Download as pptx, pdf, or txt
Download as pptx, pdf, or txt
You are on page 1of 9

Roma Hukuku (10.

hafta)
PROF. DR. AHMET NADİ GÜNAL
ARŞ. GÖR. ALAZ TARHAN
Hukuki İşlemlerin İstisnai Unsurları
Hukuki işlemlerde genel kural, bu işlemlerin yapıldıkları anda hukuki sonuç doğurmalarıdır.
Ancak bazen, hukuki işlemlerin hemen hukuki sonuç doğurması yahut hukuki işlemlerin geçerli
olması, birtakım koşulların gerçekleşmesine bağlanması istenebilmektedir.
Bu ihtiyacı yerine getirilmesi için şart (conditio) ve vade (dies) kurumları ortaya çıkarılmıştır.
Şart (Conditio)
Şart, bir hukuki işlemin sonuçlarının bağlandığı, geleceğe ilişkin, gerçekleşmesi objektif olarak
şüpheli olaydır.
Hukuki işlemin hüküm ifade etmesi bir şarta bağlanabileceği gibi, hükümlerinin sona ermesi de
bir şarta bağlanabilir. Bu anlamda şart ikiye ayrılabilmektedir: Taliki (erteleyici) şart ve infisahi
(bozucu) şart.
Hukuki işlemlerin hüküm ifade etmelerinin bağlandığı şart, taliki şart (conditio suspensiva)
olarak adlandırılmaktadır. Burada şart olarak saptanan olayın gerçekleşmesine kadar, hukuki
işlemin hüküm ve sonuç doğurması ertelenmektedir.
Geçerli bir şekilde yapılıp hükümleri yürütülmeye başlamış olan bir hukuki işlemin, bu
hükümlerinin sona ermesinin bağlandığı şart ise infisahi şart (conditio resolutiva) olarak
adlandırılmaktadır. Burada şart olarak saptanan olayın gerçekleşmesi hukuki işlemi bozmaktadır.
Roma Hukuku’nda infisahi şart bilinmemektedir.
Şart (Conditio)
Şart, taliki ve infisahi şartın yanında olumlu şart ve olumsuz şart olarak da ikiye
ayrılabilmektedir.
Hukuki işlemlerin sonuç doğurmasının bağlandığı şart olumlu bir olay ise ortada olumlu şartın
varlığından, hukuki işlemlerin sonuç doğurmasının bağlandığı şart olumsuz bir olay ise ortada
olumsuz şartın varlığından söz edilebilmektedir.
Şart, ayrıca iradi şart, tesadüfi şart ve karma şart olarak üçe de ayrılabilmektedir.
Şartın gerçekleşmesi hukuki işlemin taraflarının iradesine bağlı ise iradi şarttan söz edilmektedir.
Şartın gerçekleşmesi üçüncü bir kişinin iradesine ya da tamamen dış etmenlere bağlı ise tesadüfi
şarttan söz edilmektedir.
Şartın gerçekleşmesi hem şarta bağlanmış hukuki işlemin taraflarından birinin hem de üçüncü bir
kişinin iradesine ya da dış etkenlere bağlı ise karma şarttan söz edilmektedir.
Şart (Conditio)
Şarta bağlanabilecek işlemler Roma Hukuku’nda kısıtlanmıştır, nitekim ius civile’ye göre
geçerlikleri sıkı biçim şartlarına, törensel irade beyanlarına bağlı hukuki işlemler şarta bağlı
olarak yapılamamaktaydı. Çağdaş hukuklarda ise şarta bağlanamayan hukuki işlemlerin sayısı çok
azdır.
Şartın Niteliği
Şart olarak saptanan olayın gerçekleşmesinin objektif olarak şüpheli olması gerekir. Bu anlamda
şart olarak ileri sürülebilecek olayın geleceğe ilişkin olması ve gerçekleşmesinin şüpheli olması
gerekmektedir. Nitekim geçmişe ait ya da güncel bir olay, şart olarak ileri sürülememektedir.
Bunun yanı sıra, maddi bakımdan gerçekleşme imkanı bulunmayan olaylar, hukuka aykırı
durumlar ve hukuki işlemin geçerliği için hukuk düzenlerinin öngörmüş olduğu hususlar şart
olarak saptanamamaktadır.
Şart (Conditio)
Şartın Hukuki Sonuçları
Şarta bağlanmış hukuki işlemlerde iki aşama vardır: Şart olarak saptanmış olan olayın
gerçekleşmesinin şüpheli olduğu aşama (belirsizlik aşaması) ve şüpheli durumun sona erdiği
aşama.
Belirsizlik safhası, şarta bağlı hukuki işlemin yapılmasından, şartın gerçekleşip
gerçekleşmeyeceğinin kesinlikle anlaşılmasına kadar süren aşamadır. Belirsizlik aşamasında, eğer
ortada bir taliki şart var ise, bu şartın bağlandığı hukuki işlem hukuki sonuç doğurmamakta, bu
sonuçlar bir anlamda askıdadır. İnfisahi şartta ise, bu şarta bağlı olarak yapılan hukuki işlem, sona
ermesinin bağlandığı şartın gerçekleşip gerçekleşmeyeceğinin şüpheli olduğu süre içinde hüküm
ve sonuçlarını meydana getirir.
Şart (Conditio)
Şüpheli durumun sona erdiği aşama iki şekilde sona erebilmektedir: Şartın gerçekleşmesi yahut
şartın gerçekleşmemesi ya da gerçekleşmeyeceğinin kesinleşmesi. Şart gerçekleştiği takdirde, bu
bir taliki şart ise, şarta bağlı olan hukuki işlem hüküm ve sonuç doğurur. Çağdaş hukuklarda,
taraflar aksini kararlaştırmadığı takdirde, taliki şarta bağlı hukuki işlemler şart gerçekleştiği andan
itibaren hüküm ifade etmektedir. Şart gerçekleştiği takdirde, bu bir infisahi şart ise, yapılan
hukuki işlemin sonuçları sona ermektedir.
Şartın gerçekleşmesi yahut şartın gerçekleşmemesi ya da gerçekleşmeyeceğinin kesinleşmesi
halinde, bu bir taliki şart ise, şarta bağlı hukuki işlemin geçerliği olmayacağı anlaşılır. Şartın
gerçekleşmesi yahut şartın gerçekleşmemesi ya da gerçekleşmeyeceğinin kesinleşmesi halinde,
bu bir infisahi şart ise, yapılmış ve sonuçlarını doğurmakta olan hukiki işlemin bu sonuçlarını
sürdüreceği anlaşılır.
Vade (Dies)
Vade ya da ecel, hukuki işlemlerin hüküm ve sonuçlarının bağlandığı, gerçekleşmesi kesin,
geleceğe ait olaylardır.
Vade iki türlü olabilmektedir: Başlama vadesi ve bitme vadesi.
Hukuki işlemin hüküm ve sonuç doğurmaya başlamasının bağlandığı vadeye başlama vadesi
denir. Romalılar bu vadeyi dies a quo olarak adlandırmaktaydı.
Hukuki işlemin hüküm ve sonuçlarının son bulmasının bağlandığı vadeye ise bitme vadesi denir.
Bu vade, infisahi şarta benzediği için infisahi vade olarak da adlandırılmaktadır. Romalılar bu
vadeyi dies ad quem olarak adlandırmaktaydı.
Vade (Dies)
Roma Hukuku’nda, ius civile bağlamında, şekle bağlı işlemlerin vadeli yapılması olanağı yoktu.
Çağdaş hukuklarda, vadeli işlemlere sınır koyulmuş olmakla birlikte, vadeli yapılamayan
işlemlerin sayısı azdır.
Vadenin Niteliği
Vade de, şart gibi, geleceğe ilişkin bir olaydır. Bununla birlikte, bu olayın gerçekleşeceği kesindir,
objektif olarak şüpheli değildir. Vade bakımından iki ayrı olasılık söz konusu olabilir:
Gerçekleşeceği kesin ve ne zaman gerçekleşeceği belli olan olaylar ile gerçekleşeceği kesin, ancak
ne zaman gerçekleşeceği belli olmayan olaylar.
Geciktirici vadede hukuki işlem, vadenin gelmesi ile hüküm ve sonuçlarını doğurmaya başlar.
Bozucu vadede ise, yapılmış ve hükümleri yürütülmeye başlamış olan hukuki işlem, vadenin
gelmesi ile sona erer.

You might also like