriyle teker teker konumada, armak iin eli olarak kullanmtr. Bir seferinde Sa'd' ve Zbeyr'i artm. Bir seferinde Hz. Ali'yi artm, husus ekilde konumu, "Hz. Ali mitvar bir hava ile ayrlm, Abdurrahman, Hz. Ali'den bir endie hissetmitir.

Hz. Osman' artm, onunla uzun uzun konumu, sabah ezan ayrlmalarna sebep olmutur vs. Bir baka rivayetin ziyadesine gre: "Bu konumalar srasnda zaman zaman, husus konumalarn ev sahibine gizli bir taraf kalmayacak kadar sesleri ykselmitir."

bn Hacer, Abdurrahman bnu Avf'n Hz. Ali (r.a.)' den duyduu korku ve endienin Hz.Ali'den bakasn setii takdirde, Ali'nin buna muvafakat gstermeyebilecei korkusu olduunu aklar, baz karineler zikreder. Abdurrahman bnu Avf, bu gn ierisinde kadnlara varncaya kadar btn Medine halkyla grm ve anlamtr ki byk ekseriyet Hz. Osman' tercih etmektedir.

Hz. Osman' semesi halinde Hz.Ali'nin mutabakat etmeme ihtimalini bertaraf edebilmek iin Hz. Yusuf (aleyhisselam)'un lek arama kssasnda yapt zere nce Hz. Ali'den balamak zere, verecei hkme uyacaklar hususunda kesin garanti (mevsk) alr. Mihver (r.a.)'in anlattna gre:" (stireleri, grmeleri tamamlayan Abdurrahman bnu Avf, nc gnn sabah) namazdan sonra r heyetini minberin yannda toplar. Medine'de bulunan Muhcir ve Ensr' artr. Hz. mer'le hacc yapm olan asker komutanlar artr..."

Bu cemaat toplandktan sonra sadedinde olduumuz Amr bnu Meymun'un rivayetinde getii zere, Abdurrahman bnu Avf, Hz. Ali'nin gnln alc ve hatta mit verici bir slubla, ilk defa ondan balayarak yle der: "Ey Ali, senin Raslullah (s.a.s.)'a yaknln, slam'da kdemin var, bunu biliyorsun. Allah da zerinde murakptr. Eer seni seersem halka adletli davranacaksn. Yok Osman' seersem dinleyip itaat edeceksin!" kinci olarak ayn szlerle Hz. Osman'a hitab eder. Her ikisinden de cemaatin huzurunda kesin sz aldktan sonra Hz. Osman' halife ilan eder ve herkes ona biat eder.

4- Rivayetler, Hz.Abdurrahman (r.a.)'n, Osman' semesine messir olan bir anlamazl belirtirler. Yani bir hususta Hz. Ali ile anlaamazlar. O da u: Abdurrahman bnu Avf, n grmeler srasnda Hz.Ali'ye sorar: "Ey Ali, bu ie seni setiim takdirde Allah'n snneti, Peygamberinin snneti ve nceki iki halifenin snneti zere icraatta bulunmak art ile bana sz verir misin? Hz. Ali (r.a.): "Hayr, lakin tkatm zere" diye cevap verir. Hz. Abdurrahman sorusunu kere tekrar eder. Hz. Ali de her seferinde ayn cevab verir.

Ayn soruyu Hz. Osman'a tevcih eden Abdurrahman bnu Avf, ondan: "Ey Eb Muhammed, ben bu art zere sana biat ediyorum!" der ve kere tekrar eder. Bunun zerine Hz. Abdurrahman kalkar, sarn sarar, klncn kuanr, mescide girip minbere kar. Hamd u senadan sonra Hz. Osman' arp biat eder."

5- unu da kaydedelim ki, bnu Hacer'in muhtelif kaynaklardan naklen kaydettii rivayetlere gre, Hz. mer'den sonra hilafete Hz. Osman (r.a.)'n geecei, Hz. mer'in hilafeti yllarndan beri, slam leminin her tarafnda beklenen bir husustur. Bir rivayet yle: "Hrise bnu Mudrib demitir ki: "Hz. mer (r.a.)'in hilafeti srasnda hacc yaptm. Karlatm kimseler arasnda Hz. mer' den sonra, Osman'n halife olacandan ekke den hi kimseyi grmedim."

6- Hadis metninde geen bir meselenin aklanmasnda fayda var: Hz. mer, r yelerini saydktan sonra: "...Emrlik ayet Sa'd'a isabet ederse, mesele yok. Aksi halde, kim emr olursa ondan istifade etsin. Bilesiniz, ben onu aczi veya hyneti sebebiyle azletmedim" demitir. Burada u hdiseye iaret etmektedir: Sa'd bnu Eb Vakks (r.a.), Irak fatihidir. Oralar slm'a kazandran ordularn bakomutandr. Kisra'nn Medin ehrini fethetmitir. Kfe ehrinin bnisidir. Ayrca Hz. mer (r.a.), onu hicr 21 ylnda Kfe'ye vali tayin etmitir. Bilahare, bu vazifeden azletmitir.

te rivayette temas edilen azl vak'as budur. Hz. mer (r.a.), Sa'd'n aleyhine azli bahne ederek, dedikodu yaplabileceini dnerek iade-i itibar nevinden bir aklama ile, ortada bir ihnet veya beceriksizlik olmadn, kim halife olursa, kendisinden istifade edilmesi gereken ihlsl, dirayetli bir zat olduunu belirtmitir. Nitekim, Sa'd (r.a.), Hz. mer'den sonraki dnemlerde patlak veren fitne hareketlerine katlmamak ve hatta, bir ara hilafet teklif edilmi olmasna ramen bu netmeli ii kabul etmemekle dirayet ve ihlsn gstermitir.

Hz. mer (r.a.) onun azil sebebini beyan etmez ise de, bu yce halifenin, Halid bnu Velid'i ordu komutanlndan azledi sebebi ile alkal olarak Taber'de gelen beyanat bu hususu da aydnlatabilir: "Ben Hlid'i ona kar olan kinimden veya onun herhangi bir ihnetinden dolay azletmedim. Azlediimin sebebi bakadr. Kazand her zafer onun ahs faziletlerinden bilinmeye baland. O, bu baarlarn gerek fili grlyor, Allah unutuluyordu. Halbuki Allah, Mslmanlara bir zafer myesser kld zaman ona kretmek gerekir, nankrlk deil. T ki yenilerini versin.. Her zaferi ondan bilmek zorundayz, ne Hlid'den ne de bir bakasndan. te halk arasnda kacak fitneyi nlemek iin Hlid'i azlettim."

Bu rivayetin yla baknca, Hz. mer'in, slm ordusunun kazand zaferleri, komutanlardan bilerek, onlar ar ekilde tebcile ve putlatrmaya gtrecek bir ruh halinin halk arasnda hkim olmasn istemedii ve bu maksadla tedbirler ald anlalmaktadr. yle ise Sa'd'n azli de benzer bir maksadla yaplm olabilir (brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 6/493-496).

Hadisten karlan Baz Hkmler Bu uzun hadis, dikkat ettike karlabilecek pek ok hkm ve fayda ihtiva etmekte ise de, bnu Hacer'in kaydettii belli ballarn yle sralayabiliriz:

1- Hz. mer'in Mslmanlarn hepsine kar duyduu efkat ve hayrhahlk, onlar arasnda snnetin tatbikini istemesi.

2- Hz. mer'in Rabbinden iddetli korkusu, dinin tatbiki iin gsterdii titizlik, kendi nefsine olan titizliinden fazla olduu.

3- Yze kar medih yasa, ifrat ve mbalaal hallerle, yalana kaan hallere mahsustur. Bu sebepten, Hz. mer, kendini ven genci, uzun elbise giymekten menettii halde, ahsna yapt vgden menetmemitir.

4- Borcun denmesi iin vasiyette bulunmak.

5- Hayrl kimselerin yanna gmlmek iin itina gstermek.

6- mam seiminde istire ve efdalin tercihi.

7- mamet, biat akdi ile kesinleir.

8- bnu Battl der ki: "Mefdl'n, kendinden efdal varken imam seilmesinin cevzna delil var. Byle olmasayd, hilfet ii alt kiiden birinin seilmesine braklmazd. Zira Hz. mer biliyordu ki, bunlar fazilete mutlak bir eitlie sahip deildir, biri dierinden efdaldir." (brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 6/497)

Abdullah bnu Selm (r.a.) anlatyor: "Hz. Osman (r.a.) muhsara edildii zaman, namaz kldrma iine Hz. Eb Hreyre (r.a.)'yi tayin etti. Bzan Hz. bnu Abbas kldryordu. Sonra, Hz. Osman (isyanclara) eli yollayp, benden ne istiyorsunuz? diye sordu. Onlar: "Hilfetten ayrlman istiyoruz" dediler. O da: "Allah'n bana giydirdii bir kaftan karmam" diyerek reddetti. "Onlar seni ldrecekler!" dediler. O: "Beni ldrdnz takdirde, ebediyyen birbirinizi sevmeyecek, dmanla elbirlik savaamayacaksnz. Gre gre ihtilfa deceksiniz. Ey kavm, bana kar kardnz u ihtilf sakn ola banza, sizden ncekilerin maruz kald bely dolamasn!" dedi. htillcilerin tazyikleri artnca, cuma gnne orulu olarak girdi. Gn biraz ilerleyince uyudu. Uyannca: "u anda ryamda Raslullah (s.a.s.)' grdm. Bana: "Akam yanmzda iftarn yapacaksn" buyurdu" dedi.

O gn ldrld. Sonra Hz. Ali (r.a.) hutbe okumak zere kalkt. Hamd sendan sonra: "Ey insanlar, dedi, bana yaklan, gzlerinizi, kulaklarnz drt an. ahsen ben ve sizler hepimizin fitnenin iine dmemizden korkuyorum. Fitne srasnda, hepimize gayret gerekecek." Devamla dedi ki: "Allah bu mmeti iki edeble terbiye etti: Kitap ve Snnet. Bunlarn (tatbiki hususunda), sultan nezdinde geveklik olamaz. yle ise Allah'tan korkun, aranzdaki meseleleri halledin." Hz. Ali (r.a.) bunlar syleyip minberden indi ve beyt'lmaldan arta kalan servete ynelerek Mslmanlar arasnda taksim etti." [Rezn ilvesidir, kayna bulunamamtr.] (brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 6/498-499)

Hasan Basr (rahimehullah) hazretleri anlatyor: "Hasan bnu Ali, vallahi Muviye (r.a.)'yi dalar gibi byk asker birliklerle karlad. Bunun zerine Amr bnu'l-As, Muviye'ye: "Ben vallahi, yle asker birlikler gryorum ki, bunlar kendileri gibi (sayca ve keyfiyete) akrn olan birlikleri ldrmedike geri dnmezler" dedi. Muviye de Amr (r.a.)'a -ki vallahi Hz. Muviye bu iki adamn hayrlsdr- u cevab verdi: "Ey Amr, syle bakalm! unlar (bizimkiler) brlerini, brleri de unlar ldrseler Mslmanlarn ilerini kim benim adma yrtecek, kim kadnlarnn, yetimlerinin bakmn benim adma zerine alacak?"

Sulh yapmak iin, Kurey'in Ben Abdiems boyundan iki kiiyi yani Abdurrahman bnu Semre ve Abdullah bnu mir'i, Hz. Hasan (r.a.)'a gnderdi. Bunlara: "Haydi, u zta gidin, ona (sulh yapmak istediimizi) syleyin. (Hilfet arzusundan vazgemesini) taleb edin, (buna mukabil ne isterlerse) verin!" dedi. Bunlar Hz. Hasan (r.a.)'n yanna gidip, huzuruna ktlar. (Hz. Muviye'nin tenbihine uygun olarak) konutular. (Hilfeti Hz. Muviye'ye brakmas halinde ne isterse vereceini) sylediler. Hz. Hasan (r.a.) onlara: "Bizler Abdulmuttalib'in oullaryz. Beytu'lmaldan bir hissemiz var. Bu mmet (ihtiya karsnda mal iin) kann isrf etmeye balad. (Beytu'lmaldan bize ayrlacak hisse nedir?)" dedi. Onlar: "Muviye size unlar teklif ediyor, hilfetten vazgemenizi taleb ediyor, mukabilinde ne istediinizi soruyor" dediler. Hz. Hasan (r.a.): "Sizin bu vaadlerinizi bize kim tekeffl edecek?" dedi. Eliler: "Sana biz tekeffl ediyor, garanti veriyoruz!" dediler. Hz. Hasan her ne talebte bulundu ise hepsine: "Biz tekeffl ediyoruz!" diyerek teminat verdiler. Bylece Hz. Hasan, Hz. Muviye (r.a.) ile sulh yapt.

Hasan Basr demitir ki: "Ben Eb Bekir (r.a.)'i iittim yle demiti: "Raslullah (s.a.s.)' minberde grdm, yannda Hz.Hasan bnu Ali vard. Bzan halka yneliyor, bazan Hasan'a yneliyor ve: "u olum, seyyiddir. Umulur ki, Allah bununla iki muazzam Mslman orduyu sulha kavuturacak" diyordu." [Buhr, Sulh 9, Menkb 25, Fedailu'l-Ashb 22, Fiten 20.] (brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 6/500-501)

Aklama: 1- Hz. Hasan (r.a.), Raslullah (s.a.s.)' n torunudur. Babas Hz. Ali, annesi Hz. Fatma (r.a.)'dr. Raslullah (s.a.s.)'n mfik terbiyelerinde yetimi bahtiyarlardandr. badet, takva, mmet-i Muhamed'e kar sevgi gibi evsafta emslinden stnd.

Babas Hz.Ali (r.a.) ehid edildii zaman (hicretin 40. yl Ramazan') kendisine biat edilmiti. Biat akdi, babasnn lm anlarnda tamamlanmtr. Biat edenlerin, sayca 40 binden fazla olduu belirtilir. Irak, Horasan, Hicaz, Yemen gibi beldeler hilfetini tanmtr. Bu minval zere 7 ay kadar hilfette kald. am'da bulunan Hz. Muviye onun hilfetini tanmad, ordusunun bana geerek zerine yrd. O da Muviye'yi karlamak zere ordusuyla hareket etti. Sadedinde olduumuz rivayetten de anlalaca zere, Hz. Muviye, Hz. Hasan'n ordusunu altedemeyeceini anlad iin, hilfeti baz tavizler mukabilinde sulh yoluyla kendisine brakmasn teklif etti.

sd'l-Gbe'nin bir rivayetine gre, sulh teklifi Hz. Hasan tarafndan yaplr. Hlsa Hz. Hasan, askerleriyle meseleyi mvere eder, Mslmanlar arasnda cereyan eden Sffn ve Nehrevn savalarn, bunlarn ac neticelerini hatrlatr, sulha taraftar olmalarn telkin eden bir konuma yaparak, karr askerlere brakr. Askerler sulha talib olurlar ve slm tarihinde l-i Beyt'in erefini artran, mmetin onlara olan sevgisinin ziyadelemesine vesile olan sulh yaplr ve Raslullah (s.a.s.)'n ihbar- gayb nev'ine giren bir mucizesi daha zhir olur. Zra salnda, Hz. Hasan (r.a.)'n iki byk Mslman grup arasnda sulha vesile olabileceini tebir etmi idi. Baz rivayetlerde mit ifade eden "lealle" kelimesi kullanlm ise de baz rivayetlerde cezm ifade eden siga kullanlmtr.

2- Hz. Hasan'n Hz. Muviye (r.a.)'ye biat tarihi ihtilfldr. Hicretin 40. ylnda Rebiyylevvelde mi, Rebiyylhirde mi ve hangi gnlerinde? kesinlik bilinmedii iin hilfet mddeti 6 aydan biraz fazla, veya 8 aya yakn denmitir. (brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 6/501)

3- Hadisin fde Ettii Faydalar: Hz. Peygamber (s.a.s.)'in mucizesi gzkmektedir. Hz. Hasan, mmetin menfaati iin saltanat terkederek byk bir fazilet rnei olmutur. Say azl, zillet, dnyev bir menfaat iin deil, srf rzy Br iin byle yapmtr, rivayetler bu hususu tasrih eder. Hadis, Hz. Muviye ve Hz. Hasan, her iki tarafn Mslman olduunu te'yid etmekte, bylece Harciler'in her iki taraf da tekfir iddialar Raslullah (s.a.s.) tarafndan tekzib edilmi olmaktadr. Sfyan bnu Uyeyne her iki tarafn Mslman olduunu te'yid eden tbir karsnda hayret etmi: "Bu bizi cidden memnun etti..." demitir. nsanlar arasn bulmann, bilhassa kana mani olacak sulhn fazileti grlmektedir.

Efdal varken mefdln (fazilete az olann) halifeliinin caiz olduuna delil var. nk Sa'd bnu Ebi Vakkas, Sa'd bnu Zeyd gibi Aere-i Mbeere'den ve Bedir Ashb'ndan iki kii henz hayatta iken, fazilete dn olan Hz. Muviye ve Hz. Hasan halife olmulardr.

Mslmanlarn maslahat iin kiinin hilfetten istifa etmesi, buna mukabil mal kabl etmesi caizdir.

Toruna oul denilebilir. Ulem, dedenin hanmnn, kznn oluna haram olduunda ittifak eder, keza kzn olunun hanm da dedesine haramdr, miras meselesinde ihtilf olsa da haramlk hususunda icma vardr.

Sffn Sava'nda Hz. Ali daha hakl, hakka daha yakn olsa da, Hz. Ali veya Hz. Muviye'nin yannda yer almaktan kaanlarn re'ylerinin doruluu da anlalmtr. Daha nce de zikrettiimiz gibi Sa'd bnu Eb Vakkas, bnu mer, Muhammed bnu Mesleme, Eb Bekre, sme (radyallhu anhm ecmain) vs. bu grte idiler.

C umhur, Hz. Ali'nin yannda yer alarak savaanlarn doru hareket ettiine hkmetmitir. Bunda u yete dayanrlar: "M'minlerden iki tife kendi aralarnda savarlarsa aralarn bartrn. Eer onlardan biri dierine kar hl tecvz ederse, o tecvz edenle Allah'n emrine dnnceye kadar savan" (Hucurt 9).

yette mtecviz, si tife ile sava emredilmektedir. Hz. Ali ile savaanlar si (but) kabul edilmitir. Bununla beraber, C umhur, bu iki taifeden herhangi birinin zemmedilmesine fetv vermemi, "tihad ettiler. tihadda bir taraf hata etti, bir taraf isabet. Mctehid hatasndan dolay muheze edilmez" demitir. (brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 6/502)

ll-Emr, Halife Ya da mam Denilen Mslmanlarn Liderinin nemi

mamsz mmet, basz beden gibidir. Organizmann canll, ruhu ne ise; mmet iin imam da odur. mamsz toplum, bir cesetten farkszdr. mmetin bana gelenler, immetin bana gelenlerle doru orantldr. Kuranda mmet ile immet kavramlar birbiriyle yakn irtibat halindedir. Allah brhim (a.s.)i insanlara imam yapmtr (2/Bakara, 124). O imamlarn badr. Ayn zamanda o, imamlarn kendisinden geldii bir mmettir (16/Nahl, 120). Dolaysyla Hz. brhim'in ahsnda immet ve mmet kavramlar birlikte gndeme gelmilerdir. O yzden rahatlkla u hkme varlabilir: mmet; tek bir imama beyat ederek bal olan mminler topluluudur. mama bal olmadan mmet teekkl edemez. mmetsiz imam, imamsz mmet olmaz.

Gerek u ki sizin bu mmetiniz tek bir mmettir. Ben de sizin Rabbinizim. yleyse Bana ibdet/kulluk edin. (21/Enbiy, 92) Mminler olarak hepimiz Allahn huzurunda tek mmet inancn ve uurunu koruyup korumadmz hususunda hesap vereceiz. slm mmeti, tektir, birdir; kfr mmeti ise saysz denecek kadar ok olabilir. Tek mmet inancnn saptrlmadan devam etmesi, tek imamn varlna baldr. Esasen immet, bir mmet sorunudur. mmet olmadan immet de olmaz. mmetin ihys, mmetin varlna balanmtr. nk slmda tek mmet ve tek imam esastr. (9)

mmet; din ve dnya ilerinde Raslullaha niybeten (vekil olarak) bakanlk, devlet reislii diye tanmlanmtr. Dinin uygulanmas, dinin snrlarnn korunmas konusunda, mmetin tmnn kendisine uymas vcip olmak zere Rslullahn halfeliini yapmak diye de ifade edilmitir. (10) Mverd de yle diyor: mmet; dinin bekilii ve dnya siyaseti konularnda peygamberlie halef olarak konulmu ve kabul edilmi bir messesedir. (11) bn Hmam; Mminlerin, kendi ilerinden imam semelerinin sebebi, slmn hkmlerini hakk ile ed etmek iindir (12) diyerek nemli bir noktaya iaret ediyor. mam Eb Muin en-Nesef de bu konuda yle der: zerimizde slm devlet bakan olan imam grmeden bir gnn gemesi ciz deildir. mam, devlet bakan olan halfedir. mmetin hak olduunu kabul etmeyen kimse kfir olur. nk din hkmlerden bir ksmnn farz olmas, ancak imamn varlna baldr. C uma namaz, bayram namaz ve yetimleri evlendirmek... gibi. mam inkr eden kimse, farzlar inkr etmi olur. Farzlar inkr eden de kfir olur. (13)

Siyerle ilgili kaynaklarda Rasl-i Ekremin vefatndan sonra sahbenin, daha Raslullah defnetmeden nce imam/halife seme hususunda titiz davrand kaydedilir. bn bidin, bu konuyla ilgili unlar zikreder: Raslullah (s.a.s.) pazartesi gn vefat etmi, aramba gn defnedilmitir. Bu arada ashb- kiram, her eyden evvel mslmanlarn bana bir halife semekle megul olmulardr. Bu snnet, bugne kadar devam edegelmitir. Bir imam vefat ettimi, onun yerine bakas seilmedike defnedilmez. mamn, mslman ve hr/zgr olmas arttr. Zira kfir, mslman zerine vel olamaz. Kleden de halife olmaz. nk onun kendine vel olmaya bile gc yokken, nasl bakasna vel olabilir? Sab ve kle de deli gibidir. mam, muktedir, yani hkmleri yrtebilir, mazlumun hakkn zlimden almaa, snrlar ve memleketi korumaa, asker sevkine vs. gc yeter olmaldr. (14)

Kfirlerin (tut glerin); Allahn indirdii hkmlere mukabil/alternatif olmak ve onlarn yerine gemek zere koyduklar hkmleri reddetmek farzdr. Onlarn, mminler zerinde velyet hakknn bulunmayaca hususu kesindir (4/nis, 141). Dolaysyla mminler; kfirlerin veya mrtedlerin istilsna/igline urarlarsa, zor gcyle balarna geen bu ynetimi kabul etmezler. Onlara kar cihadn farz- ayn olduunu bilirler. Nitekim mam Serahs; C ihaddan maksat; mslmanlarn emniyet ierisinde bulunmalar, din ve dnya ilerini yrtme imknna kavumalardr (15) diyerek, hassas bir noktaya iaret eder. gal altnda iken dahi; mminlerin (mstevllerin liderine itaat etmeyip) kendi ilerinden bir imam semeleri vciptir. Nitekim bn bidin bu konuyu u ekilde izah etmektedir: Eer grev verecek sultan yoksa veya kendisinden grev alacak bir yetkili bulunmazsa (ki baz mslmanlarn yaad blgelerde olduu gibi) o blgelerde gayr mslimler hkim olmular, mslmanlar bir bakma aznlkta kalmlar veya mslmanlar mahkm durumda, gayr- mslimler ise hkim durumdadrlar. Kurtubada (spanyada) bugn (yazarn yaad tarihlerde) olduu gibi. Bu durumda ne yaplmaldr? Gerekli (vcip) olan, mslmanlarn kendi aralarndan birine bu grevi (immeti) vermeleridir. Onda ittifak etmeleri vciptir. Onu kendilerine imam/idareci olarak seerler, o da kad tyin eder. Bylece kendi aralarnda vuku bulan hdiselerin yarg organlarna (mahkemeye) aktarlmas salanm olur. Yine buralarda kendilerine C uma namaz kldracak bir imam nasbederler. nsann mutmain olduu, kabul edebilecei gr de bu olsa gerektir. Bu gr istikametinde amel edilmelidir. (16) Kfir olduklar; kendi ikrarlar ve beyyine ile sbit olan igalcilerin tyin ettii kad kabul edilemez. nk velyet hakk, kati nasslarla sbittir. (17)

inizden hayra aran ve marfu emredip mnkerden nehyeden bir mmet bulunsun. Kurtulua erenler, ite bunlardr. (3/l-i mrn, 104) Bu yeti tefsir ederken Elmall Hamdi Yazr unlar syler: mmet, ne den, eitli insan gruplarn toplayan, kendilerine uyulan bir topluluk demektir ki, hepsinin nnde imam bulunur. C emaat ile namazlar, bu muntazam ve hayrl sosyal tertibin grntsn ifade eden gzle grlr eklidir. Bu ekilde hayra dvet ve emr-i bilmaruf, nehy-i anil-mnker yapacak bir mmet ve immet tekili, mslmanlarn imandan sonra ilk din farzalardr. (Farza; slm asndan yaplmas mecbur olan, farz, Allahn emri demektir.) Bu farzay yerine getirebilen mslmanlar yetin ak hkm gereince kmil (tam) kurtulua ererler. (18)

Devletsiz toplum, toplumsuz birey olmaz. Fert olarak insann yaratl maksad Allaha kulluktur. Bu gyenin gerekleebilmesi iin ferdin can, mal, dini, akl, nesli ve erefi korunmaldr. Korunma ancak dzen iinde olur; dzen ise devlettir, kanun hkimiyetidir. Ynetimsiz devlet, bakansz ynetim olmayacana gre, devlete bir bakan gereklidir. slm'da bu bakana, halfe ve emrul-mminn sfatlarnn yan sra, imam denilmitir. Birok hadis-i erif, mslmanlara, slm devletinin mslman ve ehil bakann tanmalarn, ona beyat ve itaat etmelerini; beyat artl itaat sz ve veklet mhiyetinde olduu iin, imam, artlara riyet etmedii veya liykat vasfn kaybettii takdirde ona itaat etmemelerini (deitirip yerine lyk olan getirmelerini) emretmektedir.

Her sosyal hareket gibi, slm hareketin de rehberlere ve ba rehbere (imam/nder) ihtiyac vardr. Hareket, slm olunca, slmn hayata hkim klnmas gibi bir hedefe ynelince rehberlerin de slm limi, slm iyi bildii kadar iyi yaayan kimseler olmas zarret haline gelmektedir. Tesbihin balang ve biti yerini belirleyen, tesbihi boncuk dizisinden ayrp tesbih yapan eyin adna imme denir. Tesbih bile immesiz olmadna gre, mmetin imamsz olmas elbette mmkn deildir.

zinden Gidilen ll-Emirler/nderler; Takv mamlar ve Kfr mamlar

Allah, Kuranda imam kelimesini genelde peygamberler ve kitap iin kullanmakla birlikte; Kitab ve peygamberleri kendisine rnek edinerek dvnn yaanmas ve yaanlr klnmas iin nclk eden muttak nderlere kar cephe oluturarak, insanlarn hidyeti anlamasn ve hidyete tbi olmasn engelleyebilmek iin mcdele edenleri de Allah kfr imamlar/nderleri diye belirlemitir.

mam ve mmet Mnsebeti: Kuranda imam kavramnn mmet kelimesi ile yakn ilikisini grmekteyiz. Biri anlalmadan ve gereklemeden, dierinin de anlalmas ve gerekleebilmesi mmkn deildir. Zira mmetin oluumunda onlara belli bir dnme, davran ve yap kazandran imamdr/nderdir. te bu sebeple, Allah her topluma, bir imam ve rehber olan peygamber gndermitir ki, toplumu karanlklardan aydnla karsn (2/Bakara, 257). Onlara, Kitapla yol gstersin, k tutsun, o toplum ierisinde kendisine iman edenlerin karlatklar problemleri zmlesin. Tek kelimeyle hakka, hidyete yneltsin; onlarn dnyalarn mmur ettii gibi, hirette de kurtulularna sebebiyet verecek aydnlk ve nurlu yolu (srt- mstakmi) gstersin. Allah, bozulmaya yz tutmu, kokumu chil toplumlara peygamberler gnderir. Ellerinde klavuz ve rehber (imam) olarak Kitab vardr. Rasller, toplumlarn o Kitaba iman etmeye ve onunla amel etmeye arrlar. man edenlere, Kitab ve onun hikmetini retirler. Onlar birtakm kt davran ve dncelerden, nefsin kt arzularndan arndrarak onlara rehberlik ederler. Dvet etmi olduklar dorularla insanlar fiil olarak eitirler; bu bilince dayal sahih davranlarda bulunan slih bir toplumu, mslman bir mmeti olutururlar.

Artk o toplumun nnde imam olan peygamber ve ellerinde Allahtan gelen Furkan vardr. O Furkan olan Allahn kitabyla/hkmyle hakk btldan ayrmaya alrlar. Zlim, fsk, mrik ve kfirleri cehennemle korkutarak, gemi toplumlarn bana gelen bel ve musbetlerin kendi balarna da gelebileceini hatrlatarak, kendilerine yklenilen dvet grevini yerine getirmeye alrlar. man edenleri, ihsanda/gzel davranlarda bulunmaya ve sorumluluk bilinciyle hareket etmeye arr; hakka, hayra ynelen ve bakalarnn da hakka ynelebilmesi iin Allaha dvet eden, iyilikleri emredip ktlkleri yasaklayanlar cennetle mjdelerler. Bu grevlerini yerine getirirken, dveti reddeden bir toplum oluur ki; bunlarn da ncleri, imamlar/nderleri vardr. Bu nderleri, halk hakka ve hayra kar rgtlerler. Bunlarn bir ideolojileri, ellerinde ise arzularndan kaynaklanan bir kitaplar, prensipleri ve ilkeleri vardr. Onunla dnce ve davranlarn ayarlamaya alr, rgtl bir toplum oluturmaya alrlar. Bu toplumun ad ise chiliyye veya kfr toplumudur.

Gnmzde Kuran yaam biimi olarak kabullenmeyip baka sistemleri (komnizm, faizm, kapitalizm, demokrasi, Kemalizm vs.) onun yerine ikameye alanlar ile baz meselelerde Kurn kabullenip hatta baz ibdetleri de eklen (namaz, oru, hac gibi) yerine getirmelerine ramen, toplumsal yapy dzenlemede Kuran d sistemlerden birini kabullenen toplumlar ite bu chiliyye toplumu kategorisine girerler. rgtl chiliyye toplumu, slma ve mslmanlara, kademeli olarak sava balatr ki; hem kendi sistemini ayakta tutabilsin, hem de kendisini yok etmeye ynelik tm dnce, oluum ve rgtlenmeleri yok edebilsin.

Ancak, bu mcdelesinde hassas davranmas gerekir. Eer o toplumda din, geleneksel anlamda kabul gryor ve ksmen yaanyorsa, orada ruhban, Belam ve Smirleri kullanarak davranlarn dine dayandryor intib vererek topluma dindar gzkmesi gerekir ki, otoritesini merlatrabilsin. yetleri ruhban, Belam ve Smirlerine tevil ve tahrif ettirerek, gerekleri saptrarak, mcdeleci mslmanlar bozguncu ve blc olarak, terrist olarak gsterebilsin. Bunu saladktan sonra, oradaki mslmanlara uygulayaca ikence, mahkmiyet veya yargsz infazlarla mcdelenin nn kesebilsin. Kendisinin msaade ettii din anlayn ise tevil ve tahrif mant ile bu psikolojik ve bedensel ikencenin de verdii korku ile toplumda kabul grp taraftar bulmasn salayabilsin.

te byle bir ortamda; hiret bilinci kalplerine yerlemi olan mslman dv erleri sabr kuanarak, kfr toplumu ierisinde yeniden bir mmet oluturabilmek iin sorumluluk bilinci ile bir araya gelmek zorunluluu hissederler. Ancak bu ekilde, Allah Telnn rahmeti ortaya km olur. Sabrettikleri ve yetlerimize yakn olarak (kesin bir ekilde) iman ettikleri zaman, onlarn iinden, emrimizle doru yola ileten imamlar/rehberler yaptk. (32/Secde, 24)

Evet, bir yanda chiliyye toplumu ierisinde insanlar hidyete, doru yola dvet edip ynelten bir imam veya peygamber; dier yanda ise peygambere veya muttak imamlarlarla beraber Kurana tbi olanlar engellemeye alan ate nderleri, atee dvet eden imamlar. Onlar (Firavun ve askerlerini) (insanlar) atee aran imamlar/ncler kldk. Kymet gn onlar yardm grmeyeceklerdir. (28/Kasas, 41) Onlar kymet gn yardm grmeyeceklerdir. nk onlar insanlarn hidyeti anlamalarna engel olmulardr. Onlar kitab tevil ve tahrife ynelerek, insanlarn vahyi anlamalarn engellemi ve sapmalarna sebebiyet vermilerdir. Peki ya onlar destekleyerek yanlarnda yer alanlar, onlarn zulm ve ikencesinden korkarak uymak mecburiyetinde olduklar anlayyla hareket edenler, kenidilerini sorumluluktan kurtarabilecek mi?

Rabbim, bizi saptranlar bunlard, bunlar bizim hakk anlamamza ve hakk yaamamza engel olmulard, bizi bunlardan ayr, bunlardan ayr deerlendir. Biz, gszlmz sebebiyle onlarla birlikte olmu, slma ve mslmanlara kar yaplan savata bu sebeple onlarn yannda yer almtk diyerek davranlarnn doru olduunu savunabilecekler mi? Hayr! Bu bahanelerin hibir faydas olmayacak. nk onlar zlimlerle birlik olup hakka birlikte kar kmlar, hireti bir kenara brakarak dnya nimetlerini tercih etmilerdir. Yardmc olduklar, yolunda yrdkleri imamlar/nderleri olan o zlim mstekbirlerle birlikte atee gireceklerdir. hirette insan topluluklar imamlar/nderleriyle birlikte arlacaktr.

Her insan topluluunu, imamlar/nderleri ile birlikte aracamz gnde kimlerin amel defterleri sandan verilirse, onlar, en kk bir hakszla uramam olarak amel defterlerini okurlar. (17/sr, 71) Evet, o gn insanlar ellerine tututurulan kitab okuyacaklar. Eyvah, bu kitaba ne olmu, byk kk her eyi en ince ayrntsna kadar saym, dkm. Yazklar olsun bize! diyecekler (18/Kehf, 49), ama artk faydas yok; orada hakszla uratlmadan bizzat kazandklar eyler sebebiyle atee atlacaklardr.

Kuranda imam kelimesi ile kastedilen eyin sadece peygamberlerin deil, rasllerle birlikte kitabn da imam olduunu (11/Hd, 17), insanlara nder ve rehber olduunu, onlarn yollarn aydnlatp hayatlarn belli bir plan erevesinde programladn grrz. Peygamberler grevlerini yerine getirip mmetini/toplumunu oluturduktan sonra onlar toplum ierisinde tyin edilmi bir vakte kadar kalrlar, sonra Allah onlar toplumlarndan ekip alnca, artk orada nder ve rehber (imam) olarak kitap vardr. nsanlar artk o kitaba sarlrlar, onunla problem ve ihtilflarn halleder, onunla toplumsal yaamlarn dzenlerler. Belli bir sre byle devam eder, zamanla nefislerini n plana karanlar olur, aralarnda ihtilflar ba gsterir. Kimileri bay edip Allahn hidyetinden, aydnlk yolundan saparlar. htiraslar oalr, dnyaya meyleder, hireti unuturlar. Bu sebeple ayrlk ve fitne zuhur eder, dinden sapmalar oalr. Onlar artk din, kitap tanmazlar. Onlarn ahit ve antlamalar da olmaz. Orada can, mal, akl, nesil ve din emniyetleri de kalmaz. Orada her ey onlarn hevlarna/arzularna gre ayarlanr.

Eer gl iseler, birtakm deerleri ayaklar altna alrlar, ezmeye, smrmeye ve yok etmeye alrlar. Artk ylesi ortamlarda; peygamberi kendisine rnek edinen, Kitab rehber (imam) edinen mminler iin ar sorumluluk balar, o sorumluluklarn yerine getirmeye almalar gerekir: Eer antlamalarndan sonra yeminlerini bozarlar ve dininize saldrrlarsa, kfrn imamlarna/nderlerine kar savan. nk onlarn yemin (diye bir eyleri) yoktur. (Onlara kar savarsanz) umulur ki kfre son verirler. (9/Tevbe, 12)

Peygamberin izgisini tkip eden tevhid topluluk, iinde yaadklar chil toplumun nderlerine kar uyank ve dikkatli olmak zorundadr. Zira, onlar gc ellerine geirdikleri zaman, ekini ve nesli ifsad ederler (2/Bakara, 205). Bunu gerekletirirken ne sz/ahit, ne de antlama tanrlar. Artk orada insanlarn hrriyetleri ellerinden alnr ve insanlar tt otoritenin kulu haline getirilirler. Orada zulm ve hakszlk yaygnlar. Kfrn imamlar/nderleri, ototiretelerini srekliletirebilmek iin, insanlarn bilinsizletirilmeleri ve sorumluluk duygularn kaybetmeleri gerekir. Bu tutlar, fikir ve dnce hrriyetini kendi llerine gre belirler, birtakm tabular olutururlar. Bilinsizletirdikleri ynlarn kaybolan deer yarglarnn yerine, kfrn imamlar/nderleri, kendi deer yarglarn enjekte ederler ve bunlar toplumun sahiplenmesini isterler.

Byle bir toplumda, bilinli kimselere hakszlk karsnda susmayan inanl insanlara ok byk grevler der. Zira Allah, insanlar bilinlenmeye ve akletmeye arr. Allah, kullarn, kullara kul olmaktan kurtarp sadece kendisine kulluk yapmalarn salayarak gerek hrriyetlerine kavumalarn ister. te bu sebeple, kfrn nderleri olan mstekbirler, frsatn bulduklar an mslman dv erlerini ve onlarn imamlarn yok etmeye alrlar. Rabbimiz ise, mslmanlarn Kuran kendilerine imam (rehber) edinmelerini istemektedir.

Kuran bize rehberlik ederek kfrn nderlerine kar srekli bir mcdele ierisinde olmamz tler; onlarla savamamz emreder (9/Tevbe, 12). te bu sava, yani cihad, organize olmu imaml bir cemaatle olur. Toplum, mttak bir topluluktur. mamlar ise takv sahiplerinin nderidir. Onlara takvda nclk eder. Bu toplumda btn hesaplar hiret zerine yaplr, hireti kazanmann mcdelesi verilir. Ve onlar (iman edip tevbe edenler), Rabbimiz! Bize gzmz aydnlatacak eler ve zrriyetler bala ve bizi takv sahiplerine imam/nder kl! derler.(25/Furkan, 74)

mam, bir rehber ve nderdir; insanlara nclk eder. mmet ise bir makamdr, rehberlik ve nderlik makam. mmet, demle balam ve Raslullaha kadar kesintisiz olarak vahiyle birlikte devam etmitir. Raslullahtan sonra ise bu makam, Onun getirdii Kitab (Kuran)a vris olan, Kitab yaayp toplumda yaanlr klabilmek iin mcdele veren imamlar tarafndan srdrlecektir. te bu imamlar, Rasln getirdii eriat uygulamada ve dini insanlara tebli etmede Onun halefidirler. Bu makama getirilen insann Kuran kendisine rehber, Raslullah ise rnek edinerek muttak olmas gerekir. Peygamberin soyundan da gelse zlim olanlar bu makama gelemezler (2/Bakara, 124).

Firavun sistemlerin temeli, zora ve zulme dayanr. Orada insanlar gruplara, partilere ayrlarak gszletirilerek birlikleri yok edilir. Bu sistemlerin zulm ve smrlerinden kendilerini korumaya alanlar, Firavunlarn/kfr nderlerinin kendilerine msaade etmi olduklar yasalar erevesinde hareket ederler. Bu sebeple orada g ve inisiyatif Firavunlarn elindedir, onu diledikleri gibi kullanrlar. Tm mcdeleci hareketleri kontrolleri altnda tutarlar.

Allah ise zayf braklm, ezilen ve smrlen mstazaf halka seslenerek onlar birlik olmaya, yeniden immeti diriltmeye ve mstekbirlere kar mcdeleye dvet ediyor, kendilerine ltufta bulunarak onlar yeniden nderler yapacan, ezilmi ve smrlmlkten kurtaracan ve ne yapmalar gerektiini anlatarak uyaryor. Biz istiyoruz ki, o yeryznde mstazaflara (gsz drlenlere) ltufta bulunalm, onlar imamlar/nderler yapalm, onlar vrisler klalm (tekilerin yerini aldralm). (28/Kasas, 5)

Ey iman edenler, size hayat verecek eylere sizi ard zaman Allaha ve Raslne icbet edin. Ve bilin ki, muhakkak Allah, kii ile kalbi arasna girer ve siz Ona gtrlp toplanacaksnz. (8/Enfl, 24)

man edenler, imanlarnn gerei olarak Allahn ve Raslnn arsna dikkat etmeliler. Bu arnn gsterdii hedefin gerekleebilmesi iin gerekli g ve almay ortaya koymallar. Zira bu ar iman edenlere hayat bahedecek bir dvettir. mmet kurumunun yeniden gerekleebilmesi iin imaml cemaatlerini oluturmalar gerekir. Zira Allahn huzuruna gtrldkleri hiret gnnde bu ar sorumluluk gerektiren grevlerini yerine getirmemenin ne anlama geldiini bilirler.

Her imam, kendi cemaatini olutururken, slmn karsnda insanlar da oluacaktr. Bu insanlar da kfrn imamlardr. nsanlar kendi kfr yollarna dvet ederken, kendi kfr toplumlarn olutururlar. Artk orada iki ayr topluluk olumutur. Bir yanda insanlar Allah ve Onun dinine aran imam ve beraberinde oluan slm toplumu, dier yanda, insanlar atee (cehenneme) aran kfr imamlar ve beraberinde oluan chiliyye toplumu.

Bu iki toplumun da inandklar bir rabbi, bir dini vardr. Bu topluluklar, hirete imamlaryla birlikte giderler. Peygamberi, Onun getirdii Kuran ve Kitapla insanlar arasnda hkmeden Peygamberin halefi olan imamlar kendisine rehber edinenler hirette Onunla beraber cennete girerler. Allah, Kuran ve Peygamberi tanmayan veya bunlar tandn iddia etmesine ramen, Kuran yaam biimi olarak kabullenmeyip kendi yanlarndan sistem belirleyerek insanlar onunla idare edenleri nder ve rehber edinenler de hirette o imamlaryla birlikte atee girecekler, cehenneme atlacaklardr.

Her mmetin peygamberi Allah huzurunda hidlik edecek (4/Nis, 41) ve Ya Rabbi, Senin dinini, Senin mesajn insanlara ulatrdm, onlara Kitapta belirlediin hayat eklini ve bana rettiin doru dnme ve uygulama biimini rettim diyecektir. Raslullahn mmeti, sadece kendi bulunduu dnemde yaayp da dvetini kabullenerek onun gereklerini yerine getiren insanlarla snrl deildir. Bu mmet, Onun rislet dneminde balayp kymet gnne kadar getirmi olduu dine girerek ona uygun amellerle imann dorulayarak onun gstermi olduu yolda yryen ve o dinin srekli yaanlabilmesi iin dvet ve cihad grevini yerine getiren insanlarn tamamndan olumaktadr.

Biz de, bizim iin izilmi olan bu yolda imamlarmz hangi lye gre tesbit etmi olduumuza, kimleri imam olarak tandmza dikkat edelim. Dikkat edelim ki, hiretimizi kurtarmaya alm, grevimizi yapm olabilelim; hirete imammzla birlikte gideceimizi unutmayalm. Onlar bizim hakkmzda orada hidlik edeceklerdir.

Kuranda belirlenen imaml cemaatimizi oluturarak, hirette kurtuluumuzu salayacak davran ierisinde olalm. Bu mmetin kymete kadar devam edebilmesi iin bizden sonra gelen nesillere bu kurumu sapasalam, tertemiz bir vaziyette brakalm ki, kurtulua erenlerden olabilelim. inizden hayra aran ve marfu emredip mnkerden nehyeden bir mmet bulunsun. Kurtulua erenler, ite bunlardr. (3/l-i mrn, 104) Muhakkak mmetiniz tek bir mmettir ve Ben de sizin Rabbinizim; o halde Bana ibdet edin. (21/Enbiy, 92)

te Allahn tarif ettii ideal toplum. slm kendine din olarak semi, Allaha iman ederek yalnz Onu Rab edinmi, kulluunu sadece Ona yaparak baka hibir eyi ortak tanmayan, sahte rableri reddederek onlarn yaam biimlerini ve ideolojilerini kabul etmeden, kble edinilen eitli eylere ynelmeyip sadece Rabbimizin belirledii kbleye ynelen, Kuranda tarif edilen, zellikleri belirtilen ahs kendisine imam edinerek, bakalarn nder ve rehber edinmeyen muttak toplum; ite kurtulacak olan cemaat de budur. (19)

Zlim ve Fsn mmeti

Yce Allah, kulu ve elisi olan brhim (a.s.)i ateten koruduu gibi, evltlarn da korumu ve onlara peygamberler arasnda stn mevki ve mertebe de vermitir. Kurn- Kerim Hz. brhimin nderliinden ve evltlarndan yle bahsediyor: "Bir zamanlar Rabbi brhim'i birtakm kelimelerle snam, onlar tam olarak yerine getirince; 'Ben seni insanlara imam/nder yapacam' demiti. 'Soyumdan da (imamlar/nderler yap, y Rabbi!)' dedi. Allah: 'Ahdim zlimlere ermez (onlar iin sz vermem)' buyurdu." (2/Bakara, 124) Allah Tel, sevdii kulu brhimi herkesin tbi olduu bir imam/nder yaptn beyan ediyor. nk brhim (a.s.), Yce Allahn snavlarn tmyle ve en gzel ekilde kazanmt.

Yce Allah, kulu ve elisi olan brhim (a.s.)i ateten koruduu gibi, evltlarn da irk ve haramlardan korumu ve onlara peygamberler arasnda stn mevk ve mertebe de vermitir. Yce Allah, sevdii kulu brhimi herkesin tbi olduu bir imam/nder yaptn beyan ediyor (2/Bakara, 124). nk brhim (a.s.), Allahn snavlarn kazanmt. Allahn kendisini insanlara imam klacan beyan edince, brhim (a.s.) kendi soyundan da imamlar isteyince, Allah zlimler imamlk/nderlik hakkna sahip olamazlar karln vermitir. Hibir zlim, imam olamaz, kendisine uyulan nder olamaz, buna hakk yoktur. Allahn immet

ahdine hi bir zlim eremez.

Bu konuda Fahreddin Rzi yle der: Onlar (zlimler), Allahn emirlerinin kendilerine emanet edildii kiiler olamaz. Kendilerine uyulamaz. Dolaysyla imam (nder, lider) olamaz. Bylece fsn immetinin btl olduu bu yetin delleti ile sbit olmutur. Efendimiz buyuruyor ki: Yaratana isyan konusunda hibir mahlka itaat yoktur.(Mslim, mre, 38, hadis no: 1839) Ve yine bu yet-i kerime gsteriyor ki, fsk hkim olamaz. Hkm mevkiine getii zaman, onun verdii hkmler uygulanamaz. ehdeti kabul edilmez ve Raslullahtan naklettii hadis benimsenemez. Fetv verirse fetvsna itibar edilmez. Namaz iin ne geirilemez. (20)

Grld zere imamlk veya dier bir adyla nderlik, sradan basit bir grev deildir. Babadan oula geen veya soy sop takip eden bir verset mal olmad gibi, zlim, fcir, fsk, mnfk ve mrik gibi kimselerin de gelip oturduu bir makam deildir. mamlk; iman, amel, uur ve yaptrc gce sahip olanlarn hakkdr. Bu stn meziyetlere sahip olmayanlar babas ve atas ne olursa olsun, o yce makama getirilemez. slm, bir saltanat ve hkmdarlk dini deildir. slm, hak ve adlet dinidir. Kim o mertebeye ularsa onun hakkdr.

maml sadece bir devlet bakan olarak dnmek doru deildir. mamlk; rislet imaml, hilfet imaml, devlet imaml, cemaat imaml ve namaz imaml eklinde geni bir muhtevya sahiptir. Hangi ekliyle olursa olsun, o makamlara geecek ahsn zlimlik, fsklk ve benzeri sfatlardan uzak kalarak tam bir adlet sfatna sahip olmas arttr. Allah Telnn brhim (a.s.)e syledii zlimlere imamlk ahdim erimez ifadesi, sadece brhim nesline mnhasr deildir. Her dnemde geerli bir kuraldr. Zlimlik ve fsklk yaparak Allahn dinini hafife alan herkes iin geerli bir ldr bu. Dn de, bugn de, yarn da olsa zlimler, bu yce makama getirilemez. irk, en byk zulm (31/Lokman, 13) olduu iin, mrik bir kimse byk bir zlimdir. Allahn indirdii ile hkmetmeyen zlimlerin ta kendisi (5/Mide, 45) olduundan Allahn indirdii dnda, Ona ters yasa veya hkmle hkmetmek, insanlar ynetmek zulm olduu gibi bu ynetici de zlimin ta kendisidir (5/Mide, 45). Zulmn zdd, adlettir. Allah adletle davranmay emretmektedir (16/Nahl, 90). Btn bunlarla birlikte nefsine uyduundan, chillik ve baka sebepler yznden adletten ayrlan kimse de zlimdir. Ve zlimlerin imam/nder/lider olma hakk yoktur. (21)

slm siyset tarihinde hibir fakh, kfirin immetini/yneticiliini tartmamtr. nk Kuranla sbittir ki, kfirlerin mminler zerinde velyet hakk yoktur: Allah kfirlere mminler zerine asla velyet hakk tanmamtr. (4/Nis, 141) Tartlan konu, fsk ve zlimin immeti ve yneticiliidir.

Bu konuda Hricleri bir kenara brakrsak, birbirine zt iki gr vardr orta yerde. 1- Mrcienin gr: Bunlar, olan olmas gerekendir, deyip statkoyu savunanlardr. Bunlara gre, eer birileri herhangi bir yolla ynetimi ele geirmise bunun ele geirili tarzna baklmaz. O ynetici zlim ve fsk olsa da mer addedilir. 2- Mutezile: Bu kesim de fsk ve zulm grlen bir yneticinin ynetimi gayr- merdur. O mer olmad gibi, o ynetimde grev yapan hkimlerin isterse Allahn indirdiiyle hkmetsinler- hkmleri mer deildir.

Bu noktada mam zam, daha dengeli bir tavr benimsemitir. Zlim ve fsn yneticiliini kabul etmemekle birlikte, sosyal faliyetlerin yrtlmesi gerektiini kabul ederek, eer kendisi dilse zlim imamn/halfenin kadsnn (hkiminin) hkmn kabul etmi, sorumluluu ferdin kendisinden balatmtr. mam zam, zlim ve fsk bir ynetimde grev alma konusuna bireysel adan yaklayordu. Eer fsk bir rejimde fert, bulunduu makamda slmn ahkmn icrda bir engelle karlamyorsa onun o makamda bulunmasna cevaz veriyordu. Ancak, ferdin fsk ve zlim olmas durumunda bunu mer saymyordu. Tekrar baa dnerek, sorumuzu soralm: mam zamn zlim ve fsn imaml/yneticilii konusundaki net gr ne idi? Bu sorumuza Mekk ve Kerdernin ortaklaa aldklar mam zamn bir ictihadnda cevap buluyoruz:

Feyi (slm devletinin gayr- mslimlerden ald vergiyi) mer olmayan yollarda harcayan, ya da zulmle hkmeden ve Allahn emirlerini terkedip yasaklarn irtikp eden kimsenin imaml/yneticilii btldr. Onun verecei emirler ve hkmler geersizdir. Bazlar, mam zamn fsk imamn ardnda namaz klnabilir ve eer dil ve slih ise ynetici zlim de olsa o ynetimin Kuran ile hkmeden kadsnn hkm geerlidir grleriyle; zlim ve fskn yneticilii gayr- merdur; onun hkmleri geersiz, ona yaplan biat btldr ictihad arasnda bir eliki olduu zehbna kaplmtr.

mam zamn namaz iin fsn immetine, zlim bir ynetimde kadlk yapan dil birinin mer hkmn tenfze cevaz veriinden yola kanlar yanltan yanl gelir mantyla onun fsk ve zlimin immetini/yneticiliini de kabul ettiini sanmlardr. Yani, zlim imamn/yneticinin hkm ne ise, onun tyin ettiinin hkm de ayndr demilerdir. Bazlar bu zanlarndan dolay Eb Hanifeyi tviz vermekle sularken, bazlar da yine bu yanl anlay kendi btl grleri olan zulmle uzlama arpklna dayanak gstermilerdir. kisi de yanl.

Hanef mezhebinin nl imamlarndan Ebbekir C essastan dinleyelim: nsanlardan bazlar Eb Hanifenin fsn immetine ve hilfetine olur verdiini ve halfeyle hkimin arasn ayrarak onun hkmn ciz grmediini zannederler. Bunu kelmclardan Zrkan adnda biri sylemitir. Kukusuz bu lakrd aslszdr. Eb Hanifeye gre halife ile onun atad hkim arasnda (ynetme hakk ve meriyet asndan) bir fark yoktur. Ynetime gelileri ve getirilileri (hkimin kendisi dil ve slih de olsa) gayr- merdur. nk her ikisinin meriyetinin art da dil olmaktr. Fsn hilfeti ve hkimlii mer olmad gibi, hitlii de kabul edilmez. Eer Peygamberden rivyet ettii hadis varsa o da alnmaz. (C essas, Ahkmul-Kuran, I/86)

Eb Hanife yle der: mmetin maln mer olmayan yollarda harcayan, ya da zulmle hkmeden ve Allahn emirlerini terkedip yasaklarn irtikp eden kimsenin yneticilii btldr. Onun verecei emirler ve hkmler geersizdir.

C esss, Zlimler ahdime nil olamazlar (2/Bakara, 124) yetinden hkm karrken unlar syler: Bu yetin delletiyle fsn imamlnn/yneticiliinin btl olduu anlald. Fsk ve zlim biri halife olamaz. Hatta bu karakterde olanlar, herhangi bir biimde ynetim makamna gelseler, fsklar yznden halkn kendilerine uymalar gerekmez. Bu konuda Raslullah yle buyuruyor: Allaha isyanda kula itaat yoktur. Bu hadis de dellet eder ki; fsk biri hkim olamaz; hkmettii zaman verdii hkm yerine getirilmez, hitlii kabul edilmez, Peygamberden rivyet ettii hadis alnmaz, mft olup fetv verdiinde fetvsna uyulmaz. (C esss, a.g.e. I/86)

bn Abbas, bu konuda yle der: Zlime verilen sze (biat) vef gerekmez. Eer ona verdiin sz yapmaynca zulme urayacaksan, o zaman szn yerine getir. Hasan Basr ise u aklamay yapar: Zlimlere verilmi ahid yerine getirilmez. Allah hirette onu yerine getirmeyen kiiyi sorumlu tutmayaca gibi, ecrini de artrr. (a.g.e. I/85)

mam zamn zlim ve fsn (kfirin deil) yneticilii konusunda hem bylesine pratik, hem de ideal bir yaklam benimsemesi, zerinde durulmas gereken bir konu. mam bu yaklamyla olay ferdin kendisinde balatm, kiiyi kendi yapt eylemlerle kar karya brakmtr. Byle yapmakla olan ile olmas gereken arasndaki tercihte bocalayan birok insana k yolu gstermitir. Bu yol, anariye meydan vermeden zulme kar kmann yoludur. Bu yol, toplum iin ferdin nceliklerini, fert iin toplumun nceliklerini ihll etmeden yaayabilmenin addr. Bu yol, zlim ve fsk yneticileri aklamak iin kendilerince mer birtakm mzeretler uyduranlarn mzeretlerini iptal eden yoldur. mmetin tepesine musallat olan zorbalarn elinden mmeti kurtarmak iin bulunmu dengeli bir mcdele metodudur. mam zam, insanlara, zlim ya da mazlum olmaktan baka seenek braklmayan ortamlarda, dengeli bir zm, mer ve pratik bir k yolu gstermitir. (22)

Zlim ve Fsk ll-Emre/mama Kar Kyam Hakk

mam zam, zlim ve fsk ynetime kar mslmanlarn silhl bakaldrsn emr bil-maruf ve nehy anil-mnker farzasnn bir paras olarak grmtr. Bu konuda mam Eb Hanife ilk deildir. Emevler, hilfeti ellerine geirdiinden beri silhl kyam savunan sahbe ve ulem eksik olmamtr.

Sahbeden Hicr bin Adiyy ve arkadalar bu grteydiler ve ynetim tarafndan katledildiler. Hz. ie ve Abdullah bin Mesud gibi nl isimler de bu klar desteklediler. Hz. Hseyin, zlim ve fsk ynetime kar kymn (hur ales-sultan) farziyyetine inanyor ve bu uurda ehdeti gslyordu. Hz. Ebbekirin torunu Abdullah bin Zbeyr de ayn inan urunda mcdele vermi ve ehid edilmiti. bn Eas ayaklandnda tbinin en nl limleri onun bu knn er olduunu iln ederek halk ynetime kar onu desteklemeye aryorlard. Bu cmleden olarak bn Eb Leyl, e-ab, Eb l-Bahter ve Said bin C beyri sayabiliriz. Zamanlarnn en nl fakhleri olan bu zatlar bn Eas kymnn iinde yer almlar, bizatih yardmc olmulardr.

Hasan Basr de kyamlar mer grmekle birlikte, baarl olmasn art komu, baarlamamas durumunda ok kan dklr gerekesiyle kyamlarn iinde bizzat yer almamtr. Ancak, ynetimin verdii maa reddetmi, iledikleri zulmleri bir bir saym, bunun gybet olacan syleyen bazlarna zlimin zulmn dile getirmek gybet deildir demitir. Bu dnemde, her tarafta zlimler tarafndan oluk oluk mslman kan aktlrken limlerden bazlarnn ilim ad altnda fer meselelerle halk oylamasna ierleyen Hasan Basr hayretini yle dile getirecektir: Ne garip! Mslmanlarn kanlarnn kpek kan gibi aktlmasna aldrmayanlar, pire kannn hkmn soruyorlar.

mam Zeyd ile mam Muhammed ve brahimin kyamlarnda mam zamn sergiledii tavr olduka nettir. Kymn Bedir Zaferine benzettii mam Zeyde elinden gelen her trl yardm yapmas, onu ann dier fakhlerinden ayran en nemli boyutudur. Bu olaylarda verdii fetv ve sergiledii tavrlardan anlalan o ki mam zam, mam Zeyd ile mam Muhammed ve brahime biat etmiti. mam, brahim bin Hasann kymnda boynumuza ipler taklsa yine de sznden dnenlerden olmayacaz diyordu. Basral tbsi Eb shaka: brahimin safnda cihad eden kardeinin ald sevap, senin kfirlerle giritiin savata aldn sevaptan stndr diyordu.

mam zamn zlim ve fsk ynetimler karsnda gsterdii bu tavr konusunda adalarndan fakh Evza yle der: Eb Hanifenin tm ictihadlarna tahamml ettik. Ne ki, bu kez zlim ve fsk yneticiye kar silhl kym kabullenerek, zerimize klla geldi. Emr bil-maruf nehy anil-mnkerin vcbuna inanyordu. Kendisine bu konuda hkm soranlara Raslullahn u hadisini naklediyordu: ehidlerin en erdemlisi Hamza bin Abdulmuttalib ve zlim yneticiye iyiyi emredip ktden sakndrd iin ldrlen kimsedir. (C esss, Ahkmul-Kuran, I/87)

mam zam, bu ictihadnn altn kanyla imzalam, Allah da onun adn yceltmi ve ebedletirmitir. mam zamn bu konudaki ictihadlarn ve tavrn ok net bir biimde zetleyen Hanef mezhebinin nl imam Ebbekir el-C esss, yneticilerin zulmne ve fskna kar hasssiyetini yitiren kimi tvizkr limleri eletirerek unlar syler: Gemite ve gnmzde chil ve lzumsuz baz hadisiler hri slm mmetinin limlerinden hibiri byle bir durumda silhl kyma kar kmad. Bu chil ve lzumsuzlar, ba olan topluluun ldrlmesini, emr bil-maruf nehy anil-mnkerin silhla yaplmasn ho grmeyip ona kar ktlar. Allahn u yetini iittikleri halde silhla emr bil-maruf nehy anil-mnkeri fitne sayp azgn zorbalarn ldrlmesini kerih grdler: Saldrganlk yapanlarla Allahn hkmne boyun einceye kadar savan. (49/Hucurt, 9) yetin lafz, sava iinin kl, ya da baka silhlarla olmasn gerekli klyor.

Bazlar, sultann zulmne, fskna, Allahn ldrlmesini haram kld canlara kymasna, kar konulamayacan, ancak sultann dndaki yneticilere de silhsz olarak szle, ya da baka bir biimde kar konulabileceini sylemekle mmete dmanlardan daha beter ktlk ettiler. nk onlarn bu gibi fetvlar insanlar zorbalar ldrmekten, zlim ve gnahkr yneticiye kar koymaktan alkoydu. nsanlar ne zaman zlim yneticilere marufu emredip -velev ki silhla olsunmnkerden nehyetmediler, ite o zaman tm slm topraklarn kesif bir zulm bulutu kuatt. Din de gitti, dnya da gitti elden ve birok zndka akm tredi. (A.g.e. II/320-321) (23)

ll-Emr, mmetin imam demektir. mam denilince de, szlk anlamna da uygun olarak, evresine nderlik ve nclk eden kimse anlalr. Bunun iin imamn, hem namaz ibdetinin, hem de her trl hayrl hizmetin yerine getirilmesinde toplumuna nderlik etmesi, ilim ve ahlkyla, sz ve davranlaryla insanlarn takdirini kazanmas beklenir. Tabii, her eyden nce, immet-i kbr iin olduu gibi, namaz imamnn da mslman olmas gerekir. Bazlarnn, bu da mevz mu edilir, tabii ki imamlarn hepsi mslmandr diyecekleri byk ihtimaldir. Ama gnmzde imamlarda aranacak ilk art, onlarn her eit irkten arnm, sadece Allahtan korkan muvahhid birer mslman olmalardr. mamlar ve cemaatler, gerei gibi muvahhid mmin olsalar, nihi tercihlerini Allahtan ve hiretten yana yapsalar, her ey bir baka olacaktr.

Mminlerin ll-emri/imam/lideri, ancak mminlerden olur. Herhangi bir kfirin mminlere ynetici olma hakk yoktur. Allah kfirlere mminler zerine asla velyet hakk tanmamtr. (4/Nis, 141). mmetin ekserisi, mslman olduu halde fsk veya zlim olan birisinin de imam ve ynetici olma hakkna sahip olmad grndedir. Bu anlay, Kuranda imam ve itaat kavramyla ilgili yetler deerlendirildiinde tercih etmek zorunda olduumuz bir tavrdr. Kuranda kfirlerin, ancak kfirlere imam olduu, kendisine uyanlar atee/cehenneme ulatraca ifade edilir. Fsk ve zlimlerin de, ancak kendileri gibi imamlar olacaktr. nk insanlar nasl iseler, yle idarecilere/imamlara mstahak olacak ve o ekilde ynetileceklerdir.

Mminlerin ll-emri olan mmin imamlar ise, imamlarn imam Hz. brhim rnekliinde ortaya konulur. O, put ve putulara kar tek bana bir mmettir. Ve ayn zamanda mmetin imamdr. Onun shak, smail gibi oullar, Yakub, Dvud, Ms, sa, Muhammed (salevtullahi aleyhim ecman) gibi torunlar imamdr. Kuran, apak bir imam/rehber olduu gibi, yol (hidyet yolu, srt- mstakm) da imamdr. mam hakkndaki Kurann bu tanmlarndan yola karak diyebiliriz ki; iyilik imam, peygamberlerin izinden ayrlmayan, Kurann ahkmn inanarak uygulayan ve slm hidyeti zere, srt- mstakm yolunda nder kiidir. Bu zellikleri tamayan kimse, mminlerin ll-emri/imam olamaz; olsa olsa, kfr imam/nderi olabilir.

slmn toplumsal hkmlerini yaayabilmek, bulunduumuz yere slm hkim klabilmek iin imamn mevcdiyeti, bata gelen esaslardandr. C emaat mi, arasndan imam karr, yoksa imam m kendi cemaatini yetitirir, oluturur? sorusuna, her iki adan cevap vermek mmkndr.

Gnmzde slm ve ideal anlamda cemaat bile olamayan mslmanlarn, aralarndan ll-emr, yani imam karmalar ve imamsz devlete tlip olmalar gereklemeyecek bir dten ibrettir. Ryann gerek olmas iin nce cemaat ve mmet bilincine sahip olmal ve iimizden bizi ekip evirecek bir imam karmas iin dil ve fiil ile du etmeliyiz: Ve onlar (iman edip tevbe edenler), Rabbimiz! Bize gzmz aydnlatacak eler ve zrriyetler bala ve bizi takv sahiplerine imam/nder kl! derler.(25/Furkan, 74)

Selm olsun hidyet imamlarna ve hidyete tbi olan muttaklere! Yazklar olsun toplumu hidyetten engellemeye alan nderlere ve onlarn izindekilere! Selm olsun, imamlarn unutulduu ortamlarda ortaya karak cemaatlerini oluturmaya ve balarnda kendilerinden ll-emr olacak immet/hilfet messesesini gerekletirmeye alanlara!

Ahmet zalp, amil slm Ansiklopedisi, c. 6, s. 248-249 amil slm Ansiklopedisi, c. 2, s. 424 Yusuf Kerimolu, Kelimeler Kavramlar, s. 181-182 Hseyin K. Ece, slm'n Temel Kavramlar, s. 302 Ahmet Yaar, mil slm Ansiklopedisi, c. 3, s. 143-144 Sleyman ed-Demirci, El-mmetul-Uzm, slmda Devlet Bakanl, s. 491-493 Vecdi Akyz, Kur'an'da Siyas Kavramlar, s. 135-136 Mustansr Mr, Kur'n- Terimler ve Kavramlar Szl, s. 59-60 Mustafa elik, slm Hareket Fkh, c. 4, s. 42 Abdlkadir Udeh, slm ve Siyas Durumumuz, s. 121-122 mam Mverdi, el-Ahkmus-Sultniyye, s. 5 Kemleddin bn Hmam, Kitabl-Msyera, s. 265 mam Eb Mun en-Nesef, Bahrl Kelm f Akaidil-ehlil-slm bn bidin, Reddl-Muhtar ald-Drril-Muhtar, c. 2, s. 384 mam Serahs, el-Mebst, c. 10, s. 3 bn bidin, a.g.e. c. 12, s. 145 Yusuf Kerimolu, Kelimeler Kavramlar, s. 182-183 Elmall Hamdi Yazr, Hak Dini Kuran Dili, Azim Y. c. 2, s. 407 C . Tayyar Soykk, Kur'an'da mam ve mamet, Haksz, say 62, 64 bn Kesir, Hadislerle Kur'n- Kerim Tefsiri, c. 2, s. 536 Beir slmolu, slm Hareketin Tarih Seyri, s. 46-49 Mustafa slmolu, mamlar ve Sultanlar, s. 239-242 A.g.e., s. 246-249

Konuyla lgili yet-i Kerimeler

A- Kurn- Kerimde ll-Emr Kelimesinin Getii yetler (2 Yerde): 4/Nis, 59, 83.

B- Kurn- Kerimde mam ve oulu Eimme Kelimesinin Getii yet-i Kerimeler (12 Yerde): 2/Bakara, 124; 9/Tevbe, 12; 11/Hd, 17; 15/Hcr, 79; 17/sr, 71; 21/Enbiy, 73; 25/Furkan, 74; 28/Kasas, 5, 41; 32/Secde, 24; 36/Ysin, 12; 46/Ahkaf, 12.

C - Kurn- Kerimde Halfe ve oulu Halif ve Hulef Kelimesinin Getii yetler (9 Yerde): 2/Bakara, 30; 6/Enm, 165; 7/Arf, 69, 74; 10/Ynus, 14, 73; 27/Neml, 62; 35/Ftr, 39; 38/Sd, 26.

D- Kurn- Kerimde mmet Kelimesinin Getii yetler (51 Yerde): 2/Bakara, 128, 134, 141, 143, 213; 3/l-i mrn, 104, 110, 113; 4/Nis, 41; 5/Mide, 48, 66; 6/Enm, 108; 7/Arf, 34, 38, 159, 164, 181; 10/Ynus, 19, 47, 49; 11/Hd, 8, 118; 12/Ysuf, 45; 13/Rad, 30; 15/Hcr, 5; 16/Nahl, 36, 48, 89, 92, 92, 93, 120; 21/Enbiy, 92, 92; 22/Hac, 34, 67; 23/Mminn, 43, 44, 52, 52; 27/Neml, 83, 28/Kasas, 23, 75; 35/Ftr, 24; 40/Mmin, 5; 42/r, 8; 43/Zuhruf, 22, 23, 33; 45/C siye, 28, 28.

E- Kurn- Kerimde mmet Kelimesinin oulu Olan mem Kelimesinin Getii yetler (13 Yerde): 6/Enm, 38, 42; 7/Arf, 38, 160, 168; 11/Hd, 48, 48; 13/Rad, 30; 16/Nahl, 63; 29/Ankebt, 18; 35/Ftr, 42; 41/Fusslet, 25; 46/Ahkaf, 18.

F- mam Kelimesinin Farkl Anlamlar: a- nder, Rehber, Lider: 2/Bakara, 124; 11/Hd, 17; 25/Furkan, 74; 46/Ahkaf, 12. b- Kitab, Levh-i Mahfz: 36/Ysin, 12 c- Yol: 15/Hcr, 79 d- Liderler: 9/Tevbe, 12; 21/Enbiy, 73; , 17/71; 28/Kasas, 5, 41; 32/Secde, 24.

G- Halife - Hilfet Konusuyla lgili Ayetler: 2/Bakara, 30; 6/En'm, 133, 165; 7/A'rf, 69, 74, 129, 169; 10/Ynus, 14, 73; 11/Hd, 57; 19/Meryem, 59; 24/Nr, 55; 27/Neml, 62; 35/Ftr, 39; 38/Sd, 26.

Konuyla lgili Hadis-i erif Kaynaklar ll Emr: K. Sitte, 5/61-66 3/407-408 mamet: 6/403-502 13/491-2 2/285, 295 9/122-123

Buhr, Salt 5-7, 60; Ezan 51, 54; Mez 53, 82, Hudd, 86, Edeb 74; Ahkm 1, 4, 8, 48; Enbiy 5; Menkbul-Ensr 25. Mslim, Mescid 289-290; Salt 178; mre, 9, 33, 37, 38, 44, 46, 58; man, 173, 229. Tirmiz, Fiten 13, 48, 75; Menkb 19, 33; Salt 174; Mevkt 39, 149; C ihad 7, 29; Siyer 35; lim 16. Nes, mmet 3-4, 39, 41; Beyat 25, 26, 27, 34. bn Mce, Fiten 8, 9, 20; Mukaddime 6, 11, Ezan 3; kamet 46-48, 78; Ticret 8, 30; C ihad 40, 42. Eb Dvud, Salt 32, 40, 60-62, 63, 134; By 37; mre 1; C ihad 87, 96; Beyat 25; Snnet 5, 8; Melhim 17. Msned-i Ahmed, I/21, 23, 55, 84, 118, 119, 152, 209, 333, 375; II/54, 97, 161, 177, 232, 336; III/129, 183, 428, 457, 475; IV/21-22, 118, 148, 203-204, 273, 405, 461; V/29-30, 71, 251, 301; VI/111, 405. Drim, Mukaddime 6, 23. bn Hibban, Sahih, hadis no: 257. Hkim, el-Mstedrek, 4/92.

Konuyla lgili Geni Bilgi Alnabilecek Kaynaklar

slm'da Devlet Adam ve lim, Abdlaziz el-Bedr, Kltr Basn Yayn Birlii Y. slm ve Siyas Durumumuz, Abdlkadir Udeh, Pnar Y. slm'da dar Siyaset, Seyyid Abdullah C emaleddin, Hira Y. slm'da Siyas Dnce ve dare, Harun Han irvani, Nur Y. slm'da Siyaset Dncesi, Derleme, nsan Y. slm'da Devlet ve Siyaset, Kelim Sddk, Endie Y. slm Bir Devlet stiyoruz, yetullah Muhammed B. Mehdi el-Hseyn iraz, kbal Y. (Yenda) Siyasal slm, stad C a'fer Sbhan, kbal Y. (Yenda) slm Devlet Dzeni, Ahmed Araka, Dnce Y. slm Siyaset Teorisi ve Sorunlar, Heyet, Ekin Y. slm'da Ferd ve Devlet Mnasebetleri, Hz. Ali, Eb Yusuf, Abdlkadir Zeydan, Kayhan Y. slm Siyaset likileri, Sleyman Uluda, Dergh Y. slm ve Siyas Durumumuz, Abdlkadir Udeh, Pnar Y. Devlet Bilinci, Ahmet Mercan, Denge Y. mmet Bilinci, Atasoy Mftolu, Denge Y. Devlet ve Devrim, Mnir efik, Dnya Y. Din Brokrasisi, Davut Dursun, aret Y. slm'n lk Dneminde Siyasal Katlma, Davut Dursun, Beyan Y. Osmanl ve Safevlerde Din-Devlet likisi, Vecih Kevsern, Denge Y. Devlet ve nsan, Alaaddin zdenren, Nehir Y. Dnya slm Devleti ve Prensipleri, M. Sait ekmegil, Nabi-Nida Y. Dnya slm Birlii, Muhammed Eb Zehra, ev. brahim Sarm, Esra Y. Dnya slma Muhta, Ahmet Selim, Tima Y. Medine Dnceleri, Hseyin Hatemi, Yeni Asya Neriyat slm Topluma Doru, Reyhan erif, Akabe Y. Uzlama Tehdidi Karsnda slm Hareketler, Heyet, Ekin Y. Dntrme Bilinci ve slm Hareket, Ali Deirmenci, Ekin Y. Kur'an'da Toplumsal Deiim, C elaleddin elik, nsan Y. slm C emaatine Doru, Abdurrahman Dilipak, Risale Y. Ulem ve Din Otorite, Derleme, nsan Y. Hz. Ali Dnemi ve Siyaset, Mustafa Gnal, nsan Y. slm ve Yrrlkteki Kanunlar, Abdulkadir Udeh, FSO Y. slm Direni, M. Hseyin Fadlullah, Bengisu Y. hvan-slm ve Demokrasi, Fethi Osman, Endls Y. Bat'da Din-Devlet likileri, Fransa rnei, Jacques Robert, z Y. Mehdlik ve mamiye, brahim Sleymanolu, Nil A.. Y. Trkiye'de Din-Devlet likileri ve Diyanet leri Bakanl, Kmil Kaya, ahs Y. (Birleik Datm) Tuyana Kar Ulem, M. Recep el-Beyym, Eksen Y. slm eriat, Abdlkadir Udeh, Nur Y. Din ve Laiklik, Ali Fuad Bagil, Yamur Y. Teoriden Pratie slm Hareket, Fidan Gngr, Ftrat Y. Hkmet Darbesi Teknii, C urzio Malaparte, ev. Refik zdek, Bedir Y. C hiliyyenin Hkmn m stiyorlar, Ziyaeddin el-Kudsi, Hak Y. C hiliyye Dzeninin Ruh Haritas, Mustafa elik, l Y. L 1-2, Mustafa elik, l Y. Riyset ve Siyasette Ehliyet, Muhammed Zeki, Bayrak Y.

slm'da mamet ve Hilfet, Hasan Gmolu, Kayhan Y. El-mmetl-Uzm, slmda Devlet Bakanl, Sleyman ed-Demirci, terc. brahim C ck, Ravza Y. mam Humeyni, Heyet, Daruttakrib Y. Bir Devrimin Anatomisi, Kadri elik, Evrensel Yaynclk Halifelik ve Emirlik, Mahmut kir, Terc. Bilal Uzun, Hak Y. Hilfet: Modern Arap Dncesinin Eletirisi, Fehmi innavi, nsan Y. Halifesiz Gnler, Hakan Albayrak, Denge Y. Hilfet ve ehdet, Muhammed Bkr es-Sadr, Objektif Y. Hilfet ve Halifesiz Mslmanlar, Sadk Albayrak, Aratrma Y. Hilfet Nasl Ykld? Abdlkadim Zellum, Hizb't-Tahrir Y. Hilfet ve Kemalizm, eyhlislm Mustafa Sabri, Alem Y. / Aratrma Y. Hilfetin lgasnn Arkapln, eyhlislm Mustafa Sabri, nsan Y. Hilfet-i slmiyye ve T. B. M. Meclisi, smail kr, Bedir Y. Hilfet (Gemii ve Gelecei ile), Kadir Msrolu, Sebil Y. Hilfet ve Saltanat, Mevdudi, Hill Y. Hilfetin Saltanata Dnmesi, Vecdi Akyz, Dergh Y. Hilfet Hareketleri, Mim Kemal ke, T. Diyanet Vakf Y. Hilfetin Kaldrlmas Srecinde C umhuriyetin ln ve Ltfi Fikri Dvs, 1-2, Murat ulcu, KastaY. Halifeliin Kaldrlmas ve Liklik, Seil Akgn, Turhan Kitabevi Y. Tek Bana Bir mmet, Necmettin ahiner, Beyan Y. mamlar ve Sultanlar, Mustafa slamolu, Denge Y. mamet ve Rehberiyyet Reetesi, Murtaza Mutahhari, ev. nal etinkaya, Endie Y. mamet ve Rehberiyet Felsefesi, Muhammed Beyehri, ev. nal etinkaya, Endie Y. mam En Byk nder, Ensari Kirmani, ev. rfan Keser, Endie Y. mamiye iasnda On kinci mam ve Mehdi nanc, Mustafa z, Marm. n. l. Fak. Vakf Y. Resm deolojinin cretli Kleleri, Mustafa elik, Misak Y. Kur'an'da Siyas Kavramlar, Vecdi Akyz, Kitabevi Y. s. 127-138 Kur'n Terimler ve Kavramlar Szl, Mustansr Mr, nklab Y. s. 59-60 Bu Byledir, Kul Sadi Yksel, Yenda Y. c. 1, s. 193-244 slm Ansiklopedisi, T. Diyanet Vakf Y. c. 17, s. 539-540, c. 15, s. 299-300 slm Ansiklopedisi, mil Y. c. 2. s. 422-438 Kur'an Ansiklopedisi, Sleyman Ate, Kuba Y. c. 1, s. 122-123 Terimler Szl (Kitab't-Trift), Seyyid erif C rcani, Bahar Y. s. 101 Kur'an'da Temel Kavramlar, Ali nal, Krkambar Y. s. 519-523 Kelimeler Kavramlar, Yusuf Kerimolu, nklab Y. s. 180-184 Tasavvuf Terimleri Szl, Sleyman Uluda, Marifet Y. s. 219-220 Kur'an Terimler ve Kavramlar Szl, Mustansr Mir, nklb Y. s. 75-76 Kur'an Kssalarna Giri, M. Sait imek, Yneli Y. s. 167-177 T.D.V. slm Ansiklopedisi, (M. Sabri Kka) T.D.V. Y. c. 22, s. 178-190, 201-207 mil slm Ansiklopedisi, (Abdullah Ycel) mil Y. c. 3, s. 142-144 Sosyal Bilimler Ansiklopedisi, (Nureddin Yldz) Risale Y. c. 2, s. 236-240 slm Hareket Fkh, Mustafa elik, l/Yenda, c. 4, s. 37-47 lm ve Siyas Tahliller, Molla Mansur Gzelsoy, Ftrat Y. s. 15-35 Kelimeler Kavramlar, Yusuf Kerimolu, nklab Y. s. 180-183 Kuranda Temel Kavramlar, Ali nal, Krkambar Y. s. 534-537 Kuranda Siyas Kavramlar, Vecdi Akyz, Kitabevi Y. s.127-135 slmn Temel Kavramlar, Hseyin K. Ece, Beyan Y. s. 301-302 Tartlan Sorular, Mehmed Alaga, nsan Dergisi Y. s. 69-79, 127-130 slm'n Anlalmasnn nndeki Engeller, Abdurrahman obanolu, htar Y. s. 55-69 bdet mi yin mi? Mustafa Karata, Dersaadet Y. s. 95-103 slm C emaatine Doru, Abdurrahman Dilipak, Risale Y. s. 86-105 slm Hareket, lkeler ve Sorunlar 2, Muhammed Fadlullah, Ekin Y. s. 197-207, 271-284, 93-103 slm Hareketin Tarih Seyri, Beir slmolu, Denge Y. Bu Byledir, Kul Sadi Yksel, Yenda Y. s. 193-244 slm Siyaset likileri, Sleyman Uluda, Dergh Y. s. 50, 60-64 Tekilat ve Tekilatlk, H. Mustafa Gen, Akabe-Biat Y. s. 123-148 Dv Erlerine Mesaj ve Metod, Tekilatlk, Ahmet Akgl, Dou Y. s. 23-33 Bu Byledir, Kul Sadi Yksel, Yenda Y. s. 193-218 slm Devlet-Dnya Dzeni 1-2, Sleyman Karaglle slm ve Siyas Durumumuz, Abdlkadir Udeh, terc. M. Beir Eryarsoy, Pnar Y. Bu Din Benim Dinim Deil, Abdurrahman Dilipak, aret/Ferat Y. Ahkmus-Sultniyye, mam Mverdi, Bedir Y. man ve Tavr, M. Beir Eryarsoy, afak Y.

slm Devlet Yaps, M. Beir Eryarsoy, aret/Bunuc Y. C umhuriyet Dnemi Din-Devlet ilikileri, 1-3, Hasan Hseyin C eylan, Rehber Y. Hkimiyet Allahndr, Ziyaddin el-Kudsi, Hak Y. Hkmllah, Heyet, Hill Y. Hkimiyet Allahndr, yetullah e-iran, htar Y. nan Sorunlar, Hudaybi, nklb Y. slm Siyasi Dncesinde Muhalefet, Nevin A. Mustafa, z Y. slmn Siyasi Yorumu, Eb l-Hasan Ali Nedvi, Akabe Y. Siyasi Hutbeler, eyh Said aban, Endie Y. Devlet ve Devrim, Mnir efik, Dnya Y. Modern ada slmn Politik Sistemi, Lokman Tayyib, lke Y. Anayasa ve Demokrasi, Abdurrahman Dilipak, Emre Y. Laiklik, Demokrasi ve Hkimiyet, M. Beir Eryarsoy, Buruc Y. Siyasi Hutbeler, eyh Said aban, Endie Y. slmda Hkmet, Mevdudi, Hilal Y. Gelin Bu Dnyay Deitirelim, Mevdudi, zgn/nklb Y. slm nklbnn Sreci, Mevdudi, zgn Y. slm Nizam, Mevdudi, Hilal Y. slmda Siyasi Sistem, Mevdudi, zgn Y. Kurana Gre Drt Terim, Mevdudi, Beyan Y. slm Kapitalizm atmas, Seyyid Ktb, Bir/Arslan Y. Yoldaki aretler, Seyyid Ktb, Fecr/Dnya/zgn/Pnar Y. slmn Dnya Gr, Seyyid Ktb, Arslan Y. slm Toplumuna Doru, Seyyid Ktb, slmolu Y. Yaasn eriat, Abdurrahman Dilipak, Gr/Risale Y. mmet ve Ulus Kimliklerin atmas, Abdullah Ahsen, ev. Kemal ayr, nklb Y. mmet ve mmet, Ali eriati, ev. Ahmet Sait, Fecr Y. mmet ve Uygarlk Krizi, A. Eb Sleyman, ev. lim Gner, Akabe Y. mmeti Ykan thal zmler, Yusuf Kardavi, ev. Resl Tosun, Akabe Y. mmet ve Yahdiler, Mustafa Yaln, lke Y. slm Toplumu, Mcteba Uur, ar Y. slm Toplumuna Doru, smail Ltfi akan, amil Y. slm Toplumuna Doru, Seyyit Ktb, slmolu Y. slm Topluma Doru, Reyyan erif, Akabe Y. slm Toplumunun Oluumu, Said Ramazan Bt, r Y. slmda Ferd ve C emiyet, Muhammed Kutup, Hikmet Y. slmda Toplum Dzeni, Muhammed Eb Zehra, Kayhan Y. slmda Sosyal Dzen, Mustafa Rfii, Fikir Y. slm ahsiyet ve Toplumsal Deiim, Mehmet Pamak, Buruc Y. rnek slm Toplumu, Muhammed Kutup, Risale Y. zlenen slm Toplumu, Seyyid Kutup, Kltr Basn Yay. Birlii Siyasal ve Sosyal Boyutlaryla slm, Yunus Vehbi Yavuz, Tura Y. Sosyalleme, Sosyal Gelime ve slm, zzet Er, Furkan Y. slm Laiklik, Yusuf Kardavi, Denge Y. slm, Laiklik ve Kenan Evren, N. Ycel Mutlu, Rehber Y. slm ve Laisizm, Nakib Attas, Pnar Y. Laik Dzende slm Yaamak, 1-2, Hayreddin Karaman, z Y. Laiklik Yarglanyor, Rauf Pehlivan, Gonca Y. Laik Vahet, Faruk Kse, Mektup Y. Laiklik kmaz, Ahmed Tagetiren, Erkam Y. Laiklik Devrini Kapamtr, smail Kazdal, hya Y. slm Asndan Laiklik, Muhammed slmolu (Sadreddin Yksel), zel Y. Laikliin Neresindeyiz? Saf Mrsel, Yeni Asya Y. Laik Demokratik C umhuriyet lkelerine Bal Kalacama, Abdurrahman Dilipak, Risale Y. Laisizm, Abdurrahman Dilipak, Beyan Y. Din ve Laiklik, Ali Fuad Bagil, Yamur Y. Trkiyede Laiklik deolojisi, Ahmet Parlakk, Objektif Y. Trkiyede Laiklik ve Fikir zgrl, Fehmi Koru, Beyan Y. Mslman Laik Olamaz, Ali Kemal Saran, elale Y. Sosyalizm Bitti Laiklik Alr mydnz? Yavuz Bahadrolu, Nesil Basm Y. Osmanl ve Safevlerde Din-Devlet likisi, Vecih Kevseran, Denge Y. Meden Vahet, Hsn Akta, l Y. ada Truva At Demokrasi, smail Kazdal, hya Y.

Demokrasi Risalesi, Yaar Kaplan, Tima Y. Alaturka Demokrasi ve Alaturka Laiklik, hsan Sreyya Srma, Beyan Y. Demokrasi ve Totalitarizm, Raymond Aron, Kltr Bakanl Y. zmlerin k ve slmn Ykselii, M. Emin Gerger, elale Y. slm Inda Hareketler ve deolojiler, Fethi Yeken, slmolu Y. Deiim Srecinde slm, J. Esposito, J. Donohue, nsan Y. lahlar Rejiminin Anatomisi, Mustafa elik, l Y. slma Gre Partinin Hkm, Muhammed Fatih, Tevhid ekirdek Y. Siyasal Katlm, Zbeyir Yetik, Fikir Y. Devlet ve Din, etin zek, Ada Y. Dnya slm Birlii, Muhammed Eb Zehra, Esra Y. slm Dnyasna Siyasi Baklar, saf Hseyin, z Y. Modern ada slmn Politik Sistemi, Lokman Tayyib, lke Y. slm Hareket Fkh, Mustafa elik, Yenda Y. c. 4, s. 37-47 C eza Hukuku ve Demokratik Dzenin Korunmasnda Laiklik lkesi, etin zek, 1978, stanbul Trk Hukukunda Laiklii Koruyucu C eza Hkmleri, etin zek, 1961, stanbul mmet ve mmet Soruturmas, Tevhid Dergisi, say 18, 19, 20, Haz, Tem, Austos 1991 Bir man Toplumu Olarak mmet, Vahdettin Ik, Haksz Dergisi, say 60 (Mart 1996) Kur'an'da mam ve mamet, C afer Tayyar Soykk, Haksz, say 62, 64 (Mays, Temmuz, 1996)

Hazr ve ynetim panelli siteler Dzenleme Ve Tasarm Webhizmetlerim

st

You might also like