Download as pptx, pdf, or txt
Download as pptx, pdf, or txt
You are on page 1of 79

ODONTOJENİK ENFEKSİYONLAR

VE
ANATOMİK SINIRLAR
Dr.Öğr.Üyesi Emine ÖRNEK AKDOĞAN
ENFEKSİYON NEDİR?

• Vücut dokularının patojen


mikroorganizmalar ve onların toksinleri ile
istila edilmesi ve buna bağlı olarak hastalık
tablosunun ortaya çıkmasıdır.
Enfeksiyon Şiddeti;
• Mikroorganizma sayısına,
• mikroorganizmaların virulansına (mikroorganizmanın hastalık yapabilme yeteneği)
ve
• vücudun direncine bağlıdır.
Kemik yolu ile

Sellüler yol ile

ENFEKSİYON Lenf yolu ile

Damar yolu ile

yayılım gösterir.
Enfeksiyonlarda takip edilen
yol önemlidir.
• Kemik kalınlığı
• Mimik kaslarının
yapışma yeri
• Çiğneme kaslarına ENFEKSİYONLARI
• Kökün anatomik
durumuna bağlıdır. N YAYILMASI
İrinleşme kas engelini aşarsa
loca diye adlandırdığımız
önemli anatomik boşluklara
yayılmaya başlar.
Kökün Üst 1,3,5 nolu dişler ve üst 4 ve molarların
anatomik bukkal kökleri vestibül tarafa yakındır ve
submüköz apse yaparlar.
konumu Üst 4 ve 6,7 nolu dişlerin palatinal kökleri ile
iltihabın üst 2 nolu dişlerin kökü palatinale yakın
olduğu için palatinal apse yaparlar.
yayılmasında Üst kesicilerin dik yukarıya doğru olan
önem teşkil iltihapları burun tabanının altında toplanarak
burun tabanı ve mukozası apsesi yapabilir.
eder;
Odontojen kaynaklı
enfeksiyonların yayılması

• Üst çenede primer fossa kanina,


bukkal ve infratemporal bölgeler,
fossa pterygopalatina ve
• Alt çenede primer olarak submental,
sublingual, submandibular localar
primer olarak etkilenir.
Masseter

Pterygomandibular
Sekonder Superfisiyal derin temporal
olarak Pharyngeal
enfeksiyon;
Retropharngeal

Prevertebral bölgelere yayılır.


Odontojen enfeksiyonların komşuluk yoluyla yayılımı

Enfeksiyon süngerimsi kemik Cerahatin periostun altında Cerahat periostu deldikten


içinde kortikal kemiğe kadar toplanması ve periostun sonra mukoza altında toplanır
rahatça ilerler. Ardından kemikten ayrılması oldukça ve submüköz apse oluşur.
kemiğin üzerine çıkarak kemik ağrılıdır. Hasta şakağa, alna, Odontojenik apseler içinde en
ile periost arasında toplanır ve kulağa yayılan ve sıcakta artan sık görüleni submüköz
subperiostal apse oluşur. ağrılardan şikayetçidir. apselerdir.
• Enfeksiyonlar kemik içinde ilerlerken

Enfeksiyon direncin az olduğu yöne doğru yayılırlar.


Bu nedenle diş apekslerinin vestibüler -
lingual - palatinal konumları ve kemik
yayılımını yüzüne olan yakınlıkları önemlidir.

belirleyen • Enfeksiyonun yayılmasını belirleyen bir


diğer unsur da kas yapışıklıklarıdır.

unsurlar: • Yüzün mimik kasIarı ve çiğneme kasIarı


iltihabın yönlenmesinde önemli rol
oynarlar.
Üst çene dişlerinden kaynaklanan
enfeksiyonun yayılma yolları

Vestibül absesi

Üst 1, 3, 5, numaralı dişlerin


kökleri ve üst 4 numaranın
bukkal kökü vestibül tarafa
yakındır ve öncelikle submüköz
apse yapmaları beklenir.
Palatinal
apse
Palatinal apse, palatinal
mukoza ile periost sıkıca
yapışık olduğundan bir
subperiostal apsedir.
Üst çene arka grup dişler
Üst kesicilerin dik
sinüs maksillarise olan
yukarıya ilerleyen
komşuluk durumlarına
iltihapları burun tabanı
göre sinüs empiyemi
altında toplanabilir.
meydana getirebilirler.
Alt çene irinleşmelerinde bizim için önemli olan sublingual ve
submandibuler boşluklardır. Submandibuler ve sublingual loca iki katlı
bir apartman gibidir.

Üstte sublingual altta submandibuler loca bulunur. Bunların ikisi


arasında da ağız tabanını döşeyen m.mylohyoideus vardır.
• Alt çene lingual tarafta m.mylohyoideus önemli bir kastır.
• Bu kas sublingual ve submandibular localar arasındaki sınırı
meydana getirir.
• Kas yapışıklığı mandibula iç yüzünde eğimi posteriorda yukarıdan
aşağıya olacak şekildedir.
• Buna göre alt çene ön grup dişlerin, linguale yönlenen iltihapları
m. mylohyoideus engeli ile karşılaşıp bu kasın üzerine açılarak
sublingual loca apsesini oluştururken, arka grup diş kökleri kasın
altında kalıp doğrudan submandibular boşluğu doldururlar.
Alt 8 numaralı diş için genellikle bu kas bir
engel oluşturmaz, bu dişin apseleri doğrudan
submandibular loju tutarlar.

Alt çene ön bölge dişlerinden kaynaklanan


enfeksiyonların vestibüle yönelmesi ile
vestibül abse veya submental abse oluşur.

Alt çene molar dişlerin vestibüle yönlenen


kök ucu enfeksiyonu, buksinatör kas engelini
kasın altından aşarak bukkal apseleri
meydana getirir.
LOCA
ENFEKSİYONLARI Eğer periapikal bölgedeki enfeksiyon
kas engelini aşarsa o zaman çeşitli
anatomik boşluklarda toplanarak
loca apselerini meydana getirir.
•Primer maksiller dağılım:
•Fossa canina
•Bukkal bölge
•İnfratemporal bölge

•Primer mandibular dağılım:


•Submental bölge
•Bukkal bölge
•Submandibular bölge
•Sublingual bölge

•Sekonder dağılım:
•Masseterik bölge
•Pterygomandibular bölge
•Yüzeysel ve derin temporal bölgeler
•Lateral farengeal bölge
•Retrofarengeal bölge
Fossa Canina Apsesi
M. caninus (m. levator
anguli oris) ve m.
levator labii superior
arası bölge fossa canina
olarak bilinir.

Kanin dişin apsesinden


kaynaklanan enfeksiyon
bu bölgeyi tutar.
• Kanin dişin kökü oldukça uzundur ve kas çoğu kez engel oluşturamaz.
Ayrıca çocuklarda kanin dişin dental arktaki yerini alması diğer anterior
dişlere göre daha geç olduğundan çocuklarda apeks kas engeli ile
korunmadığı için apsenin fossa kaninada toplanması şansı daha fazladır.

• Fossa caninada burna yakın bölgede kaslar arasında bir açıklık vardır.
Bazen enfeksiyon buradan göz iç açısından deriye fistülize olur.
• Klinik olarak;ekstra oral baktığımız zaman yüzün ön
tarafında (infra orbital bölge) bir şişlik vardır.
• Sulkus nazolabialis kaybolmuştur. Alt göz kapağı,
burun yan duvarı ve üst dudak şişmiştir.
• Deri hiperemik hale gelmiştir. Ağrı vardır.
• İntra oral olarak baktığımız zaman;Forniks vestibülüm
sığlaşmıştır ve submüköz abse gibi görüntüsü
vardır.Eğer zamanında direne edilmez ise abse kas
içine ilerleyerek subkütan abse oluşturur.Palpasyonda
fluktuasyon alınır.
Tedavi; vestibülüm oristen yapılır. Buradan yapılan geniş bir
ensizyonla abse açılır.

Künt bir aletle periost fossa kanina hizasına kadar ayrılır ve


diren yerleştirilir.

Eğer abse subkütan hale geldiyse ekstra olarak sulkus nazo


labialis doğrultusunda ensizyon yapılır ve diren yerleştirilir.

Hastaya yüksek dozda antibiyotik verilmelidir.


Bazen de deride Bu trombus;
gözün iç köşesinde v.angularis ve
fistülize olur. Bu v.ophtalmika aracılığı
bölgedeki abselerin ile sinüs kavernozusa
riski v.angularisin yayılarak sinüs
tromboflebitine kavernozus
neden olmasıdır. tromboflebiti yapar.
• Fossa canina apselerinde Sinüs Cavernosus Tromboflebiti riski vardır.
• Her iki sinüs cavernosus,
diaphragma sella’nın
içerisinde yer alan sinüs
intercavernosus anterior
ve sinüs intercavernosus
posterior aracılığı ile
birbirleriyle bağlantılıdır.
• Sinüs cavernosus’un
foramen ovale’den
geçen bir v. Emisseria
aracılığı ile plexus
pterygoideus ile
bağlantılıdır.
• A.carotis interna, bunun
çevresindeki sempatik sinir pleksusu
ve n.abducens bu sinüsün
içerisinden geçer.
• N.occulomotorius
• N.trochlearis
• N.ophtalmicus ve
• N.maxillaris ise lateral duvarında
seyreder.
• Kavernöz sinüs trombozu enfeksiyoz veya nonenfeksiyoz bir durumun
sonucu olarak oluşabilir.
• Kavernöz sinüsün septik trombozu en sık olarak yüzün 1/3 ortasından
gelişen enfeksiyonlar sonucu ve genelikle stafîlokokkus aureusa bağlı
olarak gelişir.
• Kavernöz sinüsün septik trombozuna neden olabilecek diğer
enfeksiyon odakları paranazal sinüsler (özellikle sfenoid ve daha az
sıklıkla ethmoid), dental enfeksiyonlar, otitis media, daha nadir olarak
orbital sellülittir.
Sinüs kavernosus trombo-flebiti şu yolu izler;
• Alt çenede; V.mandibularis pleksus pteygoideus aracılığı
ile sinüs kavernozus da trombo-flebit oluşturur.
• Üst çenede;Enfeksiyon v.facialis yolu ile burun köküne
gelir buradan v.angularis aracılığı ile v.dorsalis nazi ve
v.ophtalmica superiore ve pleksus pterygoideusa
gelerek sinüs kavernosusa ulaşır ve burada trombo-
flebit oluşturur.
• En sık görülen ve neredeyse sabit olan bulgu ateştir. Ateş devamlı
veya intermitan olabilir.
• Baş ağrısı her zaman belirgin olmayabilir. Baş ağrısı retroorbital,
frontal veya oksipital bölgeye lokalize olabilir. Hastada bulantı,
kusma, taşikardi, bilinç bulanıklığı görülebilir.
• Periorbital ödem, kemosis (konjuktivit sebebiyle gözde sıvı
toplanması sebebiyle kabartı şeklinde şişlik oluşması), proptosis
(öne ve aşağıya doğru düşme), ekstraoküler göz kaslarında
hareket kısıtlılığı (özellikle dışa bakışta) hemen hemen her olguda
görülür.
• Bu semptomlar gençlikle bir gözde başlar ve iki gün içinde diğer
göz tutulumu olur. Tanıda CT, MRI diagnostiktir.
• Tedavide uygun parenteral yüksek
doz antibiyotik ve primer fokusun
cerrahi drenajı gereklidir.
Hastaların %50'sinden azı
tamamen düzelirler. Mortalite
oranı %30'dur.
Bukkal apse (yanak
absesi)

• Alt ve üst çene molar dişlerin vestibüle yönlenen kök ucu enfeksiyonu,
buksinatör kas engelini üst çenede kasın üzerinden, alt çenede kasın
altından aşarak bukkal apseleri meydana getirir.

• Yanak apseleri m. buccinatorius ile yanak yağ dokusu arasında oluşurlar.


• Yanak apseleri (bukkal apseler):
M.buccinatorius ile yanak yağ dokusu
arasında yer alırlar.
• Patogenezi: Üst-alt molar bazen de
premolarların enfeksiyonundan menşei
alırlar.
• Üst çeneden kaynaklanan abseler buccinatör
kasın üstünden alt çenede ise buccinatör
kasın altından yanak dokusuna yayılırlar.
• Klinik olarak;
Üst çeneden kaynaklı ise; enfeksiyon masseterin ön
kenarından üst dudağa kadar bir şişlik ile kendini belli eder.
Burun yan kısımları, alt göz kapağı şişmiştir. Şişlik aşağıda alt
çene kenarını aşmaz.
Alt çeneden kaynaklanan enfeksiyonda şişlik alt çene
kenarından daha aşağıdadır. Alt dudak şişmiştir.
• İntraoral olarak; mukoza kabarmıştır. Hiperemi vardır. Mukozada palpasyonda
fluktuasyon alınır.
• Yanak abselerinde cerahat genellikle dışa doğru yayılım gösterir.
• Alt çeneden kaynaklanan yanak abseleri mandibulanın alt kenarından aşağı
doğru yayılım yaptıkları zaman; submandibular locaya, massater kas aracılığı ile
parotis locasına, pterygo mandibuler, parapharyngeal localara yayılır.
• Enfeksiyon daha içerilere doğru girerse fossa pterygo palatinaya ve
infratemporal locaya yayılır.
• Tedavi; ağız içinden forniks vestibülden
yapılan ensizyonlarla drenaj sağlanır.
Eğer abse subkutan olarak gelişmiş ise
ekstra oral açılarak drenaj yapılır.
İnfratemporal apse
• İnfratemporal bölge, pterygomandibular bölgenin
üst komşusudur.

• İç yanda lateral pterygoid kas ve lateral farengeal


duvar, dış yanda temporal tendon ve proc.
coronoideus, üstte sfenoid kemiğin büyük kanadı,
arkada parotis bezi kılıfı, temporal kas ve kondil ile
sınırlıdır.

• Foramen ovale ve foramen spinosum ile fossa


cranii media ile ilişkidedir.
• İçerisinde A. Maxillaris, N. mandibularis, plexus
pterygoideus yer alır.

• Enfeksiyon nedeni;
üst çene yirmi yaş dişinin enfeksiyonları,
cerrahi işlem komplikasyonları,
komşu loca enfeksiyonlarının yayılımıdır.
Klinik Görünüm:

• Temporal kas baskısı nedeniyle ekstraoral asimetri


görülmez. Şişlik varsa bile azdır.
• Medial pterygoid kasın etkilenmesiyle trismus
görülür.
• Farenks tutulumu olursa disfaji oluşabilir.
• Enfeksiyonun göze yayılması ile göz kapağında ödem
ve optik sorunlar belirebilir.
• Tanıda MRI faydalıdır.

• Drenaj, tuber maksillanın lateral ve yukarısından


yapılan insizyonla sağlanır.
Submental abse

• Submental loca, iki taraflı digastrik kasın


ön karınlarının arasında yer alır. Çene
ucundan hyoid kemiğe kadar devam eder.
• Üstte m. mylohyoideus, altta platisma ve
yüzeysel fasya ile sınırlıdır.
• Alt çene ön bölge dişlerinden kaynaklanan
enfeksiyonların vestibüle yönelip mimik
kas engelini aşmasıyla veya komşu loca
enfeksiyonlarının yayılımı ile oluşur.
Klinik Görünüm:

• İzole submental abselerde çene ucunun altında dil köküne kadar


uzanan sert, baskıda ağrılı şişlik vardır. Deri hiperemik ve parlaktır.
• Intraoral olarak vestibül normaldir, ağız tabanında ödeme bağlı şişlik
görülür.
• Tedavi; Ekstra oral olarak alt çene kıvrımına paralel olarak çene
ucundan hafif kavisli ensizyon yapılır. Antibiyotik verilir.
• Drenaj, ekstraoral olarak çene ucuna paralel insizyonla yapılır.
Submandibular loca

• Her iki tarafta mandibulanın altında üçgen şeklinde boşluktur.


Submandibular • Üstte m. mylohyoideus, alt medialde m. digastricus’un ön
karnı, altta yüzeysel fasya, platysma ve deri ile sınırlıdır.
apse • Üst arka kısımda submandibular bez ile sublingual locaya
doğru devam eder.
• İçerisinde; submandibular tükrük bezi, A. lingualis, A. ve V.
facialis, n. hypoglossus, submandibular lenf gangliyonları
bulunur.
Submandibular loca
enfeksiyonları;
• Alt molarlardan kaynaklanır.
Molar diş köklerinin lingual
tarafa yönelen iltihapları,
mylohyoid kasın altında kalıp
submandibular apseyi
oluştururlar.
• Ayrıca sublingual loca ve
submental bölge iltihapları,
komşuluk yoluyla
submandibuler loca
apselerine neden olabilirler.
• Odontojen olmayan iltihaplar
ise submandibular tükrük
bezi veya submandibuler lenf
düğümlerinden kökenlidir.
Klinik Görünüm:

• Alt çene kenarının altında, m.


Sternocleidomastoideus ve submental
bölge arasında lokalize katı kıvamlı şişlik
vardır.
• Şişlik palpasyonda ağrılı ve alt çene iç
tarafına yapışıktır.
• Palpasyonda alt çene kenarı dış yanda
hissedilir, ancak iç yanda hissedilemez.
• Apse subkütan hale geldiyse fluktuasyon
alınır.
• M. Pterygoideus medialis’in etkilenmesi
ile trismus oluşur.
• Klinik olarak; şişlik başlangıçta sert, baskıda ağrılıdır. Alt çene kemiğinin iç
tarafında meydana gelir. Şişlik; aşağıda hyoid kemiğe, dorsalda M.
Sternocleidomastoideusa, içte submental bölgeye kadar uzanır. M.
Pterygoideus medialis etkilenirse trismus oluşur. Ağız tabanı şiştir. Ağrı ve ateş
vardır.
• Enfeksiyon komşu localara (sublingual,
submental ve parafarengeal bölgeler)
yayılabilir.
• Drenaj, ekstraoral olarak, alt çene kenarına
paralel ve 1-2 cm aşağıdan yapılır.
• A. ve V. facialis’in insizyonla
zedelenmemesine dikkat edilmelidir!
• Submandibuler loca; yanda alt çenenin iç
yüzündeki fovea submandibula, üstünde M.
Mylohyoideus, önde submental loca ve M.
Digastricus, altta alt çene kenarının altı ,
fascia colli superficialis, playtsma ve cilt
vardır.
• M.Digastricusun fasciasının zayıf olması nedeniyle submental
locadaki irinleşme kolaylıkla buraya geçer.

• M. mylohyoideus ile M. Hyoglossus arasında bir hiatus vardır.


Bu hiatus aracılığıyla loca arkaya doğru açılarak sublingual
loca, boyun ve boğazla ilişkilidir.

• Locanın içinde submandibular bez vardır. Wharton kanalı;M.


Mylohyoideus ve M. Hyoglossus arasındaki hiatusdan
kıvrılarak sublingual locaya oradanda dil altından ağza açılır.
Sublingual apse

Sublingual loca;
• Yukarıda ağız mukozası, aşağıda m. mylohyoideus,
lateral ve önde mandibula kemiğinin iç yüzü,
medialde m. geniohyoideus ve m. genioglossus ile
sınırlanmıştır.
• Dorsalde submandibuler locanın yukarı kısmı ile
uzanır.
• Sublingual loca içerisinde sublingual tükrük
bezleri, Bartholin kanalı, A. V. sublingualis ve N.
lingualis bulunur.
• Patogenezi;
• Alt çene dişlerinden genellikle
molar dişlerin köklerinin
enfeksiyonundan etkilenirler.
• Bazen linguale doğru eğim
yapan premolarların kökleride
bu bölgeyi etkileyebilir.
• Submandibuler iltihaplar ve
sublingual bezin iltihaplarıda
burayı tutabilir.
Klinik Görünüm:

• Ekstraoral şişlik çok azdır veya hiç yoktur.


• Ağız tabanında ilgili tarafta palpasyonda
ağrılı, sert şişlik vardır.
• Plica sublingualis şişmiştir. Ağız tabanı
dişlerin kesici yüzlerine kadar kabarabilir.
• Dil yukarı ve sağlam tarafa doğru itilmiştir.
Bu durumda konuşma ve yutkunma zorlukla
yapılır.
• Klinik olarak; sublingual abse bütün sublingual loju
doldurmayıp sebep olan dişin çevresinde kalır. O
taraftaki ağız tabanı mukozası kabarmış, hiperemik
bir durum almıştır. Daha yaygın abselerde
enfeksiyon sublingual lojun tamamını tutup bazı
hallerde cerahat diğer tarafa geçer.
Dil yukarı doğru ve sağlam tarafa doğru itilmiştir.
• Şiddetli enfeksiyonlarda m.genioglossus ve
m.geniohyoideusu geçerek diğer taraftaki sublingual
lojun enfeksiyonuna neden olur.
İltihap daha dorsale doğru gidip submandibuler ve
parapharengeal bögeye yayılır.
• Drenaj; sınırlı
enfeksiyonlarda ağız
içinden diş dizisine
paralel insizyonla
yapılır.
• Diğer locaları da tutan
apselerde ekstraoral
yol seçilir.
• Apse, m.mylohyoideus geçerek submandibuler ve submental
lojlara yayılarak ağır bir tablo ortaya çıkarabilir. Bu tabloya
Ludwig Anjini denir.
Ludwig anjini; bir abse söz konusu olmadan,
sublingual ve submandibular alanda bilateral
olarak süratle gelişen sert yapıda olan bir
sellülitisdir.

Yayılım dil kökü, ağız tabanı ve larenkse doğru


genişleyerek, çok ciddi bir enfeksiyona neden
olur.

Önemli bir komplikasyonu glottis (larenks)


ödemidir. Glottisdeki mukoza ödemi, solunum
yolu obstrüksiyona ve süratle larenksi
tıkayarak asfiksiye bağlı ölüme yol açar.
Süratli gelişimiyle karakterize,

Ağrılı,

Ağız tabanı ve boyun üst bölümünde her iki tarafı da tutan


şişlik seklindedir.

Yutkunma zorluğuyla belirti verir. Hasta su içmede zorlanır,


yutkunma ve ağız açma güçleşir.

Ateş, solunum zorluğu, baş ağrısı ve halsizlik vardır.

Etken mikroorganizma çoğunlukla streptokoklardır.


Masseterik bölge apsesi • Masseterik (submasseterik)
loca, mandibula ramusu ile
masseter kası arasında kalan
bölgedir.

• Önde retromolar bölge ve


buccinator kası, arkada
parotis bezi, yukarıda
zigomatik ark ile komşudur.

• Mandibular üçüncü moların


enfeksiyonu veya komşu loca
enfeksiyonlarının yayılımı ile
oluşur.
Öne doğru buccinatörün fasiası ile arka
tarafa doğru ise parotis fasyası ile birleşir.

Parotis fasyasının olduğu bölgede loca


ikiye ayrılır.

Bu bölgeden içeriye arter, ven ve sinirler


girer.

Bu aralık ile masseter locanın subtemporal


ve infratemporal loca ile ilişkileri vardır.
Klinik Görünüm:

Mandibula angulus bölgesinde şişlik vardır.

Ağrı ve trismus belirgindir.

Retromolar bölgede de şişlik görülür.

Yemek ve yutkunmak güçtür.

Ateş ve halsizlik gibi sistemik belirtiler bulunur.


• Drenaj; angulus altından ekstraoral
insizyonla sağlanır.
Patogenezi

• Alt molar dişlerin, özellikle alt 3.büyük azının perikoronitisinden oluşan enfeksiyonlardan direkt
etkilenir.
• Sekonder olarak ise, buccinatör abse, subtemporal loca abselseri, peritonsiller abseler bu bölgeyi
indirekt olarak etkiler.

Klinik olarak

• Trismus vardır. Şişlik ramusun arkasındadır ve çok serttir. Kulak memesi kabarmıştır. Kulakta ağrı
mevcuttur.

Tedavi

• Ramusun arka kısmından incisura mandibulanın 2cm altından kemiğe paralel insizyonla ve ağız
içinden 7-8`nolu dişlerin vestibülünden yapılan insizyonla drenaj yapılır.
Pterygomandibular Apse
• Pterygomandibuler loca, m. pterygoideus medialis ile
ramus mandibulanın iç yüzü arasında yer alır.
• Yukarıda infratemporal bölge ve retromaxiller kısma dahil
olur. Arkada parotis locası, önde yanak bölgesi ile
ilişkidedir.
• Mandibular anestezide, anestezik
maddenin depolandığı bölgedir.

• Bu bölge apseleri, öncelikle alt


üçüncü molar, daha sonra diğer
molar dişlerin enfeksiyonuna bağlı
gelişebilir veya komşu loca
enfeksiyonları bu bölgeye yayılabilir.
Klinik Görünüm:
• M. pterygoideus medialis’in etkilenmesi sonucu şiddetli trismus gelişir. Hastalar dişlerini ancak birkaç
milimetre kadar arayabilirler.
• Ekstraoral çok az şişlik görülür.
• Retromandibuler bölgeye yapılan baskıda ağrı hissi vardır.
• Hastada yutkunma güçlüğü ve ateş vardır.

Drenaj, intraoral veya ekstraoral insizyonla yapılabilir.

Ekstraoral insizyon, angulusun 2cm altından yapılır.

Intraoral insizyon, ramusun ön kenarı üzerinde yapılır.


Yüzeysel ve Derin Temporal Apseler

• Yüzeysel temporal loca, temporal kas ve fasya ile çevrilidir.


• Derin temporal loca ise temporal kasın altında kalır.
Bu locaların enfeksiyonu masseterik ve infratemporal bölgelerden yayılım ile olur.

Klinik Görünüm:

Trismus, ağrı ve baş ağrısı vardır. Şakakta ödem görülür.

Drenaj, temporal bölgeden ekstraoral olarak yapılır.


Peritonsiller apse
• Peritonsiller apseler, tonsilIalar çevresinde, genellikle ağız
mukozası ve farenks kasları arasında yer alan arkus
glossopalatinus içinde oluşurlar.

• Peritonsiller bölge, parafarengeal bölge ile komşudur.

• Peritonsiller iltihaplar ya tonsillaların kriptaları arasındaki


iltihaplarından veya alt yirmi yaş dişinin akut perikoroner
enfeksiyonlarından kaynaklanır.
• Odontojen kökenli iltihaplarda, ilgili alt yirmi yaş
dişinde perikoroner apse vardır. Tonsillalar ile alt akıl
dişi arasındaki mukoza hiperemiktir ve şişlik görülür.
• Hastalar daha çok yutkunma güçlüğünden şikayet
ederler. Trismus yoktur.
• Odontojen olmayan cerahatlenmeler ise daha çok
kronik bir tonsillitisten kaynaklanır.
• İltihaplı olan tonsilla hiperemik görünümde olup
şişmiştir.
• Farenks yan duvarı mukozası kızarmış ve şişmiştir.
• Yutkunma güçlüğü, lenf bezlerinde şişlikler ve ateş
mevcuttur.
Alt 3. büyük azı enfeksiyonundan kaynaklanan peritonsiller abse

You might also like