173-V e S Î L e

You might also like

Download as pdf or txt
Download as pdf or txt
You are on page 1of 26

Cts, May 26th

A NA SA YFA SIYER HA KKINDA KA VRA M TEFSIRI ONLINE KITA P SA TI VIDEO

arama...

ARAMA

VESLE
Mide, 35; Kavram, 173

V ES LE

Vesle; Anlam ve Mhiyeti Vesile Slih Ameldir llerden Yardm Dileme Sapklk ve Zavalll Kabirlerle Tevessl Gnmzde Kabirlerle Tevessl ve Rhniyetten stimdat Duda Tevessl Dunn stismar Edilmesi Kurn- Kerimde Vesle Kavram Hadis-i eriflerde Vesle Kavram Vesile Konusunda Zayf ve Uydurma Hadis Rivyetleri Tasavvufta Vesile Anlay stise stimdd Tevessl Tartmalar Tefsirlerden ktibaslar

"Ey iman edenler, Allahtan korkun ve O'na vesile (yaklama yolu) arayn ve Onun yolunda cihd edin, umulur ki bylece kurtulua erersiniz., " (5/Mide, 35)

Vesle; Anlam ve Mhiyeti

el-Vesile kelimesinden tremitir. el-Vesile: Bir eye "istek" ile ulamadr. stek-arzu anlamn ierdiinden "el-Vasile" ifadesinden daha zeldir (dar anlamdadr). Allah (c.c.) yle buyurur: "O'na vesile (yaklama yol) arayn" (5/Mide, 35).

Allah (c.c.)'a (yaklatran) gerek vesile; ilim ve ibdetle onun yolundan gitmek ve eriatn gzelliklerini benimsemektir. Kurbet (Allah'a yaknlk) gibi. el-Vasil, Allah' arzulayandr (Mfredt'tr Rab el-sfahan, s. 560-561). bn'l-Esr yle der: el-Vsil; arzulayan-isteyen demektir. el-Vesle; Kurbet, vasta ve kendisiyle bireye ulalabilen ve yaknlama salanabilen ey anlamndadr. oulu, "vesil'dir (en-Nihye, 5/185).

Fkh Uslnde yerleik bir prensip vardr: badetlerde asl olan men' (ciz olmamas)'dir, ta ki bir delil bulununcaya kadar; adetlerde de aslolan ibahadr ta ki bir delil bulununcaya kadar. Allah (c.c.)'n bize emrettii ibdetler ise mutluluk ve sknt halinde ona yalvarmamz, ondan yardm istememiz ve ona snmamzdr. C enab- Allah buyuruyor ki: "Rabbiniz (yle) buyurdu; Bana du edin, size icabet edeyim. nk bana ibdeti brakp byklk taslayanlar aalanarak cehenneme gireceklerdir" (M'min, 40/60). Allah (c.c.) bizlere, tevessln faydal birok eidini mer klmtr ve ona yalvarann dusn -dier artlarn da yerine getirdiinde- icabet edeceini taahht etmitir.

Mteahhirnin birou, tevessl kelimesiyle dudaki tevessl kasdetmilerdir. Oysa durum -daha nce getii gibi- byle deildir. Mteahhirinin rfnde yaygn olan tevessl eittir:

1- Mer Tevessl: Hakknda Kitab'dan ve sahih hadislerden bir delil bulunan. Mer Tevessl kendi iinde e ayrlr.

a) Allah (c.c.)'n gzel isimlerinden veya yce sfatlarndan biriyle ona tevessl. rnein yle du etmesi gibi: "Allah'm sen Rahmn ve Rahim'sin, Senden merhamet diliyorum..."

Bu konudaki delil udur: "En gzel isimler Allah'ndr, o halde O'na o gzel isimlerle du edin" (7/A'rf, 180). Yani Allah'a, en gzel isimlerini vesile edinerek du edin. Allah (c.c.)'n yce sfatlar da buna dahildir. Zira Allah (c.c.)'n isimleri, onun sfatlardr. C enab- Allah Sleyman (a.s)'n tevesslnden yle sz eder; "Rahmetinle, beni iyi kullarnn arasna kat" (27/Neml, 19). Rasulullah (s.a.s)'n bu konudaki dularndan u hadis-i erif de bu konuya deinir. "Allah'm! Gayb ilmin ve mahlkat zerindeki kudretinle, eer hayat benim iin hayrlysa beni yaat, eer lm benim iin daha hayrl ise beni ldr" (Nes, Sehv 62). Bu anlamda daha birok hadis vardr.

b) Du eden kiinin iledii amel-i slihle tevessl; "Allah'm sana olan inancmla ve senin iin olan sevgimle ve rasulne tabi olmamla beni bala." Veya duc, Allah (c.c.)'a olan sevgisi, ondan korkusu ve dilekleri iin yapt iyi ileri zikreden ve dusnda bunlarla tevessur eder. Konuyla ilgili delil udur: "yle kullar ki, Ey Rabbimiz! man ettik, yleyse bizim gnahlarmz bala, bizi ate azabndan koru! derler" (3/l-i mrn, 16). Grld gibi Allah (c.c.)'n blamasna vesile klarak amel-i slih (iman)'leri anarak du edilebilir. u hadis de bunu ifade eder: " kii maaraya girmiler ve (byk bir kaya ile) maara zerlerine kopanm. Her biri yapm olduu iyi ilerle tevessl ederek Rabbine yalvarm ve kaya kapnn (k blmnn) nndeki kaya yarlm ve bylece kmlar..." (Buhr, cre12; Mslim, Zikr 100).

c) Yaamakta olan slih bir insann dusyla yaplan tevessl: Sahbe-i Kiram (r.a.) zor duruma dtklerinde Rasulllah (s.a.s)'a gider ve ondan kendileri iin du etmelerini dilerlerdi (bkz. Buhr, C um'a 34). Enes (r.a)'den nakledildiine gre, Hz. mer b. Hattab -onlara kuraklk bastnda- Abbas b. Abdulmuttalib (r.a) ile istiska eder ve yle derdi: "Allah'm biz (zamannda) nebimizle sana tevessl ediyorduk ve sen bize su gnderiyordun. (imdi ise) Nebimizin amcas ile sana tevessl ediyoruz, bize su gnder." (Enes) diyor ki: "Ve sulanyorlard" (yamur yayordu)." (Buhar, stiska, 3; Fedail eshabinneb, 11). Bu hadiste kastedilen mana udur: "Yamursuz kaldmzda, Nebimize (s.a.s.) gider. O'ndan bizim iin du etmesini talep eder ve onun dusyla sana yaklatrdk. imdi ise o vefat etti. Artk bizim iin du etmesi imkansz. Bu yzden amcas Abbas'a yneliyor ve ondan bizim iin du etmesini diliyor ve onun dusyla Allah (c.c.)'a yaklayoruz."

A'm hadisi de bu kabildendir. O Rasulllah (s.a.s)'a gelmi ve ondan du etmesini istemitir. O da a'maya, dusyla Allah (c.c.)'a tevessl etmeyi retmitir (Tirmizi Da'avt, 118; bn Mace, kame, 189).

2- Bid'at Olan Tevessl: Bu ztlarla, makamla, hrmet, byklk ve benzeri eylerle tevessl etmektir. yle demek gibi; "Allah'm, Muhammed (s.a.s)'in hrmetine veya Ka'be'nin hrmetine -veya benzeri eylerle senden diliyorum..." Bu tr "tevessller, hakknda bid'at olduuna dair ak delil bulunan tevessllerdir. Bu sebeple hibir imamdan, cevazlarna dair bir nakil yoktur.

Hanefi kitaplarndan (ed-Durr'l Muhtr)'da yle denmektedir: "et-Tatarhaniyye'de, el-Mnteka'ya atfen, Eb Yusuf dan o da Ebti Hanife'den naklen yle geer: "Kii Allah (c.c.)'a ancak onunla du edilebilir. Bu konuda cevaz verilen duda u yetten anlalandr: "En gzel isimler Allah'ndr, o halde O'na o gzel isimlerle du edin." Rasllerinin, nebilerinin, dostlarmn hakk iin "veya Beytin hakk iin" trnden ifadeleri kullanmak mekruh saylmtr (Hiyet bn bidn, VI/396397). Benzeri (bilgiler) btn Hanefi metin ve erh kitaplarnn el-Mekruhat veya el-Hazr vel-ibha blmlerinde mevcuttur. Onlara gre mekruh harama en yakn olandr. mam Muhammed'e gre ise cehennem azab asndan "haram" gibidir. Nitekim Allme bn Abidin bunu el-Hazr ve'libaha blmnn balarnda aka belirtmitir. Bu yzden selef-i slihinden bu tr bir tevessl naklolunmamtr. Bu tr tevessle cevaz verenlerin ileri srdkleri deliller ya sahih olmayan hadislerdir veya kendisinden cevaz kmayan nasslardr. (el-Vesile) lafznn getii yetlerle delil getirmeye altklar gibi. Daha nce de belirttiimiz gibi, ittifakla sabittir ki (burda vesileden) kast kurbe ve ta't'tr. Ayrca az nce geen Abbas (r.a) ile tevessl hadisi gibi. Halbuki bundan ancak du ile tevessl olduu anlalyor. Zira, eer zt'larla ve makamlarla tevessl etmek (ciz) olsayd, veft etmi olan Raslullah (s.a.s)'dan vazgeip ondan daha az fazilete sahip olan Abbas (r.a) ile tevessl etmezlerdi. Zira Raslullah (s.a.s) hrmet ve makam asndan -l veya diri olarak- Abbas (r.a)'dan daha ycedir. Bunu ifade eden daha birok deliller vardr.

3- irk olan Tevessl: Bu Allah (c.c.)'dan baka llerle, dirilerle ve hali hazrda bulunmayanlarla du etmek ve menfaat salamak, skntlar gidermek iin onlardan yardm istemektir. Veya ondan efaat ve du dilemektir. (efaat ta du eitlerindendir). Bu doru anlamda tevessl olmamasna ramen, halkn cahil kesimi ve baz ilim mensuplar bu tevessl'n (en azndan) ihtilafl tevessl olduu imajn vermek amacyla halkn kafasn bulandryorlar. Halbuki iin gerei, bu haram klnan ve haramlnda icma edilen tevessldr. Allah (c.c.) yle buyurur: "Mescidler phesiz Allah'ndr. O halde, Allah ile birlikte kimseye yalvarmayn" (72/C inn, 18). "Kimseye" ifadesi belirsiz isimdir ve olumsuzluk ifadesinden sonra geliyor, dolaysyla Allah (c.c.) dostu her kiiyi ve gnderilmi her nebiyi kapsyor. Allah (c.c) yle buyuruyor: "De ki: yleyse bana bildirin, Allah bana bir zarar vermek isterse, Allah' brakp da taptklarnz, onun verdii zarar giderebilir mi? Yahut Allah, bana bir rahmet dilerse, onlar onun bu rahmetini nleyebilir mi? De ki: Bana Allah yeter. Gvenip dayanacaklar, ancak O'na gvenip dayanrlar" (39/Zmer, 38).

bn Teymiye bu konuda yle der; "Her kim Allah ile mahlukat arasnda -hkmdar ve teba'as arasndaki araclar gibi- araclar oluturursa, kii kafir ve mriktir. yle ki; kullarn sorunlarn onlar Allah (c.c.)'a iletiyorlar, Allah (c.c.)'da kullarn onlarn araclyla hidyete erdiriyor ve rzklandryor. Halk nce onlardan dilekte bulunuyor, onlar da Allah (c.c.)'dan diliyorlar. Krallarn yanndaki araclar gibi. Onlar halka (da) yakn olduklar iin ihtiyalar krallara onlar dile getirirler. Halk da edep gstererek kraldan dileklerini onlarn yapmalarn isterler. Veya halkn onlardan (nce) dilekte bulunmas, belki direkt kraldan dilekte bulunmalarndan daha faydal olabilir. nk o araclar ihtiyal (sradan halk)'dan daha krala yakndr (dosttur). Her kim bu tarzda araclar oluturursa o kii kfirdir, mrikdir. Ondan tevbe etmesi istenir eer tevbe etmezse ldrlr" (Mecmu'ul-Fetv, I/126). te bu nceki mriklerin irkinin aynsdr. Nitekim Allah (c.c.) yle buyurur: "Onlar Allah' brakp kendilerine ne zarar ne de fayda verebilecek eylere tapyorlar ve Bunlar, Allah katnda bizim efaatilerimizdir diyorlar" (10/Yunus, 18).

Bunun Allah (c.c.)'a irk komak olduunu syleyenler ounluktadr. (Allme es-Sveyd el-kd's-Semn adl kitabnda, eyh Nu'man el-ls de ondan nakletmitir. C ill Ayneyn, s. 442). eyh Abd'l-Kadir el-Geyln de, el-unye adl kitabnda (ondan Nu'man el-ls) nakletmitir. (C il'l-Ayneyn, s. 487). eyh Sanullah el-Haleb el-Hanefi de kitabnda, velilerin keramet yoluyla yaam ve lm sonrasna etki edebileceklerini ileri srenlere kar byle birey olmayacan sylemitir (Abdurrahman b. Hasen, Minhc't-Te'sis ve't-Takdis, s. 48; eyt Eb't-Tayyib Muhammed ems'l-hak el-Azm-bd el-Hanefi, et-Ta'liku'l-Muni al snen'id-Darukutn, el-Akziye ve'l-Ahkm blm, IV/225). (1)

Vesile, szlkte, bir eye arzu ile ulamak demektir. Bir baka deyile vesile, kendisiyle bir maksada ulalan, yaklama sebebi, bir eye yaklamak iin ona yaknlndan faydalanlan ey demektir. Kavram olarak vesile, Allaha yaklamada kendisinden yararlanlan eydir. Tevessl ise, vesileye ba vurmak, Allaha yaklamak iin bir sebep veya bir imkan aramak demektir. Vesilenin oulu vesil dir.

Putperestlerin taptklar putlar veya putlarn arkasnda var zannedilen ruhlar, cinler ve melekler, baz insanlarn medet umduu lmler ve azizler bile; birakn bakalarna yardm etmeyi, kendileri Allahn rahmetini umarak Ona yaklamak, Onun sevgisini kazanmak iin bir vesile aryorlar. ylese mminler de, Allahn sevgisine gtrecek sebepleri, imkanlar arayp bulmallar. Bu vesilenin anlam, Allaha boyun eerek, Ondan korkarak ve Onu raz edecek ameller ileyerek Onun yaknln kazanmaya almak demektir.

Kavram Olarak Vesile-Tevessl: Vesile, maksadn meydana gelmesine sebep olan ey olduuna gre kiiyi Allah rzasna gtrecek btn slih ameller, btn hayrl iler bir vesiledir. Bu slih amellerin adnn deil lsnn ve ilkelerinin Hz. Peygamber tarafndan konulmas nemlidir. Bu yola ba vurmak da tevessldr. Mmin, Allah bizi imanmz ile sever deyip, bir keye ekilmez. O, Rabbinden ittika eder (korkup ekinir). Bununla da kalmaz, haram ilerden ve yasaklardan kanr, kt ahlk terkeder, iradesini kullanarak Allah raz edecek dier slih amellere devam eder. Mmin, farzlar vacipler dnda, nafile ibdetlerle bu vesile yollarn arar. Peygamberimiz, mminin nafile ibdetlerle Allaha yaklamaya devam edeceini haber vermektedir (Buhr, Rikak 38, 8/131).

Mmini vesileye ulatracak yol iman ve takvadr. Asl vesile de, Allaha yaklama niyeti ve Onu sevme arzusudur. Bu kast ve niyet ile gzel ahlk sahibi olmaya alr, slih amellere devam eder, Allahn rzasna uygun ilerle megul olur. yetin devamnda Allah yolunda cihad etmek emredilmektedir. Allaha yaknlk kazandracak vesilenin cihad ibdetiyle yakndan ilgisi bulunmaktadr. Bu noktann altn izmek gerekiyor. Kimileri vesileyi Allaha yaklatracak yol gsterici bir mrid diye anlarlar. Halbuki yetin ifadesi gyet aktr ve onlarn dedii gibi anlamann imkan yoktur. Ilim ehli kimseler insana yol gsterebilirler, gzel ahlk rnei olabilirler; ama kul ile Allah arasnda kimse arac olamaz. Buradaki vesile, ibdet cinsinden bir eyle Allaha yaknlk arama arzusudur.

Mmini Allaha yaklatracak vesile; ilim, ibdet ve eriatn gzelliklerini arama ve yaamadr. Bu, kiiyi manevi olarak Rabbine balar. Kul ile Allah arasndaki ba, kulluk zilleti, Allaha ihtiya duyma, Onun nnde boyun bkme, Onun Rububiyyetinin (Rabliinin) karsnda ubudiyet (kulluk) yapmadr. Kald ki, Allah bilme ve Ona ibdet etme, Allaha olan yaknlamann olmazsa olmaz artdr.

Allaha tevessl etmeyi salayan eylerden biri de cihadtr. yet, nce takvay, arkasndan Allaha yaklamak iin vesile aramay, arkasndan da cihad emrediyor ve bunlarn kurtulu sebebi olacan aklyor. Bu bir anlamda iman edenlerin takva sahibi olup, slih amel ileyerek, Allah yolunda cihad etmelerini, kulluk grevi olarak sralamaktr.

Iman takva ile, takva vesileyi aramak ile, vesileyi aramak ta cihad ile tamam olmaktadr. yleyse, Allaha vesile aramay, Allah yolunda cihadtan ayr dnmek, yeti eksik anlama olur. Bu cihad ister Islmn dmanlaryla olsun, isterse azgn nefse kar, isterse aldatc eytana kar olsun; farketmez. Kuran yle buyuruyor: Artk her kim Rabbine kavumak istiyorsa, slih amel ilesin ve Rabbine olan ibdetinde hi bir eyi ortak komasn. (18/Kehf, 110). Bu yet de vesile konusunda nemli ip ular veriyor. Allaha manevi olarak kavumann yolu, slih amel ilemek ve ibdette hi kimseyi ortak komamaktr. Bu demektir ki ilhlara tapnmak sapklk olduu gibi, ibdette arac bulmak da sapklktr. Tevessl, ibdette bir arac, bir torpilci bulmak deil; ibdet cinsinden bir slih ameli ihlasla yaparak, takvaya sarlarak ve Allah yolunda cehd ederek (alarak) Onun rzasn kazanmaya aba harcamaktr.

bdette, zikirde, duda bakalarn arac yapmak doru deildir. lmleri, aziz zannedilenleri, yaayan kimseleri falancann yz suyu hrmetine diyerek iin iine katmak vesile deildir. Dularn ve zikirlerin kabul iin uzaklarda yasayanlar veya mezarlarda un ufak olmu lmleri araya koymak tevhide aykrdr.

Kimileri dularn ve zikirlerini nce hocalarna (eyhlerine) sunuyorlar, onlarn da bu du ve zikirlerini Allaha arzetmesini istiyorlar.Bu yolla du ve zikirlerinin kabul greceini hayal ediyorlar. Halbuki Allah (cc) kuluna, onun ahdamarndan daha yakndr, du edenin dusn iitir ve karln verir (Kaf, 16; 2/Bakara, 186). Rabbimiz (c.c.) kulun ibdetinde bakalarn ortak etmesini kesinlikle yasaklyor (bkz. 18/Kehf, 110).

Peygamberin Makam Olarak Vesile: Vesile ayn zamanda C ennette bir makamn addr. Peygamberimiz yle buyurdu: Bana salavat getirdiiniz zaman, Vesileyi de teyiniz. Denildi ki, Vesile nedir ya Raslellah? Buyurdu ki; O C ennette yce bir makamdr ki o yalnzca bir kula verilecektir. O kulun ben olmasn umit ederim. (Ah. b.Hanbel, Tirmiz, nak. Ibni Kesir, 1 /514) Bir baka hadiste yle buyuruluyor: Mezzini iittiiniz zaman siz de onun sylediklerini syleyiniz, sonra da bana salat okuyunuz. Kim bana bir salat okursa, Allah ona on salat verir (rahmet eder). Sonra benim iin vesile isteyiniz ki o, C ennette, yalnzca Allahn bir kuluna verilecek bir makamdr. O kulun ben olmasn dilerim. Kim bana vesile isterse ona efaat edilir. (Mslim, Salt 7, Hadis no: 384; Eb Dvud, Salt, Hadis no: 523)

Ezandan sonra okunulan salevat, Peygamberimize vesile isteme dusdr. Bir hadiste yle buyuruluyor: Kim mezzini iittii zaman; Allahmme rabbe hazihid davetit tmmeti ves saltil kimeti, ti Muhammeden el-vesilete vel fazlete ved deraceter rafate veb'ashu makamen mahmden ellezi veadteh. (Ey Allahm, ey bu tam davetin sahibi, ikame edilen namazn sahibi, Muhammede vesile ve fazilet ver; onu, kendisine sz verdiin yce makama ulatr derse, Kymet gnnde ona efaat edilir. (Ibn Mce, Ezan 4, Hadis no: 722)

Tevessln eitleri: Tevessl konusunda yle bir soru ile kar karyayz: Peygamberimizin, sahbelerinin veya dier slih mminlerin adyla tevessl yaplabilir mi? Falancanin yz suyu hurmetine, falancann hatr iin, falancann yce makam iin eklinde du edelebilir mi? Tevessl deyince bir oklarna gre bu anlam anlalmaktadr. Yani du ve ibdette birinin adyla hareket etmek eklinde. Kimileri de tevessl, kiiyi doru yola gtrecek bir mrid bulma diye anlamaktadr. Bu konuyu ksa da olsa aklamakta fayda var:

Hatrlayalm ki, yukarda getii gibi, tevessl yapmak, yani Allaha yaklamak iin sebep aramak Kurann emridir. Bu sebepler de ibdet cinsinden bir ey olmal, takva ve cihad ile oaltlmaldr. Dine sonradan sokulmu ve bidat halini alm eylerle tevessl yaplamaz. nk Peygamberimiz (sav), din adna sonradan uydurulmu btn detlere bidat diyor ve hepsini de reddediyor (Mslim, C um'a 13, Hadis no: 867). limler tevessl e ayrmlardr:

a) Mer Olan Tevessl: 1- Allahn yce isimleriyle veya Ona ait sfatlarla vesile aramak. Rabbimiz Araf sresinin 140. yetinde, kendi isimleriyle du etmemizi sylyor. yleyse, Allahm, senin rahmetinle, ltfunla, ilminle, vb. Muhammede olan sevginle, balanma istiyorum gibi dular merdur. Islmn temellerinden biri, Raslllaha iman ve Ona itaat etmektir. Ona itaat etmek Allaha itaat etmektir. (Nisa, 80) Peygambere itaat ederek Allaha tevessl etmek farzdr ve iman bu itaatle tamamlanr.

2- Du edenin iledii slih bir amelle tevesslde bulunmas. l-i Imran Sresi 16. ve 53. yetlerinde buna iaret vardr. Bir hadiste getii gibi, bir maarada, maarann azn kapatan bir kaya sebebiyle mahsur kalan kii iledikleri slih amelleri anlatarak Allahtan yardm istediler ve maaradan kurtuldular. (Mslim, Zikir ve Du 27, Hadis no: 2743; Buhr, Nes, nak. N. el-Bni, Tevessl- eitleri Hkmleri, s 53. . Isl. Ans. 6/346)

3- Slih bir insann dusyla tevesslde bulunmak. Raslllahn dus ve efaatyla tevesslde bulunmak ta cizdir. Mslmanlar Onun salnda dusyla, Kymet gnnde de Onun efaatyla tevessl ederler. Baz kimseler Peygamberimize gelerek kendileri iin yamur dus yapmasn itemilerdi. O da onlar iin du etmiti. (Buhar, nak. El-Bni, Tevessl, s: 58, . Isl. Ans. 6/346) Peygamberimizin vefatndan sonra bata Hz. mer olmak zere baz sahbeler Hz. Abbasa giderek onun kendileri iin du etmesini istemilerdir. Burada kastedilen Peygamberimizin dus ve efaatdr. (nak. Ibni Teymiyye, Tevessl, s: 252) Peygamberimiz kr bir adama du reterek bu du ile tevessl yapmasn sylemitir. (. Isl. Ans. 6/346)

b) Bidat Olan Tevessl: Peygamberimizin kendi zatyla, Kbe'nin veya bir makamn, kiilerin adyla, yzlerinin suyu hrmetine, ya da Peygamberimiz'in zatna yemin ederek tevessl yapmak bir ok lime gre ciz deildir. Sahbeler ne yamur dusnda, ne salnda veya vefatndan sonra baka ilerinde, ne mezar banda bu ekilde tevessl yapmadlar. Bununla ilgili gelen rivyetler zayftr. Ancak, bu ekilde tevessl yaplabileceini syleyen limler de vardr. Kesin bir haram sz konusu olmad iin, bu ekilde tevessl yapanlara kfir, mrik, sapk gibi ar ithamlar yneltmekten kanmak gerekir.

c) irk Olan Tevessl: Allahn dnda baka kiilerden, llerden, mezarlardan, yatrlardan, eyhlerden ve somut veya soyut putlardan, Allahtan istenebilecek eyleri onlardan istemek, bu anlamdaki skntlarn onlar tarafndan giderilmesini beklemek Tevhid inancna aykrdr. Allahtan istenebilecek bir ey kesinlikle ne sa ne de lm kullardan

istenir. lm kiilerin kendisi iin Allaha du etmelerini istemek te ayndr. Bilindii gibi lenlerin byle eylere gleri yetmez. nk dnyada iken fani ve gc ok snrl olan insan, ldktan sonra ryp toprak olur. Kendisine bile bir hayr olmayan kemiklerin, dirilere ne faydas dokunabilir? lmlerden medet umanlarn bu anlaylarn anlamak mmkn deildir. Byle bir tavr Allaha ortak komaktr ve Islmla badamaz.

bdette ve duda zaten arac olmaz. Islm inanc buna izin vermemektedir. bdetlerinde herhangi bir eyi, lmleri veya putlarn arac klanlar, onlarla Allaha yaklamak isteyenler mriklerdir. Onlar, Allahn dndaki bir takm varlklardan, ya da tanr edindikleri eylerden istekte bulunurlar, onlara du ederler. Bir kulun Allahtan istemesi gereken eyleri onlardan isterler. phesiz btn bunlar irk olan tevessl yollardr. Kuran yle diyor: De ki: Allah brakp da Onun yerine kendinize ilh edindiklerinizi arn yardmnza. Onlar sizin herhangi bir skntnz gideremeyecekleri gibi, size gelecek herhangi bir belay da savamazlar. (17/ sr, 56)

Du ve ibdette bir baka varl arac koyma sapklk olduu gibi buna ihtiya ta yoktur. Tekrar edelim ki Allah (cc) kullarna, kendilerinden daha yakndr. Du veya ibdet edenin dusn iitir, ibdetini bilir ve karln verir. Ihlasla ibdet edenlerden haberi vardr ve onlarn yaptklar slih amellerin mkfatn fazlasyla onlara geri der. (Bakara, 186) Eb Hureyre (ra) Peygamberimiz (sav) yle dediini rivyet ediyor: Allah (cc) buyuruyor ki: Ben kulumun Beni zann ile beraberim. Bana du ettii (zaman da) onun yanndaym. (Mslim, Zikir 19, Hadis no: 2675) (2)

Vesile Slih Ameldir

nsan, ftratnn gerei Allah'a inanmaya meyilli yaratlmtr. Zihinsel olarak O'nu inkra yeltenenler iin sebepler zinciri bir noktada mutlaka sona ermektedir. Her insann mhede alan ierisinde yer alan kevn/fk ve enfs yetler ftr yeteneklerle btnletiinde Allah'a teslimiyet (mslman olu) gereklemektedir. Fakat yaratc olarak Allah' inkr etmeye ftrat elvermeyen nankr insan, ortaklar koarak kendi zne ve Allah'a ihnet etmekte, rtl irkle O'nu hayatndan uzaklatrmaya yeltenmektedir.

Rabbimiz Kur'an'da insann irk/ortak komadan inanmama inadn yle haber vermektedir: "Onlarn ou Allah'a irk/ortak komadan inanmazlar." (12/Ysuf, 106). Ortak komann eitli biimleri vardr: Du yapmada, ibdette, itaatte, sevgide, gayb biliciliinde, hkm koymada, ayrca Allah ile kendisi arasna arac koymada gerekleen ortak komalar en yaygn irklerdir. Allah ile kendisi arasnda arac koymak eklinde gerekleen irk, msum gzken, ama tevhid'in yeryzndeki temel amacn, Allah'tan bakasna kulluu engelleme amacn iten ie yok etmeye ynelik sinsi bir karakter arzetmektedir.

nsann ortak komadan inanmama karakterinden dolay tevhid zerinde yaplan kltrel tahrifler insann hem dnya ve hem de esas olarak hiretini etkilemektedir. Konu ile ilgili olarak vesile, efaat ve vel kavramlar, Kur'n dzlemde, Allah'n irdesine uygun bir ekilde anlalmaynca, inan ve ona dayal hayat da salam olmayacak, ebed sadet de salanamayacaktr. Bu terim, baz kltrel ve itikad tahriflere uratlarak araclk dncesini savunanlarca yanl balamlar iinde kullanlm ve tevhid'e zarar verici sonulara yol aan bir akdev sapma meydana gelmitir. Sahih slm itikadnn temel kayna olan korunmu, yakn, kesin lh bildirimi ieren Kur'an, her tr ifsda, bozulmaya, zihinsel ve pratik bulankla kar gnlmz tan bir rehber olarak bu konuda da bize yol gsterecektir.

Vesile, Slih Ameldir: Vesile, kendisiyle bir amaca ulamak iin yaplan yaknlatrc ameldir. Birok mfessir vesileyi yaknlk diye yorumlamtr. Dier bir ifdeyle vesile, yaklama vstas Allah katnda yaknlk kazandrc, sevba nil klc hususlardr. O halde Allah katnda yaknlk kazandrc her gzel i, O'na ball pekitiren her amel vesilenin konusuna dhildir.

Vesile, Kur'n- Kerim'de iki yette gemektedir: "Ey iman edenler, Allah'tan ittika edin/saknn. O'na vesile arayn ve O'nun yolunda cihad edin ki, kurtulua eresiniz." (5/Mide, 35) "O yalvardklar da, onlarn (Allah'a) en yakn olan(lar) da Rablerine yaklamak iin vesile ararlar. O'nun merhametini umarlar, azbndan korkarlar. nk Rabbinin azb, cidden korkuntur." (17/sr, 57). Bu yet-i kerimelere gre insanlarn Allah'a yakn diye yarar umduklar, efaat bekledikleri, hatta du ile ynelip yalvardklar varlklar bile O'na yaklamak iin vesile aramaktadrlar. O halde vesile, slih amel yapmaktr. Yoksa yaknlk kursun diye Allah ile kendimiz arasnda araclar bulmak deildir.

Mide Sresi 35. yette vesile aramaya yaplan arnn hemen ardndan gelen "Allah yolunda cihad" bu kavramn en iyi tefsiridir. Yani Allah yolunda her tr gayret, vesilenin kapsamna girmektedir. M'minleri kendisinden saknmaya dvet eden Allah Tel, takvnn vesilelerini/yollarn da bu ve benzeri birok yette gstermitir. M'minleri m'min yapan, Allah'a dost ve yakn yapan mcerred/soyut iman deildir. Bizi mslman yapan, Allah'tan lykyla korkmak, Kur'an ahlkna gre eylemlerimizi biimlendirmek, kt ilere, mnkere bulamamak, iyilii yaygnlatrmaktr. Allah'tan saknmak (takv) da soyut bir vicdan ii deildir. Muttak olmak, eldeki tm olanaklarla O'na yaklama vesileleri (yollar) aramaktan geer. Her frsatta yaplacak slih ameller Allah ile olan yaknlmzn teminatdr.

Allah'a yaklamak, yakn olmak fiziksel deildir. Zten Allah insana ahdamarndan daha yakndr. O halde szkonusu yaknlk mnev ve deer asndan yaknlktr. Allah du ve isteklere cevap verme bakmndan da insana yakndr. Nerede olursak olalm bizi iitir. O halde du ve istekte bulunurken de arac koymak anlamszdr: "Kullarm, sana Benden sorar(lar)sa (syle): Ben (onlara) yaknm. Bana du ettii zaman onun dusna karlk veririm. O halde onlar da Bana ynelsinler, Bana inansnlar ki, doru yolu bulalar." (2/Bakara, 186). Ayrca bak. 7/A'rf, 56; 11/Hd, 61; 34/Sebe', 50.

Allah ile insanlar arasnda zaman asndan da uzaklk yoktur: "Allah'a gre, u kimselerin tevbesi makbuldr ki, chillikle bir ktlk yapp hemen ardndan dnerler. te Allah onlarn tevbesini kabul eder. Allah bilendir, hkm ve hikmet sahibidir." (4/Nis, 17). Ayrca bak. 2/Bakara, 214; 4/Nis, 77; 11/Hd, 64-81; 14/brhim, 44; 21/Enbiy, 109; 42/r, 17; 61/Saff, 3; 63/Mnfkun, 10; 72/C inn, 25.

nsanlara Allah katnda ne zenginlik, ne evlt okluu bir yaknlk salar. Allah katnda yaknlk salayc vesile, iman edip slih amel ilemektir. Kur'an'da yle buyrulmaktadr: "Mallarnz da evltlarnz da size katmzda bir yaknlk salamaz. Ancak iman edip slih ameller yapanlar baka. Onlara yaptklarnn kat kat fazlas mkfat vardr ve onlar saraylarda gven iindedirler." (34/Sebe', 37) Ayrca bak. 3/l-i mrn, 45; 5/Mide, 27; 9/Tevbe, 99; 11/Hd, 6; 46/Ahkaf, 28; 56/Vka, 11; 83/Mutaffifn, 21-28; 96/Alak, 19.

Burada tasavvuf erbbnn vesile ve kurbet kavramlar zerinde yaptklar tahriften sz etmeden gemek doru olmaz. Tasavvuf felsefesine gre, Allah'a yaklamak iin vesile olarak eyhin eteine yapmak gerekir. Bu aamadan sonra, fen fi'r-Rasl (Peygamberde yok olmak) ve fen fi'llh (Allah'da yok olmak, O'na ulamak) aamalar gelmekte ve artk yeni bir aamadan sz edilmemektedir.

Peki, Allah bir mekna m sahiptir ki, O'na ulama abas ierisine girilmekte, bu bo ama iin de eyh, vesile ittihaz edilmektedir? phesiz Allah meknsal ve zamansal olarak insana uzak deildir. O halde O'na takv ile yaklamak yerine, O'nda yok olmak idealini kendisine yol olarak seenler ciddi bir deer bulanklna neden olmaktadrlar. O'na yaklamak iin slih amelden baka bir vesile ittihaz etmek yanltr (39/Zmer, 3).

Allah'tan Baka Vel Yoktur: "Gklerin ve yerin mlk Allah'ndr, diriltir ve ldrr. Sizin Allah'tan baka velniz ve yardmcnz yoktur." (9/Tevbe, 116) "Onlarn Allah'n dnda kendilerine yardm edecek velleri yoktur." (42/r, 46) "Yoksa O'nun dnda birtakm veller mi edindiler? te Allah, vel olan O'dur. l olanlar da diriltir. Her eye g yetiren O'dur." (42/r, 9) "Haberin olsun, hlis olan din yalnzca Allah'ndr. O'ndan baka veller edinenler (yle derler): 'Biz bunlara bizi Allah'a daha yaklatrsnlar diye ibdet ediyoruz.' Hi phesiz Allah kendi aralarnda, hakknda ihtilf ettikleri eylerde hkm verecektir. Gerekten Allah yalanc, kfir olan kimseyi hidyete eritirmez." (39/Zmer, 3)

Allah katnda aracln, iltimasn mmkn olduuna inananlarn hakiki anlamn tahrif ettii kavramlardan biri de vel'dir. Dost, ahbap, arkada, yardmc gibi anlamlara gelen vel, yukarda alntladmz yetlerde de grld gibi, Allah'tan bakasna izfe edilemeyecek bir yapya sahiptir. Allah ile insanlar arasnda efaatin, velyetin var olduuna inanlan muharref kltrlerde bu kavramn gerek mnsnn ii boaltlm, ayrcalkl bir snfa nisbet edilir olmutur.

Kur'n- Kerim'in birok yetinde Allah'n tm m'minlerin velsi olduu vurgulanmaktadr. O halde tasavvuf kltrnde olduu gibi vellik, evliy snfna it deildir: "Bizim velmiz Sensin, yleyse bizi bala, bize merhamet et. Sen balayanlarn en hayrlssn." (7/A'rf, 155) "Allah iman edenlerin velsidir." (2/Bakara, 257)

M'minlerin tek ve gerek velsi Allah'tr. Allah'a dost olmak bakmndan m'minler de birbirinin velsidirler: "man eden erkekler ve iman eden kadnlar, birbirlerinin velsidirler. yilii emrederler, ktlkten men ederler, namaz klarlar, zekt verirler. Allah'a ve Raslne itaat ederler. te onlara Allah rahmet edecektir. Allah daima stndr, hkm ve hikmet sahibidir." (9/Tevbe, 71). Ayrca bak. 9/Tevbe, 74; 10/Ynus, 62-63; 13/Ra'd, 37; 29/Ankebt, 22; 32/Secde, 4; 42/r, 31.

Baz yet-i kerimelerde de m'minlere, kfirlerin, zlimlerin, eytanlarn, yahdi ve hristiyanlarn vel ve yardmc olamayacaklar bildirilmektedir (3/l-i mrn, 28; 4/Nis, 139-144; 5/Mide, 51-57, 81; 45/C siye, 19; 60/Mmtehne, 1).

Btn bu yet-i kerimelerden kardmz sonu, peygamberlerin, m'minlerin hepsi Allah'n velsidirler. Allah'a dost olu, O'nu rz etmekten dolaydr. Yani Allah Tel, iman eden ve slih amel ileyen kullarn vel olarak kabul etmektedir. Ayn ilkelere inanan, ayn dv iin kalpleri arpan, gnl birlii yapan m'minler de birbirlerinin velsidirler. Birbirlerini zlimlere kar koruyup kollarlar.

Szn z, Kur'n- Kerim'de muhkem bir ekilde aklanan vel ve evliynn vasflar, beer tabiatnn zerine kmas, fevkaldelikler gstermesi veya gnahlar balayan efaati olmas deil; tevhid bir inanca sahip olmas, slih amel yapmas, mnkerden kanp iyilii yaygnlatrmas, her trl irke, zulme ve hakszla kar aktan mcdele etmesidir (Hak Sz, say 11, ubat 92).

Sonu: tikadmzn temel kayna Kur'an, m'minleri tevhid konusunda hassas davranmaya yneltmektedir. Allah'a ortak komaya yol aacak tm giriimler lh bildirimin nda nlenmitir.

Yaadmz toplumda "tevhid"e zarar vermeye msit vesile, vel ve efaat telkkleri vardr. Eer nefsimizi ve evremizi Kur'an'n gzyle grmeye alrsak, yanllklarn nne geebiliriz. Bylece dncelerimizi, zihnimizi ve eylemlerimizi irkin kirlerinden uzak tutmamz mmkn olabilir. slm'n temel esaslarn oluturan konularda Rabbimizin yetleri pheye ve bulankla yol amayacak derecede aktr. Yeter ki, sadece O'na teslim olalm. tikadmz una gre, buna gre deiir hale getirmeyelim. (3)

llerden Yardm Dileme Sapklk ve Zavalll

Bid'at Ehli Sapklar lden Yardm Dileme Zavalllna Drlmtr: mam Birgiv yle der: "eriate en uzak olan bid'at, birok insann yapt gibi, lden murdnn husl iin yardm istemektir. Bu hal, puta tapmak gibidir. ...lden medet dilemek, ekl bir benzeyi deil; fiil bir putperestlik, mrikliktir. lden yardm (dilemek avm) zavallla drmtr. nsann byklne inand lnn kabrine tzim ederek irke dmesi, aaca, taa taparak irke dmesinden kolaydr. Bu kolaylktandr ki, ok insanlar mescitlerde duymadklar hu ve hudu kabirlerde hissederler."

"...Allah ile kendi arasnda bir vsta ve efaatiyi kabule kendisini mecbur bilen adam, ya zenneder ki, Allah, kulunun istediini bilmiyor. Yahut kendi uzaklarda olduundan iitmiyor da byle bir vstaya muhta oluyor... Bir hkmdarn, kabul etmek istemedii dilei vezir ve memurlarnn tesiriyle kabul ettii gibi dnya byklerinin idarelerinde vstaya mecbur olduklar gibi. Byle fsid ve btl zanlara kaplan adam bilmiyor ki, padiah bu vsta ve mvirlere muhtatr... Baz chiller "ziyret" denilen trbelere giderek ktlk, kuraklk, dman istils gibi felketlerden korunmak, murdna kavumak iin lden medet umarlar. Aleyhissaltu vesselm Efendimiz, peygamberlerin kabirlerini mescid yaptklarndan dolay yahdilere ve nasrya lnet etmitir. Bu trl hareketler insan slm'dan uzaklatrr, putperestlie doru gtrr. Raslullah'n iddetle men ettii ktlkleri tevik edenler, kendilerine uyan chilleri uuruma srklemektedirler. Trbelere, mezarlara mum yakmak, aput balamak bu gibi yerlerden... bu trl hareketlerle peygamberlere, vellelere hrmet ve tzimde bulunduklarn sananlar... putlara tapanlarn, bu putlara gsterdikleri hrmete benzer. ncekiler de, balangta sevdikleri saydklar llerin kabirlerine tzimde bulunmulard. Bu trl btl detleri terketmeyi saygszlk sanma... bid'atlerle megul kalpler snnetlerden nefret ederler... kendi bildiince devam edenlere dikkat ederseniz, mslmanlarn ihy etmeye altklar snnetlerden yz evirdiklerini, hep bid'atlerle uratklarn grrz... Peygamberlere tzim, snnetlerine uymakla, vellelere muhabbet, nasihatlerini dinlemekle olur... Kabirlerin zerine trbeler bin etmek, bunlara dular edip adak adamak gibi btl inan ve geleneklerin hemen hepsi putperest alarn tezhrleridir, mrikleri taklit etmektir. Kabirde yatann vel olmas, eyh olmas, duya ihtiyac olmad mnsna gelmez. Birtakm bid'at ve dallet ehli sapklar, lye yardm iin yaplan duy, lden yardm ekline evirdiler. Ondan medet beklemek, if talep etmek mnsnda bozdular. Birtakm bid'atiler karak emrolunanlardan sapm, nehyedilenleri irtikba balamlardr. Gfil ve safdil mslmanlar maalesef bu sapkln yaylmasna let olmulardr."

"Bugnk ilim ve irfandan nasipsiz bid'ati grh, mer ibdetten yzevirerek yeni yeni detler icadna deta kendilerini mecbur bilmektedirler. bdet ekilleri ve vakitleri eriat tarafndan tyin ve tesbit edilmitir. Bu lnn dnda ortaya atlan det ve hareketler grnte ibdete benzerse de elbette hakikatte hibir fazilet ve sevab yoktur. Mezarlara adak adamak, bu taklidin canl misallerinden biridir. Kabir ziyreti iin yolculuk yapp uzun mesafeler amann sevap olduunu sanmak da btl ve fsid bir itikaddr. Yolculua kmalarna "sevap var" zann sebep oldu ise, bu inanla sefere kmak, icm- mslimn ile haramdr."

"Kabirleri kirelemek men edildii halde, tantanal kubbeler oturtmak. lnn hretini bildiren yazlar yazmak slm'a aykr olduu halde mblaal kitbeler yazyorlar. Raslullah'n izni olmad halde, kabrin kendi toprandan fazla olarak ydklar toprak zerine kiremit, ta kirele duvarlar yaparak snnete muhlefet ediyorlar. Mezar ziyretini de bir nevi Kbe ziyretine benzetiyorlar. Bu trl hareketler insan slm'dan uzaklatrr, putperestlie doru gtrr. Raslullah'n iddetle men ettii ktlkleri tevik edenler, kendilerine uyan chilleri uuruma srklemilerdir."

"Bid'atilerin ihdas ettikleri yeni yeni detlerle snnetin kifyetsizliini iddi ve bid'atin snnetten hayrl olduunu iln ediyorlar da ondan haberleri yok. C hil kimseler baz evliy ve meyihe ve onlarn trbelerine kar duyduklar hissiyatta o kadar ifrta dyorlar ki, irke ve putperestlie saptklarndan hi de haberleri olmuyor. Kendilerini bu trl hurfelerle avutuyorlar. Hi er' delile dayanmayan bu btl inanlar muvzeneli insanlar tamazlar dorusu."

"Hurfeye asla yer vermeyen mer'ul-Fruk, altnda Raslullah'a biat edilen aac, halkn blk blk ziyrete gittiklerini duyunca da kknden kestirmiti. nk bu aata bir kudsiyetin varlna inanarak ziyret ediyorlard." Eb Bekir Hallf diyor ki: "Kolunda, stmadan kurtarr itikadyla bir ey bal olan adam Eb Huzeyfe grnce: 'Eer bu ba kolunda iken lrsen, cenze namazn klmaktan vazgeerim' dedi." Hz. mer, aac hemen kestirmekte tereddt etmemitir. Haceru'l-Esved'in karsna dikilerek: 'bilirim, bir kara tatan baka bir ey deilsin' demiti. Eb Bekir Tarsus diyor ki: 'Baknz ey Allah'n rahmetine nil olan m'minler! nsanlarn iyilik, ktlk, if, medet umduklar talar, aalar grrseniz krnz."

"...Mum vesire yakan mriklerin tzimi gibi tzime sebep olmak da; mescid yapan da putperestlerin detlerini taklide yol amaktadr. mmetler her ne zaman peygamberlerinin snnetlerine ballklarnda lblie balamlarsa o zaman imanlar zayflam, terkettikleri birok snnetlere ve yksek dsturlara mukabil, irk ve bid'atleri douran hurfelere saplanmlardr. Eer Rasl aleyhisselm'n tebli ettii slm dinini hayatlarnda tam mnsyla tatbik ederk, bize rnek olarak yaayan ashb- kirm olmasayd, bu tahrifiler, slm dinini de evvelki dinlerin kbetlerine uratacaklar; ind te'vil ve tefsirleri ile halk aldatacaklard... Btl fikirlerini, Raslullah'n szne dayamak istediklerinden, hadisleri gye ve maksadndan uzak te'villerle tahrife alyorlar. (4)

Kabirlerle Tevessl

slm, tevhide glge drecek ve irke yol aacak btn eyleri yasaklamtr. Bunlardan biri, llerin kabirlerinin mescid haline getirilmesi veya hayr ve er, fayda ve zarar gibi konularda onlara du edilmesi veya onlardan bir eyin istenmesi olaydr. slm bu gibi eyleri kesin olarak yasaklam ve nlenmesi iin de gerekli btn tedbirleri almtr. nk bu gibi eyler irke kap aan eylerden kabul edilmitir.

"Sakn tanrlarnz brakmayn. Ved, Suv, Yes, Yeuk ve Nesr patlarndan asla vazgemeyin." (71/Nh, 23) yetinin tefsirinde bn Abbas ve seleften bakalarnn yle dedii nakledilmitir: "Bu isimler Nuh kavminden slih olan kiilerin isimleri idi. ldkten sonra insanlar kabirlerini kutsallatrm, sonra heykellerini yaparak ibdet etmilerdir. Putperestliin balangc budur (bn Teymiyye, el-Furkan Beyne Evliyi'r-Rahmn ve Evliyi'-eytan, s. 141).

Onun iin Hz. Peygamber, kabirlerin namazgh edinilmesini yasaklam ve yle buyurmutur: "Allah'm! Kabrimi ibdet edilen bir put yapma. Peygamberlerinin kabirlerini namazgh edinen milletlere Allah'n gazb etin olmutur." (Muvatt, Sefer 85; Ahmed bin Hanbel, II/246). Buhr ve Mslim'de yle rivyet edilmitir: "Allah, yahdi ve hristiyanlara lnet etmitir. Peygamberlerinin kabirlerini mescidler edindiler." (Buhr, C eniz 61, 62, 96, Enbiy 50, Salt 48; Mslim, Mescid 19, 23). Yine Mslim'de veftndan be gn nce yle buyurduu rivyet edilmitir: "Sizden ncekiler, kabirlerini mescid edinirlerdi. Sakn kabirleri mescidler edinmeyin. Bundan sizi nehyediyorum." (Mslim, Mescid 23)

Buhr ve Mslim'de vefatna yakn Hz. Peygamber'e Habeistan'da iinde resimler bulunan ok gzel bir kilisenin bulunduu sylenince, yle buyurduu rivyet edilir: "Onlar, iyilerinden biri ld zaman kabri zerine bir mescid yapar ve zerinde resimler izerler. Kymet gn Allah'n yannda insanlarn en ktleridirler." (Buhr, Salt 48, 54; Menkbu'l-Ensr 37; Mslim, Mescid 16; Nes, Mescid 16; Ahmed bin Hanbel, VI/51). Kabirlerin tapnak edinilmesini yasaklad gibi,onlar zerine bin yaplmasn da yasaklamtr (bn Mce, C eniz 43). Ayn ekilde kabirlerin yerin seviyesinden bir kartan fazla ykseltilmesini de yasaklam bulunmaktadr (Ahmed bin Hanbel, VI/18). Yine kabirlerin allanmasn, badana edilmesini veya kirele bin yaplmasn da yasaklamtr (Mslim, C eniz 94, 95; Tirmiz, C eniz 58; Nes, C eniz 97, 98; bn Mce, C eniz 43; Ahmed bin Hanbel, III/299). Kabirler zerine oturmay ve onlara ynelik namaz klmay da yasaklamtr (Mslim, C eniz 97, 98; Eb Dvud, C eniz 68; Tirmiz, C eniz 57; Nes, Kble 11).

Bu konuda rivyetler oktur. Mslim'de yle rivyet edilmektedir: "Eb Heyyc yle demitir: Ali ibn Eb Tlib yle dedi: 'Raslullah'n beni gnderdii bir ie ben de seni gndereyim mi? Trumar etmediin hibir heykel ve yerin seviyesinde dzlemediin hibir kabir brakmayasn." (Mslim, C eniz 93; Eb Dvud, C eniz 68; Tirmiz, C eniz 56; Ahmed bin Hanbel, I/111, 139). Yine Mslim'de bir rivyette yle denilmektedir: "Fadala bn Ubeyd ile Rum diyarnda Rodos'ta bulunuyorduk. Derken bir arkadamz vefat etti. Bunun zerine Fadala ibn Ubeyd emir vererek kabrini dz yaptrd. Sonra unu syledi: 'Ben Raslullah' kabirlerin yerle bir yaplmasn emir buyururken iittim." (Mslim, C eniz 92; Eb Dvud, C eniz 68; Nes C eniz 99)

Grld gibi, slm tevhide glge drecek veya irke gtrecek btn eyleri yasaklamtr. Kabirlerin mescid haline getirilmesi, ykseltilmesi, onlara doru namazn klnmas, allanmas veya badana yaplmasn da yasaklam bulunmaktadr. Nitekim daha nceki toplumlarn kabirler hakknda slm'n yasaklad ekillerde davrandklar iin saptklarn da belirtmi ve Allah'n bu yzden onlara lnet ettiini, ifde etmitir. Durum byle iken, slm leminde kabirlerin ykseltilmesi, zerine kubbe ve binlarn yaplmas, ziyretgh, hatta tapnak haline getirilmesi bid'at nereden kt?

Bu konudaki ilk yanllar ar iat (gult) taraftarlarnca ve gittike kurumlaan tasavvuf ballarnca gerekletirildi. Kabirlerin zerine bin yapmay, ziyretgh haline getirmeyi, etrafn tavaf eder gibi ziyret edip ta ve demirleriyle teberrk etmeyi iarlar yaptlar. Daha sonra llerden medet ve yardm istemeyi ve hayatlarnda etkili olduklarna inanmay inanlarnn bir paras bellediler. Mesel tasavvufun mehurlarndan Mruf el-Kerh'nin kabrini, dularn kabul edilmesi ve ihtiyalarn giderilmesi iin ziyret yeri yaptlar. Nitekim tasavvufularn en aklllarndan kabul edilen el-Kueyr, Risle'sinde unu nakletmektedir: "Badat halk Mruf'un kabri iin 'Maruf'un kabri denenmi bir iltr' der (el-Kueyr, er-Risletu'l-Keeyriyye, I/60, Drul-Ktbi'l-Hadise, 1966). Onun iin mehur hibir tasavvufu yoktur ki, kabri zerine bir kubbe veya bin yaplp ziyretgh haline getirilmemi olsun.

Kabirler ve llerle oturup kalkan birtakm evrelerle eytanlarn nasl oynadn limler rneklerle anlatmlardr. Mesel puta tapanlarla eytanlar konutuu gibi bir lden yardm isteyen yahut bir ly aran ve onunla du edenlerle de eytanlar konumakta ve aldatmaktadr. Mistikler bu konuda bir de "lerin iinden kamadnz zaman llerden yardm isteyiniz" hadisini uydurmulardr (bn Kemal Paa, el-Erban kitabnda uydurmu, dier mutasavvflar da kitaplarna alm, dillerine hadis diye dolamtr). Halbuki bunu syleyenler, irkin kapsn atklarnn belki de farknda deildirler.

Putperestler, hristiyan ve yahdilerle bid'atlarn kabirlerin yaknlarnda fevkalde birtakm halleri olmaktadr. Bu halleri szkonusu insanlar kermet sanmaktadr. eytan sapk amellerini onlara sslemi ve aldatmtr. Mesel kabrin yanna birtakm bezler brakrlar, bir sre sonra geldiklerinde bu bezlerin dm haline geldii yahut brakp gittikleri delinin akllandn ve eytann ondan ayrldn grrler. Yahut birilerinin kabrin yarlp iinden bir insann kt ve onun imddna koann l olduunu sanmas gibi. Bu ve benzeri pek ok olay, eytan tarafndan insanlarn saptrlmas iin tezghlanm ve insanlar aldatlm olmaktadr (eytann bu nevi aldatmalar iin bak. bn Teymiyye, el-Furkan, 137-143, el-Mektebu'l-slm, Beyrut, 1390 h.)

Mistikler, mslmanlarn btn dnyasn vahet, korku, dehet ve slm adna ilenen cinyetlerle dolu bir mezarlk yapmaya abalamaktadr. Mslmanlarn gnllerini kabir ve gyelerini de kabirler yapmak iin gayret etmektedir. Hayatn tmn kabirlerdeki lelere ve kabir mehullerine kurban yapmak iin mslmanlar tevik etmektedir. Msr'da bir hafta gemiyor ki, mistiklerin irk mitolojilerine inanan ve sevenleri bir kabrin banda toplam olmasn. Yatrlarn banda toplanr, onun hamdi ile tesbih eder, tevzu ve hu iinde kemiklerine yalvarr, slm'n yasaklad gnahlar iler ve gecenin karanlnda fcur ve ma'siyet bataklna dalar karlar. Bunlara da mevlitler yahut lmsz yldnmleri ve htra gnleri adn verirler. Tren bitmeden veya dalmadan nce mutlaka

bir kabrin kemikleriyle en ksa zamanda nasl ihtifal edeceklerini kararlatrrlar. Mistiklerin zerinden geen hibir gece veya doan hibir gndz yoktur ki, onda kalbi bir kabrin kemiklerine bal olmasn veya yatr antna iinde zlem duymam olsun. Gece gndz, oturur ve kalkarken, evde ve sokakta, her zaman ve her yerde tasavvufularn gnlnde yatan arslan, kabirlerdir. Kabirler, kabirler, kabirler! (5)

Gnmzde Kabirlerle Tevessl ve Rhniyetten stimdat

Mistiklerin bid'atlerinden biri de kabirlere tevessl ve rhnyetten istimdat inancdr. Kur'an ve Snnette byle bir inan ve uygulama olmad gibi, slih selefin de byle bir ey yapt vki deildir. Bu inan tamamen btl slm d inanlara dayanmaktadr. Mistikler bir slm inancym gibi buna sarlm ve insanlar byle yapmaya tevik etmilerdir. Yeni mistiklerin bu konuda sylediklerinden baz rnekler verelim: "lerinizde bir kmazla karlarsanz, kabir ehlinden yardm isteyin" eklindeki mevz hadisi naklettikten sonra izah kabilinden Ramazanolu Mahmud Sami yle demektedir: "Ey benim mmetim, size bir mkilt, bir gam ve keder tevecch edince evliyullahn ziyretine kounuz ki, onlarn bereketiyle mkiltnz hal, gam ve kederiniz zil olsun. Bunun tasavvuf izah, kuburdan murad evliyullahtr." "Mescidler Allah'ndr" (72/C inn, 18) yetini aklarken de yle diyor: "Evliyullah'n verdii bir mnya gre mescidden murad kalptir." (Ramazanolu Mahmud Sami, Mushabe, 6/152).

"Onun iin o byklerimize bir ftiha ihls okuyun, gnderin rhniyetlerine. stimdat edin. irk olmaz m? Olmaz. nk Allah'n sevgili kullarn Allah iin sevmek sevaptr. Raslullah Efendimiz buyuruyorlar: "Sizden biriniz beni... sevmedike..." (M. Esad C oan, Tasavvufa Giri, 14). Sanki eyhler ve ve ller Allah'n Rasl.

"Evliyullah Allah'n sevgili kullar, Allah'n rzsn kazanm kullar, vefatlarndan sonra da insanlara messirdirler. Yani tasarruf sahibidirler. Yani sizinle mnsebetleri vardr, alkalar vardr. Ryamza girerler, nasihat ederler, ikaz ederler." (M. Esad C oan, a.g.e., 13)

"(Zikirde) drdnc edeb, rhniyetten istimdattr." (M.Z.Kotku, Tasavvuf Ahlk, 2/246). "Baz mrid de eyh vefat ettikten sonra kendisine rbta yaptrmtr. Bazs da 'meyyit hirete intikal ettikten sonra dnyaya iltifat kalmaz' demitir. Bu kanaat, nefsinde kemal iddia edenlerin hatasndan da byktr. Bu sz evliyullah indinde tasarruft inkrdr. Bunda ittifak vardr. Evliyullah'n tasarruft hirete intikal ettiklerinde de bkdir. Onun iin Hz. mam tarikat el-Maruf ah Nakibend, eyh Abdlhalik Gcdvan'nin rhniyetinden feyz almtr. Halbuki bu ikisi arasnda be adet vsta (be nesil) vardr." (M.Z.Kotku, a.g.e., 2/241-242)

"C enb- Hak, kulunun yk arlanca, ansrdan tecrid eder de rhen mutasarrf klar. Zira ruhta telsiz srati vardr. Onun iin tasarruf daha sratli, ihtal ve kolay olur." (Ali Erol, Htratm, 41).

Mistikler llerden medet etme ve rhniyetten istimdad o dereceye vardrmlardr ki, bu konuda lleri Allah derecesine bile vardranlar olmaktadr. Mesel tevessl ve istimdad konusunda bunlardan biri Allah ile Raslullah'tan isteme arasnda bir fark olmadn bile sylemektedir. u ifdeye baknz: "Y Rabbi! Rasl-i Ekrem kadir ve kymeti iin benim ihtiyacm gider', 'Ya Raslallah, benim ihtiyacm gider', 'Allah'm! Onunla ihtiyacm gider' szleri arasnda fark yoktur. Dorusu, Peygamberin ztndan istemek ile zt ile Allah'tan istemek arasnda fark yoktur." (smail etin, Gzya, s. 4, say 14, Temmuz-Austos 1988; Rbta ve Tevessl, 392-414). Bu konuda Muhammed Nazm Kbrs yle diyor: "Bu meclise Berzahta bulunan evliyullahtan olsun, hayattakilerden olsun, rhn olarak birisi geldimi bu meclisteki kimselere asl olan sadet mhrn vurur ki, bu mecliste ak otursa said olur. C ehennemlik kimse oturursa cennetlik sfata dndrecek mhrle onu mhrlerler." (Tasavvuf Sohbetler, 49). (stanbul'u evliynn idare ettii, ngiliz milletinin tmyle mslman olaca, kymet almetlerini evliynn durdurabildii, insanlarn btn gnahlarn temizleyip hirete gnahsz gnderdikleri konusunda bkz. a.g.e., 87-96). Rbta ve Tevessl kitabnda yine yle diyor: " nk peygamberlerin mcizeleri ve evliynn kermetleri lmleriyle kesilmez. Onlar kendi kabirlerinde diridirler. Namaz klarlar ve hacca giderler." (Rbta ve Tevessl, Heyet, Umran Y. s. 412) (6)

Duda Tevessl

Tevessl; arac klmak manasnda olup, kendisiyle herhangi bir gayeye ulamak iin arac klnan sebebe de vesile denilir. Vesile edinilen ey, amel ve ahs olmak zere iki ksma ayrlr: Amel ile tevessl; ahs ile tevessl.

Amel ile tevessl: Bir kimse slih bir amelini vesile edinerek Allah'a du edip herhangi bir dilekte bulunabilir. Hz. Allah yle buyuruyor: "Ey iman edenler! Allah'tan korkun. O'na yaklamaya vesile arayn ve O'nun yolunda cihad edin ki kurtulua erebilesiniz." (5/Maide, 35). Bu yet, mcerret iman ile yetinmeyip, Allah'tan korkmay, fena ahlktan ve fena amelden saknmay emretmekte; Allah'a yaklamak iin, haramlardan kamann yannda farzlar yerine getirmeyi, bunun da tesinde gzel iler yaparak kendimizi Allah'a sevdirmeyi tavsiye etmektedir. (Bkz. Elmall III/1669). Bu yetteki "vesile" kelimesini "Allah'n rz olaca ameller" olarak anlamak gerekir.

ahs ile tevessl: Allah'n sevdii bir kul olarak bilinen bir kimseyi vesile edinerek Allah'tan talepte bulunmak manasna gelir. Bu da ekilde olabilir:

1. Vesile klnan Hz. Peygamber (s.a.s.) ise, ounluk bunu ciz grmtr.

2. Peygamberimiz'in dndaki bir ahs ise; bunu da iki ksmda ele almak gerekir: a- O an iin hayatta olan slih ve muttak birini vesile edinerek Allah'tan talepte bulunmak. Bu da o ahs alp birlikte du etmek eklinde olur. Hz. Ebbekir ve Hz. mer dnemlerinde, bu iki zatn; Peygamberimiz'in amcas Hz. Abbas' nemli dularnda yanlarnda bulundurduklar ve onunla tevessl ettiklerine dair rivyetler vardr. (Bu konudaki hadisler iin, bkz. S. Buhri, Tecrid, III/287 ve s. 228) Fakat, bu rivyetlerde dikkatimizi eken nokta, bu iki halifenin, o an iin vefat etmi olan Hz. Peygamber'i vesile edinerek (onun yz hrmetine diyerek) du etmiyorlar da, Rasl'e o gn iin en yakn olan ve hayatta olan amcasna tevessl ediyorlar. Vesile edilecek kiinin hayatta olup olmamas nemli olmasayd, o iki gzide sahbe, o gn vefat etmi olan Raslllah'a tevessl ederlerdi. Ama byle yapmadlar. Bu noktann gzden karlmamas gerekir. Dolaysyla, bugn hayatta olup da slih ve muttak olduu, Allah'a yakn olduu zannedilen ahslarla birlikte biz de du edebiliriz. Buna kimse itiraz edemez. nk slih ve muttak kimselerin dularnn kabul edilmeye daha yakn olduunu Kur'an'dan reniyoruz: "Allah, ancak muttakilerin (yapt eyi) kabul eder." (5/Mide, 27).

b- Vefat etmi olduu halde, Allah dostu ve Allah'a yakn olduu zannedilen bir ahs vesile edinerek Allah'tan talepte bulunmak: Bu ekilde lm birini vesile edinerek du edilecei konusunda ne Kur'an'da, ne snnette bir delil yoktur. Kur'an'da Rabbmz du mhiyetinde yzlerce yet vahyederek bize dunn nasl yaplacan da retmitir. Bu yetlerin hibirinde Allah ile kul arasna bir ey konularak du ettirilmemi, dorudan doruya Allah'a du yaplaca gsterilmitir. Peygamberimiz'in dularna baktmzda, onun dularn hep vastasz, herhangi bir eyin "yz hrmetine" olmakszn, direkt Allah'a yaptn grmekteyiz.

phesiz Raslllah bizim iin rnektir. Biz, dinimizi onun rnekliinde renmek zorundayz. Yine Peygamberimiz'in hayatnda ona iman etmi, onunla beraber yaam ve Kur'an'da Allah'n vgsne mazhar olmu sahbilerin de du ederken, lm herhangi bir ahs (buna Raslullah da dahildir) vesile edinerek du ettiklerini grememekteyiz. Bu konuda hibir rivyet yoktur. Mesela; Sahabilerin, Raslullah'n vefatndan sonra, "Onun yz hrmetine..." diyerek du ettiklerini bilmiyoruz.

Ksacas, vefat etmi ahslar vesile edinerek du etmek Kur'an ve snnetin ruhuna uymamaktadr. Hayatta olanlarla birlikte du etmek de nihyet bir ruhsattr. Yoksa, dunn gereklerinden biri deildir. Elmall bu konuda yle der: "Du hakkndaki Bakara 186. yetinde cevap, tashih edilmeden dorudan doruya buyrulmu, vasta kaldrlm, yaknlk da dunn kabul ile aklanmtr ki, bunda byk bir nkte vardr: C enab- Allah, duda kulu ile kendisi arasna bir aracnn girmesini istemiyor ve sanki yle diyor; 'kulum vastaya du vaktinin dnda muhta olabilirse de, du vaktinde benimle onun arasnda vasta yoktur, Ben ona yaknm." (Hak Dini Kur'an Dili, 2/Bakara, 186. yetin tefsiri).

Slih kimselerin adn anarak, onlar vesile edinerek du yapmann daha doru olduunu iddia edenlerin bu konuda ileri srdkleri gereke udur: "Biz gnahkr insanlarz. Bizim dmzda Allah'a yaknlk salam, O'nun yannda hatr saylan kimseler vardr. Bizler dnya hayatnda bir byn yanna iimizi yaptrmaya giderken nasl ki onu tanyan, onun da sevdii kiilerle gittiimizde iimizin gerekleme ans daha yksekse, ayn ekilde Allah'tan herhangi bir talepte bulunurken de tek bana gitmektense O'nun sevdii kullaryla gitmek daha iyi olur. Ayrca, mesela, bir cumhurbakanyla grmek istediimizde nasl onunla direkt gremiyor ve nce sekreteri, yardmcs gibi kimseleri geerek ona ulayorsak, kinatn yneticisi olan Allah ile de direkt grmek olmaz. Mutlaka arada Ona yakn olan, Onun sevdii birilerinin olmas gerekir. Biz tek bana mracaat edemeyiz."

Bir defa C enab- Allah', herhangi bir varlkla kyaslamak yanltr. O'nun ei ve benzeri yoktur. Dnyadaki devlet bakanlarnn sekreteri ve yardmcs olduu halde Allah'n yardmcs ve sekreteri yoktur, O tektir. Yine dnyada halk ile devlet bakan arasndaki ilikilerde resmiyet geerli olduu halde, insanlar ile Allah arasnda resmiyet yoktur. Sonra, insanlarn kendilerinin gnahkr olduunu, dolaysyla tek bana Allah'n huzuruna gidemeyeceklerini syleyerek mutlaka tevessle gerek duymalar sadece duygusal bir zandr, bir felsefedir. Halbuki C enab- Allah gnahkrlarn gnahlarn itiraf edip tevbe etmelerinden ok holanyor. Rasl-i Ekrem, yle buyuruyor: "Kulun tevbe etmesi ile Allah'n honutluu ssz bir lde devesini kaybedip sonra onu bulan sizden birinizin sevincinden daha fazladr." (Riyzus-Slihn, s. 53).

Dinde sadece iyi niyet duygular yeterli deildir. yi niyetle birlikte yaplan iin eklinin de dinin llerine uymas gerekir. Yukarda ifade ettiimiz "Ben ok gnahkrm. Allah'n yanna bu halimle tek bama gidemem..." gibi duygular grnrde Allah karsnda tevzu ve zilleti ifade ediyor. Evet bu duygular ok gzel. Ama bu doru duygulardan hareketle sanki Allah'n huzuruna ok gnahkr olanlar tek bana gidemezmi gibi bir sonuca varlmaktadr. Halbuki C enab- Allah, Kitabnn hibir yerinde "ok gnahkr iseniz tek banza deil; sevdiim kiilerle beraber tevbe ve du edin" demiyor. Raslullahtan da, bu konuda bize herhangi bir ey ulamamtr. Grld gibi, sadece zanlarmzla hareket ediyoruz. Halbuki din, zanlar zerine deil; nasslar zerine kurulur.

Biz, Allah'a yakn olmay arzu ediyorsak, bu, Allah'a yakn olmu herhangi bir kiiye, bedenen yakn olmakla gereklemez. Allah'a yakn olmu kimseler nasl yayorlarsa biz de ancak onlar gibi yaamak suretiyle Allah'a yakn olabiliriz. Mridler, limler, mttakler, kendilerine tbi olanlara Allah'n rz olaca yolu ve yaam gsterirler. Onlar da gsterilen bu hayat amele dntrrse kendileri de Allah'a yakn olurlar. Yoksa mcerred onlarn yannda bulunmakla bu gereklemez. phesiz Allah'a yakn bildiimiz ahslar da bu yaknlklarn Allah'n rz olaca amellere borludurlar. Yani Allah'a slih amel ileyerek yaknlk kazanmlardr. Peygamberimiz, kzna yle syler: "Ya Ftma! Nefsini ateten kurtar. nk ben, senin iin Allah'tan bir eyi savamam." (Buhri, Mslim, Tirmiz) Grld gibi, Allah'a yakn olmak iin, Peygamberimiz'in kz dahi olmak yetmiyor. Mutlaka Allah'n rz olaca ameller iinde olmak gerekiyor.

Ksacas, Kur'an ve snnetin bizden yapmamz istedii en uygun ve en gzel du, herhangi bir kimseyi vesile edinmeksizin, direkt Allah'a yalvararak yapmamz gereken dulardr.

Dunn stismar Edilmesi

Daha nce de sylenildii gibi, du kulun kendisini srekli Allah'a muhta hissedip, Allah'n huzurunda zillet ve yoksulluk duygular iinde elini ap O'nunla diyaloga gemesi ve O'na ihtiyalarn arz etmesidir. Raslllah'n bir rahatszlk duyduu zaman, hls, Felak ve Ns srelerini yatmadan nce okuduu, ellerine fledikten sonra vcudunu batan ayana kadar meshettii ve bunu defa tekrar ettii rivyet edilmektedir. (Hak Dini Kur'an Dili, 9/6351). Yine, Hz. ie (r.a.) "Raslllah, ehlinden biri hastaland zaman Muavvizeteyni (Felak ve Ns srelerini) okur, flerdi. Ben de O hastaland zaman Ona aynsn yaptm." diyor. (Buhri, Mslim Tac Terc. 3/742-).

Hibir rivyette Peygamberimiz'in, du cmlelerinin herhangi bir eye yazlp boyuna veya vcudun herhangi bir yerine aslmasn tavsiye ettiini grmemekteyiz. Ancak, ne zaman baladn bilmemekle birlikte Raslullah'tan yllar sonra, dularn herhangi bir cisme yazlarak muska eklinde vcudun herhangi bir yerinde (genellikle boyunda) tama uygulamasnn baladn biliyoruz. Bu mesele, limler arasnda tartmal olup, byle bir uygulamaya ciz diyen birtakm limler olmakla birlikte, cevaz vermeyen limlerin delilleri daha kuvvetlidir. Kad Ebbekir, Tirmiz erhinde yle diyor: "Kur'an yetlerinin yazlarak insan zerinde tanmas Raslullah'tan bize ulam bir snnet deildir. Snnet olan, hasta kimseye okunmasdr, boyuna aslmas deil." (A. Rza Karabulut, Ruhlar lemi, s. 103).

Snnet olmayan ve baz limlerin de cevaz vermedii yet ve dularn (veya belirsiz iaretlerin) yazlp muska eklinde tama uygulamas, daha sonraki dnemlerde birtakm kt niyetli insanlarn istismarna yol am ve bu insanlar tarafndan kazan yolu haline getirilmitir.

Hayatlarn hevlar istikametinde srdrrken Allah'a pek ihtiya duymayan, Allah'n hayatna mdhale etmesine msaade etmeyip istedii gibi yaayan insanlar bile, satlan bu muskalar alp eitli durumlarda bu muskalarn veya Allah'n kendilerini korumasn bekliyorlar. Bilindii gibi, du bir ardr, dvettir. Bir varla ne kadar ok ihtiya hissediyorsanz onu o kadar arr (du eder)snz. Du, boyuna aslmakla yaplmaz. Du, hissetmektir; duymaktr. Tamamen ruhun bir eylemidir. Du olayn maddletirmek doru deildir. Duy muskaclk eklinde uygulamann bir baka sakncas da udur: Muska tayan kimseler balangta ifay Allah'tan beklemi olsalar bile, zamanla bu duygular, taknlan muskaya ynelerek o cisim kutsallatrlyor. Sanki ifann Allah'tan deil de; o cisimden kaynaklandna dair duygular oluyor ki, bu ok tehlikeli ve tevhide aykr hususlar iermektedir. Hatta, bazen insanlar arasnda, birbirlerine muska verip de, "al bunu tak; bu ok iyi bir muskadr. Ben ok faydasn grdm." gibi ifadelerin sarf edildiini oumuz biliriz. Bylece o cisimler kutsallatrlmaktadr.

Ksacas; biz du olaynn Kitap ve snnetin ruhuna uygun bir ekilde asr- sadette Peygamberimiz'in uygulad ekilde ve istismar etmeden ve istismarclara frsat vermeden icr edilmesini tavsiye ediyoruz.

Yusuf El-Kardavi'nin muska konusunda yazdklarndan ksa bir alnt yapalm: "Tevhid inanc, Allah'n kinatta yaratt sebeplere bavurmay reddetmez. Ancak, tevhid inancna ters den; bely defetmek veya bel gelmeden ondan korunmak maksadyla Allah'n ciz grmedii gizli sebeplere snmaktr. Mesela, mavi boncuk takmak veya asmak irktir. Araplar, chiliye dneminde cinlerin errinden korunmak veya gz demesini nlemek amacyla mavi boncuk takarlard. slm, bu inanc ortadan kaldrd. Ve Allah'tan baka hibir eyin ve hibir kimsenin zarar ve musibetleri kaldramayacan onlara tebli etti. mam Ahmed bin

Hanbel, u hadisi nakleder: "Kim temme (nazar iin boncuk) takarsa, Allah, onun iini tamamlamasn. Kim bir bir ved'at (katr boncuu) takarsa, Allah onu korumasn." Baka bir rivyette, "Kim temme (nazar boncuu) takarsa mrik olur."

Temme takmann anlam: Nazar boncuunun hayr getirip erri defedeceine inanarak kalbini ona balamaktr. Bunun irk olmasna gelince, zarar defetmek iin Allah'tan bakasna yaplan bir istek vardr. Halbuki Allah yle buyurur:: "Eer Allah sana bir zarar dokundurursa, hi kimse onu gideremez. Ve eer sana bir hayr ihsan ederse, zaten O her eye kadirdir." (6/En'm, 17). Halkn muska eitlerine isim verdii "camia", "hirz", "hicap" ve bunlara benzer eyler; mavi boncuk kabilinden olup irke gtren byk sulardandr. G yetiren her mslmana, bunlar kaldrp atmak vciptir.

Muska, sadece Allah'n yetleri veya yce isim ve sfatlar ile yazlmsa, yasaklanan muskalar arasna girer mi, yoksa onlardan istisna edilip taklmas ciz mi? Bu konuda selef ihtilf etmi, kimi ruhsat vermi, kimi de men etmitir. Bizim tercih ettiimiz gr ise, ileri sreceimiz delillerden dolay, Kur'an yetleri yazlm olsa da, btn muskalarn ciz olmaddr.

Hibir muska ciz deildir. nk;

1- Muskalarn her eidi yasaklanmtr. Bu konudaki hadisler, yetle yazlan muskalar istisna etmemitir.

2- Sebeplerin nn kapatmak ilkesi (sedd'z-zera): inde Kur'an yazlan muskalarn taklmas ciz grlrse, dier muskalarn taklmasna kap alr. er kaps ald m, bir daha kapanmas zor olur.

3- nsanlar Kur'an'a nem vermemeye sevk eder. nk bylece insanlar, yazlan yetleri pis yerlerde, tuvalette, cnp, hayz ve benzeri durumlarda zerlerinde bulundururlar.

4- Muskaclkta Kur'an'la istihz etme ve onun amacna ters faliyet gsterme durumu da vardr. nk Allah, insanlar karanlktan karp, nura kavuturmak ve en doru yola iletmek iin Kur'an' indirdi. Nazardan korumas, kadnlara ve ocuklara muska veya tlsm olarak aslmas iin indirmedi.

frklk: Tevhid inancna ters den hususlardan biri de frklktr. C hiliye devrindeki insanlar, cinlerden yardm bekleyerek, baz musibet ve felketleri nlemek amacyla, Arapa olmayan anlamsz baz kelimeleri, azlarnda geveleyip dururlard. slm geldi, bunlar yasaklad. Nitekim, hadis-i erifte: "phesiz frklk, mavi boncuk, muska, her trl sihir ve tlsm irktir." buyurulmaktadr. (Eb Dvud, bn Mce).

Rivyete gre; Bir gn Abdullah bin Mes'ud, hanmnn boynunda bir iplik grd. Bu nedir?" deyince, hanm: "stma iin okunmu bir iptir." dedi. bn Mes'ud, ipi ekerek kopard, att. Sonra yle dedi: "Andolsun ki, Abdullah ailesi irkten uzaktr. Raslullah'tan iittim, buyurdu ki; "phesiz frklk, nazar boncuu, muska, sihir ve tlsm irktir." Hanm dedi ki: "Gerekten gzm atyordu, filan yahudiye tedavi iin gidip geliyordum. Gzm afsunlad; atmas durdu. Abdullah bin Mes'ud dedi ki: "Bu, eytann iidir. eytan eliyle dokunuyor, afsunlad zaman elini ekiyor. Halbuki, Raslullah'n okuduunu okusaydn, sana kfi idi. Allah'n rasl u duy okurdu: "Ary kaldr ey nsn rabbi! ifa ver, Sen ifa verensin. ifandan baka ifa yoktur. Hibir ary ihmal edip brakmayacak ekilde ifa ver." (Tevhid'in Hakikat, Yusuf El-Kardavi, Saff Y. s. 70-75)

Kurn- Kerimde Vesile Kavram

Ey iman edenler! Allahtan ittika edin (korkup saknn) ve Ona (yaklamaya) vesile arayn ve Onun yolunda cihad edin ki kurtulua eresiniz. (5/Mide, 35). Tefsirciler buradaki vesileyi, emirlerine itaat, yasaklarndan kanmak, ya da Onun rzasn kazandracak sebeplerle mmini Allaha yaknlatracak ey diye aklamlardr (Muh. Ibn Kesir, 1/511). Yalnz buradaki yaknlk mekan ynnden bir yaknlk deil, sevgi ve Onun rzasna bir yaknlktr. Kimleri de buradaki vesileyi, sevgi ile kendinizi Allaha sevdirmeye alnz eklinde aklamlardr.

el-Vesile kelimesi Kur'an- Kerim'de iki yerde kullanlmtr: 1) Allah (c.c.) yle buyuruyor: "Ey iman edenler! Allah'tan korkun. O'na (yaklamaya yol) vesile arayn ve yolunda cihad edin ki kurtulua eresiniz" (5/Mide, 35). bn C err, yeti yle tefsir eder; "O'na vesile arayn" yani "onu honud edecek ameller ileyerek ona yaklamay dileyin" (Tefsir't-Taber, VI/226).

Hfz bn Kesir de unu kaydediyor: "O'na vesile arayn" bn Abbas (r.a)'dan "yaklama" diye nakledilmitir. Mcahid, Eb Vail el-Hasen, Katde, Abdullah b. Kesr, Sdd", bn Zeyd ve daha bir ok kii ayn gr paylayor. Katde yeti u ekilde tefsir eder: O'na boyun eerek ve onu honud edecek ameller ileyerek ona yaklan. Mezkr imamlarn sylemek istedikleri de budur ve bu konuda mfessirler arasnda herhangi bir gr ayrl yoktur (bn Kesir Tefsr, II, 53).

2. Allah (c.c.) yle buyuruyor: "Onlarn yalvardklar bu varlklar, Rablerine -hangisi daha yakn olacak diye- vesile ararlar; O'nun rahmetini umarlar ve azabndan korkarlar. nk Rabbinin azab, saknmaa deer" (17/sr, 57).

bn Mes'ud (r.a) yle aklar; (yet) bir grup Arap hakknda nzil oldu. Bunlar bir ksm cinlere tapyorlard. C inler mslman oldular. Onlara tapmakta olan insanlar ise (bunu) anlamyorlar. Dier bir rivyette ise "insanlar cinlere ibdeti brakmadlar" diye geer (Mslim, Tefsir, 28, 29, 30; Buhr, Tefsir, 7). Hafz bn Hacer ise yle aklar: "C inlere ibdet etmekte olan insanlar yine onlara tapmaya devam ettiler. Oysa ki cinler artk mslman olduklarndan ve onlarda rablerine vesile aradklarndan dolay bundan raz olmuyorlard." bn Hacer, "Vesile'den kast, kurbet'tir" der (Fethu'l Br, VIII, 249). el-Mu'cemu'l Vast'te kurbet yle tannrladr: "yi ameller ilenerek kendisi ile Allah'a yaklalabilen"dir.

bn Kesir'in sz dikkate alndnda grlyor ki u noktada mfessirler arasnda herhangi bir gr ayrl sz konusu deildir: Vesile'den kast; Allah'a boyun eerek ve onu raz klacak iler yaparak ona yaklamaktr. Bunun da Kitab ve Snnet dnda bir yerden anlalmas olanakszdr.

"Kullarm sana Benden sorarlarsa ben (onlara) yaknm. Bana du edenin dusna icabet ederim. O halde arma karlk versinler. Bana iman etsinler. Umulur ki doru yola ererler." (2/Bakara, 186)

"En gzel isimler Allahndr. Onlarla Allaha du edin, isimlerinde ilhada denleri terk edin. Onlar yaptklarnn karln greceklerdir." (7/Arf, 180)

"Artk her kim, Rabbine kavumay umuyorsa, iyi i yapsn ve Rabbine ibdette hibir eyi ortak komasn" (18/Kehf, 110)

"Mescidler phesiz Allah'ndr. O halde, Allah ile birlikte kimseye yalvarmayn" (72/C inn, 18)

"De ki: yleyse bana bildirin, Allah bana bir zarar vermek isterse, Allah' brakp da taptklarnz, onun verdii zarar giderebilir mi? Yahut Allah, bana bir rahmet dilerse, onlar onun bu rahmetini nleyebilir mi? De ki: Bana Allah yeter. Gvenip dayanacaklar, ancak O'na gvenip dayanrlar" (39/Zmer, 38).

Hadis-i eriflerde Vesle Kavram

"Allah yahudi ve hrstiyanlara lnet etsin, peygamberlerinin ve slih kiilerinin kabirlerini mescid yaptlar." (Buhr, Salt 48, C eniz 62, 96, Enbiy 50, Mez 83; Mslim, Mescid 19, 23)

"Her kim bizim bu iimizde (dinde) onda olmayan bir ey ortaya koyarsa o merduttur. (Buhr, Sulh 5; Mslim, Akdye, 17)

"En doru sz Allah'n kitabdr, en gzel yol Muhammed (s.a.s)'in yoludur, ilerin en kts sonradan icad olunanlardr (muhdest)'dr. Sonradan (dinde) icad edilen herey bid'attr. Btn bidatler sapklk (dalalet)'tr. Her sapklkta atetedir" (Mslim, C um'a 43; Nes, Saltu'l Ideyn 22).

Hz. Ali: "Raslullah'n beni gnderdii bir i iin seni gnderiyorum. Yerden yksek ne kadar kabir varsa yk ve ne kadar heykel varsa yerle bir et." (Mslim, C eniz 93)

"Ezan iittiiniz zaman mezzinin sylediini aynen (kelime kelime) tekrar edin. Sonra bana salt u selm okuyun. Zra kim bana salt u selm okursa Allah da ona on misliyle rahmet eder. Sonra benim iin el-Vesle'yi taleb edin. Zra o, cennete bir makamdr ki, mutlaka Allah'n kullarndan birinin olacaktr. Ona sahip olacak kimsenin ben olmam mid ediyorum. Kim benim iin Allah'tan el-Vesle'yi taleb ederse, efaat kendisine vcib olur." (Mslim, Salt 11, h. no: 384; Eb Dvud, Salt 36, h. no: 522; Nes, Ezan 33, h. no: 2, 23; Tirmiz, Salt 154, h. no: 208; bn Mce, Ezn 4, h. no: 720). Hadisin ilk cmlesi Buhr'de de (Ezn 7) rivyet edilmitir.

"Ezan iittii zaman kim: Allhmme Rabbe hzihi'dda'veti'ttmme ve'ssalti'lkimeh ti Muhammedeni'l-Veslete ve'lfadlete veb'ashu makmen mahmdeni'llez va'adtehu. (Ey bu eksiksiz davetin ve klnan namazn sahibi! Muhammed'e Vesle'yi ve fazleti ver. O'nu, va'adettiin -bir rivyette va'adettiin zere- makam- Mahmd zere ba's et (dirilt) derse, ona Kymet gn mutlaka efaatim hell olur." (Buhr, Ezn 8; Eb Dvud, Salt 28, h. no: 529; Tirmiz, Salt 157, h. no: 211; Nes, Ezn 38, h. no: 2, 26; bn Mce, Ezn 4, h. no: 722; brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 8/323)

Aklama: 1- Son iki hadis, ezan dinleme adabn retmekte ve ezan dinleyince okunmas gereken duy haber vermektedir. Ayrca, duda vesile ve mkam- Mahmd'un zikri gemektedir. imdi bunlar ksa ksa aklayalm:

Ezan Dinleme db: Bu birbirini takiben yaplmas gereken birka davran gerektirmektedir: Mezzinin szlerini tekrar etmek, Raslullah'a salt u selm okumak, Vesle dusn okumak. Bunlar ksaca aklayalm:

Ezan Tekrar: Hadiste, "iitme" artyla ezann tekrar emredilmektedir. u halde mezzin grlse ve fakat uzaklk veya sarlk gibi bir sebeple ezan duyulmasa, tekrar gerekmez.

Ezann tekrar demek, baka meguliyetleri terketmek demektir. Hanef limleri bu hadisten hareketle Kur'n okumak, zikretmek, du etmek, konumak, selam almak gibi her eit meguliyetin terkini ve okunan ezann tekrarn "vacib" addetmilerdir. Zhirler ve bnu Vehb de bu hkme varrlar. Mteakip rivyet tekrarn keyfiyyetini daha sarh olarak aklayacaktr. Burada imdiden dikkat ekmemiz gereken husus udur: Mezzin hayye als-salh, hayye alel-felh (haydi namaza, haydi kurtulua) dedii zaman bu ibre aynen tekrar edilmeyip buna bedel "L havle vel kuvvete ill billhil-aliyyil-azm (Gnaha kar korunmak ve ibdet yapmak iin gerekli kuvvet ancak Allah'tandr)" denilecektir. Haneflerden bazlarna gre mezzin Hayye al'l-Felh" deyince, iiten: M allahu kne ve m lem yee lem yekn "Allah'n diledii olur dilemedii olmaz" demelidir. "es-Saltu hayrun minennevm" yerine de sadakte ve bererte demelidir. "Bunlarn da aynen tekrar mezzini alay yerine geer" denmitir.

Ezan tekrar etmemeyi mer klan baz sebepler vardr: Namazda veya helada olmak, cins mnasebette bulunmak gibi. Bu durumlarda tekrar gerekmez. Bunun dnda gen-ihtiyar, kadn-erkek, temizcnp, nifasl herkese tekrar vcibtir.

Hulvn: "Namaz farz olmayana tekrar vacib olmaz" demitir. Baz limler, "Ezan namazda iiten kimse, namazdan knca tekrar etmelidir" demitir. unu da kaydedelim ki hadisten: "Namazda olan kimse iittii ezan tekrar edecek olsa namaz bozulmaz, yeter ki hayye ala'ssalt, hayye ala'lfelh demesin, bunlar kiiyi namaza ardr, namaz bozar, bunlara bedel l havle vel kuvvete ill billh diyecek olursa namaz bozulmaz nk bunlar zikirdir" hkm de karlmtr. " nk emir mmdr, musallyi hari tutacak bir karne yoktur, bu eit emirler vcb ifade eder" denmitir. mam fi bu grtedir.

fi, Mlik, Hanbel mezheplerine gre -ki cumhur-u fukahann hkm de byledir- hadisteki emir vcb deil, istihbab ifade eder. Haneflerden Tahv de bu kanaattedir.

limler mezzini "aynen tekrar" meselesini kaytlarlar. Szgelimi o "duyurmak" maksadyla yksek sesle okuduu halde iiten, "zikir" maksadyla gizlice tekrar eder. Ancak telaffuz etmeksizin zihninden mnay geirmesi, emrin yerine getirilmesinde yeterli olmayacaktr.

Birka ayr ezan okunmas halinde ilk okunann tekrar yeterli midir konusu da medr- bahis olmutur. Nevev: "Mezhebimizde bu meseleyle ilgili rivyete rastlamadm" demitir. Ancak baz limler: "Sebep taaddd ettii iin her birine icabet etmesi gerekir" hkmne varmtr.

Ezan tekrar meselesini bitirirken unu da belirtelim: Ezan tekrar iine mstehap diyen cumhur, Mslim'deki bir baka rivyeti esas almtr. Bu rivyete gre Raslullah (s.a.s.) bir mezzinin ezan okuduunu iitir. Mezzin Allahu ekber deyince alel-ftrati (ftrat zere oldu) der. Ehed en l ilhe illallah deyince harace minen-nr (ateten kurtuldu) der. Baz limler: "Raslullah , ezan srasnda, mezzinin sylediklerinden bir baka ey sylediine gre, ezan tekrar mstehabtr, vacib deildir" diye netice karrlar. Bu istidlale yle cevap verilmitir: "Hadiste, Raslullah 'n tekrar etmedii tasrih edilmemitir, mezzinin sylediklerini aynen tekrar etmi olmas da cizdir, ancak rvi, adet olanla yetinip onu rivyet etmemitir, sadece adet olana ziyade edilen sz rivyet etmitir." Keza u mlahaza da ilave edilmitir: "Belki de bu hadis, Raslullah 'n tekrar emrinden nce cereyan eden durumu anlatmaktadr." Yani bidyette tekrar emredilmemitir, ancak Efendimiz sonradan ezann tekrarn emretmitir, esas olan da nsih olan son emirdir (brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 8/323325).

Raslullaha Salt u Selm: Ezan okununca, yaplmas emredilen ikinci husus, Raslullah (s.a.s.)'a salt okunmasdr. (C uma sabahlar, kandil gnleri, yats

ezanlarndan sonra veya Erzurum ve evresinde olduu gibi be vakit ezandan sonra ilve edilen salt u selm, meneini bu emr-i nebevden alm olabilir.) Salt dudr, C enb- Hakk'tan rahmetini talebtir. Raslullah 'a okunacak saltn belli bir forml vardr denebilir. "Allhmme salli al Muhammedin ve al li Muhammed. (Rabbim Muhammed'e ve O'nun li'ne rahmetini bol kl)" eklinde yaplacak salt rivyetlerde gelen en ksa saltlardandr. En mkemmeli, namazda son tahiyyatta okunan salli brik dusdr. C enb- Hakk'n salt etmesi, rahmet klmas, mafirette, afda bulunmas demektir. Her hayrn on misliyle kabul edilmesi ilhi kanun olmas sebebiyle (6/En'm, 160) Raslullah iin yaplan bir salt dusna mukabil C enb- Hakk on rahmet verecektir (brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 8/325).

Davetut-Tmme: Ezandan sonra okunacak duda birka tabir gemektedir: "Ed-Da'vetu't-Tmme", "el-Vesle", "el-Fazle", "Makm- Mahmd." nce edDa'vetu't-Tmme'yi aklayalm. Zra du "Ey bu da'vetu'ttmme'nin ve klnan namazn sahibi Allah'm..." diye balamaktadr. Beyhak'nin bir rivyetinde Allahumme inn eseluke bi-hakk hzihid-davetit-tmmeti eklinde gelmitir. Yani: "Allah'm, senden u da'vet-i tmme hakk iin istiyorum..."

Bundan murad hususunda limler u aklamay yapmlardr: Bu tevhid dveti'dir, u yette olduu gibi: leh davetul-hakk "Hak olan da'vet ancak O'nadr" (13/Ra'd, 14). Denmitir ki: "Tevhid da'veti tamdr. nk irk noksanlktr. Tam demek, ierisine tegayyr ve tebeddl girmez. Hair gnne kadar bki kalr" demektir. Tevhid, "tam" sfatna layk olan yegane da'vettir, onun dnda kalan her ey fesada maruz olabilir. bnu't-Tn: "Ezan tam sfatyla tavsif edilmitir, nk ierisinde szlerin etemmi (en eksiksiz olan) mevcuttur. Bu da "L ilhe illllah" dr" der. Tb de ezann bandan Muhammedu'r-Raslullah cmlesine kadar olan ksmn da'vet-i tmme'yi tekil ettiini, hay'ale'nin (hay'ale, hayye al's-salt'tr). Yukymnes-salte yetinde kastedilen -ve balanan namaz diye tercme ettiimiz -essaltu'lkime'yi tekil ettiini sylemitir. u ihtimal de ileri srlmtr: Muhtemeldir ki, buradaki es-Salt'tan murad ed-Du'dr, kime' den murad da eddime'dir. Kim bir eyi devam zere yaparsa o eye kaim oldu denir, bu hale gre, essaltu'lkime, edda'vetu't-Tmme'yi beyan etmi olmaktadr. Mamafih duda kastedilen essalat'n o anda klnmas iin ars yaplan namaz olmas da muhtemeldir. bnu Hacer bu ihtimalin azher (daha kuvvetli) olduunu belirtir.

el-Veslle'ye gelince, bu lgat olarak bir bye yaklamay salayan vasta, arac mnasna gelir. Hadiste bununla cennetteki yce bir makam kastedilmi olmaktadr. Nitekim, sadedinde olduumuz rivyet, Vesle'yi dile getiren rivyetlerden Raslullah 'n onunla ilgili olarak yapt tarifi ihtiva eden vechidir: "Zra o (elvesle), cennette bir makamdr..." buyurmakta, bu makam Allah'n bir kiiye vereceini belirtmekte ve tevzu olarak bu kimsenin kendisi olmas hususundaki temennisini ifade buyurmaktadr. yle ise, daha net ifade ile el-Vesle, cennetteki en yce makamdr, bu makam tek bir insana verilecektir, o da Allah indinde insanlarn en yce olduunu Mi'rac ve Kur'an gibi mucizelere mazhariyetle isbat eden Eref-i Mahlkat ve Fahr-i Kinat Efendimiz (s.a.s.)'dir.

Bu yce makama vsl olan, Allah'a yakndr; bylece Efendimiz, gnahlarn aff dahil her eit ebed ltuflara mazhariyet iin art olan ilh yaknl elde etmeye vesle olmu olur. u halde bataki mn bylece tahakkuk etmi olmaktadr.

el-Fazlet: Raslullah iin Vesleden sonra taleb edilen ikinci ey, el-Fazlet'dir. Bunun da Vesle gibi dier mahlukta nasib olmayacak bulunan ziyade bir mertebe olduu veya Vesle'yi tefsir mahiyetinde geldii sylenmitir.

Makam- Mahmd: Bu da cennette bir makamdr. yle bir makam ki, o makamda bulunan kimse vgye mazhardr. vg, belli bir kymet ve kemal ve fazilet; bir kelime ile, kermetler sebebiyle olur. Burada mutlaktr, yani pek ok stnlklerle vgye mazhar olunan bir makamdr. Du, eitli te'villere gre: "O'nu Kymet gn dirilt ve Makm- Mahmd'a kar" veya "...makm- Mahmd'u O'na ver" veya "...O'nu makm- Mahmd zere dirilt" mnalarnda anlalabilir.

Nevev, bu makam mbhem olmad halde, hadiste nekre gelmi olmasn, sanki yetten hikaye tarznda zikredilmi olmasyla aklar. Zra Makm- Mahmd yet-i kerme'de zikredilmektedir: As en yebaseke mekamen mahmd "mid edebilirsin, Rabbin seni bir Makm- Mahmd'a gnderecektir" (17/sr, 79.) Mmafih, baz rivyetlerde, el-makamul-mahmdu diye ma'rife olarak da gelmitir.

Makam- Mahmd zerine bnu Hacer u aklamay sunar: "bnu'l-C evzi ve ulemnn ekserisi Makm- Mahmd ile "efaat" kastedilmitir" derler. Bazlar: "Raslullah 'n Ar zerine oturtulmasdr", bazlar: "Krs zerine oturtulmasdr" demitir. Her iki grn de taraftarlar var. Sahih olmalar halinde, biri dierine mni deildir. Zra, Raslullah 'n Ar (veya Krs) zerine oturtulmas, efaat etme hususunda izin alameti olmas muhtemeldir. Makm- Mahmd ile -mehur olduu zere- efaat, oturtma ile de vesle veya fazlet ile ifade edilmi olan menzile (makam) kastedilmi olma ihtimali de vardr. Nitekim bnu Hibbn'n Sahih'inde Ka'b bnu Mlik hadisi olarak geldii zere Raslullah yle demitir: "Allah insanlar Kymet gn diriltir. Rabbim, (nce) bana yeil bir elbise giydirir. Ben Rabbimin sylememi diledii eyi sylerim. te bu Makm- Mahmd'dur." Anlalan o ki, buradaki mezkr sz, efaatten nce Raslullah 'n Rabb'ine takdim ettii sendr. Yine anlalan o ki, Makm- Mahmud bu halde iken, Raslullah iin hsl olan eylerin mecmuudur. Bunu, hadisin sonundaki, "Ona efaatim vacib olur" cmlesi ihss eder. nk, onun iin taleb edilen ey efaattir.

Hadiste gelen "efaatim vcip olur" ifadesi zerine yle bir itirazda bulunulmutur: "efaat gnahkrlar hakknda sbit olduu halde Vesle dusn okuyanlar mazhar olaca sevap efaatle ifade edilmitir. Gnah olmayanlarn efaate ihtiyac var mdr? Bu itiraza u cevap verilmitir: "Raslullah (s.a.s.)'n baka efaatleri de var. Soru suale maruz kalp hesap vermeden cennete girme, cennetteki derecelerin yceltilmesi gibi. Bu duy yapan herkes, kendine mnasip olana mazhar olur." (brahim C anan, Ktb-i Sitte Tercme ve erhi, Aka Yaynlar, 8/326-328)

Vesile Konusunda Zayf ve Uydurma Hadis Rivyetleri

Bidat olan tevessl ciz grenler, birok hadisi kendileri iin delil olarak gstermilerdir. Bu hadisleri incelediimizde, iki tr etrafnda kmelendiine hit oluruz. a) Raslullah (s.a.s.)'a nisbeti sahih olan, fakat onlarn istek ve arzularn desteklemeyen hadisler. "m sahb hadisi" gibi. b) Raslullah (s.a.s.)'a nisbeti sbit olmayan hadis rivyetleri. Bu hadislerin de bazs onlarn iddilarna dellet etmekte, bazs ise etmemektedir. Byle sahih olmayan hadis rivyetleri oktur. Biz burada yaygn olan birkan zikretmekle yetineceiz:

Eb Sad el-Hudr'den merf olarak rivyet edilmitir. "Kim namaz klmak zere evinden kar ve 'Allah'm! Senden isteyenlerin Senin katndaki hakk iin Senden istiyorum. Yrym hakk iin Senden istiyorum. nk ben ne kibirlenmek ne de bbrlenmek iin ve ne grsnler ve ne de duysunlar diye evden ktm. Senin kzmandan saknmak ve Senin rzn talep etmek iin ktm. Bu sebeple cehennem ateinden beni koruman ve gnahlarm rtmeni senden istiyorum. nk gnahlarm balayacak ancak Sensin' diyerek du ederse Allah o kiiye rzsyla ynelir ve ona yetmi bin melek istifar eder." Bu hadisi Ahmed bin Hanbel Msned'inde (3/21) rivyet eder. bn Mce de rivyet etmitir. Bu konuda el-Ehdsu'd-Dafe, no: 24'e baklabilir). Bu hadis zayftr. nk hadisi Eb Sad el-Hudr'den rivyet eden, Atiyet'l-Avf'dir. Atiye de zayftr. Nevev, el-Ezkr'da, bn Teymiyye el-Kaidetu'l-C elle'de, Zeheb de el-Mzn'da bunun benzerini sylemilerdir. Zeheb, ed-Duf c. 1, s. 88'de, ittifakla zayf kabul edildiini syler. Heysem, Mecmau'z-Zevid'de (5/236) birka yerde ayn eyi sylerken Buseyri de zayf olduunu vurgular (Muhammed Nsruddin el-Elbn, Tevessl, Guraba Y. s. 134-140; A. Yldrm, 275).

Sddk Han'n kendisinden rivyet ettii Bilal'in hadisi: "Allah'n Rasl namaza giderken yle bir du okuyordu: "Allah'n adyla Allah'a iman ettim. O'na dayandm. G ve kuvvet Allah'tandr. Allah'm! Senden duda bulunanlarn ve bu k sebebinin, bu yneliimin hakk iin, hi phesiz ben efaatli kmadm."

Hadis rivyeti bylece devam ediyor. Bu hadisin senedi kesinlikle zayftr. Senetteki el-Vazi yalancdr. Bu kii, ittifakla zayf ve mnkeru'l-hadistir. bn Ma'n ve Nes, onun gvenilir birisi olmadn syler. El-Hakm, "o mevz hadis rivyet eder" demitir. (el-Elbn, a.g.e. s. 140-142). Zayf olduu kesindir (A. Yldrm, s. 276)

Eb Umme'nin yle dedii rivyet edilir: "Allah Rasl sabah ve akam yle du ederdi: "Allah'm! Yalnz Sen taplmaya ve anlmaya mstehaksn. Gkleri ve yeri aydnlatan yznn nru hakk iin, Sana ait her hak iin ve Senden isteyenlerin hakk iin Senden bu akam ve sabah vaktinde beni kabul buyurman ve kudretinle beni cehennemden koruman istiyorum." El-Heysem, Mecmeu'z-Zevid'de (c. 10, s. 117) yle diyor: Rvlerin arasnda Fudayl bin C beyr vardr. Bu kii zayftr, zayf olduu ittifakla sbittir. Bana gre de (el-Elbn) zayf olduu kesindir (el-Elbn, a.g.e., s. 142-143). Rivyetin uydurma olma ihtimli yksektir (A. Yldrm, s. 276)

Enes bin Mlik'in yle dedii rivyet edilir: "Ali'nin annesi, Hiam'n olu olan Esed'in kz Ftma lnce, mezar kazmak iin Eb Eyyb el-Ensr, mer ibnu'lHattb ve zenci bir genci arr. Mezar bittiinde, Allah Rasl gelir ve iinde yan yatarak yle du etmeye balar: "Dirilten ve ldren yalnz Allah'tr. O, lmsz bir hayata sahiptir. Annem Ftma binti Esed'in gnahlarn affet, ufkunu a. Nab'nin ve benden nce peygamberlerin hatr iin kabrini genilet. nk ancak Sen erhamu'r-rhimnsin!" (Zayftr, bkz. el-Elbn, a.g.e., s. 143-146; A. Yldrm, s. 273-274)

meyye bin Abdullah bin Hlid bin Esid'in yle dedii rivyet edilir: "Allah Rasl fakir muhcirlere tevessl ederek, Allah'tan fetih talebinde bulunuyordu." (Bu rivyet zayftr, bkz. el-Elbn, a.g.e., s. 146-148) Umeyye bin Hlid anlatyor: Raslullah (s.a.s.) "Fakir olan muhcirler hrmetine mslmanlara zafer ve yardm ihsn etmesini Allah'tan dilerdi." Hadisi Tabern rivyet etmitir. Ancak hadisi rivyet eden Umeyye bin Hlid'in Hz. Peygamber'le grp grmedii tartmaldr. Genel olarak kaynaklar onun Hz. Peygamber'le grmedii ve ondan mrsel hadisler rivyet ettiini kaydederler.

mer ibnu'l-Hattb (r.a.)'dan merf olarak yle bir hadis rivyet edilmitir: "dem hata iledii zaman dedi ki: 'Ey Rabbim! Muhammed'in hakk iin Senden af diliyorum.' Allah dedi ki: 'Ben onu yaratmadan nasl Muhammed'i tandn?' dem dedi ki: 'Ey Rabbim! Sen beni elinle yaratp rhundan bana flediin zaman, bam kaldrdmda Ar'n stunlar zerinde 'L ilhe illllah, Muhammedun Raslullah' yazl olduunu grdm. Bylece anladm ki, mahlkattan ancak en sevdiini ismine izfe eder, isminle beraber zikredersin.' Allah da dedi ki: 'Seni affettim. Eer Muhammed olmasayd, seni yaratmazdm." Bu hadis rivyeti kesinlikle zayf veya uydurmadr. Ayn zamanda Kur'an'a da muhliftir (Bkz. el-Elbn, a.g.e., s. 148-163). Rivyetin uydurma olduu aktr (A. Yldrm, s. 274275).

"Benim makammla tevesslde bulunun! Zira benim Allah katndaki makamm byktr!" Bu hadis rivyetini, onlardan bir ksm da u ifdelerle rivyet etmitir: "Allah'tan bir ey istediiniz zaman, benim makammla isteyin. nk benim makamm, Allah indinde byktr." Hadis kitaplarnda byle bir rivyet yoktur. Bu rivyetler aslsz ve btldr. Bunu, ancak hadisten haberdar olmayan baz chil kiiler rivyet etmilerdir. Bu rivyet uydurma olmaldr (bkz. el-Elbn, a.g.e., s. 163-166).

"mer'in zamannda bir ara ktlk balad. Bu gnlerde, adamn biri Neb'nin kabrine gelerek yle demeye balad: 'Ey Allah'n Rasl! mmetin iin Allah'tan yamur talep et! Zira onlar helk oldular.' Adama, ryasnda 'mer'e git' denilir." Rivyet devam ediyor. Bu ryay gren kimsenin Bilal ibnu'l-Hris el-Muzeni adnda bir sahb olduu sylenir. Bu rivyet zayftr (bkz. el-Elbn, a.g.e., s. 166-174).

Drim, Snen'inde (1/44), Eb Nu'man, Said bin Zeyd, Amr bin Mlik el-Ner kanalyla, Ebu'l-C evz Evs bin Abdillah'n yle dediini rivyet etmitir:"Medine halk iddetli bir ktla dar olmutu. Bu durumu ie'ye ilettiler. 'Neb'nin kabrini koruyun ve stnde ge bakar bir pencere an' dedi. Onlar da dediini yaptlar. Ardndan yle bir yamur yad ki, otlar yeerdi ve develer atlarcasna semizleti. Bu nedenle o yla 'atlak (ftk) yl' ad verildi." sebepten bu rivyet zayftr, hccet saylmaz (bkz. el-Elbn, a.g.e., s. 178-183).

Hz. Osman'n hilfeti dneminde, ihtiya sahibi bir kii bu ihtiyacndan dolay, Hz. Osman ile grmek iin uzun sre yanna gidip geliyor, fakat Hz. Osman, ona aldr etmiyor ve ihtiyacn grmyordu. Bir gn Osman bin Huneyf ile karlat ve durumunu ona ikyet etti. O da kendisine: 'Git, gzel bir abdest al. Sonra iki rekt namaz kl ve C enb- Hakk'a yle du eyle: 'Allah'm, rahmet peygamberi olan Muhammed (s.a.s.) ime Sana yneliyorum. Onun hatr ile Senden diliyorum. Y Muhammed, ben seninle Rabbime ihtiyacm gidermesi iin yneliyorum. htiyacm hallolsun' de, sonra da hcetini Allah'a arzet' dedi. Adam da kendisine syleneni yapt. Sonra Hz. Osman'a gitti. Kapc gelip adamn elinden tuttu ve onu huzura kard. Hz. Osman bu zta dedi ki: 'Gel yanma otur, ihtiyacn nedir onu syle.' Bu zat diyor: Hz. Osman ihtiyacm yerine getirip bana yle dedi: 'Kusura bakma, imdiye kadar hi ihtiyacn hatrlamadm, onun iin ge kald. Ne zaman bir ihtiyacn olursa sen hemen gel, ihtiyacn hallederim." Rivyeti Beyhak rivyet etmitir. Kaynaklar olayn rvlerinden ebb bin Said'in sika olduunu kaydetmek ise de, kssay ondan nakledenlerden olu smail hakknda bilgi vermemekte, dier rv bn Vehb ise sika kabul edilmemektedir (bn Eb Htim, el-C erh, IV/359; Zeheb, Mzn II/262; bn Ad, el-Kmil IV/30-31; bn Hacer, Tehzb IV/306-307). Elbn ise bu kssann zayf ve mnker olduunu syler (Tevesssl, s. 126). Grld gibi isndnda problem bulunan ve Hz. Osman'n kiiliyle badamayan (Tevessl, 130-131) bu olay, konuyla ilgili kabul edilebilecek bir delil hviyetinde deildir (Ahmet Yldrm, Tasavvufun Temel retilerinin Hadislerdeki Dayanaklar, TDV Y. s. 272).

bn Abbas'tan nakledilen bir habere gre Hayber yahdileri Gatafan kabilesiyle savar, karlatklarnda hep Hayber yahdilerini hezimete uratr, yahdiler de u du ile Allah'a snrlard: 'Allah'm! Kitabmzda yazldn grdmz Neb'ni gnder de mrikleri cezlandrp ldrelim.' 'Allah'm! Tevrat'ta vasflarn bulduumuz hir zamanda gelecek Peygamberinle Sana tevessl ediyoruz, bize yardm et!' 'Allah'm! mm olan Nebi'nle Sana tevesslde bulunuyoruz, bize fetih ve zafer ihsan eyle!" Hkim'in garip olarak nitelendirdii rivyetin rvlerinden Abdulmelik bin Hrun bin Antere muhaddislerce zayf ve yalanc kabul edilmitir (Ukayl, ed-Duf, III/38-39; Hkim, Mstedrek, II/263). bn Teymiyye bu rivyeti Abdulmelik bin Hrun bin Antere'nin yalanyla bilinen kimse olmasndan dolay kabul etmemektedir. Uydurma olduu aktr (A. Yldrm, s. 276-277)

Eb Hureyre'den, Raslullah (s.a.s.) buyurdu: "Bir kimse bana salt u selm getirirse Allah Tel ruhumu ide eder ve ben o kimsenin selmna karlk veririm." Hadisi Eb Dvud, Ahmed bin Hanbel ve Beyhak rivyet etmilerdir. Heysem isndnda bulunan Abdullah Yezid el-skendern'yi tanmadn, Mehd bin C a'fer'in sika olmasna ramen bunda ihtilf olduunu bildirmektedir. sndnda problem bulunan rivyete ihtiyatla yaklamak gerekir (zayftr) (A. Yldrm, s. 278).

Eb Hureyre'den, Hz. Peygamber (s.a.s.) yle buyurdu: "Bir adam tand bir kabrin yanndan geip selm verirse, kabir sahibi o kiinin selmn alp onu tanr." Suyt rivyeti Hatb Badd'nin ve bn Askir'in Eb Hureyre'den rivyet ettiini sylemekte ve herhangi bir hkm vermemektedir. Mteber kabul edilen kaynaklarda yer almayan rivyetin uydurma olma ihtimali bulunmaktadr (A. Yldrm, s. 280).

Utbe bin Gazvan merf olarak yle rivyet etmitir: "Sizden biriniz bir eyini kaybeder ve dostu olmad bir yerde birinden yardm isterse yle desin: 'Ey Allah'n kullar, bana yardm edin' desin. nk Allah'n bizim gremediimiz kullar vardr. Bu tecrbe edilmitir." Tabern, el-Mu'cemu'l-Kebr, 17/118). Heysem, isndndaki Yezid bin Ali'nin Utbe'ye ulamadn ve birksm rvlerin zayf kabul edildiini belirtmektedir. Elbn de rivyetin zayf olduunu belirtir (Dafe, II/109-111, h. no: 655)

bn Abbas merf olarak yle rivyet etmitir: "Allah'n yeryznde hafaza melekleri dnda melekleri vardr. Bunlar aatan den yapraklar yazarlar. Sizden birisi lde yolunu kaybederse, 'Ey Allah'n kullar, bana yardm edin!' diye barsn." Elbn bu rivyetin bn Abbas'n mevkufu olduunu syler (Elbn, Dafe, II/111-112)

bn Mes'ud'dan, Raslullah (s.a.s.) yle buyurdu: "Sidne birinin bir hayvan ssz bir yerde kaybolursa 'Ey Allah'n kullar, bana yardm edin!' diye barsn. Allah'n yeryznde hazr kullar vardr, ona yol gsterirler." (Eb Ya'l, Msned, IX/177, h. no: 5269; Tabern, el-Mu'cemu'l-Kebr, X/217). Heysem, isndnda zaif rv Ma'rf bin Hassn bulunduunu syler. Elbn de rivyete zayf der (Dafe, II/108, h. no: 655). Said Havv, bu (son rivyetle) ilgili yle deerlendirmelerde bulunur: Mutasavvflarn, eyhleri ve velleri arma ve onlardan bir eyler isteme konusunu genie ele almalarnda dayandklar rivyetlerin tm bunlardr. Bunlar aratrdn zaman mutasavvflar iin salam bir delil olmadklarn grrsn. Utbe bin Gazvn'n rivyeti munkat'dr, zellikle akaidle ilgili meselelerde kendisiyle ihticac edilemez, salam bir delil deildir. bn Mes'ud'un rivyetine gelince, bu rivyet zayftr. Akaidle ilgili meselelerde delil kabul edilmedii gibi, fkh meselelerde de delil kabul edilmez. bn Abbas'n rivyetine gelince, hasen (sahihden bir aa derece) derecesine ulaan yalnzca budur. O da meleklerden bahsetmektedir. Melekler hakkndaki bir nass bakalarna hamletmemiz bir hatdr (Said Havva, Terc. C engiz Yac, Ruh Terbiyemiz, s. 312). Bu rivyetlerin zayf olduklar ve konuyla (mutasavvflarn yanl tevessl anlaylaryla) ilgilerinin olmadklar gze arpmaktadr (A. Yldrm, s. 281-282).

Tasavvufta Vesile Anlay

mam Eb Hanife ve mam Eb Yusuf, Hz. Peygamber de dhil olmak zere, herhangi bir kimsenin Allah katndaki eref ve hrmeti ile tevesslde bulunmay kerih/ irkin grmlerdir (bn Teymiyye, Mecmatu'r-Resil, I/31; Elbn, Tevessl, s. 68-69; el-Fetv'l-Hindiyye, V/318; Ahmet Yldrm, a.g.e., s. 273).lsi, Hz. Peygamber dnda hibir insann mertebesi ile tevessl edilemeyeceini, Allah katndaki kymet ve mertebesi olduuna kesin kanaat getirilmeyen bu kiilerle tevessln, Allah'a kar byk bir cret anlamna geleceini syler (ls, Rhu'l-Men, VI/128; Ahmet Yldrm, 273).

Tasavvuf ehlinde, Allah'n sevdii kullarn vesile ederek du etmek oka yaygndr. Hadiste bunun ispat vardr (?) Silsile ehlinde ecere okumak oka yaplan bir dettir. Bunun da amac ve hakikati tevessldr (Eref Ali Tanev, Hadislerle Tasavvuf, -Haz. Zaferullah Daud, Ahmet Yldrm-, st. 1995, s. 268).

Tasavvuf byklerinden Ma'rf Kerh (. 201/816), bir gn Ser Sakat'ye (. 257/870), "Allah'tan bir hcet isteyeceksen, bana yemin ederek, 'Ma'rf'un hrmetine' diyerek iste" demitir (Kueyr, Kueyr Rislesi, -Haz. Sleyman Uluda-, st. 1981, s. 116; F. Attr, Tezkiretu'l-Evliy, s. 353). Yine Marf, bir gn yeenine: "Allah Tel'dan bir ihtiyacn isteyecein zaman, ona benimle iste, yani 'Y lh! Onun hakk iin murdm ve dileimi ver' de. Zira Hz. Peygamber (s.a.s.) yle du ederdi: "Allah'm! Dilek sahiplerinin senin zerindeki hakk iin, sana rabet edenlerin hakk iin ve sana doru attm admlar hrmetine istekte bulunuyorum." (Eb Nuaym, Hilyetu'l-Evliy, VIII/364; Abdurrahman C m, Nefhatu'l-ns, s. 163-164) (Not: Hadisin kayna bulunamamtr, mteber kaynaklarda yoktur.)

Tasavvufta tevessl, daha ok vefat etmi peygamberler ve evliyy arac klarak Allah'tan bir eyler istemek mnsna kullanlr (Hicr 7. Asrdan itibaren tevessl ve vesile ile ilgili mstakil eserler yazlmaya balamtr. O zamana kadar yazlan tasavvuf eserlerde tevessl ve vesileye hi yer verilmemitir. lk dnem tasavvufunda "nsann Allah'a daha ok yaklamas iin mutlaka bir aracya ihtiyac vardr" fikri yoktur. Yine ayn dnemde Allah'a du ederken birini araya katmaktan veya sa ya da lm birinden istimdt etmeden ve istisede bulunmadan hemen hi bahsedilmemektedir (smail alkan, K.K.'e Gre tevessl ve Vesile Kavram, s. VII-VIII). Bu anlamda tevessl, Allah Tel'ya yaklamak, huzurunda mnev itibar ve derece bulmak yahut bir faydann elde edilip zararn def edilmesiyle ihtiyacn gidermek iin slih bir amel veya zatla C enb- Hakk'a yaknlk salamaktr (C urcn, et-Ta'rft, s. 307). (Herhangi bir arzusu veya istei olan kiinin "Allah'm! u skntmn giderilmesi veya u isteimin gereklemesi iin falan ztn senin katndaki yeri, mevkii, hakk, hrmeti adna (hatrna) senden istiyorum" diyerek du edip ihtiyacn C enb- Hakk'a arzetmesidir.)

Allah Kur'an'da m'minlerin vesile edinmesini emretmitir. Pek ok rivyette de bu mhiyette emirler mevcuttur. Tevesslle ilgili nasslarn ihtiv ettii mn yeterli olmasna ramen, istenilen eye daha hzl ulaabilmek iin Allah'a yaplan dular yannda, O'na yakn olduuna inanlan ve daha nce vefat etmi kimselerin ruhlarndan yardm istenmesi yoluna gidilmesiyle, tasavvuf yeni bir tevessl anlayn ortaya karmtr. Tasavvuf ehli arasnda kabul gren tevessl anlay budur. Bu anlaya ilk tepkiyi bn Teymiyye gstermitir.

Tasavvufu yazarlarn kabul ettii, dier limlerin kabul etmedii tevessl eitleri zt ile tevessl ve ruhlarla tevessl diye ikiye ayrlr:

1) Ztla tevessl: Zt ile tevessl de iki ksma ayrlr: a- yilerin Allah katndaki mertebesi ile tevessl: Bu yle gerekleir: "Y Rabbi! Falan ztn senin katndaki hrmetine veya hatrna skntm gider, isteimi yerine getir, dum kabul et!" eklinde yapt dunn kabul grmesi veya bu anlaya gre daha hzl bir sonu alnacan mit ederek du edilir. Bu eit tevessl kabul edenlerin dayandklar birtakm hadis rivyetleri vardr. Bu rivyetlerin tmnn uydurma veya zayf olduunu "Vesile Konusunda Zayf ve Uydurma Hadis Rivyetleri" bal altnda verdik.

b- yilerin Allah Katndaki Hakk ile Tevessl: Bu da yle gerekleir: "Y rabbi! Falan iyi kulunun hakk iin u ihtiyacmn giderilmesini ve u arzumun gereklemesini Senden istiyorum..." eklinde duda bulunmak. Bu eit tevessl kabul edenlerin de hemen hepsi uydurma veya zayf olan rivyetlere dayand bilinmektedir. Bu eit tevessl kabul edenlerin dayandklar hadislerin ounun, isnad ynyle zayf veya uydurma olduu yaplan incelemelerden anlalmaktadr. Dolaysyla bu durum bu eit tevessln meriyetini tartmal bir hale sokmaktadr. "Falan kiinin, Peygamberin veya Kbe'nin hakk iin" denilerek yaplan du Eb Hanife'ye gre mekruh (el-Fetva'l-Hindiyye, V/318), mam Muhammed'e gre haramdr (Reid Rz, Tefsiru'l-Menr, XI/372-373). Burada Allah'a it olan bir hak anlayn bakasna devretme ve belirli bir ahs zikretme szkonusudur. Byle bir tevessln irkin olduu, insanlar sadece Allah'a yneltmeyi ama edinen slm'n tevhid anlayna ters dt, dayanaklar da rk olduu iin reddedilmelidir.

2) Ruhlarla tevessl: Ruhlarla tevessl kabir ziyretine bal olarak km bir olgudur. Ancak, ruhlarla tevessln merluu tevhid ynyle mslmanlar asndan tarttlagelmitir. Bu anlayn k kayna baz mezarlara kudsiyet atfetme ve zellikle baz slih insanlara it kabirlerin evrelerinin madd ve mnev musbetlerden kurtulu yeri olarak telkk edilmesi olmutur. Bu da ruhlarla tevessl olarak isimlendirilen bir anlayn domasna sebep tekil etmitir.

En ok tartlan ve sert eletirilerin konusu olan ruhlarla tevessl, zellikle slih/iyi insan olduu kabul edilen kiilerin ruhlaryla yaplan tevessldr. Denilebilir ki, tevessl denilince genelde onun bu tr anlalmaktadr. Ruhlarla tevessl, ya kar karya kalnlan skntlarn giderilmesi ve umut edilen eylerin elde edilmesi gyesiyle dorudan doruya llerin ruhlarna seslenme ve onlardan yardm isteme tarznda veya kabirlere gidilerek, burada iyi olduu kabul edilen insanlarn ruhlarnn hrmetine Allah'tan yardm talep etme, yahut du etmek iin zellikle mezarlklarn tercihi gibi birka ekilde icr edilmektedir. Tasavvuf klasiklerinde byle konular mstakil olarak ilenmemekle birlikte, baz tasavvuf eserlerde bu bilgilere rastlamaktayz (Elimizdeki ilk sf hal tercmesi kitab olan Slem'nin (. 412/1021) Tabakatu's-Sfiyye'sinden itibaren btn kaynaklarn ortaklaa verdikleri bilgi, Ma'rf Kerh'nin (. 201/816) kabrinin gece gndz, srekli olarak ziyret edildii, ziyretilerle dolup tat, derdi olan binlerce insann onun vstasyla if arad konusudur. u cmle asrlardan beri bu anlay belgelemektedir: "Ma'rf'un kabri tecrbe edilmi, denenmi bir tiryaktr, bir iltr, bir devdr." (Sulem, Tabakatu's-Sfiyye, s. 85; Kueyr, Risle, s. 116; Attr, Tezkiretu'l-Evliy,

s. 353; vd.)

hirete intikal etmi peygamberlerin veya evliydan olduu kabul edilen iyi insanlarn ruhlarndan yardm istemek bn Teymiyye ve bn Kayyim gibi birok lime gre kesinlikle mer deil; hatta irk veya irkin temelidir (bn Teymiyye, Kaidetun C elletun fi't-Tevessl ve'l-Vesle, s. 16-18; bn Kayym, Medricu's-Slikn, I/375). Ruhlarla tevessl benimseyen mutasavvflarn ruhun lmszl ve tecrbeye dayal amel deliler ynyle dayandklar (delil olmas tartlacak) birtakm delilleri vardr. Bu tevessln zellikle Hz. Peygamber ve slih insanlarn ruhlaryla yaplmasnn daha makbul olduunu iddi ederler.

Tasavvuf ehline gre baz rifler, velnin vefatndan sonra, hayatnda olduundan daha kuvvetli bir kermete sahip bulunduunu ifde etmilerdir. Zira onlar mahlk ile alkay kesmi, rhu sadece Yaratana ynelmitir. Allah Tel onunla tevesslde bulunanlarn isteklerini verir (Nebhn, evhidu'l-Hak fi'l-stiseti bi Seyyidi'l-Halk, s. 120). Bu kanaatin ispat hususunda benimsenen temel prensiplerden birisi de budur. Sf inancna gre grnmeyen lemin temsilcisi olan veller (irclu'l-gayb), bu dnyada oradan aldklar bir misyonu (ilh grevi) yerine getirmektedirler. Bu veller yaayan baz insanlar olabilecei gibi, hirete intikal etmi vellerin ruhlar da olabilir (Erol Gngr, slm Tasavvufunun Meseleleri, s. 101, 109).

Birksm limler ruhlardan yardm istenilmesi ve ruhlarn baz tasarrufa sahip bulunabilecei fikrine iddetle kar kmlar ve bu fikri benimseyenlere it delilleri tenkide tbi tutarak mukabele etmiler, hatta kiiyi irke gtrdn sylemilerdir (Tenkid edenlerin delilleriyle ilgili olarak bkz. Ali Ata, s. 85-99).

Ayrca unu belirtmekte fayda vardr: slm limlerinin ounluuna gre yaratlmasna ve gereklemesine sadece C enb- Hakk'n muktedir olduu eylerin l veya diri bir kuldan istenmesi ciz deildir. Yardm istenilen rhun veya ahsn yaratc deil, sadece efaati olduklar kabul edilse bile, bu tarz du zhir anlamda baka ilhlarn varln ihsas ettirir ve iman tehlikeye drr (Hayreddin Karaman, slm'n Inda Gnn Meseleleri, -c.1- s. 101; Sleyman Toprak, lmden Sonraki Hayat, Konya, 1986, s. 49).

Byk bir problem olarak telkk edilen tevessl meselesinde titizlik gsterilen nokta tevhid inancnn korunmasdr. Bilindii gibi du bir ibdettir ve ibdet ancak Allah'a yaplr. Yardm da -vstal vstasz- yalnz Allah'tan gelir.

Tasavvufularn bu yanl ve mesnetsiz tevessl anlayn savunduklar halde, bazen bu grleriyle eliik tavsiyelere de rastlanr. Hatta bu konuda ciz olmayan gr savunup ciz olana kar ktklar olur. Kueyr'nin Rislesinde bulunan u ifde birisinden bir ey istemekle ilgili mesele konusunda elikilerine bir rnektir: "Bana du et, diyen birisine sflerden bir zt u cevab vermiti: 'Allah ile arana yabanc bir ahs vsta klman Allah'tan ne kadar uzak kaldn gstermeye kfdir." (Kueyr, Risle, s. 438-439). (7)

stise

stise: Skntl anlarda skntnn giderilmesini isteme demektir. stise, "avs" kknden tremitir. Lgatta "avs", skntl durumlarda yardm dileme anlamna gelir. Kendisinden yardm istenene de "mstas" denir (bn Fris, Mu'cemu Makaysi'l-Lua, Msr 1971, IV. 400).

Kendisinden yardm istenenin, yardm istenen hususun stesinden gelebilecek durumda olmas tabidir. Deilse, yardm istemenin bir anlam yoktur. Bu sebeple beer st bir gc gerektiren bir husus insanlardan istenemez. nsanlardan ancak onlarn gleri dhilinde olan eyler istenir. Nitekim Kur'n- Kerm'de: "yilik ve takva zerinde yardmlan" (5/Mide, 2) "Fakat onlar, dinde yardm isterlerse (onlara) yardm etmeniz gerekir" (8/Enfl, 72) buyurulmaktadr.

"Banz dara dtnde mezardakilerden yardm dileyin" eklindeki uydurma bir hadise (Als, Rhu'l Men, Beyrut t.y. VI, 125) dayanarak zellikle tasavvuf ehlinden bazlar, hazr bulunmayan veya lm olan salih kiilerden yardm isteneceini syler ve buna "istiase" adn verirler. Oysa hazr bulunmayan veya lm olan bir kimseden yardm istemek, du kapsamna girer. slm inancna gre ise, du sadece Allah'a yaplr. Kendisine du edilenin sadece Allah olmas gerektii, Kur'an'n bir ok yetlerinde belirtilmi, bakasna du etmenin sapklk olduu gyet ak bir ekilde ifade edilmitir. Sz konusu yetlerden birka yledir:

"Allah' brakp da kymet gnne kadar kendisine cevap veremeyecek eylere yalvarandan daha sapk kim olabilir? Oysa onlar, bunlarn dularndan habersizdirler" (46/Ahkaf, 5); "Gerek du, ancak O'na yaplr. O'ndan baka ardklar ise, kendilerinin hibir isteklerini karlayamazlar." (13/Ra'd, 14); "Yakut du ettii zaman darda kalma kim yetiiyor da ktl (onun zerinden kaldrp) ayor ve sizi (eskilerin yerine) yeryznn hkimleri klyor?" (27/Neml, 62); "Rabbiniz Allah'tr, mlk O'nundur. O'ndan baka ardklarnz ise bir ekirdek kabuuna bile sahip deillerdir" (35/Ftr, 13).

Kendisinden yardm istenen kiinin salih bir kii olmas ile olmamas arasnda bu adan bir fark yoktur. Burada nemli olan, onun yaratlm olmasdr. Nitekim "De ki; 'O'ndan baka (kendilerinde bireyler) sandnz kimseleri arn, onlar ne sizden sknty kaldrabilirler, ne de (onu) baka bir yana evirebilirler. O yalvardklar da, onlarn (Allah'a) en yakn olanlar da Rablerine yaklamak iin vesile ararlar, azabndan korkarlar" (17/sr, 56-57) yetlerinde kendilerine yalvardklarndan maksadn Hz. Uzeyr, s ya da melekler olduu selef limlerinden bir ksm tarafndan belirtilmitir (Kurtub, el-C ami'l Ahkmi'l-Kur'n, Beyrut 1966, X, 279; Ebu's-Sud Efendi, rd'l-Akli's-Selm, Kahire t.y., V, 179).

Tabern'nin "el-Mu'cemu'l Kebr"inde naklettii bir hadiste yle denilmektedir: Hz. Peygamber (s.a.s) zamannda mminlere eziyet eden bir mnafk vard. Hz. Eb Bekir: "Kalkn bu mnfk hususunda Resulullah (s.a.s)den istiasede bulunalm" dedi. Bunun zerine Resulullah; "Benden istiasede bulunulmaz; ancak Allah'tan istisede bulunulur" buyurdu (Tabarn'den naklen, bn Teymiye, bn Teymiye Klliyt, stanbul 1986, I, 183).

Yardmn sadece Allah'tan isteneceine dair nasslardan biri de, namazmzn her rektnda okuduumuz Ftiha sresindeki: "yyke na'budu ve iyyke nestan: Sadece Sana ibdet eder ve sadece Senden yardm dileriz" yetidir. Mfessirler, "iyyke" szcnn, "na'budu ve nestan" szcklerinden nce zikredilmesinin hasr ifade ettiini sylerler. Yani bakasna deil, sadece sana ibdet ederiz ve bakasndan deil, sadece senden yardm dileriz (Eb's-Sud, a.g.e, I, 16-17).

Mfessir Fahruddin er-Rz, "iyyke nestan"in tefsirini yaparken yle demektedir: "Senden bakasndan yardm istemem. nk bakasnn bana yardm, ancak bana yardm etmesi iin ona yardm etmenle mmkndr. Bakasnn yardm, ancak senin yardmnla gerekleebileceine gre, bu aracl kaldralm ve yardm sadece senden isteyelim." (er-Rz, Mefthu'l-Gayb, Tahran t.y., I, 254).

Netice olarak istiase sadece Allah'a yaplr. Mezarda yatan ya da yanmzda hazr bulunan veya bulunmayan herhangi bir salih kiiden istisede bulunmak, glerinin yetmedii bir eyi onlardan istemek olur ki, bu, slm inancyla badamayan bir husustur. Ancak kiinin salih birine giderek kendisi iin du etmesini istemesi cizdir. Buna dair pek ok sahih rivyet vardr (lusi, a.g.e., VI, 125). (8)

stimdd

Szlkte "tehlikeli durumlarda yardm isteme, imdada arma" anlamna gelen istimdd, tasavvufta "peygamber ve vellere (evliylara) snp herhangi bir dilein gereklemesi iin onlardan yardm dilemek" mnsnda kullanlmtr. Alayarak ve feryat ederek yardm isteme eylemi iin istise, istize ve iltic kelimeleri de kullanlmaktadr. Mnev yardmda bulunma gcne sahip olduuna inanlan byk vellere gavs denir. nemli bir tasavvuf kavram olan himmetin de byle bir ilevi vardr.

Kur'an'da ve hadislerde mslmanlarn birbirine yardmc olmalar tevik edilmitir (5/Mide, 2; 8/Enfl, 72, 74; Buhr, Mezlim 3-4; Mslim, Zikir 86-88; Tirmiz, Hudd 3). Bu yardm fiil, sz, fikir, bilgi ve du eklinde olabilir. Fakat yetlerde bir peygamberin veya velnin mneviytndan yardm istenebileceinden sz edilmedii iin bu hususta eitli grler ileri srlmtr. Sfler, hayatta olsun veya olmasn bir velnin mneviytndan yardm dilemenin ciz, hatta gerekli olduunu sylemilerdir. Onlara gre ok uzakta bile olsa bir vel kendisinden istimddda bulunanlarn yardmna yetime gcne sahiptir. Hayatta olan vellerin mneviytndan bu ekilde yardm isteme dncesinin ilk sflerden itibaren mevcut olduu bilinmektedir. Ma'rf-i Kerh (. 200/816) yeenine, "ihtiyacn olan bir eyi Allah'tan talep ettiin zaman beni arac klarak iste" demi (Eb Nuaym, Hilye, 8/364), mrdi Ser es-Sakat'ye benzer bir tavsiyede bulunmutur. Muhammed bin Ali el-Kettn, velnin Allah'la kullar arasnda vsta sayldn belirtmi, kendisinin gavs olduunu m etmiti (Hatb, Trhu Badd, III/75; a'rn, etTabakat, I/110). lmlerinden sonra da vellerin rhniyetinden istimddda bulunma ok eski bir glenektir. Nitekim Ma'rf-i Kerh'nin kabri etkili bir if kayna olarak kabul edilmi (Slem, Tabakat, s. 85; Kueyr, er-Risle, s. 61), Hce Abdullah-i Herev vstasyla insanlarn pek ok ihtiyacnn grldne inanldndan kendisine "pr-i hct" denilmitir. Tarikat mensuplar, zellikle tarikatlarnn silsilesinde yer alan eyhler araclyla Allah'tan kendilerine feyiz ve yardm geldiine inanmlardr. te yandan ilk sfler arasnda istimddn ciz olmadn syleyenler de vardr. Byezd-i Bistm, insann insandan imdat istemesini hapisteki bir kiinin yine hapiste bulunan bir kiiden yardm istemesine benzetmitir (Slem, Tabakat, s. 126; bn Teymiyye, el-stise, I/474). Baz sfler de lm vellerden yardm istemenin doru olmayacan ifde etmilerdir. rkiyye ekolne bal filozoflarla onlarn etkisinde kalan Fahreddin er-Rz gibi kelmclar ise yatrlarn rhniyetinden faydalanmann mmkn olduunu sylemilerdir (el-Metlibu'l-liyye, VII/275-277; bn Teymiyye, Kaide C elle, s. 24).

stimdd benimseyenler tarafndan ileri srlen balca deliller unlardr: 1. stimd "Allah nezdinde deerli bir kul olan velnin efaat olmas" anlamna gelmektedir. Allah'n kendilerine efaat etme izni verdii kullarnn bulunduu ve bunlarn hirette efaat edecei (2/Bakara, 255; 20/Th, 109), ayrca O'na yakn olmak amacyla vesle edinmenin gerektii Kur'an'la sbit olan bir husustur (5/Mide, 35; Mahmud kr el-ls, I/253). Peygamberler gibi lednn ilimleri Allah'tan vstasz alabilen veller hayatta olmasalar bile istimddda bulunan insanlara yardm edebilirler (Hlid el-Badd, Risle f hakk'r-Rbta ve'l-stimdd mine'l-Evliy, s. 20-25). 2- Kur'n- Kerim'de, Hz. Peygamber'in haklarnda istifarda bulunduu kimselerin affedilecei bildirilmitir (4/Nis, 64); istimdd da buna benzemektedir (Ysuf evk el-f, Hediyyetu'z-Zkirn ve Hccet's-Slikn, s. 8). 3- Dularn her konuda etkili olduu limlerce kabul edilen bir husustur. Vellerden yardm istemek onlarn Allah nezdinde makbul olan dularn talep etmek demektir. 4. Gnahkr bir kulun dorudan Allah'a ynelmesi uygun olmadndan lh dostluu kazanm bulunan vellerin arac klnmas gerekir (Reid Rz, Tefsru'l-Menr, IV/119; VIII/375; XI/391). Bunlarn yannda baz hadislerle Hz. mer'in yamur dusna karken Hz. Abbas' yanna alp onun yz suyu hrmetine Allah'tan yamur dilemesi de (Buhr, stiska 3) delil olarak gsterilmitir (Zhid Kevser, rgmu'l-Merd, s. 3).

Kelm limleri genellikle sflerin istimddla ilgili grlerine temas etmemi, fkhlarn ou ise bunun mekruh olduunu sylemekle yetinmitir (Mernn, elHidye, IV/96). Bu konuda sfleri en ok eletirenler hadisilerle Hanbel fakihleridir. Bunlara gre ileri srlen deliller sflerce benimsenen anlamda bir istimdd kantlayc mhiyet tamaz. Zira delillerin bir ksm zayf, bir ksm da dorudan doruya istimdd konusuyla alkal deildir. nitekim delil olarak zikredilen efaat yetleri hiretle ilgili olup bunlarda hibir ekilde istimdda temas edilmemitir. Bunun yannda Hz. Peygamber'in, haklarnda istifarda bulunduu kimselerin lh affa mazhar olaca belirtilmekteyse de bu yet mnfklardan bahseden bir grup yet iinde yer almakta olup konunun istimddla ilgisi yoktur. Du ile istimdd farkl eyler olup dunn istimddla zdeletirilmesi sz konusu deildir. Gnahkr bir kulun tevbe iin dorudan Allah'a ynelmeyip bir velyi arac klmasna gelince, Kur'n- Kerim'de yer alan tevbe yetlerinden herhangi bir aracdan bahsedilmemekte, aksine dorudan Allah'tan mafiret talep edilmesi istenmektedir. Ayrca Ftiha sresinde de sadece Allah'a ibdet etme ve sadece O'ndan yardm isteme yolu emredilmektedir. Sflerce delil olarak gsterilen baz rivyetler sahih olmad gibi, Hz. Abbas'la ilgili olayda da ashb dorudan Allah'tan yardm dilemitir.

stimdd benimseyenler, ihtiya veya sknt iinde bulunan kiinin Hz. Peygamber'den sonra velden yardm isteyebileceini ileri srmlerdir. Ancak "Allah'n dostu" mnsndaki velnin tip olarak deilse de ahs olarak kim olduunu belirlemek mmkn deildir. Kur'n- Kerim m'minlerin Allah'a, O'nun da m'minlere dost olduunu ifde etmi, peygamberlerden baka kimseyi tezkiye etmemi ve kiilerin mnev gce sahip olduklarn zannedip kendilerini temize karmalarn da yasaklamtr (53/Necm, 32).

Kur'an'da ve sahih hadislerde istimdd kelimesi gememekle birlikte "medd" kknden treyen ve "yardm etmek" anlamna gelen "imdd" fiili kalbnda kullanlm ve Allah'n melek gndermek sretiyle m'minlere yardm ettii haber verilmitir (3/l-i mrn, 123-125). Bu yetler yardmn Allah'tan isteneceini aka ifde etmektedir. Ayrca Kur'an'da dunn ancak Allah'a yaplabilecei, Allah'n dular iittii ve onlara icbet ettii, darda kalan kiinin bu srada Allah'tan bakasna yalvarmad, insanlar her trl sknt ve felketten Allah'n kurtaraca, Allah'tan baka varlklara du etmenin tevhidi ihll edecei bildirilmitir (6/En'm, 63; 7/A'rf, 128; 10/Ynus, 106; 72/C inn, 20). nsanlarn sadece Allah'a snp dorudan doruya O'na du etmeleri gerek dindarln bir gerei, Allah'tan bakasndan medet ummaya kalkmak ise chiliyye deti olarak deerlendirilmitir (Elmall, Hak Dini Kur'an Dili, 8/6399).

stimdd konusunda sflerin grn ar bir ekilde eletiren Takyyuddin bn Teymiyye pek ok eserinde bu meseleyi ele alm, ayrca Kaide C elle fi'tTevessl ve'l-Vesle ve'l-stise adyla iki risle kaleme almtr. Ona gre bir mslmann Hz. Peygmaber'i vesle edinerek Allah'tan kendisini nimet ve rahmete ulatrmasn veya zarardan korumasn istemesi cizdir (el-stise, I/474). Bunun yannda bir kiinin takv sahibi bir m'minden kendisi iin duda bulunmasn ric etmesi de mmkndr. Ancak, bir mslmann, yannda bulunmayan veya lm olan kiilere snmas, onlardan yardm istemesi haramdr. bn Teymiyye peygamberlerden bile istimddda bulunmann tasvip edilemeyeceini ve "baz ilerinizde kararszlk iinde bulunursanz llerden yardm isteyiniz" eklindeki szn hadis olmadn belirtir (Kaide C elle, s. 157); Mecmatu'r-Resil, I/15 vd.). bn Kayyim de hocas bn Teymiyye'nin grlerine katlr (setu'l-Lehfn, I/201228). Muhammed bin Abdlvehhb bu konuda bn Teymiyye'yi tkip ederek darda kalndnda Allah'tan bakasndan yardm istemeyi bir nevi irk saymtr (Kitbu't-Tevhd, s. 49-50). Ysuf en-Nebhn ise evhidu'l-Hak adl eserinde bn Teymiyye'nin grlerini eletirmitir.

te yandan insanlar vsta edinerek (tevessl) Allah'tan yardm istemeyi doru bulmayan hadisilerle Hanbeller ve bunun mekruh olduunu syleyen Hanefler kiinin kendi amel ve ibdetlerini vsta klmasn ciz grmlerdir. Buna gre bir m'minin, "Allah'm! Senin rzn kazanmak amacyla u hayrl ii yaptm iin" veya, "Elimde imkn bulunduu halde u gnah ilemediim iin beni skntdan kurtar" eklinde du etmesi cizdir. Nitekim bir maarada mahsur kalan kiinin kurtulmak amacyla en deerli amellerini Allah katnda vesle kldklar bildirilmektedir (Buhr, Edeb 5; Mslim, Zikir 100). "Allah katnda vesle arayn" (5/Mide, 35; 17/sr, 57) melindeki yeti de bu ynde yorumlayanlar olmutur.

Kiinin dorudan Allah'tan yardm istemesi, tehlikeli ve skntl zamanlarda sadece O'na snmas, slm'n itikad ve ibdet ilkeleri asndan tercih edilecek yegne davrantr. Ak ve kesin nasslara dayanmayan istimddn yanl anlama ve istismra msit olduu phesizdir. Ancak baz sflerin ve halktan baz kesimlerin iyi niyete dayanan byle bir davrann kfr (irk-i haf) saymak da tevhid inancn benimseyen bir mslman hakknda isbetsiz verilmi bir hkm nitelii tar. (9)

Tevessl Tartmalar

Ehl-i Snnet vel-C emaat limlerinin ounluu tevessln merluunda uzlamlar ve bu konuda yetleri ve sahih hadsleri delil getirmilerdir. Ancak Mslmanlarn bir ksm, Kitap, Snnet ve bu mmetin selefinin amelinde ifadesini bulan tevessl kavramnn niteliini anlamada sorunlarla karlamlar, tevessl, slmn temel dinamikleri ve Allah Raslnn (s.a.s.) metod izgisiyle eliir tarzda yanl anlamlardr. Bu konuda zayf ve uydurma hadsleri delil edindikleri gibi tevessl hakkndaki yetleri yanl anlaylarna uygun biimde tevil ederek daha da ileri gitmilerdir.

Bilindii gibi bizler Kitap ve Snneti anlamada ihtilfa dersek Selef-i Slihnin anlayna bavururuz. Zira onlar yetler ve hadsleri anlamada insanlarn en bilgilileri ve en doru szlleridir. Onlar Peygamber Efendimizin (s.a.s.) tanklyla bu mmetin en hayrllardr. nsanlarn en hayrllar benim amdakilerdir. Sonra onlarn peinden gelenler, sonra da onlarn peinden gelenler... (Buhr, 3449; Mslim, 3851)

Allaha ve Raslne (s.a.s.) iman eden herkesin hevya tbi olmaktan kanmas gerekir. Zira hev, Allahn yolundan saptrr. Allah ve Raslne (s.a.s.) iman eden herkes Selef-i Slihnin (Sahbe, Tbin ve Etbaut-Tbin) yoluna tbi olmaldr. Her kim kendisine doru yol belli olduktan sonra Rasle muhlefet eder ve mminlerin yolundan bakasna tbi olursa onu dnd yola evirir ve cehenneme sokarz. O ne kt bir yerdir! (4/Nis, 115) Muhacirler ve Ensardan nc kimseler ve onlara gzellikle tbi olanlardan Allah raz olmutur. Onlar da Allahtan razdrlar. Allah, onlara ebed kalacaklar altlarndan rmaklar akan cennetler hazrlamtr. Bu byk bir kazantr. (9/Tevbe, 100) Bana ynelenin yoluna tbi ol. (31/Lokman, 15)

Allah Rasl (s.a.s.) yle buyurmutur: Benden sonra yaayanlarnz pek ok ihtilf grecektir. Benim ve Raid Halifelerimin Snnetine smsk sarln. Dinde sonradan uydurulan ilerden saknn. Dinde uydurulan her ey bidattir. Her bidat de sapklktr (Eb Dvd, Sahih) mmetin yetmi frkaya ayrlacaktr. Biri hri tm cehennemdedir. Ashb: Kurtulanlar kimlerdir ey Allahn Rasl? diye sorunca, Benim ve ashbmn yolundan gidenlerdir buyurdu (Tirmiz, Sahih).

Ashbn byklerinden Abdullah bin Mesd (r.a.) yle der: Kim bir yol tutacaksa lm kimselerin yolunu tutsun. Bunlar Muhammedin (s.a.s.) ashbdr. Onlar bu mmetin en hayrls, kalben en temizi, ilim olarak en derini ve amellerde dengeli davranp arya kamayanlar idiler. Allah, onlar Peygamberine arkada olsunlar, dinini nakletsinler diye semiti. Onlarn ahlk ile ahlklann, gittikleri yoldan gidin. Zira onlar dosdoru bir yol zereydiler. (Beav, erhus-Sunne)

Ahmed bin Hanbel (r.a.) der ki: Bizce snnetin metodu, Allah Raslnn (s.a.s.) ashbnn yoluna smsk yapmak, onlar rnek almak ve bidatleri terk etmektir. (Llk, erhu Usli tikadi Ehlis-Sunne). mam Evz (r.a.) yle der: lim, Muhammedin (s.a.s.) Ashbndan gelen eylerdir. Bundan bakas ilim deildir. (bn Abdilberr, C amiu Beyanil-lm). mam Mlik (r.a.) u beyti oka sylerdi:

Din ilerinin en hayrls Snnet olandr lerin en erlisi uyduruk bidatlerdir.

Tevessl, vesile edinmek olduuna gre vesile bir anahtar kavram olarak karmza kmaktadr. Konuyu kavramak, bu kavram tanmaktan geer. Vesile szlk anlamyla, kendisiyle bakasna yakn olunan, taleb edilene iten bir yaknlk ve ona yol aramaktr. Vessele il Allahi tevslen Allaha yaknlatran bir amel iledi demektir.

bn Esir en-Nihaye f Garib-il Hads vel-Eserde yle der: Vesile: Kendisiyle bir eye ulalan, ona yaklalan ey. oulu: Vesil. rnek olarak ezan hadsi verilebilir. Allahumme ti Muhammedun il-vesile. Denilmitir ki buradaki vesileden kast, kymet gnndeki efaattir. Baka bir gre greyse cennet menzillerinden bir menzilin addr. Hadste murad olunan, Allaha yaknlktr.

Rgb el-sfahan Mfredtu Elfzl-Kurnda unlar yazar: Vesle; arzu ile bir eye yol arama, ulama. Vesle, vasleden daha zel bir anlam tar. Zira arzu ve istek ierir. Ona (yaklatracak ) bir vesile arayn / arzulayn. (5/Mide, 35). Allaha yaklatracak vesilenin gerek anlam, ilim ve ibdet ile izdii yolda gitmek, kurbet/Allaha yakn olmak gibi eriatn yce mertebelerine yol aramaktr. Vsil, Allaha rabet duyandr.

Vesilenin dier bir anlam da, sultann yanndaki menzil, derece ve yaknlktr. Vesile ayrca hadste getii gibi cennetteki yce makamn da addr. Benim iin Allahtan vesileye isteyin. Zira o, cennetteki bir menzildir. (Mslim, Kitbus-Salt)

Vesle; slm terminolojide, Allaha yaklatracak bir sebep edinmektir. Kiinin Allaha yaknl, Allah katnda yksek bir derece elde etmek, bir ihtiyacn gidermek, bir fayday celb, bir zarar defetmek ve hem dnya hem de hirette istediini elde etmek iin Allaha ve Raslne itaati ve slih ameller ilemesiyle gerekleir. Allaha tevesslde bulunmak ancak Allahn izdii snrlar dahilinde olur (Bkz. bn Kesir, cilt 2, s. 52; Fethul-Br c. 10, s. 12).

Vesile Kavramnn er Anlam: er vesile esasa dayanr. 1- Kendisine tevesslde bulunan: Bu, stnlk sahibi Allahtr. 2- Tevesslde bulunan: Bu, Allaha yaknlk istemeye muhta zayf kuldur. Bu yaknlktan fayda umarak ya bir ihtiyacn gidermek ya da bir zarar bandan savmak ister. 3- Kendisiyle tevesslde bulunan: Bu, vesile diye adlandrlan, kiiyi Allaha yaklatran slih ameldir.

Vesilenin Allaha yaklatran, ihtiyac gideren fayday salamas u artlarn oluumuyla gerekleir. 1- Allaha tevesslde bulunan kul slih bir kul olmal, ameliyle yalnz Allahn vechini gzetmelidir. 2- Kendisiyle tevesslde bulunulan amel, Allahn kendisine nasl yaklalacan kullarna gstermek iin dininde var kld amellerden olmaldr. 3- Mer amel, Allah Raslnn (s.a.s.) ed ettii ekle uygun olmal; ne ziyade ne de noksan olmamal, tayin edildii zaman ve meknda yerine getirilmelidir. Aksi takdirde bidat ilenmi olur.

Buradan hareketle bidatin kiiyi Allaha yaklatrmayp aksine uzaklatrd grlebilir. Allaha bidat ileyerek ibdet eden kimse; hakkyla ona ibdet etmi saylmaz. Bu art yerine geldiinde vesile merluk kazanr ve Ey iman edenler! Allahtan korkun ve ona doru vesile arayn, yolunda cihad edin. Umulur ki kurtulursunuz (5/Mide, 35) yetinin kapsamna girmi olur. Bu yet, farzlar ve vaciplere ziyade olarak yaplacak taatlerle Allahtan yaknlk isteme konusunda mminler iin bir emir bildirgesidir. Bu emir bildirgesi, slih amellerle vesile isteme konusunu da iermektedir. Bu yet, er tevessln ispatnda da bir delil nitelii tar. Bu konuda alimlerin arasnda bir ihtilf yoktur. htilf, tevessln nasl yaplaca konusundadr. Drt imam ve dierlerinden, eriatn maksatlarn bilip, gereince amel eden limlerin sahih tevessl anlay zerinde olduklarn bilmek bile bal bana bir delil olarak yeter. Bu anlaya gre, mer tevessl slmda asldr, bidat olarak buna sokuturulan eyler ise merduttur, reddedilir.

Bizler, bu mmetin slih selefinin yolunda yryen limlere tbi oluruz. Byk sahabi Huzeyfe b. Yemnn vasiyetine uyarak, Kelm ilmi ve slma sokuturulmu felsefe ballarna tbi olmaktan kanrz. Bu vasiyet yledir: Allah Raslnn (s.a.s.) ashbnn ibdet etmedii hibir ibdet eklini kabullenip de bunlarla ibdet etmeyin. ncekiler (yani ashb) sonradan gelenlere syleyecek sz brakmamtr. Allahtan korkun ey kurra topluluu! Sizden ncekilerin yolunu tutun.

Tevessln eitleri Kitap ve Snnetin Kavranmas: Tevessln eitleri bulunduuna gre er tevessl bidat tevesslden ayrmak gerekmitir. Bu ayrm yapabilmek iin de bize elikili gelen noktalar aa kavuturacak bir amaz lye ihtiya vardr. Bu l, Allahn Kitab, Raslnn Snneti ve Selef-i Slihnin bu ikisini kavrama metodudur. Allah, bizi Kitap ve Snneti hakem olarak kabul etmeye armtr. Ey iman edenler! Allaha, Raslne ve sizden olan emir sahiplerine itaat edin. Allaha ve hiret gnne iman ediyorsanz bir konuda anlamazla dtnzde Allaha ve Raslne havale edin. Bu, en hayrlsdr ve en gzel zm yoludur. (4/Nis, 115)

bn Kesir (r.a.) bu yetin tefsirinde yle der: Rasln (s.a.s.) getirdii eriat yolundan bakasna uyan bir taraftadr, eriat ise br tarafta. Byle kimse kendisine ak bir ekilde hak belli olduktan sonra kasden, bilerek bu tavr alm bulunmaktadr. Mminlerin yolundan bakasna uyarsa kavline gelince bu ilk sfatyla birlikte deerlendirilir. Ancak bu muhalefet, ariin nassna kar olabilecei gibi Muhammed mmetinin ittifak ettii iyice bilinen bir konudaki icma kar da olabilir. Peygamberi tazim, mminleri ereflendirme bbnda bu icmda bir hatdan korunmuluk sz konusudur. Bu konuda pek ok sahih hads vardr ve biz Usl Hadsleri adl kitapta bunlardan delil olabilecek birkan zikretmi bulunmaktayz.

limlerden bir ksm icm konusundaki delleti uzak bulsa da uzunca bir dnmeden sonra icmn en gzel ve en kuvvetli istinbat yollarndan biri olduu grlr. Bu yzden Allahu Tel yle vaidde bulunmutur: Onu dnd yola evirir ve cehenneme koyarz. O ne kt bir yerdir. Yani, eer mminlerin yolunu brakp yanl yola girerse, istidrac olarak bu yolu gzel ve ssl gstermekle ona karlk verir ve hirette cehennemi ona mesken klarz. Zira hidyetten kan kimsenin kymet gnnde cehennemden baka gidecek yolu yoktur (bn Kesir, Kasm Tefsiri, cilt 5, shf. 457-475).

Allah Rasl (s.a.s.) yle buyurmutur mmetim yetmi frkaya ayrlacaktr. Biri hari tm cehennemdedir. Ashb, Bunlar kimlerdir ey Allahn Rasl? diye sorunca, Benim ve Ashbmn yolundan gidenler diyerek cevap vermitir. (Tirmiz, Sahih)

Niin Sahbenin Kavrayyla Snrlyoruz?: Bu hadsin nda Kitap ve Snnetin anlalmasn niin Sahbenin anlayyla snrladmz daha iyi kavranacaktr. Sahbe, akide konusunun kavranmasnda birok zelliiyle n plna kmaktadr. Bu zelliklerden en nemlisi unlardr:

1- Onlar vahyin iniine tanklk etmiler ve olaylarn akna gre Rabbinden vahy almaktayken Peygamber (s.a.s.) ile birlikte yaamlardr. Bu yzden onlar, vahy ve ini sebeplerinde, Allah ve Raslnn muradnn ne olduu konusunda insanlarn en bilgili olanlardr.

2- Peygamberlerin havarileri ve yakn dostlar, risalet konusunda ve bununla ilgili hkmler noktasnda insanlarn en ok bilenleridir. Gerek akide gerek eriat konularnda incelikleri bilen, hakikatleri idrak eden bu kimseler, insanlarn ilim ve amel ynyle en mkemmel rnekleridir. Sonradan gelenlerden onlardan daha mkemmel olamazlar.

3- Sahbe arasnda akide noktasnda bir ihtilf olmamtr. Onlar, tm aklyla Peygamberden (s.a.s.) alm olduklar akidede tam bir ittifak ierisindeydiler. Oysa itihad ve ihtilfa ak fer hkmler noktasnda byle bir ittifak sz konusu deildir. Yine de delil ortaya konduunda tereddtsz boyun eerlerdi.

4- Sahbe-i Kirm (r.a.)m takldklar konularda Allah Raslne (s.a.s.) sorarlard. Bu, iyi bilinen bir husustur.

Bu hususlar gereince her Mslman, Sahbenin (r.a.)m Kitap ve Snneti kavrama metoduyla snrl kalmak zorundadr. mmette mevcut ihtilflar gidermek ve mmeti hayrl konumuna tekrar getirmek byle mmkndr. Allah ve Raslnn beyan ettii bu l gereince tevessln aklamasna geiyor ve Allahn yardmyla diyoruz ki:

limler, tevessl iki ksma ayrmlardr. 1- Mer Tevessl, 2- Bidat Tevessl.

Mer Tevessl ve eitleri: Mer tevessl, inan, sz veya fiil olsun, Allahn sevdii ve raz olduu vacib ve mstehab ibdetlerle Ona yaklamaktr. Mer tevessl Allahn kitab, Raslnn snneti ve bu mmetin Slih Selefinin amelinde geldii gibi eittir.

1) Allaha Esml-Hsns (Gzel simleri) ve Yce Sfatlar ile Tevessl: Allaha gzel isimleri ve yce sfatlaryla tevessl, mmin kul iin en yararl, en byk ve en hayrl vesilelerdendir. Zira mmin kul, dusnda bo kmaz ve Rabbinin icabetinden mahrum kalmaz. Bu konudaki delillerden biri u yettir: Gzel isimler Allahndr. Onlarla Allaha du edin ve Allahn isimlerinde ilhada sapanlar brakn. Onlar, yaptklarnn karln greceklerdir. (7/Arf, 180)

Snnetteki delil ise Allah Raslnn (s.a.s.) u szdr. Tasas oalan desin ki: Allahm! phesiz ben Senin kulunum. Kulunun ve ezriyenin oluyum. Alnm (kaderim) elindedir. Hakkmda Senin hkmn geerlidir. Hakkmda kaz buyurduun adlettir. Nefsini isimlendirdiin, bir yarattna bildirdiin kitabnda indirdiin veya katndaki gayb ilmine sakladn tm isimlerinde Senden Kurn kalbimin bahar, gsmn nuru, hznmn gidericisi, tasamn gidii klman isterim desin. Allah, bu kimsenin hznn ve tasasn giderir ve yerine sevin verir. (Ahmed bin Hanbel, Msned. Sahih. Silsilet Ehadsis-Sahiha -199-)

Yine bu delillerin biri, Allah Raslnn teehhdde Dourmayan, dourulmu olmayan, bir dengi bulunmayan Ehad ve Samed Allah! Senden gnahlarm balaman dilerim. phesiz seni Gafursun, Rahimsin diyen birine iittiinde Baland, baland diye kere sylemesidir (Eb Dvd. Sahih). Allah Raslnn dularndan biri de udur: Ey Hayy, ey Kayym! Rahmetinden imdat dilerim. (Tirmiz. Sahih)

Bu ve benzeri hadsler, Allahn isimlerinden veya sfatlarndan biriyle tevesslde bulunmann merluunu gsterir. Bu ekilde tevessl, Allahn sevip raz geldii ilerden olduu iin Allah Rasl byle yapmtr. Bize den Allah Raslnn du ettii ekilde du etmektir. Bu, kendi uydurduumuz dulardan bin kere daha hayrldr (Elbn, Tevessl, eitleri ve Hkmleri). Ashb, Tbin ve Etbaut-Tbin bu ekilde du etmiler, limler ve mctehid imamlar katnda da byle olagelmitir. nallah kymete dek byle de srecektir. Mslman, dusndan nce isteine uygun den ismi anmaldr. rnein rahmet istiyorsa Rahman ismini, balanma istiyorsa Gafur ismini anmas uygun der.

Bu er dular uydurduumuz dulardan ok daha hayrldr. Zira biz Allah Raslne (s.a.s.) tb olmakla emrolunduk Rasl size neyi verdiyse aln, sizi neden alkoyduysa ondan da saknn. (59/Har, 7)

2) Allaha Yaplan Slih Amel ile Tevesslde Bulunmak: Mslmann dusnda unlar demesi buna rnektir. Allahm! Sana olan imanm ve sevgim, Rasln

Muhammede (s.a.s.) tbi oluum ve ona iman ediim hrmetine benden bellar gider, beni rahata erdir. Du eden, yalnzca Allahn vechini umarak iledii slih ameli anmal, onunla Allahtan istemelidir. Allaha iman, namaz, oru, hac, sadaka, cihad, snrda nbet tutmak, Kurn okumak, Allah zikretmek, tesbihatta bulunmak, Allah Raslne salt selm getirmek, istifarda bulunmak, Allaha du etmek, hayr ileyip haramlar terk etmek slih ameller cmlesindedir.

Bu eit tevessln merluuna delil olan yetler unlardr: brahim ve smail Beytin (Kbenin) temellerini ykseltirken (yle du ettiler): Rabbimiz! Bizden bu ameli kabul buyur. phesiz sen oka duyan, oka bilensin. Rabbimiz! Bizi ve soyumuzu sana iman edenler kl, bize (haccn) menasiklerini gster ve bizleri bala. phesiz sen tevbeleri oka kabul eden ve oka rahmet gsterensin. (2/Bakara, 127-128) Derler ki: Rabbimiz! Bizler iman ettik. Gnahlarmz bala ve bizi cehennem azabndan koru! (3/l-i mrn, 16) Rabbimiz! ndirdiine iman ettik ve Raslne tbi olduk. Bizi ahid olanlarla yaz. (3/l-i mrn, 53) Rabbimiz! Rabbinize iman edin diyerek imana aran bir mnadiyi iittik ve iman ettik. Rabbimiz! Gnahlarmz bala, kt amellerimizi rt ve bizim canmz iyiler zmresiyle birlikte al. (3/l-i mrn, 193)

Snnetten delil ise Sahihaynde geen Maara Ashbnn kssasdr. Hads ksaca yledir: nceki mmetlerden kii bir frtna zaman korunmak iin bir maaraya snr. Ancak bir kaya maarann giriine derek onlar mahsur brakr. Kurtulmak iin herbiri yapm olduklar slih amelleri anarak Allaha tevesslde bulunurlar. Allah da Kayay aralar ve onlar bu durumdan kurtarr. (Buhr; Mslim)

Kulun Allaha kar cizliini dile getirip yardm dilemesi de bu eit tevessln kapsamna girer. Bana zarar dokundu. Sen merhametlerin en merhametlisisin diye Rabbine seslenen Eyyb de an. (21/Enbiy, 83). Ynus kssasnda olduu gibi kulun nefsine zulmedip Allaha durumunu arz etmezsi de bu kapsamdadr. Senden baka ilh yoktur. Seni tenzih ederim. phesiz ben zlimlerden oldum. (21/Enbiy, 87)

Hz. Eb Bekr (r.a.) hadsini de bu balamda ele almak gerekir. Hz. Eb Bekr (r.a.) Allah Raslne (s.a.s.) Bana namazmda du edebileceim bir du ret deyince Allah Rasl (s.a.s.) De ki: Allahm! Ben, nefsime oka zulmettim. Gnahlar ancak sen balarsn. Katndan bir mafiretle beni bala ve bana merhamet et. phesiz sen Gafursun, Rahimsin buyurmutur. Allahm! Sana tevbe ettim. Beni Bala! diyerek kulun Allaha tevbede bulunmas da bu tevessln kapsamna girer.

3) Slih Kimselerin Dus ile Allaha Tevessl: Kul, iddetli bir skntya veya byk bir musibete rastgeldiinde tek bana Allaha ynelmeye yz bulamayp takva ehli grd, Kitap ve snnette ilim sahibi bildii bir kimseden durumunun dzelmesi iin Allaha du etmesini talep edebilir (Tevessl, eitleri ve Hkmleri, Elbn). Bu eit tevessl, Kitap ve snnetten delillerin iaret ettii gibi merdur. Kitaptaki deliller unlardr:

Rabbimiz! Bizi ve bizi imanda gemi bulunan kardelerimizi bala! Kalplerimizde iman edenlere kar kin brakma. Rabbimiz! Sen Raufsun, Rahimsin. (59/Har, 10). Yine oullarnn Yakuba aleyhis-selm dedii gibi: Dediler ki: Ey Babamz! Bizim iin balanma dile. Bizler gnahkr olduk. Dedi ki: Sizler iin Rabbimden balanma dileyeceim. O, Gafur dur, Rahimdir. (12/Yusuf, 98)

Snnetteki deliller de unlardr: Mslmann, gyabnda kardei iin yapm olduu du kabul grr. Kardei iin her hayr dusnda banda dikilen bir mvekkel melek, min ve bir misli de senin iin olsun, der. (Mslim, -2733-)

Ve Enes b Mlikten (r.a.) edilen u rivyettir: mer b. Hattab, ktlk vakti Abbs b. Abdulmuttalib ile istiskaya (yamur dusna knca) demitir ki: Allahm! Sana Peygamberimiz (s.a.s.) ile tevesslde bulunurduk, Sen de bize su indirirdin. imdiyse Peygamberimizin amcas ile sana tevesslde bulunuyoruz. Bize su indir. Enes (r.a.) der ki: Gerekten yamur inmitir. (Buhr, -964-). Hz. merin (r.a.) szndeki anlam udur: Bizler Peygamberimizi (s.a.s.) kast ederek ondan du istiyor, bu du ile de Allaha yaknlk umuyorduk. imdiyse Peygamberimiz (s.a.s.) Rabbine kavumu olduundan bizim iin duda bulunmas mmkn deildir. Bu nedenle hayatta bulunan amcasndan bizim iin duda bulunmasn talep ediyoruz.

Mer tevessln eitleri bunlardr. Bunlarn dndaki tevessl eitleri ise herhangi bir delile dayanm deildir. Mer tevessl eitlerinin hkmleri farkldr: a) Vacip: Allahn isimleri, sfatlar, iman ve tevhid ile tevessl. b) Mstehab: Slih ameller ve slih kimselerin dus ile tevessl. Buradan hareketle, darlk ve musibet bidat ve masiyetleri terk edip Allahtan korkarak, ondan hayz ederek ve ona taatte bulunarak mer vesilelerle Allaha tevesslde bulunmann her Mslmann grevi olduunu syleyebiliriz. te dosdoru yolum budur. Ona tbi olun. Baka yollara uymayn. Bu yollar sizi onun yolundan ayrr. Allah saknasnz diye size byle emreder. (6/Enm, 153) Rabbinizden size indirilene tbi olun. Ondan bakasna dost edinip uymayn. Ne kadar az gt alyorsunuz. (7/Arf, 3) Farknda olmakszn, anszn size azap gelmeden nce Rabbinizden size indirilenin en gzeline tbi olun. (39/Zmer, 55)

Bidat Tevessl ve eitleri: Bidat tevessl; sevmedii ve raz gelmedii sz, fiil ve inanlarla Allaha yaknlk aramaktr. Bu tevessl tr eriatta sabit deildir. Buna ramen tevesslde bulunanlarn pek ou Allahn eriatnda var kld ve onlara ard tevessl trlerinden gaflete dp uzaklamlardr. Bidat tevesslle uralar, onlar mer tevessl trlerinden mahrum brakmtr. Mer tevessl hakknda bilgi sahibi olduktan sonra bidatte srarlar tm abalarnn boa gitmesine neden olmutur. Bylece Rabbimizin gemi mmetler hakknda haber verdii duruma dmlerdir. Onlara kesin deliller verdik. Kendilerine ilim geldikten sonra ancak aralarndaki kinden dolay ayrla dtler. phesiz Rabbin kymet gn ayrla dtkleri konuda aralarnda hkm verecektir. (45/C siye, 17)

Bu durumun sebebi, tevessln tevkf bir ibdet oluudur (Tevkf: ctihada, yoruma gerek brakmayan. Nasl gelmise ylece uygulanmas gereken demektir). eriatta snrlar belirlenmi tevessl kavram, bidat tevessl trlerini barndrmamaktadr. Allah Raslnn (s.a.s.) snnetiyle uyumayan bir amel bidattir ve onunla Allaha yaknlk ve ibdet ciz olmaz. Nitekim Allah Rasl (s.a.s.) yle buyurmutur: Snnetimizle uyumayan bir ameli ileyenin bu ameli geri evrilir. (Mslim, -1718-, Kitabul-Akdiye ) Mslmanlara nasihat slm risaletini tebli ve bu konuda malumat olsun amacyla bidat tevessl eitlerinden bir ksmn aktarmaya alacaz.

1) Allaha ahslarn Konumu ve Allah Katndaki Deerleriyle Tevessl: Bidat tevessl eitlerinden biri yarattklarndan birinin katndaki konumuyla Allahtan istekte bulunmaktr. rnein: Allahm! Peygamberinin katndaki konumu hrmetine ... veya filn kulunun katndaki yeri hrmetine senden isterim demek. Ayrca Peygamber hakk iin, falan kulun hakk iin Allahtan dilekte bulunmak da bu trdendir.

Kitapta hibir eyi eksik brakmadk (6/Enm, 38) yetiyle Allah tarafndan kapsamll belirlenen Kurnda byle bir tevessl trn grememekteyiz. Ayn ekilde kendisine Peygamberimiz size her eyi retmi hatta abdest bozmay bile... eklinde sylenen sze, Evet. Abdest bozarken kbleye ynelmekten, sa elle temizlenmekten, tastan azyla temizlenmekten, tezek veya kemik ile temizlenmekten bizi sakndrd. (Mslim, -626-, Kitabut-Tahre) diyerek karlk

veren Selmn- Frisnin ihtiamn ortaya koyduu snnette de byle bir tevessl tr gze arpmamaktadr. Yine, Allah Raslnn her hareketini bize aktaran ashbnn fiilinde de byle bir uygulama yoktur. Allah Raslnn haberlerini bize aktaran hads limleri de byle bir konudan bahsediyor deillerdir. Dolaysyla bu uygulama bidattir.

slmn emrettii, Allahtan gzel isimleri ve yce sfatlaryla istemektir. Y Allah, Y er-Rahmanur-Rahimn, Y Zl-C elli vel-ikram demek, dier isim ve sfatlar da Allahn Gzel isimler Allahndr. Allaha onlarla du edin (7/Arf, 18) kavline uyarak anmak ismi vardr. Allah Rasl (s.a.s.) yle buyurmutur: Allahn yzden bir eksik, doksan dokuz (99) ismi vardr. Kim bunlar sayarsa cennete girer. (Mslim, -2677-, Kitabuz-Zikr). Bu nedenle mam Eb Hanife (r.a.) Allahtan bakasn anarak Allahtan istemeyi kerih gryorum (Drrl-Muhtar, cilt 2, s. 630) demitir.

Mslmann du ederken unlar demesi de uygundur: Allahm! Sana, Peygamberine ve kitabna olan imanmla; sana, peygamberine ve filan kuluna olan sevgimle ihtiyacm gidermeni, derdimi savman senden dilerim, veya: Allahm! Derdimi gidermen, ihtiyacm yerine getirmen iin, bana u imknlar salamam iin Rahmet Peygamberi olan Peygamberin Muhammede (s.a.s.) ballm ve sevgimle Sana yneliyor ve Senden istiyorum. Bu eit tevessller merdur ve inallah karlk da bulacaktr.

Grld gibi Mslmanlar olarak ancak Allah ve Raslnn gstermi olduu ekillerde Allaha yaklamamz mmkn olmaktadr. Yoksa onlarn Allah izin vermedii halde kendilerine dinde hkmler getiren ortaklar m var? Ayrm sz olmasayd aralarnda hkm verilirdi. Zlimler iin ackl bir azap vardr. (42/ r, 21)

Falann ve filnn hatr iin Allahtan istekte bulunmak, bu mmetin selefinin (Sahbe, Tbin, Etbaut-Tbin) bilmedii trden bidat davranlardr. Bidat tevessln bu tr kiiyi slmdan karmaz. Ancak, irke giden yolu engellemek amacyla yasaklanmtr. Bu tr davranlar bir Mslman irke srkleyebilir. Allahn bir devlet bakan gibi aracya muhta olduu eklinde bir inan, yaratan yaratlmsa benzetmek olacandan peygamberler ve slihlerin hatrna Allahtan isteyenlerin byle bir inan tamalar onlar byk irke gtrecektir. Bu durum, puta tapan Mekkelilerin durumuyla bir parallellik sz etmektedir: Biz onlara (putlara) ancak bizi Allaha yaklatrsnlar diye tapyoruz. (39/Zmer, 3)

Allah, yaratlmlarla kyas edilmez. Kuluna rzas gerektirmez. Gazabndan z hibir aracnn efaati kurtaramaz. Bu yaktrmalar ancak karlkl olarak birbirlerine yardmlar dokunan kullar hakknda geerlidir. Allah ise hibir aracya ve hibir kimsenin yardmna ihtiya duymayan tek yaratcdr. Gklerde ve yerde kendilerine rzk salamaya g yetirmeyen Allahtan bakalarna tapyorlar. Allah hakknda misller vermeyin. phesiz Allah bilir, sizler bilmezseniz. (Nahl, 16/73-74) Bu nedenle Sahbe, vefatndan sonra Allah Rasl (s.a.s.) ile tevessl brakp Abbsa (r.a.) ynelmi, ondan du istemitir. Bu durum, Allah Rasl ile tevessln zatyla deil dusyla olduunu gsterir. Vefatndan sonra amcas Abbsa gittiklerinde yle du etmitir. Allahm! Bel ancak gnahla iner, tevbeyle giderilir. nsanlar Peygamberine olan yaknlmdan dolay benimle sana yneldiler. te gnahlarla sana alan ellerimiz ve ite tevbe ile sana ynelen alnlarmz! Bizi bereketli yamurlar ile sula! Rav der ki: Derken gkte da gibi bulutlar belirdi ve insanlar suya kandrd. (Fethul-Br, cilt 2, s. 577) Grld gibi, dularnda Allahm! Peygamberinin hatrna bizi sula, demedikleri gibi Peygamberin vefatndan sonra da Allahm! Abbsn hatrna bizi sula, dememilerdir. Zira bu tr bidat dular Sahbe Allah Raslnden (s.a.s.) renmemitir ve Allahn kitabnda da bunun asl yoktur. Bu nedenle byle bir uygulamaya gitmemilerdir. Vefatndan sonra birinin hatryla tevessl ciz olsa elbette Allah Rasl (s.a.s.) ile tevessl ncelik kazanrd. Nefislerine zulmettikten sonra sana gelip Allahtan balanma dileseler, Peygamber de onlar iin balanma dileseydi, Allah tevbeleri oka kabul eden ve merhametli bulacaklard. (Nis, 4/64) Yukardaki yet Allah Rasl (s.a.s.) hayattayken onunla nasl tevessl edildiine k tutmaktadr. Bu arada Hz. merin Abbs (r.a.)ma ile tevesslnn anlam da aklk kazanmaktadr. Nitekim Enesden (r.a.) rivyet edilen u hads bu anlam pekitirmektedir. Allah Rasl cuma gn hutbedeyken adamn biri kaza ilerinin grld yndeki kapdan mescide girerek Allah Raslne (s.a.s.) yneldi ve Ey Allahn Rasl! Mallar helk oldu. Yollar kesildi. Allaha du et de yamur yasn, diye seslendi. Bunun zerine Allah Rasl (s.a.s.) ellerini ge aarak Allahm! Bize bereket indir! Allahm! Bize bereket indir. Allahm! Bize bereket indir! buyurdu. Enes (r.a.) der ki: Allaha andolsun ki gkte tek bir bulut belirtisi bile yoktu. Grnz engelleyecek bir ev de mevcut deildi. Sonra gkyznde kalkan biiminde bir bulut belirdi. Gn ortasna gelince yayld sonra yamur yamaya balad. Allaha and olsun C umartesi gn gne grmedik. Ertesi C uma ayn kapdan baka bir adam girerek hutbedeyken Allah Raslne (s.a.s.) Ey Allahn Rasl! Mallar helk oldu. Yollar kesildi. Allaha du et de u yamur dinsin,deyince Allah Rasl (s.a.s.) ellerini kaldrarak buyurdu ki: Allahm! evremize, zerimize deil. Allahm! tepelere ve tmseklere, vadilerin ortasna ve aalklara. Enes (r.a.) der ki: Yamur dindi. Biz de ktmzda gnein altnda yrdk. Apak bir ekilde grlmektedir ki, Sahbenin, salnda Allah Rasl (s.a.s.) ile tevessl dus ileydi, zatyla veya hatryla deil. Ayr durum Abbs (r.a.) ile tevesslde de gndeme gelmi, dus ile tevesslde bulunmulardr. Ama Abbsn (r.a.) hatr veya zt olsayd, Allah Raslnn (s.a.s.) zatn ve hatrn brakp da amcasna ynelmezlerdi. Sahbenin bu tavr, her ne kadar kimse ulamasa da Allah Raslnn (s.a.s.) makamyla tevessln ciz olmadna delildir. Allah Raslnn (s.a.s.) makamyla tevessl, Mekke mriklerinin yette geen tavrlarn andrmaktadr. Biz onlara (putlara) ancak bizi Allaha yaklatrsnlar diye tapyoruz. (Zmer, 39/3) Mslman Karde! Konumu ne olursa olsun bir yaratlmla veya hatryla tevesslde bulunmakla bir menfaat salayp, herhangi bir zarar savabilecei inancn tamak byk irktir. Allah korusun insan dinden karr. Kurn ve Snnette irke ve harama giden yollar engelleme hususunda kesin dellet tayan pek ok delil vardr. Seddz-Zera denilen bu durum, haramlara gtrebilme durumunda baz mbahlarn haram grlmesidir. Kurnda Seddz-Zera kaidesine tanklk eden yetlere rnek olarak u yeti verebiliriz: Allahtan bakasna du edenlere svmeyin ki onlar da ilimsiz bir ekilde dmanca Allaha svmesinler. (Enm, 6/108) Allah, aslen mer olduu halde, tapnanlarn yannda putlara svmekten sakndrmtr. Zira bu durumda mrikler fkelenecek ve cahilce Allaha sveceklerdir. Seddz-Zera kaidesine Snnetten delil olarak da, Allah Raslnn (s.a.s.) kabirlerin zerine mescid bina edilmesini yasaklamas verilebilir. Bu yasan nedeni, trl ekillerde irke kayma tehlikesinin varldr.

2) Evliya Ve Slih Kimseler in Du Etmek Ve Adak Adamak:

Allahn dininde slih kimselere du etmek, onlardan imdat dilemek, makamlaryla tevesslde bulunmak ve onlara adak adamak yoktur. Bunlar, tevhidi ortadan kaldran ibdetteki irklerdir. Bir kimsenin Ey seyyidim falan, ey mevlm filan, elimden tut, benim iin yle yap, benim iin Allaha yle du et, senden ve Allahtan dilerim, derdimi gider, bana efaat et, gibi szler sylemesi veya Meded ya Raslullah ! demesi, tevekklde bulunurken Hristiyanlarn Ey Mesih! Ey Meryem! dedikleri gibi Ey Ali! Ey Hseyin! diyerek yakarmas irk szlerden saylr. llere adak adamak da mer bir vesile deildir. Bir kimsenin Ey seyyidim filan! Allah bana rzk verirse, benim u dileim gerekleirse senin iin yle yapacam, eklinde szler sylemesi, Allahtan bakasna adak adamas, bir ibdeti Allahtan bakas iin sarf etmesi anlamna gelir. slm, bu tr ilerden uzaktr.

Kendi zanlaryla Allahn yaratt ekinlerden ve hayvanlardan pay ayrarak Bu Allahn, bu da ona ortak kotuklarmzndr dediler. Allaha ortak kotuklar iin ayrdklar Allaha ulamaz. Allah iin ayrdklarysa ortak kotuklarna ular. Ne kadar da kt hkm veriyorlar. (Enam, 6/136) Allahtan baka du etikleriniz de sizin gibi kullardr. Dorular iseniz onlara du edin de size karlk versinler. (Araf, 7/194) Allahtan baka du ettiklerimiz bir ekirdek zarna bile sahip deillerdir. Onlara du etseniz dunz duymazlar. Duysalar bile karlk veremezlerdi. Kymet gn kotuunuz irki inkr edeceklerdir. Sana her eyden haberdar olan Allah gibi kimse haber veremez. (Ftr, 35/13-14) Kymet gnne dek kendisine karlk veremeyecek olan Allahtan bakasna du eden kimseden daha sapk kim olabilir? Onlar, dularndan gafildirler. nsanlar horolunduu vakit onlara dman kesilecek ve ibdetlerini inkr edeceklerdir. (Ahkf, 46/5-6) Grld gibi Allahtan bakasna ynelip du etmek, peygamberlerin ve slih kimselerin kabirleri zerine kubbe yapmak, trbeleri banda mum yakmak, girilere perdeler asmak gib cahil kimselerin yapt ameller, Peygamberin (s.a.s.) snnetinden, Ashbnn ve gnmze dek onlara tbi olanlarn yolundan deildir. Bu mmetin Selef-i Slihni (r.a.)m Allahn buyurduu gibi, dunn yalnzca Allaha has klnan bir ibdet olduu inancndadr. Kullarm sana benden sorarlarsa, (bilsinler ki) ben yaknm. Bana du edenin dusna icabet ederim. O halde bana karlk versinler, bana iman etsinler. Umulur ki doru yola ererler. (Bakara, 2/186) Mescidler Allahndr. Allah ile beraber bir bakasna du etmeyin. (C inn, 72/18) Dini ona has klarak Allaha du edin. (Gafir, (Mmin), 40/65) Kfirler istemese de dini Allaha has klarak ona du edin. (Gafir, 40/14) Allah sana bir dert verirse ondan baka bunu giderecek yoktur. Sana bir hayr dokunursa bil ki, O, her eye g yetirendir. (Enm, 6/17) Du ettiinde zor durumda kalana icabet ederek zorluu gideren ve sizleri yeryznn halifeleri klan kimdir? Allah ile beraber baka bir ilh m? Ne kadar da az dnyorsunuz. (Neml, 27/62) Allah Rasl (s.a.s.), sahbesine u gerei retmitir. Allah Rasl (s.a.s.) yle buyurmutur. Du ibdettir. (Tirmiz, Sahih -2590-, Ebvbu Tefsir-il Kanun) (Bu hads, dunn en nemli ibdet trlerinden biri olduuna iarettir. Nasl ki namaz, peygamber veya veli iin klnmazsa du da Allahtan baka ne bir peygambere ne de bir veliye edilemez.)

stediinizi Allahtan isteyin. Yardm dilediinizde de Allahtan yardm dileyin. (Tirmiz, Sahih (2034), Ebvab-u Sfati Kymet) Mslman Karde! Kurnda soru ve cevap hakkndaki yetleri aratrdmzda insanlarn Allah Raslne (s.a.s.) pek ok konuda sorduklarn, bunlara cevap olarak gkten vahy geldiini ve Allah Raslnn de (s.a.s.) insanlara bunlardaki hikmetleri bildirdiini grmekteyiz. Bu konuyla ilgili yetlerden bazlar unlardr: Sana ganimetleri soruyorlar. De ki: Ganimetler, Allah ve Raslnndr. (Enfl, 8/1) Sana iki ve kumar, soruyorlar. De ki: Onlarda byk bir gnah ve insanlar iin fayda vardr. Gnah, faydasndan byktr. Sana neyi infak edeceklerini soruyorlar. De ki: Balamadr. Allah, yetlerini size bylece aklar. Umulur ki dnrsnz. (Bakara, 2/219) Sana hayz soruyorlar. De ki: O bir ezdr. Hayzlyken kadnlardan uzak durun. (Bakara, 2/222) Sana yetimleri soruyorlar. De ki: Onlar slh etmek hayrldr. (Bakara, 2/220) Sana kendilerine neyin hell klndn soruyorlar. De ki: Size temiz eyler hell klnd. (Mide, 5/4) Bu yetler, Allah Raslnn (s.a.s.) hkmler ve tebli noktasnda Allah ile kullar arasnda bir vasta olduunu gstermektedir. Oysa Allah Raslne (s.a.s.) sorulan soru du konusunda olunca De ki... denilmemi, direkt cevaba geilmitir. Kullarm sana benden sorarlarsa (bilsinler ki) ben yaknm. Bana du edenin dusna icabet ederim. O halde bana karlk versinler, bana iman etsinler. Umulur ki doru yola ererler. (Bakara, 2/186) Bu yet, dunn Allah Raslnn (s.a.s.) dier peygamberlerin ve velilerin araclna gerek duymadnn gstergesidir. Zira Allah yakndr, kulunun dusn iitir ve icabet eder. Du, uluhiyetin zelliklerinden birisi olmaktayken nasl Allahtan bakasna du ibdetini sarfedebiliriz? Onlara du etseniz dunz iitmezler. itseler bile size karlk veremezler. Kymet gn kotuunuz irki inkr edeceklerdir. Her eyden haberdar olan Allah gibi kimse sana haber veremez. (Ftr, 35/13-14) Bu zelliklerden herhangi birini bir yaratlmsa veren kimse onu Yaratana benzetmitir. Bu, benzetmelerin en irkinidir. Onun bir benzeri gibisi yoktur. O, okca iiten, okca grendir. (ra, 42/11) Allah, kendisinden bakasna du etmeyi ibdet olarak isimlendirmitir. De ki! Ben Allahtan baka du ettiklerinize ibdet etmekten alnkondum. (Enm, 6/56) Allah, peygamberlere, velilere ve cinlere du edenlere karlk vermi onlara inkrda bulunmutur. De ki: Sizden bely gidermeye veya evirmeye g yetiremeyen Allahtan baka iddia ettiiniz ilhlara du edin. Du ettikleri de hangileri daha yakn olacak diye Rablerine vesile arar, Allahn rahmetini umar ve azabndan korkarlar. phesiz Rabbinin azab saknlas bir eydir. (sr, 17/56-57) Sana fayda ve zarar veremeyecek olan Allahtan bakasna du etme. Eer bunu yaparsan phesiz zalimlerden dursun. (Yunus, 10/106) Mekke mrikleri de Allahn biricik yaratc ve rzk verici olduuna inanmaktaydlar. Ama onlar putlarla sembolize edilen velilere du ederek onlar Allaha yaklatran birer vasta kabul ediyorlard. Ancak Allah, onlarn bu vastalarn kabul etmemi ve onlar kfrle nitelemitir. Dikkat edin! Halis din Allahndr. Ondan bakasn dost edinenler, Onlara (putlara) ancak bizi Allaha yaklatrsnlar diye ibdet ediyoruzderler. htilf ettikleri konuda Allah hkmn verecektir. Allah, yalanc kfire hidyet etmez. (Zmer, 39/3) Mrikler, Allaha irk komalarna ramen iddet ve musibet anlarnda yalnzca Allaha du etmekteydiler. Ancak Allah onlardan raz olmam, iddet anlarnda kendisine has klnan dularn kabul etmemitir. Zira onlar rahatlk zaman du ibdetinde Allaha irk komulardr. Sizi karada ve denizde gezdiren odur. Gemideyken tatl bir rzgrn yrtt ve bununla sevinikleri srada sert bir frtna kp dalgalar ve her ynden geldiinde, her yerden kuatldklarn anladklarnda dini yalnz Allaha has klarak du ederler. (Derler ki:) Bizi bu durumdan kurtarrsan kredenlerden olacaz. (Allah) onlar kurtardnda ise yeryznde haksz yere taknlk yaparlar. (Yunus, 10/22) Bu amellerin tm tevhidle, nebi ve Rasllerin gnderili amac olan tm varlklara ibdet etmeyi brakp orta olmayan bir Allaha ynelme ilkesiyle eliir. Peygamberler, slih, halis ve eriata uygun olmadka Allahn amelleri kabul etmeyeceini, irk zere lenin iledii irk hari tm gnahlar balayacan bildirmilerdir. Allah, kendisine ortak koulmasn balamaz. Bunun dndakileri diledii kimseye balar. Allaha ortak koan byk bir iftirada bulunmutur. (Nis, 4/48)

3) Evliyann Ruhlar in Kurban Kesmek Ve Kabirleri Banda Sayg in Dikilmek:

Baz cahil Mslmanlar, velilerin trbeleri banda, ehitliklerde, belirli dnemlerde kubbelerin civarnda kurban keserler; hastalarn bu gibi yerlere gtrrler; sayg duruunda bulunup orada gecelerler; bu gibi trbe ve kabir sahiplerinden efaat dilerler, onlara seslenecek du talep ederler; ayrca onlardan meded umarlar. Bu davranlarn tm, Allahn dininde olmayan sapk bidatler olup irk ve cahiliyye toplumlarnn yapageldikleri amellerdir.

Allaha ibdet edin ve Ona hibir eyi ortak komayn. (Nis, 4/36) Bildiiniz halde Allaha eler komayn. (Bakara, 2/22) Bu batlda srar edenle onu tasdikleyenin hkm birdir. Bu da irktir. mandan sonra kfre sapmaktr. Bidat tevessl eitlerine smsk yaparak mer tevessl yollarndan yz eviren, Kitap ve Snnette sabit olmalarna ramen dularnda bunlar kullanmayan pek ok insan, cidden artc bir manzara arz eder. Bunlar, uydurduklar dulara ve tevessl eitlerine bel balarlar. Oysa bunlar ne Allah dininde var klm, ne de Rasl (s.a.s.) hayatnda bir kerecik kullanmtr. lk kuak Mslmanlarda (Sahbe, Tbin, Etbaut-Tbin) ifadesini bulan Selef-i Slihnin (r.a.)m anlaynda da byle eyler yoktur. Bidat ehli tevessl kavramyla yle oynamtr ki onu gerek lgat gerekse er anlamndan soyutlayarak irkin ve haramn her trnn bulat bir meded umma ekline indirgemitir. Bu tavr, onlar Allahtan istemekten uzaklatrm llerin trbelerine snr klmtr. lmsz, her zaman diri olan Rablerini brakp toprakta rm olanlara ynelmilerdir. Allahtan korktuklarndan ziyade onlardan korkmulardr. Bir de utanmadan iman iddiasna yeltenirler. Allahtan bakasyla, bir veli ya da slih bir kimse adna yemin etmeleri istendiinde ehreleri deierek gerei itiraf ederler. phesiz bu, byk irktir. Zira onlara duyduklar korku, Allaha duyduklar korku gibidir. Belki daha da fazladr. Oysa korku, Allaha mahsus klnmas gereken bir ibdettir. Zarar vermek ve fayda salamak sadece Allahn elindedir. Allahtan yz evirip bakasna balanmak o noktaya geldi ki insanlar Allahtan bakasnn adna yemin verir, darlk ve bollukta veliler ve slih kimselerden meded umar oldular. Bu nedenle ilemi olduklar irk cahiliyye irkini de fersah fersah geride brakm oldu. O cahiliyye irki ki, Allah yle tasvir ediyor. Gemiye bindiklerinde dini Allaha has klarak du ederler. Allah, onlar sasalim karaya karnca da ona ortak koarlar. (Ankebt, 29/65) Gnmz mrikleriyse ne darlk ne de bollukta Allahn adn akllarna getirmezler. Kesintisiz bir irk atmosferinde yaayp durmazlar. Gariptir ki, kendisini ilme nisbet eden baz dinde gayret sahibi kimseler, insanlara katksz tevhidi retecekleri yerde peygamberlerin gnderilme nedeni olan bu temel konuyu davetlerinde nc beinci sraya koymaktadrlar. stelik bir de bu konuyu gndeme tayanlardan nefret edebilmekte daha kts insanlarn da nefret etmelerini salayabilmektedirler. Bu tavrn sebebi sorulduunda verdikleri cevap ilginti: Tevhid konusunu gndeme getirip bidatlerden sakndrmak Mslman kitleyi blmekteymi (?!) slm saflarnda kopmalar meydana getirmekteymi (?!) Oysa saflar blen bidatten sakndrmak deil bizzat bidatin kendisidir. Tevhid, btnletiricidir. Btnl koruyucudur. Tevhidin asl bir kelimede bir araya gelmektir. Nerde kald bunlarn birlik iddias?! Allah, bu gibileri kitabnda ne de gzel tavsif ediyor. Yoksa daha dk olan iyisiyle mi deiiyorsunuz. (2/Bakara, 61)

Selefin Bidat Konusundaki Szleri

Abdullah b. mer (r.a.) der ki: nsanlar ne kadar gzel grse de tm bidatler sapklktr. (Llk, a.g.e.) Abdullah b. Mesd da (r.a.) yle der: Snnetteki iktisad, bidatteki itihattan daha hayrldr. (Llk, a.g.e.) Yine der ki: Sizden ncekilere uyun, bidat karmayn. Size yetecek bir miras brakld. Gemilerin brakt bu mirasa yapn. (Drim, Snen) Byk Tbi Hasan b. Atyye rahimehullah snnete ball tasdikleyen u sz sylemitir:Allah karlnda benzeri bir snneti ekip almadka bir kavim dininde bidat karmaz. Sonra kymet gnne dek o snneti ide etmez. (Drim, Snen. Senedi sahihtir.) mam Evz (r.a.) yle der. Bidat ktnda ilim ehli onu inkr etmezse gn gelir bu bidat Snnet diye bilinir (Hatib, erefu Ashbil-Hads. Senedi Sahihtir). mam Eyyub es Suhtiyn (r.a.) der ki: Bidat sahibi, bidatinde aba gsterdike Allahtan uzaklar. (Muhammed b. Vaddah, Bidatter ve Onlardan Sakndrmak) mam Sfyan- Sevri de (r.a.) unlar syler: Bidat eytana masiyetten daha sevimli gelir. Zira masiyetten tevbeyle kurtulunur ancak bidatin tevbesi olmaz. (Llk, a.g.e.)

Mslmanlarn Tevessl Konusunda Sapmalarnn Nedenleri

1) Taklit Taklit, bir kimsenin szn delilini bilmeden kabul etmek, delilsiz gr bildirenin tarafna gemektir. Mukallid ise delilini bilse de bir kimsenin grn aksi ispatlansa bile kabulde srarc olandr. Taklidin ilim olmad konusunda ilim ehli arasnda ayrlk yoktur. Dolaysyla mukallid bir kimse de alim olarak nitelenmez. Allah taklidi knam ve birok yette ondan sakndrmtr. Onlara Allahn indirdiine ve Rasle gelin denildiinde Bize babalarmzdan grdmz yeter derler. Ya babalar bir ey bilmeyen, doru yolda bulunmayan kimseler idiyse?! (Mide, 5/104) Bu kimseler banazca babalarn taklit etmiler, Allahn hidyetinden yz evirmilerdir. Bir de derler ki: Biz size gnderileni inkr ederiz. Allah onlar yle tanmlar: Allah katnda canllarn en erlisi sar, dilsiz ve bir eye akl erdiremeyenlerdir. (Enfl, 8/22) Allah, daha sonra onlar brahime aleyhis-selm verdikleri cevaptan tr ayplar. (brahim, kavmine) u tapmakta olduunuz heykeller nedir? Dediler ki: Babalarmz onlara tapar bulduk. (Enbiya, 21/52) limlerini ve rahiplerini Allahtan baka rabler edindiler. (Tevbe, 9/31) Huzeyfe b. Yemn (r.a.) bu yet hakknda yle der: Allah brakp da bu kimselere tapmadlar. Ancak hell kldklarn hell, haram kldklarn da haram bildiler. (Beyhak, Snenl-Kbr, cilt 10, shf. 174) Dolaysyla hell - haram tayin etmede Allah ve Rasllerini brakp bu kimseleri yetkili tandlar. Selef limleri ve mtehid imamlar da radyallah anhm taklitten sakndrmlardr. Zira taklit, ayrlk ve Mslmanlar safnda zayflk nedenidir. Birlik, tbi olmada ve ihtilf durumunda Allah ve Raslnn grne ynelmededir. Bu nedenle Sahbeyi tm meselelerde tek bir kiiyi otorite bilip taklit ederken gremiyoruz. Drt mam da (r.a.)m grlerinde banaz davranmamtr. Kendilerine hads ulanca grlerinden dnmeyi bir fazilet bilmilerdir. Ayrca kullandklar delilleri bilmeksizin kendilerinin taklit edilmesini de yasaklamlardr. Taklitten sakndrma konusunda onlarn szlerine kulak vermek gerekir.

2) Drt mamn Taklitten Sakndran Szleri mam Eb Hanife (r.a.) der ki: Hads sahih olursa, mezhebim odur (bn Abidin, Haiye, cilt.15, s. 63). mam Eb Hanife (r.a.) yine der ki: Nereden aldmz bilmeksizin szmz kabullenmek bir kimseye hell olmaz (bn Abidin, Haiye). Yine onun szlerinden bir ka: Delilimi bilmeden benim grmle fetva verene yazklar olsun... Bizler insanz. Bugn bir sz syler, yarn ondan dneriz. Yazk sana ey Yakub! Benden her duyduunu yazma. Bugn bir grte olurum, yarn onu terk ederim. Yarn bir gr bildiririm, br gn onu terk ederim. Allahn Kitabna ve Rasln haberine aykr bir gr bildirdiysem onu terk edin. (bn Abdilberr, ntika) mam Mlik de (r.a.) der ki: Ben bir insanm. Doru syleyebilirim, yanlabilirim de... Grme bakn. Kitap ve Snnete uyan her eyi aln, uymayanlar da terk edin. (Fuln, kaz)

Yine onun sz: Peygamber (s.a.s.) hari, sonrakilerin sz alnr da, braklr da... (bn Abdilberr, C mi; Fuln, kaz) mam fiye (r.a.) geelim. Der ki: Dediimin aksine nakil ehli katnda Allah Raslnden (s.a.s.) geldii sahih olan her meselede hayattayken de, ldkten sonra da ben dnyorum. (bn Kayyum, lm) Hi kimse yok ki! Allah Raslnn (s.a.s.) snnetinden bir eyler karm olmasn. Ne zaman bir gr bildirir veya bir usl ortaya koyarm da onun aksine Allah Raslnden bir sz nakledilir. Benim szm; Allah Rasl nn (s.a.s.) sylemi olduudur. (Fuln, kaz) Mslmanlar, kendisine Allah Raslnden bir Snnet zahir olup da baka birinin sz iin bunu brakana yaptnn hell olmad noktasnda icm etmilerdir. (Fuln, kaz, s. 68) Kitabmda Allah Raslnn (s.a.s.) Snnetine aykr bir ey bulursanz Allah Raslnn (s.a.s.) Snnetini aln, benim dediimi brakn. (bn Eb Hatim, db- fi, s. 63) Hads sahih olursa, mezhebimdir. (Nevev, Mecmuul-Fetev) Peygamberden (s.a.s.) dediimin aksine bir rivyet sahih olduu halde beni gr bildirirken grrseniz, bilin ki aklm bamda deildir. (bn Eb Hatim, db- fi). Benden duymazsanz da Allah Raslnden (s.a.s.) gelen her hads benim grmdr. Allah Raslnden (s.a.s.) dediimin aksine sahih bir hads varsa, onun hadsi kabul edilmeye daha lyktr. Bu durumda beni taklit etmeyin (bn Eb Hatim, db- fi. s. 63) Beni taklid etmeyin. Mlik, fiyi, Evzyi, Sevryi taklit etmeyin. Aldklar yerden siz de aln. (bn Kayyum, lm) C zznin, Mlikin, Eb Hanifenin grleri neticede birer grtr. Bence hepsi birdir. Hccet, ancak nakledilen haberlerdedir. (bn Abdilberr, C mi). Allah Raslnn (s.a.s.) hadsini reddeden helk olmann eiindedir. (bn C evz, Menakb). mamlarn (r.a.)m bu konudaki szleri daha pek oktur. Bu szler, derin kavraylarnn birer gstergesidir. Rabbinizden size indirilene uyun. Ondan baka dostlar edinip de uymayn. Ne kadar az t alyorsunuz. (Araf, 7/3) Byk lim Muhammed Emin enkt rahimehullah der ki: Sonradan gelenlerin, sahbe ve dier hayrla anlan alarda yaam olanlara muhalefet ettii taklit tr, tm limleri brakp tek bir ahsa banazca tutunmaktr. Bu tr taklit hakknda ne Kurnda, ne de Snnette bir delil yoktur. Ne sahbeden ne de hayrla anlan alarda yaam birinden nakledilen bir sz de mevcut deildir. Bu taklit, imamlarn szlerine de aykrdr. Onlardan hibiri, tm limleri brakp bir ahsn grlerine balanmay sz konusu etmemitir. Belli bir ahs taklit, hicretin drdnc asrnda ortaya kan bir bidattir. Aksini iddia eden ilk asrda belli birini taklit eden bir kimse gstersin. Gsteremez, nk byle birey yoktur (Edvul-Beyan, cilt 7, s. 458).

3) Baz yetleri Alp Dierlerini Terk Etmek Baz yet ve hadsleri alp dierlerini grmezden gelmektir. lerine geldii iin aldklar yet ve hadsler aslnda ne anladklar gibidir, ne de grlerini destekler bir mahiyet tar. Sahih tefsirini kavram deillerdir ya da alkasz bir ekilde tevile yeltenirler. rnek olarak u yeti verebiliriz: Ey iman edenler! Allahtan korkun ve Ona vesile arayn. (Mide, 5/35) Burada vesileden amalanan, taat ve raz klacak ekilde amelde bulunmak Allaha yaknlk salamaktr. Bu konuda mfessirler arasnda ihtilf yoktur. bn Kesir tefsirinde mfessirlerin bu konudaki ittifakn nakleder.

4) Vesile yeti Hakknda Mfessirlerin Grleri De ki: Sizden bir zarar gidermeye veya evirmeye g yetiremeyen, Allahtan baka ilh olarak nitelediklerinize haydi du edin! Du ettikleri, hangileri daha yakn olacak diye Rablerine vesile ararlar. Rahmetini umarak azabnan korkarlar. phesiz Rabbinin azab saknlas bir eydir. (sr, 17/56-57) Bu yette vesile, Allaha yakn olmaktr. Allah, slih kimseler konusunda ileri giderek Allahn hakkn kullarna sarfedenlere hitabnda der ki: Allahtan baka taptklarnz sizin gibi nefislerine fayda veya zarar vermeye g yetiremeyen kullardr. Bu haldeyken bakalarna nasl yaptrmda bulunabilirler. Bu kimseler mer bir ekilde Allaha yaknlk ararlar. Rahmetini umar, azabndan korkarlar. Allahn azabndan ancak hsrana uramlar emin olur. Bu yetle Allahtan bakasndan meded ummann mbahlna delil getirenler Allahn kelmn gerek anlamndan saptrm olmaktadrlar. Allahn emrettii vesile, raz klacak slih amelle Allaha yakn olma talebidir. nan konularndaki dengeli grlerinde ve kavraylarnn derinliinde mmetin ittifak ettii mfessirler arasnda bu konu tartmasz byledir. bn Kesir (r.a.) tefsirinde bu yet hakknda unlar der: Allah mmin kullarna takvay emrederek buyuruyor. Takva, taat ile birlikte anldnda murad, haramlardan kanmak ve yasaklar terk etmek olur. Allah, bundan sonra Ona vesile arayn buyuruyor. Sfyan- Sevr Talhadan, Talha Atdan, o da bn Abbsdan rivyet etmitir ki: Vesile, yaknlktr. Mchid, Eb Vail, Hasan, Katde, Abdullah b. Kesir, Sdd, bn Zeyd de (r.a.)m byle demitir. Katde der ki: Ona vesile arayn; Ona, raz klacak amel ve taatla yaklan demektir. u imamlar da byle sylemitir. Bu konuda mfessirler arasnda ihtilf yoktur. Byk mfessir lim Muhammed Emin ankt bu iki yetin (17/sr, 56-57) tefisirinde (Tefsir-i bn Kesir - Mide, 5/35) unlar syler: limlerin ou, buradaki vesilenin Muhammedin getirdiklerine uygun ekilde emirlerine uyup yasaklarndan kanarak Allaha yaklamak olduu konusunda gr birlii iindedirler. Zira bu, tek bana Allahn rzasn kazanmaya ileten, katndaki dnya ve hiret hayrlarn elde etmeyi salayan yoldur. (Eduul-Beyan, cilt 2, s. 86).

5) Hz. merin Hz. Abbs le Tevessl Sahih anlamndan farkl algladklar hadslerden biri daha nce akladmz Hz. merin Abbsla (r.a.)ma tevessl etme hadsidir. Bu hadsi yle yorumlarlar: Hz. mer, Allah Raslne yaknlndan dolay Abbsn zat ile tevesslde bulunmutur. Bu yoruma verilecek en gzel cevap, Hz. Muviyenin ve yanndaki Mslmanlarn ktlk vakti yamur yamas iin Yezid b. Esved el-C re ile tevesslde bulunmasdr. Yezid, ellerini kaldrp du edince yamur inmeye balamtr (bn Asakir, Tarih. Senedi Sahihtir. Elban, Tevessl. Kitabnda sahihlemitir).

6) m Hadsi: m hadsi de bu trdedir. Bir m Allah Raslne gelerek: Gzlerimi amas iin Allaha du et, deyince Allah Rasl Dilersen du edeyim, dilersen bu duruma sabret. Ancak sabr senin iin daha hayrldr, diye karlk verir (Bu karlkta u kuds hadse iaret vardr: ki sevgili uzvunu (gzlerini) alarak snadm kulum gzel bir ekilde sabrederse bunun karl cennettir. Buhr). m, Du et, diyerek isteini yineler. Bunun zerine Allah Rasl ona gzel bir ekilde abdest alarak iki rekt namaz klmasn ve yle du etmesini emreder. Allahm! Rahmet peygamberi olan Peygamberin Muhammedle (s.a.s.) sana yneliyor, senden istekte bulunuyorum. Ey Muhammed! u ihtiyacmn giderilmesi iin seninle Rabbime yneldim. Allahm! Peygamberini bana efaati kl. Adam denileni yapt ve gzleri ald (Tirmiz; Ahmed -Sahih-). Hadsin anlam aktr. m, Allah Raslnden (s.a.s.) kendisi iin du etmesini istemitir. Ayn zamanda Raslnn dusn kabul etmesi iin Allaha da du ederek Allahm! Peygamberini bana efaati kl demitir.

Anlalaca zere mnn tevessl, Allah Reslnn ne makam, ne de zat ile olmu deildir. Allah Rasl (s.a.s.) ona bu ekilde retmeyip yukardaki duy retmi ayrca kendisi de onun iin duda bulunmutur. Birinin makamyla tevesslde bulunanlara, hadste delil olabilecek bir durum sz konusu deildir. Hads, bilakis mer tevessle delildir. Zira slih kimsenin dus sz konusudur. C ahil kimseler, Allah Raslnn (s.a.s.) hadste geen u szn grmezden gelmektedirler. Dilersen senin iin du ederim Ayrca mnn du et sz de dikkatlerinden kam grnmektedir.

7) Peygamberle Tevessl Ksmdr Tm bunlardan zatlar ile tevessln mer olmad anlalmaktadr. Allah Rasl (s.a.s.) ile tevessl ise Muhammed b. Slih el-Useyminin belirttii gibi ksmdr. a) Ona iman ve ballk ile tevesslde bulunmak. Bu, salnda ciz olduu gibi vefatndan sonra da cizdir. b) Dusyla tevesslde bulunmak, ondan du istemek. Bu, salnda cizdir ancak vefatndan sonra ciz olmaz. Zira lm kimseden du istenmez. Bu ciz olsayd Hz. mer, Abbs ile tevesslde bulunmaz, kabre gelerek Allah Raslnden du talep ederdi. c) Allah katndaki makam ve mevkii ile tevesslde bulunmak. Bu, ne salmda ne de vefatndan sonra ciz deildir. Zira bu kiinin amelinden olmad iin istenilen amaca ulatrmaz. Dolaysyla vesile kavramnn kapsam dndadr. Birisi, Allah Raslnn (s.a.s.) kabrine gelip benim iin istifarda bulunmasn ve Allah katnda bana efaat etmesini istesem bu ciz olur mu? eklinde bir soru yneltse verilecek cevap C iz deildir. olacaktr. Bunun zerine Allah yle buyurmuyor mu? diyerek u aadaki yeti okusa: Nefislerine zulmettiklerinde sana gelip Allahtan balanma dileselerdi Rasl de onlar iin balanma dileseydi Allah, tevbeleri oka kabul eden, merhametli bulacaklard. (4/Nis, 64) Ona, Evet. Allah byle sylyor. Ancak dikkat edilirse (zulmettiklerinde) diyor. Buradaki (iz) Arapada gemi zaman zarfdr. (z) yerine gelecek zaman bildiren (iza) zarf kullanlsayd, anlam (zulmederlerse) olacakt ki bu durumda Allah Raslnn (s.a.s.) vefatndan sonras iin de balanma isteme sz konusu olabilecekti. Ancak (iz) kullanlmak suretiyle balanma istei Allah Raslnnn (s.a.s.) yaad dnem ile snrlanm olmaktadr. Ayrca Allah Raslnn belirttii gibi u ey haricinde lm kimsenin amel defteri kapanr. Sadaka-i C ariye, faydanlan ilim ve kendisine du eden slih bir evlt (Mslim). Dolaysyla lm bir kimsenin bakas iin balanma talebinde bulunmas mmkn deildir. Kald ki amel defteri kapanm olduundan kendisi iin bile balanma isteyemez (Useymin, Mecmu, s. 81).

8) Asl Olmad Gibi Dinin Asllarna Aykr Gelebilen Zayf, Uydurma Hads Ve Eserlerle Amelde Bulunmak. rnek olarak byle birka hadsi ele alabiliriz. a) Makammla tevesslde bulunun. Allah katnda makamm byktr. Bu hadis, Allah Raslne (s.a.s.) bir iftiradr. Gvenilir hads kitaplarnda byle bir rivyete rastlamak mmkn deildir. Muhaddis Elban (r.a.) unlar der. phesiz Allah katnda Rasln makam byktr. Allah, Kitabnda Musay aleyhis-selm Allah katnda itibarl biriydi (33/Ahzb, 69) diye nitelemitir. Bilindii gibi Hz. Muhammed (s.a.s.), Hz. Musadan aleyhis-selm daha stndr. phesiz Rabbi katnda ondan daha deerlidir. Ancak bu, makamyla tevessl gerektirmeyen baka bir durumdur. Bu durumdan dularnn kabul iin makamyla tevessl edilebileceini karanlar phesiz mantk kurallarnn yardmyla byle bir sonuca varmaktadrlar. Oysa bu gibi konular mantk kurallarnn ilemedii gayb konulardr. Kesinlikle delil nitelii tayabilecek sahih nakl ihtiya vardr (Silsiletl-Ehads ed-Daife vel-Mevdu; No: 22; Ayrca Tevessl ve Vesile, bn Teymiyye) (Makamla tevessl inkr edenin makam da inkr ettiini sanmak byk hatdr. Bu, sadece bidati inkrdr).

b) Adem ilemi olduu gnahtan dnnce dedi ki: Ya Rab! Muhammed hakk iin beni balaman diliyorum. Allah da ona yle karlk verdi: Ey Adem! Daha onu yaratmadm halde Muhammedi nereden bildin? Dedi ki:Ya Rabi! Beni elinle yaratp ruhundan fleyince bam kaldrdm. Arn direklerinde L ilhe llallah Muhammedur-Raslullah szn yazl grdm. Bildim ki sen ancak en ok sevdiin kimseyi adnn yannda anarsn. Bunun zerine Allah: Seni baladm buyurdu ve ekledi: Muhammed olmasayd seni yaratmazdm. (Silsiletl-Ehads ed-Daifa ... No: 25; Elban) mam Zeheb (r.a.) Mizanda, Bu, batl ve uydurma bir haberdir, der. c) Kim evinden namaz iin kp Allahm! Senden isteyenlerin hakk iin Senden isterim. Ne bir ktlk ne de zulm iin evden kmadm. u gidiim hakk iin Senden isterim, derse Allah ondan raz olur ve bin melek onun iin istifarde bulunur. (Silsiletl-Ehads ed-Daifa ... No: 24; Elbn) bn Teymiyye ve Zeheb bu hadsi zayflatmtr. d) Darda kaldnzda kabir ehline bavurun. bn Teymiyye der ki: Bu hads, Allah Raslnn hadisini bilenlerin icm ile Ona iftira edilmi bir yalandr. Hibir lim byle bir sz hads olarak nakletmemitir, hibir gvenilir hads kitabnda da byle bir hads yoktur (Tevessl ve Vesile, bn Teymiyye). e) ldren ve dirilten daima diri ve lmsz olan Allah! Anam Fatma binti Esedi bala. Sorguda hccetini telkin et. Peygamberinin ve benden nceki peygamberlerin hakk iin girdii yeri geni kl. Sen, merhametlilerinin en merhametlisisin. (Elbn, Silsile) Hads zayftr. f) Hayatm sizin iin hayrldr. Konuursunuz, sizinle konuulur. Vefatm da sizin iin hayrldr. Bana amelleriniz arz olunur. Hayr grrsem Allaha hamdeder, er grrsem sizin iin Allahtan balanma dilerim. (Bezzr, Msned; Elban, Silsilede no: 975) zayflamtr.

Elban, btn rivyet yollaryla zayf olduunu syler. g) Allah Rasl (s.a.s.) sabahladnda muhacirlerin fakirleri ile Allahtan yardm isterdi. Hads, mrseldir, zayftr. h) mer zamannda insanlara ktlk isabet etti. Adamn biri Allah Raslnn kabrine gelerek: Ey Allahn Rasl! mmetin iin Allahtan yamur iste, helk oldular, diye seslendi. Adama ryasnda, mere git... denildi. (Elban, Tevessl, s. 131) Hads zayftr. ) Ebl-C ezvden rivyet edilmitir ki: Medine halk iddetli bir ktla urad. Hz. ieye gelip ikyette bulundular. Hz. ie onlara, Peygamberlerin kabrine bakn ve ge doru kabrinde bir delik an, bylece gk ile arasnda tavan bulunmasn, diye tembihte bulundu. Rav der ki Bunu yaptlar. yle yamur yad ki otlar yeerdi; develer semizledi; atlayacak hale geldi. Bu sene Bolluk senesi olarak nitelendi. (Elban, Tevessl, s. 140) Senedi delil olmayacak kadar zayftr. j) Ali b. Meymundan rivyet edilmitir ki: fiyi yle derken iittim: Ben, Eb Hanife ile teberrk etmekteyim. Her gn kabrine gelir, onu ziyaret ederim. Kabrine vardmda bir hacetim varsa iki rekt namaz klar, kabri banda Allahtan bu hacetimin giderilmesini dilerim. ok gemeden dileim yerine gelir. (Elban, Silsile, 22) Bu rivyet btldr. bn Teymiyye bu kssa hakknda yle der: Bu yalandr. Nakil ilmini bilen yannda yalan oluu gn gibi aktr. fi Badada geldii vakitler Badadda du etmek iin gidilen bir kabir mevcut deildi. Bu bidatler finin anda ortaya kmamtr. fi, bilindii gibi Hicaz Yemeni, am, Irak ve Msr gezmi, peygamberlere, sahbelere, tbilere ait pek ok kabir grmtr. phesiz bu kabirlerin sahipleri Eb Hanife ve benzeri limlerden ok daha stndr. Bu durumda fi niin baka yerde deil de sadece onun kabri banda duda bulunsun?!

Sonra Eb Yusuf, Muhammed, Zfer, Hasan b. Ziyad ve andaki birok Eb Hanife talebesi, ne onun ne de baka birinin kabri banda du etme ihtiyac duymamlard. Ayrca finin fitne korkusuyla kabirlere tazimde bulunmay kerih grdn daha nce zikretmitik. Bu gibi rivyetleri akldan ve dinden nasibi olmayanlar uydurmaktadr. Bu hikyelerde anlatlanlar mehul, asl - astar bulunmayan eylerdir. (bn Teymiyye, ktidus-Sratil-Mstakm, s. 165)

Bidat ve heva ehlinin kendine delil kld zayf, uydurma ve yalan rivyetlerden rneklediimiz bunlardr.

Son Sz: Allaha, gzel isimleri ve yce sfatlar, slih amel ile yaplan tevessln dndaki uygulamalar delilsizdir. Mslmanlar, irke kap aabilecek bu uygulamalardan kanmaldrlar.

Muvahhid kul, kendisini ya byk irke ya kk irke veya haram klnm bir bidate srkleyen bidat tevessl ekillerinden kendi menfaati gerei saknmal, uzak durmaldr.

Bu tr uygulamalar, dudan beklenen karl iptal eden takn davranlardr. Zira Allah, Kendi koyduu kurallar dahilinde yaplmayan duy kabul etmez.

Muvahhid kul, dusn, Kurn ve Snnette geen dulardan semeye gayret gstermelidir. Kitap ve Snnetteki dular gibisi yoktur. Onlarn salad fayday hibir du salayamaz. Bu dular, kabul edilmeye daha lyk olduu gibi kiiye byk bir sevap da kazandrlr.

Mer ve bidat tevessl konusunda geni bilgi sahibi olmak isteyenler u kitaplardan faydalanabilirler: 1- Kaidetun C eliyye ft-Tevessl vel-Vesile: Bu kitap bn Teymiyyenindir. 2- et-Tevessl - Envuhu ve Ahkmuhu. Nasruddin Elbannindir 3- et-Tevassul il Hakikatit-Tevessl: Muhammed Nesib er-Rfz. 4- Tuhfetl-Kri Fir-Redd-i All-Gamar: Hammad b. Muhammed 5- Hazihi Mefahmuma: Slih b. Abdulaziz li eyh 6- Syanetl-nsan An Vesveset-eyh Dahlan: Muhammed Beir es Sehsevn. 7- Gayetl-Emn fr-Redd-i Alan-Nebhan: Ebl- Mezl el-Als. 8- Akidetl-Mmin: Eb Bekr el-C ezir. 9- Keyfe Nefhemut-Tevessl: Muhammed b. C emil Zeyno 10- Fetava Lecnetid-Daime lil Buhusil-lmiyye vel-ifta: cilt 15, shf. 330. Allahm! Bizi muvahhid, slih, Senin ve Raslnn belirledii izgide amel eden kullarndan klman; bizi hak zere sabit klp dmanlarmza galip getirmeni; bizimle slm yeryznde hakim ve aziz, bizi de slmla izzet bulmu kimseler klman Senden diler; Gzel isimlerin ve yce sfatlarn; sana imanmz ve Raslne (s.a.s.) sevgimiz; onun Snnetine tbi olmamz; yalnzca Kerim olan vechini gzeterek yapm olduumuz slih amellerimiz; iimizden slih kimselerin dular; hidyete erip hidyet yolunda nderlik yapan Sahbeyi ve Rid Halifeleri kendimize rnek almamz; tm slih kullarna ve Peygamberinin temiz ehl-i beytine duyduumuz sevgi ile sana yaknlkta bulunur ve tevessl ederiz.

C ennet Yoluna leten Birka Nasihat Allaha ihls ile ynel; ibdette, duda, rzk talebinde ve tm hcrelerinde onu birle, bir bakasn ona ortak koma! Sana farz kld hu ile sslenmi namaz, temiz zekat, takv ehline mahsus oru, makbul hac ve slih umre ile Allaha yakn olmaya al! Yaptn her ite Rasln rnek al! Hayatn boyunca izmi olduun yoldan ayrlmadan yr! Bylece Rabbin sana hidyet ve kurtulu balar, kymet gnnde seni Raslnn efaat ettii kimselerden klar. Nasuh tevbeye seni Allaha yaknlatran slih amellere ko! Allahn azametini ve her an gzetlediini aklndan karma! O, senin her halini bilir. Seni diledii yerde, diledii ekilde var ya da yok klar. Gnde Kurndan en az bir cz okumalsn! C ennetteki yerini, okuduun son yet belirler. Dilin daima Allah ansn! Sabah ve akam zikirlerine devam et! Allaha en yakn kimseler zikir ehlinden olanlardr. Allah iin sev, Allah iin buzet! mann en salam kulpu budur. Bir ift gzel szle de olsa iyilii mkafatlandr! Nefsin iin sevdiini, mminler iin de sev! Nefsin iin ho grmediini, mminler iin de ho grme! Mminlere kar alakgnll, gleryzl, tatl szl; kfirlere ve zalimlere kar ise iddetli ol! Srekli lm an! Kabre girdiin n gzlerinin nne getir! Hari, hesab, mizan, srat, cenneti ve cehennemi dn! Gelecek o gn iin azn hazrla. Geceleri Allaha seslendiin, mnacaatta bulunduun, rahmetini istediin bir vakit olsun! Gndzleri orula, zikir ve tesbihat yapmakla geir! Hayra ar; iyilii emret, ktlkten sakndr! Her iinde sabr kuan! Srekli Allah yolunda cihad kolla! Unutma ki cihad, slmn zirve noktasdr. Ayaklarn Allah yolunda tozlandr!

Kabirleri ziyaret et! Kabirler sana hireti hatrlatr. Yaknlarna sla-i rahimde bulun! Zayflara kar efkatli ve merhametli ol! Hastalar ziyaret et! C enazenin peinden git! Allahn selmn yay!

Yiyip itiklerinin temiz ve hell olmasna dikkat et! Allah gzeldir, ancak gzel kimselerin arsna karlk verir. Yalnzca temiz kimselere merhamet eder.

Kt namla anlan kimselerle arkadalk kurma! Arkadan iyi se! Bil ki nsan, dostunun dini zredir.

Dilini; yalandan, gybetten, kouculuktan, insanlar incitmekten ve kt szler sylemekten arndr! Allah az bozuk kimseleri sevmez.

Kulan bo sz, ayplama, knama, insanlar incitme ve holanmadklar eyleri onlara duyurma amac gden szlerden koru!

Gzlerini haramdan sakndr! nsanlarn ayplarn arama! Gzlerin insanlara hased ve tamahla bakmasn!

Allahn fadlndan verdii eyler iin insanlara hased etme! Kendinden kt durumda olanlara bak! Bu, Allahn sana verdii nimetleri kmsemekten seni alkor!

bdetinde senden daha evkli olanlara bak! Slih amellerde onlarla yar! Mmin, cenneti yurt edinene dek halinden raz olmaz.

Srekli mit ve korku arasnda ol! Nefsine cenneti anlat! Slih ameller ile onu temizle! Unutma ki her niyetlenilen amel, yaplana dek ayrca sevap kazandrr. Selim bir kalp ve slih ameller olmakszn Allahn rzasn ve cenneti kazanamazsn. Yalanc tutkular ve bo hayaller seni aldatmasn (Reb b. Muhammed Sud, Nzhetl Mtk il C ennetil Hallk). Hesabn iyi yap! Hesaba ekilmeden nefsini hesaba ek! Bil ki hesb tekin olmayann azb etin olacaktr. (10)

Tefsirlerden ktibaslar

Elmall Muhammed Hamdi Yazr yle der: 35- Ey inananlar, Allah'tan korkun, O'na yaklamaya yol arayn ve O'nun yolunda cihad edin ki, kurtulua eresiniz. 36- Btn yeryzndekiler ve bir o kadar daha inkr edenlerin olsa, bunlar kymet gnnn azabndan kurtulmak iin hepsini fidye olarak verseler yine onlardan kabul edilmez. Onlar iin can yakc bir azap vardr. 37- C ehennem ateinden kmak isterler. Ama oradan kacak deillerdir. Onlar iin devaml bir azap vardr. 35- Ey Allah'a ve Raslne iman edenler! Siz o szlemelerini bozanlara, o kfirlere, o fsklara, o bozgunculua koanlara benzemeyiniz de, Allah'dan laykyle korkunuz. Allah'n cezasndan, azabndan korkunuz, irkinliklerden saknnz, yet bir gnaha dtnzse hemen tevbe ediniz. Zira anladnz ki gafr (ok affedici), rahm (ok acyc) olan Allah'n azab ve cezas da pek byktr. Fakat takva (Allah'tan gereince korkma)y yalnz fenalk yapmamaktan ve yalnz kanmaktan ibaret menfi ( olumsuz) bir huy kabul etmeyiniz. Kssada dinlediniz ki muttak dem olunun kardeinin karar verdii cinyete kar bile Allah korkusuyla elini uzatmak istememesi ve yalnz t ile yetinmesi, kendisini ldrlmeden kurtarmaya yetmedi. u halde ktlklerden kanmakla yetinmeyip, tam mnsyla korununuz da Allah'n korumasna girmek ve affna ve rahmetine ermek iin Allah'dan vesile de isteyin. Bo durmayp, yalnz iman ve korku ile yetinmeyip, Allah'a yaknlk iin vesile de araynz. En uygun sebep l ere teebbs etmek suretiyle Allah'n sevgisine layk gzel ameller yapmaya iradenizi sarfediniz de ve Allah yolunda, slm dini urunda, doru yol zerinde gcnz bolca kullanmakla mcalede ediniz, dahil ve haric engel ve zorluklara gs gerip ha k dmanlarn yeniniz. Dilimizde bilindii zere "vesile", kendisiyle bir gayeye ulalan, yani yaklalan sebep, yaklama sebebi demektir ki "mbihittakarrub" (kendisiyle yaklalan ey) mnsna, sadece "kurbet" (yaklama) da denilir. Nitekim Hasen, Mcahid, At, Abdullah b. Kesir gibi bir ok selef tefsircileri "yani yaknlk" diye tefsir etmilerdir. Katde, Allah'a itaat ve honut olaca amel ile yaklanz, diye anlatm; Sdd de: "yani istemek ve yaknlk" diye ifade etmitir ki, hem "ibt i " (isteme)yi, hem "vesile"yi aklamaktr. bn Zeyd de, "muhabbet (sevgi) ile Allah'a kendinizi sevdirmeye alnz" demi ve, "Onlarn taptklar da Rab'lerine bir yol arar, her biri Allah'a daha ok yaklamak iin alr" (sr, 17/57) yetini o kumutur. u halde mnnn zeti: "Biz mminiz, Allah bizi yalnz iman ile sever deyip de ciddiyetsiz olmaynz, Allah'dan korkunuz, kt ahlktan ve irkin amelden saknnz sonra yalnz korkmak ve saknmakla da kalmaynz, iradenizi sarfedip gerekli seb e plere de teebbs ediniz, Allah'n emirlerini yerine getiriniz ve bununla da kalmaynz, Allah'a yaklamak iin daima vesile araynz, her frsattan istifade ile kendi gnlnz ve isteinizle farzlar ve vacipler dnda gzel gzel iler, Allah'n rzasn a uygun ameller yaparak kendi tarafnzdan da kendinizi Allah'a sevdirmek isteyiniz, isteyerek, yalvararak alnz ve uranz" demektir. Ve bunda "Mmin kulum bana nafile ibdetlerle yaklamaya devam eder" kuds hadisinin mnsnn yerletirilmi bu l unduu aktr. "Vesle cennette bir makamdr" hadis-i erifi vesilenin ahirete ait nemini anlatr. Ksaca vesile, lazmdr. Ve onu bulmak iin isteyip aramak ve bavurmak da gereklidir. nk vesilenin vesilesi de iman ve ittika (korunma) ile istek v e iradedir. Ve u halde asl vesile Allah'a yaklama kasd ve sevme arzusudur. Ve ite bu kast ve niyet ile sebepleri aratrma, gzel ahlk ve gzel amel gibi Allah'n rzasna uygun ho vesileler hazrlamakla kulluk iin komay emretmektedir. Ve bun u n iindir ki, buna, mcahede emri katlmtr. man, ittik ile; ittik, vesileyi aramakla; vesileyi arama da, mcahede ile tamam olur. imdi imandan sonra bu emri yerine getiriniz ve bunlara da inanp kounuz ki kurtulua ermeyi mit edersiniz. Mevdd yle der: Ey iman edenler, Allah'tan korkup-saknn ve (sizi) O'na (yaklatracak) vesile arayn... Yani, "Allah'n, yaknl ve razln kazanmanza yardm edecek her trl aracn peinden koun." O'nun yolunda cihad edin... "Elinizden geleni yapn" ifadesi "C hid"nun anlamn btnyle vermemektedir. 'C ahid'da u anlam vardr: Mminler Allah'n yolu zerinde duran tm glerle mcadele etmelidirler. "Allah yolunda elinizden geleni yaparsanz, ancak, Allah'n rzasn kazanabilir ve O'nu memnun edebilirsiniz. O halde, sizi Allah'n yolundan alkoyan, O'ndan yz evirten kullar olarak, O'nun yolunu izlemekten alkoyan ve sizi kendilerinin veya bakalarnn kullar olmaya zorlayan Allah'n yolu zerindeki her trl kii, grup ve gle mcadele edin."

Gerek baar ve kurtuluun ise, tmden ve yalnzca Allah'a kul olup, baka hi bir eye boyun emeden aktan ve gizliden Allah'a itaatte yatt ortadadr. Byle olunca, dmanla kukusuz bir atma durumu doacaktr. Bu nedenle, "mmin" tm dman ve kart glerle her zaman ve her durumda savaa tutumadka amacna ulaamaz. Ne zaman tm bu engelleri ortadan kaldrrsa, ite o zaman Allah'n yolunda yrmesini srdrr.

Seyyid Kutub, yle der: Ey mminler, Allah'tan korkunuz, sizi ona yaknlatrabilecek her yolu araynz, onun yolunda cihad ediniz ki, kurtulua eresiniz. Bu mkemmel sistem, insan ruhunu, her ynden ele alp, onun beeri varlna btn ynlerden seslenmekte ve onu gnahtan alkoyup, itaate yneltecek, duyarl noktalarn aramaktadr. Sistemin ilk hedefi, insan nefsini dorultarak, saptrmaktan kurtarmaktr. C eza bu yollardan sadece biridir. O, ne temel hedef ne de yegane yntemdir.

Burada da, Adem'in iki olunun kssas -karlmas gereken derslerle balamaktadr. Daha sonra gnlleri hoplatacak bir cezalandrmadan sz edilmekte ve bunu Allah'tan saknmaya, ekinmeye ve azabndan korkmaya ar, cezayla korkutmay ieren bir davet izlemektedir. Ey mminler Allah'tan korkunuz. Korku sadece Allah'tan olmaldr. te insanlk onuruna yakan korku budur. Klta, krbatan korkmak ise dklktr. Dklk ise, ancak aalk kimselere yarar. Allah'tan korkmak, daha ncelikle, daha onurlu ve daha arndrcdr. Zira, gizlide ve akta vicdana elik eden,insanlarn bilmedikleri durumlarla bile ktlk yapmaya engel olan Allah korkusudur. Halbuki bunun kuvveti, bu durumlarda ilemez. Gerekli olmasna ramen, tek bana uygulanamaz. nk kanun kuvvetinin ulaamad durumlar vardr. Vicdanlarnn saknaca ilah bir otorite ve grnmez bir gzetim olmakszn yalnzca kanun gcnn etkin olduu bir toplumun veya ferdin kurtuluu sz konusu olamaz. "... Sizi ona yaknlatrabilecek her yolu araynz." Allah'tan korkun, sizi O'na yaknlatracak her yolu deneyin ve o dorultuya yneltecek her nedene sarln. Bir rivyette bn-i Abbas yle demitir: "O'na yaklatracak bir yol arayn" yeti "ihtiyalarnz ondan isteyin" anlamndadr. Gerekten insan, Allah'a muhta olduunu hissettii anda ihtiyacn istedii, ne zaman onun ilahl karsnda kuluna yarar bir konumda bulunur. Bylece kurtulua en yakn olan doru bir konumda olur. Her iki yorum da, yetteki ibareyi uygundur. yet, kalbin kurtuluunu ve vicdann canlann ifade etmekte ve beklenilen kurtulu ile son bulmaktadr: "... Ki kurtulua eresiniz."

Eb Eymen ed-Dmak, mil slm Ansiklopedisi, c. 6, s. 345-347 Hseyin K. Ece, slamn Temel Kavramlar, Beyan Yaynlar, s. 711-716 Fevzi Zlalolu, Hak Sz, Say 57, Aralk 95 mam Birgiv, eviren Ahmed ahin, Kriter, Haziran 84; ktibas, c. 6, s. 111, s. 31; Tasavvuf ve slm, E. zkan, Anlam Y. s. 149-152 brahim Sarm, Teorik ve Pratik Adan Tasavvuf ve slm, Yneli Y. s. 181-184 A.g.e., s. 270-272 Ahmet Yldrm, Tasavvufun Temel retilerinin Hadislerdeki Dayanaklar, TDV Y. s. 268-283 M. Sait imek, amil slm Ansiklopedisi, c. 3, s. 213-214 Yusuf evki Yavuz, TDV slm Ansiklopedisi, c. 23, s. 363-364 Abdullah bin Abdulhamid el-Eser, eviren: Bilal Kasmolu, Mer, Bidat Tevessl eitleri ve Hkmleri

Vesle Konusuyla lgili yet-i Kerimeler

Kur'n- Kerim'de "Vesle" Kelimesinin Getii yet-i Kerimeler (Toplam 2 Yerde): 5/Mide, 35; 17/sr, 57. Duda Vesle; Duda Ar Gitmekten Saknmak: 7/A'rf, 55, 180, 205; 20/Th, 7. bdet, Yalnz Allah'a Yaplr: 1/Ftiha, 5; 2/Bakara, 21-22, 83; 4/Nis, 36; 6/En'm, 3, 102, 162; 10/Ynus, 3; 11/Hd, 2, 123; 16/Nahl, 52; 17/sr, 23; 19/Meryem, 65; 39/Zmer, 2, 66; 41/Fusslet, 37-38.

Konuyla lgili Geni Bilgi Alnabilecek Kaynaklar

Tevessl, eitleri ve Hkmleri, Muhammed Nsruddin el-Elbn, Guraba Y. Eb Eymen ed-Dmek, mil slm Ansiklopedisi, c. 6, s. 345-347 Kuran Ansiklopedisi, Sleyman Ate, KUBA Y., c. 22, s. 245-246 slamn Temel Kavramlar, Hseyin K. Ece, Beyan Yaynlar, s. 711-716 Et-Tefsru'l-Hadis, Muhammed zzet Derveze, Ekin Y. c. 7, s. 85-89 Kelm ve Tasavvuf Asndan Tevessl, Ali Ata, st. 1993, (Baslmam doktora tezi) Kur'n- Kerim'e Gre Tevessl ve Vesile Kavram, smail alkan, Ank. 1992, (Baslmam yksek lisans tezi) Tevessl ve Rbta, Rifat Okudan, Ank. 1992 (Baslmam yksek lisans semineri) Vesile ve Tevessl Hadislerinin Kaynak Deeri, Zekeriya Gler, st. 1977 (baslmam alma) Tevessl, smail etin, Dilara Y. sparta, 1992 Duda Evliyay Arac Koyma ve irk, Abdlaziz Bayndr, Sleymaniye Vakf Y. Kur'an Inda Tarikatla Bak, Abdlaziz Bayndr, Sleymaniye Vakf Y. Teorik ve Pratik Adan Tasavvuf ve slm (Dn-Bugn), brahim Sarm, Yneli Y. Rbta ve Tevessl, Dilver Selvi, E. Yldrm, K. Yldz, . Yldz, Umran Y. st. 1994 Tasavvufun Temel retilerinin Hadislerdeki Dayanaklar, Ahmet Yldrm, TDV Y. s. 268-283 amil slm Ansiklopedisi, c. 3, s. 213-214 (M. Sait imek) TDV slm Ansiklopedisi, TDV Y. c. 23, s. 363-364 (Yusuf evki Yavuz) Kur'an ve Snnet Inda Rbta ve Tevessl, st. 1995 Kurann Temel Kavramlar, s. 618-620 slm Nasl Yozlatrld?, s. 644-648 Vesile Slih Ameldir, Fevzi Zlalolu, Haksz, say 57, Aralk 95 Ktb-i Sitte, c. 8, s. 323-328, no: 6(2437)-7 ve aklamas Du Bilinci, Hasan Eker, Denge Y. Kur'an- Kerim'e Gre Du, Mehmet Soysald, Yeni Ufuklar Neriyat

Hazr ve ynetim panelli siteler Dzenleme Ve Tasarm Webhizmetlerim

st

You might also like