Download as pptx, pdf, or txt
Download as pptx, pdf, or txt
You are on page 1of 12

Haberin Temel Nitelikleri

 Haberin temel unsurları olan 5N1K kuralıyla haber oluşturulurken evrensel


gazetecilik kurallarına uyulmasını sağlayan temel gazetecilik standartları da
dikkate alınmalıdır. Bu standartlara, haberin nitelikleri adı verilmektedir.

 Gazeteciliğin toplum için yapılması ve demokratik toplumun haber alma


hakkını gazeteciler aracılığıyla kullanması anlayışı gereği haberin niteliklerinin
de tam olarak karşılanması beklenmektedir.

 Gazetecilik ideallerinin somutlaştığı haberin nitelikleri, dördüncü kuvvet


olarak haber medyasının yasama, yürütme ve yargı erklerini denetim görevini
üstlendiği demokratik toplumun sağlıklı işleyişinde yaşamsal öneme sahiptir.
 Haberin nitelikleri, doğruluk, gerçeklik, tarafsızlık
çabasını da içeren objektiflik (nesnellik), hızlılık,
anlamlılık, anlaşılırlık, kesinlik, tutarlılık,
eleştirellik/muhaliflik olarak sıralanmaktadır.

 Bunları karşılaması durumunda gazetecinin yazdığı metne


haber denilmesi mümkündür. Bu nitelikler, aynı zamanda
gazetecilik etik kurallarını habere uygulayan
standartlardır.
Doğruluk

 Gazeteci, kaynakların verdiği bilgileri çapraz sorgulamayla başka


kaynaklardan doğrulatmadan (teyit etmeden / check etmeden)
yayınlayamaz. Bu, evrensel bir gazetecilik kuralıdır.

 Gazetecilik bir doğrulama disiplinidir. Doğrulama disiplini, gazeteciliği


eğlenceden, propagandadan, kurgudan ve sanattan ayıran bir nitelik
taşır.

 Gazeteciler, deprem, yangın gibi büyük olayların ilk dakikalarında


edindikleri ölü ve yaralı sayısına ilişkin bilgileri haberine yazarken
ihtiyatlı olmak zorundadır.
Gerçeklik

 Gerçeklik, olaylara ilişkin tüm dışsal verileri kapsayan bir gazetecilik


yaklaşımıyla betimlenebilir.

 Örneğin; bir sonbahar günü dışarıda hava çok bulutlu, kapalı ancak sıcak bir
esinti varken geçerli olan bu koşullar gerçekliği tanımlayan koşullardır.
Gazeteci bulunduğu binanın içinden, bir pencereden dışarıya bakarak havanın
serin ve rüzgârlı olduğunu haberinde yazarsa gerçekliği yanlış betimlemiş olur.

 Bulunduğu binadaki otomatik ısıtma-soğutma sisteminin sağladığı ideal


sıcaklık ve nem ortamı, dışarıya çıktığında hissedeceği sıcaklık ve nem
koşullarını yansıtmaz. Bunun için gazeteci, bizzat dışarı çıkmanın yanı sıra,
meteorolojik bilimsel verilere de başvurarak haberini yazarak ancak gerçekliği
karşılayan objektif bir yaklaşım sağlayabilir.
Olay-Gerçek-Haber İlişkisi

 Olay, genellikle çeşitli olguların belirli bir yer ve zaman içinde oluşması olarak
tanımlanmaktadır. Gazetecilikte önemli olan; haberde olayları oluşturan
olguların, kapsamı ve anlamının belirli bir yapı ve çevresiyle olan ilişkisinin
kurularak aktarılmasıdır.

 Schramm, haberin olayla özdeş olamayacağını; aynı zamanda haberin uçucu,


gerçeğin ise kalıcı olduğunu vurgulamaktadır. Schramm, haberin bir olay
olmadığını; olayın gerçekleştikten sonra algılanabilmesini ve olayın esas
çerçevesi içinde tekrar kurulabilmesini hedeflediğini belirtmektedir.

 Lippmann ise haber ile gerçeğin aynı şey olmadığını vurgulamıştır. Ona göre
haberin işlevi bir olayı iletmek iken gerçeğin işlevinin saklı kalmış olguları gün
ışığına çıkarmak, birbirleri arasındaki bağlantıyı kurarak, insanoğlunun
iletişimine olanak tanımak için gerçeğin resmini yapabilmektir.
Objektiflik (Nesnellik)

 Objektiflik; haberde olaya ve olguya sadık kalmaktır. Bu tutum, aynı zamanda


olay, olgu ve bunların aktörlerine karşı yansız (tarafsız) kalabilmekle
gerçekleşebilir.

 Gazeteci kişisel ön yargılarından, değer yargılarından ve genellemelerden


arınmalıdır. Gazeteci, kendi politik, kültürel, dinsel, ahlaki değer yargılarını
haberine sızdırmamalıdır.

 Gazetecinin ön yargılarından haberi toplama, yazma ve yayınlama süreci


boyunca arınması gerektiği gibi kişisel ahlaki, dinsel, ideolojik, politik, felsefi
değer yargılarından da sıyrılabilme erdemini göstermesi gerekir.

 Gazeteci kendi duygularını değil, sadece haber aktörlerinin duygularını


haberine yansıtmalıdır.
Yorumsuzluk

 Gazeteci, haberinde yorum yapamaz. Gazeteci kendi düşüncelerine değil,


haber aktörlerinin ve kaynaklarının görüşlerine haberinde yer vermelidir.
Yorum hakkı, haber kaynaklarınındır. Köşe yazarları, haber yazmaz, yorum
yaparlar. Gazeteciler ise yorumlarını habere yansıtamazlar.

Tarafsızlık (Yansızlık) Çabası

 Haberde tarafsız kalınmalıdır. Bu, benden olan ve olmayan ayrımı yapmamayı


gerektirir. Haber aktörlerinin tümünün görüşlerini, aynı oranda ve tarafsızlık
bildiren -öne sürdü, ileri sürdü, savundu, belirtti, bildirdi, söyledi gibi-
fiillerle yazmalıdır.
Dürüstlük

 Gazeteci dürüst tutum almalı, gerçeğin hiçbir unsurunu gizlememelidir.


Gazetecinin dürüstlüğü, yanlış olduğu yayınlandıktan sonra ortaya çıkan bir
haberin düzeltmesini ve tekzibini yayınlamayı da içermektedir.

 Bunun yanı sıra, haber kaynaklarının isimlerinin saklı kalması isteğine saygı
göstermek gibi kaynaklarına karşı yükümlü olan gazeteci sorumluğunu da bu
kapsamda değerlendirmek gerekmektedir.

 Gazetecinin en fazla dürüst olması gereken kesim ise okuyucusu olan


toplumdur. Gazeteci, toplum adına, halk adına mesleğini yürütür ve haberinin
arkasında başı dik bir tutumla durup okuyucusu olan toplum ve yasalar dışında
kimseye hesap vermeme hakkına sahiptir.
Dengelilik

 Gündeme taşınan olayların haberleştirilmesinde, farklı tarafların (çeşitlilik)


görüşlerinin yansıtılması olarak tanımlanan bu ilkeyi, “nesnellik” başlığı
altında değerlendirmek gerekmektedir.

Hızlılık

 Haberin hızla toplanması ve yazılarak yayınlanması temel bir gazetecilik


uygulamasıdır. Günümüzün hızlı iletişim ortamları, haberin hiç bekletilmeden
çok hızlı bir şekilde yayınlanmasını gerektirmektedir. Bu durum, gazete, radyo
ve televizyonla internetin rekabetini arttırmış; hız bir rekabet parametresi
hâline gelmiştir.
Anlamlılık

 Anlamlılık için haber metninin açık, yalın ve anlaşılır olması gerekmektedir.


Haberin olayın hikâyesini anlamlı bir bütün olarak yansıtması gerekir. Haberde
bir olay ya da olaylar dizisinin aktarımı veya bir görüş ya da birden fazla
görüşün aktarılması söz konusudur. Haberin temel unsurlarını oluşturan 5N1K
sorularının yanıtlarının tam olması, bu sorularla kurulan metnin ters piramit
ya da kare formunda oluşturulması, basit cümlelerle anlatılması, söylem
haberinde her cümlede mutlaka öznenin belirtilmesi anlamlı bir haber için
gereklidir.

Kesinlik
 Olayların ve olguların haber hâline dönüştürülebilmesi, onların kayıt altına
alınmasına, ölçülebilmesine, somut delilere, belgelere ve söylediğini inkâr
etmeyecek haber kaynaklarına bağlıdır. Bir olay haber hâline gelmeden önce
genellikle kendisini az ya da çok açık bir hareket belirtisi içinde fark edilebilir
kılar. Üzerinde bir haber hikâyesi kurulabilmesi için apaçık kesin belirteçler,
veriler olmalıdır.
Tutarlılık

 Haber metnini oluşturan verilerin birbiriyle çelişmemesi anlamına gelen


tutarlılık niteliği, haberin başlığıyla üst başlığı, spotu, flaşı ve gövdesinde yer
alan bilgilerle çelişmemesini ifade eder.
 Haberin basamaklı yapısı, haberin kurgusal ögelerinin yanı sıra, metnin
akışındaki cümlelerden oluşan mesajların tutarlılığı da demektir. “Habere
konu olan olay ya da durumun kendisi tutarlılık içermiyorsa, doğaldır ki bu
durum metne de yansıtılmalıdır.”

 Habere konu olan söylem (kaynaklar ve aktörlerin ifadeleri) tutarsızlık


içeriyorsa ve bu durum, haberin bütünsel anlamı açısından bir haber değeri
taşıyorsa çelişik ifadeler metne de yansıtılabilir. Ancak metnin bütünsel
anlamı yine de tutarlılık oluşturacak şekilde yazılmalıdır.
İnanılırlık

 Haberin inandırıcı olması gerekmektedir. Haberde inanılırlığı sağlayan


kaynaktır. Kaynağın statüsü, unvanı, titri, alanında uzman olması, güvenilir
kişiliği, haberin inanılırlığı için gereklidir. Kaynağın haber konusuyla ilgili
yetkin bilgiye sahip olup olmadığı ya da yetkin bilgiye ulaşabilecek
mekanizmalar içinde yer alıp almadığı ve bu bilgileri aktarma gücüne sahip
olup olmadığı da inanılırlığı etkilemektedir.

Eleştirellik
 Haberlerin olabildiğince eleştirel kaynak söylemi ve yanlışları ortaya çıkaran
eleştirel gazeteci tanıklığını kapsaması gerekmektedir. Bu, gazeteciliğin
sistem gözcüsü (watch dog) görevinin ve demokrasinin dördüncü kuvveti
olmasının bir gereğidir. Medyanın kâr güdüsüyle birleşerek, dağınık rakip
mülkiyetlerin az elde toplanması, yani tekelleşme eğilimi, bu eleştirelliği
zayıflatarak egemen politik ve ekonomik iktidar bileşenlerinin sözcüsü olan
bağımlı gazeteciliği doğurmaktadır.

You might also like