Download as pptx, pdf, or txt
Download as pptx, pdf, or txt
You are on page 1of 13

MEKANİK ETMENLER

HAZIRLAYAN DİYAR CEYLAN 17-251-001


MEKANİK ETMENLER

 Binanın yapısal tasarımını etkileyen etmenler arasında dinamik yükler ve statik yükler
önemli bir yer tutar. Bu yükler binanın yapısal kurgu ve boyutlandırılmasında başta gelen
parametrelerdir. Bir yapının taşıyıcı sisteminin tasarlanmasında bu yüklerin dışındaki diğer
önemli parametreler , kullanılan taşıyıcı sistem malzemesi, geçilen açıklık, işlev, esneklik
vb. dir. Bu parametreler, hem kendi başlarına, hem de birbirlerini etkilemeleri göz önüne
alınarak, sayısal değerlerle ifade edilebilir. Tasarım, bu değerler esas alınarak
gerçekleştirilir.
Statik (Ölü) Yükler

 Bir binanın taşıyıcı sistem elemanlarının boyutlandırılabilmesi için öncelikle bu elemanın


geçeceği açıklığa göre kendi ağırlığı, daha sonra da diğer yükle-rin göz önüne alınması
gerekir. Ancak, bu elemanın boyutlandırılmasını etki-leyecek her parametrenin bilinmesine
karşın bu elemanın kendi ağırlığı bilinmemektedir. Bu açıdan, bir boyut hesabının
yapılabilmesi için, bu hesa-bı etkileyecek olan, taşıyıcı elemanın kendi ağırlığının tahmin
edilmesi gere-kecektir. Boyutları belli olmayan bir elemanın boyutlarının ne olacağının
tahmin edilmesi ancak geniş deneyime ve sezgisel yeteneklere dayandırılabilir. Bu açıdan,
deneyimli bir tasarımcı, mevcut koşullara göre olması gereken gerçek boyutu en yakın
tahmin eden kişidir. Nitekim, boyut hesabı, tahmin edilen kesitin doğruluğunun sınanması
şeklinde bir hesaptır . Taşıyıcı sistemlerin bütün elemanlarının kendi ağırlıkları boyut
hesabın-da ölü yük ya da statik yük diye adlandırılır ve yukarıda belirtildiği gibi
elemanların boyutları tahmin edilerek bunlar hesaba esas oluşturur.
Hareketli Yükler

 Statik yükler dışında kalan ve bu yüklere ek olarak taşıyıcı sistemin taşımak zorunda
olduğu kar, insan, depolanan eşya yükleri, rüzgâr ve deprem yükleri bu grupta ele alınır.
Hareketli yükler değişken niteliktedir. Uygulandığı yer ve miktarı her an değişebilir.
Örneğin, kamuya açık bir binaya ait sirkülasyon bölgelerinde bu tür yükler daha fazla
olmasına rağmen, kişiye özel bir çalışma odasında bu yükler daha az olacaktır. İşte bu
değişken durum göz önüne alınarak, yer ve etkileme şekilleri değişen bu hareketli yüklerin
ne değerlerde alınacağı yönetmeliklerde hesaba esas oluşturacak şekilde belirtilmiştir.
Hareketli yükler merdivenler, stadyumlar gibi yerlerde daha fazla kabul edilir.
Düşey hareketli yükler
Kullanılan yer Hesap değeri kg/m2(kN/m2)
Çatı arası odalar 150(1.5)
Konut , teras oda , koridor, büro, hastahane odası 200(2)
Hastahane mutfakları, poliklinik 350(3,5)
odaları,sınıflar,yatakhaneler,amfiler,konut
merdivenleri
Camiler, tiyatro odaları , spor , dans ve sergi 500(5)
salonları, tribünler(oturma yeri sabit), mağaza,
lokanta, kütüphane, arşivler, mezbaha, fırın,
balkonlar (max 10m2)

Oturma yeri olmayan tribün 750(7,5)


Garajlar küçük araçlar için 500(5)
Deprem yükü
 Binaları etkileyen dinamik yüklerin başında deprem yükleri gelir. Buyükler binaları kütleleriyle
orantılı ve yatay olarak etkiler. Ülkemizin yaklaşık %90'ını aşan bir bölümü fay hatlarının üzerinde
bulunmakta ve bu böjgelerde ki yapılar depremden etkilenmektedir. Ülkemiz deprem riski
bakımindan, sonuncusu tehlikesiz bölge olmak üzere beş bölgeye ayrılmıştır(Şekil 2.15). 1. Derece
Deprem Bölgesi en tehlikeli kuşak olup Denizli, Aydın, İzmir, Manisa, Bursa, Sakarya, Bolu,
Amasya, Tokat, Erzincan, Van gibi, üzerinde gelişmiş şehirlerin bulunduğu fay hattıdır. 2. Derece
Deprem Bölgesi ise, Afyon, Uşak, Bilecik, İstanbul, Çankırı, Bingöl, Elazığ, Kahramanmaraş gibi
şehirleri içine almaktadır. 3. Derece Deprem Bölgesi’nde Kütahya, Eskişehir, Balikesir, Çankırı,
Çorum, Tunceli, Adana gibi şehirler,4. Derece Deprem Bölgesi'nde ise Antalya, Ankara, Nevşehir,
Niğde, Sivas, İçel şehirleri bulunmaktadır. Konya ve güneyi ise tehlikesiz 5. Deprem Bölgesi olarak
belirlenmiştir. Depremin tahrip gücünü arttıran diğer bir oluşumda binaların bulunduğu zeminin
niteliğidir. Dolgu ve alüvyon zeminlerde deprem hareketi büyümekte, yapılar bu hareketlere
uyamadığı için daha çabuk yıkılmaktadır. Ana kayası taş vb. rijit, oturmuş kayaçlardan oluşan
zeminlerde bina zeminle aynı periyotta hareket ederek daha az zarar görmekte-dir. Binalar zemin
yapısına ve deprem bölgesine göre belli bir katsayıyla depreme karşı hesaplanmaktadır ve bu konu
özellikle deprem mühendislerince ele alınmaktadır.

You might also like