Download as ppt, pdf, or txt
Download as ppt, pdf, or txt
You are on page 1of 29

ÇOCUK VE OYUN

“Çocukların oyunu oyun değil, onların en ciddi uğraşıdır.”


Montaigne

#huseyin.cetinkaya.38
HAZIRLAYAN:
Hüseyin ÇETİNKAYA
Psikolojik Danışman @PDR38
OYUN NEDİR?
• Oyun; kısa bir tanımıyla çocuklara
sayısız fayda sağlayan, öğrenme ve
eğlenme aracıdır.
• Oyun; belli bir amaca yönelik ya da
amaçsız olarak, kuralları ya da
kuralsız çocuğun isteyerek ve
hoşlanarak katıldığı araçlı ya da
araçsız olarak gerçekleştirilen doğal
öğrenme aracı olarak tanımlanabilir
(Çankaya, 2014).
• Sözlük anlamı ise yetenek ve zekâ
geliştirici, belli kuralları olan, iyi
vakit geçirmeye yarayan eğlence
olarak yer almaktadır. (TDK, 2020)
OYUN TARİHÇESİ?
• Oyunun “insanlık tarihi kadar eski ve
evrensel” olduğu görüşü kabul edilirse,
oyunu anlamak da bir o kadar karmaşık
ve zor olduğu düşünülebilir.
• Oyunun ilk kez insanlık tarihinin hangi
aşamasında tam olarak ortaya çıktığı
konusunda net bir bilgi olmasa da, yazılı
kaynaklar ve arkeolojik kazılar, oyunun
çok önceden beri insanın hayatının bir
parçası olduğunu kanıtlamaktadır.
• Dünyanın dört bir yanında yapılan arkeolojik kazılar çocuk oyunlarının
klasik Yunan ve Atina’ya kadar uzandığını saptamıştır.
• Antik Çin, Peru ve Mısır’da yapılan kazılarda çocukların oynadıkları
topraktan ve metalden yapılmış oyuncaklar çıkartılmıştır.
• Ayrıca bu kazılarda oyun sahnelerini resimlendiği duvar resimleri ve
seramikler de bulunmuştur.
• Elde edilen bulgulardan yola çıkarak o dönemlerde de günümüzde
olduğu gibi tiyatro, dans, şarkı, oyun gibi aktivitelerin olduğu ileri
sürülmektedir.
• Oyun ile ilgili kazılarda bulunan bulguların dışında Antik Yunan
düşünürleri Aristo ve Plato’nun da çocuk oyunları hakkında görüşleri
olmuştur.
• Plato çocukların gelişimlerini dönemlere ayırmış ve özellikle 3-6 yaş
çocuklar için oyunun önemine değinmiştir.
• Aristo da çocuğun gelişimini dönemsel olarak ele almıştır ve çocuk
eğitiminde oyun ve fiziksel alıştırmaların öneminden bahsetmiştir.
( Seven, 2014).
Çocuğun Dünyasına Girebilmenin En
Önemli Yolu: OYUN
• Küçük çocuğu olan, onun hatırı için onunla çocuklaşsın.
(Hadis)
• Çocuk oyunla büyümelidir . (Eflatun )
• Oyun oynamayan bir çocuk, yalnızca çocukluğun eğlencesini
kaçırmakla kalmaz, aynı zamanda tam anlamıyla gelişmiş bir
yetişkin de olamaz. (Whitley)
• Oyun, hayatın özüdür ve bebeğin her şeyi öğrenebileceği tek
yoldur. (Tudor-Hart)
ÇOCUK VE OYUN
• Çek filozof Amos Comenius ( 1592-1671) çocukların gelişimlerini dört
dönemde incelemiştir.
• Özellikle küçük çocuklar için oyunun bir gereksinim olduğunu
vurgulamıştır.
• Okul öncesi eğitiminde eğitimin oyun yoluyla verilmesinin etkili
olacağından bahsetmiş ve müzik eşliğinde oynanan dramatik
oyunların çocukların kişiliğini geliştirdiğini ileri sürmüştür.
• Comenius’a göre oyun, insanın özgürlük duygusunu yansıtmaktadır.
• Oyun yolu ile insanlar hareket etme, arkadaşlık etme gibi arzularını
gidermektedirler (Omelchenko, 2012).
• Alman filozof Fredric Shiller (1759-1805) “yaşamın oyunla daha insancıl yaşama”
anlamına geldiğini ifade etmiştir.
• Shiller “İnsanın estetik eğitimi üzerine bir dizi mektup” adındaki kitabında
oyunun, canlının “içine” yerleşmiş bir şey olduğunu ileri sürmüştür.
• Shiller görüşünü şu şekilde açıklamıştır: “Doğa (yaratıcı) canlıya ihtiyaç duydukları
şeylerin ötesinde (fazladan) bir şey olan özgürlüğü de bahşetti ve bu bahşettiği
şey canlının karanlık dünyasının derinlerine bir kıvılcım gibi yerleştirildi.
• Doğadaki bir aslan, açlık hissetmediğinde veya başka yırtıcıların tehdidini
algılamadığında, karın doyurması (hayatta kalması) için ona bahşedilen “gücün”
fazlasını amaçsız hareketler yaparak (oyun oynayarak) harcayacaktır. Kuşlar ve
böcekler ancak karınları tok ise ve tehdit algılamazlar ise öterler. Doğada canlılar
bir ihtiyaç duyduklarında o ihtiyacını gidermeye yönelik girişimlerde bulunurlar.
Tüm ihtiyacı karşılandıktan sonra geriye kalan ( fazla) güçlerini herhangi bir
amaca yönelik olmayan atlama, zıplama, ötme, yuvarlanma gibi davranışlar
yaparak harcarlar.”(Mihaylenko, N., Korotkova ve K. 1990).
• Shiller’e göre oyun estetik bir faaliyettir.
• Canlı, tüm yaşam mücadelesinden (telaşından) artan gücünü
(enerjisini) zevk almak için harcayacaktır.
• Oyun da bu zevk alma uğraşlardan biridir.
• İngiliz filozof Spenser (1820-1903) de oyunu; “hayatta kalmak için
harcanan enerjiden geriye kalanları harcama davranışı olarak”
açıklamıştır.
• Spenser oyunun doğasını aşağıdaki gibi açıklamıştır:
• “Hayvanlar âleminin alt basamağında bulunan türlerinin ortak
özelliklerinden biri, onların tüm enerjilerini “hayatta kalma” yolunda
harcamalarıdır.
• Onlar aralıksız yiyecek aramak, saldırılardan kaçmak ve korunmak,
barınak yapmak ve türünü devam ettirmek için yavrularını korumak ve
doyurmak zorundalardır.
• Daha fazla yetenekleri gelişmiş hayvan türlerinde ise, “hayat
mücadelesi” için harcanan enerji miktarı azalmıştır.
• Bu türlerde “enerji fazlalığı” söz konusudur.
• Onlar tüm enerjilerini “hayatta kalmak” uğruna harcamazlar.
• İhtiyaçlar için harcanan “güçten” geride kalan enerjiler ise “dışarı
çıkmak” için canlıyı harekete geçirecektir.
• “İçten” gelen bu dürtü canlıya “yapay” hareketler yaptırarak (herhangi
amaca yönelik olmayan) “artan gücü” harcatacaktır.
• Oyun da bu “yapay” hareketlerden ibarettir.”(Elkonin, 1999).
• Spenser ayrıca oyunun biyolojik olarak canlıya
hiçbir faydası olmadığını, oyunun yapılacak “daha
ciddi” bir iş olmadığı zamanlarda ortaya çıktığını
savunur.
• Fakat oyun olarak yapılan hareketler “gerçek
hayatta” yapılan “ciddi işlerin” taklidi niteliğindedir.
• Bu şekilde canlı oyun yolu ile “gerçek hayatta”
yapacağı “ciddi işlerin” provasını yapış olmaktadır.
• Spenser’in bu görüşü, çocuk oyunlarının
birçoğunun günlük hayatın bir taklidi olduğunu
hatırlatmaktadır.
• Evcilik, öğretmencilik, doktorculuk veya savaş
oyunu gibi çocukların oynadıkları oyunlar bu görüşü
destekler niteliktedir.
• Alman psikolog Wundt (1832-1920) oyunun, canlının zevk
alma arzusundan kaynaklandığını ileri sürmüştür.
• Wundt’a göre oyun çocukların severek yaptıkları bir
uğraştır ve her oyun “gerçek hayatın” bir taklididir.
• Çocuklar yetişkinlerin günlük uğraşlarını oyun olarak
oynarlarken aynı zamanda kendilerini de yetişkin hayatına
hazırlamaktadırlar (Omelchenko, 2012).
• Antik Yunan’dan günümüze kadar, çocuk oyunlarına olan
ilgi artarak gelmiştir.
• Çağdaş eğitimde ve psikoloji biliminde oyunun vazgeçilmez
bir araç olduğu artık tartışılmazdır.
• Psikanalitik kuramın kurucusu Freud, oyunu, bilinç dışı mekanizmalara
bağlamıştır.
• Freud’a göre bilinçaltındaki eğilimler oyun yolu ile realiteye dönüşmektedirler.
• Freud oyunun insanın travmatik yaşantıları iyileştirdiği ve zihni “temiz
dönüşmektedir” ileri sürmüştür.
• Çocuklar oyunlar oynayarak üst benliğin kabul etmediği arzularını
giderilmektedir.
• Gerçek yaşamda kabul edilmeyen saldırganlık, cinsellik gibi duygu ve
davranışlar oyun yolu ile dışa vurgulamaktadır.
• Freud, oyunun yeni şeyler öğrenme, beceri kazanma üzerinde olumlu
etkilerinin olduğundan da bahsetmiştir (Elkonin, 1999).
• Freud oyun olgusunun
geçici olduğuna değinmiştir.
• Akılcılık ve eleştirel
düşünmenin gelişimi ile
beraber çocuklar oyundan
uzaklaşacaklardır.
• Kurallı oyunlar zaman
içinden hayali oyunların
yerini alır.
• Oyun dinamiği ise bilinç dışı
güdülenmelerde yaşam
boyu devam eder (Sevinç,
2009).
• Rus pedagog Makarenko (1937) oyunun çocukların hayatındaki
öneminden bahsetmiştir.
• Ona göre, bir yetişkinin hayatındaki iş, hizmet gibi günlük aktiviteler
ne kadar önemli ise, çocuklar için de oyun o kadar önemlidir.
• Erikson (1963) çocukların gelişimine paralel olarak oyunun da değiştiğini ileri
sürmüştür.
• Ona göre oyun çocuğun psikososyal gelişiminin bir yansımasıdır.
• Çocuklar oyunlar oynayarak, karşılaştıkları yeni duygu, düşünce ve olaylarla
başa çıkmayı öğrenirler.
• Erikson’a göre oyun çocuğun benlik gelişiminde çok etkilidir.
• Oyunda çocuk, benliğinin belirsizliklerini, kaygılarını ve arzularını dramatize
eder.
• Vygotsky (1930)’e göre oyun yeni şeylerin keşfidir.
• Oyun çocukların içsel çatışma ve çelişkilerinin bir sonucudur.
• Çocuklar oyunlarında gerçek yaşam deneyimlerinden hatırladıkları
unsurları, yaşanmış olaylardaki ilişkileri kullanırlar.
• Vygotsky’e göre çocuklukta, özellikle okul öncesi dönemde, çocukların
gelişimleri içi çok önemli olan çeşitli ihtiyaçları, güdüleri vardır.
OYUN, çocuğun fiziksel ve ruhsal gelişiminde çok
önemli bir role sahiptir. Çocuk için oyundan daha zevkli
ve etkili bir öğrenme aracı yoktur.

Oyun çocuğun en ciddi işidir. O sadece eğlenmek


için oynamaz, gücünü ve yeteneğini dener, içinde
yaşadığı çevreyi ve eşyayı keşfeder, kendisini
başkalarından ayıran özelliklerin farkına varır,
duygularını açığa vurur, kendisini tanımayı
öğrenir.
oyuncak seçimi;
• Çocuğun yaşına ve gelişim seviyesine uygun olmalıdır.
• Çocuğun ihtiyaçlarına uygun olmalıdır.
• Dayanıklı olmalı, çabuk kırılmamalı ve bozulmamalı uzun süre
kullanılabilmelidir.
• Çekici, cazip ve eğlenceli olmalıdır. Aksi takdirde çocuğun ilgisini
çekmeyecek, oynamayacaktır.
• “Pahalı oyuncak iyi
oyuncaktır” görüşü her
zaman için doğru değildir.
• Çocuklar su, çamur, tencere-
tabak ve kutular gibi oyuncak
olarak para ödenmeyen
malzemelerle de zevkle
oynamaktadır.
• Önemli olan oyuncağın pahalı
olması değil işlevsel ve yararlı
olmasıdır.
• Bu nedenle çok pahalı
oyuncaklar yerine daha ucuz
benzerleri tercih edilmelidir
ki aynı parayla daha çok
oyuncak satın alınabilsin.
oyuncak seçimi;
• Çocuklara neredeyse küçük bir dükkan açılabilecek
sayıda oyuncak alınması doğru değildir.
• Aynı ya da benzer oyuncakların renkleri, boyları
veya giysileri farklı diye tekrar alınması çocuğa
gelişimsel açıdan bir yarar sağlamayacak aksine
tüketme davranışını körükleyecektir.
YAŞLARA GÖRE
OYUN MATERYALLERİ VE
OYUNCAKLAR
36-48 ay arası çocuklar

• Çocuğun hareketlerinde kararlılık


vardır.
• Tırmanmak, inip çıkmak,
• üç tekerlekli bisiklete binmek, bu
yaşlarda en çok sevilen faaliyetlerdir.

• Yapı-inşa malzeleri ilgi alanlarına girer.


• Küçükten büyüğe doğru giden küpler,
tahta parçaları, büyük bloklar gibi.

• Su, kum, kil, çamur, hamur gibi oyun


materyalleri yaratıcılıklarının
gelişiminde oldukça yaralıdır.
ÖRNEK OYUNCAKLAR
36-48 ay
48- 72 ay arası çocuklar

• Bu dönemde çocuk, masa başı faaliyetlerine ilgi duymaya


başlar.
• Resim yapma, boyama, kesme vb.
• Bu arada evcilik, bakkalcılık, doktorculuk, hırsız-polis
oyunları, bu dönemin en yaygın oyunlar arasındadır.
• Çocuklar grup oyunlarına ilgi duymaya başlarlar.
• Zihinsel çaba gerektiren materyaller bu dönemde (resim ve
sayı eşleme oyunları, domino, sayı kartları gibi) gözdedir.
ÖRNEK OYUNCAKLAR
48- 72 ay
Oyun Terapisi Nedir?
• Büyükler için danışmanlık neyse çocuklar
için oyun terapisi odur.
• Yetişkinlerin sorunları olduğunda, bunu
güvenilir bir arkadaş ya da terapistle
paylaşmaları onlara yardımcı olur.
• Çocukların kendilerini kelimelerle ifade
etme yetenekleri yetişkinlerinki gibi
değildir.
• Bu yüzden canlarını sıkan şeyi söze
dökmeleri zordur.
Kaynakça:
• 1-Oyun Terapisinde Pratik Teknikler, Çocuklar İçin Psikoegzersiz Eğitim Programları, Sultanberk
HALMATOV 4. Baskı, pegem Akademi,2018,Ankara.
• 2-Çankaya, G. (2014). Çocukların oynadıkları oyunlara göre empati ve saldırganlık düzeylerinin
incelenmesi (Yayınlanmamış yüksek lisans tezi). İstanbul Üniversitesi, İstanbul.
• 3-Aral, N., Gürsoy, F. ve Köksal, A. (2001).
• 4-Okul öncesi eğitimde oyun. İstanbul: Ya-Pa Yayın Pazarlama San. ve Tic. A.Ş., Kaptan
Ofset.Durualp, E. ve Aral, N. (2014).
• 5-Oyunun gelişimi ve türleri. Her yönüyle okul öncesi eğitim 3. (Ed: A.B. Aksoy), (s ). Ankara:
Hedef CS Basın Yayın.Maden-Ellialtıoğlu, F. (2005).
• 6-Okul öncesi dönemde oyun ve oyun örnekleri. İstanbul: Ya-Pa Yayın Pazarlama San. ve Tic.
A.Ş.Sevinç, M. (2004).
• 7-Erken çocukluk gelişimi ve eğitiminde oyun. İstanbul: Morpa Kültür Yayınları.Seyrek, H. ve Sun,
M. (2005).
• 8-Okul öncesi eğitimde oyun. İzmir: Müzik Eserleri Yayınları.Tuğrul, B. (2014).
• 9-Oyunun gücü. Oyun. (Ed: A.B. Aksoy), (3-24), Ankara: Hedef Yayıncılık.
TEŞEKKÜRLER
Hüseyin ÇETİNKAYA
Melikgazi
Rehberlik ve Araştırma Merkezi

:03523331006
: huseyin.cetinkaya.38

07.10.23

You might also like