Download as ppt, pdf, or txt
Download as ppt, pdf, or txt
You are on page 1of 35

EĞİTİM BİLİMİNE GİRİŞ

 EĞİTİMİN FELSEFİ
TEMELLERİ
Phillia: Sevgi

Sophia: Bilgi, bilgelik

Filozof: Bilgelik, hikmet yolunu arayanlar

FELSEFE
GERÇEĞİ TÜMÜYLE ELE ALIP İNCELEYEN
VE BUNUN SONUCUNDA ULAŞILAN
BİLGİLERİ YORUMLAYAN VE SİSTEMLEŞTİREN
BİR UĞRAŞ ALANIDIR.

2
FELSEFE – BİLİM İLİŞKİSİ
BİLİM, gerçeği parçalara ayırarak,
FELSEFE, gerçeği bir bütün olarak ele alır ve inceler.

Bilim bilgiyi araştırırken,

Felsefe bilginin ne olduğunu, neyi ve nasıl bileceğimizi araştırır.


Felsefe, evren ve insana ilişkin gerçeklerin neler olduğunu
bu alandaki bilgilere nasıl ulaşılacağını ve
insan davranışlarını inceleyerek çeşitli ilkelere ulaşmak ister.

3
FELSEFENİN UĞRAŞ
ALANLARI
 ONTOLOJİ (VARLIK)
 EPİSTEMOLOJİ
 AKSİYOLOJİ (DEĞERLER SORUNU)
 MANTIK
ONTOLOJİ (Varlık Öğretisi)
 Varlık öğretisi kavramını ilk ortaya atan Yunan
filozofu Aristoteles’tir.
 Felsefenin, var olanla var olabilecekleri irdeleyen bir
disiplin alanı olarak tanımlanmaktadır.
 VARLIK
 VARLIĞIN KÖKENİ NEDİR
 HER ŞEYİN ÖZÜ NEDİR? (ARKE)

 Bu disiplin alanında gerçek, insan, ruh, varlık,


yokluk,Tanrı nedir?İnsanın evrendeki yeri nedir? vb.
sorulara yanıt verilmeye çalışılmaktadır.
EPİSTEMOLOJİ(Bilgi Öğretisi)
 Bu alanda bilginin ne olduğu, bilginin kaynağı, doğru,
yanlış, bilinmez, mutlak ya da göreceli oluşu,
türlerinin neler olduğu gibi sorulara yanıt
aranmaktadır.
 Bilme, özne ile nesnesi arasında bir bağ kurmadır ve
bu etkinlik sonucu da ortaya bilgi konur.
 Burada özne, insanı; nesne ise evrendeki her şeyi
karşılamaktadır. Şu sorulara yanıt arar;
 Bilginin kaynakları nedir? Nasıl biliriz?
 Bilginin niteliği (doğası) nedir? Zihnin algıladıkları
dışında gerçek bir dünya var mıdır?
 Bilginin geçerliliği ve güvenirliği nedir?
AKSİYOLOJİ (Değerler Öğretisi)

 Aksiyoloji, insanlar tarafından oluşturulan tüm


değerleri kapsamaktadır.
 Değerler, insanlığın evrensel sorunlarından biri olup

insanların iyi-kötü, doğru-yanlış, güzel-çirkin vb. gibi


tercihler yapmakta kullandıkları ölçütleri, önem
verileni ve tercih edileni ifade etmektedirler.
 Değerler, insanların eylemlerine yön veren düşünce

sistemleridir.
 Şu sorulara yanıt arar,

Değerler içimizde mi, dışımızda mı? Nesnel (objektif)


mi, öznel (subjektif) mi? Kişisel mi, kuramsal mı?
Durağan mı, değişken mi?

AKSİYOLOJİ (Değerler Öğretisi)

Aksiyoloji, ETİK VE ESTETİK şeklinde ikiye ayrılır.

Etik değerler , doğru hareketlere temel


oluşturacak değerlerdir ve insanının
davranışlarıyla ilgilenir.

Estetik değerler ise sanat ve güzellikle ilgili


değerler olup güzel olan şeyin niteliğini ve güzel
olanı takdir etme vargılarını inceler.
MANTIK

 düşüncenin ve düşüncenin varlık biçimlerinin, ögelerinin, türlerinin,

olanaklarının, yasalarının ve düşünce bağlamlarının bilimidir.

 Akıl yürütme

 Eleştirel düşünme

 Sokratik düşünme

 Problem çözme gibi düşünme yolları ile en doğruyu arar.


EĞİTİM VE FELSEFE İLİŞKİSİ
 Eğitim genel anlamda bireyin davranışlarına ve davranışlarını
belirleyen süreçlere yönelen etkinliklerin tümünü kapsayan bir
olgudur.

 Felsefe ise kavramlar üretmedir. Eğitimin her alanında bizler


(amaçlarda,içerikte,öğrenme-öğretme sürecinde,
değerlendirmede) belirli kavramlarla düşünür ve kararlar veririz.
 Düşünce sürecimizde yer alan kavramların türü ve niteliği bizim
bu alanlara ilişkin karar ve eylemlerimizi belirlemektedir.

 Örneğin, teori ve pratiğin bir arada olduğu öğretimin, sınıf içi


eğitimin ötesine giden boyutlarıyla sınıf içi davranışlar ve olaylar
üzerinde de etkisi vardır. Öğretmenlerin öğrencileriyle
kuracakları ilişki, onların insan doğasına ilişkin kavramlarına
dayanmaktadır. Dolayısıyla eğitimle ilgili insanların da
eğitime ilişkin karar ve eylemlerini onların sahip oldukları
kavramlar belirlemektedir. Felsefe ise bu kavramların
üretim alanıdır.
ÇEŞİTLİ FELSEFİ GÖRÜŞLER
VE EĞİTİM
 İdealizm ve Eğitim (Ülkücülük)
 Realizm ve Eğitim (Gerçekçilik)
 Natüralizm ve Eğitim (Doğalcılık)
 Pragmatizm ve Eğitim (Yararcılık)
 Varoluşçuluk ve Eğitim (Existentialism)
İDEALİZM (Platon/Eflatun)
 İdealizm, evreni açıklamada ruh, ahlak, zihin ve düşünce gibi
kavramları temel alan bir düşüncedir. İdealizmin eğitime ilişkin
kendine özgü görüş ve yaklaşımları vardır.

 İdealist bir eğitimin amacı, öğrencileri doğruyu aramaya teşvik


etmektir.

 İdealist eğitim kişiyi iyi, doğru ve güzele yöneltmeyi amaçlar.

 İdealist eğiticiler insanın değerini çok yüksek görürler ve


eğitimle bunun daha da yükseleceğine inanırlar. Onlara göre
eğitimle uzun vadede insanda yüksek değerler oluşturulmalıdır.
Eğitimde sağlam ve kültürlü bir kişilik geliştirmek çok önemlidir.

 Bilgiyi hatırlama : insanın doğuştan getirmiş olduğu kimi


yetenekleri ortaya çıkarmaya çaba göstermelidir.
 İdealist eğitimde öğretmen-öğrenci ilişkisinde en önemli
merkezi rol öğretmenindir.

 J.Donald Buther,”Eğitimde İdealizm” adlı eserinde iyi bir


öğretmende bulunması gereken özellikler olarak şunları
belirtmektedir:
1. Öğrenciler için kültürün ve gerçekliğin taşıyıcısı ve
yansıtıcısı olmalıdır.
2. İnsan kişiliği konusunda uzman olmalıdır.
3. Öğrenme sürecini çok iyi bilmeli, bu yetisini coşkuyla
ortaya koymalıdır.
4. Öğrencilerle arkadaş olmayı becerebilmelidir.
5. Öğrencilerde öğrenme isteği uyandırmalıdır.
REALİZM (Aristotales)
 Realist felsefenin kurucusu, Platon’un öğrencisi olan
Aristoteles’tir.
 Realizm, gerçeğin, salt ve algıdan bağımsız olarak
var olduğunu savunan felsefi görüş, var olanı gerçek
kabul eden bir düşünce sistemidir.

 Gerçekçilik görüşüne göre eğitim, bir ölçüde


tutucudur; bireysel ilgi ve modaya dayanan geçici
beğenilere değil, insanlığın kalıcı nitelikte saydığı
bilgi, beceri ve davranış birikimine ağırlık
vermektedir.

 Zihin boş bir levha


NATÜRALİZM (E. Zola)
 Natüralizm, realizm akımının ileri boyutudur ve
eğitimde özellikle şu düşünceleri temel almaktadır:
1. Eğitim hedefleri belirlenirken, evrensel düzenin bir
parçası olan doğaya ve insan doğasına bakılmalıdır.
2. Doğayı anlamanın yolu duyulardan geçer ve
duyular, gerçekliğe ilişkin bilgimizin temelidir.
3. Deney ve gözleme dayalıdır.
Natüralist eğitimciler, bilginin bir otorite haline getirildiği eğitim
anlayışına karşı çıkmışlardır.

Natüralist eğitim anlayışında; öğretimde, doğal davranışlar


sergileyen çocuk bilgiyi pasif bir şekilde alıp
ezberlememeli,öğretimde çocuğun duyularını kullanarak
çevreyle ilişkiye girmesi ve problem çözmesi sağlanmalıdır.

Çocukların öğretimi, kitaplar ve derslerde yer alan bilgileri


kelimesi kelimesine öğretmek, telkin etmek yerine,
doğrudan çevreyle kuracakları duyusal etkileşime
dayandırılmalıdır.
PRAGMATİZM
(W.James – J. Dewey)
 Doğruluğu ve gerçekliği yalnızca eylemlerin sonuçları ve
başarıları ile değerlendiren felsefe öğretisidir. Bu anlayışa
göre, insan sorun çözerek yaşantı elde eder, yaşantılardan
elde ettiklerini de kural olarak öğrenir.
 Yararcılık akımını eğitim alanına uygulayan en önemli
düşünür John Dewey (1859-1952) olmuştur.

 Ona göre iyi bir eğitim programı, öğrencilerin yaşantı ve ilgilerine


dayalı olmalıdır. Eğitim programında amaçlar esnektir ve süreç içinde
değişmeye açıktır.
Yararcılık felsefesinin temel ilkeleri şunlardır:

1) Gerçeklik, durağan değil sürekli değişme


içindedir.
2) Değerler evrensel değil, görecelidir.
3) İnsan biyolojik ve sosyal işlevleri olan bir
yaratıktır.
4) Özgürlüğü ve çoğulcu katılımı içeren demokrasi,
bir yaşam düzeni olarak önemlidir.
5) Tüm etkinliklerimizde eleştirel düşünme ile sorun
çözmeye yönelik zekâ büyük yer tutmalıdır.
VAROLUŞÇULUK
 Varoluşçuluk felsefesinde toplumun ya da insan
toplulukları karşısında bireyin biricikliği ve özgürlüğü
ön plana gelir, tüm insanlar var olma ve kendilerini
tanımlama sorumluluğunu taşırlar.
 Varoluşçu felsefe, geleneksel felsefenin bilimsel
problemleriyle uğraşmak yerine, yaşamın sürekli
problemleriyle, özellikle de ölümün kaçınılmazlığı,
aşk sevinci, acı çekme, seçme gerçeği, özgürlük
deneyimi, bireysel ilişkilerin verimi ya da verimsizliği
konuları üzerinde durmaktadırlar.
 Varoluşçuluğun önde gelen düşünürlerinden
Van Cleve Morris’e göre insan için en uygun
eğitim, kadın ve erkek kişilerde yaşadıkları
dünyada biricik özne olduklarına ilişkin
“Varoluşsal bir bilinç” oluşturan eğitimdir.
 Varoluşçu eğitim yüksek öğretimin ilk yıllarında
başlamalı ve sonuna kadar sürmelidir.
EĞİTİM AKIMLARI

 DAİMİCİLİK (Perennialism)
 ESASİCİLİK (Essentialism)
 İLERLEMECİLİK (Progressivism)
 YENİDEN KURMACILIK (Reconstructionism)
DAİMİCİLİK

 Gücünü genellikle kalsik realizmden alır.

 İdealizm felsefi anlayışı benimseyenlerin


savunduğu bir eğitim görüşüdür.

 Daimicilik akımına göre insanın doğası


ve ahlaki ilkeler değişmez.
DAİMİCİLİK
Bu akımın temel ilkeleri şunlardır:
 İnsan doğası, ahlaki ilke ve değerler aynı kalır ve değişmez. O nedenle değişmeyen
evrensel bir eğitime yer verilmelidir.
 İnsanın sahip olduğu en önemli özellik düşünme yeteneğidir. Bu nedenle insana bu
yeteneği geliştirebileceği, aynı zamanda düşünce sorunlarıyla uğraşan entellektüel
kişiliğe ulaşabileceği bir eğitim verilmesi gerekir.
 Eğitim, evrensel ve değişmez gerçeğe uyum için yapılmalıdır. Çünkü insanlar, mutlak
gerçeği öğrenip ona uyum sağladıklarında toplumda iyileşmeler olur.
 Okul, gerçek yaşamın bir kopyası olamaz. Okulun amacı, insan zihnini geliştirerek
onu yaşama hazırlamaktır. O nedenle kültürü etkili biçimde yeni kuşaklara
aktarmamız gerekir.
 Yeni kuşaklara her zaman ve her yerde gerekli olan bilgi ve değerler
kazandırılmalıdır. Bunlar ise insan bilimleri, matematik, felsefe, mantık ve doğa
bilimlerinde bulunmaktadır.
 Kökleşik yapıtlar (klasik eserler) eğitimine önem verilmelidir. İnsan doğasının
evrenselliği ve en güzel örnekleri bu yapıtlarda gizlidir.
ESASİCİLİK
Temelde bir eğitim hareketi olarak ortaya çıkmıştır ve hiçbir felsefi akımla doğrudan
bağlantılı değildir. İlkeleri şunlardır;

Öğrenme zorlu ve uygulama gerektiren güç bir iştir. Öğrenci bir disiplin içinde
sıkı bir çalışmaya yönelebilmeli, öğrendiklerinin uygulamasını yapabilmelidir.
Öğretmen merkezdedir. Öğretmenin tam bir aydın olarak yeterlikli ve önder

olabilecek nitelikte yetiştirilmesi gerekir.


Okulun görevi, ahlaki sorunları ve düşünce sorunlarını irdeleyen konu

alanlarından yararlanarak kültürün özünü korumak ve sürekliliğini sağlamaktır.


Okulda zihinsel yetenekleri geliştirmenin geleneksel yöntemlerini sürekli

kullanmak gerekir. Bunun için yaşamın bütününü kavratacak bir eğitimin


gerçekleştirilebilmesinde soyut düşünme, alıştırma ve ezberleme yöntemlerine sık
sık başvurulmalıdır.
İLERLEMECİLİK
 Yararcılık düşünce sisteminin eğitime
uygulanmasıdır.
 Temeli bireydir.
İLERLEMECİLİK
Bu akımın temel ilkeleri şunlardır:

•Eğitim ve öğretim, öğrencilerin yaşantı ve etkinliklerine dayandırılmalı, öğrenci


odaklı olmalıdır.
•İçinde yaşadığımız dünya sürekli değişip gelişmektedir. Buna uyum

sağlayabilmek için çocuğa sorun çözme becerisi kazandırılmalıdır.


•Okul, yaşama hazırlık yeri olmaktan çok gerçek yaşamın kendisi olmalıdır.

Eğitimin bir görevi de öğrencinin içinde yaşadığı topluma etkin biçimde


katılmasını sağlamaktır.
•Öğretmenin görevi öğrencilerini yönetmek yerine, öğrenmeye kılavuzluk

etmektir.
•Okul, öğrencileri yarışmaya yönlendirmekten çok işbirliğine özendirecek

yaklaşımları benimsemelidir. Eğitimde işbirliği yaparak öğrenme, yarışmaya göre


daha değerlidir.
•Eğitim ortamı demokratik olmalıdır. Çünkü demokrasi, düşüncelerin ve insan

kişiliklerinin birbirini özgürce etkilemesine ve bireylerin gelişmesine olanak verir.


YENİDEN KURMACILIK
 Eğitim sosyal reform hareketlerinin gerçekleştirilmesi için bir
araç olarak kullanılır. Öğretmen ve öğrenci topluma yol
göstermelidir.

 Yararcılığa dayalı bu akım, ilerlemeciliğin devamı olarak kabul


edilir.
Yeniden kurmacılığın ilkeleri:

Eğitimin başlıca amacı, toplumsal bir reform programı


uygulamaya koyarak toplumu geliştirmek olmalıdır.
Okul ve sınıf ortamı demokratik olmalı; her türlü görüş,

düşünce ve savlar eğitim ortamına getirilip tartışılabilmelidir.


Uygulamalara yer veren bir eğitim yoluyla, kalıcı bir

öğrenmenin gerçekleştirilmesine özen gösterilmelidir.


Yeniden kurmacılığın ilkeleri:

Eğitim ortamında cezaya kesinlikle yer verilmemeli,


öğrenme, ödüllendirme ile denetlenmelidir.

Geleceğe yönelik doğal ve toplumsal sorunlar birlikte


tartışılmalı, çözüm önerileri üretilmeye çalışılmalıdır.

Öğrencilerin etkin biçimde katılacağı bir eğitim


ortamında, yeni öğretme-öğrenme stratejileri, yeni
yöntem ve teknikler geliştirilerek uygulanmalıdır.
Geleneksel Felsefeler Günümüz Felsefeleri
(Daimicilik, Esasicilik) (İlerlemecilik, Yeniden
Kurmacılık)
TOPLUM VE EĞİTİM
1- Formal eğ itim okulda başlar. Okullar 1- Formal eğ itim ailede başlar. Çocuğ un
çocuğ un eğ itimindeki ana kurumlardır. eğ itimindeki en ö nemli etkiyi ailelerin
yaptığ ı dü şü nü lü r.
2- Okullar ortak kü ltü rü n aktarıcısıdır. 2- Okullar toplumu geliştirir. Bireyin kendini
Bireyin en temel sorumluluğ u toplumsal gerçekleştirmesi ve gelişimi toplumu
kurallara uyum, medeniyet ve işbirliğ idir. geliştirir. Bağ ımsızlık ve yaratıcılık
ö nemlidir.
3- Eğ itim toplum için gereklidir. Eğ itim 3- Eğ itim bireyin potansiyelini geliştirmek
disiplin ve ahlaki dü zenlemeler için farklılıklar ve olanaklar sunar. Bireysel
(engellemeler) içerir. tercihler ö nemlidir.
4- Belli konu alanları ve bilgiler ö ğ rencileri 4- Okuldaki demokratik ortamlar
demokrasi ve ö zgü rlü ğ e hazırlayacaktır. (deneyimler)ö ğ rencileri demokrasi ve
ö zgü rlü ğ e hazırlayacaktır.
5- Eğ itim genel olarak bilişsel etkinlikler 5- Eğ itim toplumsal, ahlaki ve bilişsel
içerir ve akademik konu alanlarına sü reçlerle ilgilenir ve bireyin bü tü nlü ğ ü ne
odaklanır. vurgu yapılır.
6-Değ erler ve inançlar objektif olmalıdır. En 6- Değ erler ve inançlar sü bjektiftir ve
azından ü zerinde uzlaşılmış standartlar ve bireyin dü nya gö rü şü ne dayanır.
doğ rulara dayanmalıdır.
Geleneksel Felsefeler Günümüz Felsefeleri
(Daimicilik, Esasicilik) (İlerlemecilik, Yeniden
Kurmacılık)
BİLGİ VE ÖĞRENME

7- Bilgiye vurgu yapılır. 7- Problem çö zmeye ve sosyal çevrede etkin


olmaya vurgu yapılır.
8- İçeriğ e vurgu yapılır. 8- Ö ğ renene vurgu yapılır.

9- Konu alanı ö ğ retmen tarafından seçilir ve 9- Konu alanı ö ğ retmen ve ö ğ renciler


dü zenlenir. tarafından planlanır.
10- Konu alanı basitten karmaşığ a 10- Konu alanı ilişkili konuların
dü zenlenir. Odak noktası geçmiştir. anlaşılabileceğ i şekilde dü zenlenir. Odak
noktası bugü n ya da gelecektir.
11- Ü nite/ ders planları konu alanları ya da 11- Ü nite/ ders planları sorunlar ya da
kavramlara gö re dü zenlenir. ö ğ rencilerin ilgileri doğ rultusunda
dü zenlenir.
12- Konu alanları farklı disiplinlere gö re 12-Konu alanları bü tü nleşiktir ve birbiriyle
bö lü mlere ayrılmıştır. ilişkili birden çok alanı kapsar.
Geleneksel Felsefeler Günümüz Felsefeleri
(Daimicilik, Esasicilik) (İlerlemecilik, Yeniden
Kurmacılık)
ÖĞRETİM

13- Ders ve çalışma kitabı odaklıdır. 13- Ö ğ retim materyalleri çok çeşitlidir.
Ö ğ renme ve ö ğ retim çoğ unlukla sınıfta Ö ğ renme ve ö ğ retme toplumsal kaynakları
gerçekleşir. içerir.
14- Sınıfta ö ğ retim (whole-group learning), 14- Sınıfta ö ğ retim, kü çü k grup ve
belirlenmiş ders programları ve zaman bireyselleştirilmiş ö ğ retim yapılır. Esnek
aralıklarında ö ğ retim yapılır. zaman çizelgesi vardır.
15- Homojen (benzer) gruplama yapılır. 15- Heterojen (ayrışık, farklı) gruplama
Ö ğ renciler belli bir programı takip eder. yapılır. Ö ğ renciler belli bir programı ortak
izlerler ancak çoğ unlukla farklılaştırılmış
programlar uygulanır.
16- Ö ğ renciler pasiftir ve ö ğ retmen ve ders 16- Ö ğ rencilerin aktif katılımı vardır ve
kitabının sö ylediklerini alırlar. ö ğ renciler bilgiyi kendileri keşfeder.
17- Sınıf deneyimleri ve ö ğ retim 17- Sınıf deneyimleri ve ö ğ retim
durumlarının benzerliğ ine (tek dü zeliğ ine- durumlarının çeşitliliğ ine vurgu yapılır.
uniformity) vurgu yapılır.
Geleneksel Felsefeler Günümüz Felsefeleri
(Daimicilik, Esasicilik) (İlerlemecilik, Yeniden
Kurmacılık)
AMAÇ VE PROGRAMLAR

18- Sosyal bilimler ve fen bilimlerine 18- Sosyal ve fen bilimleri, uygulamalar
vurgu yapılır. ve mesleki alanların karışımı vardır.

19-Uzmanlaşma ö nemlidir. 19- Genele vurgu yapılır ve alanı


(konuyu) hiç bilmeyen kişiye
(layperson) vurgu vardır.
20- Belirlenmiş bir ö ğ retim programı 20- Ö ğ retim programı ö ğ rencilerin ilgi
vardır ve seçmeli derslere çok az yer ve ihtiyaçları doğ rultusunda belirlenir,
verilir. seçmeli derslere daha çok yer verilir.

21- Yü ksek standartlar ve 21- Eşitlik ve esnek standartlar, dü şü k


mü kemmeliyet ö nemlidir, yü ksek başarı gö sterenlere ö zel ö nem verilir.
başarılılara ö zel ö nem verilir.
KAYNAK: Ornstein ,A., C.& Hunkins, F.,P. (2004). Curriculum: Foundations, Priniples, And Issues.
Pearson: Boston, New York. S. 56
FELSEFENİN EĞİTİME KATKILARI
 Eğitim sistemi kurulurken öncelik
hedeflere verilmelidir, hedeflerin ne olduğu
konusunda bir karara varabilmek için felsefeye
başvurmak zorunludur.
 Felsefeden elde edilen ölçütler takımı,
eğitim sisteminin iç tutarlılık açısından
değerlendirilmesinde kullanılabilir.
 Hedeflere, yeni hedefler katmada felsefe,
etkili ve verimli bir şekilde işe koşulabilir.
 Eğitim durumlarının düzenlenmesi ve işe
koşulmasında da felsefeden yararlanılmalıdır.
 Sınama durumlarının düzenlenmesi ve
denetlenmesinde de felsefe, ölçütler takımı
olarak kullanılabilir.
 Temele alınan felsefeye göre, eğitim sisteminin
işleyip işlemediğini, sınama durumlarının
düzenlenip düzenlenmediğini denetlemede
felsefeye başvurulmalıdır.

You might also like