Professional Documents
Culture Documents
8.boşaltım Sistemi
8.boşaltım Sistemi
Böbreklerin İşlevi
Boşaltım sistemi fizyolojisi
Boşaltım
Nefron
İdrar oluşumu
Glomerüler filtrasyon oranı
Tübüler geri emilim ve sekresyon
İdrar yapma
Böbrekler:
İdrar oluşumunun
merkezidirler.
Efferent arterioller
birlesirler ve renal veni
olustururlar.
• Proksimal tübül,
• Henle Kulpu (ince tübül),
• Distal tübül ve
• Toplayıcı kanallardan
olusur.
–Tübüler sekresyon
Nefronların tübül sistemi ve etrafındaki damarlar şematik olarak düz bir kanal
şeklinde gösterilmektedir.
Burada, glomerülden süzülme (Filtrasyon) işlemi, idrar oluşumunun başlangıcıdır.
Birim zamanda glomerüllerden süzülen sıvı miktarına Glomerüler Filtrasyon
Hızı (Glomerular Filtration Rate; GFR) adı verilir.
Süzülen proteinsiz plazma, tübüller boyunca ilerlerken büyük oranda geri
emilime (reabsorbsiyon; R) uğrar. Ayrıca süzüntüye geçmeyen plamada
bulunan bazı yabancı maddeler de damar duvarındaki hücrelerce tekrar
tübüllere salgılanabilir (sekresyon; S).
Sonuçta, büyük kısmı geri emilen süzüntünün çok az bir kısmı (plazmanın
yaklaşık %1’inden azı) idrar olarak vücudun dışına atılır (ekskresyon).
Tübül işlevlerine daha yakından bakıldığında, her bölümün özel bazı işlevler yerine
getirdiği görülür.
Süzüntünün ilk geçtiği yer olan proksimal tübülde kitlesel ve bol miktarda bir geri-
emilim gerçekleşir (özellikle glikoz ve Na iyonları).
Henle kulbu, sadece geri emilim (R) yapılan bir nefron paçasıdır (Su ve Na, Cl, K gibi
elektorlitler).
Distal tübül ve toplama kanalları ise yine hem geri emilim (R), hem de salgılamanın (S)
yapıldığı yerlerdir.
GFH
Dakikada geçen sıvı miktarına yani filtrat
miktarına glömörüler filtrasyon (GFH)hızı
denir.
• GFH
– filtrasyonu saglayan kan basıncına,
– total filtrasyon yüzeyine,
– kapillerlerin geçirgenligine,
– intrensek renal otoregüleasyonun durumuna
ve renin salınımına bağlıdır
Glomerüllerden geçen kan plazmasının ortalam olarak %20 kadarı süzülmeye
(filtrasyona) uğrayarak Bowman kapsülüne geçer.
Böylece günde ortalama 180 litre civarında olan süzüntüden 1-1.5 litre
kadar idrar üretilir.
GFR NİN DÜZENLENMESİ
Böbrek tübül sisteminin distal bölümü, seyri
esnasında glomerulusu oluşturan aferent ve
eferent arteriollerin bulunduğu damar kutbuna
komşu bir noktadan geçer. Bu noktada distal
tübül hücrelerinden damarlara komşu olan bir
bölümü “makula densa” denen özel hücreler
haline gelir. Makula densa hücreleri, hemen
yanlarında, damarların duvarlarında b l bulunan
jukstaglomerüler (glomerüllere bitişik)
hücrelerle birlikte “jukstaglomerüler aygıt”
denen bir yapı oluşturur.
Özetle; makula densa hücreleri idrar derişimini
hissederek, damarlara bazı aracı maddelerle
etki ederler. Böylece damarların çaplarını
değiştirerek süzüntü miktarının ayarlanmasına
izin verirler. Süzüntü fazla olduğu zaman
aferent arteriolün bu yolla daraltılması
sayesinde glomerüle giren kan, dolayısıyla,
glomerülden çıkan süzüntü miktarı azalır ve
glomerül filtrasyon hızı (GFR) sabit tutulmuş
olur.
Bu etkileşime “tübül-glomerül arası geri
bildirim” (tubulo-glomerular feedback) adı
verilir.
Tübüler reabsorpsiyon
Üriner inkontinens;
– idrar tutamama, idrar kaçırmadır.
–Geçici inkontinens emosyonel
streslerden kaynaklanır.
–Kalıcı inkontinens ise sinir sistemi
yaralanması, mesane enfeksiyonu ve
mesane yada üretradaki doku hasarı
sonucu gelisebilir.