Download as pptx, pdf, or txt
Download as pptx, pdf, or txt
You are on page 1of 20

AKLÎ VE İTİKÂDÎ

HÜKÜMLER
HÜKÜM
 Sözlükte “iyileştirmek amacıyla menetmek,
düzeltmek; karar vermek, ilim, derin anlayış; siyasî
hâkimiyet, karar ve yargı”

‫حكم‬
 Mantıkta hüküm iki şey, iki düşünce arasında
olumlu veya olumsuz bir bağlantı kurmaktır.

 Fıkıhta mükelleflerin fiilleriyle ilgili ilâhî


hitaplara hüküm denilir.

 Kelâm ilminde hüküm İslâm dininin inanç,


ibadet, muâmelât ve ahlâka dair temel
ilkelerini ifade eder.
KUR’AN’DA HÜKÜM KAVRAMI

Kur’ân-ı Kerîm’de hüküm otuz yerde zikredilir; fiil


kalıbındaki kullanımlar ve diğer türevleriyle
birlikte bu sayı iki misline çıkar.

Yaygın olarak “yargılama, karar verme” anlamını


taşır.

Kur’an’da hüküm Allah’a, peygamberlere ve


insanlara nisbet edilmiştir.
ALLAH’A İZAFET

‫َي ا َا ُّي َه ا اَّل ٖذ يَن ٰا َم ُن وا َا ْو ُف وا ِب اْل ُع ُق وِد ُا ِح َّل ْت َل ُك ْم َب ٖه يَم ُة اَاْل ْن َع اِم ِا اَّل َم ا ُي ْت ٰل ى َع َل ْي ُك ْم َغ ْي َر‬
‫ُم ِح ِّل ى الَّص ْي َو َا ْن ُت ْم ُح ُر ٌم ِا َّن الّٰل َه َي ْح ُك ُم َم ا ُي ٖر يُد‬
‫ِد‬
Ey iman edenler! Akitlerinizi yerine getirin. İhramlı iken avlanmayı
helâl saymamanız kaydıyla, size bildirilecek olanlardan başka
hayvanlar, helâl kılındı. Şüphesiz Allah istediği hükmü verir.
Mâide, 5/1

‫ُث َّم ُر ُّد وا ِا َل ى الّٰل ِه َم ْو ٰل یُه ُم اْل َح َا اَل َل ُه اْل ُح ْك ُم َو ُه َو َا ْس َرُع اْل َح اِس ٖب يَن‬
‫ِّق‬
Sonra hepsi, gerçek sahipleri Allah'a döndürülürler. İyi bilin ki hüküm
yalnız O'nundur. O, hesap görenlerin en çabuğudur.
En’am, 6/62
PEYGAMBERE İZAFET

‫َس َّم اُع وَن ِل ْل َك ِذ ِب َا َّك اُل وَن ِل لُّس ْح ِت َف ِا ْن َج اُؤ َك َف اْح ُك ْم َب ْي َن ُهْم َا ْو َا ْع ْض َع ْن ُهْم‬
‫ْلِر‬
‫َو ِا ْن ُت ْع ْض َع ْن ُهْم َف َل ْن َي ُض ُّر وَك َش ْي ائ َو ِا ْن َح َك ْم َت َف اْح ُك ْم َب ْي َن ُهْم ا ِق ْس ِط ِا َّن‬
‫ِب‬ ‫ِر‬
‫الّٰل َه ُي ِح ُّب اْل ُم ْق ِس ٖط يَن‬
Onlar, yalanı çok dinleyen, haramı çok yiyenlerdir. Eğer sana
gelirlerse, ister aralarında hüküm ver, ister onlardan yüz çevir.
Onlardan yüz çevirecek olursan, sana asla hiçbir zarar veremezler.
Eğer hükmedecek olursan, aralarında adaletle hükmet. Çünkü Allah,
âdil davrananları sever.
Mâide, 5/42
İNSANLARA İZAFET

‫ِا َّن الّٰل َه َي ْا ُم ُر ُك ْم َا ْن ُت َؤ ُّد وا اَاْل َم اَن اِت ِا ٰل ى َا ْه ِل َه ا َو ِا َذ ا َح َك ْم ُت ْم َب ْي َن‬


‫الَّن ا َا ْن َت ْح ُك ُم وا اْل َع ْد ِا َّن الّٰل َه ِن ِع َّم ا َي ِع ُظ ُك ْم ٖه ِا َّن الّٰل َه َك اَن‬
‫ِب‬ ‫ِب ِل‬ ‫ِس‬
‫َس ٖم يًع ا َب ٖص ي اًر‬
Allah, size, emanetleri mutlaka ehline vermenizi ve insanlar
arasında hükmettiğiniz zaman adaletle hükmetmenizi
emrediyor. Doğrusu Allah, bununla size ne güzel öğüt veriyor!
Şüphesiz ki Allah, hakkıyla işitendir, hakkıyla görendir.
Nisa, 4/58
HÜKÜMLERİN TASNİFİ

DİNÎ AKLÎ

İtikâdî Vâcib

Amelî Mümkin

Ahlakî Muhal
İTİKÂDÎ HÜKÜMLERİN ÖZELLİKLERİ

 İtikadî hükümlerin kesin delile dayanması gerekir.


 Kesin delillere dayanan itikadî hükümlerin bir kısmını
benimseyip bir kısmını reddetmek mümkün değildir.
 İtikâdî hükümlerin zamana, mekâna ve hitap ettiği
fertlere göre değişmesi söz konusu değildir.
 İtikâdî hükümler akla aykırı olamazlar.
AMELÎ HÜKÜMLER
 Dinin pratikleri ve ayrıntılarıyla ilgili bulundukları,
ayrıca itikadî hükümlere nisbetle ikinci derecede
oldukları için “fer‘î hükümler” ve fıkıh ilminin alanına
girdiklerinden “fıkhî hükümler” diye de bilinir.

 İBADETLER

 MUÂMELAT
İBADETLER
 Namaz kılmak, oruç tutmak, hacca gitmek, zekât vermek,
kurban kesmek, Allah rızâsı için harcamada bulunmak gibi
ibadetlerle bunların yerine getiriliş biçimlerine ilişkin hükümler
Kur’an ve sahih hadislerden çıkarılmıştır.
 İbadetlere dair hükümlerin hedefi insanı ruhen eğitip
kötülüklerden uzaklaştırmak ve aynı zamanda Allah’a
yaklaştırmaktır. Bunlarda esas olan ihlâstır, yani dünya
menfaati gözetmeyip sadece Allah rızâsını amaç edinmektir.
 İbadetler artmaz, eksilmez, zamanın ve örfün değişmesiyle
değişikliğe uğramaz. Bundan dolayı ibadetlerle ilgili dinî
hükümlere “taabbüdî hükümler” denilir.
MUÂMELAT
 Muâmelâta dair hükümler ise ferdin diğer fertlerle ve
toplumla ilişkilerini düzenler, bunları belli kurallara ve
sonuçlara bağlar.
 Bu hükümler esasen adaleti sağlama, fert ve toplumun
yararına olanı gerçekleştirme gibi dinin ve aklın temel
ilkelerine dayanan hususlardır.
 Kur’an ve Sünnet’te muâmelâta ilişkin hükümler sınırlı
sayıda olup çok defa genel ilke ve atıfla yetinilmiş, bazı
konularda da ayrıntılı hükümler konmuştur.
AHLÂKÎ HÜKÜMLER
 İnsanların diğer varlıklarla olan ilişkilerini düzenleyen, görgü
kurallarını öğreten ve nefsin eğitilmesini amaçlayan
hükümlerdir.
 Esasları Kur’an ve Sünnet’te belirtilen ahlâkî hükümlerin
temel ilkesi ilâhî emirlere saygı duyup yaratıklara şefkatle
muamele etmektir.
 İnsanı böbürlenme, iffetsizlik, yalancılık, cimrilik gibi kötü
huylardan arındırıp alçak gönüllülük, iffet, doğruluk,
cömertlik gibi güzel huylara sahip kılmaya çalışan ahlâkî
hükümler ahlâk ve tasavvuf ilimlerinin konusuna girer.
AKLÎ HÜKÜMLER
Aklın varlıklar ve kavramlar hakkındaki bütün
değerlendirmelerini ifade eder.
Buna göre akıl, bir şeyin var oluş (vücûd) kavramıyla
münasebeti hakkında üç türlü hüküm verebilir: Vücûb,
imkân, imtinâ.

Vücûb

İmkan

İmtinâ
VÜCÛB - VÂCİB
 “Varlığı zâtının gereği olan, varlığı zâtının aynı olan, var oluşunda
başka bir sebebe muhtaç bulunmayan, varlığı zorunlu ve yokluğu
muhal olan” demektir.

Vâcib lizâtihi Vâcib ligayrihi

• Ezelî ve ebedîdir,
• Madde ve sûretten
oluşmuş değildir.
• Varlığı kendindendir.
İMKAN - MÜMKİN
 Varlığı da yokluğu da zâtının gereği olmayan ve zâtına
nisbetle varlığı ile yokluğu eşit bulunandır.

Mümkin

Mevcud/Var Ma’dum/Yok
İmkan

Aklî Tecrübî
İMTİNA’ - MÜMTENİ‘
“Muhal” veya “müstahil” diye de ifade edilen mümteni‘,
yokluğu zâtının gereği olan veya varlığı mümkün olmayandır.

Muhal

Tasavvur Edilebilir Tasavvur Edilemez


AKLÎ HÜKÜMLER

Vâcib Mümkin Muhal

Tasavvur Tasavvur
Lizâtihi Ligayrihi Mevcud Ma’dum
Edilebilir Edilemez
MÂLUM

Mevcud Ma’dum

Mümkin Mümkin
Vâcib Muhal
(var) (yok)

lizâtihi ligayrihi

You might also like